[]

speaking için dizi tavsiyesi.

selam,
bildiğiniz gibi türkler olarak ingilizce konuştuğumuzda yapay duruyor. bunun ingilizcede olan seslerin bizim dilde olmadığı için o sesleri çıkaramamıza bağlıyorum. o sesleri çıkarmak için çalışmayan ağız ve dil kaslarımızı çalıştırmayı öğrenmemiz gerektiğini düşünüyorum. bir kelimeyi telaffuz etmekte sıkıntı yok ama iş cümlelere gelince iş baya zorlaşıyor. native speaker gibi konuşamamanın intonation ve stressi göz ardı etmemizden olduğunu düşünüyorum.

Sadede gelirsek, öğrendiğim bir yöntemde yapılan şu, bir dizi seçip izlemeye başlıyorsunuz, karakter cümlesini bitirdikten sonra durdurup söylediklerini tekrar ediyorsunuz. tavsiye edebileceğiniz, zor bir dili olmayan(bilim kurgu diziler olmaz diye düşünüyorum), north american accent diye bildiğimiz düz, belli eyaletlerin aksanlarından bağımsız diziler var mıdır?

aklıma gelen friends ve himym var ama onları izledim.

teşekkürler.

 
bu önemli bir konu aslında. bunu araştırıcam. üzerine eğilmek gerekiyor gerçekten. ben effortless english'i kullanıyordum. sürekli o ses kayıtlarıın dinliyordum. şunu farkettim. dinleyerek öğrendiysem bir kelimeyi kayıtta adam nasıl telafuz ediyorsa öyle telafuz ediyordum. sözlükten öğrendiysem daha kötü telafuz ediyordum. aynı ses dosyasını defalarca dinliyordum. kısa bir şey zaten. onun da faydası oluyor bence.


  • nick bulamadim  (01.09.18 12:16:33) 
bence dert etmeniz gereken _son_ şey bu; bunun yerine dili doğrudan kullanmayı (yani; konuşmayı) denerseniz dile hakimiyetiniz artacaktır. Sesleri birebir çıkarmanın, dile hakimiyet olmadığı durumlarda papağanlıktan farkı yok.

Dizi isterseniz de Seinfeld. Çevirip çevirip izleyebilirsiniz.

Ayrıca yapaylık derdiniz ise bir Türkün İngilizce konuşması zaten başlı başına yapay, kaldı ki dil denen şey yapay. Bunu neden olumsuz bir özellik olarak gördüğünüzü de anlamadım.
  • idonthaveatvset  (01.09.18 12:27:45) 
sizinkinin tam tersini düşünüyorum. bir türk, rus veya arap elbette ingilizceyi, anadili ingilizce olanlar kadar iyi telaffuz edemeyecek. bana da anadili ingilizce olmamasına rağmen, aksan yapacağım diye kasanlar komik, yapay geliyor. madem dizi örneği arıyorsunuz:

curb your enthusiasm,
workaholics (amerikan argosu öğrenip iyice asimile olabilirsiniznsjdjdkd)
mad men
  • nice tnetennba  (01.09.18 13:41:51) 
Aklıma ilk gelen, South Park oldu.

Ben zaman zaman USA local radyolarını dinliyorum, belirgin aksanları var. Benim için dizilerden ziyade, hayatın içinden insanların aksanlarını ayırt edebilmek daha önemli.

Örneğin, (bkz: )newsite.wabfradio.com
  • old possum  (01.09.18 14:42:02) 
@idonthaveatvset
@nice tnetennba

derdimi tam anlatamamışım. yapaylıktan kastım, robot gibi konuşmak. mesela "kullanacağım" "yapacağım" gibi kelimeleri düşünün. günlük hayatta çıkardığımız sesler kullanıcam yapıcam gibi çıkıyor. "iyi akşamlar" da "yakşamlar" gibi oluyor. stress belli hecelerde ve türkçenin kendine has bir intonationı var. benim ingilizcede öğrenmek istediğim bu stress ve intonation. karşı tarafın beni anlaması için bu ikisinin önemli olduğunu düşünüyorum. ayrıca ağız hareketleri de önemli. mesela türkçe konuşan birinin videosunu açıp sesi kapatın, ağız hareketlerine bakarak bile bazı şeyleri anladığınızı göreceksiniz. günlük hayatta sıkça kullandığımız kalıpları ise çok daha rahat anlayacaksınız. Eğer ingilizce bilmeyen biri iseniz (ya da ingilizceye sadece kitaplardan çalışmış kelime ve gramer bilgisi süper olan yds'de full yapmış biri) bir amerikanın konuşmasını aynı yöntemle izlediğinizde anlama oranının çok düşük olacağını düşünüyorum.


Amacım aksan yapmak değil daha anlaşılır olmak. bunu istememin nedeni ise geçenlerde iş görüşmesi mülakatında ingilizce konuşmaya başladığımızda, iknın bana bakarken ki "yazık la kimin çocuğuysa bakışı" benim o bakışı gördükçe stresse kapılıp debelenmeye başlamam, bir yandan grameri düşünmem bir yandan ne söyleyeceğimi düşünmem derken o anlar bir gerçeği suratıma tokat gibi vurmuştu. o da, kelime ve gramer bilince ingilizce bilmiş olmuyorum. o andan sonra, daha anlaşılır olma konusunda ne yapabilirim diye düşünmeye başladım. (üniversite son sınıfım, belki de ilk ciddi konuşma tecrübem orada olmuştu.)

cevaplarınız için teşekkür ederim.
  • mr.brown  (01.09.18 19:26:34 ~ 19:27:38) 
Verdiğiniz örnekten hareketle iş görüşmelerinde de doğru olan "yapacağım/edeceğim" biçiminde konuşmak. sokak arasında uyuşturucu satıcılığı yapmayacaksan sokak ağzını değil kitabına uygun olanı öğrenmen daha uygun olur. İlkokul 2 terk gibi "yapıcam edicem" demek sizi daha otantik değil daha eğitimsiz gösterir.

O yüzden diziler yerine dinleyecekseniz profesörlerden lecture dinleyin, dramlar falan izleyin bence.
  • idonthaveatvset  (01.09.18 19:55:18) 
Türk profesörleri de dinleyin yapacağım edeceğim diye konuşan var mı acaba :) Fiil okunuşları diye bir konu vardır diksiyonda, yapacağım yapıcam, olacak olucak diye okunur mesela. Yapacağım diye okursanız eğreti durur, ağdalı Türkçeyle konuşmuş olursunuz o kadar.

Özellikle gençlik dizilerinde gayet normal, Amerikan aksanıyla konuşuluyor ama vakit ayırır mısınız bilmem. Friends, HIMYM gibi sit-comlar da işinizi görür. Kısa kısa bölümlerden oluşuyor zaten. Son zamanlarda benim de takip ettiğim This Is Us var ona bakabilirsiniz dram seviyorsaniz.

Podcast da dinleyebilirsiniz, dizi izlemekten daha pratik. Yolda yürürken, otobüste, araba kullanırken her halükarda dinleyebilirsiniz. Sözlükte immanuel tolstoyevski'nin geniş bir podcast arşivi vardı bakabilirsiniz.
  • black holes in the sky  (01.09.18 20:15:44) 
1
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.