"sinif yonetimi" dersi aliniyor formasyon alinirken.
ama tabii ki bu yetmiyor. cunku hic bir sey, her ogrenci icin kesin gecerli olmuyor.
ben haftada 1 kez ortaokul sinifima giren biri olarak belki cok dogru ornek olmama ama sinif ogretmenlerinden ve diger ogretmenlerden gozlemle sunu soyleyebilirim farkli olarak;
sinif disinda da onlarla güzel iliskileriniz olmasi,
onlarla basarili ve farkli isler yapiyor olmaniz,
hepsinin farkli ilgi alanlariyla ilgili atifta bulunarak dersler islemeniz, ornekler vermeniz,
size olan saygilarini ve sevgilerini artirirlar.
dolayisiyla onlara bagirmak kizmak yerine, daha naif, daha kucuk seylerle bir sekilde kendilerini kontrol etmeyi ogretebilirsiniz.
baska yerde bagirarak susun demek ve kizmakla cocuklar susmayabiliyorken veya davranislari degismiyorken,
ote tarafta bir askolsun ile, rica ediyorum ile tum ders size yardimci bile olabilirler.
elbette pdr'den yardim alabilirsiniz bu konuda. cunku cocuklarin ic dünyasini bilmek/anlamak da bunda yardimci olcaktir. belki cocuk ilgi cekmek icin yapiyor, belki baska bir şeyi haykiriyor içi bunlari yaparlarken, belki sinifin lideri gibi gozukmek istiyorlar veya baska bir sey var sizle ilgili.
onlarin dersine giren diger ogretmenlere de aynilar mi?
cok degisken var.
ama tabii ki bu yetmiyor. cunku hic bir sey, her ogrenci icin kesin gecerli olmuyor.
ben haftada 1 kez ortaokul sinifima giren biri olarak belki cok dogru ornek olmama ama sinif ogretmenlerinden ve diger ogretmenlerden gozlemle sunu soyleyebilirim farkli olarak;
sinif disinda da onlarla güzel iliskileriniz olmasi,
onlarla basarili ve farkli isler yapiyor olmaniz,
hepsinin farkli ilgi alanlariyla ilgili atifta bulunarak dersler islemeniz, ornekler vermeniz,
size olan saygilarini ve sevgilerini artirirlar.
dolayisiyla onlara bagirmak kizmak yerine, daha naif, daha kucuk seylerle bir sekilde kendilerini kontrol etmeyi ogretebilirsiniz.
baska yerde bagirarak susun demek ve kizmakla cocuklar susmayabiliyorken veya davranislari degismiyorken,
ote tarafta bir askolsun ile, rica ediyorum ile tum ders size yardimci bile olabilirler.
elbette pdr'den yardim alabilirsiniz bu konuda. cunku cocuklarin ic dünyasini bilmek/anlamak da bunda yardimci olcaktir. belki cocuk ilgi cekmek icin yapiyor, belki baska bir şeyi haykiriyor içi bunlari yaparlarken, belki sinifin lideri gibi gozukmek istiyorlar veya baska bir sey var sizle ilgili.
onlarin dersine giren diger ogretmenlere de aynilar mi?
cok degisken var.
- la traviata (07.10.15 20:02:51)
@la traviata hocam erkek hocalarin dersinde daha sessizlermis. Bayan hocalarin hepsi sikayetci. Ben guzellikle konusuyorum
anlamiyorlar, sinav tehdidi ile korkuyorlar; bu da hosuma gitmiyor. Ailelerin sucu :-( Hocam guzel tavsiyeleriniz icin cok sagolun, cok sert cikmazsam ogrenciler daha da beter oluyor.
anlamiyorlar, sinav tehdidi ile korkuyorlar; bu da hosuma gitmiyor. Ailelerin sucu :-( Hocam guzel tavsiyeleriniz icin cok sagolun, cok sert cikmazsam ogrenciler daha da beter oluyor.
- dilem (07.10.15 20:09:30)
sert olmak bagirmak vs. anı kurtarır.
ama aslında daha da kotu yapar temelde her seyi.
yok mu okulun rehberligi. durumu konusun onunla. o ogrencileri tespit edin ve gerekirse ayrica gorusme ayarlayin hepsine. eger bir sekilde gozleri korkutulcaksa da, bunu siz diil yonetim / disiplin kurulu vs. yapar.
ki daha kucukler. mutlaka yollari vardir onlara güzellikle ulasmanin.
ama aslında daha da kotu yapar temelde her seyi.
yok mu okulun rehberligi. durumu konusun onunla. o ogrencileri tespit edin ve gerekirse ayrica gorusme ayarlayin hepsine. eger bir sekilde gozleri korkutulcaksa da, bunu siz diil yonetim / disiplin kurulu vs. yapar.
ki daha kucukler. mutlaka yollari vardir onlara güzellikle ulasmanin.
- la traviata (07.10.15 20:14:31)
@la traviata rehberlik maalesef yok. Bazi ogrenciler cidden korkunca susuyor, ben istiyorum ki diger sessiz basarili ogrencilerin zamani calinmasin. Zor is ogretmenlik isi. Ailede terbiye cok onemli, ama aileler de en ufak bir seyde okulu basip hocalara kiziyorlar.
- dilem (07.10.15 20:20:01)
susturmak için ilgilerini çekici bir "şey" olmalı. bazen bu günlük hayattan bir örnek, bazen sizi de "onlardan biri" yapabilecek ortak bir payda (tutulan takım, futbol, bilgisayar oyunları, işte benim stilim, survivor vs gibi) derste çok yer kaplamayacak bir kaç örnek ilgilerini sizin üzerinize çekecektir.
ikinci kural "ben" dili. "yaptığın şey çok saçma" yerine " arkadaşınla konuşuyorsun ya, ben çok üzülüyorum" tarzı bir konuşma. çocukları notla, dayakla, bağırmakla, veliyle korkutmak kısa ama etkili çözümdür. ama ileri vadede size olan saygı ve sevgileri yok olur.
ben mi, doğuda kötü bir okulda öğretmenim. sınıf yönetimi adına bir kitap yazabilecek tecrübeye sahibim ancak ben de susturamıyorum. başarılı öğrenci sayısı az olunca mecburen ders dışı etkenler ve şaklabanlıklarla ilgiyi ve sevgiyi üzerime çekmeye çalışıyorum. başarılı kabul etmiyorum ancak en çok işe yarar yöntemim bu. yeni atanan öğretmenler daha dezavantajlı bu konuda. öğrenci ile bir "kendini kabul ettirme" harbi başlıyor. bir güç yarışı. bir otorite ispatı. ergenler bunu bazen saygısızlıkla, bazen de çok bilmişlikle hava atarak elde etmeye çalışıyor. asla öğrencinin eline ipleri teslim etmemek lazım ilerisi için. ama kaba kuvvet, bağırma çağırma, emir cümleleri ve nasihatle olacak iş değil. mesele onlar gibi hissettiğinizi, aslında onların sizin anlamadığınızı sandığı şeyleri aslında sizin onlardan daha çok bildiğinizi ve hissettiğinizi aksettirmeniz ve şaşırtmanız gerekiyor. ha bir de bazı ergenlere "çocuk" muamelesi yapmayın, hoşlanmazlar. nabza göre şerbet olayı işin aslı.
ikinci kural "ben" dili. "yaptığın şey çok saçma" yerine " arkadaşınla konuşuyorsun ya, ben çok üzülüyorum" tarzı bir konuşma. çocukları notla, dayakla, bağırmakla, veliyle korkutmak kısa ama etkili çözümdür. ama ileri vadede size olan saygı ve sevgileri yok olur.
ben mi, doğuda kötü bir okulda öğretmenim. sınıf yönetimi adına bir kitap yazabilecek tecrübeye sahibim ancak ben de susturamıyorum. başarılı öğrenci sayısı az olunca mecburen ders dışı etkenler ve şaklabanlıklarla ilgiyi ve sevgiyi üzerime çekmeye çalışıyorum. başarılı kabul etmiyorum ancak en çok işe yarar yöntemim bu. yeni atanan öğretmenler daha dezavantajlı bu konuda. öğrenci ile bir "kendini kabul ettirme" harbi başlıyor. bir güç yarışı. bir otorite ispatı. ergenler bunu bazen saygısızlıkla, bazen de çok bilmişlikle hava atarak elde etmeye çalışıyor. asla öğrencinin eline ipleri teslim etmemek lazım ilerisi için. ama kaba kuvvet, bağırma çağırma, emir cümleleri ve nasihatle olacak iş değil. mesele onlar gibi hissettiğinizi, aslında onların sizin anlamadığınızı sandığı şeyleri aslında sizin onlardan daha çok bildiğinizi ve hissettiğinizi aksettirmeniz ve şaşırtmanız gerekiyor. ha bir de bazı ergenlere "çocuk" muamelesi yapmayın, hoşlanmazlar. nabza göre şerbet olayı işin aslı.
- discopolice (07.10.15 21:26:38)
@discopolice hocam cok tesekkur ederim guzel paylasiminiz icin, uygulamaya calisacagim. Benim donemimdeki sinif arkadaslarimi dusunuyorum
da biz ortaokuldayken bile olgin gibiydik. Kusak farki :-(
da biz ortaokuldayken bile olgin gibiydik. Kusak farki :-(
- dilem (07.10.15 22:12:39)
Olabildiğince sert olmalısın. Yüzün sık gülmemeli. Böyle olursan ancak dersini işleyebilirsin. Öbür türlü öğrenciler seni sever; yıllar sonra seni iyi anar, ancak ders falan işleyemezsin. Verimli olamazsın. Bizim sorumluluğumuz var. Bu çocuklar yarın sınava girecek. Zamana ihtiyacımız var, dersler TEOG için yeterli değil. Onu göz önünde bulundur ona göre hareket et.
- Simrug (07.10.15 23:05:39 ~ 23:08:19)
1