Ekşi Duyuru

cam şişe versiyonunu uzun süre sonra geçenlerde içtim, metal yalıyor tadı aldım. acaba folyodan ötürü şişenin ağız kısmına bişey mi oldu diye sildim ettim ama yok. sonra fıçı içtim başka yerde, yine benzer metalik tat geldi. tadı farklıydı zaten ama ben severek içiyordum, bişey mi olmuş acaba?




 

hüzün mü, coşku mu, sakinlik mi, kızgınlık mı; nedir?
www.youtube.com

ben adlandıramıyorum, muhtemelen birden çok duygu, belki de bu yüzden çok seviyorum. sizinkini merak ettim.

 

4 hariç diğerleri arasında en iyisi hangisi? 1'den başlayacak zamanım yok, 4'ten önce en az 1 tane oynamak istiyorum, o da en iyisi olsun ki devam etmek için hevesim olsun düşüncesindeyim. birbirinin devamı hikayeler çok mu, mesela 3'ten başlasam çok şey kaçırmış olur muyum? olayların geçmişi, kim kimin nesi onları öğrenirim ama önemli bir şey kaçırır mıyım sizce?




 

görsel şu:
www.thisiswhyimbroke.com

hediye amaçlı şu saatin benzerini ama farklı çerçevelisini yapacağım, o yüzden görseli lazım ama nasıl aramam gerektiğini dahi bilmiyorum. belki aranızda gören vardır, jpeg mpeg ne olursa, sadece fotoğraf dosyası olarak lazım. nasıl, nereden bulurum? ben yaparım birader sana diyorsanız ona da varım, emeğinizin karşılığını da veririm. gönderdiğim görselin yüksek çözünürlüklüsü üzerinden doktorların ikonları kopyalanabilir sanırım, olmaz mı öyle? bilmiyorsanız yol da gösterebilirsiniz, en ufak şeyin yardımı dokunur; çaresizim biraz, teşekkürler.

aha şöylesini de buldum belki işer yarar!
cdn.society6.com

 

big four diyince benim aklıma direkt megadeth slayer anthrax metallica geliyor, meğerse daha çok insan için başka anlama geliyormuş. 4 tane büyük global firmaymış bunlar, denetim danışmanlık yapıyorlarmış. bizde de arada geliyor 2 tane ajan smith çehreli adam, kapanıyorlar toplantı odasına oradan matrix'e saldırır ciddiyette bişeyler yapıyorlar, sanıyorum onlar da bu tekelin dişlilerinden.

big four diye ayrıca isim alacak kadar nasıl "tekel" olmuş bunlar böyle? ben başka duymadım sektörde bu şekilde aşırı öne çıkıp da farklı anılan bi seviye, var mı? koskoca google apple windows bile böyle anılmıyor mesela, yanlış mı karşılaştırdım?

5. ile aralarında çok fark mı bunların, neden big four yani ona taktım ben; çok kasıntı bişey bence.

 

xiaomi piston 2 alıcam ali'den, yarın indirim var şoping festten ötürü. ali'den hiç alışveriş yapmadım, ebay'de satıcı top rated'sa güvenip alıyordum, 10 küsür farklı kişiden aldım hiç sorun yaşamadım. ali'de de aynı durum geçerli mi onu merak ediyorum.

mesela bu ürünlerin hepsi top-rated satıcıdan.
tr.aliexpress.com
tr.aliexpress.com

ürünün normal fiyatı 15-20 avro civarında diye biliyorum. türkiye'de 60-80 arası satılıyor, aradaki farkı koyunca o civardadır diye düşünüyorum, kendi sitesinde fiyat bulamadım. sizce orijinal mi bu ürünler, ya da bu kulaklığı aldığınız güvenilir bir satıcı var mı ali'de? teşekkürler...

 

hiçbir zaman kariyer basamaklarını tırmanayım da emek sömüren sistemin tepesinde yer alayım gibi planlarım olmadı, hala yok. buna rağmen, para kazanmak için belirli tecrübe ve mevkii sahibi olmak gerektiğinin de farkındayım.

2 ay önce bir işe torpille girdim; daha önce çalışmadığım bir sektör ve bağlantım olmasa sittin sene alınmayacağım bir yer. okuduğum bölümün getirdiği yan avantajları da iyi kullanıp müdürün gözüne girdim ve kendisi beni şirketin yeni açılacak başka şubesine götürmek istiyor. sektörde devam etmek istiyorum, işi öğrenmek istiyorum ve bulunduğum yerde kalırsam kendimi geliştirmem zor olacak çünkü müdürümüz çok bilgili ve iş ahlakı yüksek olan, insanlara bir şeyler öğretmeyi seven bir insan. o gidecek, yerine şimdi onun altında olan, benim de birlikte çalıştığım, hayat görüşü inanılmaz dar, kültürsüz ve tecrübesiz biri gelicek. sırf müdür harici en tecrübeli o diye onu geçirecekler işin başına. iyi arkadaş olduk kısa sürede, bana öyle müdürlük de taslamaz rahat olurum ama bana bir katkısı olmaz. hoş, şimdiki müdürle de bir sorunum yok, gayet samimi ve hiç patronluk taslamayan biri.

"e sorun ne o zaman, git" diyecekler için şöyle önemli bir detay var. mevcut iş yerim evime 20 dakika yürüme mesafesinde(ikisi de şişli) ancak yeni şube ümraniye'de, hem de saray mahallesi. bildiğiniz üzere istanbul'da toplu taşıma sıkıntı, hele ki mesai başlangıç ve bitiş saatlerinde yaka değiştirmek eziyet. üstüne üstlük büyük ihtimalle mesai başlangıcı 8 olacak, en iyi ihtimalle 6'da uyanmam gerekecek. hadi az uyumaya alışırım da, yolda geçecek süre, özellikle akşam saatlerinde, büyük kayıp. servis olacak ama evime kadar değil, iş yerinden alıp uzunçayıra mı bırakır yoksa bu tarafa geçirir mi bilmiyorum. şimdi çok memnunum çünkü işten sonra sosyal hayatıma zaman ayırabiliyorum ama öbür tarafa geçersem kafadan 1,5 saat daha kısalacak hayatım sürem.

bir diğer sorun da maaş. artış çook büyük ihtimalle olmaz, şimdi yol parası vermediğim için yol parası cebime kalıyordu, bu senaryoda onu da kullanıcam. yani hem zaman hem de para açısından zarara gireceğim, avantajları da yukarıda yazdığım gibi. ayrıca müdür senin eğitimin için seminerlere falan da göndericem, kendini geliştirirsin orada, yardımcı olucam her türlü dedi; yapar da. bir diğer nokta, işe girmemi sağlayan bağlantım da o tarafa geçiyor, genel müdür olarak geçicek oraya büyük ihtimalle. işveren vekili olacak olsa maaşa zam yapar diyecektim ama öyle olmayacak muhtemelen, mevcut şubedeki sömürgen insana bağlı olacak gibi duruyor o işler ve olabildiğince ketum davranıyor bu konuda. onun orada olması da benim için avantaj olucak her türlü. geçmiyorum deme şansım var ama o da imajım açısından sıkıntı olabilir, "daha yeni geldin işi bilmiyorsun mis gibi fırsat var değerlendirmiyorsun" gibi bir fikre de kapılabilirler, ayrıca referansıma da ayıp olur sanki.

bilemiyorum, dediğim gibi kariyer delisi biri değilim ama yaptığım işi hakkıyla ve tamamen donanımlı bir şekilde yapmak istiyorum. diğer taraftan gençliğimin baharını yollarda harcamak da istemiyorum. biraz şımarıklık bu yaptığım onun da farkındayım, kimler nereden nereye gidiyor üç kuruş kazanmak için; zamanında zorluk çekmeden olmuyor bu işler galiba. ne dersiniz, ne yaparsınız siz yerimde olsanız? nasihatlerinize açığım, okuduğunuz için teşekkürler.

 

bir süredir dikkatimi çekiyor, eski sevgililerine çok rahat sallayabiliyor insanlar burada. aldatma olur, hayati kazık olur anlarım da; standart ayrılıklar sonrasında zamanında değer verdiğiniz, hoş vakit geçirdiğiniz biri hakkında sallarken nasıl bu kadar rahat olabiliyorsunuz? içinizden geçiyor mu "ayıp ediyorum" diye mesela? neticede kimse sizi zorlamadı bu ilişki için, hoşunuza gitmemesine rağmen devam edip sonradan insanların arkasından sallamak hiç sorun olmuyor mu?

ben bunun çiğ bir hareket olduğunu düşünüyorum. ortada bir problem varsa bunun önemli parçalarından biri de sizsiniz, insan biraz öbür taraftan bakmaya çalışmaz mı? haklı olabilirsiniz, tüm kabahat karşıda olabilir ama cidden; bu kadar rahat olabiliyor mu bu işler?

ne eski sevgilimin hakkımda salladığına tanık oldum ne de başka bir kuyruk acısı; sadece merak ediyorum.

 

fark var mı aralarında, direkt muadiller mi yoksa birbirleri için? hangisinin daha etkili olduğu bünyeye mi bağlıdır mesela?




 

nakaratında söz yok, deağp gibi bi ses çıkıyor autotune ile oynamışlar yapay bir ses yani ama ağızla yapılmış büyük ihtimalle. nakarat harici lean on tarzı gibi ama daha tempolu, son zamanlarda çok duyuyorum yeni olabilir. hatta spotify reklamlarında da duydum bikaç kez ama shazam'a ulaşana kadar geçti. kadın söylüyor, başka da bişey gelmedi aklıma. hangi şarkı bu?




 

nelere dikkat edelim? piyasası nedir bu işin mesela, temiz bir cihaz için şu kadardan fazla verme diyeceğiniz bir miktar var mı?




 

ablam hediye parfüm almış bana, ben de jestine karşılık yardımcı olmak istiyorum. personeline ufak bir bilgi yarışması yapacakmış, 3 tane genel kültür sorusuna ihtiyacı var ama çok yavan bir şey istemiyor. google'da bişeyler baktım ama hep klasik şeyler var artık ezberlenmiştir bile. aklım da çalışmıyor şu sıralar, düşünüyorum ama bulamadım, sizden rica etsem aklınıza gelenleri yazar mısınız? teşekkür ederim şimdiden.




 

böyle bi sapkınlık var bende, görüntü kalitesinin mükemmel olması beni benden alıyor; resmen estetik zevk alıyorum. teknosa'ya falan gidince o 481 inç 88k tv'lerin önünde kalakalıyorum. anlatamayacağım bir mutluluk veriyor bana, böyle sanki iç huzura ermiş gibi oluyorum. bunun normal hayata etkisi düşük kaliteli dizi, film vs. izleyememe oluyor biraz bekliyorum dolmasını ama çamur gibi izlemekten iyidir.

sorum şu: sizce ben hasta mıyım? hafiften simetri takıntım vardır, biraz da mükemmelliyetçi sayılırım. acaba hayatımda yolunda gitmeyen şeylerin tezahürü müdür bu görsellerde aradığım yüksek kalite?


 

öncelikle kızgınım, biraz sövmem lazım rahatlamak için. izninizle...


-------------spoylır-----------

bu amına çaktımının sitesinde açtığınız biraz uzun videolar sizde de takılıp takılıp başa dönüyor mu? bu amcık suratlılar ne sikim bir player kullanıyor da kafasına göre kaliteyi değiştirip videoyu başa alıyor? ulan gavatlar, oraya kalite seçeneği koysanıza, ben hızıma göre istediğimi seçeyim, gerekirse 351 saat bekleyeyim dolması için. siz kimsiniz ki benim adıma karar veriyorsunuz lan!!

-----------spoylır--------------

sizde de var mı aynı sorun? yandex kullanıyorum, chrome'da da denedim ama yine aynısını yapıyor. hızım 6-7 mbit olduğunda bile ufak dalgalanmalarda kaliteyle oynuyor kendi kendine. başka bir yerden, mümkünse başka player'la izleme imkanım var mıdır?

 

google amca sağ olsun hiç yardımcı olmadı, pek ümidim olmasa da sorayım dedim sizlere. şişli'de bildiğiniz av malzemeleri satan bir yer var mı? mermi alıcam da topuğa sıkmalık...




 

çoklu alım yapıciğim, ucuz ve kaliteli olanlarını nereden bulurum? alıp kullandığınız ve memnun kaldığınız bir mağaza var mı? baboş biraz takıntılı olduğu için dandik bişey alırsam ağız yapar, o yüzden şu kadarcık şey için soru sordum sayın ahali. berhudar olunuz işalla...




 

öncelikle belirteyim üniversitenin öğrencisi değilim, yeni kayıt olmuş biri için bakıyorum. bakıyorum ama göremiyorum, nerede oluyor ders programı? duyurularda göremedim, bölümün sayfasında ders içerikleri kredi sayısı vs. yazan kısım var program dedikleri ama saat kaçta nerede yazmıyor. açıklanmadı mı yoksa, dersler de pazartesi başlayacakmış halbuki.




 

babama alacağım ama sıfır olsun istiyorum, ikinci eli temiz mi orijinal mi diye araştırmak istemiyorum. bu tarz eski telefonları sıfır satan yerler var mıdır bildiğiniz? imkansız mı yoksa bulmam?




 

malumunuz çoğu kişinin bireysel telefonu yeni nesil kocaman bir alet, kendi başına taşınması zaten sorun. işin içine bir de şirketin verdiği cep telefonu girince işler hepten karışıyor, iş yerinde sağa sola giderken taşınan güvenlik kartıydı evraktı derken insanın goro'ya dönüşesi geliyor. öyle 532 cepli şey de giyemiyorsun iş yeri klasik giyiniyoruz, siz nabıyonuz?

çift hatlı telefon alayım diyorum da, geneli dandik markalar; bireysel telefon olarak kullanacağım özellikleri karşılamıyorlar. büyük markaların var birkaç modelin dual versiyonu, mesela xperia z3 dual gördüm, halihazırda z serisi kullanan biri olarak ilgimi de çekti ama sıkıntılı bir modelmiş z3, dual olanda stabil çekmiyormuş hatlar falan filan. toptan bi çözüm önerisi istiyorum, bambaşka fikirler de olur.


 

Devletin bu arkadaşlar üzerinde böyle bir yaptırımı falan varmış muhabbeti nedir? İş arkadaşım diyor ki bu Japonlara yurt dışına çıkınca gezdikleri her yerin fotoğrafı çekilsin, sonra gelip bize verilsin, biz bunları arşivliycez denilmiş. Hatta devlet teşvik de veriyormuş, teçhizat falan. Doğru mu bu muhabbet, ben pek inanmadım. Bence böyle bir zorunluluk yoktur da, başka türlüsü mü vardır; japon tanıdığı olan yok mu?




 

gitar tertemiz, hatta neredeyse çalınmadığından dolayı manyetikleri hafif üstten üstten paslanmış, çiziği vuruğu yok. alacağım gitar bu değil ama başka fotoğrafını bulamadım.
www.sahibinden.com

modelini de anlamış değilim açıkçası, sahibi zaten bilmiyor. üzerinde x series yazıyor ama x serisine ait baktım; gitarlar arasında yok. amazon ve ebay'de direkt "washburn x series" adıyla satılıyor ama washburn'ün sitesinde bu modeli bulamadım, ilandan gösterme sebebim de o zaten. giriş seviyesi bişey olduğu belli, ben de yeni işe girdim borcu harcı kapatıp 1-2 binlik güzel bir "sistem" toplayacağım ama o zamana kadar(5-6 ay) idareten bir şey alayım diyordum. bu gitara 180 teklif etsem sahibi kabul eder büyük ihtimalle, çalmıyor çünkü. ama piyasasını bilemediğim için buraya sorayım dedim, en fazla kaç verilir sizce, kaçtan açayım teklifi? bu ilanı emsal gösterip "bak amfi 130 gitar da 200 eder, bi de senin manyetikleri de değiştirmem lazım onu da düşün" diyim mi?

 

bi siteden aldık diyelim online, gelir mi?




 

Hiç gitmedim bilemiyorum o yüzden, maçka parkı gibi mi burası? İstediğim yere çöküp pikniğimi yapabilir miyim? Yoksa daha resmi bir yer mi, özel piknik alanı masa falan mı var? Maçka parkı gibi olsun istiyorum ben :/




 

önce şunu sorayım; boyanın kalitesi çok fark ediyor mu? olabildiğince ucuz olması gerek, en ucuzunu al geç mi dersiniz yoksa fiyat/performans olayı boyada da var mı? öyleyse marka ismi rica ediciim çünkü ^_^




 

okuyor, çalışmıyor, kyk'dan kredi alıyor(he yaa). 1000 tl ihtiyaç kredisini halihazırda kyk kredisinin yattığı ziraat bankasından alabilir mi? ya da her ay düzenli 200 tl'sinin yattığı bir garanti hesabı var, orası verir mi dersiniz? eğitim kredisi diye bir şey de varmış, onun şartları nedir, onu alabilir mi ?




 

İşe başlıyorum, benden istedikleri kan testleri şunlar: açlık kan şekeri, Hbsag, anti Hbsag, anti hcv, hiv. Gören de kerhaneye orospuluk başvurusu yapıyoruz sanır amuğa. Neyse, hepsini tek kan örneğiyle yaparlar dimi? Devlet yapar mı mesela, yoksa bi kliniğe mi gitsem? Kaça patlar ki?




 

Nara benziyor sanki, hı?




 

son kullanma tarihine daha çok var, yaklaşık 45 gündür rutubetli bir yerde duruyordu, paketi kapalı, paketin üstü rutubet kokuyor. paket kapalıysa içeri bişey sızmaz diye düşündüm ama başka bi sıkıntı olur mu emin olamadım; ne dersiniz?




 

aynı hava yolunun uçaklarıyla yapacağım aktarmayı, bitane bagaj hakkı satın aldım; bineceğim ikinci uçak için ayrıca başka bagaj satın almama gerek var mı? alış sırasında ilk uçak ikinci uçak diye ayırmadı ama emin olmak istiyorum çünkü internetten daha ucuz, orada daha pahalı.




 

eminim ki güzide duyurucularımız bu güzelim katalan şehrinin altını üstüne getirmişlerdir. o halde ricam şudur ki; şu güzelim orta halli kardeşinize bütçe düşmanı olmayan, lezzetli şeyler yiyip içebileceği mekanlar önerir misiniz? tapas ve sangria elzem tabii...




 

denizbank ile çalışıyorum, satış fiyatları çok yüksek. döviz bürosundan mı alınır en ucuz, her döviz bürosunda aynı mıdır, şurada ucuza bulursun dediğiniz bir yer var mıdır?




 

akşam üstünden beri ateşim var, yaklaşık 3 saat önce aldım bitane ama düşmedi. yarın sabah 9da kalkıp işe gidicem o yüzden acele ediyorum. şimdi bir tane daha alsam faydası olur mu? yoksa zararı mı olur? 1 saat önce de 2 ufak diş sarımsak yedim düşürüyor diye, fwiw...




 

oyunu hiç oynamadım ama aklımda vardı oynamak, kendisi 7,75 goty edition'ı 16,66; alınır mı? yoksa bir daha daha çok indirime girer mi?




 

şimdi bi çapa tıp bi de cerrahpaşa vardı bi aralar(hala da olabilirler tabii), hangisi neredeydi karıştırdım. bu başlıktaki yere gidicem de, çapa-şehremini tramvay durağından inince hemen karşıda olan mı burası? yoksa daha ileride iniyorduk sanki öbürüne gitmek için, orası mı?




 

sadece bir ülkede değil de birden fazla ülkede kullanılabilen bir hat arıyorum, var mıdır? italya'dan alayım; ispanya, fransa, hollanda, belçika, avusturya, çek cumhuriyetinde kullanayım istiyorum. en azından 2-3 tanesinde geçerli olsun, mümkün müdür?




 

idata'ya şengen için sponsor babamın emekli maaşının yattığı hesabın özetini alıcam, hesap özetiyle beraber banka sirküleri de isteniyor ama devlet bankaları bunu vermiyormuş(vakıfbank), nasıl olucak bu, idata bunu bilmez mi?




 

babama "ağır derecede obstrüktif uyku apnesi" teşhisi konulmuş, belgede öneriler kısmında "CPAP titrasyonu uygundur" diye yazılmış. kendisi sakarya'da, istanbul'a getirip bu cpap testini yaptırmak istiyorum ama nerede daha başarılı yapılır bilmiyorum. önerebileceğiniz bir klinik var mıdır? teşekkürler...




 

kitapları okumadım ama olayı biliyorum. okuyanlara göre dizinin akışı lady stoneheart'ın artık gelmeyeceği bir şekilde ilerliyormuş, sizin fikriniz nedir? normalde sanki şu sıralar çoktan görünmesi lazımmış, 5. sezon başlamadan önce de soruyorlardı yönetmenlere, bişey demiyordu onlar da. acaba brienne'i öldürmemek için mi getirmiyorlar? yoksa ileride gelir mi kesin?




 

prag'dan istanbul'a kiev aktarmalı bilet buldum 31 temmuz için, ukrayna havayolları 240 lira. dönüş tarihim o ara olucak ama ne olur ne biter bilemediğim için şimdiden almak istemiyorum bileti, sizce alayım mı, genele göre ucuz mu bu bilet? yoksa 5-10 gün öncesinden alsan da bu fiyata bulursun der misiniz? şimdiden 10 gün sonrasına aynı uçağı aynı fiyata buldum mesela, bu genelde böyle midir?




 

gün geçmiyor ki bir hdp sorusu daha sorulmasın sayın seyirciler...
hdp'nin meclise girmesinin pratikte pkk'ya katkısı ne olacaktır? olay "bebek katilleri mecliste" duygusallığından öte, düşük milletvekili sayısına sahip bir partinin pkk için ne gibi bir avantajı olabilir? bakın dikkat, pkk için diyorum; yani "terör" açısından diyorum. hdp mecliste diye pkk'nın silah bulma şansının artması, hdp mecliste diye pkk'nın lojistik olarak elinin güçlenmesi gibi şeyler.

yani diyorum ki, hdp meclise girerse bu olay pkk'nın daha fazla insan öldürmesine direkt katkı sağlar mı? öyle değilse, hdp'nin mecliste olmasının zararları nelerdir?

not: bu yazı hdp=pkk gözünden bakan insanlar için yazılmıştır. kendi düşüncem hdp'nin pkk'dan farklı bir şekilde bu işi çözmek niyetinde olduğu ancak verecekleri ödünlerin ne boyutta olduğunu bilemiyorum.

 

dönüş tarihim belli değil, vize için göstermelik uçak rezervasyonu yapmak istiyorum ama beceremedim skyscanner vs. sitelerde. basitçe anlatıp yol göstericek birilerinden rica edicektim, yarın sabaha kadar yapmam lazım vize randevum yarın çünkü.




 

pusulası olan bir saat alayım dedim, 200 liradan ucuza yok. 40 günlük bi seyahatim olacak orada lazım o yüzden 50-60'tan fazla vermek istemiyorum. normalde de kullanabileceğim kadar ucubik olmayan bir şeyse 100 lira civarı da veririm ama 200, cıks.
pusulalı saat diye arattım google'a ulaşamadım bir şeye. nasıl bulurum nasıl ederim, çözüm öneriniz şöyle yap böyle yap demeleriniz var mıdır?



 

buralara yolum düşüyor, hangisinde bilgisayar daha ucuzdur? buralarda bildiğiniz mağaza var mı ucuza satıyor diye? internette bakıyorum bir şeyler ama rastladığım mağazanın oranın teknosa'sı olup olmadığına emin olamıyorum, boşuna kazık yemeyelim ellerde.




 

hijyen, kalabalık, eğlencelik ve gelen insanların medeniyet seviyesi açısında nereyi önerirsiniz?




 

vize için booking.com'dan feyk rezervasyon yaptırdım, otellerden iki tanesi kartınızı doğrulayamadık mesajı attılar. kart bilgilerini bir program vasıtasıyla uydurdum, ondan dolayı oldu. asıl soracağım; bana yolladıkları rezervasyon mailinin çıktısını vize için götüreceğim ya, şimdi bunlar bu rezervasyonu iptal ederlerse benim götürdüğüm rezervasyonun iptal edildiğini idata'dakiler görebilir mi? şu kişi sizin otelinize rezervasyon yaptırdı mı diye sorguluyorlar mı? riske girme yeni rezervasyon yap mı dersiniz?




 

telefonuma mesaj geldi şu kadar krediniz hazır, şu tarihe kadar gelip alabilirsiniz isterseniz diye. gittim bir şubeye kaç ay vadeye ne kadar ödemem gerekiyor aylık diye sordum, sigorta harici şu kadar şu kadar diye söyledi bana. anladığım kadarıyla kredi notu soruşturması olmayacak yani, gidip kendi şubemden trink diye çekebilir miyim aynı gün? meblağ da çok değil, elimizde bu kadar yok demezler.




 

hdp kendini sol parti olarak mı konumlandırıyor? direkt "sol" diyerek yaptıkları açıklamalar ne boyutta? bu konuda kendi ağızlarından örnekler biliyorsanız gösterir misiniz, teşekkürler.




 

ptt'den gelen mesaja göre sorgulama yaptım, pasaportum ankara'dan çıkmış yola; ben istanbul'dayım. niye böyle, niye özellikle ankara, bürokratik bişey mi, istanbul'da basılamaz mı?




 

sema kim, ölmesi mi gerekiyordu?




 

taksim'e çıkıyoz mu gençler?