Ekşi Duyuru

Merhaba,
Temizletilmesi gerekiyor mu? Annem birkaç yere sormuş. Dalga mı geçiyorsunuz bizimle doğalgaz bacası temizlenmez demişler. 4 yıldır el değmedi benimkine. Zehirlenmeyeyim.

Edit: :)) Aman iyi be!

 

Merhaba,
Mağazada fişiniz saklayın, iade edebilirsiniz demişlerdi. Ben kıyafetin arkasındaki etiketleri kestim, nasıl olsa iade etmem diye. Bir sorun olur mu acaba?
Teşekkürler.


 

"Sadece para için iş değiştirmeyi düşünürüm."ün kibarcası nedir? Maaşınızın epeyce üstünde bir teklifi değerlendirirmişsiniz mesela.




 

Merhaba,
Bu aydan başlayarak bizim şirkette de uygulanacakmış. Başta yasal süreyi doldurunca çıkarım diye düşünüyordum. Ama devlet katkısı aklımı çeldi. Kuş kadar bir maaşım var; birikim falan hak getire. Ne yapsam, kalsam mı?
Teşekkürler.


 

Merhaba,
Fotoğraflardaki çiçekle nasıl ilgilenmek lazım? Günden güne kötüleşiyor gibi. Düzenli su veriyorum yaklaşık 1 aydır; ama bir faydası olmadı. Pek güneş alan bir yerde durmuyor.

i.hizliresim.com
i.hizliresim.com
i.hizliresim.com

 

İş hayatında (varsa) size sadece işi düştüğünde 'iyi davranan;' canımlı cicimli konuşan kişilere karşı nasıl bir tavır takınıyorsunuz? Diğer zamanlarda koridorda karşılaşsanız kafasına çeviren tipler bunlar.
Ben 'oltaya' geliyordum ilk zamanlar. Ama soğuk davranıyorum, güler yüz göstermiyor şimdilerde. İstediklerini yerine getiriyorum tabii; işimin bir parçası nihayetinde. Normalde insanların şahsi isteklerini bile geri çevirmem; ama bunlar yüzünden herkesten soğudum.



 

Merhaba,
İki alternatifim var. Birincisi ultrason ve MRI uygulayan (mı denir, ne denir?) doçent; diğeri ise uzman radyolog. Aynı hastanede çalışıyorlar. Birinci hekim diğerinden birkaç gün sonraya randevu veriyor. Bir an önce sonucu öğrenmek istiyorum. Beklemenin anlamı var mı ilk hekimi?
Teşekkürler.
Ek: Rapor göstermeyeceğim. Biyopsi sırasında radyolog da bulanacak. Önceki raporları hazırlayan, MRI ve ultrason sonucu değerlendiren doktorun dışında bir hekim olsa fark yaratır mı diye sormaya çalışıyorum. Ama anlatamıyorum. :)

 

Merhaba,
Daha önce de ayaküstü kahve içmeye davet etmişti. Yorgunum diyerek geçiştirmiştim. Hayır da diyemiyorum, beni Allah kahretmeye. Evet desem umut vermiş olacağım haliyle. Nasıl savsam?



 

Aslında net bir soru yok aklımda, ama kafama takıldı. Dün gece kendimde bir şey fark ettim; internette biraz bakayım dedim. Türkçe sağlık sitelerinde karşıma çıkan ilk şey kanser, korkunçlu senaryolar. Sonra İngilizce sayfalara baktım. Bir dünya ihtimal sıralanmış, ancak sonrasında "ciddi" bir hastalığın habercisi olabileceği not edilmiş.
Bize özgü mü bu felaket tellallığı? Farkındalık oluşturmak, insanları doktora başvurmaya teşvik etmek için olumlu olabilir; ama inanılmaz canım sıkıldı. Yarına randevu aldım. Ölüp ölüp diriliyorum burada. Bin türlü senaryo geçiyor aklımdan. İçimi dökmüş gibi oldum. Okuduğunuz için teşekkürler.



 

Bir ara çok popülerdi. Çevremde pek kullanıldığını görmüyorum son yıllarda. Sakıncalı falan mı ki?
Evim kışın çok havasız kalıyor. Rutubet ve kedi kumu kokusu baskın. Bunlardan birkaç tane alsam fayda eder mi?



 

Merhaba,
Bir sunumda dipnot kullanmak istiyorum. Sunumun sonuna konulmaz değil mi? Slide'larda kullanmam lazım.



 

Mevcut tabanlığın yerine bota yerleştirmek istesem ayakkabıcı yapar bunu? Botun şekline, boyutuna göre kesilip biçilebilir mi bu tabanlık?
Teşekkürler.



 

Türkçeye nasıl çevirirsiniz?




 

Gazete tıkıştırıp 1 günden fazla bekledim. Hiç düzelmemiş. Yapabileceğim bir şey var mı?




 

Uzun yazacağım. Okuyanlara teşekkür ederim.

1.5 yıldır tanıdığım bir arkadaşım var. Sık görüşmüyoruz, yakın sakılmayız; ama birbirimize en derinimizi açacak kadar samimiyiz bir yandan da. Bu 1.5 yılın 7-8 aylık bir kısmında ben birkaç sebepten iletişimi kesmiştim. Öncelikle, eski işimde benim üstümdü. Bazı kırgınlıklarım vardı. İkincisi bazen çok ukala ve sivri dilli. Ama en önemlisi, ben biraz hödük olduğum için araya zaman girdikçe arayıp sormaya utandım. Neyse, tekrar görüştüğümüzde "Beni bir daha bu kadar yalnız bırakma." dedi. Çok üzüldüm, pişman oldum. Ama bazı davranışlarına dayanamıyorum.

İş kurmak istiyor. Bana şimdi çalıştığım işi bırakmamı teklif etti. En az 6 ay (ki muhtemelen daha uzun) ne maaş var, ne sigorta. Kabul etmeyince trip atıyor, üzülüyor. Geçen hafta ayağım sakattı, dışarı çıkmak istemedim. O kadar çok ısrar ediyor ki görüşmek için. Empati duygusu mu yok desem, tam tersi çok duyarlı bir insan. Aklında bir sürü iş fikri var. Hiçbiri kısa vadede kazanç getirecek veya orijinal işler değil. Anlıyorum, heyecanını paylaşmamı istiyor. Ama beni heyecanlandırmıyor aklındaki işler.

Şimdi de her hareketi bana batıyor. Bir cafe açacakmış. "Açabiliriz" demiyor da "Açacağız." diyor. Eminim, iki gün sonra rafa kalkacak bu iş. Whatsaap'ta yazışırken bir anda İngilizce'ye döndü. Başka bir arkadaşıyla da aralarında bir anda İngilizce yazışmaya başlıyorlar. Ben de buna uyuz oluyorum resmen. Cafe yabancılara yönelik mi olacak, niye İngilizce yazıyorsun dedim. "Dunno!" yazmış. Cevap bile vermedim.

Kısacası ben bu insanın arkadaşlığına değer veriyorum. Fakat birlikte iş yapmak kesinlikle istemiyorum. Ama beni seçim yapmaya zorlayacak gibi. Psikiyatrik tedavi görüyor. Obsesis kompülsif sözde; ama bence şizofreni teşhisi almış da olabilir. Zaten ilaçlarından biri şizofreni ilacıymış. Bu yıl içinde çıkacak 3. Dünya Savaşı'na hazırlanmaktan, Amerikalıların İstanbul'un havasını bozmasına kadar saçma sapan fikirleri var. Koşarak kaçmak istiyorum bazen yanından.

Ben bu insanla nasıl iletişim kurayım? Kestirip atmak, yalnız bırakmak, iyi gün dostu olmak istemiyorum.

 

Google'dan baktım; ama alakalı bir şey bulamadım. Yatak yüzü değiştirebilir mi veya mevcuttakinin üzerine kılıf gibi bir şey geçirilebilir mi? Kim yapabilir bu işi? Kedilerden mütevellit çok sayıda leke var her iki yüzünde. Sağlam yatak varken yenisini almak da saçma. Nasıl yapsam?




 

Skechers bu tanıma uyuyor mu? Uymuyorsa tavsiye edebileceğiniz marka var mı?




 

Merhaba,
Abimin ilk eşinden 8 yaşında bir oğlu var. Annesiyle Fransa'da yaşıyor.
Birkaç haftalığına Türkiye'ye geldi; abimlerle kalıyor. Abimin ikinci eşinden 1 yaşında ikiz çocukları var. Sürekli onları taklit ediyormuş. Biberonla su içmeler, emeklemeler... Erkek kardeşinin adıyla hitap edilmesini istiyormuş. Annem ağlamaktan anlatamıyor; ama psikolojisi çok bozukmuş. Saldırganlık vb. yok. Aksine çok tatlı, cana yakın bir çocuk.
Bir de, salam sosisten başka bir şey yemiyor çocuk yıllardır. Birkaç yıl önce hep kabızdı. Bu yıl ishal olup altına kaçırıyormuş.
İçim parçalandı. Okula gidiyor. Annesi olacak kişi hiç arkadaşı olmadığını söylemişti bir defasında. Konuşulup çözüm aranabilecek bir kadın değil. Boşanalı 3 yıl olmasına rağmen Fransa'dan bile huzursuz ediyor abimleri.
Ben ne yapabilirim yeğenim için? Aklıma Fransa'da çocukların korunması ile ilgili bir birime ihbar etmek geçiyor. Yapabilir miyim bunu?
Velayet davası açılsa çocuğu bir daha getirmeyebilir Türkiye'ye.
Her türlü öneriye açığım. Teşekkürler.

 

Merhaba,
Bir süredir kulak uğuldaması ve zaman zaman ona eşlik eden baş ağrısı şikayetim var. Dün yüzümde de küçük bir bölge bir an için his kaybı yaşadı sanki. Doğrudan nörolojiye mi gideyim, yoksa önce KBB'ye mi başvurayım?
Teşekkürler.


 

Yüzyıllık Yalnızlık ve Ruhlar Evi gibi zamanın döngüselliği temasını işleyen, ülke tarihini bir ailenin hikayesi üzerinden anlatan roman önerilerine açığım.




 

O numaradan arandığınızda karşı taraf normal çalma sesi mi duyuyor, meşgule mi düşüyor, ne oluyor?
Teşekkürler.



 

Hangi otobüse binebilirim? Hangi durakta inmem lazım?
Teşekkürler.



 

Merhaba,
Ne kadar ödüyorsunuz? Evime çok yakın bir otelin bünyesinde bir yer buldum. Kapalı ve açık yüzme havuzu var; ama spor eğitmeni yok. Yıllık 1.700 TL ödenir mi bunun için? Bana başta çok geldi. Sonradan aklıma yattı gibi. Ayda 150 TL civarı çok mu sizce? Kazıklanmak istemiyorum.
Teşekkürler.


 

Selamlar,

Biraz uzun olacak. Okursanız sevinirim.

14 yıldır İstanbul'da yaşıyorum. ÖSS derecesiyle girdiğim iyi bir üniversitenin Türkiye'de pek karşılığı olmayan bir bölümünden mezun oldum. Çok iyi bir öğrenciydim; ama iş hayatında dikiş tutturamadım maalesef. Felaket bunalmış durumdayım, insaların egolarından, bilmem nesinden gına geldi.

İstanbul'da bir evimiz var. Onu satıp memlekete döneyim istiyorum. Memlekette bir ev alıp KOSGEB desteğinden de faydalanıp franchising işine gireyim dedim.

Özel sektörden ümidimi tamamen kestim. Mutlu olamıyorum hiçbir yerde. Bir yandan da o kadar okuyup edip, emek harcadıktan sonra esnaflık mı yapacağım diye düşünüyorum.

Siz ne dersiniz? Her şeye sıfırdan başlasam mı?

Teşekkürler.

 

Ne yapmam lazım? Teşekkürler.




 

Is aramaya devam etmek istiyorum. Zerre sevmedim ne işi ne de ortamı. Görüşmelere gitmek zor olur; bir de, is değiştirmek konusunda sicilim zaten kabarık. Ne yapsam, ne etsem?




 

Pencerenin önüne tünemiş halde buldum. Uçamıyor maalesef. Görünürde bir yarası yok. Halsiz gibi. Yarın belediyenin kliniğine götüreceğim. Bu gece yapabileceğim bir şey var mı? Yayvan bir kaba su koydum. Birkaç tane pirinç bıraktım yanına. Ne yer, ne içer, türü nedir hiçbir fikrim yok.

hizliresim.com


 

Merhaba,

Çalışmayı istediğim bir firma var. 1 hafta önce ikinci görüşmeyi yaptım. En erken önümüzdeki hafta ya teklif yapacaklar ya da olumsuzluk sonuçlanacak. Başka bir firma ise telefon edip en geç Pazartesi günü resmi teklif yapacaklarını söyledi. Benim gönlüm birinci firmadan yana. İnsan kaynaklarına mail atıp durumu anlatsam yanlış olur mu? Şantaj yapıyormuşum gibi mi görünür?

Teşekkürler.

 

Cümle Şu:
Özellikle ana ticari rotalardan sapma payı olan Türkiye gibi ülkelerin ticari gemi filoları ve liman altyapılarının güçlü olması gerekmektedir.

"Ana ticari rotalardan sapma payı olan" kısmını nasıl çevirebilirim?
Teşekkürler.

 

Bir gece bile evimden başka bir yerde kalsam içim pır pır. Kötü bir şey olacakmış gibi bir his doğuyor içime. Aklım hep evde. Keyif alamıyorum hiçbir şeyden. Eve dönüp her şeyin yolunda olduğunu görene kadar rahat edemiyorum. Evde kediler var; ama öyle merak edilecek bir durumları yok. Bir tür fobi mi acaba?




 

Geçen hafta hastalandım bahanesiyle gitmemiştim. Ben temasa geçerim tekrar bir görüşme ayarlamak için demiştim; ama bu gün yine aradılar. Aklımda soru işareti işareti oluşturan noktalar şunlar:

-Firma yurt dışı merkezli. Pek çok ülkede şubeleri var; ama şirket sahipleri Türkiyeli. Sektörel bazı zorunlulukları yerine getir(e)mediklerinden Türkiye'deki ofis gayriresmi anladığım kadarıyla. Türkiye ofisi firmanın web sayfasında bile listelenmemiş.
-Firma sahibi aile adı bolca skandala karışmış bir aile. Kim oldukları anlaşılmasın diye detay vermek istemiyorum. Şirketlerinin içini boşaltmak vb. şeyler yapmışlar. Aile bireylerinin karıştığı daha fena suçlar da var.
-Firma hakkında okuduğum yorumların çoğu olumsuz. Orta düzey yöneticilerden birinden şikayet edilmiş. Bu kişinin tutumu nedeniyle rotasyon fazla gibi. Gerçi linkedin'den gördüğüm kadarıyla 2-3 yıllık çalışanlar da var.
-Metrobüs kullanmam gerekecek işe girersem.
-İş ilanı aylardır yayında.

"Umut kalacağına emek kalsın." deyip gideyim mi görüşmeye yoksa yorulduğuma bile değmez mi?

 

En hızlı nasıl gidebilirim? Metrobüsle gidersem hangi durakta inmem lazım ve takribi ne kadar sürer? Öğlen saatlerinde gideceğim. Taksim'den otobüs varmış; ama epeyce uzağım oraya.
Teşekkkürler.



 

İş görüşmesine kaçmam gerekiyor. Fazla mesailerimi serbest zaman olarak kullanacağım. Ama yine de bahane lazım. Yakın arkadaşımın nikahı var demek geliyor aklıma; fakat genel müdür böyle şeyleri pek hoş karşılayan bir tip değil. Ne desem?




 

Merhaba,

Mümkün olduğunca kısa keseceğim. 6 aydır çalıştığım şirketteki sorunların canımıza tak etmesi, başka bir işte çalışmaya başlasak durumun çok farklı olmayacağını düşünmemiz, daha insanı şartlarda çalışma isteği vb. nedenlerle üç kişi sıfır sermayeyle bir danışmanlık firması kurmaya karar verdik. Öncelikli planımız yeni işin ofiste çalışmayı gerektirmemesi nedeniyle şimdiki işlerimizi rölantide yürütüp çalışma saatlerinin önemli bir bölümünü kendi işimize ayırmaktı. Ancak bir arkadaş işten ayrıldı. Diğeri - ki kendisi bağlı çalıştığım yönetici - işle zerre ilgilenmeyip bütün işleri başıma yıkıyor. Acayip bunalmış durumdayım iş yerinde. Rölanti falan hak getire. Bunun yanında bir İK firması aracılığıyla başka bir firmayla görüşüyorum. Diğer "ortaklar" durumundan haberdar. X Lira maaş teklif etmezlerse gitme. X Lira verirlerse de biz tamamen kendi işimizi yapmaya başlayınca çıkarsın diyorlar.
Bende ise bir korkaklık, projeye yeterince inanmama durumu var sanırım. Diğer iki arkadaş çok daha rahat yeni birer iş bulabilecekken projeyle ilgili çok hevesliler. Ben içten içe "Maaşlı iş iyidir." kafasındayım galiba.
Önümde üç seçenek var:
1- Şimdiki iş yerinde devam edip zamanı gelince ayrılıp kendi işine yoğunlaşmak.
2- Projeyi boş verip başka firmalardan gelen iş tekliflerini değerlendirmek.
3- Başka bir firmaya geçmek; ama oradan da bir süre sonra ayrılıp kendi işine yoğunlaşmak.
Karar vermeme yardım edebilirseniz çok sevinirim. Siz olsanız ne yapardınız?

 

Annesiz kalmış. Yaklaşık 2 aylık. Bu gün bütün gün sokakta bağırdı; dayanamadım, eve aldım. Dış parazit tedavisi yapıldı, kum kullanıyor. Kuru mama da yiyor. Çok fazla tutamayacağım maalesef. Evdeki kedi nüfusu kalabalık. Günün anlam ve önemine binaen adını Bayram koyduk. Siz değiştirebilirsiniz tabii.
Onu ömrü boyunca sevecek kişi sizseniz mesaj atın lütfen.

i.hizliresim.com
i.hizliresim.com
i.hizliresim.com
i.hizliresim.com
i.hizliresim.com
i.hizliresim.com
i.hizliresim.com
Ek: İstanbul, Maltepe'deyiz. Teşekkürler, lesmiserables.

 

Bir sütunda çoktan seçmeli seçeneklerim var. Yandaki sütun da çoktan seçmeli olacak. Ama bir önceki sütunda seçilen şıkka göre ayrı ayrı seçenekler çıkacak. Bir sonraki sütunda ikinci sütundaki seçeneğe göre seçenekler açılacak vb.

İfade edemedim; ama şunu demek istiyorum:
İlk sütunda 1, 2, 3 seçenekleri olsun. Ben 2'yi seçtiğimde 4, 5, 6 seçenekleri çıksın. Tercihen 1 ve 3'ü seçersem N/A seçeneği çıksın. Bu sütunda 5'i seçersem 7, 8, 9 seçenekleri çıksın.

Yapabilir miyim bunu? :( Oluyorsa nasıl yaparım.

 

Selam,

Ofis güvenliği için Pronet dışında güvenilir ve hizmet kalitesi yüksek firma var mı bildiğiniz?

Teşekkürler.

 

E-pub formatında elinde olan varsa benimle paylaşabilir mi lütfen? Meritokrasi'deki tam değil maalesef.




 

Lassie bana bir şey anlatmaya mı çalışıyor?




 

Eczanede sorun çıkar mı acaba? Doktor, Citoles yerine Stoles yazmış. :)
Teşekkürler.



 

Arkadaş demeye de dilim varmıyor ama... Yönetime bildireceğim. Ara bulmaya çalışacaklar muhtemelen. Ne yapmam lazım tam olarak? Dilekçe mi vereyim?




 

Türkçesini bilen varsa çok makbule geçer.
Teşekkürler.



 

Birebir çeviri olması gerekmiyor. Cümlenin aslı şu:

Birinci bölümde daha önce sosyal sermaye kavramını duyup duymadığı, daha önce sosyal sermayenin ölçümü ile ilgili bir çalışmaya katılıp katılmadığı soruları sorulmuştur.

Benim cümlem:

The questions in the first part were on whether or not he/ or she has heard of the concept of social capital and has participated in a study on the evaluation of social capital before.

Teşekkürler.

 

Merhaba,
Başka bir antidepresan kullanırken Champix alınabilir mi? Kullandığım ilaç Citoles. Doktora mı danışayım?
Teşekkürler.


 

---------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------


İlk sezonda zombilerin arasında dolaşmak için üzerlerine zombi kanı sürmemişler miydi Atlanta'da? Glenn niye aynı şeyi denemedi yığınla zombi üzerlerine gelirken? Bir daha uygulamadılar sanki bu taktiği.

 

Akşam akşam deli ettiler beni. Teknik destek için aradım. Kampanya bilgilendirme onayı vermezsem teknik destek alamıyormuşum. Ücretini ödediğim hizmeti alamıyorum. Pazartesi müdürlüğe gitmeye çalışacağım. Böyle bir hakları var mı, BTK'ye mi şikayet etsem?




 

Mira Sorvino'yla koca burunlu bir aktör vardı başrolünde. imdb'de bulamıyorum bir türlü. Adam uyuşturucu bağımlısıydı. Mira eşi rolündeydi. 90'ların filmi olması lazım; Cine5'te izlemiştim. Hatırlayan var mıdır?




 

Birinin yalanını yakaladığınızda ne yapıyorsunuz? Ben anlamazlıktan geliyorum, tepki veremiyorum. Sonrasında içim içimi yiyor, soğuyorum o insandan. Tavırlarımın neden değiştiğini sorduğunda cevap da veremiyorum. Nasıl davranmak lazım böyle durumlarda?




 

Yakın arkadaşım 6- 7 aydır yurt dışındaydı. Bir süre önce 10 gün sonra döneceğini söyledi ve evini temizletmemi istedi. Evde geçici olarak birileri kaldığı için onlar çıkınca haber vermesini söyledim. Sonrasında ses seda çıkmadı. Bu akşam aklıma düştü. Geldi de haber vermedi mi acaba diye düşündüm. Bir haftadır buradaymış ve haber vermemiş. Şakayla karışık bozulduğumu söyledim. Sen geleceğimi biliyordun, geçen hafta yoğun geçti, arayamadım falan diyor. Yarın buluşmak istedi, bakarız dedim; ama hiç göresim yok. Kaç yıllık arkadaşım. 2 dakika telefon edemez miydi? Trip atmakta haksız mıyım sizce?




 

Evde gizlenmiş kamera olup olmadığını anlamanın bir yolu var mı arayarak bulmaya çalışmanın dışında?