uzun süre bu programı yapmamak için direndim ama her yerde karşıma çıkıyor. zayıf bir yapım var, kollar bacaklar ince ve uzun, biraz göbek var falan.
yeterince yüksek kalorili beslenmediğim için ve spor yaptığım zamanın hatırı sayılır bir kısmında kafama göre takıldığım için, bu zamana kadar yaptığım spor pek işe yaramadı ve vücudumda da bir gelişme görmedim.
iki sorum var:
1) stronglifts'e yönelik en çok rastladığım eleştiri (?) gözle görülür derecede kaslanma elde edilememesi. güçlenmeyi ve sağlıklı olmayı ben de daha çok önemsiyorum tabii ama özellikle bütün hayatı boyunca skinny olup bunun dezavantajlarını yaşadıysanız birkaç ay içinde biraz gelişmiş, hacimlenmiş olmayı istiyorsunuz. stronglifts önümüzdeki yaza en azından plajda utanmayacağım bir vücutla girmeyi vaat edecek bir program mı sizce?
2) eğer değilse, stronglifts'e ek hareketler yapmanın bir zararı olur mu? mesela barbell ya da dumbbell curl eklense, belki lateral raises, karın hareketleri, vs. neler önerirsiniz?
yeterince yüksek kalorili beslenmediğim için ve spor yaptığım zamanın hatırı sayılır bir kısmında kafama göre takıldığım için, bu zamana kadar yaptığım spor pek işe yaramadı ve vücudumda da bir gelişme görmedim.
iki sorum var:
1) stronglifts'e yönelik en çok rastladığım eleştiri (?) gözle görülür derecede kaslanma elde edilememesi. güçlenmeyi ve sağlıklı olmayı ben de daha çok önemsiyorum tabii ama özellikle bütün hayatı boyunca skinny olup bunun dezavantajlarını yaşadıysanız birkaç ay içinde biraz gelişmiş, hacimlenmiş olmayı istiyorsunuz. stronglifts önümüzdeki yaza en azından plajda utanmayacağım bir vücutla girmeyi vaat edecek bir program mı sizce?
2) eğer değilse, stronglifts'e ek hareketler yapmanın bir zararı olur mu? mesela barbell ya da dumbbell curl eklense, belki lateral raises, karın hareketleri, vs. neler önerirsiniz?
kitaplığımda bir kitabın üzerinde buldum. kurumuş böcek kozası diye düşündük. yere düşünce kırıldı, normalde böyle kırık değildi. sonra tamamen kırdık, bi şey yoktu içinde.
2 senedir oturduğumuz evin hemen yan tarafında boş bir arsa bulunuyor. ramazan ayında belediye etkinlikler yapıyor orada, aynı zamanda trafik dersleri için de kullanılıyor gündüz.
ancak gündüzleri ve genelde de geceleri, beyinsiz serseriler arabayla gelip yanlama (buna yanlama dendiğini de yeni öğrendim) yapıyorlar. tabii en fazla 1-2 dakika yapıp gittikleri için de polis çağıramıyoruz. ama bu düzenli olarak her gün oluyor, gece 2-3 hiç fark etmiyor. o alanın hemen yanındaki apartmandaki bir adam 1-2 çıkıp bağırdı ama insanlar başına bela almak istemediği için muhtemelen, tepki göstermiyorlar cama çıkarak.
geçenlerde belediyenin web sitesinden şikayet yazdım. daha önceki başka tür şikayetlerimle ilgilendiler, buna ne zaman ve ne cevap yazacaklar bilmemekle beraber muhtemelen oranın herkese açık bir alan olduğunu ve bir şey yapamayacaklarını söyleyecekler. ya da hiç cevap gelmeyecek.
ama çıkan gürültüyü anlatmam mümkün değil. binaların arasında kaldığı için ses iyice yankı yapıyor ve gece uykudan uyandırıyor, öyle böyle değil. ve bu her gün mutlaka en az 1-2 defa oluyor.
her neyse, belediyeye şikayet işin medeni tarafı. peki medeni olmayan çözümleriniz nelerdir? şöyle bir akşam 9-10 civarı gidip yerlere vidalar falan mı atsam? en azından birinin lastiği patlasa çok eğlenirim.
ancak gündüzleri ve genelde de geceleri, beyinsiz serseriler arabayla gelip yanlama (buna yanlama dendiğini de yeni öğrendim) yapıyorlar. tabii en fazla 1-2 dakika yapıp gittikleri için de polis çağıramıyoruz. ama bu düzenli olarak her gün oluyor, gece 2-3 hiç fark etmiyor. o alanın hemen yanındaki apartmandaki bir adam 1-2 çıkıp bağırdı ama insanlar başına bela almak istemediği için muhtemelen, tepki göstermiyorlar cama çıkarak.
geçenlerde belediyenin web sitesinden şikayet yazdım. daha önceki başka tür şikayetlerimle ilgilendiler, buna ne zaman ve ne cevap yazacaklar bilmemekle beraber muhtemelen oranın herkese açık bir alan olduğunu ve bir şey yapamayacaklarını söyleyecekler. ya da hiç cevap gelmeyecek.
ama çıkan gürültüyü anlatmam mümkün değil. binaların arasında kaldığı için ses iyice yankı yapıyor ve gece uykudan uyandırıyor, öyle böyle değil. ve bu her gün mutlaka en az 1-2 defa oluyor.
her neyse, belediyeye şikayet işin medeni tarafı. peki medeni olmayan çözümleriniz nelerdir? şöyle bir akşam 9-10 civarı gidip yerlere vidalar falan mı atsam? en azından birinin lastiği patlasa çok eğlenirim.
AVM'nin dışında, mezarlığın karşısındaki Starbucks'tan bahsediyorum. buranın üst katı bilgisayarla çalışmak için güzel midir? normalde tercih edeceğim bir yer değil de, mecburiyetten orada olucam. çok gürültülü oluyor mu?
spora başladığımdan beri içki içmiyorum pek, yarın akşam bir tane bira içebilirim. alkol tüketimi yağ yakımını engellediği için alkol vücuttan atılana kadar (sanırım 2 gün) spor yapmamak gerektiğini okumuştum. bu bi tanecik bira için de geçerli midir? yoksa bir şey olmaz mı ondan?
bu konuda görüş ayrılıkları var diye biliyorum. spor biter bitmez soyunma odasında protein shake hazırlamak ya da ton balığı yemek önemli mi gerçekten? yoksa 1 saat içinde tüketilse de sorun değil mi? hatta saatlerce bir şey yenmese de olur mu? yoksa hızlı şekilde protein tüketmemek kas kaybına mı yol açar? son bulgular nedir bu konularda?
bu bize has ve geleneksel bir şekilde aktarılan bir inanış mı; yoksa gerçekten dünyanın her yerinde geçerli ve bilimsel altyapısı olan bir gerçeklik mi?
ne bileyim, los angeles'ta da "ay cereyanda kaldım üşüttüm galiba" muhabbeti var mı mesela?
ne bileyim, los angeles'ta da "ay cereyanda kaldım üşüttüm galiba" muhabbeti var mı mesela?
1- bu dondurma gerçekten de glikoz şurubu falan içermiyor mu? daha mı sağlıklı diğer dondurmalara göre? ya da daha az zararlı mı diyelim?
2- istanbul'da şişli-okmeydanı-beyoğlu civarında nerede satılıyor?
2- istanbul'da şişli-okmeydanı-beyoğlu civarında nerede satılıyor?
1 saat 20 dakika aslında tam olarak. genel müdür yardımcısı bey başka bir mülakat daha yapmış da, öncesinde yemekteymiş de. kurumsal olmayan ancak kurumsal olduğunu iddia eden/kurumsal olma yolunda ilerleyen bir yer burası. ne bir açıklama geldi, ne de özür. daha programını doğru dürüst yapamayan adam da nasıl genel müdür yardımcısı olduysa. biz keriziz zaten, bütün günümüzü size göre ayarlıyoruz, başka işimiz gücümüz yok bizim. şimdi de mail atmışlar maalesef olumlu yanıt veremiyoruz diye. üzerinden 2 saat geçmeden geri dönüş yapan ilk yer adjsf yani öyle bi sinirim bozuldu ki. dönüş yolunda çok kötü bir kaza vardı, 2 saat hareketsiz güneşin altında bekledim arabanın içinde bir de. sinirlerim tepemde.
sizin de başınıza gelmiştir mutlaka. çıkıp gitmek mi gerekiyor ne yapmak lazım? köpek gibi de işe mecbursun işte, bir şey de diyemiyosun ki. o bir şey diyemeyen halimize sıçayım ya. keşke hep öğrenci kalsaydım.
sizin de başınıza gelmiştir mutlaka. çıkıp gitmek mi gerekiyor ne yapmak lazım? köpek gibi de işe mecbursun işte, bir şey de diyemiyosun ki. o bir şey diyemeyen halimize sıçayım ya. keşke hep öğrenci kalsaydım.
yarın sinemaya gitmek istiyoruz ama hafta sonu çok saçma pahalı oluyor. Beyoğlu'ndaki eski sinemalarda uygun fiyatlı olan var mı bildiğiniz?
en yakın arkadaşım bu. ben alabildiğim herkese hediye alırım, alamadığım da olur, normal arkadaşlarımdan asla beklentim olmaz hediye almaları yönünde. ama bu arkadaşıma ben her zaman hediye aldım. son 3 doğum gününün hepsinde aldım. fakat o bana bir kere bile bir şey almadı doğum günümde. çalışıyor, parası var, kendisine alışveriş yapabiliyor, vs.
tekrar ediyorum, kimseden hediye beklentim olmaz normalde. ama birincisi bu en yakın arkadaş dediğimiz biri, ikincisi de ben her zaman düşünüp bir şeyler alıyorum (ki işsizdim hep hediye alacağım zamanlarda).
insan ister istemez sorguluyor bu durumu.
tekrar ediyorum, kimseden hediye beklentim olmaz normalde. ama birincisi bu en yakın arkadaş dediğimiz biri, ikincisi de ben her zaman düşünüp bir şeyler alıyorum (ki işsizdim hep hediye alacağım zamanlarda).
insan ister istemez sorguluyor bu durumu.
basketbol cahiliyim. mesela Fenerbahçe bugün Galatasaray'ı yenerse ne olacak? ondan sonra ne olacak? normal ligle playoff'un farkı ne?
not: futboldan HİÇ anlamam, oradan örnek vermeyin lütfen.
not: futboldan HİÇ anlamam, oradan örnek vermeyin lütfen.
hafifliği dışında bir fark var mıdır? uzun barla mı yapayım?
yağ oranım biraz yüksek farkındayım. genel bir değerlendirme yapar mısınız? skinny fat sayılıyorum galiba. kollar bacaklar zayıf ama bel ve karın bölgesi yağlı biraz. kilo da almam gerek sanırım biraz, kas kütlemi arttırmam lazım yani.
birkaç aydır sağlıksız yağ ve şeker neredeyse hiç tüketmiyorum. sağlıklı yağları da en fazla 80 gramda falan tutmaya çalışıyorum (myfitnesspal uygulamasından yararlanıyorum, %100 doğru değildir tabii o oranlar da).
not: sadece üst bölümü ekledim ama gerekiyorsa alt kısmını da eklerim.
birkaç aydır sağlıksız yağ ve şeker neredeyse hiç tüketmiyorum. sağlıklı yağları da en fazla 80 gramda falan tutmaya çalışıyorum (myfitnesspal uygulamasından yararlanıyorum, %100 doğru değildir tabii o oranlar da).
not: sadece üst bölümü ekledim ama gerekiyorsa alt kısmını da eklerim.
spor ve sağlıklı yaşamla ilgili motivasyonu canlı tutacak telefon uygulamaları arıyorum.
günlük kalori, yağ, protein vs. hesabı için myfitnesspal kullanıyorum, çok memnunum.
spora gidemeyeceğim, tatile vs. gittiğim zamanlarda spor yapmak için sworkit var.
yeterince sıvı tüketimi için my water uygulaması kullanıyorum.
bunun gibi neler var bildiğiniz, kullandığınız veya tavsiye edeceğiniz?
günlük kalori, yağ, protein vs. hesabı için myfitnesspal kullanıyorum, çok memnunum.
spora gidemeyeceğim, tatile vs. gittiğim zamanlarda spor yapmak için sworkit var.
yeterince sıvı tüketimi için my water uygulaması kullanıyorum.
bunun gibi neler var bildiğiniz, kullandığınız veya tavsiye edeceğiniz?
ben lisedeyken falan öyleydi (26 yaşındayım). geçen gün iki arkadaşım kendi arasında konuşurken buna benzer bir şey söylediler. yani "sigara içmeyenler sıkıcı olur" tarzı bir şey daha çok.
hayatımda hiç sigara içmedim, spora başladığımdan beri içki de içmiyorum. kendim için elimden gelenin en iyisini yapmaya çalıştığım için sıkıcı falan diye mi algılanıyorum lan yoksa? :)
ağzımdan tek kelime çıkmaz sigara içenlere. kokusundan falan da rahatsız olan biri değilimdir zaten, isteyen içsin. fakat İngiltere'de eğitim gördüm bi süre, orada insanlar baya az içiyorken neredeyse bütün Türklerin bir paket sigaraya 30 lira civarı para bayılması bana garip gelmişti. neden bu kadar çok sigara içiyor bizim insanımız?
hayatımda hiç sigara içmedim, spora başladığımdan beri içki de içmiyorum. kendim için elimden gelenin en iyisini yapmaya çalıştığım için sıkıcı falan diye mi algılanıyorum lan yoksa? :)
ağzımdan tek kelime çıkmaz sigara içenlere. kokusundan falan da rahatsız olan biri değilimdir zaten, isteyen içsin. fakat İngiltere'de eğitim gördüm bi süre, orada insanlar baya az içiyorken neredeyse bütün Türklerin bir paket sigaraya 30 lira civarı para bayılması bana garip gelmişti. neden bu kadar çok sigara içiyor bizim insanımız?
Sezen Aksu'nun iki ayrı şarkısında "yalnız" kelimesinin kullanımı kafama takıldı da. sanki "yalnızlık" yerine kullanılmış gibi. böyle bir kullanım var mı?
"kendi ateşine yanan pervanedeydim,
yalnızımdan bezdim geldim"
"götür beni, yalnıza bırak
bırak gitsin, gizli yarim"
şarkılar için:
(bkz: nihayet)
(bkz: gizli aşk)
"kendi ateşine yanan pervanedeydim,
yalnızımdan bezdim geldim"
"götür beni, yalnıza bırak
bırak gitsin, gizli yarim"
şarkılar için:
(bkz: nihayet)
(bkz: gizli aşk)
yıllardır "umrumda değil" diye yazdığım şeyin doğrusu "umurumda değil"miş TDK sözlüğüne göre. ünlü düşmesi olmuyor mu? TDK'nin birçok kelime tanımı da problemli gibi, sosyal medyada konu oluyor sıkça zaten bildiğiniz gibi. ben açıkçası Nişanyan sözlüğü tercih ediyorum zaten kelime anlamına, kökenine falan bakmak için. TDK neden böyle? kelimelerin doğrusunu nereden öğreneceğiz biz?
siz de Şebnem Ferah'ın vokalinin giderek ağlaklaştığını düşünüyor musunuz? can kırıkları albümü ve öncesindeki vokaliyle, sonraki vokali arasında çok fark var bence. mesela ateşe yakın şarkısı çok güzel olmasına rağmen dinleyesim yok sırf bu yüzden. neden böyle yapıyor ki bu kadın, o kadar da güçlü ve iyi sesi var.
yol tarifi soranlarla ilgili bir tespitim var. o kadar çok oldu ki bu. bilmediğim bir yer soruyorlar, ben de "bilmiyorum, kusura bakmayın" diyorum her seferinde ama karşılığında gördüğüm tek şey, sanki bilmek zorundaymışım gibi tripli bi şekilde kafa çevirme ve basıp gitme. teşekkür eden birini hatırlamıyorum bile. kendini onaylattırmak için açılmış bir duyuru gibi oldu da, bu sadece benim başıma mı geliyor merak ediyorum.
yol sorduğunuz insanı 5 saniye bile olsa meşgul ediyorsunuz ve en azından "yine de sağ ol, iyi günler" vs. diyebilmelisiniz, hatırlatmış olayım. rahatladım.
yol sorduğunuz insanı 5 saniye bile olsa meşgul ediyorsunuz ve en azından "yine de sağ ol, iyi günler" vs. diyebilmelisiniz, hatırlatmış olayım. rahatladım.
"Özel Üniversite'lerden mezun adayların CV'lerini merakla okuyoruz."
hatta önünü, arkasını da koyayım:
"Mobil Pazarlama ve Reklam konusunda deneyimli olmasını tercih ediyoruz.
Özel Üniversite'lerden mezun adayların CV'lerini merakla okuyoruz.
İleri seviyede İngilizce konuşuyorsanız, İngilizce akıcı sunum yapabiliyorsanız, Avrupa'da çalışma hayaliniz de gerçek olabilir. :-)"
özel üniversiteden mezun olanlarla dalga mı geçilmiş, anlayamadım ne demek istediklerini?
hatta önünü, arkasını da koyayım:
"Mobil Pazarlama ve Reklam konusunda deneyimli olmasını tercih ediyoruz.
Özel Üniversite'lerden mezun adayların CV'lerini merakla okuyoruz.
İleri seviyede İngilizce konuşuyorsanız, İngilizce akıcı sunum yapabiliyorsanız, Avrupa'da çalışma hayaliniz de gerçek olabilir. :-)"
özel üniversiteden mezun olanlarla dalga mı geçilmiş, anlayamadım ne demek istediklerini?
çarşamba günü hayatımda ilk kez denedim. sadece barla yaptım önce, sonra da 10 kilo (her iki tarafa 5'er kilo) ekleyerek yaptım, kaldıramayacağım kadar ağır yapmadım yani. ondan mı oldu emin olmamakla birlikte 2 gündür boynumun bir tarafında ağrı var. bugün baya arttı ağrı sol tarafında. barı çok yukarıda tuttuğumu da sanmıyorum, boynuma bindirmedim yani ama bir şeyleri yanlış yapmış olabilirim. belki de alakası yok, başka bi şeydendir bilemiyorum, internette de pek bir şey bulamadım bununla alakalı. yarın spora gidicem tekrar, yapmaya korkuyorum şimdi.
www.aworkoutroutine.com
stronglifts 5x5 önerildi daha önce ama hiç ısınamadım ona. buradaki 4 günlük program nasıl? birkaç ay önce başladım spora ama yeterince gelişme gösteremedim gibi geliyor. zayıf bir yapım var, 182 boy 71 kilodayım, daha çok kaslanmak ve karın-bel bölgesindeki yağlanmayı azaltmak amacındayım.
stronglifts 5x5 önerildi daha önce ama hiç ısınamadım ona. buradaki 4 günlük program nasıl? birkaç ay önce başladım spora ama yeterince gelişme gösteremedim gibi geliyor. zayıf bir yapım var, 182 boy 71 kilodayım, daha çok kaslanmak ve karın-bel bölgesindeki yağlanmayı azaltmak amacındayım.
www.aliexpress.com
iphone 4s kullanıyorum. bi uyum problemi olmuyor değil mi? pek anlamam bu işlerden de. gerçi biri 12000 mah değil, 7000 demiş gerçekte ama yine de fiyatı uygun gibi geldi. sanırım birkaç kez şarj eder.
iphone 4s kullanıyorum. bi uyum problemi olmuyor değil mi? pek anlamam bu işlerden de. gerçi biri 12000 mah değil, 7000 demiş gerçekte ama yine de fiyatı uygun gibi geldi. sanırım birkaç kez şarj eder.
3. ve 4. maçlarda yenilirsek 5. maç nerede oynanacak? bir de 3. maç lig tv'de mi olacak, bilgisi olan var mı? teşekkürler.
bugün 1 saatlik yolculuğum boyunca trafikte araçları inceledim ve gördüğüm kadarıyla erkek sürücülerin %70'i takmıyor. kadın sürücülerde kemer takmayana rastlamadım, bir kişi bile istisnası yok açıkçası.
bunun arkasındaki neden "kendilerine güven" mi? nasıl olsa kaza yapmam diyorlar herhalde ama ana haber bültenlerindeki ölümlü kazalar malum. buralarda emniyet kemeri takmayan biri varsa nedenini anlatabilir mi acaba? intihara meyilli falan mısınız, nedir? sizi ölmekten, ciddi şekilde yaralanmaktan koruyacak bir şey bu, farkında değil misiniz?
bunun arkasındaki neden "kendilerine güven" mi? nasıl olsa kaza yapmam diyorlar herhalde ama ana haber bültenlerindeki ölümlü kazalar malum. buralarda emniyet kemeri takmayan biri varsa nedenini anlatabilir mi acaba? intihara meyilli falan mısınız, nedir? sizi ölmekten, ciddi şekilde yaralanmaktan koruyacak bir şey bu, farkında değil misiniz?
ama korkuyorum haha. birkaç ay önce başladım spora ama bench press, squat gibi barlı hareketlerden korkuyorum. sanki altlarında kalacakmışım gibi ya da bi yerimi sakatlayacakmışım gibi korkutucu geliyolar bana. squat rack var salonda, sanırım onunla daha güvendeyim, dimi :)
sosyal fobim olduğu için bu zamana kadar pek cesaret edemedim, hocalardan yardım istemeye de cesaretim olmadı (saçma olduğunun farkındayım). ilk kez yaparken yardımla yapmak hayati midir, ona göre gözüme kestirdiğim antrenörü yakalayacağım.
sosyal fobim olduğu için bu zamana kadar pek cesaret edemedim, hocalardan yardım istemeye de cesaretim olmadı (saçma olduğunun farkındayım). ilk kez yaparken yardımla yapmak hayati midir, ona göre gözüme kestirdiğim antrenörü yakalayacağım.
reklam ajanslarının iş ilanlarında (metin yazarı, sosyal medya uzmanı gibi ilanlarda özellikle) "dijital trendleri takip eden, yeni mecraları takip eden" gibi cümleler görüyorum. bunlarla kastedilen şeyler tam olarak nelerdir? bigumigu'daki haberleri, gelişmeleri falan mı kastediyorlar? öyleyse bunları takip etmek en iyi siteler nerelerdir?
babam youtube'tan 3-4 saatlik kuş sesi videoları açıyor. bu sırada dizi izlemeye çalışıyorum ve bazen ölüm gibi oluyor. bi türlü dolmuyor. babamın açtığı videonun uzunluğuyla alakası var mı?
grip, soğuk algınlığı gibi hastalıklar bakteri değil virüs kaynaklıysa ve antibiyotik bu hastalıklarda işe yaramıyorsa, neden doktorlar antibiyotik yazıyor? ablam geçen gün grip oldu, doktor hemen antibiyotiği dayamış. başka hiçbir tetkik de istememiş. bu kadar basit yazmalarının nedeni ne?
"çünkü hastalar öyle istiyor" cevabı gelecek tahmin edebiliyorum ama doktor bir dakika ayırıp hastaya durumu açıklayabilir gibi geliyor bana. her hasta da "bana antibiyotik yazacaksın" diye dayatmıyor ya sonuçta, arada çıkıyordur öyleleri en fazla.
doktorların bilgisizliği söz konusu olabilir mi bu konuda? enfeksiyon doktoru olduğu halde AIDS'i ölümcül hastalık zanneden doktorlar biliyorum, o yüzden bu ihtimali soruyorum.
"çünkü hastalar öyle istiyor" cevabı gelecek tahmin edebiliyorum ama doktor bir dakika ayırıp hastaya durumu açıklayabilir gibi geliyor bana. her hasta da "bana antibiyotik yazacaksın" diye dayatmıyor ya sonuçta, arada çıkıyordur öyleleri en fazla.
doktorların bilgisizliği söz konusu olabilir mi bu konuda? enfeksiyon doktoru olduğu halde AIDS'i ölümcül hastalık zanneden doktorlar biliyorum, o yüzden bu ihtimali soruyorum.
Ermenistan ile Azerbaycan çatışmalarıyla ilgili haberlerde bir şey dikkatimi çekiyor: Hayatını kaybeden Azerbaycan Türkü askerlerden "şehit oldu", hayatını kaybeden Ermeni askerlerden ise "öldü" diye bahsediliyor.
Peki Türkiye ile Azerbaycan arasında bi' savaş çıksa, Azerbaycan askerleri gene şehit mi olmuş olacak, yoksa basitçe "ölü" mü olacaklar?
Soruma "şehitlik" kavramına önem yükleyen ve inananlar cevap verebilirse mutlu olurum. Farkı anlamak istiyorum.
Peki Türkiye ile Azerbaycan arasında bi' savaş çıksa, Azerbaycan askerleri gene şehit mi olmuş olacak, yoksa basitçe "ölü" mü olacaklar?
Soruma "şehitlik" kavramına önem yükleyen ve inananlar cevap verebilirse mutlu olurum. Farkı anlamak istiyorum.
kronik rahatsızlığım için kullandığım ilaçlarımı ilaç kutusuna koyuyorum haftalık olarak. dört bölmeden oluşuyor. bir bölmesine de 2 tane ağrı kesici (majezik) koymuştum ama aylardır duruyor öyle. fakat sonradan düşününce belki de zararlı olabileceğini düşündüm. aylar sonra kullanmak tehlikeli midir? kendi paketinde mi saklamak gerekir her zaman?
google'da skinny fat diye bakınca hiç kendim gibi birini bulamadım. ama şunlara yakınım:
s81.photobucket.com
i.ytimg.com
göğüs falan öyle tombik değil de, kollarım, bacaklarım zayıf ama göbek ve bel bölgem yağlı. tişört giyince falan belli oluyor göbeğim.
182 boy, 71 kiloyum. birkaç aydır spor yapıyorum, fotoğraf çekiyorum ara ara. neredeyse hiçbi fark yok, göğüslerim biraz gelişmiş, kollarım biraz daha kalınlaşmış ama göbek ve bel aynı. sinirim bozuldu.
bunu yok etmek neden bu kadar zor? biraz yol almış olsaydım en azından. kardiyoya ağırlık verirsem ve kilo verirsem kas olarak da zayıflarım diye korkuyorum, zaten vücut yapım da zayıf. kilolu değilim yani. nasıl çalışmalıyım ben yahu? macfit'in mal hocaları da pt olarak tutmadığın müddetçe yuvarlak cevaplarla geçiştiriyorlar seni.
bir de boy ve kiloma göre nasıl beslenmeliyim? yani bana tam olarak kalori, protein, karbonhidrat ve yağ oranı söyler misiniz, "şu protein, bu kadar karbonhidrat alman lazım" diye? kimisi diyor ki 140 gram al, karbonhidratı düşür; kimisi diyor hepsini azalt, düşük kalorili beslen; ne yapacağımı şaşırdım. benim tüketmem gereken oranlar nedir?
s81.photobucket.com
i.ytimg.com
göğüs falan öyle tombik değil de, kollarım, bacaklarım zayıf ama göbek ve bel bölgem yağlı. tişört giyince falan belli oluyor göbeğim.
182 boy, 71 kiloyum. birkaç aydır spor yapıyorum, fotoğraf çekiyorum ara ara. neredeyse hiçbi fark yok, göğüslerim biraz gelişmiş, kollarım biraz daha kalınlaşmış ama göbek ve bel aynı. sinirim bozuldu.
bunu yok etmek neden bu kadar zor? biraz yol almış olsaydım en azından. kardiyoya ağırlık verirsem ve kilo verirsem kas olarak da zayıflarım diye korkuyorum, zaten vücut yapım da zayıf. kilolu değilim yani. nasıl çalışmalıyım ben yahu? macfit'in mal hocaları da pt olarak tutmadığın müddetçe yuvarlak cevaplarla geçiştiriyorlar seni.
bir de boy ve kiloma göre nasıl beslenmeliyim? yani bana tam olarak kalori, protein, karbonhidrat ve yağ oranı söyler misiniz, "şu protein, bu kadar karbonhidrat alman lazım" diye? kimisi diyor ki 140 gram al, karbonhidratı düşür; kimisi diyor hepsini azalt, düşük kalorili beslen; ne yapacağımı şaşırdım. benim tüketmem gereken oranlar nedir?
naber?
sağlıklı beslenme, sporcul hayat, mikemmel yaşam düsturuyla yola çıktığım için besin değerlerimi kaydediyorum her gün, ortalama değerler tabii bunlar. yemek yapmayı falan da bilen biri değilim pek, kestiremiyorum oranlarını.
tahminen
1. bu çorba kaç gramdır? 150? 200?
2. bu salata 100 gram var mıdır? çoban salata olarak mı kaydetmek gerekir?
sağlıklı beslenme, sporcul hayat, mikemmel yaşam düsturuyla yola çıktığım için besin değerlerimi kaydediyorum her gün, ortalama değerler tabii bunlar. yemek yapmayı falan da bilen biri değilim pek, kestiremiyorum oranlarını.
tahminen
1. bu çorba kaç gramdır? 150? 200?
2. bu salata 100 gram var mıdır? çoban salata olarak mı kaydetmek gerekir?
www.yesilsepetim.com
çok mu dandik bi şey? şeker oranı 12 gr farkındayım ama zaten normalde şekerli bi şey yiyip içmiyorum. sağlıklı besleniyorum olabildiğince. bunu tamamen protein desteği olsun diye spordan sonra içmeyi düşünüyorum. fiyatı da uygun geldi ama bilenlere sormak lazım.
çok mu dandik bi şey? şeker oranı 12 gr farkındayım ama zaten normalde şekerli bi şey yiyip içmiyorum. sağlıklı besleniyorum olabildiğince. bunu tamamen protein desteği olsun diye spordan sonra içmeyi düşünüyorum. fiyatı da uygun geldi ama bilenlere sormak lazım.
Adele'in One and Only şarkısından bi kesit:
"will I ever know how it feels to hold you close,
and have you tell me whichever road I choose, you'll go?"
ikinci cümleyi anlayamadım, bi garip geldi nedense.
"will I ever know how it feels to hold you close,
and have you tell me whichever road I choose, you'll go?"
ikinci cümleyi anlayamadım, bi garip geldi nedense.
20'li yaşlardayım ve saçlarım dökülmeye başladı yavaştan. sulfatsız ve parabensiz şampuanlara para bayılmaya başladım ama saçımı şekillendirmeye de ihtiyacım var.
toni&guy'ın styling putty'sini aldım en son ama bu daha yoğun saçlar içinmiş. o yüzden hiç iyi sonuç vermedi. benim saçlarımsa ince telli. sizce ne kullanmalıyım? gerekirse yüksek bütçeli bi şey olsun ama hem saç tipime uygun olsun, hem de dökülmesine katkıda bulunmasın. briyantin falan kullandım ama sanki yağlandırıyomuş gibi saçımı, onu da sevmedim, zaten yağlı saçlarım.
toni&guy'ın styling putty'sini aldım en son ama bu daha yoğun saçlar içinmiş. o yüzden hiç iyi sonuç vermedi. benim saçlarımsa ince telli. sizce ne kullanmalıyım? gerekirse yüksek bütçeli bi şey olsun ama hem saç tipime uygun olsun, hem de dökülmesine katkıda bulunmasın. briyantin falan kullandım ama sanki yağlandırıyomuş gibi saçımı, onu da sevmedim, zaten yağlı saçlarım.
4 ay önce spora başladım ve sağlıklı karbonhidrat ve protein tüketmeye çalışıyorum haliyle. her gün yulaf ezmesi, yoğurt, süt muhakkak tükettiğim için aşırı derecede gaz sorunu yaşıyorum (tabii tavuk, kuru fasulye, nohut falan da yiyorum genelde). yani oturup saymadım ama bugün bu saate kadar en az 20 kez gaz çıkardım. tuvalete çıkma sorunum da yok. karın ağrısı da yok. sadece gaz var. çok rahatsız oluyorum bundan. bu bir sorun mu, yoksa tükettiğim lifli yiyecekler ve laktoz intoleransı yüzünden olan normal bi şey mi? bu yiyecekleri de tüketmezsem protein ihtiyacımı gideremem ki sonuçta.
fotoğraftaki gibi ip ve mandalı nerde bulabilirim? bunu başka birinde daha görmüştüm, o renk ip ve mandal. kahverengimsi. bi yerlerde satılıyo mu acaba?
bacaklarım ince ve hiç sevmiyorum. özellikle de dizden aşağısı biraz kalınlaşsın istiyorum. bilek gibi genetik midir bu da yoksa? bana alt bacak çalıştırabileceğim etkili bi kaynak gösterirseniz çok makbule geçer.
not: 25 yaşında, 3 aydır spor yapan erkeğim.
not: 25 yaşında, 3 aydır spor yapan erkeğim.
babam aylardır alerji testi için doktora gitmeyi reddediyor. 1-2 haftada bir yüzü gözü şişiyor. dudakları, gözü, yanakları, bazen sadece bi bölge, bazen hepsi birden baya dayak yemiş gibi şişiyor.
çevresindekiler kendisini bunun stresle alakalı olduğuna inandırdı. psikiyatristten randevu aldı, psikiyatrist de sinir ve stres sonucu şişlik olabileceğini söylemiş ama bana nedense saçma geliyor. bi insanın yüzü düzenli aralıklarla (en az 6 aydır) bu şekilde şişmez stresten. babam muhtemelen psikiyatriste bu ayrıntılı bilgiyi vermedi tabii. bilgisi olan varsa bi şey yazabilir mi? kolundan tutup götürücem artık alerji testine.
çevresindekiler kendisini bunun stresle alakalı olduğuna inandırdı. psikiyatristten randevu aldı, psikiyatrist de sinir ve stres sonucu şişlik olabileceğini söylemiş ama bana nedense saçma geliyor. bi insanın yüzü düzenli aralıklarla (en az 6 aydır) bu şekilde şişmez stresten. babam muhtemelen psikiyatriste bu ayrıntılı bilgiyi vermedi tabii. bilgisi olan varsa bi şey yazabilir mi? kolundan tutup götürücem artık alerji testine.
böyle six feet under gibi, biraz karanlık, depresif, sakin bi dizi arıyorum.
h&m'den alınmış mont, bedeni değişecek ama fiyat etiketi kesilmiş (duruyor evde). değişim yaparlar mı? bununla ilgili kural nedir? sitelerinde sadece kullanılmamış ürünler 30 gün içinde değiştirilir ya da iade edilebilir diyor ama etiket kesilince kullanılmış mı oluyor?
sezen aksu'nun saçı peruk mu veya arkasında ekleme falan var mı sizce burda? bu işlerden anlayan biri yazarsa daha da iyi olur, arkadaşımla inatlaşıyoruz da :)
video için: www.youtube.com
video için: www.youtube.com
grafik tasarım bölümüne yeni başlayan ve bu konuda baya heyecanlı olan bi arkadaşıma hediye almak istiyorum. pahalı olmayacak, en fazla 30 tl. aklınıza gelen değişik bi şey var mı? klasik araç gereçleri vardır tabii, onların dışında. yani genel anlamda çizim yapmayı falan biri olarak da düşünürsek, nasıl bi hediyeden hoşlanabilir? sanata, el yapımı şeylere falan düşkün biri.
mesela bi mesaj geliyor. sonra 5 dakika içinde tekrar aynı mesaj geliyor. bu genelde 3-4 kez oluyor böyle. aynı mesaj yeni gelmiş gibi 3-4 kez ekrana düşüyor ve ötüyor. aynı şeyi yaşayan var mı?
not: uzun zamandır olan bi şey bu. iphone 4s kullanıyorum.
not: uzun zamandır olan bi şey bu. iphone 4s kullanıyorum.