Ekşi Duyuru

Enpara üzerinden düşünelim. Benim burada bir hesabım ve kartım varken, bir tane daha kartım olmasını mümkün kılacak herhangi bir şey var mı? Yani kendi adıma ama başkasının kullanımı için, aynı kişiye ait iki kart olabiliyor mu? Yoksa başka bir hesabım olsa bile, bu aynı karta mı bağlı kalır? Umarım çok saçmalamamışımdır.

Gönül ilişkileri olsun, arkadaşlık ilişkileri olsun, ailevi ilişkiler olsun herhangi bir insan ilişkisinde mutlak dürüstlük işe yarar mı, böyle bir şey denediniz mi? Şunu kastediyorum: arkadaş sizden iyi bir not aldığında samimiyete güvenerek benden iyi aldığın için sevinmenin yanında üzüldüm de aslında demek, anneye yemek güzel olmamış, odamı da hiç iyi süpürememişsin demek, aldığınız bir şeyi vermek isteyip istemeyeceğinizi (kibarlık için) soran birine aslında istemediğinizi ama yine de vereceğinizi söylemek gibi. Herhangi bir çekince duymadan yanında dilediğimiz şekilde konuşacak birisi olması bir hayal mi sadece?

Alakalı:
eksisozluk.com
eksisozluk.com

Soru başlıkta aslında ama neyse. Şimdi diyelim ki ben 15 yaşındaki kardeşime bir kart çıkartmak istiyorum. Ek kart olayı bildiğim kadarıyla sadece kredi kartlarında var ve benim kendime ait bir kredi kartım yok. Onun yerine bi banka kartı çıkartıp otomatik havale talimatı veriyim diyorum. Burada sorun şu kardeşim kendi adına bi banka kartına sahip olabilir mi? Not: Enpara kullanıyorum.

Burada mesaj ya da post (özel mesaj değil yani) nasıl siliniyor? Açtığım konuyu silmeyi de bulamadım. Gece gece beynim mi durdu yoksa bir şeyi mi gözden kaçırıyorum?

Getir butonu ve ekşisözlük ikonu eskiden taa en eskilerden şükela entry'leri getiriyorken şimdi sadece debe'yle sınırlı tutulmuş. Hani favorilerin anonim olmaması falan gibi gerizekalılıkları geçtim ama bu cidden yazık oldu. Ne güzel eski eski yıllanmış entry'leri görüyorduk, bazen nostalji oluyordu. Şimdi debe'yi gündemin bile altına sıkıştırmışlar. Sanki sözlük kalitesiz kalitesiz diyorsunuz alın işte en güzel entry'lerimiz diyip insanların gözüne sokuyorlarmış gibi olmuş. Önceden yazılmış şeylerin tekrar edilmesi gizlenilmek isteniyormuş gibi.

Neyse çok uzattım zamanında saatlerimi geçirdiğim bu getir butonunun eski işlevini nasıl gerçekleştirebilirim?

Şu olayı bi açıklayıverirseniz mutlu olurum. Çapa İstanbul Tıp'ın halk arasındaki adıymış herhalde ama hala niye ortada iki farklı fakülte olduğunu anlamadım. Durum tercihlerle alakalı değil.

Cidden yani. Herkese verdiğiniz samimiyetsiz cevaplara gerek yok. Nasılsınız gerçekten?

Benim eski hesabım kapatılıp yerine yenisi açılmış. E benim otomatik ödemelerim ve az da olsa bir miktar param vardı eskisinde, sağ olsun sıfırlamışlar tümden. Üstelik defalarca bu hesabın yeri bana uymuyor değiştirebilir misiniz dediğimde hayır böyle bir şey yapamayız demişlerdi. Genel bi uygulama sanırım ama bu nasıl iş kafalarına göre davranabiliyorlar, paranın kyk'dan gelmesi hesabın kapatılıp açılmasında bizim hiçbir söz hakkımız olmamasını zorunlu mı kılıyor? Bu düzenli yapılan bir şey mi yoksa günlere göre dağıtılmasıyla mı ilgili? Ulan bi mail bile atmamışlar bilgilendirmek için.

iOS 7.1.1 yüklü iphone kullanıyorum uzun süredir. Otomatik metin düzeltme ya da adı her neyse genelde bir problem çıkarmıyor ama i harfini büyük kabul etmiyor. Yani hani ingilizce yazıyormuşum gibi davranıyor. İyi yazıyorum Iyi diye düzeltiyor, İnsan yazıyorum hop Insan oluyor. Sinirim bozuluyor. Zannetmiyorum ki genel bir düzeltme imkanı olsun, teker teker tüm kelimeleri de öğretene kadar ohoo. Napılır ki buna?

Not:Telefonun dili falan Türkçe bu arada genelde de bir problem yok.

İstanbul'da yaşamayan ama arada sırada giden birisi olarak öğrenci statüsünden indirimli İstanbulkart alayım diyorum.
1)Şuradaki www.iett.gov.tr aylık dolum ne demek, aylık yükleme limiti mi?
2)Ben bunun yenileme ücretini ne zaman nasıl yatırıcam, kart yenilecek mi yoksa aynı mı kalacak? En önemlisi kartı (zamanında) yenilemezsem ne olur, ileride tekrar lazım olursa ceza falan mı öderim?

Referans: eksisozluk.com

Sözlükte gereksiz yere çok yaygın değil mi? Yüce muhteşem türk devletinin onuru, 5 milyon yıllık tsk teşkilatı, ülkedeki son mermi bitene kadar bayrağı savunmak vesaire? Bayrakları bayrak yapan bayrak imalatçıları değil miydi? Eğleniyor muyuz gençler?

uygulaması niye bu kadar kötü ya da düşük puanlı? windows phone'daki uygulama çok güzeldi halbuki.

Malum, sözlükte bu konular gündemde bu aralar, merak ettim ben de.

Final döneminin en büyük testisli testi bu salı. Tatil hesabı mantığıyla yarın sabahtan salı sabaha kadar çalışsam çoğunluğu daha önce okumadığım konulardan oluşan A4 boyutunda 700 sayfalık notu; geçme notu alabileceğim, bir kısmını ezberleyebileceğim şekilde bitirebilir miyim? Not ses kaydıyla alındığından fazlasıyla yeterli. Cidden biraz morale ihtiyacım var.

Edit: ders medeni hukuk.

mümkün mü? google'da hep eski arayüzlere göre cevap çıkıyor. kutlamıyorum arkadaşım kimsenin doğum gününü, bu konuda bildirim almamanın bir yolu var mı?

www.youtube.com

Bunu izlediniz mi, sizce nasıl?

Üç hafta boyunca falan it gibi ders çalışmam gerekecek. Finallerin eninde sonunda biteceği, tatile ulaşacağımız yönünde iddialar var ama tam emin olamadım ben. Durum nedir?

Şu swf'nin inciswf.com sözlükte başlığı var mı, varsa ne?

Evet başlık saçma oldu ama neyse. Şimdi aradığım dizi yıllar önce (takribi 5-6) cnbc-e'de yayınlanan bir dizi. Ana karakter ki dedektif olma ihtimali saklıdır, galiba bir saat vasıtasıyla cinayete kurban gitmiş insanları birkaç dakikalığına diriltip nasıl öldüklerini anlıyordu. Yanında bir tane de kız vardı. Hatırladığım bir bölümde bir araba markasının ürettiği belli bir model araba belli özel şartlarda (hız, radyo frekansı falan belli bir değerdeyken) kaza yapıyordu bunlar da bunu araştırıyordu. Yine kiliseli, kasaplı, mafyalı falan bölümleri vardı. Ayrıca diziyi hikaye tarzında anlatan bir dış ses de vardı. İşte böyle garip gurup olaylar oluyordu. Buldurabilene aşkolsun.

edit: evet pushing daisies imiş. teşekkürler. pastacılık, zenci abi, garsonluk, ikilinin aşkı falan da tanıdık geldi.

Farklı modeller için farkediyor mu bilmiyorum ama ben bu son 2013 modeli için bir kılıf/kapak almak istiyorum. Birkaç sorum var. Öncelikle Türkiye'de çok fazla güzel model bulamadığım için ebay'e bakayım dedim ama burada da teslim tarihine 29 Nisan-20 Mayıs demişler. Bu çok uzun bir süre değil mi yoksa işin raconu mu böyledir? Buradan www.ebay.com ve www.ebay.com gözüme güzel gözüktü ama teslim tarihinden dolayı emin olamadım. Bir de www.dx.com var ama sözlükte site hakkında kalitesiz olabilir ve kargo çok uzun sürede gelebilir demişler, yine de sitede 7-10 iş günü yazıyor. Ne yapsam nereden alsam bilemedim.

Not: Beğendiklerimin ne kadar kötü olduğunu söylemekle vakit kaybetmeyin.

Bu sevgili Romalılar, saygıdeğer Spartalılar gibi ifadeler duyuruda kullanılıyor ya hani. Nedir bunun olayı, böyle bir gelenek mi var, kimler başlattı?

Ziraat İnternet Bankacılığının sitesini sık sık ziyaret ediyorum ama her seferinde müşteri numarası ve şifresini girdikten sonra bir de telefona şifre gönderip onu istiyor. Güvenlikli olsa da günaşırı bu işlemi yapmak sinir bozucu olabiliyor. Var mıdır bu işlemi yapmadan daha kolay ve hızlıca giriş yapmanın bir yolu?

Yazılan cevaplarla alakalı bir şey yazmak için edit yapmaktansa direk soru sahibi de cevap yazıyor ya hani. İşte herkese tik verdikten sonra orada bir tane tiksiz cevap (soruyu soranın cevabı) olunca kötü duruyor.

Bu kendi duyurusundaki kendi cevabına tik koymak Cevap bu/Toplam cevap oranını etkiler mi, duyuru geleneklerinde iğrenç aşağılık bir şey midir, ben mi çok önemsiz şeylere kafa yoruyorum? Nedir bu işin raconu?

Öncelikle ysk'da şöyle yazıyor:

"
Seçmenler oylarını aşağıdaki sırada kullanacaklardır;
TURUNCU ZARF: İl genel meclisi üyeliklerine ilişkin TURUNCU renkli birleşik oy pusulası TURUNCU renkli zarfa;

MAVİ ZARF: Belediye başkanlığına ilişkin MAVİ renkli birleşik oy pusulası ile belediye meclis üyeliğine ilişkin SARI renkli birleşik oy pusulası ile Büyükşehir belediye başkanlığına ilişkin BEYAZ renkli birleşik oy pusulası MAVİ renkli zarfa;

MOR ZARF: Köy seçimlerinde köy muhtarı ile köy ihtiyar meclisi üyelerinin birlikte yazılı oldugu oy pusulası, mahalle seçimlerinde mahalle muhtarı ile mahalle ihtiyar heyeti üyelerinin birlikte yazılı oldugu oy pusulası MOR renkli zarfa
"

Yarım oy kullanmaktan kastım şu: mesela ben yukarıda yazılanlara göre muhtarlık seçimlerini ve belediye meclis üyeliğini sallamasam (yani boş veya geçersiz oy atsam) ve sadece büyükşehir belediye başkanlığına ve belki belediye başkanlığına önem verip ona göre oy kullansam oyum geçerli olur mu? Muhtarlık olayı zaten farklı bir zarf gerektiriyor ama diğerleri konusunda tereddüte düştüm.

Var mı böyle bir şey sizde de? İki üç girişte bir tekrar giriş yapmam gerekiyor.

Var böyle bir şey. Geçen 5 dolara düşmüş bir oyun aldım Alice: Madness returns diye. Fragmanlarını izlemek olsun, görüntülerine bakmak olsun, ileride böyle bir oyunu oynayabileceğimi bilmek olsun, ucuza aldığımı düşünmenin egomu okşaması olsun baya zevk aldım tüm bu süreçten. Sorun şu ki aslında pek zamanın yok oyun oynamak için, zaten olsa da bilmiyorum oyunu oynayacak kadar üşengeçliğimi yenebilir miyim. Zaten diğer oynamadığım oyunların sayısını da düşününce bu oyunu orta vadede bile oynamayacağım büyük ihtimalle.

Yani böyle bir genel sorun var alınıp hiç oynanmayan oyunlar şeklinde. Bende bunun başlıktaki hale gelmesi ne kadar sağlıklı ne kadar hastalıklı bir durum? Kapitalizmin, tüketimle egomu doyurmanın kölesi mi olmuşum ben?

Türkçe, tam anlamıyla anonim, en geniş platform hangisi? Tam anlamıyla anonimlikten kastım bir yazdığınızın diğerini etkilememesi. Yazdığınız bir şey profilinize ve diğer yazdıklarınıza bakılıp değerlendirilebileceği için sözlük ve forumlar bu dediğime uygun değil. Sanırsam 4chan'de falan var böyle bir şey. İşte bu tarz bir şeyin Türkçe versiyonu var mı?

Yine yeni yeniden kendimi hayatımı düzene sokmakla uğraşırken buldum. Bundan kastım işte herkes gibi benim de sürekli yapmaya çalıştığım ama beceremediğim klişe şeyler: düzenli ders çalışmak, kilo vermek, daha çok kitap okumak, zamanımı daha iyi değerlendirmek, yabancı dil öğrenmek, bir müzik aleti çalmak... Yani tabiri caizse biraz da hayatı sims tadında (tatsızlığında?) yaşamak. Biliyorum şu şekilde (eksisozluk.com) düşünenler de var ama işte bohemlik de bir yere kadar, insan hayat kalitesini yükseltmek istiyor belli aralıklarla. İşte yine kendimi excel'de saat dilimlerinin yanına o zamanlarda yapmam gerekenleri yazarken bulunca zaten çok yüksek olmayan kendime güvenim gittikçe düşüyor. Yanlış anlaşılmasın hayatımda büyük sıkıntılar yok, şu anda bir şekilde vasat bir hayat sürüyorum ama hakikaten yoruldum tüm bu kendimi upgrade etme yönündeki başarısız çabalarımdan. Bıktım artık bu gün milat olacak, bundan sonra daha iyi bir insan olacağım palavralarından. Var mı bir önerisi, düşüncesi olan bu konuda?

Evet soru başlıkta. Sözlük hesabımla girebiliyorum ama farklı bir kullanıcı kaydıyla giriş yapmak istiyorum.

Öncelikle kaynak belge:www.ysk.gov.tr

Bilinçli vatandaş ayağına yerel seçim adaylarını falan araştırayım dedim de adamlar benden daha az önemsiyorlarmış seçimleri. Ankara büyükşehir belediye başkanlığı için aday olan 25 insanın 15-20 tanesinin bırak projelerini falan (evet anamın karnından projeyle doğdum) kendisiyle alakalı hiçbir bilgi yok internette. Herkes kendisine internet sitesi yaptırsın demiyorum ama bir twitter-facebook hesabı olsun açmak ne kadar zor olabilir allasen? Sözlükte de çoğunun başlığı boş.

Bir diğer mesele de adayların niteliği. Mesleği yazılanlar arasından bir tane ev hanımı bir tane de manken var. Bir de spor antrenörü var, seksi fotoğrafları için buyurun buradan yakın: www.facebook.com Projeleri olanlar da pek mantıklı insanlar değil gerçi. Mesela saadet partisi adayı “cepten bedava konuşulup, mesajlaşılacak” diyor, burada: www.mehmetziyattintokar.com

Yani ben zaten Mansur Yavaş’a oy vermeyi düşünüyordum da yine de bakıyım bağımsızlardan falan böyle adamakıllı biri var mı diye. Ancak sonuç ortada. Hayır, bir de bildiğim kadarıyla az buz bir para da vermiyorlar aday olmak için. Memur kenti olduğumuzdan mıdır nedir R. Şafak Tanrıverdi falan gibi “kafa” adaylarımız da yok. Bunlar bir de büyükşehir adayları, daha alt kademelere bakmaya yüreğim elvermiyor. Soru diğer yerlerde de geçerlidir büyük ihtimalle ama sadece Ankara'ya bakabildim. Yani sorum şu: niye bu insanlar seçimleri takmıyor?

Edit: bunlara da az önce denk geldim: www.cankayadadegisimeizinver.com
www.dyp.com.tr (Engelliler ile ilgili çalışmalar yapılacaktır)