[]

sizin orada da olaylar var mı?

burada (sancaktepe'de) terörist kılıklılar az önce otobüsü ateşe verdiler.
otobüsler zaten farklı güzergahtan geçiyor olaylar var diye.
sizin orada durumlar nasıl?


 
Tuzla/Şifa : 500T'ler sağlam.


  • va  (04.11.16 21:22:03) 
Akdeniz'de sıcak bir il: Herkes arka sokaklar izliyor her yer güvenli


  • infernalcadre  (04.11.16 21:29:06) 
ulu bir dağın etekleri: çingeneler, araplar, kürtler ve türkler huzur içinde yaşıyor bir ağaç gibi sessiz ve bir orman gibi sinsice.


  • g7mor  (04.11.16 21:38:04) 
tekirdağ'ın bir ilçesi: olay molay yok kardeşim, balkanlardan gelen soğuk hava dalgasından başka bir hadise yok. diğer ilçelerinde de herhangi bir şey olacağını tahmin etmiyorum.

böyle şeyler ya doğu/güneydoğu ya da istanbul'un belli semtlerinde, ilçelerinde olur gibime geliyor.
  • wilhelmwasmuss  (04.11.16 21:42:03) 
istanbulun bi yerleri: sokak kedileri acıkmış mamalarını yiyorlar, köpekler çiş yapacak duvar kavgasında.

Olağan her şey.
  • basond  (04.11.16 21:43:10) 
kocaeli'nin gölcük ilçesinin sessiz sakin bir yeri: hiçbir şey yok. olsa dünya savaşı çıkmış derim zaten çünkü burası darbe girişiminde bile selanın sadece bir kez okunduğu bir yer. nükleer savaş çıksa tozu dumanı radyoaktif serpintisi yine gelmez buraya.


  • der meister  (04.11.16 21:47:13) 
İstanbul/ Beylikduzu. Hiçbir şey yok. Tam cuma kafas; starbucks, mado, etraftaki içkili mekanlar dolu. Biz de şimdi kahve içmeye çıktık.


  • fraise  (04.11.16 21:51:55) 
güneydoğunun bir ilçesi: sakin.


  • rectoa  (04.11.16 22:02:13) 
guney ege: sokak dugunu, mekanlar agzina kadar dolu.
herkesin bi yeri bi yerlerine denk.

  • enaz3kedi  (04.11.16 22:03:15) 
o zaman bir tek bizim buranın yabanileri mi azdı sadece?


  • m e b  (04.11.16 22:11:26) 
tuzluçayır/ankara öcalananın bi ara yaşadığı yer. olay yok ilk defa.


  • riff cohen  (04.11.16 22:15:31 ~ 22:16:36) 
İstanbul esenyurt, barzolarin cenneti, ama tik yok , iyi haber


  • alttaraf  (05.11.16 00:11:32) 
[]

şu ön yazı çok mu ezik ve benmerkezci olmuş?

"Yaşamsal ihtiyaçların bile giderilmesinin zorlaştığı günümüzde, kariyer hedefim, yaşam standartlarımı karşılayana dek hep yüksekte olacak. Elbette bunu, şirketinizin değerlerini, misyonunu ve vizyonunu da göz önünde bulundurarak gerçekleştirmek istiyorum.
Bu bağlamda, bana uygun görülen pozisyonda, benden beklenilen görevi büyük bir titizlikle ve özveriyle yerine getireceğimi düşünüyorum."

kapitalist sisteme "n'olur beni de çarklarınızla ezmeyi unutmayın." diye yalvarmış gibi mi duruyorum?

 
Yazıyı ne güzel tanımlamışsınız :)


  • minduser  (03.11.16 19:59:25) 
valla dürüst olmuşsun. çoğu yazının çevirisi zaten şu söylediklerinden anlamca öteye gitmez. yine de bu kadar açık olman beklenmiyor. kendi standartlarını oradan çıkar. misyon ve vizyon teranesini aç vs. iş için neden kendini uygun görüyorsun, amaçların, yapmayı düşündüğün katkılar neler falan biraz bundan bahset. bu tür yazılarda içerik bununla kısıtlı oluyor bildiğim.

insanlara şu tiyatroyu yaptırmıyorlar mı ifrit oluyorum.
  • godoşu beklerken  (03.11.16 20:08:39 ~ 20:09:10) 
ilk cümle gençliğe hitabe gibi. eheh. şirketinizin değerlerini cümlesi biraz kendini ezdirmiş gibi olmuş. son cümlede düşünüyorum değil de inanıyorum dersen daha güçlü bir cümle elde etmiş olursun.


  • bohr atom modeli  (03.11.16 20:09:50) 
@godoşu beklerken: valla "köpek gibi çalışırım, sömürün allah ne verdiyse!" anlamına da gelen bir yazı yazmak istemediğim için ve bundan nefret ettiğim için kişisel sebeplere girdim. ama başarılı olamamışım belli ki :)


  • m e b  (03.11.16 20:14:19) 
Bence biraz kısa ve okuyana bir bilgi vermiyor.

Benim bildiğim kadarıyla önyazıda cv'den daha samimi şekilde kendini tanıtmalı, o işi neden istediğini ve o işte başarılı olmanı sağlayacak ilgili güçlü yönlerini söylemeli, cv'de olmayan diğer önemli veya ilginç bilgileri vermelisin.
  • king lizard  (03.11.16 20:44:34) 
Fazla siirsel olmus ben olsam tasak geciyor heralde diyip cagirmazdim bile :/


  • regina phalange  (03.11.16 22:40:30) 
"Yaşamsal ihtiyaçların bile giderilmesinin zorlaştığı günümüzde, kariyer hedefim, yaşam standartlarımı karşılayana dek hep yüksekte olacak.": Faturalarımı ödeyebilmek için köpek gibi çalışmaya hazırım.

"Elbette bunu, şirketinizin değerlerini, misyonunu ve vizyonunu da göz önünde bulundurarak gerçekleştirmek istiyorum.": Aslında özellikle sizin şirketinizde çalışmak istediğimi söyleyemem, ama önceliğim faturalarımı ödemek olduğundan nerede çalıştığımın pek de önemi yok.

"Bu bağlamda, bana uygun görülen pozisyonda, benden beklenilen görevi büyük bir titizlikle ve özveriyle yerine getireceğimi düşünüyorum.": Hangi pozisyonda çalışacağımın benim için önemi yok. Buyrun alın sömürün beni. Köle gibi kullanın. Yeter ki ay sonunda maaşım yatmış olsun, fazla mesaiyi ödemeseniz de olur.

--

Halbuki bildiğim kadarıyla ön yazıda neden o şirkette çalışmak istediğinizin üzerinde durmanız lazım. Uygun olduğunuzu düşündüğünüz pozisyonları belirtip, o pozisyonda çalışmanız halinde şirkete katabileceğiniz değerlere yer vermeniz lazım. Yani CV'de detaylı belirtmediğiniz noktaları, tabiri caizse kendinizi bir ürün gibi pazarlamak üzere kullanmanız beklenen yerdir ön yazı.
  • avokado  (03.11.16 22:58:57) 
did you mean ''abi para lazım ne iş olsa yaparım?''


  • aksi kanitlanmadikca cocuktur  (03.11.16 23:06:10) 
@avokado: tahlil için teşekkürler ama yeni mezun olmuş, deneyimsiz biri kendini nasıl pazarlayacak ki? "ön yazı" dediğimiz şey bir nevi "sizi neden işe alalım?"ın cv'ye kendiliğinden eklenmiş bir hali değil mi?


  • m e b  (03.11.16 23:29:50) 
[]

şu vine'daki şarkıyı bilen var mı acaba?

vine.co




 
Asian Rap Beat

www.youtube.com
  • dissendium  (04.11.16 00:18:08) 
[]

askerlikten muafiyet sisteme ne zaman düşer?

bugün askerlikten muaf olduğuma dair ön raporumu aldım ama aldığım bu belge, asıl rapor milli savunma bakanlığı tarafından imzalanana kadar sıhhi izinli olduğumu gösteriyormuş. bu arada ben direkt tecili bozdurmuştum muaf olmak için.

sisteme ne zaman düşer ki bu durum?
sisteme düşene kadar resmi bir yerlere başvuramaz mıyım memurluk için?

 
bir hafta kadar sürüyor.
başvurabilirsin;ama olumlu yanıt çıkmassa muafiyetine sıkıntı olabilir.

  • pangea  (02.11.16 21:55:42) 
ama daha nasıl sıkıntı çıabilir ki? heyet direkt "askerliğe elverişli" değildir kararlı rapor verdi askerlik şubesine götürmem için.


  • m e b  (02.11.16 22:02:10) 
bu arada o ön raporu aldıktan sonra beni askeri hastaneye sevk eden askeri şubeye gittim. onlar bana artık bu noktadan sonra benim yapacak bir işim kalmadığını, gerisinin bürokratik işlemlerden ibaret olduğunu söylediler.
zaten o ön raporun da bir kopyasını size geri veriyorlar. asıl rapor da ister evinize postalanıyor, isterseniz de nüfusa kayıtlı olduğunuz ilçedeki askeri şubeden direkt alabiliyorsunuz. tabii bunun çıkması da 7-8 ayı buluyormuş.
muaf olduğunuza dair bilgi de şubede işlerinizi hallettikten hemen sonra sisteme doğrudan düşüyor.


belki birilerine de faydası dokunur diye yazıyorum.
  • m e b  (03.11.16 23:35:08) 
[]

photoshop'ta maske ekleyemiyorum, butonu da aktif değil, nasıl olacak?

şu buton aktif değil; ne yapmam lazım?

prntscr.com


bir de şu panelde kısayolu vardı, ben onu taşımaya çalışırken de kayboldu.
prnt.sc

 
katman seçmemiş olabilirsiniz ya da seçili katman kilitli olabilir. maske butonu o yüzden aktif değildir. paneli ve kısayolunu da 'window' menüsünden 'masks'a tıklayarak geri getirebilirsiniz.


  • massayidonatello  (01.11.16 20:17:28) 
[]

"yalnizadam"ın cazibesi kullanıcı adı olarak sizce nasıl?

şimdi bir sosyal paylaşım platformundaki kullanıcı adım "yalnizadam". dolayısıyla genelde hep mesajlar alıyorum "bu kullanıcı adını biz alabilir miyiz?" şeklinde. hepsini de geri çevirdim.
ben hem iyilik yapmayı istiyorum bundan feragat ederek hem de bir yandan bu kullanıcı adı oldukça yalın ve beni yansıttığını düşünüyorum ve vazgeçiyorum. siz ne yapardınız böyle bir durumda?
sizce de bir cazibesi var mı?
derdimi şey yapmak için ilgili butona gidiniz.

 
bok gibi. "dolayısıyla genelde hep mesajlar alıyorum "bu kullanıcı adını biz alabilir miyiz?" şeklinde" cümlesini 1-2 defa okudum.


  • tepedeki psychedelic adam  (31.10.16 23:04:37) 
varoş niki
cazibesi yok
derdini
  • nax  (31.10.16 23:04:41) 
ergenler için vauv! olabilir


  • jesterdvine  (31.10.16 23:05:35) 
sanki masasında bir rulo tuvalet kağıdı varmış gibi.......


  • yuvarlanantencereninkapagi  (31.10.16 23:07:18) 
şunu serbest çağrıştırdı bana bu nick: (bkz: otuzbir çekmekten çıldırdım)

ben böyle yalnızlı, hüzünlü, melankolik nickler görünce onun sahibine çok acıyorum yav. bende acayip badak bir izlenim bırakıyor.
  • köstebek kurabiye  (31.10.16 23:08:31 ~ 23:12:38) 
teşekkür ederim arkadaşlar, şu an ağlıyorum ve kullanıcı adımı değiştirmeye gidiyorum :(

ama gerçekti yani, uydurma dğeildi.
  • m e b  (31.10.16 23:09:29) 
@j r r tolkien hayrani: bilmiyorum, genelde sayfalar için başvuruyorlar ama.


  • m e b  (31.10.16 23:38:23) 
Bana cok itici geldi.
@kostebek kurabiye ahaha nokta atisi gibi bir sey olmus:)

  • stavro  (01.11.16 00:12:50 ~ 00:14:17) 
mirc dönemini çağrıştırıyor öyle sade, öyle net. ama sevmedim çünkü özellikle malum filmden sonra herkes bi ıssız adam herkes bi yalnız ama cool tip. ergenlere etkisi olur belki ama kişisel fikrim; beni ergenken de etkileyemezdi.

gönderme öncesi edit: yalnız cevaplara şimdi baktım herkes ergenler üzerinde yoğunlaşmış :)
  • in vino veritas  (01.11.16 00:38:58) 
[]

şu videodaki ilk şarkının adı nedir?

twitter.com

ilk şarkı.


 
www.youtube.com

bu şarkı için söylemiyorum ama genel olarak adını bilmediğiniz ve öğrenmek istediğiniz şarkıları shazam(mobil) uygulamasını kullanarak kolaylıkla bulabilirsiniz.
  • golgi aygıtı  (26.10.16 15:17:20) 
ben soundhound ile denemiştim shazam'dan daha başarılı diye, buna rağmen bulunamamıştı.
neyse, teşekkür ederim şarkı için.

  • m e b  (26.10.16 15:40:02) 
[]

mr. robot hakkında spoiler soru

-------------------------------------
-------------spoiler-----------------
-------------------------------------

1. s1b5'te, tyrell wellick karısı ile birlikte scott'lara girmişti. orada scott'a "onlar seni cto adayı olarak görüyorlar demek?" diyor ama s1b6'da "önceki bölümde neler olmuştu" kısmında "evil corp seni bir sonraki cto adayı olarak görüyor demek?" şeklinde değiştirilmiş olarak görüyoruz. neden böyle? çünkü bir tek elliot o şekilde adlandırıyor ve her yerde o şekilde görüyordu şirketin adını.

bunu araştırdım ve aşağıda aynı soruyu gördüm ama tatmin etmedi.

www.reddit.com

2. ayrıca bu elliot çok zeki, kendisine hayranlık uyandıran birisi ancak böyle bön bön bakması, her soruya iki saat sonra cevap vermesi, bazen gözlerini daha da açarak geri zekalı gibi dikmesi tam sopalık değil mi yav?

 
Bön bön bakan Elliot ile zeki olan Elliot aynı kişilik değil.


  • xaxxbczczaaxax  (28.09.16 23:11:02) 
[]

dizilerde/filmlerde neden hep depresif hava hakim?

evet, çok az dizi/film izleyerek genellemenin dibine vurdum.
ama buna rağmen hep dikkatimi çekti bu durum. şöyle güllük gülistanlık bir hava verilse dizinin ağırbaşlı karakterine halel mi gelir? hep bir basık, bulutlu, yağdı yağacak bir hava hakim.


not: gerçek anlamda havadan bahsediyorum.

 
yani bence de genelleme oldu bu.

hatta ben tam tersini diyorum, dizilerde zengin -dolaylı yoldan mutlu ve küçük sorunlu insanlar- bir hava hakim ve bu izleyicileri "benim neden böyle bir hayatım yok?" dedirtip depresyona sokuyor.
  • freetakilir  (26.09.16 23:06:57 ~ 23:07:18) 
@freetakilir: ben de katılıyorum bu noktada ama ben bildiğimiz havadan bahsediyorum. yağmurlu olanından.


  • m e b  (26.09.16 23:08:55) 
@j r r tolkien hayrani: bahar ve kış ayları?


  • m e b  (26.09.16 23:09:54) 
[]

avrupa gönüllülük projelerinde pasaport masrafları ne oluyor?

hani bu avrupa gönüllülük hizmetlerinde temel masraflar proje kapsamında karşılanıyor ya, buna pasaport/vize işlemleri de dahil mi?




 
Pasaport degil ama vize icin kulturel vize almistim ben zamaninda boyle gonullu bi iste calistigimda ve vize ucretsizdi bu sebeple.


  • kuehles blondes  (21.09.16 22:08:21) 
vize dahil. pasaport konusunda emin degilim, en ucuz cesidini karsiliyor olabilirler ama 10 yillik pasaportun 600 kusur liralik harcini odeyeceklerini sanmiyorum.


  • xfestos  (21.09.16 22:08:40 ~ 22:09:04) 
Vize dahil.


  • geçerkenugradım  (21.09.16 22:51:35) 
[]

ingilizce dışında en sevdiğiniz yabancı şarkı?

ingilizce haricinde en sevdiğiniz yabancı şarkı nedir?




 
Mezdeke - Ya El Yelil
www.youtube.com

  • fakyoras  (18.09.16 20:00:29 ~ 20:00:38) 
isveçce çok iyi gelir kulağa hep.


  • anten  (18.09.16 20:07:35) 
kein zuruck


  • partizan  (18.09.16 20:10:05) 
  • hendek atlayan deve  (18.09.16 20:13:50) 
myslovitz gelsin lehçe'den (git: www.youtube.com


  • social strata  (18.09.16 20:24:36) 
  • lesmiserables  (18.09.16 20:32:44) 
almancayı da ayrı tutarsak (orada çok fazla var, karar veremiyorum) son zamanlarda en çok dinlediğim, sevdiğim bu,

www.youtube.com

evet varoşum, evet gopnik wannabe'yim, evet takım elbise giyip gül koklayarak arabayla poz veriyorum. cyka blyat.
  • der meister  (18.09.16 20:43:58 ~ 20:44:28) 
du hast. rammstein.


  • anonymice  (18.09.16 20:46:07) 
  • peki madem  (18.09.16 20:50:02) 
  • neynep  (18.09.16 20:58:13) 
Empyrium-Waldpoesie


  • candanag  (18.09.16 21:19:09) 
metal olarak :

orphaned land - el meod na'ala
www.youtube.com

psy trance olarak :

electric universe - the prayer
www.youtube.com
  • kimlanbu  (18.09.16 21:21:30) 
holden * ce que je suis - fransızca

www.youtube.com
  • ykyt  (18.09.16 21:25:22) 
adriano celentano'dan azzuro ve Jean ferrat'dan ma mome.


  • emekli binbaşı  (18.09.16 21:36:37) 
du hast


  • basond  (18.09.16 21:37:36) 
şarkı demişsin ama, bijelo dugme başta olmak üzere dino merlin ve halid beslic


  • foseptik çukuru  (18.09.16 21:39:15) 
Le vent nous portera


  • nax  (18.09.16 22:00:59) 
  • tahin pekmez yoğurt  (18.09.16 22:04:51) 
  • nick dedigin  (19.09.16 19:12:54 ~ 19:22:45) 
Coballo Viejo - Gustavo Dudamel yorumunu bu seneki şarkım seçtim. Şarkı yılkı atlarını anlatıyor.
www.youtube.com

"aşk işte böyle habersiz geliverir
yeniden dirilir kuru çınar
kaktüsler bile çiçeklenir,
bir yerlerde gergin bir ip,
sessizce kopuverir.

şu otlağa saldıkları,
ihtiyar ve yorgun beygir
bir kalbi var, bilmiyorlar
bilmiyorlar, o da atar
atabilen her kalp kadar,
hele bir körpe kısrak gördüğünde
o da ipten kazıktan kurtulur
sağa sola savrulur
aşk ihtiyar kalpleri de
haber vermeden vurur

e, aşk bu: öyle ansızın gelir
bir olunca istekler, olacaklar da olur
suçlayamazsın kimseyi:
aşkın takvimi yoktur

bak şu yılkıya saldıkları,
ihtiyar ve yorgun beygir
bir kez daha görmek istiyor,
o zehirli kısrağı
o yüzden hızla geçiyor
gömüleceği toprağı"

(çeviri sözlükten, otisabi'ye ait)
  • hayat aklini konusacak bir filozof uret  (19.09.16 19:56:36) 
[]

dijital platformlarda neden korsana tam çözüm bulunamıyor?

mesela kredi kartı ile ilgili işlemler yaparken, son derece güvenli şifreleme yöntemleri kullanılıyor ya, bu tür şifrelemeleri neden drm altında yapamıyorlar? çok mu zor işlevsellik açısından? e-kitapların, şarkıların, albümlerin veya her türlü dijital eserlerin, örneğin en fazla 1 kez kopyalanmasına müsaade edilmesi dahi korsana darbe vuramaz mı?


teknik anlamda pek bir bilgim olmadığı için soruyorum.

 
Read only bir şeyi okuyan şeyi kontrol edemezsen olur öyle. Hayır sahibi crack ekipleri imdadımıza yetişir yine.
piratenpartij.nl

  • kargn  (10.09.16 19:55:52) 
[]

türklerin "ok", "lol" demesine ne gözle bakıyorsunuz?

sizce de aşırı itici değil mi?
ben bunu kullananları pek ciddiye alamıyorum şahsen ve gözüme tamamen özentilik olarak görünüyor. hayır yani, "tamam" demenin ne sıkıntısı var yahu? "haha" yazmak çok mu zor?
bu dili katletmek neden?

(bkz: britanya'nın köpeğiyim ondan ingilizce yazıyorum)
bu başlık da cuk diye oturdu bence.

 
itici geliyor. gercekten hoslanmiyorum. kullanan kisiden soguyorum, elimde degil.


  • in vino veritas  (04.09.16 22:41:07) 
ok neyse de ben lol ne anlama geliyor nasıl tepki vermeliyim hala bilmiyorum


  • zugas  (04.09.16 22:41:27) 
umursamıyorum.
galeri8.uludagsozluk.com

  • yuz kiloluk bir zenci  (04.09.16 22:42:33) 
bence itici değil


  • fragile lady  (04.09.16 22:42:48) 
@zugas

İngilizce “Laughing Out Loud” benzetmesinin ilk harflerinden oluşur; tam anlamı 'Sesli gülmek', bizdeki anlam karşılığı 'Sesli güldüm'dür.

:D gibi bişey yani :)
  • error522  (04.09.16 22:43:15) 
İtici veya çekici gelmiyor.


  • fotrsapka  (04.09.16 22:46:23) 
@error ben onu şaşırma efekti sanıyordum ya la


  • zugas  (04.09.16 22:46:48) 
Ok ve lol e o kadar kıl değilim. Türkçe cümle içine yedirilmeye çalışılan ingilizce kelimelere çok kılım. Yozlaşmış insanlar.:/


  • bir ileti paylastim  (04.09.16 22:47:37) 
ben sadece yazarken değil konuşurken de lol diyorum. gülmek yerine el-o-el diyorum işte. berberde mesela saç kestirirken ya da manavda meyve-sebze alırken falan bir espri duyduğumda yapıştırıyorum el-o-el, etraf şenleniyor. kapıyı tutan olursa da çiyrs kardeş diyorum.

şaka bi yana ben kullanmıyorum tabii. bir türkle neden yabancı dilde konuşayım ki?
  • soso  (04.09.16 22:48:02 ~ 22:51:13) 
Lol league of legend değilmi?
Cevap umurumda olmuyor

  • basond  (04.09.16 22:52:48) 
hiçbir gözle bakmıyorum. tamamen nötrüm.
ikisini de kullanmıyorum bu arada ama kullanana da bilenmiyorum.

  • köstebek kurabiye  (04.09.16 22:54:50) 
@wiillii: tamam, yabancılarla istediği kadar konuşsun millet; alışkanlıktır, oyundan vakit kazanma amaçlı kısaltma yapmaktır vs. bunlar hoş karşılanabilir şeyler. ama bunlar yabancılar arasında olur olsa bile. ama bir türk, türk kullanıcılara türkçe tweet atarken, türkçe mesaj yazarken neden "lol" desin ki? "babam kapıya kafasını vurdu lol" şeklindeki bir yazılış, "i've just drunk the bleach aq" demek kadar abes değil mi? bir türk neden "akşam haberleşiriz, ok?" der ki? işte ben bunları taşlıyorum.


  • m e b  (04.09.16 22:54:59) 
oq bile yazdığım oluyor, sen ne diyorsun :dd

şaka bir yana; bunların kullanıldığı içerikler genelde ciddi bir içerik olmadığından ciddiye alman da gerekmiyor.
  • zgrydn  (04.09.16 23:00:32) 
tamam da diyorum ok da oki de. o kadar takılmıyorum her şeyin sanalda yaşandığı bir zaman için normal. ayrıca lol ne bilmiyordum bir süre öncesine kadar. ben, ellerini havaya kaldıran mutlu ifade gibi düşündüm çok sevimli geldi :)


  • eksi sozlugun tatli insani  (04.09.16 23:01:45) 
lol ü karşılayan bi kısaltma var mı türkçede bilmiyorum. lol kullanmak mantıklıydı bence bi zaman kadar. oyun gelir gerçi artık milletin aklına.


  • marul hirsizi  (04.09.16 23:04:01) 
oki doki diyorum ben genelde sorun olur mu?


  • mungojerry  (04.09.16 23:08:07) 
isteyen keltçe yazar isteyen ingilizce. türk diye illa karşısındakiyle türkçe iletişim kurmak zorunda değil kimse. kendini nasıl ve hangi dilde rahat ifade edebildiğini düşünüyorsa insanlar o dili kullanır diğer herkese de avucunu yalamak düşer. britanya'nın köpeği vs. gibi yakıştırmaları ancak ülkü ocaklarından çıkmış kısır zekalı dangalaklar yapar.
not: ok'i bazen kullanırım lol ise hiç kullanmam

  • bonisnocetquimalisparcit  (04.09.16 23:08:43) 
mesaj çekerken veya tivit atılırken zerre umrumda olmuyor hatta çok nadir de olsa ben de kullanırım ama birebir konuşurken kullanılırsa ağzının üstüne iki tane yapıştırabilirim.


  • golgi aygıtı  (04.09.16 23:25:32) 
ok ve lol internette uzun sürelerde oyun oynamadan ya da sohbet etmekten dolayı dile takılan kısaltmalar. beni asıl rahatsız eden "vs" ve bunu içeren başlıklar.


  • nawar  (04.09.16 23:27:25) 
Almanlar da "moruk" cok kullanirlar, "abi" kullanirlar.

Etkilesim oluyor, yazarken ok da yazarim, lol nadir olsa da yazarim.
Yapani da itici bulmuyorum. Sonucta oylesine yazilmis seyler bunlar.
Ama konum yerine lokasyon vb ya da set etmek gibi kullanimlari sevmiyorum, itici buluyorum. Genelde de kullanmiyorum.
  • kuehles blondes  (04.09.16 23:38:16) 
Notr.


  • stavro  (04.09.16 23:49:51) 
dilbilgisi hatası yapanları ve bunu umursamayanları, kelimeleri farklı şekilde yazanları (örneğin; qanqa gibi) itici buluyorum sadece. onlar daha tehlikeliler çünkü. ben de figt club yazmak yerine fayt kılap diye yazabiliyorum mesela. umursamıyorum tabi ne kadar itici olup olmadığını.


  • matrix  (05.09.16 00:10:26) 
özel bir gözle bakmıyorum, hani derdini öpeyim derler ya aynen öyle, yani cidden daha işe yarar gıcık kapacak şeyler bulsanız ya da biraz daha takıntısız yaşasanız keşke.


  • neseranni  (05.09.16 00:30:49) 
@bonisnocetquimalisparcit: dilimiz ortak ve bizi biz yapan değerlerimizdendir. onu bozmak, yeni melez ifadeler çıkarmak ne kadar doğru ki? madem herkes istediğini dile getirebilir, ben de karşıt görüş belirtiyorum işte.

@godoşu beklerken: olayın siyasi yönünde de yanlışların olması, duyuruda dile getirdiğim yanlışı (en azından bana göre yanlış) örtmez. evet, siyasi kanatta da bir şeyler düzeltilebilir ama benim bahsettiğim durum daha çok toplumsal çevre ile ilgili.


not: o başlık bana ait değil, ekşi sözlük'te açılmış ve oldukça hoşuma giden bir başlık. duruma uygun olsun diye verdim.
  • m e b  (05.09.16 00:44:32) 
Türkçe konuşurken "lol" yazmak bayağı özenti görünüyor.


  • arnold schwarzeneger  (05.09.16 09:59:19) 
lol'a ben de acayip ifrit oluyorum da ok artık çok yerleşti, kısıtlı vakitlerde "yazdığını gördüm, onaylıyorum ancak şu an müsait değilim" manası taşıyor.


  • piremses  (05.09.16 10:09:01) 
lola cok gıcık oluyorum. zamanında ok cok kullanırdım. ama artık tamam kullanmaya çaba sarfediyorum. lol kullananları hor görüyorum şahsen.


  • vadrigar  (05.09.16 10:13:54) 
ben kültürel ve akademik olarak britanya'nın köpeği sayılırım, ok diye cevap veren insana ayar oluyorum. bunun türkü de yok, yukarı yorkshire'dan pembiş yanaklı oliver da "ok" diye yanıt verse onun da geçmişine tükürürüm. benim gözümde "ok" diye cevap veren insan kadar ciddiyetsiz, hayat damarlarından biri kopmuş, gayesiz, it kopuk biri daha yok. "tamam nerene kaçtı ulan" diye pinata gibi tepikleyesim geliyor böyle tipleri.

lol ise bir anlama sahip, similey koyarak ciddiyeti bozmak istemeyip haha samimiyetsizliğinde gülmek istemyenlerin cool gülme efekti diyebiliriz. kişisel olarak bunu kullanana da gıcık olurum ama öyle tepik mepik isteği oluşmaz, kimsenin yaşam hayatına müdahale etmeyik anadın mı.
  • baba jo  (05.09.16 10:23:03) 
ok ve lol oyun jargonunda çok kullanılır, buradan hareketle bunları bir türkün ağzından oyun oynarken duymak hiç rahatsız etmiyor, evrensel çünkü. ok, go, lol vb bir sürü sözcük artık oyun dünyasında herkes tarafından kullanılıyor. adam dil bilmiyor, ama ok ne biliyor, go ne demek biliyor, lol yazdığında güldün biliyor.

ingiliz mandası sayılırım, işgal zamanı yaşasak kesin jurnalci olurdum. yine de gerçek hayatta mesajıma ok diye cevap verilse arayıp küfür ederim, en iyi ihtimalle ok ne amuga diye dalar rencide ederim. masada oturup gülüşürken biri sırıtarak lol dese ağzının ortasına tabağı geçiririm. ok diyen bi' müşterinin suratına delice sırıtarak OK Mİ? OK NE DEMEK ANLAYAMADIM AÇIKLAR MISINIZ demişliğim var. hassasım.
  • evde liyakat kalmamis  (05.09.16 10:36:25) 
normal gözle bakıyorum, bir şey düşünmüyorum. ama beğenmediği şeyden dolayı insanlara şaka minvalinde "köpeksin lan" diye laf sokanlara hiç iyi gözle bakmıyorum. elimde olsan baya ağzını kırarım.

şaka bir yana, türk kimliğinden önce insanız hacı biz. yıllardır milliyetçi akımların dayatmasıyla böyle kafaları kraldan çok kralcılıkla sahiplenmek gerçekten şaka gibi bir şey. milletler ve vatanlar olduğu ilizyonuna bunu yaratanlardan daha çok inanmak ve sahiplenmek gerçekten çok garip. dünya bizim, tüm diller bizim. türkçe ve türkiye'yle kısıtlama kendini.

dünyada doğdun sen. devletler kavramı seni kandırarak dünyada doğdun lafını türkiyede doğduna çeviriyor. sen buna atlayıp millete köpek falan diyorsun işte. ingiltere'de doğsan ispanyolların yazı dilinde "jajajajaja" diye gülmesini komik bulup onu bir gülme efekti olarak almış olsan ingilizler sana ispanyol domatesisin der miydi?

en nihayetinde öyle rahat rahat köpek falan demeyin herkese.
  • ebonni eth atc  (05.09.16 10:57:04 ~ 10:57:35) 
@m e b
düşünceni dile getirmene tepki göstermedim dikkat edersen. ok diyene sınırsız gıcık olma hakkına sahipsin. ben düşünceni dile getirme şekline karşı çıktım. her ne kadar ekşi sözlükte başkası tarafından yazılmış olsa da sen burada o başlığa bkz vererek ok ve lol diyenlere karşı hakaretvari bir yorumda bulunmuşsun. senden farklı düşünen insanlara karşı hakaret etme hakkına sahip değilsin. dilmiz ve kültürel değerlerimiz olayına da hiç girmedim zaten o konuda bambaşka düşündüğümüzü tahmin ettiğimden hiç yorum yapmaya niyetli değilim.

  • bonisnocetquimalisparcit  (05.09.16 11:29:39) 
[]

Hem kötüyüm, karanlığım, biraz çirkinim... (Atiila İlhan eşliğinde ifşa)

ergen arzularıma karşı koyamadım, kusura bakmayın.
yapın acımasızca eleştirilerinizi de hayata daha çok küseyim.

link
link2


not: özbeöz karadenizliyim, samsunlu.

 
  • baba jo  (31.08.16 23:44:02) 
Semmamme (ulan bu da nasil yaziliyo bilmiyorum) biliyosan bana ogret, ciddiyim.
edit: o zaman horon ogret. seni sevdim, folklor ogretmeni gibi tipin var.

  • evde liyakat kalmamis  (31.08.16 23:44:08 ~ 23:48:24) 
yok yav çirkin değilsin ama bu sıfatla rus teyze götürmeye programlı bıçkın delikanlı imajı çiziyosun, yabancılar belki yer ama türklere karşı ı ıh. saçları kısaltıp sakalı kessen gayet iyisin aslında. yani böyle de iyisin de diyorum ya tarz meselesi, at hırsızıyla kızların bayıldığı piç erkek arasındaki ince çizgidesin.


  • der meister  (31.08.16 23:44:15) 
yaşamak bu değil

www.egonomik.com
  • anonymice  (31.08.16 23:47:18) 
aaa sende de tam emrah tipi var. enteresan.


  • köstebek kurabiye  (31.08.16 23:47:38) 
Kusura bakma ama seni hep aletini alenen ifşa eden vatandaş olarak hatırlayacağım... :D


  • yirmisantim  (31.08.16 23:48:58) 
lisede borç alıp, sürekli peşinden koştuğum ama bir türlü alamadığım; emin sen misin oğlum?


  • thevalentino  (31.08.16 23:50:46) 
@der meister: çevremdekiler her daim at hırsızı diyor. sakalsız ve kısa saçlı da at hırsızı gibiymişim :/
@yirmisantim: çok utanıyorum hatırladıkça :D
@thevalentino: ben de borç verip alamayanlardanım qrdş.
  • m e b  (31.08.16 23:56:20 ~ 23:56:41) 
Aile tarafinda var mi multecilik? Suriyeli, irakli falan?


  • England  (31.08.16 23:59:38) 
@England: biliyorum, retorik bir soru ama yine de cevap vereyim: hayır, tamamen karadenizliyiz sülalecek.


  • m e b  (01.09.16 00:20:40) 
Her an hap var pıt var ot var kubar var esrar var diyecek gibi bakiyorsun.


  • mirandaiam  (01.09.16 00:26:43) 
Soldaki kebapçının broşürü için, sağdaki arabesk rap.


  • Piukh  (01.09.16 00:40:40) 
Sakalsız yok mu?

Acaba sakalı kesip saçı uzatsan ne olur diye düşündüm ama kötü dizi karakteri olurdun öyle.

Sakalsız ve kısa saçla güzel olur sanki.
  • Adramelekhh  (01.09.16 03:31:49) 
@Adramelekhh: hala aynı fikirde misin? :)

xxxxxxxxxxxx
  • m e b  (01.09.16 16:43:36 ~ 04.03.17 03:45:34) 
Saçlar uzun, sakalsiz versiyonun olmus bence.


  • charles darwinin torunu  (01.09.16 17:54:17) 
saçlarını kesinlikle kısaltma, çene sakal ve onunla birleşmeyen bıyık ikilisini kullan ,)


  • trejemu  (01.09.16 18:11:28) 
Uzun saç ve sakalsız bence de iyi.


  • Adramelekhh  (01.09.16 20:32:52) 
olm salak mısın cırkın falan degılsın, tarzını otursun gayet yakısıklı olursun ama hıc samsunluya benzemıyorsun dogululara benzıyorsun bende doguluyum benı de karadenızlilere benzetiyorlar yani normal boyle seyler


  • kurcalamabozarsin  (02.09.16 01:30:35) 
[]

bizim bu türkler neden kendini "doğru tespitin uzmanı" olarak görüyor?

sadece merak ediyorum; mesela bir yere daha yeni bir şeyler yapılmış (köprü, ulaşım sistemleri vs.) ama bizim her konuda bilgi sahibi olan berkecan'ımız "abi o köprü trafiği ra-hat-lat-maz!", "abi ya en ufak depremde yıkılır ki bu? neden o bölge yerine xxx'e yapılmadı ki?" diyor. bitmesinin yıllar aldığı, içinde yüzlerce uzmanın çalıştığı "uzuuuuuuuun soluklu" bir proje için oturduğu yerden tespit kasıyor. şimdi bu berkecan'ımızın starbucks'ta kahvesini yudumlarken aklına gelen bu "hassas ve çözülmesi gereken sorunlar/eksiklikler" ciddi ciddi alman, japon, koreli, ugandalı, ispanyol, yunan uzman mühendislerin, yöneticilerin, şeflerin aklına gelmedi mi?

yani sıradan bir vatandaşın aklıan gelebilecek bir soru(n), o projede çalışan yüzlerce kişiden hiç kimsenin mi aklına gelmedi?

ekşi duyuru'da üçüncü köprü ile ilgili entry'leri okurken bir sürü bu tip yazıyla karşılaştım da. yoksa olay sadece dunning kruger sendromu için bir örnek mi teşkil ediyor?

 
o köprü trafiği rahatlatmaz. +1

köprünün trafiği rahatlatmaması ile ilgilenmez o mühendis. yapar. sağlamlığından ya da bu tarz şeylerinden pek şüphem yok ama trafik ile alakasız bunlar.

iki yakalı şehirlerin hiçbirinde ekstra köprü trafik rahatlatması yapmaz.

bunun dışında gerçekten iyi tespit yapanı var, kötü yapanı var.

şimdi sen dunning kruger sendromunu orada oturduğun yerden koyabiliyorsan o adamda fikrini belirtir.
  • kurnaz  (30.08.16 20:34:34) 
Sen de burada Berkecan hakkında doğru tespit yapmaya çalışmışsın. Starbucks'ta oturup kahve içenleri küçümsüyorsun mesela. Bence bu olay da bu kadar basit değil. Köprüyü eleştirmek için inşaat mühendisliği mi okumak lazım? Köprü sonuçta bizim ülkeye yapılıyor. Herkes iyi kötü eleştirme hakkına sahip. Bu arada yüklenici firmadaki mühendisler bu köprüden araç geçer mi geçmez mi diye düşünmezler. Sadece kendilerine verilen görevi yaparlar ve iş bitince sahibine teslim ederler. Aynı zamanda projelerin uzun soluklu olması onların yüz yüz doğru yatırım olduğu anlamına da gelmez. Aksine uzun soluklu projelerin çöp yatırım olma şansı daha çoktur.


  • dissendium  (30.08.16 20:43:54 ~ 20:46:36) 
bu arada onu yazan illa standart vatandaş olmayabilir.

şimdi sen standart vatandaş olabilirsin belki. ama ekşi sözlükte microsoftta, mercedes'te apple'da mühendisten, harvardda ders veren profesöre, natoda üst düzey adama kadar binbir çeşit adam var.
  • kurnaz  (30.08.16 20:45:39) 
köprüler kendi trafiklerini yaratır.

hangi şehir planlamacısını okusam ilk dediği şey bu oluyor. örneklerle de beni ikna ediyorlar.

tam zıt düşünceyi savunanlar henüz beni ikna edebilmiş değil ne yazık ki. o köprü uzun vadede trafiği nasıl rahatlatacakmış, şöyle işin uzmanı tarafından yazılmış sağlam bir yazı yolla da okuyalım işte.
  • soso  (30.08.16 20:46:25 ~ 20:48:14) 
yahu mühendis orasıyla burasıyla ilgilenmez, kendisinden istenilen görevi yapar, tamam da, bu projeler sonuçta koordinasyon sağlanarak ortak veriler çerçevesinde yürütülüyor. kaldı ki köprü sadece güncel bir örnek, ben genel olarak soruyorum. "jeolojik konularda bir uzman kadar çalışması ve bilgisi olmayan" ama apple'da ceo'luk yapan "sıradan" bir adam nasıl olur da "bu ilk depremde yıkılır yea" diyebiliyor? bunu hep merak etmişimdir. köprü ve mühendis birer örnekti.


  • m e b  (30.08.16 21:00:30 ~ 21:01:22) 
@m e b

ilk depremde yıkılma olayını herkes söylememiştir. bir iki kişi. onlarda işte senin gibi dunning kruger diyen arkadaşlar. öyle haybeden tespit yapıyorlar.

ama aç oku oradaki tespitlerin çoğu bu yatırımların halk gözeterek ya da ihtiyaç olduğu için yapılmasından ziyade politik kısmını eleştirirler. doğru yanlış bu başka bir şey.

o köprüden daha çok ihtiyacımız olan şeyler var bu da bir gerçek.

bunun dışında sen jeoloji biliyor musun? o köprü ıkılır diyen arkadaşa tektonik veriler ile karşı argüman sunabilir misin? bunu yapamıyorsan o arkadaşın dediği belki de doğrudur nereden biliyorsun?

sallıyorum burada gelmiş uluslarası ilişkiler okumuş adam bir arabanın teknik verisini eleştirirken ya da dunning kruger sendromu teşhisi koyarken oluyorda başkası politik ya da teknik bir şeyi eleştirirken olmuyor mu?
  • kurnaz  (30.08.16 21:06:09) 
dünyada betonla övünen tek millet de bizimkisi.


  • nothing in my way  (30.08.16 21:06:17) 
Futbol da ayni sebepten populer.
Bos teneke cok ses.

  • Batuhanolabilir  (30.08.16 21:19:37) 
Bir İstanbul çocuğu olarak artık kırık dökük de olsa İstanbul’un bana bırakılan birkaç güzel yerlerinden biri de Sahaflar Çarşısı’dır.
Orada eski yeni bütün kitaplar satılır(dı... Şimdi fazla turistik oldu.) Anadolu’da yaşayan okurlarım için yerini söyleyeyim. Bir yanı Kapalıçarşı bir yanı Beyazıt’tır. İstanbul Üniversitesi öğrencilerinin nefeslendiği eski Çınaraltı’na bitişiktir. Yani İstanbul’un Beyoğlu gibi tarihi bir merkezidir. Bana da yılda birkaç kez Sahaflar özlemi basar. Başıma gelecekleri göze alıp Sahaflar’a uğrarım.

Bindiğim taksinin şoförüne,

‘Sahaflar Çarşısı’na gidiyoruz’ dedim.

‘Emrin olur abicim. İstersen radyoyu kapatayım.’

Bir adam taksinin radyosunda inim inim inliyordu. Ama delikanlının keyfini kaçırmak istemedim.

‘Sesini kıs yeter.’

‘Bu söyleyen Müslüm Abimiz. Eskiden halk müziği okurdu. Bağlama da çalar haa... Aşık olunca kendini arabeske vurdu. Biliyorsun Muhterem Nur yengemize aşık oldu. Muhterem Nur yengemiz, zamanının öyle bir sinema starıydı ki Meltem Cumbul yanında kaç para!.. Sonra barlara düştüydü de Müslüm Abim çekip aldı. Sinema dünyası böyledir işte. Ama Türkán Şoray ablamıza bu yapılan reva mıydı? Sen ömür boyu sinemada uğraş didin, Rüçhan Adlı eniştemizin yıllarca kahrını çek, yüzlerce filme karşı altı üstü Boğaz’da bir villa sahibi ol. Onu da eniştemizin çocukları elinden alsınlar! Sen söyle be abicim, bu namkörlük değil de nedir?’

‘Vallahi bu anlattıklarından hiç haberim yok. Ama herhalde nankörlüktür.’

‘Tabii ki namkörlüktür. Ama namkörlüğün kralını Ali Şen Oğuz’la Aykut’a yapmıştı. Çocukların günahı o yıl, Fener’i şampiyon yapmaktı. Ama Aykut sonra ne yaptı?’

‘Ne yaptı?’

‘Gitti, İstanbulspor’un antrenörü oldu. Ve, Fener’in ünlü Daum’una 3 çekti.’

‘Vay canına, aferin çocuğa.’

‘Senin haberin yok muydu be abi. Sen hiç spor sayfası okumuyor musun?’

‘Arada bir okuyorum ama pek bir şey anlamıyorum. Örneğin, tandem ne demek? 3-4-3 veya 4-4-2 ne demek bir türlü anlayamıyorum.’

‘Sen epeyce cahil kalmışsın abi. Fatih Terim imparatorumuz bir zamanlar Gassaray’ı tandemsiz oynattığı için yıllarca şampiyon olmadı mı?’

‘Eee, şimdi ne oldu?’

‘Tabii Hıncal Abimizi dinlemedi.’

‘Ama Daum, Can Bartu’nun dediğini bir bir yerine getirdi.’

Kabataş’ı geçerken şoförün sertçe vites değiştirmesinden Beşiktaşlı olduğunu anladım. Ama şu sıralarda belli etmek istemiyordu herhalde. Konuyu,

‘Çok yanlış yapıyorlar çook!’ diye değiştirdi.

‘Kimler?’

‘Tabii, hükümet.’

‘Ne yapsalardı?’

‘Önce yurtdışına para kaçışını önleyeceklerdi. Bankana gidiyorsun, benim 10 milyon dolarımı fişmekán gavur bankasına gönder diyorsun. Banka da hay hay deyip kayıtsız kuyutsuz dolarları gavuristana postalıyor. Burası dingonun ahırı mı be!’

Dolar sözcüğünü duyunca, her Türk gibi ben de kulaklarımı diktim. Kara kuru ve yaşı belli olmayan şoförüm haklıydı vallahi. Küçük bir bakkal dükkánı açabilmek için 20 belge, 30 izin kağıdı soruyorlardı. Ama yurtdışına milyonlarca dolar gönderenden şoför ehliyeti bile soran yoktu. Vallahi benim şoför bu işleri TV ekonomistlerinden daha iyi biliyordu.

‘Dünyada dolar düşerken bizde nasıl yükseliyor haa! Biz uzaydaki bir ülke miyiz abicim? Aslında doları devlet yükseltiyor.’

‘Devlet doları niye yükseltsin yahu?’

‘Türk Lirası’yla olan iç borçlarını küçültmek için.’

‘Ya dolarla olan dış borçların ne olacak?’

‘Onları zaten ödemiyorlar ki... Hababam yenisini alıyorlar.’

Dayanamayıp sordum:

‘Sen hangi okulu bitirdin?’

‘İlkokulu bitirdim, ortaokulu da 2’den terk ettim.’

O sırada kahrolası kramplarımdan biri kasıktan sol bacağıma saplandı. Koç’un taksi niyetine imal ettiği arabalar bende hep kramp yapar. Herhalde ıhlayıp suratımı ekşitmiş olacağım ki şoförüm meraklanıp sordu:

‘Geçmiş olsun bir rahatsızlığın mı var abi?’

‘Arada bir kramp saplanıyor, boşver az sonra geçer.’

‘Ne ilaç kullanıyorsun?’

‘Kalsiyumlu, magnezyumlu, vitaminli bazı ilaçlar... Biraz da ağrı kesici... Aslında ihtiyarlığın ilacı yok.’

‘Sen o ilaçların topunu kaldırıp at. Arpa lapası yapıp içine kafuru karıştır. Biraz da rakıda eritilmiş Urfa’nın isot biberini kat. Ağrıyan yerlerine sarıp sarmala. Üç gün sonra Salome’den hızlı koşmazsan bana da Kazım demesinler.’

‘Salome kim?’

‘Aaa bilmiyor musun?’

‘Bilmiyorum.’

‘Salome bu yılın en sürprizli safkan kısrağıdır. Bana göre çim koşularında üstüne yoktur. Bir koy 21 al.’

‘Atlardan da anlıyorsun galiba.’

‘Pek değil. Ben asıl yağlı güleşten anlarım. Ahmet Taşçı’da doping çıktıktan sonra Kırkpınar bitti sayılır.’

O sırada Galata Köprüsü’nden geçiyorduk. Birden burnuma ızgara balık kokusu çarptı. Herhalde sandalda balık-ekmek satıyorlardı.

‘Bunlar balık pişirmeyi bilmez. Güzelim palamudu takoz kesip kızartırlar. Oysa palamuttan harika şiş olur. Tabii biraz yağlı olacak... Kılıç şiş yapar gibi lokmaların arasına da defne yaprağı, limon ve yeşil biber dizeceksin. Ama benim Tayyip’ten pek umudum yok.’

‘Şimdi durup dururken Tayyip de nereden çıktı? Palamutla Tayyip’in ne ilgisi var?’

‘Çok ilgisi var. İkisi de taklitçi abicim. Palamut balığı torik taklidi yapıp lakerda oluyor. Tayyip, laik taklidi yapıp sonra da ne kadar eski Faziletli ve dinci milletvekili varsa partisine dolduruyor. Ha torik, ha Tayyip!’

Ben Tayyip Erdoğan’ın lakerda halini düşünürken Kazım,

‘Askerin vakti yavaş yavaş geliyor. Bu partiler demokrasi dümeniyle bize hálá bu üçkağıtçılığı zorlatmaya devam ederlerse yine dayak yiyecekler. Ama onlar onca asker dayağından sonra dayak arsızı oldukları için bir yolunu bulup hacıyatmaz gibi yine dikilip iktidara gelirler.’

Vay canına, koyun yerine koyulan sıradan vatandaşlarımızdaki bu bilgi ve görüşler, meğer değme köşe yazarlarımızda yokmuş da benim de bundan haberim yokmuş. Ben ulusumuzun görmüş geçirmiş bilgeliğini, öngörüsünü uzun uzun düşünürken Kazım,

‘Geldik abicim’ dedi.

Arabanın penceresinden baktım. Etrafta bol bol market, giysi dükkánı, hatta mobilyacı bile vardı. Ama kitapçı yoktu. Kazım’la muhabbete daldığım için geçtiğimiz yollara pek dikkat etmemiştim.

‘Nereye geldik?’

‘Sahaflar Çarşısı’na.’

Birkaç yıl o çevrede yaşadığım için çarşıyı hemen tanıdım.

‘Lan burası Sahaflar Çarşısı değil, Yeşilköy Çarşısı! Aralarında en az 15 kilometre var!’

‘Ne bileyim be abicim. Ben karşının şoförüyüm.’

‘Muhterem Nur’u, Hıncal abimizi, bacak ilacını, torik şişi ve memleketin nasıl kurtarılacağını öğreneceğine, kendi işini öğrensene hıyar!’ diye dellenip Kazım’ın arabasından indim. Herif her şeyi biliyordu ama, her Türk gibi kendi işini bilmiyordu. Ben Sahaflar Çarşısı’nın yerini bilen bir şoför ararken o arkamda,

‘Arpa lapası ılık olmalı abi’ diye sesleniyordu.
  • etna  (31.08.16 11:10:00) 
[]

kafayı yiyeceğim ya. siz işinizi nerelerden buldunuz?

kafayı yiyorum her gün. iş arayıp duruyorum internetten; mezun olduğumdan beri kariyer.net, yenibiriş, eleman.com, linkedin sürekli takıldığım, saatlerimi harcadığım siteler. sürekli ilanlara başvuruyorum ama çoğu da en az 2 senelik deneyim istiyor. askerlik sorun olmasın isteniyor. her şeyi süper, mükemmel derecede bilelim istiyorlar. ne yapacağım? siz nerelerden buldunuz işinizi?




 
ilk işime sınavla girdim.

daha sonra 2 kere iş görüşmesine çağrıldım. 2'si de ilana çıkılan işler değildi. Çok iyi koşullara sahip bu 2 iş için de bana görüşme teklifi linkedin mesajıyla geldi.

linkedin profilinizi güçlü tutun. ve tabii altını doldurabilecek şekilde kendinizi geliştirin. süslü cümleler yeterli değil, eğer altında bulundukları başlıklarda çok güçlü değerler (iyi okullardan mezuniyet, değerli sertifikalar, iyi şirketlerde/kurumlarda işe yarar pozisyonlarda çalışmış olma vb.) yoksa.
  • anamuhalefet  (22.08.16 23:30:01) 
önce bi yere gireceksin, 3-5 demeyeceksin sonra 1 sene sonra ne kadar ekmek o kadar para mantığıyla yeni işe gireceksin.


  • prezarlatif  (22.08.16 23:30:12) 
@anamuhalefet & @hailtothethief: işte o profili dolduracak bir şey (ne staj, ne deneyim, ne harika bir okul) de yok ki. zaten uluslararası ilişkiler okudum, tek artısı ingilizce idi eğitimim.
işverenler deneyim istiyor, işe başlamadan da deneyim olmuyor. böyle bir kısır döngüdeyim.

  • m e b  (22.08.16 23:37:38) 
Hala var mi bilmiyorum ama avrupa birliginin hibe projeleri oluyor, merkezi finans ve ihale birimini takip edersen belki bir seyler cikarabilirsin. Google da ab ilan ve cfcu diye arat


  • hailtothethief  (22.08.16 23:44:47) 
işte onu okuyoken sınıf arkadaşların bi yerde part time çalışıp sağlam staj ayarlarken düşünecektin
ben düşünmedim de
hehehe
  • Batuhanolabilir  (22.08.16 23:45:21 ~ 23:45:36) 
3 kere kariyerden buldum. Birinde de firmaya mail atmistim, görüşmeye çağrıldım ve işe alındım. İzmir'de buldum hepsini de. Bir de istanbuldaysaniz şansınız daha fazla görüşmeye cagrilmak yönünden. Bir kaç ayda iş bulamadım diye üzülmeyin, yeni mezunun is bulması biraz daha zor.


  • melengich  (22.08.16 23:45:23) 
Biraz saçma gelebilir ama ücretsiz staj gibi çalışmayı öner büyük ihtimalle kabul edecekler. 1 sene 2-3 büyük birmada böyle çalışırsan sonra tahmin edemeyeceğin gibi açılabilir kapılar


  • dannyb  (22.08.16 23:46:01) 
Kariyer.netden birsuru ilana basvurdum. Kafama gore. Once online sinav sonra grup mulakati sonra birebir mulakatla ise basladim.


  • tuborg yesili  (22.08.16 23:46:42) 
Yanlislika yollaya bastim, neyse devam edeyim, bu projelerde donemlik sozlesmeli personel calistiriyorlar. Koordinator yardimcisi vs gibi pozisyonlara basvurabilirsin, maas fena degil. Belko birseyler cikar, iyi bir baslangic olur senin icin


  • hailtothethief  (22.08.16 23:46:56) 
demem o ki, benim cv epey güçlü olmasına rağmen kariyer.net'teki göreceli daha vasat işlerden doğru dürüst dönüş alamadım ama ilana çıkılmayan çok iyi imkanlara sahip işlere linkedin'den başvuru bile yapmadan direkt çağrıldım.

bu arada, linkedin'deki ilanlara olan başvurularıma da hiç görüşme için dönüş olmadı :)))

demem o ki, ilanla çok zor. ya headhunter'lar veya şirketlerin ik'ları seni keşfedecek (ki sadece linkedin değil burada yararlanabileceğin kaynak, genel başvuru havuzlarından da bulabiliyorlar bazen), ya da arkadaş, eski mezun vs. referansıyla cv'ni doğrudan inceletme şansı bularak görüşmeye çağrılacaksın.

şimdi aklıma geldi: aslında kariyer.net başvurularımdan da 2 kez görüşmeye çağrılıp gitmiştim ama biri poliçe pazarlama işiydi, biri de bir özel üniversitede güzel ama düşük maaşlı bir idari işti. maddi imkanları çok düşük olduğu için bende iz bırakmamış o görüşmeler, aklıma bile zor geldi.
  • anamuhalefet  (22.08.16 23:54:54) 
saydığın sitelerden hiç iş bulamadım malesef, genelde tanıdıklar vasıtası ile iş buldum.


  • England  (22.08.16 23:57:22) 
@melengich: tam tersine istanbul'da çok daha zor. en kötü bir ilana bile başvuran sayısı binleri buluyor. hiçbirinden de çağrılmadım.


  • m e b  (22.08.16 23:57:33 ~ 23:59:35) 
ailenin maddi durumu nasıl? cv'ni geliştirecek iyi, kurumsal ve sana "meslek" edindirecek bir şirkette düşük maaşla birkaç sene çalışmaya katlanabileceksen, milletin kaçtığı zorlu, çok mesai isteyen, kölelik düzenine dayanan işlere başvur. bunun en iyi örneği audit firmalarıdır mesela. adamı sömürürler, it gibi çalıştırırlar ve hem iyi giyinmeni vs.isteyip hem de asgari ücrete yakın maaş verirler. ama dişini sıkarsan ilerde iş ararken çok sıkıntı çekmezsin. öbür türlü şimdi bir sıçrarsın ama ileride yine iş araman gerektiğinde zayıf kalan cv'n nedeniyle yine zorluk yaşarsın.


  • anamuhalefet  (22.08.16 23:58:12) 
@dannyb: maddi durumumuz da pek iyi değil ücretsiz çalışmama fırsat olacak kadar.


  • m e b  (23.08.16 00:00:30) 
@anamuhalefet: zaten o yerlerde çalışmaya mecburum zannedersem.


  • m e b  (23.08.16 00:01:35) 
hedefi küçük tutarak başlarsan olabilir aslında.
şimdi sana bi yirmi sene öncesinden örnek vericem, sektör ve ortam aynı değil tabi ama bi fikir verir belki.

o zaman bi önlisans okuduydum, normal sürenin üstüne iki dersim kalmıştı, yazın çalışıp harç ödemek gerekiyordu. alanımda bi büroda sekreter arandığını duydum, azımsamayıp girdim. oldukça isimli fakat bir o kadar da arıza biriydi patron. ilk dönem okul için bi yarım gün izin aldım, dersleri verince bu sefer mesleki kurs için iki yarım gün izin aldım. izni verdi ama her seferinde ağlaya sızlaya çıkabildim, yine de kursu bitirdim bi şekilde. sonra başka bi büroya başvurdum, cv'de bu firmayı ve aldığım eğitimi göstererek (bu arada pozisyon yazmadım; yani sekreter değil de teknik eleman olduğumu düşünsünler istedim, ama yalan da yazmadım yani :P o zaman cv'ler çok detaylı değildi diyelim :) staj yerlerim de fena değildi. teknik eleman olarak işe alındım, tasarımları dijitalleştirmek üzere. bir kaç hafta içinde ufak ufak tasarım yapmaya başladım sıkıntıdan, oldum mu junior tasarımcı :) sonra başka bi ofise geçtim. bu sırada geçmiş 3 yılın tecrübesi sayesinde yeni başlayan lisans mezunlarından daha fazla kazanıyordum. ama baktım ki, tekniker olarak zabahlara kadar çalışmanın sonu yok, dedim biraz daha okuyayım madem. sonra okumaya başladım tekrardan, ondan sonra da önünü alamadık :s

haa çok pembe bi tablo çizmiş de olmayayım. o sıralar 17 yaşında idim, enerji vardı. yoksa bahsettiğim ilk işyeri sağlık durumları nedeniyle ofisi kapattı, bizi arkadaşının ofisine geçireceği sözü ile oyalayıp ortada bıraktı. ikinci yer bir kez bile paramızı vaktinde vermedi, aylarca her öğlen -koordinatör dahil- simit yedik. nihayet iflas ilan ettiler de parayı kurtardıydık.

özetle, bi yerinden tutabilmek için azıcık azim, sebat falan bişeyler yapmak gerek. gelecek güzel günler için..
  • manuel mandalina  (23.08.16 00:05:29 ~ 00:07:01) 
mesleğinizle ilgili facebook grupları vardır, onlara da bakınız.


  • g7mor  (23.08.16 00:07:00) 
cvyolla.com' u bir dene. 1 haftada 3 görüşmeye gitmiştim


  • hakim oynayin dedi  (23.08.16 00:07:52) 
Sadece internetten iş aramak asosyal bir insanın yapacağı bir iş. Yeni bir iş bulan yüz kişiden en fazla on tanesi internetten iş bulmuştur diye tahmin ediyorum.
İş bulmak tanıdık vasıtasıyla olur. Akraban olur, komşun olur, arkadaşın olur, okuldan bir hoca olur, kahvehaneden birileri olur veya mahallenin bakkalı bile olur . Her yere herkese haber vermen lazım, telefon defterindeki herkese "şu an için boştayım çalışabileceğim bir yer olursa bana haber et mutlaka" diye mesaj atman lazım. İşkurdaki ve yerel gazetelerdeki ilanları takip etmen lazım.
İnan bana kariyer sitelerinde senden daha donanımlı birileri aynı ilanlara başvurmuş oluyor zaten.
Allah kolaylık versin, piyasa çok kötü inşallah gönlüne göre bir iş bulursun.
  • etna  (23.08.16 00:16:27) 
Ayrıca diğer arkadaşlarında belirttiği gibi "ben üniversite mezunuyum, 5000 lira maaşla müdür olarak başlamalıyım" gibi bir düşüncen varsa acilen kurtul ondan. Beklentin, asgari ücret olsun.


  • etna  (23.08.16 00:18:53) 
staj yok, deneyim yok, okul iyi değil, askerlik tamam değil. sen işveren olsan seni alır mısın?

bu durumu meşru bulmuyorum tabii ki ama ülkede bir gerçek var, hayatta kalmak için ayak uydurmak zorundasın.

ben üniversite bitmeden buldum; stajla başlamıştım hala çalışıyorum.
  • piremses  (23.08.16 09:15:27) 
@piremses: ne yapayım yani? devlet de hacettepe, odtü, istanbul, galatasaray, boğaziçi gibi kaliteli üniversiteler dışındaki okulları kapatsın o zaman?
staj olayı yoktu bizde, keyfimden gitmemezlik yapmadım sonuçta.

tamam, işverenlerin gözünde parlak biri olmayabilirim ama elimden gelen bir şey yok ki.
  • m e b  (23.08.16 18:04:55) 
[]

spotify'da musixmatch çalışmıyor, sizde de öyle mi?

masaüstü sürümünden bahsediyorum. şarkı sözleri ekranı simsiyah.
www.digitalmusicnews.com
şu haber doğru mu yani?

bir de bu geri zekalı program "seçtiğin şarkı reklamdan sonra çalınacak" uyarısını kaldırmıyor, keza şarkı sözleri kısmında da o yazı var.

 
bayadır böyle hatta güncellediyseniz uygulamayı buton da kayboldu.


  • nuka cola  (17.08.16 16:21:36) 
Şarkı sözleri butonu kalktı bende.

Ben hayatımda böyle gerizekalıca bir şey görmedim. "Üstünde çalışıyoruz" diye niye kaldırıyorlar? Çalış üstünde sonraki update'te düzeltirsin işte niye kapatıyorsun. Ne acayip adamlar ya.

Edit: Anlaşmaları bitti diyeymiş galiba, o zaman ben haksızım.
  • Adramelekhh  (17.08.16 16:45:50 ~ 16:59:20) 
Genious diye bir şey geldi onun yerine bok gibi


  • gozu acik sevisen yahudi  (17.08.16 16:49:19) 
@gözü açık sevişen yahudi: o özellik nerede ki?


  • m e b  (17.08.16 17:22:06) 
spotify sadece bana hizmet vericeksin mi ne demis, musix'de hadi lem oradan demis ve yollarini ayirmislar. boyleydi sanirim olayin ozeti ^^

bende su an sarki sozu namina hic bir sey yok.
  • jedilance  (17.08.16 20:53:31) 
şimdi çalıyor kısmınına gelip resmi aşağı doğru çekince çıkıyor bende.


  • gozu acik sevisen yahudi  (18.08.16 12:46:13) 
@yahudi: Çalıyor kısmı nerede ya bir türlü bulamadım.


  • Adramelekhh  (18.08.16 14:52:13) 
ben de çıkmadı güncel olmasına rağmen.


  • m e b  (18.08.16 15:53:07) 
[]

kira kontratına yanlış kira bedeli girmenin durumu nedir hukuken?

bir ev kiraya veriliyor ve kira kontratına kira bedeli 450 tl yazılacak iken 250 tl yazılıyor yanlışlıkla. kiracı da 250 tl vermekte diretiyor.
şimdi bu nasıl çözülecek?



 
@pheno: bu bir arkadaşımın sorusuydu, onun yakının başına gelmiş. başka bir yerinde geçmiyormuş bedel.


  • m e b  (13.08.16 16:50:55) 
başına 1 koysun 1250 istesin :)


  • supermatik  (13.08.16 17:00:12) 
@supermatik

Başına #1# Koymak akıllıca bir iş değil !

Kiracı itiraz ederse, Hakim evrağı Adli tıp bilirkişiye gönderir. yazının tespiti yapılır. Yazının tarihi ortaya çıkar. ayrıca kimin yazdığını bile tespit ederler. sonrası Malum. Yalan beyandan Ağır ceza mahkemesinde dava açılır. ''Haklı iken haksız duruma düşme'' Bu tip durumlarda olur.

Kiracı daha önceden banka yolu ile ödediği para miktarlarının dekont veya elden makbuz gibi belge varsa ispatı bu şekilde yapılabilir.
  • voyage  (05.11.16 00:55:43) 
[]

"sistem belirtilen dosyayı bulamıyor" hatası (caps'li)

ya iki gün ince bir program indirmeye çalıştım ama virüslü çıktı. her neyse, temizledim filan virüsü, defalarca tarattım, sorun yoktu.
ama bilgisayarımı her açışımda caps'te ve başlıkta görebileceğiniz hata çıkmaya başladı.

caps göremeyenler için:
kod: c:\windows\run.vbs
satır:39
hata: sistem belirtilen dosyayı bulamıyor


nasıl hallederim bu sorunu?

 
Msconfigi inceleyin oradan kaldırın.


  • excespeace  (13.08.16 14:24:58) 
@excespeace: başlangıçta script host dosyalarını kapatırsam sorun olur mu?


  • m e b  (13.08.16 14:34:08) 
Olmaz zaten normalde orada olan bir şey değil.


  • excespeace  (14.08.16 14:03:54) 
[]

facebook'ta takip ettiğiniz özgün ve komik caps/paylaşım sayfası var mı?

cezmi kalorifer, kemal ekşioğlu veya whatsapp'tan inciler gibi birbirini tekrar eden sayfalardan ziyade daha özgün veya bu paylaşımların ilk paylaşıldığı sayfalar istiyorum.




 
fosforlu düşünceler diye bir sayfa var. bazen komik farklı şeyler paylaşıyor.


  • dissendium  (11.08.16 23:58:09) 
iyilik penisi.


  • vayezikhan  (12.08.16 00:07:43) 
tam anlattigina uymuyor olabilir ama 'üzüm ve diğer şeyler' var


  • kassiopeia  (12.08.16 00:15:39) 
takip etmiyorum ama serin sesler olabilir.


  • ruhen hastayim ben  (12.08.16 00:24:25) 
içkiliydi bilmem ne
9gag
starter pack
aferin ferdi iyi bok yedin
sayko yorumlar
planet çomar
bela vaziyyetin içine soxum
psikolojisi bozulan küçük ayı
deep web 6. seviye
classical art memeş
paslı bozuk paralar ve tuzlu süt
joan cornella
deep turkish web
bir internet işçisinin bozulan psikolojisi
gerizekalılar
  • rahmi pinkfloydoglu  (12.08.16 12:52:16) 
[]

iş başvurusunda ne kadar dürüst olmak gerekiyor?

şimdi yeni mezun birisi olarak iş ilanlarına bakıyorum malum sitelerden. ilanlar da genelde "iyi derecede xxx bilen, mükemmel seviyede cart curt diyebilen, muhteşem şekilde zzz tokuşturabilen, harikulade bir biçimde qqq çiziktirebilen çalışma arkadaşları arıyoruz." tadında oluyor.

şimdi benim gerek cv'mde, gerekse bu ilanlara başvuru sürecimde ne kadar "dürüst" olmam lazım? bu ilanlara başvuran 250556544 kişi cidden de istenilen o niteliklerde şahane seviyeleri olduğu için mi başvuruyor? ben cv'mde "orta seviyede office programları biliyorum." diyorum, bu yüzden kaybeder miyim?

peki kendimi abarttığımda, yarın bir gün iş başında ortaya çıkmaz mı?

 
yani kısmen dürüst, kısmen yalancı olmak lazım bence. office programlarına iyi yaz bence, ileride atıyorum excel'de takıldığın bir şey olursa google'dan bakarsın hemen. office programları o kadar karışık değil zaten.

iş ilanlarının çoğu en az 55 sene deneyim istiyor zaten. deneyimine sıçtıklarım.
  • nathanieltroy  (10.08.16 21:41:29) 
kaybetmezsin ya. tecrübesiz arıyorlarsa zaten bunları göz ardı ederler. ben de solidworks biliyorum diye gittim halbuki 1 aydır kendi çapımda bakıyordum. işe aldılar orada öğrendim. sonra fark ettim ki giren kimse zaten iyi bir şekilde bilmiyormuş.

edit: tam da üzerine geldi.
  • bohr atom modeli  (10.08.16 21:47:19 ~ 21:47:34) 
çalıştığınız bir şirketin eksik olması bile gıcık edebiliyor şirketi, çünkü orada bir problem yaşadığınızı düşünebiliyorlar. bir çok şirket çalışma sürecinize bakıp boşluklara bile dikkat edebiliyor. mümkün olduğunca dolu tutun cv'nizi.

şirketler genellikle başvuruların %90 kadarını elerler belli kriterlere göre, sizin başvurduğunuz alana göre diğer başvuranlardan öne çıkabileceğiniz alanlarınız ya da deneyimleriniz olmasını beklerler şirketler.
  • osmanyueksel  (10.08.16 21:48:20) 
Sonuna kadar yalan


  • turkuaz  (10.08.16 23:33:42) 
@turkuaz: sonradan belli olmuyor mu?


  • m e b  (10.08.16 23:43:20) 
Bana sorarsan yeteneklerin konusunda biraz abarti kotu bir sey degil. Yani excelli mukemmel derecede kullanmak cok goreli bir sey. Sozgelimi ben mukemmel kullandigimi dusunuyor olsam da hala eksiklerim olabilir ya da isin gereklerine gore ortalama bir excell bilgisi yeterli olabilir.

Tum bunlara karsin para isverenin elinde oldugu icin harcayabilecegi paraya karsilik en iyi elemani almak icin caba sarf eder isveren. Onemli olan yazilim, dil vs bilgisinden ziyade aldigin paranin karsiligini ne kadar verebilecegin. Bunu karsi tarafa gosterirsen yeteneklerin konusunda yaptigin sallamalar onemli olmayacaktir.
  • voodoo chile  (11.08.16 10:59:25) 
@ m e b, iş işte öğrenilir. İş için gerekli aşırı gerekli bir tool değilse abartmakta hiç bir sakınca yok.Herkes abartıyor emin ol.


  • turkuaz  (11.08.16 11:46:10) 
[]

lg g3 marshmallow yükleme ama nasıl?

elimde ithalat garantili lg g3 mevcut. buna manuel olarak, marshmallow kdz flash'lamıştım. telefonumun modeli ve android sürümü şu şekilde:
D855 (TR değil de global sürümü yani), android marshmallow 6.0, v30b-global.


şimdi ben telefonuma en yeni marshmallow kdz'yi flash'layamaz mıyım?
misal italya'dan veya kore'den v30c-v30d veya v30f yüklersem ne olur?

bu arada telefonum tayvan çıkışlı görünüyor imei ile yazılım sorguladığımda.

 
bir şey olmaz, aynı şekilde flashlarsınız. sadece bazı telefonlarda ilk açılırken uyarı veriyormuş sanırım başka ülkenin romunu yüklemişsin diye. onun haricinde bir problem çıkmaz.


  • vayanasinisayinseyirciler  (31.07.16 17:30:33) 
@vayanasinisayinseyirciler:
Peki 6.0 mı yoksa 6.0.1 mi oluyor sürüm acaba?

  • m e b  (31.07.16 23:09:54) 
6.0 olması lazım, 6.0.1'in g3 için çıktığını duymadım.


  • vayanasinisayinseyirciler  (01.08.16 19:54:18) 
@vayanasinisayinseyirciler: evet, sabah 30f sürümünü kurdum ve yine 6.0.
bu arada, 30b ile 30f arasında bir fark göremedim. zannedersem güvenlik, iyileştirme vs. içeriyor yalnızca.

  • m e b  (01.08.16 20:48:08) 
aynen, bunlar ufak tefek güvenlik güncellemeleri oluyor genelde. bende 30b var, memnunum ve bununla devam ediyorum. aralarında çok büyük fark olacağını zannetmiyorum. güle güle kullanın diyeyim.


  • vayanasinisayinseyirciler  (02.08.16 20:04:20) 
[]

duyuru erkekleri, siz şöyle bir durumda ne yapardınız? (askerlik sorusu)

geçen ay mezun oldum ve askerliğim 31.12.2018'e kadar tecilli görünüyor sistemde.

benim bir kulağım %100 sağır, duymuyorum. araştırdığım kadarıyla bu da askerlikten muaf sebebi.


şimdi iş ilanlarına (gerek kamu, gerekse özel sektörde) bakınca askerlik genel olarak sorun olmasın isteniyor. şimdi siz tecili bozdurup muaf olmak için adımlar atar mıydınız, yoksa ortam karışıkken böyle şeylere hiç gerek yok mu?

ama böyle tecilli olunca da memurluk başvurularında fırsatlar kaçmıyor mu?

 
benim bildiğim kadarıyla memurluk artık sorun olmuyor ama yamuluyor olabilirim. arkadaşlar düzeltir beni.

ben muaf olma ihtimalim yüzde 1 olsa bile muaf olmaya çalışırdım net.
  • qazaqwsx  (28.07.16 17:26:21 ~ 17:39:08) 
Muaf olma durumun varsa beklemen saçma. Bir an önce şubeye gidip hastaneye sevkini iste.


  • harvey  (28.07.16 17:34:51) 
Muaf ihtimalin varsa sabah askerlik şubeye git işte ne bekliyorsun.


  • MiraTaurus  (28.07.16 17:37:02) 
Muaf ihtimalin varsa akşamdan git kapısında uyu sabah mesai başlar başlamaz işlemlere başla.


  • angelus  (28.07.16 17:38:50) 
@qazaqwsx: 'memurluk sorun olmuyor' derken?

@harvey: peki bu sevk işlemi bir günde halloluyor mu? istanbul dışında bir hastaneye gitmek zorunda kalır mıyım? bir de hastane masraflarını ben mi ödeyeceğim?

@angelus & MiraTaurus: o kadar uzun mu sürüyor işlemler?
  • m e b  (28.07.16 17:45:05) 
Sevk işlemi birşey değil, gitmeden önce telefonla evrak durumunu öğren, bir de erken git, alım dönemlerinde yoğunluk oluyor. İl dışına çıkmazsın, muhtemelen en yakın askeri hastaneye sevkederler. Masraf yapmıyorsun.


  • harvey  (28.07.16 17:52:17) 
m e b; Yok hayır uzun sürmüyor da bu işi bir anca önce halletmenin ne kadar önemli olduğunu gösteriyor. Zaman kaybetme yani.


  • angelus  (28.07.16 18:03:59) 
Askerliğe elverişsiz adama şirketler de soğuk bakabilir. Vestel'in çalışanına askere elverişsizsen bize yaramazsın, o zaman kib bye dediğini biliyorum.


  • Lim5  (28.07.16 18:05:40) 
@angelus: hangi şubeye gittiğimin bir önemi var mı? okula başlamadan önce tecilimi önceki oturduğum ilçedeki şubede yapmıştım. şimdi başka bir ilçedeyim.

@Lim5: valla baktığım ilanların çoğunda "askerliğini yapmış, askerlikten muaf ya da tecilli olmak gerekiyor" şeklinde ibareler görüyorum.
  • m e b  (28.07.16 18:14:28) 
e-devlete bakarak aralık 2018 diyorsan zaten okuldan geçen ay mezun olduğun için o tarih geçerli olmayacak. 2 yıllık tecil ettirmek için şubeye zaten gitmen lazım. işlemler sırasında doktora yollayacaklar; doktora durumunu belirtirsin. istanbul'da askeri hastaneye sevk ederler.

google'de asker alma sağlık yönetmeligi yazdiginda bir tane pdf dosyasi çıkıyor. kasım 2015 tarihli. orada kbb hastaliklari bolumunde isitme kayiplariyla ilgili bir bolum cikiyor. oradaki değerlerle kendi raporundaki degerleri karsilastir; a maddesi askere gider, b ve d maddeleri askerlikten muaf, c maddesi erteleme alır. ona göre kendi durumunu tahmin etmiş olursun. tabi son sözü askeri hastane söyleyecek.

şube yoğun değilse aynı gün alırsın sevki. ama hastane işi için ne olur ne olmaz diye 2-3 gününü boşalt.

bir masraf olmaz; şehir dışına sevk ederlerse otobüs parasını bile işlerin bitince şubeden alıyorsun.

memuriyetle askerlik muafiyetinin ilgisi yok.
  • montauq  (28.07.16 18:22:39) 
m e b; Sana en yakın askerlik şubesi neresiyse oraya git.


  • angelus  (28.07.16 18:28:41) 
[]

yabancı dil öğrenme ilgili içeriği bol bir duyuru vardı, silindi mi o?

favoriye de almıştım oysa ama şimdi göremiyorum.
silindi mi?



 
neferkitty idi duyuru sahibi
evet silinmiş

  • basond  (28.07.16 15:04:02) 
peki neden silinmiş?
başka bir sosyal medyada yedeği var mıydı acaba?

  • m e b  (28.07.16 15:07:15) 
rica etmiştim bana davetiye yollamıştı mesaj atarsan kendisine yardımcı olur.

kendisine buradan çok teşekkür ediyorum.
  • basond  (28.07.16 15:12:07) 
[]

operatörlerin kullanıcının msj/arama içeriğini kaydetmeye hakkı var mı?

hukuki yönden soruyorum ve kesin cevap arıyorum. o yüzden "bence değildir ya", "geçen kaynımdan duydum da, o da kaydettiklerini söylemişti." tadındaki cevapları bilgi kirliliğine yol açmaması açısından istemiyorum, kusura bakmayın. benim için biraz önem arz ediyor da.


bu iletişim operatörlerinin, abonenin;
-hangi numarayla neyi konuştuğununu,
-attığı mesajların içeriğini,
-konumunu vs. gibi şahsi bilgilerini arşivleme gibi hukuki hakları var mı?

diyelim ki öldürüldüm veya kayboldum. operatörden delil amaçlı "m e b, en son xxxxxx numarası ile yyyy hakkında konuşmuş", "xxxxx numarasına 'zzzzz noktasında buluşalım' şeklinde mesaj atmış." gibi bilgiler alınabilir mi?


savcılık sınavına hazırlanan, giren arkadaşlarımın bir kısmı yepyeni hat aldı eski kullandıklarını iptal edip. güya geçmiş yazışmalar ve konuşmalar analiz edilip elenebiliyorlarmış savcı adaylığından.

eğer böyle bir şey varsa misal zaten çoğu suç önlenmez miydi veya suçlular yakalanmazlar mıydı?

 
Hayır durum böyle çalışmıyor, arşivleniyor evet konuşmalar, mesajlar ama savcılık talep etmeden kimse bunları açıp da dinlemiyor. Azıcık müge anlı izleyen herkes bunların arşivlendiğini bilir zaten :D bilgi kirliliği yapmıyorum bu arada ciddiyim.


  • ekaterina  (27.07.16 20:22:37) 
Sms mesajlari store and send ile calisiyor. Bu yuzden istendiginde server dan kontrol edilir. Aramaların listesi zaten kayit altinda ama aramanin kaydedilmesi icin teknik takip ve savcilik izni gerekiyor. Whatsapp ve online mesajlasmalarin serveri baska yerde oldugu icin o cok zor.

Bir de telefonuna tracker tarzi bir program kurulduysa senden habersiz oradan da takip mumkun.

boyle bir seye yasal olarak hakları var mi kismini duymamis olayim.
  • thewizardofearthsea  (27.07.16 20:34:49 ~ 20:44:07) 
@thewizardofearthsea:
İyi de özel hayatın gizliliğine müdahale değil mi bu? Neden WhatsApp veya Telegram gibi uçtan uca şifreleme yöntemini kullanmıyor veya devletin ilgili birimleri buna zorlamıyor?
Tamam, savcılıktan karar çıktıktan sonra takibe alınmak normal ancak neden sıradan vatandaşların gizliliği yok ediliyor?
  • m e b  (27.07.16 20:49:03) 
[]

şu reklamda yer alan şarkıyı bilen var mı?

www.youtube.com

herkes fellik fellik arıyor tıpkı benim gibi.


 
Sound hounda dinlettiniz mi?


  • kassiopeia  (26.07.16 21:18:34) 
evet, shazam + sound hound'da ayrı ayrı dinlettim ama hiçbir sonuç çıkmadı. bulunamıyor.


  • m e b  (26.07.16 21:43:21) 
[]

kpss sonuçlarından sonra tercih süreci nasıl işliyor/işleyecek?

lisans mezunları için girdiğim kpss'nin sonuçları elimde. şimdi ben neye göre ve nasıl tercihte bulunacağım acaba?
düz memurluk başvurularında da bulunma ihtimalim var mı?
uluslararası ilişkiler mezunuyum.
başvuru tarihlerini kaçırmadım, değil mi?

 
açıktan ilanlar her an her yerde olabilir. memurlar.nette falan ilanlar kısmına bak. torpil veya şanslıysan girersin.

merkezi atama ise kasım gibi olacak. üniversite tercihi yapar gibi tercih yapacaksın. evet düz memurluk başvurularında da bulunabilirsin. uluslararası ilişkilerin kodu var 1000 diyelim mesela. iibf kodu var 10001. lisans kodu 4001. sen bunları isteyen herhangi bir yere başvurabilirsin. yakında branş sıralaması açıklanır. bu sonuca göre merkeziden atanıp atanamayacağına karar verirsin
  • glamdr1ng  (17.07.16 19:42:22 ~ 19:43:46) 
[]

LG G3 telefonum yeniden başlayıp duruyor. Oyunla ilgili mi?

Telefonuma Pokémon Go oyununu indirdim market dışı bir yerden. Onu yüklediğim günden beri, oyuna tıkladığımda oyunun orta yerinde telefon yeniden başlıyor.
Bazen de başka uygulamada yapıyor bunu. Neden olabilir?
Sizde de aynı sorun var mı?


 
ısınıyor olabilir mi?


  • inheritance  (13.07.16 16:36:50) 
Bende de olmustu pil bozulmus.degisince duzeldi.buyuk ihtimal sorun pilde.


  • bugunolmadiamayarinkesinolacak  (13.07.16 16:54:26) 
lg g3 kullanıyorum, pokemon go yüklü. herhangi sorun yok. sil bir daha yükle istersen.


  • eindaclub  (13.07.16 17:20:20) 
Isınıyor ama daha önce hiç böyle yapmazdı.
Zannedersem pili değiştirmem lazım. İnternette yabancı forumlarda da böyle öneriliyor.

  • m e b  (13.07.16 18:15:38) 
[]

allah aşkına bir yardım edin ya: AB ile ilgili ders notlarınız var mı?

kaldığım tüm bütünlemelerden geçtim ama bir tane "türk tipi akademisyen"in, koca egosu yüzünden güzel kağıdıma 35 vermesi ve geçme notunun da 40 olması münasebetiyle bir kez daha kaldım dersten ve tek ders sınavına gireceğim. uluslararası ilişkiler okuyorum bu arada.

salı günü sınav var ve benim deli gibi çalışmam lazım ki yaz okuluna kalmadan mezun olabileyim. her neyse dersin içeriği ab entegrasyonu.

maastricht, amsterdam, nice, kopenhag kriterleri, lizbon antlaşması başta olmak üzere ab'nin kuruluşunu, gelişimini anlatan pdf, word, sunum şeklinde kaynaklarınız, ders notlarınız var mı acaba?

elimdekiler yetmiyor zannedersem ki hep ya 33, ya 35 alıyorum. iki senedir alttan alıyorum zaten.

 
Turkce mi ariyorsun? Bir de ne soruyor ki, bunlarin hepsi bilgi sonucta.


  • mrsmoon  (25.06.16 16:23:05) 
wikipediaya baksana?


  • kurnaz  (25.06.16 16:30:24) 
@mrsmoon: evet, türkçe arıyorum ama ingilizce de olabilir, bölüm ingilizce zaten. hoca genelde bir makaleden bir alıntı yapıyor ve "bunu xx antlaşması çerçevesinde analiz edin" diyor. mesela bütünleme sınavında "ab sadece ekonomik değil, aynı zamanda siyasi bir birliktir de." alıntısını vermişti.


@kurnaz: vikipedi'de konu çabuk dağılabiliyor ve ansiklopedik yapısı olduğu için bir bağ kuramıyorum açıkçası ders konusunda.
  • m e b  (25.06.16 16:38:33) 
@meb
örnek

en.wikipedia.org

şurada impact filan da yazıyor, bence gayet anlaşılır. ve eğlenceli de.
  • kurnaz  (25.06.16 16:48:37) 
Avrupa birliginin entegrasyon surecini,hangi devletlerin hangi olaylar sonucu birlige kabul edildigi (greece) ve en cok da entegrasyonun iceriginin cesitlendirilmesi uzerinde (Copenhagen kriterleri, once ekonomik sonra siyasi birlige donus surecini) calisabilirsin o zaman. Biraz stratejik calismakta fayda var. Hoca zaten tutup su su zamanda ne oldu diye sormaz. Okudugun bilgileri bir uluslararasi iliskiler ogrencisi olarak yorumlamani bekliyor, belki burada hata yapiyorsun. Dersi 2 sene once almisim, elimde not falan yok, hep alt donemlere vermisim kitaplari da. Eu integration diye yazarsan onune bir suru makale cikar diye tahmin ediyorum. Makale okursan, kuru vikipedi iceriginden daha faydali olur en azından yorum icerikli okumus olursun.


  • mrsmoon  (26.06.16 13:24:53) 
[]

"I'mma fuck me up a bitch"i nasıl çeviriyorsunuz?

Evet, nasıl çevirirdiniz?




 
ready to fuck up a bitch işte.


  • allanpoe  (24.06.16 23:29:02) 
yani?


  • m e b  (24.06.16 23:34:54) 
Sikişe hazır orospu diye çevirdim ben dandik ingilişçemle :D


  • loae haled  (25.06.16 01:00:10) 
[]

android için uygulama şifreleme programı ama şu tarzda:

-uygulamaların bildirimini gizleyecek, mesajların/bildirimlerin bildirim penceresinden okunmasını engelleyecek.
-cm locker gibi önce uygulamayı saniyelik açıp sonra da "aa benim bu uygulamaya kilit koymam gerekiyordu yhaaaa" tarzında mal gibi iş işten geçtikten sonra şifre sormayacak. kısacası programa tıklar tıklamaz şifreyi soracak, gecikmeyecek.
-işi neyse onu yapacak. vay efendim "şarj ekranına özel ekran koyayım", vay efendim "ekrana şifre koyayım istesen de istemesen de" demeyecek.

kısacası cm locker gibi olmayacak hiçbir şekilde.

var mı tavsiyeniz?

 
play.google.com
smart applock

bir deneyin.
  • faithless  (22.06.16 13:34:42) 
[]

isimden cep telefonu numarası nasıl bulunabilir?

118'li servisler kullanıldı ve sonuç alınamadı.
elimizde mevcut olan bilgiler: ilgili şahsın tc kimlik numarası, ailesinin isimleri, evlerinin adresi, okuduğu lise ve halen öğrencisi olduğu üniversite, okul numarası, doğum tarihi var.

arkadaşım bu kıza açılmayı düşünüyor lakin hiçbir şekilde ulaşamıyor.
nasıl bulunabilir?

 
devlet dairelerinde (nüfus, hastane vs.), bankalarda ya da okuduğu okulda tanıdık memur varsa belki. o da yine düşük ihtimal, kimse başkası için kolay kolay kendini riske atmaz..


  • nrmnm  (18.06.16 20:28:48) 
Bankada çalışan arkadaşınız varsa yardım isteyin fakat illegal bir yoldur.


  • gozu acik sevisen yahudi  (18.06.16 20:29:09) 
ağır stalkersiniz umarım ulaşamazsınız.


  • kuzey li  (18.06.16 20:35:51) 
@nrmnm & gözü açık sevişen yahudi: başka bir ihtimal yok mudur kendimizce deneybileceğimiz? mesela ekşi sözlük'te bir entry'de tc kimlik no ile akrabaların da tc no'sunun bulunabileceği yönünde entry vardı. bu şekilde bir yöntem yok mudur?


@kuzey li: ya arkadaşım deli gibi seviyor, aşırı mutsuz. ben de bu şekilde mutlu etmeye çalışıyorum işte.
  • m e b  (18.06.16 20:40:19) 
Gitsin evinin onunde beklesin abi o zaman,anasinin karnindan telefonlami cikti bu kiz da watsap disinda acilamiyor.yeni usul yurumuyorsa eski usul oturacak mektubu yazip postayla gonderecek.babasi bulursa bu is yatar .


  • duptıs  (18.06.16 20:51:23 ~ 20:51:40) 
Sosyal medyada ara bul. Ekle. Fake hesap olsun. Arkadaş listesinden bir cengaver gözüne kestir. Bir şekilde çıkar.


  • empty man  (18.06.16 21:08:59) 
@duptıs: onu yaptık. apartmanın önünde nöbet tuttuk saatlerce. ama olmadı.


  • m e b  (18.06.16 21:14:28) 
[]

şu powerpoint dosyasındaki efektleri kaldırabilen çıkar mı acaba?

we.tl

yazı geçiş efektlerini, animasyonları kaldırıyorum ama etki etmiyor.
ria etsem kaldırabilir misiniz? office 2013'te yapamadım bir türlü.

 
her slayttan tek tek kaldırman gerekiyor. bunlar slayt geçişi değil animasyon.

i.hizliresim.com bu şekilde.

bir de kusura bakma da, gördüğüm en kötü sunum. ya da umarım bu bir sunum değildir.
  • celeron 300a  (14.06.16 01:45:05 ~ 01:45:40) 
@celeron 300a: bu sadece finale çalışma amaçlı, birden fazla farklı sunumdan aldığım özet slaytlar zaten. sunum yapmayacağım yani hiçbir yerde :)

teşekkür ederim bu arada, hallettim başka şekilde.
  • m e b  (14.06.16 01:56:32) 
[]

şöyle bir instagram uygulaması var mı? (android)

arayüzü/anasayfası tıpkı instagram gibi olacak ve ben o görsellere dokununca kaydedeceğim.
instasave gibi olmayacak, takip ettiğim hesapların adını yazmakla uğraştırmyacak vs.



 
iGrab : Android

ios.wonderhowto.com : IOS
  • allanpoe  (09.06.16 22:55:36) 
[]

kyk bursu son muydu bu ay?

temmuz-ağustos aylarında kesin olarak yatıyor mu, yatmıyor mu? kesin deneyimi olanlar veya doğrudan yakının başından geçenlere tanıklık edenler cevaplayabilir mi?

bu arada burs/geri ödemesiz/karşılıksız/borçlanmadan alınan paradan bahsediyorum , krediden değil.


 
Son olur mu ya alıyorsun yine .


  • cabiday  (05.06.16 16:02:28) 
yine kafam karıştı.
hangisi doğru? :(

  • m e b  (05.06.16 16:04:27 ~ 16:04:35) 
Temmuzda da yatıyor diye biliyorum


  • megalomaniac  (05.06.16 16:10:11) 
Ben alıyordum en son .mezun oldum bana daha az güvenebilirsin:)


  • cabiday  (05.06.16 16:10:41) 
nrmnm +1

sözleşmeye yazılan miktar da o kadar sürelik kesintisiz miktar zaten. sözleşme dedim ama kredi diye düşünülmesin, burstan bahsediyorum ben de.
  • devilred  (05.06.16 16:52:37) 
burs alıyorum bu yıl mezun oluyorum haziran son burs.
aynı koşuldaysan hazıranda son yani yok 1-2-3 sınıfsan devam edıyor yazında yatmaya.

  • mymissingstars  (05.06.16 17:21:57 ~ 17:22:22) 
Bu arada, son sınıfım.
Kimileri son sınıf olunsa dahi eylüle kadar yattığını söylüyor.

  • m e b  (05.06.16 18:25:50) 
kyk'nın sitesinde vardı ama şu an 404 hatası veriyor açılmıyor,ben aklımda kaldığınca açıklayayım.

burs direk kesiliyor,yani haziran ayında son kez aldınız,temmuzda alamayacaksınız.(galiba diyeyim de linç gelmesin)

Edit: google önbelleği : webcache.googleusercontent.com


kredi ise normal şartlar altında eylüle kadar devam ediyor fakat okulunuz mezun olduğunuzu kyk'ya bildirirse yahut başka bi sebeple ilişiğiniz kesilirse eylül'e kadar beklemeden de kesebiliyorlar.
  • birfincankahvedahaisteyenadam  (05.06.16 18:57:06 ~ 18:57:55) 
son sınıf olunca haziranda bitirdiklerini okumuştum.


  • devilred  (05.06.16 19:19:45) 
okulunuz eğitim hayatınızın sona erdiğini bildirdiği ay kesiliyor geri ödemesiz olan, mevzuatta öyle yazıyordu. o da haziran ayı oluyor.

geri ödemeli olan ise son yaz döneminde de yatıyor.
  • olanlaolunmaz  (06.06.16 01:12:19) 
[]

Bugün mezun oldum ve çok mutsuzum. Nasıl geçecek bu?

Bugün mezuniyet törenim vardı. Yurttan edindiğim dostlarımın katılımıyla çok da mutlu oldum. Ama ne yazık ki mezun olup onlarla bir daha asla eskisi gibi aynı evde yaşayamayacağımı, bu kadar çok vakit geçiremeyeceğimi, kapitalizmin getirdiği modern kölelik yüzünden herkes kendi yolunda giderken bu dostluğu mesafeyle soğutacağını, herkesin önceliklerinin değişeceğini bilmek beni çok üzüyor an itibariyle. Hele ki edindiğim dostlukların sadece üniversite dünyasıyla sınırlı olduğunu ve onlardan başka dostumun olmadığını düşününce, çok daha yıpratıcı bir sürecin beni beklediğini biliyorum.
Nasıl geçecek bu? Ben bu samimiliği iş dünyasında ne kadar bulacağım? Yeni insanlarla tanışmaktan nefret eden biri bunları nasıl aşacak? Bu boşluk nasıl dolacak?



 
Okul bitti, baska bir kitaya tasindim.

Hala universiteden arkadaslarimla gorusuyorum Turkiye'ye gittigimde. Gidemedigimde arasiyoruz filan. Ayrica ayni yerde yasamaman icin bir sebep yok, 1-2 arkadasinla eve cikabilirsin.
  • fortisvita  (02.06.16 22:41:19) 
Gercekci ol, o zaman gecer.


  • stavro  (02.06.16 22:42:09 ~ 22:42:18) 
İnce endişenzle dalga geçenlere bakmayın.
Arkadaşlar insanlar bu duyurularda bazen kalplerini, duygularını, üzüntülerini açıyorlar bize, daha hassas davransak sizce de güzel olmaz mı? Belki kalp kıracağız bilemeyiz çünkü, lütfen...

Haklı bir kaygı bu. Sizin adınıza üzüldüm gerçekten. Ama belki siz bu kaygılarınızla o samimi insanlardan kopmamak için çaba sarf edebilirsiniz birez da olsa işe yarar, onlar da dünyada bazı güzel değerleri tekrar tekrar hatırlar :)

Alkol böyle durumlarda unutmaya yardımcı olue mu bilinmez, ama siz pes edip kendinizi uyuşturacağınıza bu dünyada yok olanları yaşatmak adına savaşırsanız, hiç olmazsa kendinizi, ya da bir iki kişiyi mutlu edersiniz belki.

Mezuniyetiniz hayırlı uğurlu olsun.
İnşallah köle olmayacağınız bir sisteme dahil olursunuz.
Kolay gelsin.
  • damba  (03.06.16 00:04:26) 
Bi kaç aya geçer. 15 yıl geçmiş geriye dönüp baktığımda. Neler geçmediki.


  • delicevat  (03.06.16 00:41:23) 
Bu konuda en çok üzüldüğünüz zaman bu zaman olacak. Zaman geçtikçe daha daha az üzüleceğinizi düşünerek rahatlayabilirsiniz az bir nebze de olsa.

Üniversitedeyken evli bir arkadaşım vardı, üniversiteden sonra başka bir şehre taşındı. İki sene sonra yeniden görüştük ve tam da bu konu hakkında konuşurken 'Aman, bu da evlilik gibi. Şimdiki gibi özel olmayacağını düşündükçe insanın aklı çıkıyor ama o süreci yaşarken de hiç acısız, sakin sakin kabulleniliyor. Sonra hiç hissetmiyorsun bile' demişti. Belki haklıdır, işin sadece mezuniyet tarafını biliyorum ben. Benim açımdan böyle bir süreç oldu, umarım sizin için de olabildiğince rahat geçen, hatta bu günleri aratmayan bir süreç olur.

Şu an lise arkadaşlarınızla ne sıklıkta görüşüyorsunuz ve haklarında ne hissediyorsunuz? Arkadaşlar açısından durum bundan çok farklı değil. İş arkadaşlarına gelince; onların nasıl insanlar olacakları ve aranızın nasıl olacağı tamamen çalışılan yerlere bağlı. Kanlı bıçaklı olmak da bir olasılık, can ciğer kuzu sarması da.Umarım can ciğer kuzu sarması olandan denk gelir.

Bu boşluk zamanla dolacak. Hemen dolmayacak ama bir zaman sonra bir boşluk olmayacak. Söz.
  • aychovsky  (03.06.16 00:50:13 ~ 00:51:39) 
[]

siz olsaydınız ne yapardınız? (iki taraflı soru)

üçüncü sınıfta çok zor bir ders var, siz de zorlandınız bayağı ve kaldınız. bir sene sonra, son sınıfta yeniden aldınız. dersiniz çakışıyor diye bu derse de giremediniz vs.

vize, etkinlik ve final notlarınız sırasıyla: 40, 30, 35. bizim yönetmeliğe göre finalden 40 alamayınca direkt kalıyorsunuz.
bu arada sınıf ortalaması da hepsinde 70.


şimdi siz:
a) öğrenci olarak hocaya "hocam etkinlik puanımdan 5 puanı final notuma ekler misiniz? son senem zaten ve bu dersi ikinci kez alıyorum, lütfen." diye e-posta atar mıydınız?
bu arada daha bütünleme şansınız da var.

b) hoca olarak size böyle bir e-posta gelse nasıl bir tavır takınırdınız? "ulan daha bütünleme sınavları bile başlamadı, havadan puan yok sana, bütünlemeye gir, hadi naş!" mi derdiniz?

 
Ben mail atardım ama hoca olsam o puanı vermezdim.


  • stereoseyfi  (29.05.16 19:10:26) 
asla atmazdım
atanı çok pis tokatlardım.

  • basond  (29.05.16 19:10:53) 
atmazdım çünkü finale puan eklenmesi sacma olur.Büt sansi varsa onu denerdim.


  • Lola90  (29.05.16 19:12:53) 
Ortalama o kadar yuksekken 5 puan eklemesi gecmek icin yetiyo mu?

Tanidigim ve beni bilen bi hocaysa once yuz yuze konusmaya calisirim. Mezuniyet durumumun oldugundan bahsederim. Boyle boyle bi is teklifi var onu kacirmak istemiyorum mezun olmam lazim derim. Yuz yuze konusamiyosam mail atarim.

Tanidigim bildigim ogrenciyse geciririm. Dersle alakasi olmayan ilgisiz bi tipse birakirim.
  • turuncu sufle  (29.05.16 19:15:14) 
a) büte sakla hocaya yakınma hakkını ve gidip yüz yüze söyle ne söyleyeceksen.

b) büt sonrası sadece 5 puansa ve son senesiyse, sırf o 5 puandan okul uzayacaksa ben verebilirim; bir başkası tek ders sınavına bırakabilir. ayrıca çakışan dersleri almakta bir sorun yok.
  • devilred  (29.05.16 19:24:15) 
@cosmicstring: ben daha ilk haftadan belirtmiştim aslında kendisine.
bizim okulda çakışsa bile sistemden düzeltiyorlar, ama derse pratikte yine de giremiyorsun.

  • m e b  (29.05.16 19:25:53) 
maille olmaz o iş, zaten herkes mail attığı için sallamıyorlar. ama odasınına gidip konuşsan farkedebilir bence. benim sınıf arkadaşlarımın çoğu bu puanları yalvara yalvara kazandılar


  • gazozailacatmauzmani  (29.05.16 19:50:24) 
[]

araştırma görevlisi olmak için sadece yds+ales yetiyor mu?

diyelim ki abc üniversitesi araştırma görevlisi ilanı verdi.
ilan için 70'er puan istiyor ales ve yds'den. özel şartlar yoksa, başvuru yapıyoruzve bekliyoruz, öyle mi? yani mülakat vs. beklemiyoruz?



 
aynen öyle. daha sonra not ortalaması + ales + yds puanları belirli yüzdelerle hesaplanıyor, 1 kişi alacaklarsa 5 kişiyi sınava çağırıyorlar. genelde yazılı sınav + mülakat yapıyorlar. kazananı kadroya alıyorlar.


  • tss  (28.05.16 21:10:20) 
ilan açılır, başvurular alınır, ön değerlendirmede ales puanının %60'ı ve yds puanının %40'ı alınıp toplanarak elde edilen puanlar sıralanır, kadro kaç kişilikse 10 katı kadar aday yazılı sınava çağrılır. yazılı sınav sonrası ales %30, mezuniyet notu %30, yazılı sınav %30 ve yds %10 olmak üzere hesaplanan puan sonucu ilk sıradaki aday kadroyu alır. mülakat yok normal şartlarda.


  • cinsi kisi  (28.05.16 21:13:20) 
o zaman ortalamanın düşük olması (2.20'lerde olması gibi), ales ve yds yüksekse sorun teşkil etmiyor çok fazla, öyle mi?


  • m e b  (28.05.16 21:23:54) 
2.20 ortalama şansı epey düşürür.


  • cinsi kisi  (28.05.16 21:29:27) 
alesten 95 üzeri almış olsan da 2.20 ile şans düşük. Bir de not açısından da bir alt sınır vardı diye biliyorum 2.50 olabilir


  • ıch will  (28.05.16 22:27:09) 
[]

gezi eylemlerinde havlayan bir adam vardı, onun başlığı açılmış mıydı?

twitter.com




 
ee nolmuş yani soru ne?


  • nothing in my way  (28.05.16 15:29:50) 
@nothing in my way: merak ettim, okuyacağım ve nasıl tepkiler gelmiş, bakacağım.
ayrıca sorum da başlıkta zaten.

  • m e b  (28.05.16 15:33:57) 
adam malın teki. ama altta yorum yazan beyin yoksunları ondan on kat daha mal.


  • nothing in my way  (28.05.16 15:37:00) 
sorunun cevabı bu sanıyorum:
eksisozluk.com

  • güneyli çocuk  (28.05.16 15:43:17) 
[]

uluslararası ilişkiler öğrencisi kpss'de hangi soruları çözmek zorunda?

bir de "a, b, c bölüm sorularını yapmak zorundasın", "e, f, g isteğe bağlı olan sorulardır, ister yap, ister yapma" şeklinde yönlendirirseniz şahane olur.




 
kpss gk-gy + bu haftasonu yapılacak alan sınavlarında uluslararası ilişkiler hangi oturumdaysa onu (sanırım pazar öğleden sonra oturumu).

Bu oturumda sadece uluslarası ilişkiler sorularını çözmen yeterli ama vakit illa ki artacağından diğer bölümlerden de yap yapabildiğin kadar derim.
  • skooma  (27.05.16 22:40:45) 
@skooma: ama etraftan, her iki oturuma da gireceğim söylendi? yani her iki oturumdan da farklı testlerden yapmam gerekiyormuş.

gy-gk'yi zaten çözdüm.
  • m e b  (27.05.16 22:55:55) 
dostum parasını yatırmışsan gireceksin zaten. bir kurum bilmem ne puan türünde adam istiyorum herhangi bir lisans mezunundan dicek. bu puan türünde ne var. gk gy, uluslar arası ilişkiler, iktisat. bunlar hep farklı oturumda. bu sebeple her oturuma girmekte yarar var. zaten girmezsen o puan türün hiç hesaplanmaz.


  • glamdr1ng  (27.05.16 22:59:14 ~ 22:59:26) 
Tüm puanların hesaplansın istiyorsan kpss-a için tüm oturumlara girip her bölümün sorularını (iktisat,çeko ıvır zıvır) çözmen gerekir. Uluslararası ilişkiler için ise Pazar-öğleden sonra oturumuna girip uluslarası ilişkiler sorularını -haliyle- çözmen gerekir.
Eğer belirli bir puan türü hedefliyorsan, o puan türü hangi bölüm sorularını çözmeni istiyorsa ona göre ayarlayıp gireceksin sınavlara.

örn: abc bakanlığı p43242 türünden alım yapıyor.
p43242 puanının hesaplanması için kılavuza bakıyorsun:
gk-gy + uluslar + maliye
uluslar pazar öğleden sonra oturumunda
maliye de pazar sabah oturumunda olsun diyelim
bu iki oturuma da para verip giriyorsun ve bir oturumda maliye sorularını,
diğerinde de uluslar sorularını çözüyorsun.
Hepsi böyle.
  • skooma  (27.05.16 23:13:31) 
Uluslararası haricinde hukuk, iktisat, kamu yönetimi. Bunları garanti çöz. Yapabildiğin kadar yani. Uluslararası İlişkiler mezunları genelde p-33, p-36, bir ihtimal p-108 (bunda alan bilgisi yok) puan türünü kullanır.

Ama A grubu ilanlarında genelde direk "İİBF mezunları" yazıp tek puan türüne göre sıralama yapanlar da olur ki, o yüzden bütün testlerden 3-5 tane soru yap, puan türün hesaplansın.
  • sacred soul  (27.05.16 23:52:55) 
[]

halay ezgili yabancı bir şarkı duydum, kimin olabilir?

az önce caddeden geçen bir arabadan yabancı bir şarkı çalıyordu.
nakaratında sesi rihanna'nınkine benzeyen bir kadın zannedersem "dreamin' dreamin'" diyordu ve arka fonda halay müziğine çok benzeyen bir ezgi vardı. tek yakalayabildiğim bu. bulamaz mısınız? :(



 
  • mattiadestro  (25.05.16 20:01:56) 
@mattiadestro: björk olsaydı anlardım sanki ama çok benziyordu buna. belki de buydu, teşekkür ederim.


  • m e b  (25.05.16 20:57:30) 
[]

google play'e kredi kartımı ekleyemiyorum ve şu hatayı alıyorum. niye?

"bu kart bilgilerini düzeltin veya farklı bir kart deneyin." şeklinde hata alıyorum.
başka web sitelerinde aynı kartımla harcama yapabiliyorum ancak bir tek itunes ve google play'de kredi kartımı kullanamıyor, hatta hiç ekleyemiyorum. size de oldu mu bu?



 
Yurtdisina kapalidir kart?


  • crown  (23.05.16 20:11:25) 
Limiti dolmuştur ya da banka kartıysa içinde para yoktur.


  • cemallamec  (23.05.16 20:24:03) 
@crown: ama önceden itunes'tan satın alabiliyordum albüm, şarkı. neden şimdi kabul etmiyor?

@cemallamec: limit de var, başka şeylerde harcama yapabiliyorum. internetten kitap, bilet vs. alabiliyorum.
  • m e b  (23.05.16 20:44:13) 
1. Bankalar guvenlik sistemlerinde guncelleme yapabiliyorlar, onceden yurtdisi acikken sonra kapanmis olabilir
2. Kart degistiyse (son kullanma tarihi dolup yeni kart gonderildiyse) gene guvenlik ayarlari degismis olabilir

Tabi bunlar hep olasiliklar, gercek cevabi sadece bankaniz bilir.
  • crown  (23.05.16 20:59:41) 
[]

babanın tc kimlik no'sundan çocuklarının tc no'su bilinebilir mi?

var mı öyle bir yöntem?
bir de cilt no'su neye göre belirleniyor?



 
babadan çocuk belirlenemez ama tc kimlik numarasının bir algoritması var. son iki hane kontrol kodu ve modüler aritmetik kullanılarak basamaklar arasındaki bir ilişki ile bulunuyor, internetten bulabilirsiniz. ilk 9 hanenin ise kendisinen bir önceli veya bir sonraki tc kimlik numarasıyla arasında 29999 fark var. yani kendi tc kimlik numaranızın ilk 9 hanesine 29999 ekleyip çıkan sayıyı o algoritmayla işlem yapıp son iki hanesini de bulursanız o da bir akrabanızın tc kimlik numarası çıkacaktır. kendi tc kimlik numaranızdan yukarı aşağı doğru gittiğinizde bütün akrabalarınızı bulabilirsiniz.

cilt no kesinlikle söylendiği anlamda bir cilt no. nüfus idaresinde sizin kütük bilgilerinizin yazdığı cildin numarası. bayaa böyle koskocaman bir defter. bir özelliği yok. kitaplığa koyarken numaralamışlar, size ne denk geldiyse.
  • kibritsuyu  (21.05.16 14:19:05) 
[]

+18 zayıflayınca penis küçülür mü?

dalga geçmeden cevap verirseniz memnun olurum.
eskiden de zayıftım, şimdi 58'imdir en fazla. ama sanki eskiye oranla penisim küçülmüş gibi hissediyorum. var mıdır böyle bir şey?



 
haha :)

şişmanken küçük göründüğünü söylerler aksine, o da sadece görünme işidir, boyut hala aynıdır. bence sana öyle geliyor :)
  • devilred  (18.05.16 22:16:09) 
tam aksine, etrafındaki yağlar eriyince daha büyür. yani biyolojik olarak büyümez ama daha büyük görünür devilred'in dediği gibi.


  • baba jo  (18.05.16 22:17:24 ~ 22:21:04) 
abi 58 kilo yetişkin erkek mi olur, sen nesin ki penisin ne olsun? boyunu bilmiyorum gerçi ama hani ideal kilon 58'in üzerindeyse ona çıkmaya çalış bence. vitaminsizlikten belki daha küçük görünüyodur gözüne.

normalde tam tersi oluyor. ekstra 10 kilo için 1 santim gider. yani penis olduğu yerde durur ama yağ tabakasından dolayı ocak dışı kalır, toplamda 6 santimse 5 görünür anadın mı. kendimden biliyorum amk. mis gibi pipi gitti yav :/
  • der meister  (18.05.16 22:23:24) 
Kuculmez. Kesin bilgi.


  • stavro  (18.05.16 22:31:54) 
Pipiyi değil kilonu dert etmelisin bence.


  • soso  (18.05.16 22:53:08) 
Dostum yanlis anlama da burada ki bircok kisinin sadece penisi 58 kilo zaten. Nesin sen hobbit falan mi? Ekmeh ye ekmek, kilo al biraz. O ne oyle.


  • kareem said  (18.05.16 22:55:50) 
@der meister @kareem said:
boyum 170, en fazla 63 kiloya çıkabildim. sonra hep bir düşüş yaşadım. iştahım tam zannedersem çünkü boğazım da hiç boş kalmıyor. ama nedense kilo alamıyorum, hep kaybediyorum.

  • m e b  (18.05.16 23:40:23) 
o değil de çevremde 116 kiloluk adamlar var. kiloları sizin tam iki katınız kadar! :)

öte yandan kilo al diyenlere bakmayın. sağlıklı olacak kiloda olun yeterli. şişman olmaktansa zayıf olmak daha iyidir.
  • microfiction  (19.05.16 00:20:48 ~ 00:44:19) 
kilo verdikçe penis etrafında gömülü olduğu deriden çıkar dolayısıyla kilo verdikçe uzar. senin küçük görmen psikolojik olsa gerek


  • KidLazer  (19.05.16 01:18:04) 
tabi, 43 ol mesela komple içine kaçar.


  • mrvengeance  (19.05.16 01:29:40) 
[]

şu doğru mu olmuş?

"we expected the heat to rise parallel to different heat input provided in the first 6 experiments."

demeye çalıştığım şey ise:
-beklentimiz ilk 6 deneyde farklı ısıtma güçlerine karşılık olarak sıcaklıklarda paralel bir artış sağlamaktı.

en azından yakın anlamda bu şekilde çevirdim.

 
doğru olmamış.

türkçesini düzeltmelisin önce.
beklentimiz... sağlakmaktı?
  • manuel mandalina  (14.05.16 14:41:41) 
bana ait bir cümle değil bu, arkadaşıma ait.
yaptığı bir deney ile ilgili.

  • m e b  (14.05.16 14:50:21) 
ben de yakın bi çeviri yaptım. belki yardımcı olur.

what we expected was to see the heat rised proportionally according to heat inputs of the first 6 experiments.
  • victum  (14.05.16 14:53:13) 
bi tane de ben bırakayım.

In the first 6 experiments we aimed/expected to obtain parallel temperature increase in response to different levels of heating.
  • lazpalle  (14.05.16 14:59:42) 
[]

büyük bir sql dosyasını nasıl açabilirim?

notepad haricinde nasıl açabilirim?




 
access denenbilir.

studio express var ucretisiz onu inderebilrisin.

oracle 11g express acabilir.
  • helenart  (11.05.16 22:29:26) 
Bahsettiğin esql kimlik bilgilerimizi içeren dosyamı?


  • Bysb  (11.05.16 22:36:27) 
@helenart: teşekkürler ama bunlar yavaş mıdır? 010 editor diye bir program ile aşırı yavaş arama yapabiliyorum dosyanın büyüklüğünden dolayı.

@Bysb: evet. ailemdekilerin adı var mı, ona bakacağım. yarın bir gün sorun çıkmasın da erken müdahale edebilelim diye.
  • m e b  (11.05.16 22:47:06) 
@acemi: web sitesi açıkken bazılarımıza bakmıştım ve bulamamıştım ama bazıları görünüyordu. kısmi olarak yer alıyoruz.


  • m e b  (11.05.16 23:45:33) 
[]

yalnızlık çekiyor musunuz?

bu bildiğimiz "etrafında insan olmama" durumundan değil de ruhen yalnızlıktan, hiçbir yere ait olamama hissinden, barış manço'nun dönence'de belirttiği gibi, siz simsiyah gecenin koynundayken uzaklarda güneşin doğmasından, raif efendi'nin maria puder'e "anlıyorum, anlıyorum... tamamen yalnızım... ama berlin'de değil... bütün dünyada yalnızım... Küçükten beri..." şeklinde izah ettiği durumdan, aileniz dışında hiç kimsenin mutlak olarak sizi sevmemesinden bahsediyorum.

nasıl geçecek bu his? bende mütemadiyyen mevcut da...


 
Türkiye'de yalnız hissediyorum. Kemalist değilim, muhafazakar değilim, eşimi/sevgilimi aldatmak istemeyen bir erkeğim, para düşkünü değilim, ateist değilim, dindar değilim, hiçbir politikacıya hacıya hocaya lidere teba değilim, başını kapamak isteyeni de kendi kararıysa destekliyorum, çıplak gezmek isteyeni de kendi kararıysa destekliyorum, içki içmek isteyene de katılırım, din sohbeti yapmak isteyene de, Kürtlerden nefret etmiyorum ama Kürtler yalnızca Kürt oldukları için harikadır demiyorum, Türk olduğum için gurur duymuyorum çünkü insan kendi başarılarından gurur duyar yalnızca diye düşünüyorum tanımadığı insanın yaptıklarından değil, eşcinsellerin ne yaptığı beni ilgilendirmiyor kimsenin özel yaşamına karışmıyorum, biseksüellerin de çapkınların da fahişelerin de...

Türkiye'de ise taraf tutmak zorundayız! Birine teba olmak zorundayız yoksa iş bulamayız! Kürtsem Kürtler ne yapıyorsa haklı demek zorundayım, Türksem Ermenilerden nefret etmek zorundayım! Eşcinselsem yaşlı erkeklerden, şişmanlardan, fakirlerden, aşırı feminenlerden nefret etmek zorundayım! Ama düzcinselsem eşcinsellerden nefret etmeliyim! Sunniysem Alevilere dinsiz demek zorundayım! ... Falan filan
  • Traveller  (04.05.16 21:58:53 ~ 22:09:59) 
bende de var o. annem ve kardeşlerim dışında kimseyle bir gönül bağı, efendime söyleyeyim dostluk kardeşlik türküsü tutturamıyorum. onlarla olan ilişkim bile fazla yüzeysel bana kalırsa. kardeşlerimle birlikte hiçbir şey yapmıyorum. annem desen, çalıştığı için zaten yanındayken bile göremiyorum doğru dürüst. biri ilgi gösterse, bir ortama dahil olsam mesela sanki bunu lütfen yapıyorlarmış, aslında istenmiyormuşum gibi hissediyorum. hala kurtulamadım bundan.


  • der meister  (04.05.16 22:01:57) 
ben aile içinde de yalnız hissediyorum ne edücük? hiç.


  • rayde  (04.05.16 22:06:16) 
Evet. İstisnasız her gece kafamı yastığa gömdüğümde oluyor bu his.

Gün içinde o kadar belli etmiyor kendini okulda, aileyle vs. ama geceleri bir yalnızlık çöküyor evet.İçki içerken mesaj atacak birini bile bulamıyorum artık. Uzun zamandır gözlerimin içine bakıp gülümseyen, beni de gülümsetebilen kimse yok.Doğum günlerimi kutlayanlar giderek azalıyor. Bunlar oldukça ben daha bireysel bir insan oluyorum, ben daha bireysel bir insan oldukça daha da yalnızlaşıyorum.

Ama bunun dışında, ailemle sürekli gidip geldiğimiz yere bir araba yolculuğunda yalnızlık çekiyorum. 10 yıl sonra veya daha erken onlardan ayrı olacağımı, öleceklerini, belki başka bir ülkede olacağımı düşünüp yalnızlık çekiyorum. Öldüklerinde, bir daha onlara asla ulaşamayacak olma düşüncesi korkutuyor beni. Bir daha aynı yoldan çocukluğumdaki gibi geçemeyeceğimi, geçsem bile aynı şeyleri hissedemeyeceğimi düşünüyorum.

Yolculuk bitip çocukluğumun geçtiği eve geldiğimizde, çocukluğumdaki şen şakrak evi değil, soğuk, gri ve kasvetli bir ev buluyorum. ''Aitlik'' duygusunu çok güzel hissederdim çocukken, eve dönelim dediğimde kafamdaki ev bir sığınaktı, aileyle beraber olduğum sadece bize özel, kapıyı kapattığımızda hiçbirimize bir şey olmayacak bir yerdi benim için. Şimdi sadece soğuk duvarlardan oluşuyor.Eskiden çocukluğumun geçtiği şehir şimdi Rusya'daki terk edilmiş kentler gibi geliyor. Yalnızlık çekiyorum.

Dostlarla, tanıdıklarla bir birahane masasındayken, rakı sofrasındayken gülüşmeli sohbetin bitip, bir iki dakikalık sessizliğin olduğu ''o'' zaman yalnızlık çekiyorum. Sanki zamanımız kısıtlı gibi, bir daha onlarla görüşemeyeceğim gibi geliyor. Oraya ait olmadığımı hissediyorum, geleceğin belirsizliği ve bu belirsizliğe karşı kimsenin olmayışı beni korkutuyor. Yalnızlık çekiyorum.

En son konuşup hoşlandığım kıza sarıldığımda, yine yalnızlık çekiyordum. Biliyordum çünkü gideceğini, fazla uzun sürmedi öylede oldu zaten. Güvenemiyorum böyle olunca da, sanki ben onun için gelip geçiciyim gibi hissediyorum. Biliyorum da onun için öyle olduğumu. Bunlar beni daha da kendi kabuğuma çekiyor. Gün içinde gülüp eğlenip alkol alınca susup başını öne eğen, yüzü düşen insanlar hakkında az çok bilgi sahibi olmuşsunuzdur artık.

Ait hissetmiyorum. Sanki sürekli tek başıma bir yolculukta gibiyim, yanımdakiler de geçici insanlar, eğer kendime koyduğum hedefleri (maddi-akademik vs.) başarsam bile, en çok istediğim şey olan başka bir ülkeye taşınıp iyi parası olan bir iş bulduğumda bile aynı şekilde hissedeceğimi biliyorum.

Yanıma kimseyi alamayacak kadar yalnızlaştım artık, beni buna mecbur bıraktılar.

Önceden sarıldığın, sıcaklığını hissettiğin insanlarla hiç tanışmamış gibi göz göze gelmeden geçip gidiyoruz. Hep böyle oldu, muhtemelen de olmaya devam edecek.

Umursanmama hissi. Yalnız hissetmekten daha da kötü bence. Umursanmamaktan kastım, sanki orada yokmuşsunuz gibi davranılması. Karşılık olarak sizin de davranmanız. Yaşadığınız onca şeyden sonra herhangi biri olmanız. Böyle yalnızlık denizinde boğulan biriyken denizin değil de son umutla tutunduğunuz şeyin sizi boğması.

Gün içinde gördüğünüz o ''rahat'', kimseyi düşünmeyen, hiçbir şeyi kafasına takmayan insanlar belki de bu uzun yollardan geçip bu hale gelmiş ve o yolda hala da yürümektedirler.
  • utkumon  (04.05.16 22:33:33) 
Cekmiyorum. Erkek arkadaşım ve ailemden baska kimse yok.

Yalnızlık bir eksiklik olduğu icin tersinin bilgisine de sahipsin ki bunu hissediyorsun demektir. Yani mutlaka bir yerde yalniz olmadigin bir durum oldu, bir yere ait oldun ve simdi bu yok. Bir kere olduysa yine deneyimleyebilirsin. Bence yalnız hissetmek kayitsizliktan cok daha iyi :)
  • shadowcat  (04.05.16 22:43:23) 
@utkumon: her kelimene katılıyorum. ben de işte böyle hisler içerisindeyim.
etrafımdakiler benim için değişmez-yeri doldurulamaz iken ben onlar için öyle değilmişim gibi hissediyorum. onları bir tutunacak dal gibi görürken onların beni öyle görmediğini düşünüyorum ve yalnızlık yine beliriyor onların bedenine bürünerek...

  • m e b  (04.05.16 22:44:54) 
Yalnız olmadığım bir duruma geri dönebilmemin tek yolu geçmişe dönebilmek. Bunu da maalesef fizik imkansız kılıyor.

@m e b: İşin kötüsü ben bunun nasıl geçeceğini de bilmiyorum ve sürekli böyle sürmesinden korkuyorum. Ait olmama yalnızlığını belki seni gerçekten seven biriyle giderebilirsin, yeni yerleri size ''ait'' yapabilirsiniz ama önceki yaşadıklarımdan dolayı hayatıma yeni giren birinin bana çok yakınlaşmasına izin vermek, ona bağlanmak istemiyorum açıkçası. O gittiğinde üzülmek, aynı şeyleri baştan baştan yaşamak istemiyorum.

Bu genç yaşımda karaciğerimi yitiricem az kaldı.
  • utkumon  (04.05.16 22:51:49) 
evet. bilmiyorum malesef. bilsem boyle hissetmezdim zaten :/


  • in vino veritas  (04.05.16 22:56:19 ~ 23:01:45) 
Evet. İnsan sevgimi kaybettim. O zamandan beri yalnızlık üstüme yabıştı.


  • hasmetizm 2046  (04.05.16 22:58:30) 
@utkumon, hepsini okudum yarın kemoterapiye başlıyorum


  • azizakin  (04.05.16 23:00:20) 
Evet hissediyorum. Utkumon'un dedigi gibi, gun icinde o kadar belli etmiyor kendini. Cunku bir seylerle mesgul oluyorsun. Ama yapacak bir sey kalmadiginda, surekli bunu dusunuyorum, ne kadar yalniz oldugumu. Yani bu yalnizlik sevgilinin olmamasi vs meselesinden ote.

Yani etrafimdaki insanlara bakiyorum bazen. Aileleriyle olan iliskilerini kiskaniyorum sanirim genelde. Kimisinin anne babasiyla. Kimisinin kuzenleriyle. Kimisinin abi, ablasiyla. Cunku benim hicbiriyle normal bir iliskim yok. Yani uzulerek soyluyorum ki, asla istedigim anne, baba, kuzen, abi ya da ablaya sahip degilim. Ya da sorun bendedir belki. Ben de istenilen cocuk, kuzen, kardes olmayabilirim.

Su an kendi acimdan bakiyorum. Daha farkli olsun isterdim. Yani bir sikintim oldugunda, annem, babam, abim, kuzenimle bunu paylasabileyim isterdim. Ama hicbir zaman oyle bir iliskim olmadi. Bir odada ben kendi sikintilarimla durur iken, diger odada da onlarin kendi sikintilariyla durduklarini bilip ama asla iki tarafin da digerinin odasina gecmedigi bir haldeyiz. Diger odaya gecmeyi de denedim tabii ama olmadigini gordum.

Insanlarin mutsuz, uzgun vs vs hissettigi zaman, yaninda bulunmasinin bile onlara rahatlik ve guven hissi verdigi birileri var en azindan. Etrafimda hic boyle bir insan yok. O yuzden her zaman tek basima oldugumu, arkami kollayan birinin, o kotu ve zor animda yanima kosacak birinin olmadigini hissediyorum. Beni uzen sey bu.

Nasil gececek. Bunu kabullenip bir birey olarak yasadigimda sanirim. Evet, boyle bir insanin olmasi arti sanirim. Ama olmamasi da eksi degil, normal olan. En azindan ben boyle dusunuyorum.
  • yuzır  (04.05.16 23:10:25) 
@azizakin :) Yazılacak, anlatılacak çok şey var ama bulunduğum durumdan çıkmama yardım etmiyor ne yazık ki.


  • utkumon  (04.05.16 23:11:52) 
ateistim. tüm arkadaşlarım boğaziçidne cerrahpaşada. ben itüde boktan bir bölümdeyim. hissedişyorum. kız arkadasımın yanında da calıstıgım barda da okulda da rıngte de her yerde.


  • standart  (04.05.16 23:14:05 ~ 05.05.16 02:29:32) 
hayatta annem dışında kimsem yok. babamla diyaloğumuz yok gibi bir şey. aramız kötü değil ama çok nadir bir araya gelip sohbet ederiz. ablam ve abim var. onlarla da 2-3 haftada bir konuşuruz. onlar kendi evleriyle aileleriyle çocuklarıyla fazlaca meşguller zaten. 3-4 tane arkadaşım var onlarla da 1-2 ayda bir görüşürüz. iş arkadaşlarımla da pek samimi değiliz, sadece iş yerinde azıcık muhabbet edip evlere dağılırız. takıldığım biri var. onunla da aramda mesafe var. günde mesaj yoluyla birkaç kez iletişiriz ve sık görüşmeyiz.

bu yalnızlık beni rahatsız etmiyor ama. bilakis rahatlatıyor. mesleğim dolayısıyla hep çok büyük kalabalıkların içindeyim. çevremde her zaman onlarca insan oluyor ve onlarla iletişim kurmak zorundayım. haliyle işten çıkınca canım ağzımı açmak istemiyor. böylesi bir hayat işime geliyor doğrusu.
  • köstebek kurabiye  (04.05.16 23:31:06) 
Benzer duyguları hissediyoruz kardeşim.


  • sorunvar  (22.09.16 01:16:21) 
[]

ingilizce'de şunu tam olarak nasıl söylerim?

"xxx verimli olmalı ki grup da verimli olabilsin."




 
xxx should be efficient so the group does.


  • devilred  (04.05.16 01:30:40) 
@devilred: ben bunu düşünmüştüm ama çok yavan geldi sanki.


  • m e b  (04.05.16 01:32:41) 
devilred'e ufak bir düzeltme.

xxx should be efficient so does the group
  • antikadimag  (04.05.16 01:33:01) 
@antikadimag

orada so'yu böylece anlamında kullandım ama senin dediğin gibi de olur.
  • devilred  (04.05.16 01:35:19) 
Yukaridaki yanitta sanki does yerine is olmali.

Benim yanitim:


xxx should be efficient for group to be so also. Yukaridaki kadar akici olmayabilir ama bence daha acik.

Guncelleme: yukaridaki ceviride is de degil, will be olmali. ..., so the group will be.
  • scars dont fade  (04.05.16 01:47:42 ~ 02:51:26) 
is konusunda katılıyorum, is olsa daha doğru olacak. gecenin bu saatinde bu kadar oldu, kusura bakmayın.


  • devilred  (04.05.16 01:53:33) 
siz tam çevirisi deyince hafif yavanlık yapmış tabii, alternatif bulunsun diye

the efficiency of xxx is needed/expected to be able to ensure an efficient group.
  • kaichi  (04.05.16 02:21:17) 
x should be efficient in order for the group to be efficient.


  • eindaclub  (04.05.16 09:51:19) 
xxx should be efficient so also the group will be.


  • dedim dedim de kime dedim  (04.05.16 09:53:15) 
[]

atatürkçüler/solcular bir bakabilir mi acaba?

şimdi şu söze denk geldim ve oldukça tuhaf karşıladım:

"Beni olağanüstü bir kişi olarak yorumlamayınız. Doğuşumdaki tek olağanüstülük Türk olarak dünyaya gelmemdir."


şimdi bu ırkçılık değil mi? bunu normal bir türk söylese hemen çomarlıkla, cahillikle, ırkçılıkla suçlanacaktı. kaldı ki sözlükte bile "ırkçılık cahillikten kaynaklanıyor." gibi entry'ler de görebiliyoruz. yüzlerce, hatta binlerce kitap okumuş bir liderin bile kendi ırkını olağanüstü bir ırk olarak addetmesi böyle bir aydına göre tuhaf bir davranış değil mi?


cidden merakımdan soruyorum. neden sıradan bir vatandaşın söylediği faşizanlık olarak algılanıp yerden yere vuruluyor da bu sözü ve sahibini eleştiremiyoruz veya eleştirenleri görmüyoruz mesela?

not: ırkıyla gurur duyan "cahil" bir türk'üm.

i.imgur.com

 
Soru sormus ama sorusunu oyle soruyor ki yaniti da icinde. Evet dostum biz igrenc insanlariz.

Cahil yobaz tartışması:

İstanbul'u kim aldı? Fatih Sultan Mehmet

Osmanlıyı kim kurdu? I.Osman

Cumhuriyet'i kim kurdu? Emm... Zamanın koşulları öyleydi, yani... yalnızca tek kişi yapmamıştır, hatta... Rusya bile emperyalistlere karşı destek vermiştir, hımm... halk da bunu istemiştir.

Cahil modernist yorumu:

Kadınlara seçme seçilme hakkı verilmeli ama Kürtler oy kullanmasın çünkü esmerler. Hem okulları yakıyorlar, sonra okul yok diyorlar. Eşcinseller konusunda dincilere katılıyorum, ne öyle kadın gibi giyinen erkekler, erkek gibi giyinen kadınlar. 1900 bilmem kaç yılında çağdaş kıyafetler getirildi herkes öyle giyinmek zorunda. Herkes öyle giyinmek zorunda olunca çok çağdaş oluyoruz.
  • Traveller  (02.05.16 22:38:39 ~ 23:22:10) 
Şöyle ki, ekşi duyuru eşrafı olarak savaşa gidecek olsak kendimizi "ulan ne büyük siteyiz, müthişiz, compumaster ne kadar da süper lan" falan diye gaza getiririz.

Bu da öyle stratejik bi' söylem bence.
  • 6 yasimdan beri metal dinliyorum  (02.05.16 22:48:14) 
@Traveller: onu demediğimi biliyorsun. böyle bir cevap yerine daha uygun bir argüman yok mudur?

@6 yasimdan beri metal dinliyorum: iyi de türkiye'nin cumhuriyet kurulduktan sonra katıldığı savaş mı var? ne için bu kadar yüreklendirme yapsın? kaldı ki etnik kimlikler arasında ayrıştırma olmaz mıydı "türkler daha üstünmüş!!!1" gibisinden. mesela bir kürt olsam öyle düşünürdüm.
  • m e b  (02.05.16 23:01:55) 
Dünyadaki her ulus bunu yapar. Fransızlara git bak istersen.
Cezayir Fransa'nın sömürgesiydi, git bir Cezayirliye Fransızın bu tavrını eleştir, ağzının üstüne vurur.

Bağlamından kopuk olarak okursanız her söz ırkçı, faşizan bir görünüm alabilir. Nutuk'u okuyunca (ki kendisi aslınsa bir çeşit rapordur) hangi şartlar içinde neler yapıldığı ve nasıl bir muhkem zafer kazanıldığı görülür.

Ben Türk olduğumu söylediğim an ırkçı oluyorum bu ülkede.

Ayrıca, Atatürkçülük artık seküler bir din halini almış durumda. Benim Türk olmam falancanın Kürt ya da Fransız olmasının hiçbir önemi yok, ben önce insanım sonra bir ulusun ferdiyim. Bunu biz biliyoruz ama dünyaya hümanizma diye esip gürleyen ülkeler bilmiyor. Rahmetli bir hocamız vardı "Bugünün Batılıları Shakespeare'in değil Lloyd George'un torunları" derdi.
  • kalemdefter  (02.05.16 23:08:56 ~ 23:10:31) 
Direkt son soruna cevap vereyim: Bugün bu söz söylediğinde tabii ki insana bir tuhaf bakılır, ciddiye bile alınmaz, çünkü sene olmuş 2016 sevgili dostum. Bu söz ise, 20'lerde sarf ediliyor. O tarihlerde birkaç ülkeyi kenarda tutarsak Avrupa'da faşizm ve milliyetçilik furyası vardı. O dönemin modası da buydu işte. Kaldı ki devlet kuruyorsun yahu, onca mücadele vermişsin, ne olacaktı yani? Biraz dönemine göre yorumlayın şu tarihi gözünüzü seveyim.

Son olarak, bu laf gayet aptalcadır, savunulacak tarafı yoktur. Bu tip romantik cümleler Atatürk gibi aklı ön planda tutan birisiyle örtüşmüyor ama dediğim gibi o dönemi de düşünmek gerekiyor. Açıkçası Atatürk'ün 30'lar öncesi demeçlerini pek de dikkate alan birisi değilim. Sonrası mühim. Medeni Bilgiler, tarih kitabı...vs.
  • soso  (02.05.16 23:10:42) 
Onu bence turk irki en ust irk vs seklinde soylemiyor. Her irkin oldugu gibi turk irkinin da karakteristik ozellikleri vardir. Simdilerde pek olmasa bile o zamanlar vardi. Savasci olmasi, boyunduruk altina alinamayacak olmasi vb. ozelliklerinden dolayi soyluyor.

Ayrica ataturk irkci degildi de demiyorum. Zaman zamam bu tarz yaklasimlari oldu. Olmak zorundaydi da. Cunku turk halki diye bilinen halk yok oluyordu.

Tarihin bence en onemli kurali olaylari zamana gore degerlendirme gerekliligidir. 80 ihtilali cok yanlisti ama o zamanlar sokaklarda insanlar birbirini olduruyordu. Komsu komsuyu kardes kardesi olduruyordu ve bi ton baska sikinti yasaniyordu. Asker darbe yapmasaydi cok daha buyuk acilar yasanacakti. Evet olaylari o noktaya getiren baska etkenler vardi ama sonuc olarak askerin darbe yapmasi zorunlu hale gelmisti. Ve yine evet asker darbe sonrasi cok kotu seyler yapti. Ama o gun askerin darbe yapmasindan baska secenegi yoktu.

Bunlar benim dusuncem. Tarihe biraz da bu sekilde bakilmasi gerek. Koskoca adam zamaninda bosuna ne mutlu turkum diyene lafini uretmedi. O zamana gore bunun cok hakli gerekceleri vardi. 100 sene once soylenen lafla simdiki zamanda yasananlar degerlendirilemez.
  • isott  (02.05.16 23:12:03) 
türkiye cumhuriyeti savaş ve akabinde devrimler üzerine kurulmuştur. kurulduktan sonra savaş olmaması, kurulduğu değerlerianlayışı bir kenara atmayı gerektirmiyor. aksine o değeleri sağlamlaştırmayı gerektiyor.

o dönemin şartları gereği, ulusal bir devlet kurmak için ulus biincini oluşturmak gerekiyordu. 600 küsür yıl koyundan farksız, türklüğünü ve kültürünü unutmuş bir topluluğu, kendine yeniden güvenir hale getirmek için söylenir bu tür sözler. savaş sonrası ortam güllük gülistanlık falan sanıyorsun sanırım. kıtlık, salgın hastalıklar vs gibi sorunlar var. ülke modernleşmeye, çağa ayak uydurmaya, sanayileşmeye, tarımda modernleşmeye çalışıyor, götünü yırtıyor. bunları kim yapacak? o ülke sınırlarında yaşayan ve kendini türk olarak tanımlayan halk yapacak.

bu halk yeniden kendinde çalışıp üretecek gücü bulmalı, kendine güvenmeli, liderinden güç almalı ve ona güvenmeli.
  • mahone  (02.05.16 23:12:14) 
merhaba. ya kuzeyde, güneyde, doğuda, batıda onlarca cephe de üstüste yıllardır çarpışmış bi halk var elinde, bir dönem bitmiş osmanlı hanedanı mensupları ülkeyi terk etmiş, senin sorumluluğunda ki halkın eğitim durumu çok iyi değil, bir fikir altında insanları birleştirmen, canlandırman tekrar tekrar ayağa kaldırman kendine güvenmelerini sağlaman gerekiyor. ülke o kadar büyük ki içinde farklı farklı diyarlardan göç etmiş farklı dinlerde farklı etnik unsurlardan insanları ortak bir payda da toplaman gerekiyor. bu lider şimdi ki gördüklerimizin gibi o ülke gavur, bu afedersiniz bilmem ne, şu ülke geçmişte şöyle yaptı, biliyorsunuz alevi falan diye dedikoducu karı onu bunu kötüleyerek halkı kenetlemeye çalışmıyor. diyor ki ne mutlu türküm diyene, baktınız işler sarpasardı muhtaç olduğunuz kudret damarlarınızda ki asil kanda mevcut, medeni olun canımı yiyin. çocuğum olursa böyle anlatmayı planlıyorum ergenlikte kafası karışmasın diye.


  • libertine  (02.05.16 23:14:48) 
@libertine: merhaba.
iyi de bu nasıl ortak paydadır ki lazlar, kürtler, arapların kimliği yok sayılıyor? tam tersine, islam ve onun mezhebi olan aleviler düşünülerek din birliği sağlanamaz mıydı mesela? siz böyle diyince böyle bir sorunun sorulması kaçınılmaz.

  • m e b  (02.05.16 23:25:09 ~ 23:25:22) 
Atatürk dini toplum merkezinden alıp bireysel alana taşımayı amaçlayan bir adamdı, ne dini ne birliği yahu :)


  • soso  (02.05.16 23:27:32) 
@soso: öyle olduğunu biliyorum da, o arkadaşın atatürk'ün ırka dayalı söylemlerini temellendirmesinin anti-teziydi işte. :)


  • m e b  (02.05.16 23:29:59) 
bakış açınızı ayarlattırıp da gelseniz olur mu? atatürkçülerle solcuların ne alakası var yau?


  • fever  (02.05.16 23:30:44) 
@fever: cidden arada fark var mı bu ülke için konuşursak? en basitinden atatürk'ün partisi chp'yi bile nasıl tanımlıyoruz bu ülkede?


  • m e b  (02.05.16 23:38:49) 
chp'den sol oluyorsa ben de dünya başkanıyım.


  • fever  (02.05.16 23:46:05) 
@meb çağdaş devletlerin hayat standartlarını yakalamasını istediği halkını din altında mı birleştirmesini öneriyorsunuz? aklına gelmedi herhalde.

lazistan haritadan kalkmış, kürdistan kurulmadı, hatayda referandum yapıldı türkiye'ye katılmayı istediler. e bu insanların ortak paydaları türkiye'de yaşayan türkiye vatandaşı olmaları mı dinleri mi?
  • libertine  (02.05.16 23:49:27) 
sevgili karşim,

1- osmanlının son dönemlerinde hedef alınan osmanlı değil bizatihi türk kimliğidir. adamlar diyor ki türkleri balkanlardan atacaz, türkleri egeden temizliycez, türkleri kafkaslardan silecez vs. vs. türk kimliği derken bu safkan etnisiteye dayalı bir şey değil, bi isim, bi kimlik.

yani cumhuriyet, türk ismine, türk kimliğini silmek isteyenlere karşı verilmiş ve kazanılmış türk merkezli ortak sayılabilecek bir mücadelenin sonucudur.

cumhuriyetin kuruluşundaki türk kimliği ve vurgusu ülkedeki bütün etnik unsurların iştirakiyle, yani oy birliğiyle çizilmiş bir yoldur.

2- cumhuriyetin kuruluş dönemi dünya şartları bellidir. avrupa dediğin kıtanın 4te3ü faşist tek adam rejimi. yani o dönemde bu söylemler gayet normal ve kabul görür şeyler. cumhuriyet gazetesinin zamanında açıktan, gayet normal normal nazi seviciliği yaptığını düşünürsen ne demek istediğimi anlarsın. adamın sıfırdan, imparatorluk bakiyesi, yeni rafine bi kimlikle yepyeni bi devlet kurduğunu düşünürsek bence o günün şartlarında bu söylemler hafif bile. zaten atatürk bu yüzden atatürk.

özetle, bu söylem ırkçılık falan değildir. aksine genelde bunu ırkçı bulanların ekseriyeti ya etnik ırkçıdır ya da pembe götlü liboş. yani ciddiye alınacak kimseler değil. sen de boş yere kuruntu yapma.
  • cembacemba  (03.05.16 00:04:49 ~ 00:10:16) 
Irkçılıktır. Şöylesi, böylesi, zamane şartları vs yorumlarını da gülünesi buluyorum.
Hümanist değilim.

  • odiyus  (03.05.16 00:14:46) 
Evet ırkçı bir söylemdir.

O zaman milliyetçilik ilericiydi, şimdi gerici oldu. Dönemine göre değerlendirmelisin. Ulus devletin inşasında oluyor öyle küçük tatlı ırkçılıklar. Sonra geçiyor normalde.
  • babilbaligi  (03.05.16 07:22:02) 
nesi irkcilik?
hangi irk asagilanmis burada? nedense sadece turkler yapinca irkcilik oluyor.

turkiyeliyim diye bir kavram cikarttilar ve onerdiklerine bak: kurtler kurdum desin, lazlar lazim desin, bosnaklar bosnakim desin, ama turkler turkum diyemesin, turkiyeliyim desin. adamlar cidden bu kafada.
  • baldur2  (03.05.16 07:49:27) 
günümüzde ırkıyla övünenler genelde hayatı boyunca bir baltaya sap olamayan, yasakçı, aşırı kompleksli insanlar olduğu için ezik gözüyle bakıyorum. bu fransız için de geçerli ingiliz için de geçerli. hayatın boyunca görmeyeceğin ve sadece tarih kitaplarından okuduğun insanlarla ömür boyu övünüp hiçbir baltaya sap olamazsan sadece eziğin birisi olarak muamele görürsün, daha fazlasını beklememek lazım. şu sırada ekşide kompleksli liseliler çoğaldığı için görüyoruz bu kadar çok yeni yetme ırkçıyı. sırf bir arada olup birbirlerini favlayarak vicdanen rahatlattıkları için ırkçı tanımına girmediklerini düşünüyorlar ama ben eminim ki şu an ekşide şov yapan insanların bir kısmı 5-10 sene sonra yazdıklarından çok utanacaklar eğer geriye dönüp okurlarsa.

atatürk'ün bu açıklaması ırkçıdır çünkü o dönemin ileri gelen akımı milliyetçiliktir. milliyetçilik dönemini atlatmış bütün ulus devletler bir şekilde daha modern bir dünya için evrilebildi ama biz 21. yüzyılda hala milliyetçi dinci düşünceden kurtulamadık. bir gün elbet sosyal evrimin zamanı gelecek.

atatürk'ün partisi chp diye bir şey yok yahu şunu bi kafanızdan atamadınız. atatürk 80 sene önce öldü, atatürk'ün chp'si diye bir şey yok. chp'yi atatürkün partisi diye tanımlayıp 20. yüzyılın başında kilitli kalmasına sebep olmak direkt yobazlıktır. ama bunu sözde modernistlerimiz kabul edemiyor. kabul edemediği için 60 senedir ufak bir iki istisnalar hariç hep sağcılar başta kaldı, pkk ortaya çıktı ve 30 senedir ortadan kaldırılamadı. 20. yüzyılın başındaymış gibi rol yapmaya devam edin siz.

kürt denilince kürt sorunu denilince hala terörörö bebek katili diye sayıklayan "modern"lerimiz var. her cümlede "ama" kelimesini kullanmak zorunda kalıyorlar utançlarını gizlemek için.
  • lawrence of arabia  (03.05.16 08:08:12 ~ 08:10:37) 
@irminti arti 1. daha iyisi soylenemezdi.

o zaman ailemizi daha cok seviyoruz diye baska insanlardan nefret ediyor mu oluyoruz?

ayrica turkler milliyetci degildir. keske gercekten milliyetci olabilseydik. meclisinde biji serok apo slogani atilabilecek kadar ozgur bir ulke burasi. baska bir ulkede bunu gorebilir miyiz? sanmiyorum.
  • baldur2  (03.05.16 08:09:25) 
ben de büyük bir savaş ve sonrasındaki yeniden toparlanma döneminde milleti gaza getirmek için böyle türkçülük turancılık akımlarına sarıldığını düşünüyorum.

yalnız şu konuya açıklık getirelim arkadaşlar. ne chp solcudur, ne de taraftarlarının en sol taraftaki parti gözüyle baktığı hdp.

solculukta milliyetçilik yoktur. chp türk milliyetçisidir(atatürk'ün ilkelerinden dolayı) hdp ise kürt milliyetçisidir. ikisi de sağcıdır yani. türkiye'de sol parti sayısı bir elin parmaklarını geçmez. ve hiç biri görmesi gereken ilgili görmüyor.

hani bu ülkenin %60'ı sağcı diyorlar ya, ben diyorum ki %95'i sağcı.
  • victum  (03.05.16 08:23:30 ~ 08:28:35) 
Ben bu ve bu gibi ırkı öven cümlelerin ırkçı olduğu kanısındayım. Bugün artık bu gibi şeyleri aşmış olmamız gerekiyor. Bir insan Türk olduğu için olağanüstü olmaz, olağanüstü şeyler yaptığı için olağanüstü olur. Bir Alman "Almanlıktan aldığım tadı hiçbir şeyden almadım" derse de hiçbir ırkı aşağılamamış olmasına rağmen ırkçı olur.

Eğer bir insan sadece Türk olduğu için olağanüstü olduğunu söylüyorsa, bu düpedüz ırkçılıktır. Bunu söylemekten çekinmek, biraz Atatürk'ü yanlış tanımaktan kaynaklanıyor; Atatürk, yanlışlarının yüzüne söylenmesini destekleyen ve söyleyeni koruyan bir şahsiyete sahip. Bir misafirine "ileri gittiniz, masayı terk edin" dedikten sonra "burası halkın sofrasıdır, kalkmıyorum" diyen adamı milli eğitim bakanı olarak görevlendirecek kadar. Atatürk'ü gerçekten tanıyorsanız, yanlış yaptığı hususlardan öğrenmelisiniz.

Fakat tarihe geçen olayları şu anın değer yargılarına göre değerlendirmemelisin. Bu sözün söylendiği zamanlarda ırkçılık yeni kurulan ulus devletlerin temel motivasyonu; bağımsızlık savaşlarını ateşleyen ana unsur. Dolayısıyla anti-emperyalizm ile milliyetçilik (hatta ırkçılık) beraber gelişen kavramlar oldu. Milletlerin boyunuruklardan kurtulmasına yardımcı olduğu için de kabul ve destek gördü.

Fakat daha sonra (milliyetçiliğin değil ama) ırkçılığın ne kadar tehlikeli olduğu görüldü, ve bugün bizim normlarımızda bunlar kabul edilebilir demeçler değil. Ama sen 90 sene önce yaşamış bir kişiyi bugünün normları ile değerlendirirsen hata edersin. Bu sadece Atatürk için değil, tüm tarihi şahsiyetler için böyledir.
  • babilbaligi  (03.05.16 09:34:08) 
@baldur2: iyi de ırkçılık sadece olumsuz yönde olmaz. mesela "türk olmak olağanüstülüktür." dersen kendi ırkını diğer ırklardan üstün gördüğün anlamına gelmez mi?


  • m e b  (03.05.16 20:08:26) 
[]

game of thrones izlemediği halde nefret eden var mı?

başından beri hiç ilgimi çekmedi, "ulan bunca insan neden hayatın anlamı bunun üzerine kuruluymuş gibi davranıyor, yorumlar yapıyor?" diye defalarca sorguladım, yine de bir-iki bölüm dışında izlemedim, tam tersine breaking bad'de olduğu gibi ters tepti bende.


küreselleşme böyle olmamalıydı. bıktım yemin ediyorum, gına geldi. aşağı got, yukarı got. ne kaçırıyorum ben?


evet.

 
izlemeyebilirsin, ilgini çekmiyor olabilir ancak "nefret etmek" nedir?
(bkz: bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmak)

  • late viper  (01.05.16 22:53:39) 
lost dönemini unutmayalım. oradaki teorileri çözmek için az kafa patlatmadılar. got izlemedim ama bir lost değil gibime geliyor. yani bu kadar konuşulması vs.


  • sutlu nescafe  (01.05.16 22:54:11) 
ben de öyleydim. ve aynı senin gibi düşünüyordum.

sonra tamamen can sıkıntısından izleyeyim dedim. güzel dizi. sardı izledim.

ve hala senin gibi düşünüyorum. çok abartılıyor. üzerine teoriler, izlemeyenlere şaşırmalar falan aptalca geliyor.

edit. nefret etmiyorum ben, nefret etmek de saçma. neden nefret edesin ki?
  • mahone  (01.05.16 22:55:23 ~ 22:55:52) 
herşey lost ile başladı
ben izledim sevdim ama izlemem popülaritesinden değil kendi açlığımdandı.
İzlemeyip popi olduğu için sevmeyen tanıdıklarım da var tabi
  • basond  (01.05.16 22:55:42) 
kocam var


  • la noix  (01.05.16 22:56:17) 
bence bu tamamen izlememenden kaynaklı. izlesen sen de seveceksin.


  • peace.on  (01.05.16 22:57:16) 
Ilk iki sezonu izledim, o zamanlar bu kadar ele ayaga dusmemisti. 3. sezonda herkes dedigin gibi got asagi got yukari olunca sogudum, hala da izlemedim. Aynisi bende lost, lotr, hobbit ve en cok da star wars icin de gecerli. Lotr izledim ama sevmedim ve abartilacak neyi var bilemedim. Star wars'u da kucukken izlemisimdir belki ama hatirlamiyorum bile. Birkac ay once izleyeyim dedim bi gulme tuttu. Gercekten meraklisina lafim yok ama bazisinda marka takintisi gibi bir sey bence bu dizi/film takintisi.


  • letheavendangered  (01.05.16 22:59:11) 
herkesin izleyip, çok övdüğü şeylere karşı acayip bir antipatim var. breaking bad e övgülerden önce başladığım için izleyebildim. aynı şekilde seri filmlerin hiçbirini izlemem kolay kolay. (bkz: harry poter) vb.


  • tosunpasa  (01.05.16 23:03:57) 
@late viper @mahone: mesela bunu müzikal anlamda da düşünebiliriz. sevmediğimiz, takip etmediğimiz bir şarkıcının şarkısını her yerde duyunca -örneğin "bangır bangır" ve "kalbimin tek sahibine" şarkısında olduğu gibi- bu şarkıya karşı artık kusma raddesine geliriz ya, aynı o hesap işte.


  • m e b  (01.05.16 23:14:12) 
Got degil ama lost da aynisini yasamistim. Hic izlemedim izleyene de tartisina da uyuz oluyordum. Got da izlemiyorum cok muhabbetine denk gelmedigim icin nefret etmiyorum.


  • allah yazdiysa bozsun  (02.05.16 00:05:57) 
ben. sadece got'da değil breaking bad içinde aynısını hissediyorum. insanlar sürekli bunu izle bunu izle dedikçe içim kalktı bu iki diziden.


  • kuzey li  (02.05.16 00:08:40) 
Got uda izlemedim lost uda izlemedim tek bölm bile. İkisinden de nefret geldi duymaktan


  • Neyazayım  (02.05.16 04:51:29) 
nefret ettiğim dizi değil de hakkında illa konuşmak zorunda hisseden herkese bahsetme gereği duyanlar. yoksa kendim de severek izliyorum.

got için söyleyeceğim en net şey şu: overrated ama güzel dizi.
yani iyi tamam ama abartıldığı kadar da değil.
  • ucan spagetticanavari  (02.05.16 04:59:43) 
bende de aynısı eternal sunshine of the spotless mind filminde olmuştu pursuit of happiness da bana abartılmış gibi geliyor nitekim sen izlemezsin ama eleştirini yaparsın ama izleyenlere de karışamazsın. bi ara herkes knight oynuyodu mesela azalarak bitti.


  • qazedcsrfvtyhngujmkol  (03.05.16 20:38:50) 
1 ... •456789101112   « Önceki  Sonraki »
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.