[]

ilginç bir soru

merak ettiğim bir şey var. şimdi doğuştan değil de bir kaza sonucu elini bileğinden itibaren kaybetmiş bir kişi parmaklarını oynattığını hissedebilir mi? yani normal olarak o kişinin parmakları yok ama beyinde parmak olduğu ve nasıl oynatılacağı programlı. yani eli olmayan bir kişi parmaklarını oynatmak istese beyni bunu ona parmaklarını oynatıyormuş gibi yansıtır mı? şöyle mekanik ir örnek daha vereyim. mesela bir arabanın tekerleklerini takmayıp motora viteste gaz verince motor kendini gidiyorum zanneder ama dingiller boşa dönüyordur, ucunda tekerlek yoktur. onun gibi.




 
iş beyinde... depremde ayağı kolonun altında kalmış biri.. ayağı kesildiği halde yıllarca olmayan ayağının ezilme acısını hissediyor diye bi haber vardı. fena bi durum


  • efruz  (01.08.07 12:47:01) 
teorik olarak hissedebilir ama herkes hissedemiyor-ki örneğim de bu hisedemeynlerle ilgili. kimileri kaza geçirirken, eli ne halde kaldıysa hep o şekilde beyninin algıladığından şikayetçi ve bu durumdan kurtulmak için de kişiye şöyle bir tedavi uyguluyorlar.hastanın sağlam olan elini-sağ el diyelim- bir aynanın karşısına koyup, oluşan görüntüyü kaybettiği elinin-sol el diyelim- hizasına düşmesi ve böylelikle de beynin sanki sol ele sahipmiş gibi algılaması sağlanıyor. hasta sağ elini hareket ettirdiğinde sol eli de hareket ediyormuş gibi göründüğünden, beyin sol elini hareket ettiği sanrısına kapılmaktadır. yani, evet beyin kayıp pelini hareket ettirdiğini algılayabilir diyebiliriz. bu rahatsızlığı bir belgeselde izlemiştim. umarım işinize yaramıştır.


  • comptrol  (01.08.07 13:58:20) 
evet yansıtır. takma robot kol ve bacaklar bu mantığa göre çalışıyor zaten. sinir uçlarınıza elektrotlar bağlıyorlar ve beyinden gelen sinyalleri işleyerek kolu sadece düşünerek oynatabiliyorsunuz.

bir süre sonra sinirler körelir mi hatırlamıyorum, belgeseli izleyeli baya oldu.
  • kimlanbu  (01.08.07 14:01:04) 
Subjektif çeşitler:
- Bisiklet sürmeyi öğrenen beyin, bisiklete binince ne yapması gerektiğini bilir (pedal çevir, gidon ile denge sağla, ön frene aniden asılma vs...), bisikletten indikten sonra bu bilgi içeride bir plugin ya da extension gibi yüklüdür, ama rüya gibi uçuş modları dışında bunu askıya alır.
- Beyin, doğduktan sonra temiz kurulmuş bir sistem gibidir, ama pc'lere kapasitesi dışında accayip, ultimeyt, deşşetengiz bir şekilde "extension" ve "plugin" desteği ile basar. Bu kadar çok şey ekleyebildiğiniz halde ram artırmak, ya da hdd büyütmek, işlemci değiştirmek gibi bir şansı yoktur. Varsa yoksa besin, oksijen, su gibi kimyasalları karıştırıp büyüme süreci içerisinde bu eklemelerin yoğunluğu ve yaşama isteği ve genetik yapısı gibi bağlayıcı koşullarla kendini güçlendirir. Doğduğunda 256 varsa body building yaparak (yani yeni karburatör veya turbocharger takarak değil) 1gb'ye ya da 3-4gb'ye çıkabilir.
- Bir otomobil ya da başka bir taşıtın motoru, biz ne kadar sevip değer versek de henüz gaz verdiğinizde ben bir şeyler yapıyorum diye düşünecek bir sisteme sahip değildir. Ama örneğe göre böyle bir şey var diye kabul ederek düşünürsek; hayır, arabanın tekerleklerini takmayıp, viteste gaz verdiğimizde araç, tekerlekler yüzünden daha fazla güç sarfederek kazandığı ivmeyi çok daha kolay edinmiş olacaktır. Bu durumda şoförü kadar zeki ise otomatikman verdiği yakıt ve oksijeni kesmesi beklenir. Bu karanlıkta fazladan bir basamak var diye zannederek yere güm diye basmamıza benzetilebilir.
- Tıp nasıl ve ne kadar ilerliyordur bu konuda bilmiyorum, ama herhangi bir uzvunu sonradan kaybetmiş bir insan için bu uzvun yerine mekanik bir cihaz yapılırsa bunun kişi tarafından kullanılabilmesi için beyinde bu uzuva daha önce hizmet etmiş kısmın, yine oraya uzanan sinir "kabloları" aracılığı ile "mekanik uzuva ulaşması belki sağlanabilir. Tahminin bu işi zorlaştıran konu bir arabirim yaratabilmektir. Yani elini kaybetmiş birinin kolunda hala bir eli kontrol etmek için gereken sinirler bulunur, ama bu sinir uçları ile mekanik el'in birbirine ulaşması için gereken elektronik ve bir o kadar kimyasal sistemi yapılandırmak ve uygulanabilir hale getirmek zor olacaktır. Çünki işin içinde bir insan elinin binbir çeşit hareketini sağlayabilecek veriyolu dışında (sinirler ve onların kodlamaları) ısıya, neme, hareket ve titreşimlere göre tepki verme, bunlar dışında; terleme, tüylenme, yaraları iyileştirme gibi biyolojik unsurların mekanik arabirime bulaşmaması için gereken ayıklama işlemleri ve akla gelmeyen bir çok fazlası gibi karmaşık unsurları değerlendirilmesi vardır. Bu zorluğa başka bir örnek de şöyle olabilir: Tamamı mekanik olan ve bir insan elinin yaptığı her işi insan elinin hızı ve gücüyle uygulayabilecek bir el yapılmıştır diyelim. Yani bu el kapasite olarak organik bir elin yapabileceği her işe muktedir olsun (Türkçe'si aklıma gelemedi.) Bu elin başarılı mimarisi dışında çok önemli bir ihtiyacı daha vardır. Öyle bir arabirim gerekir ki, bir insan evladı (bu iş için tasarlanmadığı halde) bir bilgisayar karşısına oturup şu okunduğu varsayılan "ne diyor bu dallama" dedirtebilecek metin gibi metinleri tuşlara bakmadan yazabilecek bir yapıya sahiptir. Belki bu karmaşık sistemin en önemli kısımları beyinde işletiliyordur ama sonuçta bu programın uygulama kısmını "el"lere aktaran bir "kablo yığını" ve bu yığında akagiden veriyi çok kısa sürelerde değerlendirip iki taraflı olarak uygulamaya sokan muhteşem bir sistem vardır.

Günümüz teknolojileri (tıp, fizik, mekanik, elektronik, kimya) bir araya gelip bu konuda güçlü çalışmalar yapabilir ve belki son derece işe yarar, insana faydalı sonuçlara varabilirler. Ama nip-tuck daha önemli sanırım. En çok para büyük ihtimalle estetik operasyonlardan kazanılıyordur toplamda. Ne gerek var canım elini kaybetmiş birkaç insan için uğraşmaya, di mi?(!?!?) (uğraşan insanlara ne kadar teşekkür edilse azdır "köşeyi dönmenin" yolunu bildikleri halde hala uğraştıkları için, ayrı.)

Ek: bir de şöyle bir şey gelir aklıma, belki ilerleyen zamanlarda (ya da benim haberim yok ise şu zamanlarda) üzerinde çalışılıyor olacaktır (/çalışılıyordur): Bir bebek doğmadan önce, annenin karnında iken, bir yumurtadan insana dönüşür. Bu sistemin kopyalanıp üzerinde çalışılması ile büyümüş ve elini kaybetmiş bir insanda -üzerinde modifikasyon yaptıktan sonra- uygulanması ile kopan elin olduğu kısımda yeni bir elin oluşması sağlanabilir belki. Ama bu klonlama hakkında bilinen ürkütücü senaryoları da beraberinde getirir tabii.
  • laugh  (01.08.07 14:09:30) 
  • ainothia  (01.08.07 19:57:40) 
1
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.