[]

iş telefonu almanın zamanı nedir?

bekledim bekledim gerek yok dedim ama yavaştan çok ufacıktan canımı sıkmaya başladı şahsi telefonumu iş için kullanmak. talep ettim ama pek ciddiye alınmadı gibi. bastırsam alırım da çok da zorlamak da istemiyorum çok hevesli değillerse.

tr şartlarını düşünürseniz ne derdiniz şu kadar günlük arama, günlük şu kadar dk tel görüşmesi gibi.


 
canını sıkmaya başladığı andır.


  • alt4y  (08.06.21 00:19:42) 
Eğer o iş yerinden ayrılırsan, müşteriler yine seni aramaya devam edecek. Hele birde Şu andaki firmaya rakip olursan, firma müşteri kaybetmeye kadar gider.
Böyle bir şey söylesen olur aslında.

  • etna  (08.06.21 08:28:02) 
iki telefon taşımak, şarjını takip etmek çok da keyifli bir şey değil.
iş telefonu alsan da zannetme ki herkes iş telefonundan arayacak, her iki telefondan da arayacaklar.

Sana önemli bir maliyeti yoksa alma derim, ayrıca tüm müşterilerin senin kişisel telefonunu araması iyi bir şey.
iPhone 12 aldırabilirsen o zaman iş telefonu al derim.
  • michael_knight  (08.06.21 08:56:07) 
[]

win 10 whatsapp bildirimlerini sağ üstte görmek

böyle bir şey mümkün mü bulamadım da çünkü. sağ alt aşırı kötü benim için.




 
Windows 10'un eski versiyonlarında bi yolu vardı sonra kaldırdılar artık yok, uygulamalar kendi ayarlarında özellikle bu imkanı sunmuyorsa yapamıyoruz.


  • nahtoderfahrung  (06.06.21 19:10:50) 
[]

iptv'ler ile hbo falan da izleyebiliyor muyuz?

öyleyse hangisi en iyisi?




 
5g iyidir. Eğer istediğiniz dizinin altyazısı varsa istek yaparsınız 10 gün içinde tüm sezon eklenir.


  • jackyr  (06.06.21 17:15:26) 
Altyazi beklentim sadece ingilizce aslinda turkce olmasini beklemiyorum. İcerik cesitliligi en buyuk beklentim. 5g'ye bakayim tesekkurler


  • proletarier aller lander vereinigt euch  (06.06.21 17:43:44) 
[]

Tuvaletlerdeki anlasilmaz cinsiyet belirtileri

Ya bu mekanlardaki tuvaletler cinsiyet ayrimini biraz abartmamislar mi? Erkek kafasina benzeyen siluet, pipo gibi bi sey, fotr sapka, m harfi, baston nedir bu anlamsiz isaretlee ile wc cinsiyeti belirtme cabasi?




 
yaratici olma, eglenceli olma cabasi. bazen cozene kadar ulan girsem mi girmesem mi tedirginligi yasatmiyor degil.


  • baldur2  (05.06.21 17:14:30) 
Abi hadi w ve m harfi ne alaka? Ing bilmeyen biri nasil cozuyor bunlari?


  • proletarier aller lander vereinigt euch  (05.06.21 17:23:05) 
Aslında o kadar da İngilizce bilmeyen biri Bayan ve Erkek yazan çay bahçesine gidiyor. Isveren zaten bunu düşünüyor. Ben olsam bayan da demem ama biliyorsunuz...


  • howfaristhesky  (05.06.21 17:24:53) 
Böyle komiklikleri görünce canım sıkılıyor. Zaten doğru düzgün mekanlar böyle şaklabanlıklar yapmıyor.


  • ruhen hastayim ben  (05.06.21 18:07:24) 
Baston,fötr şapka, pipo.. bunlar 1800lerin İngiliz erkek görüntüsünü anımsatıyor.
Sanırım insan sirkülasyonunun yoğun olduğu otogar,dinlenme tesisleri, avm gibi yerlerde yabancılara,turistlere de hitap eden görsel bir dil ihtiyacından kaynaklı olmalı bu durum. Dünya dili ingilizce sayıldığına göre, bu tür rehber simgeler de onlardan kaynaklı ya da bağlantılı bir uygulama olabilir.

  • Erva  (05.06.21 18:14:52) 
www.google.com

Bunun kadar yaratıcı değilse ben de saçma buluyorum. Hatta karıştırdığım oluyor.
  • Başkalaşım  (05.06.21 19:01:43) 
Bülent ersoyun kadın ve erkek halleri vardı bir yerde. Birkaç yerde ben de anlamak için biraz çaba sarf etmiştim.


  • bigbadabum  (05.06.21 20:52:10) 
Disiye somun, erkege civata koyan vardi.
Allah bunlarin belasini versin, ben staj boyunca yanlis tuvalete girmistim.

Bizim okulun hic isaret koymadigi ortak bir tuvalet vardi, o en kotusuydu.
  • divit  (05.06.21 21:45:53) 
[]

İkametgah tasimak icin fatura olmamasi

Selam, ikametgah tasimak icin adimiza bir de fatura gerekiyor ya, e simdi her sey online olunca fatura da yok elimde. İnternet abonelik evraki da olur mu?




 
Kira sözleşmesi de olur.


  • prole  (04.06.21 22:59:18) 
ben hicbir sey almadan ikameti aldim. gorevli kaldigin evin bos olmasi bos gozukmesi yeterli dedi.

sonradan kafama dank etti adam cok hakliydi. bazi sebeplerden cok hakliydi.
  • dio  (04.06.21 23:03:36) 
oha, e-devlet üzerinden mobil imza/e imza olmadan da yapılıyormuş artık wowowow.


  • proletarier aller lander vereinigt euch  (04.06.21 23:48:53) 
İkametgah taşımak için artık bu tür evraklara gerek yok e-devlet üzerinden online olarak yapabiliyorsunuz. Önemli olan tek şey bildirim yapacağınız adresin sistemde dolu olarak gözükmemesi.


  • zekicalik  (04.06.21 23:54:49) 
Sadece fatura yetmiyor. Geçen hafta taşınmak için tapu, fatura eklememize rağmen kabul edilmedi. Fatura yeterli bir bahane değil. Nakliyeciden fatura talep et. Bu en garantisi. Taşındıktan sonra başka bir şey için dışarı çıktım. Polis çevirdi. Ben de telefona kayıtlı iş yerimin 17 gün mevzusunda yazdığı yazıyı gösterdim telefonumdan. Onda tarih yazmıyordu. Kurum kimliğimle beraber o yazıyı gösterince polis izin verdi.


  • silah taciri  (05.06.21 01:23:42) 
[]

günümüzde kesilen uzvu monte etmek mümkün mü?

mesela el bilekten tertemiz kesildi. bir şekilde bağlantı sağlanabiliyor mu ideal koşullar altında?




 
Evet, replantation diye geçiyor.
en.wikipedia.org

  • archmage mahmut  (02.06.21 22:54:48) 
tabii ki.


  • jelly bear  (02.06.21 22:56:36) 
temiz bir kesikse genelde sorun olmuyor ama parçalanmalar sıkıntı. hattori hanzo ile kesersen sorun olmaz ama testere sıkıntı.


  • Jux  (02.06.21 23:03:23) 
vay be. teknoloji ne gelişmiş.


  • proletarier aller lander vereinigt euch  (02.06.21 23:17:00) 
ben ameliyat olduğumda vardı geldi biri makinayla kesilmiş iş kazası yani. kendi kolunu kapıp gelmiş. doktor bana anlatıyodu adam da ordayken bu dünyanın en cesur adamı falan diye anlattı bunu ben de helal dedim ben gördüğümde dikikti ve azcık hareket ettirebiliyodu hisleri gelmemişti bayağ iyi hatırlıyorum


  • kushkush  (03.06.21 01:09:52) 
ben buna sasiriyorum. 40 yasindayim. ilkokul mufredatinda bize kesilen uzvun buza konularak hastaneye birlikte gitmesi gerektigi ogretilmisti. dikilebiliyor cunku. Kesilen parmagi falan dikilen cok duymusumdur.

Sonra hop bir suredir kesilen uzvun dikilemeyecegi ile ilgili seyler okumaya basladim. Hatta boyle uzun uzun acikliyorlardi nasil buna uygun bir teknoloji yok diyerek. matrixteki glitch midir nedir anlamiyorum? nasil uygun bir teknoloji olmaz. var ya.
  • 2oda1salon  (03.06.21 08:09:21) 
instagramda kopan uzuvların dikilmesiyle ilgili cerrahi hesaplar var. bazı şartlar gerekiyor tabi ama çoğu benim beklediğimden daha fonksiyonel oluyor.


  • orpheus  (03.06.21 11:41:30) 
@2oda1salon

buza konmali ama doğrudan uzvun buza değeceği şekilde değil, bir torba vb. şey içinde.

hatta şunu koyalım, bir gün allah vermesin birinin işine yarar.

----
Kopmalarda cerrahi tedavinin başarısını etkileyen en önemli faktörlerden birisi hastaya yapılacak ilk müdahale ve kopan kısmın sağlık kuruluşuna getiriliş şeklidir.

Bir kopma olayı sonrasında ilk yapılacak iş hastanın güvenli bir yere alınması ve mevcut bir kanamanın durdurulmasıdır. Hastada olayın şokuna bağlı olarak gelişecek bir tansiyon düşüklüğü durumunda göz kararması, baş dönmesi ve hatta bayılma olabilir. Böyle bir durumda hasta düzgün bir yere yatırılmalı ve ayakları yükseğe kaldırılarak beyine giden kan miktarının artması sağlanmalıdır. Bu sayede hastanın kısa sürede kendine gelmesi sağlanabilir.
Kanamayı durdurmak için genellikle yaralanan kısım üzerine temiz bir bezle sıkıca bastırmak, mümkünse bir sargı ile sıkıca sarmak ve yaralanan kolu veya eli yükseğe kaldırarak kalp seviyesinin üzerinde tutmak yeterli olur. Büyük damarların koptuğu durumlarda ise kolu üst kısmından sıkıca bağlıyarak kan akımını kesmek gerekebilir. İdeal olarak bu işi standart bir tansiyon aleti kullanarak yapmak gerekir.

Hastanın genel durumu kontrole alındıktan sonra kopan kısmı temiz bir bez ile sarın. Eğer parça çok kirli ise sadece temiz suyla üzerindeki kirler gidecek şekilde yıkayın. Herhangi bir dezenfektan madde kullanmayın. Temizleyip sardığınız parçayı temiz bir poşet içine koyun. Daha sonra ikinci bir poşeti buz ile doldurun ve hazırladığınız bu iki ayrı poşeti üçüncü bir poşet içine yerleştirin. Parçayı buz ile asla doğrudan temas ettirmeyin. Bu parçanın donmasına ve dokuların ölmesine neden olduğu için parçanın dikilmesini imkansız hale getirir. Kopan parçayı buzla birlikte taşımadaki amaç dokuların metabolizmasını yavaşlatarak oksijene olan ihtiyacını azaltmak ve bu şekilde daha uzun süre canlı kalmasını sağlamaktır. Kopan kısım parmak gibi çok büyük olmayan bir parça ise uygun şartlarda taşınması halinde 12 saate kadar canlılığını koruyabilir.

Tüm bunların yanında hastaya acil olarak ameliyata alınacağı için kesinlikle yiyecek ya da içecek verilmemeli, midesi mümkün olduğunca boş tutulmalıdır. Hasta ayrıca sigara içmemelidir. Sigara damarlarda büzülmeye neden olduğu için replantasyonun başarılı olmasını olumsuz yönde etkileyen faktörlerden biridir
---

kaynak: www.elcerrahi.com
  • la traviata  (03.06.21 12:20:34) 
[]

temizlikçi tavsiyesi - ankara

iyi temizlikçiler kapış kapış gidiyormuş ya. bugün randevu isteyince anca haftaya salıya randevu veriyor o da geç benim için. ankara'da memnun kaldığınız temizlikçi var mıdır? spesifik olarak bahçelievler.




 
Muhabbetinizin olduğu komşunuz varsa sorun, belki tanıdıkları vardır yakın çevrede.


  • dissendium  (02.06.21 21:12:05) 
[]

şimdiki gençler manowar, iron maiden, duman, pearl jam falan dinliyor mu?

bu liste çok uzar aklıma gelen birkaç örnek yazdım. ben 2012'de lisedeydim en son o zamanlar bile azdı şimdi nasıl durumlar?




 
Var var olmaz mı hiç.
Bir kaç yıl önce Camel gelmişti. Onda bile gençler vardı çok şaşırmıştım.(evet tür farklı ama gecelerin dinleyip bileceğine ihtimal vermemiştim)

  • kisa  (30.05.21 19:26:43) 
Valla değişik türden grupları yazmışsın, yani yelpazeyi oldukça geniş tutmuşsun. Elbet dinleyen vardır.


  • j r r tolkien hayrani  (30.05.21 19:33:58) 
Bence dinleyen bir kitle vardır mutlaka. Zira Iron Maiden ben lisedeyken de (2008-2012 arası) eski bir grup konumundaydı, metal en popüler müzik türü değildi ama bir şekilde denk gelmişim dinlemişim demek ki. Ben aynı şekilde şimdi de olduğunu düşünüyorum genç dinleyicilerinin.


  • evandro roncatto  (30.05.21 19:35:31) 
var tabii ki, çok var da duman'ın alakasını pek anlayamadım açıkçası. piercing takıp bira içince asi ve bohem olduğunu sanan kadıköy ergenleri her daim popüler tutuyor bu tarz arabesk rockçı grupları, popülerliği kaybetme gibi bir durum söz konusu değil.


  • kedimedi  (30.05.21 19:54:40) 
aynen ben de 2012'de liseden mezun oldum, o zaman benim çevremde metal dinleyen bir tane adam yoktu. norm ender, şehinşah vs. herkes repçiydi. o açıdan çok yalnız kalıyordum müzik konusunda.

benim birader 2003'lü, lise 3'e gidiyor. o sağlam metalci, sabah akşam metalika aşağı megadet yukarı. davulumuz yok ama bagetlerle kah havayı döverek kah yastıklara vurarak çalmaya çalışıyor vs. bildiğim kadarıyla arkadaş grubunda da dinliyorlar. b1 ingilizcesiyle lyricstranslate'te her türlü metal çevirisini türkçeye çevirmeye çalışıyor arsız jdfdj. ha bizim zamanımızda olduğu gibi "METALCİYİM!1!! METAL!!1!" şeklinde kimliği biçimlendirecek ölçüde bir tutku olduğunu sanmıyorum, malum yeni nesil çok daha fazla şeye maruz kalıyor, dikkatleri kolay dağılıyor o yüzden bizim kadar değillerdir diye düşünüyorum.
  • der meister  (30.05.21 20:17:22 ~ 20:18:04) 
Şu an gençler spotify weekly digest ne önerirse onu dinliyor. İndie rock hepsinden popüler.


  • westblack  (30.05.21 21:02:59) 
2010-2019 arası istanbul dahil avrupa'da farklı ülkelerde yaklaşık 12 iron maiden konserine gittim, başka grupların konserlerine ya da başka festivallere de gittim, gözlem üzerinden yazabilirim, gördüğüm kadarıyla gençlik çılgın atıyor gayet konserlerde/festivallerde. manowar, pearl jam falan bilemiyorum tabii, iron maiden hala epey aktif olduğundan ve farklı pazarlarda görünür durmaya devam ettiğinden genç kitlelere ulaşıyor hala ve birçok nesil tarafından seviliyor dinleniyor. metallica da aynı sebepten dinleniyordur gençler tarafından sanırım hala.

genelde gördüğüm, bu saydıklarınıza yakın tarzların yeni grupları/sanatçıları gençler tarafından dinleniyor, tarzı dinleyenler eskilerini de öğrenip dinliyordur tahminim. festivallerde ya da konser öncesi ortamlarda çalan şarkıları biliyor gözüküyorlar genelde. ghost mesela genç takipçisi bol, ya da gojira, baya genç bir kitlesi var bildiğim. epica falan da bilinip seviliyor gördüğüm. benim bilmediğim yeni bir sürü grubu bilip seviyorlar mesela. muhtemelen yenileri bildiklerinden eskilerin klasiklerini de bilip dinliyorlardır.

ek olarak bu tür müziğin dinleyicisi genel toplamın içerisinde her zaman az kalacaktır diye düşünüyorum. yani etrafımızda az olması popüler edilmemesiyle alakalı. "pop" başlı başına bir silip süpürücü. insanlar önlerine ne servis edilirse istemsizce ona dönüyorlar. heavy metal ya da yakın türler ne zaman "popüler" oldu ki tam olarak, belki nwobhm dönemlerinde olmuştur, onda bile dünya çapına michael jackson gibi yayılamazdı sonuçta. grunge da akım olarak popüler olmuştu mesela, o da sattı yani bir dönem ve dönemi bitti aslında.

yani dinleyici kitlenin az olması normal, oranla baktığınızda da şimdi de azdır ama bence var iyi kitleler. ama tabii ki ana akım değiller, @kıyıyavurandildolar'ın belirttiği gibi.
  • nimberjack  (30.05.21 21:33:53 ~ 21:34:46) 
açılın genç geldi. evet dinliyor efendim. türkiye seçim sonuçları gibi örnek verirsek ise şöyle bir tablo çıkıyor ortaya

akp - indie
chp - rap
iyip - rock
hdp - metal
mhp - pop

yani evet. böyle bir tablo var. açıkçası gayet normal. hiçbir zaman ana akım olmadı zaten metal. ama dinleyen dinliyor bir şekilde. gençler arasında en dramatik düşüş gösteren pop müzik. y kuşağının aksine çok az pop müzik dinleniyor. hatta dalga geçmek/eğlenmek için dinlendiği oluyor :P
  • xaloc  (30.05.21 21:55:57) 
[]

kurutma makinesinin iyisi kötüsü oluyor mu?

çalışma prensibini pek bilmediğim için soruyorum. çamaşır-bulaşık makinesi bana göre 1000 liralık ile 5000 liralık arasında pek de fark olmayan cihazlar ama kurutma makinesi de böyle mi? şu özellik çok fayda sağlıyor diyebileceğiniz bir şey var mı?




 
Ben çok çeşitli program kullanmıyorum kurutma makinesinde ama bazı arkadaşlarım çamaşırlarının çektiğinden ve çok kiristigindnan bahsediyor, ben hiç yaşamadım böyle bir şey. Belki modelle alakalıdır belki de onların kullanımlariyla. Bizimki orta segment bir model. Aşırı pahalı olanlardan değil.


  • fraise  (30.05.21 14:00:10) 
Geleneksel (kondenser) eski modeller ve ısı pompalı yeni modeller var bildiğim kadarıyla. Isı pompalı olanlar daha sessiz, tasarruflu ve verimli çalışıyor. Benim genel olarak alışveriş yaparken kullandığım yöntem şudur; teknolojiyi seç (örneğin ısı pompalı makine), iyi/bilindik/servis ağı geniş markalardan en ucuzunu al. Yani Mahmut marka makine almıyoruz ama ferrari de almıyoruz.

Örneğin Arçelik’te en ucuz kurutucu 3900 lirayken en pahalısı 6600 lira. Kapasiteleri ve teknolojileri de aynı. Arada Wi-Fi, ekstra programlar gibi özellikler var. Bosch/Siemens falan baksanız daha da pahalı olacaktır muhtemelen, aralarında da uçurum olacağını sanmıyorum.
  • orient blue  (30.05.21 14:05:54) 
2 sayfa entry okudum ekşide aşırı soğudum bi anda cihazdan ya. geçen gün kedisi olan bir arkadaş özellikle kedi tüyü topladığı için almış gösterdi tüyleri inanılmaz şaşırdım çok özendim de tüy toplayacak diye de kıyafetleri mahvediyor mu acaba yoksa kötü kullanım mı bilemedim :(

acaba önce 2. el alıp bi deneme sürüşü mü yapsam
  • proletarier aller lander vereinigt euch  (30.05.21 14:15:47 ~ 14:16:01) 
Kurutma makinesi kullanmıyorum ama bildiğim kadarıyla çamaşır makinesiyle üst üste koyucaksanız çamaşır makinesinin markasından farklı alıcaksanız garantisi bitiyor o yüzden genelde aynı markayı tercih ediyorlar üst üste konulacağından.
Bir de geçen gün electrolux’un kazan içindeki duvarları ğrünlere zarar vermeyecek cinsten tasarlandığını söylemişlerdi, bilginize

  • esinikaybetmiscorap.  (30.05.21 14:31:29) 
Bence kedili evlerin demirbaşı kurutma makinesi olmalı, yıllardır her yerde overim hala da aynı şeyi düşünüyorum. Dediğim gibi ben giysilerde yıpranma vs gibi bir şey yaşamadım. Çok çok memnunum. Giysiden tüy toplama derdi olmuyor bir kere.


  • fraise  (30.05.21 14:49:13) 
fraise +1

benimki de orta segment ve aşırı memnunum.
çok daha iyi modeller kullanan arkadaşlarım evde sürekli ütü yapıyor, ben gömlek, nevresim gibi şeyler dışında ütü kullanmaz oldum.
ne bir şeyin kırıştığını ne de çektiğini gördüm.

bu arada ben farklı programları kullanıyorum.
belki doğru programları kullandığım için şimdiye kadar kıyafetlerde çekme falan gibi sorunlar yaşamamış da olabilirim.

ayrıca evet, kedili evler için olmazsa olmaz.

edit:
www.hepsiburada.com
  • blatta hiberna  (30.05.21 14:56:24 ~ 14:59:41) 
memnun olan kişiler olarak acaba marka model de belirtebilir misiniz fikrim olması için?


  • proletarier aller lander vereinigt euch  (30.05.21 14:58:06) 
Ben alırken 1000 liraya kurutma makinesi yoktu, Arçelik 4000 di Siemens 5300, biz Siemens aldık.

Işi pompalı olması enerji açısından çok daha iyi, ve yeni nesil bu şekilde.

Onun dışında lastikli yapılı ürünler tüm kurutma makinelerinde yıpranıyor. Malzemenin yapısı gereği bu mecbur. Sonuçta sürekli olarak sıcak havaya maruz birakiyorsunuz. Fakat diğer tüm kıyafetlerimizi kurutuyoruz birbsorun yaşamadık. Toz tüy toplama olayı ise mükemmel. Tertemiz çıkarıyor.
  • nucleon  (30.05.21 15:57:15) 
3 yildir kullaniyoruz, baya memnunuz. Hic kuculme, pamuklanma vs olmadi. Cikarip giyiyoruz direkt tshirtleri.

(Model olarak sormussunuz; arcelik kt3886)
  • brkylmz  (30.05.21 18:33:25) 
ben çok araştırmıştım şahsen ısı pompalı fiyat farkı, enerji tasarrufundan elde edeceğiniz tasarruftan çok uzakta. kondansetörlüler dışarıya çok ısı veriyor bu nedenle çok da tercih edilmiyor ama bu yaz kış kullanacaksanız geçerli. ben şahsen yalnızca kışın kullanıyorum yazın yalnızca soğuk havalandırma yaptırıyorum gerekli olduğunda o kadar o yüzden benim için hiç sıkıntı değil.

şahsen siemens vs hemen hemen her firmanın müşteri hizmetlerini aradım çok bilgi sahibi değiller teknik özellikler hakkında. bir kaç markanın da gidip malzeme kalitesine vs. baktım bir türlü seçemedim. f/p oranı en iyisini bulana kadar araştırmaya devam ederken tam da miele'nin outlette kurutucusu vardı 2000tl ye aldım şansıma =) 5 yıl oldu alalı müşteri hizmetlerinden servis hizmetine kadar çok memnun kaldım hiç sorun yaşamadım. zaten tank gibi kapak çok geniş alt aksamına üç kilitli kapı açarak ulaşıyorsunuz toz birikmesi çok zor. bakımı da çok kolay.

benim cihazın özellikleri:
- çift yönlü kazan(kırışmayı, dolanmayı önlüyor)
- nem sensörü (süreyi kendisi ayarlıyor)
- kırışma önleyici
- soğuk havalandırma (ceket gibi sadece kuru temizleme yapılan kıyafetlerin tozunu-kokusunu aldırıyorum kurutma makinesi mendili ile atınca sanki yeni yıkanmış gibi oluyor. öz. kışın dışarıda havalandıramadığımda iyi oluyor)
- başka programlar da var çok kullanmıyorum

genel olarak benim çok işime yarıyor özellikle kışın çamaşır yıkarken hava yağar mı derdim yok. özellikle kuruması uzun süren nevresimler, havlular yumuşacık çıkıyor. hatta yumuşatıcı vs kullanmaya da gerek kalmıyor. hemen yıkayıp kurulayıp kaldırıyorum. aynı gün tüm işim bitmiş oluyor bu zaman yönünden de müthiş avantaj.

dezavantajları:
- ısı pompalı da olsa sonuçta enerji çok harcıyor.
- her çamaşır atılmaz talimatları dikkatli okuyun bazıları çekiyor ve yıpranıyor.
- kapasitesi ne kadar büyük olsa da çamaşır makinesi kadar olmuyor. yıkanan çamaşırdan bi tık az kurutabiliyor (benim makinam en azından öyle 7kg kapasitesi)
  • windymimas  (30.05.21 20:33:51) 
[]

Psn voucher kod kullanimi hk

Uk'den biri atiyorum 50 gbp psn voucher kodu(gift card) alsa ben onu tr'de aktif edebilir miyim? Edersem 50*guncel kurdan mi tanimlanir hesabima?




 
Olmaz, aktifleşmez


  • passion rules the game  (28.05.21 21:29:13) 
[]

Hangi raki en guzel?

Yillardir raki almamisimdir anca orada burada ictim simdi bir kutlama icin raki alacagim bi de baktim migrosta indirimi varmis kacirmiim dedim ama ne kadar com raki var bunlarin hangisi hangileri daha iyi sizce?




 
Sanirim yesil efe sevilen bi raki ama ben sisesini ve tadinin hafifligini sevdigim icin beylerbeyi mavi diyecegim


  • ala09  (27.05.21 09:39:09) 
beylerbeyi göbek. tamamen Türk firması ve yerli üretim.


  • mikahakkinen  (27.05.21 09:41:25) 
beylerbeyi'ni çok seviyorum ben de, içimi çok rahat.
ya da efe gold olabilir.

  • roket adam  (27.05.21 10:01:05) 
Klasik yeni rakı.


  • makarnacanavari  (27.05.21 10:16:44) 
marka belirtmeksizin yaş üzüm rakılarını tercih ederim. marka belirt dersen fiyat performans olarak efe yaş üzüm çok iyi. fiyat farketmeksizin dersen de tekirdağ gold'u tek geçerim. sarı rakı kingdir.


  • burty  (27.05.21 10:27:57) 
yeni rakı'nın ala serisini çok seviyorum.
içimi gerçekten şahane.

  • blatta hiberna  (27.05.21 10:31:40) 
ben de altin seri cok seviyorum.


  • buenosdias  (27.05.21 10:54:48) 
Efe goldcuyum ben yumusak içimli ve leziz


  • solenkol  (27.05.21 11:05:16) 
turkiye'ye en son gittigimde tekirdag gold soylediler, yag gibi akti


  • try again fail again fail better  (27.05.21 11:17:14) 
tekirdağ gold.


  • makarnavodka  (27.05.21 11:28:06) 
tekirdağ altın serisi +1


  • solskjaer  (27.05.21 11:58:07) 
Ben yeni rakı ala seviyorum. İçimi çok güzel.


  • eazy  (27.05.21 13:15:09) 
Altınbaş (Hasta kaldım)
Efe Yaş üzüm
Tekirdağ Taş Üzüm
Yeni Rakı Ala
  • kimlanbu  (27.05.21 18:05:16) 
yeni rakı - ustaların karışımı.


  • since1907  (08.07.21 07:40:46) 
[]

Tr'de sade misir cipsi bulmak neden bu kadar zor?

Olan bir iki cesit var onlar da cok zor bulunuyor her macro centerda bile olmuyor. Ha tabii pahalilar bi de. Hic mi piyasasi yok bizde?




 
bazı marketlerde koni şeklinde olan markası vs yazmayan bi cips görmüştüm ama tam aradığınız tat mı bilemedim. genelde ucuz marketlerde oluyordu. çerezcilerde de görmüştüm kg işi açık alınıp tartılan.


  • photo85  (22.05.21 22:40:59 ~ 22:42:13) 
koni şeklinde mi? hiç öyle bir cips görmedim ya. bahsettiğim şey nacho cipsi?


  • proletarier aller lander vereinigt euch  (22.05.21 23:25:11) 
[]

kilit göbeğinin kalitesi hırsıza karşı bir şey fark ettiriyor mu?

100 liraya olan kale kilit ile şunun arasında hırsıza karşı bir güvenlik anlamında bir fark var mıdır?

www.hepsiburada.com

ev de yüksek girişse penceredeki demirler mi zayıf noktadır yoksa aslında?

 
lockpicking lawyer isimli kanala bir göz atarsanız genel olarak fikriniz olur. Ama işin özü sağlam çilingire açılamayacak kilit yok.

Yalnızca dev iyi göbek takmak da bişey değiştirmiyor genel olarak kapının da bi o kadar seksi olması lazım. Kapı beton gibidir ama pencereler ne alemde. Genel olarak hepsinin aynı bezdiricilikte olması lazım gibi. O da dikkat çeker falan :D

Hayırlı bişey derim diye geldim ama başaramadım hiç.

~herif çılgın yetenekli ama o babuşun 30 saniyede açtığını bizim garibanlar 5 dakika uğraşır yine açar gibi geliyor bana.
  • hedep  (22.05.21 17:03:56 ~ 17:50:28) 
hahahaha. lockpicking lawyer amaçsızca hiçbir şey anlamadan en çok izlediğim youtube kanalı olabilir ki eminim milyonlarca abonesi de aynı şekildedir. o adam çok istisna ama bence ya. o yetenekte bir hırsız olsa hiçbirimiz güvende olmazdım.


  • proletarier aller lander vereinigt euch  (22.05.21 17:07:03) 
kaliteli bir kablosuz alarm sistemi al eve. girse bile cayır cayır alarm öterken fazla uzun kalamaz.


  • orpheus  (22.05.21 17:58:36) 
lockpicking lawyer benzeri onlarca adam var yutubda. istisna birisi değil.

hele bizdeki -klasik anahtar girişli, bilyeli- kilitler için hiçbir maymuncuk yetersiz değil.

yerli hırsızlar matkap ucuna aparat yerleştirip maymuncuk bile yaptılar, maymuncuğun hamallığını bile yapmıyorlar.

www.youtube.com
www.haberturk.com
www.haberler.com

"Aydın'da "bilyeli maymuncuk" diye tabir edilen özel cihazla 12 ayrı hırsızlık olayı gerçekleştirdiği ileri sürülen şüpheli tutuklandı. Hırsızlıkta özel yapım maktapın kullanıldığını anlatan polis, "Hırsızlar boş bir maymuncuğa, bakır tel yerleştirip, bunu matkabın ucuna takarak birkaç saniye içerisinde kapıyı çok rahat bir şekilde açabiliyor. Kapının göbeğine hiçbir zarar vermiyor. Vatandaş evine geldiği zaman kapısını açıyor, hiçbir dağınıklık yok. Eşinden çocuğundan şüpheleniyor"
  • comp  (22.05.21 18:18:04) 
Ailesi celik kapi ureticisi olan bir arkadasim hicbir kapi ve kilidin %100 guvenli olmadigini, sadece sure ve caydiricilik farki oldugunu anlatmisti.

Yani dandikleri birkac saniye surerken kalitelileri birkac dakika suruyor gibi.

Eger evdeyseniz belki bu size zaman kazandiriyor, belki tikirtilari duymanizi sagliyor vs vs.

Evin bos oldugu senaryoda da hirsizin riskini arttiriyor. Yakalanma riski, gorulme, duyulma riski vs.

Dolayisiyla hirsizlar birkac dakika ugrastiracak kilitlerdense birkac saniyede acabileceklerine yoneliyorlar.

Bir de ayni arkadasim kapidaki normal kilidin pek bir vasfinin olmadigini, yukaridaki ikinci kilidin cok daha onemli oldugunu anlatmisti.
  • la lykia  (22.05.21 20:27:26) 
[]

panna cotta üzerine meyve sosu

geçen ilk kez panna cotta yaptım aşırı kolay bir şeymiş çok da leziz oldu ama üzerine reçel koydum pek iyi olmadı. bana daha az tatlı daha çok ekşi bir şey lazım. ne koyabilirim?




 
Marmelat


  • nickimin hakkini veremedim  (22.05.21 16:14:39) 
o da çok tatlı değil mi ya? bi de ben ikisinin farkını da bilmiyorum aslında bence ikisi de aynı şey :D


  • proletarier aller lander vereinigt euch  (22.05.21 16:30:51) 
Basit meyve sosları yapın, az şekerli, limonlu.

2 avuç çileği ufak doğrayın, üstüne 1-2 kaşık şeker ve yarım limon suyu ekleyip sulanması için biraz bekletin. Sonra kıvamı koyulaşana kadar (ama reçel kadar da değil) 10-15 dakika pişirin.
Aynı şeyi yaban mersini, böğürtlen gibi meyvelerle de yapabilirsiniz.

Edit: www.allrecipes.com
  • kobuzchu kiz  (22.05.21 16:48:40 ~ 16:52:00) 
gordon nar suyunu bir tavaya koyup, içine de biraz şeker ekleyerek koyulaştırıyordu.
bence en iyisi o ya da benzer meyve sosları.

  • blatta hiberna  (22.05.21 16:58:42) 
[]

kullanılmayan iznin yanması

böyle bir şey var mı özel sektörde merak ettim. devlette var diye hatırlıyorum sanki ama çok da emin değilim. devlette varsa hukuksuz bir durum değil mi kazanıldığı halde kullanılmayan hakkın elden alınması?




 
isveren zorunlu olarak izne cikarabilir ama yanmasi diye bir sey yok.


  • do you remember me  (18.05.21 21:04:45) 
var evet. 2 sene kullanmayınca yanıyor(bu şirkete göre değişiyor olabilir). devlette de var. izinlerin belli bir kısmı devrediliyor.belli kısmı devredemiyor. mesela bizde bir sonraki seneye en fazla 5 gün izin devrediliyor.


  • jelly bear  (18.05.21 21:07:46) 
4857 sayılı iş kanunu buna açıklık getirir. biriktirme olayını duymuştum. parasını da talep edebilirsiniz.

bir tanıdığım vardı. 35 yıl bir mobilya fabrikasında çalışmış. yaş haddiden emekli olacaktı. fabrika sahibi, emekliliğine 2 sene kala çağırmış bunu, seni şimdi ücretli izne çıkarsam bir buçuk sene emekliliğin gelene kadar maaş vermek zorundayım. istersen çalışmaya devam et. bırakacağım dediğinde emeklilik ikramiyenle ücretli izinlerinin parasını toptan ödeyeyim demiş ve ciddi bir rakam ödemiş.

edit: bunu kanunda yeri olduğundan mı yoksa vicdanen mi yapmış bilmiyorum.
  • phonex  (18.05.21 21:09:19 ~ 21:10:12) 
@jelly bear, sirket zorunlu kullandirabilir ama bu yasal olarak yandigi anlamina gelmez. yanmanin anlami kullanmazsan hakkini kaybedersin demektir. sizde kullandiriliyor. kisaca yanmaz.


  • do you remember me  (18.05.21 21:13:04) 
bizde kullanmayı bırak kullanmaya cesaret edemiyoruz. 1 hafta izin alsam sonraki 2 hafta günde 12 saat çalışmam gerekir herhalde.

neyse parasını alırız.
  • proletarier aller lander vereinigt euch  (18.05.21 21:16:09) 
Bizde de (kamu ama memur değilim diyeyim) sonraki seneye 15 gün aktarılıyor maksimum ve 2 sene devredilemiyor. Üstlerden biri "kimse daha yasal olarak test etmedi, biri dava açsa bayağı sorun çıkar" demişti.


  • aguen  (18.05.21 21:33:59) 
yurtdisinda ozel sektorde calisiyorum. Calistigim sirkette 300 saat tatil biriktirirsen kullanman lazim, kullanmazsan ustune eklenmiyor, yaniyor. Bir eleman var 300 saatin ustune cikmis sanirim 20-30 saat kaybetti, baya kavga etti ama birsey alamadi bizi baglamaz tatilini kullan dediler.

Devlette ise durum cok farkli, verilen hakkin yok olmasi imkansiz. 30 senedir hic tatilini kullanmayip biriktirmis adam taniyorum, adamin amaci emekli olana kadar hic tatil kullanmayip 3-4 sene onceden emekli olmak.
  • cooperr  (19.05.21 06:51:31) 
Özel sektörde çalışan: iş sözleşmesiyle çalışan işçi. O yüzden 4857 sayılı iş kanununa bakmak lazım.

1- işveren yıllık izinleri zorunlu kullandıramaz. Tek istisnai: nisan-ekim ayları arasında iş yeri genelinde toplu izin. Onun dışında işçi talep eder, işveren de uygun görürse yıllık izin kullanılır.

2- Yanma diye bir durum yok, isterse x yönetmelikte y belgesinde yazsın, bunlar bağlayıcı olmaz, iş kanununun aksine düzenleme getiremezler. Çalışırken bu sürelerin parasını da alamazsınız ama. İş sözleşmesi sona erdiğinde kullanılmayan izinler varsa bunların ücretlerini alırsınız.
  • kojonotsuki  (19.05.21 10:17:32) 
devlette var evet 2 yıl içinde kullanmak zorundasın, 2 yıl önceki iznin sonraki yıla devretmiyor.

özel sektör için yanmak gibi bir şey söz konusu değil, eğer siz kullanmazsanız ve işveren sizi zorunlu izne göndermezse (gönderebilir, böyle bir hakkı var) izniniz birikir, parasını talep edemezsiniz, çalışam devam ettiği sürece yıllık iznin ücret karışılığı olarak ödenmesi kanuna aykırıdır, yıllık izin sadece işten ayrılırken ödenir.
  • benaslinda  (19.05.21 10:18:12) 
[]

çiçekçiler açık mı?

öyle eve teslim için değil normal dükkanları hizmete açık mı?




 
Bizim burdaki açık, onlarda yasak mı vardı ki?


  • ryhmer  (18.05.21 16:10:55) 
[]

linkedin'e vesikalık foto koymak

şöyle bir baktım da kimse vesikalık koymamış. benim vesikalık dışında profesyonel duruşlu bir fotom yok. vesikalık koymak fazla mı kasıntı oluyor sizce? vesikalıktan kastım eski tip açılı durulan vesikalık değil, biyometrik. yakışıklı bi foto.




 
Koyan var da bence koyma


  • olaylar olaylar  (16.05.21 14:48:24) 
ben öyle koydum ve öyle koyanlar var evet. profesyonel dursun diye ben de öyle yaptım.


  • bohr atom modeli  (16.05.21 14:50:09) 
Hocam linkedin'de vesikalık fotoğraf görünce hafif bi gülümsüyorum. O internet öncesi şeyi, şimdilerde bugüne uygun, ciddi görünen selfie çekmek lazım. Dede gibi duruyor öbür türlü.


  • plutongezegendegilmi  (16.05.21 15:08:12) 
[]

ev taşırken taşıyıcaların eşyalarla kaçması

bunun hiç örneği var mı ya merak ettim. defalarca taşındım daha önce ama nedense aklıma böyle bir şey geldi. bir sürü pahalı eşyayı taşıyor adamlar kamyona yüklüyor sonra adrese gidiyor. adrese gitmeyip gidip bütün eşyaları toptan satsalar belki daha bile çok para kazanırlar ve daha az yorulurlar.

çok mu güvensizim insanlara?


 
birkaç bin lira kazanmak için hapse niye girsinler yahu?

adamların telefon numaraları, kamyonun plakası vs. her şey belli. çok saçma bir hırsızlık yöntemi.
  • himmet dayi  (16.05.21 13:08:14) 
ben de en kötü şöyle düşünüyorum. hırsızlığın cezası zaten çok yüksek değil. bir de üstüne nasıl kanıtlayacaksın?

ama senin dediğin de çok doğru belki daha az yorulmak ve birkaç bin lira daha fazla kazanmak için de böyle işe girişmez kimse.
  • proletarier aller lander vereinigt euch  (16.05.21 13:13:52) 
İmkansıza yakın zor bir ihtimal.

Diğer yandan böyle bir şey daha çok oldukça kıymetli menkul değerleri veya para taşıyanların yapabileceği bir işe benziyor ki zaten arada haberleri çıkıyor.
  • Erva  (16.05.21 13:16:54) 
Ne demek nasıl kanıtlayacaksın? :)

taşınan eşyalar arasında bir tane bile kişisel eşya olmayacak mı? Eve hırsız girince yüzüğün, kolyenin, televiyonun sana ait olduğunu 'ispatlaman' için bir şey mi yapıyorsun?
  • himmet dayi  (16.05.21 13:24:22) 
yok öyle değil, adamlar eşyaları çalacaklarsa zaten elden çıkarmanın da planını yapmışlardır. öğlen 12'de araca yüklenen eşyalar aynı günün akşamı başka birinin evini dolduruyor olabilir yani takibi nasıl yapılacak :)


  • proletarier aller lander vereinigt euch  (16.05.21 13:33:51) 
Takibini ben yapmayacağım tabii ki :) Güvenlik güçleri yapacak. Ayrıca taşıma şirketleri sigortalıyor zaten eşyaları. Sadece çalınmaya karşı değil, hasara karşı da sigorta var. Eşyaların yaklaşık bedeline göre bir sigorta yaptırılırsa isterse çalsınlar. Bütün eşyalarımı yenilemiş olurum ama böyle bir ihtimal çok çok düşük.


  • himmet dayi  (16.05.21 13:37:27) 
Gayet mümkün, cevaplardaki gibi imkansız değil.

Tekstil firmalarında çokça olan bir şey bu. Şoförler malları atölye ile fabrika arasında taşırken kaçırıyor. Arabayı bir yere bırakıyor, ürünleri orda burda satılması için toptancılara satıyor. Eskiden çok olurdu, şimdi yaşanıyor mu bilemiyorum. Şoförün ismi cismi belli, nasıl cesaret ediyorlar bilmiyorum.
  • dafuq  (16.05.21 13:38:41) 
artık bu olay benim için pazar eğlencesi oldu o yüzden durmak yok yola devam :D

güvenlik güçleri hem doğru düzgün yapmaz gibi geliyor hem de yapamaz gibi.
bir diğer faktör de sigortalı taşımayan da bir sürü şirket var 3-4 afgan bulup eşyaları sırtlattırıp ellerine 200 lira verip yollayan. sigortalı olduğunu nasıl biliyorsun? beyan esası dışında?

not: eğlence derken ciddiyim aslında. beyin fırtınası oluyor.
  • proletarier aller lander vereinigt euch  (16.05.21 13:39:59 ~ 13:42:09) 
Eğer küçük, kıyıda köşede kalmış bir şirket değilse genelde sözleşme yapıyorlar, eşyaları sigortalıyorlar. Bu konuda çok evhamlı bir arkadaşım vardı, onlarca nakliye firmasıyla görüşüp aklına en yatanı seçmişti. O zaman yeri yurdu belli olan çoğu yerin belge vs. verebildiğini görmüştük.


  • gak  (16.05.21 13:50:43) 
Ikinci el esya fiyati bunu yapmaya degmez.
Ortalama bir evden satip para kazanabilecegi tek esya televizyon, onun yerine esyayi tasiyip 3bin tl almak daha mantikli.

  • divit  (16.05.21 14:26:09) 
böyle bir şey yaparlarsa iş modellerine zarar verirler. bir hırsızlıktan 6000tl kazanmaktansa her nakliyeden 1000tl kazanmak daha mantıklı. çünkü bir kere hırsızlık yaptıktan sonra bir daha nakliye işi yapamazsın. korka korka yaşarsın.


  • nickini degistiren yazar  (16.05.21 15:09:04) 
Tam olarak çalıp kaçmak değil de, eşyaları sahibine vermedikleri bir olay olmuştu. Aralarında bir husumet olmuştı yanlış hatırlamıyorsam. Paramızı mı alamadık demişlerdi neydi. Haberlerde izlemiştim. Adam eşyalarımı gasp ettiler diye yakınıyordu.
Haberi de buldum şimdi.

www.google.com.tr
  • hrvl  (16.05.21 16:37:19) 
@divit +1 ikinci el eşyayı kaçtan satabilir ki? beyaz eşyaları ve tv koltuk takımı gibi büyük eşyaları sattı diyelim, normalden ne kadar fazla kar edecek? hadi evi 3000e taşıyordu eşyaları 5000e okutabildi diyelim, 2000 için mi aldı bu riski? ne zamana kadar devam edebilecek. adamın plakası belli adı sanı belli. bi mantığı yok. manasız yani. ekşın mı arasınlar.


  • olutaklidi  (16.05.21 17:13:17) 
Bir keresinde tasiyici bizi bununla tehdit etmisti. Ortam acayip gerilmisti. Demek ki kacip gitmeseler bile bunun tehditini yapabiliyorlar.


  • nax  (16.05.21 17:17:32) 
[]

sedat peker olayını özetleyen bir yazı var mı?

valla maruz bırakmadım kendimi bu olaylara hiç bırakmaya da niyetim yok ama merak ettim bi yandan da neler olmuş. bi özet yazı var mı denk geldiğiniz?




 
bildiğim yazı yok da ruşen çakır videoları ve yorumları var. onlara bakabilirsiniz.


  • avianthem  (13.05.21 21:07:38 ~ 21:07:48) 
1: bunu bilmiyorum.
2: twitter.com
3: twitter.com
4: twitter.com
  • himmet dayi  (13.05.21 21:07:43) 
soyle de video var, firari fetoculerden bir gazeteci youtu.be


  • neverletyougodown  (13.05.21 21:13:44) 
Ahmet Şık in T24 te cok derli topl7 bi yazi/analizi var, google amcaya sor, 4. ve son video dahil degil ama yinede baya fikir verecektir


  • alttaraf  (14.05.21 00:48:10) 
erol mütercimleri'in 20 dakkalık bir videosu var da adam 1 saatlik 4 tane video paylaştığı için; konu başlıkları bi hayli çok. haliyle 'ne olmuş lan' deyip benim gibi izlemek durumunda kalıyorsun sonunda.


  • killerbee  (14.05.21 01:13:12 ~ 01:14:16) 
[]

ev kullanım için külah makinesi ikamesi

külah denen olaya bayılıyorum baya alıp çatır çutur yiyorum. şimdi bu evde de yapılabilir ama o makine olmadan tavaya koyuyorum çevir babam çevir çok uzun sürüyor eşit pişmiyor falan. sizce evdeki alet edevatla nasıl külah hamurunu külah gibi pişirebilirim? öyle şekil verme derdim yok maksat eşit şekilde hızlı pişsin.




 
tost makinesi varsa olabilir belki.


  • evimin paspasi  (13.05.21 15:27:25) 
Olmaz bence cunku cok ince bir aralik gerektiriyor. Tavaya dokup uzerine isitilmis tencere tabani koymayi dusundum ama pek emin degilim yine de denerim


  • proletarier aller lander vereinigt euch  (13.05.21 15:35:21) 
kornet hamurunu waffle makinesi ile pişirseniz ?

www.hepsiburada.com

veya yapışmayan bir tost makineniz varsa:

www.youtube.com
  • faithless  (13.05.21 15:56:29 ~ 16:00:10) 
[]

şu kekikle zahter yapılır mı?

canım çekiyordu bir süredir önüme böyle bir şey düşünce alsam mı acaba dedim ama zahter kekiği daha iri yapraklı oluyordu bununla olur mu sizce?

edit: salamuradan bahsediyorum, tuz limon ve zeytinyağında bekletilen.

scontent.fesb10-1.fna.fbcdn.net

 
Zaten zahter dağ kekiğinin diğer adı değil miydi?


  • 1bir1bir1  (08.05.21 19:30:22) 
[]

düzenli olarak kedimin camdan aşağı atladığı kabuslar görmek

her ay veya 2 ayda bir standart oldu artık. kedim bir şekilde 2 saniyeliğine açtığım açık cama hücum edip aşağı atlıyor veya balkondan aynı şekilde. o kadar gerilmiş oluyorum ki uyandığımda(zaten etkisiyle uyanıyorum) başım zonkluyor. bilinç altım ne demeye çalışıyor olabilir bana?




 
Bilinçaltın sana pencerelere alüminyum telli sineklik taktır diyor.


  • himmet dayi  (08.05.21 10:02:45) 
iyi de var zaten


  • proletarier aller lander vereinigt euch  (08.05.21 10:04:33) 
ben de ne zaman çok stresli olsam, rüyalarımda kedilerim ya camdan düşer ya evden kaçar ya da başlarına bir şey gelir.

korkularla yaşayan biri değilim ama gündelik hayat içindeyken en fazla tedbir aldığım ve en dikkatli davrandığım konu kediler.
bu da insanı geriyor bazen.
birçok kedi sahibi gibi (maalesef her kedi sahibi diyemiyorum) en büyük korkum da onlara benim ihmalim yüzünden bir şey olması.

siz de stresli bir süreçteyseniz bilinçaltınızdaki korku yüzünden görüyorsunuzdur.
  • blatta hiberna  (08.05.21 10:14:16 ~ 10:14:54) 
Mezun olamama ve askerliğin bitmemesi kabusu gibi durum oluşmuş. Sorunu çözdüyseniz, uzun bir süre devam ediyor ama sonunda bitiyor.


  • vizivozo  (08.05.21 11:14:35) 
[]

Dusta kullanmalik bluetooth hoparlor

Dusta muzik dinlemek icin bluetooth hoparlor kullanan var mi aranizda? Varsa onerebilecegi bir sey var midir? Dusakabinin icinde dursun istiyorum rahat rahat duyabilmek icin. Su gecirmene iyi guzel de sicaktan dolayi yogunlasan su nolacak zarar verir mi alete ne dersiniz?




 
Bende jbl go 2 var. Onceden banyoya birakirdim, sonra bir gun ne olacaksa olsun dedim ve dusakabinin icine almaya basladim. En dip koseye koyuyorum, uzerine direkt su gelmiyor. Hos gelse de 1 metreye kadar 30 dk mi ne dayanikli ama...

Valla yaklasik 1 senedir boyle buharin(kisin epey sicak suyla dus alirim) icinde kullaniyorum, bir problem yasamadim! :) canim jbl im <3
  • invictae  (05.05.21 16:27:00) 
Jbl go 2 ile duş alıyorum ben de. Üzerine su geldiği de oluyor, invictae gibi ben de çay suyu ile duş alıyorum adeta kışın; hiçbir şey olmadı.


  • irene  (05.05.21 16:30:21) 
www.hepsiburada.com

şuna benzer bir ürün almıştım aliexpressten, linkini bulamadım şimdi. üzerinden nerdeyse 7-8 yıl geçti, hala taş gibi kullanıyorum. bendeki siyah, bazen üzeri tozlanıyor, duşun altına sokup bi güzel yıkıyorum. hiçbir şey olmadı şimdiye kadar.
  • trajikomix  (05.05.21 16:39:22) 
ben bundan aldım yeni.
www.hepsiburada.com

duşa sokmadım ama suya dayanıklılık sertifikası var. sesi de gümbür gümbür bu güçte bu fiyata çok zor, şarjı da 14 saat civarı gidiyor. zaten bunu alsan duşun dışında dursa bile yeter sesi.
  • Jux  (05.05.21 16:41:43) 
jbl go 2 kullanıyorum. Su gelse de bir şey olmuyor. tam üstüne gelirse sesi boğuklaşıyor silince düzeliyor.


  • hayaletimsi  (05.05.21 16:46:30) 
Ue boom2 vardi bende dusun icine sokuyorum bir sey olmuyor.


  • eksi sozlukte eksiyen adam  (05.05.21 17:14:11) 
uzun süredir ue roll kullanıyorum aynı şekilde, bir sorun yaşamadım. eskimeye başladı ama, artık bataryası eskisi kadar uzun dayanmasa da nemin etkilediğini düşünmüyorum.


  • gkhncnzdgn  (05.05.21 18:10:14) 
JBL +1


  • kablelvuku  (06.05.21 10:44:38) 
[]

rahatlatıcı güzel koku moku bi şeyler

böyle bi şeyler bakıyorum da buhurdanlık diye bi şey gördüm üstüne uçucu yağ koyuyorsun altına mum koku salıyor etrafa. bu en iyisi midir yoksa tütsü falan mı bakayım? eğer buhurdanlık derseniz uçucu yağ önerir misiniz?




 
Ben buhurdanlık kullanıyorum. Tütsüler zararlı benim için. Uçucu yağ için de nasıl kokuları sevdiğini bilmeden nasıl öneri yapabilirim bilmiyorum ama benim en sık kullandıklarım sedir, portakal, marjoram ve bergamot. Bunları bazen tek, bazen ise kombinleyerek kullanıyorum. Marka olarak ise tisserand bence gayet iyi. Biraz daha uygun alternatifi olarak homemade aromaterapiyi öneririm.


  • irene  (04.05.21 08:25:36) 
teşekkürler. peki bu buhurdanlık denen şeyin kalitesi fark ediyor mu? pek sanmıyorum ama sorayım dedim. yani şöyle basit porselenden bir şey almam yeter değil mi?

www.trendyol.com
  • proletarier aller lander vereinigt euch  (04.05.21 10:51:30) 
evet yeterli. bir de tealight alman lazım tabii. biz lavanta yağı kullanıyoruz genelde. tütsüler duman yaydığı için rahatsız ediyor.


  • sir gawain  (04.05.21 10:59:37 ~ 11:00:06) 
[]

Pazartesiye bile enerjisiz baslayanlar?

Uzun zamandir bir pazartesiye bu kadar enerjisiz baslamamistim. Sizde durumlar nasil? Elimi kaldiracak motivasyonum yok




 
Pazartesiye enerjiyle mi başlanıyormuş? Bize öyle bir bilgi gelmedi...
Hele bi de tam kapanmada. Hem de mis gibi güneşli havada tam kapanmışken.

Motivasyon bu toprakları terk edeli çok oldu...
  • Jux  (03.05.21 11:18:03) 
Hiçbir pazartesiye enerjiyle başlamadım. Bu sebeple bu hafta da değişen durum yok.


  • scholes  (03.05.21 11:22:43) 
Pazartesileri benim genelde en mutsuz ve enerjisiz olduğum gündür. Özellikle çalışmaya başladığımdan beri yol boyunca hayatı sorgularim.

Şimdi kapanma sayesinde evdeyim de yine biraz keyfim yerinde sayılır.
  • fraise  (03.05.21 11:45:55) 
[]

Uk'de yasam hakkinda ne dusunuyorsunuz?

Gitme firsati sunsalar gider misiniz? Biz turkler icin sunlar iyi sunlar kotu diyebileceginiz neler var?




 
Gitmemenin alternatifi orta doğu çukurunda kalmak mı? Herıld yani giderim!
İngiltere ne havası ne suyu ile beni cezbediyor ama buradan her türlü iyidir yahu.

  • Jux  (29.04.21 00:19:47) 
Türkiye'de kuralcı olduğun için hakkın yeniyorsa(uyanıklar tarafından), soğuk* mesafeli biriysen akdeniz sıcaklığı denen şey pek de hoşuna gitmiyorsa, koş git. Ben bir yıl yaşadım orada kendimi "evde" hissettim, Türkiye'de yılladır dış kapının mandalı gibi hissediyorum. İmkanım olsa anında giderim. Şu an Kanada için uğraşıyorum ama esas/nihai hedefim İngiltere.

Fakat mesela İngiliz olup "çok geleneksel ve sıkıcı yea" diyen ve Almanya(Berlin)'de yaşamaya giden biriyle tanışmıştım. Ama Alman arkadaşım da İngiltere'de çalışıyor yaşıyor şu an :D Herkes karakterine göre ülke seçsin işte ne güzel.

*edit: hemen bi düzeltme yapayım, ben soğukluğu iyi anlamda dedim. Hani bizim ülke insanında kişisel sınırları tanımama her şeye burnunu sokma vb. şeyler vardır ya, o yok. Güzel. Kibarlık olarak da bence de çok iyiler. Ama brakgn'ın dediği farklı bi bakış açısı işte, çoğu insan Türkiye'deki insanlara sıcak, oradakine soğuk diyor o açıdan dedim. Bazı insanlar çevresindeki herkesle her şeyini paylaşıp sonra kavga etmek istiyor sanırım, mesela Kanada için "iş çıkışı iş arkadaşlarıyla bişey yapamıyoruz herkes kendi hayatına dönüyor yea" diyen Türk gördüm. Herkesin beklentisi farklı.
  • nhk ni youkosu  (29.04.21 00:28:02 ~ 01:11:17) 
giderim, gideceğim de aksilik çıkmazsa bu yıl içerisinde. ek olarak hollanda, almanya ve diğer ab ülkelerinde de yaşama şansım var ama özellikle ingiltere'ye gidip orada denemek istiyorum.

kendi adıma artıları :

- türk gurbetçi profili bence çok iyi. 2018 seçimlerinde genel olarak kıta avrupası ve uk'ye bakarsan ne demek istediğimi anlarsın. fark izmir - konya kadar devasa.

- dil ingilizce. bu en büyük sebebim, b2 seviyesinde ingilizcem var 1 sene içerisinde akıcı hale getirebilirim diye düşünüyorum.

- türkler için çok çok iyi türk restaurantları ve marketler var ( londra için ) . bir ürünü arayıp bulamama gibi bir durumun olmaz yani. hollanda'da mesela o kadar iyi türk restaurantları yok benim bildiğim. ( diğer ülkeleri pek bilmiyorum )

- ingilizler türklere karşı ön yargılı veya soğuk değil, ırkçılık çok az. ingiltere biraz da abd'nin avrupadaki versiyonu gibi, her milletten insan iç içe yaşıyor.

eksi olarak da ekonomisi brexit'den dolayı zayıflıyor, ama brexit öncesi de durum pek iyi değildi. almanya, hollanda gibi ülkelerde yaşam standardı daha yüksek ve ev almak sanki bir tık daha kolay gibi özellikle almanya için.

soldan akan trafik ve her şeyin bize göre ters olması da bana göre bir eksi. tüm birimler vs.

ama genel olarak londra'ya bayıldığım ve genel olarak ingiltere'yi sevdiğim için tercihim ingiltere olacak benim.
  • garavel  (29.04.21 00:34:45 ~ 01:17:35) 
üstteki arkadaşın dediği soğukluğa hiç katılmıyorum. inanılmaz kibar, yardımcı ve sıcak insanlar. ben türkiye'de öyle bir yakınlık, arkadaş canlısı yaklaşım hissetmedim.

avrupa kadar kuralcı da değiller. kimse bomboş yolda karşıdan karşıya geçmek için yayalara yeşil yanmasını beklemiyor mesela.

mutfak diye bir kültürleri yok. ama her mutfağın en iyi örnekleri var. türk her yerde olduğu gibi uk'de de çok ancak almanya gibi bariz bir çeteleşme içinde değiller. o yüzden özel bir nefret yok.

havasına alışmanız biraz zaman alabilir. onun dışında batıda yerleşilebilecek en ideal ülke olduğunu düşünüyorum.
  • brakgn  (29.04.21 00:41:49) 
Alternatif neresi? Orta Dogu mu? Kosa kosa giderim.


  • howfaristhesky  (29.04.21 08:10:39) 
Benim berberim 50 yaşlarında, geçen konuştum İngiltere'ye gidecekmiş, tüm işlemleri yapmış gün sayıyor yani. Adamın sürekli müşterisi, kurulu düzeni var. O bile gitmek istiyor. Gitmek istemesinin sebebi sanırım orada yaşayan akrabaları. Dürüst ve akıllı insanlar ki oradaki pandemi sürecine dair net bilgiler veriyorlar adama. İngiltere bizi kıskanıyor, kurulu düzenimiz olmasa donerdik Türkiye'ye demiyorlar Almancılar gibi.

Ben Akdeniz sıcaklığını seviyorum ama eşim de baya İngiliz kafası var, soğuk, mesafeyi seven biri. ikimiz de ileride gitmeyi istiyoruz. Şu anki hayat standardımızı biraz anlatsam, gitmeyin oturun oturduğunuz yerde diyen çok çıkar ama mesele bireysel sıkıntılar değil.
  • mezarkabul  (29.04.21 09:33:18) 
imkan olsa aninda giderim. dunyada orta dogu cukurundan pis birkac yer var sadece zaten.


  • in vino veritas  (29.04.21 09:39:36) 
ezelden beri bu ülkeyi bırakıp gitmek bana hep ters olmuştu. istanbul'u değil ama kendi memleketimi, köyümü çok severim. Hiçbir şey yok oralarda ama yine de çok severim. Buraları bırakmak bana saçma gelirdi ama şu anda ingiltere'ye çağırsalar, garanti bir iş imkanım olsa durmazdım..


  • silah taciri  (29.04.21 18:23:53) 
göç edilecek en güzel yerlerden biri.
ben ne yazıkki alım gücü/blue cardU/uk'nin yeni göç yasası falan derken almanyayı tercih edeceğim ama iş garantim veya ailem olsa ne olursa olsun uk derdim.

+lar;
çok kültürlülük, her yerden göçmen gelmesine çoktaaan alışmışlık
yerlilerin insan canlısı/eğlenmeyi bilen ve çok nazik olması
uk'deki türk profilinin tüm dünyadaki (ortalamaya vurunca belki türkiye dahil) en yüksek seviyede olması
doğası, tarihi, insana saygısı , özgürlüğü vs bahsetmiyorum zaten
ing'nin ana dil olması



-'ler
belki biraz hava ama bir ada olduğu için aşırı soğuklar olmuyor hatta abartıldığı kadar yağmur olduğunu da sanmıyorum. havayla ilgili tek olay bulunduğu meridyen nedeniyle kışın gündüz süresinin kısalığı ama o da yaz gelince borcunu geri veriyor
başka eksi bulamadım.
  • rewlack  (29.04.21 18:31:02) 
[]

tam kapanma olur mu anketi - gelin fikirler çarpışsın

ne dersiniz sizce olur mu olmaz mı?

isterseniz açıklayabilirsiniz de sebeplerinizi.

mesela ben başlayayım. Tayyip babaya derler ki efendim halk tam kapanmayı destekliyor vs. vs. o da der ki tam kapanma mı yok canım öyle şey olur mu devam. Ciddi ciddi tartışılacağını bile düşünmüyorum.

siz ne dersiniz?

www.strawpoll.me

 
Atılacak her adımı önden piyasaya sürüp, kamuoyunu hem alistirip hem yokluyorlar gibi geliyor. Bu sebeple bunun da gerceklesecegini düşünüyorum


  • abuzer  (26.04.21 18:11:02) 
bence bayramdan onceki cumaya kadar devamke. Bayramla beraber 9 gun tam kapanmayi o zaman yapar.


  • duyulmasi gerektigi kadar  (26.04.21 18:16:41) 
Anca bayram tatilinde yapar. Cunku virus bi tek tatillerde yayiliyor nedense. Oun disindaki zamanlarda olsa olsa kismi kapanmaya devam karari olur, cunku onlar da adlari gibi iyi biliyo ki ekonomi "coh eyi" degil.


  • e mice  (26.04.21 18:34:09) 
Kapattı.

Edit: t24.com.tr
  • kobuzchu kiz  (26.04.21 19:53:41 ~ 19:54:46) 
Hahaahahahahah ulan ya ne iddia etsem aksi oluyor hayirli olsun


  • proletarier aller lander vereinigt euch  (26.04.21 20:03:33) 
Arkadaşlar kuponum var, banko, ister misiniz fjdndnjs


  • abuzer  (26.04.21 20:19:04) 
[]

kettle almam lazımken çaycı mı alsam?

sabahları 1-2 bardak çay anca içiyorum ama acaba hazır kettle almam lazımken çaycı mı alsam sizce? fiyatlar aynı çünkü ilginç bir şekilde. kırk yılda bir de olsa kullanırım rahat olur sanki ne dersiniz?




 
Çaycı en hayran kaldığım teknolojidir. Çayı koyuyorsun ve yapıyor. Muazzam. Ben olsam ondan alırdım.


  • ruhen hastayim ben  (23.04.21 10:34:23) 
kendi yapanlardan değil ya üzerine demlik konanlardan alırım sadece. gerçi şimdi fark ettim bunların kettle'lar ile aynı fiyatta olanları hep plastik gövdeymiş. te allağam.


  • proletarier aller lander vereinigt euch  (23.04.21 10:53:18) 
Çaycı al


  • infernalcadre  (23.04.21 13:18:00) 
www.trendyol.com

25 temmuzda 150 tl ye bu çaycıyı almıştım. Hem kettle hem çay yapmak için kullanıyorum ayrıca çaydanlık almadım. Çok memnunum. İlk başta arada kalmıştım, çaydanlık ve kettle ayrı ayrı mı alsam, daha uyguna geliyor sonuçta diye. Sonra neyse bunu aldım, iyi ki almışım dedim sonra defalarca. Ama şu an fiyatı feci artmış. Eğer şu anki fiyatı o gün olsa almazdım belki de.

Yani kettle + çaydanlık fiyatı ile bunun fiyatını karşılaştır işine geliyosa al.

Cam gövdeli olanları alma bence çünkü onlar düşüp kırılabiliyormuş. Plastikler de çok sağlıklı değil sanırım.
  • turuncu tonlarda  (23.04.21 13:33:05) 
Düzeltme *25 temmuz 2019’da almıştım*


  • turuncu tonlarda  (23.04.21 13:35:04) 
[]

philips huelight dışında zamanlayıcılı akıllı ampul var mı?

yoksa da zamanlayıcı yok ama geri kalan her şey için şunu öneririm dediğiniz bir model var mı? hue'lar çok pahalı.




 
www.hepsiburada.com

ben bundan kullanıyorum, zamanlayıcı ile açılma kapanma vs. tüm ayarlar yeelight uygulaması ile yapılıyor. google home ile de entegre oluyor ama ben denemedim. memnunum.
  • infernal majesty  (23.04.21 00:39:51) 
tp-link'in bir modeli var. işinize yarayabilir:
www.amazon.com.tr

  • faithless  (23.04.21 00:50:35) 
(bkz: ifttt)
bu uygulama ile yeelight'ın sabah açılmasını sağlıyorum mesela.

  • nhk ni youkosu  (23.04.21 01:55:33) 
www.trendyol.com

şunu aldık daha yeni, çok iyi. apple home ile de kullanılabiliyor. siri ile açıp kapatabiliyorum.
  • jelly bear  (23.04.21 07:52:42) 
[]

kemik iliği bağışçısı var mı aramızda?

ben bundan 6-7 sene önce sanırım kemik iliği bağışçısı olmak için kızılay'a gidip kan vermiştim. geçenlerde ilk kez e nabız'a girdim, o sırada bu olayı gördüm bir bakayım dedim ama bağışçı olarak görünmediğimi fark ettim. siz de bir kontrol edebilir misiniz?

orada bağışçı olmak istiyorum seçeneği çıkıyordu öylesine tıkladım şöyle yazıyor bir haftadır falan:

"Gönüllü kemik iliği bağışçısı olma talebiniz ilgili birime iletilmiştir."

 
Ben de belki yaklaşık 10 sene önce kan örneği verdim kemik iliği bağışı konusunda, birkaç yıl aradan sonra kontrol için gittim sordum kayıt duruyor mu diye ve kayıt bulamadılar. Tekrar kan örneği aldılar. O gün bu gündür arayan soran da hiç çıkmadı. Bakayım ben de e-nabızdan.


  • havadakarada  (18.04.21 22:07:09) 
oha. ya zaten eşleşme çıkması aşırı düşük bir ihtimal de kayıt nasıl çıkmaz dalga mı geçiyorlar?


  • proletarier aller lander vereinigt euch  (18.04.21 22:10:45) 
ben bizzat kalkıp çapaya gittim. ilgili birimde kan verip bişeyler imzaladım yaklaşık 10 yıl önce.
o gün dahi kurumun ve kan verdiğim yerin garip yapısı yüzünden kayıt falan almayacaklarına dair bir intiba edinmiştim. bunca zamandır da ne arayan ne soran oldu. elbette denk düşmesi zor ama asla aklım almıyor mesela işe girişlerde falan ne bileyim askerlikte, üniv. öğrenci kaydında peşin peşin alsalar herkesten kaydetseler. istemeyen gönüllü olmasa vs .neden yapılmaz yani.
işe girişte sağlık raporu alıyoruz nasılsa böyle bişey de dahil olsa örneğin..

neyse, benin de kaydım çıkmadı. şimdi kontrol ettim.
  • rewlack  (18.04.21 22:23:38) 
ben de 8 sene önce kemik iliği bağışçısı olmuştum. kan örneği verdim, bir dolu form imzaladım falan. e-nabız'da bulunan kemik iliği bağışı sekmesine girdiğimde "bu ekranda Gönüllü Kemik İliği Bağışçısı işlemlerinizi yönetebilirsiniz." yazıyor. aşağıda "gönüllü kemik iliği bağışçısı ol" düğmesi vardı. ona bastım. basınca şu yazı geldi:

"Gönüllü kemik iliği bağışçısı olma talebiniz ilgili birime iletilmiştir."
  • kriker  (18.04.21 22:27:46 ~ 22:28:43) 
Kemik iligi degil ama ben de boyle bir gun yolda giderken, gidip organ bagisi yapmistim. Bi kart filan vermislerdi hatta. 10 sene oluyordur rahat...


Gecenlerde e nabiza girip baktim. Kayit mayit gorunmuyordu. Ordan bir seyleri doldurdum filan talebiniz iletildi yazdi.

Organ bagisi olayinda da aynisi oluyor yani. Cok sacma ya...
  • invictae  (18.04.21 22:38:32) 
Ben de kızılay'a örnek vermiştim, kemik iliği bağışçısı kartım da var hatta. E nabıza bakayım hemen :/

Edit: bana da aynısı çıktı, bağışçı olmak istiyorum'u işaretledim gönderdim. Kızılay'da kan merkezinde çalışan yakın bir akrabam var, yarın onu arayıp soracağım bağışçı olduğumu görebiliyor mu ya da öğrenebilir mi diye. Belki Kızılay'ın verileri e-nabız'a işlenmemiştir diye ummak istiyorum.
  • kobuzchu kiz  (19.04.21 00:16:39 ~ 00:22:23) 
Ben de 10 yıl kader önce taa çapa ya gidip kan verip bağışçı olmuştum ama baktım şimdi, herkes gibi bende de hiçbir bilgi yok enabız da.
Organ bağışı kartım da var onu da daha eski bir zamanda devlet hastanesine gidip yapmıştım ama orgsn bağışı kısmında da tüm organlar seçili halde, bildiriniz diyor. E bildirdiğimin bilgisi neden yok? Sinir oldum.

  • somethinginthewayshemoves  (19.04.21 00:32:28) 
[]

basmati pirinci tarifi

bu pirinci tek başına yemek gibi yapmak istiyorum soslu sebzeli baharatlı falan. bildiğiniz sevdiğini güzel tarifleri bekliyorum.




 
Basmatinin espirisi uzun taneler ve kokulu olması. Bu şekilde soslu yemekte basmatiden tam randıman alamazsın. Illa soslu yemek yapacağım dersen kitchari(Google) yap, içine brokoli veya kabak ekleyebilirsin, ve yanında yoğurt.

Basmatiden nasıl randıman alırım dersen normal türk usulü yağla kavur, 1e 1.5 suyla pişir. Taneler uzayacak, kokulu uzun taneli pilav olacak. Bunu soslu yemeğin yanında servis et. Safran, kurkuma, kuru üzüm vs ile varyasyonlar yapılabilir.
  • JohnOakley  (16.04.21 18:47:08) 
basmatiyle soslu pilav yapmanız zor ama sebzeli, baharatlı yapabilirsiniz elbette.
bununla genelde iran pilavı yapılır.
üvey babam iran asıllıydı, oradan biliyorum.

usulü, çoğumuzun normal pilav pişirme sürecinde yaptığı pirinci kavurmadan haşlamak, sonra da tereyağını demlenirken üzerine bırakmaktır.
normal pirinçten biraz daha zor haşlanır.
haşlandığını da tane tane kalan ve lapa olmayan bir pirinç olduğu için anlamak zordur.
yani "haşlanmıştır bu" demeden bir bakın.

haşlama sürecinden önce de biraz tuzlu sıcak suda bekletirseniz iyi olur.

elbette içine haşlanmış ya da kavrulmuş sebzeler ve baharatlar ekleyebilirsiniz.
genelde et yanına sade olarak veya safranla yapılır.
  • blatta hiberna  (16.04.21 18:57:56 ~ 19:01:49) 
hasliyorum, ustune cikacak kadar sudan biraz fazlasini ekleyip kisik ateste pisiriyorum. Isterseniz, yanina yakisacak bir yemek de pisiriyorsaniz, safranla ya da kisnis taneleriyle pisirebilirsiniz.

Türkiye´deki pirinclere gore cok daha kisa surede pisiyor. Soslu-sebzeli seyleri yanina koyuyorum, ornegin curryli yemekleri. Sizin de oyle yapmanizi tavsiye ederim.
  • buf-e kür  (16.04.21 20:08:32 ~ 20:11:00) 
Biz: Çin usulü yumurtalı pilav


  • prole  (16.04.21 22:28:32) 
[]

dış ticaretçilere bir soru

malum ekipman ve gemi sıkıntısı korkunç seviyelere ulaştı. her koşulda 2 haftadan fazla bekletmeyen partnerimiz bile 1 ay sonraya ekipman bulabilmeye başladı. siz aynı transit tipi için hep aynı nakliyeciyle mi çalışıyorsunuz yoksa her zaman birden fazla forwarder'dan ekipman ve kullanım detayı alıyor musunuz?




 
her zaman en az 2-3 firmadan bilgi alıyoruz. Bu arada hiç çalışmadığımız çıkış limanlarına çalışmaya başladık, çünkü toplam maliyetler çok uzun yıllar sonra tutmaya başladı. Fiyat avantajları mevcut bazı limanlarda şu an ancak hatlarda çalışan arkadaşlar yeteri kadar yönlendirme yapmıyor sanırım ki insanların haberi olmuyor. Israrla Aliağa'da ekipman aranmaya devam ediliyor örneğin.


  • ardinal  (11.04.21 22:42:08) 
Duzenli calistigin forwardere dort elle sarilma zamani simdi.gercek olan su,muthis konteyner sikintisi var.yeni basvuracagn adamin zaten bir waiting listi var.onceligi kendi duzenli musterisi,senin tercih etmesi icin daha yuksek fiyat odemelisin.her ilave sorgulama fiyati daha yukari goturuyor.iki haftadir tir uzerinde bekleyen malim var,yapisi geregi antrepolar kabul etmiyor.sektorun icinden biri olmama ragmen beklemedeyim.


  • duptıs  (12.04.21 00:47:24) 
@duptis, her ilave sorgulama fiyati neden daha yukarii goturuyor o kismi anlamadim.

Tir ustunde derken ekipmanla mi bekliyor gemi icin?
  • proletarier aller lander vereinigt euch  (12.04.21 01:02:55) 
ikinci el motorlardan olusan bir yuk,her yerden yag siziyor.hem bu sebepten hemde bulundugum ulkede bu urunler yedek parca olarak gecmiyor herhangi bir ithalat gereksiniminde sase numaralari gerekecek.daha evvel genelde aksilik oldugu icin antrepolar kabul etmiyor ya da bayagi yuksek teminat lazim.musteri tir bekleme ucretini tercih etti.

Her ilave sorgulama ilave talep demek.bana su an 40 adet konteyner lazim.tek ithalatcinin mali.piyasadaki herkesi arasam her arama ilave talep gibi islem gorecek.siskinligin en onemli sebeplerinden birisi bu.
  • duptıs  (12.04.21 19:43:41) 
[]

parmak kırığı yaşayan var mı?

geçenlerde parmağım kırıldı. 2 haftada kemik kaynadı o yüzden alçı çıktı atel takıldı ama parmağım hala baya ağrıyor. bu sanırım normal de asıl merak ettiğim şey parmak yasyamuk? hani şişlikten de olabilir tabii ama ben bunu anlamıyorum çünkü bi yandan şişlik de var. normal midir bu? kırılalı 3 hafta oldu.




 
Şişlikten dolayı size yamuk görünüyordur :) Ben de işaret parmağımı kırmıştım ama kalsiyum düzeyim çok yüksek olduğu için 2 haftada düzelmişti ama sizin gibi şişlik yüzünden yamuk kalacak sanıyordum hep :) İçinize sinmiyorsa ve kontrol gününüze daha çok varsa acile gidip danışabilirsiniz. Yalnız acillerde düşme ve yaralanma haricinde röntgen çekilmiyor haberiniz olsun.


  • wermillion  (10.04.21 19:45:01) 
o şişlik bayağı geç geçiyor. hemen eskisi gibi olmuyor maalesef. yani bende öyle oldu. ben onu bunu bilmem ama kesinlikle bi süre sonra fizik tedaviye gidin ve kollajen desteği de faydalı olur.
ben geçen sene kırmıştım, hala büktükçe hafif acıyor.

parmak çok yamuksa doktora bi daha gidin. benimki de azıcık yamuk kaynadı ve öyle kaldı. bazı doktorlar önemsemiyor. önemsememezlik etmeyin bence.

çok olumsuz yazmış olabilirim, ben gitar çaldığımdan zorlandım galiba biraz da.
  • durme  (10.04.21 20:02:53 ~ 20:03:33) 
Gezi döneminde yediğim dayak sonucu ayak parmaklarım kırılmıştı. Kaç zaman geçti hala sızlıyor.


  • suicides underground  (10.04.21 20:51:47) 
@suicides underground +1

Yediğim bir dayak sonucu ben de ayak baş parmağımı kırmıştım. Ara ara sızlıyor ve şekli de değişti.
  • ruhen hastayim ben  (10.04.21 21:15:43) 
[]

Kedinize hangi asilari yaptiriyorsunuz?

İc dis parazit disinda hangileri? Karma losemi kuduz senede bir sanirim yetiskin kediler icin. Sanirim sart degil ama onlem amacli olarak yaptirmaya devam etsem mi bir zarari yoksa?




 
6 ayda bir iç dış parazit sadece. o da salam sosis yediriyorum arada, bi de balkona cama falan çıkıyor.


  • theseachange  (08.04.21 21:51:28) 
Karma ve kuduz önemli. Lösemi için eğer dişi kediyi kısırlaştıracaksanız pek gerek yok deniyor. Bizim dişi kısır olduğundan yaptırmıyoruz. Diğerleri zaten veteriner kontrolü altında. Gittiğimizde neyi ne zaman yapacağımızı söylüyor. Lösemiyi de hiç gündeme getirmemişti zaten.


  • prole  (08.04.21 22:08:34) 
Lösemi hariç hepsini yaptırıyoruz.


  • elorelia  (08.04.21 22:45:35) 
Bizimki hiç dışarı çıkmadığı için kuduz aşısını da yaptırmadık. parazit ve karma sadece.


  • pispinti  (08.04.21 22:47:23) 
evden çıkmayan, sadece mama yiyen, kısır kedimiz için sadece iç parazit yaptırıyoruz. diğerlerinin gereksiz olduğunu düşünüyorum.


  • bugisme  (09.04.21 11:06:58) 
iç-dış parazitini alıp kendim yapıyorum evde, kuduz ve karma veterinerin takip ettiği tarihlerde oluyor. Kendisini bebek gibi her kampa oraya buraya taşıdığımız için risk almak istemiyorum ama evden çıkarmasam da iç-dış ve karma aşılarını mutlaka yaptırırdım. Eve ayakkabılarımızla soktuğumuz virüsün haddi hesabı yok ve yıllar önce bir kedimi bu şekilde kaybettim.


  • amelie poulain  (09.04.21 11:25:10) 
[]

Ortopedist veya bilgili biri var mi?

Yarim alcidaydi elim tek parmagimdaki kirik yuzunden alci cikti xray cekildi kirik kaynamis gorunuyor ama doktor yine de atel-buddy splint yaptir bir ay sonra da kontrole gel dedi ama ozellikle bi medikalcinin bilgilerini verdi buraya git falan diye. Simdi verdigi adres bana biraz ters. Birbirlerine is mi pasliyorlar o yuzden mi yoksa bir bildigi var midir? Baska bir yerde yaptirsam nolur acaba emin olamadim doktor sadece sey dedi ekstra soyle bana whatsapptan fotolarini atsin dedi yaptigi atelin. Ama baktim baya basit bir sey bu buddy splint neyini atacak ki?




 
İş paslıyor.


  • arnold schwarzeneger  (05.04.21 18:56:49) 
[]

Playstation aktuel takibi

Ps ile ilgili oyun indirimleri haberlerini falan nereden takip ediyorsunuz? Yoksa storeda kendiniz mi geziniyorsunuz?




 
psn4.com hem oyunun hangi ülkede kaç paraya satıldığını hem de birkaç aylık fiyat değişimlerini gösteriyor.


  • sinek kral  (03.04.21 19:58:19) 
store'un ana sayfasında indirimler direkt belirtiliyor. Ara ara oraya girip bakıyorum. Bir de e-posta olarak bülten geliyor. Beğendiğim oyunlar indirime girdiğinde alıyorum.


  • himmet dayi  (03.04.21 20:01:58) 
[]

Marti'ya ankarada nolmus

Kullanim alani cok daralmis gorunuyor sizde de boyle mi anlamadim?




 
Bana da öyle geldi ama havalar soğuk, ondan öyledir diye düşündüm. Bi aya falan yayılır geri.


  • plutongezegendegilmi  (15.03.21 16:31:48) 
izmir'de de aynı, eskisi kadar yaygın değil.

sebebi ise şirketin tepki toplayan birtakım yanlış politikalarıdır diye düşünüyorum.
  • amugochi  (15.03.21 16:56:04) 
[]

Kabuklu bademle ne yapayim?

Elimde 3 kg kadar kabuklu badem var ama oturup yemeyi sevmiyorum bi de acma derdi var hepsini toplu oturup acacagim bi ara ama acinca ne yapabilirim sizce bunlarla?




 
Badem ezmesi yapıp kahvaltıda yiyin.
Badem unu yapıp hamur işlerinde kullanın.
Badem sütü yapıp kahveye ekleyin.
Buzlu badem yapın, yiyin. (Kalın kabukları kırdıktan sonra iç kabuğuyla beraber bri saklama kabına doldurun, üstüne bolca su ve buz ekleyin, kapağını kapatıp buzdolabına koyun. Bir gece beklese yeter, daha çok da bekleyebilir. Biz buzdolabında 1-2 hafta unutmuşuz daha bu sabah bulduk, hâlâ sağlamdı.)
  • kobuzchu kiz  (14.03.21 16:44:50) 
Badem sutu olarak ne kadar dayanir peki hic tecrube ettin mi?


  • proletarier aller lander vereinigt euch  (14.03.21 16:50:45) 
badem sütü çok dayanmaz buzdolabında max 10 gün. üsttekilere ek olarak olarak şekeri eritip tarçın ekleyip şekerli badem yapabilirsiniz. 3 kilo kabukludan 1.5 kilo çıkar tahminimce ben olsam yarısını çiğ tüketir yarısını da ezme yaparım. yaptığım hurma topunun içine koymuştum ben badem ezmesini züberin lokmasından çok çok çok daha güzel olmuştu.


  • dedim ben sana  (14.03.21 17:02:24) 
haşladıktan sonra, buz badem yaparsınız, birayla da iyi gider :-)


  • ankara06  (14.03.21 18:13:43) 
[]

ps5-ps4 oyun paylaşma uzmanlarına 2 soru

2 soru var aslında.

1- birden fazla kişi benimle oyunlarını paylaşabilir mi? 2 arkadaşım var diyelim ps kütüphanelerinde istediğim oyunları olan. ikisi de benimle paylaşabiliyor mu?

2- bende ps5 var diyelim, bildiğiniz gibi de ps5 ile ps plus collection oyunları geliyor. onları paylaşmanın bir sakıncası var mı ps4 sahibi arkadaşım ile? bunu sorma sebebim ise şu, ps4 sahipleri hesaplarını bir ps5 sahibi arkadaşlarına verip oyunları "claim" ettirdikleri için o ps5 cihazları banlanmış gibi haberler görmüştüm. burada claim değil paylaşma olacağı için sormak istedim.

 
Paylaşmaktan kasıt tam olarak nedir?

Kendi hesabının bilgilerini verirsen isteyen istediği cihazda oynar. Ancak o hesap ile aynı anda bir kişi oynayabilir. Yani sen oynuyorken o oturum açarsa senin oturumun düşer.

Bir de PSN kardeşliği var. Uzun uzun anlatmayacağım, youtube'da nasıl yapılacağı var. PSN kardeşliği de iki kişi arasında yapılabilen bir şey. Bu illegal bir şey değil. Zaten illegal olsa Sony buna müsaade etmez. Ben yıllardır arkadaşımla bu şekilde kullanıyorum hesabı.

Ps Plus oyunlarını ya da normal satın alınan oyunları PSN kardeşi olan iki kişi aynı anda oynayabiliyor. Bununla ilgili bir kısıtlama ya da yaptırım söz konusu değil.
  • himmet dayi  (14.03.21 14:15:36) 
evet paylaşmaktan kastım game share denen şey aslında. psn kardeşliği dendiğini bilmiyordum buna. tamam bunda problem yok bütün dünya yapıyor gibi hatta bunu. ps plus collection oyunlarını ps4'e bağlı bir hesapla game share yapsam da problem olur mu olmaz mı bunun cevabını da arıyorum aslında.

tekrar düşününce game-share cevabımı aldım, birden fazla hesap ile yapılamaz gibi görünüyor bu. yani tek yönlü olsa da yapılamaz değil mi? ben kendi hesap bilgilerimi falan vermeden sadece 2 arkadaşımın psn hesaplarına girerek yani?
  • proletarier aller lander vereinigt euch  (14.03.21 14:23:57) 
1- evet paylaşabilir. 2den fazla kişi de paylaşabilir. ikiniz de aynı hesabı kullanacaksanız aynı sistemde(ps5-ps5 veya ps4-ps4)birinizin makinesinde primary(ana hesap) olarak tanımlıyken öbürünüzünkinde secondary olarak tanımlı olmadı. biriniz ps4 biriniz ps5 ise sorun yok ikiniz de primary olarak tanımlarsınız.

2-collection oyunları plus ı olan ps5 sahiplerine geliyor. ps4 e değil. dolayısıyla ps4 sahibiyle paylaşabilir misiniz bilmiyorum.

cihaz banlanma olayı çalıntı kredi kartıyla oyun alırsanız veya bu şekilde alınmış oyunlu hesabı makinenize kurarsanız olur. arkadaşınızla oyun paylaşmada olmaz.

daha fazla bilgi için
donanımhaber PSN Kardeşliği Rehberi. (Primary-Secondary Hesap, DS4 Yöntemi) konusuna bakın
  • egokalp  (14.03.21 15:54:33 ~ 15:55:05) 
[]

windows 10 bluetooth kulaklık bağlantısı deli ediyor beni

windows 10'a geçtim geçeli bluetooth ile yıldızım barışmadı. mikrofonlu kulaklığı bağlıyorum, bağlandı diyor ama ses yok. ses kaynağından kulaklığı seçiyorum ama sadece hands-free bağlandığı için leş gibi kalitesiz mono bir ses geliyor. bilgisayarı kapatıp açınca düzeliyor ama kulaklığı kapatıp tekrar açınca yine aynı sorun.

valla bir sürü şey denedim düzelmedi son çare buraya soruyorum artık


 
ses ayarlarına girip kulaklığı seçip orada handsfree yazanı devredışı bırakırsanız artık hep normal kanal üzerinden bağlanır.


  • dvoynik  (30.01.21 20:16:06) 
kulaklığı seçemiyorum işte sorun orada. birazdan ekran görüntüsü paylaşayım.

edit: görsel ekledim. sağ tıklayıp bağlan deyince hiçbir şey olmuyor.
  • proletarier aller lander vereinigt euch  (30.01.21 20:30:25 ~ 20:43:14) 
bluetooth aç kapa

edit: olmazsa aygıt yöneticinden kaldır ekle
  • phonex  (30.01.21 20:45:29 ~ 20:45:46) 
bir sürü şey denedim neler neler denedim ilk akla gelen şeyleri söylüyorsunuz.


  • proletarier aller lander vereinigt euch  (30.01.21 20:46:39) 
ben komple kaldırıp yeni driver bulup yüklemiştim denemediysen bir de bunu dene derim.


  • phonex  (30.01.21 20:48:49) 
hocam kulaklığı kaldırın pc'den. yeniden bağlayın. görev çubuğundaki ses kısmına sağ tıklayıp ses ayarlarını seçin. giriş cihazından mikrofonu kaldırın.


  • kurmalifare  (30.01.21 21:38:53) 
sürücü güncelleme gerekebilir, bluetooth sürümleri farklı olabilir.


  • Etanglement  (31.01.21 12:04:03) 
[]

şuradaki espri ne?

bu hesabı baya severim de ilk kez hiçbir şey anlamadığım bir gönderilerine denk geldim. anlayan?

twitter.com


 
Acı eşiğini gösteriyor.
Tepki de gayet normal ben de görsem öyle bakardım.

Göze limon sıkmak nedir aq?
  • ananiyimioguz  (28.01.21 00:02:57) 
gözüne limon sık espiriyi anlarsın.


  • jamswety  (28.01.21 12:51:26) 
[]

Tr eleketrik uretiminin yuzde kaci hangi kaynaktan?

Boyke bir veri var midir? Kesin vardr da bulamadim.

Yuzde 30 termik
Yuzde 5 gunes vs gibi

 
en.wikipedia.org:Electricity_Turkey.svg


  • sunriseee  (20.01.21 23:55:44) 
  • sealth  (21.01.21 13:36:20) 
[]

roaster önerisi

tembelim eski duyurulara bakamıyorum.

petra'dan çok memnunum ama petra ne lan asıl şunu dene diyeceğiniz çekirdek-roaster önerilerini bekliyorum.

edit: null'dan aldım bile ya önerileri bir dahaki sefere değerlendiririm.

 
kafeingo


  • co2s2  (20.01.21 14:01:31) 
montag


  • asbe  (20.01.21 14:08:23) 
castellodan aldım, başarılı.


  • prezarlatif  (20.01.21 15:11:27) 
[]

paletleme simulatoru var mı bildiğiniz?

böyle bir şey aradım ama bulamadım. farklı paket ölçülerini istediğim palet ölçüsüne(hadi istediğim olmasın standart paletler olsun) sığdırsın.

yani atıyorum farklı boyutlarda 8 kap olsun elimde bunlar palete en ideal nasıl sığdırılır otomatik hesaplasın yok mu böyle bir program?


 
(bkz: packVol)


  • paudi  (14.01.21 10:53:43) 
Cok iyi uygulama bu ama paletleme ile ilgili bir sey goremedim ben mi kaciriyorum acaba?


  • proletarier aller lander vereinigt euch  (14.01.21 12:00:59) 
[]

sade yağın tadı nasıl?

patlamış mısırı tereyağı ile yapmak istiyorum ama olmuyor tabii ki malum yanıyor, patlattıktan sonra dökmek de çok iyi bir sonuç vermiyor. sade yağ kolay yanmıyor diyorlar peki tadı tereyağı gibi oluyor mu?




 
tadı tereyağ gibi, kokusu tereyağ gibi x 2.


  • koyusiyah  (13.01.21 21:13:57) 
o zaman neden toptan tereyağı alıp direkt sade yağa çevirmeyeyim? oha çok iyi valla. sanırım daha geç bozuluyor bir de değil mi?


  • proletarier aller lander vereinigt euch  (13.01.21 21:15:57 ~ 21:16:12) 
Çok ağır ya, yelken marka aldım ben, baya da durdu bozulmadan, geçenlerde attım kavanozu.

Pilava tereyağ değil de ahır koymuşsunuz gibi bir koku kaplıyor mutfağı.
  • turk kizi  (13.01.21 22:03:52) 
Sonuçtan emin değilim ama bir de tereyağına zeytinyağı ekleyerek patlatmayı deneyin.. Bildiğim kadarıyla z.yağı tereyağının yanmasını engelliyor.


  • evanka  (13.01.21 22:07:33) 
beni etkilemez gibi geliyor ağır koku konusu bir şans veririm gibi geliyor mutlaka. özellikle popcorn için kullanacağım için iyi bile olabilir hatta.

@evanka: olmaz öyle bir şey ne yazık ki içinde süt var tereyağının az da olsa illa yanar koyduktan sonra. yanan şey yağ değil süt yani aslında.
  • proletarier aller lander vereinigt euch  (13.01.21 22:09:29) 
Buzluğunuzda yer varsa 10 kiloluk tereyağ alıp youtubedan bakarak yapabilirsiniz. Az uğraştırıyor ama toplu yapında tolere edilebilir :) ben seviyorum.


  • cilekli pasta  (14.01.21 01:51:34) 
cok az sade yagla yapiyorum ben payltlamis misiri cok iyi oluyor tadi.


  • in vino veritas  (14.01.21 12:12:09) 
Hiç denemedim ama sade yağ'ın (ghee) öneminden bahseden bir sürü doktor gördüm. Tereyağdan yapılabiliyor evde sanırım küçük bir miktar deneyin olmadı


  • eatpraylaw  (14.01.21 13:21:07) 
[]

ps5 çıktı çıkacak / stok geldi gelecek derken hata ettim galiba

ya şu eve tıkılı kaldığımız zamanlarda eylül-ekim ayından beri falan konsol alayım diyordum önce ps5 çıkacak diye bekleyeyim dedim sonra stok geldi gelecek diye bekledim hala bekliyorum -amazon stoğu bekliyorum yurt dışından, tr fiyatını vermem- ama artık acaba yanlış mı yaptım demeye başladım. sunk cost fallacy'e mi düştüm sizce?




 
Aceleniz yoksa beklemeye devam edin. Ben çıktığı gün aldım ama hâlâ neredeyse tüm oyunlarımı PS4'te oynuyorum.


  • ultranil07  (13.01.21 09:46:51) 
Sunk cost fallacy olması için bir şey harcamış olmak gerekmiyor mu? Bence tersini yapıp beklemeyi seçmişsin. Tr fiyatını vermem derken bazı sitelerdeki 10-12Kyı mı kastediyorsun. Vatan yakında 8300'den satacak sanırım. Ama birkaç saate bitiyor. Ben de beklemeyi seçtim. Yaza doğru almayı düşünüyorum.


  • the coon  (13.01.21 13:19:21) 
vakit harcadım diye düşünüyorum. oyun oynamak bana iyi gelecekti ama erteledikçe bekledim bu kadar biraz daha bekleyeyim dedikçe aylar oldu konsol alamadım.

yok 8300 liradan bahsediyorum. yeni fiyatlar belli olunca öyle alırım belki. amazon'dan alınca gümrük vergisi ödenmiyor çünkü sadece ötv kdv ve shipping. çok bir fark olmazsa tr'den alırım.
  • proletarier aller lander vereinigt euch  (13.01.21 19:37:39) 
Türkiye'deki yeni stokları bekliyorsanız şunu söylemeliyim ki online mağazalarda stok kovalamayın, yine alamazsınız. Ben resmi çıkış tarihinden yaklaşık üç hafta kadar önce teknoloji ürünleri satan bilindik bir markanın bizzat mağazasına giderek ön sipariş vermiştim. Mağazadan ön sipariş vermek yeni stoklar geldiğinde sahip olma şansınızı artırır.


  • ultranil07  (14.01.21 11:23:52 ~ 11:24:15) 
[]

kafayı yiycem artık gelin dertleşelim

bir sürü kişi benzer durumdadır benimle diye dertleşmek istedim.

evden çalışıyorum ama işler bitmiyor bu da sürekli ekstra çalışmam demek oluyor. sadece işlerin çokluğundan da değil İngiltere ile çalışıyorum ama Türkiye tarafında da yapılacak işler var yani mesaim sabah 9'da başlıyor ama benim ingiltere tarafından gelen mesajlar email'lerden kurtulmam akşam en erken 9'u buluyor. 6'da işi bıraksam bile oh mesai bitti diyip rahatlayamıyorum sürekli mesajlar emailler gelince acil dönüş beklenen. ee noldu akşam 9'dan sonra biraz rahatlama dinlenme derken birkaç saat sonra yattım uyudum ertesi gün yine aynı.

haftasonu geliyor bi dışarı çıkıp nefes alamıyorum nasıl geçtiğini bile anlamıyorum o yüzden haftasonlarının. sanki daha dün akşam cuma akşamıymış gibi geliyor. evden çalışınca bitmeyen işlerin beni 2 adım ötedeki bilgisayarda bekliyor olması da çok geriyor. bir ofis olmayınca ev=ofis olunca evde olduğum her an bir sürü yapılacak iş olması gerginliği oluyor üstümde. bu sizde de var mı mesela yoksa benim toyluğum mu?

markete çıktığım veya yürüdüğüm zamanlar hariç insan görmüyorum bırakın iletişimi. benzer durumda olan var mı acaba ben mi fazla mızmızım yoksa bu kadar kafayı yiyecek duruma gelmem normal mi?

 
icinde bulundugum projenin baslarinda sabah 8 aksam 8-9 calistik birkac hafta. kucucuk otel odasinda utu masasinda calisiyordum bi de. o zamanlar ben de baya kotu hissediyordum. once 8 yerine 10'da baslamaya basladik, ardindan da mesai saatlerimiz daha duzgun saatlere indi.

sizin durumunuzda yasaklardan dolayi hic disari cikamiyorsunuz, gercekten tuketici olmali. konusup sabah gec baslamayi teklif etseniz?
  • fakyoras  (10.01.21 22:09:37) 
iş biten bir şey değil. "ooh işler bitti artık rahatım" diyebileceğin bir an yok yani. her zaman yapman gereken işler olacak ve her zaman iş bitince yenisi gelecek. bunu kabul edip, mümkün olduğunca mesai yapmaktan kaçınıp, aklam 6'dan sonra bildirimleri kapatıp, kendi hayat ve hobilerine falan odaklanman lazım. herkesin işi acil, hep acil, bu bitmeyecek. bu noktada net bir tavır koymadığın sürece bu iş böyle devam eder ve burnout olursun, hayatını devam ettiremez, kariyerini de riske atarsın. iş - yaşam dengesini koruması gereken kişi sensin bu noktada.

bana 6'dan sonra telefon gelirse en az 2 kere tekrar arattırdıktan en az 1 saat sonra geri dönüyorum ve yemekteydim diyorum. aynı şekilde, haftasonu darlayan olursa da telefonu asla tekte açmam. mesai dışı arayan mahçup olacak aga, benim ona bir kıyak yaptığımı, bi daha da yapmayabileceğimi bilecek. aksi takdirde bu hayat hayat olmaktan çıkar. elimden geldiğince yardımcı olurum ama herkes bunun istisna olduğunu bilir. bu rahatlığı birine tanıdığın anda gece gündüz ararlar çünkü.

ha şirketin seni buna zorluyorsa o ayrı bir konu, geçici bir şeyse (mesela proje) idare edilir ama hep böyleyse o zaman şirketle olan ilişkini de gözden geçirmen lazım. üstüne, müdürüne bu durumdan bahsettin mi? bunun sürdürülemezliiği ile ilgili şikayet ettin mi? ettin de sallamıyorlarsa o zaman başka kıyılara yelken açmak için arayışa girmek lazım. yok etmediysen, hala da akşam çalışmaya devam ediyorsan, mızmızlanmaya hakkın yok. iş geldikçe gelir, sen yaptıkça iş gelir.
  • roket adam  (10.01.21 22:09:57 ~ 22:12:05) 
benim elim çok hızlıdır. öyle böyle değil. geçen sene ben müdürken benden önceki müdürün 6 saatte yaptığı işi 15 dkya indirmişliğim var. normalde quarter raporlar 10 günde yapılıyor, ben 3. günde bitiriyordum. ama raporları deadline'a kadar vermiyordum. o arada yatıp yuvarlanıyordum. bilgisayar açık, bir mesaj gelirse bakıyorum, raporları yapıyorum, yoğunum diyip evde spor, dizi vs. ama ilk 3 gün geceleyip, tüm işleri bitirdiğim için hak edilmiş bir rahatlık. neyse şimdi gm'yim fakat maalesef eski gm gidene kadar hala raporlar bende. şu geçiş sürecini de atlattım mı, full time yatıp yuvarlanmaca.

bu kadar kendimi övdükten sonra senin için çıkarılacak şey, deadline'ı ileriye atabiliyorsan at. işleri yap ama deadline gelene kadar verme, insanları nasıl alıştırırsan öyle gider. her zaman biraz buffer alanın olsun. bak bu bütçe için de öyle. personel bütçesi oluşturuyorsun, seneye 150 milyon tl personel bütçesi hedefliyorsun ama 160 milyon raporluyorsun ki arada biraz rahatlığın olsun, bir hesaplama hatası ya da ters bir durumda yeni adam alacaksın, yeni bütçe onaylanması için beklemezsin. kendi rahatını düşün, gerekirse yalan söyle. no problem. iş bu. olması gereken de bu. zaten globaldeki adamlar da bu bütçenin içinde bir miktar buffer olduğunu biliyorlar.
  • stewie  (10.01.21 22:19:34 ~ 22:28:44) 
@proletarier

Çok benzer durumdayım. Ciddi ciddi depresyona girdiğimi düşünmeye başlamıştım biraz egzersiz yapmaya zorlamaya başladım kendimi. Öğlen çıkamasam bile akşam mesaiden sonra serbest saatlerde yarım saat yürüyüş yapıp dönüyorum, gerekirse gece 12'ye kadar çalışıyorum sonra da. Bilmiyorum ne kadar böyle sürecek ama cidden zorlamaya başladı artık.
  • Bluesque  (10.01.21 22:29:36) 
@fakyoras: sabah geç başlama durumum pek yok ne yazık ki. sabah belirli bir saate kadar yapılması gereken 1-2 iş var her gün düzenli.

@roket adam: aslında işlerin asla bitmediğinin ben de farkındayım ama buffer alanım olmasından bahsediyordum stewie'nin dediği gibi. şirket zorlamıyor o konuda iyiler aslında ama ben nedense üstümde baskı hissediyorum kendi kendime yaptığım bir şey bu. proje gibi bir şey aslında ama oldukça uzun dönemli. şu an en kötü zamanları ama aynı zamanda covid yüzünden hayatımın da en kötü zamanı olduğu için katlanması daha zor oluyor.

@stewie: biraz buffer alanım olsa keşke. olduğu zamanlar bu dediğini yapıyordum aslında ya yapıp geç haber veriyordum ya da yavaş yapıyordum ama şu an sürekli programın gerisindeyim. benim yaptığımdan daha hızlı yeni işler geliyor. yardımcı birini aldılar bana ama benim eğitmem gerekiyor iyi de eğitmeye vaktim yok? zaten yaptığım iş konusunda da çok temeli yok yani eğitim süreci de çok kolay ve hızlı gitmiyor. ayrıca bir de kontrol etmem gerekiyor işleri düzgün yapmış mı diye -en azından telafisi zor olacak hata potansiyeline gebe işleri- böyle olunca da o bile ekstra iş yükü oluyor şu aralar bana.

bir de normalde ben de hızlıyımdır oldukça ama şunu fark ettim ki, gittikçe yavaşlıyorum? ya beynim yanıyor kendimi boş boş ekrana bakarken buluyorum ya da -ki en önemli sorun bu- o kadar farklı işler oluyor ki multi-task yapmam gereken odağımı birinden diğerine aktarmak sürekli bir verimsizliğe sebep oluyor ama hepsinin aynı anda yürümesi gerektiği için de mecbur böyle olmak zorunda kalıyor.

EZCÜMLE: bakmayın sızlandığıma, ben malım. işleri ölümüne aksatsam yine kovulmam ama malım demiş miydim?
  • proletarier aller lander vereinigt euch  (10.01.21 22:48:24 ~ 22:51:32) 
kardeş yani şirket yardımcı birini bile almış, daha ne yapsın şirket ekstra olarak? bence sorunu covid'de ya da şirkette aramamak lazım, direkt kendinle ilgili bir çeki düzen verme operasyonuna girişmenin vakti gelmiş. artık spor mu yapıyorsun, uyku saatine mi bakıyorsun, beslenmene mi dikkat ediyorsun bilmiyorum ama bir şeyler yapman lazım yani o kesin. covid dönemi insanın kendi düzenini oturtması için müthiş bir dönem, tanıdığım bir çok insan hayatının en düzenli ve en sağlıklı dönemini yaşıyor. evde yemek yapıyor düzgün besleniyor, trafikte vakit kaybetmediği için hobilerine vakit kalıyor, sporunu yapıyor, yoga yapıyor, uyku saatine dikkat ediyor vs yani bunları bi gözden geçir derim.


  • roket adam  (10.01.21 22:59:53 ~ 23:01:56) 
Yaklasik 10 aydir, pandeminin basindan beri calistigim yerde bire bir ayni durumdaydim. Cok calistim oyle boyle degil. Ama cok basarili isler de cikarttik. Aynen sizinki gibi sabah aksam evde bilgisayar basinda, hafta sonu yine ayni. Dedim olacak gibi degil verdim istifayi. Allahtan internet uzerinden sagladigim gelir kaynaklarim var, oradan yuruyecegim yoksa boyle yasam olmaz olsun dedirtti.


  • msb  (10.01.21 23:21:18) 
Kritiklik düzeyi çok büyük bir işte çalışıyorum, o yüzden telefonu kapatmam mümkün değil ama açık açık söylüyorum. En son 31 Aralık'ta yazmışlardı "4 Ocak öğlene şu iş yetişebilir mi" diye.

Ben de "Arada yarım iş günü var? Yetişmesini nasıl bekliyorsunuz, ve acil bir iş gibi de durmuyor neden acil dediniz?" Pazartesi sabah başlayacağım, haberdar ederim." gibi biraz daha kibar ama yine atarlı bir mail yazdım.


Ha gerçekten önemli bir şey oldu gece 2'ye kadar çalıştığım oldu, ama önemsiz gördüğüm şeylerde kimse beni çalıştıramaz.
  • aguen  (10.01.21 23:29:16) 
Her mail onemli ve acil degildir ayrica ingilteredekilerin mesai saati kavramina dikkat etmesi lazim. Her aksam icin recurring otomatik cevap kurabilirsiniz mesela.

Cok gerekli oldugunda hepimiz calisiyoruz, benim de gece 2-3e calistigim olmustur ama bunun surekli hale gelmemesi onemli olan. Is bitmez, onemli olan bunlari “prioritize” edebilmek (lanet olsun dostum, turkcesini unuttum)
Ilk basladigimda hic kimseye “baska isim var, bunu sonra yapabilirim” vs diyemiyordum, simdi cok net soyluyorum. Su anda baska projelerim var, bunu ancak 2 hafta sonraya yapabilirim diye mesela. (Ornek tabi bu, bazen cok acil sey geliyor, o zaman tabi diger isi gucu rolantiye alip o gelen isle ilgilenmem gerekebiliyor ama bunu duzenledim artik.) herkesin kendi isi acil cunku. Ayrica hsonu vs cevap verirseniz alisirlar, alistirmayin buna. Yapmak istmeeyince suc sizde olur sonra.

Bir de home officete ev/is yeri ayrimi yapamiyorum demissiniz. Ben haftasonlari laptopun kapagini kapatip sandalyeyi iyice masaya iterek cozum buldum. Cok basit ama psikolojik olarak beni olumlu etkiledi. Is telefonunu tamamen sessize alip cekmeceye koyuyorum mesela.
Baska bir arkadasim usenmiyor, her cuma is bitince monitorunu, laptopunu bi yere kaldiriyor, pazartesi sabahi tekrar kuruyor. Boyle seyler deneyebilirsiniz.
  • kuehles blondes  (11.01.21 00:13:00) 
Bir arkadaş tamamen başka bir sebepten ekran paylaşımı yaparken gördüm. Kendine gün içinde nefes alma araları için zaman ayırmış. Ben kendime yemek arası bile ayırmıyordum (afedesiniz mal gibi). Birinin işi düşünce de o aralara hep toplantı atıyorlar, ben bir bakmışım günüm bir toplantıdan öbürüne aralıksız çalışarak geçiyor. Benim de mesai sabah saat 8'den akşam 8'e uzuyor. Arada normal ama böylesi değil. Evden çalışıyorum ama evde çoluk çocuk var. Yılbaşı öncesi sinir oldum; ben masada çalışıyorum, masanın öbür yanında eşim, çocuklarım sessizce yemek yiyorlar, çünkü anne toplantıda.
Çare tam değil ama aralara nefes almalık boşluklar koyun.

  • SiyamkedisiZorro  (11.01.21 09:35:52) 
[]

askerlik tecili bittikten sonra nasıl yapıyor da askere gitmiyoruz?

EDİT: tecilim bittikten sonra bedelliye başvuramıyormuşum oha sçtk. seve seve gidiyoruz demek ki. aşağıda yazdıklarım hükümsüzdür artık ama belki bir şey eklemek isteyen olur diye silmiyorum.


bu konulardan zerre anlamıyorum. 2021 haziran'da tecilim bitiyor. bakaya kalanlar-yoklama kaçakları bedelli yapamıyormuş diye bir şey okudum ama doğru mu bilmiyorum. daha bedelli için erken şartlar da pek iyi değil diye yüksek lisans başvurusu yapmıştım bu yaz ama kabul edilmedim.

önümüzdeki yaz başvurular anca haziran gibi başlıyor ben yüksek lisans yapacağım diyerek biraz ötelenmiyor mu bakaya kalmadan? son bir kez daha yüksek lisans denerim(tezli ama, tezsize vereceğim paranın üzerine ekler bedelliye gider gelirim) kabul alırsam ne ala, ilk fırsatta giderim bedelliye. olmazsa da yine giderim ama amacım geciktirmek.

var mı bu konuları bilen birileri?

 
ben soruyu tam anlamadım ama

1- tecil hakkınız yoksa tecil ettiremezsiniz daha fazla.

2- bakaya kalanlar/yoklama kaçakları bedelli yapamaz evet. 7179 s. kanun madde 9: Bedelli askerlik hizmetinden; fiilî askerlik hizmetine başlayanlar, bakaya durumunda bulunanlar ve yoklamasının yapıldığı tarihte yoklama kaçağı veya saklı olanlar yararlanamazlar.
  • kojonotsuki  (09.01.21 22:16:37) 
cogu universite iki donem arasinda yuksek lisans basvurusu kabul eder, bugunlerde basvurusu devam eden universiteler vardir diye tahmin ediyorum. ozellikle uzaktan egitim yapan tezsiz yuksek lisans programlarina hizlica kabul alabilirsin. e-mba tarzi bir arama yaparsan hizlica kabul alirsin, ucretleri de oldukca dusuk oluyor diye biliyorum. ders basina ucret oduyorsun, azar azar alirsin dersleri ve boylece mumkun oldugunca uzatir ve odemeni de taksitlere yaymis olursun. google a uzaktan egitim yuksek lisans, e-mba, online yuksek lisans gibi seyler yaz, bulursun muhtemelen.


  • faati  (09.01.21 22:25:04) 
yüksek lisans konusuna baktım ve bakıyorum ama ara dönemde genelde hep tezsiz programlar açıyorlar onlara da en az bi 5-6bin vermek gerekiyor. boşa giden para olarak görüyorum açıkçası her türlü bedelliye vermek parayı daha makul geliyor.

edit: gerçi anadolu üniversitesininki bayağı uygun gibiymiş dur bi bakiim teşekkürler
  • proletarier aller lander vereinigt euch  (09.01.21 22:29:27 ~ 22:36:27) 
risk budur diye işlemini yapacaksın askere gider gibi. sonra mastera kabul alınca yine erteleyebiliyorsun. bakayayken mastera öyle kayıt olmuştum.


  • argent dawn  (09.01.21 22:49:55) 
yazın mastera kayıt olacaksın. haziran'da tecilin bitince seni direkt askere almıyorlar, o arada bir süreç oluyor. her tarihte askere alım yok, 3 aylık dönemlerde alım oluyor. mastera kayıt olup uzatırsın. haziran'da tecilin bitmesi ağustos'ta mastera kayıt olup tecili uzatmana engel değil.


  • hayley williams ile evlenecek genc  (09.01.21 23:03:41 ~ 23:04:18) 
Bakaya kalanlar ya da yoklama kacagi olanlar Master'a baslayip tecil edemiyorlar ki. Onlar icin geri donus yok.


  • baldur2  (09.01.21 23:16:28) 
haziran-ağustos arası bakayayken idare ettim o tamam peki sonrasında:

master'a kabul aldım. 3 sene tecilim cepte. ondan sonra 3 sene içinde bedelli başvurusu yapabiliyor muyum? geçmişte bir ara bakaya kalmış olmam sorun değil yani? en büyük korkum bedelli yapamamak aslında. her türlü yapacağım sadece daha geç yapmak istiyorum.

EDİT: peki şimdi 2021 bahar dönemi için tezsiz bi master'a kaydoldum diyelim ki. dönem ücretini de ödedim. tecilim 1,5 yıl direkt atıyor mu kafadan? bir daha para ödeyip kayıt yenilemesem bile 1,5 yıl tecillenmiş mi oluyor?
  • proletarier aller lander vereinigt euch  (09.01.21 23:17:31 ~ 23:18:46) 
askerlikten kaçma yüksek lisans programına parayı basacaksın. git yeni yüzyıl üniversitesi, esenyurt üniversitesi gibi bir master programına parayı ver kaydol, büyük ihtimalle yarıyılda kabul alıyorlardır. 5-6 bin bir şeye 1.5 sene daha attırırsın 30 yaşın altındaysan. öyle büyük paralar harcanmıyor, kimse kimsin necisin diye de bakmıyor. bu dediğim tabela üniversiteleri ile görüş derim.


  • roket adam  (09.01.21 23:54:59) 
hocam kendi askerlik şubeni değil ama rastgele bir ilin rastgele bir ilçesini arayıp memura doğrudan sor. adımı vermeden birşey sormak istiyorum mümkünmü de, bu durumdayım tecil imkanım varmı varsa nasıl de ?
biri cevap vermese diğeri verir. ordaki memurlarla çok muhatap oldum, sivil oldukları için yardımcı oluyorlar.
memur mevzuatı yutmuş yalamış adam, daha güvenilir kaynak bulmanız mümkün değil.

adam bana "sana bir yol söyleyecem ama sadece sen uygula, başkasına yada internette falan anlatma" demişti. hakkatende işime yaramıştı 1 sene uzatmıştım. gerçi bunu telefonda değil yüzyüze demişti.
  • aslindasorunumpsikolojik  (10.01.21 01:52:02) 
Turkiye'deki en ilginc olaylardan biri de bu. Su bakaya bedelli, tecil yasalari, mevzuati resmen kisiden kisiye, durumdan duruma degisiyor. Askerlik subesini arayip 5 farkli memurla konussan 5i de farkli sey soyler. Nasil is aga cok ilginc ya. Resmen esrarengiz bir durum.


  • baldur2  (10.01.21 06:24:15) 
yüksek lisansım bittikten sonra yaklaşık 10 ay bakaya kaldım. bedelli çıksın diye bekliyordum açıkçası. normalde askerlik tecili yokken/bakaya iken doktoraya başvuramazsın ancak yök'ün bir burs programında bu şart yoktu. daha doğrusu şartlara yazmayı unutmuşlar, yani açık vardı. şans eseri bu programa başvurup doktorayı kazandım, bakaya şekilde yök'ün burs programı dahilinde bir üniversitede doktora öğrencisi oldum. sonra askeriyeye gittim, bakaya iken doktoraya başladığımı, şimdi de tecil yapılması gerektiğini söyledim. normalde bu yasak ama hukuken de öğrencisin, dediler, şaşırdılar. bakaya olduğun için gene de mahkemeye çıkacaksın öyle tecil olacak muhabbeti döndü, sonra ondan da vazgeçtiler.
garip bir şekilde kurumlar arası iletişimsizlikten, çalışan memurların kendilerince insiyatif kullanmasından ve yök'ün o dönemki unuttuğu açıktan ötürü yırtmış oldum.

yani belli olmaz, bi bakın. belki tecil şartı koymayan-koymayı unutan okullar olur, başvurursun. hiç belli olmuyor bu işler. bir arkadaşım da askeriyeye gidip, yükseğe başlayacağını söyleyip tecil hakkı istemişti. kabul etmediler, olmaz öyle şey dediler, ters yaptılar falan derken şube komutanı "bize okumuş adam lazım" diyerek 3 aylık ek tecil süresi tanınmasını sağlamış. öyle torpil vs de yok, gidip şube komutanıyla konuşmuştu arkadaş.

bu konuda resmen sabit bir kural yok hocam. üstte arkadaşların da yazdığı gibi, anormal ama öyle işte...
  • early morning rain  (10.01.21 13:24:42) 
benim de mart'ta okuldan dolayı olan tecilim bitiyordu. ağustos'a kadar master'ı bitirdim, sonra master'ı bitirdim diye 1 yıl uzatmak için başvuracaktım, bedelli çıktı. bedelliye gittim. diğer türlü olsa mart-ağustas arası tecilim olmadığı için bedelliye başvuramam gerekirdi.

burada tek ekstra yaptığım şey, martta tecilim bitti. dedim ya 3er aylık dönemlerde seni alıyorlar diye. o dönem askere alım sadece şubat, mayıs, ağustos ve kasım aylarında oluyordu. hangi zaman alınacağın hatta ikametgahına göre değişiyordu. benim de ağustos ayıydı. ağustos'ta askere gitmeden önce şubeye gidip muayene olman gerekiyor. muayene zamanı da 15-30 haziran arası bişeydi. son 2-3 gün rapor alırsan muayene zamanı raporlu olup muayeneye gelemediğin için seni bir sonraki döneme erteliyorlar. yani bu durumda eylül. o zamana kadar gene serbestsin, bakaya filan kalmıyorsun. ben de o ara dönem bitirince bakaya kalmadan bedelli gittim halettim. senin şimdi askere alım tarihlerine bakman lazım. normalde senin anca kasım'a yetişebilmen gerekiyor. dolayısıyla muayene olacağın eylül ayına kadar zamanın olması lazım diye biliyorum. ağustos-eylül'de master'a kayıt olursan yani tecil ettirebilirsin bence.
  • hayley williams ile evlenecek genc  (11.01.21 21:25:43 ~ 21:26:16) 
[]

çok yüksek donanım gerektirmeyen oyun tavsiyesi

ne önerirsiniz?

uzun zamandan sonra tekrar oyun oynamaya sardım hades oynuyorum bi 70 saat falan oynadım da hep aynı şey sıkmaya başladı ekran kartım da eski bayağı gtx 670mx o yüzden böyle hem kafa yordurmayacak-eğlenceli hem de çok yüksek donanım istemeyen oyun arıyorum.


 
tetris


  • theseachange  (03.01.21 00:35:49) 
cod 2 , age of empires2


  • sen nasıl bir insansın  (03.01.21 00:38:22) 
Muthis tavsiyeler.


  • proletarier aller lander vereinigt euch  (03.01.21 00:53:24) 
Half - Life serisi (1,2 Ep1, Ep2)

Fallout 3

Portal

Don't Starve

Don't Starve Together

Age of Empires 3
  • Etanglement  (03.01.21 00:56:08) 
sniper elite serisine bak v2 oynarsın gibi


  • nahtoderfahrung  (03.01.21 00:57:15) 
Zula, Just Cause, Tropico


  • ryhmer  (03.01.21 01:01:40) 
burada oynamadığım tek oyun sniper elite şimdiye kadar.

biraz daha zorlayın lütfen :(

edit: son cevabı görmemiştim.
  • proletarier aller lander vereinigt euch  (03.01.21 01:02:50 ~ 01:03:54) 
stardew valley
to the moon
aoe 2, 3
beholder 1, 2
a bird story
bully
caravan
crusader kings 2
distraint 1, 2
don't starve
finding paradise
game dev tycoon
gta vc, as, iv
half life 1, 2, ep1, ep2
kingdom
limbo
inside
Machinarium
runaway: a twist of fate
civ
this war of mine
trine 1, 2
mb warband
left 4 dead 2
  • dr doofenshmirtz  (03.01.21 01:17:42) 
Geforce Now kullanın. Sistemin desteklediği kütüphanenizdeki oyunları hiçbir sorun yaşamadan akıcı ve son ayarlarda oynayın.


  • İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi  (03.01.21 02:27:46) 
zamanında termal macunu çok kötü uygulamışım(3-4 sene önce) o zamandan beri hem leş gibi tozlanmış hem de resmen termal macun yokmuş. şimdi güzel bir uygulama yaptım sanki pc'yi upgrade etmişim gibi oldu. 720p'de yüksek sıcaklıktan yer yer 30 fps altlarını gösteren oyun şimdi 1080'de 60 fps altına inmiyor. bırakın şimdi dandik oyunları ne oynuyoruz witcher 3 mü red dead redemption 2 mi kehkehkeh.


  • proletarier aller lander vereinigt euch  (09.01.21 17:47:43) 
[]

ankara öveçler ve seyranbağları/esat tarafları nasıldır?

bu taraflardan ev bakıyorum da taşınmak için. daha önce gidip gördüğüm yerler değil ama bildiğim kadarıyla ulaşım konusu rahat ve semt olarak da düzgün bir yer. yaşayanlar varsa yorumlarını almak isterim. kiralara göre evler de hiç fena değil gibi çünkü.




 
esat'ın bazı bölgelerinde gürültü patırtı olabiliyor ama onun dışında öveçler ve seyran iyi yerler. ulaşım olarak da zaten merkezi yerlere çok yakınlar.


  • giovanne  (02.01.21 21:21:54) 
Seyran ve Esat daha eskinin semtleri, öveçler biraz daha yeni. Hepsi de iyidir. Ama seyran nedense benim hep içimi daraltır.


  • firez  (02.01.21 23:25:03) 
Daha geçen yıl seyranlardan taşınıp istanbula yerleştim. İranlısı, arabı boldur. Genelde apartmanda bir daireye toplu yerleşirler. Benim yaşadığım apartman daha 5 yıllıktı. Resmen İranlı işgali altındydı. Sbaaha kadar parti yaparlardı sırayla. Bir ara polise şikayet etmiştim gelen polis “buralar artık hep böyle, her gün 20 tane ihbara gidiyoruz, imkanın varsa taşının” demişti.
Yeni yapılan apartmanların kalitesi rezalet zaten. Ulaşım seyranbağları, bağlar caddesi için çok yok. Bir tane ulus seyrandolmuşu var. Bir de EGO’nun 160 nolu otobüsü ama taksiyle her yere yakın.

  • Omelas'ı Terk Eden Köylü  (03.01.21 10:29:00) 
123456789   « Önceki  Sonraki »
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.