Selam EkşiDuyuru insanları,
Son bir haftadır yapmam gereken işlere yoğunlaşamama gibi bir dedim var. Dün sırf bahane uydurup işe gelmedim, şimdi de boş boş bakınıyorum.
şu halden çıkmak için ne yapılabilir? Bir tükenmişlik halindeyim sanki.
Son bir haftadır yapmam gereken işlere yoğunlaşamama gibi bir dedim var. Dün sırf bahane uydurup işe gelmedim, şimdi de boş boş bakınıyorum.
şu halden çıkmak için ne yapılabilir? Bir tükenmişlik halindeyim sanki.
Merhaba Ekşi Duyuru'nun tasarımcıları.
Uluslararası bir şirkete (Fransa'da) bir logo tasarlamaktayım. Tasarımlar için fiyat sorup duruyorlar. Elbette özellikle logo işlerinde ücretlendirmenin saçma sapan olabileceğinin farkındayım. 100 euro ile 1 milyon euro arasında değişebilir bir şey.
Sormak istediğim hatırladığım kadarıyla bir hesaplama yöntemi vardı; İşte tasarımın başında geçirdiğin saat x bilmemkaç lira gibi.
neydi o tam olarak? ne isteyeyim şimdi ben bu adamlardan?
merci.
Uluslararası bir şirkete (Fransa'da) bir logo tasarlamaktayım. Tasarımlar için fiyat sorup duruyorlar. Elbette özellikle logo işlerinde ücretlendirmenin saçma sapan olabileceğinin farkındayım. 100 euro ile 1 milyon euro arasında değişebilir bir şey.
Sormak istediğim hatırladığım kadarıyla bir hesaplama yöntemi vardı; İşte tasarımın başında geçirdiğin saat x bilmemkaç lira gibi.
neydi o tam olarak? ne isteyeyim şimdi ben bu adamlardan?
merci.
Patatesli Börek yapmaya karar verdim, patatesler haşlanıyor.
var mıdır güzel bir tarif? yufkaları ufala karışıma batır, tencereyi ters kapat, patatesleri kabuklarıyla koy vb.
patatesli börek tarifi arıyorum özetle.
var mıdır güzel bir tarif? yufkaları ufala karışıma batır, tencereyi ters kapat, patatesleri kabuklarıyla koy vb.
patatesli börek tarifi arıyorum özetle.
aşağıda fındıkkıran yazmış rezil insanlar tanıdım diye. ben de kaç yıldır buralardayım şöyle şeyler oldu;
- Defter dergisini arıyordum deli gibi, sağolsun burada kitap/dergi satan bir arkadaş hepsini buldu, çalıştığım yere kadar getirdi, tanıştık, muhabbetimiz devam ediyor.
- Meksika'dayken buradan birisi beni bulup oradan dergi gönderip gönderemeyeceğimi sordu, gönderdim, karşılığında da ondan bir cd istedim, o da gönderdi, bu sayede meksika'daki kız arkadaşıma türkiye'ye gitmeden hediye gönderme şansım oldu.
ayrıca burada dönen muhabbete hiç girmiyorum ancak burada olmaktan gayet mutluyum.
ya da ben çok şanslıyım hiç kötü birine denk gelmedim.
hadi öpüldünüz, iyi cumartesiler.
- Defter dergisini arıyordum deli gibi, sağolsun burada kitap/dergi satan bir arkadaş hepsini buldu, çalıştığım yere kadar getirdi, tanıştık, muhabbetimiz devam ediyor.
- Meksika'dayken buradan birisi beni bulup oradan dergi gönderip gönderemeyeceğimi sordu, gönderdim, karşılığında da ondan bir cd istedim, o da gönderdi, bu sayede meksika'daki kız arkadaşıma türkiye'ye gitmeden hediye gönderme şansım oldu.
ayrıca burada dönen muhabbete hiç girmiyorum ancak burada olmaktan gayet mutluyum.
ya da ben çok şanslıyım hiç kötü birine denk gelmedim.
hadi öpüldünüz, iyi cumartesiler.
Selamlar Ekşi Duyuru'nun Gurmeleri,
Yaklaşık 10 yıldır yalnız yaşamaktayım, yemek yapma konusunda deneyimli sayılabilirim artık. Çalıştığım yerde dışarıda yemek çok pahalı olduğundan evden bir şeyler getirmeyi tercih ediyorum. Şöyle ufak/sağlıklı opsiyonları olan bir liste yapayım ve ona göre haftalık yemeğimi yiyeyim derdindeyim.
Üniversitelerin falan aylık yemek listelerine baktım ancak yurtdışında yaşadığımdan listedeki yemeklerin çoğunu yapma şansım yok maalesef.
of, çok uzattım. bi liste yapsak ya.
merci.
Yaklaşık 10 yıldır yalnız yaşamaktayım, yemek yapma konusunda deneyimli sayılabilirim artık. Çalıştığım yerde dışarıda yemek çok pahalı olduğundan evden bir şeyler getirmeyi tercih ediyorum. Şöyle ufak/sağlıklı opsiyonları olan bir liste yapayım ve ona göre haftalık yemeğimi yiyeyim derdindeyim.
Üniversitelerin falan aylık yemek listelerine baktım ancak yurtdışında yaşadığımdan listedeki yemeklerin çoğunu yapma şansım yok maalesef.
of, çok uzattım. bi liste yapsak ya.
merci.
EkşiDuyuru'nun Godard'ları,
Aşağıdaki linkte yazmış olduğum kısa film senaryosunu bulacaksınız. Sevgilisinin evine sürekli taksiyle gidip yürüyerek dönen bir adamın hikayesi. bir moda-göztepe, istanbul, sahilyolu yürümesi.
docs.google.com
eleştirileri beklemekteyim.
merci.
Aşağıdaki linkte yazmış olduğum kısa film senaryosunu bulacaksınız. Sevgilisinin evine sürekli taksiyle gidip yürüyerek dönen bir adamın hikayesi. bir moda-göztepe, istanbul, sahilyolu yürümesi.
docs.google.com
eleştirileri beklemekteyim.
merci.
2012 yılından aklınızda kalan, süper tartışmalara yelken açmamızı sağlamış, koltuktan düşürmüş, ufkunuzu iki katına çıkarmış duyurular var mıdır?
varsa nelerdir?
merci.
iyi seneler şimdiden.
varsa nelerdir?
merci.
iyi seneler şimdiden.
Merhabalar,
Cogito dergisinin "Bellek" konu başlıklı 50. sayısını aramaktayım. Sağolsun ekşisözlük'ten robinbook bir taraftan araştırıyor ancak gözünüze çarparsa, bir şekilde elinizde varsa ve paylaşmak isterseniz memnun olurum.
ps. dergiyi satın almak istiyorum, kadıköy ve taksim'deki sahafları dolaştım yok. YKY'de zaten yok.
merci!
Cogito dergisinin "Bellek" konu başlıklı 50. sayısını aramaktayım. Sağolsun ekşisözlük'ten robinbook bir taraftan araştırıyor ancak gözünüze çarparsa, bir şekilde elinizde varsa ve paylaşmak isterseniz memnun olurum.
ps. dergiyi satın almak istiyorum, kadıköy ve taksim'deki sahafları dolaştım yok. YKY'de zaten yok.
merci!
Herkes kalacak yer sormuş, bunu da ben sorayım.
Dün gece Delta diye bir partiye gittik Brunnen70 diye bir mekanda. Gayet güzel ve ucuzdu. Bu gece de başka bir yere gidesim var.
minimal, elektronica, jazzy bir şeyler olursa süper olur.
evet berlinliler, söz sizde.
Dün gece Delta diye bir partiye gittik Brunnen70 diye bir mekanda. Gayet güzel ve ucuzdu. Bu gece de başka bir yere gidesim var.
minimal, elektronica, jazzy bir şeyler olursa süper olur.
evet berlinliler, söz sizde.
Selamlar,
ticari olmayan bir tasarımda kullanılmak üzere 4 minimal vektörel grafiğe ihtiyacım var.
gülümseyen surat, nötr surat, asık surat, ev, ağaç
simgeleyecekleri şeyler: yoğun katılım, normal katılım, düşük katılım (suratlar) ev: indoor aktivite ağaç: outdoor aktivite.
ekteki stilde bir şey olabilir, ulan binlerce abidik gubidik şey buldum şunları sade bir şekilde bulamadım.
hadi bi el atsanız.
merci.
ticari olmayan bir tasarımda kullanılmak üzere 4 minimal vektörel grafiğe ihtiyacım var.
gülümseyen surat, nötr surat, asık surat, ev, ağaç
simgeleyecekleri şeyler: yoğun katılım, normal katılım, düşük katılım (suratlar) ev: indoor aktivite ağaç: outdoor aktivite.
ekteki stilde bir şey olabilir, ulan binlerce abidik gubidik şey buldum şunları sade bir şekilde bulamadım.
hadi bi el atsanız.
merci.
ortadoğu esintili olmalı ancak, bir euro-arab projesi videosu yani ortalarda bişi olsun, jazzy olabilir biraz.
- söz olmayacak
- kısmen neşeli/hareketli bir şeyler olacak
fatima spar'da söz var, ince saz çok ağlak, orient expressions çok deep/dark/elektronik, baba zula çok saykodelik, hindi zahra'da da söz var.
niyaz? azam ali? belki ibrahim maalouf?
önerisi olan?
- söz olmayacak
- kısmen neşeli/hareketli bir şeyler olacak
fatima spar'da söz var, ince saz çok ağlak, orient expressions çok deep/dark/elektronik, baba zula çok saykodelik, hindi zahra'da da söz var.
niyaz? azam ali? belki ibrahim maalouf?
önerisi olan?
timelapse işine girdim, bir dakikalık bir video. bakıp bir şey eder misiniz.
vimeo.com
yours sincerely,
g.i.
vimeo.com
yours sincerely,
g.i.
mülakata gireceğim.
bana şans dileyin :)
bana şans dileyin :)
Bundan 120 yıl önce dünyada tamamen farklı bir insan grubu yaşıyordu.
TAMAMEN.
Kaç milyar insanız şurada, kimse 100 yıl öncesinde ne olduğunu görmemiş.
Nasıl bir kurguda yaşıyoruz düşün artık, herkes uyduruyor amk.
TAMAMEN.
Kaç milyar insanız şurada, kimse 100 yıl öncesinde ne olduğunu görmemiş.
Nasıl bir kurguda yaşıyoruz düşün artık, herkes uyduruyor amk.
var mıdır yazar olan mesaj atabilecek, yazdığı bir entry'de benim ve bir arkadaşımın alakasız bir fotoğrafını kullanmış, kaldırmasını rica edeceğim vs...
bi ses edin, freetrush (at) gmail (nokta) com a mail falan atsın.
bi ses edin, freetrush (at) gmail (nokta) com a mail falan atsın.
video işinden biraz anlıyorum. Meksika'da yaşayan Meksikalı kız arkadaşıma doğum günü hediyesi olarak bir video yapasım var.
daha önce evlenen arkadaşlarım için şöyle bir iş yapmıştım: vimeo.com
burada bir sürü müzisyen arkadaşım var: www.youtube.com
bunların da içinde olduğu nasıl bir video olabilir bilemedim? fikir lazım...
senaryolu falan kısa film gibi bir şey olabilir, sadece şarkı ve klip tadında bir şey olabilir...
15 gün kadar vakit var.
vira bismillah.
daha önce evlenen arkadaşlarım için şöyle bir iş yapmıştım: vimeo.com
burada bir sürü müzisyen arkadaşım var: www.youtube.com

bunların da içinde olduğu nasıl bir video olabilir bilemedim? fikir lazım...
senaryolu falan kısa film gibi bir şey olabilir, sadece şarkı ve klip tadında bir şey olabilir...
15 gün kadar vakit var.
vira bismillah.
PS. Bu bir iş aranıyor ilanı değildir, sadece fikir alma amaçlıdır.
Meksika vatandaşı, fotoğrafçılık mezunu 25 yaşında İspanyolca, İngilizce ve Fransızca'yı çok iyi, Türkçe ve Arapçayı giriş seviyesinde bilen bir kadın var elimizde. (Elimizde? hayır benim elimde, sizin değil!)
Daha önce 1 yıl İstanbul'da kalmış, TÖMER'in kursuna gitmiş falan filan, İstanbul'u iyi-kötü biliyor.
Ocak ayı itibariyle Türkiye'de yaşamaya başlamayı düşünüyoruz. Maddi olarak başlangıçta çok sıkıntımız olmasa da boş durmasındansa arada çalışması iyi olacak. Benim ilk aklıma gelen şu tur firmalarının transfer işleri oldu. (Havaalanında karşılayıp, otele götürüp yerleştirmece) Başka ne gibi işlerde çalışabilir?
Tabii bir de vize alabilmesi için staj ayarlamayı düşündük, İKSV, Borusan, Aksanat veya İstanbul Modern ecnebi stajyer kabul eder herhalde? Sonuçta oradan maddi bir beklentisi olmayacak sadece bir davetiyeye ihtiyacı var Türkiye'ye gelebilmek için.
benim kaçırdığım, aklıma gelmeyen, yaratıcı fikirlerinizi beklemekteyiz. Gelince (gelebilirsek) bi tekila shot yaparız birlikte.
Meksika vatandaşı, fotoğrafçılık mezunu 25 yaşında İspanyolca, İngilizce ve Fransızca'yı çok iyi, Türkçe ve Arapçayı giriş seviyesinde bilen bir kadın var elimizde. (Elimizde? hayır benim elimde, sizin değil!)
Daha önce 1 yıl İstanbul'da kalmış, TÖMER'in kursuna gitmiş falan filan, İstanbul'u iyi-kötü biliyor.
Ocak ayı itibariyle Türkiye'de yaşamaya başlamayı düşünüyoruz. Maddi olarak başlangıçta çok sıkıntımız olmasa da boş durmasındansa arada çalışması iyi olacak. Benim ilk aklıma gelen şu tur firmalarının transfer işleri oldu. (Havaalanında karşılayıp, otele götürüp yerleştirmece) Başka ne gibi işlerde çalışabilir?
Tabii bir de vize alabilmesi için staj ayarlamayı düşündük, İKSV, Borusan, Aksanat veya İstanbul Modern ecnebi stajyer kabul eder herhalde? Sonuçta oradan maddi bir beklentisi olmayacak sadece bir davetiyeye ihtiyacı var Türkiye'ye gelebilmek için.
benim kaçırdığım, aklıma gelmeyen, yaratıcı fikirlerinizi beklemekteyiz. Gelince (gelebilirsek) bi tekila shot yaparız birlikte.
Benim bu.
Şimdi şöyle bir durum var, baba öğretmen anne emekli ortalama bir gelir düzeyinde büyüdüm. Lise'den beri yazları, üniversite döneminde de düzenli olarak çalıştım, kendi paramı iyi kötü kazandım.
Şanslı bir insan olmalıyım ki, çalışırken hep istediğim şeyler denk geldi, yayınevinde çalıştım, Orhan Pamuk'un web sitesini tasarladım, bir sürü insanla tanıştım, Kültür Bakanlığından destek alıp belgesel çektim falan filan.
Sonra kafaya koydum yurt dışına gitmem lazım dedim. Araştırdım ettim, Fransa'da bir EVS projesine bir yıl kabul aldım gittim Fransa'da bir yıl boyunca gönüllü olarak çalıştım, fransızca öğrendim. Bütün bunları yaparken de aileme neredeyse hiç yük olmadım. arada freelance işler yaptım, falan filan. bir şekilde hayatta kaldım.
Şimdi de UNESCO'nun bir projesiyle Latin Amerika'da dünya mirası olarak kabul edilmiş yerlere gidiyor, fotoğraf, video çekiyorum. Bütün masraflarımı da UNESCO karşılıyor. Proje kasım ayında bitecek ve sonrası için ne yapacağımı pek bilmiyorum. İzlanda'da bir proje var, Almanya'da bir NGO'ya gidebilirim vs. vs.
3-5 sene önce ben dünyayı bir şekilde dolaşacağım dediğim zaman bütün arkadaşlarım hadi len oradan diyordu.
10 sene önce ben yayınevinde çalışacağım, yazarlarla tanışmak, onlarla iş yapmak istiyorum dediğimde arkadaşlarım hadi len oradan diyordu.
Şimdi bütün bu istediklerimi (en azından büyük bir kısmını) gerçekleştirdim, daha da 25 yaşındayım.
Şu anda bir arkadaşımla birlikte bir senaryo yazıyoruz, millete 2013'te senaryoyu bitirir, 2014 yılında bir şekilde filmi çeker 2015'te de Cannes'a gideriz dediğimde herkes hadi len oradan diyor.
Bir şekilde kafama koyduğumu yapabilirmişim gibi geliyor nedense. He Cannes olmaz Altın Portakal olur belki, orasını bilemem. Dünyayı gezeceğim derken Afrika'ya gitmek istiyordum, Latin Amerika oldu ama oldu sonuçta...
Ben mi çok mutlu/şanslı/hayalperest bi adamım, insanlar mı çok karamsar?
falan filan işte.
ps. Bu gece önce Meksika'dan Brezilya'ya oradan da Arjantin'e geçeceğim.
öyle kafalar.
Şimdi şöyle bir durum var, baba öğretmen anne emekli ortalama bir gelir düzeyinde büyüdüm. Lise'den beri yazları, üniversite döneminde de düzenli olarak çalıştım, kendi paramı iyi kötü kazandım.
Şanslı bir insan olmalıyım ki, çalışırken hep istediğim şeyler denk geldi, yayınevinde çalıştım, Orhan Pamuk'un web sitesini tasarladım, bir sürü insanla tanıştım, Kültür Bakanlığından destek alıp belgesel çektim falan filan.
Sonra kafaya koydum yurt dışına gitmem lazım dedim. Araştırdım ettim, Fransa'da bir EVS projesine bir yıl kabul aldım gittim Fransa'da bir yıl boyunca gönüllü olarak çalıştım, fransızca öğrendim. Bütün bunları yaparken de aileme neredeyse hiç yük olmadım. arada freelance işler yaptım, falan filan. bir şekilde hayatta kaldım.
Şimdi de UNESCO'nun bir projesiyle Latin Amerika'da dünya mirası olarak kabul edilmiş yerlere gidiyor, fotoğraf, video çekiyorum. Bütün masraflarımı da UNESCO karşılıyor. Proje kasım ayında bitecek ve sonrası için ne yapacağımı pek bilmiyorum. İzlanda'da bir proje var, Almanya'da bir NGO'ya gidebilirim vs. vs.
3-5 sene önce ben dünyayı bir şekilde dolaşacağım dediğim zaman bütün arkadaşlarım hadi len oradan diyordu.
10 sene önce ben yayınevinde çalışacağım, yazarlarla tanışmak, onlarla iş yapmak istiyorum dediğimde arkadaşlarım hadi len oradan diyordu.
Şimdi bütün bu istediklerimi (en azından büyük bir kısmını) gerçekleştirdim, daha da 25 yaşındayım.
Şu anda bir arkadaşımla birlikte bir senaryo yazıyoruz, millete 2013'te senaryoyu bitirir, 2014 yılında bir şekilde filmi çeker 2015'te de Cannes'a gideriz dediğimde herkes hadi len oradan diyor.
Bir şekilde kafama koyduğumu yapabilirmişim gibi geliyor nedense. He Cannes olmaz Altın Portakal olur belki, orasını bilemem. Dünyayı gezeceğim derken Afrika'ya gitmek istiyordum, Latin Amerika oldu ama oldu sonuçta...
Ben mi çok mutlu/şanslı/hayalperest bi adamım, insanlar mı çok karamsar?
falan filan işte.
ps. Bu gece önce Meksika'dan Brezilya'ya oradan da Arjantin'e geçeceğim.
öyle kafalar.
Selamlar,
Mac OS X kullanıcısıyım. HDD uçtuktan sonra bir süredir office olmadan GoogleDocs ile idare ediyordum. Şöyle bir sorunum var ki, bu gdocs'da alfabetik sıralama özelliği yok (ya da ben bulamadım.) Online olarak yapabileceğim bir arayüz de bulamadım.
Hayrına şu metni açıp alfabetik sıralayıp bana tekrar gönderirseniz size meksika'dan kartpostal gönderirim. :)
hadi görüşürük.
docs.google.com
Mac OS X kullanıcısıyım. HDD uçtuktan sonra bir süredir office olmadan GoogleDocs ile idare ediyordum. Şöyle bir sorunum var ki, bu gdocs'da alfabetik sıralama özelliği yok (ya da ben bulamadım.) Online olarak yapabileceğim bir arayüz de bulamadım.
Hayrına şu metni açıp alfabetik sıralayıp bana tekrar gönderirseniz size meksika'dan kartpostal gönderirim. :)
hadi görüşürük.
docs.google.com
Merhaba Ekşi Duyuru'nun güzide bankacıları,
13 Ağustos tarihinde Fransa'dan internet şubesi aracılığıyla İş Bankasındaki TL hesabıma para gönderildi. (iş bankasının swift kodu ve IBAN numarasıyla) ancak para halen hesapta görünmüyor.
Bu hesapla bağlantılı olarak bir de Euro hesabım vardı, parayı direkt olarak oraya aktarmış olmaları mümkün mü? (Ben de Meksika'da olduğum için Euro hesap bilgilerime ulaşamıyorum buradan)
Yoksa biraz daha beklemem mi gerekiyor paranın hesabımda görünmesi için...
teşekkürleeer.
13 Ağustos tarihinde Fransa'dan internet şubesi aracılığıyla İş Bankasındaki TL hesabıma para gönderildi. (iş bankasının swift kodu ve IBAN numarasıyla) ancak para halen hesapta görünmüyor.
Bu hesapla bağlantılı olarak bir de Euro hesabım vardı, parayı direkt olarak oraya aktarmış olmaları mümkün mü? (Ben de Meksika'da olduğum için Euro hesap bilgilerime ulaşamıyorum buradan)
Yoksa biraz daha beklemem mi gerekiyor paranın hesabımda görünmesi için...
teşekkürleeer.
Selamlar Ekşi Duyuru'nun her maç link arayan cengaverleri,
Türkiye'deyken Digitürk Webtv'nin futbol paketini satın almıştım ancak şu anda yurt dışındayım (meksika) ve buradan siteye girmeye çalıştığımda direkt olarak Digitürk Play'e yönlendiriyor ve orada da değil satın aldığım paket üyeliğim bile görünmüyor.
Yanlış anlamadıysam proxy değiştirerek Türkiye'den bağlanıyormuş gibi görünüp Digitürk WebTV'ye giriş yapabilirim ancak bana düzgün çalışan tr proxyleri lazım nereden bulabilirim?
Türkiye'de herkes sansürden kurtulmak için başka proxyler kullanırken düştüğüm hale bak. Allah seni bildiği gibi yapsın Digitürk.
gracias.
Türkiye'deyken Digitürk Webtv'nin futbol paketini satın almıştım ancak şu anda yurt dışındayım (meksika) ve buradan siteye girmeye çalıştığımda direkt olarak Digitürk Play'e yönlendiriyor ve orada da değil satın aldığım paket üyeliğim bile görünmüyor.
Yanlış anlamadıysam proxy değiştirerek Türkiye'den bağlanıyormuş gibi görünüp Digitürk WebTV'ye giriş yapabilirim ancak bana düzgün çalışan tr proxyleri lazım nereden bulabilirim?
Türkiye'de herkes sansürden kurtulmak için başka proxyler kullanırken düştüğüm hale bak. Allah seni bildiği gibi yapsın Digitürk.
gracias.
Evet, soru yukarıda. Mesela Fransa'daki gibi bir mekana gittiğimizde rahatça tanımadığımız insanlarla dans edebiliyor, takılabiliyor muyuz yoksa Türkiye'deki gibi birileri gelip bizi dövüyor mu?
öyle işte.
yarın meksika'ya gideceğim de.
merci.
öyle işte.
yarın meksika'ya gideceğim de.
merci.
Selamlar Ekşi Duyuru'nun Gezginleri,
UNESCO'nun Dünya Mirası projesi kapsamında genç belgeselcilerden birisi olarak 4 ay boyunca Latin Amerika'daki Dünya Mirası listesine alınmış tarihi arkeolojik yerlerdeki gençlik kamplarını gezeceğim. Gittiğim yerlerde kısa tanıtım filmleri, röportajlar yapmam gerekiyor ancak böyle bir fırsatı tekrar bulamayacağımı düşündüğümden ve tabii Türkiye'de de yayınlanmasını istediğimden kendim için de bir şeyler çekmek istiyorum.
Gezelim görelim tipi programların suyu çıkmış durumda, zaten öyle bir şeyler çekebilecek ekibe de sahip değilim (tek başıma 1 kamera, 1 fotoğraf makinesi şeklinde dolaşacağım) sizce Türkiye'de de ilgilenilebilecek nasıl bir format olabilir?
Benim aklıma gelen her bölge/kamp için 20 dklık "Gönüllü" konseptiyle oradaki hem tarihi/kültürel yerleri hem de dışarıdan gelen gönüllülerin gündelik hayatlarını anlatmak oldu. Ne dersiniz nasıl olur?
UNESCO'nun Dünya Mirası projesi kapsamında genç belgeselcilerden birisi olarak 4 ay boyunca Latin Amerika'daki Dünya Mirası listesine alınmış tarihi arkeolojik yerlerdeki gençlik kamplarını gezeceğim. Gittiğim yerlerde kısa tanıtım filmleri, röportajlar yapmam gerekiyor ancak böyle bir fırsatı tekrar bulamayacağımı düşündüğümden ve tabii Türkiye'de de yayınlanmasını istediğimden kendim için de bir şeyler çekmek istiyorum.
Gezelim görelim tipi programların suyu çıkmış durumda, zaten öyle bir şeyler çekebilecek ekibe de sahip değilim (tek başıma 1 kamera, 1 fotoğraf makinesi şeklinde dolaşacağım) sizce Türkiye'de de ilgilenilebilecek nasıl bir format olabilir?
Benim aklıma gelen her bölge/kamp için 20 dklık "Gönüllü" konseptiyle oradaki hem tarihi/kültürel yerleri hem de dışarıdan gelen gönüllülerin gündelik hayatlarını anlatmak oldu. Ne dersiniz nasıl olur?
Selamlar ege bölgesinin güzide insanları,
Yurtdışından geçen hafta İzmir-Selçuk a geldim, bir hafta daha buralardayım, buralarda ne yapılır ne edilir hiç bir fikrim yok, kuşadası, izmir merkez'e gidebilirim, ailem dolayısıyla selçuk'ta ikamet etmekteyim.
Buralarda olan, bana yol gösterecek insanlara açığım.
bi çöpşiş yeriz en azından (burada o meşhurmuş öyle dediler)
Yurtdışından geçen hafta İzmir-Selçuk a geldim, bir hafta daha buralardayım, buralarda ne yapılır ne edilir hiç bir fikrim yok, kuşadası, izmir merkez'e gidebilirim, ailem dolayısıyla selçuk'ta ikamet etmekteyim.
Buralarda olan, bana yol gösterecek insanlara açığım.
bi çöpşiş yeriz en azından (burada o meşhurmuş öyle dediler)
Selamlar Ekşi Duyuru ahalisi,
Son nesil bir i-pod touch a sahibim, kendisiyle çok mutluyuz özellikle de kablosuz ağ olan yerlerde. Bunu sürekli kılmak için modem olarak kullanabileceğim bir telefon aramaktayım. Tabii ki böyle bir durumda telefonu sadece arama yapmak için kullanacağım ve acaip paralar ödemek istemiyorum.
Ne alabilirim ki acaba?
merci.
Son nesil bir i-pod touch a sahibim, kendisiyle çok mutluyuz özellikle de kablosuz ağ olan yerlerde. Bunu sürekli kılmak için modem olarak kullanabileceğim bir telefon aramaktayım. Tabii ki böyle bir durumda telefonu sadece arama yapmak için kullanacağım ve acaip paralar ödemek istemiyorum.
Ne alabilirim ki acaba?
merci.
ekşi duyuru'nun audyofilleri,
şarkı çok meşhur, ginee ginee diye bağıran bir abimiz var, yağmur altında deri pantolon falan takılıyordu. tecavüze uğrayan bir kadının hikayesiydi hatta diye hatırlıyorum...
nedir acaba?
ps. almanca olması muhtemel.
şarkı çok meşhur, ginee ginee diye bağıran bir abimiz var, yağmur altında deri pantolon falan takılıyordu. tecavüze uğrayan bir kadının hikayesiydi hatta diye hatırlıyorum...
nedir acaba?
ps. almanca olması muhtemel.
www.bookofjoe.com
tam kadıköy kabataş vapurunda satılmalık duruyor, gören duyan oldu mu bundan, yoksa tahtakale esnafı henüz keşfedemedi mi bunları?
edit: girmediyse, yatırım yapsak mı buna ne dersiniz? :)
tam kadıköy kabataş vapurunda satılmalık duruyor, gören duyan oldu mu bundan, yoksa tahtakale esnafı henüz keşfedemedi mi bunları?
edit: girmediyse, yatırım yapsak mı buna ne dersiniz? :)
Merhabalar Ekşi Duyuru'nun güzide yazlıkçıları, karpuz peynircileri,
www.vespaturkiye.com
bu modele kafayı takmış durumdayım. 93-96 arasında babamın vardı, mavisinden hem de, gezdirirdi felan beni. Şimdi bundan alasım var, 9.000 Tl diyor e kaskıydı şu bu derken rahat bir 10.000 tl vereceğiz gibi.
Biraz fikre ihtiyacım var, ikinci el bunlardan daha ucuza bulabilir miyim? (2010 model falan mesela)
www.vespaturkiye.com
bu modele kafayı takmış durumdayım. 93-96 arasında babamın vardı, mavisinden hem de, gezdirirdi felan beni. Şimdi bundan alasım var, 9.000 Tl diyor e kaskıydı şu bu derken rahat bir 10.000 tl vereceğiz gibi.
Biraz fikre ihtiyacım var, ikinci el bunlardan daha ucuza bulabilir miyim? (2010 model falan mesela)
soru başlıkta. az önce bir altın bileklik hediye aldım. daha doğrusu altın renginde, altına benzeyen metalden bir bileklik, hayatımda hiç altın vb. aksesuar kullanmamış bir erkek olarak şüphelerim var, gerçek altın mı bu nasıl anlarım?
bayaa bayaa kanıyorum son bir kaç gündür, burnum kanıyor, afedersin kıçım kanıyor, vücudumun saçma yerlerinde ufak yaralar kanıyor.
24 yaşındayım, bu zamana kadar erkek olduğumu düşünüyordum, regl olmuyorumdur heralde?
ne oluyor lan bana?
ps. doktora gideceğim en geç cuma günü de, elin fransızına derdimi nasıl anlatacağım onu düşünmekteyim kara kara.
24 yaşındayım, bu zamana kadar erkek olduğumu düşünüyordum, regl olmuyorumdur heralde?
ne oluyor lan bana?
ps. doktora gideceğim en geç cuma günü de, elin fransızına derdimi nasıl anlatacağım onu düşünmekteyim kara kara.
Merhaba Ekşi Duyuru'nun Avrupa'ya gönül vermiş gençleri,
Malumunuz Fransa'da AGH yapmaktayım. Projem 2 mayıs tarihinde son bulacak ve Paris - İstanbul dönüş biletimi burada çalıştığım kültür merkezi benim adıma satın almış durumda. (AGH programı kapsamında AB bütçesinden karşılanıyor)
Ancak 22-28 Nisan tarihleri arasında bir haftalık bir seminer için (Bu da bir AB projesi) kabul aldım, buradaki merkezden de izin aldım, ayın 20'sinde buradan ayrılıp diğer seminere katılacağım ve oradan da Türkiye'ye döneceğim. Yalnız bu seminer de yol masraflarının %70'ini karşılıyor. Bana geliş ve dönüş biletimi göndermemi ve ona göre geri ödeme yapacaklarını söylediler.
Geliş biletim çalıştığım merkez - paris (bunu ödesinler sorun yok, sonuçta kendi cebimden veriyorum) ama dönüş biletim paris - istanbul ve bu halihazırda kültür merkezi tarafından ödendi (az da değil 360 euro)
Şimdi bu adamlar bana bu 360 euro'nun %70'ini geri ödemeye kalkarlarsa ne yapmalıyım?
a ) ulan AB için 360 euro para mı, ye gitsin.
b ) aldığın ödemeyi çalıştığın merkeze gönder, sonuçta biletini onlar aldı
c ) biletini halihazırda merkezin aldığını söyle geri ödemeyi kabul etme.
d ) diğer. (peki ne?)
Malumunuz Fransa'da AGH yapmaktayım. Projem 2 mayıs tarihinde son bulacak ve Paris - İstanbul dönüş biletimi burada çalıştığım kültür merkezi benim adıma satın almış durumda. (AGH programı kapsamında AB bütçesinden karşılanıyor)
Ancak 22-28 Nisan tarihleri arasında bir haftalık bir seminer için (Bu da bir AB projesi) kabul aldım, buradaki merkezden de izin aldım, ayın 20'sinde buradan ayrılıp diğer seminere katılacağım ve oradan da Türkiye'ye döneceğim. Yalnız bu seminer de yol masraflarının %70'ini karşılıyor. Bana geliş ve dönüş biletimi göndermemi ve ona göre geri ödeme yapacaklarını söylediler.
Geliş biletim çalıştığım merkez - paris (bunu ödesinler sorun yok, sonuçta kendi cebimden veriyorum) ama dönüş biletim paris - istanbul ve bu halihazırda kültür merkezi tarafından ödendi (az da değil 360 euro)
Şimdi bu adamlar bana bu 360 euro'nun %70'ini geri ödemeye kalkarlarsa ne yapmalıyım?
a ) ulan AB için 360 euro para mı, ye gitsin.
b ) aldığın ödemeyi çalıştığın merkeze gönder, sonuçta biletini onlar aldı
c ) biletini halihazırda merkezin aldığını söyle geri ödemeyi kabul etme.
d ) diğer. (peki ne?)
Bir Fransız şirketi bana Paris - İstanbul uçuşu için bilet alacak ve şirketin kredi kartı ile ödeme yapılacak. Ancak Türk Hava Yolları müşteri hizmetleri uçuş öncesinde check-in'de kredi kartının gösterilmesi gerekiyor diyor, şirket havaalanına yaklaşık 600 km uzakta Fransa'nın öteki ucunda bir yerde, böyle bir şeyin olamayacağını anlatmaya çalışıyoruz ancak mümkün olmadığını söylüyorlar.
Şimdi bu sorun nasıl aşılabilir?
- Bir acente'den bilet alınarak?
- Türk Hava Yolları'na yaptıkları şeyin ne kadar saçma olduğunu anlatıp, ikna yöntemiyle?
- İnternetten bileti online olarak alıp, internet check-in yapıp şansa bağlı bir şekilde uçağa giderek?
Ulan, geçen yıl bunlar bana bilet aldılar, mail attılar (THY) çıktısını aldım, online check-in yaptım Paris'e geldim, ne oldu da değişti bu kurallar?
Şimdi bu sorun nasıl aşılabilir?
- Bir acente'den bilet alınarak?
- Türk Hava Yolları'na yaptıkları şeyin ne kadar saçma olduğunu anlatıp, ikna yöntemiyle?
- İnternetten bileti online olarak alıp, internet check-in yapıp şansa bağlı bir şekilde uçağa giderek?
Ulan, geçen yıl bunlar bana bilet aldılar, mail attılar (THY) çıktısını aldım, online check-in yaptım Paris'e geldim, ne oldu da değişti bu kurallar?
Selamlar,
Bir süre sonra türkiye'ye geri döneceğim. türkiye'den bir hat almam gerekiyor, iphone kullanacağım, internet vs. paketi olan, ekonomik, pek sorun çıkartmayacak operatör ve tarife arayışındayım.
sizin kullandığınız/memnun olduklarınız nedir?
info: internet kullanımım oldukça fazla, mesaj atan bir insan değilim, arama yapmayı tercih ederim. maksimum 100 tl fatura ödeyebilirim gibi.
Bir süre sonra türkiye'ye geri döneceğim. türkiye'den bir hat almam gerekiyor, iphone kullanacağım, internet vs. paketi olan, ekonomik, pek sorun çıkartmayacak operatör ve tarife arayışındayım.
sizin kullandığınız/memnun olduklarınız nedir?
info: internet kullanımım oldukça fazla, mesaj atan bir insan değilim, arama yapmayı tercih ederim. maksimum 100 tl fatura ödeyebilirim gibi.
siz olsanız hangisini seçerdiniz?
Şu uyku düzenini nasıl yapıyorsunuz yahu siz? Geceleri gözüme uyku girmiyor, her günüm şöyle geçmeye başladı:
sabah 8:30 da zombi gibi zorla uyan işe gel, kahveyle öğlene kadar gözlerini açık tut.
saat 12.00'da kahvaltı niyetine bir şeyler ye sonra bir saat uyu kendine gel
öğleden sonra güzel güzel çalış 18:00'da çık eve gel, yemeğe kadar uyu, yemekten sonra sabah 5'e kadar uyku tutmasın, öyle baykuş gibi dikil. sonra sız ve başa dön.
öğleden sonra ve akşam üzeri deli gibi uyku bastırıyor ama gece hiç bir şekilde uykum gelmiyor yahu, gündüz uyumamayı çok denedim bu sefer de hem gündüz hem gece uyumamış oluyorum bünye iyice mala bağlıyor.
ne yapayım gece çalışacağım bir iş mi bulayım, vampir miyim lan ben yoksa?
sabah 8:30 da zombi gibi zorla uyan işe gel, kahveyle öğlene kadar gözlerini açık tut.
saat 12.00'da kahvaltı niyetine bir şeyler ye sonra bir saat uyu kendine gel
öğleden sonra güzel güzel çalış 18:00'da çık eve gel, yemeğe kadar uyu, yemekten sonra sabah 5'e kadar uyku tutmasın, öyle baykuş gibi dikil. sonra sız ve başa dön.
öğleden sonra ve akşam üzeri deli gibi uyku bastırıyor ama gece hiç bir şekilde uykum gelmiyor yahu, gündüz uyumamayı çok denedim bu sefer de hem gündüz hem gece uyumamış oluyorum bünye iyice mala bağlıyor.
ne yapayım gece çalışacağım bir iş mi bulayım, vampir miyim lan ben yoksa?
1- Hediye almam gereken 3 grup insan var;
A grubu: Aile (Anne, Baba, 27, 15 ve 6 yaşında 3 kız kardeş)
B Grubu: Eski çalıştığım şirket (ortaya bir şey almalıyım) ve yakın arkadaşlarım
C Grubu: Tanıdıklar
Bu insanlara Fransa'dan ne getirilebilir? Hadi şirket için Güzel bir şişe Pino aldık tamam diyelim, diğerleri?
2- Fransa'da elektronik aletler çok ucuz sayılmaz ancak anladığım kadarıyla Taxfree hikayesini kullanabilirsem (Burada oturma iznim vardı ancak gelir gelmez bitecek) vergisi düşünce daha ekonomik olabiliyor. Esas sorunum ise fotoğraf makineme (Canon EOS 60D) yeni bir lens mi alsam yoksa İphone 4s mi alsam? Türkiye'ye döndüğümde her türlü yeni bir telefona ihtiyacım olacak ancak o kadar fazla telefon kullanan birisi değilim burada bile Nokia'nın şu üzerine modeli bile yazmayan telefonlarından kullanıyorum.
3- Yaz ayları içerisinde Fransa'ya tekrar gelme durumum var, vize işlemlerini buradan mı halletsem yoksa Türkiye'den konsolosluk ile halletmek daha kolay olabilir mi?
4- Sarkozy seçimleri kazanabilir mi? Kazanırsa bütün göçmenleri sınır dışı eder mi?
5- Fransa önümüzdeki dünya kupasını kazanabilir mi?
Merci.
A grubu: Aile (Anne, Baba, 27, 15 ve 6 yaşında 3 kız kardeş)
B Grubu: Eski çalıştığım şirket (ortaya bir şey almalıyım) ve yakın arkadaşlarım
C Grubu: Tanıdıklar
Bu insanlara Fransa'dan ne getirilebilir? Hadi şirket için Güzel bir şişe Pino aldık tamam diyelim, diğerleri?
2- Fransa'da elektronik aletler çok ucuz sayılmaz ancak anladığım kadarıyla Taxfree hikayesini kullanabilirsem (Burada oturma iznim vardı ancak gelir gelmez bitecek) vergisi düşünce daha ekonomik olabiliyor. Esas sorunum ise fotoğraf makineme (Canon EOS 60D) yeni bir lens mi alsam yoksa İphone 4s mi alsam? Türkiye'ye döndüğümde her türlü yeni bir telefona ihtiyacım olacak ancak o kadar fazla telefon kullanan birisi değilim burada bile Nokia'nın şu üzerine modeli bile yazmayan telefonlarından kullanıyorum.
3- Yaz ayları içerisinde Fransa'ya tekrar gelme durumum var, vize işlemlerini buradan mı halletsem yoksa Türkiye'den konsolosluk ile halletmek daha kolay olabilir mi?
4- Sarkozy seçimleri kazanabilir mi? Kazanırsa bütün göçmenleri sınır dışı eder mi?
5- Fransa önümüzdeki dünya kupasını kazanabilir mi?
Merci.
ekşi duyuru'nun cemilleri, ipekçileri,
saat, şapka, gözlük, küpe, kolye / zincir?, bileklik / künye?
kim hangisini kullanır? hangisi daha güzeldir, olmazsa olmazdır vs.
saat, şapka, gözlük, küpe, kolye / zincir?, bileklik / künye?
kim hangisini kullanır? hangisi daha güzeldir, olmazsa olmazdır vs.
bi sıralasınıza şunları güzelce:
kendim, sevgilim, arkadaşlarım ve ailem.
kendim > ailem > sevgilim > arkadaşlarım gibi, değil gibi.
kendim, sevgilim, arkadaşlarım ve ailem.
kendim > ailem > sevgilim > arkadaşlarım gibi, değil gibi.
ebeveynlerimiz sağ olsun kişisel gelişim de kişisel gelişim diye doğduğum günden beri gitmediğim kurs, yapmadığım sosyal aktivite kalmadı.
daha önce yazmıştım ama şöyle ki;
yaş 24, boy kısa, saçlar dökülmeye başladı, cinsiyet erkek.
6 yıl üniversiteye gittim (Sosyoloji) bitiremedim ama bu süre içerisinde yapmak istediğim birçok şeyi yaptım. Şöyle ki, İletişim Yayınları'nda 5 yıl boyunca çalıştım, Orhan Pamuk'un web sitesini tasarladım, bir sürü yazarla tanıştım, 1 kısa film 2 belgesel çektim (1'i kültür bakanlığı destekli) falan filan. Sonunda da İstanbul'dan sıkılıp (okulu bitirememem de bir etken elbette) her şeyi bırakıp Fransa'ya Avrupa Birliği gönüllüsü olarak geldim. 10 aydır buradayım, fransızca öğreniyorum, bir AB kültür merkezinde görsel direktörlük yapıyorum.
Yanlış anlaşılmaması için, üniversiteye başladığım zamandan beri kendi paramı kendim kazanırım, zaten yayınevinde çalışmaya başlamam da bu sebepleydi, şimdi de gönüllü olarak geldiğim proje bütün masraflarımı karşılıyor artı bir miktar da para veriyor. Arada eski çalıştığım yerlere de freelance işler yapıp gezecek/görecek paramı iyi kötü çıkarıyorum. Baba parası yiyen bir tip olmadım yani hiç bir zaman.
Şimdi böyle anlatınca her şey güzelmiş gibi görünüyor ancak, askerlik vs meseleleri kapıya dayanmış durumda, sürekli bir şeyleri başarmaya / yetiştirmeye çalışmaktan da sıkıldım sanırım. Bazen hakikaten günlerce pes oynayan insanlara özeniyorum gerçi onu da yapamam biliyorum, üniversitede bile kantinde sürekli batak oynayan insanları terslemekle geçti ömrüm.
uzun lafın kısası, bütün ömrüm böyle mi geçecek yahu benim? Koştur koştur nereye kadar?
daha önce yazmıştım ama şöyle ki;
yaş 24, boy kısa, saçlar dökülmeye başladı, cinsiyet erkek.
6 yıl üniversiteye gittim (Sosyoloji) bitiremedim ama bu süre içerisinde yapmak istediğim birçok şeyi yaptım. Şöyle ki, İletişim Yayınları'nda 5 yıl boyunca çalıştım, Orhan Pamuk'un web sitesini tasarladım, bir sürü yazarla tanıştım, 1 kısa film 2 belgesel çektim (1'i kültür bakanlığı destekli) falan filan. Sonunda da İstanbul'dan sıkılıp (okulu bitirememem de bir etken elbette) her şeyi bırakıp Fransa'ya Avrupa Birliği gönüllüsü olarak geldim. 10 aydır buradayım, fransızca öğreniyorum, bir AB kültür merkezinde görsel direktörlük yapıyorum.
Yanlış anlaşılmaması için, üniversiteye başladığım zamandan beri kendi paramı kendim kazanırım, zaten yayınevinde çalışmaya başlamam da bu sebepleydi, şimdi de gönüllü olarak geldiğim proje bütün masraflarımı karşılıyor artı bir miktar da para veriyor. Arada eski çalıştığım yerlere de freelance işler yapıp gezecek/görecek paramı iyi kötü çıkarıyorum. Baba parası yiyen bir tip olmadım yani hiç bir zaman.
Şimdi böyle anlatınca her şey güzelmiş gibi görünüyor ancak, askerlik vs meseleleri kapıya dayanmış durumda, sürekli bir şeyleri başarmaya / yetiştirmeye çalışmaktan da sıkıldım sanırım. Bazen hakikaten günlerce pes oynayan insanlara özeniyorum gerçi onu da yapamam biliyorum, üniversitede bile kantinde sürekli batak oynayan insanları terslemekle geçti ömrüm.
uzun lafın kısası, bütün ömrüm böyle mi geçecek yahu benim? Koştur koştur nereye kadar?
Behzat Ç.'yi biraz geriden izliyorum, dün izlerken eleman "En büyük hayali iskender yemek olan insan zengin olmasın zaten" diye bir laf etti, içimden haklı galiba lan dedim.
sonra iskender yemeyi bile hayal etmek zorunda olan adamın halini düşününce merak ettim, buradakilerin en büyük hayali nedir acaba?
sonra iskender yemeyi bile hayal etmek zorunda olan adamın halini düşününce merak ettim, buradakilerin en büyük hayali nedir acaba?
Selamlar Ekşi Duyuru'nun teknolojiye gönül vermiş insanları,
Elimde çok güzel bir pdf kitap arşivi var. İpad mi Kindle mı yoksa başka bir ebook reader mi alacağıma karar veremiyorum, niyetim hakikaten kitap okumak, ipad fazla büyük ve daha çok video vs. izlemek için gibi göründü gözüme, ne önerirsiniz?
hop.
Elimde çok güzel bir pdf kitap arşivi var. İpad mi Kindle mı yoksa başka bir ebook reader mi alacağıma karar veremiyorum, niyetim hakikaten kitap okumak, ipad fazla büyük ve daha çok video vs. izlemek için gibi göründü gözüme, ne önerirsiniz?
hop.
Merhabalar Ekşi Duyuru'nun güzide DJ'leri, composerları, müziğe gönül vermişleri...
Video/Görsel tasarım alanında üst-orta denecek düzeyde bilgi sahibiyim. Derdim şimdi müzik/ses edit işlerine girmek. Biraz araştırdım, FL Studio diye bir programın işime yarayabileceğini öğrendim. Ancak için içine windows girince soğudum. Mac kullanıcısıyım ve bootcamp bile olsa bu alete windows kurmak istemiyorum.
Velhasıl kelam, Mac OS X içinde çalışabilecek, tutorial bulabileceğim bir edit programı aramaktayım.
Ayrıca ekipmana biraz yatırım yapabilirim. Şimdilik bir macbook pro ve Sennheiser hd 595 kulaklığım var. başka neler olsa güzel olur?
ps. her işimde adobe kullanan biri olarak audition ı indirim ancak bir de size danışayım istedim.
Video/Görsel tasarım alanında üst-orta denecek düzeyde bilgi sahibiyim. Derdim şimdi müzik/ses edit işlerine girmek. Biraz araştırdım, FL Studio diye bir programın işime yarayabileceğini öğrendim. Ancak için içine windows girince soğudum. Mac kullanıcısıyım ve bootcamp bile olsa bu alete windows kurmak istemiyorum.
Velhasıl kelam, Mac OS X içinde çalışabilecek, tutorial bulabileceğim bir edit programı aramaktayım.
Ayrıca ekipmana biraz yatırım yapabilirim. Şimdilik bir macbook pro ve Sennheiser hd 595 kulaklığım var. başka neler olsa güzel olur?
ps. her işimde adobe kullanan biri olarak audition ı indirim ancak bir de size danışayım istedim.
Merhabalar Ekşi Duyuru'nun güzide aşçıları, gurmeleri,
Soğan çorbası yapma niyetindeyim. Fransız usülü böyle peynirli falan. Neyse tarifte 125 gr soğan demişler. Benim tartım yok, soğanlar orta büyüklükten biraz hallice. sizce kaç soğan +-125 gr eder?
Soğan çorbası yapma niyetindeyim. Fransız usülü böyle peynirli falan. Neyse tarifte 125 gr soğan demişler. Benim tartım yok, soğanlar orta büyüklükten biraz hallice. sizce kaç soğan +-125 gr eder?
Selamlar EkşiDuyuru'nun güzide girişimcileri,
biz www.parispostasi.com diye bir iş yaptık, Paris'ten sevdiğiniz insanlara kartpostal gönderme niyetindeyiz.
tabii mesele siteyi yapmak vs. değil, şimdi bunu güzelce duyurmamız gerekiyor, Radikal web sitesi ve bir aksilik olmazsa Cnnturk.com.tr'de ufak haberler olarak çıkmasını hallettim.
Facebook sayfası da var ama tabii yeteri kadar beğeneni vs. yok henüz.
twitter, aktif bir şekilde kullanamayacağımız için mantıklı olmaz gibi geldi. Yalnız takipçisi 4.000+ olan bir kaç arkadaşımdan rica ettim duyuracaklar.
bi iki tumblr az ünlüsü de buldum, onlar da bir iki bir şey yazacaklar hakkında...
benim aklıma gelenler, elimin uzanabildiği yerler bu kadar. sizin aklınıza gelen başka bir yol/yöntem var mıdır? bir el atsanız şu siteyi duyursak.
merci beaucoup.
biz www.parispostasi.com diye bir iş yaptık, Paris'ten sevdiğiniz insanlara kartpostal gönderme niyetindeyiz.
tabii mesele siteyi yapmak vs. değil, şimdi bunu güzelce duyurmamız gerekiyor, Radikal web sitesi ve bir aksilik olmazsa Cnnturk.com.tr'de ufak haberler olarak çıkmasını hallettim.
Facebook sayfası da var ama tabii yeteri kadar beğeneni vs. yok henüz.
twitter, aktif bir şekilde kullanamayacağımız için mantıklı olmaz gibi geldi. Yalnız takipçisi 4.000+ olan bir kaç arkadaşımdan rica ettim duyuracaklar.
bi iki tumblr az ünlüsü de buldum, onlar da bir iki bir şey yazacaklar hakkında...
benim aklıma gelenler, elimin uzanabildiği yerler bu kadar. sizin aklınıza gelen başka bir yol/yöntem var mıdır? bir el atsanız şu siteyi duyursak.
merci beaucoup.
Ekşi Duyuru'nun romeoları, jülyetleri;
fikir şu; www.parispostasi.com
Yeni gelmiş bir mektubu okumanın zevkini bilir misiniz?
Hele ki o mektup sevgililer gününde, Paris'ten, sevgilinizin cümlelerini getirmişse...
Bu yıl sevgilinize tahmin edemeyeceği bir sürpriz yapın,
O'na Paris'ten kartpostal gönderin!
Nasıl mı? Elbette Paris Postasıyla!
12 Ocak'ta yayındayız...
ne dersiniz?
fikir şu; www.parispostasi.com
Yeni gelmiş bir mektubu okumanın zevkini bilir misiniz?
Hele ki o mektup sevgililer gününde, Paris'ten, sevgilinizin cümlelerini getirmişse...
Bu yıl sevgilinize tahmin edemeyeceği bir sürpriz yapın,
O'na Paris'ten kartpostal gönderin!
Nasıl mı? Elbette Paris Postasıyla!
12 Ocak'ta yayındayız...
ne dersiniz?
ekşi duyurunun gurmeleri, me gustaları, mehmet yaşinleri
muska böreği nasıl yapılır?
- tariflerde hep böreği muska biçiminde sarınız diyor da o nasıl olacak bi bilsem zaten, kalan kısmını kendim yapıcam :)
muska böreği nasıl yapılır?
- tariflerde hep böreği muska biçiminde sarınız diyor da o nasıl olacak bi bilsem zaten, kalan kısmını kendim yapıcam :)
3-4 gündür amsterdam il sınırları içerisindeyim. Van Gogh olsun, heineken experience olsun görüp erişebildiklerimi yaptım ettim. bir kaç gün daha buralarda olacağım.
bir kahve içmek isteyen olursa coffeshop'a gidelim, muhabbet edelim falan filan.
yok mudur kimse buralarda?
ps. sıkıldım evet.
bir kahve içmek isteyen olursa coffeshop'a gidelim, muhabbet edelim falan filan.
yok mudur kimse buralarda?
ps. sıkıldım evet.
selamlar,
bir arkadaşımın babası mimar, fiyatı/boyutu önemli değil çalışırken canını sıkmayacak bir dizüstü bilgisayar almak istiyor. Ben mac'e geçtiğimden beri pc meselesinden uzak kaldım.
şöyle çizim vs. yaparken kasmayacak ekran kartı ram i sağlam bir dizüstü önerebilir misiniz?
bir arkadaşımın babası mimar, fiyatı/boyutu önemli değil çalışırken canını sıkmayacak bir dizüstü bilgisayar almak istiyor. Ben mac'e geçtiğimden beri pc meselesinden uzak kaldım.
şöyle çizim vs. yaparken kasmayacak ekran kartı ram i sağlam bir dizüstü önerebilir misiniz?