[]
Valla bir arkadaşım - nasıl konuşayım
Kız benim en yakın arkadaşım. Hem biraz yaş paniğinden hem de daha önce pek bir duygusal deneyimi olmadığından 30 yaşında bir başka arkadaşımızla apar topar evlendi. Şimdi evlendiği arkadaş da iyi insan ama evlenilecek insan değildi, nitekim 5 sene sonra boşandılar. 8-9 sene oldu boşanalı. Bir oğulları var.
Boşandıktan sonra kimse ile aşki bir ilişkisi olmadı. Birkaç yemeğe çıkma durumu hariç duygusal anlamda bir ortamı yok. Ama çok sosyaldir, yani oramını zenginleştirsin durumu kendi için geçerli değil.
Derken bir başka arkadaşımızın abisiyle tanıştırdılar. Bence gayet de doğru düzgün bir adam. Arkadaşımdan 8 yaş büyük. Boşanmış, çocuksuz ve arkadaşıma çok çok nazik davranıyor, el üstünde tutuyor.
Arkadaşım "ama onu görünce başım dönmüyor, midemde kelebekler uçuşmuyor" filan dedi. Adamdan hoşlanıyor ama ilk eşi gibi aşık olsun istiyor. Şimdi ben buna 30'lu yaşlarının hormonları ile şimdiki yaşının hormonları bir değil, o duygu hormon düzeyine de bağlı" dedim ama beni "geçti artık bizden" demişim gibi algılasın istemiyorum. Örneği ben eşimi çok seviyorum, ama normal bir şey değil mi ilk zamanlarda "heyoo bugün onunla buluşucam" derken her gün eve dönerken "yuppi!!" yapmıyorum, durum normalleşiyor. Ama bu ona sevgimin azaldığı anlamına gelmiyor.
Aslında hepimizin beklentileri durumu nasıl algıladığımızı şekillendiriyor. Sorum şu; istiyorum ki kendini "ilk seferdeki gib aşık olmazsam sevmiyorumdur" diye şartlandırmasın. Bunu ona en doğru biçimde nasıl anlatabilirim. Çünkü ana fikir "geçti artık bizden" değil, öyle hissetsin ya da ben öyle bir mesaj veriyorum gibi düşündün istemiyorum.
Boşandıktan sonra kimse ile aşki bir ilişkisi olmadı. Birkaç yemeğe çıkma durumu hariç duygusal anlamda bir ortamı yok. Ama çok sosyaldir, yani oramını zenginleştirsin durumu kendi için geçerli değil.
Derken bir başka arkadaşımızın abisiyle tanıştırdılar. Bence gayet de doğru düzgün bir adam. Arkadaşımdan 8 yaş büyük. Boşanmış, çocuksuz ve arkadaşıma çok çok nazik davranıyor, el üstünde tutuyor.
Arkadaşım "ama onu görünce başım dönmüyor, midemde kelebekler uçuşmuyor" filan dedi. Adamdan hoşlanıyor ama ilk eşi gibi aşık olsun istiyor. Şimdi ben buna 30'lu yaşlarının hormonları ile şimdiki yaşının hormonları bir değil, o duygu hormon düzeyine de bağlı" dedim ama beni "geçti artık bizden" demişim gibi algılasın istemiyorum. Örneği ben eşimi çok seviyorum, ama normal bir şey değil mi ilk zamanlarda "heyoo bugün onunla buluşucam" derken her gün eve dönerken "yuppi!!" yapmıyorum, durum normalleşiyor. Ama bu ona sevgimin azaldığı anlamına gelmiyor.
Aslında hepimizin beklentileri durumu nasıl algıladığımızı şekillendiriyor. Sorum şu; istiyorum ki kendini "ilk seferdeki gib aşık olmazsam sevmiyorumdur" diye şartlandırmasın. Bunu ona en doğru biçimde nasıl anlatabilirim. Çünkü ana fikir "geçti artık bizden" değil, öyle hissetsin ya da ben öyle bir mesaj veriyorum gibi düşündün istemiyorum.
Ben 40+ insanlara sormak istedim acikcasi o yastan sonra neden normalleşip heyecanini kaybetsin ki insanlar, var mi boyle bir sey ? Boyle duygular sadece 20 30 yaslarinda mi hissediliyor ? hiç sanmiyorum ben.
Sizin uzun suredir evli oldugunuz eşinize karsi bir seylerin siradanlasmasiyla arkadasinizin yeni biri icin hissedecekleri ayni seyler degil. Bence dogru bir kıyas ve yonlendirme degil yaptiginiz. "istiyorum ki kendini ilk seferdeki gibi aşık olmazsam sevmiyorumdur diye şartlandırmasın." Demissiniz ama bence bırakın sartlandirsin. Insan her yaşta hissedebilir bence o kelebekleri. Yaşlı bir insandan da bahsetmiyoruz üstelik. Arkadasiniz en dogrusunu yapiyor, heyecan duymadigi biriyle sırf duzgun diye iliski yasamak istemiyorsa yaşamasın tabi ki.
Sizin uzun suredir evli oldugunuz eşinize karsi bir seylerin siradanlasmasiyla arkadasinizin yeni biri icin hissedecekleri ayni seyler degil. Bence dogru bir kıyas ve yonlendirme degil yaptiginiz. "istiyorum ki kendini ilk seferdeki gibi aşık olmazsam sevmiyorumdur diye şartlandırmasın." Demissiniz ama bence bırakın sartlandirsin. Insan her yaşta hissedebilir bence o kelebekleri. Yaşlı bir insandan da bahsetmiyoruz üstelik. Arkadasiniz en dogrusunu yapiyor, heyecan duymadigi biriyle sırf duzgun diye iliski yasamak istemiyorsa yaşamasın tabi ki.
- aquarium (21.07.17 17:16:31 ~ 17:18:48)
aquarium + 1
Yaptığınız karşılaştırma denk değil. Eşinizi yuppi diye karşılamamanızın nedeni yaş ya da büyümeniz değil, birlikteliğinizin yıllanması. Aşk hissinin yıllarla biraz ilgisi olabilir ama insan her yaşta aşık olabiliyor. Abim 43, kuzen 47 yaşında bildiğiniz kelebekli aşık oldular; onu geçtim, 60+ bir kadın tanıdığım aşık olduğu için geçen ay üç kere Fransa'ya gitti (ülkeler arası ilişki yaşıyorlar). Bu ay da o kalmaya geldi, tatilden ponçik ponçik, yanak yanağa pozlar gönderiyorlar. Adam 65+. Böyle duygular 20'li, 30'lu yaşlarından sonra hissedilmeyen duygular değil. Hatta şöyle söyleyeyim; bir erkek testosteronu iyice azalsa bile aşık olabilir, bir kadın östrojeni iyice azalsa bile aşık olabilir. İlişki uzun süreli olursa aynı normalleşme 20'li yaşlarda da oluyor. Aşkın azalması sevginin bitmemesi demek değil de, ilişkinin en başından aşkın hiç olmaması sevmeye engel olabilecek bir durum. Arkadaş gibi, kardeş gibi seversin ama sevgili gibiye, eş gibiye dönmesi ancak evliliği bir 'iştirak' gibi görüp 'İyi, en azından yanımda biri var' avuntusu ile olabilir. Eşinize karşı bugün hissettiğiniz sevginin temeli, o zaman hissettiğiniz aşk.
Arkadaşınız isteği aşırı doğal bir istek. Yalnız olmak, karnında kelebek uçurtmayan biri ile birlikte olmaktan kötü değil, iyi de değil. Tercih meselesi tamamen. Eğer aşık olmadan birlikte olmak arkadaşınızın içine sinmiyorsa, 'Eh, ne yapalım. Daha iyisini mi bulacağım, kalayım bari'ye fit olmayabilir. Gönlü ister ya da istemez. Ha, yarın elin at hırsızına da aşık olabilir ve 'Gönlüm bunu istedi' deyip onunla da kalabilir, bir daha ömrü boyunca da yalnız kalabilir, başka bir iyi adam da çıkabilir. Herhangi bir tercihi yaptığı için pişman da mutlu da olabilir.
Halamın bir arkadaşı vardı. 54-55 yaşındaydı sanırım, 58 yaşındaki bir adam onunla ilgileniyordu ve kadın 'Adam yakışıklı değil, tip standardımı karşılamıyor' diyerek reddetti. Halam ona 'Bu yaştan sonra Richard Gere mi bekliyorsun' dedi, kadın 'Bekliyorum. Gelmezse de kimseyle olmak istemiyorum. Birlikte olacak olan ben değil miyim' demişti. Şimdi 68-69 yaşlarında olsa gerek; yalnız. Mutlu ya da mutsuz diyemem ama o adamla olmayı aramıyor.
Burada sizin tek argümanınız 'Aşk herkeste zamanla geçiyor, onunla da illa eninde sonunda kanka gibi olacaksın. 5 seneye hiç fark etmeyecek şu an ne hissettiğin' olabilir.
Yaptığınız karşılaştırma denk değil. Eşinizi yuppi diye karşılamamanızın nedeni yaş ya da büyümeniz değil, birlikteliğinizin yıllanması. Aşk hissinin yıllarla biraz ilgisi olabilir ama insan her yaşta aşık olabiliyor. Abim 43, kuzen 47 yaşında bildiğiniz kelebekli aşık oldular; onu geçtim, 60+ bir kadın tanıdığım aşık olduğu için geçen ay üç kere Fransa'ya gitti (ülkeler arası ilişki yaşıyorlar). Bu ay da o kalmaya geldi, tatilden ponçik ponçik, yanak yanağa pozlar gönderiyorlar. Adam 65+. Böyle duygular 20'li, 30'lu yaşlarından sonra hissedilmeyen duygular değil. Hatta şöyle söyleyeyim; bir erkek testosteronu iyice azalsa bile aşık olabilir, bir kadın östrojeni iyice azalsa bile aşık olabilir. İlişki uzun süreli olursa aynı normalleşme 20'li yaşlarda da oluyor. Aşkın azalması sevginin bitmemesi demek değil de, ilişkinin en başından aşkın hiç olmaması sevmeye engel olabilecek bir durum. Arkadaş gibi, kardeş gibi seversin ama sevgili gibiye, eş gibiye dönmesi ancak evliliği bir 'iştirak' gibi görüp 'İyi, en azından yanımda biri var' avuntusu ile olabilir. Eşinize karşı bugün hissettiğiniz sevginin temeli, o zaman hissettiğiniz aşk.
Arkadaşınız isteği aşırı doğal bir istek. Yalnız olmak, karnında kelebek uçurtmayan biri ile birlikte olmaktan kötü değil, iyi de değil. Tercih meselesi tamamen. Eğer aşık olmadan birlikte olmak arkadaşınızın içine sinmiyorsa, 'Eh, ne yapalım. Daha iyisini mi bulacağım, kalayım bari'ye fit olmayabilir. Gönlü ister ya da istemez. Ha, yarın elin at hırsızına da aşık olabilir ve 'Gönlüm bunu istedi' deyip onunla da kalabilir, bir daha ömrü boyunca da yalnız kalabilir, başka bir iyi adam da çıkabilir. Herhangi bir tercihi yaptığı için pişman da mutlu da olabilir.
Halamın bir arkadaşı vardı. 54-55 yaşındaydı sanırım, 58 yaşındaki bir adam onunla ilgileniyordu ve kadın 'Adam yakışıklı değil, tip standardımı karşılamıyor' diyerek reddetti. Halam ona 'Bu yaştan sonra Richard Gere mi bekliyorsun' dedi, kadın 'Bekliyorum. Gelmezse de kimseyle olmak istemiyorum. Birlikte olacak olan ben değil miyim' demişti. Şimdi 68-69 yaşlarında olsa gerek; yalnız. Mutlu ya da mutsuz diyemem ama o adamla olmayı aramıyor.
Burada sizin tek argümanınız 'Aşk herkeste zamanla geçiyor, onunla da illa eninde sonunda kanka gibi olacaksın. 5 seneye hiç fark etmeyecek şu an ne hissettiğin' olabilir.
- aychovsky (21.07.17 17:41:16 ~ 17:52:40)
Aşk belli bir yaş grubuna has bir duygu değil öncelikle. Genç yaşlara daha çok ithaf edilmesinin nedeni, o yaşlarda bu duygunun yeni yeni yaşanıyor olması ve tecrübesiz olunduğundan bu duyguya dahil olan tüm o bilinmezlikler.
Arkadaşınızın aradığı şey belli bir seviyenin üstünde heyecan ise, bunu bulmadığı adamlar ile "settle down" etmemesini çok anlıyorum ve büyük saygı duyuyorum. Siz de öyle yapın. Başından evlilik geçmiş bir insan bu bahsettiğiniz, hayatı bilmiyor olmaması imkansız. Müdahale etmeyin, ne istiyorsa onu aramaya devam etsin.
Arkadaşınızın aradığı şey belli bir seviyenin üstünde heyecan ise, bunu bulmadığı adamlar ile "settle down" etmemesini çok anlıyorum ve büyük saygı duyuyorum. Siz de öyle yapın. Başından evlilik geçmiş bir insan bu bahsettiğiniz, hayatı bilmiyor olmaması imkansız. Müdahale etmeyin, ne istiyorsa onu aramaya devam etsin.
- fengari (21.07.17 19:15:39)
Bence öyle bir konuşmayı hiç yapma ve kızı yönlendirme. Kendisini içinde bu şekilde şartlandırmışken, herif ne yapsa ileride kulp takacak. O iş olmaz.
- arnold schwarzeneger (24.07.17 09:29:11)
1