[]
Crackler veya Keygenlerin mantığı
Hadi anlarım programa crack yaparsın(Anlamadı) Ama sen nasıl windowsa keygen yapıyorsun kardeşim nasıl yapıyorsun bunu yani her bastığımda çıkan serial kod nasıl tutuyor yani??
Bu konuda ki bilgilerinizi paylaşırsanız çok sevinirim. Araştırdığım siteler hep birbirinden C-P yapmış detaylı güzel bir anlatım yok maalesef.. Teşekkürler.
Bu konuda ki bilgilerinizi paylaşırsanız çok sevinirim. Araştırdığım siteler hep birbirinden C-P yapmış detaylı güzel bir anlatım yok maalesef.. Teşekkürler.
- coderlovescoder (06.09.16 23:52:05)
crack ve keygen birbirlerinden farklı kavramlardır.
crack olayı daha mütevazı ve daha az yorucu olan kısımdır. programı yüklersiniz ve programı kullanmaya başladığınızda veya bir özelliğini kullanmak istediğiniz zaman sizden bir key ister. genellikle bir debugger kullanarak ki debugger denilen şey, derlenmiş ve kullanıma hazır olan programı alır ve adım adım yarı-kod veya assembly kodu olarak kullanılacak halde önünüze yığar. tüm döngüler, duruş ve döngü hareket düğümlerini tek tek görebilirsiniz. normal şartlar altında yazılımcıların yaptıkları hataları önleyebilmesi için geliştirilmişlerdir ancak tersine mühendislik işleri ile uğraşanların göz bebeği haline gelmişlerdir. özellikle olly debugger denilen program sayesinde programların assembly kodlarını görünür hale getirebiliniyordu. bu sayede program yüklendikten sonra programın nerede şifre ya da anahtar sorgusu yaptığı döngü varsa bypass ediliyor yani döngünün bir ucunda sizden şifre isteniyor ve girdiğiniz şifre doğruysa hemen sonraki program yapısına atlayıp programa devam ediliyor ama girdiğiniz şifre yanlışsa döngü çakılıyor ve program devam edemiyordu. bypass işleminden sonra yani döngünün ucunu direkt bir sonraki yapıya bağlayarak oluşan yeni program yapısı yeniden derlenerek programın orijinal exe uzantısının ön işlem dosyası olan dosya ile yer değiştirebilecek duruma getiriliyordu. yani aynı dosyayı alıp programın kaynak klasörüne yapıştırdığımız hale getiriliyordu. o zamanlar yazılım korumada Themida, ASProtect, Armadillo gibi metotlar kullanılıyordu ve hepsinin kendine özgü koruma ve bypass edilebilme yöntemleri vardı. şimdi ne kullanılıyor hiçbir fikrim yok. 2004-2006 arasında ne kadar kafa yorsakta çok fazla yol alamamıştık. bu işin ustası ruslardı ki şimdi de öyleler.
keygen işi biraz daha zor ve çetrefilli bir iştir. çünkü eğer elinizde bir key yoksa programı size yüklettirmez ve programın nasıl çalışabileceğine dair hiçbir fikriniz olmaz. çünkü yüklenmemiş bir programı debugger içerisinde açamazsınız. genellikle çok büyük düzeyli ve boyutlu programlar, oyunlar vs. key korumalı olurlardı. tabiki bu işin erbabı olan ruslar, sırf büyük ve devasa programlara tersine mühendislik uygulayabilmek için reactos denilen bir linux dağıtımı oluşturdular. istediğiniz bir programı bu reactos sayesinde ikili kod düzeyinde incelenebiliniyordu. yani düşünün işte 1 ve 0 lardan oluşan sayfalar dolusu bir kod yığını ile karşı karşıya kalıyorsunuz. bu kodları assembly diline çevirerek ilk başta key soran kısma gelinip incelemeler yapılıyordu. key olayı aslında programın içine gömülü olan bir algoritmadan ibaret belirli bir uyumu sağlayan ardışık girişleri kabul eden bir yapı. yani örneğin 5 haneli bir key yapılandıracağımızı düşünelim. ve bu key için oluşturduğumuz algoritma şu şekilde olsun (tamamen rastgele olarak ve basit kurallardan oluşan sallama bir yapıyı örnek olarak veriyorum) :
1-ilk girdi bir tek sayı olmalı
2-ikinci girdi bir harf sesli harf olmalı
3-üçüncü girdi bir çift sayı olmalı
4-dördüncü girdi bir sessiz harf olmalı
5-beşinci girdi bir sessiz harf olmalı
bu durumu veren 3A2CD, 9I6XK gibi bir dünya key üretilebilir. işte programın girişindeki bu key yapısının algoritması incelenerek algoritmayı keşfediyorlar ve bu yapıya göre bir küçük program yazılıyordu. siz keygeni her açışınızda bu algoritma yapısına uygun bir key üretiyor.
işin komik olan kısmı ise reactos ruslar tarafından üretildikten ve 1998 yılında piyasaya sürüldükten sonra microsoft NT tabanlı sisteminin uygulamalarını ve sistem elemanlarının hemen hemen %90'lık kısmını bu işletim sistemi üzerinde asemmbly olarak makina düzeyinde yazmıştır.
zamanında cyber-warrior denilen oluşum içerisinde ErgenekoN diye bir abimiz saolsun bize çok yol göstermiştir. hatta eğitim videoları falan çekmişti ama o zamanki kısıtlı imkanlar, dil bilmediğimiz, programlama bilmediğimiz için içimizde sadece bir heves olarak kalmıştır. kendisi çeçen olduğundan dolayı rus forum sitelerinden çıkmazdı. o zamanki aklımızla anlattıkları karşısında ufo görmüş masum köylü gibi küçük dilimizi yutardık.
crack olayı daha mütevazı ve daha az yorucu olan kısımdır. programı yüklersiniz ve programı kullanmaya başladığınızda veya bir özelliğini kullanmak istediğiniz zaman sizden bir key ister. genellikle bir debugger kullanarak ki debugger denilen şey, derlenmiş ve kullanıma hazır olan programı alır ve adım adım yarı-kod veya assembly kodu olarak kullanılacak halde önünüze yığar. tüm döngüler, duruş ve döngü hareket düğümlerini tek tek görebilirsiniz. normal şartlar altında yazılımcıların yaptıkları hataları önleyebilmesi için geliştirilmişlerdir ancak tersine mühendislik işleri ile uğraşanların göz bebeği haline gelmişlerdir. özellikle olly debugger denilen program sayesinde programların assembly kodlarını görünür hale getirebiliniyordu. bu sayede program yüklendikten sonra programın nerede şifre ya da anahtar sorgusu yaptığı döngü varsa bypass ediliyor yani döngünün bir ucunda sizden şifre isteniyor ve girdiğiniz şifre doğruysa hemen sonraki program yapısına atlayıp programa devam ediliyor ama girdiğiniz şifre yanlışsa döngü çakılıyor ve program devam edemiyordu. bypass işleminden sonra yani döngünün ucunu direkt bir sonraki yapıya bağlayarak oluşan yeni program yapısı yeniden derlenerek programın orijinal exe uzantısının ön işlem dosyası olan dosya ile yer değiştirebilecek duruma getiriliyordu. yani aynı dosyayı alıp programın kaynak klasörüne yapıştırdığımız hale getiriliyordu. o zamanlar yazılım korumada Themida, ASProtect, Armadillo gibi metotlar kullanılıyordu ve hepsinin kendine özgü koruma ve bypass edilebilme yöntemleri vardı. şimdi ne kullanılıyor hiçbir fikrim yok. 2004-2006 arasında ne kadar kafa yorsakta çok fazla yol alamamıştık. bu işin ustası ruslardı ki şimdi de öyleler.
keygen işi biraz daha zor ve çetrefilli bir iştir. çünkü eğer elinizde bir key yoksa programı size yüklettirmez ve programın nasıl çalışabileceğine dair hiçbir fikriniz olmaz. çünkü yüklenmemiş bir programı debugger içerisinde açamazsınız. genellikle çok büyük düzeyli ve boyutlu programlar, oyunlar vs. key korumalı olurlardı. tabiki bu işin erbabı olan ruslar, sırf büyük ve devasa programlara tersine mühendislik uygulayabilmek için reactos denilen bir linux dağıtımı oluşturdular. istediğiniz bir programı bu reactos sayesinde ikili kod düzeyinde incelenebiliniyordu. yani düşünün işte 1 ve 0 lardan oluşan sayfalar dolusu bir kod yığını ile karşı karşıya kalıyorsunuz. bu kodları assembly diline çevirerek ilk başta key soran kısma gelinip incelemeler yapılıyordu. key olayı aslında programın içine gömülü olan bir algoritmadan ibaret belirli bir uyumu sağlayan ardışık girişleri kabul eden bir yapı. yani örneğin 5 haneli bir key yapılandıracağımızı düşünelim. ve bu key için oluşturduğumuz algoritma şu şekilde olsun (tamamen rastgele olarak ve basit kurallardan oluşan sallama bir yapıyı örnek olarak veriyorum) :
1-ilk girdi bir tek sayı olmalı
2-ikinci girdi bir harf sesli harf olmalı
3-üçüncü girdi bir çift sayı olmalı
4-dördüncü girdi bir sessiz harf olmalı
5-beşinci girdi bir sessiz harf olmalı
bu durumu veren 3A2CD, 9I6XK gibi bir dünya key üretilebilir. işte programın girişindeki bu key yapısının algoritması incelenerek algoritmayı keşfediyorlar ve bu yapıya göre bir küçük program yazılıyordu. siz keygeni her açışınızda bu algoritma yapısına uygun bir key üretiyor.
işin komik olan kısmı ise reactos ruslar tarafından üretildikten ve 1998 yılında piyasaya sürüldükten sonra microsoft NT tabanlı sisteminin uygulamalarını ve sistem elemanlarının hemen hemen %90'lık kısmını bu işletim sistemi üzerinde asemmbly olarak makina düzeyinde yazmıştır.
zamanında cyber-warrior denilen oluşum içerisinde ErgenekoN diye bir abimiz saolsun bize çok yol göstermiştir. hatta eğitim videoları falan çekmişti ama o zamanki kısıtlı imkanlar, dil bilmediğimiz, programlama bilmediğimiz için içimizde sadece bir heves olarak kalmıştır. kendisi çeçen olduğundan dolayı rus forum sitelerinden çıkmazdı. o zamanki aklımızla anlattıkları karşısında ufo görmüş masum köylü gibi küçük dilimizi yutardık.
- entropee (07.09.16 04:06:52 ~ 04:09:13)
tersine mühendislik ile programın kodu doğrulama algoritmasını elde edip onu kullanarak keygen yapıyorlar. ekteki videodan izleyebilirsin.
www.youtube.com
www.youtube.com
- orpheus (07.09.16 23:16:53)
1