[]
savunma sanayi yatırımları hakkındaki düşünceleriniz
türkiye'de yakın tarihte bildiğiniz gibi bu alana önemli yatırımlar yapılıyor. dışa bağımlılık eskiye kıyasla önemli ölçüde azaltıldı. ancak diğer alanlarda tam aksine dışa bağımlı hale gelinmişken burada farklı bir politika izlenmesi garip değil mi? yani madem amaç daha kendine yeterli hale gelmek, bu neden sanayinin genelinde ya da tarımda yapılmıyor sizce?
savunma sanayisine yapılan yatırım ülkenin bölgedeki etkinliğini doğrudan etkiliyor. ayrıca tarımda dışa bağımlı olmakla savunma sanayiinde dışa bağımlı olmak aynı şey olmasa gerek.
- reanarchy (05.07.21 11:11:31)
merhaba, savunma sanayii'de dışa bağımlılık azalmadı. hammadde başta olmak üzere major parçaların hepsi ithal. zaman zaman devletler bu tür malzemeleri vermiyor bile. bu sebeple uluslararası her kriz bizim savunma sanayimize darbe olarak iniyor. mesela deniz yücel meselesinde tankların zırhlarının yenilenmesi kozunu kullandılar vs. adam uçup gitti.
- giovanne (05.07.21 11:27:23)
İkisi birbirine denk ya da aynı şeyler değil.
Yatırım nedenleri de farklı.
Tarım politikaları zaten doğru yapılmıyor ya da yürütülmüyor.
Tersi düşünülürse tarımda işler
çok iyiyken her an tehlikeli bir coğrafyada bulunan Türkiye'nin askeri alanda etkin olmaması yatırımların yapılmaması düşünülemez. Covid19 salgını süresince yakın komşular ve avrupaya göre dış meselelerde yine en çok fayda sağlayan ülke yaptığı atılımlarla Türkiye oldu.
İnsanların hayatta kalması yeme içmeye bağlı belki günlük hayatta ama temelde askerin gerekli silahlarla ülkeyi koruması ile mümkün.
Yatırım nedenleri de farklı.
Tarım politikaları zaten doğru yapılmıyor ya da yürütülmüyor.
Tersi düşünülürse tarımda işler
çok iyiyken her an tehlikeli bir coğrafyada bulunan Türkiye'nin askeri alanda etkin olmaması yatırımların yapılmaması düşünülemez. Covid19 salgını süresince yakın komşular ve avrupaya göre dış meselelerde yine en çok fayda sağlayan ülke yaptığı atılımlarla Türkiye oldu.
İnsanların hayatta kalması yeme içmeye bağlı belki günlük hayatta ama temelde askerin gerekli silahlarla ülkeyi koruması ile mümkün.
- Erva (05.07.21 11:43:00)
dışa bağımlılık azalmadı. türkiye hala kendi teknolojisini üretemiyor. 90'ların teknolojisini usa'den, canada'dan, isviçre'den devlet parası ile bazı firmalar alıp makyajlayıp havalı post atıyorlar. o kadar.
türkiye'de dünya standartlarında savunma sanayi geliştirebilecek üniversite yok!!!
bu bahsettiğiniz firmalar nereden alıyor mühendislerini? benim gittiğim okullarda eğitimlerde öyle bir eğitim yok!!!
kendinizi kandırmayın. hiç bir koreli usa, isviçre, isveç savunma sanayini bırakıpda doğru düzgün bir pub'ı bile olmayan türkiye'ye gelmez, yerleşmez.
afili fotolara aldanmayın.
sadece ilgili mühendislik bölümlerinin hocalarının yaptıkları aktif çalışmalara bakın.
hepsi fıs.
edit :
o bir tane afili foto paylaşan firmanın çıkardığı patent sayısına bakın sadece.
türkiye'de dünya standartlarında savunma sanayi geliştirebilecek üniversite yok!!!
bu bahsettiğiniz firmalar nereden alıyor mühendislerini? benim gittiğim okullarda eğitimlerde öyle bir eğitim yok!!!
kendinizi kandırmayın. hiç bir koreli usa, isviçre, isveç savunma sanayini bırakıpda doğru düzgün bir pub'ı bile olmayan türkiye'ye gelmez, yerleşmez.
afili fotolara aldanmayın.
sadece ilgili mühendislik bölümlerinin hocalarının yaptıkları aktif çalışmalara bakın.
hepsi fıs.
edit :
o bir tane afili foto paylaşan firmanın çıkardığı patent sayısına bakın sadece.
- duyurukullanıcısı (05.07.21 12:10:03 ~ 12:11:51)
Savunma sanayi birak uretimi kendi muhendislerini bile tutamiyor, yuzlercesi hollanda'ya gitti.
Eskiden odtu ve muadilleri disinda adam almazdi, 7 yil os gorusmesi surerdi. simdi herkesi cagiriyor mecburen.
Herhangi bir aletin wiki sayfasina gir motor x kamera y sensor z ulkesunden diye gidiyor.
Eskiden odtu ve muadilleri disinda adam almazdi, 7 yil os gorusmesi surerdi. simdi herkesi cagiriyor mecburen.
Herhangi bir aletin wiki sayfasina gir motor x kamera y sensor z ulkesunden diye gidiyor.
- divit (05.07.21 12:37:35)
türkiye böyle zaman zaman bir sektöre abanıyor, hurra eldeki kaynak oraya yığılıyor, olan diğer sektörlere oluyor.
örneğin 60'larda mühendislik revaçtaymış. 70'ler 80'lerde büyük inşaatlar, barajlar, günümüze kadar uzanan türk firmalarının inşaatta bölgede öne çıkması sonucu geldi. ancak bunun için eldeki değerli insan kaynağı tamamen buraya yönlendirildi, sermaye buraya gömüldü. sonra 90'lar gibi tıp iş garantisinden ötürü iyice moda oldu. son dönemde doktorlarımız bölgede belirli alanlarda önemli ölçüde öne çıktılar. ancak bu da yine değerli insan kaynağını tıp alanına aktararak yapıldı. günümüzde benzer bir süreç savunma sanayinde oluyor, on yıl önce de bu yazılımdı.
halbuki olması gereken, eldeki sınırlı değerli insan kaynağını tek bir alana yönlendirip bu alanları 20-30 yılda bir değiştirmek değil, genel olarak tüm insan kaynağımızı geliştirmek. ortalama vatandaşın bilgi ve beceri birikimini yükseltmek gerekiyor, bilgisi becerisi yüksek az sayıda kişiyi tek alana yönlendirmek değil. bu da eğitimi güçlendirmek, genel olarak vatandaşı "parayı kıracağı" işlere değil seveceği bir işe yönlendirmeyi mümkün kılmakla olur. bunun için de vatandaşın hayatta kalmak için harcadığı paranın - yani gıda, fatura, kira, ulaşım, giyim gibi giderlerinin - ülke çapında azaltılması lazım. vergilerin azaltılması lazım. gelirler arası uçurumun düzeltilmesi lazım. böylece vatandaş iş bakarken "parayı kıracağı" iş bakmaz (çünkü düzgün yaşamak için illa parayı kırmak lazım türkiyede) ama biraz seveceği iş bakar.
örneğin 60'larda mühendislik revaçtaymış. 70'ler 80'lerde büyük inşaatlar, barajlar, günümüze kadar uzanan türk firmalarının inşaatta bölgede öne çıkması sonucu geldi. ancak bunun için eldeki değerli insan kaynağı tamamen buraya yönlendirildi, sermaye buraya gömüldü. sonra 90'lar gibi tıp iş garantisinden ötürü iyice moda oldu. son dönemde doktorlarımız bölgede belirli alanlarda önemli ölçüde öne çıktılar. ancak bu da yine değerli insan kaynağını tıp alanına aktararak yapıldı. günümüzde benzer bir süreç savunma sanayinde oluyor, on yıl önce de bu yazılımdı.
halbuki olması gereken, eldeki sınırlı değerli insan kaynağını tek bir alana yönlendirip bu alanları 20-30 yılda bir değiştirmek değil, genel olarak tüm insan kaynağımızı geliştirmek. ortalama vatandaşın bilgi ve beceri birikimini yükseltmek gerekiyor, bilgisi becerisi yüksek az sayıda kişiyi tek alana yönlendirmek değil. bu da eğitimi güçlendirmek, genel olarak vatandaşı "parayı kıracağı" işlere değil seveceği bir işe yönlendirmeyi mümkün kılmakla olur. bunun için de vatandaşın hayatta kalmak için harcadığı paranın - yani gıda, fatura, kira, ulaşım, giyim gibi giderlerinin - ülke çapında azaltılması lazım. vergilerin azaltılması lazım. gelirler arası uçurumun düzeltilmesi lazım. böylece vatandaş iş bakarken "parayı kıracağı" iş bakmaz (çünkü düzgün yaşamak için illa parayı kırmak lazım türkiyede) ama biraz seveceği iş bakar.
- bronz böcek (05.07.21 15:01:41)
1