[]

Off-Road oyunları

En son Test Drive Off-Road 3 oynamış birisi olarak, az önce bu oyunu tekrar oynayıp çocukluğumu hatırladım :) Sorum ise şu, acaba bu oyun gibi off-road yarışları yapabileceğim, araba envarteri geniş, yeni bir yarış oyunu var mıdır?




 
  • ermanen  (04.06.08 16:56:32) 
en son ford off road racing çıktı.. ama sadece ford var haliyle :)


  • chewy  (04.06.08 23:24:38) 
[]

Sourberry DJ'lerine ve bilgisi olanlara

Sourberry DJ'leri yayınlarını winamp'a ekledikleri shoutcast dnas plug-in'i ile mi yapıyorlar? yoksa bu iş için kullandıkları daha profesyonel yazılımlar var mı? mesela SAM broadcaster gibi?




 
winamp ile yapan da var sam broadcaster ile de.
misal robin, sam broadcaster kullaniyor.

  • sourlemonade  (03.06.08 20:40:25 ~ 20:58:33) 
Winamp plug ini çok dandik olduğundan çoğunluk sam kullanıyor.


  • 3200  (04.06.08 01:33:26) 
[]

Avrupa'da otomobil kiralama ve karayolu sınırı

Diyorum ki, ya uçakla bi almanya'ya gidip oradan araba kiralayıp schengen'ın geçtiği ülkeleri vize sürem boyunca bir arkadaşla birlikte gezeyim, ya da türkiye'den bir araba kiralayıp olabildiğince az vize alarak avrupa'ya arabayla gideyim? böyle bir fırsatım olabilir mi? yani böyle avrupa ülkeleri arası ve/veya türkiye'de de ofisi olan otomobil kiralama şirketleri var mı? yurtdışına çıkınca arabayı orada iade edebilir miyiz?

başka bir sorum daha var, AB üyesi komşu iki ülkenin sınırlarından geçerken pasaport kontrolü oluyor mu? yoksa durmadan devam edebiliyor muyuz?


 
söylediğiniz şey mümkün değil. zira türkiyedeki yabancı otomobil kiralama şirketleri franchising usulu çalışır. yani burdaki avisten (ki buradakinin sahibi koç'tur) arabayı alıp, "hacı sizin paris şubeye bıraktım" deme imkanınız yok.

en fazla havaalanındaki temsilcilerine teslim edebiliyorsunuz. ülkeden ülkeye geçiş söz konusu değil yani.

ha bi de şöyle birşey var tabi. türkiyeden kiralayacağınız otomobille yurtdışına çıkmak akıl karı bi iş değil zaten. o paraya oradan araba satın alır, dönerkende bi homeless bulup "al hacı hediyem olsun" dersiniz.
  • babatema  (31.05.08 02:13:09) 
yurtdışında da yok mu böyle bir olay? yani almanya-italya-fransa gibi ülkelerde franchising usülü değil de merkezi bir şirket yok mu?

ve de, araba kiralama olayına uzak olduğum için soruyorum, çok mu pahalı araba kiralamak?
  • tom riddle  (31.05.08 02:20:11) 
avrupada şehirden şehire böyle bir imkanınız var mesela aviste genelde. ama uluslararası zor gibi, pek ihtimal veremedim.

türkiyeden kiralanıcaksa çokta ucuz sayılmaz kiralar ortalama bir aracın günlük kirası 150 ytl'den aşağı değil.

o paraya türkiyeden araba kiralayacığıma (ki türkiyeye o arabayla dönmeyecekseniz mümkün değil, hem de kiralık araçla yurtdışına çıkabilirmisiniz bilmiyorum) şöyle güzel bi chopper satın alıp püfür püfür gezerdim ben olsam.
  • babatema  (31.05.08 02:33:58) 
kira ne kadar çokmuş yaa. ben o zaman kendime araba alınca giderim arabayla yurt dışına. olayın temelinde otomobille seyahat olduğu için, yani böyle bir hayalim olduğu için interrail ilgimi çekmiyor, yolları yemek istiyorum.

bir sorum daha var, avrupa'da birbirine komşu AB ülkelerinin karayolu sınırlarında pasaport vs. kontrolü var mı? yoksa hiç durmadan geçilebiliyor mu?
  • tom riddle  (31.05.08 02:45:05) 
öncelikle araba kiralama ile ilgili olarak, bir yerden aldığınız arabayı başka bir şehirde teslim edebilirsiniz. hatta başka bir ülkede de, ancak başka ülkede teslim etmeye kalktığınızca ücretler acayip artıyor. 3 katı civarında benim gözlediğim. yani mesela almanya'dan teslim ettiğiniz arabayı bir gün içersinde yine almanya'daki bir şubeye bıraktığınızda 50 euro ise, aynı arabayı yine bir gün içerisinde hollanda'da teslim ettiğinizde 150 euro olabiliyor. burada mesafeden çok sınırlar önemli sanırım.

türkiye'den kiralayıp avrupa'da teslim etmek nasıl olur bilemiyorum.

sınırlara gelince, normalde schengen ülkeleri arasında haberlerde gördüğümüz kapıkule, habur gibi sınır kapıları artık yok. bildiğiniz yol. yalnızca "bilmem ne ülkesine hoşgeldiniz" gibi bir tabela oluyor. tabii bu demek değil ki vizesiz girebilirsiniz.
arada sırada da olsa polis arabayı durdurup vize kontrolü yapabilir. tabii bunun yabancı plakalı arabalarda daha sık yapıldığını söylemeye gerek yok herhalde.
bir de hollanda'dan çıkışta ciddi aramalar olabiliyormuş.
sınır geçişlerinde trende falan da kontrol oluyor, yalnız herkese bakmıyorlar, kafalarına göre takılıyorlar. "gözünün üstünde kaşın var" deyip pasaportuna bakabiliyorlar.

schengen vizeniz multi (çoklu) girişli ise schengen ülkeleri arasında gezebilirsiniz. kaç sınır geçtiğinizin bir önemi olmaz.

uzun süreli arabalı yolculuk düşünüyorsanız sürekli arabayla beraber olayım diyorsunuz kiralama ciddi paralar tutacaktır. onun yerine bir kaç gün bir şehirde kalıp bir günlüğüne şehir değiştirmek için araba kiralamak daha mantıklı olacaktır.
  • burfak  (31.05.08 03:14:36) 
sayın burfak, aslında sizin söylediğinize göre eğer böyle bir gezi yapmaya karar verdiğimde arabam yoksa münih gibi merkezi bir yere gidip diğer şehirlere arabayla gidip münih'e dönüş yapmak, gidilen şehirdeki firmaya teslim etmekten daha avantajlı oluyor sanırım, değil mi?


  • tom riddle  (31.05.08 04:10:11 ~ 04:10:47) 
eğer yeterli paranız varsa gayet de olabilicek bir şey yapmak istediğiniz.çünkü hertz gibi büyük rent a car şirketlerinin bu şekilde hizmetleri var.bir kaç sene önce bir arkadaşımla paris'ten kiraladığımız arabayla lyon,venedik senin roma benim gezdikten sonra roma'da uçağa binmeden havaalanında teslimi yapıp ülkeden ayrıldık.sadece kiralarken teslim edilecek güne kadarki ücreti kredi kartından bloke etmeleri gibi uygulamaları vardı,hala da var mı bilmem.daha önce de almanya-avusturya vb kiralık arabayla gezmişliğim var.bu güne dek sınırlar arası kontrole de rastlamadım.zaten izmir'den istanbul'a gider gibi gidiyorsunuz paris'ten roma'ya.benim tecrübem budur yani.


  • neslish  (31.05.08 13:17:36) 
neslish, peki ücretlendirilmesi nasıl oluyor. avrupa'da ne civarda para veriyorsunuz?


  • tom riddle  (31.05.08 13:49:20) 
@ tom,
benim gözlemlediğim kadarıyla teslim alış ve teslim ediş aynı ülkede olmak şartıyla önemli olan süre, yani hangi şehirden aldın hangisinde verdin değil.
şöyle diyeyim.
mesela münih'ten kiraladın arabayı berlin'i de gezmek istiyorsun.
1 gün gidiş 3 gün berlin'de kalış 1 gün de dönüş dedik mesela, toplam 5 gün. 5. günün sonunda tekrar münih'te teslim ediyorsun. 5 günlük araba kirası 200 euro civarında tutabilir. ama ilk gün arabayı kiralarsın, münih'ten berlin'e gidersin ve 1. gün dolmadan teslim edersen yaklaşık 50 euro kira ödersin. sonra berlin'de 3 gün gezersin, 5. gün berlin'den araba kiralayıp o arabayla münih'e dönersin. yine bir gün araba kiralamış olursun ve berlin gezisi için toplam kiralama ücretin hemen hemen yarısına düşmüş olur.
şehir içinde gezmek için arabaya pek ihtiyacın olmaz zaten. değmez kira ödemeye, zaten bilmediğin şehirde, trafiğine alışık olmadığın bir ülkede kafayı yedirtebilir araba. gereksiz yere ceza yiyebilirsin.
  • burfak  (31.05.08 14:48:41) 
Bir yanlış bilgiyi düzeltmek istiyorum.

Schengen ülkeleri arasında pasaport kontrolü yok. Vizenin tek girişli olması da Schengen bölgesine tek giriş hakkınız olduğu anlamına geliyor. Yani vizeniz tek girişli olsa dahi Macaristan'dan girip İspanya'ya ya da Estonya'ya kadar gönlünüzce gezebilirsiniz hiçbir kontrolden geçmeden. Tabii ki bu sırada Schengen bölgesinden çıkmamanız lazım. Çok girişli vizelerde ise böyle bir sorun yok, Schengen bölgesinden istediğiniz kadar çıkıp girebilirsiniz.

Kiralama konusuna gelince, Türkiye'deki araçların yurt dışına çıkabilmesi için uluslararası trafik sigortasına ek olarak triptik gibi ıvır zıvır belgeler de gerekiyor, dolayısıyla böyle bir hizmet veren varsa bile çok daha masraflıdır.
Avrupa'da ise söylediğim gibi sınır kontrolleri olmadığından zaten her aracın uluslararası trafik sigortası oluyor. Çok daha kolay yani işiniz.
  • 386 dx  (31.05.08 16:24:15) 
www.bookinturkey.com adresli siteden istediğiniz koşulları vererek nerden,ne kadara araba kiralayabileceğinizi öğrenebilirsiniz.Sanıyorum bir haftalığı 800-900 ytlden aşağı tutmaz ama daha uygun koşullara da bulursunuz belki belli olmaz.


  • neslish  (02.06.08 19:27:50) 
[]

facebook fotoğraflarım

facebook'ta eşin dostun benim ismimle tag'leyip eklediği fotoğraflara bakmaya çalıştığımda "Sorry, you can't view more photos of tom riddle because the owner(s) of the photos have restricted privacy settings." diyor. ben sadece arkadaşlarım görsün diye ayarlamıştım privacy setting'imi, ama nedense facebook benim de görmemi engellemiş. işin ilginç yanı ise arkadaşlarımın fotoğraflarımı görebiliyor olması. bunun nedeni nedir acaba?

olabilecek en düşük privacy seviyesine geçmeme rağmen göremiyorum. süpermiş valla.


 
1. fotoğrafını ekleyenlerin gizlilik ayarlarindan olabilir. (sadece görmesini istenilen kişiler seçilebiliyor.)

2. senin de bulunduğun fotoğrafları etiketleyenler listende olmayabilir.

3. anlık olarak logout olmuş olabilirsin.
  • rimednac  (29.05.08 02:44:20) 
ayni fotografta oldugun birisi kendi privacy ayarlarinda fotograflarimi kimse gormesin diye miziyo olabilir


  • fuchuki  (29.05.08 03:43:19) 
fotoğraflarımın bazılarını ekleyen kişi, o benim fotoğraflarımı gören kişiyi tanımıyor. ona rağmen arkadaşlarım görebiliyor o fotoğrafları. hatta bir tanıdığımın privacy ayarlarının ne olduğunu bilmedğinden bile eminim. facebook support ile halledicem sanırım.


  • tom riddle  (29.05.08 21:05:29) 
[]

Adobe Audition 3

bu programı yeni kullanmaya başladım, mutlaka olduğunu düşündüğüm ama benim bulamadığım bir özelliği soracaktım. şimdi mesela bir sample'ımız var ve bunu loop ettirmek için bu sample'ın sonuna kendisini yapıştırıyoruz. ancak başları ve sonları birbirine uymadığı için bu geçiş bölgesini seçip bunları uyumlu hale getiriyoruz. nero wave editor'de yapabiliyordum bunu ama audition'da bulamadım bir türlü. bilen var mı?

bir de radyo jingle'ı yaparken nelere dikkat etmek gerekir :) ilk soruyla ilgisi yok da, böyle bir hevesim var denemelik jingle'lar yapmaya çalışıyorum.


 
loop icin arkasina yapistirmak gerekli degil aslinda, ses dosyasina cift tikladiginizda acilan bölümden (ingilizce kullanmadigim icin emin olamiyorum tam isminden) istediginiz bolumu secip sonsuz tekrar secenegi ile loop isini halledebilirsiniz.

jingle konusunda vst kullaniyorsaniz fl studio kullanmiyorsaniz da audition 1.5 önerebilirim daha rahat sonuc alabilmek icin.
  • vehemence  (28.05.08 20:22:40) 
ya aslında loop'u örnek olarak verdim, benim asıl istediğim birbirine benzer iki sesi birbirine yapıştırmak, geçişin de olabildiğince düzgün olması. ama arkasına ekleyip crossfade yaptım öyle de iyi oldu.

fl studio'yu da bir deneyeyim bakalım. baya detaylı gibi görünüyor gerçi. uğraşmak gerekecek sanırım.
  • tom riddle  (28.05.08 21:49:15) 
fl studio alanindaki en kullanisli programlardan biri, o yüzden müzik isinde deneyimli, yada deneyimli oldugunu dusunen kisilerin kolayligi yüzünden kücük görme egilimi mevcut. acemice kullananlari ile konustugunuzda da genelde ben bile yapabiliyorsam sen kim bilir neler yaparsin tepkisi aliniyor. ama dogruya dogru is ses dosyalarini düzenlemek oldugunda ben de audition'i tercih ediyorum genelde aliskanliktan.


  • vehemence  (28.05.08 22:22:29) 
daha öne cool edit pro 2.0 (muadili audition 2) ve şimdi audition 3 e terfii etmiş bir amatör olarak yeni keşfettiğim özellik şu ki ses dalgasısının altındaki zaman cetveline sağ tıklayınca, belirli bir kısmı seçerken otomatik olarak nerelere atlayacağını ayarlayabiliyorsun. snap to... diye seçenekler var zero crossing (sıfır kesim noktası) cue point vb.
ben de bir hoş parçalardan bir kaç yer kesip başka parçaların fonuna eklemeye çalışınca senkronize olmadığını fark ettim. o zamandan beri deneme yanılmayla uğraşıyorum ara sıra. cool edit ya da audition da her yerde sağ tıklamayı deneyin bir sürü saklı özellik var.
bu arada türkçe kullanan ya da gönüllü olarak ses programlarını detaylı olarak öğretebilecek olanlar varsa söyle bir selam edelim.
  • seen sea  (29.05.08 01:47:26 ~ 01:48:21) 
[]

rus ve yahudi melodileri

sadece ben mi öyle hissediyorum, yoksa rus, ukrayna halk ezgileri ile yahudilerin ezgileri birbirlerine çok mu benziyor? sovyetler birliği'nden kaçan birçok yahudinin böyle bir kültürel etkilenme yaratma ihtimali var, ama işin aslı nedir?
(başlık ve soru biraz baştan savma gibi oldu, ama başka türlü anlatamadım)



 
(bkz: klezmer)


  • sethi  (21.05.08 11:31:40) 
[]

Kablosuz ADSL modem

şimdi öyle bir kablosuz modem istiyorum ki, ethernet girişi olmayan desktop bilgisayarıma da bağlayabileyim. ancak, eğer usb özelliği olan kablosuz modemlerin sadece ethernet çıkışı olan kablosuz modemlerle olan fiyat farkı eğer bir ethernet kartı + kablo'dan fazla ise desktop'a bi ethernet kartı da alabilirim. ama aslında bana en uygun olacak modem, sadece usb çıkışı olan kablosuz bir modem. any suggestions?




 
bütün kablosuz modemlerde usb girişi vardır zaten. ben hiç rast gelmedim usb girişi olmayan kablosuz modeme.


  • babatema  (17.05.08 16:16:12) 
bildiğim philip'sin bazı modellerinde usb çıkışı yok ;)


  • SoLfej  (17.05.08 16:57:44) 
ethernetten baglanmak her zaman daha saglikli ama. sirf fiyati uygun olsun diye diyosan bence iyi yolda degilsin :)


  • katafalk  (17.05.08 17:17:11) 
şimdi zaten 1mbit'lik bir bağlantım olduğu için, usb 1.1'in bant genişliği de 12mbit olduğu için pek bir problem olmaz bence. hani ekstradan bir şeyler alıp bilgisayarın kasasını açmak, para vermek fln kaygım bunlar (tembelim), desktop bilgisayarda performans aramıyorum zaten çok fazla. eğer istediğim gibi olmazsa laptopumdan da hallederim performans gerektiren işini.

mrtksn onlar genelde biraz daha pahalı oluyor. ben öyle gözlemledim. sürekli kullanacağım veya performans aramayacağım için wpa desteklese ve desktopuma bağlayabilsem yeterli :)
  • tom riddle  (17.05.08 18:17:29 ~ 18:44:15) 
usb den baglamak sadece hizi etkilemiyor ki, yaninda bir suru bonus eksiklikleri var. benim size tavsiyem ethernetten baglamak. bilgisayarinizda ethernet karti yoksa bile alin bir ethernet karti takin. emin olun daha cok memnun kalirsiniz, daha fazla tembellik yapabilirsiniz.


  • entrapmen  (18.05.08 02:33:51) 
[]

Kamil koç online bilet olayı hakkında

bazı koltuklar gri gözüküyor, onların özelliği nedir?




 
duraklı seferlerde durakta binecek yolcuları ifade ediyor.

insanın kendi sorusuna cevap vermesi gibi yok. tik de atayım şuna bi. hehe
  • tom riddle  (13.05.08 21:14:59) 
[]

bir garip soru(nsal)

ne zaman birine aşık olsam kısa sayılabilecek bir zaman sonrasında çok sert bir kavga edip küfürleşmeler ve gözyaşı ile o kişiyle bütün ilişkimi kesmiş buluyorum kendimi. bir de, zamanında bir şeyler hissettiğim insanla arkadaşlık seviyesinde takılmak istememe rağmen bu sefer de çok kısa süre sonra tekrar birlikte olmuş oluyorum. benim sorum şu, bir insanla duygusal bir ilişki yaşadıktan sonra nasıl düşmanlık olmadan orta samimiyette iki arkadaş olunur? ne zaman denesem hep iki uçta bitiyor, o iki uç da bana giriyor her seferinde.




 
borderline personality disorder/sınırda kişilik bozukluğunun semptomlarını hatırlattı, ancak bunu eş dosttan, okuyarak, kulaktan dolma şekilde tanı/tespit yapmamanız menfaat icabıdır. Ayrıca her insan iyi kötü sergiler bunun semptomlarını hafiften hafiften..(ve fakat, konu ile ilgili türkçe bilgiler, yetersiz ve basmakalıp).


  • cedilla  (08.05.08 08:22:38) 
şöyle ki, babamın sözünü dinleyip de karşımdaki insanlara 'içim öyle hissetmese de' büyükler bir şey bilir diyerek işin uçlara gitmesini (bir süreliğine) engellesem de, yine sonunda aynı durum geliyor.

içimdeki öfke, gerçekleşmeyen herhangi bir beklenti olabiliyor bazen. bu şekilde üzüle üzüle sonunda patlıyorum. küfürleşme olayı da agresifliğimin sonucu diye düşünüyorum, gerçekten bardağa son damla düşüp de taşınca böyle oluyor.
  • tom riddle  (08.05.08 10:50:55 ~ 13:32:41) 
bir insanla duygusal bir ilişki yaşadıktan sonra orta samimiyette iki arkadaş olunmaz. düşmanlık olmasa da arkadaşlık olmaz. en güzeli, duygusal ilişki ömrünü tamamladıktan sonra ilişkiyi "merhaba - merhaba" boyutuna indirgemektir. hattâ mümkünse o kişiyi bir daha görmemektir.

küfürleşme hadisesine gelince, insanı haklıyken haksız duruma düşüren bir şeydir küfür etmek. tutun kendinizi.
  • actionary  (08.05.08 18:36:25) 
[]

geçenlerde sourberry'de çalan bir şarkı

Normalde neredeyse her alışverişe çıktığımda duyduğum bu şarkıyı gerçekten tarzanca tarif edeceğim. öncelikle ispanyolca veya portekizce bir şarkı. tamamen atmasyon sözlerini yüzüm kızararak yazıyorum: "bambo seeloo paralokaley, dıdıdıdıt paralokaley" :) sürekli aynı melodi var. klasik gitar, perküsyon var şarkıda.

perşembe akşamı sourberry'de çalmıştı bu şarkı. hangi program olduğunu unuttum. bi buldurun be


 
saatini de hatirliyorsan yaz abi.
dj'lerden biri bakiverir history'e

  • sourlemonade  (05.04.08 03:03:21) 
gipsy kings - bamboleo mu acaba?

www.youtube.com
  • deckard  (05.04.08 03:06:08) 
ne yazık ki bamboleo değil. saatini de hatırlayamıyorum maalesef. birlikte dinlediğim arkadaşıma sorucam, o hatırlar belki.


  • tom riddle  (05.04.08 03:10:11) 
Bahsettiginiz sarki Chan Chan, bir Buena Vista Social Club sarkisi kendileri.


  • nooneatall  (05.04.08 13:40:59) 
evvvet bu. şimdi hatırladım ismini.


  • tom riddle  (05.04.08 15:58:54) 
[]

Yatırım ile ilgili bir soru

yatırım fonunda birkaç bin ytl kadar param var. yakın zamandır kullandığım yatırım fonunun (iş bankası 808) artık o kadar da kazandırmadığını, bilakis son çalkantıda para kaybettirdiğini görmem üzerine yeni bir yatırım aracına yönelmeyi düşünüyorum. Bu konuda biraz bilgisi olan insanlara sorum, vadeli hesap açtırmayı düşünmekteyim, para kaybetme riski almak istemiyorum, uzun vadeli yatırım düşünüyorum. benim için en ideal yatırım aracı nedir? Hazine bonosu bu kriterlerde hep ilk akla gelen oluyor ama ülkenin içinde bulunduğu durum da pek iyi değil gibi?




 
yinede sanki en mantıklısı hazine bonosu. tabiki hazine bonosu satmaya yetkili bir bankadan. imar bankası gibi olmasın aman diyim :)


  • blackidom  (31.03.08 13:36:02) 
hazine bonosu devlet tahvili iyi bir seçenektir. uzun vadede mevduattan iyidir. ayrıca mevduatta stopaj(vergi) yüzde 15 iken bono ve tahvillerde 10'dur.


  • eksi daglarinin aslani  (31.03.08 15:20:31) 
garantiye geçmenizi öneririm..

internet şubesi aracılığıyla türlü türlü fon alıp satabilirsiniz ki; bunların içinde tahvil bonoya, altına, yabancı menkule vs. endeksli b tipi fonlar var..

tahvil bono alacağınıza fonuna alır satarsınız oturduğunuz yerden
  • reeper redeemer  (31.03.08 19:07:43) 
[]

Ankara'da boks (güreş?) ayakkabısı

boks için kullanacağımdan değil, şekli hoşuma gidiyordu ne zamandır, şimdi fırsatım varken alayım dedim. şöyle bir örneğini gösterebilirim:
www.boxingdaily.co.uk
www.acasports.co.uk

adidas olması tercihimdir. nerede bulabilirim? yarın bir uğrayacağım outlet mağazalarına, bulamazsam tavsiyeniz ne olur?

edit: bu arada bir şeyden emin değilim, bunlar boks ayakkabısı mı oluyor yoksa güreş ayakkabısı mı? benim istediğim modelin bilek bölümü çizme gibi uzun olsun istemiyorum. gösterdiğim fotoğraflardaki gibi olsun pls.

 
armada akkopru arcadium gibi yerlere gidersen kaziklanirsin. izmir caddesinin orda ulkealan pasaji vardir en uygun fiyata oradan bulabilirsin. (bkz: ulkealan pasaji)


  • maresalx  (20.03.08 15:06:01) 
yok canım, bir erkeğin pantolon paçalarını ayakkabı arasına soktuğunu düşünemem bile zaten. ankuva'da ve yeşil'de yoktu, bugün outlet'lere uğrucam.


  • tom riddle  (20.03.08 15:12:33) 
outlet'lerde de bulamadım, ülkealan pasajı'na gidicez artıkın.


  • tom riddle  (20.03.08 19:42:58) 
ne münasebet, bulursam elbette alıcam.


  • tom riddle  (20.03.08 20:34:57) 
[]

Sürücü belgesi ile ilgili sorular

yaklaşık 9 ay önce aldığım ehliyetimle ilgili iki sorum var. birincisi, ben ehliyet alırken trafik şube müdürlüğü ehliyet alacak herkesin parmak izi kaydı vermesi gerektiğini söyledi, ve herkes de asayiş'te parmak izini verdi. biraz araştırınca bu uygulamanın başka bir yerde yapılmadığını duydum. acaba pilot bir uygulama mı var (manisa merkez'den ehliyet almıştım)?

ikinci sorum ise, ehliyetimin fotoğrafın olduğu yerdeki kaplama diğer yerlere göre biraz daha farklı, bu sebeple fotoğraf üzerine soğuk damga neredeyse hiç işlememiş. trafik şube'ye gittiğimde bişey olmaz diye başımın etini yediler ama hangi tanıdığıma göstersem fotoğrafın üzerinde soğuk damga olmadığını söylüyor. ben bu duruma biraz kıl olduğum için bu ehliyeti değiştirebilir miyim acaba?


 
ikinci sorun için; soğuk damga baya önemli aslında, değiştirmen faydalı olur. mesela benim nüfus cüzdanımdaki soğuk damganın çok ufak bir kısmı, nufus cuzdani cuzdanda durduğu için aşınmıştı. bu nüfus cüzdanıyla pasaport süresini uzatmak için emniyete gittiğimde bunun sahte olmadığını nerden bilelim git değiştir demişlerdi.


  • bladder  (16.03.08 12:29:18) 
ilk durum açıkçası çok kıllandırıcı. böyle bir şeyi ilk kez duyuyorum. ileride suç işlerseniz sizi bulmak için yapılmış bir şeymiş gibi geliyor. fişleme gibi. başka bir şeye yoramadım ben bunu. (iyi dava sebebi bu arada: )

polis çevirdiğinde mutlaka bundan arıza çıkartacaktır. ne yapıp edin değiştirin derim ben.
  • colg fusion  (16.03.08 12:36:47) 
aslında ehliyetimi onların hatası olduğu için onların değiştirmesini istiycem ama imkansız gibi geliyor kabul etmeleri


  • tom riddle  (16.03.08 13:03:25) 
işin komiği neden böyle yapıldığını sorduğumda, kaza sonrasında tanınamaz hale gelirseniz kimlik tespitinde kullanılacak demişlerdi polisler. böyle gerizekalıca bir uygulama.


  • tom riddle  (16.03.08 13:23:04) 
Geçtiğimiz yaz ehliyetimi yeniden çıkarmak için(kaybetmiştim de) şubeye gittiğimde, benden(ve de ki sırada bekleyen diğer insanoğullarından da) parmak izi almışlardı. "Abi, bu parmak izi hadisesi ne iş , daha önceden yoktu bu uygulama?" diye sorduğumda
"avrupa birliğinde böyle, artık biz de ab standartlarına uygun davranıyoruz, artık bu şekilde" tarzında bir cevap almıştım,..( gebze merkez'den almıştım ehliyeti)

  • flawless victory  (16.03.08 14:17:34) 
parmak izi alma uygulamasi uc bes aylik bir mevzudur.pvsk da yapilan degisiklik ile polise hafif suphe halinde bile ust arama yetkisi ile beraber emniyete yolu dusen herkesten parmak izi ve tanimlayaci diger ornekleri alma yetkisi verildi... yani bundan sonra ehliyet olsun pasaport olsun ne icin gidersen git emniyete bu ornekleri alacaklar. cmk'ya tamamen zit bir uygulama. cmk ya gore fizik muayene sonunda elde edilen bulgular(parmak izi vs) kovusturmaya yer olmadigi karari veya beraat kararinin kesinlesmesini takiben savci gozetiminde imha edilir.ancak pvsk uyarinca alinan ornekler "baska seylerde kullanilmamak uzere" bir veri bankasinda saklanacak...

soguk damga olayina gelince cok onemli bir husus degil. polisimiz zaten ehliyetin fiziki muayenesi ile yetinmeyip telsizle dogrulamasini yapmaktadir. ancak havaalani gibi daha ciddi inceleme yapilan yerlerde kimlik yerine kullanmaman, kullansan bile baska bir kimlikle teyit etmen sıkıntı cekmemen icin gerekli olabilir.
  • ayi terbiyecisi  (16.03.08 15:46:12) 
[]

Vestel'de yaz stajı

elektrik elektronik bölümü 2. sınıf öğrencisinin bu dönem sonunda yapması gereken 1 aylık stajını evime yakın olmasından dolayı manisa vestel'de yapmayı düşünüyorum. bilenler varsa tecrübelerini öğrenmek isterim.




 
sizi çocuk işçi gibi dizip devre sardırıyorlar. ben arkadaşı görmeye gittiğimde öyle yapıyorlardı. tabi aynı yerde staj yapan diğer arkadaş da bütün gün şekerleme yapıyordu. büyük ihtimalle high endde yapacaksın stajını ve devre sardıracaklar. büyük ihtimal de üç hafta gel bir ay sayalım diyecekler. bi de erken bitirmek istersen eyvallah diyorlar. stajyer gömleği verecekler temizle getir diyecekler son gün getirdiğnde kavga dövüş geri veriyorsun temizlemeden. başka?


  • jesters cap  (02.03.08 22:33:57) 
pekii, burada staj yaptıktan sonra iyi ki yapmışım der misiniz? ikinci olarak da torpil işleri işler gibime geliyor, ne kadar haklıyım?


  • tom riddle  (02.03.08 23:01:21) 
ben basvurdum sitesinden hala cevap atcaklar zahmet olmazsa, demekki torpil lazım.


  • sourlemonade  (02.03.08 23:43:15) 
vestelde torpil-tanıdık olur evet ama torpilsiz gidip staj yapanlar da var.
vestelin insanda baktıgı tek bişey vardır: notlarının yüksek olması
staj yapmak için uygun ama orda çalışmayın derim ben
  • merope  (03.03.08 07:32:35) 
[]

Ankara'da karasal yayın

Ankara'da karasal analog yayınlarda cnbc-e ve e2 var mı? Powertürk var mı?




 
e-2 ve powertürk yok(e2'nin hiç bir yerde yok zaten)ama cnbc-e vardı gibi hatırlıyorum.


  • insanimsi  (20.02.08 03:20:00) 
cnbce de yok


  • atmosphere  (20.02.08 14:51:45) 
bu kanallar polatlı'da varmış, ama ankara'nın şehir merkezi'nde yok. ilginç.


  • tom riddle  (20.02.08 18:50:13) 
[]

radyolu alarmlı saat

genelde birçok amerikan dizisinde gördüğümüz koca dijital rakamlara sahip, alarmını kurduğunuzda bir radyo kanalında müzik açan bir alarmlı saat arıyorum. çok sofistike bir şey olmasını istemiyorum, bilakis dediğim gibi amerikan dizi ve filmlerindeki gibi 90'ların sonlarındanmış gibi görünen bir şey olsun. bir de ankara'dan veya izmir'den satın alabileceğim bir şey olsun. Tavsiyeleriniz?




 
ne olursa olsun mutlaka pil yeri de olsun. sony'nin var bende bi tane. elektrikli. saatini alarmını ayarlıyosun, radyo kanallarını kaydediyosun bi elektrik gibiyo, hepsi sıfırlanıyo. mutlaka pil yuvası da olsun. elektrik gidince pilden yesin.


  • kibritsuyu  (15.02.08 16:02:40) 
budun design company satıyo böyle şeyler. mudo'da da vardı geçtiğimiz aylarda.


  • zkurmus  (15.02.08 16:10:39) 
izmir d&r forum bornova da vardı bundan 2 ay önce almıştım. oraya bi bak istersen.


  • theselfish  (15.02.08 16:27:34) 
  • tabudeviren  (15.02.08 16:43:39) 
kibritsuyunun dediği özellik şu cihazda var sanırım, kullanıcı yorumlarında gördüğüm kadarıyla. amazon.com'da ışığının çok parlak olduğu hakkında yorumlar yapılmış.

www.hepsiburada.com

sizce bu cihaz nasıl?
  • tom riddle  (15.02.08 18:28:00) 
radyosunun dijital olmaması bir eksi bence.


  • pispinti  (15.02.08 18:57:11) 
Ben de aynı fikirdeyim, ancak gördüğüm modeller arasında dijital radyoya sahip olanların tamamı, cihazı fişten çektiğinizde resetleniyor. bu modelin pilleri de olduğu için, bir de snooze butonu biraz daha büyük olduğu için iyi geldi.

model önerisi arıyorum aslında :)
  • tom riddle  (15.02.08 19:19:53) 
[]

Mikrodalgada patlamış mısır

Ankara'da mikrodalga fırında patlattığımız mısırlardan nerede bulabiliriz? yurt ortamı, tavada patlatmakla uğraşmak istemiyorum fazla, zaten daha önce de tavada kendi başıma patlatmadım.

not: lütfen büyülüfener sineması demeyiniz, zira ben kendi mikrodalgamda patlatmayı düşünüyorum.


 
ankara'da kipa varsa orada olsa gerek. izmir'dekinde var en azindan.


  • zakk  (10.02.08 21:26:13) 
Real'de görmüştüm sanırım, 2TL civarındaydı...


  • crown  (10.02.08 21:28:47) 
migros


  • sourlemonade  (10.02.08 21:43:15) 
normal patlamış mısırı al. cam bir kaseye koy. içine bir miktar ayçiçek yağı koy. üzerini sağlamca streç film ile kapat. 3-4 dk bir süreyle maksimumda ısıt.

bu kadar. üzerine tuz eklemek sana kalmış.

not: mısır son derece tutulabilir sıcaklıkta olacak ama cam kase inanılmaz sıcak olacak bu sebeple sakın çıplak elle tutma, çıkartırken folyoyu çatalla del buharı çıkarken uzak tut ellerini.
  • darknum  (10.02.08 21:48:35) 
saçma ama istanbulda d&rda görüp şaşırdım. yalnız yabancı bir markaydı, kazık olabilir.


  • red g  (10.02.08 21:54:13) 
d&r'da benim de gördüğüm 7 liraydı. ya da benim gözlerim bozuk.


  • lepidodendron  (11.02.08 00:46:08) 
"orville redenbacher" markası var, sanırım D&R da gördüğünüz bu, makro gibi marketlerde de var, üçlü pakedi alındığı yere göre 6-7 ytl arası değişiyor. Sweet&salt modeline hayranım tam bir şişmanlama makinası


  • duk leto  (11.02.08 09:05:07) 
denenmiş ve süper güvenli bir yöntem var şöyle ki.. bir kahverengi kese kağıdını alıyoruz, içine mısırlarımızı, istersek yağ ve tuzu koyuyoruz ve ağzını katlayıp bir adet tel zımbayla kapatıyoruz.. en yüksek derecede döndürmeye başlıyoruz taki patlama sesleri artık uzun aralıklarla gelene dek.. mükemmel oluyorlar.. tel zımba parlamıyor bu arada korkmaya gerek yok..


  • süpermaninkızı  (11.02.08 09:27:47) 
erzincan mandırada var. 2 ytl falan tanesi.


  • likeinme  (11.02.08 22:41:10) 
[]

İş Bankası 808 kodlu İnternet B Tipi Yatırım fonu

Benim yatırım hesabıma bir tanıdığın tavsiyesiyle daha karlı olduğu söylenen 808 kodlu internet b likit fondan alıp her ay yatırım yapmaktaydım. Şöyle ki, geçen haftalarda yaşanan ekonomik dalgalanma sonrasında fon değerlerinin benim alış değerimin de altına düştüğünü gördüm. Ancak b-tipi fonlarda değer düşüşü olmadığını biliyordum. Dalgalanmadan önceki bakiyemi tam hatırlamadığım için ise değer kaybım var mı pek hatırlamıyorum. Sorum ise şu, bu fonun değeri düştüğüne göre paramın bir bölümü yanmış mı oldu? B tipi fonların değeri düşer mi böyle? Ve aynı fonun diğer sahipleri, sizin hesabınızdaki paranız düştü mü?




 
pay tutarının düştüğü de oluyor. likit fon alıp da zarar etmeyeceksiniz diye bir kaide yok. hisse senedi ağırlıklı, tahvil-bono ağırlıklı diğer yatırım fonlarına göre daha az risklidir denebilir sadece.


  • hurin  (10.02.08 20:41:17) 
[]

20 ytl banknot üzerindeki yanık

nasıl farketmeden elime geçtiyse, resimde görülebileceği gibi 20 ytl üzerinde yanıklar bulunuyor. bu parayı birisine kakalamadan değiştirmemizin yolu var mıdır, yani belirli bir devlet kuruluşu bu parayı değiştirir mi? yoksa bu paranın üzerindeki yanığı görmemek mümkün değil (benim dışımda)




 
bankamatikle yatırın gitsin,alan memnun olmazsa o da yatırır geri


  • im2shy  (21.01.08 14:23:10) 
bankamatikten kasıt, yeni seri makineler ise (yani anında hesabınıza para yatırabileceğiniz) makinenin kabul etme olasılığı yok gibi. eğer varsa o makinenin lokasyonundan beni haberdar edersen sevinirim.

sıradan bir alışveriş ile elinden çıkarabilirsin. senin eline nasıl geçtiyse bir başka kişinin de eline geçeiblir.
  • broo  (21.01.08 14:29:47) 
Ziraat Bankası böyle yırtık, hasarlı paraları değiştiriyor diye biliyorum ama tam da emin olamadım... Bir deneyin derim.


  • late viper  (21.01.08 14:54:12) 
merkez bankasından değiştirebilirsiniz. yırtık, eksik paraları değiştirmekte mümkün


  • opteron  (21.01.08 14:56:58) 
ya bu parayı iki kere kakalamaya çalıştım, ikisinde de karanlıkta olsam da fark etti insanlar, yani öyle kolay değil birine yedirmek, alıcı banknotu açtığı zaman anında görüyor. fark edilmemesi için alıcının parayı açmadan cebe atması lazım (bkz: ben)

bir de ziraat bankası'na gidicem ben, benim de aklımda öyle bir durum vardı çünkü.
  • tom riddle  (21.01.08 15:45:05) 
git pazarda harca


  • efruz  (21.01.08 16:21:29) 
@opteron
O dediğin Ankara için geçerli, Merkez Bankası'nın olmadığı yerlerde bu gibi durumlar için vekil banka Ziraat Bankası idi. Şu an nedir, ne değildir tam emin değilim...

  • late viper  (21.01.08 16:25:55) 
@late viper, merkez bankasının sadece ankarada olduğunu nereden çıkarıyorsunuz hepsinde varmıdır bilemiyorum, ama pekçok ilde merkez bankası vardır. ama evet merkez bankasının olmadığı yerlerde ziraat bankası tedavülden kalkan paralar da olduğu gibi bu işlemleri yapabiliyor.


  • opteron  (21.01.08 16:38:55) 
@opteron evet haklısınız...

Hatta buyrun tam çözüm:

"Yazıları okunmayacak şekilde kirlenmiş, yıkanmış, boyanmış, yanmış, yırtılmış veya sair sebeplerle eskiyip yıpranmış, değeri belirlenebilen tam banknotlar ile yüzeyindeki eksiklik %50'den az olan banknotlar, yazılı değeri üzerinden başa baş olarak; tek parçadan ibaret olmak kaydıyla yüzeyindeki eksiklik %50 olan banknotlar yazılı değerinin yarısı üzerinden yenileriyle değiştirilebilir. Yüzeyinin yarısından fazlası eksik olan banknotlar ise değiştirilmemektedir. Eskimiş, yıpranmış veya kısmen fiziki parça kaybına uğramış banknotların, doğrudan T.C. Merkez Bankası şubeleri, T.C. Ziraat Bankası veya diğer banka ve özel finans kurumlarının şubeleri aracılığıyla değiştirilmesi mümkündür."
  • late viper  (21.01.08 16:53:29) 
arkadaşlar im2shy'ın dediği doğru çıktı. bir iş bankası btm'si bu parayı kabul etti. şaşkınlıktan havalara uçmaktayım :)

bu btm'nin lokasyonu manisa.
  • tom riddle  (21.01.08 21:55:44) 
12   « Önceki Sonraki
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.