[]
olasılıkları kaçırmak
uzun zamandır kendimi bulmaya çalışıyorum. son birkaç aydır sayısını hatırlayamayacağım kadar topuluk, insanla görüşüp onlardan ayrıldım. ayrıldığım topluluk ve insanlar artık bana faydası olmadığına inandığım, kendime yanında daha fazla yer bulamadıklarımdı. aslında mesele basit. bizler değiştikçe hayatımız değişiyor, çevremiz, arkadaşlarımız değişiyor. ne kadar hızlı değişiyorsak bunlarda öyle hızlı değişir. kendimi birçok şekilde değiştirdim ama sonunda kendim olmam gerektiğini anladım. kendim olduğumu sandığımda bile bir şeylerin etkisinde olduğumu anladım. eğer ne kadar kendim olursam yanımda olan insanlardan o kadar mutlu olacağımı farkındayım. ama mesele şu ne zaman karşıma tam olarak istediğim deneyimi yaşayabileceğimi düşündüğüm bir olasılık çıksa onu kaçırıyorum. bugün arkadaşımla galata köprüsünde yürürken iki avrupalı turist (kız,erkek) arkadaşımın çantasının açık olduğunu espirili bir şekilde söylediler. aşırı samimi hissettim. avrupaya kaçmak istiyoken avrupa gelmiş gibi hissettim adeta. o anda onlarla konuşabilirdim ama yanımda kasıntı arkadaşımın olmasını bahane ettim kendi kendime. muhabbet kursam istanbul turist rehberleri bile olup iki avrupalı arakdaş edinme fırsatını kaçırdım diye düşündüm. üstelik kaç kere karşı karşıya geldik. basit bir örnek bu tarzda onlarca olasılığın olduğunu ve kaçtığını düşünün benim açımdan. kendimi suçluyorum her seferinde de. yoruldum artık. ama bilmiyorum doğru ne doğru var mı.. dün ilk defa kelebek etkisini şimdide mr. nobody'i izliyorum.
olasılıklar ve onların uygulanabilirliği hakkında ne düşünüyorsuz?
olasılıklar ve onların uygulanabilirliği hakkında ne düşünüyorsuz?
bu duyuru yazarken de o an olabilecek bir sürü olasılıktan da sadece birini gerçekleştirdiğinin farkındasın değil mi ?
O an bir karar verdikten sonra kaçıp giden fırsatları düşünürsen bunun sonu yok..Tarih okurken bile "ya şöyle olsaydı" diyemezsin..Çünkü olmadı bu oldu..Sen de verdiğin kararlarla kendi varoluşunu gerçekleştiriyorsun ve sayısıyz olasılıktan biri senin için gerçekleşiyor bazıları yok oluyor..Yok olanlara değil her seferinde tekrar önüne çıkan kararlara odaklanman lazım. Bir karar verince diğeri karşına çıkıyor zaten..O an doğru da olsa yanlışta olsa sen o kararı verdin. o sensin hatalarınla ya da kendince doğrularınla sensin.
O an bir karar verdikten sonra kaçıp giden fırsatları düşünürsen bunun sonu yok..Tarih okurken bile "ya şöyle olsaydı" diyemezsin..Çünkü olmadı bu oldu..Sen de verdiğin kararlarla kendi varoluşunu gerçekleştiriyorsun ve sayısıyz olasılıktan biri senin için gerçekleşiyor bazıları yok oluyor..Yok olanlara değil her seferinde tekrar önüne çıkan kararlara odaklanman lazım. Bir karar verince diğeri karşına çıkıyor zaten..O an doğru da olsa yanlışta olsa sen o kararı verdin. o sensin hatalarınla ya da kendince doğrularınla sensin.
- qazaqwsx (05.04.17 00:39:04)
@qazaqwsx çok güzeldi yorumun sağol. geçmişe bakmak yerine yoluma odaklanmalıyım anladığım. belki sürekli pişmanlık ve suçluluk duygusunu bu şekilde yenebilirim..
- douglas (05.04.17 00:42:12)
[]
içki kültürü olan arkadaşlar
çalışırken (masa başı rahat ortam) hangi tür içkilerden içebilirim. performansımı artırsın, rahatlatsın, verimli hale getirsin istiyorum. sağlığıma dikkat eden bir insan olduğumuda gereksiz yere ilave edeyim dedim.
viski yahut konyak
- cekilmis gayfe (04.04.17 01:55:49)
+1 +1
- nıç (04.04.17 01:58:58)
Kanyağa ben de katılacağım. Burada ruslar soda gibi tüketiyor, çivi gibi yapıyor hepsini. Ben de alman markası içiyorum bi tane ama suyun içine katıyorum kahvenin değil. Eve gidince öneririm markayı
- Vse budet horosho (04.04.17 07:51:36)
Ancak viski konusunda hemfikir değilim. Hele votka bu durumla tamamen alakasız :)
- Vse budet horosho (04.04.17 07:52:08)
Eski calistigim yerde sarap, bazen de bira iciyorduk calisirken. Bira performamsi biraz dusuruyordu ama sarap iyi geliyordu.
- stavro (04.04.17 14:27:35)
[]
bi oyun vardı çok güzel bi oyundu
bir yıl önce gameplay videosunu izlemiştim. zaman kırılmaları oluyordu oyunun içinde. çok modern bir oyun her bilgisayar kaldırmazdı. hatta oyunde fringe dizisinden broyels vardı. bilimkurgusal uzay zaman kuantum kafasında bir oyundu. ismini hiç hatırlamıyorum. yardımcı olun :(
quantum break sanırım. broyles var mı emin değilim ama.
- ontheroad (02.04.17 16:32:10)
quantum break
- nolmus yani (02.04.17 17:01:58)
quantum break mi bilmiyorum ama aklıma singularity geldi. bunu da seversin yüksek ihtimal.
- melancholia (02.04.17 17:35:37)
[]
3D Modellinge başlamak
Bizim okulda VR lab var. Orayı değerlendirmek istiyorum ama nasıl yapacağımı bilmiyorum. İşin aslı programlama ve grafik dizayna çok meraklı olmama rağmen ps'den başka program bilmiyorum. Blender, after affects, premiere, C+ öğrenmek niyetindeyim. Soru şu; Blender ile 3D modeller yaparak onlara VR gözlüğümle bakabilir miyim? kendimi geliştirmem yönünde faydalı olurmu bu?
Evet bakabilirsin, ama kendini geliştirme yönünde gözlükle bakman pek bir fark yaratmayacaktır.
3D öğrenmek istiyorsan Cinema4D, video-grafik istiyorsan After Effects öğrenmeni öneririm.
Premiere'de montaj yapılıyor, onu zaten cep telefonumuzla bile yapabildiğimiz için yepyeni bir dünya açmayacaktır sana ama bu diğer ikisi açar.
3D öğrenmek istiyorsan Cinema4D, video-grafik istiyorsan After Effects öğrenmeni öneririm.
Premiere'de montaj yapılıyor, onu zaten cep telefonumuzla bile yapabildiğimiz için yepyeni bir dünya açmayacaktır sana ama bu diğer ikisi açar.
- michael_knight (02.04.17 02:25:59)
[]
imdb hakkında
imdbyi daha efektif kullanmak istiyorum. film kaydediliyor ama oyuncu, direktör, yönetmen kaydedilmiyor mu? favori listesi falanda olabilir.
sadece listeler oluşturup, o listelere filmleri ekleyebiliyorsun. Maalesef oyuncu yada yönetmen eklemek yok.
- arşivci (01.04.17 14:27:11)
çok saçma ya olmaz şey yine evernote
- douglas (01.04.17 14:56:39)
Profil sayfasında "Your Lists" altında liste oluştur diyerek gerçek kişi listesi oluşturabilirsin.
- bastibacak kamil (01.04.17 14:59:34)
Yo oyuncu, yönetmen ekleyebilirsin. Add to list de oluyor.
- patatesli yumurta (01.04.17 15:36:35)
çok teşekkür ediyorum :)
- douglas (01.04.17 17:01:58)
[]
sakal jilet ağda
Şimdi genel bi söylenti var biliyosunuz jiletle alırsanız daha çok sakal çıkar diye. Üst yanak içinde makine/jilet kullanırsanız daha çok tüy çıkar diye bi söylenti var. Sakalı makineyle alırsam çok hızlı uzuyor ve tam temizlenmiş olmuyor sinek kaydı olmuyo. Üst yanak içinde haftada bir berbere gitmek zorunda olmak bunaltıcı olabiliyo orayıda makineyle almak istiyorum.
gerçekten yok değil mi emin olmak istiyorum yılların kulak dolgunluğu var sonuçta
- douglas (31.03.17 22:57:39)
jilet kalın olmayan kılları kalınlaştırıyor biraz daha. ama çıkacağı tam yoksa çıkmaz varsa çıkar.
jilet iyi ama tek bıçaklı olanlar zaman kaybettirir. iyi bir şey al bence.
altta köylü möylü okuyunca ek bilgi getireyim: kıl kökü harab edilmedikçe aynı şekilde çıkmaya devam eder. kalınlaştırırdan kastım sadece kalın gözükmesiydi.
jilet iyi ama tek bıçaklı olanlar zaman kaybettirir. iyi bir şey al bence.
altta köylü möylü okuyunca ek bilgi getireyim: kıl kökü harab edilmedikçe aynı şekilde çıkmaya devam eder. kalınlaştırırdan kastım sadece kalın gözükmesiydi.
- tuzumkuru (31.03.17 23:03:38 ~ 23:21:59)
şuanda evrimağacı youtube canlı yayını dinliyorum bu bir tesadüf olamaz
- douglas (31.03.17 23:08:31)
Ağda kökten çektiği için haliyle daha uzun süre temiz görüntüyü koruyor, jilet aynı işlemi yüzeysel yaptığından uzaması daha kısa sürüyor ama ikisinin sonucunda da gelinen nokta aynı. Yani ilk aşamada ne varsa ağda yapınca da o noktaya ulaşır jiletle makineyle kesersen yine o noktaya ulaşır. Jilet daha çok çıkmasına neden olmaz. Zaten bir kılı kesmek yüzeysel bir işlem, neden daha çok uzamasına neden olsun ki. Senin hormonların zaten o kadar çıkmasına izin veriyor, jiletin hormonal bir etkisi olamaz bu anlamda. Kıllar uzamaya başladıkça ucu inceleşir ama kökü kalındır, kılı kestiğinde kalın kök yine varlığını muhafaza eder, uzamaya başladıkça incelir. Jiletle kesmek kıl çoğaltır olayı hurafelikten çıktı, seni tenzih ederim ama köylülük artık bu düşünce.
- angelus (31.03.17 23:09:39)
çok teşekkür ederim angelus tenzih etmene gerek yok duymak istediğim buydu :)
- douglas (31.03.17 23:11:11)
Jiletle daha çok sakal çıkar olayı dedikleri gibi doğru değil, sadece kılın kökü daha kalın olduğu için kökten jiletle alınca daha çokmuş gibi görünür, yani sayı artmaz ama görünümde gürleşmiş gibi olur.
- gezegen olan pluton (31.03.17 23:11:14)
Jİlet görebildiğimiz tüyleri alıyor. Ama ağda göremediklerimizi de koparıyor, çok küçükleri. Onlar zamnla büyüyor diye düşünüyorum.
- Cursed Chico (31.03.17 23:40:05)
[]
harddisk gidicimi?
prntscr.com
şöyle bir rapor verdi benim yadigar(7seneyi doldurdu) disk için HD Tune. Ne dersiniz yedeklemeye başlayayım mı verileri?
şöyle bir rapor verdi benim yadigar(7seneyi doldurdu) disk için HD Tune. Ne dersiniz yedeklemeye başlayayım mı verileri?
Bence insanin her zaman bir yedegi olmalı. Sıfır cihaz bile 3 aya veri kaybı yaşatabiliyor. Sorun olmayacaksa al bi yedek bence
- rucka boji (29.03.17 19:38:47)
[]
macbook çanta
normal okul çantamın içine macbooku koyduğumda çok korunaksız oluyor. böyle tablet kılıfı gibi sadece onu koruyacak basit bir kılıf çanta arıyorum. öyleki maci dışarıda çıkartmak istediğimde çantasından çıkarmıyım fermuarı açıp çantanın içinden kullanayım. dediğim gibi sadece yumuşak bariyer ile korumasını istiyorum bilgisayarı elde çantayla taşımayı değil.
www.hepsiburada.com
bu olabilir mi emin değilim ya da bu
www.mediamarkt.com.tr
www.hepsiburada.com
bu olabilir mi emin değilim ya da bu
www.mediamarkt.com.tr
duyuruyu görünce 2. linktekini sipariş verdim şimdi :)
- Hendrix'e tapan adam (28.03.17 12:27:58)
caselogic olan var bende bayağı iş görüyor. ben 30-40 tl civarında almıştım 1 yıl önce sanırım indirim vardı d&r'da.diğeride iş görür o kadar para verme bence. ikincisi daha kullanışlı gibi görünüyor hatta. bi avm'ye gidip mediamarkt'ta ve teknosa veya d&r'da bi incele derim.
- sarlatan (28.03.17 12:33:49)
aliexpress e göz at. geçen sene 6 dolara su geçirmez (geçirirde havuza falan düşmesi lazım) neopren case almıştım.
- prezarlatif (28.03.17 12:38:37)
ikincisi sonuna kadar açılıyor gibi gözüküyor, senin istediğin amaca daha uygun gibi kapak gibi açabilirsin. İlkinde yine içinden çıkaracaksın falan.
- çakıstes (28.03.17 12:52:27)
aynen ama o desen ne öyle iğrenç :D deseni güzel olsa alabilirim ya da rengi
- douglas (28.03.17 13:51:23)
'öyleki maci dışarıda çıkartmak istediğimde çantasından çıkarmıyım fermuarı açıp çantanın içinden kullanayım. dediğim gibi sadece yumuşak bariyer ile korumasını istiyorum bilgisayarı elde çantayla taşımayı değil.' böyle düşünen biri için desen renk çok da önemli olmasa gerek.
- Hendrix'e tapan adam (28.03.17 14:01:32)
- sarlatan (29.03.17 11:26:21)
hem işlevsel olsun hem zevkli olsun benim hayat felsefem bu @Hendrix'e tapan adam
- douglas (29.03.17 19:38:31)
[]
bizde neden yok
italya ve fransada yüzyıllar önce başlamış sanat akımlarının devamını görebiliyoruz. heykelcilik için yunanistanı örnek veremesemde fransa hala modanın başkenti italya hala sanatın beşiği. ama nedense türkiyede bunun gibi hiçbir şey göremiyorum. başlattığımız sanat akımları yada dalları yokmu hiç? yoksa sürdüremedikmi yoksa güncel bağnaz atmosfermi izin vermedi aklımda sorular
edebiyatta yok muyuz? şiir, roman alanında falan?
- blue eyes white dragon (27.03.17 20:16:09)
Cunku paramiz yok Anadolu insani sanat dusunemiyor. Heykel ve resim zaten gunah. Edebiyatta da buyuk sansur var. Yeni bir olay da degil bu.
- Traveller (27.03.17 20:22:31 ~ 20:23:03)
moda ve insan sureti yapmak, heykelcilik vs. dinen hoş görülmeyen kavram ve uygulamalardır. dinen giyimde kapanma (tesettür) esastır. bunun disinda bir giyim sekil ve tarzina izin yoktur. dinen insan her zaman baska din ve inanislardan farkli giyinmek zorundadir. saç, sakal trasi da onlardan farkli olmak zorunda. biz baslatmis sayilmasakta onlara göre dogu/ortadogu tarzıni/yasami oryantalizm olarak adlandiriliyor. yine de bunun yaninda cesitli süsleme, tezhip, hat ve mimari konularinda müslüman sanatcilarin ayri bir yeri vardir.
- 1adam (27.03.17 20:24:10)
Allah belamızı vermiş çünkü lanet bir coğrafyanın ürünü olarak doğduk neyse cok doluyum burayı gördüm yazayım dedim saygılar
- fıytfıyt (27.03.17 20:28:25)
Cumhuriyet tarihi mimarisinde Wikipedia sayfasında bazı akımlar var, birinci ulusal mimarlık akımı falan gibi. Bunlar biraz yenilikçi olmakla beraber Osmanlı ve Selçuklu mimarisinden etkilenmiş. 50'lerden sonra liberal politikalarla beraber gelen yozlaşma, şehirlerin görünüşünü de zevksizleştirmiş. Orantısız iç göçler, plansız yerleşim derken iğrenç iğrenç şehirler oluşmuş. Yoksa belli tarzlar üretilmiş zamanında.
- grv (27.03.17 20:38:29)
Tamamen yok diyemeyiz. Çini ve ebru sanatı var görsel olarak. Kökenleri çok eskiye dayanıyor. Mimar Sinan'ın da kendine göre bir tarzı vardı. Divan edebiyatı da başarılı bir sanat. İtalya'yla kim karşılaştırılsa zaten geride kalır. Bu topraklardaki insanların böyle şeyler düşünmek için pek fırsatları olmadı. Bir ülkede ekonomik anlamda refah varsa insanlar sanat düşünebilir. Antik Yunanistan ekonomik olarak gelişmişti. Deniz ticareti vardı. Bolluk olunca kafalar çalışıyor tabii.
- dissendium (27.03.17 20:49:24)
osmanlı'da resim sanatına dönem dönem bazı padişahlar sıcak baktı. son dönemde ise Paris'e gidip eğitim alan sanatçılar oldu.
mesela 1933'te D Grubu kuruldu. ondan önce de osmanlı ressamlar cemiyeti falan vardı.
Ama plastik sanatlarda ilk zamanlardan beri batı örnek alındığı için kendine has bir dil oluşturulamadı. bu sonucun birçok sebebi var elbette.
Osmanlı dan günümüze sanat vs gibi aratıp kaynaklara ulaşabilirsin.
mesela 1933'te D Grubu kuruldu. ondan önce de osmanlı ressamlar cemiyeti falan vardı.
Ama plastik sanatlarda ilk zamanlardan beri batı örnek alındığı için kendine has bir dil oluşturulamadı. bu sonucun birçok sebebi var elbette.
Osmanlı dan günümüze sanat vs gibi aratıp kaynaklara ulaşabilirsin.
- a man alone (27.03.17 20:59:33)
Çünkü bizde sanata destek verilmiyor.
Hem, sanat para yiyen bir alan. Para da kazandırmıyor zaten. Niye boşuna paramız gitsin?
!!!
Hem, sanat para yiyen bir alan. Para da kazandırmıyor zaten. Niye boşuna paramız gitsin?
!!!
- MaNOfTheYear (27.03.17 21:24:29 ~ 21:25:22)
[]
mac windows arası dosya paylaşımı
windowsta paylaşılan disk ve klasörlere erişmek için www.sihirlielma.com bu adımları uyguladım ama en sonda windows için şifre girmemi istiyor. bilgisayarımda şifre yok ve isim bilgisayar adı değil mi? her nasılsa başka bir ismi otomatik giriyor mac o ekranda. i0.wp.com bu ekranda. şifre yoksa ne şifresi yazacağım?
Dukto diye bir yazılım var. Galiba mac te de çalışıyordu. Bunu da deneyebilirsin.
- sutlu nescafe (26.03.17 16:49:06)
3. parti yazılıma gerek yok aslında soruma cevap alırsam daha çok sevinirim yinede teşekkürler
- douglas (26.03.17 18:31:21)
[]
bim nasıl
bim nasıl kopyasını yapabiliyor her şeyin? bir giriyorum çin malı market gibi her şeyin bir kopyası var. tutkunun bile var. arkasında garip şeyler yazıyor yani türk malı olmadığını düşünüyorum. moroccoda imal edildi falan yazıyor. bim çok garip bir yer. hemen her şeyin taklidini nasıl yapıyor ve neden yapıyor?
- blue eyes white dragon (23.03.17 22:09:39)
Niye yapamasin? Adamlar biskuvi cikolata falan yapiyor, uzay bilimi gerekmiyor ki.
- sckxyss (23.03.17 22:12:38)
bazen ana firmaların yan ürünleri de oluyor. onlardan da alıyorlar bildiğim kadarıyla.
- gotic (23.03.17 22:16:34)
aynen bu roket bilimi değil. tr de ufak olmayan çok sayıda gıda üreticisi var, onlardan birine gidiyor, tık diye sipariş verebiliyor. bim için geçerli değil ama bazen hem orjinal ürünü, hem çakmasını aynı firma üretebiliyor :)
- kurnaz (23.03.17 22:19:53)
Adamların ayrı bölümü var, sadece ürün taklidi üzerine. Fabrikalara gidip benzerini yap diyorlar, çok zor iş değil.
- stewie (23.03.17 22:33:31)
Hepsi türkiyede yapılıyor..centro ve süsse bifa ve biskotta yapılıyor mesela biskotta ülker aslında hatta hepsi pladis neyse..casey de aynı şekilde bifa ve biskotta üretiliyor..buono şölen çikolata ve detay gıda da üretiliyor, krinkıl modern çik ve biskotta üretiliyor..yani anlıyacağınız, hemen hemen tüm ürünler karamandaki bisküvici ve çikolatacılarda, süt ürünlerinin çoğu konyadaki firmalar da, simbat kuruyemişler de gaziantep kursan gıda da üretiliyor..hemen hemen hepsi 2. Sınıf replika ürünler
- karbonat erol (23.03.17 22:46:26)
Discounter tabir edilen marketlerin genel stratejisidir bu, sasirilacak bir sey.
Almanya'da aldi'ye, lidl'a gitsen de aynisi.
Almanya'da aldi'ye, lidl'a gitsen de aynisi.
- kuehles blondes (23.03.17 23:05:41)
Mobilde editleyemiyorum:
"Sasirilacak bir sey degil"
Genel strateji. Paketi, logosu, ismi bile benzer olur.(yasal cercevede ne kadar benzetebilmesine izin varsa iste)
Halley demez de "kuyrukluyildiz" filan der.
"Sasirilacak bir sey degil"
Genel strateji. Paketi, logosu, ismi bile benzer olur.(yasal cercevede ne kadar benzetebilmesine izin varsa iste)
Halley demez de "kuyrukluyildiz" filan der.
- kuehles blondes (23.03.17 23:07:19)
peki bu ürünlerin içeriği orjinallerinkiyle aynımı ? yani daha çok katkı ve kimyasal madde zararlılık oranı vs. kalite
- douglas (26.03.17 18:33:53)
bu ürünlere reklam yapılmadığı için ekstra maliyet binmiyor. bir de boyutları biraz daha küçültüp ölçüleri ile oynayabilirler. o yüzden diğeri ne kadar zararlıysa bunlar da o kadar zararlı diye düşünüyorum.
- gotic (26.03.17 18:44:19)
[]
bu telefon hakkında görüşleriniz
bu gizemli telefon varlıkları moleküler düzeyde tarayıp size bilgi verebildiğini söylüyor videodanda anlayacağınız üzere. israilli bir firmaymış bunu yapan.
www.phone.consumerphysics.com
bir inceleyin derim böyle bir şey mümkün olabilir mi arkadaşlar?
www.phone.consumerphysics.com
bir inceleyin derim böyle bir şey mümkün olabilir mi arkadaşlar?
- givemesomesubstance (20.03.17 15:34:54)
[]
diğer üniversiteler
Bir gün spordan çıkmış Beşiktaş'a giderken bir restorana girmek isterim ve foursquareden yeni bir yer bulup adrese giderim. İtalyan usulü bir makarnacı. Oturmuş beklerken yan masaya 5 6 kişi bir grup gelir. Ben yemeğimi yerken yaklaşık 45 dk boyunca onları dinlememden mimar sinan üniversitesi öğrencileri olduğunu anladım. Gerçekten güzel bir muhabbetleri vardı ve kesinlikle bizim okulun öğrencilerine(bahçeşehir) benzemiyordu. Başka üniversiteler başka dünyalar kafasındayım şu an. Benimkisi bana yetiyor ama onların arkadaş ortamına girmek istedim cidden o an. Aynı zamanda etkinlik delisi bir insanım bir çok konu ile ilgileniyorum bj durumda nasıl diğer üniversitelerin çevrelerine dahil olabilirim?
Özel üniversite ortamında samimiyet olmaz pek. Parana arabana göre değer biçerler. normal yani bahçeşehirle kıyasladığında. Millet liseye gider gibi gidip geliyor
- empedokles (18.03.17 23:49:47)
Bahçeşehir'deki durumu bilmiyorum ama üniversite kulüpleri aradığınız yer. Muhakkak vardır da yoksa da siz kurmak için girişimde bulunabilirsiniz. Bu kulüpler genelde diğer üniversitelerle etkileşim halinde oluyor, fotoğraf kulübü, dağcılık kulübü beraber etkinlikler, geziler falan düzenliyorlardı. itü, yıldız, marmara vs.
- senolll (18.03.17 23:56:49 ~ 23:57:36)
boğaziçi'nin kulüplerine üye olmak için boğaziçi öğrencisi olma şartı yoktu hatırladığım kadarıyla. mesela itü'de okuyan mağaracılar filan vardı kulüpte. kulüp üyeliklerinden yürüyebilirsiniz.
- otonomo (18.03.17 23:57:10 ~ 23:57:28)
[]
Bu çantayı alabilirmiyim
www.xd-design.com
Cok hosuma gitti. Kickstarterden cikmis. Adam ayni anda icine mac foto machine ve daha bircok seyi duzgunce yerlestiriyor ayrica ergonomiside oldukca iyi dizayn edilmis. Ergonomi(saglik icin) ve kapasite zariflik orani benim icin onemli. Ama 330TL ediyor tlye cevirince. Sizce verilirmi bu para buna? Ayrica istedigim ozelliklerde tavsiye edebileceginiz varsa sevinirim.
Cok hosuma gitti. Kickstarterden cikmis. Adam ayni anda icine mac foto machine ve daha bircok seyi duzgunce yerlestiriyor ayrica ergonomiside oldukca iyi dizayn edilmis. Ergonomi(saglik icin) ve kapasite zariflik orani benim icin onemli. Ama 330TL ediyor tlye cevirince. Sizce verilirmi bu para buna? Ayrica istedigim ozelliklerde tavsiye edebileceginiz varsa sevinirim.
verilir.
hoşuna gitti ise al.
hoşuna gitti ise al.
- seyduna6687 (14.03.17 11:07:29)
ben beğendim, çok şık duruyor. türkiye'ye gelince bir de gümrük vergisi vereceğini de hesaba katmalısın.
- sedat peker in yegeni (14.03.17 11:19:53)
mükemmel bir çanta keşke tr de de olsa. ayrıca o fiyat için şunu diyebilirim ki git d&r'a o dediğin fiyata ne kadar saçma çanta var piyasa da görürsün. bence tasarım işlev her şey düşünüldüğünde gayet ucuz
- hlt1985 (14.03.17 11:29:45)
"ben 9-6 çalışan bir beyaz yakalıyım" diye bağıran bir çanta. alacaksan bunu bilerek al.
- sir gawain (14.03.17 11:32:21)
hoparlöre benziyor
- nıç (14.03.17 11:40:34)
bence çok kaba duruyor, işlevsel ama orasına bir şey diyemem
- nucleon (14.03.17 11:50:14)
tasarımı çok güzel. videoyu izledikten sonra diyorum ki o paraya değer.
- ofelia (14.03.17 11:51:42)
süper çanta. ihtiyacım olsa alırdım.
- rusyalı kozmonot (14.03.17 14:24:17)
tasarimi cok guzel. bence verilir
- my pink (14.03.17 14:52:39)
Canta cok iyiymis. Iyi bir sirt cantasi icin -ki benim icin Jansport olur, zaten 200den asagi bir fiyat düsünemezsiniz. Ben de almaya karar verdim bu cantayi :)
- buf-e kür (14.03.17 15:24:12)
[]
doğal atıştırmalık diyordum
www.hepsiburada.com
nestlenin reklamından gördüm birde bunun çikolatalısı varmış. amerikalılar sabahları mısır gevreği yiyor buda aynı maddelerden yapılmış gibi. doğal bir ürüne benziyor. ayrıca envai türlü gıdanın hepsiburadadan alınabileceğini yeni keşfettim. siz ne dersiniz bu işe yeterince doğal değil mi?
nestlenin reklamından gördüm birde bunun çikolatalısı varmış. amerikalılar sabahları mısır gevreği yiyor buda aynı maddelerden yapılmış gibi. doğal bir ürüne benziyor. ayrıca envai türlü gıdanın hepsiburadadan alınabileceğini yeni keşfettim. siz ne dersiniz bu işe yeterince doğal değil mi?
iştah açıcı güzel bir görüntüsü var ama doğal değil. işlenmiş gıdaların hiçbiri doğal değildir, ekmek dahil.
bir çeşit şeker katıyorlar mesela bu tip ürünlere katran siyahı renginde, o çilekler çok yüksek sıcaklıkta şoklanıyor, türlü katkı maddesi var yani.
bir çeşit şeker katıyorlar mesela bu tip ürünlere katran siyahı renginde, o çilekler çok yüksek sıcaklıkta şoklanıyor, türlü katkı maddesi var yani.
- g7mor (12.03.17 09:59:03)
vay be demek imkansızın peşinde koşuyorum tamam o zaman
- douglas (12.03.17 10:40:11)
sıfır doğal. bence yemeyin. fındık fıstığa devam:)
- carabelli (12.03.17 11:05:12)
İşlenmiş hiçbir ürün doğal değildir ki. Bu tür sağlıklı, kilo vermeye yardımcı falan olduğunu iddia ettikleri ürünler sadece pazarlama stratejisi ve yiyene en ufak bir yararları yok benim gözümde.
- ms brownstone (12.03.17 11:24:21)
doğal atıştırmalık: kuruyemiş
"aman ufacık şey zaten" diyerek çok yenmemeli ama..
"aman ufacık şey zaten" diyerek çok yenmemeli ama..
- orange coffee (12.03.17 11:35:28)
Bu ve bircok paketli urun hic dogal degil, islenmis ve icinde cokca katki maddesi ve seker bulunduruyor maalesef. Bunlarla ilgili bilgi veren, dogru bilinen yanlislari duzelten ve iceriklerini inceleyen instagram hesaplari var, benim takip ettigim ve diyetisyen olan bir tanesi: instagram.com hatta yakinlarda bu urunun cikolatali olanini incelemis: instagram.com
Kuruyemis ve kurumeyve en saglikli atistirmalik, bunun disinda biraz daha abur cuburlarin verdigi hissi versin ama saglikli olsun dersen soyle secenekler var (katki maddesiz, eklenti sekersiz):
www.rawsome.com.tr
instagram.com
instagram.com
Kuruyemis ve kurumeyve en saglikli atistirmalik, bunun disinda biraz daha abur cuburlarin verdigi hissi versin ama saglikli olsun dersen soyle secenekler var (katki maddesiz, eklenti sekersiz):
www.rawsome.com.tr
instagram.com
instagram.com
- saçdemeti (12.03.17 13:08:09)
Kuruyemiş iyi ama yağlı olduklarından kararında yemek lazım. Onun dışında meyve ve yoğurt çok yiyorum bence çok güzel mis gibi atıştırmalık.
Bide canım çok çekerse kendi tatlımı kendim yapıyorum evde mümkün olduğunda az şekerli az unlu baya tarif var. Bi yapıp bir kaç hafta yiyorum dışarda yemekten ya da hazır almaktan iyidir.
Bide canım çok çekerse kendi tatlımı kendim yapıyorum evde mümkün olduğunda az şekerli az unlu baya tarif var. Bi yapıp bir kaç hafta yiyorum dışarda yemekten ya da hazır almaktan iyidir.
- jazzabel (12.03.17 14:17:46)
[]
mac labaratuvarları
tüm apple ürünlerinin mühendisliğine hayran olmayan varmıdır bilmiyorum ama bu ürünler her nerede üretiliyorsa bu durum bana çok gizemli geliyor. yani apple ürünleri sanki dünya dışından uzaylılar tarafından yapılıp nereden geldiği belli olmayan sadece sonuç kısmının bilindiği aygıtlar gibi görünüyor bana. bu ürünlerin beyni kim nasıl oluyor. bir apple ürünü yapmak ne demek
valla kesinlikle hayranlık duymuyorum, sadece ürünlerinden memnunum hepsi bu kadar bende.
Üreten insanlara saygı ile yaklaşıyorum ama ürün ne olursa olsun.
Tabi ürettiği ürünü bu şekilde pazarlamanında ayrı bir yetenek olduğunu göz ardı etmiyorum.
Üreten insanlara saygı ile yaklaşıyorum ama ürün ne olursa olsun.
Tabi ürettiği ürünü bu şekilde pazarlamanında ayrı bir yetenek olduğunu göz ardı etmiyorum.
- basond (12.03.17 12:33:05)
Apple urunlerini Apple uretmiyor ki, Cinli bir firma olan Foxconn uretiyor. Foxconn pek cok bilisim firmasinin ureticisi hatta (ilk aklima gelenlerden Acer, Dell, Blackberry, HP ve tabi Apple).
Yanlis hatirlamiyorsam Ege bolgesinde de bir fabrikalari var. (bkz: foxconn türkiye)
Yanlis hatirlamiyorsam Ege bolgesinde de bir fabrikalari var. (bkz: foxconn türkiye)
- crown (12.03.17 13:40:39)
Arkadaslar yine anlatamadim ben beyin diyorum siz el diyorsunuz..
- douglas (14.03.17 12:35:45)
[]
travma sonrası hayat (psikoloji sorunsalı)
bazı yaşanmış hikayeler dinliyorum ve genellikle şöyle bir şey çıkıyor : meğer ne çok bastırdığım anı varmış yirmi yıl önceki rahmetli kimseyle çok kötü anılarım varmış onları serbest bırakınca çok mutlu oldum gözlerimden yaşlar aktı vs. Benim anlamadığım nokta şu. Madem biz bu bastırılmış tramvalarlada hayatımıza devam edebiliyoruz bunları çözdükten sonra elimize ne geçiyor.. daha mutlumu oluyoruz işlevsel olarak ne değişiyor/kazandırıyor bize ?
hmm anladığım kadarıyla travmaların etkilerini normal yaşantımızda hiç görmüyormuşuz önermem yanlış olabilir gibi. demek istediğim bu kadar belirgin şeyler olmasa unutacağımız hatta farkında dahi olmayacağımız şeyler olabilir. gizli travma kavramı diye bir şey varmı bilmiyorum ama yaşadığımız travmatik olayların tümünü kötü anılar veya travma olarak adlandırmayız. olay yaşanır yıllar geçer kişilik oluşur değişir vs sonra birden bir terapi odasında çocukluğunuza indiğinizde çok değişik şeylerle karşılaşma ihtimalimiz vardır ve biz farkında bile değilizdir. cidden benim ona karşı kinim mi varmış, sahi şu kimseyi ben bir türlü affedememiş miyim gibisinden 'yeni' sorunlar ortaya çıkabilir. demek istediğim bastırılmış olaylar bir yerden sonra yok oluyor yada siliniyor. ama her ne kadar unutmayı becersekte derinlerde her zaman yeni sürprizler kalabiliyor malesef. ben bunu çok gördüm sadece kendimde değil. verdiğiniz örnek oldukça belirgin bir şoku ihtiva ediyor yani belirgin ve unutulması zor fark edilmemesi imkansız bir olay.
yorumunuz gerçekten çok güzel ve beni aydınlattı lakin aklımda yeni sorular belirdi. son cümlenizde habire kafayı çevirip kendini kahretme durumundan bahsettiniz. bir başka ihtimal unutmak, bastırmak olabilir. bu örnek için değil elbet. unutulan bastırılan anılar ortaya çıkıp çözümlendiğinde kişilğimiz değişebilir mi? ve herkesin kişiliği üzerinde bu travmaların etkisi var mıdır?
yorumunuz gerçekten çok güzel ve beni aydınlattı lakin aklımda yeni sorular belirdi. son cümlenizde habire kafayı çevirip kendini kahretme durumundan bahsettiniz. bir başka ihtimal unutmak, bastırmak olabilir. bu örnek için değil elbet. unutulan bastırılan anılar ortaya çıkıp çözümlendiğinde kişilğimiz değişebilir mi? ve herkesin kişiliği üzerinde bu travmaların etkisi var mıdır?
- douglas (12.03.17 10:55:55)
Ben bu derinlesen konuya sadelik katayim. Yazinizi iletisim teorileri dersimin arasinda okudum ve cok keyf aldim, severek okudum. Kitabi ise inceleyecegim yorumunuzdan oturu tesekkurler.
Soyle bir dusuncem var benim. Her insanin derinliginde onun kisiliginin neden oyle oldugunu anlatan bir sebep sonuc iliskisi seklinde yasanmisliklarla ilgili olan bir durum vardir diye dusunuyorum. Yani derine indigimizde ahmet niye ahmet sorusunun cevabini verecek sebep sonuc iliskilerine ulasacagima ve yasanmisligin kisiligi nasil olusturdugunu gorecegimi dusunuyorum. Bunhn uzerine onerebileceginiz bir alan, psikoloji dali var midir?
Soyle bir dusuncem var benim. Her insanin derinliginde onun kisiliginin neden oyle oldugunu anlatan bir sebep sonuc iliskisi seklinde yasanmisliklarla ilgili olan bir durum vardir diye dusunuyorum. Yani derine indigimizde ahmet niye ahmet sorusunun cevabini verecek sebep sonuc iliskilerine ulasacagima ve yasanmisligin kisiligi nasil olusturdugunu gorecegimi dusunuyorum. Bunhn uzerine onerebileceginiz bir alan, psikoloji dali var midir?
- douglas (14.03.17 12:42:13)
öncelikle soruyu psikoloji eğitimi almayan biri olarak deneyim ve gözlemlerim dahilinde cevapladığımı belirteyim.
ahmet niye ahmet soruna yaklaşımınla ilgili benim düşüncem şu;
evet kişiliği oluşturan öğelerden biri yaşanmışlık ama daha belirleyici olan yaşanmışlığı algılayıp çözümleyip karara varan ahmet'in kendi seçimleri.
üç çocuk yetiştirdim. üçünün daha bebekliklerinde olaylara / durumlara verdikleri tepkilerin farklı olduğunu gözlemledim. daha kundaktayken ayrı ayrı davranışları vardı. bazı tepkilerinde karnımda geçen zamanlarında benim yaşadığım olaylardan etkilendiklerini gözlemlesem de bu kadar ayrı tonlarda insan olmalarına neden olacak uç boyutta değişik şeyler yaşamadım. dolayısıyla farklılığın tümünü anne karnında aldığı etkilere bağlayamam. bir de genler, dna konusu da var tabii. baskın olanlardan alan var almayan var. herkesin baskını farklı. yani düşününce bunda bile bir seçim var aslında.
geçen sene bir kadınla tanıştım. Çok ufak yaşta tecavüzcüsüyle evlendirilmiş tezavüzcü babaya sahip evlat yetiştirmiş, o evlat büyüyüp bağımlı olmuş hem de kullandığı nane en fenasıymış, bi kızla evlenip bi çocuk sahibi olmuş. Onu oğlunu bu dertten kurtarmaya çalışırken ağlayarak anlattığı bir ortamda tanıdım. kadın ağlıyordu, vücut dili çaresizliğini anlatıyordu ama ilgimi çeken bi nokta vardı, duruma uymayan bir nokta; kadının gözlerindeki parıltı.
kadın bir süre sonra tecavüzcüsünden ayrılmış bir şekilde. sonra bir evlilik daha yapmış ondan iki çocuk sahibi olmuş, o da yürümemiş. Şimdi tek başına çocuklarıyla yaşıyor. Çok akıllı iki çocuğu ve bağımlı bir çocuğu, bağımlı babaya sahip bir torunu var. Ne zaman görsem gözleri aynı bakıyor. O ağlamalı görüşmeden sonra onu bir daha ağlarken görmedim. Şarkı söylediğini duydum, sımsıcak sarıldığını gözlemledim. Hatta bu yaşıma kadar insanlara o kadar içten sarılan başka birini tanımadım diyebilirim.
Travma tanımına uyacak daha başka yaşanmışlıkları da var bu kadının. Verdiği tepkiler hayata sarılışı algılayışı ise hiç de kitaptaki travma sonrası tanımlarına uymuyor. Bence Ahmet olmak böyle bişi işte. Olayların kendi değil, o olaya karşı tutumumuz, neyi seçtiğimiz.
Bu arada, kadın oğlu için verdiği mücadelede çok olumlu yollar katetti, oğlu tedaviyi kabul etti hatta öyle ki "beni boşlamayın, mücadeleme destek olun, gerekirse bi yere kapatın" diye doktorlara çıkışıtığı bile oldu.
ahmet niye ahmet soruna yaklaşımınla ilgili benim düşüncem şu;
evet kişiliği oluşturan öğelerden biri yaşanmışlık ama daha belirleyici olan yaşanmışlığı algılayıp çözümleyip karara varan ahmet'in kendi seçimleri.
üç çocuk yetiştirdim. üçünün daha bebekliklerinde olaylara / durumlara verdikleri tepkilerin farklı olduğunu gözlemledim. daha kundaktayken ayrı ayrı davranışları vardı. bazı tepkilerinde karnımda geçen zamanlarında benim yaşadığım olaylardan etkilendiklerini gözlemlesem de bu kadar ayrı tonlarda insan olmalarına neden olacak uç boyutta değişik şeyler yaşamadım. dolayısıyla farklılığın tümünü anne karnında aldığı etkilere bağlayamam. bir de genler, dna konusu da var tabii. baskın olanlardan alan var almayan var. herkesin baskını farklı. yani düşününce bunda bile bir seçim var aslında.
geçen sene bir kadınla tanıştım. Çok ufak yaşta tecavüzcüsüyle evlendirilmiş tezavüzcü babaya sahip evlat yetiştirmiş, o evlat büyüyüp bağımlı olmuş hem de kullandığı nane en fenasıymış, bi kızla evlenip bi çocuk sahibi olmuş. Onu oğlunu bu dertten kurtarmaya çalışırken ağlayarak anlattığı bir ortamda tanıdım. kadın ağlıyordu, vücut dili çaresizliğini anlatıyordu ama ilgimi çeken bi nokta vardı, duruma uymayan bir nokta; kadının gözlerindeki parıltı.
kadın bir süre sonra tecavüzcüsünden ayrılmış bir şekilde. sonra bir evlilik daha yapmış ondan iki çocuk sahibi olmuş, o da yürümemiş. Şimdi tek başına çocuklarıyla yaşıyor. Çok akıllı iki çocuğu ve bağımlı bir çocuğu, bağımlı babaya sahip bir torunu var. Ne zaman görsem gözleri aynı bakıyor. O ağlamalı görüşmeden sonra onu bir daha ağlarken görmedim. Şarkı söylediğini duydum, sımsıcak sarıldığını gözlemledim. Hatta bu yaşıma kadar insanlara o kadar içten sarılan başka birini tanımadım diyebilirim.
Travma tanımına uyacak daha başka yaşanmışlıkları da var bu kadının. Verdiği tepkiler hayata sarılışı algılayışı ise hiç de kitaptaki travma sonrası tanımlarına uymuyor. Bence Ahmet olmak böyle bişi işte. Olayların kendi değil, o olaya karşı tutumumuz, neyi seçtiğimiz.
Bu arada, kadın oğlu için verdiği mücadelede çok olumlu yollar katetti, oğlu tedaviyi kabul etti hatta öyle ki "beni boşlamayın, mücadeleme destek olun, gerekirse bi yere kapatın" diye doktorlara çıkışıtığı bile oldu.
- hayat aklini konusacak bir filozof uret (14.03.17 13:48:17 ~ 13:51:10)
@hayat aklini konusacak bir filozof uret anlattığınızdan şunu çıkardım: kadın dünyadaki kötülüğü yaşamış biri olarak acı çekip hayata küfretmek yerine güzelliğin değerini daha çok anlayıp ona daha çok sarılmaya çalışmış. o kadının okumasına gerek yok bence. yani doğal haliyle en iyi sonucu verebilecek şekilde tepki üretmiş. onun tutumu kötülüğe küfretmek yerine ışığa sarılma ve ona duyduğu özlemi ifade etmek olmuş. harika. ne diyebilirim ki? böyle zamanlarda entelektin hiçbir önemi kalmıyor bence. ne tıp ne psikoloji kitaplarının nede felsefelerin. sadece basitçe olmak.
- douglas (15.03.17 01:18:38)
soyle dusun her bır kotu anı da beynıne bir çeltik atıyorsun, beynın o anıyı unutuyor ama o duyguyu unutmuyor.
mesela kucukken komsunun oglu sureklı sana gerızekalı dedı ezdı aradan uzun zaman gectı tasındın vs. ne oldu unuttun mu? yenı bırı hayatına gırdıgınde ve sana gerızekalı dedıgınde hem o anının duygusu hemde sımdıkı anın duygusuyla tepkı verıyorsun. yanı affetmedıgın hıc bır anının senınle ısı bıtmıyor.
mesela kucukken komsunun oglu sureklı sana gerızekalı dedı ezdı aradan uzun zaman gectı tasındın vs. ne oldu unuttun mu? yenı bırı hayatına gırdıgınde ve sana gerızekalı dedıgınde hem o anının duygusu hemde sımdıkı anın duygusuyla tepkı verıyorsun. yanı affetmedıgın hıc bır anının senınle ısı bıtmıyor.
- hopp (15.03.17 01:24:24)
Valla haklisiniz duruma bu sekilde bakinca her sey cok normal gelmeye basliyor. Insanlarin acilari fikirleri vs.
- douglas (15.03.17 10:26:31)
[]
derdim ne benim?
Hayatımda böyle bir soru soracağım aklıma gelmezdi hiç. Liseye kadar psikolojisi bozuk büyüyen bir insandım. Daha sonra bir aydınlanma yaşadım. Felsefe, psikoloji, teknoloji, sanat derken insanların rahatça entelektüel diyebileceği bir insan oluverdim. Akademik olarak kendimi geliştirmeye adadım. Liseyi iki yıl okuyup açık liseye geçtim ve yıllarca oluşan boş zamanımı kendi kendimi bu şekilde geliştirmeye adadım. Çok mutluydum gerçekten. Her anlamda. İstediğim üniversiteyi ve bölümü kazandım. Şuan istediğim her şeye sahibim. Bir ilişki dışında ama onu isteyip istemediğimden cevabın o olup olmadığından da emin değilim. Şükredecek o kadar çok şeyim var ki bu halde mutsuz olduğum için utanıyorum kendimden. Ama sonuç olarak hayatta çok farklı kulvarlardan birden geçtim.
Şimdi ise dış dünya ile iştigal halinde birikimleri ve işleri olan bir insanım. Ama gelin görün ki artık beni bu dünyaya duygusal olarak bağlayan beni heyecanlandıran hiçbir şey bulamıyorum. Hiçbir şey... Yani eskiden heyecan dolu, coşkulu, capcanlı bir insandım. Şimdi elimdekilere rağmen nasıl bu kadar sönük kalabildiğimi anlamıyorum. O zamanlar "bende bu malzeme olacak var ya neler yaparım" dediğim ne varsa tüm kaynaklar elimde ama aşk yok, coşku yok, heyecan yok... Sanki yarım kalmış bir şeyler var içimde. Sahi derdim ne benim? Boş geliyor artık her şey...
Şimdi ise dış dünya ile iştigal halinde birikimleri ve işleri olan bir insanım. Ama gelin görün ki artık beni bu dünyaya duygusal olarak bağlayan beni heyecanlandıran hiçbir şey bulamıyorum. Hiçbir şey... Yani eskiden heyecan dolu, coşkulu, capcanlı bir insandım. Şimdi elimdekilere rağmen nasıl bu kadar sönük kalabildiğimi anlamıyorum. O zamanlar "bende bu malzeme olacak var ya neler yaparım" dediğim ne varsa tüm kaynaklar elimde ama aşk yok, coşku yok, heyecan yok... Sanki yarım kalmış bir şeyler var içimde. Sahi derdim ne benim? Boş geliyor artık her şey...
valla haklı olabilirsin ne diyebilirim o da bir metafor
- douglas (11.03.17 01:28:35)
belki de amaçlarınıza ulaştığınız için boşluktasınızdır. hayata tutunmak ve mutlu olabilmek için amaç gerekiyor bence. kendinize yeni amaçlar yaratabilirsiniz.
böyle diyorum; ama ben de amaçsız bomboş yaşayan bi insanım. bu sorun nasıl çözülür bilmiyorum.
böyle diyorum; ama ben de amaçsız bomboş yaşayan bi insanım. bu sorun nasıl çözülür bilmiyorum.
- monty python (11.03.17 02:57:30)
Değersizlik hissine hoş geldiniz.
- mandalina kokusu (11.03.17 10:20:47)
jartiyer.
diyeceğimi sanıyorsanız yanılıyorsunuz..
Bence Egon cok büyümüs. Narsistlesmissin.
Biraz kendini törpüleç yüksekten bakma.
diyeceğimi sanıyorsanız yanılıyorsunuz..
Bence Egon cok büyümüs. Narsistlesmissin.
Biraz kendini törpüleç yüksekten bakma.
- anonymice (11.03.17 21:25:35)
değersiz hisseden biri narsist olabilir mi yakında sinemalarda. teşekkürler arkadaşlar.
- douglas (12.03.17 10:41:48)
@douglas
''''Ama gelin görün ki artık beni bu dünyaya duygusal olarak bağlayan beni heyecanlandıran hiçbir şey bulamıyorum. Hiçbir şey... Yani eskiden heyecan dolu, coşkulu, capcanlı bir insandım. Şimdi elimdekilere rağmen nasıl bu kadar sönük kalabildiğimi anlamıyorum. O zamanlar "bende bu malzeme olacak var ya neler yaparım" dediğim ne varsa tüm kaynaklar elimde ama aşk yok, coşku yok, heyecan yok... Sanki yarım kalmış bir şeyler var içimde. Sahi derdim ne benim? Boş geliyor artık her şey...''''
Ben bu dediklerine dayanarak narsistsin dedim, ama evet kendini değersiz görerekte narsist olabilirsin, narsistliğin twisted bir yönü var, sen aslında değersiz hissettiğini zannederken çok fazla değer veriyor olabilirsin, bu da kendi benlik algını değişik bir şekilde anlamana neden olabilir.
YAni narsistlik: aman da aman superim değil.
''''Ama gelin görün ki artık beni bu dünyaya duygusal olarak bağlayan beni heyecanlandıran hiçbir şey bulamıyorum. Hiçbir şey... Yani eskiden heyecan dolu, coşkulu, capcanlı bir insandım. Şimdi elimdekilere rağmen nasıl bu kadar sönük kalabildiğimi anlamıyorum. O zamanlar "bende bu malzeme olacak var ya neler yaparım" dediğim ne varsa tüm kaynaklar elimde ama aşk yok, coşku yok, heyecan yok... Sanki yarım kalmış bir şeyler var içimde. Sahi derdim ne benim? Boş geliyor artık her şey...''''
Ben bu dediklerine dayanarak narsistsin dedim, ama evet kendini değersiz görerekte narsist olabilirsin, narsistliğin twisted bir yönü var, sen aslında değersiz hissettiğini zannederken çok fazla değer veriyor olabilirsin, bu da kendi benlik algını değişik bir şekilde anlamana neden olabilir.
YAni narsistlik: aman da aman superim değil.
- anonymice (13.03.17 17:37:52)
hayatinizda hedeflerinizi gerceklestirmis gibi gorunuyorsunuz ancak sizi rahatsiz eden bir amacinizin olmamasi gibi gorundu bana.
ayrica narsist soylemine birazda olsa katiliyorum, soyle aciklayayim; kendi hedefleriniz dogrultusunda yalnizlik cekerek ilerlemissiniz belli ki ancak insanliga, cevrenize faydali olmak gibi bir cabaniz yok.
etrafta donup dolasan sacma sapan iliskilerin haricinde saglam bir iliski icin empati, deger verme, insanlari anlamaya calisma gibi kendi haricinizdeki insanlar icin cabalamayi gerektirir.
ayrica su linkteki yaziyi okumanizi tavsiye ederim:
www.milliyet.com.tr
ayrica narsist soylemine birazda olsa katiliyorum, soyle aciklayayim; kendi hedefleriniz dogrultusunda yalnizlik cekerek ilerlemissiniz belli ki ancak insanliga, cevrenize faydali olmak gibi bir cabaniz yok.
etrafta donup dolasan sacma sapan iliskilerin haricinde saglam bir iliski icin empati, deger verme, insanlari anlamaya calisma gibi kendi haricinizdeki insanlar icin cabalamayi gerektirir.
ayrica su linkteki yaziyi okumanizi tavsiye ederim:
www.milliyet.com.tr
- elvan abeyiylegezse (13.03.17 18:57:46)
bu daha başlangıç biraz daha bu halinden çıkamazsan delirmeler gelicek o zaman gör haha
- prenses serenity (15.03.17 03:29:50)
[]
Hayallerinize ulaştınız mı hiç?
Hayallerinize ulaştınız mı hiç? Mesela bir eşyaya sahip olmak, bir şey başarmak, bir insanın arkadaşlığı veya aşkı... Herhangi bir şekilde hayallerinize ulaştıysanız ulaşmadan önce hayalinize ulaşmayı beklediğiniz haz ve ulaştıktan sonrasını karşılayabildi mi?
ulaştım. elbette beklediğim hazzı karşılamadı. bu sayede yenilerini kurabiliyorum.
- otonomo (10.03.17 00:53:43)
Hemen hemen istediğim her şeye sahip oldum ve her seferinde yeteri kadar sevinmedigimi dusunurum. Olayı yaşamadan önce gözümüzde fazla buyutuyoruz galiba.
İşin garibı çok önemli şeylere sahip olunca tepkisiz kalsam da istediğim modelde ayakkabi bulunca çocuk gibi seviniyorum mesela. Değişik.
İşin garibı çok önemli şeylere sahip olunca tepkisiz kalsam da istediğim modelde ayakkabi bulunca çocuk gibi seviniyorum mesela. Değişik.
- fraise (10.03.17 00:55:22)
evet. 7-8 sene önce TOEFL da geçmek istediğim barajı geçti. Sevinçten evin içinde 4 dönmüştüm.Evet karşıladı sonra patlıcan kebabı yemiştim sevinçten:)
- faik abi (10.03.17 00:59:36)
hayal ettiğim bir şeyler vardı. ve zor şeylerdi gerçekten ama oldu ulaştım. ulaştıktan sonra yeni hayaller geldi yerini aldı el ettiğimin önemi resmen benim için bitti gitti...insan unutuyor ne kadar emek verdiğini..hep bir yenisi :/
- qazaqwsx (10.03.17 01:08:32)
Teşekkürler yalnız sevgili feik abi ben aslında günlük şeylerden bahsetmiyordum bazen hayal kurarız ve onun bize sürekli haz vereceğini düşünürüz ama beklediğimizi umamayız bazen onu merak ediyordum aslında
stormace yorumun için çok teşekkürler bende en mantıklı olanın bu olduğunu düşünüyorum bu konuda. ah beklentiler ve algılarımız..
stormace yorumun için çok teşekkürler bende en mantıklı olanın bu olduğunu düşünüyorum bu konuda. ah beklentiler ve algılarımız..
- douglas (10.03.17 01:16:06 ~ 01:18:19)
Mucizevi bir şekilde 33 yaşında ulaştım.
Sonra ''Bu muydu lan bunun için mi uğraştım , sabahlara kadar ders çalıştım.'' dedim istifa ettim geldim.
Sonra ''Bu muydu lan bunun için mi uğraştım , sabahlara kadar ders çalıştım.'' dedim istifa ettim geldim.
- ketcapli dondurma (10.03.17 01:37:07)
Hepsine yarım yarım ulaştım. Spesifik, nokta atışı hayallerim ve hedeflerim vardı, yarım yarım elde ettim. %100 ulaştığım bir hayalim olmadı sanırım. Bir tarafı tuttu, bir tarafı tutmadı. Hemen hemen her şeyi 'X olmadı, Y oldu; o da olumlu' tadında yaşadım. O yüzden hem mutluluk oldu, hem de burukluk oldu; 'Olsun, bu da iyi bence' hayatımın cümlesi sanırım. Üstüne hayal kurmayı bıraktım, yordu çünkü. İyi ki mutluluğu hedeflere ve hayallere bağlamadım da, mutlu olabildim. Bu da olumlu :)
- aychovsky (10.03.17 01:41:16 ~ 01:45:14)
Güzel sanatlara girmek benim için hayaldi ortaokuldan beri ama hep iyi öğrenci olduğumdan iyi okullarım kazandım. Sonra her şeyi silip sıfırdan başladım. Zordu ama başardım. Evet hayatımı değiştirdi bu karar
- fasulyek (10.03.17 02:09:11)
bi laf vardı. umutla yolculuk etmek, gidilecek yere varmaktan daha zevklidir diye. cidden de öyle benim için. hatta ulaşıp ulaşmamayı iplemez oldum bir süre sonra. hayal kırıklıklarına da alıştın mı en sonunda sadece hayal kuran çocuk ruhlu mutlu mesut bi insan olmak gerek. hepsi hepsi hayat değil mi nasıl olsa. çocuk kafasını kaybetmemek lazım. gerçek hiçbir zaman hayaller kadar tatmin etmiyor çünkü.
- olkol (10.03.17 02:48:07)
Çok oldu. Haz tabii ki yaşanıyor ama sonra geçiyor.
- arnold schwarzeneger (10.03.17 09:50:38)
Pek çoğuna ulaştım, ulaşıyorum. Günlük hayhuy içinde az şükrediyoruz, ama düşünüyorum da gerçekten isteyip kafaya taktığım her şeye ulaşmışım. Çok şükür...
- SiyamkedisiZorro (10.03.17 10:24:48)
[]
steamda arkadaş ekleyemiyorum
Hesabı 6 yıl önce falan açtım belki daha eski ama kimse beni ekleyemiyor bende ekleyemiyorum. Hiçbir şey satın almadım şimdiye kadar.
belirli bir satın alma limiti var. sanırım 10 dolar. o tutar ve üzerinde alışveriş yaparsanız açılıyor o özellik
- paçalı don (09.03.17 18:15:56)
Ben hiç oyun almadan da arkadaş ekliyordum. Steam guard aktifti ama. Belki ilgisi vardır.
- hasmetizm 2046 (09.03.17 18:20:26)
[]
mac fiziksel temizliği
ekranı klavyeyi ve trackpadi neyle temizlemem gerekiyor? ben çok titiz bir insanım özellikle teknolojik aygıtlarımı hiç eskitmemem tamamen bununla ilgili o yüzden benim için önemli bir durum. her hafta rutin olarak temizlemeliyim.
ekran temizleme solüsyonları satılıyor teknoloji marketlerde. mikrofiber beze sıkıp çok bastırmadan ovalayacaksın. böylece teknolojik aletlerin pırıl pırıl eskiyecek :)
- otonomo (09.03.17 02:25:12)
klavyeyi ve track pad'i toz bırakmayan biz bezi ılık suyla hafif nemlendirerek silebilirsin. eski bir atlet veya tişört de olur. ekranı da gözlük bezi ile yine hafif ıslatarak silebilirsin. ekrana direkt su sürme. ya da: www.vatanbilgisayar.com
- sporty (09.03.17 02:27:27 ~ 02:35:18)
ama ben kimyasal olarakta soruyorum. sizin önerdikleriniz sadece fiziksel olarak temiz yapıyor.. ıslak mendil süremem ama hijyenik olarak temizleyecek bir şey lazım arkadaşlar malum ellerimizi her yere sürüyoruz
- douglas (10.03.17 00:54:07)
[]
Macte dosya sistemi
Mac'e geçtim ama dosya olayı kafamı çok kurcalıyor. Windowsta windows gezgini ie cambazlık yapabiliyorum ama burası hiç bilmediğim bir yer.. hangi ulu ruh yol gösterecek bana? misal yol adres kavramı.. findere giriyorum solda all my files var uygulama resim hepsi bu anlamadım..
finderde iken shift+command+g ile istedigin yere goturur .
- melancholia (08.03.17 02:42:55)
Mac'te de sistem yapısı var sadece Mac her şeye öyle dandun girmene kolay bir yol tanımaz, biraz ince çalışman gerekir (düz kullanıcı isen ihtiyacın da olmaz). Finder açıkken tepedeki menüden Go > Computer yaparak hafif bir Windows gezgini tadı alabilirsin yine de.
- 507 (08.03.17 02:46:37)
/Users/kullanıcı adı klasörü senin klasörün. masaüstün falanın filanın hep orada.
/Applications klasöründe programlar var
Gerisini şimdilik boşver.
/Applications klasöründe programlar var
Gerisini şimdilik boşver.
- alperz (08.03.17 08:18:07)
Genel yapı
"/": kök dizin
"/Application": uygulamalar
"/Library": sistem ayarları vb.
"/System": işletim sistemi
"/Users": Kullanıcı dosyaları
"/Volumes": saklama birimleri (harddisk, usb'ler vb.)
şeklinde.
"~/" senin kullanıcının "/home" klasörü oluyor.
"~/applications/" sadece senin gördüşün programlar
"~/desktop/" masaüstü gibi.
Tabi finder bu detayları göstermez. Terminal'den girerek görebilirsin.
"/": kök dizin
"/Application": uygulamalar
"/Library": sistem ayarları vb.
"/System": işletim sistemi
"/Users": Kullanıcı dosyaları
"/Volumes": saklama birimleri (harddisk, usb'ler vb.)
şeklinde.
"~/" senin kullanıcının "/home" klasörü oluyor.
"~/applications/" sadece senin gördüşün programlar
"~/desktop/" masaüstü gibi.
Tabi finder bu detayları göstermez. Terminal'den girerek görebilirsin.
- zombi (08.03.17 10:22:27)
[]
ne yemeliyim?
Doğallığa çok önem veren bir insanım ve bu yeme alışkanlıklarıma da yansıyor. Rahatlamak için ise bir çok yol var. Ot, alkol, sigara bunlardan bir kaçı. Sigara içmiyorum diğerlerinide sürekli olarak tüketemem. İnsanlar en güzelini yani çayı tarihin erken dönemlerinden beri tüketiyor. Çay konusunda sorun yok(daha önce bir konu açmıştım ve doyurucu bir başlık oldu). Yeme olarak soruyorum. Abur cuburlar çok güzel ama atıştırmalık derken sağlığıma zarar verdiğimi düşünüyorum. Kuruyemişi saymazsak fabrikasyon olarak gerçekten doğal (tutku, burçak vb. alternatifi) ne önerebilirsiniz?
fabrikasyon olan bir şeyin doğal olabileceğine inanmıyorum ben. sonuçta bir raf ömrü olmalı, uzun süre tazeliğini koruyabilmeli. bunun için de koruyucu maddeler içermeli. o yüzden doğallık gider. kuruyemişe devam bence.
- carabelli (08.03.17 01:05:35)
Cips gibi olan tarhana yiyebilirsin. Granola bar yapıp yağlı kağıtlara sararsın arada yersin. Çok lezzetli oluyor. Fabrikasyon ve doğallık yan yana gelemiyor.
- hayde bre (08.03.17 01:12:23)
Tarhana +1
Kahramanmaraş'ta firik derler, yaprak tarhananın yaş olanı. O da harikadır.
Keçiboynuzu yiyebilirsin, taze olsun ama. Eski olanlar kurtlanmış oluyor.
Fabrikasyonda doğallık olmaz.
Kahramanmaraş'ta firik derler, yaprak tarhananın yaş olanı. O da harikadır.
Keçiboynuzu yiyebilirsin, taze olsun ama. Eski olanlar kurtlanmış oluyor.
Fabrikasyonda doğallık olmaz.
- yaren (08.03.17 01:17:30)
bir hafta sonu mutfaga gir, sadece dogal urunler kullanarak, islenmis butun gidalarin cikarildigi tatli tuzlu kurabiyeler, pogacalar falan yap at buzluga, canin bir sey istedikce bunlari yersin. eger dogal hayata dair ilgin varsa zaten herseyin alternatifini biliyorsundur ayrica yazmiyorum.
- mavicorap (08.03.17 02:56:23)
teşekkür ederim sevgili mavicorap önerin işime yarayacak
- douglas (08.03.17 15:37:20 ~ 12.03.17 10:57:53)
@douglas eger hamur isi denilen geleneksel bir tanim ben zaten ilginiz vardir diye ayrintiya girmedim ama un seker tuz olmadan da kurabiye yapabilirsiniz, dolayisiyla pastane isi gibi olmaz, en basitinden yulaf kepegini duymussunuzdur diye tahmin ediyorum, veya belki karabugday denilen ama aslinda bugday olmayan bitkisel urunu, smoothie seviyorsaniz da alin kefiri kara lahanayi salatalik naneyi yesil elmayi cektirin blenderda olsun size yesil smoothie, yeme olarak soruyorum diyince ben size daha kati bir oneride bulundum, siz zevkinize gore degistirin.
- mavicorap (09.03.17 05:55:26)
[]
Bu ormanın adı ne?
orası orman değil, çayırlık. ferhatpaşa çiftliği diye geçer. daha doğrusu ikea, forum istanbul, bauhaus, bilmem ne konutları yapıldıktan sonra çiftlikten kalan alan olsa gerek.
orman "havası" vermez. tavsiyem habipler tarafı ya da belgrad ormanı.
orman "havası" vermez. tavsiyem habipler tarafı ya da belgrad ormanı.
- filteria (07.03.17 14:56:03)
Ferhatpaşa çiftliği bitti. Beton artık orası. Bu haritadaki yerdeki sağ alttaki küçük üçgen metris. büyük üçgen ise askeri alandı. şimdi yavaş yavaş askeri alanı küçültüp, fabrikalara kiralıyor devler. bir de başakşehir den geçen ana yol var. sağ tarafı da sultangazi, habibler. bence bisiklet için uygun değil.
- silver apple (07.03.17 19:48:03)
arkadaş haklı. ferhatpaşa değil.
kısacası o bölgede "orman" denebilecek bir alan yok.
habipler dediğim yer de şamlar, arnavutköy tarafı. o sazlıdere barajı'nın oraları kast ettim. orada bir mtb parkuru da olacak.
kısacası o bölgede "orman" denebilecek bir alan yok.
habipler dediğim yer de şamlar, arnavutköy tarafı. o sazlıdere barajı'nın oraları kast ettim. orada bir mtb parkuru da olacak.
- filteria (07.03.17 20:01:59 ~ 20:04:38)
[]
ot kafasını anlatan film
Soruyu doğrumu sordum bilmiyorum ama duyguların en derinden işlendiği bir filmde olabilir. Hani deneyim açısından tanımlar uyuyor diye söylüyorum. Mr. Robot veya Who Am I filmleri bence güzeldi ot kafasını anlatması için. Any fucking suggestion?
soruyu anlamadım, ot kafasını anlatan film mi istiyorsun. ot içilir edebiyatı yapılmaz lan.
(bkz: Harold & Kumar Go to White Castle) bu film munchies'e düşmüş iki arkadaşın maceralarını anlatır. çok komiktir. ayıkken izlemedim normal şartlarda da güldürür heralde.
bir efsane olarak super ot serisi var bir de.
google'da stoner films diye aratırsan bin tane şey bulabilirsin. kg. afiyet bal şeker.
(bkz: Harold & Kumar Go to White Castle) bu film munchies'e düşmüş iki arkadaşın maceralarını anlatır. çok komiktir. ayıkken izlemedim normal şartlarda da güldürür heralde.
bir efsane olarak super ot serisi var bir de.
google'da stoner films diye aratırsan bin tane şey bulabilirsin. kg. afiyet bal şeker.
- fucking machine in my head (04.03.17 19:29:08 ~ 19:32:11)
cheech and chong, harold and kumar, jay and silent bob gibi ikililerin filmleri sevilir genelde stoner filmleri olarak. surada insanlar guzelce oylamis, ilk 20 filme bir goz at: www.ranker.com
- hopeless (04.03.17 19:43:15)
Requiem for a dream hap kafasını anlatıyor.
- rucka boji (04.03.17 20:02:21)
Vegas'ta Korku ve Nefret
- hasmetizm 2046 (04.03.17 20:43:31)
takılacağım :D şekerler için teşekkürler arkdaşlar. kaliteli zaman geçireceğime eminim :)
- douglas (04.03.17 20:52:31)
Half baked
- kuehles blondes (04.03.17 20:55:55)
Lsd olur mu? Eğer öyleyse, "dream with the wishes"
- old possum (04.03.17 21:47:41)
Fishes olacaktı o wishes değil. Mobildeyim editleyemiyorum.
- old possum (04.03.17 21:49:20)
[]
gözlük takmak zorunda mıyım?
bugün hayatımda ilk defa göz doktoruna gittim. yaş 21. bir cihazın arkasından harfleri okudum. bulanık geldikçe numara verdi cihaza ve doğru okudum sonra gözlük takmalısın dedi. istemiyorum dedim şimdi dirensen bile bir iki yıl sonra illa geleceksin dedi. herkesin gözü bozuktur normalde belli bir yaştan sonra illa bozulur dedi. herkes gözlük takmak zorundadır dedi.
Ben buradaki "illa", "mecbursun" sözlerine gıcık oldum. Gözlük tarihimizde yeni bir icat ve buna bağımlı oluyoruz. Ben insanın harici bir cihaza bağımlı olmasına anlam veremiyorum. Niye doktorlar hiç "içeride" bir çözüm sunmuyor? Sol gözüm bulanık görüyor ve bunu gidermek için belli "doğal çözümler" verilebilir. Direk gözlüğe yöneltmek çok aptalca geliyor. Bizim tıp anlayışımız bu mu? Ayrıca herkesin gözleri bozuktur ne anlama geliyor, gözlük takmayan milyarlarca insan var? Bu sorularıma genel bir cevap ve gözümü doğal yollarla sağlıklı tutmak için bilimsel ve doğal önerilere açığım. Teşekkürler.
Ben buradaki "illa", "mecbursun" sözlerine gıcık oldum. Gözlük tarihimizde yeni bir icat ve buna bağımlı oluyoruz. Ben insanın harici bir cihaza bağımlı olmasına anlam veremiyorum. Niye doktorlar hiç "içeride" bir çözüm sunmuyor? Sol gözüm bulanık görüyor ve bunu gidermek için belli "doğal çözümler" verilebilir. Direk gözlüğe yöneltmek çok aptalca geliyor. Bizim tıp anlayışımız bu mu? Ayrıca herkesin gözleri bozuktur ne anlama geliyor, gözlük takmayan milyarlarca insan var? Bu sorularıma genel bir cevap ve gözümü doğal yollarla sağlıklı tutmak için bilimsel ve doğal önerilere açığım. Teşekkürler.
Doktora oyle dersen ne cevap bekliyorsun. Bir de devlete gitmissen iyi ki kovmamis seni.
- Traveller (22.02.17 22:50:01)
Ahaha doktora gitmesi bile hata olmuş senin zihniyetindeki birinin. Bi daha gitme hiçbi doktora :(
- devilred (22.02.17 22:54:31 ~ 22:54:42)
alternatif tıp goygoyları ile milletin beynini yıkaya yıkaya bu noktaya getirdiler. eserleriyle gurur duysunlar. muhtemelen miyopsun ve bunun çözümü dünyanın her yerinde aynı. canın istemiyorsa takma bu kadar basit.
edit: gözlük takıp takmamanın ilerlemeye etkisi yok.
edit: gözlük takıp takmamanın ilerlemeye etkisi yok.
- doxanikee (22.02.17 22:56:01 ~ 23:02:22)
neyse mekanik düşünmeyecek kadar ve özgür fikirlerini cesaretle söyleyebilecek kadar kalın kafalı olmayan güzide insanlarında yanıtlarını beklediğimi belirtmek istiyorum.
teşekkür ediyorum @yere dusup kirilan sarap kadehi
teşekkür ediyorum @yere dusup kirilan sarap kadehi
- douglas (22.02.17 23:02:14 ~ 23:03:08)
sen bakma bu "alteynatif tıp bıy bıy bıy" kitlesine. "çok bilmişliklerinin" kibri içinde yüzsün onlar.
her doktorum diyeni de adam yerine koymayacaksın bu ülkede. sen aslında haklısın. ama gözlüğe gerçekten ihtiyacın olabilir. sonuçta sultan süleyman'ın çağında değiliz. daha çok yoruyoruz gözlerimizi teknoloji sağ olsun. fakat insan bedeni, onu maruz tutulan x şeyden uzaklaştırdığım müddetçe kendini toparlamaya meyillidir. uzakdoğuda kanseri bile yeniyorlar enerji çalışmaları ile. bu batının işine gelmiyor. neden? çünkü ilaç satar. (tıpkı seks satar gibi)
yani var öyle apar topar hastayı paketleyip gönderme zihniyetinde ahmak doktorlar. çoğu psikiyatr da bu şekilde saçmalar. adamı hemen antidepresana boğup evine yollar. yani zaten "doğru bir yolda" olan kişiye, zaten egosunun duvarlarını parçalamaya başlayan birine yama yapar. onun "aslında olmayan kimliğini" yeniden bir araya getirir, onu uyuşturur ve tekrar parçalanacağı anlara kadar idare ettirir.
bilmeyen adam için alternatif tıp "üfürükçü hoca" tarzı trişka bir şey gelebilir. adı üstünde işte "bilmeyen." ama çok bilmiş. neyse zaten böyleleri de öyle güzel şeylerden mahrum kalmalılar. herkes karmasının meyvasını yemekle mükelleftir.
her doktorum diyeni de adam yerine koymayacaksın bu ülkede. sen aslında haklısın. ama gözlüğe gerçekten ihtiyacın olabilir. sonuçta sultan süleyman'ın çağında değiliz. daha çok yoruyoruz gözlerimizi teknoloji sağ olsun. fakat insan bedeni, onu maruz tutulan x şeyden uzaklaştırdığım müddetçe kendini toparlamaya meyillidir. uzakdoğuda kanseri bile yeniyorlar enerji çalışmaları ile. bu batının işine gelmiyor. neden? çünkü ilaç satar. (tıpkı seks satar gibi)
yani var öyle apar topar hastayı paketleyip gönderme zihniyetinde ahmak doktorlar. çoğu psikiyatr da bu şekilde saçmalar. adamı hemen antidepresana boğup evine yollar. yani zaten "doğru bir yolda" olan kişiye, zaten egosunun duvarlarını parçalamaya başlayan birine yama yapar. onun "aslında olmayan kimliğini" yeniden bir araya getirir, onu uyuşturur ve tekrar parçalanacağı anlara kadar idare ettirir.
bilmeyen adam için alternatif tıp "üfürükçü hoca" tarzı trişka bir şey gelebilir. adı üstünde işte "bilmeyen." ama çok bilmiş. neyse zaten böyleleri de öyle güzel şeylerden mahrum kalmalılar. herkes karmasının meyvasını yemekle mükelleftir.
- matrix (22.02.17 23:04:40)
@matrix haklısın dostum çağımızda tıp dahi fastfood anlayışında malesef. adam yıllarca tıp okuyor ama odasına girdiğinde sana kaç numara gözlük takacağını söyleyip gönderiyor. hepsi bu. paketleyip gönder zihniyeti malesef her alana yayılmış. doğuda gerçekten enerji ile birçok şey yapılırken batıda ortokods tıp anlayışı ile ancak şifanın kesme biçme ve diğer mekanik yollardan gelineceği sanrısı cidden acınası ötesi.
- douglas (22.02.17 23:09:17)
dedigin gibi insanlar bilmem ne etken maddeli ilaclarin cözüm olmadigini görünce artik dogal çözümlere geri dönmeye başladılar. tıp/ tedavi anlayisi ise - hasta, kendisini ilaç kullandigi surece iyi hissetsin - teması üzerine kurulu. bana kalirsa ilac üretiminin de sürekli işlemesi için müşterilere/ hastalara ihtiyacı var.
tıpkı evlilik programlarinin da bu zamana kadar yayimina sebep olan tv hastası (gerceklerden habersiz olan) izleyici kitlesine ihtiyacı olması gibi.
gözlük evet yerine göre lazım ama gerekmedikçe kullanma zorunlulugu neden olsun. gözü olumsuz etkileyen bir cok madde varken, iyilestiren bir cok madde neden olmasın ki?
i. saracoğlu gecenlerde bir programda sunu demisti : ilaclarda tek bir etken madde vardir. bitkilerde ise bir cok etken madde var.
neyse su an bende yok ama isteyen olursa baska insanlarin yaralari iyilestirici ve kanı durdurma amacli kullandigini bildigim bir bitkinin fotografini isteyene gönderirim.
tıpkı evlilik programlarinin da bu zamana kadar yayimina sebep olan tv hastası (gerceklerden habersiz olan) izleyici kitlesine ihtiyacı olması gibi.
gözlük evet yerine göre lazım ama gerekmedikçe kullanma zorunlulugu neden olsun. gözü olumsuz etkileyen bir cok madde varken, iyilestiren bir cok madde neden olmasın ki?
i. saracoğlu gecenlerde bir programda sunu demisti : ilaclarda tek bir etken madde vardir. bitkilerde ise bir cok etken madde var.
neyse su an bende yok ama isteyen olursa baska insanlarin yaralari iyilestirici ve kanı durdurma amacli kullandigini bildigim bir bitkinin fotografini isteyene gönderirim.
- 1adam (22.02.17 23:15:00)
gözlük tarihimizde yeni bir icat mı? 1300'lü yıllardan beri gözlük var. adam sana en etkili çözümü önermiş. beğenmiyorsan ona söylenme git iki okut üflettir düzelir.
- biergarten (22.02.17 23:17:49 ~ 23:53:46)
"ironiden de anlamıyooo bıy bıy bıy".
bu da ayrı kafa. sanki herkes sizin gibi sürekli birine laf çakılsın tadında tetikte bekliyor. :D artık ne kadar sık laf sokuluyorsa :) gerçi şaşırtıcı değil. hayatı taşıdığın renk filtresi gibi algılarsın. ve romalı dostlarım sizin filtreleriniz epey bir çamurlanmış. hemen en yakındaki tıp doktorunuza gidip soyunuyorsunuz, domalıyorsunuz ve öksürüyorsunuz...
bu da ayrı kafa. sanki herkes sizin gibi sürekli birine laf çakılsın tadında tetikte bekliyor. :D artık ne kadar sık laf sokuluyorsa :) gerçi şaşırtıcı değil. hayatı taşıdığın renk filtresi gibi algılarsın. ve romalı dostlarım sizin filtreleriniz epey bir çamurlanmış. hemen en yakındaki tıp doktorunuza gidip soyunuyorsunuz, domalıyorsunuz ve öksürüyorsunuz...
- matrix (22.02.17 23:23:26)
odak noktası değişmiş merceğin önüne bir mercek daha koyarak ışığın odak noktasına düşmesini sağlıyorsun. bundan daha doğal bir yöntem ne olabilir ki?
1993'ten beri gözlük kullanıcısıyım, şu an 8.5 miyop sahibiyim. bunun için doğal bir yöntem bulursan bizimle de paylaş lütfen. gözlük takmaktan burnumun şekli değişti.
1993'ten beri gözlük kullanıcısıyım, şu an 8.5 miyop sahibiyim. bunun için doğal bir yöntem bulursan bizimle de paylaş lütfen. gözlük takmaktan burnumun şekli değişti.
- montauq (22.02.17 23:24:34)
gözlük evet yerine göre lazım ama gerekmedikçe kullanma zorunlulugu neden olsun. gözü olumsuz etkileyen bir cok madde varken, iyilestiren bir cok madde neden olmasın ki?
i. saracoğlu gecenlerde bir programda sunu demisti : ilaclarda tek bir etken madde vardir. bitkilerde ise bir cok etken madde va
@1adam ın yazdığı bu kısım demek istediğimi açıklıyor. ne yazık ki ciddi bir cevap ararken çoğu kişi "aklı sıra" (bana göre kendileri gülünecek durumdalar) şu analizi yapmaktan mahrum. sadece tek taraflı bakış açısının sonucu olarak bilimsellik, mantıklı düşünen insan ayağına yatarak ıskaladıkları şeyler onları komik duruma düşürüyor. eğer ortaya bir önerme koyuyorsan onun zıttını belirtmek zorundasın. Neden olmasın cevabını? Göze zararlı gelen şeyler varsa yararlı gelen şeylerde olabilir gibi basit bir soruyu sormaktan aciz olmanın sebebi herhalde bir robot gibi sadece önüne gelen bilgileri alıp yaratıcılıktan aciz "farklı sorular" sorabilme yetisinin kaybolması olabilir. Bence sizin gözleriniz bozuk beyler bayanlar.
Şu da gözümden kaçmadı. Kimse doktorun dediği ilginç şeylere cevap vermemiş. Halbuki sorumun içinde onlar da vardı. Herkesin gözü bozuktur ne anlama geliyor? Herkes gözlük takmak zorundadır ne anlama geliyor? Şimdi eğer olmayan bilgeliğinizin gururundan gülmek yerine kafanızı kaldırıp bakabilirseniz şu sorularıma da yanıt istiyorum.
i. saracoğlu gecenlerde bir programda sunu demisti : ilaclarda tek bir etken madde vardir. bitkilerde ise bir cok etken madde va
@1adam ın yazdığı bu kısım demek istediğimi açıklıyor. ne yazık ki ciddi bir cevap ararken çoğu kişi "aklı sıra" (bana göre kendileri gülünecek durumdalar) şu analizi yapmaktan mahrum. sadece tek taraflı bakış açısının sonucu olarak bilimsellik, mantıklı düşünen insan ayağına yatarak ıskaladıkları şeyler onları komik duruma düşürüyor. eğer ortaya bir önerme koyuyorsan onun zıttını belirtmek zorundasın. Neden olmasın cevabını? Göze zararlı gelen şeyler varsa yararlı gelen şeylerde olabilir gibi basit bir soruyu sormaktan aciz olmanın sebebi herhalde bir robot gibi sadece önüne gelen bilgileri alıp yaratıcılıktan aciz "farklı sorular" sorabilme yetisinin kaybolması olabilir. Bence sizin gözleriniz bozuk beyler bayanlar.
Şu da gözümden kaçmadı. Kimse doktorun dediği ilginç şeylere cevap vermemiş. Halbuki sorumun içinde onlar da vardı. Herkesin gözü bozuktur ne anlama geliyor? Herkes gözlük takmak zorundadır ne anlama geliyor? Şimdi eğer olmayan bilgeliğinizin gururundan gülmek yerine kafanızı kaldırıp bakabilirseniz şu sorularıma da yanıt istiyorum.
- douglas (22.02.17 23:25:01)
Tamam douglas, sen çok üstün bir zihin aşamasındasın, biz o kadar olamadık.
İnsan önce bir düşünür, böyle bir bitki olsa bunu insanlar zaten kullanıyor olmaz mıydı diye. Göz numarası düzelten hiçbir ilacın olmaması (ki ilaçlar doğadan ilham alır) da cabası. Bunları düşünmeden, insanlığın geldiği noktayı göz önünde bulundurmadan ahkam kesmek gerçekten müthiş bir zihinsel festival.
İnsan önce bir düşünür, böyle bir bitki olsa bunu insanlar zaten kullanıyor olmaz mıydı diye. Göz numarası düzelten hiçbir ilacın olmaması (ki ilaçlar doğadan ilham alır) da cabası. Bunları düşünmeden, insanlığın geldiği noktayı göz önünde bulundurmadan ahkam kesmek gerçekten müthiş bir zihinsel festival.
- devilred (22.02.17 23:29:47)
ilaçlarda tabi ki tek bir etken madde olacak yada o ilacın kullanım sebebine göre birkaç etken madde. neden bende sıkıntı olmadığı halde bitkideki 50 tane farklı etken maddeyi alıyım vücuduma? ilaca laf edip bitkilerde aynı şeyi yapıyor diyenlerin saçmalığı burada. 1 şeyi çözmek için 50 farklı hastalığı çözebilecek şeyi alıp neden vücudu gereksiz yormam gereksin.
çoğu insanın evet gözleri bozuktur. gerçekten mükemmel gören az. herkeste az ya da çok bir bozukluk var. gözü çok az bozuk olanlar sıkıntı yaşamadığı için gözlük kullanmıyorlar ama bu tam anlamıyla mükemmel gözlere sahip olduğunu göstermiyor.
gözü sağlıklı tutmak için yapılabilecek çeşitli göz egzersizleri var ancak bunlarla bozuk gözü düzeltemezsin ilerlemesi yavaşlar belki ancak yaş ilerledikçe gözlük kullanmak çoğu insan için mecburiyet oluyor.
çoğu insanın evet gözleri bozuktur. gerçekten mükemmel gören az. herkeste az ya da çok bir bozukluk var. gözü çok az bozuk olanlar sıkıntı yaşamadığı için gözlük kullanmıyorlar ama bu tam anlamıyla mükemmel gözlere sahip olduğunu göstermiyor.
gözü sağlıklı tutmak için yapılabilecek çeşitli göz egzersizleri var ancak bunlarla bozuk gözü düzeltemezsin ilerlemesi yavaşlar belki ancak yaş ilerledikçe gözlük kullanmak çoğu insan için mecburiyet oluyor.
- biergarten (22.02.17 23:36:55)
yaşlandıkça gerek lensin incelip kalınlaşmasını sağlayan kaslar olsun gerekse lensin kendisi olsun gençlikte olduğu gibi tam olarak ortama uyum sağlayamaz ve bu da çok büyük ölçüde yakını görememe problemiyle gelir. bu durum kişinin gözlerini ne oranda yorduğuna bağlı olarak 50'sinde de olabilir 60'nda da olabilir. bu yüzden orta-ileri yaş grubundaki birçok kişi gözlük kullanır veya gözlük kullanma ihtiyacı hissederler. aralarında kullanma ihtiyacı hissetseler de gözlüğe kendisini yaşlı gösterdiğini düşündüğü için karşı çıkanlar da vardır.
senin durumuna gelirsek; gözün ilerlemesi 21 yaşından sonra durur sözü artık bir kandırmacadan ibaret. ilerlemeye devam ediyor. en iyi ihtimalle ilerleme hızı azalır. her ne kadar şu an gözlük kullanmak istemesen de numaran ilerlediği yazıları okumak için gözlerini kısmak zorunda kalacaksın ve bu da sen de ciddi baş ağrılarına yol açacak. yoldaki çukuru veya tümseği göremediğin için düşeceksin. bu riskli bir durum; yere kafanı çarpıp beyin kanaması bile geçirebilirsin. zaten öyle bir durumda ailen ve yakın çevren öpe öpe o gözlüğü sana taktırtırlar.
doktorun sözlerinin tamamen bu nedenlere baģlı olduğunu düşünüyorum.
senin durumuna gelirsek; gözün ilerlemesi 21 yaşından sonra durur sözü artık bir kandırmacadan ibaret. ilerlemeye devam ediyor. en iyi ihtimalle ilerleme hızı azalır. her ne kadar şu an gözlük kullanmak istemesen de numaran ilerlediği yazıları okumak için gözlerini kısmak zorunda kalacaksın ve bu da sen de ciddi baş ağrılarına yol açacak. yoldaki çukuru veya tümseği göremediğin için düşeceksin. bu riskli bir durum; yere kafanı çarpıp beyin kanaması bile geçirebilirsin. zaten öyle bir durumda ailen ve yakın çevren öpe öpe o gözlüğü sana taktırtırlar.
doktorun sözlerinin tamamen bu nedenlere baģlı olduğunu düşünüyorum.
- montauq (22.02.17 23:43:18)
muhtemelen astigmatın da var bulanık görmen de hep ondan. astigmat, miyoptan beterdir gözlük takmamak gibi bir alternatifin yok, takmazsan bir süre sonra iyice ilerler ve evinin yolunu bile bulamayabilirsin.
- grace margaret mulligan (22.02.17 23:43:59)
bir de 'işine gelmeyen cevaplara tik atmama' gibi bir tercihin olmasa keşke. sonuçta kimse cevap vermek zorunda değil ama vakit ayırıp şurda iki cümle yazan insanlara "sizi tınlamıyorum" mesajın hiç hoş değil.
- grace margaret mulligan (22.02.17 23:46:46)
asfasfafas'lı yorum atan arkadaş. benim soruyu silmem için hiçbir sebep yokken moderatörün senin yorumu gereksiz olduğu için silmesi için birçok sebep var. cidden öyle sıfatla gelip dediklerinin kaile alınmasını beklemek çok saçma olurdu. istersen dünyanın en saçma fikrini belirt o senin fikrindir kimse karışamaz ama bunu bir iğneleme üslubu ile ifade edince baştan kaybediyorsun niyetini baştan belli ettiğin için.
- douglas (22.02.17 23:47:52)
bana faydalı olduğunu hissettiğim ve iyi niyetle yazılmış cevaplara tik atıyorum. aksi halde farklı amaçlarla yazanların yazmasının bir anlamı yok onları, evet tınlamıyorum.
- douglas (22.02.17 23:50:36)
gözlük bulunmadan önce insanların bu ihtiyacını nasıl giderdiğini de merak ediyorum..
- douglas (22.02.17 23:56:20 ~ 23:57:05)
gideremiyorlardı ve etrafa bulanık bulanık bakıyorlardı. ortalama zekada olan birisinin bu çıkarımı kendi kendine yapabilmesi lazım.
- doxanikee (23.02.17 00:06:26)
görmeyerek hallediyorlardı. ne yapmalarını bekliyorsun? farklı bir çözüm vardı da onu saklayıp gözlük mü yaptılar?
ne cevap beklediğini anlamakta zorlanıyorum artık. ekstra birşey cihaz yada ilaç olmadan bir iyileşme metodu olmasınımı bekliyorsun bilemiyorum.
ne cevap beklediğini anlamakta zorlanıyorum artık. ekstra birşey cihaz yada ilaç olmadan bir iyileşme metodu olmasınımı bekliyorsun bilemiyorum.
- biergarten (23.02.17 00:07:05)
her zamanin kendine göre hastaliklari tedavi etme metodu var.
bulanik bulanik etrafa bakarak hayat sürme anlayisi düz mantgın geregi ama durumu izah eden bir cevap degil.
neyse biraz daha acalim durumu .
doguda askeriz . bir gün devriye halindeyken yolda araclari durduruyoruz. gelen baska plakali araclar hep bulundugumuz ilden olduca uzaktaki illere ait araclar. sahislara durumu sordugumuzda hastanelerde bel rahatsizliklarina çözüm bulamayanlara yakinlarda bir koydeki yasli bir kadin tavsiye edilmis, ona geldiklerini söylüyorlardı. (bazılarini profesörler yönlendirmiş)
sanirim, modern tıbbin gelecegi nokta yine alternatif tip olacaktır ..
bulanik bulanik etrafa bakarak hayat sürme anlayisi düz mantgın geregi ama durumu izah eden bir cevap degil.
neyse biraz daha acalim durumu .
doguda askeriz . bir gün devriye halindeyken yolda araclari durduruyoruz. gelen baska plakali araclar hep bulundugumuz ilden olduca uzaktaki illere ait araclar. sahislara durumu sordugumuzda hastanelerde bel rahatsizliklarina çözüm bulamayanlara yakinlarda bir koydeki yasli bir kadin tavsiye edilmis, ona geldiklerini söylüyorlardı. (bazılarini profesörler yönlendirmiş)
sanirim, modern tıbbin gelecegi nokta yine alternatif tip olacaktır ..
- 1adam (23.02.17 00:29:40)
cevap verdik beğenmiyorsun. soru sordun nasıl yapıyorlardı diye biz yapamıyorlardı deyince bozulup ciddiye almıyorsun. o kadar cevap verdik sen cevapla o zaman. eskiden gözü bozuk olanlar o şekilde bulanık bakmayarak devam etmiyorlardı diyelim. alternatif çözümleri vardı herhangi bir bitki fayda sağlıyorlardı. peki neden şimdi o çözüm yok?neden gözlük çözüm olarak öneriliyor? birileri mesela gözlük lobisi çıkar sağlamak için o çözümü yok mu etti? böyle birşey saçma değil mi? adam o bitkiyi yada diğer alternatif çözümü elinde tutup onu da pazarlar aynı şeyi kazanırdı.
düz mantık ya da at gözlüğü meselesi değil bu. sizin önünüzde duran gerçekleri kabullenmek istemeyip illa alternatif , doğa üstü vb şekillerde birşey bulma arzunuz var. eyvallah arayın bunu ama şu an elde gayet iyi bir çözüm var çalışan bir çözüm var. bunu beğenmeyip olmayan bir şeyin peşinde zorlamak saçma.
düz mantık ya da at gözlüğü meselesi değil bu. sizin önünüzde duran gerçekleri kabullenmek istemeyip illa alternatif , doğa üstü vb şekillerde birşey bulma arzunuz var. eyvallah arayın bunu ama şu an elde gayet iyi bir çözüm var çalışan bir çözüm var. bunu beğenmeyip olmayan bir şeyin peşinde zorlamak saçma.
- biergarten (23.02.17 00:43:45)
güzel anlaşmaya başlıyoruz... :) ama olmayan bir şey nedir sence? var olan her şey var olmadan önce olmayan bir şey değil midir? burada kavga etmek istemiyorum. herhangi bir fayda anlayıştan çıkar. istersen onaylama ama istersen anlamak basittir. sonra soru sor biraz daha anlamak için. iletişim böyle olur.
- douglas (23.02.17 00:48:26)
valla yorumları okumadım konu başka yerlere gitmiş olabilir bilemiyorum ama ben de gözlük takmaktan nefret eden bi gözlüklü olarak diyorum ki takmak zorunda değilsin. ben öğrenci olduğum için tahta vs. sebebiyle takıyorum derslerde sonra çıkarıyorum. bi de bilgisayar başında takıyorum gözlerimin daha geç yorulduğunu hissediyorum gözlükle bakınca pc ye. onun dışında takmıyorum. bates yöntemine bak bi internetten. enteresan bir düşünce yapısı var. üşenmezsen bi dene. onun dışında bir şey olmaz merak etme. ben bi de kepçe kulaklıyım takınca iğrenç duruyor gözlük kepçe olmasam belki ders harici de takardım...
- fyodor fyodorovic (23.02.17 00:48:48)
anlaşmaya başlamıyoruz. kaç tane soru sordum cevap yok sadece kendine çekme çabası var.
şu an elimizde gözlükten daha iyi bir başarı oranı sunan ve senin kriterlerine uyan alternatif çözüm var mı? harici cihaz, ilaç ,kesme biçme vs gerektirmeyen.. yok. eğer olsaydı zaten çok insan kullanır durumda olurdu. he tabiki ilerde başka birşey çıkmayacak değil. ancak senin en baştaki sıkıntın doktor şu an neden daha başka çözüm sunmuyor. e yokki sunsun adam.
şu an elimizde gözlükten daha iyi bir başarı oranı sunan ve senin kriterlerine uyan alternatif çözüm var mı? harici cihaz, ilaç ,kesme biçme vs gerektirmeyen.. yok. eğer olsaydı zaten çok insan kullanır durumda olurdu. he tabiki ilerde başka birşey çıkmayacak değil. ancak senin en baştaki sıkıntın doktor şu an neden daha başka çözüm sunmuyor. e yokki sunsun adam.
- biergarten (23.02.17 00:55:23)
Dr. William H. Bates'in yirminci yüzyılın başında bulduğu çözümü araştırmıştım. Zaten bana ilham veren daha çok o olmuştu. Hala araştırmaya devam ediyorum. Sağduyulu yaklaşımın için teşekkürler :)
- douglas (23.02.17 00:56:11)
var olan nedir yok olan nedir ? şuan dünyada kablosuz elektrik kullanılıyor desem yokluğunu nasıl kanıtlaya bilirsin? Bilmediğin her şey yok mudur? :D binlerce yıl önce başka uygarlıkların bizden ileri teknolojilerde olmadığını da kanıtlayamazsın. Her türlü hipotez ve ya spekülasyon en küçük bir şüphe karşısında karşıt bir tezi hak eder. Sen bunları en başından reddedersen ve bu adam deli falan dersen zaten hiç iletişimin veya tartışmanın içerisinde yer almamışsındır. Benim "gereksiz" yorumdan kastımı anlamışsındır umarım..
- douglas (23.02.17 00:59:02 ~ 01:00:01)
ohoo ben bir saat boşa konuştum burada. neyse sen sorularına cevaplar aldın ama bana cevaplar veremedin çünkü cevaplar istediğin gibi olmayacaktı. kusura bakma ama sen sadece kendini tatmin edecek cevapları arıyorsun diğerleri umurunda değil.
sana araştırmanda başarılar ve kolay gelsin umarım sorularına kendini tatmin edecek cevaplar bulursun.
edit:son yazdığına zaten cevap verdiğimi düşünüyorum eğer okuduysan yazdıklarımı.
sana araştırmanda başarılar ve kolay gelsin umarım sorularına kendini tatmin edecek cevaplar bulursun.
edit:son yazdığına zaten cevap verdiğimi düşünüyorum eğer okuduysan yazdıklarımı.
- biergarten (23.02.17 01:06:25 ~ 01:08:21)
teşekkür ederim ama yanlış anlamanı istemiyorum. burada mesele dengeyi kurmak. senin baştan savma bir tavırla giriştiğini hissettiğim için onları söyledim. aynı şekilde yaklaşan herkese de. eğer bir soru sorduğunda verilecek cevaba karşı tutumun en başından belliyse konuşmanın bir anlamı yoktur. saatlerce bağırıp çağıran, yerinde sayan siyasi oturumlardan farkımız kalmaz. bir tartışma varsa sonucunun belirsiz, sürpriz olması gerekir. yinede anlayışın için ben teşekkür ederim.
- douglas (23.02.17 01:11:26)
günlük hayatta karşılaştığın doktorlar çözüme değil öteleme üstüne çalışıyor gibiler. örneğin a sorunu için çözüm b, olmazsa c gibi deneme yanılma yöntemi belirlemişler onun dışına çıkmıyorlar veya çıkmaya cesaret edemiyorlar gibi bir durum söz konusu.
her sene yüzlerce doktoru süper lüks otellere toplayıp, tıp kongresi yapıyorlar ama orada bilime dair zırnık geçmiyor. medikal şirketlerinin gölgesinde sözde bilimsel gelişmeler tartışılıyor sanarsın ama x marka neşter yerine y marka neşteri kullanmak daha hayırlı oluyormuş deyip geçiyorlar.
ve çok ciddi olarak günümüz hastalıklarına ''isviçreli ve alman bilim adamları!'' tarafından kalıcı çözümler arandığına da inanmıyorum. trilyonlarca doların döndüğü bir sektörde kimse hastalıklar kökten çözülsün istemez. eminim eski zamanda aşı vs. bulunup tamamen yok olan hastalıklar için bu ilaç şirketleri pişmandır. daha sonra anladılar ki tek aşı ile çözmek yerine şeker hastalarının kullandığı insülin gibi ömürlerinin sonuna kadar bağımlı kalacakları gibi öteleme ilaçları kullansınlar.
ancak gözlük bunlar arasında yine en masum olanı bunu da kabul etmek lazım. 2006 yılında doktor tak dedi. takmadım 0.50 derece arttı, bir tedavi yöntemi değil günlük hayatta sorun çıkarmasının önüne geçmek maksatlı bir araç. tıp anlayışının değişeceğine inanmıyorum bu dünya düzeninde.
her sene yüzlerce doktoru süper lüks otellere toplayıp, tıp kongresi yapıyorlar ama orada bilime dair zırnık geçmiyor. medikal şirketlerinin gölgesinde sözde bilimsel gelişmeler tartışılıyor sanarsın ama x marka neşter yerine y marka neşteri kullanmak daha hayırlı oluyormuş deyip geçiyorlar.
ve çok ciddi olarak günümüz hastalıklarına ''isviçreli ve alman bilim adamları!'' tarafından kalıcı çözümler arandığına da inanmıyorum. trilyonlarca doların döndüğü bir sektörde kimse hastalıklar kökten çözülsün istemez. eminim eski zamanda aşı vs. bulunup tamamen yok olan hastalıklar için bu ilaç şirketleri pişmandır. daha sonra anladılar ki tek aşı ile çözmek yerine şeker hastalarının kullandığı insülin gibi ömürlerinin sonuna kadar bağımlı kalacakları gibi öteleme ilaçları kullansınlar.
ancak gözlük bunlar arasında yine en masum olanı bunu da kabul etmek lazım. 2006 yılında doktor tak dedi. takmadım 0.50 derece arttı, bir tedavi yöntemi değil günlük hayatta sorun çıkarmasının önüne geçmek maksatlı bir araç. tıp anlayışının değişeceğine inanmıyorum bu dünya düzeninde.
- ada meltemi (23.02.17 01:19:01 ~ 01:20:13)
@ada meltemi cidden harika bir yorum ile noktalamışsın meseleyi. demek istediğim çok ilginç bir şey değildi. bence sorgulanması gereken benim bahsettiğim şeydeki gizemi aramak yerine dünya düzeninin tamamen sömürü üzerine kurulu olduğundan her türlü tedavinin de aynı maksatlar dahilinde kapitalizm ve ihtiyaç/bağımlılık yapısını sürdürmek üzerine dayalı olduğudur. kimse benim söylediklerimde ki hurafe algısını iğnelemek yerine genel düzendeki çarpıklığa dikkat etmemiş nedense. ilginçtir bu kadar büyük bir çark sisteminde en ciddiye alınması gereken şey bu olmasına rağmen her nasılsa bir çeşit alışkanlık olmuşçasına hala bilim ve hurafe çatışması yaşanıyor. haliyle bunlar konuşmamız gereken yerine bunları tartışarak zaman kaybı yaşıyoruz...
bu arada şunu da sorayım gözlük takarsan göz tembelliği yaşarsın diyenlere ne demeli. öyle bir durum var böyle de bir durum var. :)
bu arada şunu da sorayım gözlük takarsan göz tembelliği yaşarsın diyenlere ne demeli. öyle bir durum var böyle de bir durum var. :)
- douglas (23.02.17 01:30:33)
ahaha dayanamadım ya yine. bunlar ameriganın oyunu kısmına gelmiş burası.:D:D hep ameriganın oyunu bunlar yahudi aileler yönetiyo hep dünyayı zaten.
daha da ciddi cevap veren ne olsun :D
daha da ciddi cevap veren ne olsun :D
- biergarten (23.02.17 01:33:38)
@ada meltemi +
bu meltem gercekten güzel esiyor.
bu meltem gercekten güzel esiyor.
- 1adam (23.02.17 01:39:59)
eeh sen zaten ciddi değildin. ve ben kolay kanan bir insan değilim. o yüzden en başından seni ciddiye almadım :) hayat böyle boşa geçen zamanlardan ötürü koca bir ömrü yaşayamadan geçiyor bazen... neyse ki o anki durumu içsel olarak sezip ileriyi görebilmek diye bir şey var :) her şey dürüstlükle alakalı. önce kendine karşı dürüst olacaksın. sonra başkalarının dürüstlüğünü bir şekilde görebiliyorsun.
- douglas (23.02.17 01:47:43 ~ 01:50:14)
aga simdi de yalanci olduk iyi mi? oturduk bir de ciddi ciddi cevaplar verdik buna. arkadas ciddiye almazsan alma ya adam yerine bile koymuyor bizi. yok ileriyi gormus etmis. la kac tane adam gibi cevap vermisim aldigim cevaplara bak. okuyan herkes neyin ne oldugunu anlar zaten ama iste insan cileden cikiyor bir de boyle uste cikmaya calisinca.
cidden akil fikir ya biraz. sen boyle takilmaya devam et aferin sadece kendi hosuna gidecek seyleri kabul et diger seyler yokmus gibi davran.
mobilden yazdim kimse kusura bakmasin imla vs icin.
cidden akil fikir ya biraz. sen boyle takilmaya devam et aferin sadece kendi hosuna gidecek seyleri kabul et diger seyler yokmus gibi davran.
mobilden yazdim kimse kusura bakmasin imla vs icin.
- biergarten (23.02.17 02:01:20)
bu yoldan çıkmaktır. şuan kullandığın üslup bozuk ve senin olası bir halin. ben bu şekilde bir üslup kullanma ihtimali olan biriyle konuşmanın gereksiz olduğunu düşünüyorum. bu kadar basit uzatmaya gerek yok.
- douglas (23.02.17 02:14:34)
beşiktaş bostancı deniz otobüsü var
karaköy-kadıköy vapur
eğer e5 yakını ise metro ile bostancı
sahil yakını ise sarı dolmuşlar ile bostancı
karaköy-kadıköy vapur
eğer e5 yakını ise metro ile bostancı
sahil yakını ise sarı dolmuşlar ile bostancı
- prezarlatif (20.02.17 13:20:12)
- nıç (20.02.17 15:25:46)
[]
hangi spora başlayabilirim?
futbol veya basketbol gibi popüler sporları sevmiyorum. izcilik trekking gibi doğa sporları daha çok hoşuma gidiyor. ama işin içinde top faktörüde olsun istiyorum. binicilik çok pahalı bir spor. ne önerirsiniz? istanbulda yaşıyorum.
masa tenisi, tenis
- basond (19.02.17 22:40:27)
tenis iyidir.
- fyodor fyodorovic (19.02.17 22:44:14)
Sportif kaya tırmanışı
Serbest dalış
Su topu
Serbest dalış
Su topu
- peggy (19.02.17 23:00:03)
tuhaftırki bu soruyu masamda oynamak için yeni aldığım bir tenis topu oynarken açtım :D topu yükseğe atıp elimde tutmayı seviyorum. böyle dengeye dayalı sporlar olabilir diyecektim. tenisi belkide küçümsüyorum. önerilerinizi dikkate alıcam sağolun :)
- douglas (19.02.17 23:04:11)
squash oynamak istiyorum ben de ama daha önce hiç oynamadım. Nerede salonu var filan bilmiyorum. Organize olup birlikte girişsek negzel olur :))
- otonomo (19.02.17 23:06:32)
rugby.
takım kurunda oynayalım çok enerji doluyum bu ara.
takım kurunda oynayalım çok enerji doluyum bu ara.
- westblack (19.02.17 23:12:06)
imkan varsa kesinlikle amerikan futbolu, topsuz olur derseniz dağcılık.
keske vaktim olsa da ikisini de tekrar yapabilsem diye ıslak gözlerle düşünüyorum.
keske vaktim olsa da ikisini de tekrar yapabilsem diye ıslak gözlerle düşünüyorum.
- obaa (20.02.17 01:07:49)
Amerikan futbolu çok vahşi geliyor. Ben daha çok zeka ile bedenin ortak kullanılabileceği bir şey istiyorum. Okulda amerikan futbolu kulübü var ve epey popüler. ama benim kilomun iki katı ağırlığında adamlar oynuyor maliyetli de. aslında denge top tuttu kaçtı derken en çok baseball uygun geliyor isteğime ama istanbulda nerden bulucan şimdi :P rugby squash araştırayım şimdi :)
edit: tenis yada squash'a karar kıldım. ilgilenenler pm atabilir. avrupa yakası.
edit: tenis yada squash'a karar kıldım. ilgilenenler pm atabilir. avrupa yakası.
- douglas (20.02.17 01:12:53 ~ 01:18:31)
zeka istiyorsan tenisi dene bence. açıyı ayarlamaya çalışıp topu rakibin uzanamayacağı bir noktaya atmayı düşünmek oldukça zevkli. bir de bunu başarınca 'ne sayı aldım be' diyor insan.
- cikmaz sokaktan cikagelen cocuk (20.02.17 01:19:30)
bir öğrenciyim. tavsiye edebileceğiniz kurs neyin olursa söyleyin hemen başlayabilirim :D
- douglas (20.02.17 01:30:47)
[]
öğrenci kredileri
Özel bir üniversitede okuyorum. Birinci sınıfım. Arkadaşlarımdan öğrenci kredisi alanlar olmuş. Benim haberim yok tabi. Devletten herhangi bir şekilde alabileceğim krediler neler ve bunlara başvurma zamanı nedir? Nereden ne şartlarla?
kyk kredisi
- king lizard (19.02.17 21:19:29)
öğrenci kredisinden daha mantıklı ama şimdi düşünüyorumda öğrenciyken paranın değeri ile para kazanmaya başlayınca paranın değeri çok farklı oluyor. öğrencilik ayrı bişi
- douglas (19.02.17 22:31:19)
[]
Once Upon A Time in Mexico müzikleri
Spotifyden dinliyorumda çok ilgimi çekiyor gitarın bu hali. Yani gitar var gitar var. Bu şimdi farklı türden bir gitar olmalı. Ritimleri falanda çok farklı. Bunun olayı nedir? Ne tür gitar bu? Latino falan mı aydınlatırsanız sevinirim. Bu arada spotifyden takipleşmek isteyenler pm atabilir.
ilk filmin müziklerinde de güzel şarkılar var
bunun yanında calexico'nun bu havada şarkıları var
www.youtube.com
www.youtube.com
www.youtube.com
rodrigo y gabriela
www.youtube.com
bunun yanında calexico'nun bu havada şarkıları var
www.youtube.com
www.youtube.com
www.youtube.com
rodrigo y gabriela
www.youtube.com
- freebird5406_2 (18.02.17 21:01:01 ~ 21:13:04)
[]
elimdeki onlarca cd
bu cdler atıl halde. hepsini sanat malzemesi olarak kullanmak istiyorum. var mı bir tavsiyeniz ?
sanat eseri yapmadan önce de hepsini düz bir zemine üst üste koyup kaç tanesinden sonra o kulenin yıkıldığına dair bir deney de yapabilirmişsin. :) bunu ben de yapacağım.
- matrix (17.02.17 19:01:19)
[]
sol gözüm sağ gözümden az görüyor
dikkat ettimde sadece sol gözümle baktığımda daha bulanık görüyorum. denedim 3 metreye kadar net görüyorum sol gözümle. ama sağ gözümde bir sorun yok. nasıl oluyor bu? iki göz ayrı ayrı değişir? ayrıca pcde çok oturanlar için gunnar oyuncu gözlüklerini tavsiye edermisiniz?
tek gözün derecesi daha yüksektir, tek gözde göz tembelliği vardır, astigmat vardır...
- kaymaktutmayansicaksut (17.02.17 18:46:15)
Gözleri sabit noktaya odaklanmak için evrimleştirmedik. Sabit noktaya odaklanırsan kaçınılmaz sonuç miyop. Arada farklı mesafelere odaklanmamız lazım.
- kargn (17.02.17 19:33:11)
Genellikle olan o zaten. İki goz de ayni derecede bozuk olmuyor. Miyopum. Sag gozum cok iyi goruyor, sol gozum felaket.
- cikmaz sokaktan cikagelen cocuk (17.02.17 19:58:11)
@kargn ne önerirsin bunun için. çok uzun zaman evde çalışınca dışarı çıkınca uzakları pek göremiyordum. şimdi şu dediğime bak; istanbulda gökyüzünü gerçekten görebildiğim tek yer beylikdüzü.
- douglas (17.02.17 20:16:18)
Saat kadar uzun zaman dilimlerinde aynı noktaya odaklanmamak lazım. Yarım saatlik mola, pencereden dışarı 5 dakika bakmak. Yeterli bunlar hep.
Çocuklukta ışıklı ortamda uyumak da miyopluğu tetikliyor diye okudum. İlerleyen yaşlarda nasıldır bilemiyorum.
10 yaşından beri miyobum sol sağ arası fark vardı zaten . 25 kadar, astigmat çıkınca birinde,0.5 öbüründe 1.25 çıktı. Arada fark oluyor. Kaçınılmaz. On yaşındayken başladı, İlk on yıl 3 dereceye çıktı sonraki 15 yıl 4 e yaklaştı ama geçemedi. İleri yaşlarda miyop duruyor zaten.
Olacağı varsa da olur. Ailede tek gözlüklüyüm. Bazıları şanssız doğar. Gerçi ailede diş kaybetmeyen de tek benim. Genetik piyango.
Çocuklukta ışıklı ortamda uyumak da miyopluğu tetikliyor diye okudum. İlerleyen yaşlarda nasıldır bilemiyorum.
10 yaşından beri miyobum sol sağ arası fark vardı zaten . 25 kadar, astigmat çıkınca birinde,0.5 öbüründe 1.25 çıktı. Arada fark oluyor. Kaçınılmaz. On yaşındayken başladı, İlk on yıl 3 dereceye çıktı sonraki 15 yıl 4 e yaklaştı ama geçemedi. İleri yaşlarda miyop duruyor zaten.
Olacağı varsa da olur. Ailede tek gözlüklüyüm. Bazıları şanssız doğar. Gerçi ailede diş kaybetmeyen de tek benim. Genetik piyango.
- kargn (17.02.17 20:22:26 ~ 20:32:58)
@kargn bahsettiğin şey benim "nasıl bazı insanlar işi gereği tüm gün pcye baksa da gözü bozulmuyor?" soruma cevap olabilir mi? genetik piyango mu bildiğin?
- douglas (17.02.17 21:21:29)
Evet, bazısı şanslı, erken yaşta olmasa da ileri yaşlarda mutlaka bozulma oluyor. Göz bozukluğunun sebebi çok. Stres merceği odaklayan kasları gerip miyop yapabiliyor bile.
Ben ve kardeşlerim her sabah kalkıp iki metreden çizgifilm izledik, sadece benim gözüm bozuldu. Hepimiz otuzlardayız, tek dörtgöz benim. Kader.
Ben ve kardeşlerim her sabah kalkıp iki metreden çizgifilm izledik, sadece benim gözüm bozuldu. Hepimiz otuzlardayız, tek dörtgöz benim. Kader.
- kargn (17.02.17 21:35:21)
[]
rüyadan uyanmak
başlık mecazi anlamdadır. eskiden aklımda olan şey genelde şuydu. herkesin harika bir hayatı var veya yaşarken çoğunlukla mutlu olduğu o yüzden toplum içine her çıktığımda kendimi kıyaslayıp kötü hissediyordum. şimdi böyle olmadığını düşünüyorum. herkesin boktan bi hayatı var demiyorum ama bizi birbirimizden ayıran pek bir şey göremiyorum. aslında son bir yıldır aklımı kurcalayan diğer bir şey şu; gerçekten bu yaptığım şeyler gereklimi? herkes bir işle meşgul oluyor ama bence benim yaptıklarım dahil çoğu insanın uğraştığı şey bana zaman kaybı veya gereksiz geliyor. cidden iyi işler becerseniz bile, hayır hayır cevap bu değil... dediğiniz oluyor mu?
evet, oluyor.
- filteria (15.02.17 17:32:29)
geçen sene karaladığım yazıyı hatırladım.
deneyim ve birikim arttıkça, daha önceleri adeta şaşmaz bir netlik içerisinde hedefine yönelen tavırlar, düşünceler, karar alma süreçleri bulanıklaşıyor, köreliyor. elinde çok sayıda kartı olan, ancak oyunun bu aşamasında hangisini oynayacağının pek de öneminin kalmadığı, çünkü çoğu şeyin can sıkıcı biçimde birbirine benzemeye başladığı bir süreç. çok şey yaşadın, büyüdün ve tüm bunların sonunda bir çay koyup koltuğuna oturduğunda düşünüyorsun: hiç hayal kaldı mı içerimde? en azından herhangi bir şeye dair belirgin bir istek? babama anlatsam -hayat dediğin hepi topu buydu işte zaten ne bekliyordun ki, biz keyfimizden mi tv karşısında uyuyakalıyoruz her gece? ha ama dur, senin yetişkinliğin farklı olacaktı değil mi? hahaahah- diyecekmiş gibi geliyor. tamam ben de evin salonunda bir rus revüsü, alevli şovlar beklemiyordum zaten, ancak dünyaya ve insana dair yaşanılan hayalkırıklığının kabulüyle beraber gelen gevşemenin bile bir bedeli var işte. sanma ki bu hayatta sana rahat var. "dışarda çok güzel şeyler yaşıyorlar insanlar ve ben hepsini kaçırıyorum" hissini yıllar önce aşmıştım mesela, çünkü çoğu örneğini mikroskobik düzeyde inceleme ve bir parçası olma fırsatını elde ettiğimde gördüğüm, tüm göz alıcı ışıkların arkasındaki başka hayal kırıklarıydı. kimse öyle çok mutlu değildi. hatta numunelik umut veren videolar ve fotoğraflar paylaşmanın altındaki neden bile aynıydı: bakın aslında her şey o kadar güzel değil, o yüzden böyle örnekleri bulup izlemeye ihtiyacımız var. hayır aslında başında anlaşsak, ortalığı bu kadar toza katıp birbirimize habire beklenti pompalamasak, belki bir nebze daha sadeleşip, yine mutsuz olduğumuz ama bununla daha barışık yaşayabildiğimiz bir ortamı yaratabilirdik. zira bu gerçekliğin soğuğundan fantezi dünyasına kaçışların da bedeli sonrasında yine aynı gerçeklik içerisinde faiziyle beraber ödeniyor. gereğinden maliyetli bir anlaşma. şimdi bu kalan günlerimi incir çekirdekleriyle doldururken, artık aklımdan "neden, nasıl" gibi sorular hiç geçmiyor. yalnızca başkalarına kabullendirme isteğini içinde barındırmayan bir kabulleniş var. kimsenin yanılsamasına çomak sokma niyeti de yok, hatta içtenlikle dilerim ki bu koşuşturmadan kafanız bir an bile kalkmasın. hayat bazıları için kısalığı veya uzunluğuyla değil, yoğunluğuyla ölçülüyor ve sizinki ne kadar yoğunsa, akışkanlığı da o kadar az oluyor. pelte gibi. yeterince sarsarsan yerini bile değiştirebilirsin ama lök diye komple gelir, arkasında bir şey bırakmaz, girdiği yeni kabın da öyle kolayca şeklini almaz. kabı değişen tüm peltelere selam olsun.
deneyim ve birikim arttıkça, daha önceleri adeta şaşmaz bir netlik içerisinde hedefine yönelen tavırlar, düşünceler, karar alma süreçleri bulanıklaşıyor, köreliyor. elinde çok sayıda kartı olan, ancak oyunun bu aşamasında hangisini oynayacağının pek de öneminin kalmadığı, çünkü çoğu şeyin can sıkıcı biçimde birbirine benzemeye başladığı bir süreç. çok şey yaşadın, büyüdün ve tüm bunların sonunda bir çay koyup koltuğuna oturduğunda düşünüyorsun: hiç hayal kaldı mı içerimde? en azından herhangi bir şeye dair belirgin bir istek? babama anlatsam -hayat dediğin hepi topu buydu işte zaten ne bekliyordun ki, biz keyfimizden mi tv karşısında uyuyakalıyoruz her gece? ha ama dur, senin yetişkinliğin farklı olacaktı değil mi? hahaahah- diyecekmiş gibi geliyor. tamam ben de evin salonunda bir rus revüsü, alevli şovlar beklemiyordum zaten, ancak dünyaya ve insana dair yaşanılan hayalkırıklığının kabulüyle beraber gelen gevşemenin bile bir bedeli var işte. sanma ki bu hayatta sana rahat var. "dışarda çok güzel şeyler yaşıyorlar insanlar ve ben hepsini kaçırıyorum" hissini yıllar önce aşmıştım mesela, çünkü çoğu örneğini mikroskobik düzeyde inceleme ve bir parçası olma fırsatını elde ettiğimde gördüğüm, tüm göz alıcı ışıkların arkasındaki başka hayal kırıklarıydı. kimse öyle çok mutlu değildi. hatta numunelik umut veren videolar ve fotoğraflar paylaşmanın altındaki neden bile aynıydı: bakın aslında her şey o kadar güzel değil, o yüzden böyle örnekleri bulup izlemeye ihtiyacımız var. hayır aslında başında anlaşsak, ortalığı bu kadar toza katıp birbirimize habire beklenti pompalamasak, belki bir nebze daha sadeleşip, yine mutsuz olduğumuz ama bununla daha barışık yaşayabildiğimiz bir ortamı yaratabilirdik. zira bu gerçekliğin soğuğundan fantezi dünyasına kaçışların da bedeli sonrasında yine aynı gerçeklik içerisinde faiziyle beraber ödeniyor. gereğinden maliyetli bir anlaşma. şimdi bu kalan günlerimi incir çekirdekleriyle doldururken, artık aklımdan "neden, nasıl" gibi sorular hiç geçmiyor. yalnızca başkalarına kabullendirme isteğini içinde barındırmayan bir kabulleniş var. kimsenin yanılsamasına çomak sokma niyeti de yok, hatta içtenlikle dilerim ki bu koşuşturmadan kafanız bir an bile kalkmasın. hayat bazıları için kısalığı veya uzunluğuyla değil, yoğunluğuyla ölçülüyor ve sizinki ne kadar yoğunsa, akışkanlığı da o kadar az oluyor. pelte gibi. yeterince sarsarsan yerini bile değiştirebilirsin ama lök diye komple gelir, arkasında bir şey bırakmaz, girdiği yeni kabın da öyle kolayca şeklini almaz. kabı değişen tüm peltelere selam olsun.
- yeraltindan potlar (15.02.17 17:45:01)
[]
Quentin Tarantino filmleri gibi
film arıyorum. tabi ayakların ve fetişizmin ön planda olduğu bir filmde olabilir.
robert rodriguez filmleri.
- alabamaclarence (16.02.17 21:38:55)
[]
youtube telif hakları
Film kesitleriyle ilgili bir youtube sayfası açtım ama bazı videoları koyduktan 2 dakika sonra anında siliniyor. Bunlar genellikle çok popüler filmlerin kesitleri olabiliyor. Silen yayıncının isminide yazıyor. Ben altına ne yazmalıyım ki bunlar silinmesin ? Hakları şuna aittir falan desem olurmu acaba ?
Kesiti direk yayınlarsan keserler , fair use policye bakman gerek.
- kurnaz (13.02.17 13:58:09)
bir yandan da bu işin mümkün olup olmadığını bilmek istiyorum. Büyük bir film kesiti -sahne- arşivim var. Bu arşivi youtubede yayınlamak istiyorum. Zaten youtubede hemen her filmin kesiti var.
- douglas (13.02.17 14:01:33)
direkt mi yüklüyorsun? mesela film olarak yüklersen silerler. ama kendin de bir şey eklersen sıkıntı olmuyor galiba. takip ettiğim sinema kanalları var. adamlar film eleştirisi yapıyor ve filmin üzerine kendi konuşuyor. bu yüzden silinmiyor. hatta reklam da koyabiliyorlar.
- black mamba (13.02.17 14:05:00)
evet film kesitleri kanalı bu çünkü. doğal olarak direk olduğu gibi koyuyorum. ama mesela intro falan mı koymalıyım? o zaman yırtarmıyım ki? benim 8 yıl önce yüklediğim bi film kesiti vardı. çok sevip yüklemiştim. o hala duruyor mesela.
- douglas (13.02.17 14:10:45)
intro koysan da yırtmazsın silerler. bunlar otomatik olarak taranıp silinen şeyler. yazılım aynı görüntüleri tarıyor ve videoyu siliyor. sen başına intro koyunca sonraki görüntü değişmeyeceği için problem devam eder.
- rentts (13.02.17 14:15:11)
yanlış anlamayın ama bu çok saçma.
siz bir film çekiyorsunuz, bunu elemanın biri alıp kesip biçiyor, gerçek kesit diye kanal alıp öyle yüklüyor. ne yaparsınız?
elbette silinecekler. fair use denen olay siz bir filmin çok az kısmını mesela film önerileri kanalı yapsanız koyabiliyorsunuz.
www.youtube.com
şurayı okumadan kesit kanalı açıyorsunuz, sonra neden silindi.
şu sizin bölüm
3. The amount and substantiality of the portion used in relation to the copyrighted work as a whole
Borrowing small bits of material from an original work is more likely to be considered fair use than borrowing large portions. However, even a small taking may weigh against fair use in some situations if it constitutes the “heart” of the work.
kısaca 20 dakikalık videoda 20 şer saniyelik belki 2-3 kesit yapsanız olabilir ama 3 dakkalık aralıksız kesiti silebilirler.
monetize etmezseniz kurallar esneyebiliyor.
bu arada o filmleri nereden buldunuz diye bir soru gelebilir youtubedan. yani siz bu videoları legal olarak yayınlama hakkına sahip misiniz?
siz bir film çekiyorsunuz, bunu elemanın biri alıp kesip biçiyor, gerçek kesit diye kanal alıp öyle yüklüyor. ne yaparsınız?
elbette silinecekler. fair use denen olay siz bir filmin çok az kısmını mesela film önerileri kanalı yapsanız koyabiliyorsunuz.
www.youtube.com
şurayı okumadan kesit kanalı açıyorsunuz, sonra neden silindi.
şu sizin bölüm
3. The amount and substantiality of the portion used in relation to the copyrighted work as a whole
Borrowing small bits of material from an original work is more likely to be considered fair use than borrowing large portions. However, even a small taking may weigh against fair use in some situations if it constitutes the “heart” of the work.
kısaca 20 dakikalık videoda 20 şer saniyelik belki 2-3 kesit yapsanız olabilir ama 3 dakkalık aralıksız kesiti silebilirler.
monetize etmezseniz kurallar esneyebiliyor.
bu arada o filmleri nereden buldunuz diye bir soru gelebilir youtubedan. yani siz bu videoları legal olarak yayınlama hakkına sahip misiniz?
- kurnaz (13.02.17 14:23:04)
Peki birçok film kesiti yayınlayan kanal var onlar ne olacak ? Yapan nasıl yapıyor? İçerik videolarından bahsetmiyorum direk kesitlerin yayınlayan kanallardan bahsediyorum. Misal ben youtubeye limitless ending scene yazsam birçok video çıkacaktır. Youtube bu açıdan sınırsız bir kaynak yani yapan nasıl yapıyor diyorum
- douglas (13.02.17 15:09:20)
değişmedi ise sistem, ona yayıncı ya da hukuk departmanı karar veriyor, ya monetize edilmiş ise o gelecek para telif sahibine aktarılıyor genelde milyonluk videolarda gelir olduğu için silinmez ama gelir telif hakkı sahibine gider.
ya da yayıncı silin diyor.
eskiden beri olan videolar var doğru kimsede bunun neden olduğunu bilmiyor. he ama o adamlar o videolardan para mara kazanamıyor yani.
ya da yayıncı silin diyor.
eskiden beri olan videolar var doğru kimsede bunun neden olduğunu bilmiyor. he ama o adamlar o videolardan para mara kazanamıyor yani.
- kurnaz (13.02.17 15:23:53)
eeh ben böyle bir filmin reklamını yapmış olmuyor muyum peki? Adam benim kesitten öyle etkilendiki filmi izlemek dvdsini falan satın almak istedi olamazmı yani :D
- douglas (13.02.17 15:36:55)
@douglas fair use policy'nin amacı o zaten. ama sendeki fair use değil.
o zaman ben filmi indirip torrente yükleyeyim youtubea, beğenen alır dvdsini :)
o zaman ben filmi indirip torrente yükleyeyim youtubea, beğenen alır dvdsini :)
- kurnaz (13.02.17 15:39:39)
yine youtubedeki zilyon tane film kesiti aklımda soru işareti olarak kalacak.. :( ne yazıkki şimdiye kadar duyuruda geçirdiğim zamanın aksine bu soru altındaki hiçbir yorum beni tatmin etmedi. www.youtube.com şurada wantedin türkçe dublaj halini görüyorsunuz. ben wantedin 3dklık bir sahnesini koyduğum andan iki dkda sonra silinirken bu filmin kendisi nasıl burada kalıyor ve linkteki hintçe yorumlar ne alaka?
- douglas (13.02.17 15:58:08 ~ 16:02:40)
@douglas
seni tatmin etmeye çalışmıyoruz burada, youtube'un bazı yaptıklarının mantığı yok, istediğin sanatçının istediğin albümü, full halde duruyor ama videoda 10 saniye o albümden bir parça çalsa uyarı geliyor. böyle garip. kimse bunu çözemiyor zaten.
monetize edildi ise o parayı alamazsın ama, onlarda alamıyor ama video duruyor işte.
seni tatmin etmeye çalışmıyoruz burada, youtube'un bazı yaptıklarının mantığı yok, istediğin sanatçının istediğin albümü, full halde duruyor ama videoda 10 saniye o albümden bir parça çalsa uyarı geliyor. böyle garip. kimse bunu çözemiyor zaten.
monetize edildi ise o parayı alamazsın ama, onlarda alamıyor ama video duruyor işte.
- kurnaz (13.02.17 16:30:27)
oncelikle youtube'da mantik aramamak lazim. Bu gozler youtube da afedersiniz porno bile gordu.
Oncelikle ben de bu islere merakli idim. Tvlerdeki gibi bir film programi yapmak istiyordum. fragman ve soundtrack gibi icerik koymak istiyordum. Baya arastirma yaptim. Bi kere en sakincalisi muzik koymak. Sonra video koymak tabi ki. 9 sn uzerindeki iceriklerden telif yiyebilirsiniz.
telif yediginizde 3 farkli sonucu olabilir.
1. Youtube videonuzu size sormadan yayinda kaldirabilir yada sadece sesini kisabilir yada goruntuyu karartabilir.
2. Videonuz kalir ama gelir elde edemezsiniz. Butun gelir telif sahibine gider.
3. Telif sahibi youtube i aradan cikararak direk size dava acabilir. ondan sonra telif sahibi ile pazarliga baslarsiniz. Muratabigf nin uzikten oturu boyle bir olay geldi ve 10bin kusur tl odedigini soylemisti.
mesela bir muzik eserini koyarsaniz telif cignemis olursunuz. Ama o eseri siz seslendirirseniz fair use'a girmis olur ve bi sikinti olmaz.
ayni sekilde filmden bi kesit yada fragman koyarsaniz telif cignemis olursunuz ama videodan goruntuler uzerinde yorum elestiri yaparsaniz fair use'a girmis olur.
yani siz sadece kesit koydugunuz ve uzerine yorum yapamayacaginiz icin maalesef he bir risk altinda olacaksiniz.
umarim aciklayici olmustur.
Oncelikle ben de bu islere merakli idim. Tvlerdeki gibi bir film programi yapmak istiyordum. fragman ve soundtrack gibi icerik koymak istiyordum. Baya arastirma yaptim. Bi kere en sakincalisi muzik koymak. Sonra video koymak tabi ki. 9 sn uzerindeki iceriklerden telif yiyebilirsiniz.
telif yediginizde 3 farkli sonucu olabilir.
1. Youtube videonuzu size sormadan yayinda kaldirabilir yada sadece sesini kisabilir yada goruntuyu karartabilir.
2. Videonuz kalir ama gelir elde edemezsiniz. Butun gelir telif sahibine gider.
3. Telif sahibi youtube i aradan cikararak direk size dava acabilir. ondan sonra telif sahibi ile pazarliga baslarsiniz. Muratabigf nin uzikten oturu boyle bir olay geldi ve 10bin kusur tl odedigini soylemisti.
mesela bir muzik eserini koyarsaniz telif cignemis olursunuz. Ama o eseri siz seslendirirseniz fair use'a girmis olur ve bi sikinti olmaz.
ayni sekilde filmden bi kesit yada fragman koyarsaniz telif cignemis olursunuz ama videodan goruntuler uzerinde yorum elestiri yaparsaniz fair use'a girmis olur.
yani siz sadece kesit koydugunuz ve uzerine yorum yapamayacaginiz icin maalesef he bir risk altinda olacaksiniz.
umarim aciklayici olmustur.
- arşivci (13.02.17 16:57:59)
@douglas
arkadaşım o kanalın sahibi kim biliyor musun sen?
wiki linki bozuluyordu bitlyden verdim linki
bit.ly
adam parasını verip yayınlar ya da özel anlaşmalar yapar zaten yayıncılarla :)
arkadaşım o kanalın sahibi kim biliyor musun sen?
wiki linki bozuluyordu bitlyden verdim linki
bit.ly
adam parasını verip yayınlar ya da özel anlaşmalar yapar zaten yayıncılarla :)
- kurnaz (13.02.17 17:00:14 ~ 17:03:26)
[]
Bitki yetiştirmeye başlamak istiyorum
ama daha önce bitki yetiştirmedim. Odam genellikle güneş almıyor. Yani odam en fazla çinin yağmur bulutlu yüksek mistik dağlarının aydınlandığı kadar aydınlanıyor. Odada sürekli masaüstü pc açık olduğundan havasızlık olabiliyor. Böyle bir ortamda yetiştirmeye başlamak istiyorum bitki. Ne önerirsiniz?
atatürk çiçeği direk güneş ışığına maruz bırakılmadan yetiştirilir. benim iş yerindeki oda da güneş ışığı almaz bir tane flamingo çiçeği gayet güzel yer tuttu.
- burty (10.02.17 14:10:06)
Küçük bir odanız varsa, geceleri karbondioksit üreteceğinde sabahları baş ağrısıyla uyanabilirsiniz. Genelde yatakodalarına bitki konmaz zaten. Söylemeden geçemedim.
- innerbliss (10.02.17 14:10:39)
[]
pcdeki müziklere otomatik tag/bilgi ekleme
Müzikler orjinal kaynaktan alınmadığı için albüm ve sanatçı gibi bilgiler gözükmüyor çoğunda. Böyle binlerce şarkılık klasörüm çöplük gibi görünüyor. Buradan yola çıkarak tüm müzik arşivimdeki müzikleri albüm, sanatçı, yıl gibi bilgilerle taglayacak program var mı?
[]
siyah nokta temizleyici
Himalaya Herbals Neem'in artık satılmadığını görüyorum. Bunun gibi doğal siyah nokta temizleyiciler var mı? Tercihen bodyshoptan almak istiyorum ama eticaret sitesi de olur.
Temizleyici bilmiyorum ama sözlükte okumuştum bir yöntemi. duştayken sıcak suyu yüzüne tutuyorsun. sıcakla beraber gözenekler iyice açılıyor. sonra birden soğuk suyu açıyorsun ve bu sefer de gözenekler kapanıyormuş. teknik olarak mantıklı gelmişti bana. ben daha denemedim.
- silver apple (08.02.17 02:01:52)
www.google.com.tr
Cildi temizledikten sonra akşamları bunu sürüyorsunuz siyah noktalar bir süre sonra eriyor.
Cildi temizledikten sonra akşamları bunu sürüyorsunuz siyah noktalar bir süre sonra eriyor.
- jazzabel (08.02.17 03:11:07)
[]
archive.org'dan divxplanet altyazı indirme
Şimdi site kapandıktan otuz saniye sonra aklıma geldi bu durum. Madem siteye giremiyoruz her şeyin kopyasını alan archiveye saldıram dedim. Siteye girdim ama biraz tuhaf çalışıyor. Archive konusunda uzmanlık bilgisi olan divxplanetin indexinin kopyasından nasıl alt yazı indirebileceğim konusunda yardım edebilir mi?
yapamazsın
- loser blueser (06.02.17 23:57:20)
bu mantıkla archive.org'un, internetteki bütün sitelerin veritabanını kaydettiği gibi bir şey çıkar. ki durumdaki absürdlüğü fark etmişsindir.
- lancelot du lac (07.02.17 15:31:55)
[]
harun tekin vikipedi
Bu adam Türkiye'nin en en iyi ve popüler gruplarından birinin solisti. tr.wikipedia.org(müzisyen) şu linki incelediğimizde birkaç satırı geçmeyen bir açıklama görüyoruz. Ülkecek en iyi "insanının değerini bilememe sahip çıkmama" ünvanımızı burada da göstermişiz. Vikipedide yazarlığım var ama yardımcı olabilecek, hayatını iyi bilen arkadaşlar için mor ve ötesi solisti için şuraya adam gibi bi otobiyografi koyalım.
Niyetiniz gerçekten iyi fakat Türkçe Vikipedi, diğer dillere göre ciddi anlamda eksik çoğu konuda. Örneğin İngilizce yerine basitleştirilmiş İngilizce (Simple English) sayfalar bile, daha basit bir seviyede olmasına rağmen Türkçe sayfalardan daha dolu oluyor.
Eğer yazarlığınız varsa, belirli konularda bilgili olan yazarların da katkılarıyla Mor ve Ötesi/Harun Tekin ile başlayıp genel bir güncellemeye başlayabilirsiniz. Bir sayfa dahi olsa katkıda bulunarak bir adım atabiliriz.
Edit: Yani sorunuza bir cevap değil fakat konuyu biraz daha genişletmek anlamında yazdım, mazur görün lütfen.
Eğer yazarlığınız varsa, belirli konularda bilgili olan yazarların da katkılarıyla Mor ve Ötesi/Harun Tekin ile başlayıp genel bir güncellemeye başlayabilirsiniz. Bir sayfa dahi olsa katkıda bulunarak bir adım atabiliriz.
Edit: Yani sorunuza bir cevap değil fakat konuyu biraz daha genişletmek anlamında yazdım, mazur görün lütfen.
- tel tokasini duzelten samuray (06.02.17 00:49:25 ~ 00:50:17)
Çok teşekkür ederim iyi niyetli cevabınızdan ötürü. Dediğiniz gibi yapabilirim. Öyle aman aman bir yazar değilim hatta daha yeniyim ama belki bu ilerlemek içinde iyi bir fırsat olur. Tam olarak nereden nasıl başlayacağım konusunda(bilgili yazarlar kim ve onlarla nasıl iletişime geçeceğim gibi) özelden bilgi verirseniz sevinirim.
- douglas (06.02.17 01:10:08)
[]
bol madafakalı müzik
Bir komedi filmi için lazım. Bol mother fuckerli agresif, rap gibi rap varmı bildiğiniz?
rap dedim ama..
- douglas (03.02.17 23:31:08)
2pac - hit em up
- mevsimler (03.02.17 23:31:59)
tam rap degil. tam istedigin gibi de degil muhtemelen ama cok iyi sarkı, dayanamadım...
www.youtube.com
edit: üstelik politik hem kufur de ediyor...........
www.youtube.com
edit: üstelik politik hem kufur de ediyor...........
- rahip janick (03.02.17 23:36:57 ~ 23:39:23)
istediğim şey aslında çok hızlı ve çok küfürlü bir şarkıydı. bazı arkadaşlar buna uygun gönderdiler ama daha fazla gelirse hayır demem :))
- douglas (03.02.17 23:51:50)
sevgili rahipin gönderdiği çok iyi geldi. şarkıyı beş kişi söylüyor ama sanırım mc ren'in söylediği kısım tam istediğim gibi :D bol enerji bol küfür ve hız yeah
- douglas (03.02.17 23:59:45)
eger sadece kufur duymak istiyorsan soyle bir sey de var:
www.youtube.com
edit: canım reservoir dogs cekti. demmit.
www.youtube.com
edit: canım reservoir dogs cekti. demmit.
- rahip janick (04.02.17 00:01:57 ~ 00:02:59)
[]
kızlar nişan düşün evlilik?
Kadınların evlilik dönemine girdiğinde ne kadar heyecanlandığını bilmeyen yoktur. Ama bunun altındaki psikolojik sebebi merak ediyorum daha çok :) kendilerini daha mı değerli hissediyorlar veya nasıl bir ruh haline giriyorlar? her şeyin en iyisi olmasını istiyorlar belkide en değer verdikleri zaman aralığı gibi geliyor. siz ne diyorsunuz bu konuda
Ben bunu ev tadilatinda anladim.
Tamamen her ayrintisi sana ait olan bir sey bunlar da.
Tamamen her ayrintisi sana ait olan bir sey bunlar da.
- kuehles blondes (02.02.17 23:08:39)
- blue eyes white dragon (02.02.17 23:12:46)
Valla ben bi kez evleniyorum modunda olmadım, düğün harcamalarını gereksiz bulurum ama çoğunluk bi kez evleniyorum modunda olduğu için insanlar da ona göre sana prenses gibi davranıyorlar. İhtişam, görkem, şatafat ve ne kadar para harcandıysa o kadar değerli olacağın algısı var.
- curukturpkokusu (03.02.17 00:19:18)
Bir de küçüklükten beri gelinlik düğün evlilik hikayeleriyle hayalleriyle büyüyoruz çevremizin etkisiyle...
- kismisolungac (03.02.17 00:46:14)
Saçma geliyor ama genellikle ailenin gazlaması da var. Çevremde cafcaflı düğün yapan herkesin anası babası buna vesile oldu biraz da...
Benimkiler oldum olası "saçmalık" olarak nitelendirdikleri için ben de düğünleri saçma buluyorum.
Benimkiler oldum olası "saçmalık" olarak nitelendirdikleri için ben de düğünleri saçma buluyorum.
- lcha (03.02.17 10:47:35)
walla nişan düğün kına gibi etkinliklerden şahsen tiksiniyorum. toplumun abuk subuk beklentileri herkesin yapması yönünde çok direndim ama yine de kaçmayı başaramadım çünkü aileler histeri krizlerine girdi. en azından masrafları minimum düzeyde tutabilmek için elimden geleni yaptım . tüm bu etkinlikleri inanılmaz anlamsız ve gereksiz buluyorum. kadın olarak kendini değerli hissetmenin çok daha farklı yolları var abuk subuk düğün nişan gibi seramoniler anlık goygoydan ibaret.
- iwillsee (03.02.17 11:42:54 ~ 11:43:52)
Bende öyle bir heyecan yoktu, tam tersine üzerimde stres olarak kendini gösterdi çoğunlukla. Annem ve kayınvalidem çok heyecanlılardı, onların kafasındaki kına gecesi, düğün vs konseptinden uzak olmam taraflar arasında sorun yarattı. Orta yolu bulmak adına düğün yapmadık, kına gecesi yaptık. O kına yakılma anından falan nefret ettim, kendimi kurbanlık koyun gibi hissettim. Hele ki sürekli ortada göbek atmamın beklenmesi falan, işkence gibiydi.
Benim heyecan duyduğum tek konu müstakbel eşimle yeni bir hayata başlayacak olmamdı.
Neyseki bitti de kurtulduk:)
Benim heyecan duyduğum tek konu müstakbel eşimle yeni bir hayata başlayacak olmamdı.
Neyseki bitti de kurtulduk:)
- peggy (03.02.17 12:01:32)
[]
göğsümde çıtırdamalar
Göğsüm ağrıyordu nefes aldıkça veya midem bir şekilde büyüdükçe, güldükçe göğsümdeki ağrı artıyordu. Dün aile hekimi kardiyolojiye gönderdi, EKG ve kan testlerim tamamen olumlu çıktı. Şimdi volter takacaklar ama ben kalple ilgili olmadığını düşünüyorum. Annem yeldir diyor, damar damar binmiştir babam kas ağrısı falan diyor. Kalp taraflarımın üstünde bastırınca ağrı var ama hala çok nefes alınca ve gülünce falan göğüs taraflarımda kemik çıtırdıyor. Kıkırdak sesi gibi sanki ama en çok bu acı veriyor
Üşütmediyseniz gazınızda olabilir. Ayrıca Volter değil Holterdir o. Her şeyi kalbe yormamak gerek. Geçmiş olsun.
*Durduk yere holter takan ve para kazanan sağlık kurumlarına -kafam girsin-.
*Durduk yere holter takan ve para kazanan sağlık kurumlarına -kafam girsin-.
- teknikekip (01.02.17 13:28:53)
akciğer filmi çekilmedi mi?
- nolmus yani (01.02.17 13:48:17)
Pnömatoraks olabilir. Muhakkak akciğere baktırın.
- jegapw (01.02.17 17:33:25)
@teknik ekip atrese bagli kasilmalar sonucu gazin birikip bunlara sebep olabilecegini bende deneyimle ogrendim. O saatten beri bana agir geleb her seyi biraktim
- douglas (03.02.17 10:58:33)
[]
Bu sitede neyin nesi?
Ben faatfood düşmanıyım kimse bana burgerin mekdanıltın saglikli oldugunu iddia edemez derken su site karsima cikti. www.neyediginibil.com reklam seklindeydi bende merak ettim insan niye boyle bir site yapip reklamini yapar orada yazan seyler zerre tatmin etmedi tabi
mcdonalds amonyaklı et davasını kaybettiya bunlarda aklınca biz farklıyız diye yapmışlar sanırım.
www.saglikaktuel.com
www.saglikaktuel.com
- yue (31.01.17 18:44:56)
Ben boyle ticari sirlari nereden ogrenebilirim? Cidden yedigimiz seyin icinde ne oldugunu nasil ogrenebilirim
- douglas (31.01.17 18:50:11)
Burger King' in Turkiye' deki isletmecisi olan Tab Gida halka arz olmaya hazirlaniyor. Bu yuzden kamuoyunda "fast food zararlidir" algisini kirmak icin boyle bir site yapip, cesitli yerlere reklam vermisler.
www.bloomberg.com
www.dunya.com
Edit: Bu arada Mc Donald's Turkiye' nin kofte tedarikcisi Pinar Et' tir. Tab Gida' nin islettigi fastood zincirlerinin tedarigini de(en azindan bir bolumunu zira tesisler yeni sayilir) muhtemelen diger grup sirketleri karsilamaktadir. www.tabfoods.com
www.bloomberg.com
www.dunya.com
Edit: Bu arada Mc Donald's Turkiye' nin kofte tedarikcisi Pinar Et' tir. Tab Gida' nin islettigi fastood zincirlerinin tedarigini de(en azindan bir bolumunu zira tesisler yeni sayilir) muhtemelen diger grup sirketleri karsilamaktadir. www.tabfoods.com
- sterimar (31.01.17 22:36:56 ~ 22:50:43)
[]
ispanyol dansı?
www.youtube.com
Zaten aklımda olan bir şeydi ama sıralar daha kararlıyım sanırım. Şuradaki dans ne oluyor? Salsa, tango..? İstanbul, Bakırköy civarından böyle bir şeyin kursunu alabilir miyim? (Partnerim yok)
Zaten aklımda olan bir şeydi ama sıralar daha kararlıyım sanırım. Şuradaki dans ne oluyor? Salsa, tango..? İstanbul, Bakırköy civarından böyle bir şeyin kursunu alabilir miyim? (Partnerim yok)
ben bilemenko
- tiarwain (29.01.17 23:34:33 ~ 23:35:23)
sevillanas
flamenko müziğin, sevillanas dansın adı
flamenko müziğin, sevillanas dansın adı
- la noix (29.01.17 23:36:59 ~ 23:37:22)
[]
yalnızlık
selam. saatlerce goygoy yapılabilir, konuşulabilir ama yinede siz yalnız hissedersiniz. belki arkadaşlarınızla iyi vakit geçirdiniz belki güldünüz kıkırdadınız ama değişen olmadı. Bu nasıl oluyor? Kendimi yalnız hissediyorum ama tuhaf türden bir yalnızlık tüm bu yüzeysel konuşmalar duygularınızın derinliğine inmeden konuşulan şeyler... yalnızlığın gerçek formülü ne ?
gercekten gonulden birilerine bir sey hissetmedigin surece ne kadar kalabalikta olsan da yalniz hissediyorsun. karsiligini alarak gercekten icten sevebilecegin biri olmasi lazim o histen kurtulman icin.
- in vino veritas (28.01.17 22:35:17)
seni manevi olarak doyuracak dogru insanlarla degilsin ya da yaptigin seyler, su anki islerin, hayatin bir seyler huzursuz ediyor
- tiredpanda (29.01.17 01:29:08)
vay be herkes aynı cevabı vermiş. valla haklısınız ne diyeyim. son birkaç gündür bu etkiyi vermekten uzak herkesi reel ve dijital hayatımdan sildim zaten. daha fazla yer açmalı insan hayatına...
- douglas (29.01.17 12:40:04)
[]
Çay içmek istiyorum :(
Bildiğimiz çaylardan değil varmı böyle bildiğiniz mistik çaylar falan internetten sipiariş edilebilecek? mesela chado var onun tadında ama daha uygun fiyatlısı olabilir. Yeşil çay da olabilir ama klasik doğadan veya diğer markalar olmasın daha hakiki bişiler
Çaycılar var, çeşitli aromalı çaylar satıyorlar, onlardan alabilirsin. Çengelköy'de çaycı izzet efendi var mesela, yüzlerce çeşit çay var kavanozlarda, seçip alabiliyorsun. Kargo da yapıyordur muhtemelen. Doğadan olmasın ama fiyatı da idare etsin dersen büyülü bohça serisine bi bak derim.
- manuel mandalina (23.01.17 00:27:41)
caykur degişik çaylar çıkarmış, bi onlara bak istiyosan
- balpolen (23.01.17 00:27:52)
chado monthly paket seçeneğini görmüşsünüzdür;
monthly.chado.com.tr
aynı olanağı meleztea de sağlamış ama chado fiyat olarak daha uygun;
www.meleztea.com
ve bir arkadaşımdan öğrendiğime göre istanbul'da da dem istanbul varmış;
www.dem-istanbul.com
monthly.chado.com.tr
aynı olanağı meleztea de sağlamış ama chado fiyat olarak daha uygun;
www.meleztea.com
ve bir arkadaşımdan öğrendiğime göre istanbul'da da dem istanbul varmış;
www.dem-istanbul.com
- MtKrt (23.01.17 00:32:43)
Zencefil, papatya ve kış çayları bu mevsimde birebir. Papatya sinir stres atmada on numara, zencefili soğuk algınlığı yaşadığında da tüketirsen hastalığını daha çabuk atlattığını göreceksin.
- sytemofadownmanyagi (23.01.17 00:36:57)
Bu kadar link iyi geldi herkese ayrı ayrı teşekkürler :)
- douglas (23.01.17 13:13:58 ~ 13:14:12)
[]
tüm sekmelerde youtube izlemek
firefox kullanıyorum. hangi sekmeye geçersem geçeyim geçerli sekmede oynayan videoya bağımlı kalmayayım ben diğer işimle uğraşırken sağ alt köşede videoyu izlemeye devam edeyim istiyorum. böyle bir eklenti varmı?
opera yükle geçsin. eklentiyle de uğraşmazsın. ya da yükleme.
- zoque (22.01.17 15:20:42)
operayı zaten düşünüyordum firefox artık çok hantal geliyor :/ operanın dahili birçok özelliği var
- douglas (22.01.17 15:22:56)
addons.mozilla.org
mozilla icin bu var ama cok verimli calismiyor.
zoque'nin dedigi gibi opera yukle eklentiyle falan ugrasmazsin. icinde otomatik olarak geliyor. ben baya kullaniyorum o ozelligi operada dahili reklam engelleyici ve vpn olmasi cok iyi. kendi eklentileri yaninda chrome eklentilerini de yukleyebiliyorsun. baya kullanisli bir tarayici. bence siz bi cay icin opera ile. belli olmaz belki iyi anlasirsiniz :)
mozilla icin bu var ama cok verimli calismiyor.
zoque'nin dedigi gibi opera yukle eklentiyle falan ugrasmazsin. icinde otomatik olarak geliyor. ben baya kullaniyorum o ozelligi operada dahili reklam engelleyici ve vpn olmasi cok iyi. kendi eklentileri yaninda chrome eklentilerini de yukleyebiliyorsun. baya kullanisli bir tarayici. bence siz bi cay icin opera ile. belli olmaz belki iyi anlasirsiniz :)
- arşivci (22.01.17 15:24:12)
Firefox'dan kurtulup alternatif tarayıcılara geçsen daha iyi olur.
IE bitti yeni explorerımız Firefox.
IE bitti yeni explorerımız Firefox.
- jython (23.01.17 15:06:00)
operaya geçtim :)
- douglas (24.01.17 22:17:02)
[]
İzlenecek Türk Komedi Filmi
Güzel bir yerli komedi listesi arıyorum. Aslında çok uzun zamandır yerli hiçbir şey izlemiyorum. Bir hışımla terk ettiğim dünyaya özlem duyar oldum. Sağ Salim serisi çok güzeldi, hükümet kadınıda çok sevmiştim, Şafak Sezerin bazı filmlerine ciddi ciddi gülmüştüm. Bu ayarlarda bir şey...
Ben Şafak Sezer'in yalaka olana kadar yaptığı yapımları seviyordum mesela Kolpaçino 1-2 gayet güldürdü fakat sonrası tam bir leş hiç gülmedim. Kara Kedi biraz.
Cem Yılmaz'ın gösterileri on numara. En son Yahşi Batı'yı sevmiştim çok ince espriler vardı bana göre ama çoğu kişi hiç sevmedi.
Recep İvedik toplumu Alevi-Sünni kavgasından daha beter durumda bölmüş bir halde. Ben izliyorum güldüğüm sahneler oluyor, akşam çayın yanında hoşbeş yerken izlerim yani. Celal ile Ceren'de güzeldi bana göre.
Ata Demirel'in filmleri hafif tatlı kıvamda oluyor keşke daha komik olsa, özellikle açmam ama olsa izlerim yani.
Ahmet, Murat ikilisi de güldürüyor dizileri çok güzeldi Feyza falan çok güzel rol yapıyordu gerçekten efektleri de çok güzel kullanıyorlar.
Pek spesifik bir örnek çıkmadı ama genel kanımı belirttim ben. Malum söz konusu komedi olunca Ekşi biraz acımasız daha beğenilen 1 film daha görmedim ben.
Cem Yılmaz'ın gösterileri on numara. En son Yahşi Batı'yı sevmiştim çok ince espriler vardı bana göre ama çoğu kişi hiç sevmedi.
Recep İvedik toplumu Alevi-Sünni kavgasından daha beter durumda bölmüş bir halde. Ben izliyorum güldüğüm sahneler oluyor, akşam çayın yanında hoşbeş yerken izlerim yani. Celal ile Ceren'de güzeldi bana göre.
Ata Demirel'in filmleri hafif tatlı kıvamda oluyor keşke daha komik olsa, özellikle açmam ama olsa izlerim yani.
Ahmet, Murat ikilisi de güldürüyor dizileri çok güzeldi Feyza falan çok güzel rol yapıyordu gerçekten efektleri de çok güzel kullanıyorlar.
Pek spesifik bir örnek çıkmadı ama genel kanımı belirttim ben. Malum söz konusu komedi olunca Ekşi biraz acımasız daha beğenilen 1 film daha görmedim ben.
- gozu acik sevisen yahudi (22.01.17 11:51:48)
Yerli sayılır mı bilmem ama Fatih Akın'ın im juli ve soul kitchen filmlerini öneririm. Eğlenceli ve komik
- jegapw (22.01.17 11:52:31)
kardes payi'nin senaristinin filmi var. kacma birader diye. gisesi falan cok dusuk ama guzel film.
- eksisozluk kullanici sozlesmesini okudum (22.01.17 13:07:11)
[]
Pink Panther Dekoru
Odamın birçok köşesine yaptığım dekorlara bir yenisini eklemek istiyorum. g01.a.alicdn.com şöyle bir neon deseni ama 300$ ve doların şuanki durumuyla hiç cazip gelmiyor. Bunun alternatifi diye idare edebileceğim bir şey varmı?
Youtube ve googleda "diy neon sign" diye aratirsaniz bir suru sonuc var
- yuzır (22.01.17 01:55:19)
kendin yap neonlar gibi bir çözüm aramaktan bahsetmiyordum aslında :) fosforlu boya olur, led olur(olmaz aslında) bilmiyorum yaratıcılık ve bilmekle ilgili sanırım aklıma gelmeyen bir fikir başkasının aklına gelebilir
- douglas (22.01.17 01:58:44)
led güzel fikir.moduna göre renkleri de değiştirirsin hem.
- mungojerry (22.01.17 02:23:32)