[]
Sondaki ayrılık acısını göze alarak çok sevip bağlanmak ne kadar mantıklı?
Birini çok sevmek, ona çok bağlanmak, onu her şeyiyle hayatının odak noktası ve özeli haline getirecek türde bir ilişki yaşamak bir seçenek. Kimseye fazla bağlanmadan, kendini çok kaptırmadan, tamamen güzel zaman geçirmeye odaklı tarzda ilişkiler yaşamak da başka bir seçenek.
Benim için ilk seçeneğin ilişki bittiğinde bıraktığı tahribat yükü, son derece fazla oluyor. İyileşmem ayları buluyor. Çok üzülüyorum, işime gücüme bile tam konsantre olamıyorum. Ben bir erkek olarak birine kendimi çok kaptırıp çok sevmekten korkuyorum artık. Beraber geçirdiğimiz mutlu anlarda bile, o ilişkinin sonunun bana yaşatacaklarını düşünüyorum. Çünkü çok yükselmenin düşüşü de yine duygusal açıdan çok sert oluyor. Geçmişte birden fazla kez başıma gelmişliği var, nasıl sarsıldığımı ve zor toparladığımı da iyi biliyorum.
Siz ne düşünüyorsunuz? Bittiğinde gelecek olan o güçlü acıyı göze alıp da birini sevip bağlanmak her şeye rağmen güzel mi, yoksa "Fazla bağlanmamak lazım bu hayatta" mı?
Benim için ilk seçeneğin ilişki bittiğinde bıraktığı tahribat yükü, son derece fazla oluyor. İyileşmem ayları buluyor. Çok üzülüyorum, işime gücüme bile tam konsantre olamıyorum. Ben bir erkek olarak birine kendimi çok kaptırıp çok sevmekten korkuyorum artık. Beraber geçirdiğimiz mutlu anlarda bile, o ilişkinin sonunun bana yaşatacaklarını düşünüyorum. Çünkü çok yükselmenin düşüşü de yine duygusal açıdan çok sert oluyor. Geçmişte birden fazla kez başıma gelmişliği var, nasıl sarsıldığımı ve zor toparladığımı da iyi biliyorum.
Siz ne düşünüyorsunuz? Bittiğinde gelecek olan o güçlü acıyı göze alıp da birini sevip bağlanmak her şeye rağmen güzel mi, yoksa "Fazla bağlanmamak lazım bu hayatta" mı?
Sadece aşk değil, aile, arkadaşlık, iş her anlamda bir insana koşulsuz şartsız güvenmenin ve yüksek beklenti içerisinde olmanın riskli olduğunu düşünüyorum. İnsanın duyguları, düşünceleri, davranışları koşullara göre değişkenlik gösterebilir. Sadece karşı taraf için de değil, bazen insan kendisi bile tutarsız davranışlarda bulunabilir. Bu kadar değişken bir varlığa koşulsuz inanmak çoğu zaman hayal kırıklığına yol açıyor. Elbette kimseye güvenmemek ve paranoyak olmak da bir o kadar hatalı olur, toplumdan kendini soyutlamaya neden olur zamanla. Yalnızca duygu ile yönetilmeyip, mantığı elden bırakmamak lazım bence. Belki 2. Seçenek duygularımı yoğun yaşamama daha az imkan veriyor ama en azından ruhsal açıdan yıpranmıyorum.
- tamam sakinim (14.08.21 15:56:12)
Çok sevip bağlanmak mantığın kontrolünde değildir. Bunlar irâdî şeyler değil zaten, hesap kitapla olmaz. "Dur şimdi ben bunu çok seveyim, biraz sonra da baplanırım, ama sonunda çok fazla acı olabilir yok bağlanmayayım sadece seveyim" gibi yaklaşımlar gerçekçi değil.
Anladığım kadarıyla dengeli bir ilişki istiyorsun ve bu karşındaki kadar senin de sorumluluğunda (yani aynı zamanda senin kadar karşındakinin de sorumluluğunda) olan bir şey. Bu sorumluluk dediğim şey ise kendini iyi tanıma, doğru anlama, kendine itina etme, kendini yetiştirme işleri. İnsan kendini anladıkça, aslında duygusal ilişkilerde hep bir eksiği kapatilme potansiyeli aradığını, o potansiyeli bulduğunu düşündüğü kişilere, eksikliği/açlığı nispetinde bağlandığını görüyor. Birini hayatının merkezine koymak, hayatının merkezinden kendini çıkarmak, yani başkası için ve başkasının güdümünde yaşamak demek. Bunu istemediğine göre kendini olabildiğince etraflıca ve tarafsızca tanımak hayatına yapabileceğin en büyük yatırım olur.
Anladığım kadarıyla dengeli bir ilişki istiyorsun ve bu karşındaki kadar senin de sorumluluğunda (yani aynı zamanda senin kadar karşındakinin de sorumluluğunda) olan bir şey. Bu sorumluluk dediğim şey ise kendini iyi tanıma, doğru anlama, kendine itina etme, kendini yetiştirme işleri. İnsan kendini anladıkça, aslında duygusal ilişkilerde hep bir eksiği kapatilme potansiyeli aradığını, o potansiyeli bulduğunu düşündüğü kişilere, eksikliği/açlığı nispetinde bağlandığını görüyor. Birini hayatının merkezine koymak, hayatının merkezinden kendini çıkarmak, yani başkası için ve başkasının güdümünde yaşamak demek. Bunu istemediğine göre kendini olabildiğince etraflıca ve tarafsızca tanımak hayatına yapabileceğin en büyük yatırım olur.
- 1bir1bir1 (14.08.21 16:18:12)
başka birini hayatının odağı yapmak iyi bir şey değil. başkasının hayatının odağı olmak da değil. sevip bağlanmak güzel şey ama güzel diye de her hoşlandığımız, birlikte 3-5 güzel vakit geçirdiğimiz insana bağlanmamız gerekmiyor. manevi özelliklerini, iyi kalpliliğini, merhametini, vefasını, nezaketini vs gözlemlemeden yelkenleri suya indirmemek lazım. tabi kendimizde de bu yönleri geliştirmek gerekiyor. birlikte gülüp eğlenmek, yiyip içmek, birbirinizi çekici bulmak falan geçici şeyler, sırf bunlar için biri çok sevilip baş köşeye koyulmamalı diye düşünüyorum. tarafsız bakınca siz sevilmesi ya da bağlanılması mantıklı biri misiniz mesela?
yani cevabım, her ihtimali göze alıp bağlanmak karşındaki kişiye göre mantıklı ya da mantıksız olabilir. genel bir cevabı olamaz bence.
yani cevabım, her ihtimali göze alıp bağlanmak karşındaki kişiye göre mantıklı ya da mantıksız olabilir. genel bir cevabı olamaz bence.
- şarkı güzel ama ingilicce (14.08.21 17:22:46)
kenardan kenardan yaşamak diye bir şey yok.
seviyorsanız seviyorsunuzdur.
aynı zamanda sevilmek de başka türlü bir şey.
zaten acıdan korkarak yaşan(a)maz çünkü nereden geleceği belli değil.
malum, hayatta tek acı aşk acısı değil.
ama aşk acısı konusunda da, daha önce yaşadığınız bir şeyi yaşamak insanın göze alabileceği bir şey olmalı.
acı çekmek insanı bir süre süründürse de, sonunda yükseltiyor.
onu aşmak, aşabilmek güç katıyor insana.
ama körü körüne, sonunda ne olduğunu öngörebildiğiniz, saçma sapan bir şeyin içine girmek de ayrı bir şey.
deneyimin devreye girdiği yer de burası.
bence önemli olan insana kendine gereken zamanı tanıması.
üç aysa üç ay, beş aysa beş ay acıyı yaşamak gerekiyor.
"sağlıklı yas süreci" gibi bir şey.
kaçamak yaşamak kendi duygularından da kaçmak ve bastırmak demek.
günümüzde insanların panik ataklarla, anksiyetelerle yaşamasının en büyük nedenlerinden biri bu.
duyguyu ve sonrasında eğer gelirse acıyı yaşamaya izin verdiğiniz sürece sağlıklı bir psikolojiyle atlatırsınız bu süreçleri.
kaçmak süreci hem uzatır, hem de işkence haline getirir.
o anki acıdan kaçmak için o koskoca yükü daha uzun süre taşımak gibi.
yas tutmadığımızda o acı nasıl hayatımıza yayılıyorsa, bu da aynı şey.
ayrılık sonraları da bir tür yas süreci zaten.
bu hayatta bağlanmayacaksak, sevmeyeceksek hangi hayatta sevip bağlanacağız?
buraya deneyimlemeye geliyoruz, o yüzden her şeye rağmen güzel tabii ki.
sonunda ipi kendin de kessen, terk de edilsen, başka şeyler de olsa yaşamış oluyorsun.
seviyorsanız seviyorsunuzdur.
aynı zamanda sevilmek de başka türlü bir şey.
zaten acıdan korkarak yaşan(a)maz çünkü nereden geleceği belli değil.
malum, hayatta tek acı aşk acısı değil.
ama aşk acısı konusunda da, daha önce yaşadığınız bir şeyi yaşamak insanın göze alabileceği bir şey olmalı.
acı çekmek insanı bir süre süründürse de, sonunda yükseltiyor.
onu aşmak, aşabilmek güç katıyor insana.
ama körü körüne, sonunda ne olduğunu öngörebildiğiniz, saçma sapan bir şeyin içine girmek de ayrı bir şey.
deneyimin devreye girdiği yer de burası.
bence önemli olan insana kendine gereken zamanı tanıması.
üç aysa üç ay, beş aysa beş ay acıyı yaşamak gerekiyor.
"sağlıklı yas süreci" gibi bir şey.
kaçamak yaşamak kendi duygularından da kaçmak ve bastırmak demek.
günümüzde insanların panik ataklarla, anksiyetelerle yaşamasının en büyük nedenlerinden biri bu.
duyguyu ve sonrasında eğer gelirse acıyı yaşamaya izin verdiğiniz sürece sağlıklı bir psikolojiyle atlatırsınız bu süreçleri.
kaçmak süreci hem uzatır, hem de işkence haline getirir.
o anki acıdan kaçmak için o koskoca yükü daha uzun süre taşımak gibi.
yas tutmadığımızda o acı nasıl hayatımıza yayılıyorsa, bu da aynı şey.
ayrılık sonraları da bir tür yas süreci zaten.
bu hayatta bağlanmayacaksak, sevmeyeceksek hangi hayatta sevip bağlanacağız?
buraya deneyimlemeye geliyoruz, o yüzden her şeye rağmen güzel tabii ki.
sonunda ipi kendin de kessen, terk de edilsen, başka şeyler de olsa yaşamış oluyorsun.
- blatta hiberna (15.08.21 08:28:34 ~ 08:32:04)
1