[]
Ruhsuzluk, duyarsızlık ve duygusallık problemi
Hocalarım iyi geceler öncelikle, biliyorum benimkisi de mesele değil bunca şey yaşanırken ama ricam lütfen yargılamayın, çünkü ben de farkındayım bir şeylerin yanlış gittiğinin.
beni duygusal değil fakat mantıksal olarak rahatsız eden bir durumum var. Geçtiğimiz gündeki korkunç deprem gibi toplumsal felaketlere karşı duygusuzluk, ruhsuzluğum hakim. Tabii ki üzüldüm, iyi niyet temennilerinde bulundum ama hayatıma da hiçbir şey olmamış gibi devam ettim, filmleri dizileri izledim oyun oynadım vb.
Yani duyarsız olduğumu fark ettim. Sosyal medyada hiçbir linç kampanyasına katılmadım mesela, cüzi miktarda elimden gelen bağışı ahbap’a yapıp geçtim, kitap okumaya ya da fifa oynamaya devam ettim. Akranlarım ellerinden geleni yapıp yardım paketleriyle kolilerle uğraşırken yan gelip yattım.
Velhasıl bu duygusuzluk beni kendimden iğrendiriyor mantıksal olarak. Yani duygusal, vicdani olarak hiçbir şey hissetmiyorum. Vicdanım sızlamıyor. Ama hissetmem gerektiğini biliyorum mantıksal olarak. Çünkü insanı insan yapan temel şeyler bunlar. Sadece kendi başıma geldiğinde, ateş düştüğü yeri yaktığında farkındalık hissine sahip olmamın bir manası olmadığını olmayacağını biliyorum. Ama ne yazık ki bunca insan hayatını kaybediyor ve sanki sadece ürkütücü bir sayıdan ibaret kalıyor ölen insanların sayısı.
Duygusal ve acıklı müzikli editler karşısında duygulanmış olmam ve depremzedelerle dalga geçen kişilere karşı nefret hissi duymuş olmam dışında sıfır duygu belirtisi, millet doğal olarak adeta anksiyete geçirirken benim böylesine duyarsız olmam bir ruhsal hastalık belirtisi midir sizce? Sadece bu felaket değl çoğu toplumsal felaket karşısında duyarsız bir duygusuzluk hissediyorum. 2 senedir orta depresyon nedeniyle Lustral kullanıyordum 100 mg fakat çok hafif bir ilaç olduğu için insanı bitki gibi yapacağını düşünmüyorum bir prozac değil sonuçta.
beni duygusal değil fakat mantıksal olarak rahatsız eden bir durumum var. Geçtiğimiz gündeki korkunç deprem gibi toplumsal felaketlere karşı duygusuzluk, ruhsuzluğum hakim. Tabii ki üzüldüm, iyi niyet temennilerinde bulundum ama hayatıma da hiçbir şey olmamış gibi devam ettim, filmleri dizileri izledim oyun oynadım vb.
Yani duyarsız olduğumu fark ettim. Sosyal medyada hiçbir linç kampanyasına katılmadım mesela, cüzi miktarda elimden gelen bağışı ahbap’a yapıp geçtim, kitap okumaya ya da fifa oynamaya devam ettim. Akranlarım ellerinden geleni yapıp yardım paketleriyle kolilerle uğraşırken yan gelip yattım.
Velhasıl bu duygusuzluk beni kendimden iğrendiriyor mantıksal olarak. Yani duygusal, vicdani olarak hiçbir şey hissetmiyorum. Vicdanım sızlamıyor. Ama hissetmem gerektiğini biliyorum mantıksal olarak. Çünkü insanı insan yapan temel şeyler bunlar. Sadece kendi başıma geldiğinde, ateş düştüğü yeri yaktığında farkındalık hissine sahip olmamın bir manası olmadığını olmayacağını biliyorum. Ama ne yazık ki bunca insan hayatını kaybediyor ve sanki sadece ürkütücü bir sayıdan ibaret kalıyor ölen insanların sayısı.
Duygusal ve acıklı müzikli editler karşısında duygulanmış olmam ve depremzedelerle dalga geçen kişilere karşı nefret hissi duymuş olmam dışında sıfır duygu belirtisi, millet doğal olarak adeta anksiyete geçirirken benim böylesine duyarsız olmam bir ruhsal hastalık belirtisi midir sizce? Sadece bu felaket değl çoğu toplumsal felaket karşısında duyarsız bir duygusuzluk hissediyorum. 2 senedir orta depresyon nedeniyle Lustral kullanıyordum 100 mg fakat çok hafif bir ilaç olduğu için insanı bitki gibi yapacağını düşünmüyorum bir prozac değil sonuçta.
bu konuda gerçekten sorumlu olan insanlar tüm uyarılara rağmen yıllarca gerekeni yapmadığı halde bişey hissetmezken sen veya ben bişey hissetmek zorunda değiliz bence. alınabilecek önlemler vardı, deprem bilimciler de uyardı ama kimse umursamadı. benden yıllardır deprem vergisi alındı, o yanlış yere harcandıysa benim suçum mu şimdi? tekrar niye bağış yapmam gerekiyor? ki orada yeniden şehirler kurulacak, bunun için devlet bütçe ayıracak yine vatandaşın vergisi harcanacak. zamanında önlemler için 1 birim harcanmadı diye şimdi 3 birim bağış toplanıyor sonra 5 birim de yeni yapılara harcanacak(3x 5x olayı sallama, gerçek oranlar nedir bilemiyorum ama ana fikri anlarsınız) yani hem olay öncesinde hem olay sonrasında ben zaten bana seçenek sunulmadan bu felaket için maddi katkıda bulunmuş olacağım.
üzüldüm mü? biraz... ama kahrolmadım hayatımın odağı haline getirmedim ben de bu olayı. tanıdığım biri etkilense daha farklı hissederdim belki evet, ama şuan etkilenenler tanımadığım kişiler. ve ırkçı biri olmadığımdan bu deprem çinde olsa da aynı derecede etkilenirdim, hindistanda olsa da, avrupa veya amerika'da olsa da... türkiyede olması benim için duygusal anlamda bir fark yaratmıyor. tüm dünyadaki beni etkilemeyen tüm felaketleri veya insanların yaşadığı sorunları nasıl takip etmiyorsam, 7/24 düşünmüyorsam bu da öyle. ha bunu niye az da olsa takip ettim? çünkü türkiyede olması beni ekonomik olarak etkileyecek, ülkeyi sosyal olarak etkileyecek ve benim yaşadığım ülkemin siyasetini etkileme ihtimali var. asıl odaklandığım nokta bu.
beni düşündüren şuan olup biten olaydan çok bundan sonra önlem alınıp alınmayacağı, istanbul ve çevresinde kentsel dönüşümün gerçekten aktif bir şekilde yapılıp yapılmayacağı vs. ama burası türkiye... o konularda da pek umudum yok. arada bir ne olmuş son durum ne diye açıp bakıyorum o kadar... yıkılan binaları ben dikmedim, arama kurtarma çalışmalarını ben geciktirmedim. niye vicdanım sızlasın? dediğim gibi benim için insan insandır, türkiyede yaşanan bir felaket olması ölenlerin türk olması fark yaratmıyor. bence bu olayda aşırı üzülenler eğer 2011'de japonya'da yaşanan felakette de bu kadar üzülmediyse kendilerine baksın. orada da onbinlerce insan öldü sonuçta.
tabi bunu kendi veya tanıdıkları etkilenmeyenler için diyorum. yoksa zaten deprem bölgesindekileri ve tanıdıklarını saysan ülkenin yarısına yakını bu kadar etkilenmekte haklı.
üzüldüm mü? biraz... ama kahrolmadım hayatımın odağı haline getirmedim ben de bu olayı. tanıdığım biri etkilense daha farklı hissederdim belki evet, ama şuan etkilenenler tanımadığım kişiler. ve ırkçı biri olmadığımdan bu deprem çinde olsa da aynı derecede etkilenirdim, hindistanda olsa da, avrupa veya amerika'da olsa da... türkiyede olması benim için duygusal anlamda bir fark yaratmıyor. tüm dünyadaki beni etkilemeyen tüm felaketleri veya insanların yaşadığı sorunları nasıl takip etmiyorsam, 7/24 düşünmüyorsam bu da öyle. ha bunu niye az da olsa takip ettim? çünkü türkiyede olması beni ekonomik olarak etkileyecek, ülkeyi sosyal olarak etkileyecek ve benim yaşadığım ülkemin siyasetini etkileme ihtimali var. asıl odaklandığım nokta bu.
beni düşündüren şuan olup biten olaydan çok bundan sonra önlem alınıp alınmayacağı, istanbul ve çevresinde kentsel dönüşümün gerçekten aktif bir şekilde yapılıp yapılmayacağı vs. ama burası türkiye... o konularda da pek umudum yok. arada bir ne olmuş son durum ne diye açıp bakıyorum o kadar... yıkılan binaları ben dikmedim, arama kurtarma çalışmalarını ben geciktirmedim. niye vicdanım sızlasın? dediğim gibi benim için insan insandır, türkiyede yaşanan bir felaket olması ölenlerin türk olması fark yaratmıyor. bence bu olayda aşırı üzülenler eğer 2011'de japonya'da yaşanan felakette de bu kadar üzülmediyse kendilerine baksın. orada da onbinlerce insan öldü sonuçta.
tabi bunu kendi veya tanıdıkları etkilenmeyenler için diyorum. yoksa zaten deprem bölgesindekileri ve tanıdıklarını saysan ülkenin yarısına yakını bu kadar etkilenmekte haklı.
- konetsu (13.02.23 04:49:02 ~ 05:00:10)
Anadolu'da "o kendi derdine düşmüş" veya "onun derdi kendine yeter" hatta "ona zaten Allah vurmuş, bir de siz bir şey demeyin" diyerek kastettikleri kişi sizsiniz. Empatide zorlanmanız normal, çünkü belli ki uzun bir süredir dikkate aldığınız tek kişi kendinizsiniz.
Depresyon bunun temel sebebi, soğukkanlı bir yapınız varsa bu da diğer sebebidir. İlki size her türlü zarar, çaresini uzmanında aramalısınız da diğeri çok iyi kriz yönetimi becerisi verir, bu da tesellisi olsun.
Depresyon bunun temel sebebi, soğukkanlı bir yapınız varsa bu da diğer sebebidir. İlki size her türlü zarar, çaresini uzmanında aramalısınız da diğeri çok iyi kriz yönetimi becerisi verir, bu da tesellisi olsun.
- zaman ilac degil insanlar unutkan (13.02.23 04:57:06)
@konetsu, insanlar kendilerine daha yakin olan insanlarin acilarindan uzuntu duyarlar. ailenden baslar, yakin cevren, uzak cevren, ayni dili/kulturu paylastigin insanlar, tum insanlar, diger memeliler, tum canlilar seklinde azalarak gider bu.
buradan irkcilik cikarmak ve depreme uzulenlere irkci imasi yapmak cok orijinal bir kafa urunu. bu kafanin da normal bir insan gibi, ayni cografyayi paylastigi insanlarla empati kurarak depreme uzulmesini beklemek cok makul olmazmis zaten.
allahtan bircok insan uzuldu de, empati kurarak yardim etti ve yaralarin sarilmasina bir nebze de olsa yardimci oldu.
buradan irkcilik cikarmak ve depreme uzulenlere irkci imasi yapmak cok orijinal bir kafa urunu. bu kafanin da normal bir insan gibi, ayni cografyayi paylastigi insanlarla empati kurarak depreme uzulmesini beklemek cok makul olmazmis zaten.
allahtan bircok insan uzuldu de, empati kurarak yardim etti ve yaralarin sarilmasina bir nebze de olsa yardimci oldu.
- antikadimag (13.02.23 04:57:29 ~ 05:00:14)
Konetsuyla benzer düşünüyorum. Kısaca şov ve drama queenliğe gerek yok diyorum.
Türkiye'de ihmal çok fazla. İnsan hayatı ucuz. Anadolu insanını eğitmek zor. Tam bir geri kalmışlık ortamı var.
Ben bir çok defa bişeylerin değişeceğine inanmak için kendimi zorladım. Sonra şunu anladım ki tamamen ihmal, israf, cehalet. İnsanlar küçük hesaplar peşinde. Bir çıkar görürüm diye celladına aşık oluyor. Bu durumda ben ne yapayım??
Ülkeden kaçmak için 40-50 bin dolar harcayanlar çıkıp orada burada şov yapıyorlar. En azından bunu yapmıyorsun. Şu saaten sonra yapılması gereken yardımların etkili kullanılması. Bak bunun için bile kimse bir çaba göstermeyecek. Millet kedi köpek falan kurtarıyor.
Türkiye'de ihmal çok fazla. İnsan hayatı ucuz. Anadolu insanını eğitmek zor. Tam bir geri kalmışlık ortamı var.
Ben bir çok defa bişeylerin değişeceğine inanmak için kendimi zorladım. Sonra şunu anladım ki tamamen ihmal, israf, cehalet. İnsanlar küçük hesaplar peşinde. Bir çıkar görürüm diye celladına aşık oluyor. Bu durumda ben ne yapayım??
Ülkeden kaçmak için 40-50 bin dolar harcayanlar çıkıp orada burada şov yapıyorlar. En azından bunu yapmıyorsun. Şu saaten sonra yapılması gereken yardımların etkili kullanılması. Bak bunun için bile kimse bir çaba göstermeyecek. Millet kedi köpek falan kurtarıyor.
- OrangeYellow (13.02.23 05:06:27 ~ 05:17:05)
ben de böyleyim. sürekli birseyler oluyor alistik mi acaba diye dusundum.
- Coma (13.02.23 06:40:11)
@Antik +7
Empati sorunu yaşıyor olabilirsin
Empati sorunu yaşıyor olabilirsin
- abuzer (13.02.23 06:57:27 ~ 06:58:58)
Felakete üzülmeyen insanın çok net empati problemleri vardır. Muhtemelen bencil yetiştirildin ve başkalarının duygularını içselleştirmekte sorun yaşıyorsun.
- kaptan maydanoz (13.02.23 11:12:55)
Ilactan olabilir. Antidepresan kullandigim donemde su an cok uzulmem lazim ama uzulemiyorum diye hissettigim cok olmustu. Beyin kimyasini degistirdigi icin hissedemiyosun muhtemelen
- instant crush (13.02.23 11:17:38)
dostum bence bu üzülecek bir şey değil, sıkıntı yok. ne güzel bağışını da yapmışsın. ötesini kafana takma zaten. bağış da yapmasan iyicene duyarsız bir adamsın derdim ama değilsin belli ki. 2 senedir lustral kullanan birinde bu tarz etkiler olması doğal olaiblir bence.
- roket adam (13.02.23 11:32:58)
1