[]
Orhan Pamuk'tan, Ahmet Hamdi Tanpınar'dan daha büyük bir yazar olmak için
Ne yapmalı? Nasıl olur bu sizce? Bir okurun gözünde bir yazarı hakiki anlamda "yazar" addeden koşullar nasıl oluşur?
Hayalperest yaklaşımlardan uzak tavsiyeleriniz ne olur? Orhan Pamuk hayatının 40 yılını bir odanın içinde yazarak geçirdi. Evet, mübalağa yok burda. Bedeli bu mu işin? Lütfen siyasi tartışmalara girmeden cevaplayın. Söylemleri ve ülkesine karşı aldığı yanlış tavır son 40 yılın en iyi yazarı olduğunu değiştirmiyor.
Ya da Türk edebiyat tarihinde sizin için zirve isimler her kimse ya da dünyada. Büyük bir başarının ve unutulmaz olmanın bedelini soruyorum size?
Hayalperest yaklaşımlardan uzak tavsiyeleriniz ne olur? Orhan Pamuk hayatının 40 yılını bir odanın içinde yazarak geçirdi. Evet, mübalağa yok burda. Bedeli bu mu işin? Lütfen siyasi tartışmalara girmeden cevaplayın. Söylemleri ve ülkesine karşı aldığı yanlış tavır son 40 yılın en iyi yazarı olduğunu değiştirmiyor.
Ya da Türk edebiyat tarihinde sizin için zirve isimler her kimse ya da dünyada. Büyük bir başarının ve unutulmaz olmanın bedelini soruyorum size?
Hiçbir büyük yazarın ben büyük yazar olmalıyım diye yola çıktığını düşünmüyorum. Beslendiği koşullar, yaşadıkları şeyler adamı büyük yazar yapıyor. Tabi tüm bunların olması için de yetenek şart
- olaylar olaylar (28.10.19 21:20:12)
Merhaba
Benim büyük saydığım yazarlar İhsan Oktay Anar, Ursula Le Guin ve Neil Gaiman. Bana kalırsa hiçbiri büyük yazar olma, dünyaca tanınma motivasyonlarını takip ederek olmadılar. Onlar yetenekli insanlardı, yazmayı sevdiklerine de eminim ve düşüncelerini kağıda döküyorlardı. Bir noktada bu çalışmalarını eser olarak sundular.
Öte yandan, Orhan Pamuk örneğinden gidersek 40 yıl bir odada yazarak geçirdiğini söylüyorsunuz ama o adam orada silah zoruyla oturmadı ki. Kendi isteğiyle gitti ve yazdı. Başarılı ve unutulmaz olmak ise tamamen göreceli kavramlar. Herkesin başarı ölçüsü farklıdır, dünyaca ünlü insanların bile. Unutulmaz olmak ise bence boşa uğraş. Günümüz dünyasında "çıta" sürekli yukarılara çıkıyor ve "unutulmaz" işler yapan birisi 5 dakika sonra çoktan yerini başka birşeye devretmiş oluyor zaten. Örneğin uzaydan dünyaya atlayış yapan adam, Felix. Üzerinden sadece 7 sene geçmiş ve ben adamın soyadını anımsamıyorum örneğin. Üstelik tüm dünya canlı yayında veriyordu.
Başarının reçetesini veremem ama daha iyi bir yazar olmanın reçetesini biliyorum. Sürekli çalışmak, diğer yazarların yazma alışkanlıklarını, tavsiyelerini takip etmek. Sonrasında daha çok yazmak ve buna devam etmek. Çünkü üzerine yazılacak şeyler zaten orada, dışarıdalar. Sen kendi yazma yöntemini, hayalgücün, yaratıcılığın ve yeteneğinle birleştirirsen ortaya bir sonuç çıkacaktır. Bu hiç bitmeyen bir inşaat gibi, sürekli daha iyisini yapabilirsin.
Öte yandan tekrar altını çiziyorum, amacın "büyük bir başarı","unutulmaz olmak" vb. ise bence yıllarına ve sana yazık olur. Ancak iyi eserler vermeyi amaçlayan, daha iyisini hedefleyen bir yazar olma motivasyonuyla yazarsan bu yanında başarıyı ve ünü de getirebilir.
Benim büyük saydığım yazarlar İhsan Oktay Anar, Ursula Le Guin ve Neil Gaiman. Bana kalırsa hiçbiri büyük yazar olma, dünyaca tanınma motivasyonlarını takip ederek olmadılar. Onlar yetenekli insanlardı, yazmayı sevdiklerine de eminim ve düşüncelerini kağıda döküyorlardı. Bir noktada bu çalışmalarını eser olarak sundular.
Öte yandan, Orhan Pamuk örneğinden gidersek 40 yıl bir odada yazarak geçirdiğini söylüyorsunuz ama o adam orada silah zoruyla oturmadı ki. Kendi isteğiyle gitti ve yazdı. Başarılı ve unutulmaz olmak ise tamamen göreceli kavramlar. Herkesin başarı ölçüsü farklıdır, dünyaca ünlü insanların bile. Unutulmaz olmak ise bence boşa uğraş. Günümüz dünyasında "çıta" sürekli yukarılara çıkıyor ve "unutulmaz" işler yapan birisi 5 dakika sonra çoktan yerini başka birşeye devretmiş oluyor zaten. Örneğin uzaydan dünyaya atlayış yapan adam, Felix. Üzerinden sadece 7 sene geçmiş ve ben adamın soyadını anımsamıyorum örneğin. Üstelik tüm dünya canlı yayında veriyordu.
Başarının reçetesini veremem ama daha iyi bir yazar olmanın reçetesini biliyorum. Sürekli çalışmak, diğer yazarların yazma alışkanlıklarını, tavsiyelerini takip etmek. Sonrasında daha çok yazmak ve buna devam etmek. Çünkü üzerine yazılacak şeyler zaten orada, dışarıdalar. Sen kendi yazma yöntemini, hayalgücün, yaratıcılığın ve yeteneğinle birleştirirsen ortaya bir sonuç çıkacaktır. Bu hiç bitmeyen bir inşaat gibi, sürekli daha iyisini yapabilirsin.
Öte yandan tekrar altını çiziyorum, amacın "büyük bir başarı","unutulmaz olmak" vb. ise bence yıllarına ve sana yazık olur. Ancak iyi eserler vermeyi amaçlayan, daha iyisini hedefleyen bir yazar olma motivasyonuyla yazarsan bu yanında başarıyı ve ünü de getirebilir.
- burka (28.10.19 22:09:29)
Orhan Pamuk'un edebi değeri yok demek yanlış. Türkiye'de roman tekniği daha iyi olan bir yazar yok. Üslubu güzel gelmeyebilir, kusursuz roman tekniğine rağmen dili kullanımındaki hatalar şaşırtıcı gelebilir, bu hatalar onu sizin gözünüzde muhtemelen bir romancı da yapmayabilir fakat bunları söylemek yazara haksızlıktır. Orhan Pamuk safi yeteneği olan bir yazardan çok iyi tekniği olan bir yazar olma konusunda çokça çabalamış bir insan. Hayatı boyunca çalışmasa da olur adam, zengin bir aileden geliyor.
Tanpınar da hocası Y. Kemal kadar titiz bir yazar. Çok daha geniş bir külliyatı olabilirdi fakat bazı çalışmalarını bitirmeye ömrü vefa etmedi. Döneminin roman anlayışı Pamuk'la bir değil, teknik açısından aynı kulvarda değiller zaten. Tanpınar'ın üslubuna ve kültür seviyesine erebilecek yazar sayısı çok az. Fakat benim çokça sevdiğim Tanpınar'ın roman üslubu çokça şiirsel olduğu için kimilerince eleştirilmekte.
Tanpınar özelikle bu ara sıkça övülmesiyle ulaşılamayacak bir mertebede artık. Pamuk'un aldığı Nobel'i değersiz gören de çok. Su an en çok tanınan beş yazarımızdan ikisidir muhakkak.
Tanınmak istiyorsanız farklı teknikler denemeniz lazım. Toptaş ve Anar gibi. İkisi de postmodernist. Bin Hüzünlü Haz gibi çok az metin okudum hayatımda. Ya da üslubunuz çok özgün olacak. Metnin içeriğinin bu çağda çok önemli olduğunu dusunmuyorum.
Tanpınar da hocası Y. Kemal kadar titiz bir yazar. Çok daha geniş bir külliyatı olabilirdi fakat bazı çalışmalarını bitirmeye ömrü vefa etmedi. Döneminin roman anlayışı Pamuk'la bir değil, teknik açısından aynı kulvarda değiller zaten. Tanpınar'ın üslubuna ve kültür seviyesine erebilecek yazar sayısı çok az. Fakat benim çokça sevdiğim Tanpınar'ın roman üslubu çokça şiirsel olduğu için kimilerince eleştirilmekte.
Tanpınar özelikle bu ara sıkça övülmesiyle ulaşılamayacak bir mertebede artık. Pamuk'un aldığı Nobel'i değersiz gören de çok. Su an en çok tanınan beş yazarımızdan ikisidir muhakkak.
Tanınmak istiyorsanız farklı teknikler denemeniz lazım. Toptaş ve Anar gibi. İkisi de postmodernist. Bin Hüzünlü Haz gibi çok az metin okudum hayatımda. Ya da üslubunuz çok özgün olacak. Metnin içeriğinin bu çağda çok önemli olduğunu dusunmuyorum.
- black holes in the sky (28.10.19 23:32:11)
tolkien hayatı boyunca aynı evrenle ilgili hikayeler oluşturdu ve geliştirdi. temel motivasyonu büyük bir yazar olmak falan değildi. önce torunlarına anlatacak bir masal yarattı(hobbit) daha sonra ülkesinin sahip olmadığı bir mitolojiyi oluşturdu. bunların hepsini senin sorduğun soruyu sormadan yaptı çünkü ondan önce böyle bir mitos oluşturan kimse yoktu. aynı düşünceye sahip olsaydı kendi devrinde büyük olarak anılan diğer yazarları taklit etmesi gerektiğini düşünecek, yeni bir şey ortaya koyamayacaktı.
yani bence işin özü yeni bir şey yaratmakta ve rafine etmekte yatıyor. yarattığın şey yeterince iyiyse ve zamanın ruhuyla uyuşuyorsa henüz hayattayken başarıyı tadarsın. eğer zamanının ötesinde bir sanatçıysan öldükten yıllar sonra keşfedilsen bile yine tarihe damganı vurursun ama bunu başkalarını taklit ederek yapamazsın.
yani bence işin özü yeni bir şey yaratmakta ve rafine etmekte yatıyor. yarattığın şey yeterince iyiyse ve zamanın ruhuyla uyuşuyorsa henüz hayattayken başarıyı tadarsın. eğer zamanının ötesinde bir sanatçıysan öldükten yıllar sonra keşfedilsen bile yine tarihe damganı vurursun ama bunu başkalarını taklit ederek yapamazsın.
- sinek kral (28.10.19 23:32:28)
orhan pamuk türkçe yazmıyor arkadaşlar. ingilizce yazıyor önce, karısıyla türkçeye çeviriyorlar sonra. o yüzden o kitaplar çeviri gibi geliyor. zaten dikkat ederseniz bir yabancının doğu, istanbul, türkiye deyince aklına gelecek imgeleri yedirip onlara bir oryantal deneyim yaşatacak kitaplar. türkiyede asla olmayacak şeyler onun kitaplarında oluyor neden çünkü o bunu umursamıyor amerikalı ne bekler onu umursuyor. asıl hedef pazar amerika. sizi ilgilendirmiyor yani.
- inekadam (29.10.19 00:07:49)
İçinden alev gibi çıkmalı yazmak, yarattığın dünyanın içinde yaşamalı ve yarattığın dünya ile yatıp kalkmalısın.
Bu neden olur? Onun nedenleri karmaşık, kişiliğin, eğitimin ve başka koşullarla ilgili.
Türk edebiyatı (dünyaya kıyasla) şiir ve düzyazı için çok farklı noktalardadır. Orhan Pamuk büyük romancıdır. Orhan Bey'den önce büyük romancımız Oğuz Atay'dı. (Neredeyse) ilk romancımız Yusuf Atılgan'dır. Yaşayan başka bir iyi romancımız Hasan Ali Toptaş'tır. Türk edebiyatının dünyaya kıyasla en zayıf olduğu tür romandır.
Bu neden olur? Onun nedenleri karmaşık, kişiliğin, eğitimin ve başka koşullarla ilgili.
Türk edebiyatı (dünyaya kıyasla) şiir ve düzyazı için çok farklı noktalardadır. Orhan Pamuk büyük romancıdır. Orhan Bey'den önce büyük romancımız Oğuz Atay'dı. (Neredeyse) ilk romancımız Yusuf Atılgan'dır. Yaşayan başka bir iyi romancımız Hasan Ali Toptaş'tır. Türk edebiyatının dünyaya kıyasla en zayıf olduğu tür romandır.
- ebabil curnatasi (29.10.19 05:21:29)
1