Ekşi Duyuru

1) bir kamu kuruluşunun mülakat formuna doğru olmayan bir bilgi yazılsa; araştırlır mı?

2) forma bütün bilgiler doğru yazıldı diyelim. mesela aday okulunu uzatmış olsun. mülakatta adaya bunu sordular. bu soruya çok mantıklı da olsa; sallama bir cevap verilse. komisyon bunu araştırtır mı. işin aslı nedir diye. böyle bir olay başından geçen tanıdığınız var mı?

2 yıl mıdır?

aslına bakılırsa olay şu: bir hafta sonu istanbula gitmek istiyorum. cuma-ctesi takılmak için. ama babylon, indigo tadında yerler arıyorum. indie electonic sanatçılarının canlı performanslarını izleyebileceğim mekanlar. öyle etnik şeyler değil. dj cureshot, dj tarkan tadında dinamo djleri de değil. electro, synth, dubstep, techhouse ve breakbeat tarznı icra eden yabancı sanatçılar. veya çok minimal takılan yerleri seviyorum.

set olur, live olur. ama bana dam muhabbeti yapmayacaklar. kaç paraysa parasını verip, giricem içeri.

not: soru; taksim, cihangir, asmalı hattındaki mekanlar içindir.

gittigidiyorda kullanıcı yorumlarına bakıp ürün almak mantıklı mı? mesela şu an incelediğim bir üye 420 işlemde 5 olumsuz yorum almış. saat satıyor. sattığı saat 400 lira. o saati yabancı sitelerde bile 500'ün altına bulamadım. insan ister istemez işkilleniyor.

spor ayakkabılardan ve formalardan gayet iyi anlarım. mesela onlara bakıyorum. forma bariz imitasyon. ama yorum pozitif ve teşekkür ediyor orijinal diye. keza çakma spor ayakkabılarda da öyle. anlaması biraz zor da olsa belli oluyor. ama adam %98 pozitif rating almış satıcı. yani çakma superstarı 90 liraya satıyor ama power seller:)

saat konusunda sıfırım ve yorumlara baktım. "saatçiye test ettirdim orijinal" diyenler var?

kullanıcı kendine sahte yorumlar yapmış/yaptırmış olabilir mi. 2-3 yorumda "sahte saat satıyorsun" yazıyor. bunlar gittigidiyordaki diğer saatçilerin karalama kampanyası olabilir mi.

aslında soru tam olarak şu: 400-500 satış yapıp, %98-99 olumlu not almış bir saat satıcısı için bu yorumlara bakıp orijinal ürün satıyor diyebilir miyiz? veya kriter nedir?

biraz fazla cpu'ya yüklendiğimde ekran kararıyor. bu kararma puls şeklinde. göz kırpması gibi oluyor. ne zamanki cpu yiyen uygulamarı sonlandırırsam ekran kararması gidiyor. ram mi yetersiz başka bir şey mi var?

yine polemik yaratacak bir soruyla karşınızdayım:)

geçen gün barda oturuyoruz. konu nerden açıldıysa tayta geldi. bir sözlükçü arkadaşım "mini etek giyemiyorlar, bacaklarını sergileyemiyorlar ya. onun acısını çıkartıyorlar" gibi bir şey dedi. masada kızlar da vardı ama kızlara sormadım nedense.

sonra başka bir kız ortamında. bütün kızlar. "tayt giymenin seksilikle ilgisi yok. çok rahat. ondan giyiyoruz" dediler. biz erkekler acaba kandırılıyor muyuz:)

cevapları bekliyorum. özellikle kızların...

bizim müdürün çok boktan bir huyu var:

izin almak için gidiyorum. neden alıyorsun diyor. özel diyorsun. "ne özel, söyle bakalım" diyor. sebebini söylesem; idari kadrodaki herkese şundan dolayı gelmedi diye özel açıklama yapıyor ben yokken. başkası için de yapıyor. sadece bana özel değil.

dün işe gitmemek için bir şey sallamıştım. daha doğrusu önemli bir işmi vardı. ama o iş için müdür hayatta izin vermezdi:) ben de "annem hasta" dedim. bugün tüm idari personel öğrenmiş. "geçmiş olsun annen hastaymış" diyorlar. ama herkes!

yani müdüre zaten sövüyorum yaptığı bu hareket karşısında. daha önce 2-3 kez uyardım. yapmayın bunu diye. ama aynen ve ısrarla devam.

böyle yapmasının sebebi ne? boşboğaz olması mı yoksa diğerleri de gaza gelip izin istemesinler diye mi?

sabah sabah bunu kafaya taktım. yardım ey duyuru sakinleri...

vodafone faturalı hattım vardı ve bana inanılmaz rakamlar geçirdiler. ekstre kesim tarihinden sonra 6 gün kullanıp operatör değiştirdim. o sürede telefonu kullanmadım bile. 65tl fatura geldi. şoktayım!

kendileri bana bir ayda 2 farklı tarife geçirme olayını da yaptılar. ay ortasında tarife değiştirdiğim için hem 55 liralık, hem 35 liralık tarifenin parasını aldılar!

6 gün boyunca 35'lik tarifenin parasını kesseler. bu 30 tl nereden geldi. knouşmadım bile!

yani vodafone faturalı aman sakın kullanmayın!

ben bunları tiketici hakları derneğine şikayet etsem bir sonuç alabilir miyim. çetrefilli bir iş mi bu şikayet işi. aranızda herhangi bir gsm operatörünü şikayet edip, parasını geri alan var mı?

çok sinirliyim!

bloglar blogspotta. bloglardan biri için konuşayım. sanırım daha açıklayıcı olur. domainlerin biri ihs'den, biri de enom'dan alınma. diğeri blog da ihs'den. o da açılmıyor. 2 blog da aynı google kullanıcı adıyla kontrol ediliyor.

lakin sayfalar açılmıyor. problemi nasıl giderebilirim?

bu cihazın menüsüne baktım bugün. bluetooth ikonu yok. bluetootha direkt ulaşamıyorum. galeriden resim seçip gönder seçeneğinden bluetooth menüsüne girebiliyorum. sizde varsa hangi menünün altında?

şirket serverına girmem gerekiyor. outlook ve ağ üzerindeki bilumum dosyaya erişmek için. gruvşarka erişebilmek için dns değiştirdim. tüm ağ erişimim aynen gitti.

ikisini de birlikte yapabileceğim bir güzellik var mı?

daha önce acun'a owencan katılmıştı. galiba dün gece de 1 milyon derya kuzusuna mock katılmış. ben bu programları kaçırdım ve izlemek istiyorum.

var mı izleyebileceğimiz bir mecra?

çelik kordonlu saatlerin genellikle kalın bilekli kardeşlere tam oturur. fakat ben metal kordonlu bir saat beğendim. şu boğum boğum geçenlerden. bir arkadaşım bunların boğumlarını çıkararak kordonun küçültülebildiğini söylemişti. doğru mu bu?

elimde 17-18bin lira para var. 2. el bir araç bakıyorum

kriterler:
-düşük yakıt yüketimi
-2. eli sağlam
-en az 2004 model
-km max 90bin (bu ne kadar gerekliyse:))

bu ölçüde alınacak araçların listesi
-micra
-yaris
-corsa
-clio

tüm bunların arasında 1.3 yaris sol öne çıkıyor gibi. siz ne diyorsunuz? bunun gideri var mı? göz önüne alınacak başka modeller var mı?

edit: ankara piyasasında araçların en az 1500 lira yüksek olduğunu göz önünde bulundurun.

ebay'de veya bazı yabancı internet sitelerinde ülke kısıtlaması oluyor. türkiye'ye ürün göndermiyor mesela adamlar. bunun için bir site mi ne vardı. ürün o ülkeye gidiyor, oradan türkiye'ye gönderiliyor. bunun için de bir ücret alıyorlardı galiba.

neydi bu?

ssk'ya hiç girişi yapılmamış bir eleman var. işe başlayalı şu an 2 ay oldu. geçen ay hasta oldu. doktor 10 gün rapor verdi. gönderdik.

şimdi gelmiş ben parayı alamıyorum diyor. muhasebeciler olaydan bir haber. "gitsin parasını alır" diyorlar. ssk ise "senin ssk yeni başlamış bilmem kaç ayı doldurmadan bu haktan faydalanamazsın. o gitmediğin günlerin rapor parasını da ssk'dan alamazsın" demişler.

eleman bu parayı alamaz mı? mağdur olmaması için ne yapması gerekir?

ikitelli osb.

mesela bakırköy'de otursa; işe gelip gitmekte sıkıntı yaşar mı? trafik, uzaklık vs. nedeniyle...

çok zor bir soru ama bir umutla soruyorum:

bunu hatırlayan var mı. atv'nin aşağı yukarı 13-14 sene önce yayınladığı bir programdaki karakterdi.

böyle değişik kıyafet giymiş gençler, değişik karakterler formunda ringe gelir gibi geliyorlardı ve atari oyunlarında kapışıyorlardı. onlardan bir tek megabyte milyoner kalmış aklımda. o programın adı neydi ve diğer karakterlerin isimleri neydi?

turkcell faturalı --> vodafone kontörlü --> vodafone faturalı

böyle bir yolculuğum var. vodafone 55 liralık bir tarife kullanıyorum. fakat hiç de avantajlı değil. geçen ay sms+3g derken; 80 lirayı gördüm. patronlar bile 40 liradan 1 kuruş fazla ödemezken, benim 80 lira ödemem abes.

bir ay önce geçtiğim vodafone faturalıdan, avea faturalıya geçmek istiyorum. bir ay önce vodafone faturalıya geçmemden mütevellit; vodafone bir problem çıkarır mı. 3 ay zorunluluk diye bir şey duymuştum çünkü?

her ay ekstre kesim tarihinden önce kredi kartı borcunu kapatırım. bu ay da öyle oldu. fakat hesabı kitabı incelemeden, biraz fazla yatırmışım. 300 lira kadarcık. şu an borcum sıfır. ve hesapta +300 lira var.


o parayı kartla geri çekersem; faiz ve nakit çekim ücreti kesilir mi?

not: banka hesap cüzdanı var.

5 no'lu formayı kim giyiyordu?

4 gün önce belimde, daha doğrusu kuyruk sokumumda bir bel ağrısı başladı. ama öyle böyle değil. oturamıyorum kalkamıyorum. felçliden hallice bir hale geldim.

ben ısrarla "şirketteki koltuğu biraz (max 15-20 derece) geriye yatırdım. ondan oldu" desem de. çevremdekiler "belin üşütmüşsün" diyorlar. bir gece balkonda soğuk yemişliğim var evet.

ctesi pazar berbattım. şu an eh. kalkarken bayaa sıkıntı oluyor. doktor muskoflex volteren yazıp gönderdi.

bu belfıtığı mıdır. yoksa cidden beli üşütme olayı mıdır?

ebaydem bidding ile ucuza ayakkabı kapattım. yaklaşık 35 euro gibi güzel bir rakama. neredeyse yarı yarıya. fakat kullanıcı 35 euro gönderi ücreti istiyor.

I check the freight charges and i think the best way is DHL. This is an injured package and it costs 35,00 Euro.

ısrarla, kullanıcının yalan söylediğini düşünüyorum. buradan oraya veya oradan buraya ayakkabı gönderen var mı. istediği bu para makul mü?

yurtiçi kargo paketi eve getirmiş. bizimkiler evde olmadığından paket geri gitmiş şubeye. paketinizi bıraktık diye yazı bırakmışlar. şube çok abes bir yerde olduğundan ev halkı gitmeye üşendi. paket şimdi büyükçekmeceye, büyükşehir diye bir şubeye gitmiş.

kargo takip kodunu darty'nin internet sitesi vermediği için doğal olarak gönderiyi tkaip edemedim. şu an yurtiçi kargonun sitesinde kargo burada gözüküyor. bir de oraya borçlandırma yazmışlar.

kargomu nasıl geri getirtirim?
istanbuldan gittiği için dönüş için çift kargo parası mı öderim?

resimdeki ayakkabıyı hiç bir yerde bulamıyorum. neti talan ettim. benim keşfedemediğim, bu ayakkabıyı bulabileceğim ayakkabı satan bir internet sitesi var mı?

not: sadece yeşil renk.

bir diş macunu var. 3 yıllık bir şey. kullanılmamış. köşede duruyormuş. bununla dişlerimi fırçalayınca, 3 gün boyunca dişlerimi fırçalamasam bile; ağzımda garip bir tat oluyor.

diş macunu bayatlar mı?

sevgili duyuru sakinleri. derdim büyük!

bir adet asus a6 serisi notebook'um var. 2005 aralık gibi almıştım. 4 ay sonra 5 yaşına girecek. cihaz neredeyse 2 yıl gece gündüz çalıştı. durmaksızın.

-laptopu ekranının kaldırırken gacooort diye bir ses geliyor. yağlamak gerekiyor galiba. zaten o bağlantı yerlerinden kasıldığı için lcd ekranın alt kısmındaki plastik bölgeler çatlamış.

-keza tuşlar basılı kalıyor.
-hdd deli gibi ısınıyor. ters çevirsem kestane kavurabilecek düzeyde.
-ayrıca müzik video gibi uygulamalarda şu evfanevi ses takılma olayını yaşıyorum. format çektim düzeliyordu. formattan sonra da ses takılma olayı düzelmedi. operayı açınca müzik dinleyemiyorum mesela. böyle bir bitkisel hayat. bazen açtığımda usb'ler çalışmıyor fln:)

şimdi ben hala bu cihazı kullanmanın peşindeyim. ekranı da açık bırakırım, ekranın kırılmasını engellerim diyorum. format işini de buradaki bilgisayarcıya yaptırsam cihazı kurtarabilir miyim. yoksa diyaliz cihazının fişini çekeyim mi. malum pc'yi eski kız arkadaşım hediye almıştı. hatırası var...

evet böyle bir şey var!

mesela benim msn listem ctesi akşamı yokları oynuyor. her ctesi akşamı böyle bu. ne oluyor yani. millet deli gibi içmeye takılmaya mı gidiyor. ya da dışarı çıkmasalar bile "aman abi msn'e girmiyim de; beni pislik gibi evde oturuyor sanmasınlar" diye mi düşünüyorlar. ben ısrarla 2. seçeneği düşünüyorum. bunu tespit eden kardişler varmı? böyle düşünen tek kişi ben miyim:)

yemekte şnitzel, bonfile gibi tek parça et ürünleri olur bazen. Bazıları bu eti yemeğin başında tek tek keser. Küçük parçalar haline getirir. Geçen gün işte, yemek yerken birisi aynı şekilde böldü tüm eti.

Bu hareketin üzerine bir kız anlattı: bir arkadaşı biriyle ilk tanışma sürecinde yemege çıkmış. Adam aynen böyle yemek gelir gelmez bölmüş. Kız bu hareketten dolayı çocukla bir daha görüşmemiş:

ben asla bölmem. Ama yine de tuhaf geldi kızın tavrı. Böyle bir adap mı var? Görgüsüzlük müdür bu?

kullanıp da upload yapan arkadaşlara soruyorum:

ttnetin 8mb'ye kadar tarifesinin upload hızı "ortalama" kaç mb?

yok araba farı filan değil. msn'de ileti gelince pencere turuncu lamba misali yanıyor. çok rahatsız edici. bunun yanmasını nasıl engellerim?

böyle bir puan türü varmış. sınav sonuçlarında böyle bir puan türü göremedim. bu nedir?

son zamanlarda böyle laflar dolaşmaya başladı. sorular çalındı. iptal edilebilir diyorlar. böyle bir şey olabilir mi?

durumum bana göre biraz karışık. size soralım bakalım:

2006'da kpss'den 87 almıştım. o dönem askerlik ve bazı özel sebeplerden bu puanı kullanmadım. tercih bile yapmadım. biraz da özeldeki paranın daha iyi olduğunu düşünüyordum. neredeyse 3 yıl özelde çalıştıktan sonra, özelden nef-ret et-ttim!!!

bir şirkette çalışıyorum. yaptıkları saçmasapan haksızlıklara tahammül edecek gibi değildi, dayanmaya çalışıyordum ve kpss notum geldi. allah için çok iyi bir puan. zaten planım hem işe gidip, hem bu puanı almaktı.

şimdi ben uzman mühendis kadrolarına geçmek istiyorum. istediğim bazı kamu kurumları var. hatta o kurumlara kpds'siz düz memur olarak bile girmeye razıyım. şimdilik. yalnız kpds'den 50 aldım. ona da evde kendim çalıştım. çünkü bu çalışma şekliyle hafta içi ve hafta sonu hiç bir kursa yetişemiyorum. kpss için de kursa gidemedim zaten. ama kpds'yi kendim çalışarak yapamam 70 almam gerekiyor.

sınava 2,5 ay var. eğer bu sınavdan 70 alamazsam uzmanlığı totalde 9 ay gibi bir süre ertelemiş olacağım hayatımdan. bu benim için çok can sıkıcı. işten ayrılıp, kursa gitmek ne kadar mantıklı. paraya ihtiyacım yok desem yalan söylemiş olurum. orası ayrı da; "ya bu kadroların hiç birine çok uzun süre atanamazsam" sorusunu da sormaktayım kendime.

aklıma bazı şeyler geliyor. haftaiçi akşam kursları için patrona gidip, -ing geliştiricem sizin için ayağına- "kursa gidicem izin ver" desem. belki verir ama sadece 2-3 saat uğradığım ctesi günü "tam gün kal" deme yüzsüzlüğüne sahip olur. ki acayip de yüzsüz bir adam. der gibi:) o zaman da ders çalışamayacağım. bu iş çalışmadan asla olmaz. haftasonu gitsem yine aynı şekilde. artı kursların çoğu sabah başlıyor.

yani ben bu işin içinden çıkamadım. aklıma kala kala yüklü bir zam istemek, sonunda da işten çıkarılmak geliyor:) şirkette olay bir adamım. hiç kimseyi tınlamam. çok rahat bir tipim. bazen kendi isteklerim için şirketi yok sayıyorum. sabırları zorluyorum adeta. bilerek yapıyorum bunu. biraz da otorite gösterisi karşılıklı. ama ayıptır söylemesi oturduğum yerden, -işim olmamasına rağmen- argeden bile şirkete dünyanın parasını kazandırdığım için adamlar bana tahammül ediyorlar. o yüzden zam istediğim zaman bu zammı verebilirler. veya bazı isteklerimi kabul edebilirler. ama her halükarda evde ders çalışma olayı yalan oluyor. akşam eve vardığımda 8 oluyor. sabah 6'da kalkmak için 11'de yatıyorum çoğu kez! nasıl çalışayım. ordan da çözüm yolum tıkandı?

işten çıkmadan bu kurslara gitmenin bir yolu var mı? yaş 29. bu yaştan sonra hiç riske girmem direkt kpds'ye mi kasarım dersiniz. bana istifayı basıp, direkt kpds'ye başlamak doğru gibi geldi. negatif durumları düşününce aylarca, belki yıllarca - atanana kadar-işsiz olmak, bu da kötü!

siz bu durumda ne yaparsınız?

idari kısmına değil de işçilerin çalıştığı alana takmaktan bahsediyorum.

bütün fabrika içini görecek şekilde duvarlara kamera takmak ve bunları gps sistemiyle izlemek ahlaki midir? daha önce böyle bir şeyle karşılaştınız mı?

internetten çok satış yaptım. ama bu sefer garip bir durumla karşı karşıyayım.

bir forma satıyorum. birisine sattım. şimdi geldim baktım ki ben zamanında bu kullanıcıyla çingene pazarlığı yapmasından dolayı problem yaşamışım. bayaa laf söylemiştim. gelmiş, o adam almış ürünü:)

yeni farkediyorum. o kadar lafa rağmen gelip alması ilginç. belki de gerçekten istiyor formayı. ama benim aklıma nedense negatif olan geliyor. formaya alıp zarar verecek veya yanlış ürün gönderildiği diyip değersiz başka bir ürün gönderecekmiş gibi geliyor. satmasam profilime negatif yorum bırakacak. o yüzden satmak istiyorum.

kargoyu gönderirken bu ürünle ilgili tutanak tutmak istiyorum. fakat tutanakta ne olduğu ve ürünün durumunu (yırtık, sökük, leke olmadığını) ıspatlamak istiyorum. çünkü sıfır gibi zaten. kargo tutanağı ile bu istediklerimi sağlayabilir miyim.

**yahu adam neden zarar versin. paranoyak mısın diyenler olabilir. bence e-ticarette hiç bir şeyi şansa bırakmamak gerek**

Sıcaktan uyuyamadım. Bari bir soru sorayım.

Geçenlerde bir kızla buluştuk. kafeye gittik. Orda bir şeyler içtik. Sonra başka bir kafede de yemek yedik. 2 yerde de hesabı ben ödedim. Sorun degil. Fakat kız da benim gibi çalışan biri olmasına rağmen çantasından cüzdanını bile çıkarmadı. Formalite icabı bile...

Biraz rahatsız oldum bu tavrından. Siz ne düşünürdünüz o an?

lens alıcam fakat lensi aldığım yerde ücretsiz göz muayenesi ve çap ölçümü yaptırmak istiyorum. istanbulda böyle yerler var. birkaç kez yaptırmıştım. ankara'da böyle bir yer var mı. kızılay da filan?

makinamın msn live'ı yükleyememesinden dolayı multi messenger arıyorum. program da olabilir web sayfasında da çalışabilir.

pencereler kapalı olmalı. klimanın verimsiz çalıştığı sebebiyle.

iyi de pencereler kapalıyken içerise antartikadan beter oluyor. havayı üstümüze vuruyor. kumandadan sıcaklığı arttırmak da fayda değil.

bulunduğumuz yer hiç esmiyor. bir pencere açsak nasıl olur. klimaya zarar verir mi.

mailler telefon ekrarına düşüyordu. 3 gündür hiçbir mail kutusunda hareket yok. webden bakıyorum. mail geliyor.

nokia messaging serviste mi problem var. bu servisin kullanımında süre kotası olabilir mi?

amerikadan bir ürün aldım. fakat profilini görmemişim. 2 tane olumlu satışı var satıcının. bu adamdan ürün alınır mı. bu riske girilir mi?

başlık açıklayıcı oldu ama yine de yazayım.

ağustos ayında bir yurtdışı tatili yapmak istiyorum. 1 hafta. italya diyordum ama italya vizeye çok kastırıyormuş. şöyle kolayca vize alabileceğim, tatil yapılası avrupa ülkeleri/şehirleri hangileri?

ankara'da tişört baskısı yaptıracağım. fakat çok iyi bir baskı olması lazım. pull and bear, jack jones tişörtleri gibi olmalı.

böyle bir yer var mı. parasını filan geçtim...

sevgili komplo teorisi üreticileri!

geçenlerde sahibinden.com üzerinden bir parfüm aldım. her zaman kullandığım bir parfüm. ama fiyatı 170 değil 70 lira. parfümlerin nakliye ve depoya yerleştirme sırasında darbe aldığını, bu yüzden ucuza satıldığını iddia ediyor. hatta gittigidiyorda da böyle çok fazla kullanıcı var. adam 600 tane parfüm satmış sadece birkaç tanesi parfümlerin sahte olduğunu söyleyip, iade etmiş.

geçen gün parfüm geldi. şişesi bariz orijinal. fakat darbe almış. aynen dediği gibi. parfümü sıktım. koku uzaktan bir yerden andırıyor. plastik vaporizatörü inceledim. bariz şekilde sökülmüş ve sonradan yapıştırılmış. bir miktar boşluk var ve yapıştırıcı izine benzer şeyler var. ama işçilik temiz:) çoğu kişi baksa anlamaz belki de.

parfümün, vaporizatörden açıldığını içine muadili bir açık parfümün doldurulup, hatta biraz sulandırılıp, kapatıldığını düşünüyorum. satıcıya "bayat da olabilir ama sanmıyorum. bence siz böyle yapmışsınız" dedim. bana "asla böyle bir şey olamaz" demedi.
parfümü iade ettim.

parfümerilerdeki boş tester şişelerini veya çöp toplayıcıların bulduğu şişeleri cüzi ücret mukabilinde alıp, böyle bir ticari yöntem geliştirdiklerini düşündüm.

şaka sanmayın gittigidiyorda bu defolu parfüm sayesinde 800 adet parfüm satan kullanıcı var. bir kişi bile sahte, doldurma, bayat dememiş.

soru nerde:) soru bu benim ürettiğim bir komplo teorisi. düşünmek size kalmış.

peki böyle bir şey olabilir mi. veya siz de bu yerlerden parfüm alıp böyle bir şey farkettiniz mi.??

ilk kez pasaport çıkartacağım. internetten baktım. çalışanların çalıştığına dair belge diyor bazı yerlerde. bazı sitelerde ise yazmıyor. gerekli mi bu?

resim ebadı ve arkaplan yazıyor. bende gri arkaplanlı bir resim var. sırf bu sebepten olmaz kardeş derler mi?

para yatırma işleri nasıl oluyor. harcı vergi dairesine, cüzdan bedeli emniyet pasaport amirliğine yatırılır diyor. cüzdan bedeli kolay da vergi dairesinden başka seçenek yok mu?

işin 3-4 güne uzamaması için tüyo var mı. ankara için mesela.

işten izin alıp, gidicem. bir günde her şeyi halledip, ertesi gün gidip almak istiyorum. anlayın beni:)

sevgili araba ekspertizleri.

araba seçimi konusunda tıkanmış kalmış durumdayım. malum yaz geldi. fırsatçılar fiyatları iyice yükseltti. fakat 1 ay içinde almam gerekiyor

-2000/2001 model 1.4 clio hb
-2004/2006 model 1.4 skoda fabia (101bg)

arasında kaldım. maksimum 15 lira bütçe var. clio'nun en temizine bile 12500'den fazla vermeye gönlüm el vermiyor. buna rağmen 150binlere dayanmış araçlara pazarlıklı fiyatı 13,5tan açıyorlar. şaka gibi!

fabia ile bayağı bir şey okudum. kullananlar çok beğeniyorlar. epey geniş bir araç. fakat 2. eli zayıf, parçası pahalı gibi fiks yorumlar da yapılıyor. lakin 2006 temiz bir fabia buldum 100binde. 15bine bırakıyor adam. biraz daha dolusuna 17 diyenler var. bu fabia'ya bu paralar verilir mi.

kuzeni aradım "fabia alınmaz manyak mısın" diye haşladı beni. araba konusunda köyden indim şehire modundayım.

ne yapalım?

üzerinde guinness yazan beyaz forma hangi takımın?

ebayde bir ürün aldım. fakat ürün açıklamasına tam dikkat etmemişim. istemediğim bir şey. ben bu ürünü almak istemiyorum diye mail attım. satıcı ben yapamıyorum senin iptal etmen gerekiyor demiş.

bidding ile aldım. ben iptal edersem bidding hakkımı kaybeder miyim. kaybetmezsem nasıl iptal edeceğim?

int. Signed ile tr'ye gelen 500gramlık kargoya kaç lira öderim.

Daha uygun fiyatta, güvenilir başka bi posta servisi var mıdır.

Not:Ebay alışverişi için...