Ekşi Duyuru

Küçük samimi bir ortamda yapılan ve kısa süren küçük konserler için bir terim var mı? Türkçe, ingilizce, italyanca vs. olabilir.

concertino, concertstück gibi terimlerle karşılaştım ama sanki bunlar "küçük konçerto" gibi daha çok.

"konsercik" düşündüm ama komik duruyor :)

Netlimiter'da "permissions" ayarlarinda nereyi "deny" yapsam izin vermiyor. "the operation leads to loss of access - access is denied" diyor. E ben bu ayarlari degistiremeyeceksem neden koymuslar?

Uzaydan dünyanın fotoğrafını/filmini çekince yıldızlar/diğer gök cisimleri gözükmüyor. Bunun sebebi dünyanın yıldızları görünmesini engelleyecek kadar parlak olması mı? Nasıl bir teknikle fotoğrafta herşeyi gözükür hale getirebiliriz?

Ek soru: Uzay boşluğunda fotoğraf makinasıyla foto çekilebilir mi?

Mesela eski bir arkadaşınızla (veya tanıdığınız biriyle) karşılaştınız ve ismini hatırlayamadınız. Ne yaparsınız bu durumda? (Hatta o sizin isminizi biliyor ve sizin de onun isminizi söylemeniz gereken bir durum oluşuyor diyelim.)

Vücuduma ne olur yani? Çürür mü donar mı parçalanır mı, neler olur?

nasıl olabilir ki bu?

:)

karşılarsınız?

Noktalı yerleri doldurarak bir cümle oluşturunuz. Noktalı yerlere illa tek bir kelime değil, kelime öbekleri de gelebilir. Olabildiğince çok ve özellikle yaratıcı ve özlü söz tadında örneklere ihtiyacım var.

Piraldyne ilacını boğaza doğru sürebilir miyiz? Yani küçük dilin arka taraflarına doğru olan yerlere. Yutkununca ağrıyan, kızarmış, şişmiş yerlere. iyi gelir mi?

img526.imageshack.us

x=?

not: x çap değil. nokta merkez. soru tamamen böyle.

not2: cevabı tam hatırlamıyorum ama köklü garip bir sayıydı. şıklar öyleydi yani. cevabı bilmiyorum sonuçta, çözüm lazım.

Antibiyotik ile birlikte "ağrı kesici-ateş düşürücü" ilaç içilebilir mi? Yoksa ikisinin arasına zaman mı koymak lazım?

30 TL'niz 150 TL olsun diyor.

Bir ay, her yöne mesajlaşın, konuşun diyor.

Yurtdışında Turkcell hattı kullanan biri için de geçerli mi bu ve bu kampanyaya katılması mantıklı mı?

ayrıca 2011 yılının Ocak ayı için geçerli mi?

"It is a hard quest worth making to find a comrade through whose steady presence one becomes steadily the person one desires to be."

böyle klipler arıyorum. radiohead'in bazı klipleri böyle mesela. daha az bilindik klipler de olur. link veriniz.

normal nedir, normal insan nedir?

size göre...

-----------------------------------------------------------------------------
engin geçtan'ın “insan olmak” adlı kitabında şöyle birşey geçiyor: (sözlükte "normal nedir" başlığından)

"kendisine ve topluma orta derecede uyum yapabilen ve çoğunluğu oluşturan grup normal sayılır..."

katılıyor musunuz, bu durum sadece toplumla mı alakalı?
kendisine uyum yapabilen insan ne oluyor o zaman?

herhangi bir programlama dilinde/kodlamada iyi olmayan bilgisayar mühendisleri nasıl çok kazanıyor?

edit: yaptığı meslekleri, özelliklerini biraz daha ayrıntılı açıklayın. network uzmanlarının da kodlamada iyi olması gerekmiyor mu?

edit: format ve bilgisayar bakımıyla zengin oluyor mu insan?

(bkz: ayakkabı bağcığının ucundaki minik plastik şey)

plastik veya metal olabiliyor. bunun için Türkçe kelime var mı?

mesela fransızlar "aiguillette", ingilizler "aglet" demiş. bizim niye böyle şeylere tek kelime karşılığımız yok?

hatta gavurlar bağcığın geçirildiği etrafında minik metal halka olan deliğe bile isim koymuş. fransızlar "oeillet", ingilizler "eyelet" demiş.

bizde de bunun için "balık gözü" diye bir terim var ama yine iki kelime. yani kısaca hayattaki bazı ayrıntılara tek kelime karşılığımız yok. kültürel bir durum mu bu nedir, sonradan koyulamaz mıydı?

için ne yapmak gerekiyor?

Bunların kutusunun yarısı doluymuş sadece. doğru mu? kullanmaya değer mi? optimum nutrition whey proteinde böyle bir durum yoktu mesela.

ve kiribati adası'nda durup tatil yapsam yılbaşına hiç girmemiş mi olurum?

Yılbaşında/yılbaşı günü/yılbaşı gecesi napıyorsunuz?

mutlu yıllar...

Sabah uyandığımda farklı bir yerde gözümü açtım. Karanlık boş bir oda, tahta bir kapı, köşede duran tek bir ayna ve ufak bir açıklık. İçeri beyaz bir ışık süzülüyordu. Dışarı baktığımda her yer ve her şey bembeyazdı, kar yağıyor diye düşündüm ama gökyüzündeki beyazlığın parçaları dökülüyor gibiydi daha çok. Gözlerim beni yanıltıyordu sanki, aynaya doğru yöneldim ve kendime baktım, o an hiç birşey hissetmiyor gibiydim, delirdiğimi düşündüm. Kapıya yöneldim, kolu çevirdim ve kapı hemen açıldı, koşmaya başladım. Uzun bir koridor, sonunda da beyaz bir ışık. Ben yaklaştıkşa, ışık uzaklaşıyordu. Beynim benle dalga geçiyordu adeta. O sırada, aklım bana boş düşüncelerle çelme takarken tökezleyip düştüm. Hatıralar yok olmuştu. Gözümü açtığımda karanlıktı etraf. İçeri beyaz bir ışık süzülüyordu. ve ayna.

O an sordum kendime, ben öldüm mü?

Bu cihazı ilk aldığımızda şarjda 4 saat durması gerektiği yazıyor. Şarja takınca yeşil ışık yanar, dolunca da yeşil ışık yanıp söner diyor.

Ama ben şarja taktıktan 5 dakika sonra yeşil ışık sönüyor. Normal mi bu yoksa sorun mu var acaba?

Kalkıştan en az 3 saat önce varın diyorlar ama, en az kaç dakika kala gelebiliriz aslında?

Siz kalkıştan ne kadar süre önce geliyorsunuz mesela? Ve Havalimanına veya Havayolu şirketine göre değişebilir mi bu? Atatürk havalimanında mesela?

var mı?

Avrupa'da haberlerde gördüğümüz üzere hep kardan dolayı uçuçlar iptal oluyor. Peki havaalanlarında, apron ve pistlerde yerden ısıtma sistemleri var mı? (veya başka türlü isitma sistemleri)

Varsa nasıl yapılıyor, ne kadar işe yarıyor?

Yoksa neden yapılmıyor, ne kadar işe yarar, mantıklı mı?

(not: uçuş iptal olma nedenleri hava koşullarıyla da alakalı tabi, ama biz konumuza bakalım.)

bavulun içinde strafor içinde kuru buzla yiyecek muhafaza etmek ve yolculuk etmek mantıklı mı sizce? yaptınız mı hiç? bir sorun çıkar mı? en fazla kaç saat durabilir?

bir de nerden temin edebilirim?

soğuk kalması gereken yiyecekleri siz nasıl götürüyorsunuz? buzluk da düşünülebilir ama çok yer kaplıyor ve bavulda gidecek.

Bir video vardı. Ortalama bir bavula normal yöntemlerle yerleştiremeyeceğimiz birçok eşyayı/kıyafeti yerleştiriyordu. Hatırladığım kısımlardan biri de pantolonları koyarken yarısını bavulun içine koyuyordu yarısını dışında tutuyordu önce. (diz kısmından paçasına kadar olan kısım dışta yani). Sonra diğer eşyaları koyduktan sonra o kısımları içe katlıyordu. Neydi bu video?

Bunun gibi veya bundan daha iyi bavul yerleştirme videoları biliyorsanız onları da paylaşabilirsiniz.

Bu iki ilaç birbirinin muadili mi sayılır? Birinden birini kullansak olur mu yani?


Pankroflat endikasyonları:
Sindirim bozukluklarına bağlı gaz şikayetleri, aerofaji-hava yutma, yağ-protein-karbonhidrat hazmının bozuklukları, pankreatik yetmezliği olanlar, ameliyat öncesi ve sonrası gaz şikayetleri, fazla zamansız yemeğe bağlı olan hazımsızlıklar, karın içi organlarının radyolojik tetkiklerinden önce gaz giderici olarak kullanılmaktadır.

İntestinol endikasyonları:
Dispepsi, gastro-kardiyal semptomlar gibi sindirim sisteminin gazla seyreden safra ve enzim yetersizlikleri, ameliyat sonrası görülen hazım yetersizlikleri, kolesistopatiler, pankreas yetersizlikleri, yağlı ishaller ve radyolojik tetkik öncesi gaz giderilmesinde kullanılır.

Yıldırımlı bir havada, kablolu telefonları kullanmayın ve borularda yıldırımdan dolayı elektrik iletimi olacağı için duş/lavabo kullanmayın diyorlar. Ve yıldırım, diğer elektronik aletleri de etkileyebilirmiş. Düşük ihtimalle pencerelerden ve beton duvarlardan bile çarpabilirmiş.

Peki bir şehrin ortasında, paratönerli binaların içinde de mümkün mü bunlar?

edit: direkt yıldırımın çarpmasından değil de, elektriğin etkilemesinden bahsediyorum aslında.

Demin "doktorlar" dizisinde görünce aklıma geldi. Gövdedeki bütün organları çıkararak aort etrafındaki tümörü çıkarma ameliyatı yapmışlardı. Sanırım sadece kalp çıkmadı. Bir de beyin tabii ki.

Evet mümkün mü bu? Kan dolaşımı nasıl ayarlanabilir ki böyle bir durumda?

Hatta kalp ve beyni de çıkararak da mümkün müdür? (Tabi doktorların bildiği özel bir şekilde, belki bir kısmı vücuda bağlı kalarak, damarlarla veya kan sağlayan birimlerle)

Gerçek hayatta da böyle veya buna benzer (organların çıkarılarak yapıldığı) bir ameliyatın örneği var mı hiç?

veya en çok satılan. yemek geliyor akla ama daha spesifik birşey düşünürsek cevabı farklı gibi geldi bana. yani cevabı en spesifik olarak ne olabilir?

ve bazı sitelerin açılması yavaşladı mı şu anda sizde de?

downforeveryoneorjustme.com sitesi de açılmıyor.

Uzun süredir sırada bekliyorsunuz ve biri, aniden önünüzde bir yerde araya dalıyor. Ne yaparsınız? Birşey der misiniz? Bu durumla nasıl başa çıkarsınız?

Protesto yapmak birşeyleri değiştiriyor mu? Örnekleri var mı?
Nedir, ne değildir?

ve öyle kullanmak zararlı mıdır? Bazı prospektüslerde ikiye bölünebilir yazıyor sanırım.

Bir de özellikle "Amoklavin" için soruyorum.

Aynı aciliyette olan iki itfaiye veya iki ambulans kavşakta/yol kesişiminde veya herhangi bir yolda karşılaştı diyelim. Geçiş üstünlüğü hangisinindir?

olayı dramatize eden trajikomik bir video:
www.izlesene.com

edit: soruyu illa linkini verdiğim video'ya göre sormuyorum bu arada.

Türkiye'nin en büyük camisi olduğunu biliyoruz ama Ortadoğu ve Balkanlar'ın da en büyük camisi olduğu söyleniyor. Doğru mu bu?

Ayrıca dünyanın en büyük kaçıncı camisi?

Araştırdım ama kesin bilgilere ulaşamadım.

Türkçe'ye en güzel nasıl çevirirdiniz?

Biraz gecikerek sinema bileti almaya gittik. Reklamlar da geçtiği için satamayız dediler. Niye dedik. Şikayet etmiş seyirciler, reklamlardan sonra girenler rahatsız ediyormuş, o yüzden kaldırmışlar. En fazla 5 dakika geçmişti reklamları sanırım. Karşılaştınız mı böyle birşeyle? Haklılar mı sizce?

edit: salon çok dolu değilse, kim rahatsız olacak ki... kimsenin önünden geçmeden bir yere oturabilirdik.

Türkiye için nasıl bir slogan üretirdiniz? Öncelikle turizm açısından ve turizme katkı sağlayan bir yönden düşünebilirsiniz, ama başka konuları da çağrıştıran güzel, anlamlı bir slogan olabilir.

Neden böyle bir slogan ürettiğinizi de açıklarsanız şukela olur..

ünlü, bilinen, şöhret kişiler falan... tabi öncelikli kastettiğim, yeteneği belli olan ve çoğu kişi tarafından bilinen veya hayranı kitlesi çok olan saygın kişiler...

bunu yapan program var mı? Mesela word dökümanını bilgisayar üzerinden mouse ile imzalayacağım...

"electronic signature" diye aradım ama emin olamadım.. bildiğiniz başarılı bir yazılım varsa söyleyiniz..

Ve hangi ülkeye girip çıktığımız çipe kayıt oluyor mu?

neresi?

en yaşanılır, en nezih semti... birkaç tane de sıralayabilirsiniz.. bir de nedenlerinizi ve fikirlerinizi de ekleseniz şahane olur...

Televizyonda gördüğümüz karıncalanmanın, "Big Bang" patlamasından günümüze gelen ve kozmik radyasyonun hala soğumakta olan fotonlarının oluşturduğu sinyaller olduğu söyleniyor. Doğru mu bu, televizyonda karıncalanmaya nasıl sebep oluyor o zaman?

...

Daha önce de sormuştum ama yeterince ve tatminkar cevap alamamıştım, tekrar soruyorum affınıza sığınarak:

Öncelikle Akdeniz'de gidilebilecek kaplıca önerileri almak istiyorum. Tecrübelerinize ve bildiklerinize dayanarak tavsiye edebileceğiniz yerler, oteller ve fiyatları, ne zaman gidilir vs..

Hatay'da ve Nevşehir'de iyi yerler var diyorlar mesela, var mı sizin bildiğiniz, git dediğiniz?

Onun dışında Türkiye'nin herhangi bir yerinden önerebileceğiniz yerler de olabilir..

başka şehirde.

- Aynı şehirlerde görüşebiliyorsunuz bazen ama çok az.
- Bu iki kişinin de sevgilisi var (yeni başlamış ikisinin de) ama yine de birbirlerinden hoşlanıyorlar. Belki de diğeri hoşlanmıyor ama hoşlandığını düşünüyor, kesin değil burası.
- Bu iki kişi hep mesajlaşıyorlar ve samimiler.
- Birbirlerine açılamıyorlar, sevgili faktörü de var zaten. Ayrıca uzak mesafe ilişkisi de ikisinin aklına yatmayan birşey.

buraya kadar okuduysanız bir soluklanalım. karmaşıklaşacak olay şimdi...

- Bu iki kişi yakın zamanda başka ülkede yine farklı ama yakın şehirlerde bulunacaklar ve görüşecekler. Hoşlanılan kişi diğer ülkeye geri dönecek ama diğeri dönmeyecek. Görüşme kısa süreliğine olacak yani.

- Hoşlanılan kişi daha sonra (1 sene sonra tahminen) yine o ülkeye gelerek onun yakınına gelecek. Böylece uzun süreler beraber olabilecekler.

Kısaca araya hep zamanlar girecek ama bu kişiyle irtibat kesilmeyecek. Hoşlanılıyor sonuçta. Nasıl davranmak lazım sizce ve eğer açılmak isteniyorsa en uygun zaman ve söyleyiş tarzı ne olabilir...

"Keşke aynı şehirde olsaydık hep, beraber olabilirdik" tarzı birşey denilirse ne düşünür sizce?

Karmaşık olduysa affola, bir aşk meşk sorusu da biz çığırmaya çalıştık...

Bugün her zamankinden yavaş geldi. Sizde de öyle mi? Yine kablolara birşey mi oldu?