[]
"decay" kelimesi için çeviri önerisi
gözden düşmek dışında ne olabilir?
"fall from grace" minvalinde, eşdeğer bir türkçe kelime-kelimeler aradım bulamadım.
nakz etmek, tenaküz diyesim var ama beni tatmin etmedi.
gözden düşmek dışında bir şey.
"fall from grace" minvalinde, eşdeğer bir türkçe kelime-kelimeler aradım bulamadım.
nakz etmek, tenaküz diyesim var ama beni tatmin etmedi.
gözden düşmek dışında bir şey.
Pabucu dama atılmak
- Lim5 (21.07.16 02:40:51)
çürümek
- roe (21.07.16 02:48:19)
siz gözden değil de çaptan düşmeyi kastettiniz sanırım ki decay'in anlamı sanki tam olarak bu değil. çürüme, dağılma, bozulma, yozlaşma yani başkalaşma var işin içinde. bozmak var.
yani decay fall from grace değil. kötüleşmek ikisinde de ortak payda ama algılarda gözden düşmek değil. mesela fall from grace'in olduğu yerde decay olmak zorunda değil veya decay olan yerde fall from grace olmak zorunda değil. fall from grace'te başkasının bu durumu tanıması ve sonra tanımayışı var.
fall from grace için gözden düşmek'i kullanabilirisiniz mesela.
ama decay için yozlaşmak, bozulmak, çürümek, dağılmak söz konusu.
yani decay fall from grace değil. kötüleşmek ikisinde de ortak payda ama algılarda gözden düşmek değil. mesela fall from grace'in olduğu yerde decay olmak zorunda değil veya decay olan yerde fall from grace olmak zorunda değil. fall from grace'te başkasının bu durumu tanıması ve sonra tanımayışı var.
fall from grace için gözden düşmek'i kullanabilirisiniz mesela.
ama decay için yozlaşmak, bozulmak, çürümek, dağılmak söz konusu.
- godoşu beklerken (21.07.16 03:09:56)
aha. bugün kısmındaki sorunuzu görünce jeton düştü. siz oscar wilde'ın yazısını mı çeviriyorsunuz veya bununla alakalı mı sordunuz?
orada oscar wilde bir sanat olarak yalan söylemenin gitgide bozulması, dejenere olmasından, hayalgücünün yok olmasından bahsediyor sanırsam. (wilde "sanat sanat içindir"cilerden) okumadım da göz gezdirdim.
yani orada decay, demise veya fall değil.yalanın bozunumu gibi bir şey. azalarak ve değişerek doğasını kaybetmesi. mesela sanatın sanat için sanat olmaktan çıkıp gerçeğin imitasyonu olma çabası vs. giderek daha fazla sanatçının bunu yapması sanatın içerdiği yalanın ve yorumun gözden düşmesi oluyor, doğru. ama sanatın üzerine kurulduğu yalanın hayalgücü ayağının çürümesi işi bozuyor. bu aslında bence daha ziyade yalanın çürümesi, bozulması olur.
orada oscar wilde bir sanat olarak yalan söylemenin gitgide bozulması, dejenere olmasından, hayalgücünün yok olmasından bahsediyor sanırsam. (wilde "sanat sanat içindir"cilerden) okumadım da göz gezdirdim.
yani orada decay, demise veya fall değil.yalanın bozunumu gibi bir şey. azalarak ve değişerek doğasını kaybetmesi. mesela sanatın sanat için sanat olmaktan çıkıp gerçeğin imitasyonu olma çabası vs. giderek daha fazla sanatçının bunu yapması sanatın içerdiği yalanın ve yorumun gözden düşmesi oluyor, doğru. ama sanatın üzerine kurulduğu yalanın hayalgücü ayağının çürümesi işi bozuyor. bu aslında bence daha ziyade yalanın çürümesi, bozulması olur.
- godoşu beklerken (21.07.16 04:11:32 ~ 04:12:42)
@godoşu beklerken samuel beklet:
evet onunla uğraşıyorum, ilgilenmene sevindim ^^
şu ara gerekli olup olmadığından emin olmadığım bir takıntı sardı beni, okuyabildiğim dillerdeki metinlerin bilhassa kavramsallaştırmalarını, başlıklarındaki kelimelerin geçmişini ve kim ne anlamda kullanmış onu takip ediyorum ve temin edebildiysem (ki çoğu libgende var) asıl metinden okuyorum, tabi her kitabı değil de zaten okuduğum şeyleri.
işte oscar wilde "decay of lying" demiş, türkiyede neşredilen tek tercümesinde de ona "yalanın gözden düşüşü" demişler -fall from grace falan burdan çıkmıştı-, decay'i de demin yazdığım takibi yapınca ve bunu oscar wilde'ın metniyle birleştirince bozulmanın da ötesinde yalanın yaygınlaşma ayağa düşme ve vulgarize edilmesi, hödük zevksiz kim varsa onlar tarafından da kullanıla kullanıla bokunun çıkması minvalinde bir anlamı olduğuna vardım, ki yazıda da bundan bahsediyor zaten, mesela romancıların bir kısmına -charles dickens gibi- kendilerinin bile inanmadığı şeyler yazmanın adı roman olmuş minvalinde laflar sokmuş.
hoş çeviricem ve bir arkadaşıma da okuması için vericem vermesine de, "yalanın yaygınlaşma ayağa düşme ve vulgarize edilmesi, hödük zevksiz kim varsa onlar tarafından da kullanıla kullanıla bokunun çıkması" diye de başlık olmaz gibi geliyo, nakzetmenin buna yakınsayan bir anlamı var ama beni yine de tatmin etmiyo.
çürüme bozulma kelimeleri de yetersiz, yalan söylememek umum tarafından bir erdemlilik olarak kabul görüyo da buna mukabil yalan söylemek zaten çürük bozuk bişey oluyo da, oscar wilde'ın kastında bu da içkin ve böyle algılayışı da yerin dibine sokuyo.
bana fuzuliyi de anıştırıyo söyledikleri
"gel derse ki fuzuli güzellerde vefa var
aldanma şair sözü elbet yalandır"
nakzetmeden daha iyisini bulamadım ama du bakalım.
evet onunla uğraşıyorum, ilgilenmene sevindim ^^
şu ara gerekli olup olmadığından emin olmadığım bir takıntı sardı beni, okuyabildiğim dillerdeki metinlerin bilhassa kavramsallaştırmalarını, başlıklarındaki kelimelerin geçmişini ve kim ne anlamda kullanmış onu takip ediyorum ve temin edebildiysem (ki çoğu libgende var) asıl metinden okuyorum, tabi her kitabı değil de zaten okuduğum şeyleri.
işte oscar wilde "decay of lying" demiş, türkiyede neşredilen tek tercümesinde de ona "yalanın gözden düşüşü" demişler -fall from grace falan burdan çıkmıştı-, decay'i de demin yazdığım takibi yapınca ve bunu oscar wilde'ın metniyle birleştirince bozulmanın da ötesinde yalanın yaygınlaşma ayağa düşme ve vulgarize edilmesi, hödük zevksiz kim varsa onlar tarafından da kullanıla kullanıla bokunun çıkması minvalinde bir anlamı olduğuna vardım, ki yazıda da bundan bahsediyor zaten, mesela romancıların bir kısmına -charles dickens gibi- kendilerinin bile inanmadığı şeyler yazmanın adı roman olmuş minvalinde laflar sokmuş.
hoş çeviricem ve bir arkadaşıma da okuması için vericem vermesine de, "yalanın yaygınlaşma ayağa düşme ve vulgarize edilmesi, hödük zevksiz kim varsa onlar tarafından da kullanıla kullanıla bokunun çıkması" diye de başlık olmaz gibi geliyo, nakzetmenin buna yakınsayan bir anlamı var ama beni yine de tatmin etmiyo.
çürüme bozulma kelimeleri de yetersiz, yalan söylememek umum tarafından bir erdemlilik olarak kabul görüyo da buna mukabil yalan söylemek zaten çürük bozuk bişey oluyo da, oscar wilde'ın kastında bu da içkin ve böyle algılayışı da yerin dibine sokuyo.
bana fuzuliyi de anıştırıyo söyledikleri
"gel derse ki fuzuli güzellerde vefa var
aldanma şair sözü elbet yalandır"
nakzetmeden daha iyisini bulamadım ama du bakalım.
- dafaisss (21.07.16 05:03:32 ~ 05:10:32)
1