[]

Avrupa'da kalmak vs Türkiye'de bağcı olmak

Dikkat uzun yazı. Çok garip bir yol ayrımındayım.

tl;dr: Akademisyen olarak devam mı edeyim, yoksa Türkiye'ye dönüp bağcı mı olayım?

Şu anda Fransa'da bir üniversitede araştırmacı olarak çalışıyorum. Yine Fransa'dan aldığım doktorayı da sayarsak 8 yıllık tecrübem var. Kontratım tam yılbaşında bitiyor. Şu aralar Avrupa'daki çeşitli üniversitelere yard. doç. olarak, bazı büyük teknoloji firmalarına da biliminsanı olarak başvuru yapıyorum ama tahmin edersiniz ki rekabet çok. İlk yurtdışı deneyimim değil, son 8 senenin 5'ini yurtdışında geçirdim zaten. Ama karantina, iş bulma stresi derken tek başıma çok sıkıldım buralarda.

Şimdi madalyonun diğer yüzüne geçeyim.

İzmir'in yazlık bir ilçesinde 3 yaşında bir üzüm bağımız var. İçinde 5 bin adet üzüm olan toplam 40 dekar bir yer. 4200 adet cabernet sauvignon, 200er adet merlot ve şiraz, kalanlar da red globe, trakya ilkeren, hatun parmağı ve misket. Mayıs 2019 civarlarından bir foto.

soz.lk

Burayı tamamen sıfırdan kendimiz yaptık, babam, amcam ve ben. Esas meslekleri bu değil. Babam teknik işlerden pek anlamaz, o paradan haber verir sadece. Gelir getiren bir işi var. Bütün planlamayı ve uygulamayı amcamla beraber yaptık. Her aşamasında işin bizzat içindeydim. O zamanlar izmir'de bir üniversitede yine böyle geçici araştırmacı olarak çalışıyordum.

Yabani çalılarla dolu o tepelerin temizlenip pulluk çekilmesinden 5 bin tane çukurun açılmasına, traktörle sürdükten sonra çıkan taşların elle toplanmasından sınır çitlerinin direklerinin dikilmesine ve tel örgülerin çekilmesine, üzümlerin tek tek dikilip 40 derece sıcağın alnında haftada bir sulanmasına kadar her santimetrekaresinde çok emeğim var. arazide gün içerisinde 17-18 km yürüdüğümü bilirim. İşten hayatta kaçmam, fiziksel işlere bayılırım. Eve usta sokmam, bütün işleri kendim yaparım. DIY'dan çok iyi anlarım.

Ayrıca traktör, pulluk, dipkazan, tırmık, traktör kasası, su depoları, su tankeri, sulama göleti, ilaçlama, bir atölyeye yetecek kadar el aleti falan derken her türlü ekipman mevcut.

Bundan sonraki aşama her sene budama, ilaçlama ve hasattan sonra şarap fabrikalarına satış olacak artık. Şarap yapıp el altından da satılabilir elbet. Komşu bağdan 100 kilo üzümle iki varil deneme yapmıştım evde. Bilenlere dağıttım, oldukça başarılı dediler. Ama bizde henüz büyük çaplı şarap yapım ekipmanları yok.

Araziye çok yakın eşyalı, internetli, deniz kenarında, bahçeli, boş duran bir evimiz var, 2 sene öncesine kadar burada oturuyordum tek başıma ama arazinin içinde bağ evi yapmaya müsait bir yer de var. Sebze mebze her şeyi yetiştirme imkanı var. Bağ evi olursa en yakın komşu 600 metre mesafede. Manzarası şöyle.

soz.lk

Buranın olumsuz tarafı şu, cep telefonu, elektrik ve su şebekesi yok, olmayacak da. elektrik ve su mühim değil, halledilir ama baz istasyonu olmaması en büyük dezavantajı.

Bu kadar girizgahtan sonra soruma geleyim.

Ben avrupa'daki umutları tüketene kadar uğraşıp olmazsa akademisyenlik kariyerini bırakarak bağcı olmak için Türkiye'ye döneyim mi?

Bir yandan o işin başında durmak istiyorum, bir yandan da bu kadar sene okumak boşa mı gitsin diyorum, hazır buradayken avrupa'da bir şekilde devam etme şansını tepmek olur bu. Tarla tapan işlerini çok severim, ikinci üniversite programıyla açıktan tarım okudum zaten İzmir'de çalışırken. Avrupa'da da ordan oraya sıkıldım artık. Sabit bir yerde kalmak istiyorum.

Dönersem burasıyla ilgilenmek zorunda kalacağım için başka bir işte çalışamam, Bütün zamanımı buraya vermek isterim zaten eğer dönersem, yoksa ne işim var. İzmir'deki iş piyasasının durumu da malum. Bir yandan mülteci istilası derken Türkiye'nin geleceği de düşündürüyor. Emekli olma olayı var.

Dönersem sabit bir gelirim olmayacak, maaş almayacağım, bir süre hazırdan yemek durumunda kalacağım. Biraz birikimim var. Yaş 35, bekarım, arabam var, yatıyor şu an Türkiye'de. Kira, fatura derdi de yok dediğim gibi.

Neyse, ne yapayım ben?

Bağın instagram hesabını buraya yazmak reklama girer mi bu arada? özelden atarım olmazsa.

 
Akademik hayatı rahat olduğu için severim, masabaşı iş sonuçta. Git gel, bir heyecanı yok.

Tek çocuğum. Bu arada amcamla arada ortaklık yok. Kendisi bu işlerden anladığı için, bir de emekli olduğu için herhangi maddi bir beklenti içinde olmadan yapıyor. Yoksa mirasçılık konusunda haklısınız.
  • chezidek  (30.07.21 11:21:49) 
Eşime sesli okudum onun cevabı:

Bence Fransa'da ya da X yerde Avrupa'da kontaklara ticaret yapsın. Bir ayağı hep orada olsun bu iki işi birlikte götürsün. Bağ evine yerleşip tek plana düşmek her zaman cepte. Türkiye nin ne olacağı belli olmaz.
  • liondelaturquie  (30.07.21 12:00:44) 
yani bana acaip uç 2 hayat tarzı gibi geliyor. biri avrupada akademisyenlik, diğeri fiziki efor gerektiren nispeten izole bir hayatta tarımcılık.

çok değişik bir case. Vallahi gerildim. Bağa duyduğunuz tutkuyu ve verdiğiniz emeği cümlelerden hissedebiliyorum. Analizim aslında gönlünüzde dönüp bağda çalışmak olduğu ama mantığınızın ülkenin hali ve bağın maddi getiri belirsizliği nedeniyle sizi bok yeme otur noktasına çektiği yönünde. bir de o kadar emeği verdiren şey bir heves olamaz gibi geliyor. illa ki o bağa döneceğinizi biliyordunuz sanki, ya da içten içe planlıyordunuz.

gerçekten zor ve önemli bir karar. ama bence bağ işini denemezseniz pişman olacaksınız gibi geliyor.

Bence bu kadar önemli bir kararı verirken ya yardım alın (terapi gibi) ya da oturup kendinizi hayale din. hangi hayalde gülümsüyorsanız, oraya aitsiniz demektir.

ha ben olsam Türkiye'de belirsiz bir durumun içine atmam kendimi hele de bu saaten sonra. tarım toprak hobimi uzun vadede avrupa'da devam ettiririm. birilerine yardım etmek ya da hobi bahçesi yapmak gibi.

dilerim kendiniz için en hayırlı ve mutlu kararı verirsiniz.
  • hushhush  (30.07.21 12:06:07) 
Bagdan ciddi gelir elde etmek ve iyi bir is cikartmak istiyorsaniz, aceleniz de yoksa, Fransa´da onoloji dersleri alin, universitede calisirken daha da kolay. Vakit ayirmak istemezseniz, kesinlikle sarap ureticilerinin yaninda staj yapin. Staj organize etmek cok kolay is.

Yol yakinken yerli uzum dikin. Kimse Izmir´den ya da Ankara´dan Merlot icmek istemiyor, kimsenin merak edecegi saraplar cikmiyor. 20 yila yerli uzumden eski baginiz olur, ki Türkiye´de eski bagi olan üretici cok az.

Yerli uzumden ve iyi baglardan az uretim yapsaniz da saraplariniz kapis kapis gider. Bunun ornegi Gelveri.
  • buf-e kür  (30.07.21 12:37:59) 
dediğin gibi biriysen, istediğin yere git, her işi becerirsin
bağı da ziyan etme/ettirme, emanet et

  • mimo  (30.07.21 12:48:34) 
interneti dert etmeyin. 1-2 seneye uzaydan internet tüm dünyada satılmaya başlancak ve fyatları düşecek. internet varsa zaten telefon görüşmeside yapabiliyorsunuz internet üstünden.


  • aslindasorunumpsikolojik  (30.07.21 12:54:41) 
@hushhush: mesaj attım size.

@liondelaturquie: yurtdışında kalırsam bu da çok mantıklı bir seçenek, çok teşekkürler.

@buf-e kür: şarap eğitimi veya staj mantıklı geldi aslında evet. çok teşekkürler.

yol artık yakın değil ama hocam. dikim işlerini tamamen bitirdik, pek yer de kalmadı. zaten parçalı parsel olduğu için net 20 dekarda üzüm var, diğer yerler ya yamaç, ya da traktör yolu.

o bölge tarihi olarak zaten yüzyıllardır üzüm yetiştirilen bir bölge. iklim analizi ve piyasa araştırması sonucu bunlarda karar kılmıştık. bu saatten sonra değiştirmek imkansız. zaten çoğu cabernet sauvignon, merlot çok az. kupaj yaparız diye diktik.

@mimo: çok haklısın. ben becerebileceğimi düşünüyorum, ama bakalım, hayat bu.

@aslindasorunumpsikolojik: internet olayı zaten çok sorun değil, ben hani orada 3-4 gün kalma durumları açısından söylemiştim. hemen 20 km aşağıda, arazinin bağlı olduğu ilçede dayalı döşeli, atıl durumda müstakil bir ev var.
  • chezidek  (30.07.21 12:56:00 ~ 13:05:32) 
Hocam ben de Fransa'dayim ve anladığım caniniz bag isine girmek istiyor.
-ben olsam hazir Fransa'dayken bu ise girerdim hatta ve hatta bunun okulunu okut, stajını (alternance da olabilir) orada yapardim. Bu sayede bu bagla ugrasirken "egitimini Fransa'da bilmem ne okulunda aldi, su sarap evlerinde calisti" diye cv olur size.

Buna ek olarak Fransa'da eğer böyle bag evlerini tanimaya, okuldaki kisileri tanimaya baslarsaniz gelecek icin network olur. Türk saraplari malesef Fransa'da yok. Carrefour'da dünyanın her yerinden sarap var ama Türkiye yok. Bunun nedenlerini öğrenirseniz türk ic piyasasiyla ugrasmak yerine yurtdışına ihrac mantikli (Türkiye hem ekonomik durum hem reklam yapamama vs derken sikinti).

Bir de Fransa'da kac yildir çalışıyorsunuz bilmiyorum ama vatandaslik hakkı oldu mu? (5 mi 7 yil mi neydi). Eğer o olduysa bence vatandaslik almadan dönmeyin, ileride eğer sağa sola gitmeniz gerekirse ugrasmazsiniz.
  • logisticsmanager  (30.07.21 13:10:41) 
Öncelikle belirteyim ben biraz türkiye de olma tarafına meyilliyim.senden daha genç olanlara mutlaka yurtdışına gidin diye baskı kurarım.istediğim oranın vizyonunu edinebilmeleridir ama sadece burada ki soruları bile takip etsen adam daha giderken emeklilik soruları soran bir gurbetçiye dönüşüyor.bir kısmıda buradan gideyimde ne olursa olsun mantığı.

Sana gelince akademik kariyerinin nereye gidebileceğini az çok kestirebiliyorsundur.ama bir gerçek var ki insanların çoğunun hayali özellikle bu pandemininde katkısıyla çalışıp kazanayım kendime güzel bir bağ bahçe kurayım,köydür,tavuktur,organik ,kaliteli bir hayat süreyim.

Dışarıdan bakınca insanların hayaline sen şu anda sahipsin.dışarıda ne yaparsan yap sonunda sıkılıp arayacağın seçeneklerden birisi şu an elinde mevcut.ne mutlu sana ki iki seçeneğinde harika,burada sahip çıkman gereken mülkiyetlerin,belki de alıp büyütmen gereken bir baba mesleğin var.

Ben olsam ,üzüm bağım varsa ve fransadaysam son zamanlarımın tamamını orada bağlarda geçiririm,irtibatlar kurmaya çalışırım.şarap üretip dünyaya satmaya çalışmak harika bir amaç olur.evet devler olabilir,rakipler olabilir ama sende köyden çıkıp bunu başlatmıyorsun,yolun önemli kısmını zaten biliyorsun.

Ben yurtdışında iş yapıyor olmama rağmen evimi türkiye de tutmaya devam ediyorum.finalde planım güney amerika da bir genelevde ölmek olduğu için bu tip yatırımlara girmiyorum ama böyle imkanım olsaydı önceden de dediğim gibi çıkar gelir sahip çıkardım.
  • duptıs  (30.07.21 13:21:16) 
@logisticsmanager: evet eğitim ve network işi gerçekten faydalı olur.

algıda seçicilik olunca bu benim de dikkatimi çekti, dünya'dan şaraplar reyonlarında bir tane bile türk şarabı yok gerçekten de. buradaki carrefour'da da 2 sıra halinde upuzun bir şarap reyonu var hatta.

doktorayı burada yaptığım için 2 sene kalış yetiyor vatandaşlık işi için, şu an hakkım var ama önce kalıcı bir iş bulmak gerekiyor maalesef. yoksa başvuruyu bekletmeye alıyorlar.

olmazsa işsizlik maaşından faydalanabilirsem bir süre daha kalıp burada eğitim işlerine ağırlık vereyim evet. tavsiyeler için teşekkürler.

@duptıs: öncelikle sıradışı emeklilik planına bayıldım diyebilirim :D

baba mesleği olmasa da en azından mali anlamda destek var evet. benim aklımı kurcalayan kısım başarısız olup "elde var sıfır" konumuna düşmek. ayrıca bizimkiler bir yandan yumurta işlerine de girmeyi planlıyorlar anladığım kadarıyla haha. bir komşu yapmış, biz de yapalım diye gaza geldiler herhalde. bakacağız.
  • chezidek  (30.07.21 14:05:33) 
1
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.