Ekşi Duyuru

O kadar bakıyorum, hala düzgün bir yer bulamadım. Denizi güzel, etrafta gezileck bir iki yeri olan, sakin bir bölge tavsiye edebilir misiniz? Bozcaada'nin denizi nasıldır mesela? Bir de yurtiçinde her şey dahil otel mi tercih ediyorsunuz, yoksa butik otel mi? Otel tavsiyesi de alsam pek hoş olur. Teşekkür ederim şimdiden herkese.


NOT1: yurtdışı tavsiyesi istemiyorum, onun için zaten plan yapıldı.
NOT2: fethiye, bodrum, alaçatı çevresi de olmasın mumkunse.

İlk kez bu aksam deneyeceğim. İnternette tarifler var ama denenmiş bir şey olsa iyi olur diye düşündüm. Guzelinden mercimek köftesi tariflerinizi alabilir miyim? Yapmasi da çok zor değildir umarım. Çok teşekkür ederim şimdiden herkese.

Bir isim sorusu da benden gelsin; kuzenimin yakında bebeği olacak. Ben Barış isminı çok seviyorum. Anlamı, fonetiği ne bileyim hoşuma gidiyor. Bir de tanıdığım bütün Barış isimli kisiler düzgün, efendi, iyi niyetli kişilerdi; bunun etkisi de olabilir. Barış Manço'yu da pek severdim. Kuzenim az önce whatsapptan yazmis; bazıları beğenmiş, bazıları çok klişe demiş, bazıları da türkçe karakter var demiş. Ben de kamuoyu yoklaması yapayım dedim. Barış nasıl bir isim sizce?

Diğer secenegimiz de Erdem.

Bir de compu'ye not: lütfen şu mobil versiyonu düzelt artik; duyuruyu düzgünce yazana kadar canım çıktı. Yanlış yazınca tekrar düzeltmek de ayrı dert.

Alışverişe çıkacağım birazdan, aklıma da hiçbir şey gelmiyor. Siz ne yapacaksınız? Belki bana da fikir olur.

Bir de bonus sorumuz var; cileklerin zamanı geçmeye başladı mı? Birkaç kilo alıp buzluga atayım; yazın dondurma filan yaparken kullanayım diyorum. Olur mu ki? Teşekkür ederim şimdiden herkese.

Alıp duvara firlatacagim az kaldı. İlk aldigim günden beri bu sorunu vardı; önceleri %9dayken kapanıyordu. Sonra %20lere çıkmaya başladı. Son durumda %40'a geldiği anda bir bakıyorum %3-5 olmuş. Bazen de direkt kapanıyor. Neden olabilir bu? Daha 7 ay olmadı alalı. Geçen hafta servise götürmek istedim, aradım. 21 is günü içinde donus yapıyoruz diyorlar. E ben 1-2 hafta içinde yurtdışına çıkacağım; bekleyemem ki. Aile de yurtdisinda olunca whatsapp filan kullaniyorum surekli. Ne yapsam? Daha önce bu durum başına gelmiş olan var mı? Teşekkür ederim şimdiden herkese.

Telefon samsung, note serisinden.

Beğendiniz mi? Bu aralar baya popüler, resimlere bakınca fena değil gibi geldi. Bir de öğrendiğim kadarıyla aşırı ucuzmuş. Eylülde gidip söyle 3-4 gün kalınır mi? Yoksa hiç gitmeye değmez mi?

Teşekkür ederim şimdiden herkese.

Spor salonunun grup dersleri ramazan boyunca kaldırılmış talep olmadığı için, ben haftada 1 saat pilates 1 saat de yoga dersine gidiyordum. Evde bunları yapabilmek için onereceginiz video ya da site var mıdır? O arayı kapatayım en azından.


Teşekkür ederim şimdiden herkese.

İçten içe hem kıriliyorum , hem de kirilmamam gerektiğini düşünüyorum. Durumumuz su; 14 kişilik bir arkadas grubumuz var, çok uzun zamandır birbirimizi tanıyoruz. Hatta bir kısmı 17 senedir tanısiyor. Bu grupta bizim çok yakın olduğumuz iki arkadaş var, diğerleri de grup arkadaşlığı.

Neyse efendim genelde bu grupla ayda ya da 2 ayda bir topluca bulusulur; onun dışında kalan durumlarda minik gruplar halinde görüsulur. Gruptaki 1 arkadaş ve eşi cumartesi çalışıyor. Yakın arkadaşlarımızdan biri de sürekli onlara göre plan yapmaya çalışıyor. Bu planların 10da 7si bize uymuyor, sonra da bize gruptan kendinizi soyutladiniz diyorlar.

Yine bu hafta cumartesi ya da pazar kahvaltı organizasyonu yapalım dedi yakın olan arkadaş, ilk ben yazıp 'aa ne yapalım, ne edelim ama cumartesi günü olsun' filan dedim. Bu sabah bir baktım pazar gününe organizasyon yapılıyor. Gruptan 2 kisi hic gelemiyor, bir kisi de cumartesi olsa daha iyi demis mesela. Biz de gidemiyoruz. Bu bir iki sefer olan bir durum değil, hep böyle. Çünkü yakın olan arkadaş bizi nasılsa görüyor, uğruyor, gelip kalıyor (gidip başkasının evinde de kalmaz bu arada) diye onlara uyduruyor.

Ben de biraz trip atar gibi yazdım, sonra da pişman oldum. Çocukca bir durum mu diye düşündüm, bilemedim.

Size ne dersiniz? Haksız miyim ben? Yoksa biraz çocukça mi davranmisim, kızılacak bir durum yok mu?

Not: yaşlar 22 ile 34 arasında değişiyor.

Başlık tam olmadı aslında ama şöyle anlatayım; yurtdışındaki en yakın arkadaşımın kuzeni erkek arkadaşımin ablasının stajyeri çıktı mesela. Üstelik senelerce evlerinden çıkmamış, cok yakin arkadaşlarmış. Ne o arkadaşım/kuzeni ne de ben istanbulluyuz. Tesadüfen denk geldik. Az önce de facebook sağolsun yine erkek arkadaşımın ilkokul arkadaşının kuzenimin yakın arkadaşı olduğunu öğrendim ki o kuzenim de izmir'deydi, dubai'ye taşındı. Sadece 4 sene İstanbul'da okumustu.

Boyle ortak tanıdık çıkınca dünyanın çok küçük olduğunu düşünüyorum; nerden, nereye diyorum. Küçük mahallede olsa neyse, ülkelere dağılmış vaziyetteyiz. Bunun gibi sizin de denk gelip sasirdiginiz ortak arkadaş durumu var mı? Yoksa bir bize mi vay be dedirtti? :)

Yaz aylarında sadece içecek içip meyve, salata ve dondurma ile beslenen bir insan haline geliyorum. İçecekte de sürekli su, soda, ayran içmekten bikiyorum. Normalde kahve çok severim ama sıcakta içmiyorum. İce tea, kola filan da içmek istemiyorum.

Siz sağlıklı alternatif olarak ne içiyorsunuz? Hatta ev yapımı buzlu çay, kahve tarifleriniz varsa şahane olur. Ben kıvamı tutturamiyorum da bir türlü. Teşekkür ederim şimdiden herkese.

Bundan yaklaşık 6-7 ay önce bir kedi sahiplenmeye karar verdik, alıp eve getirdik. Her şey çok güzeldi, çok da seviyordum kendisini ama alerjim olduğu ortaya çıktı. Öyle ki gözlerim sis, burnum tıkalı, nefes alamaz hale geldim. Normalde başka şeylere alerjim olduğu için doktora gittim. Evde bakmaniz çok zor dedi. Biz de mecburen eski sahibine geri götürmek zorunda kaldik. En azindan iyi bakıldığında düşündüğüm için bir süre sonra içim rahat etmeye başladı :)

Şimdi evimizin aşağısında yavru bir kedicik var. Tahminimce 2 aylık bile değil, tek başına. Arada çocuklar yiyecek veriyor, ben bakıyorum ama bulunduğumuz yerde bahçe yok. Residence tipi evler. Bu kedicik büyüyünce kimse ona bakmayacak, arabanın altında ezilip gidecek diye korkuyorum. Eve de alerji yüzünden alamıyorum. Sokakta bir sürü kedi varken sahiplendirmek de çok güç.

Daha önce bu alerjiden kurtulan yok mu? Ne yapılabilir? Hiç çözümü yok mu ki? Teşekkür ederim şimdiden herkese.

Evet, geleneksel bahardan yaza gecis sorumu bu sene de es geçmiyorum. Çıkarttık mi pikeleri? Yoksa biraz daha bekleyelim mi? 3 gecedir çok sıcak oluyor ama geçen hafta soğuktu mesela, bu aksam çıkaralim diyorum, usumeyiz değil mi?

Lokasyon istanbul ama herkes cevap verebilir tabii :)

Hangisini tercih ediyorsunuz, neden? Genelde ne yaptiginiz önemli tabii.

Ben her haftasonu aynı ikilemi yaşıyorum; evde oturup dinlensem, dinlenemiyorum yine. Elim, kolum durmuyor bir bakmisim dolap düzenliyorum. Gezsem evde oturup da bir dinlenemedik bu hafta diyorum. Genelde evde kalıyorum ama galiba.

Kaç haftadır bakıyorum, bakıyorum hiçbir yer bulamadım. Bu sene az vaktimiz olduğu için 1 hafta + 4 gun belki tatil yapabileceğiz ve çok yoğun bir dönem geçirdim, bu günleri boşa harcamak istemiyorum. Deniz insanı olduğum için öncelikli hedef güzel deniz ( çok mükemmel olmasa da en azından yuzebilelim), sonra kültürel olarak gezilecek yerlerin olması. Çok çok kalabalık olmaması ama aksam çıkınca da iki kadeh bir şey içilip güzel vakit geçirilecek yerler olması. Köpük partisi filan aramıyoruz kısacası. Bir de yurtdışı istiyoruz ama erkek arkadaşım vize almak konusunda ultra usengec bir insan olduğu için vizesiz yerlere bakıyoruz. Ha Dubrovnik gibi 1 günde vize çıkan yerler de olabilir.

Bu şartlar altında 1 haftalık kısım için yurtdışı, 4 günlük için de yurtiçi iki ayrı lokasyon öneriniz var mıdır? Hatta gittiğiniz yerlerde kaldığınız otel ismini de verirseniz çok süper olur. Hostel istemiyoruz yalnız; temiz, düzenli otel olsun yeter. Ultra lüks olmasına da gerek yok. Yurtiçi için her şey dahil olsa da olur, olmasa da olur. Bunda da temiz ve düzenli olsun yeterli. Çok çok teşekkür ederim şimdiden herkese.

Erkek arkadaşımla ben aile paketi kullanıyoruz. Kardeşimi de bu pakete ekleyeceğim ama yurtdışında yaşıyor o, bizim pakete üye yapmanin bir yolu var mı? Yurtdışında olması sorun mu? Onun yaşadığı yerde türkiye'nin 3 katından biraz daha fazla aylık ücret. Boşuna ödemesin diyorum. Teşekkür ederim şimdiden herkese.

Malum açıklandı ales, millet 90-95 yazmış hep. Okuyunca moralim bozuldu. Siz kaç alarak girdiniz? Çok çok önemı oluyor mu ales puanının? Yds benim de çok iyi geldi de ales'ten 86 kusur almışım başvuru yapacağım program için. 90 alan biri başvuru yapsa önce onu mu alırlar yani?

Benim puanım nasıl? Hiç bilmiyorum bu konuları.

Bastan söylüyorum spoiler gibi bir şey soracağım, isteyen okumasın.

Rickon uzun zaman dizide görünmedi, kitapta onunla ilgili bir şeyler anlatılıyor muydu? Böyle bakınca çok etkisiz bir karakter gibi duruyor ama ben nedense bir şeyler bekliyorum kendisinden. Geçen gün de spoiler gibi bir entry okudum, ramsay oldurecek onu yazmışlar. E o zaman fazla tırt bir karakter olmuyor mu? Siz ne diyorsunuz, nolacak bu rickon'un akıbeti?

İstemsiz bir sempati besliyorum kendisine karşı, ölmesini hiç istemem. Teşekkür ederim şimdiden herkese.

Bu sene hukuk fakültesinden mezun oluyorum; ilk başta yüksek lisansimi yapar sonra da stajimı yapar kendimi ilerletirim vs diye düşünmüştüm. Bu sebeple ales'e girdim; iyi de bir puan bekliyorum ama hocalarımla konuştuktan sonra aklım araştırma görevliligine de kaydı. Zaten hep böyle bir is istemiştim ama maaş durumları yüzünden tereddüt ediyordum.

Bu noktada aklıma takılan bir iki şey var; araştırma görevlisi olsam ilerde doçent olana kadar avukatlık yapamıyorum . E ha deyince de docent olunmuyor. bu durumdan hosnut olmazsam 30 yaşında avukatlık stajına başlamak nasıl olur? (Direkt staj yap demeyin, bu sene için staj aramadım. Zaten araştırma görevlisi olabilmek için elime fırsat geçmisken seneye ertelemek istemiyorum) araştırma görevlisi olsam beni tek endişelendiren kısmı, maaşları. Hukuk danışmanlığı vs yapılabiliyor mu bu aşamada?

Yüksek lisans yapıp, staj yapıp avukat olsam etraf avukat kaynıyor. Son zamanlarda meslekten de çok soğudum açıkçası. Akademik bir şeyler yapmak istiyorum. En azindan çalışmalar, tezler derken kendimi daha yararlı hissedeceğim.


Kısacası yeni mezun hukukcu ne yapsın dersiniz? Olur da araştırma görevlisi kadrosuna kabul edilirsem başlayayım mi? Her türlü tavsiyeye açığım. Teşekkür ederim şimdiden herkese.

Geçen eylül ayında ayaküstü bir birikim hesabı açmıştı bankadaki görevli; ayda 250 lira hesabimdan çekip bankaya atıyordu. Bugün baktım 2250 lira olmuş, pek mutlu oldum. 'tatil için uçak bileti parası birikmiş farketmeden' dedim içimden. Bir ara da cebimdeki bozuklukları kumbaraya atıyordum her akşam; ayda 100 150 birikiyor, ay sonunda çıkarıp kendime hediye alıp, mutlu oluyordum.

Bunlar gibi damlaya damlaya gol olur tarzı ufak birikimler yapıyor musunuz siz de? Neler yapılabilir başka? Teşekkür ederim şimdiden herkese.

Bir de büyük yatırımlar için not duselim: parayi nakit mi tutmak mantıklı yoksa altın hesabında mi?

Daha önceki duyurumda da bahsetmiştim, yüzüme yakışan gözlüğü bir türlü bulamıyordum. Bugün yine tüm gözlükculeri talan ettim, aklımda burda da önerilen ray-ban'ın bir modeli vardı ama denediğim bütün gözlükler büyük geldi. Belki 50 tane gözlük denedikten sonra avm içinde bir optikciye girdik; bir gözlüğü taktım ve yüzüme tam oldu. İçime de sindi alıp çıktım ama bildiğim bir marka değildi.

Gusto diye bir marka, giyim markasiymis esasen sanırım. 300 lira gibi de bir para verdim. Garantisi filan da var.En kötü yüzüme yakışan ray-ban filan bulursam yine alırım dedim.

Şimdi gözlükte bilinen bir marka olmadığı için kötü mü yaptım diye düşünüyorum. Marka olmaması gözüme zarar verir mi ki? Tam da yüzüme yakışanı bulmuştum. Ne dersiniz? Takayim mi? İade edeyim mi?

Hazır dondurmalar iyi yapılan gerçek dondurmaların yanına yaklasamiyor biliyorum ama iyi dondurma yapan yer bulmak zor, bizim bildiğimiz yer baya uzak kalıyor mesela. Arada alıyoruz ama yaz-kış her gün dondurma yese bikmayacak olan bana yeterli gelmiyor, hele de yaz yaklaşırken.

Bu yüzden marketlerde satılan en sevdiğiniz dondurma markası ve çeşidini paylaşır misiniz? Arada usendigimizde alıp yiyelim. Ha bildiğim çok iyi mekan var, harika dondurma yapıyorlar derseniz yolumuz düştüğünde gidip denemek isteriz.

Ben en çok carte d'Or'un meyveli çeşitlerini seviyorum . Bir de kakaolu olanlarına asla hayır demem. Magnum çok ağır geliyor mesela.

Biz aylık büyük bir alışveriş yapıp, sebze meyveleri haftalık alıyoruz ama bazıları sadece aylık alışveriş yapıyormuş. Sebze meyveleri nasıl sakliyorsunuz ki o zaman?

Bir de günlük alışveriş yapanlar var, o daha fazla zaman kaybı değil mi ki? En mantıklısı hangisi? Her pazar markete gidip 1 saatimizi harcadığımiz için alternatif bir yöntem arıyorum. Sürekli etrafta alışveriş yapmamız lazım diye dolaşıyorum, millet de kendime alıyorum saniyor. Halbuki full ev için.

Heves edip 3d printer aldık, bu aralar en büyük eğlencemiz bir şeyler tasarlayıp, çıktısını alıp boyamak. Baya iyi sonuçlar da almaya başladık. Yalnız sorun şu, boyarken fırça izi kalıyor. Bu izin kalmaması için ne yapabilirim? Kullanılan madde yüzünden mi iz kalıyor? Evde guaj ve akrilik boyalar ve bir ince bir kalın olmak üzere iki fırça var. Bunlar dışında nasıl fırçalar alınmalı? Palete gerek var mı? (Tabak kullanıyorum bunun için şimdilik) bir de biraz mat oluyor boyayınca, vernik alsam düzelir mi?

Teşekkür ederim şimdiden herkese.

Küçük tavada denedim, büyük tavada denedim olmadı. Pankek kalıpları aldım, bunlarla kesin düzgün olur dedim, bu sabahki denemem yine hüsranla sonuçlandı. Kalpler, düzgün daireler yerine yere düşürülmüş pankek şekilleri ortaya çıktı. Kıvamında, tadında bir sıkıntı yok. Bir taraf gayet düzgün oluyor, çevirirken oluyor ne oluyorsa. Erkek arkadaşım yapınca çat çat düzgün şekiller yapıyor, ben niye yapamıyorum?

Düzgün pankek nasıl yapılır? Teşekkür ederim şimdiden herkese.

Bu yaşıma geldim, daha bir tane bile güneş gözlüğüm olmadı zira yüzüm küçük olduğu için hiçbiri yakışmıyor, taktiğim anda hamam böceğine dönüyorum resmen. Yaz geliyor; güneşten rahatsız da oluyorum, sağlık açısından da riskli diye bir gözlük almak istiyorum. 2 haftadır en azından 100 tane gözlük denedim; hiçbiri yakışmıyor, yüzümün yarısını gözlük kaplıyor, bir tuhaf oluyor anlatamıyorum şimdi. Öyle ki satıcılar bile genelde yakışmayan şeylere 'aaa olur mu, gayet hoş olmus' vs derken ben neye dönüyorsam artık 'başka model bakalim' diyorlar. Bu senenin modası da kocaman gözlükler sanırım.

Kısacası ben kendime yakışan gözlüğü neye göre bulabilirim? Böyle bir sorun yaşayan var mı? Nasıl modellere, markalara bakayım? Bu yaz şu gözlerim rahat etsin artık. Teşekkür ederim şimdiden herkese.

Yaklasık 6 ay önce samsung note edge aldım. Telefonun her seyinden memnunum ama geldiğinden beri şarj problemi var. İlk başta şarjı %9dayken kapanıyordu, son bir aydır %24 25 olmadan tak diye kapanıyor. Açıyorum, doluluk oranını %0 gösteriyor. Bazen de telefonun şarjı %50'deyken tak diye %30'à düşüyor. 5 dakika içinde %20 oluyor filan. Kısacası şarj problemi olduğu bariz.


2 yıl garantisi var ama internetten baktığım kadarıyla çoğu kişinin bataryasıni bahane bulup degistirmemisler, servis süreleri de çok uzunmus, benim uzun süre telefonsuz kalma lüksüm yok, ugrasmak da istemiyorum pek. Bataryalar 50-60 lira arasında. Bir telefoncuya gidip batarya taktirsam sorun cozulür mu? Yoksa illa servise mi götürmek gerek? Teşekkür ederim şimdiden herkese.

Gidilir mi? Bu yaz pek fazla vaktimiz olmayacağı için bayramda 3-4 günlüğüne yurticinde bir yere, sonrasında da 1 hafta dubrovnik'e gidelim diyoruz. Biraz bakındım şehir çok güzel duruyor, game of thrones'un etkisiyle daha da sevdim. Yalnız emin olmadığım şey denizi nasıldır? Zira dediğim gibi toplamda 1 hafta süreyle denize girmeye vaktim olacağı için nokta atışı yapmak istiyorum. Şehrin güzelliğinin yanında plajların güzelliği de önemli benim için. Yok denizi güzel değil derseniz yunan adalarına filan bakacağım.


Bir de sanırım tek dubrovnik turu yok, balkan turlari var. Tek başımıza gidersek tavsiye edebileceğiniz otel var mıdır? Kısacası yaz tatilinde dubrovnik'e gidelim mi? Nereleri gezelim? Teşekkür ederim şimdiden herkese.

Nasıl gidilir? Metrobüs kullanılacak şekilde tarif ederseniz daha güzel olur. Bir de yarın 9 gibi orada olmak için evden kaçta çıkmak gerekir?

Teşekkür ederim şimdiden.

Durumumuzu kısaca özet geçeyim; erkek arkadaşımin işine yakın bir yerde oturuyoruz, servisi var. Ben her gün 4 saat yol gidip geliyordum metrobüs, otobüs vs kullanarak, bu sene okulum bitiyor. Yüksek lisansa baslayacagim, orta bir yere tasinma planımiz da var ama yine minimum 2-3 saat yol gidip gelecekmişim gibi duruyor. Toplu tasimadaki kalabalıktan, kavgalardan o kadar sıkıldım ki arabayla gider gelirim diyorum ama duyan 'deli misin? O kadar trafik çekilir mi?' diyor. E öteki türlüsü de bana eziyet.

Bu arada erkek arkadaşımin 18 yaşından beri ehliyeti olmasına rağmen 'istanbul'da trafik çekilir mi?' Mantığında olduğundan çok düzgün araba da kullanamıyor. Özel ders almayi düşünüyor bu yüzden. 2-3 sene içinde yurtdışına taşinma durumumuz da olabilir. Birikmiş bir miktar paramız var, istediğimiz gibi bir araba almak için 5000 ile 10000 lira arasında kredi de çekmemiz gerekebilir.

Tüm bunlar birleşince araba almak mantıklı mi? Yoksa 1 2 sene daha bekleyip her şey netlestiginde mi alalım? Keşke hepimiz bisikletle ya da yürüyerek ise gidip gelebilseydik, her şey ne güzel olurdu.

Teşekkür ederim şimdiden herkese.

2 tam altın alacağım diyelim, bugün alsam ya da yarin alsam fiyat farkı olur mu? Aynı şekilde döviz hesabı olan bir banka hesabından parayi yarın çeksem bir fark olur mu? (Bankamatikten çekeceğim)

Teşekkür ederim şimdiden herkese.

Ev aldı başını gitti; genel bir temizlik yapılması lazım. Benim hic vaktim yok ve ugrasmak istemiyorum bu aralar. Normalde tanıdıklarıma gelen kadınlar var ama hemen hepsi tüm gün geliyor. Bizim ev 54 m2, dolayısıyla sabah 8, akşam 6 yapılacak bir temizlik yok. Maksimum 3 4 saat sürer, belki 1 saat de ütü. Armut.com'da yarım gün gelenler de varmış, hiç oradan birini çağırdığız mi? Memnun kaldınız mi? Teşekkür ederim şimdiden herkese.

Nelerdir? Evde geçirilecek bir günde; ders çalışırken arada kısa kaçamaklar yaparken dinleyeyim.

Ben neden bilmiyorum, iron&wine passing afternoon (sözleri yağmurlu güne çok uygun olmasa da) dinliyorum. Melodisini çok seviyorum. Siz neler dinliyorsunuz? Teşekkür ederim şimdiden herkese!

Şarkıyı bilmeyenler için link: open.spotify.com

Bugün çok samimi olmayan ama okulda sürekli gördüğüm bir arkadaşıma yüksek lisans ile ilgili bilmediği bir konuyla ilgili bir şey anlattım. Normalde başvuru yapmayacağı bir yere ben 'aaa, yap olur mu, şöyle kontenjanları varmış vs' diye anlattım. Nasıl başvuru yapacağını internetten açıp gösterdim. Mektup örneklerini, gerekli belgeleri çıkarttım. Baya uğraştım yani. Çok teşekkür etti. Aradan yarım saat geçti. Başka bir arkadaşımız geldi. 'Fraise, sen X hocayla konuştun mu? X okulundaki yüksek lisans mulakatlariyla ilgili baya bilgi sahibi, anlatsın sana da' dedi. Yardım ettiğim arkadaşım 'aaa boşver başvurma oraya napacaksin, hiç gerek yok hheheheeh' diye güldü. Diğer arkadaşım 'niye kızım manyak misin?' Deyince sessizce 'e, daha az kişi başvuru yapar, şansımız artar' dedi. Arkadaşım tuhaf tuhaf bakınca işi şakaya vurdu, ama ben biraz kötü hissettim açıkçası.


Şaka mi yapti ciddi miydi pek anlamadim zira yüksek lisans konusunda baya hırs yaptı bu arkadaş, yemiyor içmiyor ales çalışıyor. Yurtdisi okullarini arastiriyor. Benim soyledigim yer de yurtdisinda bir okuldu zaten. Şaka bile yapmış olsa ben kendisine o kadar yardım etmişken, bana böyle söyleyince kendimi kötü hissetmem normal mi? Yoksa abartıyor muyum?

Çok mu zor olur? Ortalama kaç saat sürer? Okul için kocaeli'ne, Tekirdağ'a giden duyuyorum da bursa'ya giden hiç duymadım, merak ettim. Olabilir mi öyle bir şey? Teşekkür ederim şimdiden herkese.

Bugün arkadaşlarımla konuşuyorduk, tatil planları Vs anlatılırken bir arkadaşım yurtiçinde bir yere gitmek istediklerini, neresi olduğuna karar vermediklerini söyledi. Ben de oludeniz'e gidin dedim. 'Orası olmaz eski erkek arkadaşımla gitmiştik' dedi, o zaman bozcaada dedim, oraya da sevgilisi eski kız arkadaşıyla gitmiş. Dayanamayıp 'o mantıkla istanbul'da da yaşamayin o zaman sonuçta ikinizin de eski sevgilisi burda' gibisinden bir şey dedim. Aaa olur mu, aynı şey değil diye 1 saat anlattı. Diğer arkadaşım da onu destekledi.


Bana biraz saçma geldi, merak ettim size sorayım dedim. Siz gider misiniz? Gitmem derseniz sebebini açıklar mısınız? Onlara göre çoğu kişi gitmezmis de.


Not: gönul işinden ziyade anket sorusu gibi geldi bana ama moderatörler gönül işi sorusu bu derlerse duzeltebilirler pek tabii :)

Nasıldır? Marketteki sutlerin, yumurtaların, yogurtlarin durumları malum. Evde süt alıp yoğurt yapacak ne vaktim var ne de becerim. Yakinimizdaki iyi bir kasap atatürk orman çiftligi ürünleri satmaya başlamış. Ben de süt ürünlerini buradan alayım dedim. Nasıl bilirsiniz? Normal market markaları gibi midir? Tamam evde yapılan gibi olmaz muhakkak ama katkısı daha azdır en azından diye düşünüyorum.


Teşekkür ederim şimdiden herkese.

Erkek arkadaşıma 8 yıl önce ablası 2 tane su kaplumbağasi almış. Bu hayvanciklar geldiklerinde su şişesi kapağı kadarlarken şimdi baya büyükler. Bizim evimizde yer olmadığı için annesinin evinde kalıyorlar ama annesi yeteri kadar ilgilenemiyor. Ablası da çok seviyorum vs diyor ama hayvanların günlük bakım rutinini yerine getirmiyor. Temizleme motorunun temizlenmesi gerekir aylarca bekletir, erkek arkadaşım temizler. Motor bozulur, yeni motor almaz, biz alalım diye bekler. Özel lambaları var patlar, biz gidemezsek hayvanlar 1 hafta karanlık ortamda usurler vs vs. Bunlar haricinde asıl sıkıntı hayvanlar bir akvaryumun içinde develenip duruyorlar. Daha büyük akvaryum alınabilir belki ama yine de onlara yeter mi, emin değiliz.

Diğer ablasının kızının okulunda büyük bir havuz var, içinde kaplumbağalar, kurbağalar yaşıyor. Bir bahçıvan sürekli onlarla ilgileniyor. Müdür 'getirin, burada biz bakalım. Hayvanlar geniş geniş yaşasın en azından' demiş. Önce vermek istemedik ama şimdi versek mi diye düşünmüyor değiliz. Tek sorun bizmkiler hiç kış uykusuna yatmadı, orda uyutuyorlarmis kışın. Bu bir sorun olur mu acaba? Napalım verelim mi? Teşekkür ederim şimdiden herkese.

Bir tane kahve ogutucusu almaya karar verdim ama nelere dikkat etmem gerektiğini bilmiyorum. Evde ogutucu kullananlar hangi makineyi kullanıyorsunuz? Alırken Nelere dikkat etmek gerek?


Mesela şu makine nasil? www.hepsiburada.com

Teşekkür ederim şimdiden herkese!

Asagidaki duyurulardan birine 4000 lira maaşı begenmeyenler dolusmus, daha önce de çok denk geldim böyle şeylere. Turkiye'deki mesleklerin maaş skalalari belli, sadece belirli bir kesim yeni mezunken 4000 lirayla ise başlıyor diye biliyorum ben. Geri kalanlar ortalama 2000-2500 alıyor, iyi üniversiteden mezun yeni avukata asgari ücret teklif edildigini duydu bu kulaklar. Niye herkes sanki 10000 lira maaş alıyormuş gibi gelip akıl veriyor? Yoksa herkes 10000 lira alıyor da benim haberim mi yok? Evet, bu maaşlar alınıyor da herkes almıyor ki.


Not: uzun süre çalışmış avukat, mühendisleri, doktorlari vs saymıyorum. Onlar bir şekilde alırlar bu paraları diye düşünüyorum.

Kuzenim bu sene türkiye'de üniversiteye başlayacak, bizim bölüm arayışlarımiz da harıl harıl devam ediyor. Kendisi psikoloji istiyordu ama birkaç kişi 'turkiye'de psikoloji bitiriren işsiz kalirsin' vs demiş. Benim de konuya tam hakimiyetim yok, psikoloji bitirdikten sonra yüksek lisans yapıp psikolog olarak çalışmiyorlar mi? Neden işsiz kalsinlar? PDR bana daha çok rehber öğretmenleri hatırlatıyor, yanılıyor muyum? Yurtdışında geçerliliği var mı pdr'nin?

Hangi bölüm üzerine yoğunlaşsın bizimki? Teşekkür ederim şimdiden herkese.

Gelecek pazar gidip 1 gece kalıp 2 gün kafa dinleyecek bir yer arıyoruz. Arabayla gidemeyecegimiz için toplu taşıma kullanmak zorundayız, maksimum 2 saat uzaklıkta olan nerelere gidebiliriz? Aklımda Ağva vardı ama toplu taşıma nasıl olur, bilemedim. Bir de instagramdaki 10 arkadasimdan 8'i Agva'da su ara. Adalara gitsek kalabalık olur mu? Hangi adaya gitmeli? Bir de otel önerisinde bulunursaniz çok sevinirim. İlla çok lüks olmasına gerek yok; temiz, güvenli olması yeterli. Bir gece kalacağız zaten.

Ya da istanbul'u boşverip cumartesine uçak bileti alıp ege taraflarına mi gitsek? Bu mevsimde çok soğuk olur mu, neler yapabiliriz? Kalacak yer bulunur mu?

fikir veren herkese çok teşekkürler şimdiden.

Bizim 17000 lira limitli bir tane kartımız var, kartin borcu sürekli 2000-3000 lira arasında gidip geliyor, bunlar da genelde taksit (uçak bileti vs) oluyor. Yani totalde ayda sürekli 300 400 lira taksit yatırıyoruz. Senede 2 kere sifirliyoruz, taksit yüzünden yine açılıyor. Ayda 300 400 lira bizi etkilemiyor ama o 2000 lira borç bile beni rahatsız ediyor. İlerde bir şey olur da odeyemezsek, 17000e kadar çıkarsa borç diye.

Siz kartlarınızi nasıl kullanıyorsunuz? Bu sekilde kullanmaktan korkmali miyiz? Her ay başında aynı stresi yaşıyorum ben. Yoksa komple iptal mi ettirsek?

Bir pdf dosyası indirdim, kalemle isretlemek istediğim bölümler var ama yapamıyorum. Bunu nasıl yapabilirim? Teşekkür ederim şimdiden herkese.

Neden olduğunu anlayamadığım şekilde saçlarım 1 haftadır kepeklendi. Saçlarımı yikama sıklığımda, sampuanimda (ki 3 yıldır aynı şampuanı kullaniyorum), saç bakım ürünlerimde herhangi bir değişiklik yapmadım. Tek fark Son 1 aydır spor salonunda da duş almaya başladım, ordaki suda bir şey olamaz herhalde?


Bu kepeklenmeden bir an önce kurtulmanın bir yolu var mıdır? Teşekkür ederim şimdiden herkese.

Kardeşim yurtdışında bu sene liseyi bitiyor, üniversite tercihi yapacak. Bitirdiği okul dolayısıyla ekonomi bölümüne direkt gidebiliyor (yaşadığımız şehirde bu bölüm de var) başka bölümlere bir sene hazırlık okuyup sınava girip devam edebiliyor. Annemlere ekonomiye direkt devam edip üstüne amerika'da masterimi yapıp ekonomist olacağım demiş. Bugün bana mesaj attı, anladigim kadarıyla asıl istediği başka bir şehirdeki teknik üniversitede bilgisayar mühendisliği okumakmis (mühendislik hem bizim yaşadığımız şehirdeki üniversitede yok hem de üniversite dünyanın sayılı üniversitelerinden biri) ama annemler yük olmak istemediği için devlet de gelir durumundan dolayı düşük burs verdiği için ekonomi yazmaya karar vermiş. Orada kıralar buranın iki üç katı, hayat pahalı iki kira ödeyecekler. E annemler de taşınsa boşu boşuna düzenlerini bozacaklar benim için filan dedi. Bunları konuştuktan sonra da sıkı sıkı beni tembihledi annemlere söyleme diye. Ben de sen söyle annemlere o zaman dedim.


Şimdi ben bu durumda anneme anlatsam kötü bir şey mi yapmış olurum? Çocuk sirf yük olmamak içın asıl sevdiği mesleği değil daha az sevdiği şeyi yapmak zorunda kalacak. Ki annemlere söylesem bir şekilde hallederler. Öte yandan söz verdim söylemem diye ama o da anlatmaz biliyorum.


Ne yapayım ben bu durumda? Söyleyeyim mi?

Normalde proteini doğal yollardan almak gerek biliyorum ama ben et yemiyorum. Sadece balık ve kendimi çok zorlarsam tavuğun göğsünü bir parça yiyebiliyorum. Haftanın 2 günü balık, her sabah 1 yumurta, peynir, yogut, süt vs yemeye özen gösteriyorum yine de bu kadar protein sanırım yeterli olmuyor.

Haftanın 3-4 günü spor yapıyorum; Kilo problemim yok ama biraz kas kütlemi arttırıp güçlenmek istiyorum.

İnternetten biraz araştırdım kimi kullanmak gerek diyor, kimisi çok zararlı diyor, aklım karıştı. Sağlıklı olayım derken tamamen sağlıksız başka bir şeye yönelmek istemiyorum. Bu durumda ne yapmak gerekir? Her gün bir bardak protein tozu içmeli mi içmemeli mi? Spor yapanlar siz ne yapıyorsunuz? Teşekkür ederim şimdiden herkese.

NOT 1: cinsiyetin önemi varsa kadınım.

NOT 2: et ye önerisiyle gelmeyin lütfen, isteyerek yaptığım bir şey değil. Psikolojik olarak yiyemiyorum.

Yarın akşam yenecek pirzolayi şimdiden marine edip buzdolabına koysam bozulur mu? Akşam eve geç döneceğim icin marine süresini beklemeye vaktim yok. Böyle yaparsam sorun olur mu? Bir de güzel marine tarifiniz varsa önerilere açığım zira yemedigim için et işinden de pek anlamıyorum.

Teşekkür ederim şimdiden herkese.

Kivirciga yakın dalgalı, kalın telli ve gür saçlarım var. Doğası gereği sert yani. Ne yaparsam yapayım uzun süre yumuşak kalmıyor. Mesela zeytinyağlı bir maske yapıyorum arada; yaptığım gün sorun yok yumuşak ama bir yıkama sonrasında yine eskisi gibi oluyor. Ben sürekli oyle olsun istiyorum, annemin saçları hep öyledir mesela.


Bunun için yapabilecegim bir şey var mı? Yoksa benim saçlarım da böyleyim deyip kabullenmek mi gerek? Teşekkür ederim şimdiden herkese.

Havuz için genel sağlık taraması istediler, içinde mantar testi de varmış. İnternette biraz bakındım ama birkaç çeşidi varmış sanırım, net bir sey bulamadım.

Havuz için istendiğinde nasıl yapıyorlar bu testi? Yarın gideceğim de merak ettim. Teşekkür ederim şimdiden herkese.

Son zamanlarda metrobüste, otobüste giderken çok sık denk geliyorum. İnsanlar telefonunda çark çevirip bir şeyler yanıtlıyor. İlgimi çekti açıkçası ama ismini bilmiyorum. Ne bu oyunun ismi? Bilgi oyunu mu, zekâ oyunu mu? Güzel bir şeyse ben de oynayıp yolda zaman gecireyim dedim.

Teşekkür ederim şimdiden herkese.