[]

Aileden birinin cok iyi kazanması

Selam herkese, bir aile düsünelim.Abi ünlü bi doktor. 30-35 bin geliri var.Kardeste memur. 3 bin tl geliri var,esi calismiyor, evi kira.Bu durumda abinin yardım etmesine ve düzenli olarak gelirinin bir kısmını paylasmasına nasıl bakarsınız? 2 bin tl veya daha üstü mesela. Sizce şart mı?Yoksa böyle bi zorunluluk yok,digeri 3 binlik yasamayı ögrenecek mi dersiniz?Bu tarz kazancta ucurumlarin oldugu aileler var mi bildiignz?Anne,babadan kalan bisi yok.Babanin emeklisi var sadece.




 
kimsenin kimseyi doyurmaya, bakmaya zorunluluğu yok diyorum. yardımcı olmak isterse olabilir ama olmayınca da niye olmuyor denmez.

not: büyük konuşmak istemiyorum ama 3 bin tl kazanan kardeşin yerinde olsam yardımcı olsa dahi kabul etmem. ileride kabul ettiği yardımlardan dolayı bir laf yer, içinde sızısı kalır.
  • tosunpasa  (22.02.18 13:56:17) 
Abi destek olmak isterse olur, kendi parası ama böyle bir zorunluluğu yok tabii, kardeşi 3 bin liralık bir iş yapıyorsa hayatını 3 bin liralık şekilde yaşamaya entegre etmesi gerekiyor, kaldı ki evlenmiş barklanmış belli bir yaşa gelmiş bir insanın bunu çok önceden yapması gerekiyor, abisinden falan beklentisi varsa bu hatalı ve aciz bir davranış olur.


  • angelus  (22.02.18 13:56:17) 
Valla kişiye bağlı, ben ailede en çok kazanan kişiyim yardımda bulunuyorum zor durumda kaldıkları zaman he tabi parayı savuruyolarsa yardımda bulunmuyorum öyle. İçinden nasıl geliyorsa makbul olanı yardım edilmeli bana göre. Tabii abartmamak şartıyla yoksa düşük kazanan kişi bokunu çıkartabiliyor.


  • England  (22.02.18 13:56:19) 
Küçük kardeşin ne kadar zorlandığına, abinin de gönlünün ne kadar geniş olduğuna göre değişir bence. Bir standardı yoktur diye düşünüyorum. Tek bildiğim, abinin "zorunlu" olmadığı hiçbir şeye.
Kardeşe o parayı vermek kendisine hiç koymuyordur, kardeş almaktan gocunmuyordur, almasa bir şeylere yetişemiyordur (hastane parası, mutfak masrafı vs), abi vermese içi rahat etmiyordur ("kardeşim açken ben tok yatamam" gibi), o zaman bize bir şey söylemek düşmez. Ama neticede, bu kardeşler yaptıkları seçimlerle bu noktaya gelmişler değil mi, mecburiyetten değil? Yani küçük kardeş bir hastalık geçirmiştir, zamanında çalışıp abiyi okutmuştur vs bir gönül borcu durumu vardır, o zaman işler değişebilir.

  • sopiro  (22.02.18 13:56:22) 
Tabi ki şart değil kendi parası ister verir ister vermez. Diğer taraf buna hasetlenemez. Zaten vicdanli ise gelirinin bi kısmını yardıma harcıyorsa buna aileden başlarsa tadından yenmez. Para vermesene bile ihtiyaçlarını karşılasa vs daha usturuplu olur.çocuğunun okul taksiti vs. Ama kesinlikle şart değil.


  • kafanguzelolmus  (22.02.18 13:56:57) 
tamamen insafa/gurura vs. kalmış bir durum. ben kabul etmezdim mesela 3bin geliri olan kardeş olsaydım. ama 3ok kazanan abi olsam verirdim hiç düşünmeden.

hiçbir zorunluluk vs. de yok bence. tabi yazar burada her iki kardeşe de eşit şartlar sunulduğunu var sayıyor. örneğin bu 3bin alan kardeşe "abin doktorluk okuyor o yüzden seni üniversitede okutamayız hadi lise yeter sana" dendiyse o zaman o abinin de artık abilik yapması gerek.
  • hosein  (22.02.18 13:58:20) 
herkes kendi hayatını, ailesini kurmuş. bence bu artık pek "aileden birinin çok kazanması" durumu olmuyor. anne babaya, evdeki okuyan kardeşe yardım etmek vs olabilir ama kendi ailesini kurmuş işinde gücünde olan kardeşe yardım etme zorunluluğu yok. yardım edilebilir de tabi ama artık bağımsız insanlar bunlar bence. zor durumda kalınır yardım edilir, düzenli yardımla kardeşin gelirini yükseltmek şart değil.


  • aquarium  (22.02.18 13:58:45 ~ 13:59:56) 
zorunluluk yok ama vicdan var. kendim çok rahat yaşarken kardeşimin çabalamasına gönlüm el vermez. ayda 2000 tl versem bana hiç koymaz ama kardeşimin hayatında çok şey değiştirecekse gözümü kırpmam veririm.

ha ya da çocukları vardır yeğenlerimin masraflarını üstlenirim ben okuturum, hem güzel bir vesile olur hem kardeşime yardımcı olurum
  • oscar  (22.02.18 13:58:46) 
Böyle yaşayan bildiğim çok sayıda aile var.

Zaten türkiyede eskiden eğitimin özelliği buydu, sınıf atlatabiliyordu şimdi bitirdiler o işi de, herneyse konumuz bu değil.

Normal şartlarda abinin yardım etmesi ''görevi'' değil ''tercihi'' olacaktır, yani şart değil ancak yardım ederse hem kendisi mutlu olur hem de öz kardeşine belki daha iyi imkanlar sağlamış olur.

Ama yaklaşım olarak yardım etmeyen de çok fazla var(kendisi ayda çok fazla kazanıyor -ki bir kısmı miras gelirlerinden- kardeşine de kağıt imzalatmış ne mirastan pay vermiş ne de yardım ediyor, kardeşi evli ve kirayı ödeyemiyorlar çoğu zaman, ev sahipleri yardım ediyor mutfak masraflarında v.s) ama bunun yanında kendime ne alırsam 1 tane de kardeşime(kardeşi kadın ve bekar) diyerek 800 bin liraya ev almak yerine aynı aparmanda 400'erden ev alan da var.(tapusu kendi üzerine ama kardeşi kullanıyor)

Yani bu tür durumlar 2 nesil geridekilerin köyden yeni göç ettiği ailelerde çok görülür ve sorduğunuz sorunun 2 durumu da rastlanır.
  • mete kudur  (22.02.18 13:59:05) 
yardımcı olmanın sonu yok. mesela çocukları olur, eğitimini üstlenebilir, araba almak isterler, peşinatı vermeye yardımcı olur ama düzenli olarak aylık bir yardım bence yanlış olur. diğer taraf bütçesine göre yaşamayı öğrenmek zorunda.


  • prodeq  (22.02.18 13:59:18) 
Böyle bir zorunluluk elbette ki yok, herkes kendi hayatından sorumlu. Kimse tırnaklarıyla elde ettiği mevkiyi ve bunun getirilerini kardeşiyle paylaşmak zorunda değil. İstisnalar, acil durumlar, sağlık giderleri gibi öngörülemeyen giderleri ayrı tutuyorum.

Ama aradaki abi-kardeş ilişkisine bakarak, ben olsam, böyle bir durumda kardeşime yardım ederdim/ediyorum.
  • iki ara bi dere  (22.02.18 14:00:54) 
direkt para yardımı bir şekilde her iki taraf için de manevi yük haline gelebilir. 30-35 bin kazanan abinin vizyonu, çevresi vs. daha geniştir. bir şekilde diğer kardeşin 5-10 arası kazanmasını sağlayabilecek ortamı oluşturmaya çalışması daha mantıklı gibi.


  • lazpalle  (22.02.18 14:01:07) 
Abinin yardim etme mecburiyeti yok, geliri düsük olan taraf o gelirle yasamayi ögrenmek zorunda. Anne - babanin masraflarini üstlenme konusunda abisi ön ayak olabilir.

Benim öyle bir durumum aile bireylerine maas baglamak seklinde para göndermekten ziyade yegenlerimin en iyi okullarda okutulmasina destek olurdum.
Ya da hesabini tutamayacak kadar param varsa ev alir, kendi üstüme yapar; kardesimin oturmasina izin verirdim. Ama bunun sebebi mecburiyet degil, kardesimle aramin iyi olusu ve onun da bana ayni cömertligi gösterecegine emin olmam.
  • chitosan  (22.02.18 14:08:00) 
3 bin kazanıyormuş vah vah vah....

1800 lira ile ev geçindirenler ne olacak? Ben abi olsam yardım etmezdim zira sizin düşük olarak gördüğünüz maaş iyi bir maaştır.
  • binder dandet  (22.02.18 14:08:25) 
Ben olsam diyebilirim sadece. Kendimi buna zorunlu hissederim. Benim için bir zorunluluktur. Ama bu zorunluluk benim şahsi düşüncem olduğu için herkes aynı düşünce de olmayabilir. O doktor mesela kirası 10.000 TL lik bir evde oturuyor olabilir. Yani der ki; benim gelirim kadar giderim var. Etmeyebilir.
Aile kavramına bakış açısı ile farklılık gösterir.
Aradaki önceden gelen ilişkilere göre farklılık gösterir.
Eşinin tutumuna göre farklılık gösterebilir(bazı eşler çok etkili olabiliyor)
Bir çok faktör ekilidir. Ama zorunluluk kişiye göre değişen bir durum bence.
Maaşım o paraların 3 te 1i kadar olmasına rağmen ve evli olamama rağmen ve kadın olmama rağmen ailemdeki kardeşlerime anneme babama maddi olarak yardım etmeye çalışıyorum.
  • yansitmayan ayna  (22.02.18 14:08:56) 
zorunluluk tabi yok, kimse kimsenin başına silah dayamıyor. ama ben 30-35 bin kazansam ve 3 bin kazanan kardeşime kuruş yardım etmesem kendi insanlığımı sorgularım. çünkü 30 ile 28 arasında bi fark yok ama 3 ile 5 arasında çok fark var.


  • elorelia  (22.02.18 14:09:03) 
Bu tarz kazancta ucurumlarin oldugu aileler var mi bildiginiz demişsiniz ee zaten ülkenin çoğu bu durumda. zengin fakir arası farkın fahiş olma sebebi bu.

ayrıca zorunluluğu yok deyip bunu savunanlar da benim gözümde insan değildir!
  • etki  (22.02.18 14:23:17) 
bizim ailemiz için konuşursak babam kendini zorunlu hissediyordu geçen seneye kadar. Babamlar 6 kardeş; beşinin işi gücü yerinde iken en küçük erkek kardeşleri 2000-2500 lira maaslı işlerde çalıştı hep, bundan iki sene önce de evlendi. En çok desteği de hep babam sağladı (bu arada amcam 45 yaşında). Araba bile aldı. Diğer kardeşleri de ara ara destek oluyor tabi.

Babam tüm bunları yaparken amcam ikide bir iş değiştiriyordu vs. Sorunca 'işten çıkardılar' Sonradan öğrendik ki nasılsa hazırdan geliyor diye en ufak şeyde istıfa eden amcammış. Kendini hazıra alıştırmış bir nevi. Bunun üzerine babam desteği komple kesti 1 sene kadar önce. Bunu kötü niyetli olduğu için değil, amcam kendi kendini idame etsin diye yaptı. Hala acil durumlarda destek sağlar.

Velhasıl asla zorunlu değil hatta bunu zorunluluk haline getirince karşı tarafa yararı değil zararı oluyor. Ha bu demek değil ki asla destek olmasın, olsun ama abartmasın. Yoksa sonu amcam ile babam gibi olabilir.

Bana gelince vicdani olarak babamdan çok da farklı olmadığım için muhtemelen ben de elimden geleni yapardım.
  • fraise  (22.02.18 14:24:54) 
Çok kazanan diğerine yardım etmeli. Bu devirde 3000 liraya geçinmek zor. Bir de ev kiraymış. Yalnız bir elin verdiğini öteki el duymayacak. Verilen para gözünde büyüyorsun yardım etmemeli mevzu bahis kişi.


  • femme vitale strikes back  (22.02.18 14:27:16) 
Zorunluluk yok. Düzenli olması bir süre sonra zorunluluk gibi hissedilir her iki taraftan da baktığımızda. Bu kazanç uçurumları aslında epey fazla. Ben abi olsam düzenli para vermek yerine örneğin çocuklarının eğitimini üstlenirdim. Eşi çalışmıyor evi kira meselesine kardeş ve karısı çözüm bulacaklar.


  • SiyamkedisiZorro  (22.02.18 14:29:55) 
Sanırım her ay düzenli yardım yapmak yerine elimde oldukça toplu para vermeye çalışırdım.


  • geven kafa  (22.02.18 14:42:02) 
ayda 30 bin gelirim olsa sadece kardesime değil tüm akrabalarıma katkı sağlardım


  • nihilanth  (22.02.18 15:19:13) 
tanıdığım bir ailede durum tam böyleydi, büyük abi diğer iki kardeşine devamlı yardım yaptı. kendi eşinden ve çocuklarından kıstı onlara ev aldı, çocuklarını okuttu. kendi eşi kafayı yedi bir yerde.

her şeyde dengeli olmak lazım.

ek: kardeşin abisinin kazandığında gözü varsa, abim bana bakmak zorunda gibi bir beklenti geliştirdiyse durum çok iticileşiyor. iyilik karşılık beklentisiyle başa kakılarak da yapılmaz ama bir iyilik yapınca da devamlı yapmalıymış gibi beklenti de oluşuyor.

arada dengeler de bozuluyor bir süre sonra, para aradaki ilişikileri geriyor. birisi yardım ettiği için minnet duyarken bir diğeri kendini kıyaslamaya başlıyor, öfke besliyor, kin güdülüyor. eşler ve çocuklar arasında çatışmalar yaşanıyor, yardım edenenin eşi neden yardım ediyor diye ayrı öfke duyuyor, kıskançlıklar oluyor, yardım eden yardım ettiğinden bir davranış görünce vay efendim oluyor. her zaman olan şeyler.

özetle en iyisi karnı toksa akrabayla para işlerine girmemek. herkes kazandığıyla yaşasın.
  • pinkpeony  (22.02.18 15:45:42 ~ 15:52:28) 
Böyle bir zorunluluk yok.
Adamın kendi eşi çalışmazken niye abisi maaşa bağlasın?

  • marla is in my head  (22.02.18 16:05:52) 
Bence diğeri üç binlik yaşamayı öğrenecek. Çünkü o, onun kendi hayatının şartları.

Ha, 30bin kazanan ben olsaydım, 3 bin kazanan kardeşim olsaydı, veya eşim/eşimin kardeşi arasında bu denklem olsaydı, düzenli olarak yardım etmeyi isterdim.
  • kitap arasında kalmış silgi tozu  (22.02.18 16:14:39) 
ya açıkçası bazıları da hazıra çok alışıyor ve zaten göndermesi lazım kafasına giriyor, o beni biraz sinir ediyor. şart mı diye soruyorsan elbette şart değil, doktor parayı sokaktan toplamıyor kardeş de memurmuş iyi işte garanti iş, nerde yaşadığı da önemli ama kendine güvenmiş evlenmişse kendi kendine geçindirmeli evi, bak işte şimdi gördüm eş de çalışmıyor yazmışın niye ki çalışsın o zaman.neyse bu kadar konuştuktan sonra diyorum ki yine de ben olsam gönderirim dayanamam:) ablam da bana hep gönderdi zaten ama dediğim gibi parayı alan teşekkür etmeyi bilmeli bence.


  • pamuk helvalar cebe  (22.02.18 16:18:21) 
Böyle düzenli bir transfer talep edilemez. Talep etmeyi bırak, abisinin kendi teklifiyle aylık bağlaması bile evli barklı adamın zoruna gider. Gitmiyorsa da gitmeli.

Evet kardeş ayağını yorganına göre uzatmak zorunda. Genel anlamda kazandığı para kendisini tatmin etmiyorsa, gelirini iyileştirici fikirler bulmalı. İş değiştirme, ek iş yapma, eşini çalışmaya teşvik etme vb. gibi.

Abi sonuçta abidir, bir hır gür bir şey olmadığı sürece, kardeşlerden biri zor bir zaman geçiriyorsa, başına bir iş gelmişse vs. diğeri tabii ki ona yardımcı olmalıdır, kardeşlik gereği. Ama "o çok kazanıyor, birazını şuna versin" diye bir şey diyemeyiz. Bunlar biri üniversiteye diğeri orta okula giden kardeşler olsa ve biri 30 lira diğeri 100 lira harçlık alsa da abi bir 20 lirayı düzenli olarak kardeşine verse bu olurdu da işini gücünü eline almış, evini barkını kurmuş insanlar arasında olmamalı böyle bir alışveriş.

Bu para öyle namussuz bir şeydir ki, öyle bir alıştırır ki insanı kendine, uyuşturucu müptelalarına çevirir. Nasıl ki eroin parası için anasını babasını kesenler, nenesinin bileziklerini gasp edenler var, işte para da ööyle kişiliğinden taviz verdirir insana. En ufak bir meselede, o kardeş o abi karşısında ezik durumda kalır.

Hele hele küçük kardeşin karısı, eltisine karşı ÇOK daha boynu eğik kalır. Abi-kardeş belki bir şekilde fazla lafını etmeden, dile getirmeden, göz yumup yürütebilirler bazı şeyleri ama, abinin karısı saatli bir bomba gibi olur. Ne zaman nerede patlayacağını bilemez kimse.

Allah kimseyi kimseye muhtaç etmesin.

(Bütün aile bir arada yaşarken masrafların gelir durumuna göre üstlenilmesi veya yeğenin falanca ihtiyacının amcası tarafından karşılanması gibi durumlar söylediklerimin dışındadır. Bugün pek öyle aileler de kalmadı zaten.)
  • lazor  (23.02.18 02:11:57) 
1
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.