[]
Trafigi cocugu olanlar mi kitliyor?
Gecen hafta okullar tatildeyken sabah ve aksam ise cok rahat gidip geldim 15-20 dk gibi sikintisiz bir trafikte ama tatilden once ve su anda yine 35-40 dklara cikti bu sure. Okullar yuzunden nasil bu kadar fark edebiliyor sasirdim. 2 katina cikti sure bildigin! Baskasinin cocugunun yukunu biz cekiyoz resmen oyle degil mi?
Edit, Yok okula gitmek normalde, bu cocugunu okula birakan kitle genelde bos yolda bile 30 40la giden bir kitle gibi. Yani nasil bu kadar yavas akiyor trafik baska bir aciklamasi da yok bence. Bildigin yavaslatiyorlar.
Ayrica bu kadar cogalma durumu da hic normal degil. Nufus patlamasi yasaniyor resmen. Ama buna ragmen hala cogalma egiliminde insanlar. 50 yil sonrasinda nasil bir trafik olur artik dusunemiyorum bile
Edit, Yok okula gitmek normalde, bu cocugunu okula birakan kitle genelde bos yolda bile 30 40la giden bir kitle gibi. Yani nasil bu kadar yavas akiyor trafik baska bir aciklamasi da yok bence. Bildigin yavaslatiyorlar.
Ayrica bu kadar cogalma durumu da hic normal degil. Nufus patlamasi yasaniyor resmen. Ama buna ragmen hala cogalma egiliminde insanlar. 50 yil sonrasinda nasil bir trafik olur artik dusunemiyorum bile
Okullar kapalıyken ailece tatile ya da memlekete gidenler artıyor. Bunlar İstanbul'dan ayrılınca trafik rahatlıyor.
- crown (28.11.19 14:07:14)
başkasının çocuğunun yükünü çekmek derken? başkaları da sizin için "işe giden oçlar trafiği kilitliyorlar" diye düşünsünler o halde. işe gitmek nasıl normal bir eylemse, okula gitmek de o derece doğal bir eylem.
- candide (28.11.19 14:07:56)
Birbirinizi kitliyorsunuz. Sen de başkasının kalabalık dediği kitlenin parçasısın.
- intihar etsem de kendime gelsem (28.11.19 14:19:50)
Çocuğunu okula bırakan kitle oranı %5 bile değildir belki, İstanbul'da 20 bin tane okul servisi var. Okul açıkken hepsi sabah öğle akşam yollarda.
- John Bloor (28.11.19 14:20:07)
açılın ben trafik mühenisiyim.
birincisi okulların açılması ile trafiğe ciddi bir "talep" yaratılıyor. bu yüzden trafikte kaybettiğiniz sürenin artması normal Bir sürü okul servisi, bir sürü veli sırf okullar açıldı diye sabah yola çıkıyor. Tatilde böyle bir talepleri olmuyor. Bu yüzden okullar açılınca yolda araç sayısı artıyor.
şimdi olayın teknik boyutuna gelelim.
trafik ile ilgili modeller genelde sıvı ya da gaz benzetmesi ile anlatılır. Yani özünde akışkan modelleri.
trafik dediğimiz nane bir akışkan gibi. Amma ve lakin suyu bardaktan aşağıya döktüğümde foş diye akıp gidiyor işte bardakta ne kadar su olduğunun önemi yok dediğinizi duyar gibiyim.
bir bardak suyu yan yatırıp bardaktan akıttığınızda oluşacak görüntüyü hayal edin. Bir de bir badak balı yan yatırdığınızda akan balın oluşturduğu görüntüyü. bu iki görüntüye biraz sonra döneceğim.
trafikteki her bir aracın birbiriyle etkileşimi var aslında.
20kmlik 4 şeritli bir yol parçası düşünelim. bu yol parçası üzerinde 1 tane bile araç yok. yol parçasının girişinde sizin arabanız var sadece. size dedik ki hadi gidin bu yol parçası üzerinde aracınızla hareket edin. bir ucundan girdiniz diğer ucundan çıktınız. bu yol parçası üzerinde ortalama ulaşım süresi nedir? siz ne hızla gittiyseniz ona göre değişir. siz belirlersiniz. 120 ile giderseniz kısadır. 20 ile giderseniz uzundur. ama sadece size bağlı.
şimdi 2 araç olsun aynı yolda. Eğer mal gibi tampon tampona gitme fantazileri yoksa bu iki araç da birbirini pek etikelemez. Yine yolculuk süreleri kendi keyiflerine bağlıdır.
3 araç daha ekleyelim. 4-5-10000 araç ekleyelim.
şimdi işin boyutu değişir. artık 10.000 araç beraber gidiyorsunuz, önünüzdeki adam fren yaptığında seve seve ya da ikinci bir şekilde fren yapmak zorundasınız. bir yan şeritten önünüze araba atladığında yine fren yapmak zorundasınız. siz fren yaparsanız arkanızdaki de yapmak zorunda, eğer onun arkasındaki bir çarpışan oto fanatiği değilse o da yapacak, onun arkasındaki de, onun arkası... ehhh işte yani 1 tane gerizekalı malın şerit değiştirip yanındaki adamın önüne kırması arka tarafına doğru yayılan bir şok dalgası başlatmış oluyor. herkesin tepkileri aynı değil. kimisi öndekinden biraz daha fazla fran yapıyor ki haklı. çünkü öndeki adamın yavaşladığını görüyor ama nereye kadar yavaşlayacağını bilmiyor. önündeki adam frene basınca o da frene basıyor. ama önündeki adam belki de tamamen duracak. onun için bazı sürücüler çok aşırı tepki verip öndeki atıyorum hızını 50'den 30'a düşürürken bir arkasındaki araç 50'den 15'e falan düşürüyor. e şimdi bu adamın hızı 15 bir arkasında onu takip eden adam 70 ile gidecek değil. mecbur o da hızını düşürüyor. falan derken o hız kuyruğun arkalarında bir yerlerde sıfıra iniyor. dur kalklar başlamış oluyor. sebebi neydi? bir tane trafikte nasıl hareket etmesi gerektiğini bilmeyen bir gerizekalının şerit değiştirip yandaki adamın önüne kırması.
işte trafikte çok fazla araç yokken trafikteki araçların birbiriyle etkileşimi çok düşüktür. 20 kmlik 4 şeritli yolda araçlardan biri frene asılıp yolun ortasında dursa bile diğer araç bundan etkilenmez. işte bu viskozitesi düşük akışkan gibidir. akar gider bardaktan. su gibi.
ama araçların sayısı arttıkça etkileşim çok oluyor. 3.kmde şerit değiştiren gerizekalı mal yüzünden 18.kmdeki rüknettin abi dur kalk trafikle boğuşuyor. işte burada araçlar yani parçacıklar arası etkileşim çok yüksek. bu da viskoz bir sıvı gibi adeta. yani bardaktan akmaya çalışan bal.
birincisi okulların açılması ile trafiğe ciddi bir "talep" yaratılıyor. bu yüzden trafikte kaybettiğiniz sürenin artması normal Bir sürü okul servisi, bir sürü veli sırf okullar açıldı diye sabah yola çıkıyor. Tatilde böyle bir talepleri olmuyor. Bu yüzden okullar açılınca yolda araç sayısı artıyor.
şimdi olayın teknik boyutuna gelelim.
trafik ile ilgili modeller genelde sıvı ya da gaz benzetmesi ile anlatılır. Yani özünde akışkan modelleri.
trafik dediğimiz nane bir akışkan gibi. Amma ve lakin suyu bardaktan aşağıya döktüğümde foş diye akıp gidiyor işte bardakta ne kadar su olduğunun önemi yok dediğinizi duyar gibiyim.
bir bardak suyu yan yatırıp bardaktan akıttığınızda oluşacak görüntüyü hayal edin. Bir de bir badak balı yan yatırdığınızda akan balın oluşturduğu görüntüyü. bu iki görüntüye biraz sonra döneceğim.
trafikteki her bir aracın birbiriyle etkileşimi var aslında.
20kmlik 4 şeritli bir yol parçası düşünelim. bu yol parçası üzerinde 1 tane bile araç yok. yol parçasının girişinde sizin arabanız var sadece. size dedik ki hadi gidin bu yol parçası üzerinde aracınızla hareket edin. bir ucundan girdiniz diğer ucundan çıktınız. bu yol parçası üzerinde ortalama ulaşım süresi nedir? siz ne hızla gittiyseniz ona göre değişir. siz belirlersiniz. 120 ile giderseniz kısadır. 20 ile giderseniz uzundur. ama sadece size bağlı.
şimdi 2 araç olsun aynı yolda. Eğer mal gibi tampon tampona gitme fantazileri yoksa bu iki araç da birbirini pek etikelemez. Yine yolculuk süreleri kendi keyiflerine bağlıdır.
3 araç daha ekleyelim. 4-5-10000 araç ekleyelim.
şimdi işin boyutu değişir. artık 10.000 araç beraber gidiyorsunuz, önünüzdeki adam fren yaptığında seve seve ya da ikinci bir şekilde fren yapmak zorundasınız. bir yan şeritten önünüze araba atladığında yine fren yapmak zorundasınız. siz fren yaparsanız arkanızdaki de yapmak zorunda, eğer onun arkasındaki bir çarpışan oto fanatiği değilse o da yapacak, onun arkasındaki de, onun arkası... ehhh işte yani 1 tane gerizekalı malın şerit değiştirip yanındaki adamın önüne kırması arka tarafına doğru yayılan bir şok dalgası başlatmış oluyor. herkesin tepkileri aynı değil. kimisi öndekinden biraz daha fazla fran yapıyor ki haklı. çünkü öndeki adamın yavaşladığını görüyor ama nereye kadar yavaşlayacağını bilmiyor. önündeki adam frene basınca o da frene basıyor. ama önündeki adam belki de tamamen duracak. onun için bazı sürücüler çok aşırı tepki verip öndeki atıyorum hızını 50'den 30'a düşürürken bir arkasındaki araç 50'den 15'e falan düşürüyor. e şimdi bu adamın hızı 15 bir arkasında onu takip eden adam 70 ile gidecek değil. mecbur o da hızını düşürüyor. falan derken o hız kuyruğun arkalarında bir yerlerde sıfıra iniyor. dur kalklar başlamış oluyor. sebebi neydi? bir tane trafikte nasıl hareket etmesi gerektiğini bilmeyen bir gerizekalının şerit değiştirip yandaki adamın önüne kırması.
işte trafikte çok fazla araç yokken trafikteki araçların birbiriyle etkileşimi çok düşüktür. 20 kmlik 4 şeritli yolda araçlardan biri frene asılıp yolun ortasında dursa bile diğer araç bundan etkilenmez. işte bu viskozitesi düşük akışkan gibidir. akar gider bardaktan. su gibi.
ama araçların sayısı arttıkça etkileşim çok oluyor. 3.kmde şerit değiştiren gerizekalı mal yüzünden 18.kmdeki rüknettin abi dur kalk trafikle boğuşuyor. işte burada araçlar yani parçacıklar arası etkileşim çok yüksek. bu da viskoz bir sıvı gibi adeta. yani bardaktan akmaya çalışan bal.
- levpontryagin (28.11.19 15:21:57)
@levpontryagin'in verdiği örneğin animasyonu :
www.youtube.com
Kalite kötü olsa da bu da gerçek hayattaki bir deney
www.youtube.com
Okulların açılması trafiği inanılmaz bir şekilde etkiliyor, hele ki hem okullar açık hem de hava yağışlı ise o gün trafikte olmak istemiyorum.
Sabah evden çıkıp arkadaşımı alıp işe gidiyorum. Cumartesi günleri iş servisleri, okul servisleri, çocuğunu okula bırakanlar olmadığında arkadaşımın evine varış sürem 5-6dk.
Hafta içi okullar kapalıyken varış sürem 11-12 dk.
Hafta içi okullar açıkken varış sürem 17-20dk.
Hafta içi okullar açık ve yağışlı havada varış sürem 25-30dk.
Bir okulun önünden geçmek zorundayım, düşüncesiz lavuklar 2 şeritli yolun emniyet şeridini, sağ şeridi ve sol şeridin 3 te birini araba park ederek kapatıyorlar. Çocuklarını illa tam kapının önünde indirmek zorundalar. Lan git 5 metre öteye park et, okulun park alanı boş arazi var git oraya parket.
Trafik ışıkları olmasına rağmen ve yayalara kırmızı yanmasına rağmen mal şöförler yol veriyorlar. Araçlara ışık zaten 15-20sn gibi çok kısıtlı bir süre yanıyor. Tek bir ışıkta 2-3 araç geçebiliyor, kuyruk bu mallar yüzünden kilometreye ulaşıyor. Neyse ki bu malları eğitmek için oraya bir polis diktiler de yayalara kırmızı yanerken "geç geç" diye trafiği açmaya çalışıyor adam.
Sağ şeridi komple kapladıkları yetmiyor, yeşil yandığında sol şeride pata küte çıkıyorlar, ışıklar yakın olduğu için araçlar birikiyor ve yeşil yanmasına rağmen 1mm kıpırdayamadan öylece kalıyorsun.
Şöför kalitesi de diplerde. Bazı kavşaklarda ışıkta bekleyen araçlar birikir ve bir önceki kavşağa kadar uzar. Bu durumda o kavşaktan dönmek veya sizin doğrultunuza dik geçmek isteyenler için kavşağın içinde beklemezsiniz. En azından trafik iq'su olan insanlar bu şekilde yapıyor (çok sınırlı sayıdalar ne yazık ki). Bizde ise sıfır düşünce ile o geçiş aralığı kapatılır ve iki yönü birden kitlerler. Eve dönüş yolumda böyle bir kavşak olduğu için artık sinirlerim kaldırmadığından yolumu 2km uzatıp alternatif rotadan gidiyorum.
Özet geçecek olursak saygısız, araba kullanmayı bilmeyen, trafik zekası olmayan adamlar(genellikle kadınlar) araç yoğunluğu da artınca işleri iyice içinden çıkılmaz hale getiriyorlar. .
www.youtube.com
Kalite kötü olsa da bu da gerçek hayattaki bir deney
www.youtube.com
Okulların açılması trafiği inanılmaz bir şekilde etkiliyor, hele ki hem okullar açık hem de hava yağışlı ise o gün trafikte olmak istemiyorum.
Sabah evden çıkıp arkadaşımı alıp işe gidiyorum. Cumartesi günleri iş servisleri, okul servisleri, çocuğunu okula bırakanlar olmadığında arkadaşımın evine varış sürem 5-6dk.
Hafta içi okullar kapalıyken varış sürem 11-12 dk.
Hafta içi okullar açıkken varış sürem 17-20dk.
Hafta içi okullar açık ve yağışlı havada varış sürem 25-30dk.
Bir okulun önünden geçmek zorundayım, düşüncesiz lavuklar 2 şeritli yolun emniyet şeridini, sağ şeridi ve sol şeridin 3 te birini araba park ederek kapatıyorlar. Çocuklarını illa tam kapının önünde indirmek zorundalar. Lan git 5 metre öteye park et, okulun park alanı boş arazi var git oraya parket.
Trafik ışıkları olmasına rağmen ve yayalara kırmızı yanmasına rağmen mal şöförler yol veriyorlar. Araçlara ışık zaten 15-20sn gibi çok kısıtlı bir süre yanıyor. Tek bir ışıkta 2-3 araç geçebiliyor, kuyruk bu mallar yüzünden kilometreye ulaşıyor. Neyse ki bu malları eğitmek için oraya bir polis diktiler de yayalara kırmızı yanerken "geç geç" diye trafiği açmaya çalışıyor adam.
Sağ şeridi komple kapladıkları yetmiyor, yeşil yandığında sol şeride pata küte çıkıyorlar, ışıklar yakın olduğu için araçlar birikiyor ve yeşil yanmasına rağmen 1mm kıpırdayamadan öylece kalıyorsun.
Şöför kalitesi de diplerde. Bazı kavşaklarda ışıkta bekleyen araçlar birikir ve bir önceki kavşağa kadar uzar. Bu durumda o kavşaktan dönmek veya sizin doğrultunuza dik geçmek isteyenler için kavşağın içinde beklemezsiniz. En azından trafik iq'su olan insanlar bu şekilde yapıyor (çok sınırlı sayıdalar ne yazık ki). Bizde ise sıfır düşünce ile o geçiş aralığı kapatılır ve iki yönü birden kitlerler. Eve dönüş yolumda böyle bir kavşak olduğu için artık sinirlerim kaldırmadığından yolumu 2km uzatıp alternatif rotadan gidiyorum.
Özet geçecek olursak saygısız, araba kullanmayı bilmeyen, trafik zekası olmayan adamlar(genellikle kadınlar) araç yoğunluğu da artınca işleri iyice içinden çıkılmaz hale getiriyorlar. .
- kimlanbu (28.11.19 17:17:17)
hayir trafigi her yere arabayla gidenler kitliyor.
- hot potato (28.11.19 17:18:49)
Çocuğu okula birakanlar + servisler ile birlikte okullarin acik olup olmamasi trafikte muazzam bir fark yaratıyor.
Arada daglar kadar fark var.
Hayir diyenler ya her yere yuruyerek gidiyor ya da kucuk sehirde yasiyor. İstanbul icin konuşuyorum, daglar kadar fark var.
Bakin okulların acik olup olmamasi diyorum, bu ciddi sekilde etkiliyor. Yani diyorum ki "diger degiskenler sabit iken" okullarin acik olup olmamasi trafigi ciddi oranda etkikiyor. Her yere arabayla gidenler, surekli serit degistiren falan baska mevzu.
Arada daglar kadar fark var.
Hayir diyenler ya her yere yuruyerek gidiyor ya da kucuk sehirde yasiyor. İstanbul icin konuşuyorum, daglar kadar fark var.
Bakin okulların acik olup olmamasi diyorum, bu ciddi sekilde etkiliyor. Yani diyorum ki "diger degiskenler sabit iken" okullarin acik olup olmamasi trafigi ciddi oranda etkikiyor. Her yere arabayla gidenler, surekli serit degistiren falan baska mevzu.
- stavro (28.11.19 19:22:26)
1