[]
çocuğunuzun eğitim hayatını akışına bırakabilir misiniz?
merhaba,
öncelikle biraz uzun oldu kusura bakmayın
şuraya bir özet yazayım da insanlar yorulmasın
okutmaya çok hevesli baba ve okuma heveslisi olmayan 7.sınıf çocuk içerir efendim.
size özel okul ve devlet okulu sorusunu lise düzeyinde danışmak istiyorum. seneye liseye geçiş sınavına girecek bir çocuğum var. ilkokula 66 aylık başlayıp devlet okulunda bitiren, ortaokulu orta düzey bir kolejde bitirecek olan bir çocuk. ben kendim ingilizce konusunda geri kaldığım için onun yeterli seviye dil öğrenmesi için kendimi de zorlayarak ortaokulda koleje gönderme kararı aldım. lakin ben dil öğrenmenin önemini, bütün kapıların kilidini açmak için gerekli olduğunu anlattıysam da olmadı.( ya da bana göre olmuyor)
Şimdi gelelim öğrenciye,
öncelikle tarafsız bir şekilde bakarsak benim çocuğum tüm eğitim hayatı boyunca ders çalışmadı desem yeridir, ayrıca çantasını, kitabını, defterini düzenli tutmuyor. Her şeyden çok sıkılıyor, hayır hiperaktif değil, defa kez zorladım, anlattım, konuştum ama yok, o istek ve şevk onda yok. ama karne ve notlar iyi, takdirler geliyor, hocalar diyor ki; hemen sıkılıyor, sınavı ilk o bitirip çıkmak istiyor gibi bir açıklama yapıyorlar. ingilizce de ona sorsan iyi ama bence o da pek iyi değil. Hep aklımda özel dersler aldırayım, kurslara gitsin , 2.dil öğrenebilsin düşünceler var ama ondaki isteksizlik beni de karamsarlaştırıyor ve üstüne fazla baskı olmasın diye yapamıyorum.
belki de tek açıklaması tembeldir bilemiyorum.
ayrıca sınıfının en küçüğü olduğunu da belirteyim.
buraya bir not ekleyeyim, annesini ilkokula başlarken kaybettik. bu yıkıcı durumu da göz önünde bulunduruyorum.
şimdi lise sınavında iyi bir puan alabileceğini düşünemiyorum. belki ben çok karamsarımdır (yapı olarak öyleyim) bilemiyorum ama kendim de üniversite okumuş biri olarak bu tempo ile bir şeyler yapabileceğine inanamıyorum.
lise konusunda ne yapmam gerekir, özele devam mı ki bu beni maddi açıdan çok zorlar, yoksa devlet nereye kayıt yaparsa oraya gitsin ben de para biriktireyim liseden sonra üniversite için mi?
bilhassa aynı durumda olanlar ebeveyn ve gençler ne düşünüyor bu konuda fikirleriniz okumak istiyorum.
okuyanlara çok teşekkürler.
öncelikle biraz uzun oldu kusura bakmayın
şuraya bir özet yazayım da insanlar yorulmasın
okutmaya çok hevesli baba ve okuma heveslisi olmayan 7.sınıf çocuk içerir efendim.
size özel okul ve devlet okulu sorusunu lise düzeyinde danışmak istiyorum. seneye liseye geçiş sınavına girecek bir çocuğum var. ilkokula 66 aylık başlayıp devlet okulunda bitiren, ortaokulu orta düzey bir kolejde bitirecek olan bir çocuk. ben kendim ingilizce konusunda geri kaldığım için onun yeterli seviye dil öğrenmesi için kendimi de zorlayarak ortaokulda koleje gönderme kararı aldım. lakin ben dil öğrenmenin önemini, bütün kapıların kilidini açmak için gerekli olduğunu anlattıysam da olmadı.( ya da bana göre olmuyor)
Şimdi gelelim öğrenciye,
öncelikle tarafsız bir şekilde bakarsak benim çocuğum tüm eğitim hayatı boyunca ders çalışmadı desem yeridir, ayrıca çantasını, kitabını, defterini düzenli tutmuyor. Her şeyden çok sıkılıyor, hayır hiperaktif değil, defa kez zorladım, anlattım, konuştum ama yok, o istek ve şevk onda yok. ama karne ve notlar iyi, takdirler geliyor, hocalar diyor ki; hemen sıkılıyor, sınavı ilk o bitirip çıkmak istiyor gibi bir açıklama yapıyorlar. ingilizce de ona sorsan iyi ama bence o da pek iyi değil. Hep aklımda özel dersler aldırayım, kurslara gitsin , 2.dil öğrenebilsin düşünceler var ama ondaki isteksizlik beni de karamsarlaştırıyor ve üstüne fazla baskı olmasın diye yapamıyorum.
belki de tek açıklaması tembeldir bilemiyorum.
ayrıca sınıfının en küçüğü olduğunu da belirteyim.
buraya bir not ekleyeyim, annesini ilkokula başlarken kaybettik. bu yıkıcı durumu da göz önünde bulunduruyorum.
şimdi lise sınavında iyi bir puan alabileceğini düşünemiyorum. belki ben çok karamsarımdır (yapı olarak öyleyim) bilemiyorum ama kendim de üniversite okumuş biri olarak bu tempo ile bir şeyler yapabileceğine inanamıyorum.
lise konusunda ne yapmam gerekir, özele devam mı ki bu beni maddi açıdan çok zorlar, yoksa devlet nereye kayıt yaparsa oraya gitsin ben de para biriktireyim liseden sonra üniversite için mi?
bilhassa aynı durumda olanlar ebeveyn ve gençler ne düşünüyor bu konuda fikirleriniz okumak istiyorum.
okuyanlara çok teşekkürler.
dehbli bir cocugunuz olabilir. benzer sikayetlerden 5 yasindan beri doktora gidiyorum, teshisim 25 yasinda konuldu, dehbliymisim. bazi cocuklarda hiperaktivite degil dikkat eksikligi on planda oluyor. ya da ikisi bir arada bulunmuyor. sadece dikkat eksikligi kismi oluyor. bence dehb basligindaki entryleri bir okuyun derim. (bkz: dikkat eksikliği)
benim disleksim de var, ogrenme sorunu yasiyorum. hicbir seyi hemen alglayamiyorum bu yuzden iyice bunaliyorum, ilgilenmiyorum. hayatim boyunca bir kere bile defter tutamadim. size soylee soyliyim bilegim de agriyor yazarken annem delirirdi, maruzini cok mu aradin istememen yuzunden agriyor filan derdi.
universite mezunuyum hayatim boyunca bir kere bile ders yapmadim. inanmiyor insanlar buna. anneme sormak kafi, bir kere bile ders yaptigimi gormedi. 5 yasimdan lise bitene kadar olan surecte kac farkli psikiyatra gittigimi ben unuttum.
benim disleksim de var, ogrenme sorunu yasiyorum. hicbir seyi hemen alglayamiyorum bu yuzden iyice bunaliyorum, ilgilenmiyorum. hayatim boyunca bir kere bile defter tutamadim. size soylee soyliyim bilegim de agriyor yazarken annem delirirdi, maruzini cok mu aradin istememen yuzunden agriyor filan derdi.
universite mezunuyum hayatim boyunca bir kere bile ders yapmadim. inanmiyor insanlar buna. anneme sormak kafi, bir kere bile ders yaptigimi gormedi. 5 yasimdan lise bitene kadar olan surecte kac farkli psikiyatra gittigimi ben unuttum.
- mula (26.03.19 22:26:52)
daha vahimi, kardesimde de dikkat eksikligi var. ayni sureci onunla da yasadik, lise kazanamadi. ozelde okudu. ve buna ragmen oss'ye basvurmamis, onunki benimkinden de beter bambaska bir seviye. allah sabir versin. annem ben cok yoruldum "akisina birakiyorum, buraya kadarmis" dedi sinava basvurmadigini ogrenince. ben lisenin sonuncusu olmustum. mutlaka cok iyi bir hekim bulun cocukta dehb olmadigina %100 emin olun. nisantasinda bilmemne un yapmis psikologlara mi goturmediler neler neler. hep hayal kurmak istiyordum, hala oyle.
- mula (26.03.19 22:31:45)
Hocam bu çocuk alir yurur. Ben dahil tarif ettiginiz gibi bircok arkadasim egitim, yazilim, yabanci dil vb konularda o cok düzenli, tertipli, cicek cocuklardan cok otede aldik yuruduk.
Universitede ancak hademe olur denilen ben doktorami bitiriyorum su an. Egitimde gelinebilecek en tepe noktaya geldim nihayetinde. Hem de be bilek hakkiyla.
Ben cocugunuzu diger robotlar gibi olmadığı icin tebrik ediyorum. Iatanbuldaysaniz calistigim universiteye ziyarete gonderin yanima. Bir gunu benle gecirsin. Universitenin ozgur ortamini, imkanlarini görsün. Ona bu kapinin iyi bir ortaogretimden geçtiğini anlatayim. Onu derse sokayım.
Bu gibi iki uc cocugun ciddi hedef edindigini ve cok olumlu degisimler yasadigini gordum. Ailesi iyi ki gelmis yanina o gun diyorlar. Kahvede okey oynamaya kaçan cocuk üniversitesi sinavinda derece yapti. :)
Universitede ancak hademe olur denilen ben doktorami bitiriyorum su an. Egitimde gelinebilecek en tepe noktaya geldim nihayetinde. Hem de be bilek hakkiyla.
Ben cocugunuzu diger robotlar gibi olmadığı icin tebrik ediyorum. Iatanbuldaysaniz calistigim universiteye ziyarete gonderin yanima. Bir gunu benle gecirsin. Universitenin ozgur ortamini, imkanlarini görsün. Ona bu kapinin iyi bir ortaogretimden geçtiğini anlatayim. Onu derse sokayım.
Bu gibi iki uc cocugun ciddi hedef edindigini ve cok olumlu degisimler yasadigini gordum. Ailesi iyi ki gelmis yanina o gun diyorlar. Kahvede okey oynamaya kaçan cocuk üniversitesi sinavinda derece yapti. :)
- deveyi diken adamin ta kendisi (26.03.19 23:00:35)
Siz de buyurun gelin birlikte zaten. Cay iceriz, derse gireriz, yemekhaneye gideriz. Basket falan oynariz. Güzel bir gun gecirsin cocuk universitede.
- deveyi diken adamin ta kendisi (26.03.19 23:02:06)
ne seviyor acaba? ilgilendiği ne var, ona bakmak lazım
- neynep (26.03.19 23:03:39)
çocuğa meslek öğretmeye çalışın. elektrik-elektronik olabilir mesela. birçok alanda iş bulma şansı olur. otomotiv havacılık vs.
inşaat olabilir. teknikerlik yapabilir.
yazılım üzerine eğitim aldırabilirsiniz. birkaç program öğrenirse ustalaşırsa iş bulur.
hiç birini yapamam derse sadece dil eğitimi aldırın. İngilizce Fransızca olabilir. sadece dil bilerek bir çok yerde iş bulabilir.
şimdiki aklım olsa yazılım + dil kombosunu yapardım.
inşaat olabilir. teknikerlik yapabilir.
yazılım üzerine eğitim aldırabilirsiniz. birkaç program öğrenirse ustalaşırsa iş bulur.
hiç birini yapamam derse sadece dil eğitimi aldırın. İngilizce Fransızca olabilir. sadece dil bilerek bir çok yerde iş bulabilir.
şimdiki aklım olsa yazılım + dil kombosunu yapardım.
- ergenpezeveng (26.03.19 23:12:36)
@r evolution evet çok zor, lokasyon istanbul, bu dedikleriniz burada imkansız. teşekkür ederim. size de allah kolaylık versin.
@mula okudum. şimdilik gözlemlerim daha çok tembellik üzerine ama dikkate alacağım. işine geldiği, hoşuna giden, dikkat gerektiren şeylerin hepsinde başarılı.
ama satranç öğreniyor ve orada bitiyor onun için, yüzme kursuna gidiyor, yüzüyorum daha ne olacak diye düşünüyor. liseye giriş sınavını anlatıyorum, kazanmak için neler yapıyor insanlar diye, ilk sorduğu soru kaç yanlış hakkım var diyor ben yaparım diyor. kendine güveniyor. sana ve kardeşine hayatta başarılar. hep mutlu olun.
@mor bembombom hayır ikimizde almadık. ben çok koruyucu sınıfına giren bir ebeveyn değilimdir. sadece beslenme ve eğitim konusunda ileride rahat bir hayatı ve sağlıklı bir birey olması konusunda imkanlarımı zorluyorum. yani onun annnesi yok şöyle olsun, böyle olsun diye büyütmemeye çalıstım. ölümün herkes ve her zaman için zor ve zamansız olduğunu anlatarak büyüttüm. babam yapar düşüncesini ben empoze etmemeye çalıştım.
okulda zorbalık görmüyor araştırdım, akadaş grupları ile aşırı sosyal, içine kapanık değil. sözel konuları çok seviyor, geliyor sabaha kadar sosyal dersi anlatıyor ama sayısal için sıfır dikkat ve tekrar. özel devlet ayrımı konusu hakkındaki düşüncenizi paylaşıyorum.
@scheherazade evet temelden iyi eğitim alınması taraftarıyım. ağaç yaş iken eğilir sözüne inanıyorum. kendim düz liseden kredili sistemden mezun olup taşradan iyi sayılabilecek bir üniversiteye geçebildim. ama bunu yaparken limitlerimi zorladım ve evet ben hala ingilizceyi öğrenemedim ve bu korku onun da öğrenemeyeceği korkusu olabilir. ve evet sen ne yaparsan yap çocuk istemezse yapmaz , isterse yapar.
ayrıca bu nickin önüne @ işareti koymak nedir bilmiyorum.
@mula okudum. şimdilik gözlemlerim daha çok tembellik üzerine ama dikkate alacağım. işine geldiği, hoşuna giden, dikkat gerektiren şeylerin hepsinde başarılı.
ama satranç öğreniyor ve orada bitiyor onun için, yüzme kursuna gidiyor, yüzüyorum daha ne olacak diye düşünüyor. liseye giriş sınavını anlatıyorum, kazanmak için neler yapıyor insanlar diye, ilk sorduğu soru kaç yanlış hakkım var diyor ben yaparım diyor. kendine güveniyor. sana ve kardeşine hayatta başarılar. hep mutlu olun.
@mor bembombom hayır ikimizde almadık. ben çok koruyucu sınıfına giren bir ebeveyn değilimdir. sadece beslenme ve eğitim konusunda ileride rahat bir hayatı ve sağlıklı bir birey olması konusunda imkanlarımı zorluyorum. yani onun annnesi yok şöyle olsun, böyle olsun diye büyütmemeye çalıstım. ölümün herkes ve her zaman için zor ve zamansız olduğunu anlatarak büyüttüm. babam yapar düşüncesini ben empoze etmemeye çalıştım.
okulda zorbalık görmüyor araştırdım, akadaş grupları ile aşırı sosyal, içine kapanık değil. sözel konuları çok seviyor, geliyor sabaha kadar sosyal dersi anlatıyor ama sayısal için sıfır dikkat ve tekrar. özel devlet ayrımı konusu hakkındaki düşüncenizi paylaşıyorum.
@scheherazade evet temelden iyi eğitim alınması taraftarıyım. ağaç yaş iken eğilir sözüne inanıyorum. kendim düz liseden kredili sistemden mezun olup taşradan iyi sayılabilecek bir üniversiteye geçebildim. ama bunu yaparken limitlerimi zorladım ve evet ben hala ingilizceyi öğrenemedim ve bu korku onun da öğrenemeyeceği korkusu olabilir. ve evet sen ne yaparsan yap çocuk istemezse yapmaz , isterse yapar.
ayrıca bu nickin önüne @ işareti koymak nedir bilmiyorum.
- Filinta61 (26.03.19 23:17:49)
@deveyi diken adamin ta kendisi çok seviniriz. itü ye yüzmeye gidiyor. havuza giderken çaktırmadan yolu uzatıp kampüsü görmesini sağlıyorum, dşkkatini çeker diye, gençleri gösteriyorum. yani hevesinin ne diyim çoşması için uğraşıyorum.
@neynep ne seviyor başta tabiki bilgisayar oyunları ama elimdeki laptopun kaldırdığı oyunlar bittiği için artık oynamıyor
arduino aldık onunla uğraşıyor, iki kablo bağlıyor, iki program bakıyor zora geldi mi veya çılşmadı mı o an bırakıyor tekrar 3 gün sonra bir daha bakıyor,
uzaktan kumandalı araba yapmaya çalışıyor, uzaktan kumandalı araba alıp onun her şeyini söküp kendi yaptığı bir modele takmaya çalışıyor. dondurma çubuğu rabaları v.s.
arabayla gezmeyi çok seviyor konaklamalı uzak şehirler, yurt dışı için okul erasmus için 2 yıldır öğrenci seçiyor bizimki seçilemedi. nedenini sorguluyor ben de gerekli olan sözlu ve yazılı sınavda eksigin var ki puanın düşük diyorum.
aslında neleri kaybettiğini kendi görüyor ama bir şey yapmıyor. yurt dışı için can atıyor ama ı ıh ben anca sınav sonrası büyük hediye diyorum.
@ergenpezeveng benim de yırtındığım şey bu işte lisan ve programlama senin hoşuna giden bir şey olursa kolay öğrenirsin ve bunlar sana bir sürü kapıyı açar. ama işte çabucak bırakıyor herşeyi, ingilizce konuşuyorum diyor sorsan zamanları anlatamaz. konuşmak önemli de karşı taraf ispatı yazılı istiyor diyorum.
@neynep ne seviyor başta tabiki bilgisayar oyunları ama elimdeki laptopun kaldırdığı oyunlar bittiği için artık oynamıyor
arduino aldık onunla uğraşıyor, iki kablo bağlıyor, iki program bakıyor zora geldi mi veya çılşmadı mı o an bırakıyor tekrar 3 gün sonra bir daha bakıyor,
uzaktan kumandalı araba yapmaya çalışıyor, uzaktan kumandalı araba alıp onun her şeyini söküp kendi yaptığı bir modele takmaya çalışıyor. dondurma çubuğu rabaları v.s.
arabayla gezmeyi çok seviyor konaklamalı uzak şehirler, yurt dışı için okul erasmus için 2 yıldır öğrenci seçiyor bizimki seçilemedi. nedenini sorguluyor ben de gerekli olan sözlu ve yazılı sınavda eksigin var ki puanın düşük diyorum.
aslında neleri kaybettiğini kendi görüyor ama bir şey yapmıyor. yurt dışı için can atıyor ama ı ıh ben anca sınav sonrası büyük hediye diyorum.
@ergenpezeveng benim de yırtındığım şey bu işte lisan ve programlama senin hoşuna giden bir şey olursa kolay öğrenirsin ve bunlar sana bir sürü kapıyı açar. ama işte çabucak bırakıyor herşeyi, ingilizce konuşuyorum diyor sorsan zamanları anlatamaz. konuşmak önemli de karşı taraf ispatı yazılı istiyor diyorum.
- Filinta61 (26.03.19 23:28:55)
ben akisina birakmayi dusunuyorum. hersey olacagina varir.
zaten akademik olarak iyi is cikaracak adamin kolay kolay onunu kesemezsin ama herkes akademi insani degil. her cocuktan cift anadal ustune master, doktora falan yapmasini bekleyemezsin. zaten boyle birseye gerek de yok, piyasa adam dolu.
senin cocuk buyuk ihtimal ozel sektor adami olacak ki bu kotu birsey degil. ben olsam iyi okuldan cok yabanci diline onem veririm, parayi yabanci dile harcarim. iki yabanci dili iyi bilse universiteye bile gerek yok, ac kalmaz. otur konus cocukla bence, para sinirli yapabileceklerim bunlar hangisini istiyorsun diye ona bir sor bakalim ne diyecek. bir de yetenekleri neler, onlardan bahsetmemissin. ilgi alanini bul onun ustune git. kolay gelsin.
zaten akademik olarak iyi is cikaracak adamin kolay kolay onunu kesemezsin ama herkes akademi insani degil. her cocuktan cift anadal ustune master, doktora falan yapmasini bekleyemezsin. zaten boyle birseye gerek de yok, piyasa adam dolu.
senin cocuk buyuk ihtimal ozel sektor adami olacak ki bu kotu birsey degil. ben olsam iyi okuldan cok yabanci diline onem veririm, parayi yabanci dile harcarim. iki yabanci dili iyi bilse universiteye bile gerek yok, ac kalmaz. otur konus cocukla bence, para sinirli yapabileceklerim bunlar hangisini istiyorsun diye ona bir sor bakalim ne diyecek. bir de yetenekleri neler, onlardan bahsetmemissin. ilgi alanini bul onun ustune git. kolay gelsin.
- cooperr (26.03.19 23:43:36)
@cooperr mübalağalı olarak bütün zamanım bunları anlatmakla geçiyor, bazı çok sevdiği oyunları gerekli ingilizceyi bilmediği için oynayamadı çok bozuldu ama icraat yok işte. ben de akışın önüne geçilemez diye düşünüyorum ama işte doğru yöne aksın istiyorum.
işte, liseye de önem vermeyecek ise ona harcanacak para ile bari dışarıya dil öğrenmeye mi yollayayım yoksa yine liseye mi ağırlık vereyim onu gözlemlemeye çalışıyorum.
işte, liseye de önem vermeyecek ise ona harcanacak para ile bari dışarıya dil öğrenmeye mi yollayayım yoksa yine liseye mi ağırlık vereyim onu gözlemlemeye çalışıyorum.
- Filinta61 (26.03.19 23:52:18)
merhaba, öncelikle başınız sağ olsun. türkiye şartlarında zor olduğunu biliyorum fakat çocuğunuzun profesyonel bir yardım almasını sağlarsanız çok iyi olur. zira oldukça kritik bir dönemde hayattaki en önemli varlığını kaybetmesi onda görünmeyen yaraların meydana gelmesine neden olmuştur. maddi durumunuz buna yetmiyorsa uygun ücretli bir seçenek araştırabilir, tanıdıklara soruşturabilir ve okulların rehberlik hizmetlerinden faydalanabilirsiniz. ama uzun süreli ve profesyonel bir yardım alması şart.
eğitim meselesine gelirsek herkes üniversiteye gitmek zorunda değil. çocuğunuzun illa ki zaman geçirmekten zevk aldığı ve icrasında iyi olduğu bir şeyler vardır. baba olarak çocuğunuzun iyi olduğu bu konuyu keşfetmeli ve bu konuyu onun mesleği haline getirmesinde kendisine yardımcı olmalısınız. bu herhangi bir enstrüman olur, dil olur, spor olur, hatta bilgisayar oyunu olur; artık bu her neyse onu birlikte keşfetmeli ve geç kalmadan buradan yürümesini sağlamalısınız. perspektifi geniş tutmakta fayda var. modacı olur, marangoz olur, dövmeci olur; her şey olabilir.
o yaş grubunda anne ve babanın söyledikleri çocuk tarafından pek önemsenmiyor malum. siz ne söylerseniz söyleyin, dinlemeyeceği ve kulak ardı edeceği için onun hayranlık duyup söylediklerini önemsediği birilerinden yardım almakta fayda var. artık o kişi her kimse onu bulma görevi de size düşüyor. eğer böyle biri yoksa çocuğunuzu farklı ortamlara sokmalı, farklı insanlarla tanışmasını sağlamalı ve kendisini keşfetmesine yardımcı olmalısınız.
size çok büyük görevler düşüyor. bu yolda başarılar ve kolaylıklar diliyorum. ne şanslı ki sizin gibi kendisini düşünen bir ebeveyni var.
+ ödül yöntemini mi kullanırsınız ne kullanırsınız bilemiyorum ama kesinlikle ufuk açıcı kitaplar okumasını sağlamalısınız. bir insanın ufkunu açıp dünyasını genişletecek daha iyi bir seçenek olamaz.
eğitim meselesine gelirsek herkes üniversiteye gitmek zorunda değil. çocuğunuzun illa ki zaman geçirmekten zevk aldığı ve icrasında iyi olduğu bir şeyler vardır. baba olarak çocuğunuzun iyi olduğu bu konuyu keşfetmeli ve bu konuyu onun mesleği haline getirmesinde kendisine yardımcı olmalısınız. bu herhangi bir enstrüman olur, dil olur, spor olur, hatta bilgisayar oyunu olur; artık bu her neyse onu birlikte keşfetmeli ve geç kalmadan buradan yürümesini sağlamalısınız. perspektifi geniş tutmakta fayda var. modacı olur, marangoz olur, dövmeci olur; her şey olabilir.
o yaş grubunda anne ve babanın söyledikleri çocuk tarafından pek önemsenmiyor malum. siz ne söylerseniz söyleyin, dinlemeyeceği ve kulak ardı edeceği için onun hayranlık duyup söylediklerini önemsediği birilerinden yardım almakta fayda var. artık o kişi her kimse onu bulma görevi de size düşüyor. eğer böyle biri yoksa çocuğunuzu farklı ortamlara sokmalı, farklı insanlarla tanışmasını sağlamalı ve kendisini keşfetmesine yardımcı olmalısınız.
size çok büyük görevler düşüyor. bu yolda başarılar ve kolaylıklar diliyorum. ne şanslı ki sizin gibi kendisini düşünen bir ebeveyni var.
+ ödül yöntemini mi kullanırsınız ne kullanırsınız bilemiyorum ama kesinlikle ufuk açıcı kitaplar okumasını sağlamalısınız. bir insanın ufkunu açıp dünyasını genişletecek daha iyi bir seçenek olamaz.
- fragile lady (27.03.19 00:04:06 ~ 00:06:33)
"arduino aldık onunla uğraşıyor, iki kablo bağlıyor, iki program bakıyor zora geldi mi veya çılşmadı mı o an bırakıyor tekrar 3 gün sonra bir daha bakıyor,
uzaktan kumandalı araba yapmaya çalışıyor, uzaktan kumandalı araba alıp onun her şeyini söküp kendi yaptığı bir modele takmaya çalışıyor. dondurma çubuğu rabaları v.s."
bence sırrınız bu söylediklerinizde gizli. meraklı bir çocuk belli ki, bişelerle uğraşabiliyor en azından, ilgisini çekiyor. youtube'da video izlemek dışında birşey yapmayan çocuklar da var.
derslerinde genel olarak başarılı olmasından ziyade ilgilendiği alanda daha derinlemesine bilgi sahibi olabilecek imkanlar sunabilirsiniz. mesela arduino üzerinde birlikte çalışabilirsiniz, onun çözemediği şeylerde çözümü görmesine yardımcı olabilirsiniz belki. birlikte ufak projeler geliştirebilirsiniz, neler yapılabildiğini gördükçe vizyonu gelişir. arduino elektronik ile yazılım karışımı bişey, hangisi daha çok ilgisini çekerse o alana doğru yönlendirmeye çalışabilirsiniz.
kendi yeğenlerimde gözlemim şu: çocuklar ellerindeki imkanlarla neler yapılabileceğinin farkında değil. misal okulda yazılım öğretiyorlar, çocuk eve gelip okulda yapılanın bire bir aynısını yapıyor, üzerine bişeyler katamıyor, ne katabileceğini bilmiyor, bunu kimse gösterip anlatmıyor. eve gelip uğraşması aslıdna ilgisini çektiğini gösteriyor, yeni farklı bişey yapıyor olamnın heyecanı oluyor içinde ama bunu besleyip geliştiremediği için uzun sürmüyor.
oyun seviyor demişsiniz, yazılıma kayarsa bu oyunları yapanlar arasında kendisinin de olabileceğini görmesini sağlayabilirsiniz yine aynı şekilde.
üniversite biraz hayatta kalmanın önşartı oldu artık günümüzde, eskilerin lisesinden farksız neredeyse. mesela geleceğin oto tamircileri üniversite mezunları olacak. üniversitenin prestijini yermek için değil, değişen araç teknolojisinin, mekanik askamların elektronik ve yazılım aksamlarının arka planında kalacak olmasının yaratacağı yeni ihtiyaçlar sebebiyle diyorum bunu. o yüzden bugün nasıl 'bi şekilde liseye girer' diyorsanız üniverste zamanında da 'bi şekilde üniversteye girer' diyeceksiniz bence. o zamana kadar ilgi alanları daha da şekillenmişse zaten yolunu kendi çizer. çok iyi bir elektronikçi de olabilir, akademide devam eder, ya da ortalama notlarla mezun olur özel sektöre atılır, geçinir gider.
özel okul konusunda şöyle bir yorum getireceğim ben, okuldan ziyade çevresini seçmeye çalışın. eğer özel okulda daha iyi daha düzgün kişilerle arkadaşlık yapabilecekse özel okula verin, eğer bunu devlet okulunda yapabilecekse devlete gitsin. ikisinin de kesin bir cevabı yok biliyorum, ancak çocuğun hayatının şekillenmesinde yakın arkadaşlarının da etkisi azımsanamayacak kadar çok. kendsine örnek alabilecek, rol model olabilecek sizin dışınızda da insanlar olsun çevrenizde.
neye karar verirseniz verin, çocuğa baskı yapmamaya çalışın. istediklerini kendi istiyor diye yapsın, bu nedenle kendisin bişeyleri istemesini sağlamaya çalışın. sonra da bu isteklerini gerçekleştirebilmesi için daima yanında olacağınızı hissettirin. basit örnek, elektroniğe ilgi duymaya devam ederse elektonik mühendisi olmak için daha çok heveslenebilir. yolunuz açık olsun.
uzaktan kumandalı araba yapmaya çalışıyor, uzaktan kumandalı araba alıp onun her şeyini söküp kendi yaptığı bir modele takmaya çalışıyor. dondurma çubuğu rabaları v.s."
bence sırrınız bu söylediklerinizde gizli. meraklı bir çocuk belli ki, bişelerle uğraşabiliyor en azından, ilgisini çekiyor. youtube'da video izlemek dışında birşey yapmayan çocuklar da var.
derslerinde genel olarak başarılı olmasından ziyade ilgilendiği alanda daha derinlemesine bilgi sahibi olabilecek imkanlar sunabilirsiniz. mesela arduino üzerinde birlikte çalışabilirsiniz, onun çözemediği şeylerde çözümü görmesine yardımcı olabilirsiniz belki. birlikte ufak projeler geliştirebilirsiniz, neler yapılabildiğini gördükçe vizyonu gelişir. arduino elektronik ile yazılım karışımı bişey, hangisi daha çok ilgisini çekerse o alana doğru yönlendirmeye çalışabilirsiniz.
kendi yeğenlerimde gözlemim şu: çocuklar ellerindeki imkanlarla neler yapılabileceğinin farkında değil. misal okulda yazılım öğretiyorlar, çocuk eve gelip okulda yapılanın bire bir aynısını yapıyor, üzerine bişeyler katamıyor, ne katabileceğini bilmiyor, bunu kimse gösterip anlatmıyor. eve gelip uğraşması aslıdna ilgisini çektiğini gösteriyor, yeni farklı bişey yapıyor olamnın heyecanı oluyor içinde ama bunu besleyip geliştiremediği için uzun sürmüyor.
oyun seviyor demişsiniz, yazılıma kayarsa bu oyunları yapanlar arasında kendisinin de olabileceğini görmesini sağlayabilirsiniz yine aynı şekilde.
üniversite biraz hayatta kalmanın önşartı oldu artık günümüzde, eskilerin lisesinden farksız neredeyse. mesela geleceğin oto tamircileri üniversite mezunları olacak. üniversitenin prestijini yermek için değil, değişen araç teknolojisinin, mekanik askamların elektronik ve yazılım aksamlarının arka planında kalacak olmasının yaratacağı yeni ihtiyaçlar sebebiyle diyorum bunu. o yüzden bugün nasıl 'bi şekilde liseye girer' diyorsanız üniverste zamanında da 'bi şekilde üniversteye girer' diyeceksiniz bence. o zamana kadar ilgi alanları daha da şekillenmişse zaten yolunu kendi çizer. çok iyi bir elektronikçi de olabilir, akademide devam eder, ya da ortalama notlarla mezun olur özel sektöre atılır, geçinir gider.
özel okul konusunda şöyle bir yorum getireceğim ben, okuldan ziyade çevresini seçmeye çalışın. eğer özel okulda daha iyi daha düzgün kişilerle arkadaşlık yapabilecekse özel okula verin, eğer bunu devlet okulunda yapabilecekse devlete gitsin. ikisinin de kesin bir cevabı yok biliyorum, ancak çocuğun hayatının şekillenmesinde yakın arkadaşlarının da etkisi azımsanamayacak kadar çok. kendsine örnek alabilecek, rol model olabilecek sizin dışınızda da insanlar olsun çevrenizde.
neye karar verirseniz verin, çocuğa baskı yapmamaya çalışın. istediklerini kendi istiyor diye yapsın, bu nedenle kendisin bişeyleri istemesini sağlamaya çalışın. sonra da bu isteklerini gerçekleştirebilmesi için daima yanında olacağınızı hissettirin. basit örnek, elektroniğe ilgi duymaya devam ederse elektonik mühendisi olmak için daha çok heveslenebilir. yolunuz açık olsun.
- taurina (27.03.19 00:45:28)
Çok derin bir konu. Çok uzun yazmak istiyorum ama boş. Çünkü çocuğu iyi tanımak lazım. Sadece önemli bir yere değinerek öneride bulunmak istiyorum. Daha yolun başındasınız . Hiçbir şey olmuş bitmiş değil. Okuma hevesi çocukta kendiliğinden gelişen bir şey değil. Güdülemek gerekiyor. Bu işin çok büyük bir kısmını okuldaki öğretmen yapar. Durumunuz elverdiği ölçüde iyi hocaların olduğu bir okula gönderin. Özel olup olmaması önemli değil. Hocalarına güvendiğiniz okulu seçin. Dürtü öğretmenin sayesinde açığa çıkar. Mevcut düzeni bozulmasın diye şimdilik okula devam edebilir , kendisini hazır hissetmediği dersler için özel ders öğrenmeni seçin. Sadece içgüdüsel bir önerim daha var. Psikologla görüştürün çocuğu. Geçmiş olsun.
- rakidabalikolsa (27.03.19 01:44:18)
merhaba,
devlet okulu var devlet okulu var. yani, orada edindiği arkadaşlıklar çok önemli. bence çocuğun derslerinden daha önemli.
hayatımda hiç özel okulda okumadım. ama eğitim hayatım iyi gitti. arkadaşlarımdan, ailesi maddi açıdan zorlanarak özel liseye gidenler oldu, hiçbiri benim kadar okumadı. yani, özel okul her şey değil. zorlanacaksanız, bence gerek yok.
şimdiki anne babaların biraz problemi bu bence. nedenlerini anlıyorum, ama herkes çocuğunu özelde okutmak istiyor. bence onun yerine daha iyi bir semte taşınıp oradaki devlet okuluna göndermek de bir seçenek. çocuklar pahalı ayakkabıların kıymetini bilmiyorlar, ya da kolejde sürekli kendilerine alttan alan öğretmenlere alışıyorlar. birkaç ciddî kolej dışında, özellikle orta halli bir ailenin parasını ödeyebileceği düzeydeki özel okullar, eğitim açısından kazandırdığını, başka açıdan alıyorlar. ismini-soyismini doğru yazana zaten 10 üzerinden 4ü veriyorlar, vermek zorundalar.
çocuk derslerden sıkılıyor mu? bu onun hakkı. bence asıl tehlike, çocuğun bir şeye yönelmemiş olması. başka bir şeye. bir enstrüman çalması, kitap okuması, yazması, basketbol oynaması, ya da bambaşka bir şey. youtuber dediklerimize 5 sene önce işsiz güçsüz diyorduk. ama o da bir uğraş. herhangi bir şeye ilgisi olsun çocuğun. yoksa boşluğa düşüyorlar. sosyal medyada pasif bir takipçi oluyorlar sadece. kızlar şeyma subaşı ve koreli oyuncuları takip ediyor, erkekler de başka kişileri.
bir de şunu eklemek isterim, üniversite kazanmak artık pek zor değil. açıköğretimden liseyi bitirememiş olan birini biliyorum, iki yıllık bir bölüm kazandı. o kafayla da dört yıllığa geçti, diğerleri derse nasıl ilgisizse artık.. illaki bir yeri kazanır. isterse.
ama şahsen, aşık olmadan, öylesine yazdığı bir bölümü bitirip 9-5 memur olup, tatil günlerini dört gözle bekleyecek bir çocuktansa, ahşaptan sehpa tasarımı yapan bir çocuğu daha asil bulurum. severek memurluk yapanları da asil bulurum. mühim olan bir şey sevmek ve yapmak.
devlet okulu var devlet okulu var. yani, orada edindiği arkadaşlıklar çok önemli. bence çocuğun derslerinden daha önemli.
hayatımda hiç özel okulda okumadım. ama eğitim hayatım iyi gitti. arkadaşlarımdan, ailesi maddi açıdan zorlanarak özel liseye gidenler oldu, hiçbiri benim kadar okumadı. yani, özel okul her şey değil. zorlanacaksanız, bence gerek yok.
şimdiki anne babaların biraz problemi bu bence. nedenlerini anlıyorum, ama herkes çocuğunu özelde okutmak istiyor. bence onun yerine daha iyi bir semte taşınıp oradaki devlet okuluna göndermek de bir seçenek. çocuklar pahalı ayakkabıların kıymetini bilmiyorlar, ya da kolejde sürekli kendilerine alttan alan öğretmenlere alışıyorlar. birkaç ciddî kolej dışında, özellikle orta halli bir ailenin parasını ödeyebileceği düzeydeki özel okullar, eğitim açısından kazandırdığını, başka açıdan alıyorlar. ismini-soyismini doğru yazana zaten 10 üzerinden 4ü veriyorlar, vermek zorundalar.
çocuk derslerden sıkılıyor mu? bu onun hakkı. bence asıl tehlike, çocuğun bir şeye yönelmemiş olması. başka bir şeye. bir enstrüman çalması, kitap okuması, yazması, basketbol oynaması, ya da bambaşka bir şey. youtuber dediklerimize 5 sene önce işsiz güçsüz diyorduk. ama o da bir uğraş. herhangi bir şeye ilgisi olsun çocuğun. yoksa boşluğa düşüyorlar. sosyal medyada pasif bir takipçi oluyorlar sadece. kızlar şeyma subaşı ve koreli oyuncuları takip ediyor, erkekler de başka kişileri.
bir de şunu eklemek isterim, üniversite kazanmak artık pek zor değil. açıköğretimden liseyi bitirememiş olan birini biliyorum, iki yıllık bir bölüm kazandı. o kafayla da dört yıllığa geçti, diğerleri derse nasıl ilgisizse artık.. illaki bir yeri kazanır. isterse.
ama şahsen, aşık olmadan, öylesine yazdığı bir bölümü bitirip 9-5 memur olup, tatil günlerini dört gözle bekleyecek bir çocuktansa, ahşaptan sehpa tasarımı yapan bir çocuğu daha asil bulurum. severek memurluk yapanları da asil bulurum. mühim olan bir şey sevmek ve yapmak.
- lovemyself (27.03.19 03:52:42)
oncelikle esiniz icin basiniz sagolsun. tek basina cocuk buyurmek gercekten zor olmali.
cocugun durumunu bilmeden birsey demek zor. cocuklar genel olarak calismayi sevmez. bunda garip bir durum yok bence. calismiyor ama dersleri iyi dediniz. oyle ise zorlamanin cok anlami yok. kendimden ornek vereyim. ilkokuldan lise sona kadar evde ve yurtta adam akilli ders calismadim, odevleri yapmadim, hep babamin zorlamasi ile ders calistim. haftasonlari ve tatillerde surekli bilgisayar basinda gecirdim AMA dersleri dinlerdim. derste arkadaslarla geyik de yapardik ama bir kulagim hep hocada olurdu. temelim de iyi oldugu icin ders cikisinda cogu seyi ogrenmis olurdum. lise son sinifta bile sinava calismaya ikinci donem basladim ve sadece turkce/tarih calistim. lise hayatim boyunca 1 saat bile matematik calismadim. hem ortaokul hem lisede okul birincisi oldum ve universite giris sinavinda derece yaptim. bunlari ovunmek icin soylemiyorum ama her cocuk ayni sekilde calismak/ogrenmek zorunda degil. kimisi cok kolay ogrenir tekrar etmesine gerek kalmaz, kimisi cok soru cozerek ogrenir, kimisi cok konu tekrari yaparak. cocugunuzun dersleri iyiyse, ki ogretmenleri oyle oldugunu soyluyor ve takdir aliyor diyorsunuz, birakin oyle devam etsin. sinavda tum sorulari hizlica yapip bitiriyorsa erken cikmasinda nasil bir sorun var? ben universite sinavindan bile 45dk erken ciktim.
cocugunuz hangi liseye gitmek istiyor? su anda liseye giris sinavlarinda nasil yapiyor? su anki kapasitesi ile gitmek istedigi liseye girebilecek durumda mi? netlerini cok mu artirmasi gerekiyor, yoksa 3-4 soru daha yapsa girebilecek mi? eger su anki kapasitesi yeterliyse niye zorlasin kendini? birakin eglensin. universiteye girene kadar araliksiz calisip, universiteye girdikten sonra burn-out sendromu yasayan ve cok basarisiz bir universite hayati yasayan cok arkadasim var.
bir okula yerlesmek yada bir sinavdan iyi puan almak cocugunuzun ve sizin amaci olmasin. bunlar amac degil, cocugunuzun sevecegi guzel bir meslek ve rahat hayat icin arac olsun.
dil konusu da ne kadar iyi egitim alirsa alsin, gunluk hayatinda kullanmadigini surece belli bir asamayi gecemeyecek. eger imkaniniz varsa yurtdisinda yaz okuluna falan gonderin hem gezmis eglenmis olur hem de ingilizcesini gercekten gelistirir ve ozguveni artar.
diger cevaplari okuma sonrasi edit: cocugunuzun bilgisyarlara ve elektronige egitimi varsa daha detayli yardimci olabilirim. 5 yildir yurtdisinda bilgisayar muhendisi olarak calisiyorum. cocugunuza belki ilham verebilirim.
cocugun durumunu bilmeden birsey demek zor. cocuklar genel olarak calismayi sevmez. bunda garip bir durum yok bence. calismiyor ama dersleri iyi dediniz. oyle ise zorlamanin cok anlami yok. kendimden ornek vereyim. ilkokuldan lise sona kadar evde ve yurtta adam akilli ders calismadim, odevleri yapmadim, hep babamin zorlamasi ile ders calistim. haftasonlari ve tatillerde surekli bilgisayar basinda gecirdim AMA dersleri dinlerdim. derste arkadaslarla geyik de yapardik ama bir kulagim hep hocada olurdu. temelim de iyi oldugu icin ders cikisinda cogu seyi ogrenmis olurdum. lise son sinifta bile sinava calismaya ikinci donem basladim ve sadece turkce/tarih calistim. lise hayatim boyunca 1 saat bile matematik calismadim. hem ortaokul hem lisede okul birincisi oldum ve universite giris sinavinda derece yaptim. bunlari ovunmek icin soylemiyorum ama her cocuk ayni sekilde calismak/ogrenmek zorunda degil. kimisi cok kolay ogrenir tekrar etmesine gerek kalmaz, kimisi cok soru cozerek ogrenir, kimisi cok konu tekrari yaparak. cocugunuzun dersleri iyiyse, ki ogretmenleri oyle oldugunu soyluyor ve takdir aliyor diyorsunuz, birakin oyle devam etsin. sinavda tum sorulari hizlica yapip bitiriyorsa erken cikmasinda nasil bir sorun var? ben universite sinavindan bile 45dk erken ciktim.
cocugunuz hangi liseye gitmek istiyor? su anda liseye giris sinavlarinda nasil yapiyor? su anki kapasitesi ile gitmek istedigi liseye girebilecek durumda mi? netlerini cok mu artirmasi gerekiyor, yoksa 3-4 soru daha yapsa girebilecek mi? eger su anki kapasitesi yeterliyse niye zorlasin kendini? birakin eglensin. universiteye girene kadar araliksiz calisip, universiteye girdikten sonra burn-out sendromu yasayan ve cok basarisiz bir universite hayati yasayan cok arkadasim var.
bir okula yerlesmek yada bir sinavdan iyi puan almak cocugunuzun ve sizin amaci olmasin. bunlar amac degil, cocugunuzun sevecegi guzel bir meslek ve rahat hayat icin arac olsun.
dil konusu da ne kadar iyi egitim alirsa alsin, gunluk hayatinda kullanmadigini surece belli bir asamayi gecemeyecek. eger imkaniniz varsa yurtdisinda yaz okuluna falan gonderin hem gezmis eglenmis olur hem de ingilizcesini gercekten gelistirir ve ozguveni artar.
diger cevaplari okuma sonrasi edit: cocugunuzun bilgisyarlara ve elektronige egitimi varsa daha detayli yardimci olabilirim. 5 yildir yurtdisinda bilgisayar muhendisi olarak calisiyorum. cocugunuza belki ilham verebilirim.
- crucio (27.03.19 10:22:14 ~ 10:28:56)
bence sevdiği şeyin var oluşuna olmayışına odaklanmak lazım. sevdiği şeyin olmaması, yapacağı herhangi bişeyde, gireceği herhangi bir yolda başarı olasılığını zaten ortadan kaldıran bir etmen. bence her şeyin telafisi var. geç bitirir okulu vs. başka şekilde bitirir, ama şimdi zaman değerinde en yapılacak şey, onun içsel ruhsal mutluluğu anlaması, civarında dolanması, merak etmesi vs olabilir. belki de diycek ki ben düz adam olucam, nası olurum vs. Ama bunları kendi kas gücüyle yapması lazım, ihtiyaç duyması lazım. bence. dışardan itekleyerek olacak şey değil. ama dışardakiler (ebeveyn) bunun deneyimleneceği ortamı hazırlayabilir, özgürlük verebilir. sevgi, güven verebilir.
- neynep (27.03.19 10:40:05)
@fragile lady ödül yöntemini de kullandım. hatta kimi kavgalardan sonra barışma sonrası gece bile ödev yapma isteklisi olmuyor hani bu konu için kavga ettik ama barıştık dur ben bu gece yapayım bile yok. kitap okuyor hatta tüm çocuk klasiklerini okuyup bitirmiş durumda, hayal dünyası geniş ve bunda benim de daha konuşamazken bile binbir türlü masallar anlatmış olmamın etkisi vardır diye düşünüyorum. günümüzde rol modeller ne yazık ki son noktasında örnek alınıyor. örneğin ronaldoyu ronaldoyu doğuştan böyle sanarak algılıyor mesela. düşünmüyor ki en çok çalışan futbolcu o diye veya antrenman sonrası çalışmaya devam eden o diye misal. katılıyorum herkes üniversiteye gitmek zorunda değil ama bu kararı aklı selim bir şekilde vermesi veya bu seçeneği eleyecek bir başarı elde etmesi gerekir diye düşünüyorum.
@taurina çok başarılı bir tespit günümüz çocukları için. evet bir şekilde okur ama ben nasıl anlatayım dolu dolu olsun istiyorum. hayır zorlamıyorum ama bir yolda ilerlediğini ve sapakların azaldığını anlatıyorum.
@rakidabalikolsa evet başındayız ama zaman da su gibi akıp gidiyor. ah bir ilgi alanı bulabilsem sıkılmadan bir kaç adım ilerlediği bir konu bulabilsem tüm imkanlarla arkasında duracağım.
@lovemyself katılıyorum bir kaç iyi özel okul dışında ben de çok verimli bulmuyorum diğer okulları ama ne yapacaksınız diğer okulları da görüyoruz. demek istediğim tam da bu işte özenmiyor mesela diyorum ki şu yaşında herhangi bir müzik aleti çalmaya başlasan 10 yıl sonra bunu uzmanı olursun ve cebinde bir kartın daha olmuş olur. ama biliyorum ki ne alırsam kursuna başlatsam da o ben istiyorum diye gidecek evde tekrar yapmayacak yine.
@crucio benim açımdan bir sıkıntı yok ama o sınavdan hızlı çıkması yapmasından değil de bir an önce bitsin diye . En basit konuda bile hata yapıyor haliyle çünkü çabuk yapıyor ve geri dönüp bakmıyor bile, aşırı kendine güvenden dolayı mıdır bilmem ama pertevniyal i filan istiyor, ben yaparım diyor.
Belki o da dersi dinleyerek anlıyordur bir şey demiyorum ama insan yetersiz olduğu konuda veya pratik yapmak için soru çözmesi gerekiyor diye düşünüyorum.
mesela tarih konusuna meraklı onunla ilgili şeyleri hazmederek alıyor, ama sadece bunula olmuyor ne yazik ki . onu da diyorum bu zamanları btün derler ile beraber atlatman gerekiyor sonrasında istediğin konuya eğilebilrsin diyorum.
evet elektroniğe ve bilgisayara karşı ilgisi var. program yazma veya oyun yazılımını merak ediyor ama bunlarla ilgili de çok dengi kişiler bulamıyorum ve bana da uzak konular. arduino ile başarılı olamadı ve çevremizde yardımcı olabilecek kimse de olmayınca kalıyor böyle. araba yapmaya çalışıyor hareket sensörünü çalıştıramıyor mesela ya da önüne engel çıkınca dursun diyor ama arduino ile bunu birleştiremeyince pes ediyor haklı olarak.
@taurina çok başarılı bir tespit günümüz çocukları için. evet bir şekilde okur ama ben nasıl anlatayım dolu dolu olsun istiyorum. hayır zorlamıyorum ama bir yolda ilerlediğini ve sapakların azaldığını anlatıyorum.
@rakidabalikolsa evet başındayız ama zaman da su gibi akıp gidiyor. ah bir ilgi alanı bulabilsem sıkılmadan bir kaç adım ilerlediği bir konu bulabilsem tüm imkanlarla arkasında duracağım.
@lovemyself katılıyorum bir kaç iyi özel okul dışında ben de çok verimli bulmuyorum diğer okulları ama ne yapacaksınız diğer okulları da görüyoruz. demek istediğim tam da bu işte özenmiyor mesela diyorum ki şu yaşında herhangi bir müzik aleti çalmaya başlasan 10 yıl sonra bunu uzmanı olursun ve cebinde bir kartın daha olmuş olur. ama biliyorum ki ne alırsam kursuna başlatsam da o ben istiyorum diye gidecek evde tekrar yapmayacak yine.
@crucio benim açımdan bir sıkıntı yok ama o sınavdan hızlı çıkması yapmasından değil de bir an önce bitsin diye . En basit konuda bile hata yapıyor haliyle çünkü çabuk yapıyor ve geri dönüp bakmıyor bile, aşırı kendine güvenden dolayı mıdır bilmem ama pertevniyal i filan istiyor, ben yaparım diyor.
Belki o da dersi dinleyerek anlıyordur bir şey demiyorum ama insan yetersiz olduğu konuda veya pratik yapmak için soru çözmesi gerekiyor diye düşünüyorum.
mesela tarih konusuna meraklı onunla ilgili şeyleri hazmederek alıyor, ama sadece bunula olmuyor ne yazik ki . onu da diyorum bu zamanları btün derler ile beraber atlatman gerekiyor sonrasında istediğin konuya eğilebilrsin diyorum.
evet elektroniğe ve bilgisayara karşı ilgisi var. program yazma veya oyun yazılımını merak ediyor ama bunlarla ilgili de çok dengi kişiler bulamıyorum ve bana da uzak konular. arduino ile başarılı olamadı ve çevremizde yardımcı olabilecek kimse de olmayınca kalıyor böyle. araba yapmaya çalışıyor hareket sensörünü çalıştıramıyor mesela ya da önüne engel çıkınca dursun diyor ama arduino ile bunu birleştiremeyince pes ediyor haklı olarak.
- Filinta61 (27.03.19 10:56:02)
öncelikle sizin adınıza, zaman ayırıp uzun uzun düşüncelerini yazan herkese çok teşekkür ederim. dünya sizin gibi başkalarının derdini düşünüp çözüm bulmaya çalışanlarla güzelleşecek. hepiniz güzel insanlarsınız!
size tavsiyem hem siz hem de çocuğunuz profesyonel destek alın (kolej masrafından çok çok ucuza gelir ve çok çok daha faydalı olacaktır)
kolej konusunda da şöyle söyleyeyim: zincir haline gelmiş, üst segmentteki bir kolejin VIP şubesinde (dereceye girebilecek öğrencileri toplayıp sınav yönelik eğitim veren, sonra bu öğrencilerden birkaçı derece yapınca tüm türkiyede afişlere resimlerinin basıldığı şube oluyor, tabi biz de sanıyoruz ki falanca kolejin bir şubesinden öğrenci derece yapmış) öğretmenlik yapan (şimdi bu arkadaş boğaz kenarındaki bir butik kolejde idarecilik yapıyor) arkadaşım: "kolejler para tuzağı. öğrenciler farklı bir havadalar, gerçeklerden uzakta şımarık büyüyorlar. verilen eğitim de sadece göz boyamaya yönelik. söyledikleri ekstra eğitimleri kursları becerileri vs. dışarda kursa giderek çok daha iyi öğrenebilirler" diyor. kendisi de çocuğunu koleje ücretsiz yollayabilecekken devlet okuluna yolluyor.
kısaca kolej konusunu bir daha düşünün derim. dışarıdan göründüğü gibi hiç değil
size tavsiyem hem siz hem de çocuğunuz profesyonel destek alın (kolej masrafından çok çok ucuza gelir ve çok çok daha faydalı olacaktır)
kolej konusunda da şöyle söyleyeyim: zincir haline gelmiş, üst segmentteki bir kolejin VIP şubesinde (dereceye girebilecek öğrencileri toplayıp sınav yönelik eğitim veren, sonra bu öğrencilerden birkaçı derece yapınca tüm türkiyede afişlere resimlerinin basıldığı şube oluyor, tabi biz de sanıyoruz ki falanca kolejin bir şubesinden öğrenci derece yapmış) öğretmenlik yapan (şimdi bu arkadaş boğaz kenarındaki bir butik kolejde idarecilik yapıyor) arkadaşım: "kolejler para tuzağı. öğrenciler farklı bir havadalar, gerçeklerden uzakta şımarık büyüyorlar. verilen eğitim de sadece göz boyamaya yönelik. söyledikleri ekstra eğitimleri kursları becerileri vs. dışarda kursa giderek çok daha iyi öğrenebilirler" diyor. kendisi de çocuğunu koleje ücretsiz yollayabilecekken devlet okuluna yolluyor.
kısaca kolej konusunu bir daha düşünün derim. dışarıdan göründüğü gibi hiç değil
- yemrem (27.03.19 11:52:08 ~ 11:56:48)
@yemrem açıkçası burada fikir ve düşüncelerini belirten tüm insanlara kendi adıma teşekkür bile yetmez. tabii ki kendi zamanlarından ayırıp , okuyup, düşünüp cevap yazılması muhteşem bir şey. zaten bu platformu o yüzden seviyorum. iyi ki varsınız.
sizin yorumunuz için de teşekkür ederim.
şöyle algılanmasın diye yazıyorum. özel okul destekçisi veya illa gitmeli diyenlerden değilim. neden ortaokulu özele verdim. evime çok yakın iki apartman yanımda olduğu için, servisle zaman kaybı yaşamayacağı için, kolay takip, okuyan kişilerden duyduğum kadarıyla hocalarını öğrendiğim ve aşırı pahallı ya da vıp okullardan olmadığı için diyelim. ayrıca muadili devlet ortaokulu hem uzak hem de pek olanaklı olmadığı için gönderdim. ama benim gençliğinde gördüğüm kolejli havasını (iyi manada olanlardan) çocuğumda göremediğim için ya da beklentim fazla mı acaba diye konuyu açtım.
sizin yorumunuz için de teşekkür ederim.
şöyle algılanmasın diye yazıyorum. özel okul destekçisi veya illa gitmeli diyenlerden değilim. neden ortaokulu özele verdim. evime çok yakın iki apartman yanımda olduğu için, servisle zaman kaybı yaşamayacağı için, kolay takip, okuyan kişilerden duyduğum kadarıyla hocalarını öğrendiğim ve aşırı pahallı ya da vıp okullardan olmadığı için diyelim. ayrıca muadili devlet ortaokulu hem uzak hem de pek olanaklı olmadığı için gönderdim. ama benim gençliğinde gördüğüm kolejli havasını (iyi manada olanlardan) çocuğumda göremediğim için ya da beklentim fazla mı acaba diye konuyu açtım.
- Filinta61 (27.03.19 12:10:29)
Bir çocuğu 8. sınıfta okuyan bir anne olarak tecrübelerimi ve benzer dertlerimi paylaşayım sizinle. Öncelikle çocuğun eğitim hayatını hiç de akışına bırakamazsınız. En azından 18 yaşına gelene kadar altyapı sizin sorumluluğunuzda. Nokta.
Anne baba olarak en yüksek puanlı anadolu liselerinden birinden mezun olduk. Üniversitede derece yaptık vs. Kızım öyle değil. Tembel değil, sorumluluklarını yerine getirir ama ne sınavda iyi bir sonuç aldığında sevindiğini gördüm, ne de kötü bir sonuç aldığı zaman üzüldüğünü. Daha yeni yeni sıkı çalışmaya başladı (aşağıda bahsedeceğim), çünkü çalışmanın gerekli olduğunu lafla söylüyor, ama bunu bizzat yapabilme konusunda bu nesildeki çocukların çoğu "kasmıyor". Sizin yazılarınızı okuduğumda tam emin olamadığım bir sorum var, acaba çocuk tembel mi, yoksa sizin beklentileriniz mi (aynı benim kendi kızımdan olan beklentilerim gibi) çok yüksek?
Bir taraftan sözel konusunda ilgili olduğunu söylüyorsunuz, demek ki (tabii yine gösterin doktora) ama bir konuda derinleşebilirken öteki konuda derinleşmiyorsa çocuk konu seçiyor demektir. Benim kızımdaki açılma onu iki sene önce lise sınavında Alman Lisesini kazanmış arkadaşımın oğluyla konuşturduktan sonra oldu. Resmen hayat tecrübesi aktarımı yaşadı kız. Eğer yapabilirseniz onunla kafa dengi olabilecek, ama gerektiğinde oturup çalışıp başarılı olmuş kendinden 1-2 yaş büyük bir akranıyla konuşturun. Çünkü bizler ve onlara anlattıklarımız "bir dinozorun hatıraları" tadında geliyor çocuklarımıza. Kesinlikle kendi hayatlarıyla bizimkini eş tutamıyorlar, ki bu çok normal.
Ezcümle; mümkünse başarılı ve kendine yakın görebileceği bir akranıyla tanıştırın ve baba olarak süreci takip edin.
Anne baba olarak en yüksek puanlı anadolu liselerinden birinden mezun olduk. Üniversitede derece yaptık vs. Kızım öyle değil. Tembel değil, sorumluluklarını yerine getirir ama ne sınavda iyi bir sonuç aldığında sevindiğini gördüm, ne de kötü bir sonuç aldığı zaman üzüldüğünü. Daha yeni yeni sıkı çalışmaya başladı (aşağıda bahsedeceğim), çünkü çalışmanın gerekli olduğunu lafla söylüyor, ama bunu bizzat yapabilme konusunda bu nesildeki çocukların çoğu "kasmıyor". Sizin yazılarınızı okuduğumda tam emin olamadığım bir sorum var, acaba çocuk tembel mi, yoksa sizin beklentileriniz mi (aynı benim kendi kızımdan olan beklentilerim gibi) çok yüksek?
Bir taraftan sözel konusunda ilgili olduğunu söylüyorsunuz, demek ki (tabii yine gösterin doktora) ama bir konuda derinleşebilirken öteki konuda derinleşmiyorsa çocuk konu seçiyor demektir. Benim kızımdaki açılma onu iki sene önce lise sınavında Alman Lisesini kazanmış arkadaşımın oğluyla konuşturduktan sonra oldu. Resmen hayat tecrübesi aktarımı yaşadı kız. Eğer yapabilirseniz onunla kafa dengi olabilecek, ama gerektiğinde oturup çalışıp başarılı olmuş kendinden 1-2 yaş büyük bir akranıyla konuşturun. Çünkü bizler ve onlara anlattıklarımız "bir dinozorun hatıraları" tadında geliyor çocuklarımıza. Kesinlikle kendi hayatlarıyla bizimkini eş tutamıyorlar, ki bu çok normal.
Ezcümle; mümkünse başarılı ve kendine yakın görebileceği bir akranıyla tanıştırın ve baba olarak süreci takip edin.
- SiyamkedisiZorro (27.03.19 14:59:39)
@SiyamkedisiZorro paylaştığınız için teşekkür ederim.
yok akışına bırakmıyorum , yalnızca doğru yöne akmasına çalışıyorum diyelim.
evet bana da konu seçiyormuş gibi geliyor ama seçtiği konu ile ilgili de tepki yok.
Bugün çantanı getir bir bakayım dedim, geçmiş ayların kağıtları, buruşmuş ödevler, tarihi geçmiş duyurular v.s. gözünüzde canlansın işte. nasıl rahat edebiliyorsun bu dağınıklık ile diye yarım saat konuştuk.
doğru akran kişisi bakayım etrafa öyle de bir tanıdık yok çevremde ama mantıklı bir fikir.
yok akışına bırakmıyorum , yalnızca doğru yöne akmasına çalışıyorum diyelim.
evet bana da konu seçiyormuş gibi geliyor ama seçtiği konu ile ilgili de tepki yok.
Bugün çantanı getir bir bakayım dedim, geçmiş ayların kağıtları, buruşmuş ödevler, tarihi geçmiş duyurular v.s. gözünüzde canlansın işte. nasıl rahat edebiliyorsun bu dağınıklık ile diye yarım saat konuştuk.
doğru akran kişisi bakayım etrafa öyle de bir tanıdık yok çevremde ama mantıklı bir fikir.
- Filinta61 (27.03.19 20:38:28)
1