Ekşi Duyuru

neresi?

il-ilçe-tarihi alan-otel

fark etmez boyutu..

ama burasını da iyi ki görmüşüm, görmeseydim büyük kaybım olurmuş gibi bir his veren ya da net aşık eden yer neresi..

benim sanırım antakya..

 

3 idiots ta son sahnenin olduğu bu kumluk ve masmavi suyun olduğu ladakh nasil bi yer? Gidip gören var mı? Çok merak ettim. Çok güzel buldum da..




 

kodlayanınız var mı?

bana sürekli şu hatayı veriyor..

Serial port '/dev/tty.usbserial-A4001sOt' already in use. Try quiting any programs that may be using it.

yardımcı olursanız çok sevinirim..

 

yahu nasıl hala AKP yi savunabiliyorsunuz?
cidden merak içindeyim.. Hiçbir kesimi aşağılama gayreti içinde olmadım hayatım boyunca..

ancak bu bana andavallı birinin yapacağından daha akıllıca gelmemeye başladı..

hala nasıl ecevit zamanında 99 depremi oldu öldüler ile şu anki olayı bir tutuyorsunuz?
12yıldır iktidardaysa bir hükümet bir şeyleri değiştirmeli..
insanlarını koruyabilmeli..

özelleştirmeler olsun kasaya para girsin diyenlerin de dipnot olarak belalarını bulmalarını diliyorum..
al özelleşti.. al taşeronlar işi güzelce becerdi..

 

yahu, modada bir yer var.. bir lise var ya ne lisesi hatırlamıyorum oradan biraz aşağıya inince lisenin karşısında kalıyor.. 5 katlı oldukça eski ve taş bir bina.. bahçesi de var.. ağaçlar var ama çok bakımsız.. burası ne böyle..

çok sevdim dışardan da inanılmaz merak içindeyim..


 

şimdi google da binbir türlü şeyler var.. kadınlar kulübü tarzı yerlerin de ne dediği belli olmuyor çoğunlukla..

bana kendisi uygulamış sonuç almış kişilerin önerileri lazım..

22 yaşındayım, uyku düzenim yok.. düzelt diceksiniz biliyorum da yapamıyorum..

gözlerimin altı git gide kötü oluyor..

bitkisel olarak çözümlerinize de açığım kozmetik ürünlerine de ancak kozmetik ürünleri, deli gibi paraların döküldüğü ama pek bi işe yaramayan kandırıkçılardan olmazsa sevinirim..

 

şimdi efenim.. hep bu çekilen fotoğrafların renkleri benim gördüğüm ankinden farklı oluyor.. ben daha kızıl görüyorken o daha farklı renklerde çekiyor..

bunun nedenleri neler.. yani neler olunca benim gördüğüme daha yakın şeyler çeker fotoğraf makineleri..

lens midir esas neden..

dijital analog fark etmez sanırım bunun için.. renklerle oynamaktan, o an ayar yapmaktan da bahsetmiyorum.. yani benim gördüğümü çekecek makine nasıl olur..



cevaplar için çok teşekkürler, ben hep nedense makine ile çekim yaparken ayarını yapıp çektiği fotoğrafla çok güzel şeyler yakalayabilen insanlara hayranım, bilgisayar ile üzerinde oyun yapıldıktan sonra güzel şeyler çıkarabilenlere değil..

özellikle instagram daki fotoğraflara bakasım gelmiyor..

olan halinden o kadar uzak ki.. beni yanılttığı hissine kapılıyorum..

 

bana metrobüsle git dediler.. metrobüs yolunu tarif eder misiniz.. nerde inicem nereden metroya geçicem..

aynı şekilde bi de tramvayla gidecek olursam nerde inicem nasıl metroya geçicem.

akşam 18:45 olan uçağa saat kaçta hangi araçla gideyim..

valla çok makble geçicek cevaplarınız..

 

eskiden çok meşhur olan internet siteleri ve programlar neler..

benim aklıma msn, myspace, formspring filan geliyor..

başka neler vardı??

 

İnsanların özellikle de sol görüşlü kişilerin artık sürekli;
"her şeyi biz yaptık, gezi yi de biz yaptık, şunu da bunu da.. biz en süperiz en muhteşemiz ama sizin zekanız yetmediği için bunu anlayamıyorsunuz.. yüz yıldır sosyalizm marksizim anlaşılamadı, biz anladık çünkü sizden daha zekiyiz, daha çok okuduk, daha kültürlüyüz çünkü.. ayrıca siz de kimsiniz sistemin kölesi koyunusunuz.. biz sizden üstünüz çünkü biz kölesi koyunu değiliz.." demesi çok sıktı..

bu tavrın Başbakan ın "biz onu da daha iyi biliriz, sizden öğrenecek değiliz" tavrından farkını göremiyorum.. Hatta daha üzücü ve salakça çünkü bunlar bi de okuyup, öğrendiklerini ve daha kültürlü, zeki olduklarını sanıyorlar ama eleştirdikleri başbakandan bir adım bile önde değiller, fark yaratması gereken o bilme haline rağmen aynı yerde oldukları için, hatta daha da kötü durumdalar..

he gülüm he

siz tek tip değilsiniz zaten.. siz hiç aynı şeyleri aynı cümleler aynı örneklerle açıklamıyorsunuz..
siz her konuşmada yeni şeyler katıyorsunuz bu dünyaya..
siz değerlisiniz çünkü başkaldırdınız, diğerleri değersiz, koyun, kültürsüz..
siz insanları güya insan olduğu için sevip kucakladınız ve sınıf farkı olmasın istediniz ama o kadar malsınız ki çoğunuz nerdeyse hepiniz konuşmalarınızda sizinle aynı fikri, bilgiyi paylaşmayan insanları ezme eğilimde oluyorsunuz..

nere gitti hacım eşitlik???

sen beni ezdin bilmediğim ya da senin gibi -senin tarzında- başkaldırmadığım için..


bu tavırla artık o kadar sık karşılaşıyorum ki aynı ya da benzer şeyleri savunsam bile karşımdakinin bu tavrı beni o kadar çileden çıkartıyor ki anlatamam..

yazdım çünkü fikrinizi merak ettim..

belki sonra silerim..

okuyana selam..

 

ben şu an bunu düşünmekteyim karar veremedim..

sizinki ne?

not hangi filmden olduğunu da eklerseniz sevinirim..

 

Şirketinizle ilgili şikayetlerim;
1. Barbaros şubenizin telefonlarına gün içinde ulaşamam,
2. kargomun teslim edilmemesi(aradaki mesafe fotoğraftaki kadardır),
3. evime kargomu teslim etmeye gelmedikleri gibi sistemden alıcıya ulaşılamadığı için kargo merkezde bekletiliyor bilgisini almam ki bu merkez kapandıktan sonra ulaştı bana,
4. apartman kapımda kargonun kuryesinin gelip beni bulamayıp geri döndüğüne dair bir belge bulamamam(mgn kargo kuryesi gelip bulamadığı komşum için, bir not bırakmış, bu yapılsaydı o da orda olurdu),
5. internette bugün şubelerinizin 18:00 a kadar açık olduğu yazılı olmasına rağmen 16:00 kapanıyor oluşu,

bu benim sikayetimvar.com a yüklediğim şikayet metnim..

o kadar sinirliyim ki başka ne yapabilirim bilmiyorum.

kendi sitelerinden şikayet ettim, müşteri hizmetlerinden şikayet ettim telefonla, twitter dan yazdım..

45 lira gibi bir para alıp evimin dibine saat 15:9 da ulaştırıp bana getiremediler çok sinirliyim pazartesiye kaldığı için..

daha ne yapabilirim. hem hıncımı alamıyorum hem kargomu..

ben paramı da geri istiyorum..

verilen hizmetten memnun değilim..

eğer parayı geri vermek için aileme kargonun geri gitmesi gerekiyorsa da gitsin arkadaş ona bile razıyım şu an o akdar sinirliyim ki..

 

dilim ya da yanağımda bir yar olunca sabahına geçiyor, pekçok kişinin de bu şekilde farklı bir rahatsızlığı yoksa tabi..

duyuruyu medikal bölümünde açmadım çünkü tek merak ettiğim neden bu kadar çabuk iyileşiyor..
hücerler mi çok basit o yüzden mi tükrükten mi neyden kaynaklı bilen birileri merakımı giderirse sevinirim..

 

ellerim terlediğinde çok fena şişiyor.. yani öyle böyle değil..
hissizleşiyor bi de şişince.. parmağımdaki yüzükler haraket etmiyor..
kaldı ki ellerim çokça incedir..

bu genel bir durum mu??

 

daha önce içinde yaşamalık film diye sormuşum, ilginç cevaplar gelmişti..
hangi kitaplar??

www.eksiduyuru.com

 

pedro almadovar kadar oyuncusuna bağımlı hangi yönetmenler var?

yani ben aynı oyuncuları bambaşka filmlerde aynı yönetmenin çekimiyle izlemeyi sevdiğimi fark ettim.

bu şekilde çalışan yönetmenler kimler?

çağan ırmak buna bir örnek olabilir gibi aslında ama o kadar değil..

 

bu filmin içinde yaşarım diyebileceğiniz film var mı, hangisi?




 

bu konuda fikri olan biri var mıdır burda bilmem ama sormak istedim. cidden bilgisi olanlar cevaplarsa sevinirim. bunun üzerine okumuş araştırmış birileri.. trolleyenin elimden çekeceği var..

şimdi ben birine bir şeyi can ı gönülden helal ettim diyelim.

sonrasında öğrendim ki benim bildiğim her şey yalanmış.

ben ona helal ettiğim her şey haram zıkkım olsun istiyorum diyelim.

önceden helal ettiğim için şimdi haram olsun diyince haram olur mu?

bir şeyi birine haram etmek günah mı?

 

present perfect tense ile present perfect continuous arasında ne fark var. ne zaman hangisi kullanılır ya da ne zaman bunun yerine bu kullanılmaz kesinlikle bunu kullanman lazım dersiniz..
bi de past perfect var tabi...



 

ablam çiçeği burnunda bir avukat ve ben ona bir daktilo aldım.

sadece dekor olarak kullanmıcak.

hep hevesi vardır daktilo ile yazmak için.

50 küsur yaşında bir daktilo kendisi.

10 yıldır dekor olarak kullanılıyor ama tüm tuşları ve parçları kullanılabilir durumda, sağlam.

ben buna nerde bakım yaptırırım.

başında da durucam ya da çok güvenilir filan olucak yapacak kişi.

istanbul dayım yardım ediverin..

 

bir hastalık filan sormaycağım.
kan alındıktan sonra derinin altına geçen kan önce mor sonra yeşil sonra sarı renk oluyor ya merak ediyorum o sarı renk olmasının sebebi ne.. içindeki hangi şeyden dolayı sarıya dönüyor o renk..



 

bir yerde ya okudum ya da izledim hatırlamıyorum.
yerinden de tam emin değilim.
ya meksika ya da ispanya.
devrim şarkıları söyleyen çalan bir gitarist in parmaklarını kestiriyordu yönetim.. sonra da öldürüyorlardı sanırım.
bilgim çok kısıtlı ama hatırlamak ve araştırmak istiyorum.
nette o kadar aramama rağmen bulamadım..

fikri bilgisi olan var mı?

ek: www.youtube.com
Hasta Siempre Comandante Che Guevara nın en sevdiğim yorumunun bu adama ait olduğunu bilmeden dinlemişim yıllardır..