[]

Çinliler neden Türkiye'de otomotiv sektörüne girmiyorlar?

Türkiye'de son 2-3 yılda telefon sektöründe ciddi bir pay edindiler. Avrupadan gelen araçlar kur problemi ve vergiler yüzünden çok masraflı bir hale büründü. Çin ile bu kur sorunu yok. Burada üretim tesisi açarak vergi muafiyeti de alabilirler. Aslında uygun bir fiyatla çıktıklarında bizim pazarda ciddi yer edinebileceklerini düşünüyorum. Tabii sektöre uzağım, dıştan bir gözle düşündüklerimi ifade ettim ve merak da ettim neden Türkiye'de bu sektöre girmiyorlar?




 
Aksam yattiginda sabah %20 zararla uyanabilirler. O yuzden girmiyorlar.

Almanlar vazgecti, japonlar fabrikayi kilitledi gidiyor.
  • divit  (27.07.21 15:25:33) 
Çin'in Türkiye'de üretilen otomobillerle rekabet edebilecek bir otomobili yok. Zaten Çin'de işçilik ucuz. Türkiye Çin için kârlı olmayabilir. Tam tersi Türk firmaları işçilik ucuz diye Çin'de fabrika kuruyor.

Arabayı ucuza alabilirsin belki ama o araba kullanıldıkça sorunlar ortaya çıkacak. Bu sorunları çözecek servis desteği gerekiyor. Servis dışında en önemli şey oto sanayi. Servise para vermek istemeyen oto sanayide istediği bir ustaya gidebiliyor. Ustalar da yılların tecrübesiyle birçok modeli biliyor. Piyasaya yeni giren bir arabayı öğrenmeleri zaman gerektiren bir şey. Bu durumda da bakım, tamir, tedarik sorunları ortaya çıkabilir.
  • dissendium  (27.07.21 15:33:04 ~ 15:34:13) 
Çinliler elektronik araç olayına girecekler. Yoğun caba harcıyorlar. Yavaştan da giriyorlar. O furyaya bağlı olarak gelebilirler bence. Ama önce pazarda yer edinmeleri lazım.

Telefon pazarında da benzer oldu. Önce piyasada yer edindiler sonra fabrika vs. Açtılar Türkiye'de. İlk çin mali telefonlar hatırlayın hatta Trident falan. Kocaman kocaman sekilsiz tvli telefonlar. Şimdi ise oldukça kaliteli cihazlar var. Buna benzer bir senaryo olabilir bence.

Not: Sektör dışıyım. Sadece yorum yapmak istedim.
  • westblack  (27.07.21 15:34:19) 
Çin'in zaten Avrupa'ya kadar uzanan "bir kuşak, bir yol" adlı devasa projesi var. Ve buna bağlı olarak ürünlerin olabildiğince hızlı olarak müşteriye ulaşması için depo olarak kullanılması planlanan "lojistik şehir" uygulaması da söz konusu. Türkiye'de buna dahil yanılmıyorsam.
Belki satışı planan yüzbinlerce ürün arasında elektrikli araba da söz konusu olabilir. Nede olsa zamanla fosil yakıt yerine yenilenebilir enerji kaynaklarını kullanan araçlar trend halini alacak.

  • Erva  (27.07.21 16:07:03) 
risk, güvensiz ortam.
ekonomi sadece mal al sat veya para güvencesi değildir.
temel insani hak ve özgürlükler gittikçe, sadece toplumsal değil doğrudan ekonomik riskler de büyür. çünkü gelişim tehlikeye girer, ilerleme vaadi azalır, hukukun uygulanırlığı tehlikeye girdikçe bu parasal konuları da ilgilendirir.

atıyorum en basitinden sokakta kadın kesmek neblim çocuk tecavüzleri ve bunların ceza almaması vs sadece toplumsal meseleler değil. barbar bir toplumda hele ki otomotiv gibi dev sanayiler yatırım yapmaz.
en iyi fabrikalarımız veya yabancı yatırımlar bile (otomotiv yan sanayi rexroth, neblim wilo, bosch kombi klima) ağırlıkla montajdan ibaret.

sadece kurla açıklanabilecek kadar düz bir olay değil. temel iktisat ve risk kitaplarında güzel açıklanıyor bu durum.

çin ise olsun olmasın en azından demokratik "görünmeye çalışan", bunun gerekliliğini masa üstünde kabul eden bir ülke. tıpkı 2002-2010 arası tr gibi.
  • rewlack  (27.07.21 16:14:25) 
Çin'in arabası yok ki hocam? Yani var da, hayvan gibi dünyaya ihraç ettikleri bir markası yok. Sanırım önce iç talebi ucuz yollu karşılamaya çalışıyorlar, sonrasında dünyaya açılırlarsa ve daha ucuz olursa TR'ye gelirler, niye gelmesinler. @dissendium +1 yani.

Diğer yanıtlarla ilgili anlamadığım şey, bir ülkenin demokratik olmasıyla oraya yatırım yapmanın arasında ne gibi bir ilişki olduğu. Why nations fail de okudum, konsepti biliyorum ama o da ucuz bir propoganda kitabı gibi geldi bana.

Yanisi, "TR'de çökerler" endişesi var diyelim. X ülkesinde maliyetim 2 milyar, TR'de 1 milyar olsun. Fabrikayı TR'ye kurar, 500 milyonu da 1 kişiye rüşvet olarak verir, kendimi başka ülkede yapamayacağım kadar garanti altına alırım. "Demokratik" ülke diye bir şey yok ki, başka yerde saçma sapan bürokratik kurallar/kanunlarla seni batırıp rakibini koşturmayacaklarının garantisi nedir? ABD'de Parler'a böyle çöktüler mesela, şirketler bu yüzden ABD'ye yatırım yapmaktan vazgeçtiler mi? Çin'de demokrasiyi geçtim fiili kölelik var, bu yüzden yatırım yapmıyorlar mı artık?
  • plutongezegendegilmi  (27.07.21 16:44:12 ~ 16:44:55) 
Açıkçası cin'in araclari kendi ic piyasasina yönelik gibi. Ki zannetmiyorum ki kalite olarak diğer araclarla ayni kaliteyi verip ucuz olacak arac yapsinlar. Yani cin telefon deniliyor ama xiaomi kullanmis biri olarak bir daha kullanmam. Disi cok kaliteli ama yazilim hayatimi karartti.
Illa ucuz araba istenilseydi dacia var ama görüyoruz yapılan muameleyi.

Ayni soruyu Avrupa için de sorabiliriz; neden girmiyorlar. Para var, risk yok, stabil ortam. Demekki soru ülkenin ic durumuyla cok net alakali değil.
O denilen ancak ülkede üretim vs yapılmak istenildiginde olurdu. O konuda evet sadece ucuz is gücü olmak yeterli bir kriter değil. O kadar basit dusunulemiyor.
  • logisticsmanager  (27.07.21 16:52:40) 
Iyi de dunya sadece Turkiye ve Cin'den ibaret degil ki? Yatirim yapmak icin daha elverisli baska bir suru ulke varken Turkiye'ye sira gelmeyebilir. Turkiye icin saydigin avantajlarin mantikli olmasi icin diger ulkelerle kiyaslaman gerekiyor.


  • hot potato  (27.07.21 16:53:46) 
bir de ben eksik aktarmış olabilirim. tr gelişmekte olan ülkeler kategorisinde. gelişmiş bir ülke değil. amerikadaki güvencesiz durumlarla veya oradaki ekonomik büyüme hızı vs ile kıyaslanmamalı. ama benim görüşüm bu tabii.

@plutongezegendegilmi
çok makale var ama bir örneğin;

www.researchgate.net

özellikle pakistan veya afrika ülkelerindeki yabancı yatırımlarla ilgili araştırmalar fikir verebilir.
  • rewlack  (27.07.21 16:57:45) 
Biraz daha acarsak konu demokrasi degil stabilite.

Adam gidip irak'ta yatirim yapiyor buranin gidisat belli diyor atiyorum ayda 100 cinayet sabit.
Bizim sirketler 30 yil libya'da ekmek yedi hic de demokrasi asigi bir ulke degildi ama yarin ne olacagi belliydi.

Burada bir guvensizlik havasi var.
Yarin maasima %50 zam gelmesi ya da vergilerin %50 zamlanmasi beni sasirtmiyor.
Arabama yarin 1 ev edebilir ya da otv kaldirilir arabam 5 para etmez.

Ayni anda (hic bisey yapmadan) vergi cezasi ve vergi iadesi almis adamim.
  • divit  (27.07.21 17:05:07) 
@rewlack, hocam bana attığınız makaleyi okudunuz mu yoksa ben mi anlamıyorum bilemedim. Conclusion kısmından alıntılıyorum:

"...a clear relationship between the institutional sphere and the economic sphere is far from being found."

"...since among all the studies done to test this relationship, they registered three empirical studies leading to a positive relationship, three going in the opposite direction, and ten which identify no conclusive relationship between democracy and economic growth."

Zaten korelasyonu bile 0.5 bulmuş. Bunun bir şey ifade ediyor olması bana garip geldi ne yalan söyleyeyim.

Edit: @divit, stabilite demokrasiden daha mantıklı geldi bana da. O durumda yeterince demokratik değilken ülkeye çok yatırımcı gelmesi biraz tatsız olur. Stabilite bozulmasın diye ülkenin radikal bir şekilde demokratikleşmesini istemezler muhtemelen.
  • plutongezegendegilmi  (27.07.21 17:11:52 ~ 17:15:18) 
@pluton

Aynen istemiyorlar zaten.
Libya su an nasil yonetiliyor bilmiyorum ama turk sirketleri para kazanamiyor eskisi gibi.

Ulkenin basindaki adami baglarsan 30 yil is yapiyorsun.
  • divit  (27.07.21 17:19:13) 
1
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.