[]
Şeker Tüketimi
Merhaba
Şeker ile ilgili bazı sorularım olacaktı, şöyle ki :
Vücudun şekere ihtiyacı var ama galiba asıl sorun şekerin türü. Yani toz şeker, çikolata vb. işlenmiş ürünlerde vücut için bağımlılık yaratıcı ve zararlı türü mevcut. Peki bu durumda biz hangi tür şeker ve ne sıklıkta tüketmeliyiz ?
Ben tatlıyı çok seven biri olarak bir süredir azaltmaya ve hayatımda minimum düzeye indirmeye çalışıyorum ve cidden bağımlılık etkilerini kendimde gözlemlemeye başladım. Yemek istiyorum, tüketmediğimde mutsuz, tüketince mutlu hissediyorum gibi. Oysa belirli bir eşiği aşınca bu etkilerin azalacağını ve daha iyi hissedeceğimi biliyorum. Özetlersem :
1. Kaliteli şeker nedir ? Örneğin, bal, pekmez, taze meyveler midir ?
2. Ne sıklıkta yemeliyiz, günde birkaç parça meyve uygun mudur ? Bir zararı yoktur diye tahmin ediyorum ?
Teşekkürler :)
Şeker ile ilgili bazı sorularım olacaktı, şöyle ki :
Vücudun şekere ihtiyacı var ama galiba asıl sorun şekerin türü. Yani toz şeker, çikolata vb. işlenmiş ürünlerde vücut için bağımlılık yaratıcı ve zararlı türü mevcut. Peki bu durumda biz hangi tür şeker ve ne sıklıkta tüketmeliyiz ?
Ben tatlıyı çok seven biri olarak bir süredir azaltmaya ve hayatımda minimum düzeye indirmeye çalışıyorum ve cidden bağımlılık etkilerini kendimde gözlemlemeye başladım. Yemek istiyorum, tüketmediğimde mutsuz, tüketince mutlu hissediyorum gibi. Oysa belirli bir eşiği aşınca bu etkilerin azalacağını ve daha iyi hissedeceğimi biliyorum. Özetlersem :
1. Kaliteli şeker nedir ? Örneğin, bal, pekmez, taze meyveler midir ?
2. Ne sıklıkta yemeliyiz, günde birkaç parça meyve uygun mudur ? Bir zararı yoktur diye tahmin ediyorum ?
Teşekkürler :)
1: Kompleks şekerler; Tahıllar bakliyatlar sebzeler.
2: Sebzeler her gün tahıllar ve bakliyatlar haftada birkaç defa yenilebilir.
3: Meyve şekeri-fruktoz kimyasal şekerlerle birlikte tüm şekerlerin içinde en leşidir ama vitamin-lif miktarı nedeniyle günlük bir porsiyon çok zarar vermez.
2: Sebzeler her gün tahıllar ve bakliyatlar haftada birkaç defa yenilebilir.
3: Meyve şekeri-fruktoz kimyasal şekerlerle birlikte tüm şekerlerin içinde en leşidir ama vitamin-lif miktarı nedeniyle günlük bir porsiyon çok zarar vermez.
- angelus (30.10.17 18:10:09 ~ 18:13:04)
Kaliteli şeker diye bir şey yok aslında. Yediğin meyve de insülini yükseltir çikolata da. Fakat vücutta kullanımı farklıdır. İçindeki vitaminlerden ve liflerden dolayı mandalina yararlı iken çikolata boş kaloridir ve mandalinaya oranla hiçbir etkisi yoktur.
Demek istediğim şu sürekli muz yiyim nasıl olsa doğal şeker bir şey olmaz. Bu düşünce yanlıştır çünkü dediğim gibi çikolata da muz da insülini çok fazla yükselteceği ve ardından normalden daha fazla düşüreceğinden siz yine birkaç saat sonra tatlı bir şeyler tüketmek isteyeceksiniz.
Bal, pekmez olayına gelirsek bunlar glisemik indeksi yüksek besinlerdir. Yani kana hızlı karıştıklarından dolayı kan şekerini yükseltirler bu sebeple yine yukarıda bahsettiğim gibi birkaç saat geçmeden tekrar canınız tarlı bir şeyler çekicek o yüzden tüketilmemelidir.
Glisemik indeksi düşük meyveleri tüketirseniz. Misal elmanın düşüktür kana yavaş karışacağı için bir anda insülininiz yükselmeyecek ve bir anda da düşmeyecektir bu sizi hem daha enerjik hissettirecek hem de birkaç saat sonra canınız tatlı çekmeyecek.
İkinci soruya gelirsek ben karatay kitaplarını okudum birçok araştırma yaptım ve kendi vücuduma uyan diyeti buldum. Günde 3 öğün yemek ve ara öğün olayını hayatımdan çıkartmak. Başta canım bir şeyler çekti çünkü sürekli 5 öğün yiyordum daha sonra alıştım ve bu beni hem yanımda bir şeyler taşıma derdinden kurtardı hem de şişlik hissinden.
Günde orta boy iki adet glisemik indeksi düşük besin tüketmenizi öneririm.
Demek istediğim şu sürekli muz yiyim nasıl olsa doğal şeker bir şey olmaz. Bu düşünce yanlıştır çünkü dediğim gibi çikolata da muz da insülini çok fazla yükselteceği ve ardından normalden daha fazla düşüreceğinden siz yine birkaç saat sonra tatlı bir şeyler tüketmek isteyeceksiniz.
Bal, pekmez olayına gelirsek bunlar glisemik indeksi yüksek besinlerdir. Yani kana hızlı karıştıklarından dolayı kan şekerini yükseltirler bu sebeple yine yukarıda bahsettiğim gibi birkaç saat geçmeden tekrar canınız tarlı bir şeyler çekicek o yüzden tüketilmemelidir.
Glisemik indeksi düşük meyveleri tüketirseniz. Misal elmanın düşüktür kana yavaş karışacağı için bir anda insülininiz yükselmeyecek ve bir anda da düşmeyecektir bu sizi hem daha enerjik hissettirecek hem de birkaç saat sonra canınız tatlı çekmeyecek.
İkinci soruya gelirsek ben karatay kitaplarını okudum birçok araştırma yaptım ve kendi vücuduma uyan diyeti buldum. Günde 3 öğün yemek ve ara öğün olayını hayatımdan çıkartmak. Başta canım bir şeyler çekti çünkü sürekli 5 öğün yiyordum daha sonra alıştım ve bu beni hem yanımda bir şeyler taşıma derdinden kurtardı hem de şişlik hissinden.
Günde orta boy iki adet glisemik indeksi düşük besin tüketmenizi öneririm.
- powerpufgirl (30.10.17 20:06:11)
E öyleyse şeker namına ne tüketeceğiz, hiç mi tatlı birşey yemeyeceğiz yani :) Bundan böyle gündelik tüketimleri meyveyle yapmaya (ki o da gün aşırı belki) sevdiğim tatlıları da (örneğin lezzetli bir dilim kek vb.) haftada bir yemeye karar verdim. Böyle olsa olmaz mıdır ?
- burka (01.11.17 02:12:12)
Dünya sağlık örgütüne göre günde 37 gram hakkın var (kadınsan 25), istersen kola iç, hepsi aynı halt şekerlerin. Tabii diğer yediğin şeylerdeki (ekmek, makarna, sebze şu bu) şekeri de hesaba katmalısın, sadece tatlı olarak düşünme.
- i was made for you (01.11.17 02:16:11 ~ 02:16:30)
demoniclewinsky +1
cidden bunu izleyin. tam da bu gel-git etkilerini ve fazlasını açıklıyor. 4 aydır şekeri hayatından çıkarmış tatlı gurmesi arkadaşım var. filmin savunduğu tam olarak bu değildi ama genel anlamda çok bilinçlendirici.
cidden bunu izleyin. tam da bu gel-git etkilerini ve fazlasını açıklıyor. 4 aydır şekeri hayatından çıkarmış tatlı gurmesi arkadaşım var. filmin savunduğu tam olarak bu değildi ama genel anlamda çok bilinçlendirici.
- kaichi (01.11.17 02:25:05)
İşin kolayına kaçmanın bir yolu var. Teorik kısım çok alengirli. Biraz anlatayım göreceksin.
Teori şöyle, mono, di ve poli sakaritler var. Bunlar glikoz ile ona çok benzeyen diğer iki şeker ve bunların kombinleri. Lifler var, bunlar sindiremeyeceğin karbonhidratlar, içinde bulundukları gıdalar genelde vitamşn mineral ve esansiyel yağ konusunda başarılıdır. Lif iyidir deyip sindirilebilir malzemeye dönüyorum. Mono ve di olanlar tadı güzel olan, kolay enerji kaynakları. Monolar endüstriyel gibi düşün, rafine ürünlerde daha çok bunlardan var. Diler biraz daha doğal. Sütte ve meyvede varlar mesela. Poliler patatis, hububat, zahire bulgur.
Poli içeren gıdalar aynı zamanda güzel proteinler de içeriyor. Çölyak gibi hastalıkları olmayanlar için gluten vs bilhassa. Enerji için yiyorsun ama mala da gidiyor, davara da.. Jared diamond, tüfek mikrop çelik adlı eserinde ordu ve hazır yiyici bürokrat kesimi beslemek için gereken depolanabilir hububatın keşfinin devlet denen kavramı oluşturan temel öğelerden biri olduğunu söylüyor. depolanabilir yiyecek olmadan manastırda keşiş, kütüphanede reisülküttüb, kışlada asker, sarayda cariye beslemek zor oluyor. O yüzden sebze ye et ye mandıra ürünü tavuk yumurta falan bunlar zengin işi aslında, iyisini yiyen yok, çer çöp bizim yediğimiz, domuz gibiyiz, en alt seviye.. Sistem hububat ve ucuz ve leş hayvansal gıda üzerine kurulu. Belki tek düzgün kalabilen yiyecek hububat.! Mısıra yaklaşma, amerikanlar onu kendine benzetti!..
...
..
.
İşin kolayı, dünya mutfaklarını araştırmak bence. Akdenizde insanlar ne yiyor, hindistanda, çinde, avrupada ve rusyada.. Bazı saydıklarım birbiriyle kesişiyor tabii ama olsun.
Vitamin, lif ve mineralleri, mesela b12 vitamini, demir, kalsiyum gibi ihtiyaçları ya da omega 3-5-7 gibi antin kuntin esansiyel yağları vs en güzel neylerden alırsın onu araştır. Şeker falan ne kadar boş iş o zaman ortaya çıkıyor.
Teori şöyle, mono, di ve poli sakaritler var. Bunlar glikoz ile ona çok benzeyen diğer iki şeker ve bunların kombinleri. Lifler var, bunlar sindiremeyeceğin karbonhidratlar, içinde bulundukları gıdalar genelde vitamşn mineral ve esansiyel yağ konusunda başarılıdır. Lif iyidir deyip sindirilebilir malzemeye dönüyorum. Mono ve di olanlar tadı güzel olan, kolay enerji kaynakları. Monolar endüstriyel gibi düşün, rafine ürünlerde daha çok bunlardan var. Diler biraz daha doğal. Sütte ve meyvede varlar mesela. Poliler patatis, hububat, zahire bulgur.
Poli içeren gıdalar aynı zamanda güzel proteinler de içeriyor. Çölyak gibi hastalıkları olmayanlar için gluten vs bilhassa. Enerji için yiyorsun ama mala da gidiyor, davara da.. Jared diamond, tüfek mikrop çelik adlı eserinde ordu ve hazır yiyici bürokrat kesimi beslemek için gereken depolanabilir hububatın keşfinin devlet denen kavramı oluşturan temel öğelerden biri olduğunu söylüyor. depolanabilir yiyecek olmadan manastırda keşiş, kütüphanede reisülküttüb, kışlada asker, sarayda cariye beslemek zor oluyor. O yüzden sebze ye et ye mandıra ürünü tavuk yumurta falan bunlar zengin işi aslında, iyisini yiyen yok, çer çöp bizim yediğimiz, domuz gibiyiz, en alt seviye.. Sistem hububat ve ucuz ve leş hayvansal gıda üzerine kurulu. Belki tek düzgün kalabilen yiyecek hububat.! Mısıra yaklaşma, amerikanlar onu kendine benzetti!..
...
..
.
İşin kolayı, dünya mutfaklarını araştırmak bence. Akdenizde insanlar ne yiyor, hindistanda, çinde, avrupada ve rusyada.. Bazı saydıklarım birbiriyle kesişiyor tabii ama olsun.
Vitamin, lif ve mineralleri, mesela b12 vitamini, demir, kalsiyum gibi ihtiyaçları ya da omega 3-5-7 gibi antin kuntin esansiyel yağları vs en güzel neylerden alırsın onu araştır. Şeker falan ne kadar boş iş o zaman ortaya çıkıyor.
- kargn (01.11.17 04:02:06)
1