Ekşi Duyuru

1

3.

3

Altın mı seviyor gümüş mü? Ben gümüş takmam mesela. 3 olan küçük lotusun altınını alırdım ama bunlar içindense 2

teşekkürler yorumlar için.

bunun altınını bulamadım hiçbir yerde. ne nette ne de mağazalarda var :( var mı bildiğiniz ya da önerebileceğiniz yer? Altın plaka üzerine lazerle resim yapabilen yerler buldum onun da sonucunu beğenmedim :(

e-posta ile destek vermeyi bıraktılar, canlı yazışabilirsin ama o bile çok zor. sales.liveperson.net

şimdi gördüm, sağol.

yalnız live chat de aynı yaklaşık saatlerde çalışıyor ve sürekli "Unfortunately none of our Representatives are available at this time due to high traffic levels." diyor.

ben anlamadım valla nasıl "award-winning customer service" olduğunu.

bozuk kedi maması satmalarıyla ilgili yazıp şikayet ettim de ilgilenmediler bile, çok umursamazlar uğraşma bile derim

aynısı bana oldu şöyle yaptım
Hangi gün kesildiğine baktım
sonra facebook telefon mesaj ve banka kayıtlarımı inceledim,
o günlerde neler yaptığımı nerelere gittiğimi çıkardım,

Daha sonra ceza tutarına göre ne cezası kesilmiş olabileceğini bulmak için cezalar kitapçığından para cezasına karşılık gelen cezaları çıkardım

Sonuç nerede ne zaman hangi cezadan ceza yediğimi buldum.

Cevap yapabileceğin bişey yok ödeyeceksin itiraz süresi geçmiş.

kindle fire eger lcs ekranli istiyosan bence.

kindle'da e-ink teknolojisi var..i-pad'dan kitap okumak, biraz zor..bilgisayar ekranı gibi düşün..gözlerin yorulur..kindle kitaba benziyor..diğer ikisini çok iyi bilmiyiorum

kindle'da falan e-ink diye bi teknoloji vardı. o sayede kitap okur gibi okunuyormuş. ipad'de falan uzun süre okuma yapmak daha zormuş. ben de araştırmıştım bi aralar. bence nook ile kindle arasında karar verin. nook'un ekranı renkli modelleri falan da varmış sanırım. bir de aydınlatma için ayrı aparatlar var, kindle'a monte ediliyor..

burada nook hakkında bir şey söylemek istiyorum. benim kindle'ım var ve çok memnunum ayrıca ipad'le karşılaştırmak çok saçma amaçları alakasız cihazlar çünkü. şimdi nook meselesinde söylemek istediğime gelince. geçenlerde müşteri hizmetleriyle görüştüm. eğer amerika adresi ve kredi kartınızı temin ederseniz. türkiyede de olsanız içerik satın alabiliyormuşsunuz. kindle gibi değil yani. saygılar.

ikinci bir mesele 6 inç dediğiniz normalde bir kitap sayfasından çok da küçük değil, alışkanlık kazanma gibi bir durum yok çünkü gerçekten sayfaya çok benziyor, halbuki ipad gibi aletlerde resmen ekran olduğunu biliyorsunuz. karanlıkta okumak için ışıklı kılıflardan alabilirsiniz, ya da bir okuma lambası normal kitapları nasıl okuyorsanız. peki ben neden böyle deli gibi kindle alın diyip duruyorum? çünkü süper bir alet de ondan. amazon'dan para almıyorum yani:)

Bu arada bir yanlışı düzeltmek gerek. Kindle, Nook vb. e-mürekkep içeren cihazlar tablet değillerdir. Bilgisayar hiç değillerdir. Bunlar e-kitap okumak için tasarlanmış e-okuyuculardır ve tekolojileri tabletlerden çok farklıdır. Bunu söyleyeyim.

İkincisi e-kitap okumak için tablet (Ipad ve benzeri bilgisayarlar) almak akıl kârı değildir. Gözünüzü yorar, gözünüz bozulur, okumak çileye dönüşür vb. Kitap okumak için alacaksanız e-okuyucu alın. En mantıklısı ABD'den Nook veya Kindle getirtmek. Tabii bunları getirecek kişiye bu markların renkli tabletlerinden değil, e-mürekkep içeren e-okuyucularından alması gerektiğini tembihleyerek. Bu cihazların okuma kalitesi bakımından normal kitaptan farkı yoktur. Hatta bazı özellikleri açısından daha avantajlıdır. 6' de zaten roman boy kitap boyutu olduğu için okumada sıkıntı yaratmaz. Ayrıca teknolojisi bir bilgisayardan çok kitaba daha yakın olduğu için karanlıkta okunamaması mantıklıdır zaten. Aksine gün ışığında bu cihazlardan, herhangi bir yansıtma olmadan kitap okuyabilirsiniz.

Ayrıca bilgi edinmek istiyorsanız, şu derginin linkini verdiğim sayısını alıp öğrenebilirsiniz:

www.idefix.com

Alın bu da derginin e-kitap formatı:
www.idefix.com

(bkz: safemanuals.com)

Instructor Manual derken kitaplardan bahsetmek istemiştim.

modaya git orada bulabilirsin o tarzda yerler.

suadiye-caddebostan arası sahilde istediğin yerde oku.. süper huzurlu

moda sahil yolunda otur çimlere. üsküdar sucks man.

üsküdar'dan uzak dur.

haftaiçi gündüz saatlerinde moda, caddebostan, suadiye ve civarlarındaki bütün cafeler sessiz sakin olur.

genelde antibiyotik veriyorlar. çektirene kadar dayanabilelim diye. bi çektirseniz sorun kalmıycak. en kısa zamanda halledin derim. eczaneye gidip danışın şimdilik vaktiniz yoksa. geçmiş olsun.

sgk nın diş klinikleri gece yarısına kadar açık oluyor genelde, akşamları sırada olmuyor, görünürseniz daha önce aldığınız antibiyotiğide söylerseniz reçete yazarlar, hem ucuza almış olursunuz sigortanız varsa tabi.

numaralı al.

kapalı alt fiyatları gayet uygun eğer 40-50 lira verebilecekseniz gidin derim, başka maçlarda oranın fiyatı fahiş oluyor. 10 kasım olduğu için eski açıkta kareografi olucak büyük ihtimalle onu da izlersiniz. yeni açık tavsiye etmem. numaralı zaten vip. eski açıka gelecekseniz de orta bölümde durmamanızı öneririm zira bh ve uni grupları oradadır "bağırsana lan"cılar oradadır. numaralı ya da kapalı tarafından izleyebilirsiniz eski açıka alacaksanız..

kapalı alttan almayın. görüntü bazı koltuklarda kesiliyor.
en iyisi numaralı üstün ön sıraları

hatunla gidilecekse açık tavsiye etmem, fazla kalabalık ve hareketlilik oluyor,kapalıda daha iyi olur ama erkekler olarak eğlenmek bağırmak zıplamak için gidersen açık bütün enerjini,sinir stresi atmak için iyidir.

iphone 4'ler artık turkcell ve vodafone tarafından satılıyor bildigin gibi. onların satış fiyatlarına göre bir fiyatla getirebileceksen getir derim. ama ben olsam uğraşmazdım onunla.

burada 1700 liste fiyatı sunup da satacak ürün bulamadıklarından ötürü buldukları gibi 2100 gibi rakamlardan satıyorlar. türkiye'de iphone 4 sıkıntısı olduğu söylenmekte. tabi ki aynı fiyat değil gg fiyatları civarında olur heralde.

Ipod Touch 4 32gb getirirsen 550 tl'ye alırım. Faturanın fotokopisini çekmek kaydıyla vergisini alabilirsin. Neredeyse 100 tl kar. Kim kazanmış havadan? :)

mecidiyeköy metrobüsle uzunçayır. ordan üsküdar ataşehir minübüsü veya kadıköy ataşehir otobüsü.

ortaklar caddesinde little ceasars'in oralarda 2. katta bi fotokopici vardi ama tam yerini hatirlamiyorum.. bulabilirsen oraya bi sor..

artık yokmuş sanırım. ya da bulamadım. mecidiyeköy'de ucuz çıktı alınacak bir yer bulamadım.

superonline ın fibernetinde telefon hattı yok.ama fibernette heryerde yok.en düşük hz limiti 10 mbit ve fiyatı 49 lira..bölgen uygunsa düşünmeden geç derim.


Adana'da
Çukurova, Seyhan

Ankara'da
Batıkent, Bilkent, Çankaya, Çayyolu, Eryaman, Etimesgut, Oran, Sincan, Söğütözü-Çukurambar, Ümitköy, Yenimahalle

İstanbul'da
Acıbadem, Ataköy, Ataşehir, Avcılar, Bahçeşehir, Bahçelievler, Bakırköy, Başakşehir, Bayrampaşa, Beşiktaş, Beykoz, Beylikdüzü, Büyükçekmece, Çekmeköy, Çengelköy, Esenler, Esentepe, Esenyurt, Eyüp, Fatih, Gaziosmanpaşa, Halkalı, İçerenköy, Kadıköy, Kartal, Kemerburgaz, Kuyumcukent, Küçükçekmece, Kozyatağı, Maltepe, Maslak, Pendik, Samandıra, Sancaktepe, Sarıgazi, Soğanlık, Soyak-Göztepe, Şişli, Taşdelen, Topkapı, Ümraniye, Üsküdar, Yakuplu, Zeytinburnu

İzmir'de
75. Yıl, Bayraklı, Bornova, Buca, Çamdibi Bor-Koop, Çiğli, Esentepe, Evka-3, Gaziemir, İstasyonaltı, Karabaglar, Hatay, Karşıyaka, Konak, Mavişehir, Manavkuyu, Narlıdere, Örnekköy, Yeni Girne, Üçkuyular

Bursa'da
Nilüfer - Özlüce, Osmangazi, Yeşilşehir, Yıldırım

Kocaeli'de
Akçakoca, Derince, Gebze, Körfez, İzmit, Merkez

ben de fiberinternet kullanıyorum. hatsız adsl zor. turk telekom asıl oradan parayı götürüyor.

doping de var şu an. ama telefon parasını direk internete kitlemişler bir anlamı olmamış tabi.

kamulu bir vatandaş vodafone kamuda ise sana referans olabılır

olur

olayı tam anlamadım ama sence yanlış olan ama ona göre doğru olan birşeyi yapıyorsa uyarmaktan öteye gidemezsin. gerisi ona kalmış.

şerrefsizim aynısını soracaktım yahu.

evet, usb'den takılan 3g modemin internetini birden fazla bilgisayar kullanabilir mi bi şekilde?

turkcell icin www.turkcell.com.tr soyle bir cihaz var. dediginiz isi yapiyor. bunun disinda android'in dun aciklanan froyo surumunu kullanan ve kablosuz vericisi olan bir telefon da is gorur. ornegin nexus one. google icin anahtar kelimeler 3g to wifi hotspot

Windows 7 kullanıyorsanız, kablosuz ağları yönet kısmından "Ekle"ye tıkladıktan sonra geçici ağ oluştur diyerek bir ağ kurabilirsiniz, son adımda internet bağlantısını paylaş seçeneğini seçmeniz gerekmekte. Ama 2 bilgisayarınızda windows 7 olması gerekiyo, diğer bilgisayar windows xp ise bağlanmıyor. Vista'da bu özellik var mı bilmiyorum ama var diye duymuştum.

3g internet baglantinizi internet connection sharing yardimi ile paylasabilirsiniz.

windows.microsoft.com

ek: ad hoc gibi birseyler de olabilirdi, bir zamanlar yapmistim simdi biraz tereddute dustum. ama kesin oluyordu.

bu işinizi görür mü acaba?

clear all
t=struct('line',{});
fid=fopen('cost.m');
i=1;
satir=fgets(fid);
while ischar(satir)
t(i).line=satir;
satir=fgets(fid);
i=i+1;
end
fclose(fid);

for i=1:length(t)
disp(t(i).line);
end

bende açılıyor. ip adresi 95.211.10.150 olacak bir bak istersen

Çözemedim ama bende hala açılmıyor.

o zaman go.navige.com öneriyorum. heralde kökten çözer durumu (:

o degerler cok dusuk, 7.9 uzerinden puanliyor windows 7.
bu saatten sonra zaten p4 islemcili bir sistemi upgrade etsen ne kadar edebilirsin ki? hic ugrasmadan, dual core ya da quad core islemcili bir sisteme terfi edin.
o bilgisayara da tekrar windows xp kurmanizi oneririm.

ekran kartini degistirsen bile alacagin deger yine 4-4,5 ayarinda olacaktir ki bu da olu yatirim bana kalirsa. paran varsa yenile sistemi.

bende seninkine cok benzer bir sistem var, tek fark ekran kartim. peste takilma olmuyor ama baska bir sey oynamak isteyince sicislardayim. param olsa hic dusunmem yenilerim sistemi.

grafik kartindan iyade islemcin yuzunden o takilmalar. hd decoding cpu gucu ister. sen aleti komple yenile. anakart+islemci+ram+orta seviye ekran karti olarak.

istanbul'u pek bilmeyen birine anlatırsak mesela?

1)dolmus yada otobus ile besiktasa inilir. besiktastan sariyer otobuslerine binilir gidilir
2) levente yurunulur, hisarusu otobusleri ile bogazici universitesine gelinir. guney kampusten agaclarin ve manzaranin esliginde 10 dklik bi yuruyuse cikilir.

ben 2yi tercih ederim:D

şöyle bir düzeltme yapayım:

beşiktaştan geçen bütün sarıyer otobüsleri sahilden geçmiyor, barbaros bulvarından yukarı çıkanlar da var (25t, 40b gibi). dolayısıyla eğer beşiktaştan otobüsle gidecekseniz sahilden geçen bir otobüse binin (25e gibi).

Tam da şimdi şöyle bir şey gelmişti maile, bizim okuldan arkadaşlar ayarlamıslar bak istersen. Ama tarihleri uymaz sana. www.facebook.com

10 kişi karışık mı?

Evet 10 kişi karışık. Olimpos'u pek düşünmedi arkadaşlar da otel bakıyoruz.

Tam da sezonun başladığı tarihe geliyor ama okul bitimi ile mezuniyet töreni arasında bir yerlerde olması gerekiyor.

adblock plus'la biraz uğraşılırsa ona benzer bir şey yapılabilir belki? .jpg'leri falan engelleterek.

şunlar da varmış, daha da vardır sanırım:
addons.mozilla.org
addons.mozilla.org
addons.mozilla.org

seçeneklerden de kapatabilirsin java ve resimleri, hatta flashları bile istediğinde görüntüleyebilirsin.
content/içerik altında...

tabi ki no script eklentisi
ben ne kullanıyorum:opera

65 ti en son

Başvuru ücreti 65 liraymış ancak herhangi bir Garanti Şubesinden öğrenilemiyor. Öğrenci işlerinden şube ve hesap numarasını aldıktan sonra o hesaba 65 TL yatırmak lazımmış.

Öğrencisi henüz olmadığımız için öğrenci no olayı yok tabi. Ayrıca sitede "başvuru ücreti" adına bir şey yazmıyor. Harç ve kayıt bedelleri var.

Hatta hesap numarasını da öğrendim eğer birileri ilgileniyorsa:

Garanti Bankası Boğaziçi Şubesi
303 6299738

sabiha gökçen'den m.köy'e direk otobüs yok benim bildiğim. 4. levent'e "e3 iett otobüsü" var. oradan metro ile rahatça m.köy'e gidebilirsiniz.

1) otobusle iki secenek var. birincisi uzunkopru metrobus duragina giden 16S'e binmek ve oradan metrobusle m.koy'e gitmek
digeri ise E-3 ile 4. levent metroya gitmek.
2) 4. leventten taksiyle giderseniz cok sey yazmaz daha ucuz olsun derseniz otobus secenegi vardir muhtemelen onu da baskasi soylesin (emin degilim tam)

ctrl + f5 deneyin.

Cık yemiyor.

evet ctrl f5 f6 f13 hiç biri yemiyor, hatta chrome 5.küsür lü sürümü yükledim yeni onda da olmadı, sanki sözlükte bişey yaptılar??

firefox'da da aynı sorun yaşanıyor bir iki gündür. tema seçince düzeliyor.

Temanı değiştirip, eskisine dön. Sol tarafı tikle. :)

firefox'ta yaşıyorum ben de, temayı değiştiriyosun oluyor gibi, sonra bi daha açtığında aynı manzara, can sıkıcı.

chrome da ben de yaşıyorum aynı sorunu tema değiştirince düzelse de log out log in olduğunda yeniden mala bağlıyor.

valla bende de aynı sorun var. (win xp) nedeni windows'un manyak gibi gelip hdd'me de sistem klasörleri atıp kullanması. şu hani saçma sapan 67hfdgd165qqdvty diye isimleri olan klasörleri diyorum.

silsem silemem, kessem kesemem şaştım bu işe

unlocker diye bir program olacak, indirip kurunuz.

Kaspersky ile taradım ettim bir pislik bulamadım ama USB Safely Remove diye bir program kurdum onunla kaldırıyorum artık ama bazen o bile sorun çıkarabiliyor.

evet adam haklı.

Adamlar haklı ama kktccell'in vodafone'a göre kırıldığını biliyorum. Hack işi yani.

Yasal yollarla mümkün değil.

ebay de de gördüğüm üzere kırıldığı zaman herhangi bir şebekede çalışabilirmiş. Tabi ne kadar mantıklı tartışılır da burada değil.

Vodafone modem kullanan bir arkadaş Avea hat kullanarak bağlanabildiğini söyledi. Bilginize.

ups ile bir gunde gelir. dun almanya'dan gonderilen 10 kiloluk kargo bugun ogleden sonra elimdeydi.

postaya verildiyse cok uzun suruyor. bruksel'den postayla yollanan bir belgenin bana ulasmasi 2 hafta surmustu.

peki kargo ücreti hakkında bilginiz var mı?

ptt ye gore belcika ikinci derece bolge bu da demek ki 4-6 gun arasi degisiyor. hafta sonuna denk gelmesi 2-3 gun daha uzatabiliyor.

ups ile bir gun evet.

ucret olarak ups 20-25$ + yakit masrafi aliyor.
ptt 25tl aliyor sanirimsam.

buldum tamam php select control diye aramak lazımmış. belki birilerinin daha işine yararsa şu adresten buldum: www.sitepoint.com

hesap işletim ücreti dir o yüksek ihtimal.

git şubeye şefle filan konuş, ağla. bizim elimizden bir şey gelmez diyenlere aldırma, şefti, müdürdü yapabiliyorlar bir şeyler.

bazı bankalar için otomatik ödeme talimatı türü işlemler yaparsan bu paranın kesilmediği yoksa kesildiğini duymuştum.. 3-4 bankayı birden kullanıyorum, bankmatik kartım var kredi kartına hiç başvurmadım, yapıkredi hariç hepsinden kesiliyor, yapıkredi de "üniversite bankacılığı" zamazingosu olduğu için almıyor, hatta başlarda almıştı, mail attım iplemediler, şikayetvar'a yazdım ertesi gün aradılar konuştuk vs sonra alınan parayı iade ettiler..

ks. evet böyle bir uygulama var, yıllık ücret alıyorlar 50 ytl civarı, geri almak mümkün değil.. ama %100 emin değilim..

YapiKredi'de çalışan bir arkadaşım ararsan hemen hallediyorlar demişti.
23+23 her hesaba alınmaz ki canım..

pardon: geri almak değil benim bahsettiğim.

kapatıyorum hesabımı, kapatıyorum tüm kartlarımı diye tehdit et. ben garantiye öyle yaptım tamam falan dediler iptal ediyoruz kartlarınızı bu ücreti de siliyoruz. sonra iki gün geçti aradılar siz bize niye şey etmediniz daha once soylemediniz falan biz size bidaha ücret vs ödetmicez nolur kullanın kartınızı bankamızı fln iptal etmedik aslında etmeyelim di mi diye. aynı taktik yapıkredide işe yarar mı bilmem bi denemek lazım.

veri yolu ile işlemcinin bit sayısının illa eşit olması gerekmez. kaç bit olduğu, accu da bir seferde kaç bitlik veri tutulacağını gösterir.

oncelikle bir datapathi bus olarak tanimlamak dogru degil. cunku aslinda datapath işlemci icerisinde aritmetik operasyonlarin yapildigi sistemlerin butunudur.
tam olarak turkce cevirisi veriyolu olmasindan dolayi bir karisiklik olmus olabilir.
sonuc olarak bus ve databath kavramlari farkli seyleri niteler.

valla cevabı bilmiyorum da ne olursa olsun bir haftadan sonraki raporların herhangi bir güvenilirliği yok. her günün hava tahmini için yapılan hesaplarda integral sabiti c dikkate alınmıyor fakat bir ay sonrasının hava tahmini dersen o zaman bu c değeri her gün için birikir ve en sonunda bu değer dikkate alınmayacak bir değer olmaktan çıkar. haliyle tahmin %80-90 yanlış olur. yamuluyorsam integralimi alın.

www.weather.com

tsk nın kullandığı, benimde askerliğim sürece her hafta albayımıza rapor ettiğim ve genelde yanılmayan raporlar veren bir sitedir.

önemli olan açılma saati değil bence. kargo arabasının ne zaman geleceği. gitmeden telefon etmende fayda var.

bu tam zardanadam'a göre bir iş.

rock grubu tarzi bir sey ariyorsunuz sanirim ama,

eger farkli bir deneyim isterseniz vokaliz de aklinizda olsun.
www.vokaliz.biz

ozellikle festival-konser gibi seyler icin degisik gosterileri vardi.

rock olması şart değil ama eğlendirici olması önemli. hedef kitle üniversite gençliği tabi.

Malt olabilir. Çok para isterler mi bir fikrim yok tabii.

zardanadam!

gayda istanbul.

kreş

bence izmir gruplarından birine şans tanıyın.
"kanca" diye bi cover grup var ve müthiş performansları var.
3000-4000 bayılacağınıza gerçekten eğlendirecek bi grup ki zaten öğrenciler arasında da biliniyordur...
cuma gece 1.30 da dungeonda, ctesi 11 de opusta çıkıyorlar dinlemek için.

Sahte Rakı orayı yıkar :)

3-4bin nedir ya... direc-t'ye falan 3-4 bin teklif edip götlerini kaldırmayın, riverside denen polonyalı grup 2bin avro alıyor, jayjay johanson türkiye turnesine çıkıp konser başı 2500 dolar alıyor, yapmayın gözünüzü seveyim.

İzmir'in yerel grupları vardır, makine, kanca vesaire, gayet eğlendirirler, hoplatır zıplatırlar. daha popüler olana yönelicez diyosanız da kazıklanmayın, araya adam sokun, keklik gibi direk muhatap olmayın.

karapolisnas, kurdugun cumlelere (direc-t'ye falan 3-4 bin teklif edip götlerini kaldırmayın) dikkat et lütfen. onlarin zaten yeterli potansiyeli var. sen hic merak etme yani. turkiye'de yurtdisinda sayili konser veren kac grup var???

sorunun cevabini vermek gerekirse;
- zardanadam
- mat
- cilekes
- deli gömleği
- cemiyette pisiyorum
- dorian

let it flow kıpır kıpır değil ama $ukela.

bi iki gün önce bende de vardı aynı sorun. bi güncelleme yaptım oldu.

genelde ses kartı ile ilgili sorunlarda oluyor böyle bişey.

çubucak olmasın o ??

annemin uzun süre doktoru olan biri var, ayşe özkaya idi ismi. ismi değişmişti ama, "ayşe kocaman sağduyu" olması lazım isminin. ege üniversitesi'ndeydi kendisi.

ege üniversitesi prof dr. hatice karasoy ve doç. dr. nur hanım konularında oldukça iyilerdir. siz gidip araştırın hastanızın hastalığında kim uzmansa o kişiye götürmeniz buradan isim alıp gitmenizden çok daha efektif olacaktır. geçmiş olsun

Prof. Dr. Barış BAKLAN, 9 eylül üni.
Babamın doktoru idi, emekli filan olmadıysa tabe...

babam var. :) ama selçuk devlet hastanesinde çalışıyor ve muayenehanesi yok. hehe

çiklet balıkları tavsiye ederim aynı tür olmasına rağmen çok farklı desenleri vardır ayrıca bir kaç tanede vatoz al akvaryum camı için gerçekten yararlı akvaryumun olmazsa olmazları kum hava motoru ısıtıcı
kum(taş): hem görüntüyü güzelleştirir hemde havlandırma çalıştığında pislikleri havaya uçurmaz
hava motoru:akvaryumun suyunu havalandırır gözle görülür pislikleri temizler(2-3 ay su değiştirtmez)
ısıtıcı:japon dışında neredeyse hiçbi balık oda sıcaklığında yaşayamıyo(yada benimkiler yaşamadı)

ciklet al hatta "joker ciklet" varmi diye sor balik satan adama cok guzel onlar. vatoz alma bence buyuyunce cok ama cok cirkin oluyo. ha buyuyunce atarim ben onu cope gozunun yasina bakmam diosan al kucuk bi tane ise yariyor. motorlardan selale modelleri daha bi guzel duruyo. isitici isini bilmiyorum, almistim diye hatirliorum ama, kucukken vardi da akvaryum bende..

beta nın süper görüntüsü vardır, bordolarıda var fakat çok fazla hareket etmezler.
japonlar pek dayanıklıdır.
ciklite bakmak biraz zor olur.
karma olur ay moli,blek moli, velifera, lepistes, neon, kılıç (dikkat etmek lazım iki tanesi akvaryumdan kaçtı) karışık besleyebilirsin, akvaryumcudan da yardım alabilirsin.
canlıdoğuranlar çok iyidir beslemesi zevklidir, yavruları falan olur büyürler ve çocuğun gibi bakarsın
akvaryumun boyutunu tutabildiğince büyük tut (sınırlarını zorla), büyük akvaryum her zaman iyidir. suyunu daha az değiştirirsin, (suyunu değiştirmeyi falan sor, bir anda tüm su değişmez)
ısıtıcı, filtre, hava motoru, havataşı (güzel bir görüntü verir) ışık cidden çok güzel gösterir akvaryumu, yavruluk alırsın, içine çok fazla süs koyma fazla plastik olmasın, doğal ve keskin köşeleri/uçları olmayan şeyler koyarsın. yavruların saklanabileceği yerler olsun (bkz: buyuk balik kucuk baligi yutar) bütçen iyiyse malzemelerini kaliteli seç, bol bol oku-bilgi topla

nevizade de bira içmeyi ihmal etmeyin. (ilk söyleyen ben olayım istedim)

nevizade'de oturduğunuz yere dikkat edin, feci kazıklanabilirsiniz.

boğaz turu mutlaka alın.
kültür vs. seviyorsanız ayasofya, süleymaniye, yerebatan sarnici, topkapi sarayi falan gezebilirsiniz.
miniaturk denen olay gayet hos lakin oraya ulasim biraz sIkIcI.
ucakla geliyorsaniz mutlaka dis hatlar gelisten istanbul haritasi alin, cok isinize yarar.

minimum zamanda maksimum yer gezmek istiyorsanız. kabataş-zeytinburnu tramvay hattı'nın bir bölümünü yürüyün. mesela galata köprüsü'nde balık yiyin, tophanede veya çemberlitaş çorlulu ali paşa medresisi'nde nargile için. yerebetan sarnıcı, ayasofya, dikilitaş, topkapı sarayı ve sultanahmet'i gezin, orada köfte yiyebilirsiniz meşhur olanından. sonracığıma babıali yokuşunu bir çıkın, babalar gibi istanbul valiliğini görün:) sonra beyazıt'a gelin, kapalı çarşıyı turlayın, sahaflar çarşısını gezin, istanbul üniversitesi ana kapısı'nda hatıra fotoğrafı çektirin, süleymaniye'de kuru fasülye yiyin. benden bu kadar son tavsiyem de yemek yeme olayını abartmayın:D

galata koprusunde balik yiyin, oradan tophaneye kadar yuruyun kosebasi nagilede bi nargile icin, tophanenin karsisindaki yokustan cikarak istiklal caddesine cikin cicek pasajina girin akdenizde iki bira cakin, istiklalden taksim meydana dogru yuruyun biyerde kahve icin, bunlari yapana kadar aksam olur, taksmden bebege gidin, abbas var waffle ci orada bi waffle yiyin, sora eve donersiniz. Ertesi gun sabah turistik gezi yaparsiniz, sultanametten gezmeye baslarsiniz, topkapi sarayiydi, dolma bahceydi, yerebetan sarniciydi falan filan gezersiniz.

not: cicek pasajindan girin oradan nevizadeye geciceksiniz, cicek pasajinda oturupdaturisti yolmaya calisan ahlaksiz garsonlarin bulundugu restoranlarda oturmayin derim ben.

Öneriler için teşekkürler..Gündüz için tamam da gece neler yapabiliriz?İstanbul'da öğrenci işi eğlenilecek nereler vardır?

Atlayın vapura Anadolu Kavağı'na gidin. Gündüz tabi.

gece ise ucuz bi mekana gidin mesela bahesttigim akdeniz gibi. orada icin kafa olun. sora babylon, balans gibi guzel mekanlar var oralaragidebilirsiniz. ama once ucuz biyerde kafa olun, orada kafa olmak orenci butcesini sarsabilir

taksime yardıracaksın.istiklal da şöyle bir iki tur atacaksın.tekelden alınmıs biraları yudumlayacaksın kese kağıdı sarılı bir şekilde.mekanlara goz atacaksın.bakacaksın nerde haraket var burdadır bereket diye dalacaksın..

2- dunyadaki en dandik yerler kyk'nin yurtlari diye duydum. odalarda priz yokmus. koridorlarda ufak telefon kutulari varmis sarj etmek icin. 6 veya 8 kisilik kucuk odalar. askerdeki gibi kucuk metal dolaplar. internet imkani yokmus. internet kafesi varmis saati 1-1.5 liradan. bunlar tamamen benim duyduklarim yalniz. hagaten orda yasayan biri gelip de hederolo hodorolo demesin yani. iki gun kalacaksaniz bisey olmaz tabiki.

ya ben onlardan birinde yaşıyorum neyse :) (ama benimki öyle değil) evet öyle dediğin gibi yurtlar da daha uygun olanları da. sadece yatmaya gideceğim için sorun yok ;)

şu anda istanbuldaki en iyi KYK yurdu Beşiktaş/Maçka daki Abdi İpekçi Erkek Öğrenci Yurdu olarak geçiyor. Ben de orda kalıyorum. Daha önce 1 hafta edirne kapı yurdunda kaldım, ordan daha güzel olduğu kesin, Atatürk Öğrenci Yurdundan gelen arkadaşlar da "AÖY'den iyi" diyolar. Genel kanı bu yönde.

benim icin iyi olmasının nedenleri :
1- istanbulun bana göre en güzel yerlerinden birinde olması, yani ulaşımı rahat ve nispeten güvenli bir yerde olması.
2- giriş çıkışlarda güvenliğin resmi saat olan 11'i pek de takmamaları. yani ben şu ana kadar istediğim saatte yurda girebildim.(gece 3 4 dahil olmak üzere)
3- bu kadar.

Benim bildiğim üç kişilik, banyosu tuvaleti oda içinde olan odalar var. Hatta tek kişilik oda bile var diye hatırlıyorum, ama emin değilim.

Bir de yazın nöbetçi yurtlar açık oluyordu eskiden galiba, hala öyledir muhtemelen.

yurtlarda öyle kalınabiliyor mu yahu?
kalınamıyorsa marmara üniversitesi misafirhanesi (kadıköy), ve anadolu üniversitesinin misafirhanesi (aksaray) var. fiyatları otele göre daha uygun. başın sıkışırsa ara beni numaralarını vereyim :))

pardus değil de ubuntu vs. kurmak isterseniz wubi-installer.org sitesine bir göz atın.

Wubi filan değil normal yollarda n ubuntu da kurulur diye düşünüyorum amam denemedim.

harici diske işletim sistemi kurmak için öncelikle anakartının bunu destekliyor olması gerekir. usb-hdd gibi bir seçenek olmalı boot ekranında ve onu active etmelisin. harici diskten çalışan bir işletim sisteminden de düzgün bir performans alamazsın.

fedora icin suraya bakabilirsin:
fedoraproject.org
gayet guzel calisiyor.

Bu bi bug mudur yoksam bendeki firefox dan mı kaynaklanıyor bilemiyorum fekat verdiğin linkler bende ... halinde çıkıyor. urun.gittigidiyor.com/2-GB-USB-2-0-RAL...ZZ10390403 gibi. Bunu düzeltirsen belki birileri yardımcı olabilir...

Edit: Şu an düzeldi hanioluryabazen mi düzeltti bi cevap verebilirse sevinirim...

@selimse: linklerin üzerine sağ tıklayıp kısayolu kopyala dedikten sonra adres çubuğuna yapıştırırsan sorun aşılır.

@hanioluryabazen: aynı markanın aynı işlevi gören aletlerinin farklı versiyonları olduğunu sanıyorum. gittigidiyordaki version 2 sanırsam. yanılıyor olabilirim, tamamen isimden hareketle salladım.

ebay.com
amazon.com dan bakabilirsiniz.

ya da rica ederseniz kendisi circuit city'den falan bakabilir.

gümrük tabiki sıkıntı olur, vergi ödersin

asus eee modelleri yurdışında satış fiyatı ile turkiyedeki fiyatları arasında pek de fark yok açıkcası. yurtdışından getirsen 100$ kadar avantajın olur max. getirecek kişi de enaz 50$ ister senden, kaldı 50$

"50$ kâr'a geçtim ehe mehe" diyerek 2 yıllık garantisi çöpe atılamaz. atanın aklından şüphe ederim.

ek: asus da uluslararası garanti yok. toshiba getirirsen neyse.

fiyat için ise amazon.com + ebay.com yeterli.

hepsiburada.com a bakmalısın en son baktıgımda gördüğüm fiyata şok olmuştum. amerikayla aynıydı hemen hemen.

www.zargan.com

zargan yanlis vermis bence. PCB'nin turkcesi baski devre degil mi?

arkadas delikli pertinaks denilen seyi ariyor.

www.malzememarket.com

bu uc PERTINAX circuit board'u delebiliyormus. bi de bazi yerlerde PERTINAX printed circuit boards olarak geciyor. buyuk harfle yazildigina gore ticari bir isim saniyorum. hani o sari renkteki sert kisim. bilemedim

stripboard

www.google.com.tr

proxy'e ihtiyacin var. ya da http tunneling.
bir de merak ettim, hangi okuldasin acaba? (kendi okulumda da yasaklar ayni da merak ettim)

bizim okulda proxy kullanınca da öperler. proxy yasak değil, ancak bi proxy ip'sinden 10 gb indirince kıllanıyorlar mesela.
bilkent üniversitesi'nde oluyor bu.

senin sorunun cevabı olarak ise, proxy'ler de büyük ihtimalle işe yaramaz gibime geliyor. sebebi ise torrent portunun hangi site için kullanırsan kullan bloklu olmasından. diğer portlar da çok yavaş iletişime izin verebilir, ama yine de p2p filtresi fark edecektir.

izmir yüksek teknoloji enstitüsü.

geçen sene yoktu böyle şeyler. bir şeyler indirmeye başladığımızda 3-4mbps civarında hızımız olurdu. bu sene ne olduysa her şeyi kapattılar ona rağmen internet işkencesi var :)

bu proxy olayını bir türlü öğrenemedim ya da uygulayamadım. ne zaman denesem sıfır internet olarak geri dönüyor bana. o da bloklu olabilir yani o zaman. bu htto tunneling nasıl kullanılır ki? pek de bir şey yok gibi sözlükte.

ben bilgi i$lemde cali$iyorum. okulun filtresine takilmayan proxy'miz var. (okulun icinde ba$ka bir server) onu kullaniyorum i$te. sorunum olmuyor. ama torrent kullanimi co$tugunda ulakbim uyariyor diye biliyorum. o yuzden yasaklaniyor zaten.
http-tunneling icin yazilimlar var i$te. onlari kurup help metinlerini de okuyabilirsin, $uraya da bakabilirsin: getir.net

muhtemelen sanal ip kullandigin icin direkt tespit edemezler seni ama yine bulundugun yeri bilirler eger belli ip araliklari vermi$ler ise. o yuzden cok risk almamaya cali$ derim.

boyleyken boyle.

1) hangi ülkeye gitmek istedigine karar verdin mi? ya da kafanda belirledigin bir kac ülke var mi? almanya dersen bir kac yerden bakip arastirabilirim sirketleri ve staj programlarini.
2) derdini anlatman zor olmaz bence zaten staj icin en uygunu 1 yil önce basvurmaktir.

henüz karar vermedim ama mikroelektronik üzerine çalışan bir şirket bulmak istiyorum. avrupa birliği ülkesi olması şartı dışında bir şartım yok açıkçası.

google sayesinde bulduğum birkaç şirkete başvurdum biri cevap verdi o da ocak 2009 da staj başvurularının başladığını söylüyor. benimse ekime kadar falan ayarlamam lazım.

tam olarak şurada var demek zor ama "kızlarağası hanı" nın o taraflarda biraz bakının derim ben...

nasıl bir şey, ya da ne amaçla arıyorsunuz?

insan sesini ayırdetmek derken, karmaşık bir ses içinden insan sesini çıkarıp almaktan mı bahsediyorsun? eğer öyle bir şey isteniyorsa, şu anda böyle bir teknoloji mevcut değil, yaparsanız baya zengin olabilirsiniz.:)

istenen şeyi daha açık yazarsan belki bilgim dahilinde biraz yol gösterebilirim. tam olarak ne yapması gerekiyor? ve tamamen analog mu olacak?

öyle bir şey isteyemezler o zaman :) sanırım insan sesiyse ve ya başka bir ses ise ayrı tepki vermeli.

tamamen analog olmalı. ama mantıksal kapılara izin var.

Projenin açıklaması şöyle :

VU Meter
• Indicates the sound level
• Includes display
• Indicates human/other

edindiğim bilgilere göre insan konuşması yaklaşık 40 db - 60 db arasındaymış. bunu analog olarak nasıl karşılaştırabiliriz?

Şimdi elektronik bilgim yok denecek kadar az. Fakat dijital olarak bir şeyler düşünebiliyorum bu iş için. Sen bunları elektroniğe çevirebilirsin belki. Burada - Indicates human/other olayının bir limiti olmalı. Yani insan sesi diğer seslerden farklı bir ses değildir, mesela insan bir -aaaaaaaaaaa veya -ooooooooo diye çığırdığı zaman iki harfte de formantlar(baskın frekanslar) farklı olsalar bile, spektral olarak bunların içeriğine bakmak bize o sesin insan sesi olduğunun garantisini vermez, benzer formantlı sesler enstrumanlardan da çıkabilir. Ve böyle bir yaklaşımı pratiğe öyle veya böyle pratiğe dökebilmek için, vumetre yapma becerisinin yaklaşık bin katına falan ihtiyaç vardır diye düşünüyorum, bu durumda ödev dengesiz bir ödev olur, böyle bir şey olduğunu sanmıyorum.

Human/other kavramını "insan konuşma sesi" ve "başka sesler" olarak limitlersek, işler çok değişir ve kolaylaşır. Ve ödevin görülür doğasına daha uygun bir hal alabilir. Çünkü insan konuşması hakikaten doğadaki diğer seslerin büyük bir çoğundan ayrılır özelliklere sahiptir, ve bunları algılamak çok çok daha kolay.

Ben dijital olarak böyle bir şey uygulayacak olsam iki özelliğe bakardım.

1- Konuşma sesinin genliği kısa zamanda büyük değişiklikler gösterir. Yani vumetre, konuşma esnasında sürekli bir yukarı bir aşağı oynayacaktır ve tepe noktası ile taban noktası arasındaki fark yüksek olacaktır. Çünkü kelimeler arasında sessizlik, özellikle p, ç, t gibi harfleri söylerken de yüksek genlikli sesler çıkacaktır. Eğer vumetredeki değişimin frekansını bir şekilde takip edebilirseniz, değişim frekansı ve genliği yüksek ise, en azından bir ödev uygulaması için "bu bir insan sesidir" demek için yeterli sayılabilecek delil elde etmiş oluruz.

2- Bu öncekinden daha belirgin bir etki: Konuşma sesi armonik ve inarmonik-gürültülü sesler arasında çok sık ve hızlı değişimler içerir. ş, s, ç, h, f, j, belki biraz k(atağı) ve z harflerinin geçtiği yerler daha çok "noise" içerir ve insan sesinin normalde çıkamayacağı frekanslarda(2-3kHz ve üzeri) gürültüler meydana getirirler. Bunu kendi kendine aaaaaaaa ve sssssssss diyerek de deneyebilirsin. Ve işin güzel yanı, konuşma esnasında armonik ve inarmonik sesler arasındaki geçişler çok çok hızlı olur. Yani sen "ahmet mete ışıkara" derken h, t, t, ş, k harflerinde yüksek frekanslı gürültüler, diğer harflerde de düşük frekanslı armonik sesler çıkarıyorsun. Beyin bu karmaşayı decode etmekte çok iyi bir iş yapıyor.

Her neye, bu armonik ses - gürültü arasındaki değişimin hızını da bir şekilde ölçebilirsen, ve bunu da 1. madde ile beraber dikkate alırsan, insan konuşma sesini algılama konusunda bence büyük bir isabet elde edebilirsin. 2. maddede söylediğim şeyi ölçmek için basit bir "zerocrossing" ölçümü yapman yeterli. Yani aldığı nses sinyalinin, dalganın, 0 noktasından geçmesinin frekansını ölçmelisin. Gürültülü harflerde zerocrossing filtresi yüksek dereğler verecek, armonik harflerde ise düşük değerler verecektir, fakat bu değerler büyük bir alan içinde hızlıca hareket edeceklerdir. Bu hız ve genlik belli bir değerden büyük ise, bir insan konuşması dinliyoruz demektir. İkisini de dijital olarak uygulamak çok basit, analog olarak da o kadar zorluk çıkaracaklarını sanmıyorum. zaten birincisini vumetre yaparken yapacaksın. ikincisi için ise basit bir zerocrossing filtresi ekleyip onun çıkışındaki dalgalanmanın genliğini ve değişimin hızını ölçeceksin. analog olarak nasıl yapılır çok fikrim yok ama kolaydır diye umuyorum.

umarım işinize yarar, kolay gelsin.

insan konuşmasının 40-60db arasında olması senin için fazla bir şey ifade etmez. Aynı şiddette bir sürü ses bulabilirsin, mikrofona aaaaaaa demek ile çello ile la notası vermek arasında şiddet açısından çok fark olmayacaktır(veya flüt çal). Yani bu ölçümleri "anlık" veriler ile yapamazsın, biraz buffer'a ihtiyacın var. Vumetrenin bile çılgınca yukarı aşağı oynamaması için atıyorum son 0.2 saniyeyi dikkate alman gerekecek. Diğer ölçümler için de böyle bir uygulamaya gitmen gerekiyor.

not: egotm, db frekans domaininde bir değer değildir, sesin şiddetini(iki referans noktası arasındaki farkı) belirler. bandpass filtre ise belirli bir frekans aralığını filtreler. biri dikey biri yatay yani. 40-60hz olsaydı dediğin olurdu, ancak insan aklınıza gelebielcek hemen her sesle aynı frekans aralığını paylaşıyor bu yüzden filtreleyerek bir yere varmanın pek mümkünü yok.

insan sesini araştırdım, sopranonun aralığı 240-1152Hz imiş. Yalnız insan sesi 80Hz lere kadar inebiliyormuş sanırım.

www.baktabul.com

Bir adet lowpass filtre koy, 1152hz cutoff olsun, üstü insan sesi değil dersin, genliğe göre de vu metrenin kademelerini arttırırsın.

240-1152Hz arasında ses veren binlerce, hatta milyonlarca ses kaynağı sayabilirim. Çevrenizde günlük hayatta duyduğunuz hemen her ses o frekans aralığında ses içerecektir.

Dediğim gibi, insan sesi frekans aralığı olarak günlük hayatta duyabildiği hemen her ses ile aynı aralığı paylaşır. Bu yüzden gelen frekans aralığı ile lineer bir ölçüm yapmak hiç bir yere vardırmaz, yani verdiğiniz her seste ışık yanar.

@kurukafa çok mantıklı diyor ama analog olarak bunu nasıl yapabiliriz ki? frekans ve genlik değişimini analog olarak nasıl takip edebiliriz?

Tamamen atıyorum, dijital olarak yapsam şöyle yapardım: sonuçları hipass filtreden geçiririm. cutoffunu dene yanılla makul bir seviyeye ayarlarım. değişim hızlı ise, çıkan değerin frekansı yüksek demektir. bu da hipass çıkışında değer gözükmesine sebep olur. değişimler yavaş ise, hipass fazla değer çıkarmaz.

Kıt elektronik bilgimden devam: Daha önce bahsettiğim "buffering" olayı elektronikde kondansatörler ile sağlanıyor bildiğim kadarıyla. yani yükü depolamalı ve belirli durumlarda boşaltmalısın. Bu durumda basit rc devreli filtreler ile iş göreceksin. hipass için bir direnç(cutoff noktasını belirlemek için) ve bir de kondansatöre ihtiyaç var. belirlediğin cutoff noktasına göre değişimin frekansını bunlarla bir highpass devresi yaparak elde edebilirsin diye düşünüyorum.

Yani önce vumetreyi yap, snra vumetreyi süren sinyalini highpassten geçir değişim hızlı ise frekansı yüksektir, highpass makul bir çıkış verir, yoksa bir şey veremez, kondansatör yeterince hızlı boşalamaz.

Aynı şekilde zerocrossing filtresinin sonuna da bir highpass koy, onun a değişimi hızlı isedeğişimin frekansı yüksektir, bu durumda highpass makul bir değer verir.

şayet ikisi de belli bir değerin üstünde ise, konuşma dinliyoruzdur falan diyebiliriz bence.

İnsan sesi mi değil mi ayırt etmek spektrum analizi gerektiriyor, benim önerim duyulan ses insan sesinin bant aralığı içinde mi onu bulur. Elbette tencere/tabak sesi yanlış alarmlara sebep olabilir, hatta olur.

Ses tespitini iyileştirmek için bir adet highpass filtre ile konuşma esnasında insan sesine ait olmayan frekanslar var mı kontrol edilebilir.

kimlanbu, abi yine biraz muhalefet edeceğim kusuruma bakma ama: spektral analizin otomatik yorumlanması için gerekli know-how çok büyük, muhtemelen hiçbirimiz işin içinden çıkamayız, dijital bir implementasyon ile fft kasmak gerekir.

spektrum analizinden kastettiğin şey basit bir filtreleme ise, o başka fakat neden işe yaramayacağını anlatayım; insan sesi özellikle konuşma işin içine girdiğinde, çok ama çok karmaşık bir hal alıyor. biz konuşmayı kolay anladığımız için bu karmaşayı çoğu zaman es geçiyoruz ama insanları konuştuklarını anlamaya çalışmadan sadece çıkardıkları seslerle dinlemeye çalışın, anlamdan soyutlanarak, ne demek istediğim daha belirgin olacaktır.

Şimdi senin araştırıp insan sesi şu şu hz ler arasındadır diye vardığın sonuç, insanın ses tellerinin üretebileceği maksimum titreşimi tanımlıyor, fakat insan sesi direk ses tellerinden çıkmıyor, ağız boşluğundan geçiyor ve biz ses tellerinden iletilen sese ağız hareketleriyle karmaşık filtreler uyguluyoruz, konuşma da böyle oluşuyor zaten. ve bu ağızdaki rezonant filtreleme sonucu ses, ses tellerinin ürettiğinden çok daha yüksek frekans içeriğine sahip bir şekilde ağızdan dışarı çıkabiliyor.

bir mikrofona en kalın sesinle sesssss diyip fft graph de spektrum analizini incelersen 5-6khz ve üstüne kadar titreşim ürettiğini göreceksin. 100hz den oraya kadar alacaksak, pratikte aslında ödevi denemek için kullanılabilecek bütün sesler o aralığın içindedir. bu yüzden bu bize ekstra bir fayda sağlamaz.

şimdi dersen ki madem öyle 6-7khz in üzerine bakalım. çok yukarısı varsa kabul etmeyelim, olabilir ama bize yarattığı baş ağrısı kadar ekstra bri fayda da sağlamaz. mesela çok yüksek frekanslar üreten bir zil(ride olur crash olur splash olur) ile deniyoruz diyelim, 10khz üzerisi dolu, ama çok yüksek frekanslı ses üreten araçlar da insan konuşmasına benzer özellikler göstermeyeceklerinden, demin belirttiğim iki yöntemin bileşkesinden zaten geçemeyeceklerdir. böyle durumda bize yine ekstra bri fayda sağlamayacaktır.

bahsettiğin yöntem akla ilk gelişinde mantıklı gibi gözükse de insan sesini yakından incelediğimizde bize herhangi bir faydalı veri(ayrıştırma konusunda) sağlamayacağı çabucak belli oluyor.

@kurukafa, niye kusura bakayım ahajasdlh yanlışlarımı görüyorum (: analiz kısmının uygulanabilir olduğunu düşünmüyorum zaten. bir ödev için imkansız seviyesinde. Örnek vereyim, speech to text olayını biliyorsundur, hatta yerli versiyonu var :

www.dikte.com.tr

sesi tanımakla kalmıyor, yazıya çeviriyor :P özetle öğrenci adamı aşar.

Basitçe nasıl halledilir başka bir fikrim yok ne yazık ki (:

kesinlikle gondermez,gonderir diyenler neye dayanarak dediler bilmiyorum ama zaten gonderim kurallarını okursan,Türkiye'ye elektronik ürün gondermediklerini görebilirsin.

Kargo ileticilerinden faydalanabilirsin ama hem masraflı hem de gumruk acısından riskli olur.

kargo ileticileri derken?

myus.com ya da amerikadaniste.com tarzı sitelerden bahsediyorum

soyle bir ilana rastlamistim donanimhaber'de, belki yardimi dokunur.

forum.donanimhaber.com/m_20761400/mpage_1/key_iaudio7//tm.htm#20761400

bir de su var :

forum.donanimhaber.com/m_20718481/mpage_1/key_iaudio7//tm.htm#20718481

traffic ? [gerci silah kismindan emin degilim ama]

baskanın adamları mı ne vardı bi o da olaiblir.

devlet dusmanı (:

dirençlerin büyüklüklerini multimetre kullanmadan hesaplamak istiyorsan renk kodlarına göre hesap yapman gerekiyor. bu çok zor bi hesap değil aslında birçok yerde bulabilirsin;

www.silisyum.net

yok öyle değil ölçen bir devre kurmam lazım. öyle hesap yapılmayacak yani.

buna bir devreye gerek yok bence, atıyorum şu an ama mesela 1 ohm bir direnç ver elinde 0.25 w olanlardan. 1.5 ile 4.5 volt arasında çalışan ledin herhangi bir ayağına bağlarsın bir de gene atıyorum 1kohm direnç var sonra da onu bağlarsın. Birinde fazla yanar diğerinde daha az yanar ya da hiç yanmaz. Temel mantık bu.

amaç devreyi kurabilmek. öyle bir devre kurabilmek istenen.

şunun gibi iki direnç bağlanacak aynı anda hangisi büyükse onun çıkışından sonuç almalıyız gibi.

Bak sana devre:

1 kohm'luk direncin ucuna A direncini bağlıyoruz. Başka bir 1 kohm'luk direncin ucuna B direncini bağlıyoruz. Sonra bu iki diziyi de paralel bağlıyoruz. Ucuna da voltaj veriyoruz.

1 kohm ile A arasındaki bağlantı noktasıyla, diğer 1 kohm ile B arasındaki noktayı da birbirine bağlıyoruz. Ama nasıl bağlıyoruz? Bir led'le.

Ledler akımın tek yöndeki geçişinde çalışır. A ve B'nin büyüklüklerine göre led yanacak veya yanmayacak. Led'i taktığın yöne bağlı olarak A büyükse led yanar veya B büyükse led yanar.

Ancak aradaki fark küçükse led kuvvetsiz yanar. Yani aradaki farkı da görebilmiş olursun.

Boşuna 4 sene elektronik okuyup 5 seneye uzatmadık :P

harzem sağolasın ya.

demek istediğin bu mu?

img122.imageshack.us

harzem'in dediği sistem gayet uygun. bunun dışında led'in daha parlak yanmasını istiyorsan 1k'lık dirençler yerine 100'lük direnç takabilirsin (ne kadar azaltırsan aradaki voltaj farkı o kadar çok olur, bu sayede turn-on voltajını daha rahat geçersin). bunun yanında gözlemlerimde kırmızı renkli led'lerin turn-on voltajlarının sanki biraz daha düşük olduğunu hissettim. o yüzden kırmızı led kullanman daha uygun olur. mesela senin pspice'da kullandığın component 0.6 voltta açılıyor. gerçek led'lerin biraz daha yüksek oluyor turn on voltajı.

şimdi bir simulasyon yaptım, forward voltajı (turn on voltajla aynı şey) 0.6 civarıte olan kırmızı bir led (daha büyük oluyormuş sanırım) yakabilmen için iki uç arasında 0.6 volttan büyük fark oluşturabilmen gerekiyor ki ledi yakabilesin.o yüzden aradaki fark 500 ohm olduğunda led 5 volt input ile büyük ihtimalle yanmayacaktır.

ikinci edit: 100lük direnç takma, led yanar büyük ihtimal :) teoride 5v'luk inputla led yakmadan en az 400r kullanabiliyorsun, o da yetmiyor 500ohm'luk farkı anlamaya

aslında istenen daha karmaşık bir şey. hangi direnç büyükse veya eşitse ona göre göre led yanmalı. en az iki led kullanmak gerekiyor yani.

valla daha karmaşığını dijital elemanlar ile yapabilirsin, ama gerek yok.

bu tarz şeylerde mikrocontroller kullanmaya alıştığım için oturup kapılarla falan tasarlama sabrına sahip değilim.

bahsettiğiniz devreyi dahili adc'si olan herhangi bir mikrocontroller ile tasarlayabilirsiniz.

benim kullandığım adclerin girişleri genellikle 0-0.5V arasında değer kabul ediyordu. bu değeri 0-255 arasında bir sayıya çeviriyordu.

biz renk ayıran robot yaparken kullanmıştık. bir tane sabit direncimiz vardı, bir tane de ldr(foto direnç ) kullanarak gerilim bölücü yaptık. çıkışın maksimum 0.5v olmasını sağlayacak değerleri hesapladık. hassaslığı sayesinde renkleri bile ayırt edebildik.

eğer proje gibi bir şeyse dediğim yolu bir düşünün, eğer hobi içinse biraz fazla karışık gelir.

harzem'in sistemi LEDlerin eşik değeri için sıkıntı yaratıyor.

opampla karşılaştırma ve fark devresi ile bu devreyi yapabildim. bir window discriminator diye bir şey varmış onla yapılabilirmiş. o nedir ve nasıl yapılabilir ?