[]
İstanbul sozlesmesi nasil koruyor?
Cidden anlayamadigim icin soruyorum. Bu sozlesmenin yargi veya yasama uzerinde bir etkisi olmasi lazim degil mi? Ama var mi gercekten? Yoksa nasil bir islevi var tam olarak?
İstanbul sözleşmesi uluslararası bir anlaşma, yani ülkelerin birleşip "biz bu anlaşmayı yaparak ortaklaşan ülkeler olarak, bu anlaşmaya bağlı kalıp bu ilkeleri bulunduğumuz bölgelerde hayatın gerçeği haline getirmeye söz veriyoruz" dediği bir metin.
Uluslararası anlaşmalar tek tek ülkelerin kanunlarından üstündür. Yani ülkelerin kanunları bu anlaşmalarda bildirilen hükümlere aykırı olamaz, yönetmelikler de kanunlara aykırı olamaz vs. vs. Kısacası örneğin insan hakları sözleşmesine taraf bir devlet olarak "ben hür ve bağımsız bir devlet olarak gönüllü kölelik sistemi getiriyorum" diyemezsiniz.
İstanbul sözleşmesi de taraf devletlere böyle bir "hayat gerçekliği" çiziyordu. Örneğin İstanbul sözleşmesi yürürlükteyken "kadınların çalışmasına uygun olmayan meslekleri" tanımlayan bir yasa çıkaramazdınız (örnek doğru olmayabilir, ruhunu anlamanız için verdim) Artık çıkarabilirsiniz. Durum bu.
Bu tarz sözleşmeler ani siyasi değişikliklere karşı dengeleyici roldedir. Yarın ülkenin birine bambaşka bir iktidar gelirse bütün dengeleri bir anda tersine çeviremesin diye yapılır.
Şimdi biz bir gecede "surpriseee" diyerek çekildik de ne oldu? Diyecek olursanız, iç siyasette çok bir şey olmaz. Bağımsızız sonuçta. Ancak dış siyasette kim güvenir bize, eski yapılan anlaşmaların sürdürüleceğine kim inanır, bir daha anlaşma yapmaya kim yanaşır ya da anlaşma yapmak için nasıl koşullar öne sürülür göreceğiz.
Uluslararası anlaşmalar tek tek ülkelerin kanunlarından üstündür. Yani ülkelerin kanunları bu anlaşmalarda bildirilen hükümlere aykırı olamaz, yönetmelikler de kanunlara aykırı olamaz vs. vs. Kısacası örneğin insan hakları sözleşmesine taraf bir devlet olarak "ben hür ve bağımsız bir devlet olarak gönüllü kölelik sistemi getiriyorum" diyemezsiniz.
İstanbul sözleşmesi de taraf devletlere böyle bir "hayat gerçekliği" çiziyordu. Örneğin İstanbul sözleşmesi yürürlükteyken "kadınların çalışmasına uygun olmayan meslekleri" tanımlayan bir yasa çıkaramazdınız (örnek doğru olmayabilir, ruhunu anlamanız için verdim) Artık çıkarabilirsiniz. Durum bu.
Bu tarz sözleşmeler ani siyasi değişikliklere karşı dengeleyici roldedir. Yarın ülkenin birine bambaşka bir iktidar gelirse bütün dengeleri bir anda tersine çeviremesin diye yapılır.
Şimdi biz bir gecede "surpriseee" diyerek çekildik de ne oldu? Diyecek olursanız, iç siyasette çok bir şey olmaz. Bağımsızız sonuçta. Ancak dış siyasette kim güvenir bize, eski yapılan anlaşmaların sürdürüleceğine kim inanır, bir daha anlaşma yapmaya kim yanaşır ya da anlaşma yapmak için nasıl koşullar öne sürülür göreceğiz.
- mentuhotep (21.03.21 10:57:34 ~ 11:28:56)
bazı kesin durumlar için hemen aksiyon alınabilmesini sağlıyor
kadın davacı olduğu kocası ile 4 yıl aynı evde yaşamak zorunda kalmıyor
kadın davacı olduğu kocası ile 4 yıl aynı evde yaşamak zorunda kalmıyor
- duyurukullanıcısı (21.03.21 13:32:57)
1