Ekşi Duyuru

Bunca yıllık İstanbullu'yum, Sedef Adası'na hiç gitmedim, geçen sene Sivriada ve Yassıada'yı gördüğümde hoşuma gitmişti ve Sedef Adası'na neden gitmeyeyim demiştim. Okuduklarım doğrultusunda sadece denize girilecek bir yer gibi duruyor, gerçekten öyle mi yoksa vakit geçirmek, manzara seyretmek, bir yerlerde oturup sessiz sakin kitap okumak için de gidilir mi? Güneşle hiç aram yok, gölge ve esintili ve sakin yerleri severim, Sedef Adası'nı önerir misiniz?

Diş etlerim çok problemli, ya da problemli idi umarım, nisan aynın başından beri tedavi sürecindeydim, 4,5 defa diş taşlarım temizlendi, mayıs ayının başından beri de 4-5 seansta lazer tedavisi gördüm ve 20 yıldan bu yana ilk defa diş etlerim kanamadan dişerimi fırçalayabildim,

Doktorum tedavi sonrası diş etlerimin durumunun çok iyi olduğunu birkaç defa söyledi ama son günlerde çok belirgin olmayan kan izlerine rastladım, bu gece artık şüpheye yer bırakmayacak kadar kan vardı fırçalama sırasında:( Bu arada genetiğimin bu konuda çok kötü olduğunu, babamın dişlerini erken yaşta kaybettiğini, anneminse sürekli diş taşı problemi yaşadığını belirteyim.

Soruya gelecek olursak bu kadar kısa zamanda yeniden kanamaya başlaması ne anlama geliyor? Birinden lazer tedavisi nankör bir tedavi diye duymuştum, bakımıma çok özen gösteriyorum, günde en az 3-4 defa fırçalıyorum dişlerimi, 2 defa listerine yapıyorum, diş arası fırçası kullanıyorum. Lazer tedavisinin işe yaramıyor olması ihtimali var mı? Bu kanamalar dönemsel olabilir mi, mesela adet döneminde artabailir mi? Bu dönemde diş etlerinin hassaslaştığını bizzat tecrübe ederek de biliyorum, kanama sebebi de olabilir mi?

Doktorum önümüzdeki zamanda ayda 1, sonrasında da 3 ayda bir diş taşı temizliği yaptırmam gerektiğini söylüyor, yani zaten dişlerimin kontrol altında tutulması gerekiyor, bu durumda kanama beklenen normal bir durum mu, yoksa tedavinin işe yaramadığını mı gösteriyor?

Bu kadar uzun yazdıklarımı okuma zahmetine katlanıp cevap verecek kişilere şimdiden teşekkür ederim.

Sevgili duyuru sakinleri, yaz tatili için öyle bir yer arıyorum ki, aslında pek umudum yok tüm kriterleri karşılayacak yer bulma konusunda ama belki birilerinin bildiği yerler vardır. Aşağıdaki kriterlerin en azından %80ini karşılayacak bildiğiniz, önerebileceğiniz bir yer var mıdır?

-Kalabalık olmayan
-Denizin hemen yanında (deniz kum ve berrak olursa çok iyi olur ama kum değil iskele de olabilir)Tatil boyunca terlik dışında bir şey giymeye gerek olmayacak
-Hava sıcak olsa bile sıcağın hissedilmeyeceği ya da rahatsız etmeyeceği, güneşten kaçılabilecek gölgeleri olan, bol bol ağaçların olduğu
-Sakin, kafa dinlemeye uygun
-Uygun fiyatlı pansiyon ya da kiralık ev olabilir
-Marmaris, Datça civarında olabilir, değişik önerilere de açığım.

Daha önce şöyle bir sorum vardı, www.eksiduyuru.com kıvırcık saçlılar bile saçlarını düzleştirirken kuaförlerde hala perma diye bir şey var mı, yakın zamanda yaptıran oldu mu?

Her geçen gün daha sinirli olduğumu hissediyorum, çok büyük bir mutsuzluğum, önemli bir sağlık problemim vs yok ama hiç bir şeyden eskisi gibi zevk almıyorum, tahammül sınırlarım çok azaldı, konsantrasyon sorunum var, kitap okuyamıyorum, film izleyemiyorum, hatta dizi bile izleyemiyorum. Zaman her şeyin aleyhine işliyor gibi geliyor, her geçen gün bir öncekini aratıyor ve bundan sonra da aratacakmış gibi hissediyorum, etrafıma baktıkça bunlar geçici duygularmış gibi gelmiyor, olayın normaliymiş ve hep böyle devam edecekmiş, hatta normali böyle hissetmekmiş gibi geliyor, trafik, sigara kokusu, kalabalık, inşaat gürültüsü ve yıkık dökük binalar canıma tak etti, tatil fikri ise hiç cazip gelmiyor, aksine yeni sıkıntıları çağrıştırıyor.

Sizce bu duygular depresyon ya da bir çeşit ruh bozukluğu mu, yoksa yaşadığımız şartlarda normal mi? Özellikle İstanbul'da yaşayanlar sizde durum nasıl,iş güç stres sıkıntı içinde yaşarken iç huzurunuzu koruyabiliyor musunuz?

Sizce saat 1.30 itibarı ile sabah 5'te kalkıp, yani yaklaşık 3-4 saatlik uykuyla, motosikletle, yağmur ihtimali olan bir günde 3 saatlik yolculuk yapmak istememek evhamlılık mıdır? (Dönüş yolunda da yağmur ihtimali var)

Beraber kullanılmaması gerektiğini biliyorum ama Lustral bıraktıktan ne kadar zaman sonra 5-htp kullanmaya başlanabilir? (6 aylık Lustral kullanımı sonrası)

Bugünlerde çocuklar ya da ergenler ne civarlarda harçlık alıyorlar? Günlük mü, haftalık mı, harcamalarının ne kadarını harçlıkla yaparlar? Mesela ilkokulda harçlık verilir mi? Bir ortaokul çocuğu telefon faturasını harçlığıyla mı öder? Çevrenizden ya da kendinizden bildikleriniz varsa bu konuda yazar mısınız?

24'ün yeni sezonu için heyecanlı olan yok mu yaw? Sorum şu: Sezonun 13 bölüm olduğunu biliyorum ama gerçek zamanlı ( nerdeyse gerçek!) ve tiktakları olmadan 24 24 olur mu?

Şu an Tv2'de var, seyreden var mı?

Kıvırcık saçlara ne oldu, neden herkes saçlarını düzleştirme peşinde (sözüm kadınlara)? Ya da düz değilse bile dalgalı yapılıyor saçlar? Siz nasıl buluyorsunuz kıvırcık saçı?

Sorum normalde gece uyuyup, sabah uyananlara. Bir yerlere yetişmek için erken kalkanlar ve gece çalışıp evine dönenler muaftır:)

Anlayamadığım bir şey var, iki adımlık yolları bile yoğun trafik yüzünden arabayla 3 saatte geçebilmeye başladığımız bugünlerde, biri geçen hafta biri bugün olmak üzere köprüyü en yoğun olması gereken saatlerde boş gördüm, Feneryolu'ndan Taksim 22 dk sürdü, sabah Göztepe Taksim arası 28-29 dk sürdü, geçen hafta da Levent'e geçiş çok kısa sürmüştü. Noldu da köprü trafiği azaldı hatta yok oldu sizce, bu iki gün tesadüf mü etti sadece, gidip gelenler var mı Anadolu-Avrupa arası?

Avrupa'dan Anadolu'ya trafik eskisi gibi ayrıca hala, hatta köprü sonrası trafik oluşuyor ki, bunu hiç kabullenemiyorum.

Süresi dolmakta olan THY millerimizi yakmamak uğruna, 2 günlüğüne Kapadokya'ya gidiyoruz, cuma sabah 11de Nevşehir'e varıyoruz, cumartesi akşam 22'de uçağımız var, kalacağımız otel de Mustafapaşa'da. Bu iki günü nasıl değerlendirmeli?

Daha önce Kapadokya'ya hiç gitmedik, bir yeraltı şehri görmeden, Kapadokya'yı gördüm denir mi? Ihlara Vadisi'ni hep duyardım ama bu mevsimde oraya gitmek anlamsız, yazın, baharda güzel olur dediler.

Aklımızdan geçen cumartesi günü bir bölge turu satın alıp, Göreme Açık Hava Müzesi,Çavuşin Köyü,Avanos,Paşabağı,Devrent Vadisi ve Ürgüp'ü görmek. Tur satın almadan buraları dolaşmak anlamlı mı, yürüme mesafesi diye okumuştum ama sonra baktım 15-20 km ediyor tamamını dolaşmak, o kadar enerjimiz yok:)

Cuma günü ne yapmalı, Nevşehir'den yeraltı şehirlerinin olduğu Derinkuyu ve Kaymaklı'ya toplu taşıma ile ulaşmak kolay mıdır? Araçsız gidiyoruz, çok fazla para harcamak da istemiyoruz, yani taksiyle ulaşabilirsiniz dediler ama mil kullanmak uğruna çok paralar harcamak anlamsız, ne yapmalı, nasıl bir plan çıkarmalı?

Bilirkişilere şimdiden teşekkür ederim.