[]

göç idaresi ve sınır dışı

Selamlar,

Bildiğiniz gibi Türkiye'ye her gün ortalama 1000 kişi kaçak giriyor (buyrun kaynak: www.al-monitor.com), bunun yanında Yunanistan'a falan kaçmaya çalışırken yakalanan kaçak göçmenlerin haberlerini okuyoruz gün aşırı gazetelerde. Genelde bu haberlerin en altında, kişilerin "işlemleri" yapılmak üzere göç idaresine gönderildiği söyleniyor. Bu kişilere ne yapıyorlar, kimliklerini verip şehirlere mi yönlendiriyorlar; eğer sınır dışı durumu varsa rakamlar ne alemde? Göç idaresinin verdiği istatistiklere göre 27 Eylül tarihi itibariyle 190 bin kaçak yakalanmış (www.goc.gov.tr). Yakalananların sınır dışı istatistikleri paylaşılmamış tabii. Göç idaresinde çalışan, ya da çalışan tanıdığı olan ne olup bittiğini paylaşabilir mi gördüğü kadarıyla? Ya da fikri olan?


 
Norveç için konuşayım: Kişi suç işlememişse veya işleyeceğine dair şüphe yoksa devlet cebren tarifeli uçağa bindirmiyor bu kişiyi. "2 hafta içinde ülkeyi terk et" diyor. Etmezse kaçak olarak ülkede yaşar. Banka hesabı açamaz, dolayısıyla maaş alamaz ve asgarinin altına razı olur. Ev tutamaz. Kendine bir telefon hattı alamaz. Kredi kartı alamaz vs.

Göçmen idaresine sevk edilme bir mahkemedir. "Ülkenize kaçak girdiğimi kabul ediyorum çünkü kendi ülkemde insan hakları evrensel bildirgesinin şu şu maddeleri çiğneniyor ve aynı bildirgedeki iltica hakkımdan faydalanmak istiyorum" gibi. Bazı özel durumlarda buna gerek kalmaz. Bu özel durum, ülkenizin "tehlikeli" olduğunun iltica müracaatında bulunduğumuz ülkece hali hazırda tesbit edilmiş olmasıdı. Norveç için: Suriye, Bangladeş ve çeşitli Rus özerk bölgelerindeki azınlıklar. Kanaa için Türkiye de "tehlikeli ülkeler" arasında. Bu gibi durumlarda tehlikeli ülkenin vatandaşı olduğunuzu kanıtlamanız yeterli (pasaport beyanı gibi).

Iltica mahkemeniz sürerken devlet size bir avukat tahsis eder ve mahkeme sonuçlanana (aleyhte ise temyiz süreci sonlanana) kadar Norveç'in koruması altındasınızdır. Giysileriniz, yemeğiniz mülteci kampında verilir.
  • farabi  (03.10.18 23:10:24) 
Birincisi kaçak göçmen tabiri uluslararası mevzuat ve mülteci hukukunda kullanılmıyor. Düzensiz göçmen, düzensiz yollarla ülkeye giriş yapmış göçmen diyebilirsiniz.

2. olarak yakalanan kişilerin evraklarına ve uluslararası koruma başvurusu yapıp yapmadıklarına bakılır. 1951 Cenevre Sözleşmesine göre kimseyi kolundan tuttuğunuz gibi ülke dışına atamazsınız. Hukukî yollara ulaşıp hakkını kullanmasını sığınma başvurusu yoksa sığınma başvurusu be bunun değerlendirilmesi sürecini beklemeniz gerekir. Bu süreçte kişi sığınmacı olarak adlandırılır eğer sığınma başvurusu kabul edilirse ve bu kişi Suriyeli değilse şartlı mülteci statüsü alır.

1951 Cenevre Sözleşmesinde mülteci tanımı 2. Dünya savaşı sırasında ve Avrupa'daki kişileri kapsayacak şekilde belirlenmiştir. 1969 Protokolü ile yer ve zaman sınırı kaldırılmıştır ama Türkiye coğrafi sınırlama maddesine çekince koymuştur. Bu yüzden sadece Avrupa Konseyi ülkelerinden Türkiye'ye sığınma başvurusu yapan kişiler mülteci olarak kabul edilir. Şu anda Türkiye'de mülteci statüsü olan 2 veya 3 kişi var diye duydum.

Avrupa dışından yapılan sığınmalar toplu bir şekilde kitlesel ise (yani Suriyeliler) bunlar "geçici koruma statüsü" alırlar ve mülteci sayılmazlar.

Bir de şartlı mülteci eğer menşei ülkesine gönderilirse hayati tehlikesi, idam cezası gibi durumlarla karşılaşırsa "ikincil koruma" statüsü alır ve ülkesine gönderilmez.
  • tahin pekmez yoğurt  (03.10.18 23:12:53) 
Türkiye'deki hak ihlalleri ile ilgili rapor.
Amnesty International - Europe's Gatekeeper
Unlawful Detention and Deportation if Refugees From Turkey
  • tahin pekmez yoğurt  (03.10.18 23:34:42) 
1
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.