[]

İş beğenmeme olayı

İşsizlik var, sistemin bokluğundan dolayı zaten üni mezunu işsiz yığını var. Yani bunlar sabit, işsizlik iş beğenmeme yüzünden var demiyorum. Başka bir konu, ama birde iş beğenmeme olayı var onu da gördüm.
Bir iş var araştırıyorsun mesela, cevaplar şöyle, saatleri belli değil bıraktım, mal taşıyorsun üni mezunu musun belli değil, çok stresli yorucu bıraktım uzak durun, adı var içine girince başka, aklınıza ne gelirse... yalan söylüyorlar ya da hepsi abartıyor demiyorum. mesela banka diyorsun, o bankada şunlar rezalet, satışçı için aramışlar mesela adamı, işsiz sonuçta, artık isyan da ediyor ama kıç rahatı öncelikli geliyor ki bir yerden başlamak yerine sallıyor onları. Ne kadar kötü de olsa adamı öldürmüyorlar ya, gir dene, adım olarak kullan, tecrübelen, üni sana sadece bakış açısı geliştirmene faydalı olur eğer sen üstüne bir şey katmazsan. Kırmızı halı serilmeyecek önüne. Ekmek aslanın ağzında.

Yani elbette şu anlaşılmasın, bunlar önemsiz şeyler demiyorum, elbette her şey düzenli olsa ne güzel de, çok mu nazlı bizim insanlar? İnanın bu yorumları okuyan insanları da kötü etkiliyorlar. Tamam kimisi donanımlı olduğundan ya da işi gereği tamamen masa başı veya kağıt kalemle uğraşabilir ama çok az çevremde. Büyüklere bakıyorum, üni mezunu olup iyi yerlere gelmiş herkes gençliğinde boka çamura bulaşmış kişiler.

Nereden bunu anlatmak geldi derseniz, rahat bir işim vardı, saatlerim belli memur gibiydim. Ama içerdeki sistemsizlik ve maaş çıkmam gerektiğini söylüyordu, maaş düşüktü ama birkaç sene sonra iyileştiren firmalardan değil. Bir şeyler yapamadığımı görünce körelmemek için çıkmak istedim. Bir iş ayarladım ve çıktım, yakın zamanda başlayacağım yeni işe. Evet yeni işimde koşturacağımı, elim belimde emir yağdırmak değil de bazen her boka bulaşacağım da. Saatlerim de biraz kötü olabilir bazen illallah ettirebilir, ama neresi her şey mükemmel ki burası da olsun? Maaş olarak daha iyi, maaşım ne alsıysam onun üstünden yatacak, daha kurumsal, sorumluluğun insana kattığı şeyler, aktiflik... bir hedef için anamın ağlayacağı 2 sene falan. Ki belki seveceğim de belirttiğim sorunlar belki olmayacak bile.


Ben mi yanlış düşünüyorum bilmiyorum. Tekrar söyliyim, herkes temelde haklıdır, her şey düzgün olsun kıçım koltukta olsun, saatim az iznim bol maaşım iyi olsun ister. Ama bizim gençlerde hiçbir bok yapmak istemiyor sanki. Tabi o üni yıllarında okulda değil de podyumdaymışız gibi takılırsak, mezun olduğumuzda hayatın o tarzda geçmediğini bir şeylere ulaşmak için bazı fedakarlıklar yapılması gerektiğini görüyoruz. Ama bu insanlarda o şaşalı bar disko arabalı eğlenceler kendini olduğundan farklı gösterme çabası ve üni bitince kendini bazı işlere yakıştırmaması.

edit: buradan bir düzeltme yapayım, şimdi eğer bu anlattıklarımı patron davranışları, ülkenin çalışana verdiği değer üzerinden gidersek o zaman bizim insanımız bu gençlik dört dörtlük tüm sorun onlardaymış gibi olacak. o konuları hep konuşuyoruz, verilmeyen mesailer şunlar bunlar. anlatmakla bitmez. ben gençlerin iş ararken reaksiyonlarını konuşmak için açtım bu duyuruyu. insanlar iyiyi arıyor dersek de iyi kaç tane var?

 
Elektronik mühendisiyim turkcell ikidir çağrı merkezi elemanı için mülakat smsi gönderiyo. Mezun enflasyonunu sen düşün. Maaşlar düşük. Asgari ücret düşük. O yüzden beğenmiyor insanlar. Polislik de maaşı yüzünden rağbet görüyor.


  • Batuhanolabilir  (17.08.17 14:00:31 ~ 14:09:30) 
Soru sormamışsınız ki adeta ben bunu yaptım insanlar niye yapamıyor diye homurdanmışsınız.

Metinde bulabildiğim soru şu oldu, çok mu Nazlı bizim insanlar?
Daha önce istifa etmiş bi insan olarak kaybettiğim sağlığımı kazandım işten çıkınca.

İnsani şartlarda çalıştırılmıyoruz çoğu zaman, yeterli ücreti de almıyoruz. Naz yapan varsa da ilk birkaç ay sonra çalışılacak gibi olsa çalışmak istiyor zaten insanlar.
  • kullanıcıadımbuolsun  (17.08.17 14:01:38 ~ 14:03:34) 
@batuhanolabilir
bahsettiğin şey tamamen ne yazık ki sistemin vasatlığı. yani bazı kafalar var ki sana eğer işsizken ee ne güzel işte gidip çalış diyebilir, zaten sen mezun enflasyonundan bahsetmek için dedin ama başkaları şunu anlamasın açtığım duyurudan ''iş var elektronik mezunu çağrı merkezine gitsin çalışsın' demiyorum yani. bahsettiğim şey kendi işiyle alakalı veya yarı alakalı işlerde bile insanlar çalışmıyor. her yerin artısı eksisi var ama bir yerden başlamak gerekiyor gibime geliyor.

@kullanıcıadımbuolsun
haklısın. ülkede şartlar kötü. mesela sen istifa etmişsin, bir şey denemişsin ve etmişsin. ama denemişsin... bunların hepsini biliyor ve 7/24 sövüyorum ama olayın bu yönü de var. avrupa ile bizim farklarımızdan biri de şu, bizde aklınca üst sınıf göstergesi sayılan şeyleri avrupa'da temizlik işçisi de yapıyor. akşam barına diskosuna gidiyor sabah işine gidiyor ama bizde o bara diskoya gidip instagramdan o hayatları gören insanlar masabaşı iş istiyor.
  • patos64  (17.08.17 14:08:29 ~ 14:12:04) 
abi soru ne olarak tam anlayamadım, herhalde biraz iç dökmüşsün. fakat onuruyla yaşamak isteyen insanların kendilerine yapılan muameleye eyvallah dememe hakkı olmalı diye düşünüyorum. tabi ki emek olmadan kazanç olmaz, ama bu o kadar yanlış aktarılan ve yanlış anlanan bir şey ki günümüzde doğru tahlil edebilen çok kişiyle tanışmadım açıkçası.

verdiğin örneklerden gidiyorum; mal taşımak için dört sene okul okumadıysa arkadaşın haklı bence, çünkü mal taşımak için ilkokuldan bile mezun olmak gerekmiyor mesela. bedenen yapabileceğin bir iş için neden diploma istenmiş ki, tabi ki isyan edecek. ya da satış yapmak gibi bir ideali yoksa, hayatı boyunca bunu amaçlamamışsa ve mutsuz olacaksa neden yapsın ki bu işi? çok stresli çalışma ortamı var diyenler haklıdır bence, işle alakalı sıkıntı olsa ve o işin doğası gereği gerginlik oluyorsa mızmızlık fakat ben çalıştığım hiç bir yerde işle ilgili sıkıntı yaşamadığım gibi verilen iş yüzünden derde düşen insan da görmedim. insanlar yüzünden strese girdim, gerildim. işveren zannediyor ki sana maaş veriyor diye sana sahip oluyor. insan gururuna yediremiyor, mal gibi muamele görmeyi kendine yakıştıramıyor. tabi ki kendi daha önemli öyle bir durumda, para her türlü kazanılır. bulur yaparsın bir şey, üç kuruş az alırsın fakat kafan rahat olur.

neyse, herkes çizdiği yolda yürür derler. inşallah çalışır başarılı olursun fakat temelde yanlış olan herkes çamurlu yoldan yürüyecek aslaaaaannnn bu işler böyle anlayışından kurtulursun. çünkü bu işlerin böyle olması gerekmiyor.
  • evde liyakat kalmamis  (17.08.17 14:15:11) 
söylerken vicdanınız elvermiyor ki, sürekli "ben mi abartıyorum, yanlış olmasın vs vs" diye bir sürü açıklama ihtiyacı yapmak zorunda kalmışsınız. yazının yarısından fazlası izahat...

dediğinde evet doğruluk payı var ama ilk görülecek şey bu olmamalı bence.

patronlar köle bulmanın derdinde genelde, bizatihi devletin kendisi de öyle. insanlar ücretli kölelelik düzeninin parçası olmak istemiyor diye onları suçlamak yanlış. suçlanması gereken bu düzen. ama bu düzeni de oylarıyla devam ettiren onlar. bu yönüyle, tercihlerinin sonuçları dolayısıyla, onları suçlamak lazım.

iş tanımı yok, mesai tanımı yok, ücret tanımı yok. insanımız cok mu rahat falan... yapmayın allah aşkına. hem kendi işin gibi çalışacaksın, hem her işe koşacaksın, esnek olacaksın mesai saatlerinde, ücret asgari, sigorta keyfe kalmış. genelde böyle...

ezilene vurmak her zaman daha kolaydır. işsize vurmak çok kolay, iş beğenmiyorlar! işvereni aman pamuklara saralım, devletimizi aman övelim yüceltelim.

avrupa'da çöpçülük işi versinler buradan ne beyaz yakalar kaçar gider biliyor musun?
  • runagain  (17.08.17 14:21:00) 
@evde liyakat kalmamış

şimdi belki ben sizle anlaşamıyor gibi gözükebilirim ama ben size katılıyorum. şu var, kişi satışçılığa başvurduysa istiyor demektir, millet 2 eleştiri yapınca vazgeçiyorsa olay başkadır. laf olsun diye başvurduysa da ideali yoktur demektir. yani biz eğer salt olayı sizin yaklaşımınızla ele alırsak yanılırız. eğer olaya sizin yaklaşımınızdan gidersek siz haklısınız ve ben de sizle aynı şeyleri söylerim. %100 doğru söylüyorsunuz. birileri bir şeyleri yapmak istemeyebilir, herkesin hayatına kimse karışamaz:) benim kastım şu, bizim gençler bir yerden başlamaya ki bunu da gitsin çok alakasız şekilde yapsın demiyorum... bir yerden başlamaya bile çekiniyor gibi geliyor. olay bu.

eğer ülkenin şartlarından, iş yükünden, patron davranışlarından gidersek asla diğer sorunları ele alamayız.

iş şartı, patron ülke şartlarından bağımsız olarak biraz yorumlarsak daha iyi olur.
  • patos64  (17.08.17 14:22:23) 
iyi de ülkenin şartları, patron yaklaşımı, iş yükü filan bahsettiğiniz sorundan ayrı şeyler değil ki? bunlar bir bütünün parçası, soyutlayamayız. tabi ki şımarıklık yapan oluyordur, ekranda gördüğü hayatla yaşadığı hayat bir değildir fakat henüz bu gerçeğe ayamamıştır, olabilir. bunu yadsımıyorum. fakat tek tek bireyler için değişken şeyi koca bir bütüne yansıtıp bu da hep böyle ya insanlar şımarık diyemeyiz, yanlış olur bunu yapmamız.

özgün bireyler üzerinden gitsek bile sayısız iyi, istenilen, arzu edilen iş buluruz bulmasına fakat iyi patron ve iyi çalışma koşulları çok az buluruz bence. allah kahretsin keşke lisede çalışıp boğaziçine girseydim ve şu an bu konuşmaları yapmıyor olsaydım :(((
  • evde liyakat kalmamis  (17.08.17 14:42:42) 
Tv'de bakanımız da iş var ama gençlerimiz iş beğenmiyor diyor, çok sinir oluyorum. Ne tarz işler var acaba? Ülkenin önde gelen üniversitelerinden mezun olup çaycılık,şoförlük mü yapsınlar? Yapanları kınamıyorum yanlış anlaşılmasın ama bu insanlar o pozisyonlarda çalışınca mutlu mu olacak? İşverenler böyle böyle insanları sömürüyor. Utanmadan bir de "bizim elemanız falanca üniversiteden falanca bölümünden mezun şu kadara çalışıyor" diye küçümsüyorlar.

Mesela ben yıllar önce az maaş alıyorum diye çalıştığım yerden istifa ettim. Adamlar üç çevirmene ayrı ayrı para vermek yerine diğerlerini çıkartıp beni tuttular, benim maaşım aynı kaldı,istifa ettim. Kimsenin benim kadar az paraya çalışacağını düşünmemiştim. Sonra öğrendim ki bunlar yabancı bir kız bulmuş 600 tl'ye sigortasız onu çalıştırıyorlarmış. Sonra bu kız da çıktı,ondan da az paraya başka biriyle anlaştılar. İşte herkes yeter ki iş olsun, iki kuruş para kazanayım diye düşünüyor ama bence doğru bir davranış değil.

Zaten çoğu şirket işini doğru düzgün yapan birinden çok yalaka ve itaatkar elemanı tercih ediyor onların da poposu zaten rahat.

Bir arkadaşım şoför çocuğu kalp hastası bir yıldır iş arıyor ve bulamadı. İş beğenmeme lüksü var mı sence? Her yere başvurdu ama yok. Bir iki iş buldu çalıştı, parasını alamadı.

edit:@dramadi, boğaziçi mezunu arkadaşım var, toplamda 4 üniversiteden diploması var. 5 Ay iş aradı. 1500 Tl'ye İstanbul gibi bir yerde işe başladı. Başka bir arkadaşım da Koç Üniversitesi Bilgisayar müh.(burslu) bölümünden mezun, erasmus da yaptı, zar zor iş bulduğunu, 1 yıl çalıştığı firmadan da parasını alamadığı için ayrıldığını söyledi. Gerçekten çok zeki bir çocuktu, 2000 tl'ye çalışıyordu. Şimdilik aklıma bunlar geldi.

Gazeteleri okursan bahsettiğin okullardan mezun, kpss'den çok iyi bir puan alıp da mülakatta 60 verilen atanamayan öğretmenleri görürsün.
  • geçerkenugradım  (17.08.17 14:44:12 ~ 14:55:09) 
yeni mezun mühendisler iş beğenmiyor, ( mühendislik işinden bahsediyorum)
biraz çalışayım işi öğreneyim derdi yok adamın
insanlar sabah akşam dizi izlemeyi çalışmaya tercih ediyor saygı duyarım ama sigtir git derim

özetle iş beğenmeme durumu var
  • technicalte  (17.08.17 14:44:29) 
Sol realiteyi görmeyle değil insanlar böyle olmasın şöyle olsun durun dünyayı çok güzel bi yer yapçam diyerek doğaya meydan okumayla alakalı bir düşünce biçimi bir pseudo-din olduğu için boşa nefes tüketiyorsun.


  • Batuhanolabilir  (17.08.17 14:53:13 ~ 15:00:14) 
valla şu iş beğenmeme eleştirisi gelince deliriyorum. yahu açın bakın şirketlerin bilançolarına. her yıl ne kadar kar açıklıyorlar. müteahhitlet bmw'lerden inmiyor ama insanlar 3 kuruş para talep edince, rahat şartlar isteyince iş beğenmemiş oluyor. beğenmeyecek tabii ya. gören de lüks standartlar istiyor sanacak. 4 kişilik ailenin yoksulluk sınırı 5 bin lira.

onun dışında ülkedeki üniversite mezunları kalitesiz. adam mühendis oluyor matematik bilmiyor. üniversite mezunuyum diyor 2 kitap okumamış. ama bir insana önce sürüneceksin, bak ben süründüm bu yerlere geldim demek küfür etmekten beter.

bugün kro bir müteahhit işçisine 3 bin lira, mimara 3-4 bin lira verip 100 bin liraya mal ettiği evi 400 bin liraya atıyorsa burda byük bir sorun vardır. o ev o paraya satılıyorsa mimar gece 12'ye kadar çalışıyorsa tabii iş beğenmeyecek yahu. daha doğal ne olabilir? dua etsinler insanlar vahşi değil o evi müteahite sokmuyorlar.
  • black mamba  (17.08.17 17:23:07) 
Dolu olduğum bir konu çok şey söylemicem ama. İş beğenmemek diye bişey yok insani çalışma ortamları yok. Bir bankada çalışıyorum evet fena olmayan bir para kazanıyorum ama ne şekilde çalıştığımı bir ben biliyorum burnumdan geliyor tazminat ödemek zorunda olmasam anında çıkarım. Bu iş beğenmemek değil ruh sağlığını korumak zorunda olmak.

Black mamba + 1
  • tuborg yesili  (17.08.17 17:35:32) 
valla herkes haklı
bence 90lı nesil çok şımartılarak büyümüş/büyütülmüş bir nesil.
çocuk okurken özel derslerle okul kazanmış, ünide 1500-2 bin lira harçlık verilmiş,
haftada 3 gün okula gidip, kız kesip diploma sahibi olmuş
bi mezun oluyor haftada 6 gün çalış, 1500 lira maaş.
bu çocuk nasıl çalışsın?

keşke biz de AB ülkesi olsak, maaşlar iyi olsa ya da ABD gibi okuyup çalışsa herkes, tornacı olması gereken orman mühendisliği, boyacı olması gereken uluslararası ilişkiler okumasa filan ama hem o değiliz hem öbürü..herkesi aile okutuyor, herkese mezunuiyet sonrası maaşlar kuş kadar (genelliyorum elbette). ayrıca havam batsın- iyi okul mezunuyum, hiç de öyle boğaziçi bitirdiysen 20 binin garanti filan değil. her bölüm bir mi?

anne -baba ya köylü-taşralı aslında hiç üniversiteye yollamaması gereken kapasitede çocuğu prestij için, kendisi gidemediği için yollamak istiyor. istiyor memur olsun. 2658 kere KPSSye giriyor çocuklar. ideal memur olmak.

ya da misal bankacı anne-baba. ama o zamanlar banka memurları eşşek yüküyle para alır, şıkır şıkır giyinirmiş filan. yine anne baba sanıyor özel sektör 80lerdeki gibi eğitimli insanı havada kapıyor, imkanlar sunuyor. oğlu özelde hukuk okuyor, kadın sanıyor mezun olunca 10bin lira alacak, altına araba emrine sekreter verecekler...çocuğu bu beklentiyle yetiştirirsen o çocuk tabi ki çalışamaz şu ortamda.

böyle sanrıları olmayan ayakları yere basan ailelerin, ayakları yere basan çocukları kapasitesine göre, imkanlarına göre bir orta yol buluyor.
  • niye ama  (17.08.17 17:55:40) 
Tartışmaya dönüşmüş olay...

üniversiteler 10 sene önce kontenjan arttırmaya başladı, patır patır üniversite açıldı ve şu an bu yapılan bkların acısı çıkıyor. Her yer vasıfsıza yakın mühendisle dolu.

Sanayini bir sürü mühendis mezun ederek geliştiremezsin. Daha 1 ay önce iş değiştirdim, 1 senelik mezun bir meslektaşım vardı, okulda o kadar sene ne okumuş çok merak ediyorum, bomboş bir teneke ! İşi bıraktı gitti, yds'ye çalışacakmış paşam...

Millet salla başını al maaşını derdinde, memurları gördükçe ben de özenmiyor değilim aslında. Büyük bir çoğunluk resmen boş vakit doldurup para kazanıyor, arada yaptıkları işler hobi gibi.
  • kimlanbu  (17.08.17 19:04:44) 
buradaki arkadaş boşu boşuna yüklenmeyin
al ben dedim "fakirlerin yaşam şartlarının yükselmesi lazım"
ne oldu bir yükselme oldu mu?
olabilirliği var gibi duruyor mu?
yakın gelecekte yükselecek mi sence?

evet tüm bayburt giderse bü'ye gidemeyenlerin iyi maaşlı iş bulma şansı düşecek, bu sefer de onlar sürünecek, illa birileri sürünecek. sürekli daha fazla insan sürünecek çünkü hem eğitim b.ka sarıyor hem eğitimde fırsat eşitliği ve bunlar dü zel me ye cek

ben 5 çocuklu ,tek göz evde büyümüş, ömrünü burslu okuyarak geçirmiş (buna y.dışında doktora da dahil) insanım ama benim çocuğum annesi benimki gibi ilkokul mezunu değil yüksek eğitimli olmasına rağmen benim yaptıklarımı %99 yapamayacak çünkü sistem kalmadı.

sistem bittiyse, deniz tükendiyse, deniz tükendi diyen adama ne yükleniyorsunuz ki?
  • niye ama  (17.08.17 19:20:45) 
deniz tükendi diyen adamlara yüklenmiyoruz. denizin tükenmesinin doğal olduğunu ve böyle olması gerektiğini söyleyenlere yükleniyoruz. "boğaziçi'ne giremiyorsan sürün, çalışsaydın da girseydin" demek başka "boğaziçine girerek iyi para kazanabilirsin ancak bu ülkede herkesin, işçilerin bile insani yaşam şartlarına ulaşması gerek" demek başka bir şey. 1.si kraldan çok kralcı olmaktır. karınca hikayesi gibi. evet bizim dememizle bir şey değişmeyecek ama safımız belli olsun.


  • black mamba  (17.08.17 19:27:21) 
bütün cevapları okudum @dramadi ye laf anlatmak için cevap yazmayın bence ahahhaha hepsinde okusaydın yeaa diyor, geçiniz.

bir iki laf edecek olursak, ben iş beğenmemekten ziyade diğerlerinin de değindiği gibi aslında şartların boktan olmasından yakınan insanlar görüyorum. gerçekten her şey süper de insanlar beğenmiyor değil hakkını alamadığı için çıkıyor.

Avrupadaki temizlik işçisi muhtemelen kolayca araba alıyor, bara ya da sinemaya gidiyor ama barda içtiği 2 şişeye 40 tl bırakıp çıkmıyor. bir kişi 2000 tl maaş alsa evli olsa eşi de çalışsa 1500 tl alsa nasıl her istediğinde çıkıp barda içip eğlensin senin ülkende mümkün değil. insanlar da farklı yol arıyor olmayınca zaten ya tekrar dönüp ayrıldığı iş gibi işe dönüp çalışıyor ya da şansı yaver giderse aradığına yakın iş buluyor.
  • eksi sozlugun tatli insani  (17.08.17 19:31:06) 
tartışma başlatıcı içerik" gerekçesiyle, verdiğim cevaplar silinmiş peşpeşe az önce.

"bok bok bok" diye yazanlar duruyor. küfürsüz, hakaretsiz yazanların cevapları siliniyor.

devletin kendi koyduğu kuralları kendi kurumlarında deldiği, eğitim-fırsat eşitliğinin olmadığı bir ülkede "iş beğenmiyorlar" cümlesi acınası bir bakış açısı.

her yerde işinin hakkını vermeden, o kapasitede olmayan birçok insanla karşılaşıyoruz. bu bir gerçek.
işini, deyim haline gelmiş olan "memur zihniyetiyle" yapan çok sayıda çalışan var doğru.
kendini yetiştirmeyen/geliştirmeyen çok insan iş bulamıyor ya da yaptığı işte yetersiz kalıp, aldığı ücreti hak etmiyor bu bu da doğru.

iyi bir eğitim, iş deneyimi, kendini geliştirme falan eyvallah da; ülkedeki işsizliği açıklamak için "iş beğenmiyorlar" lafı çok yetersiz. olayı açıklamaya yeter sebep değil.

mevcudu ideal gibi sunma yanlışına götürüyor bizi. mevcut şartların önce eleştirisi, sonra değişimi... yapılması gereken bu. sömürü çarkına methiyeler dizmek değil.
  • runagain  (17.08.17 19:43:07) 
1
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.