Ekşi Duyuru

hiç umduğum gibi değilmiş. altı üstü 20 km yolu 1,5 saatte gidiyorum akşamları. hadi benimki yine iyi. her akşam 3 saat trafik çeken arkadaşım var. evini de taşıyamaz çünkü çalıştığı muhitte kiralar deli gibi.

sahada çalışılan bir işe başladım ve işi isteme sebeplerimden biri de şirket aracıydı. masrafı yok, yakıt beleş ne gezer tozarım diyordum da kazın ayağı öyle değilmiş. hafta içi evden işe işten eve gidiyorsun, başka bir şeye hal kalmıyor. yeminle metrobüsü özledim. hem hızlı gidiyordum, hem kitabımı okuyordum.

velhasılıkelam kaskosuydu, bakımıydı, vergisiydi, dünyanın en pahalı yakıtıydı derken bu kadar masrafı olan otomobile insanların bu denli düşkün olması artık daha da şaşırtıcı geliyor bana. toplu taşıma da leş doğrudur lakin otomobil almanın, yürütmenin maliyeti deli gibi. üstüne de trafik stresi. birkaç düzenleme ve denetimle iyileşebilecek alanlarda dahi öyle boşvermişlik var ki kafayı yiyorsun.

siz ne diyorsunuz bu otomobil sevdasına?

ya da migrosta açıkta satılanlar nasıldır?

yahu bu adamın bendeki algısı hep negatifti. necidir bilmezdim de, sadece kitap yazdığını (o da cenk&erdem'den) biliyordum ve elif şafak'ın erkek şubesi olduğunu düşünürdüm. (hiçbir kitabını bilmeden)

adamın bomba besteleri varmış, müzisyenmiş falan. sana dair mesela bununmuş. karizmatik de bir adam.

velhasılı kelam, neden sevilmiyor bu adam?

maç başlıkları en popüler başlıklar oldu malum. entryler şu ve benzer şekillerde: ''kudurun tinerci orul orul orospu çocukları sizi''

yahu vallahi kusacağım artık. son birkaç yılda nereden nereye geldi o nezih ortam.

#musmutlu #happy #enmutlugün #aşk #nişan #iyikivarsın #buneamk

etiketler ne işe yarar biliyorum, lakin ciddi ciddi bu şekilde kullanımı ne işe yarar bilmiyorum. ''bunlar içinde herhangi bir etiketi aratan herkes benim fotomu görsün'' mü sadece?

bu kadar parası olup zincirlikuyu'da dairede yaşayan ahmak mıdır?

değerlenir diye düşünerek alanı ihya eden piyasayı oluşturan insanlar ahmak mıdır?

www.sahibinden.com

daha pahalısı da olabilir, bakmadım.

edit: www.sahibinden.com

$12.700.000'a da varmış.

www.hepsiburada.com

mesela bu nasıldır? 12 saat sıcak çay veya soğuk kahve sağlasa bana yeter.

amazon'da 35 dolar gibi bir şey, buradan almayacağım.

merhaba dostlar,

bir yıl içinde iki tane alıp sattım, zira totoyu ağrıtıyorlar. işyerinde casella marka kullanılıyor ama onlar da baya pahalı, 600-700 lira vermek istemiyorum.

sırt kısmı file olan, totoyu ağrıtmadan birkaç saat oturulabilecek sandalye nereden alınır? (netten almayacağım)

özel bir kuruma çekmek kaç liradır? yakın zamanda çeken varsa pls.

salona gidiyorum ama tiksiniyorum deyim yerindeyse spor salonu mantığından. (avm'de, görece orta üst seviye bir salon)

şimdi genç ve fit demiş ki evde spor için dambıl seti, barfiks barı ve mat yeter. ben yanına bant veya eliptik bisiklet almayı da düşünüyorum. sadece fit ve kondisyonlu kalmayı amaçlayan, hacimle işi olmayan biri için bu aletler yeterli midir? bunlarla şuranı çalıştıramazsınız diyeceğiniz bir bölge var mı?

daha önce de karşılaşmıştım, geçen yine karşılaştım. adam iktisat mezunu, finans mühendisliği yüksek lisansı yapmış, ''ben finans mühendisiyim'' diyor.

sahte psikolog hikayesi mi bu da?

yurt dışına çıkmadan ve de kursa gitmeden. internet, video dersler vb yollarla Intermediate veya Upper-Intermediate seviyesine gelmeyi başaran var mı? varsa nasıl bir çalışmayla ne seviyeye geldiniz? aydınlatınız.

Aradım taradım hangi dergiler var bulamadım.

intel 4560 işlemci
msi h110 1151 anakartlı bir kasa alacağım yarın. ekran kartı almayacağım. 300w zalman psu buldum en ucuz. sorun yaratır mı?

antenliler var, uzun çubuk gibi olanlar var, nano olanlar var. modem yaklaşık 6-7 metre mesafede. model tavsiyesi çok iyi olur.

kitabı okumadım, dizi izlemeye değer mi?

görseldeki ilaçlar güneş görmeyen yerde, açıkta duruyor. birkaç gündür 30-35 dereceler görüldü lakin kimisi 25 derecenin altında tutun demiş. bozulmuş olabilir mi bunlar?

i.hizliresim.com

malumunuz google git gide geliştiriyor çeviriyi. dili bilmek o kültürü de bir nebze anlamak demek, o dilin insanıyla birebir iletişim kurmak tabi ki bilgisayar çevirisi gibi olmaz ama mesela ihracat departmanında çalışıp hep benzer metinlerle iş yapan elemanlar var. işveren ''buna 3 vereceğime 2 verip dil bilmeyeni alayım, nasıl olsa bilgisayar yeteri kadar çeviriyor'' demez mi?

yök tez taramadan baktım da ismi biraz değiştirilmiş olmasına rağmen birebir aynı kapıya çıkan tezler yazılmış. ismi çok benzer olanlar da var. benzerlik derecesinin ne seviyede olabileceğini belirleyen bir kriter var mı yoksa iki farklı kişi birebir aynı tezi yazabilir mi?

tr.aliexpress.com

klasik giyinince de bilekliği takayım istiyorum ama şu bileklik çok mu feminen?

üstü sünger kaplı bir şezlong vardı aslında, yine öyle bir şey almayı düşünüyorum. alternatif ne olabilir? hazır yaz gelmişken balkonda kitap okumak güzel olur. iki üç saat rahat ettirecek ne alınabilir?

Yarın bir test için bir şeyler yapışacak göğsüme. Çok kıllı değilim ama kesmem lazımmış. Jilet mi kullanayım, tüy dökücü mü alayım? Çok kaşınır miyim uzadıkça?

Latte içiyorum bir şeye benzemediği için :) alternatif ne deneyeyim?

Akmerkezde en ucuz mekan burası, mecburiyet yani.

üretecek teknolojimiz var da artık rekabet edemeyiz diye mi araç motoru yapmadık, yoksa yapabilecek bilgi birikimimiz, yetişmiş mühendisimiz mi yok? 1960'larda yapmışız gerçi ama, bugün durum nedir?

bilmem abartıyor muyum da ''nerede o eski kiviler'' demeye başladım. migrosta falan hep doğu karadeniz kivisi var ve lezzetsiz, ekşi tadı baskın geliyor bana. yiyen, seven, farkı yok ithalden diyen var mı?

ben e-nabızdan görüyorum mesela. dün devlette muayene oldum ama güven vermedi, başka bir hastaneye randevu aldım. oraya gittiğimde daha önce muayene olduğumdan bahsetmeyi düşünmüyorum ki sıfırdan alsın her şeyi. doktor sistemden görebiliyor mu geçmiş muayenelerimi?

Çatlamaması, kabuğunun kolay soyulması ve hafif rafadan olmasını hep birlikte sağlayamadım. Sizin yönteminiz ne?

aslında sadece kardiyo yaparken değil, normalde de hafif bir ağrı diyemeyeceğim hissiyat var sol mememin üstünde. eliptik bisiklette yavaş başlayıp hızı veya sertliği arttırdığımda bazen aniden ağrı giriyor ve bu ağrı derin nefesle birlikte iyice artıyor, nefesi tamamlayamıyorum yani o derece. bazen de sol kolda uyuşmaya benzer bir hissiyat oluyor.

bundan ötürü kardiyoloji randevusu aldım. kalple alakalı mı emin değilim ama bu konuda fikriniz nedir? spora da gitmiyorum muayene olmayı bekliyorum, devam edeyim mi hafif tempo?

www.mahfiegilmez.com

mahfi hocanınki gibi, www.adsoyad.com şeklinde bir isim almak, onun dışında sunucu mu barındırma mı deniyor bilmiyorum pek, neye mal olur bana yıllık? yazı yazacağım bende bu şekilde. görsel yok ilk etapta.

kutu, cd, kod vs yok. Pc alındığı zaman içinde yüklü gelmişti. Şimdi hdd çıkartıp ssd taksam bilgisayarcı taşıma işini yapabilir mi? Yaparsa ne kadar ister aşağı yukarı?

oynatma listesinde 200 video var, kimisi 10 dk kimisi 20. toplam süreyi göremedim, var mı öğrenmenin yolu? tek tek topla diyen ilk kişiye lolipop benden :)

evet yine bir spor sorusu. salona gidince hoca direkt 20 dk eliptik kullan diyor. nette şöyle ısının, ayağınızı karnınıza çekin, kolları şöyle şöyle şöyle yapın şeklinde videolar izledim ısınmaya dair.

salona girip direkt eliptik bisiklette 20 dk geçirip ağırlığa yönelmek doğru mu spora yeni başlayan biri için?

çenem yıllardır çatur çutur eder, çıkık gibi. günlük hayatta bir zorluk yaratmıyor ve unutuluyor ancak tedavi edilmesi lazım. hangi polikliniğe başvurmalı? hatta istanbul'da hastane önerisi de olur.

bir ara sosyal medyada da çok dönmüştü bu sahne, ergen yaşlarda isyankar bir çocuk karşısında da ya psikiyatr dı ya okul yöneticisi bir kadın. çocuk konuşma esnasında içinden güzel aforizmalar sallıyordu.

sahneye dair hatırladıklarım bunlar.

Üç kere denedim, fırında, tavada, metal künefe tabağında üçü de lapa oldu. Şerbeti sıcak döktüm, soğuk döktüm, ılık döktüm o da olmadı. Bir de çok dağılıyor, bütün kalmıyor kadayıf. Farklı marka mi denemek lazım?

geçen biri ''etde'' yazmış et ile alakalı bir şeyden bahsederken. evet bu çok bariz bir hata ''ette'' olmalı ama bazen benim de kafam karışıyor ''de'' mi gelecek ''da'' mı gelecek buraya diye. nasıl emin olunur buna?

Öğrenci kartını henüz aldım, yerleşke ve kütüphane girişi dışında kullanmayacağım, Denizbank ile işim var mı? Olur da yemekhaneye girmek istersem banka ile işim olur mu? Son olarak yenileme olayı nedir?

Toplu taşımada sürekli burnunu çeken insanlar oluyor, 15 saniyede bir foş foş sesli şekilde çekiyorlar. Yahu bu ayıp bilinen bir şey değil mi, ben mi yanlış geldim? İrrite edici geliyor bana.

matematiğim zayıf hala,

180000+(180000x%5x(1/365))

bu işlemi casio fx82 yapabilir mi? ben denedim beceremedim. aleti kullanmayalı da yıllar oldu zaten. makine yapamazsa elle yapmak için hangi sıralamayı izlemek lazım?

Hep merak etmişimdir neden büyükçekmece den Kadıköy e, avcılar dan sirkeci ye deniz ulaşımı neden yok. Şehrin tek ana arteri ölmüş, millet metrobüste helak olmuş, deniz ulaşımı neredeyse sadece boğaz civarında var. Halbuki olsa büyükçekmece den her tarafa deniz ulaşımı, anında oraya taşınırım. Şehir daha geniş alana yayılır.

dirseğin üstüne tek kelimelik bir dövme yaptıracağım. şuna benzer ince bir font düşünüyorum: img-s2.onedio.com

yine de dövme sanatçısı seçimi önemli mi? (hijyen dışında) yoksa bunu her dövmeci yapar, git birine yaptır mı dersiniz?

burnum su gibi akıyor, ağrı da başıma kadar gidiyor. sallıyorum ama sinüsler mi tıkalı nedir öyle bir olay gibi geliyor bana. kısa vadede ne yapılabilir?

Başlık ilginç evet. Özellikle sosyal bilimlerde deli egolu hocaların ne işe yaradığını, öğrencilerin üniversite okuyup kendine ne kattığını merak ediyorum. Türkiye'de ''akademi'' denen olay neye yarıyor allasen?

Mesela istanbul Üni. iktisat mezunu birkaç kişi tanıyorum. Bir tanesi 1. bitirmiş iktisat bilmiyor. ''Ezberledim geçtim'' diyor. İyi bir üniversite hesapta.

Hocalar hiçbir şeye yaramayan, copy paste makaleler yazarak, batılıların kitaplarını derste okuyarak toplum refahına ne gibi bir katkı veriyorlar? Veya vermek zorunda değiller mi? Bir iktisatçının para ve maliye politikalarına reel katkılar vermesi, veya verebilecek vizyonda öğrenciler yetiştirmesi gerekmez mi? Adam mesela Kayserili. Lisans, yl, doktora Erciyes Üni'de yapmış, burnunu şehirden çıkarmadan profluğa kadar gelmiş.

Dünyada nedir bu işin olayı, bizde nedir? Bu üniversiteler ne işe yarıyor hakikaten anlamıyorum. Aydınlatın beni.

ezginin günlüğü dinlemezdim ama bu şarkı ne güzelmiş yahu. www.youtube.com

var mı bildiğiniz bu tip kıyıda köşede kalmış şarkı?

bu kodumun iskisi yine suyu kesti. merak ettim gelişmiş avrupa ülkelerinde su kesintisi diye bir olay var mı.

Doktor taktı gözüme, çıkarırken bir 10 dk uğraştım. Sonra solüsyonu döktüm kabına koydum. Ertesi gün lens kabından solüsyonuyla birlikte avcuma döktüm, parmağımın ucuna aldım ama gözüme takamadım bir türlü. Sonra solüsyonu yeniledim ve tekrar kabına koydum. Bugün çıkardım ama formunu kaybetmiş, büzüşmüş gibi geldi biraz. Bende beceremiyorum ama gözümün yarısına yapışıyor, yarısı sallanıyor mecburen çıkarıyorum. Videolarda lap diye oturuyor gözbebeğine. Lensi pert mi ettim nasıl anlarım?

Kiracı elinde nakit olmadığını, üç ay sonra tahsili mümkün olacak çek vermek istediğini iletti. Çek iki aylık kiraya tekabül ediyor. Bende hiç anlamam bu işlerden. Karşılıksız çıkma olasılığı vs. Sonra factoring olayı geldi aklıma ama ne şartlarda çeki nakde dönüştürebilir bilmiyorum. Ben çeki komisyon ödeyerek kırdır bana nakit ver diyeceğim duruma göre.

belki olağan bir şeydir, muhasebe bilgim sıfıra yakın. brüt kar 4 milyon, vergi öncesi kar 6 milyon, dönem karı 5 milyon yazıyor. açıklayabilir mi biri? brüt neden daha düşük anlamadım.

böyle bir şey duydum ama nette kaynak bulamıyorum. var mı kaynağı, bilgisi olan?

Hatta üstüne gündemi takip edince ne oluyor, ne geçiyor eline dedi. Bildiğin kitlendim kaldım. İroni yapıyor kesin dedim ama ciddiymiş. Siz olsanız bu adama ne cevap verirdiniz? Ciddi manada söyleyecek bir şey bulamadım ben. Hiç bu seviye bir odunla karşılaşmadım sanırım.