Ekşi Duyuru

kediler sahiplerini büyük kedi sanıyormuş ya. köpekler de öyle mi?

biliyorsanız kim tarafından?

teşekkürler.

dostlar, 85-90 m2 net ev için kombi tavsiyeniz olur mu?

yer kışları sert insanı mert (şaka şaka) eskişehir.

adım 30 yıl önce neredeyse kimsede olmayan, çok eski, Türkçe bir ad.

yalnız son 5-10 yıldır bilhassa yenil neslin şımarık veletlerinin arasında bu ismin popüler olduğunu görüyorum. "vegan oğlum bugün ne yedi." ya da "tao ya bakar mısınız hocam sütünü içti mi" tipli ebeveynler bunu yapanlar.

10 sene sonra ismim "berk"e dönüşmeden değiştirsem günlük hayatta çok zorlanır mıyım?

1 uygulama 1m indirilmiş kadar getirisi olur mu?

android

neden satarken iskanlı diyorlar? gerekli bir şeyse neden vurgu yapılıyor ki? "tapulu satılık ev" demek saçma olmaz mıydı?

iskanın sözlük anlamını biliyorum da iskanlı ev ne demek oluyor?

görüntüsünü en sevdiğim ağaçtı. yaşlılık hayalim yüzlerce çam ağacımın olduğu bir araziydi. şöyle bir şey gördüm bir öğretmen sayfasında:

"Çam ağacı dikmeyin...

Gazeteci ve televizyoncu ünlü Gülgün Feyman Budak, tüm Türkiye’ye çam ağacı yerine zeytin ağacı dikin çağrısı yaptı. Gülgün Feyman Budak, “Çam ağacı ABD’nin Türkiye’ye bir tuzağıdır “ dedi.

Gülgün Feyman Budak, açıklamalarına şöyle devam etti, “Marshall yardımlarıyla Ege ve Akdeniz bölgemizdeki milyonlarca zeytin ağacımız kökünden sökülerek gemilerle Avrupaya götürüldü.
ABD bize bu ağaçların yerine milyonlarca kavak ve çam(çıra) fidanı verdi. Kavak ağacı memlekette alerjik hastalıklar başlattı. Çam ağacı ise bildiğimiz yağlı çıra idi. Dağlarımıza ovalarımıza her yere diktik. Hiçbir işe yaramayan bu ağaç, ülkemizin dağına bayırına dikilen saatli bomba oldular.
Bu ağaçlar yandığı zaman kozalakları patlayarak yanar halde 200 metre uzağa fırlamakta oradaki çam ağaçlarını da tutuşturmaktadır. Bugüne kadar kimi gördüysem yetkili yetkisiz, beyinli beyinsiz herkese anlattım. "ABD, bizim gibi "haini bol" ülkelerin coğrafyasını çam (ÇIRA) ormanlarıyla dolduruyor, içimizdeki hainlerin sayesinde bir kibrit çakmasıyla 100 savaş uçağının verdiği zararı veriyorlar.
Şimdi soruyorum size devletimiz bu çam ağaçlarının yerine zeytin, ceviz, badem, incir, sakız ağacı dikse hem bu ağaçlar kolay kolay yanmaz hem de köylümüze bir gelir olur” ifadelerini kullandı.

Alıntı."

dikmeyelim mi?

inci caps ın ilk zamanlarını takip ediyordum ama futbol fanatikleri siteyi bildiğin öldürdü.

tvitır da satrayni ye bazen bakıyorum. instagram'da "kardeş bura türkiye" ilk zamanlarda iyiydi, bozdu.

"hacı kop kop devir kopma devri" seviyesinde olmasın da.

tavsiyeniz olur mu?

sağ olunuz.

ingilizcem yok kadar. yeni şarkı da keşfetmekte çok iyi değilim. size sevdiğim şarkıları sunayım, belki derinlerde yıllardır beni bekleyen çok süfer şarkılar vardır. siz müzik gurularına sorayım. ben başka hangi şarkıları severim:

Stevie Wonder - Superstition, Part time lover, i just called to say i love you

ben e king - stand by me

israel iz - somewhere over the rainbow

metallica - one, whisky in the jar, nothing else matters, unforgiven, verever i may roam (adı böyle bir şey)

queen - bohemian rapsody,

pink floyd,- another brick in the wall

Manowar - Warriors of the World, metal warriors, die for metal

Sting - Shape Of My Heart

Amy Winehouse - Back To Black

yazmak biraz uzun oldu. hep iyileri seçmişim ben de değil mi :) bir şarkı bir şarkıdır.

inşallah hakaret falan değildir. boğaya benziyor sanki. 9gag'da gördüm.

comment-cdn.9gag.com

işte javada "asdf" yazınca şuraya buton konuluyor gibi?

umarım derdimi anlatabildim. java için soruyorum.

abd yasaları mı izin vermiyor (sıra olayı), tıbben mümkün mü değil, kornea nakli diyorum ama anlaşılsın diye. artık adı neyse.

özelliklerine göre ucuz geldi. pişman olur muyuz sonradan?

www.vatanbilgisayar.com

hatırlatma: sadece tespit.

aşağı doğru inip bakıyorsun ya fotolara? ona story mi deniliyor? neden istisnasız olarak hepsinin profilinde en az 1 kedi-köpek resmi var?

neden koyun/fare/tavşan/kuş değil de kedi ya da köpek?

neden erkekler değil de kadınlar?

15 sene önce "paris hiltona özeniyor." diye dalga geçilirdi.

farz mı oldu?

hadi şimdi aklınızdan güzel, en azından az ünlü ve min 50 fotoğrafı olan bir kız ismi geçirin ve deneyin, doğru olduğunu göreceksiniz.

bir zamanlar mecliste bıyık araştırması yapılmıştı. mecliste 6 ve daha fazla çocuğu olan vekillerin hepsi bıyıklıydı. bu da onun gibi ilginç bir gerçek.

şimdi aklıma sigortam.net'in göğüs dekolteli reklamında oynayan kız geldi. bakalım kedi/köpekli resmi var mı.

edit: aha valla var.

edit2: pelin karahan ın da çıktı köpeğe.

şimdi geniş alınlı yandaş sunucuya bakıyorum.

edit3: Allah'ım tespit kralı oldum! onun da köpekle resmi çıktı. şimdi de dudakları tuhaf çekikgözlü kızı aratcam. adını şimdilik bilmiyorum.

edit:4: dudaklı kızı google'da ararken google öykü gürel diye benzer kızı önerdi. onun da köpeği var. dudaklı kızı arıyom şimdi.

edit5: dudaklı kız dediğim demet özdemir. kedili fotosu var. son olarak çok güzel olmasa da şebnem ferah a bakıyorum.

edit6: şenmen f.nin ki hemen çıktı. önere önere aime gülşen e kadar geldim. o da 2 yıl önce koymuş.

şu sahne işlerinden, şarkıcı türkücü takımından, magazinden, ünlülükten nefret suçu işleme derecesinde nefret etsem de bazı Türk ve yabancı klipleri izlerken (adele bilmem kim vs.) "ne var lan ben de çekerim bunu." demekten kendimi alamıyorum.

teknik anlamda demiyorum. bir klibin senaryosunu yazıp kısmen yönetmenliğini yaparmışım gibi geliyor yani.

bak öyle aşırı özgüvenli biri değilim. uzmanı olduğum işte bile hep bir "ulan ya bu sefer yapamazsam." diyen biriyim. başkalarının işini asla küçümsemem.

yalnızca bu klip işi istisna.

yazdığım senaryoda göndermeler de olur, ufak zeka parıldamaları, gizli semboller, her izlemede yeni keşifler bilmem ne...

en azından bizdeki yüzde 100 çalıntı kliplerden olmaz.

çok mu abartıyorum? en azından kafamda 5 dk lik bir şarkı için klip çekip "aa oluyormuş lan böyle olsaymış ya şurası." diyebiliyorum şu özgüvensiz halimle.

yoksa zaten bu işler çok kolay da benim mi haberim yok?

evdeki pc nin başında kimse yok ama. sanırım bu yüzden teamviewer vb. çalışmayacak.

tavsiyeniz olur mu?

pc win7, mobil android.

teşekkürler.

eskişehir mağazasında "burada kontrol et, öyle al. ölü piksel çıkarsa iade olmaz." dedi müş. temsilcisi.

evde piksel öldürüp getirenler varmış!

sizin şehrinizde de durum böyle mi?

bir siteye her girdiğimde "size bildirim gönderelim mi?" diye yukardan düşen şeyler hiç çıkmasın. chrome da eklentisi falan yok mu?

hayır da diyemiyorsun. daha sonra ya da evet...

geçtiğimiz aralık ayında şehir hastanesinden kiosk cihazından numara aldım.

"yenidoğan" yazıyordu. hemen götürüp sekretere "şunu yanlış aldım iptal eder misiniz?" dedim ve iptal etmesini bekledim. kadın "tamam gidebilirsiniz." dedi. hastaneden ayrıldım.

3 gün sonra e-nabızda bu işlemin muayene gibi işlendiğini görüp tekrar ebesinin damındaki hastaneye gittim.

sekreterlerden biri "tamam hallediyoruz." deyince tekrar hastaneden ayrıldım.

ocak ayında gördüm ki hala e-nabızda duruyor.

hasta haklarına yönlendirildim, durumu anlattım.

bizden cevap bekleyin dediler, ad-soyad-telefon aldılar. cevap gelmeyince 40 gün sonra ben aradım.

başhekim yardımcısına (hekim değil ama) yönlendirdiler bu sefer. o da "geçen yıldan kalmış, halledemeyiz." dedi. uzun uzun anlattı. şikayet et sgk ya dedi usülünce.

aradan zaman geçti, ben unuttum.

şimdi gidip şikayette bulunsam "neden bu kadar geç kaldın?" diye beni suçlu çıkarırlar mı? derdim muayene ücreti falan değil. bilerek ya da bilmeyerek usülsüzlük yapılmış. rahatsız oluyorum.

edeyim mi sgk ya şikayet? bana bir halt olur mu?

bir elektronik eşya satın almak istiyorum fakat bu eşyanın hb'de satılan bazı ürünlere temas ettiği düşüncesi beni iğrendiriyor.

bu ürünün ne olduğunu söylemeyeceğim.

ürün de piyasadan 200 tl ucuz.

belki hepsiburada'da elektronik deposu falan ayrıdır. bir umut sorayım dedim.

teşekkürler.

edit: satıcı hb, cinsel ürün değil.

görüntü kalitesi çok fark etti mi? eski monitörüm bozuldu, yeni alırken IPS olmalı mı?

gölgesinde oturmak, sesini, kokusunu duyup izlemek için?

ben başka milletten doktor tanımadım. sözlükte de şu olayı görünce bunun etkisiyle mi yoksa daha önce benzeri mi başıma geldi de tetiklendim bilmiyorum, ağlamaklı oldum: veryansintv.com

burada sahte duyarlı gibi "işini iyi yapanlar da var." demeyeceğim. işini kötü yapanlar var. konumuz bu.

ülkedeki doktorların aritmetik ortalamasını alıp tek bir doktor çıkarsan bizimkilerde gerçekten bir ego ve üslup sorunu var mı yoksa bize öyleymiş gibi mi geliyor? başka milletleri, toplulukları deneyimlemişsinizdir belki.

doktorların belki de böyle mi olması gerekiyor, biz mi anormaliz?

geçen yıl 2000 küsürdü. enflasyon patladı malum.

1. şu anda ücretler ne kadar?

2. ücretler yıllık mı belirleniyor? yıllıksa yıl bitmeden kayıt olmak daha mı avantajlı olur?

bir de ben bu özel eğitim kurumlarından korkar oldum. tarikat ya da siyasetle bağlantılı olup başımızı yakmasınlar?

watsapı sadece iş için kullanırım. onda da günde ort. 1 mesaj gelir. kimseye yazmam.

dışarıdayken bazen internet lazım olur. bazen de harita.

bazen de öğle aralarında bir şeyler okurum.

konuşma desen ayda ortalama 50 dk.

1500 tl den fazla vermem.

s3 mini kullanıyorum şu anda.

önerilere açığım.

teşekkürler.

a101 e Honor 7s gelecek.

telefon kullanmıyorum. iş grubunu dahil günde ortalama 1-2 gönderi alıyorum. o da iş günlerinde. 3 gb internetin en az yarısı her ay çöpe gidiyor.

600 dk konuşmanın 550'si yine çöpe.

sosyal medya hesaplarım yok.

telefonla işim yok yani.

ama sokağın ortasında pat diye lazım da olabiliyor. en azından harita uygulaması.

s3 mini kullanıyorum. şunu alsam a101'den baya fark eder mi hız, performans vs?

www.epey.com

bilmiyorum ölçülebilir mi fakat 19. yy. ile günümüzü kıyaslasak dahi 19. yy. 21. yy'ı geçer gibi.

sebebi de artık çok ilerlemiş olmamız. basit deney ve gözlemlerle keşfedilecek şey kalmadı. istisna alanlar olabilir.

böyle mi değil mi, neden?

teşekkürler.

zincir teknomarketler ve esnaf sarayı dışında?

bilgisayar psu'sundan bahsediyorum.

teşekkürler.

hadiii 20 yıllık internet muhabbeti...

bunu ciddi ciddi konuşmaya ne dersiniz dostum?

en son durakta beklerken tesadüfen tanıştığım 50'lerinde bir abi hollanda'da "karşı masamda oturan matureler bana kahve gönderip iş attılar." falan diyordu.

tamam oralar girer girmez kadınların üzerinize atladığı yerler değil. öyle olsa da çok da ilgilenmiyorum.

yalnızca bu söylencenin doğruluğunu merak ediyorum.

merak etmeyin ergen değilim. fantezi kurmayacağım.

mükemmel, karşı konulamaz ispatım:

www.youtube.com

teşekkürler.

ekstradan sigarayı duman olarak çekiyoruz, o zararı belki binler mertebesinde katlıyor yalnız tütün de bir bitki ve bahsedilen 4000 zehirden yediğimiz sebzelerde de olması gerekmiyor mu?

topraktan almıyor mu bitki bunları?

"Sigaranın içinde 4 binden fazla zararlı madde var. İşte bunlardan birkaçı:

Boya sökücü etkili aseton

Öldürücü zehirler olan siyanür ve arsenik

Çakmak gazında bulunan bütan gazı

Roket yakıtlarında bulunan metanol

Akü yapımında kullanılan kadmiyum

Toksik bir madde olan naftalin

Kimya sanayinde ve temzilik maddelerinde kullanılan amonyak

Eroinden daha güçlü bir bağımlılık yapıcı etkiye sahip olan nikotin.

Böcek ilaçlamada kullanılan DDT

Kanserojen maddeler: Aromatik hidrokarbonlar, aromatik aminleri aldehitler ve nitroz aminler

Diğerleri: karbonil sülfid, benzen, toluen, karbondioksit, formaldehit, fenol, nitrojenoksit, formik asit..."

www.hurriyet.com.tr

bugün göz doktoruna gittim. alerji varmış gözlerimde. gözlerimi neredeyse açık tutamıyordum. sürekli kırpıyordum. gözüme sürekli olarak hava giriyor hissi var. doktorun yanına girdiğimde sağ gözüm tamamen kapalıydı. doktor çok hızlı biçimde muayene etmek istedi sanırım. koltuğa otur dedi, hiçbir şey söyletmeden kapalı olan gözüme plastik bir tüpte bir şey damlatıp ışıklı bir aletle o gözüme baktı.

reçete yazdı ve sonra hemen çıkmak istedi. devlet hastahanesinde son hastaydım.

gözüme ne damlattı bu doktor? alerji ilacı mı yoksa gözü daha iyi görmek için gerekli bir sıvı mı?

o damlattığı şey daha önce birilerinin gözüme temas etmiş olabilir mi? aids, hepatit vs. kapmayalım? sanırım göz bazı virüslerin geçişi için çok uygun bir organ.

gün boyunca kafama takıldı. huzurum kaçtı.
teşekkür ederim.

altta benzer bir soruyu görünce aklıma geldi. hayatımda ilk kez karşı cinse iltifatta bulundum. gerçekten çok sempatik gelen, tam arkadaş olabilecek türden bir iş arkadaşıma konu açılınca (konu onun işe ilk başladığı sıralarda arkadaş ortamlarına girememesiydi. işe benden önce başlamış) "sende şeytan tüyü var." dedim. bir duraksadı. "öyle ama işe yaramadı" dedi. 1 hafta sonra muhabbet esnasında "ben evlencem zaten" falan demeye başladı sanki "bana yaklaşma" demek ister gibi.

bu arada tüm muhabbetler kalabalık ortamlarda. gidip birebir muhabbet edecek kadar samimiyetim yok.

kız ondan hoşlandığımı falan mı düşündü acaba? bu konularda hakikaten aşırı deneyimsizim.

87 doğumluyum.

eski fotoğraflar da hep daha sarı.

yanılgı mı, doğruluğu var mı? size de öyle geliyor mu?

teflonsa teflon olmayan makine var mı?

illaki yazılı bir yere dayanıyordur. kanun, yönetmelik vs. ismi öğrenebilir miyim?

sculpture'yi 2 fıs takım elbise üzerine sıkıyorum yeter mi acaba? bana gelmiyor kokusu alışmıştır burnum, diyorum. hakikaten mi gidiyor kokusu yoksa?

daha önce akpye küfredip sonra en has adamı olanlar gibi... ya Eİ'ye reddedemeyeceği bir teklif yapılırsa?

şu hype zamanı herkes adama 13. cb diye bakıyor. kimse kendine potansiyel rakip istemez... ne diyorsunuz?

kısa gagalı bir sürü kuşu daha önce gitmedikleri böcek dolu bir adaya bırakıyorsun, adada bunlardan başka kuş yok. 50 yıl sonra geliyorsun ve böcek yuvasından böcek çıkarmaya elverişli gagası olan uzun gagalı kuşlar adayı doldurmuş. 1 tane bile kısa gagalı kuş yok.

1. bu evrim mi? (ciddi soruyorum, emin değilim. yüzde 95 evrimdir, diyorum)

2. bunun İslam'a aykırı yönü ne? (bildiğiniz ayet ya da hadis?)

sağ olun.

yüzde 15 indirime rağmen satışlar geçen yıla göre yarı yarıya seyrediyor. yüzde 15 indirim 177 bin TL aracı 159 bin TL ye indirdi.

geçici olarak sıfırlanır mı sizce ÖTV?

müzik dinleyen biri değilim. geçen seçim arabasında duydum ama orijinal seçim şarkısı değil sanırım. arap müziklerine benziyor. ikide bir "şaştı şaştı" geçiyor şarkıda. pop türünde. ya da rap.

bu şarkının adını soruyorum.

teşekkürler.

hayatımda bim gibi marketlerden ve çakma parfümlerden başka parfüm kullanmadım. onları da az kullandım.

gün boyunca takım elbiseyle çalışıyorum. çalıştığım ortam da gereğinden fazla sıcak.

şu durumda bana hangi parfümü tavsiye edersiniz dostlar?

çok teşekkür ederim.

cümle vurgusu diye bir ders konusu var ortaokulda.

mesela "vurgu "mi" soru edatından önceki sözcüktedir." diye bir kural var.

başka bir kuralda "vurgu "de" bağlacından önceki sözcüktedir." diyor.

ya bu 2 kuralın birlikte yer aldığı cümle varsa?

örnek: "sen de buralara mı düştün?"

bu cümlede vurgu hangisinde?

4500 tl maaş sınırı var ama hiç ayrıntılı bilgi yok. son 1 yıl mı, 2018 yılı mı, son ay mı? neye göre 4500 tl?

ben babaevindeyim. "hane geliri" diye bir sınır var. babam emekli maaşı alıyor, ben ayrı maaş alıyorum. ikimizin toplam geliri mi baz alınacak? (bildiğiniz gibi GSS'de bu şekilde)

tokinin sitesine giriyorum, ayrıntı vs. yok. belki ben bulamamışımdır ya da bilgisi olan vardır.

yaşım 31. 22 yaşındaki kardeşimle aynı evde yaşıyorum. kardeşim ve ben ayrı ayrı kendi adımıza başvurabiliyor muyuz? onun da geliri asgari ücret.

teşekkürler.

bina açık alanda, salon öğleye kadar çok sıcak oluyor. öğleden sonra güneş gidiyor ve salon epey serinliyor.

estetik kaygımız yok. güneş girmese de olur. camları tamamen aluminyum folyoyla kaplasam çok fark eder mi? yoksa asıl sıcaklık duvardan mı geliyor?

aynalı cam filmi için bütçe yok.

sağ olunuz.

yassah mı kurban?

adam yürümüş gitmiş ne var burada?

9gag.com

işleriyle ilgili pek konuşmayı sevmiyorlar galiba. öğretmek istemiyorlar gibi. sizce öyle mi?

öğretmenlik yapıyorum. küçük bir ilçede çalışıyorum. bugün bana seçim görevi verildiğini öğrendim.

seçim görevleri kamu görevlilerine veriliyor biliyorsunuz.

ancak seçim görevi çıkan tüm görevliler öğretmen ve 2'si hariç 50'ye yakını erkek.

çalıştığım ilçede görevli öğretmenlerin yüzde 70'i kadın. ama 2 kadın görevli dışında kadın görevli yok. ya erkek yetmedi ya da kendileri ısrarla görev istedi.

ilçede tarım müdürlüğü, kaymakamlık, küçük bir devlet hastahanesi, orman müdürlüğü gibi başka devlet kurumları da var. ama tüm seçim görevlileri öğretmenlerden seçilmiş.

bu nasıl bir yetkidir ki seçim görevlilerini belirleyen kişi kura yöntemi yönetmelikte yazmasına rağmen kafasına göre hareket edebiliyor?

ayrıca gözümle gördüm ki "görev istiyorum." diyen bir kadın öğretmen vardı ve ona dahi görev vermemişler. ama tayini çıkan erkek öğretmenlere bile görev vermişler.

"kanun var. resen veriliyor, almak zorundasın." diyorlar ama anayasada da "angarya yasaktır." diye madde var. nedense yasalar hep bize ters düştüğünde uygulanıyor.

ben seçim kelimesinden bile tiksinen biriyim. görev falan istemiyorum. yapılan itiraz da büyük ihtimalle geçersiz sayılacak.

yalnız gerekirse 2 gün içinde idari mahkemeye gitmeyi düşünüyorum. hayatımda daha önce dava falan açmışlığım yok.

idari mahkeme 2 gün içinde tedbir falan koyabilir mi? ilçe seçim kuruluna itiraz ettiğimde itirazıma red gelirse il seçim kuruluna gidebilir miyim?

doktor raporu kurtarıyor ama benim hayatta tanıdığım tek bir doktor yok. diğer doktorlara da gidip "seçimde görev istemiyorum. rapor yazar mısınız?" diyemem.

gerçekten çok zoruma gitti şu olay. lütfen az-çok ne biliyorsanız beni aydınlatın.

teşekkür ederim. sevgi ve saygılar.

elbiseler ter kokuyor (takım elbise), sabaha işte giymek zorundayım. başka şansım yok. yapabileceğim bir şey var mı? bim'den adidas parfüm alıp elbiseye sıksam çözüm olur mu?

yarını atlatsam yeter.

4 saat kadar önce yemek yeyip üstü açık olarak cam kenarında uyudum. (atletle)

benle aynı şeyleri yiyenlerde bir şey yok. bende kötü mide bulantısı ve diare var. üşütmeden oldu diyebilir miyiz? olabiliyor mu 4 saat içinde böyle bir şey? yapabileceğim, size de iyi gelen bir şeyler var mı?

Bugün aras kargoyla bir paket yolladım. son saatler olduğu için acele de ettim. ölçüler yaklaşık 45, 6, 25 cm lik bir kutu. az önce faturaya baktım "5kg" yazmış kadın. orada kesinlikle tartılmadı kargom.

47 tl tuttu. gönderdiğim kargo en fazla 1,5 kg. etrafına karton kutu sardım, o da 1,5 kg olsa 3 kg eder en fazla.

47 tl ödedim. kazıklandım mı? şikayet edeyim mi? yoksa bilmediğimiz bir uygulama mı var?