[]
sanat akımları nasıl yayıldı eskiden
mesela antikyunan romada herkes aynı tip heykel yapıyo mermer.yuvarlak üstüne insan heykeli var.
1700lerde çeşitli akımlar geliyo sonra yine farklı ülkelerdeki insanlar mesela antik roma sanatına geri dönüyo.haberleşiyolar mı bir şekilde nasıl oluyo
1700lerde çeşitli akımlar geliyo sonra yine farklı ülkelerdeki insanlar mesela antik roma sanatına geri dönüyo.haberleşiyolar mı bir şekilde nasıl oluyo
Antik yunan heykellerine ilgili ise. afrodisias Gidip görmeni tavsiye ederim. Aydın- karacasu
- paudi (11.07.20 18:45:30)
antik yunan için şöyle oldu:
MÖ 750'lerden itibaren karanlık çağlardan çıkmaya başladılar. Doğu ile ticarete başladılar. Bunun etkisi ilk olarak çömlekçilikte görüldü. Çömlekler üzerine doğuluların hoşlanacağı ya da yunan düşüncesindeki oriental bakış açısına uygun resimler çizmeye başladılar. (Googla “Orientalizan pottery” yazarak görselleri inceleyebilirsiniz.) Demek ki ilk olarak, bugün bizim batıya özendiğimiz gibi onlar da doğuya özendiler ve bu etki kendisini çömlekçilik snatında gösterdi.
Bu etkinin kendini gösterdiği ikinci alan heykelcilik oldu. Bu dönemlerde Mısırdan devasa heykel yapmayı öğrendiler. Heykeller başlangıçta son derece basitti, baston yutmuş gibi duran kasıntı heykeller yapabiliyorlardı. (googla "arkaik heykel" yazarak görsellee bakabilirsiniz.).
Yunan kültürünün "ben daha iyisini yapabilirim" inancı nedeniyle bundan sonra her alanda hızlı bir gelişme var. Bu gelişmenin heykeldeki karşılığı "hareket arayışı". yani kazık yutmuş heykelden hareket halindeki heykele geçiş için arayışlar. Büyük heykeller yapmaya yunanlılardan 1000 sene önce başlayan mısırlılar hala aynı tarz hareketsiz heykeller yapadursun, yunanlılar MÖ 450'lere gelindiğinde hemen her türlü hareket ve duyguyu taşa yansıtabilmeye başlamışlardı. (googla "Discobolus")
Bundan sonraki sanatsal akımın adı "idealizm"dir. Çünkü yine yunan düşüncesine göre olimpos tanrıları evrendeki kaosa son vererek başa geçmişlerdir. O yuzden insanın da araması gereken "düzen"dir. Mimaride "dor düzeni" "korint düzeni" "ion düzeni" gibi stillerin düzen adıyla anılması bu yüzdendir. İşte böylesi bir anlayış içinde heykeller de idealize edilerek yapılırdı. İdealize heykellerde kusur bulunmaz, olduğu gibi değil, olması gerektiği gibi yapılırdı.
İdealizm anlayışı kabaca Hadriana (MS 2. Yy’a) kadar sürdü. Hadrian heykelinin aslına uygun biçimde tasvirini yaptıran ilk roma imparatordudur. Ondan sonra başlayan akım ise realizm olarak anılır. Artık güzelliğine çirkinliğine bakılmaksızın herkes olduğu gibi tasvir edilmeye başlanmıştır.
Özetle, toplumları etkileyen önemli olaylar ve kişiler sanatsal akımlara yön verir.
MÖ 750'lerden itibaren karanlık çağlardan çıkmaya başladılar. Doğu ile ticarete başladılar. Bunun etkisi ilk olarak çömlekçilikte görüldü. Çömlekler üzerine doğuluların hoşlanacağı ya da yunan düşüncesindeki oriental bakış açısına uygun resimler çizmeye başladılar. (Googla “Orientalizan pottery” yazarak görselleri inceleyebilirsiniz.) Demek ki ilk olarak, bugün bizim batıya özendiğimiz gibi onlar da doğuya özendiler ve bu etki kendisini çömlekçilik snatında gösterdi.
Bu etkinin kendini gösterdiği ikinci alan heykelcilik oldu. Bu dönemlerde Mısırdan devasa heykel yapmayı öğrendiler. Heykeller başlangıçta son derece basitti, baston yutmuş gibi duran kasıntı heykeller yapabiliyorlardı. (googla "arkaik heykel" yazarak görsellee bakabilirsiniz.).
Yunan kültürünün "ben daha iyisini yapabilirim" inancı nedeniyle bundan sonra her alanda hızlı bir gelişme var. Bu gelişmenin heykeldeki karşılığı "hareket arayışı". yani kazık yutmuş heykelden hareket halindeki heykele geçiş için arayışlar. Büyük heykeller yapmaya yunanlılardan 1000 sene önce başlayan mısırlılar hala aynı tarz hareketsiz heykeller yapadursun, yunanlılar MÖ 450'lere gelindiğinde hemen her türlü hareket ve duyguyu taşa yansıtabilmeye başlamışlardı. (googla "Discobolus")
Bundan sonraki sanatsal akımın adı "idealizm"dir. Çünkü yine yunan düşüncesine göre olimpos tanrıları evrendeki kaosa son vererek başa geçmişlerdir. O yuzden insanın da araması gereken "düzen"dir. Mimaride "dor düzeni" "korint düzeni" "ion düzeni" gibi stillerin düzen adıyla anılması bu yüzdendir. İşte böylesi bir anlayış içinde heykeller de idealize edilerek yapılırdı. İdealize heykellerde kusur bulunmaz, olduğu gibi değil, olması gerektiği gibi yapılırdı.
İdealizm anlayışı kabaca Hadriana (MS 2. Yy’a) kadar sürdü. Hadrian heykelinin aslına uygun biçimde tasvirini yaptıran ilk roma imparatordudur. Ondan sonra başlayan akım ise realizm olarak anılır. Artık güzelliğine çirkinliğine bakılmaksızın herkes olduğu gibi tasvir edilmeye başlanmıştır.
Özetle, toplumları etkileyen önemli olaylar ve kişiler sanatsal akımlara yön verir.
- halanne (11.07.20 19:46:30)
Savaşlar, ganimetler, ticaret. Şimdiki kadar olmasa da dünya globaldi yine kısmen.
- antihero (12.07.20 01:42:38)
1