[]
Yeme isteğimi durduramıyorum mental sağlığım elden gidiyor
selam sevgili arkadaşlar,
geçtiğimiz cuma üst üste kötü haberler aldım. işyerinde çok yakın olmasak da muhabbetimiz olan bir arkadaşımın covid olduğunu ve evde karantinadayken zaten doğuştan olan kalp rahatsızlığının tetiklenip kalp krizi geçirip öldüğünü öğrendim. aynı yaştayız, onun iki tane çocuğu vardı büyüğü kızımla yaşıt daha 3.5 yaşında küçüğü henüz birkaç aylık bebek. haberi alınca mahvoldum. büyük olan bile babasını ancak hayal meyal hatırlayacak, küçük olan tanıyamadı bile doğru düzgün. normalde çok kolay ağlayabilen bir insanım ama ağlayamadım öküz oturdu resmen göğsüme. eşim işten geç geliyor, yoğun çalışıyor kızımız ona doyamıyor çok özlüyor diye üzülürken bir daha babasını göremeyecek olan o çocuklar beni inanılmaz üzdü.
alt katımızdaki komşularımızı çok severiz. diyebilirim ki beni lohusa depresyonunda intiharın eşiğinden çekip aldılar hamilelikten bugüne kadar hep elleri üstümüzdeydi. kızım babanne dede der o kadar yakınız, çocuklarına hala ve amca der eşimin ilgilenmeyen, arayıp sormayan ailesi yerine geçtiler resmen dünya tatlısı insanlardır. benle yaşıt kızları da covid pozitifmiş, anne şeker hastası, baba kalp hastası ve ikisi birden çok sigara içiyorlar birini söndürüp birini yakıyorlar resmen. ödüm kopuyor onlara bir şey olacak diye.
annem daha bayramın önceki günü kalp krizi geçirdi hiçbir belirti yokken. bende yemekteydi eve gideyim işlerimi halledeyim dedi kardeşim daha sonra içim çok sıkıldı eve geçeyim ben diye kalktı gitti evde annemi yarı baygın bulmuş hemen hastaneye yetiştirdik kurtardık şükür ama ilk darbeyi orada aldım ben. onun üstüne de bu haberler.
zaten çok evhamlı bir insanım. ödüm kopuyor sevdiğim birine bir şey olacak diye. düşünmekten kendimi alamıyorum mantıksızca kafa yoruyorum buna. elimden gelse herkesi her yerini çamaşır sularıyla temizlediğim bir eve kilitleyip kimseyi dışarı göndürmeyeceğim ki başlarına bir şey gelmesin o derece.
hele söz konusu kızım olunca hepten zıvanadan çıkıyorum hiç alakası yokken kötü kötü senaryolar gözümde canlanıyor ya ona da olursa diye. haber izlemeyi bırakalı çok oldu zaten bu sebepten.
her neyse çok uzattım kusura bakmayın içimi döktüm bir yandan da. normalde yediğime içtiğime çok dikkat ederim. kronik astım hastasıyım ve kilo alınca hayatımı çok zorlaştırdığından almamaya gayret ederim. kahvaltı etmem, öğle yemeği yerine öğlenleri yürüyüş yaparım günlük en az 10 12 bin adım atar haftada 2 3 gün ek egzersizler de yapar sağlıklı kalmaya çalışırdım. yalnızca akşamları hafif şekilde beslenirim. kızıma sofra adabını öğretmek için akşam yemeklerinde besleyici, sağlıklı menüler yaparım. he arada pizzaya, hamburgere, tatlıya düştüğümüz de olur ki aslında yemeye de düşkünümdür ama bir şekilde hep dizginledim kendimi. hiçbir zaman çok zayıf olmadım hep balıketliydim ama orantılıydım.
annemin kalp krizi geçirmesiyle hafiften zıvanadan çıkar gibi olmuştum sonrasında bu bahsettiğim haberler ve burada bahsedemediğim başka kötü haberlerden dolayı önceki cumadan beri durmadan bir şeyler yiyorum. artık aşırı yemekten karnım ağrıyor ama yemeyi içmeyi bırakamıyorum resmen teselliyi yemekte arıyorum. sürekli aç gibiyim durduramıyorum kendimi.
günler oldu artık yemek yemekten kusacak noktaya geldim ama tuzlu yiyorum tatlıya başlıyorum o bitiyo içim kıyıldı diyip tuzluya geçiyorum o bitiyo çay kahve başlıyor.
işin kötüsü eskiden böyle durumlarda hobilerime sarardım. etamin, kanaviçe, amigurumi gibi el sanatlarını çok severim senelerdir de yaparım. o kadar yoğun geçiyor ki günlerim, işyerinde zaten mevcudun yarısı covid pozitif evde karantinada olunca işler bizlere kaldı 2 aya yakındır 3 büronun işini tek başıma yapıp eve tükenmiş halde gidiyorum.
kızım daha çok ufak beni özlüyor, oyun oynamak istiyor kalan gücüm ve vaktimle onunla oynayıp yemeğini hazırlayıp birlikte kaliteli zaman geçirmeye çalışıyoruz. eşim sağlıkçı ve geç geliyor ona ayrı korkuyorum hastalanacak diye aklım çıkıyor. hem birbirimize hasret kalıyoruz, hem aile bütünlüğümüz kalmadı resmen.
kendime ayırabileceğim 5 dakikam bile yokken nasıl rahatlayıp kendimi rehabilite edebilirim hiç bilmiyorum. eskiden olsa kızımı 1 2 saatliğine annemlere bırakıp en kötü bi film falan izler rahatlardım. şimdi ya hastalık taşıyorsak kızımdan anneme babama bulaşırsa ikisi de kronik hastalıklı, ben dinleneyim diye onları canından edersem korkusundan onu da yapamıyorum.
deliriyorum resmen adım adım. ne yapayım, nasıl rahatlatayım kendimi. profesyonel yardım almayı düşünsem de şu an ona bile vaktim yok. personel azlığından izin bile alamıyoruz işyerinden çünkü.
güzel fikirlerinize ihtiyacım var. buraya kadar sabredip okuyan, cevap yazan herkese çok teşekkürler...
geçtiğimiz cuma üst üste kötü haberler aldım. işyerinde çok yakın olmasak da muhabbetimiz olan bir arkadaşımın covid olduğunu ve evde karantinadayken zaten doğuştan olan kalp rahatsızlığının tetiklenip kalp krizi geçirip öldüğünü öğrendim. aynı yaştayız, onun iki tane çocuğu vardı büyüğü kızımla yaşıt daha 3.5 yaşında küçüğü henüz birkaç aylık bebek. haberi alınca mahvoldum. büyük olan bile babasını ancak hayal meyal hatırlayacak, küçük olan tanıyamadı bile doğru düzgün. normalde çok kolay ağlayabilen bir insanım ama ağlayamadım öküz oturdu resmen göğsüme. eşim işten geç geliyor, yoğun çalışıyor kızımız ona doyamıyor çok özlüyor diye üzülürken bir daha babasını göremeyecek olan o çocuklar beni inanılmaz üzdü.
alt katımızdaki komşularımızı çok severiz. diyebilirim ki beni lohusa depresyonunda intiharın eşiğinden çekip aldılar hamilelikten bugüne kadar hep elleri üstümüzdeydi. kızım babanne dede der o kadar yakınız, çocuklarına hala ve amca der eşimin ilgilenmeyen, arayıp sormayan ailesi yerine geçtiler resmen dünya tatlısı insanlardır. benle yaşıt kızları da covid pozitifmiş, anne şeker hastası, baba kalp hastası ve ikisi birden çok sigara içiyorlar birini söndürüp birini yakıyorlar resmen. ödüm kopuyor onlara bir şey olacak diye.
annem daha bayramın önceki günü kalp krizi geçirdi hiçbir belirti yokken. bende yemekteydi eve gideyim işlerimi halledeyim dedi kardeşim daha sonra içim çok sıkıldı eve geçeyim ben diye kalktı gitti evde annemi yarı baygın bulmuş hemen hastaneye yetiştirdik kurtardık şükür ama ilk darbeyi orada aldım ben. onun üstüne de bu haberler.
zaten çok evhamlı bir insanım. ödüm kopuyor sevdiğim birine bir şey olacak diye. düşünmekten kendimi alamıyorum mantıksızca kafa yoruyorum buna. elimden gelse herkesi her yerini çamaşır sularıyla temizlediğim bir eve kilitleyip kimseyi dışarı göndürmeyeceğim ki başlarına bir şey gelmesin o derece.
hele söz konusu kızım olunca hepten zıvanadan çıkıyorum hiç alakası yokken kötü kötü senaryolar gözümde canlanıyor ya ona da olursa diye. haber izlemeyi bırakalı çok oldu zaten bu sebepten.
her neyse çok uzattım kusura bakmayın içimi döktüm bir yandan da. normalde yediğime içtiğime çok dikkat ederim. kronik astım hastasıyım ve kilo alınca hayatımı çok zorlaştırdığından almamaya gayret ederim. kahvaltı etmem, öğle yemeği yerine öğlenleri yürüyüş yaparım günlük en az 10 12 bin adım atar haftada 2 3 gün ek egzersizler de yapar sağlıklı kalmaya çalışırdım. yalnızca akşamları hafif şekilde beslenirim. kızıma sofra adabını öğretmek için akşam yemeklerinde besleyici, sağlıklı menüler yaparım. he arada pizzaya, hamburgere, tatlıya düştüğümüz de olur ki aslında yemeye de düşkünümdür ama bir şekilde hep dizginledim kendimi. hiçbir zaman çok zayıf olmadım hep balıketliydim ama orantılıydım.
annemin kalp krizi geçirmesiyle hafiften zıvanadan çıkar gibi olmuştum sonrasında bu bahsettiğim haberler ve burada bahsedemediğim başka kötü haberlerden dolayı önceki cumadan beri durmadan bir şeyler yiyorum. artık aşırı yemekten karnım ağrıyor ama yemeyi içmeyi bırakamıyorum resmen teselliyi yemekte arıyorum. sürekli aç gibiyim durduramıyorum kendimi.
günler oldu artık yemek yemekten kusacak noktaya geldim ama tuzlu yiyorum tatlıya başlıyorum o bitiyo içim kıyıldı diyip tuzluya geçiyorum o bitiyo çay kahve başlıyor.
işin kötüsü eskiden böyle durumlarda hobilerime sarardım. etamin, kanaviçe, amigurumi gibi el sanatlarını çok severim senelerdir de yaparım. o kadar yoğun geçiyor ki günlerim, işyerinde zaten mevcudun yarısı covid pozitif evde karantinada olunca işler bizlere kaldı 2 aya yakındır 3 büronun işini tek başıma yapıp eve tükenmiş halde gidiyorum.
kızım daha çok ufak beni özlüyor, oyun oynamak istiyor kalan gücüm ve vaktimle onunla oynayıp yemeğini hazırlayıp birlikte kaliteli zaman geçirmeye çalışıyoruz. eşim sağlıkçı ve geç geliyor ona ayrı korkuyorum hastalanacak diye aklım çıkıyor. hem birbirimize hasret kalıyoruz, hem aile bütünlüğümüz kalmadı resmen.
kendime ayırabileceğim 5 dakikam bile yokken nasıl rahatlayıp kendimi rehabilite edebilirim hiç bilmiyorum. eskiden olsa kızımı 1 2 saatliğine annemlere bırakıp en kötü bi film falan izler rahatlardım. şimdi ya hastalık taşıyorsak kızımdan anneme babama bulaşırsa ikisi de kronik hastalıklı, ben dinleneyim diye onları canından edersem korkusundan onu da yapamıyorum.
deliriyorum resmen adım adım. ne yapayım, nasıl rahatlatayım kendimi. profesyonel yardım almayı düşünsem de şu an ona bile vaktim yok. personel azlığından izin bile alamıyoruz işyerinden çünkü.
güzel fikirlerinize ihtiyacım var. buraya kadar sabredip okuyan, cevap yazan herkese çok teşekkürler...
Kayıplarınız için başınız sağ olsun. Rahatsızlıklar da geçmiş olsun gitsin. Kısa zaman içerisinde her şeyin kendiliğinden sorunsuzca düzeleceğine inanıyorum. Yoğunum demişsiniz ama mümkünse ailecek 10-15 gün her şeyden uzaklaşmalı bir tatil planı yapmaya çalışın. Tebdil-i mekan yapın. Havanın sıcak olduğu son günler.
Bir de elinizden geldiğince kötü şeyler düşünmemeye çalışın. Kötü bir şey başınıza gelmeden onun ruh halini yaşatmamaya çalışın zihninize çünkü kötü olanın gelip gelmeyeceği kesin bile değil sadece bir ihtimal. Başınıza gelirse hissedeceğiniz, yaşayacağınız şeyler de önceden yapılan felaket senaryosu idmanlarındakiyle alakasız oluyor. Aynısını ben de yapıyorum bazen, ordan biliyorum. Neler neler kuruyorum kafamda... Hiçbirisinin bir mesneti yok.
Bir de elinizden geldiğince kötü şeyler düşünmemeye çalışın. Kötü bir şey başınıza gelmeden onun ruh halini yaşatmamaya çalışın zihninize çünkü kötü olanın gelip gelmeyeceği kesin bile değil sadece bir ihtimal. Başınıza gelirse hissedeceğiniz, yaşayacağınız şeyler de önceden yapılan felaket senaryosu idmanlarındakiyle alakasız oluyor. Aynısını ben de yapıyorum bazen, ordan biliyorum. Neler neler kuruyorum kafamda... Hiçbirisinin bir mesneti yok.
- pass (06.10.20 11:00:23)
Yalnız değilsiniz, bu durumun geçeceğini bilin lütfen. Özellikle bu dönemde inanılmaz sayıda insan bunalmış durumda ve anksiyete bozukluğu yaşıyor. Hayatta karşımıza ne zaman neyin çıkacağı belli olmuyor, en kötü ihtimaller bile hep var fakat çok mutlu olduğunuz çocukluk, gençlik zamanlarınızı düşünün. O zamanlar da kötü şeyler olma ihtimali vardı, şimdi ne değişti? İnsanlık on binlerce yıldır varlığını sürdürüyor, bu kısa hayatımızda koca evrende neredeyse hiçbir şey değişmedi.
İmkanınız varsa bir haftalığına izin alıp çok sevdiğiniz bir şeyler yapın. Bu mucizevi bir değişiklik yaratmayacak tabii, sadece kendinizin farkına varın. Pozitif bilince ulaşabilmek sizin elinizde. Mutluluğumuz çevremizdeki olaylara direkt bağlı değil, kendi ruhumuzla ve perspektifimizle alakalı. Başka bir şey önermek istemiyorum çünkü herkesin kişiliği ve ilgi alanları farklı fakat nefes egzersizlerine ve mindfulness konusuna bakabilirsiniz eğer ilginizi çekerse, gerçekten çok işe yarıyor.
Mutlu günler :)
İmkanınız varsa bir haftalığına izin alıp çok sevdiğiniz bir şeyler yapın. Bu mucizevi bir değişiklik yaratmayacak tabii, sadece kendinizin farkına varın. Pozitif bilince ulaşabilmek sizin elinizde. Mutluluğumuz çevremizdeki olaylara direkt bağlı değil, kendi ruhumuzla ve perspektifimizle alakalı. Başka bir şey önermek istemiyorum çünkü herkesin kişiliği ve ilgi alanları farklı fakat nefes egzersizlerine ve mindfulness konusuna bakabilirsiniz eğer ilginizi çekerse, gerçekten çok işe yarıyor.
Mutlu günler :)
- hadi ya la (06.10.20 21:15:00)
1