Ekşi Duyuru

selamlar,

bi site vardı wmp'yi bağlıyorduk dinlediğimiz şarkılar oraya "wrapped" mi ne oluyordu. oradan birbirimizin muzik zevkine benzer insanlar da oneriyordu falan. ismi neydi?


 

selaam,

filtre kahve makinesi, saç kurutma makinesi gibi küçük ev aletleri satın almam gerekiyor. daha önce elektronik alet alışverişini internet üzerinden hiç yapmadım. sadece babam hepsiburada'dan cep telefonu satın almıştı, o da imei numarası kopyalanmış olarak gelmişti bu bakımdan hepsiburada'dan alışveriş yapmamaya gayret ediyorum.

bunun dışında önerebileceğiniz bir yer var mı?

tabii, kahve makinesi ve saç kurutma makinesi için de önerilerinize talibim :')

 

selamlar :')

bir türk filmi izlemiştim küçükken, sihirli büyülü bir şeydi. hatırladığım tek sahnesi bir colaya slogan aranıyordu. ne içersiniz diye sordular, acola cevabı verildi, sloganı buldum ne içersiniz acola! dedi biri de. filme dair bir tek bunu hatırlıyorum. kilitlendim yardım edin :(


 

ya bizim şirkette yardımcı olarak çalışan bi abla var. şirkette yılbaşı çekilişi olmuş, abla da özellikle girmemiş, hediye alacak gücü olmadığı için.

ama o hediye alışverişini çocuk gibi izledi. bak ben de katılmamıştım, haberim yoktu çekilişten ben izleme ihtiyacı bile hissetmedim. 50 yaşındaki koca kadın çocuk gibi heyecanla izledi. çok içimize oturdu.

biz de 3 öğrenci çalışıyoruz orada. 60-80 civarı bi para çıkarabiliriz. ablaya bi hediye alalım dedik ama ne alabileceğimizi bilemedik. neye ihtiyacı var bilmiyoruz da.

ya sizce ne alsak?

 

selamlar :')

20-30 kişilik küçük bir şirketteyim. yılbaşında şirket çalışanlarına güzel bir hediye verelim istiyorum. aklıma pek bir şey gelmedi bana kalsa güzel bir şarap hediye ederdim ama şirketin çoğunluğu alkol kullanmıyor.

ben de size sorayım dedim. bu zamana kadar şirketten aldığınız güzel hediyeler ya da keşke alsaydım dediğiniz şey nedir?

 

- trump towers'a 2 dakika uzaklıkta
- metrobüse 5, metro ve meydana 8 dakika uzaklıkta
- evde digiturk, fiber internet, her türlü beyaz eşya bulunmakta hatta yeni led tv alındı muazzam görüntüsü var
- odada bir yatak(yatak iki kişilik oluyo), bir çalışma masası bir tane de dolap var
- evde bi boun bi ytülü totalde 2 bey kalmakta ve kendileri benim bestielerim olurlar bi tanesi muazzam yemek yapıyo, zaten iskenderunluyuz bak yemek mevzuu akıyo evde, ustasından nargile de var djddjdjhd
- dünyanın en iyi ev arkadaşlığı deneyimini sizinle paylaşmak istiyoruz jdjdjdhdjh

- ev kirası+tüm giderler(ev alışverişi dahil) 900 lira

0537 450 69 99 Uğur Keskin

 

merabaa duyurucular :')

çalıştığınız şirkette neler olmasını isterdiniz? hani her cuma patron tarafından strip club'a götürülmek isterdim gibi ütopik cevaplar dışında cevaplar verirseniz çok sevinirim :')

mesela benim cevabım çalıştığım donanım bilgisayarın falan iyi olsun, kahvem çayım eksik olmasın falan türü şeyler.

şirkette değişime gidilecek benim planlamam üzerine. ben ilk olarak donanımdan ve içecekten başlayacağım. sizin aklınızda ne var?

not: şirket 20 kişilik küçük bi şirket ama daha büyüyecek bu kesin.

 

ya benim kolumu kesip malulen emekli olmam gibi bir durum söz konusu mu? öyleyse düşünülebilir değil mi ya.




 

merhaba. birazcık dertliyim. dun aksam bi kedisle evimi paylasmaya basladım. ablamla yasıyorum ikimiz de cok istiyoduk bi sekilde kedimizin bizi bulacagını dusunup bekliyoduk. dun ablamın hastanesinde yavrulamıs bi annenin yanından kedisimizi aldık. annesini emip emmedigine baktık, annesini biraz sevdik hicbir hareket yapmadı bebegi alırken. eskiden balkonumuzda yavrulayan anne balkona bile cıkarttırmıyodu bizi tıslaya tıslaya, bu anne hicbir sey yapmadı. neyse bebisi aldık, vete gittik, kendisi 2,5 aylıkmıs chinchilla imis, ic-dıs parazit ve karma asısı yapıldı. eve getirdik, kutusuna bir yastık koyduk, kumunu eselettirdik, kutuya geri koyduk, serbest bıraktık. sanırım asının da etkisiyle cok halsizlesti uyudu birkac saat. sonra diklendi, kalktı yemegini yedi. ve devamlı miyavladı. butun gece miyavladı. benim icin hic problem degil alısma surecidir diye dusunuyorum ama komsular gelir de bisey der diye cok korkuyorum cunku kavga ederim yani.

asıl korkutan beni butun gece miyavlaması degil. yanına yaklastırmıyo hep tıslıyo. ikidir kakasını dısarı yapıyo, dun gece yapsın dedim dokunmadım. bu sabah kumuna bi kez daha goturdum. tıs tıs sanki anasını siktim. ya ama tıslaması cok uzuyo, bi de o da uzgun gibi hep miyavlıyo beni cok uzuyo. alısır mı ya nolur alıssın cunku artık evime aldım bi daha evimden cıkaramam onu. cok korkuyo mesela simdi karsı koltukta yatıyo bacagımı indirdim hemen kafayı dikti. napayım ben?


 

ya şu menşınlaşmanın evli misiniz ve evet dahil görüntüsünü alıp linkini atabilir misiniz lütfen bilgisayar yok mobilden de ekrana sığmıyo ^^

twitter.com


 

bizim bahçe müteahhide gidicek şimdi, bi tanesiyle olmasa diğeriyle anlaşılıcak kesin. benim merak ettiğim şey, kriz geliyor emlak balonu patlayacak gibi bir sürü şey okuyorum uzun zamandır, bu ev mevzuu çıkmadan beridir, pek de anlayamıyorum, bu zamanda araziyi vermek zararlı mı çıkartır, ya da araziyi verdik evleri aldık, hemen mi satmak lazım yoksa beklersek yükselir mi. sanki yükselmeyecek ev fiyatları delicesine düşecek gibi bi izlenim ediniyorum okuduklarımdan.

siz böyle bi durum içinde olsaydınız napardınız?

haa bi de elde avuçta hiç nakit para, ev, araba falan yok. bi de bunun ustune babada en az bi 50 bin ablada 10 bin banka borcu var. bize düşecek ev sayısı da maksimum 2-3 falan.

 

sanırım öyle bir şey yani. bugün cnn türk'te nevşin mengü, fransa'daki haberciyle konuşurken "mağrubiyanlar (?) var fransız olduklarını kabul etseler de, fransa'da yaşayan bir türk nüfus var onlar açısından bu eylem nasıl bir etki yaratıcak" dedi, o kelimeyi mağrubiyan gibi anladım ben arattım arattım bulamadım, buna yakın bir şey heralde ama. cümleden de çıkarttığım müslüman bi grup olduğu. var mı böyle bir şey?




 

iki tane şarkı soracağım.

1. si bu sabah irfan değirmenci'nin programında çaldı. 1 mayıs marşını bir adam sadece piyanoyla birlikte çok güçlü bir sesle söylüyor. baya eski olduğunu tahmin ediyorum, plak sesi gibiydi.

2. si de yeni çıkan bir şarkı. birkaç aylık diye tahmin ediyorum. çogzel bi şarkı, böyle new york görüntülerinin üstüne şarkının sözleri farklı fontlarla geçiyor. çok sakin çok usul bi şarkı.

bi buldurun yahu.

 

bu zamana kadar öyle çok fazla ilişkim olmadı. olan da uzun sürdü o yüzden bu flört işlerine çok uzağım. flört konusunda hiçbir şey bilmiyorum, eskiden utanıp sıkılmadan çat diye senden hoşlanıyorum/seni seviyorum falan diyodum ama artık büyüdüm diye midir, şu anki durumun daha farklı olmasından mıdır bilmiyorum ama bu sefer söyleyemiyorum bir şey.

devamlı bir araya gelen 4-5 kişi düşünün, iki kız, iki ya da üç erkek. ben kızlardan biriyim, diğeri en yakın kız arkadaşım, diğeri en yakın erkek arkadaşım, hoşlandığım bey ise erkek arkadaşımın yakın arkadaşı. bu hoşlanma durumundan yakın erkek arkadaşıma bahsetmedim, bahsetmeyeceğim de. ama kız arkadaşım biliyor.

kızlar, hoşlandığınız kişiye bu durumu ufaktan nasıl sezdiriyorsunuz?
erkekler, bi kızın sizden hoşlandığını nasıl anlıyorsunuz?

not: pipisine kürekle vurmak opsiyon dışı.

 

ilk önce farenin nerede olduğunu anlatayım gözünüzde canlanması için.

evimin sokağı yokuş. ben bodrum katında yaşıyorum. sokağa bakan (aslında bakamayan) pencerenin hizasından sokağın eğimi doğrultusunda demirler var. yani ev sokağın aşağısında kalıyor. bu durumda da pencereyle sokak arasında böyle bi yeraltı balkonu gibi bir şey var.

dün gece sokaktan bir fare düştü o balkona. ama öyle fındık faresi falan değil bildiğiniz kocaman tüylü lağım faresi.

gece üst komşudan rica ettim bizim o mini balkona fare zehri döktürdüm ama anca 4-5 günde etki ediyormuş o da. bizim bu fareye ulaşabilmemiz için iki yol var şu an, pencereyi açıp mini balkona birini çıkarttırmak (ama pencereyi açtığımızda eve girmesinden korkuyoruz) ya da sokağa çıkıp sokaktan mini balkona bir şeyler yapmak suretiyle öldürmek.

napıcaz biz ya gece uyku uyuyamadım, o penceredeki telleri kemirdi durdu tüm gece, öküz hayvan ordaki gider kapağını da yerinden çıkardı. napıcaz lan biz kocaman bu fındık fareleri falan gibi değil ya korkunç.

 

ya bi sözcük vardı, süper bir sözcüktü tabii türkçeye çevirince baya uzun bir şey oluyordu ama bi durumu tanımlıyordu insan hisleriyle alakalı. çok güzel bi sözcüktü hatta sözlükte de baya yazılmıştı hakkında. ne olabilir sizce?

himym'deki uydurma sözcüklerden bahsetmiyorum.


 

vallahi çıldırıcam yahu. kombinin basıncı ayda bir-iki düşüyor ben de düzenli olarak su basıp 1,5-2 arasına getiriyorum. bugün yine 1 in altına düştü, ben de su bastım her zamanki gibi. bu sefer kombinin altındaki başka bir vana gibi bişey ama ucu da açık oradan su damlamaya başladı. durur, durulur dedim ama 3-4 saattir pıt pıt damlıyor, bu sefer kombinin basıncı hepten düşüyor.

napsam ya ben?


 

dostlar bu dikey süpürge dedikleri alet -koydum fotosunu da-, diğer klasik hortumlulara göre daha mı çabuk bozuluyor?
ben çok fazla bel ağrısı çekiyorum bunların daha kolay kullanılıyor olması daha cazip kılıyor işi ama çok haldır haldır temizlik yapıyorum o da var. bi sene kullanıp atar mıyım bunu nedir? öyleyse 120 lira verip de rezil olmayalım.
bulduğum süpürge de fakir bu arada.


 

arkadaşlar verebilecek olan var mı? içinizdeki rıdvanı uyandırın lütfen. bursumu, kardeşimi ve iki arkadaşımı basıcam maça.




 

soru başlıkta




 

ne zaman olacak la bu? herhangi bir şey belli mi?

düzelttim 14 olarak.


 

görüldüğü üzere notlarım apaçık ortada. benim bu sene ders bırakmadan geçme ihtimalim var mı a dostlar? realistik yorumlar yapalım yani bi "kamudan 90 alsaaan" falan demeyelim yani :D




 

hani bi ergen hayal kuruyor annem evde yokmuş ben de bilmem ne teyzeye gidiyomuşum kocası almanyaya çalışmaya gitmiş falan diyo bi peri gibi bişi gelip dur ergen daha fazla çirkinleşme bu kadar değişken bir araya gelemez falan diyo.

bi buldursanız ya...


 

ya şimdi zaten çok uzun zamandır uyku problemi yaşıyorum ama asıl sorun o değil.

tam uykuyla uyanıklık arasındaki o tatlı yerde sanki midemin içinden bi yumruk yiyorum. sanki ne bileyim kalkayım diye vücudum uğraşıyo. çok uzun zamandır sadece bu mideye yumruk olayını yaşıyorum ama ondan önce de sık sık, şimdi çok sık olmasa da kolum bacağım atıyor. ya hatta bi kere kendisi atma işini baya abartmıştı ki cart diye havaya kalkıp geri düşmüştü kolum o derece.

house izlemiş yarı doktorlardan biri olarak soruyorum vücudum öldüğümü düşünüp bana elektrikler mi yolluyo. yolluyosa olm benim vücudum niye her uykumda öldüğümü düşünüyo la? eğer böyle değilse ne? noleyyo ya bana :/

 

selam size yeni dönem magistraleri

kitap incelemesinin temel taşları nelerdir? nasıl yapılır yazıya nasıl girilir, olay nedir bi aydınlatırsanız sevinirim.


 

şimdi benim çok tatlı bir dersim var -genel kamu hukuku- sağolsunlar hocalar geliyolar yardırıyolar çıkıp gidiyolar. o kadar bilgililer ki LAN NASIL diyosun. cidden nasıl oluyo o iş?

yıllardır sözlük okuyorum, yazıyorum bunun sayesinde de çok farklı konularda çeşit çeşit bilgi var beynimde. ama hocaya dersin ortasında "hocam ben gidiyorum. benim bilgim bitti. beyin yandı." da diyemiyosun. sözlük okumak da şöyle oluyo, çok yanlı bilgi. yani bazı şeyleri de adam akıllı bilmek lazım. derinlemesine.

çünkü dersi dinliyorum işte benim akılda kalan şu oluyo "hobbes-rıza kavramı-toplumsal sözleşme" çok yüzeysel allahım ya aklımı çıldırıcam. yani istiyorum ki mesela "toplum sözleşmesi ve gelişimi"nin ciddi anlamda objektif incelemesinin yapıldığı bişeyley okuyayım, makale mesela. ama bu da nasıl?

makale nasıl aranır, napılır bilemedim. google akademiksde bişiler aramaya kalktım ama adam akıllı olmadı.

napayım ya ben :(

 

çok sıkılıyorum çiziktirmece oynayalım mı? oynayalım diyen varsa isketch.net ten oda moda açalım bişe yapalım hadi la :(




 

evet yine ben.

istanbul üniversitesinde hukuk okumaktayım. ilk senem. gerçekten çok zorlanıyorum. derslerden değil, dersler kolay, çalışıyosun, dinliyosun oluyo anlıyosun yani. ama ben hukuktan nefret etme çizgisine geldim.

zaten bir sene mezuna kalmıştım boğaziçi diye diye. boğaziçi pdr en oluruydu sınav sonucuma göre, onu da iki puanla kaçırdım. sıralamama yazık olmasın diye de hukuk yazdım. geldi işte.

çok mutsuzum la. istanbul iğrenç gelmeye başladı. evden dışarı adım atmıyorum neredeyse. her adım=para gibi geliyo. yurdum var aslında ama orası pislik içinde olduğundan tiksiniyorum göçebe gibi yaşıyorum bi orada bi buradayım yani zerre düzenim yok.

okulu bırakmak istiyorum ama bırakıp napıcam? sonuçta bundan daha iyi nerede olabilirim diye düşünüyorum yok bulamıyorum. evet boğaziçi olabilirdi ama hem boğaziçi için hem de maddi sebeplerle zaten bi senemi yaktım bi daha da öyle bi hakkım olduğunu düşünmüyorum.

ya aslında soru şu bi yerde de: avukat olsam ne kadar maaşım olabilir lan? bu kadar rezilliği çektiğime değer mi? yarın bi gün bugünlere dönüp baktığımda iyi ki okumuşum ne güzel oldu bak ablamın altına arabasını çektim annemle babama yazlık aldım diyebilir miyim? tamam çok ekstrem oldu farkındayım ama anlayın hadi beni.

ya da gidip bi büroda işe mi başlasam sevmek için? sorduğum soruya bak hiçbir hukuk bürosu yok ki hukuk işi bulamadım hiç.

napcam ya ben?

 

bana burs çıktı -kitap bursu- ben öyle 100 maksimum 200 falan beklerken 700 lira dediler şu an dünyanın en zengin insanıymışım gibi geliyo. bi de daha önceden okul kazandım diye takılan bi çeyreğim var. şimdi ben o 700 liranın maksimum 300ünü bi kenara koyucam zaten. naapsam ya bi yol gösterin hacılar




 

yine bir başlık bulamama sorunsalımdan sonra soruma geçiyorum:

elimde daha az önce yıllardır kullanılmayan masaüstü bilgisayarımdan çıkarttığım harddiskim var. 3.5'' oluyo sanırım, çünkü 2.5''ler notebook harddiskleri oluyo gibi gibi geldi. her neyse harddisk kutusu bakınıyorum verilerime kavuşmak ve bu harddiski kullanmak için.

gelelim asıl meseleya. box olmadan kullanamam mı hacılar ben bunu ya? boxlar çok pahalı lan :(

diyelim ki bi şekilde kullanmaya başladım ben bunu, içinde eski bilgisayarın her boku yüklü değil mi? javasından adobesine ne bileyim wordunden msnine. neapacaum ben ya :(

 

iskenderun döneri diye nice nicesine sarıldım, olmuyor olmuyor!

an itibariyle iskenderun döneri yemememin 13. günündeyiz.

istanbuldayım, okul açılacak, iskenderuna bayrama kadar dönüş yok, nolur bir çıkış yolu gösterin, nerde yiyeyim ben gerçekten iskenderun dönerine yakınsayan bi döneri?

modlardan ricam duyurum biraz üstte kalabilir mi kan değil can arıyorum.

neyse şakalar komiklikler ama nolur yardım edin bana ya :(

 

sevgili istanbul üniversitesi öğrencisi veya mezunu duyurucular, üniversite eve kayıt için gerekli belgeler tarzı açıklayıcı şeylerin olduğu tatlı bir kargo yolluyor mu?

ablam ege üniversitesini kazandığında öyle bir kargo gelmişti içinden bayrak filan da çıkmıştı hatta :( çok kıskanmıştım :( tabi artık mesele kıskançlık değil, okulun sitesinde bile yazmıyo kayıt için gerekli belgeler , sizce yollarlar mı?


 

evet sevgili duyurucular yine düştüm elinize ocağınıza.

evimde iki adet kablosuz modem var. biri tp-link(ki kendisi yatışta olan) diğeri inca(ki kendisi vızır vızır çalışıyor)

şimdi istediğim ise, birini salonda birini odamda kurmak. zor mudur bu işi yapmak çok mu teknik detay barındırır?

 

sayın duyurucular bu sefer de modem alacağım. şimdi bi modem 4 mbps lik bağlantıyı kaldırıp 8 mbpslik bağlantıyı kaldırmıyo olabilir mi? bi de bi modemin geniş aralıkta bağlantı sağlaması için hangi özelliğine bakmalıyım mesela birisi 100 metrede çeker birisi 50 metrede. bilemiyorum anlatabildim mi?




 

yeni aldım kendisini tırt bişi. ama işte usb girişi var, usbye diziler silsilesi atıp izliyicem ama şimdi şöyle bişi var, altyazıyı illa gömeyim mi, yoksa mesela birinci bölümün adını "1" yapıp altyazısının adını da "1" yapsam olur mu acep?




 

nedir bu midnight man oyunu? bloody mary tarzı ya da ruh çağırma gibi bişiymiş. uygulayan oldu mu? biz yaptık böyle oldu şöyle oldu diyebilecek olan?




 

evde öyle püsük gibi yatan bi masaüstüm var, gel dedim evlat sen niye açılmıyosun başladım sökmeye. bilgisayarın fanlar çalışıyodu ama başka hiçbir faaliyeti yoktu, dıt sesi gelmiyo, ne klavyeye ışık gidiyo ne de monitör çalışıyo -no signal diyodu-

onu sök bunu sök derken, dedim şu işlemciye mi bişi oldu işlemciyi söktüm tekrar taktım ene açıldı bilgisayar ama wellcome ekranına gelmedi. bios mios yazılar çıkıyodu ya orda kaldı. tekrar açıp kapattım bu sefer yeniden başa döndük sadece fanların çalışma moduna. yeniden işlemciyi düzelttim açtım, bu sefer windows vga357 dosyası eksik mi ne öyle bişi dedi, cd'yi takıp r tuşuna basın dedi.

şimdi bilgisayarı yeniden başlattım. yine başa döndüm. ışık yok , dıt yok, fanlar çalışıyo.

ben napıcam ya la :/

 

daha yeni kurdum programı, indirme hızım 80 kblarda geziniyo, naapmak lazım hız kazandırmak için, çok gerildim prgramı silip bittorrent falan mı kursam?




 

beyler bayanlar sevgili duyuruculaar! yavaş yavaş tercih dönemine yaklaşırken, tercih dönemi buranın coşacağını bildiğimden erken kalkan yol alır hesabı sorumu sorayım dedim! aşağıda sıralayacağım üniversiteler benim kesinlikle yerleşebileceğim ve hepsi tamamen olmasa da aklıma yatan bölümler diyebilirim. sizin seçiminiz ne olurdu mesela nokta atışıyla gidebilecek olsanız? isteyen nedenini de yazsın, hatta yazarsa çok acayip müteşekkir olurum öyle yani.

Boğaziçi Üniversitesi-Turizm İşletmeciliği

Galatasaray Üniversitesi-Felsefe

Aydın Üniversitesi-Hukuk

Bilgi Üniversitesi-Uluslararası Ticaret ve İşletmecilik

İstanbul Üniversitesi-Siyasal

Marmara Üniversitesi-Siyasal (ing)

şimdiden teşekkürlerden bir demeet!

 

ya hani her insanın sahip olduğu bişey böyle kendi güzelliğine bi puan ver desen herkes tutar 7 8 falan der, 10 vermez 5 vermez, kötünün iyisiyim falan der her konuda, bunun bi adı vardı sanki canlar?




 

Eveet sevgili duyurucular simdi diyelim ki elimizde yurtdisindan gelmis bir adam ve onun telefonu var ve bu adam turkce bilmemekte ve hatta tamamen yalniz. Bu adam telefonunu alsa turkcelle gitse telefonu hemen kaydettirir mi yoksa illa vergi dairesine gidip parayi ordan yatirmasi falan mi lazim?




 

Cok bunaldim artik kacmak istiyorum ama ne yapmali nereye gitmeli? Hani diyebilir misiniz bak hocu surda bi kamp firsati var biletini al git her sey onlardan iste su koy cok guzeldir kafa dinlersin. Hani boyle tatil koyu falan istemiyorum nefret ediyorum zaten oyle yerlerden. Ama ne bileyim boyle bi genclik kampi olsa yeni insanlarla tanissam yakinimdakilerden cok sikildim. Ya da kimse olmasin sabah kalkip kitap okuyim oglen dogaya karisayim gece yatayim kayan yildiz izleme senligi yapayim kendi capimda. Ya ben ne yapayim?




 

agh'a katılan erasmus yapamaz mı? nedir bu olay? ayrıca agh'a katılmanın artıları eksileri nelerdir? okulu dondurup gidilmesi mantıklı mıdır yoksa okul bitince gitmek mi mantıklıdır?




 

şimdi bir arkadaşım yurtdışından geldi, adamın türkiyede bile toplam 30-40 tanıdığı falan vardır.

ankada/bahçelide ev tutması gerekiyor. ama illa memur kefil isterük diye tutturmuşlar. ankara diye herkesin bi memur tanıması gerekiyo ya te allaam. ya da parayı peşin verceksin diyolla.

çocuğun durumu parayı peşin vermeye musait, ama kız arkadaşı istemiyo kirayı ortak ödeyecekler çünkü ve kız kendini sığıntı gibi falan hisseder öyle bi yapıda.

şimdi sizden ricam bi hal çaresi buldurun be a dostlar.

 

bu sefer komiklikli şakalı sormuyorum. sorum açık romantiklikli olsun birbirine çok aşık olsunlar adamın gözlerinin içi erisin kıza baktığında falan. bulamadıklarımı izleyip hayal kurcam olm. the vampire diaries tarzingi seviyorum bak baştan söyleyim. teşekkürler şimdiden.




 

ya bi ara çok pahalıydı, şimdi kalitelisi ne kadara yapılır? ve tavsiye eder misiniz değer mi?




 

sayın duyurucular korsan kitapta bandrol olur mu? olursa nasıl olur lan oha?!




 

şimdi dostlar ilk defa izliyorum ulan ne güzel diziymiş ya güney pezevengine çok sinirlendim ama neyse geçiyorum

bu ferhat kim detaylı anlatcak biri var mı?


 

sarafinin falan varmış sanırım, ne kadardır, tadı iyi midir bilen varsa bi söyleseniz ahali.




 

duyuru halkı delireceum. film indiremeyeyeceğim bi bilgisayardayım, film izlemek istiyorum, adam akıllı bi online film izleme sitesi bulamadım! bi elimden tutun gardaşlar, düzgün bir site önerin bana.