çok güzel dizi değil miydi? devam etseydi keşke
500 tl limitim var. yaz okulu ödemesi 700 tl. kredi kartına 700 tl göndercem. 700 tl'lik alışveriş yapabilir miyim yani?
olmalı mı? gerek yoksa bile olması için nasıl argümanlar bulabiliriz?
konu şu;
ben az çok template site hazırlayabiliyorum. oturduğum semtte şubeleri olan 2 köklü pastane ve bir tane de köklü lokanta var. bu işletmelerin ikisinin web sitesi açılmış ama olmasa daha iyi. yani orası burası kaymış, bırakmış gitmişler. bir tanesinin de adresi alınmış ama page not found. elime birkaç güzel tema alıp bu adamların kapısını çalsam: "sitenizi elden geçireyim. markanıza yakışır birkaç banner hazırlayayım. bayram bilmemne olduğunda şablon olarak sosyal medya paylaşımlarınızda kullanırsınız. zaten ben aslen IT danışmanlığı firmasında çalışıyorum. bu işi üniversiteden beri (halen okuyor:)) kendimce yapıyorum. zaten abim de yazılımcı, birlikte yapıyoruz. dolayısıyla piyasadaki falanca ajansız diyen adamlar hazır siteyi size ikibin tl'ye kakalıyor. ben aynı kaliteyi(vasatı kastediyor) ucuz yoldan size sunarım. başım kalabalık da değil, soracağınız bişey olursa da aha numaram bu."
şeklinde şansımı denesem mi? kaç tl istenir? 600 - 700 tl düşünüyorum ben mesela. biri he dese yaz okulu param çıkar, 3ü he dese berline götürür getirir.
teşekkürler şimdiden.
konu şu;
ben az çok template site hazırlayabiliyorum. oturduğum semtte şubeleri olan 2 köklü pastane ve bir tane de köklü lokanta var. bu işletmelerin ikisinin web sitesi açılmış ama olmasa daha iyi. yani orası burası kaymış, bırakmış gitmişler. bir tanesinin de adresi alınmış ama page not found. elime birkaç güzel tema alıp bu adamların kapısını çalsam: "sitenizi elden geçireyim. markanıza yakışır birkaç banner hazırlayayım. bayram bilmemne olduğunda şablon olarak sosyal medya paylaşımlarınızda kullanırsınız. zaten ben aslen IT danışmanlığı firmasında çalışıyorum. bu işi üniversiteden beri (halen okuyor:)) kendimce yapıyorum. zaten abim de yazılımcı, birlikte yapıyoruz. dolayısıyla piyasadaki falanca ajansız diyen adamlar hazır siteyi size ikibin tl'ye kakalıyor. ben aynı kaliteyi(vasatı kastediyor) ucuz yoldan size sunarım. başım kalabalık da değil, soracağınız bişey olursa da aha numaram bu."
şeklinde şansımı denesem mi? kaç tl istenir? 600 - 700 tl düşünüyorum ben mesela. biri he dese yaz okulu param çıkar, 3ü he dese berline götürür getirir.
teşekkürler şimdiden.
son bi iki haftadır böyle. 5 saniye falan çalışmıyor. o ara touchpadle imleci hareket ettirebiliyorum. pili azalmış olabilir mi? 9 aydır falan kullanıyorum.
www.dw.com
ağaçları bizim hükümet kesiyor alman hükümeti dikiyor. elbette aman almanya ne kadar ciciş melek demiyorum ama hoş bi proje.
ağaçları bizim hükümet kesiyor alman hükümeti dikiyor. elbette aman almanya ne kadar ciciş melek demiyorum ama hoş bi proje.
İyi geceler,
Bizim okulda bir dönemde o en çok 9 ders alınabiliyor. Sistemde o kadar seçiliyor. Şimdi benim alttan bi ton dersim var. Bu sınır yüzünden biraz okul uzuyacak. Acaba sizce bi yolunu bulup fazla ders seçebilir miyim? Yha zaten alttan aliyom nolcak yaa falan diyerek ikna edemez miyim ? Aklınıza başka bi yol geliyor mu? Her yolu denemeye hazırım.
Bizim okulda bir dönemde o en çok 9 ders alınabiliyor. Sistemde o kadar seçiliyor. Şimdi benim alttan bi ton dersim var. Bu sınır yüzünden biraz okul uzuyacak. Acaba sizce bi yolunu bulup fazla ders seçebilir miyim? Yha zaten alttan aliyom nolcak yaa falan diyerek ikna edemez miyim ? Aklınıza başka bi yol geliyor mu? Her yolu denemeye hazırım.
abc = a³ + b³ + c³
olan sayıları bulan bi program yazmaya çalışıyorum. aşağıda biyerde çok pis saçmalıyorum ama nerde? yeniyim, yeni bile sayılmam sınav var ona çalışıyorum, umarım birileri vardır bilen. tşk.
-----------------------
Dim a As Integer
Dim b As Integer
Dim c As Integer
Dim abc As Integer
Private Sub Form1_Load(sender As Object, e As EventArgs) Handles MyBase.Load
For abc = 100 To 999
If abc = (a * a * a) + (b * b * b) + (c * c * c) Then
Msgbox
Else
End If
Next
End Sub
olan sayıları bulan bi program yazmaya çalışıyorum. aşağıda biyerde çok pis saçmalıyorum ama nerde? yeniyim, yeni bile sayılmam sınav var ona çalışıyorum, umarım birileri vardır bilen. tşk.
-----------------------
Dim a As Integer
Dim b As Integer
Dim c As Integer
Dim abc As Integer
Private Sub Form1_Load(sender As Object, e As EventArgs) Handles MyBase.Load
For abc = 100 To 999
If abc = (a * a * a) + (b * b * b) + (c * c * c) Then
Msgbox
Else
End If
Next
End Sub
Nedir bunun olayı allasen? Ben yıllardır uykusuz gezen adamım. İyice uykumu getirir diye çok sevdiğim ayranı içemiyorum. Ayran icebilmek icin haftasonunu bekliyorum yav. Mesela bugün az uyudum. İftarda ayran içsem illa uykumu getirir mi? Bu gece uyumayıp ders çalışmam lazım. Bi aydınlativerin şu kardeşinizi. Tşk
Ya bisürü derdim var da bunu yazasım geldi. Şöyle bi çocukluğumdan itibaren bakıyorum da ulan hiç gün yüzü görememişiz bir fenerbahceli olarak ya. Resmen gizli beşiktaşmış takım. Yillarca avrupada başarılı olsun diye ümitle bekledik. Lanet olsun ki takım ne zaman iyi top oynasa aziz denen yavşak ağzına sıçtı takımın. Siyasi parti olsa ben artık öteki partiyi seviyom der kestirip atarsın. Ama futbol öyle mi? Takim değiştirilmez.Ben fenerbahçeliyim, yapcak bişey yok. Zamanında bilmiyosun ki seçtiğin bu şey sacma sapan bir insanın egosuyla pis ilişkileriyle rezil olucak.
Şimdi gene aykut kocaman geliyormuş, bilmem neymiş... Neyse ya ne düzgün ki amk memleketinde, dimi?
Şimdi gene aykut kocaman geliyormuş, bilmem neymiş... Neyse ya ne düzgün ki amk memleketinde, dimi?
ya bu amk hayvanları çok büyükler ve camdan tek tük giriyolar odaya. çıkarana kadar evi dört dönüyorum. allahları var gelip biyerimizi ısırmışlıkları yok ama vızır vızır seslerine sinir oluyorum. net bi zarar vermedikleri için öldürmek de istemiyorum. napiyim katliama başliyim mi yoksa seslerine sinir olmamayı öğrenmeyi mi deniyim?
aptal, laftan anlamaz, kendini bilmez web siteleri. hepiniz facebook olucaksınız dimi amk. amk sikik memlekettengelsin adlı sitesinden ben bildirim almak isterim tabi. çok lazım çünkü. gerizekalılar.
hoh. siz ne düşünüyosunuz bu yeni gelen her teknolojiyi neye yarar yaramaz düşünmeksizin uygulayan web müsveddeleri hakkında?
hoh. siz ne düşünüyosunuz bu yeni gelen her teknolojiyi neye yarar yaramaz düşünmeksizin uygulayan web müsveddeleri hakkında?
Ya bugün vergi dairesine gidip soracaktım ama gidemedim. Ekteki stopaj, gelir vergisi gibi şeyleri ilk defa ödeyeceğim. Birkaçı gecikmiş baya.
1.bunları taksitlendirmek mümkün mü?
2.vergi dairesine gitmeden internetten ödeme şansımız var mı?
1.bunları taksitlendirmek mümkün mü?
2.vergi dairesine gitmeden internetten ödeme şansımız var mı?
"Gidipte" diye bir kullanım var mı türkçemizde? Yürümeyi düşündüğüm türkçe öğretmeni hanımefendi böyle bir şey paylaşmış. Ben de şaka yollu bu ne ya yakışıyo mu bir türkçe öğretmenine dedim. Ben onu zaman eki olarak yazmıştım filan dedi. Ben tatmin olmayınca da uzun uzun güya açıkladı:
" Şimdi öncelikle o yazı bir başkasına ait yani: benim gibi düşündüğü için mi ayrı yazmadı yoksa yanlış mı yazdı bir fikrim yok. Eke gelecek olursak Türkçede bazı ekler kelimeye zaman anlamı katar zarf-fiiller gibi( yanlış anlaşılmasın eke zarf-fiil eki demedim). Benim eki ayırmama sebebim zaman anlamı içermesi içindi..."
Sizce böyle bir kullanım olabilir mi? Bence yok ve kızın ben bilirkişiyim ayağına geri adım atmaması beni aşırı soğuttu. Sorun yaptığı hata değil, hata olduğunu kabul etmeyip gevelemesi. Anlatabildim mi bilmiyorum.
" Şimdi öncelikle o yazı bir başkasına ait yani: benim gibi düşündüğü için mi ayrı yazmadı yoksa yanlış mı yazdı bir fikrim yok. Eke gelecek olursak Türkçede bazı ekler kelimeye zaman anlamı katar zarf-fiiller gibi( yanlış anlaşılmasın eke zarf-fiil eki demedim). Benim eki ayırmama sebebim zaman anlamı içermesi içindi..."
Sizce böyle bir kullanım olabilir mi? Bence yok ve kızın ben bilirkişiyim ayağına geri adım atmaması beni aşırı soğuttu. Sorun yaptığı hata değil, hata olduğunu kabul etmeyip gevelemesi. Anlatabildim mi bilmiyorum.
yeterince uyudum. hatta sabah 7 gibi uyandığımda uykumu almıştım. 11'e kadar uyumaya devam ettim. çay içtim çişimi yaptım dışarı çıktım hala açılmadı uykum. aşırı mayhoşum. napiyim.
Ne güzel uzun uzun yazmıştım gitti hepsi :(
Ya az evvel büfenin önünden geçerken vaziyeti iyi görünmeyen yani evsiz gibi bi adam bitane hamburger alsana abi bana dedi. Anlamadım efendim dedim. Bişey istedigini anladım elbette, hiç düşünmedim alıp almama konusunda reddedecegim kesin ama adamı dinlemeden "yok abi allah versin" modunda gecip gitmek de ukalaca geliyo. Adamın kaale alinmak gibi bi derdi olmasa bile işte öyle davranmak istemedim. Bazi zamanlar cok fazla böyle insana denk geldigimde biraz duygusuzlasip düşünmeden reddediyorum ama sonra bi düşündüm de bi hamburger aliversem bişey kaybetmezdim. "Koca adam çalışsın dilenmesin" düşüncesini doğru bulmuyorum zira. En azindan bu bi genelleme olmamali.
Siz napiyosunuz yemek alir misin dediklerinde?
Siz napiyosunuz yemek alir misin dediklerinde?
hayırlı geceler,
napiyonuz? ben bi enerjisizim ama biraz dışarı çıkıp muhabbet edesim de yok değil. sizde var mı bir plan, yahut bir çıkıp bir iki bişey içme isteği. varsa gelin bir pop-zirve yapalim, hm?
edit: ooo su an bulduğum 1 yenj tesvike göre ilk 2 katilimciya 1er(birer) yerli içecek bedavaaa!! yok artık...
napiyonuz? ben bi enerjisizim ama biraz dışarı çıkıp muhabbet edesim de yok değil. sizde var mı bir plan, yahut bir çıkıp bir iki bişey içme isteği. varsa gelin bir pop-zirve yapalim, hm?
edit: ooo su an bulduğum 1 yenj tesvike göre ilk 2 katilimciya 1er(birer) yerli içecek bedavaaa!! yok artık...
liseden mezun oldum olalı (6-7 sene oluyor) ilk kez bursaya gittim. cumamı Ulu Cami'de eda ettim. hutbede hocaefendi tövbe kapısının açık olduğunu, tövbe edenlerin günahlarından sual olunmayacağını; acizi, yetimi, fukarayı ihmal ettiğimiz her gün için tövbe etmemiz gerektiğini iletti. secdeye giderken ben tövbemi yerine getirememki diye üzüldüm.
sora ex yarimle buluştuk. kozahanda oturduk. bursayı nasıl özlemişim.. ne güzel şehir amk. yuuuh dedim.
ikimiz de nasıl da hayata dutunamamışız onu farkettik ex yarimle. çıkış yollarımızın hala bize baktığını acı ve umutla irdeledik. sora o şunu okuttu bana:
“Yaşamımın, öyküdeki yeşil incir ağacı gibi önümde dallanıp budaklandığını görüyordum.
Her dalın ucunda tombul, mor bir incir gibi eşsiz bir gelecek beni çağırıyor, göz kırpıyordu. İncirlerden biri, bir eş, mutlu bir yuva ve çocuklardı. Bir başkası, ünlü bir ozan, öteki parlak bir profesör, biri şaşırtıcı editör Ee Gee, öbürü Avrupa, Afrika ve Güney Amerika, biri Constantin, Socrates, Attila ve garip adları değişik meslekleri olan daha bir yığın aşık, bir başkasıysa Olimpiyat takım şampiyonu bir kadındı. Bu incirlerin üzerinde ve ötesinde, ne olduklarını pek çıkaramadığım bir sürü incir daha vardı.
Kendimi dalların çatallandığı noktada otururken görüyordum. Ve incirlerden hangisini seçeceğime bir türlü karar veremediğim için açlıktan ölüyordum. Hepsini ayrı ayrı isityordum incirlerin ama birirni seçmek ötekilerin hepsini kaybetmek demekti. Ve ben orada karar veremeden otururken incirler buruşup kararmaya başlıyor ve birer birer toprağa, ayaklarımın dibine düşüyorlardı.”
etkilendim. dünya hayatını, arzuları, yitik arzuları böylesine irdeleyen bir insana allah rahmetiyle muamele etmiştir inşallah dedim içimden okuduktan hemen sonra. üzüldüm sylvia hanıma...
sora leman kültüre gittik, lise sondaki gibi. 9'da feribotum vardı, dedim 7 sene be özge, yakarım ben bu feribotu. hava nasıl güzel.. nası içtik ne kadar içtik anlamadık, lise sondaki gibi..
şimdi metro turizmde mesaideyim. internet hızı mikemmeeeel! ne iyi ettim de geldim diyorum şu an. ex de evine varmış. şükür yav işte.
siz de iyisiniz inş? bu arada bursayı sever misiniz, esas soru oydu zira.
bu adamın da sesi ne güzelmiş yav: www.youtube.com
sora ex yarimle buluştuk. kozahanda oturduk. bursayı nasıl özlemişim.. ne güzel şehir amk. yuuuh dedim.
ikimiz de nasıl da hayata dutunamamışız onu farkettik ex yarimle. çıkış yollarımızın hala bize baktığını acı ve umutla irdeledik. sora o şunu okuttu bana:
“Yaşamımın, öyküdeki yeşil incir ağacı gibi önümde dallanıp budaklandığını görüyordum.
Her dalın ucunda tombul, mor bir incir gibi eşsiz bir gelecek beni çağırıyor, göz kırpıyordu. İncirlerden biri, bir eş, mutlu bir yuva ve çocuklardı. Bir başkası, ünlü bir ozan, öteki parlak bir profesör, biri şaşırtıcı editör Ee Gee, öbürü Avrupa, Afrika ve Güney Amerika, biri Constantin, Socrates, Attila ve garip adları değişik meslekleri olan daha bir yığın aşık, bir başkasıysa Olimpiyat takım şampiyonu bir kadındı. Bu incirlerin üzerinde ve ötesinde, ne olduklarını pek çıkaramadığım bir sürü incir daha vardı.
Kendimi dalların çatallandığı noktada otururken görüyordum. Ve incirlerden hangisini seçeceğime bir türlü karar veremediğim için açlıktan ölüyordum. Hepsini ayrı ayrı isityordum incirlerin ama birirni seçmek ötekilerin hepsini kaybetmek demekti. Ve ben orada karar veremeden otururken incirler buruşup kararmaya başlıyor ve birer birer toprağa, ayaklarımın dibine düşüyorlardı.”
etkilendim. dünya hayatını, arzuları, yitik arzuları böylesine irdeleyen bir insana allah rahmetiyle muamele etmiştir inşallah dedim içimden okuduktan hemen sonra. üzüldüm sylvia hanıma...
sora leman kültüre gittik, lise sondaki gibi. 9'da feribotum vardı, dedim 7 sene be özge, yakarım ben bu feribotu. hava nasıl güzel.. nası içtik ne kadar içtik anlamadık, lise sondaki gibi..
şimdi metro turizmde mesaideyim. internet hızı mikemmeeeel! ne iyi ettim de geldim diyorum şu an. ex de evine varmış. şükür yav işte.
siz de iyisiniz inş? bu arada bursayı sever misiniz, esas soru oydu zira.
bu adamın da sesi ne güzelmiş yav: www.youtube.com

yıllar var arkadaşlarımın yanında hep bi kısa film, klip filan çekme hevesimi dile getiririm. arada telefonda çektiğim arkadaş vidyolarını üşenmeden yine telefonda montajlar kendimce klip yaparım. tamam uzatmiyim, bi tane kamera alayım diyorum. elime yakışırsa sıkıntıdan yutubculuğa bile sarabilirim. yalnız bi sürü özellik var. okumaya öğrenmeye bile üşenir oldum artık. kamera kıyaslama vidyolarını izliyorum, yine karar veremiyorum. benim kendimce beklediğim özellikler;
1- hareketli çekim yaparken yürürken koşarken titreme olayını kendinde azaltabilme. (iphone 6-7 ile yapılan çekimlerde bunu gayet iyi farkedebiliyosunuz)
2- ses konusunda pişman etmesin. kendi ses alıcısı iyi olsun. ve mümkünse ekstra mikrofondur aparattır takılabilsin ki sonradan tüh demeyelim.
3- çekim kalitesinde dolandırılmayayım. bazı kameralar şöyle hd çekiyor falan yazıyor. lan bi bakıyosun 5 dk öyle çekiyomuş. 10 dk öyle çekse ısınıp kapanıyomuş falan. (bunları hep yorgun ve uykusuzken izlediğim kıyas vidyolarında duydum, siz daha iyi bilirsiniz)
öneri ve fikirlerinizi duymak isterim. teşekkürler.
ha edit: bütçe max. 3000 tl
edit 2: bi de bi arkadaş aliekspresten al deyip duruyor. ucuzmuş cam gibi çekiyomuş vs. babam da aynı laflarla telefon aldı yüzüne bakılcak hal kalmadı telefonda. parayı sokağa atmak mı olur sizce?
1- hareketli çekim yaparken yürürken koşarken titreme olayını kendinde azaltabilme. (iphone 6-7 ile yapılan çekimlerde bunu gayet iyi farkedebiliyosunuz)
2- ses konusunda pişman etmesin. kendi ses alıcısı iyi olsun. ve mümkünse ekstra mikrofondur aparattır takılabilsin ki sonradan tüh demeyelim.
3- çekim kalitesinde dolandırılmayayım. bazı kameralar şöyle hd çekiyor falan yazıyor. lan bi bakıyosun 5 dk öyle çekiyomuş. 10 dk öyle çekse ısınıp kapanıyomuş falan. (bunları hep yorgun ve uykusuzken izlediğim kıyas vidyolarında duydum, siz daha iyi bilirsiniz)
öneri ve fikirlerinizi duymak isterim. teşekkürler.
ha edit: bütçe max. 3000 tl
edit 2: bi de bi arkadaş aliekspresten al deyip duruyor. ucuzmuş cam gibi çekiyomuş vs. babam da aynı laflarla telefon aldı yüzüne bakılcak hal kalmadı telefonda. parayı sokağa atmak mı olur sizce?
bilişim içerikli okumakta olduğum lisansımı kısmet olursa yaklaşık 2 sene içinde bitireceğim. yaşım 26. yakın bi zamana kadar "ben teknik eleman olmamalıyım" gibi laflar ederdim ve hep startup, marka yönetimi gibi şeyler beni heycanlandırırdı. 2-3 senedir IT sektöründe bi gram yükselmeden çalıştım. hevesim yoktu çünkü, ekstra zaman ayırmadan, araştırmadan geçti bu zaman. ama şu an bir alanda adam akıllı bilgi sahibi olmamaktan aşırı rahatsızım. o bok attığım teknik adam olabilmeyi istiyorum. gerçekten bi sorunu çözerek para kazanmak istiyorum. bendeki startup kafasının süper inovatif şeyler üretmedikçe evet yeni birşey ortaya koymadıkça şark kurnazlığından çok da bir farkı olmadığını yeni anladım sanki. elbette köşeyi dönme delisi biri değildim, marka oluşturmak gibi şeyler beni heycanlandırıyordu. ama bunları kafada kurarak ömür geçti, gidiyor. zerre ilim öğrenmeden hıyar gibi yaşıyorum. yakın çevremdeki okulunu adam gibi okuyan arkadaşlarımın da düşüncelerimin değişmesinde etkisi var galiba.
neyse özetle; ben alanımda uzmanlaşıp hoca olup ders vermeye özeniyorum. işyerinde yeni başlayanlara işi öğretmeyi çok seviyorum. birine ufacık bir şeyi anlatmak için bigüzel screenshotlarla ayaküstü döküman hazırlamaktan kaçınmıyorum. bilgiyi aktarmak haz veriyor yani. şu an da işte alttan baya dersim var. bölüm zor değil. ortalamayı birazcık düzeltip mezun olsam akademik kariyer yapmak, daha doğrusu hoca olmak mümkün mü? akademik kariyer haricinde okutman vs olabilme yolları var mı? yani ben işimde çok efsane bi adam olsam gidip ders anlatabilir miyim mesela kendi bölümümde?
neyse özetle; ben alanımda uzmanlaşıp hoca olup ders vermeye özeniyorum. işyerinde yeni başlayanlara işi öğretmeyi çok seviyorum. birine ufacık bir şeyi anlatmak için bigüzel screenshotlarla ayaküstü döküman hazırlamaktan kaçınmıyorum. bilgiyi aktarmak haz veriyor yani. şu an da işte alttan baya dersim var. bölüm zor değil. ortalamayı birazcık düzeltip mezun olsam akademik kariyer yapmak, daha doğrusu hoca olmak mümkün mü? akademik kariyer haricinde okutman vs olabilme yolları var mı? yani ben işimde çok efsane bi adam olsam gidip ders anlatabilir miyim mesela kendi bölümümde?
Halihazirda bir firmada sigortalı çalışanım. Babam emekli olduğu için benim üzerime bir şahıs firması açtık. Normal dükkan. Şimdi ben bu dükkanda çalışıyo gözüktüğüm için bağkur falan gibi bir sigorta primi yatırmak zorunda mıyım? Zaten haftanın 5 günü çalıştığım yer sigortamı yatırıyor.
Erdoğan'ın karşısına yani. Mesela Abdullah Gül geliyor aklıma. Olmaz da hani chp dese ki aday olursa biz Gül'ü desteklemeye hazırız. Son turda Tayyip-Gül ikilisinde kim alır? Bence Gül alabilir.
Edit: Trollemiyorum. Mhp ne zaman ülkeyi seçime goturecek dokunuşu yapsa kendisi kaybediyo. Son turda tayyip ve diger aday kaldığında mhpnin yuzde doksani diger adaya oy verir gibi bir izlenim edindim ben bu seçimde. Yani mhp şu an akpye vagon olarak yavru muhalifligini kaybetti. Bugun secim olsa hdpden düşük alır bence. Yani bana mi öyle geliyo bilmiyorum da akp resmen kendi avantajina olan lig usulü sistemi bırakıp elemeli sisteme gecerek gücünü tehlikeye atıyor.
Edit: Trollemiyorum. Mhp ne zaman ülkeyi seçime goturecek dokunuşu yapsa kendisi kaybediyo. Son turda tayyip ve diger aday kaldığında mhpnin yuzde doksani diger adaya oy verir gibi bir izlenim edindim ben bu seçimde. Yani mhp şu an akpye vagon olarak yavru muhalifligini kaybetti. Bugun secim olsa hdpden düşük alır bence. Yani bana mi öyle geliyo bilmiyorum da akp resmen kendi avantajina olan lig usulü sistemi bırakıp elemeli sisteme gecerek gücünü tehlikeye atıyor.
Ya dünyanın çivisi çıkmış resmen. Şu united airlines'ın uçaktan adamı sürükleyerek attığı vidyoda 1 tane adam da kalkıp bidakka bilader senin bunu yapmaya hakkın yok demiyor. Şiddetin dozu artmaya başladığı an kayıt yapan kamera sayısı da artıyor. Anca OMG OMG diye bağırsınlar amk. Sinirlerim bozuldu izlerken. Hadi OMG diye kadınlar bağırıyor tamam onu anlarım da yuh yani bir tane adam çıkmaz mı ya. Rezalet, kepazelik. Nası memleket lan o öyle. Soru: amerikada bizim buralarda hic tanik olmadigimiz bir vicdansizlik, bir bencillik var gibi geliyor bana. yanılıyor muyum? Gitmedim görmedim bilmiyorum. Benim tanıdığım amerikalılar gayet sıcak, insan canlısı insanlar..
Telefonda hat bilgisinin alındığı konum olarak mizrakh talpiyot diye biyer görünüyor. Oysaki ben istanbuldayım. Neresi burası diye baktım kudüste bir yer. Hatta absorption center gibi bişey çıktı. Ne şimdi bu?
Aile hekimim biraz uzakta gidemem.
Bikac gun önce sag ayagimi basarken hafif bi agri vardi. 2 gün önce eve hızlı hızlı yürürken biraz şiddetli ağrıdı. Sabah kalkınca agri filan kalmamıştı. Bugün gene hızlı hızlı yürürken agri artti. Basmayıp dururken pek agrimiyo. Nerde bedavaya muayene olabilirim? Kas gevseticisi falan sürsem gecirir mi?
Edit: foto. ilk defa açtım baktim. Tam ayagin ortasindaki kızarik olan yer ağrıyor. Biraz basmasam agrimiyor aa gecti sanki diyorum. 5 dk yürüyünce ağrıyor gene. kas değil de damar ağrısı gibi sanki. Hangi doktora gideyim?
Bikac gun önce sag ayagimi basarken hafif bi agri vardi. 2 gün önce eve hızlı hızlı yürürken biraz şiddetli ağrıdı. Sabah kalkınca agri filan kalmamıştı. Bugün gene hızlı hızlı yürürken agri artti. Basmayıp dururken pek agrimiyo. Nerde bedavaya muayene olabilirim? Kas gevseticisi falan sürsem gecirir mi?
Edit: foto. ilk defa açtım baktim. Tam ayagin ortasindaki kızarik olan yer ağrıyor. Biraz basmasam agrimiyor aa gecti sanki diyorum. 5 dk yürüyünce ağrıyor gene. kas değil de damar ağrısı gibi sanki. Hangi doktora gideyim?
Şurdaki diyalogu tam anlayamadım. Birisi bedava metroya binmiş bana kızgın mısınız diyor BFG'ye. Sora ne konuşuluyor?
Ay parçası. Hatay'ın vatan toprağına katılmış olmasına hic bu kadar sevinmemiştim. Bir gülüyor ki ya rabbim o ne gülüş. Neyse işte, normalde yurtdisinda yaşıyor. Erasmus için buraya gelmiş. Almancı işte. Gecen gece biyerde tanıştık. Daha doğrusu tanıştım. Sohbet ettik. Sora ben de almanca pratik yapcak birini arıyodum, arada bir buluşup kahve içsek nasıl olur dedim. Olabilir, dedi. Ama çok kibar bi kız. İstemese de o an yok demek istememiş olabilir. Facebooktan mesaj attim kendimi hatırlatmak için. O kadar işte.. Kuul da bi kız öyle tipik almancılarla alakası yok. En son nerede oturduğunu sordum, söyledi. Hmm, süper dedim. Bu kadar. Su an ben hiç mesaj atmasam o da hic atmicak gibi hissediyorum. Bu durumu tersine çevirmek için ne önerirsiniz? Keşke o gece onu çok beğendiğimi filan söyleseydim en kötü reddedilirdim şu an da hiç uğraşmazdım. Yarım saat gördüğü adamın biriyim su an, hiç şansım yok :(
aylar sonra gelen edit: ya bişey dicem. ben bu kıza ara ara mesaj atmak dışında hiç de darlamadım. ısrarcı olmadan bikaç kez kahve teklifi yaptım sadece. bakarız filan şeklinde salladı. ama şöyle bi dipnot var; ben bu mesaj attığım zamanlar da hep ... bu çok kötü bi intiba bırakmış olabilir. bu sebepten hiç oralı bile olmamış olabilir. şöyle uzun uzun bi mesaj döşesem mi? yani beni yanlış tanımış olabilir, hatta tanıdı, muhtemelen. ya da bi mektup yazıp oturduğu semtin postanesine yollasam, sana bi mektup yazdım desem sadece mesajla. hm, ne dersiniz?
aylar sonra gelen edit: ya bişey dicem. ben bu kıza ara ara mesaj atmak dışında hiç de darlamadım. ısrarcı olmadan bikaç kez kahve teklifi yaptım sadece. bakarız filan şeklinde salladı. ama şöyle bi dipnot var; ben bu mesaj attığım zamanlar da hep ... bu çok kötü bi intiba bırakmış olabilir. bu sebepten hiç oralı bile olmamış olabilir. şöyle uzun uzun bi mesaj döşesem mi? yani beni yanlış tanımış olabilir, hatta tanıdı, muhtemelen. ya da bi mektup yazıp oturduğu semtin postanesine yollasam, sana bi mektup yazdım desem sadece mesajla. hm, ne dersiniz?
Biyerden eski bi duyuruya denk geliyorum. Konu ilgimi çekiyo cevaplarla birlikte zevkle okuyorum. Sora bi bakıyorum duyuru sahibi birinin cevabina @ koyup cevap vermiş. Yukari bakiyorum oyle bi nik yok cevaplar arasında. Yahu kardeşim neden siliyosunuz cevaplarınızı? Ha der meister? Neden??
Selam.
Bazen eve geldigimde telefonda wifiyi açmayı unutup mobil veri açıkken vidyo falan açıyorum. Farkettigim an 200 300 mb gitmiş oluyo en az. Böyle bişey başınıza geliyo mu?
Bazen eve geldigimde telefonda wifiyi açmayı unutup mobil veri açıkken vidyo falan açıyorum. Farkettigim an 200 300 mb gitmiş oluyo en az. Böyle bişey başınıza geliyo mu?
selam
mektup arkadaşım bi kitap seçip birlikte okuyup onun hakkında sohbet etmeyi önerdi. edgar alan poe'dan bir hikayeyle başlayalım dedi ama benim ingilizcem pek iyi değil. gazeteleri falan ingilizce okumaya çalışıyorum ama her kelimeyi de anlayamıyorum. edgar alan poe'nun kitapları nasıl, çok zorlar mı?
bunun dışında önerebileceğiniz kitap/yazar var mıdır? tşk.
mektup arkadaşım bi kitap seçip birlikte okuyup onun hakkında sohbet etmeyi önerdi. edgar alan poe'dan bir hikayeyle başlayalım dedi ama benim ingilizcem pek iyi değil. gazeteleri falan ingilizce okumaya çalışıyorum ama her kelimeyi de anlayamıyorum. edgar alan poe'nun kitapları nasıl, çok zorlar mı?
bunun dışında önerebileceğiniz kitap/yazar var mıdır? tşk.
adettendir; soru başlıkta.
linkteki şey tourradarın bedava tur çekilişi. kolombiya, peru ya da vietnamdan birinde 12-15 gün arası tur veriyolar.
katılım mail adresiyle. çıkmaz da paylaşayım ben gene.
www.tourradar.com
not: evet katılımınızın bana katkısı oluyor:) duyuru kurallarına aykırıysa silebilirim.
linkteki şey tourradarın bedava tur çekilişi. kolombiya, peru ya da vietnamdan birinde 12-15 gün arası tur veriyolar.
katılım mail adresiyle. çıkmaz da paylaşayım ben gene.
www.tourradar.com
not: evet katılımınızın bana katkısı oluyor:) duyuru kurallarına aykırıysa silebilirim.
ya bunu basitçe açıklayamaz mısınız bana?
verilen örneklerden bişey anlamadım.
sub'da değer döndürülmezmiş functionda döndürülürmüş. o return'ü koyunca ne oluyo? döngü mü? başa mı sarıyo? ne demek değer döndürmek? çıktı alırsın diyolar. yav ben sub'un içinde de msgbox koyup çıktı alıyorum. çıktı almak deyince ben bunu anlıyorum.
zır cahilim beni biraz aydınlatsanıza sevabına
verilen örneklerden bişey anlamadım.
sub'da değer döndürülmezmiş functionda döndürülürmüş. o return'ü koyunca ne oluyo? döngü mü? başa mı sarıyo? ne demek değer döndürmek? çıktı alırsın diyolar. yav ben sub'un içinde de msgbox koyup çıktı alıyorum. çıktı almak deyince ben bunu anlıyorum.
zır cahilim beni biraz aydınlatsanıza sevabına
www.decathlon.com.tr
kırmızısını alayım diyorum. ama kullanıcılardan gelen fotograflarda sadece 18 yaşındaki polonyalı bir scootercının fotografını görünce acaba dedim çok mu teenager ayakkabısı ? ben 26 yaşında bir erkişisiyim. sizin fikriniz nedir?
kırmızısını alayım diyorum. ama kullanıcılardan gelen fotograflarda sadece 18 yaşındaki polonyalı bir scootercının fotografını görünce acaba dedim çok mu teenager ayakkabısı ? ben 26 yaşında bir erkişisiyim. sizin fikriniz nedir?
selam. software geliştirmeye giriş diye bi dersim var ama mühendislik okumuyorum. yani slayt üzerinden ucundan gösterilen bir ders çok aman aman zor bi ders değil. vizede şu tip iki soru soracakmış:
1. şu şekilde bir class tanımlayın.
2. belli bi method verip bunun çıktısı ne olur diye sorcakmış.
ne tarz soru sorabilir aklınıza geliyorsa örnek verebilir misiniz? basit sorular olacak muhtemelen.
1. şu şekilde bir class tanımlayın.
2. belli bi method verip bunun çıktısı ne olur diye sorcakmış.
ne tarz soru sorabilir aklınıza geliyorsa örnek verebilir misiniz? basit sorular olacak muhtemelen.
bakıyorum da son 5 dakkadır duyurunun en çok koşturan rakibe basan al ver yapan dikine katheden kişisi benim. yani bana öyle gelmiş de olabilir ama bu bile duyuru halkının baharı ve haftasonunu affetmeyip serseriliğe çıktığına işaret sanki. siz ne diyonuz?
böyle istanbul dışında yaşamalık yer muhabbeti yapıldığında hiç antalya diyen duymuyorum. hep bi izmir lafı ediliyor. köy kasabayı kastetmiyorum şehir olarak. antalyada iş durumları nasıl? büyük firmalar filan var mı? spesifik olarak IT işi bulunur mu? milli maçı izlerken bi özendim aq. sanki ordayken eski türkiyede yaşıyomuş gibi hissedebilirim gibi geldi. istanbulda daha umutsuz ve bezgin değil miyiz sizce de?
edit: 'psikolojik olarak' daha umutsuz olmak baya saçmaydı sildim o kısmı:)
edit: 'psikolojik olarak' daha umutsuz olmak baya saçmaydı sildim o kısmı:)
Fotoğraflarin olduğu klasörlerde çektiğim bazi fotograflar kayıp. Asus telefon kullaniyorum. Bi ara telefonun dilini almanca olarak degistirdigimde camera klasöründen baska Kamera diye bi klasör geldi. Orda bi gariplik oldu bulamamaya başladım. Ama mesela su an son cektiklerim duruyor. Ama 1 hafta onceki bazi fotograflar yok. İlk cektigimde varlardi hatta arkadaşıma gonderdim birini. Yani çekti sandım gibi bi durum yok. Başına gelen ve çözümünü bilen var mıdır?
Uçağım Hamburg havaalanindan 14te kalkicak. Ben havaalanina ancak 13.30da falan varabilirim. Bavulum var. Yarim kala bavulu halledip ucaga binebilir miyim?
Online checkin yaptim. Bir de havaalaninda napmam lazim sirayla yazabilir misiniz? Mesela biletimi bastirmam gerekiyor mu? Nereden bastircam? Su an otobüsteyim.
Online checkin yaptim. Bir de havaalaninda napmam lazim sirayla yazabilir misiniz? Mesela biletimi bastirmam gerekiyor mu? Nereden bastircam? Su an otobüsteyim.
Pegasusla mi gorusmem lazim? Lütfen bilen soylesin
+908502506702 numarasini ariyorum biletinizi degistirmek icin 1e basin diyo basıyorum ama calismiyo. Nasi ulasabilirim?
+908502506702 numarasini ariyorum biletinizi degistirmek icin 1e basin diyo basıyorum ama calismiyo. Nasi ulasabilirim?
Bulmam lazım yarın için. Yoksa metroda çalışcam başka biyer aklıma gelmiyor. Sizin geliyor mu?
özellikle tek başımaysam, çatalı buz gibi makarnaya direk tencereden batıra batıra yiyorum. aslında bunu bir iki çatal alıp açlığımı yatıştırmak için yapıyorum ama sonra durmayıp karnımı doyurana kadar yiyorum. siz de yapıyonuz mu bu tarz bi hayvanlık?
ya bu adamı şiir okudu diye içeri attılar başımıza geldi. almanya böyle yaptıkça gurbetçilerden ziyade türkiyede bu adamın eline koz verilmiş olmuyo mu? mhp'nin kararsızları evete kayıyo gibi geliyo bana. ne diyonuz?
bu müzikler nasıl oldu da bu kadar popüler oldu? eskiden de gece kulüplerinde böyle şeyler mi çalınırdı? ya da eskiden insanlar kulüplere değil de daha farklı müzikli mekanları mı tercih ediyolardı? ben bu müzikleri sevmiyorum. zira bunların çalındığı yerler tam bir uyuşturucu bataklığı. bu bir. aslında çok anlaşılır bişey bu, zira bu müziklerden ayık kafayla zevk almak baya zor bişey bence. ikinci olarak insanlar robot gibi oluyor böyle yerlerde. arkadaşlarımla içeri girdikten sonra gece boyu doğru düzgün konuşmadan, herhangi bir etkileşime girmeden dıp dıp dıp robot gibi dans edip yorgunluktan geberip eve dönüyoruz. 'beraber eğlenmek' bu değil yani. mesela nadir de olsa içinde geleneksel ezgiler falan olan işleri seviyorum. ortadoğululuktan mı acaba böyle düşünüyorum derdim, ama bunu sorduğum amerikalı biri de böyle düşünüyordu. özetle gerçekten anlamış değilim; bir özentiliktir gidiyor mu, yoksa hakaten yepyeni bi akım ve ben eski kafada kaldım uyum sağlayamıyorum mu, nedir yani?
edit: bir de bu işin sanatsal boyutu nedir? sanat erbabı bu tarza ve gidişe nasıl bakıyorlar?
edit: bir de bu işin sanatsal boyutu nedir? sanat erbabı bu tarza ve gidişe nasıl bakıyorlar?
merabayın,
bilişim firmamız son derece klasik ve münhasır olan logosunu çalışanlardan gelen tepkiler sonucunda yenileme kararı almış. 2000'li yılların başlarından itibaren memleket çapında giriştiğimiz bu ucubeleşme sürecinden sonunda bu gerçek bir sanat erbabının elinden çıkan logo da nasibini almak üzere. bu kısım veryansın. soruya geleyim.
ben hiç de yaratıcı olmayan ama monami boya kalemi yerine ufaklıktan beri fotoşokla haşır neşir olmuş biri olsam da 'tasarım' yapamam. yaratıcı bi iş çıkaramam ortaya. ama iyi tasarımla kötü tasarımı ayırabiliyorum. ilham alarak, hazır vectorler clipartlar kullanarak bişeyler ortaya atabilirim. zaten logo da çalışanların hazırladığı tasarımlar arasından seçilecek.
soru şu: bir logo hazırlama sitesinden güzel bi logo buldum. ama sitede "kullandığınız tasarımlar sizden sonra da başka biri tarafından kullanılabilir para vermeniz telif aldığınız anlamına gelmez." yazıyor. şirket de aman aman olmasa da uluslararası iş yapan bir şirket. ben acaba bu tarz bir tasarım kullanırsam ve şirket logosu bu olursa hukuki ya da prestij açısından şirketin ilerde başı ağrıyabilir mi? soru iki: en azından bu logoyu yurtiçinde tescillememiz mümkün olur mu? uzun oldu ama bazen lafı uzatma ihtiyacı hissediyorum :) tşk.
bilişim firmamız son derece klasik ve münhasır olan logosunu çalışanlardan gelen tepkiler sonucunda yenileme kararı almış. 2000'li yılların başlarından itibaren memleket çapında giriştiğimiz bu ucubeleşme sürecinden sonunda bu gerçek bir sanat erbabının elinden çıkan logo da nasibini almak üzere. bu kısım veryansın. soruya geleyim.
ben hiç de yaratıcı olmayan ama monami boya kalemi yerine ufaklıktan beri fotoşokla haşır neşir olmuş biri olsam da 'tasarım' yapamam. yaratıcı bi iş çıkaramam ortaya. ama iyi tasarımla kötü tasarımı ayırabiliyorum. ilham alarak, hazır vectorler clipartlar kullanarak bişeyler ortaya atabilirim. zaten logo da çalışanların hazırladığı tasarımlar arasından seçilecek.
soru şu: bir logo hazırlama sitesinden güzel bi logo buldum. ama sitede "kullandığınız tasarımlar sizden sonra da başka biri tarafından kullanılabilir para vermeniz telif aldığınız anlamına gelmez." yazıyor. şirket de aman aman olmasa da uluslararası iş yapan bir şirket. ben acaba bu tarz bir tasarım kullanırsam ve şirket logosu bu olursa hukuki ya da prestij açısından şirketin ilerde başı ağrıyabilir mi? soru iki: en azından bu logoyu yurtiçinde tescillememiz mümkün olur mu? uzun oldu ama bazen lafı uzatma ihtiyacı hissediyorum :) tşk.
karı koca gidenler varmış. gerçekten anlamıyorum. karı koca olmasan da anlamıyorum. olay nedir. bir düşünce altyapısı falan mı var? nası oluyo herkes birbirinin götüne memesine mi bakıyor, yürüme yavşama için mi gidiliyor? anlayamıyorum gerçekten.
hallöschen duyuru halkı,
kıt ingilizcem ve kıt almancamla bir frenk kızıyla malum appde eşleştim. akşam masa tenisi oynayacağız. masa tenisinde problem yok lakin ingilizcem pf. neyse dil gibi koca bir problem varken tam bir türk umarsızlığıyla bu daveti yaptım bu asya menşeili hanımefendiye. hadi diyelim dil vs ok. peki nasıl yürüyeceğim? normalde de bu işlerde pek tecrübeye sahip değilim. bana kalırsa olay şöyle gelişiyor; kız hoşlandıysa bişekilde bana o cesareti verir ve yürürüm.
vaziyet bu, taktikleri alayım?
edit: couchsurfingden iki kuzeyli adamı da olaya dahil edebilirim. ediyim mi? edersem muhtemelen yürüme işi tamamen hayal olur ama en azından dille ilgili cok rezil olmam arada kaynarım.
kıt ingilizcem ve kıt almancamla bir frenk kızıyla malum appde eşleştim. akşam masa tenisi oynayacağız. masa tenisinde problem yok lakin ingilizcem pf. neyse dil gibi koca bir problem varken tam bir türk umarsızlığıyla bu daveti yaptım bu asya menşeili hanımefendiye. hadi diyelim dil vs ok. peki nasıl yürüyeceğim? normalde de bu işlerde pek tecrübeye sahip değilim. bana kalırsa olay şöyle gelişiyor; kız hoşlandıysa bişekilde bana o cesareti verir ve yürürüm.
vaziyet bu, taktikleri alayım?
edit: couchsurfingden iki kuzeyli adamı da olaya dahil edebilirim. ediyim mi? edersem muhtemelen yürüme işi tamamen hayal olur ama en azından dille ilgili cok rezil olmam arada kaynarım.
selam,
almanca kursu için almanyadayım. 10 gün oldu daha. insanlarla anlaşmada bu kadar zorlanacağımı tahmin etmemiştim. etmiştim aslında ama herkes bişekilde gidip anlaşıyodu ve demekki oluyo diye düşündüm. dün bir tinder buluşmam rezalet geçti. dildeki özetim şu: sözlük yardımıyla yazışabiliyorum insanlarla. ama günlük hayat içinde bi ton eksiğim var. keşke lisede herkes how i met your mother izlerken bok atmayıp ben de izleseydim dedim dün. hakaten bi nesil yani bizim nesil diziyle kıvırdı bu işi, ben izlemedim. 1 ay daha burdayım. hep böyle kabus gibi mi geçicek kalan günler de? önerilerinizi alayım
almanca kursu için almanyadayım. 10 gün oldu daha. insanlarla anlaşmada bu kadar zorlanacağımı tahmin etmemiştim. etmiştim aslında ama herkes bişekilde gidip anlaşıyodu ve demekki oluyo diye düşündüm. dün bir tinder buluşmam rezalet geçti. dildeki özetim şu: sözlük yardımıyla yazışabiliyorum insanlarla. ama günlük hayat içinde bi ton eksiğim var. keşke lisede herkes how i met your mother izlerken bok atmayıp ben de izleseydim dedim dün. hakaten bi nesil yani bizim nesil diziyle kıvırdı bu işi, ben izlemedim. 1 ay daha burdayım. hep böyle kabus gibi mi geçicek kalan günler de? önerilerinizi alayım
hallöschen duyuru sakinleri,
alman dilini öğrenmek ve döneri yerinde tatmak üzere berlindeyim. döner sehr gut. fakat kursum pazartesi başlıyor. geceleri özellikle pek bir boş ve yalnızım. bi başıma nereye gideyim? gündüz mümkün olduğunca kamusal alanlarda takılıyorum ki birileriyle kontak kurarım falan diye. hoş türkçe ve ingilizceye daha çok maruz kaldım 3 gündür. napayım ne önerirsiniz? takılmak ve insanlarla kaynaşmak için nerlere gidebilirim?
alman dilini öğrenmek ve döneri yerinde tatmak üzere berlindeyim. döner sehr gut. fakat kursum pazartesi başlıyor. geceleri özellikle pek bir boş ve yalnızım. bi başıma nereye gideyim? gündüz mümkün olduğunca kamusal alanlarda takılıyorum ki birileriyle kontak kurarım falan diye. hoş türkçe ve ingilizceye daha çok maruz kaldım 3 gündür. napayım ne önerirsiniz? takılmak ve insanlarla kaynaşmak için nerlere gidebilirim?