Ekşi Duyuru

Selam. Mümkünse tarihi konularda olabilir. Güzel bir senaryo ve oyun mekaniği olabilir. Antik dönem, ortaçağ olabilir. 2005’ten sonraki oyunlar kabulüm. Civilisation gibi turn based oyunları sevmiyorum.

Oynadıklarım: bütün age of serisi, total war serisi, command and conquer serisi, starcraft 2, eu4 ve diğer paradox oyunları, tropico, caesar 3...

Edit: company of heroes da oynadım. Rise of nations oynadım.

Koyan bir arkadaş vardı. Ama körü olduğunu biz biliyorduk, o sanki pek farkında değil gibiydi. Sürekli blogunun linkini verirdi. Türkçesi ve anlatımı bayağı kötüydü. Bir an aklıma geldi sorayım dedim. Hatırlayan var mı? Sitesi aktif mi halen?

çok uzun okuyamam diyenlere : kulaklık tavsiyeleriniz için teşekkür ederim.

------------------------------------

merhaba. telefonumda 3,5 mm jack olmadığından ve telefonla gelen kablolu kulaklık sürekli kulağımdan düştüğünden mümkünse kulak içi olan yeni bir kulaklık almam lazım. tepeden geçen kulaklık istemiyorum.

ne alayım bilemiyorum. airpods 2. nesil veya airpods pro alabilirim ama değer mi bilmiyorum. bir sürü başka markanın da bir sürü başka çeşidi var.

aramalarda sesim karşıya gider mi endişem var.
ses yalıtımı mı diyorlar, onun videolarda gecikme yapmasından bahsedenler var.
ucuz ürünlerde bağlantı, ses kalitesi sorunlarından bahsedenler var.
ingilizce birkaç analiz okudum ama hiçbir ürün tam olarak tatmin edici görünmüyor, hepsine bir kulp takılmış.

sizin güvendiğiniz birkaç ürün incelemesi varsa gönderebilirsiniz. kendi tavsiyelerinizi yazabilirsiniz. teşekkürler.

Şemsiye sipariş vermek istiyorum. Uzun yıllar kullanabileceğim kaliteli bir marka tavsiyeniz var mı?

selamlar

sözlükte dolaşırken "14 şubat para tuzağıdır diyen insan" diye bir başlık gördüm. entriler genelde "sevgilisi yoktur", "sen bunu sevgiline söyle de gör noluyor" minvalindeydi.

benim de aklımda şöyle bir soru uyandı:

bu 14 şubat türü günlerdeki beklenti genellikle kadından erkeğe doğru bir beklenti mi oluyor? mesela "14 şubat'ta bana hediye almadın" diye trip atan erkek var mı?

Suriyelilerden bahseden bazı insanlar böyle bir kelime kullanıyor. Bu kelime nereden çıktı? Suriyeliler kendiler için böyle bir kelime kullanıyor mu, Türkçede var mıydı yoksa uyduruktan bir kelime mi?

Merhaba

Diyelim ki bir kişi öldü, üstüne üstlük telefonu da kilitliyken. Şifreyi de ailesi bilmiyor. Telefon aile üyelerine miras kaldı. Kullanmak, satmak vs istiyorlar. Böyle bir durumda telefon nasıl açılıyor?

Bunun nesi komik? İnsanlar niye bir sürü entri yazıyorlar hiç çözemiyorum.

Hangi zincir fırına gitsem ürünler ezenyurttaki fabrikadan donuk gelmiş de orada ısıtmışlar gibi hissediyorum ya da böyle olmayanlarda da bir özensizlik, türkçesi yamuk kaçak Türkmen özbek çalıştrrma, bir güven vermeme durumu var. İstiyorum ki fırıncı ürünü orada fırında üretsin, işini bilsin ve sevsin, kaliteli taze ve lezzetli ürün çıkarma amacında olsun. Böyle bir yer biliyor musunuz? Fransa’da bunlardan her mahallede her köşede vardı. Bizde neden yok :(

Benim denediklerim:
Backhaus: ürün çeşitliliği yok, hep yağlı poğaça türü şeyler var
Kovan: çeşitlilik ve tazelik iyi ama ürünlerin malzemesi ve tadı bana vasat geliyor
“Tarihi” nişantaşı fırını: aldığım ürünler hep bayat çıkıyor, 10 sn sonra geri girip paramı geri alıyorum

Sizin tavsiyeniz varsa buyurunuz. Almak istediğim şryler acıbadem, cevizli üzümlü kurabiye türü poğaçacı kafayı biraz aşan şeyler. Bunları da iyisinden, taze taze bulamayınca canım sıkılıyor.

merhaba,

başlat'a tıklayınca altta olan kutucuğa bir şeyler yazıyorum ama d diskindeki bir klasörde araması gerekiyor, orada hiç sonuç çıkmıyor. hep c diskinden sonuçlar çıkarıyor. bu kutucuktaki aramada her şeyin çıkması ya da en azından istediğim klasörün çıkması için napmalıyım? (dizine ekle seçeneği aradım ama bulamadım)

bu olay clickbait furyasından önce de vardı. mesela bir davada 4 kişi yargılanıyor, başlığa toplam alınan cezayı yazıyorlar. sonra habere bakıyorsun, aslında biri 2 biri 4 biri bilmem kaç sene ceza almış, öbürü ertelenmiş beraat etmiş bilmem ne. bir davadaki toplam cezayı başlığa yazmanın habercilik anlamında bilgilendiriciliği nedir hiç anlamamışımdır. mantıklı bir açıklaması olan varsa teşekkürler.

merhaba

nüfus müdürlüğünden kimlik randevusu aldım ancak parayı daha ödemedim. önden ödeyip öyle mi randevu almak gerekiyordu? yarın parayı bir bankaya yatırsam, randevuya dekontuyla gitsem oluyor mu? yoksa randevuyu para yatırdıktan sonra tekrarlamak üzere iptal mi edeyim?

özellikle insanlı çekimler. ama toplantı yapan beyaz yakalılar, pazarda dolaşan teyzeler falan değil de daha niş konular. mesela hide the pain harold'ın bulunduğu birçok foto, üzgün kaslı (tamam bu biraz klişe), kız arkadaşıyla gezerken başkasına bakan adam vb. biraz daha ıvır zıvır, insanın hemen aklına gelmeyecek konular.

sorum şu:

bu tür fotolar çekileceği zaman senaryoyu kim yazıyor? böyle bir şeye ihtiyaç olduğunu kim belirliyor? bunun piyasası olacağını nereden biliyorlar? kime teklif götürüp kime satıyorlar?

"bence şöyledir böyledir" diyerek 2 kelime yazıp bırakacaklar değil de bilen veya bildiğini düşünen biri cevaplarsa sevinirim, teşekkürler.

merhaba

tepeden aydınlatmalı, 3x7 metre civarında, küçüğümsü orta boy dikdörtgen bir çalışma odam var. bu odada eski bir ev arkadaşımdan kalma, şeffaf açık morumsu camdan dandik bir sarkıt var ve ışığın yayılmasını engelliyor. gölgeler çok karanlık kalıyor.

odada genellikle gece çalışıyorum ve tepemdeki yarım yamalak sarı ışıktan çok rahatsızım. cihazları gece modunda kullansam da gözlerim yoruluyor. elimdeki masa lambası da çok kuvvetli kalıyor. bütün ışıkları kapatsam çok karanlıkta da gözlerim yoruluyor. ışık rengi ve yeri konusunda çıkar bir yol bulamadım. köşeler de dolu, lambader için pek uygun bir oda sayılmaz. özellikle tepeye açık bir sarkıt ve ışığı kuvvetli bir ampul alsam diyorum ama ışığın rengine karar veremiyorum.


tavsiyelerinize açığım, teşekkürler.

Merhaba. Evde bir french pressim var ve bir v60 almayı da düşünüyorum.

Bugüne kadar hep starbucks paketleri aldım ama artık pek hoşlanmıyorum. Yeni şeyler denemek istiyorum.

Site, mağaza ve çekirdek tavsiyelerinizi alabilirim. En sevdiğiniz çekirdeği, aldığınız yeri ve demleme yönteminizi yazabilirsiniz.

Teşekkürler :)

Not: Bu soruyu güncel trendyol, n11 tartışmalarından bağımsız olarak soruyorum. Yani o bağlamda cevap verin diye sormuyorum.

Mesela hepsin11de.com diye hayali bir sitede bir ürün var ve 500 lira. bu ürün yüzde 25 indirimli diyelim. ediyor sana 375 lira. peki ben bu ürünün gerçekten 500 lira ve gerçekten indirimde olduğunu nasıl doğrulayacağım? bunun için mağazanın bu ürünü bir dönem gerçekten 500 liraya satmış ve bunun da, indirimin de tarihlerini net olarak ürünün sayfasında listeliyor olması gerekiyor. yoksa ürün hep indirimdeyse ve gerçek fiyatı 500 değil 375 liraysa "indirim" adı altında yapılan bir kandırmaca oluyor. bence bu bir suç olmalı, çünkü insanları indirim var diye ürün almaya sevkediyorsunuz ama o insanlara gerçekten indirim olup olmadığını söylemiyorsunuz. ya da indirim denen şey sende 300 gün mü sürüyor? indirim denen şeyin ne olduğu net değil. bu konu yasalara uygun mu? ben ne zaman online alışverişte indirim görsem kandırılıyormuş gibi hissediyorum.


bir de son zamanlarda sepette indirim diye bir şey türedi. bu da ekstra kafa karışıklığına yol açıyor. normal indirimin içine katsana, niye sepette indiriyorsun ki? bu tam olarak nedir açıklayabilir misiniz?

teşekkürler.

Bu insanlarla ne alıp veremediği var sözlükçülerin? Niyeyse sürekli bir gömme çabası var.

“Hiç” diyeceğine “asla” diyen bir kısım insan türedi, siz de fark ettiniz mi? Sizin de kulağınızı tırmalıyor mu? Neden böyle oldu? Çoğu da kadın gibi geliyor, hiç erkeklerden duymuyorum bu kullanımı.

Çocuğundan bağımsız olarak, ebeveyn olmaktan pişman olan ve bunu açıkça söyleyebilen insanlar çevrenizde var mı?

Muhtemelen pişman olan çoktur da, açıkça diyememelerinin sebebi bence çocuğun atsan atılmaz satsan satılmaz bir şey olması, insanlarda "anası-babası nasıl yavrusunu sevmez, bu ne biçim anne-baba" önyargısı yaratmak istememek.

bu insanlar paranın alım gücünü yitirdiğinin farkında değiller mi? farkındaysalar da bu karşılaştırma saçma bir karşılaştırma değil mi? yani aldığından fazla paraya sattın da o para aynı para mı...

yalnız yaşayan bir erkek olarak bu konudan çok müteessirim. ben soyut, geometrik, modern desenler, daha koyu veya durağan renkler istiyorum ama karşıma hep uçuk renkler, çiçekler böcekler çıkıyor. görece bana uygun ürünler satan bir internet mağazası biliyor musunuz?

Kullanılan bezlerin masayı temizlemekten çok kirlettiği, üzerindeki yemek kalıntılarının kabasını alıp arkasında bir sürü bakteri bıraktığı hissine bir tek ben mi kapılıyorum? Bu işin her seferinde yeni bez kullanmaktan başka mantıklı bir çözümü var mı?

Selam. Elektrikli süpürgem torbasız. Böyle bir filtre var ama neyi filtreliyor bilmiyorum. Arkasında plastik kapak var. Birkaç ayda bir yıkıyorum. Ne işe yarıyor bu, olmasaydı ne olurdu?

Son günlerde “sipariş verilemiyor, buton çıkmıyor, verlen sipariş iade oluyor” türü yorumlar vardı ekşide ama tam doğrulanmış şeyler de değillerdi.

Son 10 günde özellikle kit siparişi verip eline ulaşan var mıdır? Ben gayet sipariş geçebiliyorum görünüşe göre ama elimize ulaşıyor mu onu merak ettim.