[]
Kitap dili, çeviri v.s.
Orjinal dili farklı bir dilde olan kitabı ingilizce çevirisiyle veya türkçe çevirisiyle okumanın bir farkı var mıdır sizce? Mesela sefilleri ingilizcesinden veya türkçesinden okumak fark eder mi? yoksa okunabiliyorsa ingilizcesinden mi okunmalıdır? Neden?
Alman felsefe öğrencilerinin daha iyi anlamak için hegeli ingilizceden okuduklarını duymuştum mesela. Sebebini bilmiyorum.
Alman felsefe öğrencilerinin daha iyi anlamak için hegeli ingilizceden okuduklarını duymuştum mesela. Sebebini bilmiyorum.
Ben edebiyatta orijinal dilinden ya da gerçekten iyi bir çeviriden okumak arasında büyük fark olduğunu düşünmüyorum. Çünkü anafikir değişebilecek bir şey değil ve bir edebi eserin çevirisi esnasında ufak tefek farklılıklar anlam kaymaları olsa bile hikayenin gidişatında büyük bir sıkıntıya yol açmaz. Yani iyi bir çeviriyi okuduğun zaman yine o eserden alacağını tam anlamıyla alabilirsin. Şiiri bunun içerisine katmıyorum tabi.
Ancak ikinci yazdığın şeye katılmıyorum. Bahsettiğin Alman öğrenciler muhabbeti de bana pek inandırıcı gelmedi. Bir felsefe mezunu olarak okumaya başladığım ilk günden beri sürekli hocalardan duyduğum ve yavaş yavaş kendimi geliştirdikçe benim de fark ettiğim şey felsefi metinleri mümkünse kendi dilinden okumak. Çünkü felsefi bir metinde hemen her kelimenin bir anlamı var, yerinden oynatılması ya da değiştirilmesi metinde büyük farklılıklara yol açabiliyor. İkinci olarak da dillerin kendi arasında birebir çevirisi yapılamayan terimler var. Misal çok basit bir örnek vereyim "insight". Türkçeye çevirisi "sezgi" ama aslında insightın metinlerde kullanımı bizim Türçke sezgiden anladığımız gibi içine doğmak tadında bir şey değil. Ya da misal "noumenon", Türkçede karşılık bulamadığı için dile numen olarak girdi. İşte felsefede kavramların verdiği anlamın birebir çevirisini yapmak çok zor olduğu için felsefe metinlerinin orijinal dilinden okunması çok daha iyidir.
Ancak ikinci yazdığın şeye katılmıyorum. Bahsettiğin Alman öğrenciler muhabbeti de bana pek inandırıcı gelmedi. Bir felsefe mezunu olarak okumaya başladığım ilk günden beri sürekli hocalardan duyduğum ve yavaş yavaş kendimi geliştirdikçe benim de fark ettiğim şey felsefi metinleri mümkünse kendi dilinden okumak. Çünkü felsefi bir metinde hemen her kelimenin bir anlamı var, yerinden oynatılması ya da değiştirilmesi metinde büyük farklılıklara yol açabiliyor. İkinci olarak da dillerin kendi arasında birebir çevirisi yapılamayan terimler var. Misal çok basit bir örnek vereyim "insight". Türkçeye çevirisi "sezgi" ama aslında insightın metinlerde kullanımı bizim Türçke sezgiden anladığımız gibi içine doğmak tadında bir şey değil. Ya da misal "noumenon", Türkçede karşılık bulamadığı için dile numen olarak girdi. İşte felsefede kavramların verdiği anlamın birebir çevirisini yapmak çok zor olduğu için felsefe metinlerinin orijinal dilinden okunması çok daha iyidir.
- buff (18.10.16 11:56:19)
paul auster kitaplarini hem ingilizceden hem turkceden okudum ve ingilizcesinden cok daha fazla tat aldim. o yuzden her zaman orjinal dili tercih ederim.
kayip zamanin izinde kitabini ise hem ingilizce hem turkce okudum. turkcesi cok daha anlasilir geldi. ama cevirmeni roza hakmen efsane bir cevirmen.
anafikirler: - mumkunse orjinal dil, - yoksa cevirmenin kalitesine bagli
kayip zamanin izinde kitabini ise hem ingilizce hem turkce okudum. turkcesi cok daha anlasilir geldi. ama cevirmeni roza hakmen efsane bir cevirmen.
anafikirler: - mumkunse orjinal dil, - yoksa cevirmenin kalitesine bagli
- cedex (18.10.16 12:01:29)
ben genelde dil grubuna gore karar veririm, mesela japonca veya korece bir kitabi aslindan turkceye cevrilmis tercih ederim ama hintce veya fransizca bir kitabi ingilizce tercumesi daha anlamli olur. arapca veya farsca bir kitap ise durum karisik, gramer olarak ingilizceye yakin ama kelime haznesi turkceye yakin.
bunun en guzel degerlendirmesi festival filmlerinde hem ingilizce hem turkce altyazi olarak ayni anda okudugunda ortaya cikiyor.
butun bunlardan bagimsiz olarak iyi ceviri zok zor bulunan bir sey, cunku cogu zaman sadece bir dil degil, bir kultur cevriliyor, en basitinden amerikan kulturu gibi guya herkesin asina oldugu bir kulturun dizilerinde, herkesin bildigin ingilizceden turkceye yapilan ceviriler bile gorunuyor ki ne kadar icler acisi... bazen bir yanlis cevirinin neden yanlis oldugunu anlatmak icin tarihsel bir olaya atifta bulunmak, bir paragraf konsmak gerekiyor. artik bunun ustunden siz dusunun.
bunun en guzel degerlendirmesi festival filmlerinde hem ingilizce hem turkce altyazi olarak ayni anda okudugunda ortaya cikiyor.
butun bunlardan bagimsiz olarak iyi ceviri zok zor bulunan bir sey, cunku cogu zaman sadece bir dil degil, bir kultur cevriliyor, en basitinden amerikan kulturu gibi guya herkesin asina oldugu bir kulturun dizilerinde, herkesin bildigin ingilizceden turkceye yapilan ceviriler bile gorunuyor ki ne kadar icler acisi... bazen bir yanlis cevirinin neden yanlis oldugunu anlatmak icin tarihsel bir olaya atifta bulunmak, bir paragraf konsmak gerekiyor. artik bunun ustunden siz dusunun.
- mavicorap (18.10.16 12:13:25)
o zaman orjinalini okuyamıyorsak en iyisi en iyi çevrilmişidir diyebiliriz. çeviri kalitesi olarak da sanırım ingilizce çeviri kitaplar türkçelerden daha önde genel olarak.
- siradam (18.10.16 12:20:08)
1