Ekşi Duyuru

Öncelikle şifrenizi değiştirin, 3. parti uygulamalara verdiğiniz izinleri kaldırın. Kayıtlı e-mail adresinizi de değiştirin. Kişinin bir sonraki aşama için e-mailinizi bilmesi lazım. E-posta ve telefondan bulunma özelliğini kapatın. help.twitter.com

Bazen e-maillerde harf hatası yapıldığında başka kişinin isteği sizin mailinize geliyor. Yukarıdakileri denedikten sonra aynı durum tekrarlanıyor mu bakın.

Arkadaşım daha 15 yaşında gidiyordu ilaç verip yolladılar, hiç de faydası olmadı

Devlet mi özel mi olsun sorusuna cevap aramak yerine doktor araştır, üstte verilen örneklerle özel muayenehaneye gittiğinde de karsilasabilirsin.

En zor şeylerden biri bu alanda doktor bulmaktır herhalde. Küçük bir şehirde yaşıyorsanız unutun zaten. Bir dönem benim yaşadığım şehirde tek bir doktor yoktu. İyi doktor demiyorum, hiç yoktu. Ama bazen bir mucize oluyor ve iyi bir doktorla karşılaşabiliyorsun. Bunu doktorla görüşmeden bilemiyorsun.

Suratına bakıp ilaç yazanlar çoğunlukta devlet hastanelerinde tabii. Beni görünce hata veriyor bu tipler. Çünkü benim her tür psikiyatrik ilacı kullanmam yasak. Dar Açılı Glokom hastasıyım. (Bir göz hastalığı) İlaç tedavisi dışında hiçbir öneri getiremiyorlar. Bazısı da taşıdığım büyük riske rağmen xanax verip, kullan, bir şey olmaz, diyor. Dediklerini yapsam muhtemelen kör olacağım ama neyine güveniyorsa ısrar ediyor.

Ama bir keresinde devlet hastanesinde harika bir doktora denk gelmiştim. Beni dinledi, anladı. Kısıtlı zaman da olsa önemsendiğimi hissettim. Gözümdeki hastalıktan dolayı farklı bir tedavi yaklaşımı geliştirmeye çalıştı. Bir süre bazı araştırmalar yaptı. Ha sonuçta, üzülerek söylüyorum ki sana yardımcı olamayacağım dedi ama olsun. Ben onun iyi bir doktor olduğunu anlamıştım. Tabii buralarda çok takılmadı ve gitti.

Yani bazen devlet hastanesinde de iyi niyetli doktorlar bulunabiliyor. Ama bir gerçek var ki bizzat o doktorla görüşmeyince bilemiyorsun.

Berbat. Düzleştirmiyor. Kaç sene önce arkadasım almıştı. Isınmıyor bile. Şimdi nasıldır bilemem. Onun yerine marketr arada gelenlerden alın daha iyi

solingen, alaman teknolojisi.

Eger fix gittiginiz bir yer varsa onlarin tedarikcisinden alin, disardan alinani kuaforde kullanamiyorlar, daha kalin uclu oluyor...

Site olma sarti yoksa, bilgisayara Stremio kurup izleyebilirsiniz istediginizi.

tubitv.com

crown +1
stremio beta olacak yalnız.

kısadan kasıt 3 numara falan mı? aksine çok rahat edersin kısa kestirirsen.

Benim de saclarim ince telli.
Eger omuz ve ustu bir boydan bahsediyorsaniz daha hacimli gorunuyor uzun saca gore. Ince telli sac uzayinca sonuyor ve kafaya yapisiyor. Yipranmayla hic alakasi yok.

En son mart ayında saçlarımı düz kesim olacak şekilde kestirmiştim. Geçtiğimiz hafta saçlarımı omuzlarımın azıcık aşağısından düz şekilde kestim. Ben keserken zorlanmadım, yamuk yumuk kesmedim, kuaför kesiminden hiçbir farkı yok -zaten düz kesim- ama dikkat ve el becerisi istiyor. Yoksa kötü durur, mecburen kuaföre gitmeniz gerekebilir.

bence deneyebilirsiniz ama makasınız güzel kessin. bir de ilk etapta çok kısaya girmeyin ki mutsuz olmanız halinde kuaför düzeltebilsin :)
ben hep kendim kesiyorum saçımı. arka tarafta ufak tefek orantısızlık olursa bi arkadaşıma veriyorum makası, düzeltiyor. düz bir kesimse pek olayı yok saç kesmenin.

Abimde erkekler için olan traş makinesi var. Onla saçımın ucunu dümdüz kestik daha önce ( koronadan önce )
Ki kuaför de benzer bişi kullanıyordu

Kendim koronada perçem keseyim dedim, maymun oldum
Ama dert etmedim topladım ya da dalga verdim belli olmadı

saçınızı arkada toplayın lastikten sonraki kısmı kesin. evde bob kesim diye aratın youtubedan.

Gecen gun facebook videolari kara deligine dalmisken brad mondo diye birine daldim. Baya da guzel anlatmis.

www.facebook.com

Ben katli olacak sekilde kestim bir keresinde, sacimi alnimin tepesinde lastikle toplayip kisaltmak istedigim kadarini kesmistim, gayet de guzel oldu.

Ondan once de bir keresinde cok uzamis bu sac diye gaza gelip sacimi sol elimle tutup sag elimle kisaltmak istedigim kadarini keseyim dedim, tuttugum kismi biraktigimda yamuk oldugunu fark ettim. Sonra esim yamuk kalan yerleri duzeltti, cok guzel olmadi ama idare etti :D

Youtube ta taktik anlatan yuzlerce video var, ordan bakabirsiniz.

var kuzenim kendi kesiyor gayet de güzel oluyor. bende ise zaten saç yok asdbsjadsa.

Cok guzel buluyorum.
Ama agiz kismi guvensiz diye kullanmiyorum.
Aslinda hep merak etmisimdir bu cantayi kullananlar cuzdanini, telefonunu guvende hissediyor mu

Ağzı fermuarlı bez çantalar da var ama zaten normalde de çanta ağzını hep açık tuttuğum için fermuarsızları daha rahat buluyorum. Bir de hep kol altında durduğu için pek güvenlik problemi olmuyor.
@Kittie

Bence çok güzeller.

Alışverişe vs çıkarken alıyorum yanıma. Poşet taşımak yerine bunlara koyuyorum. Ama normal çanta gibi sadece bunlarla çıkmam çünkü gözü vs olmadığı için kullanışlı olmuyor.

Bulsunlar çocuksu, hatta isterlerse orço bulsunlar yeter karıştıkları milletin hayatına.

Sözlükte 30 yaşında sırt çantası takan erkeklere de uzun uzun yapmayın etmeyin diye saçmalayan/ "eleştiren" bir dolu insan var.

Yıkanınca düdük gibi çekmesi hariç mis gibi de çantadır bez çanta.

Dinlemeyin baskalarini, begeniyorsaniz kullanin.

Her gün kullaniyorum. Ozellikle birkac muzeden aldigim bez cantalari kullanmaya kiyamiyorum.

Suyu, yiyecegimizi ya da defteri kitabi yanimda tasimayi cocuksu bulmuyorum.

Boyle bez cantayla 4-5 sene oncesinde alisveris yaparken Türkiye´de bir kufur etmedikleri kaliyordu. Simdi bak herkes kullaniyormus... O nedenle, kimsenin elestirisini ciddiye almamak lazim. Bez canta gayet yikanabilir, binlerce kez kullanilabilir, ekolojik olarak mantikli bir cozum.

Her iyi aliskanligin hemen "cocuksu" diye yaftalanmasindan gercekten nefret ediyorum. Sirt cantasi da candir, guzel bez canta da. Alnina kadar marka logosuyla gezmekten daha yetiskince bir tavir benim icin.

Ben de alışveriş için hep yanımda bez çanta bulunduruyorum ama cep vs olmadığı için gunlük hayatta kullanıssiz geliyor +1. Siz kullanışlı da buluyorsanız başkasının ne dediğini pek onemsemeyin bence.

o kadar rahat ki, "bi defa kullanayım bakayım" dediğim günden beri bunlardan kullanıyorum. inanılmaz pratik. kıyafetlere uyması da sıkıntı olmuyor. çok fresh duruyor bence. çocuksu mu? "Diş macununu ortadan sıkanlar hayatıma giremez" diyen biri olmadığınızı düşüneceklerdir. yani, çocuksuluktan çok rahatlık çağrıştırıyor bana.

sadece, üzerinde "beni sadece tanrı yargılar" falan gibi yazılar olmasından hoşlanmıyorum. beylik laflara gerek yok. altı üstü çanta işte :)

Kitap defter taşıması güzel oluyor. Market alışverişi için de kullanıyorum. Bence gayet güzel, son yıllarda kullanımın artmasının çok iyi olduğunu düşünüyorum. Baskısına göre değişir çocuksu durması ama çok önemli bir detay olduğunu düşünmüyorum.

ben erkek halimle kullanıyorum. çok kullanışlı geliyor. kitabımı kulaklığımı atıyorum içine mis gibi. başkasının ne dediğine takılma.

bence gayet guzeller cocuksu da degiller baskisi mickey mouse olmadigi surece ya da ne bilim hello kitty callio ivir zivir... olmasa daha iyi ama olursa da yapacak sey yok. oynat ugurcum.

bunun bir tık kalınını daha çok seviyorum like; www.suudcollection.com

bence ince olanların taşıma yerleri kullanışlı değil biraz omzu acıtıyor. görsel olarak seviyorum fresh bir hava oluyor renk renk desen desen *-*

bir şey düşünmüyoruz. seven kullansın sevmeyen kullanmasın =)

wetransfer yapsaniz dosyayi kendinize ve indirme linkini verseniz?

link vermek neden olmuyo anlamadim ama su da bir yontem.

o linkin screenshotini alip resim olarak gonderin?

İngilizcen varsa YouTube da "Yoga with Kassandra" kanalını tavsiye ederim.

Down dog uygulamasi

youtube: yoga with adriene, cihangir yoga başlangıç seviyeleri, çetin çetintaş

Yoga with Adriane +1 ve Cihangir yoga ekin teymen

Ne için kullandığınıza bağlı , günde 5 damladan 75 damlaya kadar kullanılabilir. Doktorunuza başvurunuz.

ne kadar eksik oldugunuza ve kilonuza bagli. idame dozunda kullaniyorsaniz farkli, eksiklik coksa farkli dozlarda almak gerek.

woto.com

genelde 3-5 arası önerirler ama doktorum bana damlalığın tamamını kafama dikmemi söylemişti haftada 1 kere.

tahlillerinize göre doktorunuz nasıl öneriyorsa öyle kullanın.

beyoğlunda bi yer ama çıkaramadım.

cihangir susam sokağı.

goo.gl

Beğendiysen neden alınmasın? Alınır.

Beğendiyseniz alınır +1
Bana biraz boyu uzun gözüktü ama kesin bu yılın modası öyledir ve ben modadan anlamıyorum.

Korkunç

Mankenin kombini hiç olmamış yoksa güzel bir oversize jean ceket. İyi bir kombinle güzel olabilir. Altına aynı tonda yüksek bel bir jean ve düz bir gömlek veya sade bir tişörtle günlük giyim için güzel olur

Bana da fazla uzun geldi ama siz beğendiyseniz alın, absürt bir yanı yok düz bir kot ceket. Beğendiyseniz illa ki uyacaktır diğer giysilerinize.

mom jeans, bunlar, kizlarimiz ozellikle mi cirkin giyinmeye calisiyorlar ben anlamiyorum. kadinlar erkek gibi, erkekler kadin gibi giyiniyor. netflix'in sucu hep.

netflix dizilerindeki yıkık tiplere benziyor. anne-baba yok,bağımlı,kayıp.

bunu cekip nasil sitelerine koymuslar anlamak mumkun degil. ceket alinabilir ama asla boyle kombinlemeyin lutfen

ceket ayrı kötü, kombin ayrı kötü.

Bence güzel 90 lar havası rahat görünüyor

Kisinin tarzina bagli. Bence guzeller ama dogru kisi giydiginde. Gunluk hayatinda daha suslu puslu giyinen birine yakisacak birnsey degil.

Ben genelde çok sade giyindiğim için kötü bulmuyorum, bir de uzun ve zayıf olduğumdan toparlıyordur bende diye düşünüyorum. Ama beğenen nadir insanlardanım sanırım :)

yemin ederim bir erkek olarak butun cinsel arzumu olduruyor giyen kadina karsi.

Bayılıyorum. Fakat bana gitmiyor. Üzülüyorum :(

Sadece çok zayıf veya balık etli olup ince belli kızlara yakışıyor. Kalın belde ekstra kilolu gösteriyor. Özellikle crop toplarla aşırı güzel oluyor.

Ben gayet severek giyiyorum; yazın crop toplarla, kışın yumus kazaklarla güzel oluyor. Ayrica aşırı derecede rahat. Sadece düzgün kalipli modelleri bulmak gerekiyor, bazıları cuval gibi oluyor.

Varoş da kime göre neye göre yani? Düzgün bir kombinle gayet spor bir görüntü oluyor bana kalırsa. Hoşunuza gidiyorsa giyin gitsin. Ben de erkeklerin kısa paça pantolon giymesinden hoşlanmıyorum ama giyen erkekleri de eleştirmiyorum.

ben beğenerek giyiyorum. giydiğimde de çevremden güzel şeyler duyuyorum. vücut tipi ve yapılan kombinasyonlara göre değişiyor. ben de skinnylerden oldum olası hoşlanmıyorum iyi ki var mom jeansler, boyfriendler :)

Erkekte kisa paca neyse, kadinda da bu o. Libido oldurucu.

Aşırı bol olmayanları güzel oluyor.

Seks hayatım sıfır pantolonu

Çok çirkin. Sevgilim giyse, giymemesini tavsiye ederdim.

Bir erkek tarafı cevabıda burdan geliyor.

Ben ömrümde kadınlara bu kadar yakışmayan bir pantalon daha görmedim.

kanka kız pantolonu, meriç'in kız versiyonu.

Duyuruyu sabote ediyor gibi olacam ama kıyafet üzerinden cinsel hayat etiketi bile yapıştırılmış, valla kim çatır çatır sevişiyor kim sevişmeyi tercih etmiyor giyime, tavırlara bakmıyor bu işler

ben begeniyorum. insanlara da gayet yakistiriyorum.
en azindan vucuduna tayt gibi yapisan kalcalar kocaman bilekleri kurdan gibi bili bili dolasanlara benzemiyor.

Aşırı seviyorum. Yılın %90’ını falan mom jeanle geçiriyorum birkaç yıldır.

gördüğün yorumlar yüzünden endişe ediyorsan giyme. ben bayılıyorum.

biraz aksiyonlu ama genel kültür katacağı için blood diamond'ı tavsiye ederim.

12 angry men
dead poets society
american history x
babel
shutter island
interstellar
everest
matrix
se7en

e ile black holes in the sky +1

Imdb 250 bu açıdan güzel bir giriş olacaktır.

12 kızgın adam keson
Bak Black holes un listesi +1

Apocalipto (eskimeyen eski bir filimdir)

Benim canım bu gece wristcutters: a love story izlemek istedi mesela, amelie sevdiysen bunu da seversin kendi içinde absürd mizahı olan tatlı bir yol filmi

The green mile
Kingdom of heaven

American film institute 100 listesindeki filmeri izleyebilirsin bahsettigin amac icin.

film odaklı değil; yönetmen, ülke veya akım odaklı git. tavsiye almana gerek kalmaz, kendin bulur kendin seçersin. asıl bu şekilde işe yarar.

atıyorum kurosawa filmleri, japon filmleri veya dogme 95 filmleri diye arat. bir ton kaynak bulursun zaten.

pianist
prestij
incendies
into the wild

Titanic

Kara mizah adı üstünde mizah üretir, yani Atatürk'ün ya da bir hastalığın ölümün mizahı yapılabilir ama bizdeki kara mizahcılar kara mizahı aşağılayıp küçük düşürerek hakaret ederek küfrederek yapıldığını düşündükleri için pek verimli mizah üretilemiyor bu alanda. Kara mizahın temeli ironidir, ben ironi kullanılarak kara mizah yapıldığını pek görmedim Türkiye'de.

"Olması gereken bir şey" konusu bence sorunlu; sonuçta bu bir şeyin olup olmamasına karar verebilecek bir merci yok, olmamalı da zaten. Kaldı ki bağlam bu tür içerikler için çok önemli; bize yakın, kişisel olarak özen gösterdiğimiz, hassas olduğumuz şeylerle ilgili bu tür bir içerik görünce rahatsız olmak çok doğal. Benzer şekilde güldüğünüz, eğlendiğiniz bir içerik başkası için ofansif mizah örneği de olabilir. Bu konuda kimsenin "Bu kara mizah/ofansif mizah sevmek zorundasın" deme hakkı yok ama diğer yandan da bunun bir şekilde yasaklanmasını doğru bulmuyorum. Bunun mizahtan anlamak, anlamamak ile alakası yok.

Dusunce ozgurlugu ve nefret suclari farkli seyler. Herkesi elestirebiliriz ama nefret sucuna erismedikce. Ornegin bir yoneticiyi yonetici olma ozelliginden dolayi kara mizahla elestirebiliriz, buna hakkimiz var ancak ozel hayati bakimindan elestiremeyiz. Ornegin, bir kadin yonetici surekli cok kizginsa, yonetici olma ozelliginden dolayi kara mizah yapilabilir ama kizgin olmasi seks yapmamasina baglaniyorsa bu kara mizah degil ozel yasama saygisizliktir.

kara mizah ile bu söylediklerinin herhangi bir bağlantısını çözemedim ben. kutsala atatürke, ölenlere falan dalga geçerek laf söylemek kara mizah mı yani? nasıl bir manyak insanlar var çevrende?

Yasal sınırlar içinde olduğu sürece ben mizahın her türlüsünün normal karşılanması gerektiği görüşündeyim.

Bir kimseye hakaret edilmiyor ise, cinsiyetçi, ırkçı vb. ithamlar yok ise kara mizah bence iyi bir şey.

sıkıntı kara mizahın sınırlarının bilinememesi ya da sınırlar içinde olsa da hazmedilememesi nedeniyle yaşanıyor.

Ofansif mizahı kimse sevmek zorunda değil +1
Biri ofansif mizahı sevmiyor diye ona yobaz demem. Ancak ofansif mizahın ofansif mizah olduğunu fark etmeden bunu ciddiye alıp eyleme geçen adama yobaz derim.

En son yaşanan "Alevileri bir otelde yakmayı bilirsiniz" konulu şaka çok tepki topladı. Ancak bence bu durum 'yakanları' eleştiren bir şeydi ve Alevileri anmaydı. Ancak öyle algılanmadı. Şakayı yapan kadının kendisi de alevi zaten.

Bunların yasaklanmasını savunmakla Netflix'in yasaklanmasını savunmak aynı şey. Düşünce özgürlüğü zaten hoşuna gitmeyen şeylerin ifade edilebilmesine karşı olmamak demek. Beğenmeyen takip etmez, olur biter.

Benim çevremle alakası yok. İnternette hiç dolaşmıyorsunuz sanırım çünkü özellikle görmek istemeseniz bile denk gelmeme ihtimaliniz çok düşük. Burada birkaç link de vardı Atatürk ve öldürülen Pınar'la ilgili örnek olarak ama kaldırıldı. @reanarchy

kara mizahın ironi içermesi gerektiğini düşünmüyorum. bir bağlam içerisinde şaka yaptığında o şaka birbirinden bağımsız herhangi bir grup insana komik geliyorsa mizah yapıyor olursun. kime neden komik geldiğinin ya da arkasında farklı bir amaç olmasına gerek yoktur diye düşünüyorum.

kara mizahın amacı dalga geçmek ya da şaka malzemesine hakaret etmek olmak zorunda değil. kara mizah yapanlar birilerinin kutsal değerlerine saldırıyor olmak zorunda da değil. kendi bağlamı içerisinde komikse o şaka, şaka yapılan kim ya da ne olursa olsun, gülünmesinde sakınca görmem ben.

"bazı şeylerin şakası yapılmaz" düşüncesine toptan karşıyım, her şeyin yapılabilir. ama yeri ve zamanı vardır, herkese de yapılmaz. bir şeyin politically incorrect olması onun tü kaka olduğunu da göstermez.

saldırı kısmında durum genelde şöyle oluyor, birine ya da bir kesime saldırmak için yapılan kara mizahın, mizah olsun diye değil saldırı olsun diye yapıldığı belli olur. ama saldırı amaçlı kullanılıyor diye bu durum kara mizahı kaka yapmaz.

mizahtan anlamamak ayrı konu, insanların neye karşı hassas olduğu ayrı konu. mesela şu şaka çoğumuzu rahatsız etmez.
"My favorite film is The Hunchback of Notre Dame. I love a protagonist with a twisted back story. "
ama skolyozu ya da kamburu olan bir insan için bu şaka bir kara mizah örneği olabilir, o kişiyi rahatsız eder.

o zaman hiç mi şaka yapmayacağız?
tecavüz, atatürk, hitler gibi konular daha büyük kesimler için hassastır. ama yer yüzünde birilerinin bu konular hakkında hassasiyet geliştirmemiş olabileceği gerçeğini unutmamak lazım. hadi hitler ve atatürk daha yerel konular, tecavüz hiçbir toplumda kabul görmüyor diyelim. tecavüze uğramış ve bunu aşıp yeri geldiğinde şakasını yapabilen bir kadına ne diyeceğiz ki?

özünde ahlaki problemler tartışmasını içeren bir konu bu ve nasıl ki evrensel bir ahlak yoksa(olmadığını savunanlar için söylüyorum) kara mizah da sınırı olmayan bir konudur.

kara mizah apayrı bir şey. ofansif mizahla karıştırıyorsun. belli kesimlerce kutsal sayılan değerler üzerine mizah yapmak ofansif mizahtır. kara komedi ise içinde dramatik öğeler barındıran komedidir ve sokak mizahından ziyade kitap, film, tiyatro oyunu gibi sanat eserlerince kullanılır. yani iki terimin birbiriyle pek bir ilgisi yok. gerçi cevaplara baktığımda benden başka kimse de bu yanlışa değinmemiş. sanırım yıllar içinde kara komedinin anlamı değişmiş ve ben kaçırmışım.

soruya gelecek olursak, her açık fikirli insanın yapması gerektiği gibi sakınca görmüyorum. küfür, hakaret vs. olmadıkça (ki doğru üslup ve tavırla o bile olabilir) her şeyin esprisi yapılabilir. fikir özgürlüğü tam olarak bu demek oluyor zaten. beğenmediğim kısmını savunayım ama beğenmediğim kısmına düşman olup yok edeyim dersen (sözlüğün %80'i gibi) chp çomarı oluyorsun.

Ben gülüyorum. Espri gerçekten kaliteliyse kendi inancıma, beğenime yapılana da gülerim. Mizah, ironi bu tarz şeyleri severim. Ama bu konuda da ikiyüzlüyüz. Bir kesim Allah'a, peygambere yönelik kara mizah yapılmasına karşıdır ama Atatürk'e yapılana ağzını yaya yaya güler. Tam tersi de mümkün. Başka şeyler arasında da böyle bir bağlantı kurabiliriz sadece örnek verdim.

Geçenlerde bir iki standupçı baya linç edilmişti mesela. Ülkenin mizah yapıyorum diyeni de mizahın ne olduğunun hiç farkında değil maalesef.

İyi yapılan kara mizahı severim; gülerim. Mutlaka olması gerektiğini de düşünürüm. Ama dediğim gibi burdakı ince çizgi 'iyi yapılmış' olması. Kara mizah yaptığını sananların bir kısmı saçmalamaktan ve komik olduğunu sanarken antipatiklesmekten ileriye gidemiyor maalesef.

Her işte olduğu gibi bunda da zeka, kültürel birikim vs gibi konular öne çıkıyor/ çıkmalı.

Immanuel tolstoyevski'nin konuk olduğu flu tv'deki son videoda her şeyin şakası yapılır mı diye konuştular Canikligil'le. Kısaca aklımda kalan yapılır ama yapılan şakadan ne anlam çıktığı ne niyetle yapıldığı yani örneğin yermek için mi övmek için mi yapılıyor o belirleyici dedi. Bir de mesela bir durumun mağdurları da o durumun üstlerindeki ağırlığını azaltmak için şakasını yapabilirler rahatlamak için dedi. Mantıklı geldi bana bunlar.

Dolayısıyla somut örnek üzerinden konuşmak daha doğru olur anlam niyet şakayı yapan kişinin o olaydaki yeri gibi. Bağlam önemli. Gerçi sir gawain'in dediği gibi bu kara mizah değil. Trajik bir durumun içinde olan komik olaylar gibi anlıyorum ben kara mizahı. Mesela Bir Zamanlar Anadolu'daki SPOILER!!!!!!SPOILER!!!!!!SPOILER!!!!!!SPOILER!!!!!!SPOILER!!!!!!SPOILER!!!!!!SPOILER!!!!!!SPOILER!!!!!! cinayet olayında savcı-polis-jandarma ceseti bulduktan sonra katilleri ceseti bagajda taşıdılar diye kınadıktan sonra kimsenin taşımak için uygun bir şey getirmediği anlaşıldığında kendileri de yine aynı yöntemi kullanmışlardı.

Konunun başladığı dakikayla beraber flu tv video linki: youtu.be

Mizah turu olarak farketmez.
bir ara Ismet kim ki vardi mesela, ben ona cok guldum. sonra sacmaladilar. ya da lemanda falan cok karikatur olurdu, Ataturkle ilgili.

ama bazi aptallar acik acik sövmeye cesaret edemedikleri insanlara mizah yapiyoruz diye asagiliyorlar, amaclari anlasiliyo zaten. bunlari savunanlarin da bunlardan farki yok.

gördüğüm kadarıyla atatürk'e ,kutsallara ağız dolusu küfür etmek serbest ama şu an çok popüler olan bir konuda fikir belirtmek yasak . fikrini söylediğinde gelsin linçler ,gelsin hesap kapatmalar . illaki sürü ile aynı görüşü paylaşmak zorundasın.paylaşmıyorsa da çeneni kapatacaksın.

yukardaki cevapları okumadım ama;

bu tarz şeyler bu topraklara fazla geliyor ne yazık ki...herkesin bir kutsalı var ülkede mübarek.. ofansif olsun, kara mizah olsun herkes her an her şeyi yanlış anlamaya müsait.

"bana niye baktın" diye insan bıçaklayan var...

ama normatif olarak düşünürsem herhangi bir ifadenin esprinin "olmaması" gerektiğini düşünmüyorum.

kutsallarla da ilgili fikir beyan edilebilmesi hatta stand-uplarda espri malmzemesi yapılabilmesini isterdim.

Şu ölümlü dünyada 2 bacaklı, 2 kollu, tek ağızlı sıradan bir insan evladının kendi şahsi fikrinin ya da esprisinin başkalarını bu kadar etkilemesi çok üzücü. gül geç. umursama geç.

zor konu. mizahın sınırı yoktur, hele yasal sınırı hiç olamaz. bugün sınır buradar, yarın kurnaz köylü sınırın üstünden kazar sen tarafa atar. sınır bi bakmışsın kıçına girmiş.

mizahın her türlüsü türkiye için çok zor konu. bu yüzden bu kadar çok ve güzel üretilebiliyor. ha neden zor konu, çünkü bizim esasa dair çözmemiz gereken problemler varken biz hala usul tartışmaları yapabilecek kadar kendinden bi haber insanlarız. esas kavgası da hiç vermediğimizden, mizahın anlatmaya çalıştığını değil de, nasıl anlattığını bokluyoruz. yoksa; atam, izindeyiz. iki hafta, her yıl.

evde deli damgası vuracak kimse yoksa, bütün gün boyunca ne yaptığını kendi kendine anlat. buzdolabını açıyorum, elmayı çıkartıyorum, şimdi yıkıyorum, bir ısırık alıyorum, elmanın tadı hiç güzel değilmiş, dişimin arasına kaçmış... bir adım sonrasında cümlelerini bağlamaya başla. az önce buzdolabından aldığım elmayı şimdi yıkıyorum. elmadan bir ısırık almamla, dişimin arasına kaçması bir oldu.

"shadowing english speaking practice" olarak aratarak bilgi edinebilirsiniz.

kendi kendinize konusun.

bir geyik vardir dusta kendi kendime yaptigim her tartismayi ben kazaniyorum diye. bunu türkce degil ingilizce yapin.

Bir tiyatro oyunu/senaryo vs alip/download edip yuksek sesle, rol yapar gibi (tercihen ayna karsisinda) okuyun.

@duygusuzromantik duş tartışmasını okuyunca kahkaha attım :D
Ve evet; eğer dile hakimseniz her ne yapıyor, aklınızdan geçiyor iseniz bunu sesli bir şekilde ingilizce yapın. Hem kendi sesinizi dinler gerçekten duyarsınız hem de sadece zihninizden geçirmez gerçekten var etmiş olursunuz.

Ben İspanyolca öğreniyorum ve ödevlerimi yaparken, ders çalışırken, okurken filan hep temiz, tane tane ve yüksek sesle okuyorum. İçinizden okumayın derim.

evde arka planda hep ingilizce dinleyin. ilginizi çekerse, tvdeki karakter ile konuşun.
bitkiler varsa onlarla konuşun, nasıl büyüyecekler göreceksiniz, win-win!

konuşmanın temeli dinlemektir. bilinçsiz dinleseniz de kelime hazneniz genişler.

ayrıca online speaking dersleri veren bir sürü insan var, native speaker. ben de verdim bir ara. ders başı düşük ücretle bunu da yapabilirsiniz.

if there is a will, there is a way.

sarkilari eslik et.
sevdigin film repliklerini taklit et.
ac bbc'yi makaleleri sesli oku.
ielts cambridge test serilerindeki speaking kisimlarinda kendini test et.

herkesin dediği gibi evde yüksek sesli konuşmak iyi bir pratik. hem gündelik hayatta 'oha bunun ingilizcesini nasıl söylerim ki' diye şaşırdığınız bir sürü şey karşınıza çıkıyor ki bu da kelime hazinesini geliştiren bir şeye dönüşüyor aslında. youtube'dan IELTS speaking örneklerini mutlaka izlemişsinizdir diye düşünüyorum ama o da bir tavsiye olarak dursun burada. progam/uygulama olmadan demişsiniz ama bence en güzeli italki'den native speaker bulup onunla pratik yapmak ve aslında birçok opsiyona göre (özel hoca tutmak, kursa gitmek vs.) en ekonomik olanı. ingilizcesine güvendiğiniz bir arkadaşınız varsa, onu telefon ile arayıp size sorular sormasını da isteyebilirsiniz ama bu sanırım istediğiniz değil zira tek başıma demişsiniz. neyse silmedim belki benzer konuda arama yapan başka birine fikir verir... bol şans!

Hafta sonu hiçbiri. Hafta içi genede nisbeten sakin.

bu çantayı nitelemem gerekse ne yaşlı ne de süslü sıfatını kullanırdım. İki kategoriye de girmiyor bence. Tarzım olmadığı için güzelliği ile ilgili bir şey demem yanlış olur. Ama süslü falan değil. Siyah dümdüz çanta işte.

bu mu süslü ? buna süslü diyen ölmüş haber et ona. Bence gayet sadece güzel.

Yasli isi de degil, süslü de degil.

Tokalari nedeniyle çok az demode görünüyor ama onun dışında gayet şık bence. Ben kullanırdım.

dokulu deri olmasa iyiymiş. bence de fena değil yani normal çanta ne yaşlı işi ne de süslü.

yılan dokulu olduğu için gerçekten kötü ve demode duruyor.

En zor karın bölgesi, bence kas kütlesinin en çok olduğu bölgeler çabuk gelişir. Ağırlıksiz da gelişir barfiksle falan sokak sporcularına bak bi istersen hiçbiri ağırlık kullanmıyor

Ağırlıksız sırt egzersizleri genelde başlangıç seviyesinde birden zorlaştığı için gelişime ket vurabilir. Mesela hiç spor yapmamış biri için ilk barfiks çok zor olabilir. İncektesiniz Row gibi alternatif versiyonlarla geliştirmek çok da zor değil. Karın bölgesine göre zaten -erkeklerde yağlanmaya meyilli bölgelerden olmadığı için- avantajlı.

Ben obsesifim bu konuda.

Gümüş küpem varsa bronz yüzük takmam onu geçtim, küpede mavi taş varsa kırmızı taşlı yüzük de takmam.

mesela tüylü küpem var üstündeki kulağa takılan yeri gümüş rengi, onu bile ciddiye aldığımdan gümüş renkli bir şeyle kombinliyorum.

Ama dediğim gibi benim bu konuda takıntım var. Kabullendim mutluyum :) karıştıran varoştur demem, nasıl kombinlediğine bağlı.

Aa ben :) bazı çantalarda mesela askı ile çantanın birleştiği yerlerde metal parçalar oluyor ya hani, onlar altın renkliyse o zaman bile gümüş takı takmam.
Bir ihtimal çanta veya kemerde altın varsa takılar rose gold olabilir ama kendi içinde takıları farklı renklerle, asla...

Ben hic taki takmiyorum :(

E herhalde. Tek istisnam kolumdaki altın rengi saat. Ona da yapacak bir şey yok çıkartamam saatimi.

aynı durum bende de var. Kemer, çanta, takıda renk farklılığını sevmiyorum. Hoş göründüğünü düşünmüyorum.

bence bu tamamen sizin kişisel tarzınızla alakalı bir durum. yani giyip taktıklarımız bence karakter olarak zaten sizin tarızınıza uyuyorsa, aksesuar kullanmayı kıyafetleri kombinlenmeyi daha çok içerden tasıdıgınız bir duyguyla yaparsanız bence her sey mümkün ve egreti durmaz :)

şöyle insanlar vardır illa ki siz de görmüşsünüzdür kendi çevrenizde ya da sosyal medyada, normalde bunlar asla kombinlenmez dersiniz o insanın o kadar tarzına ait bişeydir ki o parçalar gayet göze hoş görünür.

zaten önemli olan başkaları ne der beğenir mi gibi bi algı üstünden gitmek değil de ben aynaya baktığımda kendim gibi olabilmiş miyim sorusuna cevap verebilmek :)

ben normalde cok karıştırmıyorum zira altın rengi dısında herhangi bir renkte takı kullanmıyorum. bazıları karıstırır güzel durur, bazıları karıstırmaz hiç ama yine de kötü görünür.

sizin yorumunuzdan anladıgım kadarıyla siz karıstırırsanız mutlu olmayacaksınız, dolayısı ile muhtemelen üstünüzde tasırken de mutlu olmayacagınız için kendinizi iyi hissetmeyeceğiniz için etrafa da bu enerjiyi yayıyor olacaksınız.

dün biri kız arkadaşına hediye için sormuş "mortakı" önerisi gelmiş ben de yeni öğrendim. güzel görünüyor çeşit var, gümüş

Geçenlerde hepsiburada'dan altın bi kolye almıştım eşime.
Oraya bakabilirsin.

trendyol gümüşcüleri çok iyi (bilmemne silver diye aratınca çıkar.)

İpek sekerciler

böyle bir ilişkim olmasını isterdim. fakat günümüz şartlarında bahsettiğiniz uzunlukta, sağlıklı bir diyaloğa sahip, "kaliteli" diyebileceğimiz bir ilişki yaşamak bana ütopik geliyor.

Sacma sacma insanlarla bircok iliski yasamaktansa tek dogru insanla uzun sureli iliski yasamayi tercih ederdim. Gerci sonradan karsina cikan duzgun insanin degerini anlamak icin de once sacma insanlarla takilmis olmak gerekiyor olabilir.

Üniversiteyi bitirdim, işe başladım, bir yıl sonra tanıştık. Şimdi yanımda :) ondan önce çok sevgilim olmuştu. Doğru insan oymuş.

İstemem. Tanıştığın her insandan yeni ve bambaşka şeyler öğrenmenin hazzı bambaşka.

instant crush +1

İsterdim tabi, benim evliliklerim bile o kadar sürmedi :)

Soruya cevap degil ama 10-15 yillik iliskide kesin ara verilmistir ve en azindan bir taraf digerini aldatmistir. Sadece instagram'da, facebook'ta iliski güzellemesi yapmak icin sürenin uzunlugundan bahsediyorlar gibi geliyor.

Gayet de var böyle insanlar. Bence çok da güzel, kıskanmıyor değilim.

Siz bir ilişkiye başlarken "aman bir iki seneye biter nasılsa" diye mi yaklaşıyorsunuz anlamıyorum hehe. Eğer mutlularsa, doğru insanı erkenden bulmuşlardır demek. Ne güzel.

İlişkinin iç yüzünü bilmiyorum ama tanıdığım bir çift gayet iyilerdi. İmreniyorum açıkçası.

Benim de bu şekilde tanıdığım bir çift var. Çok mutlu ve huzurlular, güvenli bağlanmanın keyfini çıkarıyolar.
Abuk sabuk psikolojik eziyete dönen ilişkilerdense güvenebileceğim biriyle uzın süreli ilişkiyi tercih ederim.

Uzun ilişki insanıyım diyeceğim ama komik olacak(Neyse) Ben öyle olmayı çok isterdim(isterim)

acik iliski olursa olabilir.

soyle bir cift taniyorum falan uzerinden genellemelere varmayin zira insanlarin hayatlarinin disariya yansittiklari kismi instagram kadar gercek.

öncesinde başka sevgilileri olmuşsa olabilir. bu partner bulma, değiştirme olayları büyük enerji isteyen şeyler. en azından bazı şeylerden hevesini almış olup buna daha fazla enerji harcamamak insanın enerjisini flörtleşmek, kur yapmak gibi şeylerden alıp daha faydalı yerlere yöneltmesine yardımcı oluyor.
onun da heyecanı farklı tabii ama bir yandan kaybedilen büyük bir zaman ve enerji var.

instant crush +1

Eger kendilerini, dunayi ve baska insanlari tanimadan iliskiye daldilarsa yillar sonra cok sikintili, kavgali ve aldatmali ayrilabilirler veya hapis olduklari bir evlilikte mutsuz devam edebilirler.

Benim gozlemim iyi bir uzun iliski icin sevgiliden daha cok kanka olmak lazimdir. Saglam iletisiminiz varsa cinsel cekim bitse bile bir cozum uretirsiniz.

3-4 seneden uzun, evlenilmeyen ilişkilerde, genelde evlenilmez
ayrıldıktan sonra ilk bulduğunla da 1-2 sene içinde evlenirsin klasiktir.

çok uzun ilişki, çok uzun evlilik gibi bir kıstasım yok ama
lisede tanışmış, üniversitede tanışmış ve hala beraber (yaşım 39) olan insanlara üzülüyorum.
Kadınlarla böyle bir sohbetim olmadı, o tarafı bilemem ama
erkeklerde hep bir "ah be yaşayamadık" derdi var.

O konu da biraz komşunun tavugu hikayesi, "ah be yaşayamadık" diyen adam hayatı american pie zannediyor, aslında yaşayamadığı şeyler
- Yılbaşı akşamı 5 erkek evde boş boş yılbaşı kutlamak
- Feci turist götürücez diye, 4 erkek bir pansiyon odasında kalıp, gece birbirine yoğurt sürmek
gibi gibi, boş hayal kurup, sap sap takıldığın akşamlar

ama ona sorarsan, Dan Bilzerian hayatı yaşayacağını sanıyor.

ben o insanlardan biriydim 18-28 yaş aralığında dediğiniz gibi açık ilişki olmadan, aldatma olmadan, ara verme olmadan geçirdik. ancak 18 yaş ile 28 yaş arasında çok büyük fark var, insanın tam kendini tanıdığı, büyüdüğü yaşlar.. aynı yolda büyüyürek ilerlemek her zaman mümkün olmuyor, açıkcası çok erken yaşlarda başlayan ilişkilerin böyle uzun sürmesini ve evlilikle sonlanmasını doğru bulmuyorum artık. bırakın doğruyu- yanlışı algılamayı, kendinizi tanımanız bile çok zorlaşıyor, açıkcası pişman değilim ama daha tecrübeli olmak fena olmazdı...18 yaşında sevdiğin şeyle 10 yıl sonra hala aynı şeyi sevmeyebiliyorsun ve bu yüzden kendini kötü hissedebiliyorsun vs. zor bi süreç...

ayrıca kanka olmak cinsel çekimin bitmesi de çok koyuyor insana, daha 30 yaşına gelmemişsin cinsel çekim bitmiş, sabaha kadar muhabbet edebilirsin her derdine koşarsın ama cinsel çekim yok, e yaşın daha çok genç hayat böyle mi geçicek diyosun ama bi yandan yaşanmış yıllar var vs.. zor zor bulaşmayın hiç :D

2-5 iş günü deniliyor bankaya yansıması.Geçti mi 5 günü?

Dört gün oldu. Diğer mağazalarda anında iade almıştım. O yüzden baya garipsedim.

banka ile ilgili bir problem olabilir. Daha önce başıma enpara’da benzer bir şey gelmişti. Firma iade ettiğini söylüyordu ancak para bir türlü hesabıma yatmıyordu. Harcama itiraz formunu doldurup göndermiştim ve 2 haftada çözülmüştü problem.

Önce lcw ile iletişime geçip paranın onlardan çıktığından ve senin bankana iade edildiğinden emin ol. Ardından banka ile formu doldurarak gerekli işlermleri yapıver.

internet alışverişlerinde para iadesi bir ayı bile bulabiliyor. muhtemelen mağaza bankaya iadeyi bildirmiştir. bu aşamadan sonra mağazanın yapacağı bir şey yok. banka da iadenizi bir kaç hafta içinde yapar.

Kargo ile iade yaptım. Pazartesi kargoya verdim, bugün öğleyin iade yapıldı.
LCW'de iade sorunu yaşamadım hiç. Ama mağazadan da hiç iade yapmadım.

Fakir markası gözüyle bakılıyor ancak LCW jean pantolonlar yumuşak. Ben alıyorum, giyiyorum.

@pro9it9is9, daha bugün denedim LCW'den bir pantolon ama o da sertti.

hangi marka olduğu önemli değil içinde yüzde 2-3 elastan olanları sorarsan bulabilirsin

MAVİ

mavinin amerika serisi ozellikle cok yumusakti. eskiden c&a vardi o cekildi turkiyeden onun kotlari da cok yumusakti. koton'da da bin cesit kot var, kötü kalite olanlar da var ama yumusak ve ince kotlari da oluyor onlara da bakabilirsin.

LCW demeye geldim kotları çok yumuşak, başka modellere tekrar bakın dilerseniz.

h&m de de var yumuşak pantolon.

markadan bağımsız likralı (lycra) kumaş kullanılan kot pantolonlar yumuşaktır. mavi'de bulabilirsiniz, levi's lycra serisi var hem çok başarılı hem de farklı kesimlerde (dar, normal, geniş vs.) bulmak mümkün ama fiyatları biraz yüksek.

mavi sporty olanlar

sunny almayın bence.
200 liraya kadar hiç değilse arzum falan var bu blender setlerinde.
sinbo bile bundan iyidir.

50-60 lira fazla verin, en azından öyle bir şey alın derim.

Aynı paraya arzum aldım, blender hemen bozuldu. Hiç belli olmuyor bu işler.

Hocam malesef bu fiyatlarda ürünler kullan at hale geldi. Simdi biz esimle mikser yaptik 10dk falan makine alev alevdi ama sıkıntı yok. Braun pahali bir alet, arastirarak almistik.

Malesef bunlarin sikintisi motoru. Gidip 1 dk 30 saniye calistiracaksaniz ucuzunu alin, bir fark olmaz 50 lira eksik fazlasiyla. Yalniz biraz isindigi an motor yanacak.

Hepsi aynı. Tefal bile alsan garantisi bitince bozulup gidiyor. İyice çöp oldu herşey.

ben 7 inc kullanıyorum, mi max 3
Ben alıştım bundan küçüğü küçük geliyor, kullanamıyorum. Standart ceplere rahat sığıyor, ama slim pantolon giyiyorsanız rahatsız edebilir.

Benimki de 6,8 inçmiş. Yani biraz büyük, benim ellerim de küçük. Tek elle kullanımı biraz zor ama note 10+ için konuşursam kolaylaştırılmış özellikler var. Tek el modu olsun, menülerde seçeneklerin aşağıda olması vs. Öte yandan büyük ekran keyifli. Bana da artık diğer telefonlar biraz küçük görünüyor 6 inç altı diyebilirim. Bazen cepten taşıyor cep ufaksa. Otururken biraz rahatsız edebiliyor ama genelde elimde ya da masada falan oluyor zaten. Bir de benim modelin köşeleri sivri diye herhalde bir iki pantolonumun cepleri yıprattı. Baya telefon izi oldu. Daha küçük modellerde de olabilir gerçi bu. Çantaya pek koymuyorum.

samsung a71 kullanıyorum, 6.7" ekran var, kürek gibi. ellerim de büyüktür ama yine de zorlanıyorum. cepte de eğilirken vs zorluk yaratıyor. evet büyük ekran güzel ama bir yere kadar, fazlası kullanışlı olmuyor. bana göre mükemmel boyutta ekranı olan telefon iphone 11. ne küçük ne büyük. cuk oturuyor. o da 6.1"

yeni telefonların çerçeve boyutları çok ufaldı. eskiden 6.5 inch tablet boyutuydu şimdi ona kıyasla çok küçük kalıyorlar. yine de deneme şansınız varsa elinize alın derim. galaxy s8'in boyutu benim efektif kullanacağım boyutun sınırında. orta boy ellerim var (decathlondab eldiven alınca M alıyorum) tam boyutlarını bilemedim şimdi bakarsınız internetten.

5 inçten büyük telefon kullanılmaz

paketi kuryenin yaninda acmak bir sehir efsanesi diye biliyorum. var mi boyle bir sey?

ben de bilmiyorum. o yüzden soruyorum.

Ya açtırmıyorlar genelde, araştırdığımda da "dış paketi hasarlıysa tutanak tutturup geri gönderin" diyorlar.(kargo kırdıysa vs. yani) Dış paket düzgünse imza atıp, bekler misiniz diyip açıp bakabilirsin. "imza attıktan sonra" izin veriyorlar. Dışında hasar yoksa kargonun işi de bitmiş oluyor aslında.

Fakat X istedin Y geldi, kargocuya verirsin "geri gönderir." Bunun için bekletiyoruz bakıyoruz aslında. Ama bazı sitelerde alıp siteden iade prosedürü açıp sonra göndermek de gerekebiliyor.

Ben dış paketinde sıkıntı yoksa alıyorum evde sonra açıyorum. Yanlış şey çıkarsa (ki neredeyse hiç olmadı, yanlış model vs geldiyse de iade edebildim zaten). Ha hıyar çıkarsa zaten o an açtığında da yapabileceğin bişey yok ki. Kargocu senin hıyar almadığını bilemez, fatura varsa bakabilir ama o da onun sorumluluğunda mı evden eve şahit mi bilen birileri açıklasa iyi olur.

Daha önce hiç açmadım. Aldugin yer sağlamsa iadeyi kolay halledersin.

Bize de hemen her gün kargo geliyor kargo çalışanının yanında hiç açmadık, bilindik sitelerse(Amazon, Trendyol, N11 vs.) ve ürün de pahada çok kıymetli değilse sorunsuz iade oluyor genelde.

Bugüne kadar gelen siparişlerimde kargocuyu kutu içinden hıyar çıkmadığını kontrol edecek kadar bekletebildim. Endişeye gerek yok. Satın alınan her şeyin iyi kötü bir iade süreci var. İnternet alışverişlerinde hepimizin göze aldığı bir zahmet bu.

yüzlerce kez alışveriş yaptım, hiç birinde kurye 5 saniye beklemedi.
iade durumunda siteyle iletişime geçerek iade yaptım. ürünü kendi satan yerler iade konusunda daha sorunsuz oluyor. n11, gittigidiyor gibi yerler satıcı değil aracıdır. hepsiburada ve amazon kendi de satar, başkası da burada satış yapabilir. n11 ve gittigidiyor da satıcı yotumlarına bak.
en çok iade yaptığım yer d&r. çizgiromanlar; yırtık, hasarlı çıkıyor genelde. can sıkıcı olsa da sorunsuz şekilde iade ediliyor.

not: mümkünse sanal kart kullan.

Kapıya bıraksın, kurye gidince alın.
Paketi açıp atın, ellerinizi iyice dezenfekte edin.
Kargo corona taşıycılığı için mükemmel ortam.

değerli bir şey ise video ile açın. video çekerken kutuyu açın.

işlemci güzel ekran kartı çöp. oyun oynayacaksan ağlatır.

ofis vs kullanımı için güzel ama bu fiyata bunu almazdım. bunu alacağına 2500-3000 tl civarı bir i3 al oh mis.

ryzen işlemcili ve gerçek oyun grafikli makinalar var bu rakamlara ya da biraz üstüne.

Oyun veya çizim vs. için değil, sadece ofis. i3 olanların genelde diğer özellikleri düşük olduğu için seçemiyorum. @ozdek

www.hepsiburada.com

sanırım bunun aynısı. alacaksanız boşuna fazladan para vermeyin.

bende aynısının ryzen lı işlemcisi var çok memnunum.

Tüüü çok afedersiniz ama a*ina koyim böyle memleketin de böyle alım gücünün de. 5000 liraya satılan bilgisayara bak. Uc sene önce bunu 3100 liraya almıştım. Yazıklar olsun böyle memlekete ya.

www.vatanbilgisayar.com

1 kilo kas inşa etmek vücut geliştirme değildir ama bacakları sıkılaştırır bıngıllıktan kurtarır. Yani sıkılaşmak=kas inşa etmektir, bıngıl olarak gördüğün bölgeyi yumuşak yağ ile değil de daha "sert" kas ile doldurduğunda o bölgeyi sıkılaştırmış olursun, sıkılaşmak budur. Bunun için de fiziki aktivitelerine göre protein karbonhidrat yağ alman gerekir, bunları almazsan kas inşa edemezsin, haliyle sıkılaşamazsın.

kas artırmak o kadar zor ki... spor yapacaksan bu endişe edeceğin son şey olsun.

yemeğini ye, ağırlığını kaldır. kas mas yapmazsın. raadol.

Ben oturup kafa yorup belirlemiyorum. 5-6 yildir birbirine yakin seyler aliyorum. Etekte, pantolanda ve ozellikle takida aradigim belirli ozellikler var. Zevkim asagi yukari ayni kaliyor. Hic giymek istemedigim, yakistirmadigim seyler var. Neon sisme mont alip giymem mesela. Kiyafetimi hep az detayli ve siyah secerken, corapta, ayakkabida ya da takida cok sade secim yapmiyorum. Icinde iyi hissettigim kiyafet tipini biliyorum, oyle gorunuyorum. Sizin yok mu bu tarz kiyafetleriniz?

Öyle bir gün kalkip bu gün bohem tarzda giyinmeye karar verip tüm gardrobu atmak olmaz. Tarz bir günde olmaz. Bence en sevdiginiz kiyafetleri bir tarafa ayirip birkac hafta sadece onlari giyin. Sonra da alacaksaniz, onlara yakin seyler edinin.

Kendini iyi taniyan herkesin bir "tarzi" var bence. Ustundekiler hic egreti durmayan her insanin hatta.

Renk analizi yaptırabilirsiniz, Colourfit Oya Hanım'dan memnun kalmıştım.

reddit'te güzel bir sub var malefashionadvice diye. baktım da kadın versiyonu da varmış. buraya bakılabilir belki.

www.reddit.com
www.reddit.com

en basta renk uyumuna ve uzerine oturmasini kistas alabilirsin.

mesela takim elbise degilse asla alt ve ust ayni renk giymiyorum ozellikle kontrast renkler seciyorum hatta, biri acik biri kapali. ayrica bol veya gereginden siki da giymiyorum. bunlar baslangic icin ideal.

notlarınızın tekrar değerlendirilmesi için dilekçe verebilirsiniz bence.

Uygun bir dille sen de yeniden değerlendirme talep edebilirsin. Ama sonuç değişmeyecekse ve aynı hocadan tekrar ders alacaksan arayı bozma boşuna.

bende bunu anlamıyorum bizden full özen beklerler kendileri özeni zerre göstermezler. US supreme court u avusltralya anlayıp notunu kıracak bir sürü şeyi yanlış okuyacak bende eyvallah çekecem yok öyle dünya.

sonra okulum niye 2 sene uzadı.

Evet suyuna gitmelisin. Hatta hocam burda şöyle demek istemişsiniz ama ben böyle demek istemiştim, bi bildiğiniz vardır siz ne anlatmaya çalıştınız acaba diye kendiniz de salağa yatıp bi şekilde tekrar okumasını da sağlabilirsin. Sonuçta finalden de düşük alırsan, kalma riskin olursa. Hocaya yine sen ricada bulunacaksın.

Siz haklı olduğunuzdan eminseniz aranızın bozulmasını dert etmeyin, birlik olun.

şimdi mezuniyet arifesi diye şikayet etmiyorsunuz, 2.3. sınıfta da daha hocadan ders alacağız takmasın diye şikayet etmiyorlar, e o zaman, ne zaman şikayet edeceksiniz ?

Hocam böyle böyle mail attım, gözden kaçmış dediniz, notumda değişiklik yok mu gibisinden bi mail atabilirsiniz .

Edit: esas şimdi şikayet edin, kaybedeceğiniz çok şey yok, mezun oluyorsunuz bir daha görmeyeceksiniz hocaları. böyle yapa yapa öğrenciler, düzen değişmiyor. yanlış anlamayın genel olarak diyorum.

benzer bir durum yasamistim. once kendisiyle gorustum dogru cevapladigim sorulari puanlandirmadigini gorduk kagidimi tekrar inceledigimizde. ama yine de bana notunu degistiremem tek ders sinavindan gecersin bu kadar iyi biliyorsan dedi ukalaca. ben de. gozu karartip nolacaksa olsun diyip gidip ustlerine sikayet ettim. puanim dgistirildi ve o dersten de gectim. yapmasaydim belki de bosuna okulum uzayacakti. hala en basarili cesaret hikayelerimdendir :) okulda unlu olmustum bildigin bu hocaya kafa tutmaya cesaret edebildigim icin.

çok ağrı yapıyorsa ben olsam giderdim. çünkü gerçekten belirsiz ve 2021 bahara kadar sürebileceği ön görülüyor.

Diş hekimleri daha fazla risk altında olduğu için titizdir. önlemini alıyordur. merak etme. git.

bence gitmelisin. ne zamana kadar süreceği belirsiz virüsün.

Bence ağrı çok yoksa gitmemeye çalışın

siz değil diş hekimi risk altında. en çok ölen doktor sıralamasında en tepedeler. yakınımın protez tedavisi başlanmıştı, dişçi ile görüştüler ve ertelediler acil bir durum olmadığı için. ön dişlerde eksik ile yaşamayı tercih ettik. ama sizin durum biraz farklı, doktor gel dediyse ve siz de gerekli önlemleri alarak dişçiye gidebiliyorsanız gidin derim. durumunuz ağırlaşırsa sonra daha kötü olur.

Hemen gitmezseniz birkaç güne ağrının şiddetinden belki gecenin 3'ünde koşa koşa acile gitmek zorunda kalabilirsiniz. O durumda hem düzgün tedavi göremezsiniz hem de virüs kapma riski daha yüksek olur. Diş kanalındaki enfeksiyon tedavi edilmediğinde vücuda yayılıp daha ciddi sorunlara da yol açabileceği söyleniyor ki bu coronadan daha tehlikeli olur.

En son saglik bakanliginin yaptigi aciklamaya gore acil tedaviler haricinde dis hekimleri hasta kabul etmemek zorunda. Kanal tedavisi acil tedaviler kapsaminda sayiliyor, bi de hekim mutlaka gel dediyse git bence.

Evet. Zamanla alışırsınız. Geçmiş olsun

Normal

Olur normal. Özellikle çok hassas ciltlerde hafif morarma vs bile oluyor. Bende de olmuşta.

Olabilir problem değil. Yanıktan dolayı o kanamalar. Benim neredeyse tüm kıl köklerimde oluyordu 2 gün sonra geçer. Bepantol sürebilirsiniz iyi gelit.

Onu da iade et. Sonra yeniden ayrı bir fişle al.

ürünü iade ederken fişi almıyorlar ki. daha doğrusu almamaları lazım. siz de vermek zorunda değilsiniz (illa fişi geri almam lazım diyen cahildir).

zaten iade ürün için gider pusulası düzenleyip geri alacak. olsa olsa sizdeki fişte iade edilen ürünün üstünü çizer, fişi de geri verir. öteki ürünü iade ederken de aynı fişle gidip iade edersiniz.

Fotokopisini verin.

Fişteki ürünün üzeri çizilir +1

Daha önce bir kaç kere başıma geldi, illa geri almam lazım diyen bir işbilmeze denk gelirseniz;

Fişin tamamını iade alıp kalan ürünler için yeni bir fiş kesilmesini isteyin.

bende hafif kepek vardi head and shoulders sampuan+krem ikisi bir arada ürünü gecirdi. ketoral gibi seyler de denemistim uzun sureli cozum olmamisti. (erkegim)

prozinc

medikal şampuan lazım kesin sonuç için. eczaneye gidip konazol'u deneyebilirsin. 10 lira mı ne fiyatı vardı

o saydıkların da iyi gelebilir ama medikal olarak kadolin/sedolin var.

dr gitsen daha faydalı olur.

selam. fazla aktif olmasa da sedef ve deri kuruluğu hastalığına sahibim. bu sebeple kepek de bonus olarak geliyor çünkü kafa derisi de çok kuruyabilen bir bölge.

her gün mutlaka, yazın günde en az 2 defa duş alan birisi olarak (antalya şartları) mevcut sorunum için ben de bir çok medikal ve normal şampuan denedim. h&s bana hiç faydalı olmadı, pantene %60 gibi yardımcı oldu, adını hatırlamadığım ama medikal olan şampuanlardan kullandığımda kafa derim çok geriliyordu ve sedef bunu hiç sevmez. sonuç olarak birkaç senedir clear kullanıyorum. (git:i.hizliresim.com ) genel olarak en az %90 kadar benim sorunumu çözdü diyebilirim.

Kepek için önemli bir detay da bu şampuanları kullanırken birinci yıkamada saçın kirini akıtın, ikinci şampuanlamada kafada şampuan varken 5 dk kadar bekleyin, sonra durulayın.

h&s'nin clinically proven solutions serisi vardı. scalp relief ve dandruff bilmemne. onları yıllardır problemsiz kullandım ama tr'de artık yok.

bir kaç aydır aynı markanın clinical strength (mavi renkli) versiyonunu kullanıyorum. ondan da memnunum. biraz pahalı.

pahalı bir ürün ama vichy dercos yağlı saçlar için olanı. kuru saçlar için olanıda var. yeşil kutulu. er kişisi için yazıyorum.

ne pantene kepeğe karşı ne head and shoulders nede bir çok organik kepek karşıtı şampuan hiç biri işe yaramadı. bu zırt diye 3-4 günde yoketti. 3-4 senedir kullanıyorum. internetten alıyorum kupon indirim vs... denk gelirse biraz daha ucuza geliyor.
yanına daha ucuz başka bir şampuan alıp kepek kesildikten sonra mesela 2 duşta bunu 1 duşta ucuz başka bir şampuanı kullanıp daha uzun süre gitmesini sağlayabilirsiniz. bu şekilde kullanıncada tekrardan kepek başlamadı bende.

clear beyaz şişe hep çözdü derdimi. ara sıra urban care'in güzel şampuanlarına sulanıyorum ama 1-2 yıkamadan sonra kepek yapıyor, clear'e dönüş yapıyorum.
imza: kadın

Fiyata bakmayın bu dönemde. Bildiğiniz ürünü güvendiğiniz yerden alın. Eczaneye bile sahte ürün satmaya çalışan adiler varmış. O piyasa çok karışık malum.

garnier falan bak

20-30 tl’ye alacağın şeyler hassas cildine iyi gelmeyecektir sanırım. Sebamed’in yüz temizleme için sabunu var bu fiyat aralığında. Çok eskiden kullanmıştım. Benim cildimi biraz kurutuyordu ama hiç hassasiyet yapmamıştı. Onu deneyebilirsin.

Rossman'da fiyat performans oranı yüksek ürünler önerilmişti burada, eski sorularda okumuştum, temizleme jeli için net bir şey hatırlamıyorum ama nemlendiricileri beğeniliyorsa temizleme jeli de fena değildir diye düşünüyorum.

gratisten bee beautynin narlı temizleme köpüğünü alabilirsiniz, o yoksa da aynı markadan organik sertifikalı temizleme köpüğü iş görür.

Eczanedeki sabunlara bakabilirsin maddi durumun el verir hale gelene kadar.

Imax (bu pahali olabilir, bi de bu tek tur galiba, direkt sivilce uzerine, etkili urundur) Moos (bunun her turu var ve degismediyse o dedigin fiyatlaraydi, iyi bi marka bu ama sana nasil gelir bilemezsin) gibi markalara bak eczaneden.

Mikrop uretmemesi acisindan pompa hep daha iyidir ama temiz bi sekilde muhafaza edersen kalip sabun da olur bence.

Sebamed yazmislar, eczane urunu olmaktan cikti yillar once o ama o da denenebilir

Elma sirkesi, gul sirkesi.

Gul sirkesi homemadearomaterapi’de var ve pahali diyeceksiniz ama sulandirarak kullanacaginiz icin uzun sure yeterli olur

zıaja diye bir marka var denemiştim güzedi.watsons ta satılıyor.

Islandığı içindir.

karaciğer rahatsızlığı olan insanlarda gümüş takı çabuk kararır diye bir hurafe var ama.

boynunuza deodorant sikarken denk geliyordur kupaye.

cildinin nemi, yağı, ph'ı farklı demek ki. ya da takdir i ilahi.
beğendiğin açıklamayı seç :)

çelik al kararma derdi olmaz

terliyorsanız kolyeler hemen kararır. Çıkarıp banyoda da bırakmayın nemlenir hemen.
gerçi ben de aynı dertten muzdaribim ne kadar denersem deneyeyim en fazla 10 kere takabilmişimdir imitasyonları :D sonrası çöp kutusu.

yağlı cilt alarmı

Teriniz in ph’ı

Bu arada cerrahi çelik küpe alın ona bir şey olmaz.

google maps ile gezdim ama göremedim.

bit.ly

tam moda'da degil de kadikoy'den en saga dogru gidip o yoldan moda'ya cikarken (tramvayin geldigi yolu diyorum) soldaki binalardan birine benzettim. gideli 2 sene olmustur ama sadece goz asinaligi benimkisi.

sanki asuman'ın yanındaki binaya benziyor
bina çok tanıdık ama yerini kestiremiyorum

Nedense bana daha çok caddebostani hatirlatti :( dikkatli bakacagim dolasirken

Kötüleyeceğim ama bir dinleyin. Bir arkadaşım sürekli yaptırıyor, güzel gözüküyor ve tırnak konusunda takıntılı olduğu için tırnak bakımına harcadığı zamandan çok tasarruf ediyor. Buraya kadar şahane.

Sorun şu, uzun süre kullanınca kendi tırnağınız hava almıyor, takma tırnakları söküp yeniledikçe (çünkü tırnağınız uzadıkça yeniden yapıştırılması gerekiyor) tırnak çok yıpranıyor. Özellikle kendi tırnağınız ince ve zayıfsa toparlaması çok zor oluyor.

Uzun boylu kızlarda güzel oluyor bunlar. Erkek olarak konuşuyorum. Boyu kısalarda bana garip geliyor. Tabii herkes istediğini giyer.

boyun uzun değilse bulaşma derim.

ben boyum uzun olsaydı da bulaşmazdım çünkü kombin yapacak üst zor bulunur. modelin üzerindeki bile yakışmamış bence.

kısa ve orta boylu kadınlarda bu etekler gerçekten boy kesiyor. Ya komple uzun etek ya da mini etek giymek her zaman daha mantıklı. bir de hafif fazla kilo varsa iyice kötü duruyor. terziye sorup boyunu mini ayarına getirtebilirsiniz ama astarı yüzünden pahalıya geledebilir.

ha çok sevdim illa giyeceğim diyorsanız basic bir bluz ve uzun siyah çizmelerle kombin yapmayı deneyebilirsiniz.

165 boy, eğer zayıf isen çok sıkıntı olmaz. Elinde varsa çöpe atacak halin yok. Beyaz basic t-shirt ve beyaz spor ayakkabı ile, boğazlı triko kazak ve topuklu süet bot ile farklı durumlar için kombinlenebilir.

boyun 1.60 ve üzeri topuklu giyerek taşırsın.deri oldugu için kırışması olabiliyor ters katlaman filan lazım dolaba koyarken.Eğer boyun çok kısaysa birkaç tık kısalt giy güzel duruyor.

cok sacma bi boyu var bence begenmedim.

Balat ta var boyle bir şemsiyeli sokak. Ve evler de balat takilere benziyor.

Kadıköy de de var tabi ama resimdeki yer nerede bilmiyorum

Kadıköy değil, balat burası. Belli yani binalardan.

kadıköy de böyle leş binalar yok

Benim başımın altından çıktı sanırım. Kadıköy degil zaten.
Kadıköy de bile öyle semsiyeli sokaklar var ama fotoğraftaki yer nerede bilmiyorum.

soğumam. isterse sonradan kapansın yine sorun yok.

Jelly+1

ayrılırım

bana göre artı puan
tüm baskılara göre kendi düşündüğü/istediği şekilde yaşıyor olması pozitif etki yaratır.

Bende biraz soğurdum sanırım, ilk sevgilim kapanmak istesem ne düşünürdün demişti. bende ayrılırdım yapamazdık sanırım demiştim. aslında kendinle alakalı. kenidini dine bağlı görüyorsan çok bir sıkıntı olmamalı. ama dini kavramların tam karşısındaysan, işte o zaman kız arkadaşının bugünkü dünya görüşünü iyi ölçüp tartmalısın derim.

soğunulur. soğurum

Sıkıntı yapmam.

oncelikle kadinim ama kendimi boyle bir iliskide dusununce cocuk yasta bir baski sonucu yapilagelen bir aliskanliktan dusuncesi ve mantigiyla siyrilabilmis (benim dusunceme gore dogru yolu bulmus :)) ) bir insandir bu insan. bende sogumanin tersi bir etki uyandirirdi sanirim. tabii yine de davulun sesi uzaktan hos gelir belki yine de sogurum, birebir yasasaydim ne dusunurdum bilemiyorum.

Soğumak ne alaka? Yıllar önce almış olduğu bir karar ve 20li yaşlarda açıldı ise bu onun karari, öncesi ise onun karari değildi.

fikrim değişmez, soğumam. hatta kendi kendine bir şeyleri çözüp bilinçli bir açılma süreciyle beraber ateist/deist olmuşsa ayrıca saygılarımı sunarım.

Türkiye'deki aile ve elalem ne der terör örgütlerine rağmen böyle bir karar alabilmiş olmasına saygı duyardım.

Helal derim ne soğuması

benim için ekstra turn on. ben şu an bile kapandırmaya çalışıyorum sonra açılmak üzere.

bence Türk kendisi.

anadili ingilizce değil orası kesin. muhtemelen uzun yıllardır ingiltere'de yaşamış bir türk ya da orta doğulu.

oversize modası var zaten, geniş dökümlü salaş

kız kardeşim ne zaman dışarı çıksa elinde sweat ile eve geliyor. abi bak sana ne aldım diye. daha hiçbir tanesini giymek de bana nasip olmadı. bana diye alıyor bedenleri de bana göre ama hep kendi giyiyor. emanet gibi durdu desem de ı ıh. moda falan herhalde. dışarı mışarı öyle çıkıyor. pahara pahara dolaşıyor.
üniversite gençliği çok ayrı kafada. biz yaşlandık galiba.

Bol sweatler kadında çok hoş duruyor salaş halde

Kazaklarımı da sweat shirtleri de erkek reyonundan alıyorum ben. Kimse de bugüne kadar bir şey demedi. Arkamdan konusuyorlarsa bilemem.

yakışır alın.

Paspal duruyor ama giyiyor millet. Moda diye.
Yakistigindam degil, moda.

ABD'de yaşıyorsanız ve gündeme hakimseniz belki komik gelebilir. Aksi halde başlamaya değmez. IMDb puanı bile 5.1/10

Erich Fromm iyi bir başlangıç olabilir.

Tam olarak sıra veremem ama Engin Geçtan - İnsan Olmak ile başlayabilirsin.

Amacın ne ise ona göre değişir bu sorunun cevabı, yani "Niye psikoloji üzerine kitaplar okuyorum" sorusuna verdiğin cevaba göre.

Belirgin bir amacın yoksa okudukça oluşacaktır o zaten, merakını bir sebeple ilk cezbeden şeye yapışıp okumaya başla.

ben de sıra veremem ama yeni başladığınız için iknanın psikolojisi adlı kitabı önerebilirim. birkaç sene önce okumuştum, ağır olmayan keyifli bir kitaptı.

(bkz: the psychology of persuasion )

Ben de bir sıra veremicem sadece Freud okumak için çok acele etmeyin diyebilirim. Psikanaliz okumaları için o literatüre hakim olmak gerekiyor, Freud kitaplarını okurların kuram hakkında önbilgisi olduğunu varsayarak yazmış çünkü. Belki psikoloji tarihi okumakla başlayıp ekolünü ve perspektifini beğendiğiniz kuramcılar üzerinden ilerleyebilirsiniz. Eğer bu yolu seçerseniz şu kitabı öneririm: www.idefix.com

cengiz güleç'in kitaplarını da öneririm.

Sigmund Freud - Günlük Yaşamın Psikopatolojisi

Aspirinin içeriğinde asetilsalisilik asit olduğu için kullanılmayacağı söyleniyor cilt için.

redditte baya başlık var. her birinde milletin deneyip fayda aldığı şeyleri bulabilirsin.
aspirin den bahsetmiş şu linkteki
www.reddit.com

www.aad.org

Keratosis pilaris sanirim bunlar tavuk derisi görüntüsü. Asitlerle peelinglerle soyarak duzenli firca krem vs kullanarak azaltanlar var galiba.

kuru ciltler daha yatkın oluyor pütüre, nemlendirmek gerek.

Bunun için Dermoskin face and body peeling jel ve üreli nemlendirici öneriyorlar.

(git: )www.instagram.com

kese+peeling+düzenli kremler+yağlar
bir süre sonra düzelir.