[]

şu ilandaki telefonu alsam mı?

sony xperia z2 arayışım sürmekte, sıfır ya da iyi kullanılmış 2. el araştırıyorum.

şöyle bi ilana denk geldim.

www.sahibinden.com

fiyatı sitedeki 2. ellerden bile ucuz, 1 yıllık uluslararası garantisi de varmış. yeri de yakınmış internetten değil de gidip görerek dükkandan alırım alırsam. peki sizce alayım mı? nelere dikkat etmem lazım ki kaçak göçek falansa anlıyım, taklaya gelmiyim elimde patlamasın.

ucuz etin yahnisine dönsün istemiyorum ama bakınca bi yamuğu da yok gibi. var mı gözünüze çarpan bi eksisi?

 
Tecrübemi paylaşayım
sony xperia arc kullanıcısıydım, telefonu da tam senin yaptığın gibi internetten garantili olarak aldım.
telefon geldi, gayet sıfır orjinal güzel bir telefondu..

sonrasında kapağında kendi kendine çatlamalar oluşmaya başladı, sony bu üretim hatasıdır, garantiye gönderenlerin kapağını ücretsiz değiştiriyoruz dedi. Bende gönderdim telefonu fakat ürün resmi distribütörden alınmadığı için kabul etmediler. aldığım firmayı aradım ürün ithalatçı garantili dedi, yani sadece onların istediği yere gönderebiliyorsun. Bana eminönü doğubank'ta bir adres verdiler garantiye göndermem için. Gönderdim fakat bu kullanıcı hatası dediler ve 70 dolar para istediler.

Sony'den ve ithalatçı garantili ürünlerden o günden beri uzak dururum.
  • facebook  (30.10.14 18:44:01) 
şöyle birşey olabilir belki: mobileshop.ae tl ile 950'ye falan tekabül ediyor. pasaport kaydı olmayabilir, o durumda istenen fiyat(min. 300 tl kar) anlaşılabilir.


  • diabolus79  (30.10.14 18:46:57) 
[]

çok gürültü yapan üst komşu

üst komşularımız inanılmaz gürültülü ve kavgacı tipler. duvarlar fazlasıyla ince, zemin de öyle. karı koca ikisi de oldukça iri ve kilolu. gün içinde herhangi bir ses yok ancak gece 12.30dan sonra eve geliyolar ve geldikleri gibi de gürültüleri bitmiyo. topuklarını vura vura yürüyolar ve gecenin bi yarısı evin içi zbam zbam diye inliyo resmen. sabah 5e kadar falan yürüme, eşya çekme itme, bağırış çağırış kavga etme sesleri dinmiyo. bazı geceler kadını çok kötü dövüyo adam, seslerinden uyumayı bırakın evde durmak bile eziyet oluyo. dövme işi nadiren olsa da sabaha kadar süren günlük gürültüleri evde uykudan uyandıracak kadar yüksek. onlar sabah 5e doğru seslerini kesiyo, biz ise sabah 7de uyanıp işe gitmek zorundayız uyku kalitemiz inanılmaz düştü bu durumdan.

uykudan uyanıp kapılarını çalmadıkça yüz yüze gelip derdimizi anlatma şansımız pek yok. yüz yüze konuşmak da pek istemiyoruz açıkçası. onun yerine bi not yazıp kapılarına koysak çok mu abes olur? bi de nota ne yazıcaz o sıkıntı var, daha az gürültülü yürüyün mü dicez? size ne amk dese cevap da veremeyiz adamın evi sonuçta ama biz de çok rahatsızız bu durumdan. adam zaten sinirli bize gıcık olup kapıya dayanır diye de korkuyorum. sorunsuz şekilde nasıl çözülebilir bu durum, var mı akıl verebilecek olan?

not: biz orta siklet insanlarız, adamsa 120 kilonun üzerinde. olay kavgaya dönerse ikimizi de patates eder diye kavgasız halletmek zorundayız.

 
çare polisi aramak. apartmanda bir sürü insan var kimin yolladığını da bilemez ayrıca.


  • emirkulu  (27.10.14 14:49:17) 
polisi ara+1


  • rock n roll  (27.10.14 14:50:23) 
kimin yolladığını kesin öğrenemez dimi. iş acilde bitmesin sonra. ama evde çok gürültülü yürüyolar dersem de polis ciddiye alıp gelmez ki


  • kakamelsokoban  (27.10.14 14:53:08) 
rahatsız oluyoruz derseniz geliyorlar. bende de var öyle bir manyak, maçlarda evde durulmaz oluyor onun yüzünden galassaray 4er 4er gol yediğinde seviniyorum sesi çıkmıyo ahsgf. bağırış çağırış sırasında arayın özellikle daha iyi olur.


  • emirkulu  (27.10.14 14:55:46) 
Ugrasilmiyo o tiplerle yıl olmus 2014 adam hala karısını dovuyor ve karısı ona katlanıyor sen ona laf anlayacaksın ha.kiraciysan taşın dostum laf anlatamazsınız ayilara


  • steward  (27.10.14 15:10:43) 
sessiz yürüyün yazarsanız anlamazlarsa aptal derim :)


  • dapda  (27.10.14 15:11:11) 
@steward daha 5 ay olmadı buraya taşınalı ev değiştirmeyi de satın alma haricinde pek gözümüz kesmiyo pek ama kötü komşu insanı ev sahibi yapacak bu gidişle.


  • kakamelsokoban  (27.10.14 15:12:58) 
@dapda net olun diyosun yani :) başımıza sararlar diye tırsıyorum ya apartmanda daha yeniyiz zaten, başımıza bela almayalım...


  • kakamelsokoban  (27.10.14 15:13:40) 
korkunun ecele faydası yok der atalar! ya bir kere çekersin bunun acısını yada bin kere...

net bir duruş sergileyerek önce komşunuzun karşısına geçin ve şikayetinizi anlatın. sizi anlamayayıp dinlemeyeceğinden bu kadar eminseniz, artık sizin için polisi devreye sokma zorunlu hale gelmiş demektir.

polis gelir ve gürültüden men eder sadece. onlar gittikten sonra hemen olmazsa bile ertesi günlerde de aynı gürültüye devam etmeleri büyük bir olasılık. işin içinde karı koca davası varsa, kadına şiddet varsa yeni yasalara göre polis bunun peşini kolay kolay bırakmıyor. ama ortada bir davacı olmak kaydıyla. kocam beni hem sever hem döver diyen birine hiç bir kanun bi şey yapamaz.

sizin sorununuzu ancak savcılık halleder. o da ne kadar halleder bi şey demek zor. hatırlıyorum da bir tane kadına arada sırada sırf akli melekeleri yerinde olmayıp, ceza almayacağını bilen bir deliyle sürekli uğraşan bir kadına koca kaymakamın ' biz bi şey yapamayız sen evini değiştir en iyisi ' dediğini dün gibi hatırlıyorum.
  • tekil3.şahıs  (27.10.14 16:13:15) 
[]

android telefon hafıza kartını görmüyor

link2sd kullanmak için mini partition toolla hafıza kartımı 2ye böldüm. resimli anlatım buldum tüm talimatları güzelce uyguladım. sonrasında hafıza kartını pc.ye taktığımda sd kart yok uyarısı verdi, tanımadı kartı. gerizekalı telefonum da hafıza kartı olmadan çalışmıyo. telaşlandım tekrar pc.ye taktım, pc.de görünüyo bi sıkıntı yoktu. tekrar telefona taktım yine görmeyince pc.den ayarlarına bakayım dedim ama taktığım anda biçimlendirme gerekiyo dedi. biçimlendir madem dedim gözden çıkardım tüm bilgileri. format attım ntfs seçip ama hala pc.ye takınca sıkıntısız görünmesine rağmen telefonda hafıza kartı yok uyarısı veriyo.

bunun çözümü var mı? yoksa mecbur yeni kart mı almam lazım?


 
evet root ettim. telefon sony ericsson/xperia arc s

android sürümü de 4.0.3
  • kakamelsokoban  (27.10.14 08:04:50) 
benim kartı başka telefona takıp denemedim ama başka kartı benim telefona taktığımda gördü, sıkıntı olmadı


  • kakamelsokoban  (27.10.14 09:40:36) 
[]

windows uyumlu xbox gamepad

pc.de oyun oynama keyfini arttırmak için snopy marka mı ne uyduruk bi gamepad aldım ama pc tanımadı kullanamıyorum. bikaç kişiye sordum ps değil xbox 360 uyumlu gamedap almam gerektiğini söyledi. orijinaline bi dünya para vermesem de ucuz yollu başka marka alsam diyorum zaten çok oynayamıyorum. önerebileceğiniz markalar var mı? ya da bendeki gamepad.i tanıtma şansım var mı?




 
@melancholia sen çok güzel bi insansın! titreşim destekliyo hemen driver indirip kurcam eve gidince. teşekkür ederim


  • kakamelsokoban  (27.10.14 08:12:58) 
Uyumluluk açısından markalı bir ürün tercih etmek gerekiyor. Logitech ve Microsoft'un kablolu modelleri fiyat olarak biraz daha uygun üstelik lag sorunu, pilin bitmesi gibi şeylerle uğraşmıyorsunuz.
www.gold.com.tr (56 tl)
www.bimeks.com.tr (109 tl)
  • mario64  (27.10.14 08:53:42) 
logitech rumblepad II gamepad'imi 2006 yılında almıştım geçen sene bozuldu. o vakitten geçen haftaya kadar bir kaç tane dandik kol eskittim. geçen hafta yine logitech f710 aldım.

tavsiyem, pc gold'da 85 lira sanırım, bir f710 alıp rahatına bakman.
  • marido  (27.10.14 12:27:46) 
[]

uzun servis tabağı nerede bulunur?

Izgaracılarda falan ızgara makarna salata üçü yan yana konuşmuş olarak geliyo ya bazen tek tabakta. bahsettiğim tabaklar uzun servis tabağı diye geçen 30x15cm.liklerden değil ama en son geçen hafta denk gelip ölçtüğümde 45x15 gibiydi uzunluğu tahminen. bilindik markalara baktım genelde 30x15 gibi ölçülerde var. bu daha uzun olanları bulabilir miyim yoksa restoranlar özel olarak mı yaptırıyolardır? nerelerden bulunabilir?




 
metro gross marketlerde belki olabilir.


  • inheritance  (23.10.14 09:46:34) 
Bilindik markalardan ziyade züccaciyeci ve mutfak ekipmanları satam yerlere bakmanız lazım.
Mesela www.zenginzuccaciye.com

  • whoosie  (23.10.14 10:22:31) 
ikea evinizin her seyi.

ayrica bizimkiler salata tabaklarini metrodan almislardi orda da kesin vardir.

ozel yaptirmak maliyetli is.
  • kutsalbok  (23.10.14 10:31:04 ~ 10:34:41) 
[]

pc.de oynamalık oyunlar

bu duyuruda bana oyun buluyoruz panpalar. ben the elder scrolls, borderlands ve final fantasy serisini oynamak istiyorum ama ikisinin de bi sürü oyunu var. ben bunlardan tam kapasite tad alıp oyunun hikayesini benimseyebilmem için ilk oyunlarından başlayıp sırayla mı oynamam lazım? yoksa halihazırda son oyunlarını indirip oynasam da eski müptelaları kadar zevk alır mıyım? bunlar gibi çok eğlenceli mutlaka oyna dediğiniz başka oyunlar var mı önerebileceğiniz?

tikler accık gecikebilir en geç yarın sabah tamamlanacak.


 
bioshock infinite dene
once birz youtube videolarını izle begenirsen oynarsın

  • vazovski  (22.10.14 21:34:45) 
final fantasy için en baştan başlaman gerekiyor ancak elder scrolls için öyle bir durum söz konusu değil. elbette baştan başlayıp o dünyayı tanımak ayrı bir şey ancak şart değil. gayet 5.oyunu (skyrim) alıp oynayabilirsin ve çokta zevk alırsın.
borderlands oynamadım ancak 2 oyun sanırım. çok sıkıntı çıkarmaz. hani oynamak istiyorsan kolaylıkla 1'den başlayabilirsin.

  • air  (26.10.14 13:33:47) 
[]

xperia arc s root etme (link2sd içerir)

benim beni deli eden bir adet xperia arc s telefonum var. yeni telefon alma imkanım yakın zamanda yok gibi görünüyo ama telefonun hafızası o kadar dolu ki gelen aramaları açmama bile izin vermiyo artık bırakın yeni program yüklemeyi veya olanı güncellemeyi. telefonda doğru düzgün yüklü bişey de yok esasında ama kendi hafızası çok az olduğundan hemen dolup error veriyo.

link2sd yükle telefon rahatlar dediler bunu kullanmak için de root etmek gerekiyomuş meğer.

ben bu telefonu en basit şekliyle root etmek istiyorum. şu an işyerimde olduğum için herhangi bi indirme yapamıyorum ama unlockroot.com sitesinden ilgili programı indirip yönergeleri izleyip işlemi tamamladığımda rootlamış olacak mıyım? yoksa öncesinde sonrasında başka işlemler de yapmam gerekir mi?

bi de sonrasında link2sd kullanabilmem için ekstra alan ayırmam lazımmış bu işlem nasıl yapılıyo?

 
erootla çok kolay sadece 1 2 tık vidyosu da var yutupta


  • partizan  (17.10.14 15:05:42 ~ 15:06:13) 
@partizan eroot kurup denedim ama olmadı sıkıntı çıkardı benim telefon. "security hole might be available but i need more knowledge to try about it..." diye giden bi hata mesajı verdi. eroot gibi başka program var mı?


  • kakamelsokoban  (17.10.14 15:33:50) 
yapmadan önce usb debuggingi bir de bilinmeyen kaynakları falan aktive etmek gerekiyor galiba ondan olmus olabilir.
google'a one click root yazınca bir seyler daha çıkması lazım

  • partizan  (17.10.14 16:17:01) 
[]

aniden gelen örgü örme isteği

geçen yolum yüncünün önünden geçti ve bi anda deli gibi bişeyler örmek istedim. tığla da olur, şişle de olur ama dantel falan değil yünle olacak. lakin solak bi insan olduğumdan bana kimse örgü örmeyi öğretemedi. uğraşa didine, youtube videoları yardımıyla atkı-bere örcek kadar biliyorum. bi de süper haraşo yaparım :) elimden gelen bunlar. bişeyler öresim var çok fena ama bilgi kısıtlı olunca neye sarsam bilemedim. ev atkı bere doldu zaten sıkıldıkça örmekten, amigurumi mi öğrensem dedim çok karışık geldi, patik de hep anneanne işi modeller var beğenemedim. aklıma diz battaniyesi geldi hem çok uğraştırıp sıkmayacak hem de hevesim geçene kadar bitecek diye ama sonra düşündüm en son diz battaniyesini ne zaman gördüm diye. artık kimse diz battaniyesi kullanmıyo sanırım :/

napsam sevgili duyuru ahalisi ne örsem


 
çetik ama çorap gibi olanlardan.


  • spadram  (01.10.14 14:01:35) 
ben parça parça birleştirip ufak battaniyeler örüyorum. omuza atmalık, ya da diz battaniyesi. patchwork gibi. elbezi örer gibi oluyor.


  • mea maxima culpa  (01.10.14 14:22:02) 
@mea maxima culpa öyle daha da kolay biter sanırım tek parça oldu mu insanın gözü korkar ama parça parça rengarenk göze de daha hoş görünür

@snowflake örüp bağışlama fikrine bayıldım bu açıdan düşünmemiştim öyle yapmak daha iyi olacak

@for day to break listeye aldım senin bereyi de :)
  • kakamelsokoban  (01.10.14 15:26:07) 
[]

yaş ceviz çıktı mı? çıktıysa nerde?

istanbulda mümkünse fatihe yakın yerlerde nereden bulunur? çarşı pazar gezdim belki görürüm diye ama hiç denk gelmedim. ağustostan beri tetikteyim görsem de alsam diye. bu civarlarda olup da alabileceğim bi yer bilen var mı ey duyurucu panpalar




 
hangi döneme kadar bulabiliriz peki? mesela kasıma kadar buldun buldun yoksa biter gibi bişey var mı?


  • kakamelsokoban  (25.09.14 13:53:51) 
Pazar günü topladık biz bu aralar mevsimi yani, bayramdan sonra bulamazsın.


  • ekaterina  (25.09.14 14:04:49) 
ne kadar lazım annem toplamıs 1 cuval :D


  • sevisgenturk  (25.09.14 14:50:38) 
@sevisgenturk off mutluluğa bak senin yerinde olsam neşemden taklalar atardım :) 1 kilo falan lazım bana yatıp kalkıp yicem


  • kakamelsokoban  (25.09.14 15:00:53) 
[]

kulak ağrısı vs çene kemiği ağrısı

tam kulağım ve çene kemiğimin bitiştiği noktada kulak memesinin bittiği yerde zaman zaman çok şiddetli ağrı oluyo. parmağımı ağrıyan yere bastırıp çenemi açıp kapatınca o noktadan takır tukur sesler geliyo. kimi zaman da kafamın içine vuruyor ağrısı, ya da ense köküme. şu an mesela ağrı yerinde sabit, tek bi noktada yoğun bi ağrı var. parmaklarımla bastırıp ovuşturursam bi süreliğine azalıyo ama tam anlamıyla geçmiyo.

bu aralar çok sık doktora gittiğim için bi de bu sebepten gitmek istemiyorum, istismar ediyo gibi görünücem yoksa sürekli izin alarak. bu ağrıyı doktora gitmeden geçirmenin çaresi var mıdır?

ille de doktorsa da nereye gitmek lazım kbb mi? diş hekimi mi? bambaşka bi doktor mu?

 
(bkz: temporomandibuler eklem)

çene cerrahisi bakıyor diye biliyorum.
  • Sir Anthony Hopkins  (24.09.14 16:52:14) 
[]

anti-aging başlama yaşı kaç ola ki?

duyurunun bakımlı hatunları ve erkekleri sorum size. anti-aging ürünler başlama yaşı ortalama kaç oluyo? fazlasıyla beyaz ve hassas bi cildim var ayrıca da çok ince. yanaklarım da hafiften kırmızı, kılcal damarlarım belirgin yani. bu sebepten özel günler dışında makyaj yapamıyorum alerjik reaksiyon gösteriyorum hemen. uzun zamandır cilt temizleyici ürün bile kullanamıyodum aynı sebepten, doğal sabunlarla cildimi temizliyodum.

geçen ay diadermine marka parabensiz ve silikonsuz hassas ciltlere özel high tolerance cilt temizleme ve bakım setlerini gördüm. yine alerji yapar da kullanamazsam diye set halinde almak yerine sadece beyaz çaylı yüz temizleme jeli ve nemlendirici kremini aldım -başka kullanan varsa diye özellikle detaylı yazıyorum- sorunsuz kullanabiliyorum. bi dahaki gittiğimde de serinin diğer ürünlerini alayım da artık ufaktan bakım yapayım kendime diyorum.

yaş 27 ancak cilt yaşım çok daha genç. sivilce bile çıkmaz kolay kolay, cildimi yormadığım için yaşıtlarımda ufaktan da olsa beliren kaz ayağı emareleri falan bende yok. ama yaş 30a yaklaşıyo. kırışıklıklar olduktan sonra değil olmadan korumak lazım düsturuyla hareket ederek high tolerance serisinin tonik-gece kremi-gündüz kremi serisine başlamanın vakti midir? yoksa yaş bi 30 olsun sonrasında mı başlayayım? başladı mı devamını getirmek lazım çünkü, pek iradeli bi insan da değilim bi gün yapsam bi gün üşenirim falan kaş yapayım derken göz çıkartmak olur mu bu işi aksatmak?

 
Yalnız o anti-aging kremlerinin çoğu hiç bir işe yaramıyor veya düzenli kullanımda geçici etki sağlıyorlar. anti-aging'den daha önemlisi sağlıklı beslenmenizi, güneşten olabildiğince kaçınmanızı ve kullanıyorsanız eğer sigara'yı bırakmanızı öneririm. Yanlış beslenme, UV ışınları ve sigara cilde en çok zarar veren şeyler çünkü. Bir de o anti-aging kremlerinin en büyük özellikleri gençleştirmeleri değil cildi çok güzel nemlendirmeleri. cildinizi kurumasına izin vermezseniz de genç görünümünüzü koruyabilirsiniz. Bu şekilde atıyorum 40'lı 50'li yaşlarınıza geldiğinizde en azından düzenli sigara içen, sağlıksız beslenen, güneşleneceğim diye kömüre dönen, kuru ciltli yaşıtınız birine görünüm olarak en az 10 yaş fark atabilirsiniz. Siz hala 30'larınızda gibi görünürken onlar anneanneye benzeyecek.


  • rexex  (23.09.14 12:42:40) 
[]

makyajlı kadın vs makyajsız kadın (özellikler erkekler)

erkeklerin bu mevzuya genel bakış açısını merak ettiğimden soruyorum,

diyelim ki 2 kadın var birisi makyajsızken 7/10 ve günlük hayatında yalnızca renkli nemlendirici en fazla rimel kullanıyo. pek makyaj yapmadığı için de eli alışkın değil. önemli bi günde makyaj yapsa bile görüntüsü 8/10 üstüne çıkamıyo

diğeri de normalde 6/10. ancak her gün full makyajlı geziyo ve güzel de yapıyo. öyle ki 9/10luk oluyo

bu iki seçenekten hangisi daha cazip gelir erkeklere? doğal haliyle de fena olmayan ancak makyaj yapsa bile çok değişmeyen biri mi yoksa doğal halini hemen hiç göstermeyen ama makyajla kendine dönüp dönüp baktıran biri mi?

 
2.


  • fekat  (18.09.14 13:39:42) 
2'ye bakar geçerim 1'i tercih ederim genelde..
Çok makyaj direkt eksi puan :)

  • hayal bilgisi  (18.09.14 13:40:32 ~ 13:40:57) 
1.


  • oldboy  (18.09.14 13:40:49) 
1.

2.'nin suratı patates tarlasına dönmüştür. Duruluk FTW.
  • arnold schwarzeneger  (18.09.14 13:43:29) 
kesinlikle 1. makyaj yapıp "güzelim" demek, mikropenis bir abinin sevgilisine hortum sokup "BENDE KAMAŞULLAH VAR" demesi gibi bir şey. bu feci absürt örnek için kusura bakmayın ama öyle yani.

ağır makyaj zaten iğrenç bir şey. nefret ediyorum. güzel kadın, zaten güzeldir. hafif makyajla da çüş aşırı güzel olur be. tamam işte daha ne? normalde güzel değilse, makyajla ne kadar güzel olduğu beni ilgilendirmiyor. ben KADINIM makyajı akar diye ağlayamayan, memesi patlamasın diye hareket bile edemeyen bir biblo olsun istemem. kendinden güzel olsun. ay makyajım var, ay şuyum var demesine gerek olmasın. güzelliğinin dışa bağlı olmadığını, kendisinden olduğunu bilsin.
  • pescador  (18.09.14 13:45:29) 
nefes alsın yeter


  • false pretension  (18.09.14 13:52:15) 
kadın olarak cevaplayayım, makyajsız ama bakımlısı idealdir, çok makyaj görselde de güzel durmaz her türlü maskeleme içi de dışı da fos çıkar bunların...


  • dusundumdusundumdurdum  (18.09.14 13:54:59) 
Hadi rujla öpüşmeyi de bi nebze anlıyorum. Ama o fondötenler? insan partnerinin yanaklarını, tenini, boynunu tadamadan nasıl sevişir?


  • prompter  (18.09.14 13:57:04) 
bir tabii ki. ikincisine makyaj güzel diyoruz biz.


  • baldur2  (18.09.14 13:58:41 ~ 13:58:54) 
Erkekler burda 1 der ama 2'ye bakar.


  • cezzar dede  (18.09.14 14:01:25) 
4/10 olsa da 1 +1

pescador un ornegi +1

makyajsiz ama bakimli +1

nefret ediyorum makyajdan ben. nefret.

edit: truman in cevabini okumamistim hahah. benim makyajla ilgili sevmedigim nokta insani oldugundan cok farkli gostermesi, yoksa makyaj kotu oldugundan degil. ikiyuzlulugu sevmiyom ben.
  • babamasoliimbananickaldirsin  (18.09.14 14:03:19 ~ 14:05:24) 
2.


  • all girls dream  (18.09.14 14:06:00) 
1


  • feue  (18.09.14 14:06:07) 
1, ya cok netim bu konuda.
1 makyaj yapmayla ilgilenmedigi icin 2 kadar 1 puan artiyordur ;) bi de her gün mü makyajla görecegiz ki

  • zeytinyaglicinseddi  (18.09.14 14:13:38) 
''Gece yatıyosun Adriana Lima sabah kalkıosun ciguli'' olmamak için bencede 1


  • joker06  (18.09.14 14:20:58) 
@trumanshow'a katılıyorum, makyaj yapmayı bilmek diye bir şey var. 2. kız 6'dan 9'a çıkacak kadar güzel makyaj yapabiliyorsa bakımlıdır, alımlıdır onu da sevin. Erkekler burada 1. der ama çoğu 2.yi seçer.


  • elikası  (18.09.14 14:30:05) 
Erkekler burda 1 der 2yi seçer diyenler..Ben götürmek için 2yi seçerim 1 hafta takılır tanımam, ama düzeyli bir ilişkim olsun istersem kesinlikle 1'i seçerim istisnasız


  • joker06  (18.09.14 14:34:40) 
istisnasız 1


  • mirty  (18.09.14 14:44:16) 
1 tabii manyak mısın

edit: trumanshow sen şimdi çok mu güzel makyaj yapıyorsun demek oluyor bu?
  • [silinmiş]  (18.09.14 14:45:38 ~ 14:46:43) 
2 ye illaki şöyle bir bakarız ama iş ciddiyete binince doğal güzellik puanına bakarız.


  • arandur  (18.09.14 14:59:41) 
uzak ara 1.


  • joe dalton  (18.09.14 15:09:04) 
[]

the sims 4 açılmıyo

günaydın panpalar. malum ortamlardan indirip güzelce update ve crack yaptığım ve on güne yakın süredir oynadığım oyun açılmamaya başladı. dün açıp origin.e girdiğimde origini güncelledi sonrasında oyuna tıkladığımda ayrı bi origin sayfasında ya product key gir ya da oyunu eklemiş başka bi adresten giriş yap dedi. du bi crack ve update v6 yapıyım dedim onları hallettikten sonra oyuna launcher.dan da masaüstündeki ikrondan da tıklasam hiç bi hareket olmamaya başladı. restart yaptığımdaysa yine ilk baştaki gibi product key istedi. dosyaları kurcaladım ts4.par dosyasını yine The.Sims.4.Launcer.par yaptım yine düzelmedi. Var mı çözümünü bilen?




 
Origini offline yaparak girmeyi denein mi?


  • shejia  (17.09.14 09:56:13) 
Origin'i hiç karıştırmayacaksın olaya zaten. Hem offline olmalısın hem de internet bağlantını kesmelisin oyuna girerken. Yoksa mekan değiştirirken atabiliyordu oyundan. Oyunu silip tekrar yüklemen gerek. Save dosyaları nerede bilmiyorum ama onları da almalısın. Ayrıca umarım originden fake bir hesap açmışsındır. Yoksa o hesabın da engellenebilir bu yüzden.


  • ufukcel  (17.09.14 10:00:02) 
originden hep offline girdim zaten ama interneti kesmedim. sırf sims için ayrı bi hesap açmıştım zaten ban yesem de bişey olmaz diye.

save dosyalarını da silmeli miyim peki? yoksa yeniden yükleyip save dosyasını kopyalayıp eski oyunuma devam etmeme müsade eder mi?
  • kakamelsokoban  (17.09.14 10:27:17) 
Kopyalarsan devam etmesi gerek.


  • ufukcel  (17.09.14 11:22:33) 
update yaptığın için exe dosyası değişmiş. güncel versiyonun için crack bulman gerek.


  • argent dawn  (17.09.14 11:29:02) 
@argent dawn update v6 yaparken aynı klasör içindeki crack dosyasını da kopyaladım ama onun da uyumlu olması gerekmez mi? ya da v7 çıkmasını beklesem onu denesem düzelme ihtimali var mı?


  • kakamelsokoban  (17.09.14 11:54:16) 
[]

Heybeliadada haftasonu konaklama

cuma gidip pazar dönmeli bi haftasonu kaçamağı aramaktayız sevdicekle. ağva şile çok pahalı geldi, büyükada da genel olarak öyle. evlenirken foto çekimi için heybeliadaya gitmiştik bayılmıştık ama telaştan inceleme fırsatımız olmadı. internetten de baktım pek bişey bulamadım. heybeliadada kalmalık otel, motel, pansiyon farketmez uygun fiyatlı nereler var?




 
l'isola guesthouse var,çok sempatik bir yerdir. internetten booking den falan bakabilirsin.
halki palace var çok fantastik bir yer fiyatı falan daha yüksektir ama

  • invplaspe  (11.09.14 13:03:05) 
[]

astım+alerjik rinit için bitkisel çözümler

astım hastasıyım foster inhaler kullanıyorum. bunun yanı sıra her sene nisan mayıs aylarında alerjik rinitim rahatsız edici boyutlara ulaşırdı bunu bildiğim için deloday kullanarak sıkıntıyı hafifletir çoğu zaman da yok olma noktasına getirirdim en geç haziran sonunda da bişeyim kalmazdı. bu sene o dönemler düğün zamanıma denk geldiğinden, uyku yapmaması için deloday kullanmadım. sanırım bu sebepten iyice ilerledi. temizlik maddeleri, polenler, parfümler vs her şeye aşırı duyarlıyım. sürekli burnum akıyo, günde en az 55 60 kez hapşuruyorum, burnum, kulaklarım özellikle damağım ve genzim dayanılmayacak kadar çok kaşınıyo. haziran ayından beri 3 farklı ilaç tedavisi denedim hepsi farklı ilaç kombinasyonlarıyla birer aylık hap+şurup+burun spreyi olarak ancak bunlar hastalığı geçirmekten ziyade dayanılacak seviyeye çekti hastalığı. aynı sıkıntılarım yine devam ediyodu ama günde 60 değil 25 kere hapşuruyodum, 4 paket değil 2 paket selpakla idare edebiliyodum gibi. bu sıkıntılarım aynen devam etmekte. rahat uyku uyuyamaz oldum sürekli bi hastalık hali. halsizim, kaşıntılıyım ve bu sebeplerden fazlasıyla sinirliyim. bunları geçirecek bitkisel bi çözüm var mı? aylardır ilaç kullanmaktan çok sıkıldım çünkü




 
desmont tablet.


  • siradisi00  (10.09.14 14:57:33) 
benden önce yazılmış desmont. aynı durumdayım ama nereye kadar desmont kullanacağız bilmiyorum.


  • Absinthe75c  (10.09.14 15:20:35) 
desmontu duydum ancak çok fazla uyku yaptığı için doktorum önermedi. işyerinde çok yoğunum ve dikkatimin açık olması gerekiyo diye doktora söyleyince baştan eledi. ama daha fazla ilaç kullanmak istemiyorum daha bitkisel önerilere ihtiyacım var


  • kakamelsokoban  (10.09.14 15:24:41) 
Geçmiş olsun. Ben çok ilaç denedim, Atarax-Clarinese-Aerius yanlış yönlendirmek istemem, tavsiye etmiyorum ancak ilaçlar benim bünyemde aşırı uykuya sebep oluyor, hatta hapların yarısını bile kullandım yine de çok fena uyku yapıyor.

Geçen yaz, deniz kenarında bol vakit geçirdim, denize girdim ve hayatımda başka bir değişiklik olmadı, sanıyorum onun etkisiyle bu seneyi daha iyi atlattım. Özellikle yosunların bulunduğu yerlerde güneş doğmadan yapılan yürüyüşler de işe yarıyormuş (bunu astım hastası birinden duymuştum) Haplar işe yarasa da bendeki yan etkileri fazla olunca hapı bıraktım, hapşırmaya başlayınca ağız maskesi takıyorum, bir süre sonra daha iyi hissediyorum.

Ayrıca içindeki kortizondan dolayı burun spreyi kullanmadım, tuz + karbonatlı su karışımını gün içinde iki defa burnuma çekip temizliyorum (burnunun derinliklerine kadar çekmen lazım).

Burada daha önce bir arkadaş keçiboynuzunu kaynat 20gün boyunca aç karnına iç demişti (son 15günde içine bir kaşık bal ilave ederek içeceksin), ben denedim ama ne yalan söyleyeyim pek bir fayda göremedim. Belki sende işe yarar.

Ayrıca başka biri de bal, çörek otu, zerdeçal, zencefil ve ısırgan tohumu gibi otlarla hazırladığı bir karışımın iyi geldiğini söylemişti (karışım miktarını bilmiyorum), ben denemedim.
  • Tutkun  (10.09.14 15:39:55) 
Bitkisel çözüm işi gri bir alan. Her derde deva diye satılıp ölüme kadar götüren örnekleri de var. Bir de çok kuvvetli sonuç alacağımız bir bitki olsa zaten bu bitkinin etkili kısımları ilaç olarak karşımıza çıkmış oluyor. Ama zarar vermeyen denenebilecek şeyler var. Bir eczacı olarak paylaşmak isterim.

1- Magnezyum.
Magnezyumun astım konusunda etkisi üzerine bir takım bilimsel kanıtlar var. Hatta krizlerde damardan kullanılan tipleri de mevcut kimi ülkelerde. Magnorm, Magvital, Dimag isimlerinde devletinde ödediği formları mevcut. 1 ay kadar sabah akşam, daha sonrasında sadece akşam içmeyi deneyebilirsiniz. Mide-barsak şikateti yaparsa 1 ayı beklemeden günde 1e düşürün.
2- Balık yağı.
Magnezyum kadar olmasa da bununla da ilgili çalışmalar mevcut. Balık yağında kastımız omega 3 esasında. Omega 3 tüm sağlığınız üzerinde olumlu etkiler gösterir. Bir balık yağı ürünü alacaksanız şişedeki balık yağı miktarına değil, EPA + DHA toplam miktarına bakın. Bu da en az 500 mg. ve mümkünse 1000 mg olsun. Fiyat/performans olarak Marincap Special önerebilirim. Sabah ve akşam yemek sonrasında.
3-Probiyotikler
En başta denemenizi isteyeceğim budur aslında. Probiyotikler de tüm sağlığımız için gerekli. Bağırsağımızda bulunan probiyotik bakterilerin azlığı bağışıklık sisteminin anormalleşmesine sebep olabiliyor. Alerji de bu anormalleşmenin bir sonucu olabiliyor. En az 2 ay bir probiyotik takviye almanızı öneririm. Daha kolay bulunulması ve çok yüksek olmayan fiyatı nedeniyle Maflor Plus kapsül olabilir mesela. Sabah aç karnına 1 tane.
4-Kekik
Kekiğin öksürük ve balgam sökme konusunda olumlu sonuçlanan araştırmaları var. Ayrıca alerji üzerinde de etkili. Kekik çayı olarak astımınızın yoğunlaştığı dönemlerde günde 2-3 fincan içebilirsiniz.

Bunlar ilaç değildir ve doktor tavsiyesi yerine geçmez tabii ki. :)
Bunların dışında alerjiye neden olan yiyeceklerden, toz topraktan vs. uzak durmaya çalışın. Rinit için tuzlu suyla burnunuzu temizlerseniz hem akıntı azalır hem de alerjenlerin bir kısmını temizlemiş olursunuz. Astım ve alerjik rinitten korunmak üzerine yaşam koşullarını düzenlemenize yarayacak başka makaleler de internette bolca mevcuttur. Son olarak ola ki bu takviyelerden fayda gördünüz diyelim. Bir süre sonra magnezyumu badem, cevizden; omega 3'ü taze balıktan, probiyotikleri yoğurt ve turşudan almaya çalışın. Ve yine bunlardan fayda görürseniz lütfen bana da bir geri bildirim yaparsanız sevinirim. Acil şifalar dilerim.
  • cubuk kraker  (11.09.14 16:53:21) 
[]

istanbulda ucuza grammar in use serisi

evde iyi bi ingilizce gramer kaynağı bulunsun istiyorum, bi de sevdiceğin ek yabancı dili olan ingilizcesini hatırlayıp geliştirmesine yardımcı olacak bi kaynak olarak dursun ki fırsat buldukça çalıştırayım. önceki duyurularımın birinde sorduğumda

www.dr.com.tr

ve

www.dr.com.tr

kitapları önerildi. yalnız iki kitabı birden alınca 120 lira gibi bi para yapıyo. tekini bile alsam 60 lira bi kitaba vermek için büyük para şu an için. bu kitabın 2. elini korsanını vs bulma şansımız var mıdır? kadıköy akmar pasajı mıydı neydi bi yer vardı bu tarz işler için. kullanılmış olması da mühim değil yırtık eksik sayfa olmadıkça işimizi görür. bu seti en makul şekilde nereden edinebiliriz?

 
yakınsanız sahaflar çarşısı'na gidip ikinci elini sorun temiz oluyolar


  • mula  (08.09.14 14:53:46) 
aaa doğru yaa pdf aramak hiç aklıma gelmedi sağolasın en kötü ihtimalle çıktı alır çalıştırırım. gözler bozuk olunca uzun süre pc üzerinden iş yapamıyoruz ama basılı halde bulamazsak pdf arıycaz mecbuz


  • kakamelsokoban  (08.09.14 14:54:48) 
önce ki duyurunda da dediğim gibi; hepsini birden almana gerek yok. aralarında sadece kur farkı var :) birde kur yükseldikçe yeni konular ekleniyor.

eksiduyu.ru

burada sırasından bahsetmiştim. kolaylık olsun :)

edit: lacivert kitabı d&r'da 50 tl'ydi. zam mı gelmiş?
sahafları gezebilirsin. pdf kısmına pek güvenmiyorum ancak istersen bulduğun zaman bir kopyasını bana gönder, kendi kitabımla karşılaştırayım.
eksik varsa haber veriririm sana.
  • air  (08.09.14 15:58:35 ~ 16:00:22) 
@air d&r mağazada 70 liraydı ama internete özel 59.90 yapmışlar o bile insafsızca pahalı geldi bana.

evet hatırladım konuşmuştuk mavisi iyidir diye ama geçen ufak bi quiz yapayım dedim sevdicek baya sıfırdan başlaması gerekecek kadar unutmuş. d&r'da da kırmızıdan başlayıp maviye geçiş yaparsınız ikisini birlikte alın deyince fiyatına baktım dedim kalsın ya çok şeyapmıyım bu yaşa kadar öğrenmemiş öğrenmese de olur falan dedim çıktım :) sonra da dert oldu içime 2.el bari bulayım diye ama bulamazsam dediğin gibi sana yollarım karşılaştırırız
  • kakamelsokoban  (08.09.14 16:12:39) 
[]

ehliyette çıkış tarihi mi teslim alındığı tarih mi önemli?

şöyle bi durum var. bi abi 2007 yılında ehliyetini b'den e'ye çevirmek için başvurmuş sınavı kazanmış ehliyeti alma hakkı olmuş ancak o gün bu gündür teslim almamış. şimdi iyi bi işe denk gelmiş ancak işe giriş şartlarından biri de 5 yıldır e ehliyet kullanmakmış. bu abinin aslında 8 yıldır e ehliyeti var ancak kuzu kuzu emniyette yatıyo. şimdi gidip teslim alsa 5 yıldır e ehliyete sahip olma şartını tamamlamış sayılır mı yoksa yeni aldığı için tarih aldığı günden itibaren mi sayılır?

bi de tabi onca sene bekletirler mi yoksa belli bi sürede teslim almadı diye hakkını kaybetme durumu var mı?


 
veriliş tarihi olarak emniyette basıldığı gün olarak görünüyor.


  • mattiadestro  (05.09.14 16:10:37) 
gidip alsın baksın, veriliş tarihi ne yazıyosa odur.


  • mosakale  (05.09.14 16:14:09) 
[]

bunlar mobbinge girer mi?

öncelikle mevzu çok uzun ancak bu kadar özetleyebildim. sabredip okuyan ve yol gösteren arkadaşlara peşinen teşekkür ederim.

eşim 7 senedir çalıştığı işyerinde kısa dönem askere gitti geldikten 20 gün sonra evlendik ve sonrasında hemen işe başladı. yaklaşık 4 ay oldu. bu 7 sene içerisinde hep aynı amirlerle çalıştı. askerlik öncesinde arasının çok iyi olduğu müdürü askerden geldiğinden beri kan kusturmakta. işe başladığında odası değiştirildi zaten 6 ay yattın biraz çalış da yorul denilerek. müdürüyle odaları yan yana. gün içinde 5 6 kez eşimi kontrole geliyomuş çalışıyo musun diye bakmaya geldim diye de söylüyomuş üstelik. eşim bi kamu kurumunda taşeron olarak çalışıyo. masabaşı işi yapsa da genelde vaktinin çoğu yazdığı yazıları imzalatmakla gelen evrakları dağıtmakla oda dışında geçiyo. buna rağmen çok yoğunlar. benim kurumumla da direkt yazışma halindeler, birbirimize yazı gönderiyoruz sık sık. günde 25-30 evrak yazdığı bile oluyo. amirim bile daralıyo bazen söyle şu kocana az yazsın ona imza vermekten kurum içi yazılara bakamadım diye söyleniyo. işten kaçan bi insan değil kısaca. zaten taşeron olduğu için her daim topun ağzında, yatayım kenarda kakara kikiri yapayım candy crush oynayayım gibi rahatlıkları yok. buna rağmen evrak dağıtmaya ya da fotokopi odasına gittiğinde bile koridorda karşılaştığında müdür azarı basıyomuş biz sana gez diye para ödüyoruz zaten tarzında şeyler söylüyomuş. odaya gelir gelmez nerde bu adam diye hemen eşimi soruyomuş. dün de arşiv odasında evrak ararken gelmiş odada göremeyince yine arazi di mi o tarzında konuşmuş eşim de duyunca gitmiş yanına demiş müdürüm arazi falan değilim evrak arıyorum. müdür de demiş ben bilirim o evrak aramaları tabi tabi diye. te allaam falan diye trip atarak gitmiş. bunları yapan müdür de erkek bu arada, muayyen günündedir falan demeyin.

oda arkadaşları bile anlamıyo sebebini, hepimizden çok çalışıyo işini hepimizden önce bitiriyo yine de yaranamıyo diyolar. müdürle de konuşmuşlar hatta çok üstüne gidiyosunuz diye siz karışmayın o bizim aramızda falan demiş. eşim de esas sebebini bilmiyo bu düşmanlığın. işin bi diğer kötü tarafı da diğer müdürlere de anlatıyomuş adam akşama kadar arazi, anca orda burda geziyo diye. hiç düşünmüyo da madem bu adam arazi oluyo her gün bu kadar evrakı kim yazıyo diye.

daha çok fazla laf sokma rahatsız etme ve psikolojik baskı var ama işin kısaca özeti bu. benim merak ettiğimse bunlar mobbinge girer mi? dava açsak kuruma ya da direkt müdüre bi yaptırımı olur mu yoksa bişey çıkmaz da eşimi mi şutlarlar? her gün bin bir eziyetle gidiyo artık işe ancak dağ gibi borçlar sebebiyle istifa edip kurtulma şansı da yok yeni bi iş bulmadan. katlanılacak gibi de değil. ne yapabiliriz böyle bi durumda?

 
mobbing ötesi


  • rock n roll  (29.08.14 11:40:55) 
madem arası önceden çok iyiymiş, bu samimiyete dayanarak neden yuzyuze konusup derdini sormuyorsunuz mudurun?


  • no christ requires  (29.08.14 11:45:53) 
@no christ requires bikaç kez konuşmaya çalışmış ancak şimdi işim var sonra gel, şimdi senle uğraşamam yoğunum, senin gibi boş vaktim yok benim şeklinde söylenerek geri çevirmiş her seferinde. hatta şefi de müdürle konuşmaya çalışmış bana onu savunma görüyorum bütün gün orda burda gezdiğini demiş konuyu kapatmış. evrak dağıtmayı, fotokopi çekmeyi orda burda gezmek olarak nitelendiriyo müdürü


  • kakamelsokoban  (29.08.14 11:47:56) 
aynen yazdığınız şekilde, altta yazdığınız cevapla birlikte isim, kurum ve zaman da ekleyerek bimere yazın. bu tarz mevzularda en kısa zamanda müfettiş gönderiyorlar veya savunma istiyorlar. fena yusuflatıyorlar.

üniversitede çalışan bi taşeronun (hem de haksız olduğu halde) rektörden özür aldığını, başka bi zaman da diş hastenesi başhekiminin odasında bizzat kusura bakmayın dediğini biliyorum.

dava açmanızı tavsiye etmem, sonuç çıksa bile uzun ve meşakatli bir iş.
  • yemrem  (29.08.14 12:20:19) 
[]

artı para hesabı vs kart borcunu eksik ödeme

günaydın duyurucu panpalarım. bu ay hayvani bi harcama yapmak zorunda kaldığımız için kredi kartı ödemesinin 1000 liralık bi kısmını yatıramıycam açıkta kaldı. faiz oranlarını tam bilmediğim için karar veremedim ama asgari ödeme 500 kusurlu bi rakamdı ben buna 1000 lira yatırsam da 1000 lirası eksik kalsa mı daha az faiz girer yoksa maaş hesabımdan eksiye girip kredi kartını tam yatırsam ve maaş hesabına borçlansam mı? hangisi daha mantıklı?




 
Bankacılar daha net bilgilendirir de ben bildiğim kadarıyla söyleyeyim, maaş kartının faizi kredi kartından daha uygun oluyor..
Ben olsam kredi kartını eksik tutmam, en kısa sürede de maaş kartını kapatırım..

ek: net bilgi gelmiş, her şeyi yanlış biliyormuşum, iyi ki yaşamadım böyle bir sorun, bu kafayla demek batıracaktım işi, cliquot'a teşekkür ediyorum ben de..
  • mutekebbir  (29.08.14 11:06:54 ~ 13:31:56) 
kredi kartını kapatmalısın. ödemezsen kredi notun düşer ve daha sonra kredi çekmekte zorlanabilirsin.

maaş hesabından çek bence öylesi daha mantıklı.
  • vendorth  (29.08.14 11:11:24) 
sakın ha durun sakin!!!
artı para faizi > kredi kartı faizi...
mümkün mertebe artı para hesabını kulanmayın.

öncelikle kredi kartınızın en az asgari ödeme tutarı olmak üzere ödemeye bakın. eksik kalan tutar için günlük alışveriş faizi işler. aylık %2 civarıdır. onbinde 6'ya tekabül eder. 1000 lira eksik yatırırsan 1 ayda 20 lira faiz ödersin.

eğer artı para hesabından 1000 lira çekip kredi kartını kaparsan yaklaşık günlük işleyen aylık %5 faiz oranında 50 lira faiz ödersin. farka bak hele!!!

medya tarafından öyle bir dezenformasyon yapılıyor ki cebinde kredi kartı taşıyanı kalp krizinden gider. bilinçli kullanın.

son ödeme tarihine kadar asgari ve üzerini ödeyip kafanızı rahatlatın. ha tabi önümüzdeki ay sıkıntı çekmemek adına bu ay harcamalarınızda tasarruf etmeye bakın ki önümüzdeki ay gelecek kredi kartı hesap özetini ödemekte zorluk çekmeyin. kısır döngüye girmesin.

diyelim ki 15 gün sonra para geçti eline ve 1000 lirayı yatırdın. ödeyeceğin faiz 20 lira değil 10 lira olur.

NOT: verdiğim faiz oranları yaklaşık tutarlar olup, bankanızın web sitesinde güncel oranları görebilirsiniz.

EKLEME: kredi puanında
*kredi kartı hesap özetinin %50sinin üzerinde ödeme yapılırsa kalan tutara %2 civarında alışveriş faizi ödenir. kredi notunu olumsuz etkilemez.
*kredi kartı hesap özetinin asgari tutarı ile %50sinin arasında ödeme yapıldığında ve bu 3 kere tekrarlandığında kredi kartı nakit çekim özelliği kapatılır. kalan tutara alışveriş faizi ödenir. kredi notunu olumsuz etkilemez.
*kredi kartı asgari tutarı altında ödeme yapıldığında kalan tutara alışveriş faizi artı gecikme faizi uygulanır. bu 2 ay boyunca tekrarlanırsa idari takip olur. 2+1 olursa kanuni takip olur. kredi notuna "takip" adıyla işlenir ve 5 yıl boyunca kredilendirmede problem yaratır.
  • cliquot  (29.08.14 11:23:26 ~ 11:29:38) 
[]

facebook ve twitter bildirim ayarları

günaydın panpalar. sosyal medyayla çok iç içe değilim o yüzden ince ayarlarını bilemiyorum size sorayım dedim.

ilk olarak facebookta ben hiç bir ayar değiştirmemiş olmama rağmen olur olmaz zamanda birilerinden bildirim gelmekte. ama benimle alakalı olmayan bildirimler. mesela "x profil resmini değiştirdi" ya da "y yeni bir fotoğraf ekledi" diye gecenin yarısı telefonum ötmekte. bu kişiler yakın arkadaşlarım ailem listesinde falan da değil işyerinde mecburiyetten kabul ettiğim kişiler falan. fotolarda da ben yokum beni etiketlemiş olsa yine anlarım bana bildirim gelmesini ama umrumda olmayan bu gibi şeyler için bildirimleri nasıl kapatabilirim?

benzer şekilde twitterda da "bilmem kim ve 18 diğer kişi bilmem neyle arkadaş oldu" veya "bilmem kim ve 156 diğer kişi bilmem nenin tweetini retwitledi" şeklinde mesajlar gelmekte olur olmaz zamanda. bunu da nasıl kapatacağımı bulamadım.

telefon öttüğünde bakıp da öff bana ne ki yaa demekten ciğerim soldu. programları telefonumdan tamamen kaldırmayı da istemiyorum ancak bu ikisinin gereksiz bildirimlerinin önüne geçmem için ne yapmam gerekir? bilenler bilgilerini paylaşmaktan çekinmesin lütfen.

sevgiler...

 
Uygulama ayarlarından bildirimi kapatabilirsin. Veya bildirimler gelsin, kişilerle ilgili bildirim gelmesin diyorsan o kişiyi takip etmeyi bırakabilirsin.

Facebook'un android uygulaması kadar çöp bir uygulama görmedim bu arada. Durup dururken saçma sapan uyarılar verir, inanılmaz ram ve pil yer, yavaş çalışır. Milyar dolarlık şirketlerin rezilliği ne diyelim.
  • osurdum  (22.08.14 09:15:57) 
@osurdum aynen öyle yahu bi de telefona çakılı vaziyette kaldırılmıyo da. bıktım bunun bik bik ötmesinden sileyim gitsin dedim sadece güncellemeleri silebildim eski versiyonu silmek imkansızmış. ram ve pilin canına okuması en büyük problem zaten.


  • kakamelsokoban  (22.08.14 09:40:16) 
Kaldıramıyorsan logout ol, uygulama ayarlarından force stop yap. Çalışmasın arkada.

Sadece mesajlaşmayı kullanmak yeterliyse Messenger'ı da indirebilirsin. Face'de gezinmek için mobil site daha kullanışlı geliyor bana.
  • osurdum  (22.08.14 09:49:02) 
[]

sakura bonsai için uygun toprak nedir?

selam duyurucu panpalar. daha önceden bi hevesle erguvan bonsai ekim kiti almış denemiş ve başarısız olmuştum, daha yeşeremeden kurumuştu ama bunda kedimin kıskanıp saksıya ara ara pati atışlarının da etkisi vardır belki diyerek yeniden denemek istedim. evde önceden aldığım sakura tohumları vardı, saksı da var bonsai için. ancak toprağım yok. eminönünde çiçekçileri gezdiğimde kimisi kumlu toprak alman lazım dedi, kimisi normal toprak olur dedi, kimisi funda toprağı bulman lazım dedi 3 yerin 3ü de başka cevaplar verdi. bu işlerden anlayan varsa hangi toprağa dikmeli, dikmeden önce ve sonra nelere dikkat etmeli, nasıl bakım yapmalı falan anlatabilirse helalinden şuku ve +rep vericem. sevgiler...




 
Facebook'ta Ağaç Sanatı Bonsai diye bir hesap var, kendisi inanılmaz guzel bonzailer yapıyor hatta ücretsiz dersini de veriyor. Kendisine ulaşirsan bu konularda sana yardımcı olacağını düşünüyorum.


  • dust in the wind  (19.08.14 10:55:42) 
[]

bolu dağında yemek yenecek yer

önümüzdeki haftasonu istanbuldan ankaraya gidicez. geze dolaşa gidelim bolu dağında durup yemek yiyelim istiyoruz ama internetten araştırdık hep ismailin yeri diye bi yer çıktı ancak ekşide yorumları okuyunca kimisi çok beğenmiş mutlaka uğrayın demiş ancak son yorumlara doğru da hep bok oldu gitmeyin gereksiz pahalı ve lezzetsiz falan demiş. emin olamadık gitsek mi gitmesek mi diye. oradan başka da yer bulamadık incelediğimizde. daha önceden gidip de memnun kalanlar veya bolu dağında başka yemek yenecek mekan bilen varsa önerilerinize açığız




 
tünel açıldıktan sonra ismailin yerinin sirkülasyonu kaybolduğu doğrudur, bununla beraber kalite düşüşü olduğu da doğrudur ama bence hala en iyisi o(bolu dağı için konuşuyorum).


  • bozbaykus  (18.08.14 11:35:11) 
biz her sene erzincana gideriz. giderken de tüneli değil dağı kullanırız. sırf karanlık dere bolu dağı et lokantasını kullanmak için.

kahvaltısı mükemmeldir. yemek olarak ızgara çaşitleri var ki onlar da çok güzel.

bir de bi suyu varki öyle böyle değil :)
  • c1b2k3  (18.08.14 11:55:27) 
[]

win 8.1 tamamen türkçe olamıyor mu?

Bilgisayarın üzerinde gelen win 8.1e türkçe dil paketi indirip kurdum ama böyle de yarı türkçe yarı ingilizce oldu asimile gibi. başlangıç ekranı türkçe, oyunlar, postalar vs şeklinde yazıyo ama sağ tarafta çıkan uyarılar, menü isimleri vs hala ingilizce. classic shell kurdum mesala başlat menüsü tamamen ingilizce. gönül tıklayınca denetim masası yazsın istiyo ama dil paketine rağmen control panel yazıyo orda ve diğer tüm menüler ingilizce.

böyle enayi gibi 2 dil bir arada yerine tamamen türkçe yapmak için bi program, yama vs var mıdır?


 
temiz turkce kurulum en iyisidir. tavsiyem turkce olarak kurmaniz.

suna bi bakin.

www.eightforums.com
  • rootfx  (04.08.14 13:18:27) 
@rootfx elimde cd yok pc üzerinde kurulu geldi windows. format atsam dil seçeneklerinde türkçe de var mıdır?

bi de verdiğin linkteki tüm adımları yapmıştım zaten hatta 1. dil türkçe f, ikincil dil türkçe q bende. ingilizce listede bile yok ama anlamadım neden hala değişmedi
  • kakamelsokoban  (04.08.14 13:23:22) 
denetim masası - bölgeden - yönetimsel ordan da sistem yerel ayarları değiştirden türkçeyi seç. tekrar denetim masasında dile tıklayın solda gelişmiş ayarlar var ordan dil listesi yerine türkçeyi seçin onaylayın.


  • edip  (04.08.14 13:24:40) 
Galiba olamıyor.
Ben de Türkçe dil paketi kurdum ama hala "welcome", "plese keep your pc on while downloading upgrades" gibi cümleler kuruyor yer yer.

  • m e b  (04.08.14 13:26:20) 
olmadiysa hala,

Son dönemlerde yeni bilgisayar alanların sıklıkla karşılaştığı bir sorun var; Windows 8.1 varsayılan sistem dili İngilizce olarak gelmesi ve bunun değiştirilememesi.

Bilgisayar kurulumu esnasında dili Türkçe olarak seçseniz bile dil değişmiyor ve İngilizce olarak kalıyor. Anladığım kadarıyla bu sorun Microsoft’un bir saçmalığını ucuza geldiği için bilgisayar üreticilerinin kullanması sonucu oluyor.



Bu saçmalık Microsoft’un çıkarmış olduğu “Windows 8.1 Single Language” sürümü. Bu sürümün ayrıntıları nedir bilmiyorum ama bildiğim tek şey; bu sürümde dil paketini kolay bir şekilde değiştiremediğimiz. Tahminim fabrika çıkışında bilgisayarın Türkiye’ye özel üretilmemiş olması ve varsayılan dilin İngilizce olarak lisanslanmış olması.

“Tek Dil Lisansı” ve varsayılan dilin “İngilizce” olmasından dolayı da Klasik Yöntem olan;

Denetim Masası “Control Panel“,
Dil Ekle “Add Language” kısmında Türkçeyi eklemek istediğimizde
“Unavailable in this edition” Windows’un bu sürümünde kullanılamıyor uyarısını görüyoruz.
Alternatif Yöntem olan;

Dil paketlerini edinip
Windows+R tuşlarına basarak “lpksetup.exe” üzerinden dil paketini elle yüklemeyi denemek. Ancak bu da aynı uyarı ile sonuçlanıyor.
Bundan sonra yapacaklarımız ya format atıp korsan Türkçe Windows yüklemek ya da teknik servisi arayıp bir sürü uğraşmak mı? Bir yöntem daha var.

EKSTRA YÖNTEM

Öncelikle Windows 8.1 için dil paketini edinmemiz gerekli;

32bit
64bit

İndirdiğimiz dosyayı arşivden çıkarıp içindeki “lp.cab” dosyasını C: sürücüsü içerisine kopyalıyoruz.

Daha sonra “Komut İstemi“ni yönetici olarak çalıştırıyoruz ve şu komutu yazıyoruz.

dism /Online /Add-Package /PackagePath:C:\lp.cab

İşlem 1-2 dakika sürüyor. Bu komut ile elimizdeki Türkçe dil paketini sisteme eklemiş olacağız. Ancak bitmedi, daha yapacaklarımız var. Şimdi sistemde bulunan İngilizce dil paketini kaldıracağız. Bunun için öncelikle şu komutu yazıyoruz;

dism /Online /Get-Packages

Bu yazdığımız komut ile sistemde yüklü olan dil paketlerini göreceğiz. Aşağıdaki örneğe benzer görülecek.

Package Identity : Microsoft-Windows-Client-LanguagePack-Package~31bf3856ad364e35~amd64~en-US~6.3.9600.16384
State : Installed
Release Type : Language Pack
Install Time : 15.02.2014 15:52

Genelde en üstte çıkan sonuç İngilizce dil paketinin bilgileri olacaktır. Şimdi bu paketi kaldırmak için aşağıdaki komutu yazacağız ancak üzeri çizili kısım olan “Microsoft-Windows-Client-LanguagePack-Package~31bf3856ad364e35~amd64~en-US~6.3.9600.16384” kısım sizde değişiklik gösterebilir. Bu yüzden komutun bu kısmını yukarıda elde ettiğiniz bilgilere göre, komuta ekleyin.

dism /Online /Remove-Package /PackageName:Microsoft-Windows-Client-LanguagePack-Package~31bf3856ad364e35~amd64~en-US~6.3.9600.16384

Bu işlem de 1-2 dakika sürecek bitiminde ise bilgisayarı yeniden başlatmak isteyip istemediğinizi soracak; “Y” tuşuna basarak bilgisayarı yeniden başlattıktan sonra sistem diliniz Türkçe olacaktır.
  • rootfx  (04.08.14 13:30:19) 
@rootfx çok sağolasın eve gider gitmez halledicem


  • kakamelsokoban  (04.08.14 13:56:03) 
np, umarim ise yarar. kolay gelsin.


  • rootfx  (04.08.14 13:58:33) 
[]

sevdiceğe ingilizce öğretmelik gramer kitabı önerisi

selam panpalar. sevdiceğimin esas yabancı dili almanca, ek yabancı dil olarak hazırlıkta ingilizce almış ama pek ağırlık verip öğrenememiş öğrendiklerini de unutmuş. benim ingilizcem iyi, güzel bi kitap alıp akşamları onu çalıştırarak ingilizce öğretmek istiyorum ama sıfırdan başlayıp öğretebileceğim iyi bi gramer kitabı ne alabilirim? önerilerinizi bekliyorum




 
www.dr.com.tr

bu kitap benim çok işime yaradı zamanında, çok memnun kaldım. kademe kademe çok iyi anlatıyor. yeşili ve kırmızısı da var ama lacivertini al.
  • air  (31.07.14 14:19:08) 
sevgili @air ve @blossom önerdiğiniz kitabı incelerken bi de essential grammar in use diye bi kitap buldum. onda 3. version diğerinde 4. version yazıyo. bunlar birbirlerinin devam kitapları mı? ya da birbirlerinden farkları ne? ikisini birlikte mi almalıyım yoksa yalnızca english grammar in use alsam işimizi görür mü? çoğu yerde satış dışı görünüyo bakıp inceleme şansım da yok, siz biliyosunuz diye sorularımı sıraladım bu kadar :)


  • kakamelsokoban  (31.07.14 14:50:15) 
essential grammer in use, english grammer in use a göre hafif bir kitap. sadece english grammer in use alırsan olur. aralarında yalnızca kur farkı var. essential'ı elediğimize göre verison 3-4 muhabbetine gerek kalmadı :D

sırasıyla;

essential grammer in use ---> elementray (kırmızı)
english grammer in use ---> intermediate (lacivert)
advenced grammer in use ---> advenced (yeşil)
  • air  (31.07.14 15:25:46 ~ 15:30:39) 
[]

pc'de oynamalık oyun önerisi

selam panpalar. çoktan ruhunu teslim etmiş olan pc.mi atıp yerine iyi bi tane alabildim çok şükür. ama uzun zamandır pc kaldırmıyo diye oyun işlerine ara vermiştim. bana torrentten indirip oynayabileceğim oynayıp da beğendiğiniz hangi oyunları önerirsiniz. şimdilik aklıma bişey gelmedi age of empires ii, age of mythology kurdum. call of duty black ops, painkiller ve gta iv inmekte. bunlar eskilerden bildiklerim ancak oyun dünyasındaki güncel güzel oyunlardan öneri yaparsanız çok sevinirim.

kalın sağlıcakla...


 
watch dogs, skyrim, far cry 3, rome 2 total war, dishonered, wolfestein diye gider liste, senin özellikle aradığın bir tarz var mı?


  • Tutesh  (24.07.14 13:18:36) 
aradığım belli bi tür yok bu işlere çok uzak kaldığım için farklı şeyler deneyip oynamak istiyorum ama aksiyonu bol şeyler olursa daha iyi


  • kakamelsokoban  (24.07.14 13:20:54) 
Far cry 3 arti bir
Assassins creed 2
Hack and slash tarzi seviyorsan devil may cry
  • proletarier aller lander vereinigt euch  (24.07.14 13:22:39) 
Editleyemiyorum bir de crysis 3 de fena degil.


  • proletarier aller lander vereinigt euch  (24.07.14 13:29:21) 
önce tomb raider oyna. yeni oyunu mükkemmel, grafikler şahane. sonra wolfestein new order oyna. sonra batman arkham serisini oyna.


  • hasmetizm  (24.07.14 13:36:13) 
nba 2k14, mafia2, goat similator, civilization..


  • the coolest dude  (24.07.14 17:39:28) 
[]

win 8.1den win 7'ye dönme

aldığım bilgisayarda win8.1 yüklü geldi ancak çok uğraştım kullanmayı beceremedim, sevemedim de bu sistemi. format atıp win 7 yüklemek istediğimde ise yükleme başlatılıyo ancak hemen arkasından uyarı geliyo yükleme başarısız oldu tekrar deneyin diye. internette biraz araştırma yaptığımda önce win8'i kaldırıp ondan sonra win7 kurmam gerektiği yazıyodu. ancak bunu nasıl yapabileceğime dair bilgi bulamadım.

var mı bilen, deneyen, başarılı olan bi tarif etse de akşam halletsem yoksa kullanamıcam pc.yi.

edit: gpt hatası değil bu arada, yalnızca yüklerken bir hata oluştu yeniden yüklemeyi deneyin diyo

 
yüklediğiniz win7 nedir? belki de indirdiğinizde bi sıkıntı var? ya da flashı falan bootable yapamadınız? y da ne bilim ultimate yerine professional deneyin mesela, yüklerken de custom deyin bütün partitionları silin yeni oluşturun


  • metehan01  (23.07.14 10:02:43) 
@metehan01 flashı bootable yaptım ama ben hep ultimate zorladım dediğin gibi diğer versiyonlarını deneyeyim eve gidince belki ultimate'de sorun vardır


  • kakamelsokoban  (23.07.14 10:06:10) 
windows 8.1 e classic shell yükle.arayüz olarak windows 7 ye dönmüş gibi olursunuz.

www.classicshell.net
  • vefalilutfu  (23.07.14 12:04:46) 
@vefalilutfu sen çok iyi bi insansın :) işte istediğim görüntü ya çok sağol


  • kakamelsokoban  (23.07.14 13:19:47) 
[]

eşimin telefonunu karıştırdım ve yakalandım :/

benim telefonum kötü olduğu için onunkine oyun yükleyip oynuyorum. dün oynadıktan sonra rami boşaltmak için açık uygulamalara girdiğimde bi mesaj ekranı gördüm ben de seni çok özledim aşkım vs şeklinde giden. mesajı açıp okumadım ama numarayı ezberleyip gizli numaradan aradım. gizli numaraya kapalı olduğu için kadın mı erkek mi duyamadım ama fatih diye kayıtlıydı. hiç huyum değildir başkasının özel şeylerini karıştırmak ama birden görünce dayanamadım öğrenmek istedim anlatırken bile çok utanıyorum. sonrasında yaptığımdan pişman oldum daha da uzatmadım unuttum mevzuyu

akşam birini aramak için benim telefonumu aldığında o numarayı aradığımı görmüş. geldi sordu telefonumu mu karıştırdın diye. ayan beyan ortadayken inkar etmedim böyle böyle oldu merak ettim aradım ama telefonunu kurcalamadım dedim. açtı bana mesajları okuttu, bi arkadaşıyla geyiğine yazışmışlar onu anladım. baştan mesajları okusam bi kadınla yazıştığını sanmak yerine gülüp geçebilirmişim. sonrasında o arkadaşını arayıp yanımda konuştu erkek olduğuna emin olayım diye. ben bu süreç boyunca utancımdan yerin dibine girmek istedim hep. asla bağırıp çağırmadı ama çok sinirlendiğini, bi daha telefonunu ellemememi istediğini söyledi, oyunu sildi. durduk yere aramızda güven problemi yarattın dedi daha da üzüldüm bu duruma. telefonuna da şifre koymuş söylediği kadarıyla. bi daha asla senin yanında eskisi kadar rahat olamıycam dedi. sonra aldı benim telefonumu kurcaladı tüm sosyal hesapları, mesajları vs her yere baktı bundan sonra böyle yapmak lazım demek ki dedi. ki kendisi telefonum çaldığında bile açmaz bana getirirdi. bunu benim davranışım yüzünden yaptı biliyorum.

merak ettiğim yaptığım çok uç bi davranış mı ki? yani tamam çok ayıp, ben de çok utanıyorum, çok pişmanım zaten bu durumdan ama bu kadar tepki verilecek bi durum yok diye düşünüyorum. bu benim alışkanlık haline getirdiğim bi huy değil ilk defa oldu. kendisi benim yerimde aynı durumda olsa o da bakardı diye düşünüyorum. evliyiz sonuçta her insan böyle bi mesajla karşılaşsa merak edip araştırmaz mı kim bu diye?

gerçekten çok utanıyorum, yüzüne bile bakamıyorum çok haklı çünkü. kendimi nasıl affettirebilirim hiç bilmiyorum

 
ben eşimin telefonunu her gün karıştırıyorum o da biliyor o da benimkine bakar ne var bunda asdghjlkhf. eşler arasında böyle gizli saklı şeyler olmaması gerektiğine inanıyorum ne var yani baktıysanız abartmış bence eşiniz diye düşünüyorum. ayrıca bunda utanılacak bir şey de yok bence.


  • sta  (22.07.14 10:55:35) 
sen niye kendini affettirmeye çalışıyosun anlamadım, onun sana kendini affettirmesi gerekmiyor mu?


  • rock n roll  (22.07.14 10:57:52) 
@rock n roll onun affettirecek bi şeyi yokmuş ama ben bi kadınla mesajlaşıyor sanıp delirmiştim meğer hemcinsi bi arkadaşla geyik yapıyolarmış. şu an ona güvenmediğimi düşünüyo bu yüzden affettirmek istiyorum kendimi


  • kakamelsokoban  (22.07.14 11:04:36) 
Bence utanılacak ya da üzülecek bir durum yok, siz sonuçta telefonu karıştırmak maksatlı almamışsınız, gerçi başlıkta karıştırdım filan yazmışsınız ama. Her normal insan eşinin telefonunda böyle bir mesaj gördüğünde şüphelenir, aşkım filan demiş, büyütmeyin bence siz de, eşinizin bir erkek arkadaşı ile aşkımlı, seni özledimli şaka yollu mesajlaşması, sizin onun telefonundaki şüpheli bir mesajı görmenizden daha garip.


  • elikası  (22.07.14 11:06:19) 
Abartmış, abartıyor. Boşu boşuna kendini kötü hissedip kendine yüklenme fazla. Bana kalırsa mesajın hepsini okusaydın da boşuna böyle bir olay yaşanmasaydı.

Ayrıca hayalimdeki evlilik "sta"nınki gibi. Bence eşiniz telefonuna şifre koyarak, sizi daha da utandırma niyetiyle hesaplarınıza bakarak hata ediyor. Ben olsam "he aldatıyom seni" diye geyiğe vurur geçer giderdim. Sizin şüphelenmeniz normal, onun bozulması normal ama abartması yanlış.
  • burasi ne garip bir yer  (22.07.14 11:07:01 ~ 11:22:48) 
Birbirinizin telefonuna bakabilmelisiniz bence. El degil ki artık o. Senin diğer yarın. Gizliniz sakliniz olmamali bence de.
Yabanci miyiz, neden telefonlarimizi hesaplarimizi sakliyoruz birbirimizden diyebilirsin.

  • mandalina kokusu  (22.07.14 11:07:48) 
Böyle sahiplenmeli bi ilişki için elbette olağan ve beklenen bi hareket bu yaptığınız. Yanlış olan, iki insanın birbirleri ve birbirlerinin hayatları üzerinde hak iddia etmesi. Neyse, işin felsefe ve idiotlojisini bi kenara bırakıp geçmiş olsun diyorum.


  • nereye bu gidis  (22.07.14 11:08:06) 
hemcinsi arkadaşı 'seni özledim aşkım' diye geyik mi yapmış?
o zaman öyledir. özür dile, affeder diye umuyorum.

  • rock n roll  (22.07.14 11:11:12) 
bence takılman gereken nokta eşine hemcinsinden gelen seni özledim aşkım mesajı.

bu nasıl bir espri anlayışı:/
  • monreve  (22.07.14 11:16:46) 
şifre koyması ya da artık rahat olmayacağını söylemesi bana şüpheli geldi. tamam, öfkeni ve hoşnutsuzluğunu ifade edersin, karşındaki anlar ve bir daha yapmaz zaten. ama yasaklar koyarsan soru işaretleri yaratırsın kafada. bende öyle oldu açıkçası.


  • devilred  (22.07.14 11:17:16) 
Belki de kocanızın kendi hemcinsi olan arkadaşıyla bir ilişkisi vardır, belki de siz haklısınızdır bilemeyiz ki.


  • angelus  (22.07.14 11:21:40) 
devilred+1

ya ben 'karıştırma' olaylarından oldum olası tiksinirim. Gerçekten karşı tarafın telefonuna, tüm hesaplarına, tüm aramalarına da sonsuz saygı gösterir, hiç de elleşmem. Buna karşılık onlar benimkini kurcalamak ister ve kurcalarsa da sırf aramızda bu sebeple tatsızlık çıkmasın diye de aşırı rahatsız olmama rağmen asla ses çıkarmam. Yine buna karşılık çok merak ettiğin bişey olursa da bakarsın amk. Denk gelirsin, ilgini çeker, bakarsın. Aklında bi soru işareti vardır, gidermek için bakarsın yani o kadar da değil. Bunlar binde bir olur zaten. Bu yüzden eşin sanki seni hiç tanımıyomuş gibi çok büyük tepki vererek, sanki sen devamlı kurcalamacı, kısıtlamacı bir insanmışsın gibi davranıp seni utandırmış ve kırmış. Bu sebeple bence affettirmesi gereken kişi sen değilsin. Bu şekilde açıkça konuşun, düzelirsiniz merak etme. Aşırı basit bir konu. Dalgaya vurun geçin.
  • pandispanya  (22.07.14 11:22:49) 
devilred +1


  • sirena  (22.07.14 11:23:13) 
Senin bu kadar ezilip buzulecek hicbir seyin yok. Ya hakli ciksaydin? Ya hemcinsi degil de gercekten bir kadin olsaydi? Onun bu durumu dusunup, empati kurup o sekilde bir tepki vermesi gerekirdi.


  • letheavendangered  (22.07.14 11:23:22) 
telefonu kurcalamışsın, sorunca da kurcalamadım demişsin. en başta ilk görünce sorsana. beraber geyik yapardınız mis gibi.


  • joe dalton  (22.07.14 11:25:15) 
Sadece görüp sormanın ötesinde aramışsın. Adamı komik duruma düşürebilirdin bu şekilde. Ona kızmış olabilir.


  • arnold schwarzeneger  (22.07.14 11:25:20) 
bu ikiniz aranızda bu olay öncesindeki güven seviyesiyle de alakalı bence. mesela ben birine çok güvensem ve o böyle bir hareket yapsa ben de kolay unutmam bunu ve devamında da bu olay hiç olmamış gibi davranamam (erkeğim).


  • kuul  (22.07.14 11:30:50) 
elemana helal olsun açığını yakalamış üstüne gitmiş. istediğini yapabilir artık. ayrıca gay olma ihtimali yüksek.


  • dimitri iskete  (22.07.14 11:35:48) 
numarayı görür görmez tanıması size de şüpheli gelmedi mi bir de? yani kaç insan arkadaşlarının numarasını aklında tutabiliyor ki şu devirde?


  • devilred  (22.07.14 11:39:03) 
Eşinin ben de seni çok özledim aşkım diye geyik yapabildiği -ki geyiğin tepe noktası bu- adı fatih (?) olan bir arkadaşı var ve sen ilk defa telefonda görüyorsun bunu. Yemedim ben şahsen ..


  • okuyucu olmak da iyi be  (22.07.14 11:41:46) 
Öncelikle eşine başkası deme, eşin lan o senin.

Haklıyken haksız duruma niye düşürdün sen kendini böyle? Siktirtmesin özel hayatını. Sizin özel hayatınız birbirinizsiniz zaten...

Eşine söyle empati kursun, tesadüfen böyle bir mesaj gördüğünü düşünsün senin telefonunda, kendisi ne yapardı acaba? bunu eşine sor bize soracağına. Gelip sana açık açık bu mesaj ne sorardım diyecek kesin. Bok sorardı. Böyle şeker ilk anda açık açık söylenmez bu bir. İkincisi 27 senelik ömrümde hiçbir erkek arkadaşımla öyle laçka mesajlaşmadım, mesajlaşanı da görmedim. Seni seni çok özledim askim ne lan? Bence senin eşin gay olabilir. Evet erkek olduğunu ispatladı ama bu daha kötü. Şifre koyması da ortada illegal bi şeyler oldugunu gösteriyor. Dedektif tut takip ettir.

Hala affettirmek demişsin birde, te allam..

Edit: okuyucu olmak da iyi be +1
  • sevgili sen masada değil yatakta güzelsin  (22.07.14 11:47:12 ~ 11:49:55) 
muskayı çıkardın di mi evden ?


  • fuskiyenin oglu  (22.07.14 11:52:50) 
@fuskiyenin oglu yaa muskayı gönderdik işler sarpa sardı ters tepti galiba :)


  • kakamelsokoban  (22.07.14 11:56:02) 
olm çok fena gaz veriyosunuz hee eve gidip ben üstüne gitcem en sonunda kim lan bu herif cevap ver bana diye :) ezile büzüle yazdım duyuruyu şimdi 7 köyün ağası gibi hissediyorum ben haklıyım o haksız diye geziniyorum kolay gaza gelirim zaten :)

ya bu kadar büyütmesine ben de çok uyuz oldum zaten. evet çok hoş bişey değil yaptığım ama bu kadar büyütüp şifreler koyup küslük yaratcak bişey de değil diye düşünüyorum
  • kakamelsokoban  (22.07.14 11:58:29) 
Hiç!! Şifre koymak neymiş, yaptığı ayıp.


  • angelus  (22.07.14 12:02:15) 
eşiniz kendi açığını kapatmak adına size yüklenmiş, size bunu "saygı duyma" kriteri diye benimsetmiş. Yetmemiş telefonuna şifre koyarak işin bokunu çıkartmış. Şİmdi daha rahat at koşturur. Siz de kalkmış hayıflanıyorsunuz. Mesajlaştığı kişinin erkek olma ihtimalini ucuz numara olarak değerlendirdim. 3. kişi eşinizin evli olduğunu biliyorsa bunun bir "erkekmiş gibi konuşma" senaryosu olma ihtimali var. Eşiniz eşcinsel bile olabilir.


  • dokuzeylul  (22.07.14 12:16:29) 
net aldatıyor.


  • nutella yerken sandalyeden dusup geldim  (22.07.14 12:17:19) 
Ben yemedim şahsen. Bu işin peşini bırakmazdım. Okuyucu olmak da iyi be +1
Kasten karistirmamissin, denk gelmiş. Bir de zeytinyağıcılık oynamış esin. Öyle olmayabilirdi. Kaç erkek, arkadaşına aşkım diye mesaj atar? Esprisine başlatmasın. Beni cok kırdin bir daha yapma, mahremiyetime saygı göster de geç. Affettireyim kendimi diyorsun bir de.

  • Lim5  (22.07.14 12:20:29) 
eşim paso benim telefonumda, benim bilgisayarımda. hatta şimdi bilgisayarım bozuldu, tabletimi buldu onla oynuyo, bişeyler izliyo

gerçi aramızda dil farkı da var ama neyse. türkçe öğrendi epey. gerçi mesajlarıma vs de baktığını samıyorum

neyse, esas demeye çalıştığım: ilişkinin başlarında ben çaktırmadan onun telini karıştırıyodum. facebookuna falan giriyodum. stalker olarak değl de işte arada sırada. sonra baktım paso geyik paso geyik. hiç bir yanlış anlaşılabilecek mesaj vs yok. zamanla azaldı azaldı azaldı. en son bikaç ay önce whatsapp'ta kimlerle konuştu diye bakmıştım, mesajları bile okumadım.

güven böyle oluşuyor. öyle kimse zort diye güven beklemesin. aldatan adam aldattım güven bana demiyo sonuçta. bi şekilde açığını yakalıyosun öyle tanıyosun insanları. her şey güllük gülistanlıkken güvenmek kolay

abartmış tepkisini. bence siz de kendinizi affettirmeye falan çalışmayın. özürler dilenmiş tmm yeter o kadar. zamanla geçer yani öfkesi
  • la noix  (22.07.14 12:21:49) 
muhtemelen aradığı herifle ortak tanıdıkları bir kadınla konuşuyordu


  • nutella yerken sandalyeden dusup geldim  (22.07.14 12:31:51) 
gizli gizli karıştırırsan haksız olursun, göğsünü gere gere karıştırman lazım. 'bakalım bu hafta napmışın' diye arada karıştırabilmelisin ama gizli gizli numarayı araştırmaya çalışman biraz ezikce.

orda yapman gereken kuşku duyduğun bişey varsa kafanda yazmak yerine direk mesajı açıp okumak, hatta kocanı çağırıp 'bu ne' diye sormaktı. önce sor cevabı tatmin etmezse araştır di mi?

sonrasında o senin telefonunu karıştırıp aradığın numarayı görebiliyorsa hiç geri adım atmaman gerekiyodu. 'kocam değil misin istediğim yerine bakarım, hem sen de benimkini karıştırarak nasıl savunuyosun kendini?' diyecektin.

şifre koydum dediği zaman da 'kendinden eminsen niye ihtiyaç duyuyosun? sen de benimkini karıştırdın ben koydum mu? diyecektin.

son olarak da 'kadın-erkek farketmez benden başka kimseye özledim aşkım diyemezsin" diye de resti çekecektin.

seninki sahiplenme değil kıskançlık. hakkını da savunamayınca adam üstüne gelmiş. paranoyaklık yapmadan sahiplen. bundan da utanma/çekinme, 'merak ediyom ne var' de. hoşuna bile gidecektir -gerçekten aldatma durumu yoksa. aldatıyosa da kafa yorduğuna değmez.

numara telefonunda mı fatih diye kayıtlı yoksa sen internetten mi buldun ismini?
ya da farketmez, aldatsa kabak gibi durmazdı mesajlar orda. sürekli oyun oynadığını bile bile hem de.
sadece senin tavrının daha sert olması lazımdı. yaptığının arkasında dur. hatta akşam otururken şifresini sor 'bugün hangi erkek arkadaşını özledin bi bakalım' diye geyiğe vur, gözünün önünde çatır çatır da karıştır.
  • seksen9  (22.07.14 12:35:44 ~ 12:47:12) 
Bir de hiçbir heteroseksüel erkek, bakınız bu çok net bir bilgidir; hiçbir heteroseksüel erkek başka bir erkeğe, şaka da olsa "Aşkım canım cicim" diye mesaj atmaz. Kendisine böyle bir mesaj geldiyse aynı şekilde cevap vermez. Bu yazılı olmayan evrensel bir kanundur. Ha velev ki oldu, bakın olmaz ama hadi oldu diyelim böyle bir mesajlaşma; o zaman da bu mesajı kesinlikle telefonunda tutmaz, anında siler. Bence şüphe duymanız için her türlü durum mevcut. Ona göre.


  • angelus  (22.07.14 12:37:45) 
hoşuna gitmedi sanırım ama üstte sorduğum sorularda çok ciddiydim. eşinin, numarasını görür görmez tanıyabilidği bir fatih var ve sen bu adamı hiç duymamışsın bile. ne kadar normal?


  • devilred  (22.07.14 12:43:31) 
Yengecim bence haklısın o telefonu istediğin kadar kurcalama hakkına sahipsin.


  • lawist  (22.07.14 12:55:31) 
hiçbir erkek hemcinsinin numarasını ezbere bilemez, biliyorsa gaydir ve sonuç yine aldatılıyorsun!


  • neferkitty  (22.07.14 13:01:05) 
@devilred kim bu diye kendi telefonundan ararken görmüş olabilir. son 4 hanesini hatırlıyo olabilir. felaket senaryolarına pek bi hazırsınız. kadın tüm mesajları okumuş zaten. sorun yok orda. kendi aralarındaki geyik haricinde biriyle dalga geçiyo da olabilirler. fatihin sevgilisine oyun yapıyo da olabilirler.

hemen aldatıyo, o aslında fatih değil, fatihse kesin ılıktır damgası yapıştırmayın. adam arkasından iş çevirmesine tepki göstermiş. ki haklı da. 'niye okudun mesajı' dememiş 'niye tüm mesajları okumak yerine paranoyaklık yaptın' demiş.

bacım sen de arkasında dur işte yaptığın işin. güvenmemem hataydı ama sana sormaya utandım de. sen de benden başkasını özleme kıskanıyorum de. başka türlü gönlünü alaman.
  • seksen9  (22.07.14 13:01:49) 
ben utanılacak bişey görmüyorum eşinize sen aynı şeyi görsen aynısını sende yapardın de ve bence eşiniz çok saçma davranmış kim olsa sizin yaptığınızı yapardı ben olsam iyice kıyamet kopartırdım hatta


  • heee  (22.07.14 13:06:14) 
çok fena vicdan azabı. dövse, kızsa daha iyiydi. zamanla geçer üzerinde durmayın gayet noraml takmayın


  • mr fusion  (22.07.14 13:08:40) 
kocam gay değil yaa siz de neler çıkardınız. bütün mesajlarını okuttu diyorum geyik yapmışlar aralarında cicim aylarıyla dalga geçmişler öyle romantik bi durum yok yani. fatih diye de telefonda kayıtlıydı sonra yanımda aradı zaten konuşurken bana da dinletti erkek olduğunu duyayım diye. saklayacak bişeyim yok imajını öyle verdi yani didik didik her yerini karıştırttı kendi telefonunun da, sonra da o benimkine baktı


  • kakamelsokoban  (22.07.14 13:19:39) 
1- karıştırdığın ve gizlice aradığın için yaptığın ayıp. özür dilemen gerekir.
2- sevgiliyi geçtim de karı kocanın birbirinin telefonundaki her boku bilmesi bana normal geliyor. rahatça okuyabilmelisiniz gizliliğe gerek kalmadan. ileride karım okursa telefonumu hiç rahatsız olmam.
3- ben de bazı arkadaşlar gibi şüphelendim. ben de erkek arkadaşlarımla tasaklarından dilledim falan tarzı espriler yapıyorum ama bunu yapabileceğim arkadaşımı sevgilim tanıyor olur. bir de bu devirde ezbere numara bilmek için 15 senelik arkadaş falan olması lazım adamın.
  • twelfth  (22.07.14 13:21:34) 
ben bakarım eşimin telefonuna oda benimkine bakar saklayacak birşeyimiz yok ama arkadaşldarımdan gelen mesajlarıda açıp okumaz. Tabi tanımadığı bir arkadaşımla aşkımlı falan mesajlarşırsam ister istemez sorar ne iş diye bende sorarım açıkçası.


  • basond  (22.07.14 13:26:00) 
özrümü en baştan diledim zaten ya yaptığım ayıptı biliyorum, ilk tepki verdiğinde haklısın özür dilerim dedim. ama ben çok asosyal bi insanım, eşimse aksine çok sosyal çok farklı arkadaş ortamları var. bi kısmını tanıyorum hepsiyle tanışmışlığım var nişandan düğünden ama birebirde hepsiyle muhabbet içinde değilim. fatihi de sonradan hatırladım kim olduğunu şüphe edeceğim birisi değil ama yakın arkadaşı. biz bekarken de çok görüşemediğimiz için arkadaşlarla toplanma gibi durum olmuyodu o yüzden tanımıyorum arkadaşlarının bazılarını.


  • kakamelsokoban  (22.07.14 13:26:38) 
öncelikle siz birbirinizin telefonlarını alıp bir şeyler yapabilen bir çiftsiniz. yani siz onunki ile oyun oynuyorsunuz, o sizinkini alıp birini arayabiliyor. bu anlamda bir gizlilik ya da "özel alan" tanımlamanız yok.
dolayısıyla siz "her zamanki" şekilde kocanızın telefonu ile takılırken böyle bir mesaj görüyorsunuz, tıpkı kocanızın sizin telefonunuzla birini aramak istediğinde son aramaları gördüğü gibi.
yanisi: karıştırdım/yakalandım durumu yok ortada diye düşünüyorum.
ama mesaj sahibini aramaya çalışmanız kötü. saçma. hiçbir işe yaramayacak bir eylem. başka biri dahi açabilir telefonu. erkek açsaydı mesela "oh erkekmiş sorun yok" mu diyecektiniz? :)
neyse.

ben okurken ilk başta kocanızın telefondan gizli numaradan aradınız bu kişiyi diye anladım, fatih diye kayıtlı deyince. o isim kaydını herhalde siz mesajdan gördünüz? çünkü kendi telinizden aramışsınız.
ben de katılıyorum yukarıdaki yorumlara. kocanızın bu denli samimi olduğu bir arkadaşını ismen dahi olsa bilmiyor olmanız tuhaf. ki siz yıllardır birlikteydiniz yanlış mı hatırlıyorum?
yani ben kendimi sizin yerinize koyuyorum. "fatih kim lan" derim utancımdan yerin dibine geçeceğime öyle bir pozisyonda kalsam :)

zeytinyağı gibi üste çıkmaya çalışmış gibi geldi bana.
  • icemint  (22.07.14 13:32:00) 
nasıl bir erkek bir erkekle aşkım diye şakalaşır ?

bakman ve şüphelenmen normal tabiki. ama yerinde olsam diğer mesajları okuyup öyle arardım . bir de madem fatih le aşkım diye konusabilecek kadar samimi ise neden ismini kaydetmemiş ?

bu adam senın ustunde egemenligini kurmus bacım. o sende böyle bir şey yakalasa o da aynısın ıyapardı. guven problemı olusturmamya grek yok olmus bitmiş.
  • pereira  (22.07.14 13:32:24) 
''...ellemememi istediğini söyledi, oyunu sildi. durduk yere aramızda...''

oyunu silmesi de kötü olmus tabi.
  • dedim dedim de kime dedim  (22.07.14 13:46:36) 
Bu hikaye yalan millet dağılın ...


  • okuyucu olmak da iyi be  (22.07.14 13:57:03) 
Neden bu kadar tepki vermiş ki?
Çok garip, ben ya da eşim böyle bişey yapsa çok gülüp sürekli geyik malzemesi yapardık herhalde, yani cidden telefonunu kurcalayan biri olsan zaten görücekmişsin, o niyetle bakmadığın da belli telefona.
Bence sen çok alttan alma, oldu bitti uzatma de, utanılacak bişey değil bu.
  • urasil  (22.07.14 14:25:36 ~ 23.07.14 07:59:36) 
eşler arasında gizli saklı olacak bir şey olmaz. ama bir sen varsın bir o var bir de siz varsınız. bu yorum yazan arkadaşlara gelsin. ilişkinizi çabuk tüketmeyin saygıyı yitirir böyle geniş davranışlar. emin ol birbirinin özelini karıştıranlar kırklı yaşlardan sonra birbirlerine herkesi içinde küfürde edebilecek kıvama gelebilirler. dikkatinizi çekerim gelirler demiyorum. bence sen en doğrusunu yapmışsın dürüst olmak her zaman iyidir.


  • gokhan atestepe  (22.07.14 17:07:56) 
valla cevaplarin hepsini okumadim, belki benzer seyler yazilmistir ama bana cok supheli bir durum geldi. resmen zeytin yagi gibi uste cikmis. yok sifre koymalar yok guvenmemeler. esim de ben de birbirimizin telefonunu aliriz, kullaniriz, hatta butun sifrelerimiz ortaktir, bilgisayarda kimin hesabi aciksa ordan mesaj atilir, cevap yazilir. kimin telefonunda dakika paket vs daha fazla varsa o telefondan aranir. ortak arkadaslarimiz bile alisti artik, benim telefonumdan onu ararlar, onunkinden bana mesaj yazarlar. burdan bile bazen ayni duyuruya iki farkli/zit cevap verdigimiz oluyor. insanlar sizofren sanacak yakinda beni.

bu kadar sert bir cikisla, sen benim telefonumu nasil alirsin, kurcalarsin cikisi bana sanki arka planda aslinda biseyleri saklamak istiyormus intibaini uyandirdi acikcasi. yavuz hirsiz ev sahibini bastirirmis misali.

karsi taraftaki kisinin erkek olmasi da durumu cok degistirmiyor bence. yan komsu kocasini baska bir erkekle basti mesela bi on sene evvel. utancindan bosanma davasi bile acamadiydi kadincagiz.

bence sizin oyle bir mesaj gorup suphelenmenizdense, kocanizin is arkadasi da olsa bir erkekle cok ozledim askim seklinde geyik yapmasi daha supheli bir durum. bu nasi geyik, bu nasi arkadaslik. esim homofobik olmamasina ragmen kendisine geyik de olsa askim diyen arkadasiyla bi daha gorusmez heralde.
  • nicki martin  (22.07.14 17:35:06) 
eşiniz gay. geçmiş olsun :D


  • tirt star  (22.07.14 17:53:19) 
muhtemelen birşeyler saklıyor. yoksa sifre filan koyup gereksiz tribe girmezdi. bir iki laf eder olaydan sonra unutur guler gecerdi. dikkatli ol.


  • matematik koyu  (30.07.14 14:49:05) 
[]

evde muska bulduk ne yapalım

her türk kadını gibi ben de poşetleri ha deyince atamıyorum. buzdolabıyla duvar arasındaki boşluk yerden tavana kadar poşet oldu 2 ayda. bu arada henüz 2 aylık evliyim uzun süre olmadı yerleşeli. dün artık şurayı bi toplayım fazlalıkları atayım dedim. iç içe poşetler içinde beyaz bi file torba buldum. eşime sordum onun da değilmiş. fileyi açıp baktığımızda içinden muska çıktı. şu boyna asılan üçgen şekilli olanlara benziyo. ama böyle güzelce saklanmış olması işkillendirdi ikimizi de.

balayıydı gezme tozmaydı derken henüz daha 1 aydır evde oturuyoruz ancak bu 1 ayda gelen gidenimiz çok fazlaydı. evlilik öncesinde de eşya yerleştirme çeyiz dizme vs diye çok fazla gelenimiz oldu ancak gelenler hep yakın akrabalardı. yani kötü niyetle birinin muska koyma ihtimalini düşünmek bile istemiyorum ama muska şu an evde duruyo inkar edemeyeceğimiz bi şekilde. kim yapar neden yapar diye düşündük hiç bi elle tutulur sebep bulamadık ama haliyle çok da rahatsız olduk.

esas merak ettiğim kısım bu muskayı ne yapmalı. çöpe atmaya korktuk çarpılırsak diye. hocaya falan mı götürüp vermek lazım. bi arkadaşım denize at dedi emin olamadım. atarken dua falan mı okumak lazım. ya da daha önce böyle bi durumla karşılaşan varsa ne şekilde kurtuldu? bilgi verin bi rahatlatın çok gerildik biz

 
Bismillah de yak gitsin.


  • buff  (21.07.14 09:48:20) 
biz de babamın aldığı arabada bulmuştuk(araba ikinci eldi) hocaya götürüp okuttuk, duaymış meğersem, ilk sahibi yaptırıp koymuş.
bence bi gösterin, hoca zaten ne yapacağınızı söyler.
genelde ayak basmayacak bi yere gömdürüyorlar.
  • al-se  (21.07.14 09:50:43) 
at gitsin, ne çarpılması? tutmayın öyle şeyleri evde.


  • rock n roll  (21.07.14 09:50:58) 
Hocaya götürün, muhtemelen duadır.Kötü bir şey olcağını düşünmüyorum ama yinede danışın.


  • Lola90  (21.07.14 09:56:31) 
Once bir sorun kotuyse zaten ne yapilmasi gerektigini hoca size soyler.


  • duzsac  (21.07.14 09:57:11) 
muska yakılmaz, denize at


  • shiranai  (21.07.14 10:04:20) 
iyi niyetle de konsa, kötü niyetle de konsa tutma evinde. ne münasebet. 2014 yılında hala böyle şeylerle uğraşıyor insanlar. at çöpe gitsin. hocaya götürmekle uğraşma, cahil insan o adamlar.


  • rock n roll  (21.07.14 10:07:04) 
malaesef böyle kötü niyetli şeyleri her zaman ya en yakın arkadaşlar ya da en yakın akrabalar yapar.
çarpılmak ne demek yahu? siz hiç çarpılan kimse gördünüz mü? inanmayın öyle şeylere.
atın gitsin, içiniz rahat edecekse evi güzelce sirkeli sularla silin. oldu bitti.
  • innerbliss  (21.07.14 10:08:05) 
yukarda bir arkadaş sirkeli su diyince aklıma geldi.

kettlea sirke koy kaynasın, o şekilde buharını evin bütün köşelerinde gezdir. hem kettleın dibindeki kireçlerin çıkmasına sebep olur :) gezdirirken fatiha okunuyordu yanılmıyorsam.

ya kötü bir tesiri kaldıysa gitsin diye diyorum, yoksa islam inancında tabii böyle şeyler yok ama bir tesir kalmış olabilir. aklıma geldikçe ayda yılda bir ben de yaparım bir zararını görmedim.
  • shiranai  (21.07.14 10:11:59) 
kabataş'a gömmeniz gerek, ama kendiniz yapamazsınız, ismet berkan'a postalayın.
atın gitsin yav.

  • yalnux  (21.07.14 10:14:51) 
Ya gitmeyin hocaya falan bosa paranızdan olmayın gelin bana bende sallarım bişeler inanmayın ya


  • topraam  (21.07.14 10:36:46) 
karşı muska yazılmasına aracılık eder, 50 TL'ni alırım.


  • zam sampiyonu domates  (21.07.14 10:43:02) 
Salla çöpe


  • korg  (21.07.14 10:59:24) 
biri muska koysa niye atılacağı ya da çöp poşeti x poşeti olarak kullanılacağı bariz olan bir yere, torbaların istiflendiği bir yere koyar bunu anlayamadım ben asıl.
güzelce falan saklanmamış yani bana sorarsanız.
bence ev hediyeleri ile birlikte gelen bir dua gibi bir şey, vermeyi unuttu getiren, oraya poşetlerin arasına koymuşsunuz siz de görmeden. yani poşeti boş sanarak.

neyse. neye inanırsanız odur. negatif enerji çekmeyin boşuna aklınıza kötü şeyler getirip. uğurunuz olsun. sizi koruyan bir şey olsun. böyle düşünün.
  • icemint  (21.07.14 11:07:14) 
Hocaya mocaya götürmeyin. Atın gitsin.


  • nereye bu gidis  (21.07.14 11:08:32) 
at tuvalete , otur sıç üstüne sonra bas sifona gitsin.


  • the imp  (21.07.14 11:11:32) 
hacı belki iyi niyetli muskadır. öyle bişey yok mu ? anana babana filan bi sor siz mi koydunuz diye.


  • fuskiyenin oglu  (21.07.14 11:11:49) 
@fuskiyenin oglu sordum ya ilk onları aradım ama bizimkiler anlamazlar öyle şeyden. bi de yeni evliyiz diye bize neredeyse hiç gelmediler. geldiklerinde de ya kapıdan uğrarlar ya iki dakka oturur soluklanır geri kalkarlar yemeğe çaya falan hiç gelmediler daha.

annemin hoca bi arkadaşı da sağa sola sorup da dillendirmeyin yapan bozulduğunu anlarsa başka yere başka bişey saklar falan demiş öyle olunca başka kimseye de sormadık. ama biz de öyle teselli ediyoruz kendimizi iyilik içindir o yaa niye kötülük için yapsınlar diye
  • kakamelsokoban  (21.07.14 11:16:27) 
pff her şeye karışan meraklı aileler işte.

kötü bi etki gördünüz mü hiç?
  • seksen9  (21.07.14 11:26:59) 
eşinin ailesiyle ufak tefek sürtüşmeleri olan , fesatlık yapan bir yakın akraba , özellikle teyze veya hala gibi akrabalar bu işlerle çok uğraşır. aile bireylerine diş geçiremeyince çocuklara sardırıyorlar.

sirkeyle evi silecek olursan dairenin kapı eşiğini de sil mutlaka. bu işlerle uğraşanlar bu yüzden kapı eşiklerine basmadan geçin derler.
  • montauq  (21.07.14 11:36:36) 
iyi bir şey olsa çöp poşeti bilmemnesine saklamazlar onu. iyi bir dua olma ihtimalini kesinlikle çıkarın ortadan.

bu tür şeyler illa karı koca arasını açmaz, insanın kendine sıkıntı basmasına yürek daralmasına da sebep olur. tutmayın evde atın denize, göle ne varsa biranönce
  • shiranai  (21.07.14 11:38:52) 
hoca derken gidip abuk sabuk dinle imanla alakası olmayan cinciler kastedilmiyor herhalde.. en yakın cami imamına rica etseniz açıp bakar, ters birşey varsa söyler ne yapacağınızı.. ona göre davranırsınız.


  • warrior princess  (21.07.14 11:43:42) 
ayrıca islamiyette büyü diye birşey var. yapmak ve yaptırmak haram. fakat varlığını inkar etmemek gerek.

www.dinimizislam.com
  • warrior princess  (21.07.14 11:47:08) 
@seksen9 öyle kavga etme anlaşamama değil ama @shiranai'nin de dediği gibi sıkıntı basıyodu fazlaca. sürekli yorgunduk, halsizdik ki ikimiz de hayatımız boyunca uykuyu sevmeyen insanlardık. günde 6 saatten fazla uyumuşluğumuz yokken evde uykudan alamıyoduk kendimizi. işten gelip yatıyoduk uyanıp yemek yiyip tekrar seriliyoduk yatağa. mutfağa gidip su almaya mecalimiz yoktu mesela. onca uyku uyuyup asla dinlenmiş hissetmiyoduk kendimizi. haftasonları 18 saat uyuduğumuz oldu, ramazandandır sıcaktandır diyip duruyoduk ama bu sabah ikimiz de çok rahat uyandık inanılmaz zindeydik. muskaya bağladık bu durumu.


  • kakamelsokoban  (21.07.14 11:55:10) 
Ateist olmanın en güzel yanı, bu tür saçmalıklar yüzünden psikolojiniz bozulmuyor huzursuzluk yaşamıyorsunuz. Yok muska yok büyü yok bilmem ne. Harry Potter mısınız arkadaş siz ne büyüsü. Atın çöpe kurtulun, korkmayın başınıza bir iş gelmez. Böyle muskaya büyüye falan inanıp beklenti etkisi yarattığınız için oluyor ne oluyorsa.


  • angelus  (21.07.14 11:56:01) 
siz onu arapca bilen birine okutun, sonra da verin ona naparsa yapsin. buyu de olabilir, eski ev sahibi dua da koymus olabilir yani. ayrica soruyu soran kisi inaniyor da soruyor demek ki, gelip de buraya ya inanma oyle seylere demek sacma. insan tirsiyor haliyle oyle muska falan bulunca.


  • jangbogo  (21.07.14 12:07:28 ~ 12:08:34) 
bi günde hemen hüküm verilmez de bana iyi niyetle yapılmış ama ters etki göstermiş gibi geldi. ya da kimseye yeni evli çiftere zarar vermek istemelerini konduramadığımdan :/

bacım şimdi abdest alıp namaz kılın beraber, azcık kuran okuyun, vaktiniz yoksa nas-felak-ihlas-ayetel kürsü gibi anlamları güzel ayetler okuyun. sonra salavat çekip dua edin.
yani ilk başvurduğunuz hacı-hoca değil Allah olmalı.

cami hocası falan anlamaz ondan, iyi bi hoca bulun. mümkünse bu işi para karşılığı yapmayan, gerçekten ilmini bilen bi hoca. en azından içinde ne yazıyomuş onu öğrenirsiniz.

fazla da stres yapmayın. var böyle dengesiz insanlar, bununla geçmiş olsun.
  • seksen9  (21.07.14 12:08:08) 
yalnız böyle her kafadan bi ses çıkıyo gibi oldu. kimi inanma demiş, kimi yak, kimi asla yakma demiş, kimi yıka-denize at.

ben böyle şeylerde sakin olma taraftarıyım. nesneden, kişiden medet ummaktansa gücüne inandığın tanrın neyse ondan yardım isteme taraftarıyım.

ne yapmaya karar verdiğini de yaz sonra.
  • seksen9  (21.07.14 12:16:49) 
bu tür bir korkuyu en son apartman önünde bulduğum, "bu sayfada yazanları yazıp 10 kapıya dağıtmazsan evin yanar" diye biten bir kağıdı okuduğumda yaşamıştım.

bi 15 yıl kadar sonra ateist oldum ^_^. ateizm tam manasıyla huzur dini arkadaş. bu yaşıma kadar ne ecinni geldi musallat oldu, ne çarpıldım, ne erkekliğim bağlandı. tertemiz.
  • namus ninjası  (21.07.14 12:32:26) 
İslamda büyü vardır ama işte insanlar tarafından böyle salakça ve kötü niyetle kullanıldığı için haramdır. Ben denize atılıyor diye biliyorum ama cami hocası da yardımcı olur herhalde. Takmayın kafanıza.
Eve gelen gidenler de yapmış olabilir. Biri mutluluğunuzu kıskanmıştır falan. Allah akıl fikir versin.

  • saatgeceninonikisi  (21.07.14 12:47:03) 
denize, akarsuya vs atılır muska. yakılmaz.
köşeye bucağa sıkıştırıldıysa kötü niyetli olduğunu düşünürüm ben de. inanıp inanmamak ayrı bi konu. ama biri kötü niyet gözlemiş derim gizlediyse o şeyi.

  • dahinnotha  (21.07.14 12:49:55) 
sağolun arkadaşlar yardımlarınız fikirleriniz için. annemin bi hoca tanıdığı varmış daha önce başka bi arkadaşının da başına aynı şey gelmiş yine ona sormuş. samatya sahiline yakın oturuyoruz, gidip denize atsınlar, evi sirkeli suyla silsinler kapı eşiğine varıncaya kadar, sonra da felak nas okuyup çok düşünmesinler kafaya takıp vesvese yapmadıktan duanı ettikten sonra zarar veremez demiş. onu da duyunca içim biraz rahatladı. ilk fırsatta gidip sahilden denize atıcaz. sonra da @shiranai'nin dediği gibi sirkeli su kaynatıp evde gezdircem. eşim namaz kılıyo zaten. sonrasında da dua edip unutmaya çalışcaz mevzuyu. kimseye de bişey söylemicez bozulduğunu duyarsa aynı kişi tekrar yapıp başka yere saklayabilir dediler çünkü.


  • kakamelsokoban  (21.07.14 13:20:31) 
eve daha önce gelenlerden şüphelendikleriniz olursa, bir daha görüştüğünüzde çok kavga ediyoruz evde saçımı başımı yoldu diye konuşun bari, muska etki etti sansın :) geçmiş olsun


  • shiranai  (21.07.14 13:26:36) 
[]

lenovo z510 vs packard bell lv44

bolca film izlemeye dayanabilecek iki üç seneye çöp olmayacak bi notebook arayışındayım. önce packard bell lv44 baktım çok hoşuma gitti ancak çözünürlüğü düşük geldi içime sinmedi. sonra lenovo z510 alayım diye düşündüm. özellikleri packard bell.in üzerinde gibi geldi. fiyat olarak aşağı yukarı aynılar.

inceleyebilecekler için linkler

lenovo www.vatanbilgisayar.com

packard bell www.vatanbilgisayar.com

 
pb'nin tek artısı ekran boyutu.

bolca film izlenmekse olay ikisi de hayli hayli yapar.
  • golan trevize  (17.07.14 10:58:48) 
@golan trevize peki oyun oynarken pb.in çözünürlüğünün düşük olması çok etkiler mi? pb görüntü olarak daha hoşuma gitti, şimdiki netbookum da pb ve çok memnundum kullandığım sürelerde o yüzden tercihim yine pb ağırlıklı ama lenovonun 1tb+8gb sshd oluşu da cezbediyo bi yandan


  • kakamelsokoban  (17.07.14 11:07:34) 
ekran kartı gt710m olduğundan zaten güncel oyunları pek yüksek konfigürasyonlarda oynayamazsınız (740m de öyle ama daha iyidir), hele 1600*900'de iyice sıkıntı olur.

1600*900/17.3 = 82236
1366*768/15.6 = 62249

pb daha yüksek dpi sunuyor size lenovo'dan?
  • golan trevize  (17.07.14 11:15:39 ~ 11:16:05) 
@golan trevize peki 8 gb sshd artısı olması pc.yi çok etkiler mi? şu durumda pb bi tık önde gibi duruyo yüksek dpi neticesiyle. sshd lenovoyu tercih için yeterli bi sebep mi hızda çok farkeder mi yani?


  • kakamelsokoban  (17.07.14 11:26:17) 
açık konuşayım ben lenovo z510 kullanıyorum :D

sshd cidden iyi bir şey (bi ssd değilse de hdd'den kat kat iyi)
pc 6-7 saniyede açılıyor mesela ^_^
  • golan trevize  (17.07.14 12:32:27) 
şu an yaklaşık 20 dakikada açılan bi netbook sahibi olarak sana ne kadar özendiğimi bilemezsin :D zaten aradım taradım pb tükenmiş her yerde. vatan bilgisayarda da sadece teşhirler kalmış ibreyi lenovoya çevirdim hızlı açılışı da duyunca :)


  • kakamelsokoban  (17.07.14 13:40:52 ~ 13:41:11) 
Bana pahalı geldi bu aletler. Üzerine cok az daha (200-250 tl) oyun canavarı bir msi bile alabilirsin. Veya monster. Parani yazık edersin bu aletlerden birini alırsan.


  • simbolmina  (18.07.14 11:53:23) 
[]

vücut analizli baskül

eve baskül almak istiyorum almışken de vücut yağ su kas analizini gösterenlerden almak istedim ama kime sorsam yalan o yeaa tarzı cevaplar verdi. düşününce sadece üzerinde durarak bu analizleri yapabilmesi fazla fantastik gibi ama bu tarz basküllerin çok pahalı olanları haricinde mesela 50-100tl aralığındakiler bu ölçümleri doğru şekilde yapabiliyo mu? yoksa uydurma mı? uydurmaysa klasik ibrelilerden alcam dijitallerde sonuçlar çok tutarsız duruyo




 
Uydurma.


  • arnold schwarzeneger  (07.07.14 10:40:19) 
Eşimin ofisinde InBody 230 var ve tecrübelerimize dayanarak bu cihazdan(veya muadili Tanita BC 418'den) daha aşağısının vücut kompozisyonun saptanmasında ve segmental ölçümde sıkıntı çıkaracağını garanti edebilirim.


  • sku  (07.07.14 10:44:09) 
Bende va dediğiniz türde baskül. Eşim spor salonunda daha profesyonel bir aletle de ölçülüyor. Farklar inanılmaz değil. Yağ oranı %0.1 civarı farkedip. Baskül çok abartı yanlış sonuç vermiyor.


  • godsparticle  (07.07.14 12:09:32) 
[]

yapay tatlandırıcı

tatlıya aşırı düşkünüm çok fazla şekerli yiyecek tüketiyorum. bari içtiğim içeceklerdeki şeker oranını düşüreyim diyerek çayı şekersiz içmeye niyetlendim ama çekilecek gibi değil. mümkün değil içemiyorum. yapay tatlandırıcıların şekerden daha zararsız olduğunu okumuştum bi kaç yerde. ancak incelediğimde çok fazla seçenek olduğunu gördüm. sonuçta yapay tatlandırıcılar da kimyasal olduğundan bi dereceye kadar zararları vardır ancak piyasadaki en zararsız yapay tatlandırıcı hangisi veya hangileri? ya da bitkisel yapay tatlandırıcı diye bişey var mı?




 
bal deneyebilirsin


  • sirena  (04.07.14 14:05:06) 
www.balparmak.com.tr :) hem zarasız hem tadı daha güzel. şekeri bırakmamış olsaydım bunu tercih ederdim


  • harekatamiri  (04.07.14 14:06:27) 
bitkisel yapay tatlandırıcı var ama adını unuttum, gugıldan bakın, çıkar. biraz pahalı fakat.


  • nereye bu gidis  (04.07.14 14:16:40) 
bitkisel yapay tatlandırıcı: stevia.
yine de hepsi zararlıdır.
splenda ve stevianın daha az zararlı olduğu söyleniyor.

çaya tarçın atmayı deneyin. çubuk tarçın.
hurma suyu da bir alternatif olarak değerlendirilebilir.
  • icemint  (04.07.14 14:18:50) 
Bal da şekerdir. Mucize gibi anlatıldığına bakma, %80 civarı saf şeker, kalanı çeşitli mineraller ve sudur. faydalı olan kısmı bu %20 olmasına rağmen amacın şekeri azaltmaksa bal işine yaramaz.

tr.wikipedia.org
en.wikipedia.org

yapay tatlandırıcılar da insülin sistemine zarar veriyor, ama şekerden daha çok mu az mı bilmiyorum. Ona da yüklenmemek gerekiyor.
  • harzem  (04.07.14 14:26:27 ~ 14:27:42) 
Tarçın senin çözümün. Şekersizliğe alışmanı kolaylaştırır. Balın şekerden çok farkı yok.


  • arnold schwarzeneger  (04.07.14 14:37:14) 
splenda tadı en iyi olan
stevia daha ekşi gibi
ama bu ikisi iyi olanları.
takita falan var. hiç tavsiye etmiyorum. sorbitol içerenler aşırı derecede gaz yapıyor, ishal yapabiliyor.
onun dışında kanserojen olması, diyabet tetiklemesi gibi açılardan zararına bakıyorsak kanıtlanmış bir zarar hiç bir tatlandırıcıda yok. pek çok makale okudum bu konuda. biri zararı var diyor, diğeri yok. biri zayıflatır diyor, diğeri kilo aldırır. net değil yani.
  • inthechaos  (04.07.14 16:42:27) 
Her türlü yapay tatlandırıcı, vücutta toksik etkisi yaratıyor. Vücut tanımıyor yani bu tür ürünleri direkt zehir muamelesi yapıyor. Tabii o esnada ne kadar zarar verebilirse o kadar zararı dokunuyor. O nedenle yapay tatlandırıcı kullanmayın. Bu daha az zararlı bu çok zararlı bir şey yok; hepsi zararlı. Onun dışında bal da kullanmayın, o da şeker. Sofra şekerinin ne tür etkileri varsa balın içindeki şekerin de aynı etkileri var. Onu da kullanmayın. İçecekleri ya olduğu gibi tüketmeye alışın ya da tüketmeyin, orta yolu yok ne yazık ki.


  • angelus  (04.07.14 16:47:55) 
[]

dünyanın sonu gelmeli felaketli filmler

genel olarak distopik filmlerden çok hoşlansam da daha çok dünyanın sonu gelmeli filmler izlemek istiyorum. salgın hastalık, uzaylı/zombi istilası, felaket sonrası uğraşıp dünyanın kurtuluşu konulu filmler 2012 tarzı yani. böyle filmler bulabileceğim bi liste var mıdır?




 
Köpekbalığı İstilası diye bir film var :) Gökyüzünden köpekbalığı yağıyor. Aman diyim izleme :)))
Aklıma şu geldi.
www.imdb.com
  • arockm  (30.06.14 14:48:30) 
@arockm ahaha o neymiş yaa yok yok o kadar düşürmem çıtayı :)

28 gün sonranın kitabını okumuştum beğenmiştim filmini de izleyeyim ilk fırsatta
  • kakamelsokoban  (30.06.14 14:50:29) 
(Bkz. Disaster movies)


  • nereye bu gidis  (30.06.14 14:54:38) 
I am legend.


  • headbanger face rip  (30.06.14 15:02:45) 
the road izlemediysen izle. liste bilmiyorum malesef. ben de bayılırım o tip filmlere.


  • mike ehrmantraut  (30.06.14 15:22:11 ~ 15:22:41) 
the day after tomorrow , 2012'den sonraki en ünlü felaket filmi.

bbc'nin end day adında kurgusal bir belgeseli var. o da ilgini çekebilir. malum ortamlarda olması lazım.
  • montauq  (30.06.14 17:15:18) 
children of men


  • steve rogers  (01.07.14 00:00:43) 
uçakta dehşet, gemide dehşet, uzayda dehşet vb


  • dizicolleague  (07.07.14 19:10:01) 
World War Z fena değildi.


  • geberix  (07.07.14 19:21:05) 
[]

aileye fazla bağlı olma sorunsalı mı bu

bugün öğlen şu #43739183 entryi girdim. bi hayli uzun olduğu için okumaya üşenene özetleyeyim, evlenip evden ayrıldığım için kendimi aileme ihanet etmiş gibi hissettiğimi yazmıştım. çünkü babamın ve kardeşimin duygusal anlamda, annemin ise hastalığından dolayı ev işlerine yardım etmem amaçlı yardımıma ihtiyacı var. evimde evliliğimde çok mutluyum ancak mutluluğumun arkasında hep kafamda onlar var acaba neler yapıyolar şu an diye. evlerimiz çok uzak değil haftada 1 gidiyorum gayet iyi görünüyolar mutlular. ancak ben kendi kendime hallenip telefonda konuşurken bile zorlanıyorum mahçup hissediyorum sanki onları terk etmişim gibi.

bunla ilgili yazdığım entrye çok sayıda mesaj aldım saçmalıyosun, ne alakası var, senin aklın çocuk kalmış, ağlıycaksan evlenmeseydim amk vs ve daha çirkin yorumlar...

evlenip de aynı şeyleri hisseden hiç mi olmadı, herkes mi bir anda evliliğe adapte oldu da ailesini umursamamaya başladı merak ediyorum. sorun tek bende mi, yoksa herkes daha hafif düzeyde de olsa bunları yaşayıp bi şekilde su yüzüne çıkarmamayı başarıyor mu?

beni bi rahatlatın yaa

 
duyurunuzun linki çalışmıyor, tıklanmıyor.


  • mea maxima culpa  (25.06.14 15:14:29) 
:) uzun zamandır evliyim, kendi ailem farklı bir şehirde. ilk evlediğimde 15 güne yakın bunalımdaydım, hep ağlamıştım onlardan ayrı düştüm diye. bekarken eve pek bir faydam olmasa da onlar için bir ses, bir nefestim neticede. ben de evlenince edi-büdü gibi kaldı annemle babam. hala telefonda annemim sesinde en ufak birşey hissetsem huzursuz olurum, hemen babamı, ablamı, yeğenimi vs sırayla arar, anneme ne olduğunu öğrenmeye çalışırım. sık sık yanlarına gidemediğim için kendimi suçlu hissederim. onlar da ne zaman geleceksin falan diyemez hiç, beni zorlamamak için. gittiğim zaman onların neşesini görüyorum, kendi evime dönerken annem ağlıyor, ev yine sessiz kaldı falan diyor, çok üzülüyorum. ama napabiliriz ki, dünyanın düzeni bu. zamanında onlar yaşamış bunları, şimdi sıra bizde. ileride de kendi çocuklarımız terkedecek bizi :/ bunları onlara söylediğimde sen mutlu ol yeter kızım diyorlar, herkes yerinde sağolsun mantığındalar. sen elinden geldiğince sıkıntın olursa onlara yansıtmamaya çalış, inan ki o yeter onlara. hem bak yakınmışsın, ne güzel işte.

edit: bu arada burada "bekara karı boşamak kolay"cılar o kadar çok ki, lütfen o çirkin yorumları kaale almayın ;)
  • kerbeee  (25.06.14 15:37:24 ~ 15:44:27) 
@Sour yok yahu kıbrıs nerden çıktı :)


  • kakamelsokoban  (25.06.14 15:53:52 ~ 16:06:18) 
ben de ailemden uzakta yaşıyorum ve her gün içten içe vicdan azabı çekiyorum uzakta olduğum için. ama işte kerbeenin de dediği gibi, dünya düzeni böyle. en azından haftada bir yanlarındasınız, imdat deseler koşacak mesafedesiniz. bu bile çok büyük bir avantaj.


  • physcos physcos  (25.06.14 15:57:51) 
sana bu kadar sorumluluk yüklemelerini yanlış buldum. o ailenin ana babası senmişsin gibi olmuş. öyle hissetmene gerek yok, anne babanın silkelenip kendilerine gelmesi ve almaları gereken sorumlulukları almaları lazımdı elbet bir gün. evlat demek senin her işini görmesi gereken bir hizmetçi değil. senin de yuva kurmaya hakkın var. bu düşüncelerde çok boğulup eşinin huzursuz olmasına sebep olma. benim evlendiğim kadın sürekli böyle düşünse beni sevmiyor mu pişman mı acaba diye düşünüp üzülürdüm. gerçi erkek değilim, erkekler bu kadar ince düşünmez belki de :)


  • shiranai  (21.07.14 10:26:35) 
[]

Fotoğraf baskı

selamlar duyuru ahalisi. düğün fotoğraflarımı albüm istememiştim ben ama hem eve asmalık hem de albüme takmalık bastırmak istiyorum ben fotoğraflarımı. fotoğrafçıya gitsem tanesini kaça basar? fotoğraf sayısı çok, astarı yüzünden pahalıya gelsin istemiyorum. cağaloğlundaki matbaalara falan sorsam renkli baskı için çok mu uyduruk durur? ya da internette grouponda falan arada 99 tane baskı 14 lira gibi ilanlar oluyodu onları takip edip bastırsam daha mı mantıklı olur? ya da başka alternatif ne olabilir?




 
Karakoyde mert elektronik var hemen galata koprusunde cepten iceri girince coklu bastirinca indirim yapiyorlar genelde ben orada hallediyorum.


  • duzsac  (11.06.14 12:17:48) 
[]

kombili evde sürekli ısınan soğuyan su

yeni taşındığım ev kombili, ilk defa kombili evde oturuyorum ondan önceki doğalgaz sobalıydı yabancısıyım o yüzden. sıkıntı şu ki kombiden sıcaklık ayarı yapılmış olmasına rağmen banyoda da mutfakta da su akarken ısısı sabit değil. kombi hiç yanmıyomuşçasına soğuktan, haşlamalık sıcağa kadar geçişlerle akıyo. yani suyu 5 dakika akıtınca çok sıcakla çok soğuk arası gidip geliyo devamlı olarak. yıkanmak azap eziyet oldu evde. bunu nasıl düzeltebilirim, kombi ayarlarıyla falan mı alakalıdır ki?




 
kombi servisini arayabilirsiniz, pek normal görünmüyor.


  • zenlaid  (10.06.14 11:00:24) 
Termostat bozulmuştur büyük ihtimalle. Servisin değiştirmesi lazım.


  • sutlu nescafe  (10.06.14 14:28:35) 
Termostat ya da sensörler kirlenmiştir. İnternette bunun çözümüyle ilgili yöntemler vardır, onlara bir bakın, siz çözemezseniz tamirci çağırmanız gerekir. O zamana kadar suyu büyük bir kovada biriktirerek yıkanabilirsiniz eziyeti azaltmak için.


  • pandispanya  (10.06.14 14:33:24) 
Sadece filtresi tıkanmış da olabilir. Her sene temizlemek lazım.


  • zombi  (10.06.14 14:45:54) 
esanjor diye bir parca var, o arizalidir buyuk ihtimal.


  • osuruklu  (10.06.14 15:57:08) 
[]

Türkiye Gezi Rehberi

Selam panpalar. Türkiye'de hangi şehire gidince nereler gezilmeli, görülmeli diye anlatan bi gezi rehberi arıyorum. İnternetten araştırdım bölge bölge ya da tek şehir olarak buldum ama ben her gittiğim tatile götürebileceğim tüm Türkiye'yi kapsayan genel bi kitap arıyorum. Hatta böyle sadece müzesi, ören yerleri değil de meşhur dondurmacısı, köftecisi vs şeklinde de anlatırsa daha da güzel olur.

var mıdır bildiğiniz önerebileceğiniz böyle bi gezi rehberi?


 
Lonely planet kitaplarına bak. gerçekten geniş içerikli oluyorlar. tek eksi yönü ingilizce olmaları.


  • razvan rat  (06.06.14 10:09:31) 
lezzet duraklari diye bir kitap var, su kirli sakalli yemek programi sunan adamin. mehmet yasin gibi bir sey olmasi lazim ismi. en azindan yemekler icin bu kitabi edinmek iyi olur.

lonely planet gibi kitaplar ise reklam mantigiyla calistigi icin oradaki en iyi yemeklerden ziyade kitabin yayincisina para verenlerin ismini yazarlar. cok fazla guvenmemek lazim
  • co2s2  (06.06.14 10:27:51) 
[]

lg smart tv internette film izleme sorunu

sevgili panpalar lg marka smart tv var evde la640s modeli. internetten deliler gibi film izleriz diyerek eve uydunet bağlattık ancak televizyonun tarayıcısından film sitelerine girip izleyemiyoruz donup kalıyo. önce internette sorun var sandım baktım pc.de sıkıntı yok uyduneti de aradım kontrol ettiler sorun yok dendi. lg'yi aradım tarayıcı üzerinden açınca bellek yetmiyo bazısında da flash player sürümü yüksek olduğundan açamıyoondan izleyemiyosunuz lg smarttan program indirip ordan izleyin dediler. lg smarta girdim ancak sadece filmbox ve dnr film klübü mü ne var onlar da paralı görünüyo. para verdikten sonra ben zaten her türlü izlerim niye internetle uğraşayım ki sonuçta.

televizyondaki tarayıcıdan takılmadan film izleyebilen ya da aynı sorunu yaşamış olup da çözen varsa yardımlarını beklemekteyim. program adı verseniz de olur.


 
televizyonlardaki tarayıcılar dandik maaalesef. dedikleri gibi flash tarafında sıkıntı oluyor. ya indrip dlna üzerinden izleyeceksin ya da hdmi çıkışlı mini android cihazlar var onlardan alacaksın.


  • sutlu nescafe  (03.06.14 16:05:48) 
bilgisayardan açıp hdmi kablo ile tvye verebilirsiniz görüntüyü. veya filmi indirip harici diske atıp tvye takarak da izleyebilirsiniz. ben ikincisini yapıyorum.


  • inheritance  (03.06.14 16:07:24) 
Bende LA620S var. Bu tvde yapabileceğin en verimli film izleme yöntemi, filmi netten bilgisayara indirip usb üzerinden okutmak.


  • rare  (03.06.14 16:12:38) 
bilgisayarım çok eski, eskiden ben de öyle yapıyodum ama artık hep videolar 720p falan olduğu için ekran kartı açamıyo çizgi roman gibi kare kare gösteriyo videoları. pc+hdmi ihtimalini mecburen eliyorum o yüzden. ben de indirip usb'ye atıp öyle izliyorum şimdilik

@sutlu nescafe hdmi çıkışlı mini cihazlar derken tabletleri mi kastediyosun yoksa film izlemeye yarayan ayrı bi cihaz mı var?
  • kakamelsokoban  (03.06.14 16:12:50 ~ 16:13:29) 
bendeki samsung smart tv de öyle. film açılıyor fakat sürekli donuyor.

seçenekler:
- bilgisayardan indirip flash belleğe ya da taşınabilir disk'lere yükleyip bu cihazlar usb girişinden tv'ye bağlayarak izlemek.

-laptop'a indirdiğin filmleri laptop'u hdmi ile tv'ye bağlayarak izlemek.

-laptop'u hdmi ile tv'ye bağlayıp laptop tarayıcısından online film izlemek.

-android stick alıp hdmi ile tv'ye bağlayıp ordan izlemek.

edit: hem benim hem de sutlu nescafe'nin söylediği cihaz şöyle bir şey: www.hepsiburada.com
  • king lizard  (03.06.14 16:16:19 ~ 16:18:27) 
diğerlerini bilmiyorum ama lg'de var aga. iyi modellerinde de var.

youtube bile bela, öyle diyeyim.

önerebileceğim güzellikler şunlar:
1. wi-di (donanım desteği ister, destekleyen bir laptop ile ekranı direkt tv'ye aktarırsın. dd 5.1 ses ile birlikte havadan görüntüyü gönderir, direkt vlc ile izlersin istediğin filmi. ama oyun vs oynayamazsın imleci yönetmeyi bile güçleştirecek lag mevcut)

2. hdmi ile laptop'u bağlamak: kesin çözüm, ama bilgisayarı her seferinde bağlamaya falan üşenmezsen. bu şekilde kullanırsan sesi hdmi üzerinden tv'ye gönderirsen alıp alacağın dd 2.0 oluyor (bilgisayar/tv modeline göre değişebilir.)

3. hdmi ile laptop'u home theater'a bağlamak: en temiz çözüm. cihaz destekliyorsa dts-hd'ye kadar yolun var (ses için). görüntü için de başka hdmi kablo ile ses sisteminden tv'ye çıkış yapman gerekir. bunun için cihazların (tv'de muhtemelen vardır) arc desteklemesi gerekir. arc, hdmi üzerinden çift yönlü veri alış verişi sağlar (yamuluyorsam düzeltin)

4. bir adet external hdd: 150tl verip bir tane harici disk alıyorsun. tüm filmleri bilgisayardan buraya çakıyorsun. sonra hdd'yi tv'ye bağlıyorsun. bunun için de en rahat çözüm diyebiliriz. üstelik müziklerini vs'ni de buna aktarabilirsin. uğraşmadan izlersin. bütün ayarları tv üzerinden yaparsın. her formatı oynatmaz (amk lg'si smartphone'da flac oynatır, tv'sinde oynatmaz mesela). altyazılar bazen problem yaratabilir. sinema filmlerinde alttan üstten kırpacak zoom'u yaptırmaz (dalyarak lg. uyuzum lg'ye)

5. ps3 medya server: bu bir DLNA uygulaması. bu çözüm için de tembel çözümü diyebiliriz. işlevseldir. dts 5.1'i kablosuz üzerinden yayınlatıp izlemişliğim var. programın linki: www.ps3mediaserver.org - bakma tırşkadan durduğuna şahane programdır, ücretsizdir. en iyi dlna uygulaması denebilir. ayarların çok bızıklama. bu programı pc'ne kuruyorsun ve film, müzik gibi arşivlerinin bulunduğu klasörleri gösteriyorsun. o da bunları wireless olarak ev içi ağda yayınlıyor. tv'nin input list'ine girdiğinde ps3 medya server simgesi görünüyor. buradan bütün film arşivini bilgisayarından kablosuz olarak izleyebiliyorsun. wi-di'den farkı şu: wi-di ile bilgisaya ekranını olduğu gibi görürsün (lag'i unutmuyoruz), bununla ise sadece dosyalar servis ediliyor. dezavantajı: iyi bir kablosuz ağ gerekir (802.11n - 300mb'lik bir ev içi ağ / internet değil, ev içi). bilgisayarın ısınır. çünkü bu veriyi tv'ye uygun hale getirmek için encode edip durur. bir yandan iş de yaparsan kasabilir (donanım konfigürasyonuna göre değişir).
  • the stallion  (03.06.14 16:25:34) 
@kakamelsokoban bahsettiğiniz şekilde film izlemek için iyimser bir tahminle 3-4 sene sonrasının smart tv lerini almanız gerekecek. Şu anki donanımları bu iş için uygun değil. Laptop'u hdmi ile bağlayıp laptop üzerinden filmi açıp görüntüyü tv de izleyebilirsiniz. Eğer laptop'unuz varsa sadece bir hdmi kablo almanız gerekecek.

Diğer taraftan tv için yazılmış yazılımlar var o yazılımlardan film izlemekte sıkıntı çekmezsiniz. Elbette ki büyük bir kısmı paralıdır. Kar amaçlı yazılımlar sonuçta.
  • maxhoper  (03.06.14 16:30:53) 
benim dediğim usb bellek kadar.
www.enybox.com şunun gibi.

  • sutlu nescafe  (03.06.14 17:48:45) 
[]

üsküdardan beykoz korusu ibb sosyal tesislerine gidiş

pazar akşamı 8'de arkadaşımın beykoz korusu sosyal tesislerde düğünü olacak. arabam yok, bi şekilde toplu taşıma imkanlarını kullanarak kocamustafapaşadan beykoza varmam gerekli. aynı şekilde dönüş de tabii. en kolayı üsküdara geçip oradan gitmek dediler. üsküdardan sonrası ise sanırım 2-3 aktarmayla oluyormuş. zaten üsküdara kadar da bir otobüs ve bir vapur yolculuğu vasıtasıyla 2 vesait var 3 de üsküdardan sonra toplamda 5 vesait yapmakta. bi de tabi sosyetik yerde düğün olunca ona göre de süslenip gidicem etekle falan bu kadar indi bindi yapmak istemiyorum. bu söylenen dışında başka gitme şansı var mıdır? çünkü düğün akşam olacak ve aynı şekilde de eve dönüşü olacak bu işin. taksi tutsam gidiş geliş takacağım çeyrek kadar para öderim muhtemelen dimi? bana bi akıl verin panpalar.




 
üsküdar'dan 15 veya 15p'ye binip ibb sosyal tesisleri durağında ineceksiniz ama bir de duraktan aşağı yürüyeceksiniz. topuklu ayakkabıyla yokuş aşağı yürümesi zor olur öncelikle onu bir söyleyeyim. kocamustafapaşa'yı bilmiyorum o yüzden yardımlarım bu kadar olabildi.
taksi çok yazar bu arada.

  • kırmızıkaşekaban  (03.06.14 16:13:31) 
ehliyet varsa araba kiralayın, taksiden ucuza gelir herhalde. veya arabası olan bir arkadaşınız varsa rica edin sizi getirsin götürsün holosko artı bir miktar paraya.


  • inheritance  (03.06.14 16:24:44) 
kocamustafapaşadan mediciyeköy'e gideceksin. oradan da 121A ile beykoz'a giderken ibb sosyal tesisler durağından inmen gerekiyor.

üsküdar üzerinden 15 veya 15P geliyor ve yine aynı durakta inilmesi gerekiyor. durakta inince 30 metre kadar geriye yürüyüp sağdan girmek gerekiyor.
  • lesmiserables  (03.06.14 16:48:07 ~ 16:48:25) 
[]

yasmin icmeyi unuttum napayim?

ikinci kutunun sondan 4. hapini dun 23.30da icmem gerekirken unuttum ve bu aksam 21.15 civari ictim. saat 23.30da bugunun hapini da icicem. prospektusu bulamadim son haftada unutulduysa ara vermeden yeni kutuya baslayin gibi bisey yaziyodu sanki. oyle mi yapayim, bi muddet ekstra korunma yontemleri kullanmaya gerek var mi yoksa kasmayalim mi? bilgisi olan duyuruculardan acil cevap beklemekteyim




 
Bir Doz Almayı Unutursam Ne Olur?

Eğer tabletinizi almakta, 12 saatten daha az geç kaldıysanız gebe kalmaya karşı koruyuculuk azalmaz. Hatırlar hatırlamaz tabletinizi alınız ve sonraki tabletlerinizi de her zamanki gibi almaya devam ediniz.

Eğer 12 saatten daha fazla gecikme olmuşsa gebe kalmaya karşı koruyuculuk azalmış olabilir. Bu durumda 2 temel kural uygulanır :

1) Tablet alımına hiçbir zaman 7 günden fazla ara verilmez.

2) 7 gün boyunca aralık vermeden tablet alınır.

Buna bağlı olarak günlük uygulamada şu öneriler verilebilir :

1. Hafta : Aynı zamanda iki tablet almak anlamına gelse de, unuttuğunuz tableti hatırlar hatırlamaz alınız. Kalan tabletlerinizi normal zamanında kullanmaya devam ediniz. Takip eden 7 gün boyunca prezervatif gibi ek bir korunma yöntemi kullanınız. Tablet alımının unutulduğu günden önceki 7 gün içinde cinsel birleşme olmuşsa gebelik olasılığını göz önüne alınız. Ne kadar çok tablet unutulursa ve bu tabletlerin unutulduğu gün tabletsiz döneme ne kadar yakınsa gebelik riski o kadar yüksektir.

2. Hafta : Aynı zamanda iki tablet almak anlamına gelse de, son unuttuğunuz tableti hatırlar hatırlamaz alınız. Kalan tabletlerinizi normal zamanında kullanmaya devam ediniz. Eğer ilk unutulan tablete kadar 7 gün boyunca tabletlerinizi doğru olarak aldıysanız ek yöntem kullanmaya gerek yoktur. Aksi takdirde ya da birden fazla tablet unuttuysanız sonraki 7 gün boyunca ek koruyucu önlem alınız.

3. Hafta : Tabletsiz dönemin yaklaşıyor olması nedeni ile güvenilirlikte azalma riski yüksektir. Yine de, tablet alımında ayarlamalar yapılarak gebe kalmaya karşı korumada azalma önlenebilir. Eğer unutulan tabletten önceki 7 gün boyunca tabletlerinizi doğru olarak aldıysanız, aşağıdaki iki seçenekten birinin uygulamasıyla ek bir doğum kontrol yöntemine gerek kalmaz. Aksi takdirde bu seçeneklerden ilki seçilip, ayrıca 7 gün boyunca ek önlemler almak gerekir.

**Aynı zamanda iki tablet almak anlamına gelse de son unuttuğunuz tableti hatırlar hatırlamaz içiniz. Kalan tabletlerinizi normal zamanında kullanmaya devam edebilirsiniz. Bir sonraki kutuya 7 gün ara vermeden mevcut kutu biter bitmez başlayınız. İkinci kutunun sonuna kadar bir çekilme kanaması beklenmez. Ancak tablet alındığı günlerde lekelenme veya kırılma kanaması görülebilir.

**Kullanmakta olduğunuz kutuyu bırakmanız önerilebilir. 7 günlük (tableti unuttuğu günler dahil) aradan sonra yeni kutuya başlanır.

Tablet almayı unuttuğunuzda, ilk tabletsiz dönemde beklenen çekilme kanaması görülmezse gebelik olasılığını göz önüne alınız.
  • vendorth  (15.05.14 22:31:08) 
[]

Dans şarkısı

Duyurucu panpalar bana acilen dans şarkısı lazım. bikaç tane buldum ancak karar veremedik. dinleyip de fikir verirseniz, fikir verirken de bizim dans özürlü ritm duygusundan yoksun şahıslar olduğumuzu göz önünde bulundurursanız seviniriz. dansa dair tek bildiğimiz bi ellerimizi belimize omzumuza koyup öteki ellerimizi de tutuşturup sağa sola sallanmamız gerektiği. başka da bilgi yok bizde.

the killers - romeo and juliet

michael buble - everything

michael buble - close your eyes

bunlara benzer başka bildiğiniz şarkılar varsa önerilere de açığız. tabi gönül isterdi ki link vereyim tıklayıp dinleyebilin ama beceremedim bi türlü :/

ps: nişanda christina perri - a thousand years ile dans etmiştik onda iyi gibiydik baktık bulamıyoruz yine onu yapsak olur mu ki? bunca şarkının içinde illa ki vardır ama ya aynı şarkıya da gerek yok aslında

 
tango mu? Ne dansı bu ?


  • tanrı  (29.04.14 16:41:15) 
www.youtube.com - bryan adams - have you really ever loved a woman

www.youtube.com - Celine Dion and Barbra Streisand - Tell him

www.youtube.com - Barbra Streisand & Bryan Adam - I Finally Found Someone

evet eski kafalıyım biraz.
  • kaymaktutmayansicaksut  (29.04.14 18:31:09) 
311_love song


  • seksen9  (29.04.14 23:29:11) 
yok yahu normal ilk dans şarkısı tango falan değil adet yerini bulsun diye yapılacak.


  • kakamelsokoban  (30.04.14 09:20:41) 
[]

bu evlilik nasıl olucak beni bi sakinleştirin

öncelikle çok uzun yazıcam sonuna kadar okuyanlara sabrı için teşekkür ederim şimdiden.

10 senelik bi ilişkim var. bunun son 4 senesinde evlenmeye niyetlendik ancak parasızlıktan evlenemedik. ailelerin durumu da çok iyi değil destek olamayacaklarını bildiğimiz için götümüz yemedi açıkçası. az daha bekleyelim dedik o arada uzattığımız okulları bitirdik falan artık bu sene tamam evleniyoruz dedik. kasımda sevdicek askere gitti biz de 10 mayısa nikah günü aldık. 4 güne kadar gelecek 20 gün sonra nikah var.

ne aceleniz vardı 20 güne iş mi yetişir diyenler için cevap veriyorum, zaten senelerdir bekledik diye eş dost da yaa biz ne güne duruyoruz yardımcı oluruz hep beraber hazırlarız evi eşyayı falan dediler biraz da onlara güvendik, biraz da beklemekten bezdik ne kadar çabuk o kadar iyi dedik o sebepten biraz aceleye geldi.

erkek tarafı ilk başlarda yardım edecek gibiydi hazırlık aşamasına ancak sonra evi onların istediği yerde değil de kendi istediğimiz yerde tuttuğumuz için arayıp sormaz oldular. hazırlık sürecinde nişanlım askerde olduğu için her şeyle tek başıma ben ilgilendim. fırsat buldukça annem babam yengemler yardıma geldiler ancak maddi manevi yükü tamamen benim omuzlarımdaydı. bulduklarımı whatsapptan nişanlıma gönderdim teyit aldım ve alıp eve koydum vs. sanaldan da olsa yine de yardımını esirgemedi, desteğini verdi, fikir sundu, sakinleştirdi vs. nişanlı kişisiyle hiç bir problem yok zaten. kavgamız gürültümüz pek olmaz, fikir olarak da genelde aynı şeyi beğeniriz-beğendik. seçim aşaması sıkıntılı olmadı.

esas sıkıntılı aşama nişanlı kişisi askere gittikten sonra annesinde başladı. ben de üzgünüm o da üzgün diye annem bi gün yemeğe çağırdı hem birbirinizi teselli edersiniz hem kafanız dağılır vs diye. o zaman da evi ne tarafta tutmak istediğimize karar vermiştik. telefonda da söylemiştim ona, çünkü hallettiğim şeyleri arayıp haber veriyodum şunu da bitirdim şükür bu da çıktı aradan diye. çok da severdim kendisini. kaynana değil de bi teyze gibi gördüm senelerce. asla saygısızlık etmedim, hep severek görüştüm konuştum vs. ama o gün yemeğe geldiğinde çıldırmış gibiydi. gelir gelmez daha oturmadan başladı bana bağırmaya. sen evi oradan tutarak benden kaçabileceğini mi sanıyosun, ben gelip sende kalamam mı sanıyosun. en çok sende kalıcam hatta. gelicem 2 ay sende kalıcam tarzı konuştu. o evlenemediğimiz 4 sene içinde sürekli olarak evlenin birlikte oturalım ben size bakarım diyodu. 2 abisi de o şekilde evlenip 2 sene sonra falan kendi evlerine çıktılar. ben bunu en başından beri kabul etmediğim için bana bilenmiş meğer. sen beni oğlumdan uzaklaştırmaya çalışıyosun ama başaramıycaksın falan dedi. ne alakası var, başımızın üstünde yeriniz var asla öyle bişey düşünmedim ben dedim, işyerlerimize yakın diye orayı tercih ettik diye açıklamaya çalıştım. madem kendi başınıza iş yapabiliyosunuz benden de 5 kuruş çalışmaz size kendi işinizi kendiniz görün dedi. çok sinirlendim ama kendi evimde saygısızlık etmek istemediğim için sustum. normalde hayatta susmam böyle bi şeye ama arada üzülecek olan nişanlım olduğu için susmayı tercih ettim. gün içinde yine sataşmalarını sürdürdü ama yav he he modunda devam ettim uymamaya çalıştım. bu olanlarla ilgili de nişanlıma tek kelime etmedim. bilmiyo hiç bişey

kaynana kişisi hala ara sıra arayıp taciz etmeye devam ediyo. ben onu hiç aramıyorum bu sebepten. böyle olunca da arayıp nişanlıma şikayet ediyo beni hiç aramıyo sormuyo söyle beni arasın diye. annemi arayıp söyle kızın beni arasın falan diyo. annem zaten tansiyon hastası. eve gelip bağırıp çağırdığı gün hastanelik oldu 2 gün kaldı orada. onun yüzünden hasta oldu yani. hala da rahatsız etmeye devam ediyo. yaptığım her şeye kulp buluyo, hiç birini beğenmiyo, şu çok pahalı, bu çok rüküş, bu çok çirkin, ev çok küçük, bu muhit çok gürültülü, yolu çok yokuş, trafik çok var, araba parketmeye yer yok (arabamız yok bu arada, alacak paramız hele hiç yok) bahane üretmekte üzerine yok yani...

nikaha kaldı 24 gün. haftaya nişanlımla beraber o da gelecek. ben bu olanları nişanlıma anlatsam mı? anlatmadan nereye kadar durabilirim bilmiyorum. sıkıntıdan kurdeşen dökmüş durumdayım ve kaşınmaktan iş yapamaz hale geldim yüzüm gözüm şişiyo stresten. içime atmaya tahammülüm kalmadı ancak annesinin yaptığı şeyler için de nişanlımla konuşmak istemiyorum bi şekilde korumaya geçecektir çünkü. anne yani ben olsam ben de öyle yaparım elimde olmadan. bi de nişanlımın babası vefat etti, 6 sene oldu. o zamandan beri hiç tek kalmadı evde. abileri evlendi yanına geldi vs. yılbaşında da emekli oldu memlekete taşındı biz birlikte kalmayacağız diye. ama inadımdan gelip sende kalcam diyo.

küçük odaya kendi yatağımı kurucam dedim. kitaplık vs yaptırdım oraya. arayıp odamı hazırladın mı falan diyo sürekli. gelenlere burası da benim odam diyo gözüme baka baka. evlenince de bu tavırları sürer mi bu şekilde? yoksa oğlunun yanında yine iyi kadın rolüne mi devam eder? böyle bi kaynanayla ben evliliğimi ne kadar sürdürebilirim?

delirmek üzereyim bi sakinleştirin be...

 
Canim ya.okudum sonuna kadar.Allahim bu insanlar ne zaman olgunlasacak!neden iki insanin burnundan getiriyorsun.
Seviyorsan ki seviyorsun.evlen ama kaynanaya da hazir ol.tavrini koy.ne diyeyim bilemedim.Allah kolaylik versin canim.

  • safsafinaz  (16.04.14 10:01:26) 
Selam :)

Öncelikle bu kesinlikle bir küçümseme değil ama şu anda 50-60 yaşlarında olan nesil gerçekten biraz cahil. Öncelikle bunu en başından kabul ederek tüm olaylara yaklaşmamız lazım. Bu illa eğitimle ilgili değil, görgü cehaleti.

Kayınvalidenizin "sen evi oradan tutarak benden kaçabileceğini mi sanıyosun, ben gelip sende kalamam mı sanıyosun. en çok sende kalıcam hatta. gelicem 2 ay sende kalıcam" cümleleri bence bir hırsın dışavurumu ama bunun içinde çok karmaşık şeyler var. Eşinin ölmesi, yalnız kalma korkusu, oğlunu kaybetme korkusu, gelininden eziyet görme korkusu (evet evlendikten sonra 180 derece değişen türk kadını gerçeği de yok değil çünkü), ayrıca sana olan sevgisi (ama daha sonra senden göremediğini düşündüğü ilgi) de dahil her şey var bu isyanın içinde.

Bence nişanlınızla aranızdaki ilişki 10 numara. Ona bu durumdan elbette bahsedin. Ve kendi tutumunuz hakkında da bilgilendirin. Sonrasındaysa bence bundan sonraki tutumunuz "tabii ki annecimmm, sen gelip kalmayacaksın da kim kalacak bizde " şeklinde olmalı. Ben olsam öyle yapardım. Bi çiçek çikolata bişey alıp öpüşmeye giderdim. "Ben de hazırlıkların gerginliğinden kendim gibi davranamadım kusura bakmayın. Siz de sanırım kendi endişeleriniz sebebiyle biraz sert çıktınız; gelin ikimiz de eski halimize geri dönelim" derdim.

Gözünüzde bu kadar büyütmeyin, su akar yolunu bulur. Ama bırakın o sadece "istediği zaman gelip sizin kendinize hazırlayacağınız yatakta istediği kadar kalabileceğini" bilsin. Sadece "bilmek" bile onu rahatlatacaktır. İlla evinize kazık çakmak zorunda değil. Korkmayın ve olgunluğu elden bırakmayın. Karakterinize ve ailenize saygısızlık haricinde geri kalan her şeye karşı alttan alan, yapıcı ve olgun bir tutum sergilerseniz uzun vadede kazanan siz olursunuz.
  • pandispanya  (16.04.14 10:05:50) 
@Pandispanya ne kadar hos yazmissin:) ablam olur musun?


  • safsafinaz  (16.04.14 10:06:05) 
@safsfinaz: olurum, ben de hep bi kardeşim olsun istemiştim ^^


  • pandispanya  (16.04.14 10:08:30) 
konuş nişanlınla, cazgır bir annesi olduğunu bilsin. ben bu oğluna aşırı düşkün olmayı hastalık olarak görüyorum, hasta bu kadın da belli yani. bu kadar sessiz kalmana da anlam veremiyorum. nişanlım üzülmesin deme üzülsün, üzülecek çünkü. sen ona söylemesen de üzülecek, anasını o da biliyordur çünkü. haddini bildir, sessiz kalmaya devam edersen hiç başedemezsin. evlilik gibi romantik bir olayı ne hale getiriyorlar. birbirine aşık, seven insanlara tahammülleri yok. nişanlınla konuş, hiç kimseye müdahale ettirmeyin evliliğinize. herşeyinizi kendiniz yapın. maddi durumunuz yoksa bekleyin. çünkü bu kadın ondan beklentiniz olduğu için bu kadar hadsiz davranabiliyor, bu cesareti ona vermeyin. imkanınız olduğu zaman sessiz sakin gidin nikah dairesine evlenin. ailelere de evlendik deyin. tepki gösterirler ama sizleri o noktaya getirmemeleri gerekirdi.


  • rock n roll  (16.04.14 10:14:47) 
@rock n roll nişanlımla konuşsam ben de yumuşak yumuşak anlatırım annen bana böyle böyle yaptı gibi bi giriş yapmam hem kışkırtmış gibi olur hem de ters teper bana düşman olur bu sefer. sadece böyle şeyler yaşandı haberin olsun şeklinde anlatırım. o da bana ters davranmaz ama savunmaya geçer. muhtemelen "sen haklısın ama o da haklı kendince bütün çocukları yanında olsun istiyo" gibi şeyler söyleyecektir. birlikte oturma konusunda da tavrı o oldu çünkü.

şimdilik gerekmedikçe konuşmamakta buldum çözümü. daha sert davranırsam herkesin içinde bağırıp çağırmaktan çekinmediğini gördüm çünkü, düğün esnasında da yapabilir aynı şeyi bundan çekiniyorum en çok. evlilik tantanası bi bitsin başbaşayken konuşurum dedim konuşu şimdilik açmama taraftarıyım ama emin de olamadım iyi mi yapıyorum kötü mü yapıyorum diye.

@pandispanya dediğin çözüm çok mantıklı ama ben ufaktan kinlendim gibi kaynanaya :) aylardır sıkıntı çektirdiği için barışma aşamasına ben çok kolay geçemeyebilirim gibi geliyo. önce kafamda affetmeye hazır olup sonrasında dediğin gibi bi adım atıp tatlıya bağlamak iyi bi fikir. madem kaçamazmışım idare etmeye bakıcam artık :)
  • kakamelsokoban  (16.04.14 10:29:39) 
kesinlikle kayınvalidene karşı sessiz kalma lütfen. yumuşak görünürsen gerçekten başedemeyeceğin noktaya gelir. bu tarz insanları kendine bulaştırmamanın tek yolu onun kadar çirkef olmak. çünkü iyi niyetten, yumuşak başlılıktan, saygıdan anlamıyor belli ki. deli deliyi görünce sopasını saklar sözünü hayat felsefesi haline getirmek lazım böyle insanlar için. yani adamına göre davranmak zorundasın. bu arada bağırıp çağırmadan olabildiği kadar sakin bir şekilde haddini bildireceksin. tabi ki elini beline atıp hanııım hanıııım şeklinde değil. ama lütfen sessiz kalma. evlendiğinizde gelir sizin eve yerleşir. evin dekorasyonuna, o gün ne yeneceğine, çocuğunu yetiştiriş şekline her şeyine müdahale eder. baştan diş göster rahat et.


  • rock n roll  (16.04.14 10:37:54) 
Senin annen bunu yapsa, sevgilinin nasıl bir tavır sergilemesini isterdin? Benim sana tarif ettiğim gibi. O zaman sen de bunu yapmalısın. O her şeye rağmen senden büyük ve senin bu kadar çok sevip 10 seneni geçirdiğin adamı yetiştirmiş insan.

Sen de belli ki makul bir insansın. Küs kalmak sana göre değil. Evlilik öncesinde bu tarz durumlar olur. O kadın da korkuyor, kendini onun yerine koy. Cahil insanlarla strateji savaşına girersen kaybedersin. Çünkü onların bi algoritmaları yoktur. Karşındaki kişi haddini bildirmen gereken bir arkadaşın değil. Sevdiğin adamın annesi. Biraz duyarlı ol. İdare etmek güçsüz bir karakteri göstermez. Aksine alttan alarak daha güzel manipüle edebilirsin.
  • pandispanya  (16.04.14 10:43:11) 
Kesinlikle pandispanya + 1. En fazla ekleme yapabilirim bir kuple.

Büyüklük sizde kalsın, zeytin dalını siz uzatın. Yalnız şöyle bir durum var, genelde insan annesinden böyle şeyleri beklemediği için duydukları zaman inanmayabiliyorlar. Sonra da "Eşim annemin kuyusunu kazıyor" olarak algılayabiliyorlar. Kaynana sorunu yaygın bir sorun. "Beğenmeyen küçük oğluna almasın" diye atasözü var ki küçük oğlanın da ne kadar değerli olduğunu anlatır. Hem evde hiç yalnız kalmayan kadın birden yalnız kalacakmış, hem de en değerli oğlu "elinden alınarak" (Kesinlikle böyle düşünüyordur) Eğer siz itidal sahibi ve ılımlı olmazsanız, işler daha da çirkefleşir. Geçen senelerde benzer bir durumdan arkadaşım şikayet ediyordu, eşi ona inanamadı. Kötülüğünden değil, annesini düşünemedi o şekilde. Çünkü insanın annesi kendine pamuk gibi görünüyor, yavru kuşuna bakan anne kuşu öyle düşünemiyor. Daha önce de öyle tecrübesi olmadıysa çirkefleşmeye meyilli olabileceğine inanamıyor. Arkadaşımın eşi işten eve geldiğinde annesi fark etmemiş ve kıza bağırmaya devam ediyormuş. Adam şok olup "Anne sen ne yapıyorsun" demiş. Bunu işyerinde anlattığında, o kadar çok kadın ve erkek "Ben de eşime anlatsam bana da inanmaz, o yüzden ağzımı açamıyorum" dedi ki ben şaşırdım. Annelerimizi idealize ediyoruz.

Nişanlınızla ilişkiniz hazır çok güzelken konuşun onunla, geç olmadan bilsin bazı şeyleri ama tutumunuzdan "Annenle barışmak istiyorum, çok üzülüyorum aramızın kötü olmasına" şeklinde bahsermeniz önemli. Burada suçlu yok. Annelerimizin kocalarıyla arası, cinsel hayatları, vb. farkında olmasak bile o kadar kabus gibi ki, kocaya yeterince sevgi veremedikçe içinde kalan enerjiyi çocuğa yöneltiyor, o tarafa kanalize ediyor. Facebook'ta çocuk sahibi arkadaşlarınızın fotoğraflarına bakın. Evlendikten sonra koca ile fotoğrafları çok olan kadınların, çocuk sahibi olduktan sonraki fotoğraflarına bakın. Koca resimden çıkmış gitmiş ve onun yerinin çok daha fazlasını çocuk resimleri almış olabiliyor. Evet, bu bir mucize ve evlat sevgisi apayrı. Ama bu, kocanın resimden çıkmasına neden olmamalı. Bu süreçten sonra, çocukları çocuktan daha çok sevgili gibi oluyor, büyüyen bir çocuk da bir daha bu çocuk+sevgili sevgisinin bileşkesini başka kimsede bulamıyor. Bu yüzden de "Ana gibi yar olmaz" diye hastalıklı atasözleri çıkarıyoruz. Dolayısıyla bir gelin de aslında "yarini elinden alan başka bir kadın" gibi oluyor. Bu, eşin suçu hiç değilken, bir o kadar annenin suçu da değil. Kadıncağız yıllar yılı o şekilde yetişmiş ve yaşamış; iki sevgilisi elinden gitmiş, son sevgilisi ve evini dolduran, hayata tutunduğu dal da gitmek üzere. Ruhu savaşçı çıkmış ve sahip olduğunu kavgasız bırakmıyor. Onun bu şekilde yaklaştığını unutmayın. Ona sinirlenmeyin, onun için üzülün. Ailenin her zaman bir parçası olacağını hissettirin, hatta şu süreçte birlikte yemeklere çıkın. Bir oğul kaybetmediğini, tam tersine bir kız kazandığını hissetsin. Akşam yemeklerini onunla birlikte yiyin. Böylelikle kendisi rahatlayınca, sizi de daha rahat bırakır. Örneğin, "Anneni çok ihmal ettik, yalnız kaldı. Onunla bir yemek yiyelim, gidelim bir elini öpelim" falan diyebilirsiniz. Çünkü bu kavgalar aslında imdat çığlığı ve bu kadın bu yaştan sonra değişmeyecek.
  • aychovsky  (16.04.14 10:46:13 ~ 11:01:52) 
Evli bir erkek olarak benim de ufak bir yorumum olacak.

Öncelikle pandispanya'ya katılıyorum. "nişanlına söyle nasıl bir annesi olduğunu bilsin" gibi tavsiyeleri kesinlikle dinleme. senin düşüncen bu konuda çok doğru. nişanlına bu konuyu anlattığında karşında nişanlını değil annesini korumaya çalışan bir erkek bulacaksın. ve sonrasında "bu kadın benim annemi istemiyor" kuşkusu adamın bilinçaltına yerleşecek. her kavganızda bu bilinçaltı açığa çıkacak.

yapman gereken en mantıklı şey müstakbel kaynananla sakin bir ortamda görüşüp hissettiklerini dürüstçe anlatman. aslında onu çok sevdiğini ama son davranışlarının seni korkuttuğunu, ama bu durumun da onu evinde istemediğin anlamına gelmeyeceğini, senin evinin aslında onun evi olduğunu vs. sakince anlatmalısın. önceki tavırlarından özünde iyi bir insan olduğu belli. elini öper "sen benim annemsin" diye de bitirirsen bir sorun kalmayacağını düşünüyorum :)

bunların üstüne hala aynı tavrına devam ederse allah yardımcın olsun, işin zor demektir.
  • aegis the genuine  (16.04.14 11:36:36) 
arkadaşların yorumları iyi güzel de bu kadar olgunluğun kaynanana fazla olduğunu düşünüyorum. kendisi çirkefliğin kitabını yazıyor, alttan al al nereye kadar.
bence mutlaka anlatmalısın nişanlına. annesinin gönllünü alacaksan bile o da bilsin durumu.
altını çiziyorum burda huysuzluk, gerilim, sürtüşme değil çirkeflik var.
  • yarmasimo  (16.04.14 11:38:30 ~ 11:45:08) 
hayat aklini konusacak bir filozof uret: tekrar çok çok teşekkür ederim :)

kakamelsokoban, umarım senin de biraz hararetin geçmiş ve genel olarak söylenenler aklına yatmıştır. Gelen bu yorumlara nasıl sevindiğimi bilemezsin.

Ek olarak, kendi annenle de çok paylaşma bence bu durumu. Nişanlınla senin aranda kalsın. Çünkü annen de nişanlının annesiyle hem yakın yaşlarda hem de aynı statüde bir insan olarak, onun tavrı doğal bir şekilde daha sert olabilir. Bunun senin aklını karıştırmasına izin verme. Yaşananlar bir kere yaşanmış, ama sonuçta bu kadın önceki 9 senede de sana bir o kadar iyi davranmış, bu yüzden bundan sonrasında da böyle devam etmesi için çaba gösterirseniz düzelebileceğini düşünüyorum. Yeniden kolay gelsin.
  • pandispanya  (16.04.14 11:45:18) 
arkadaşlar uzlaşmaya çalışmak iyi güzel de, karşınızdaki insan sizinle uzlaşmak istemiyor. 'oğlumu benden uzaklaştıramayacaksın' diyor. gelinini düşman, onu oğlundan ayırmaya çalışan biri gibi görüyor. millete bura benim odam diye gösteriyor, odamı hazırladın mı diye tahrik ediyor. en önemlisi de annesi, kayınvalide yüzünden hastanelik oluyor. sadece annemin hastanelik olması bile benim için savaş sebebidir. yapmayın allahaşkına böyle bir insanla nasıl uzlaşacaksınız? size iyi uzlaşmalar ne deyim. yüksek tansiyon hastalığı felce hatta ölüme götürür insanı. ne hakkı var, benim annemi komaya sokmaya. ne uzlaşması ağzına s.çarım onun.


  • rock n roll  (16.04.14 11:46:39) 
kadının yalnız olduğunu eşinin vefat ettiğini de göz önüne alarak pandispanya+18756432563175167543 diyorum. kadın her zaman öyle davranmıyormuş. evlilik hazırlığı sırasında bazen olur abuk sabuk şeyler.
ve evet pandispanya harika bi insansın. benim evladım da olabilir misin=)

  • hayir bu koyden olsam nolcak  (16.04.14 12:25:10) 
evli değilim bu konularda da çok bilgili sayılmam ama mesajı okuduğumda aklıma babaannem geldi. moralini bozmak istemem ama benim babaannem bile duğune kadar kendini utmuş ondan sonra bu gibi tavırları sergilemeye başlamış.
nişanlınıza anlatsanızda inanmaz böyle olayların olduğunu yıllarca babam kabul etmemiş taki ben 7-8 yaşındayken babaannem telefonla arayıp 10-15 dakika saçmalayıp annemin bayılıncaya kadar. ondan sonra sadece alttan alttan laf soktu ve hala da devam ediyor. (su an 26 yıllık evliler hala kadın aynı sadece oğlu takmadığı için fazla bir şey yapamıyor.)

  • kuzey li  (16.04.14 12:31:51) 
Teşekkürler efendim, kakamelsokoban nasıl hayırlı bir insansın bak sayende duyurunun fahri evladı oldum :D Ona göre iyi düşün :) Güzel haberlerini bekliyoruz.


  • pandispanya  (16.04.14 13:03:35) 
@pandispanya her şerde bi hayır varmış dedikleri bu olsa gerek :)

inşallah kavgasız gürültüsüz bu problemi de halledip neticeden haber vericem sizlere de.

hepinize çok teşekkür ediyorum upuzun duyurumu okuduğunuz için, önemseyip fikir verdiğiniz için, destek olduğunuz için...
  • kakamelsokoban  (16.04.14 13:09:37) 
öncelikle allah sabır versin diyerek başlamak isterim, işiniz hakikatten çok zor. Bence burda en önemli şey, nişanlınızın göstereceği tavır. iş onda bitiyor yani, siz ister kaynananızla konuşun çözün ister çözmeyin, başka bir noktadan patlak verecektir.

pandispanyanın da rock'n roll'un da katıldığım tarafları var açıkçası ama daha çok rock'n roll a katıldığımı söyleyebilirim.

Şunu hiç unutma derim, bir kere taviz verdiğin konuyu bir daha toparlayamazsın. He annecim tamam annecim dediğin an başka isteklere de kendini hazırla. İki haftaya düğünüm var, bu süreci yakından bilen biri olarak söylüyorum.

Ben senin yerinde olsam nişanlımla tatlı tatlı konuşurdum. Konuya o'nun yanında olamamasından dolayı böyle böyle olaylar olduğunu, o yanında olsaydı belki böyle olmayacağını vs vs. anlatarak başlayabilirsin.

Eğer kaynanan açık açık sadece seninle konuşuyor, nişanlını sana karşı doldurmuyor olsaydı, konuşma diyenler haklı olabilirdi ancak durum pek de böyle değil.

Mutlaka nişanlınla yumuşak yumuşak, sakin şekilde, "senin anan daaaa...." tarzında değil de daha çok, "ben böyle çok zor durumda kaldım, ben böyle kötü hissettim, annen şöyle şöyle diyince napacağımı bilemedim" şeklinde kendi durumunu duygularını anlatır şekilde konuş. bu kadar zamandır birliktesiniz, seni çok iyi tanıyor olması lazım.

sen bu kadar zaman evlenmeyi sırf kayınvalidenle oturmamak için ertelemişsin. Buna saygı duymaları lazım. Gerekirse nikah tarihini ertele, birikim yap öyle evlen ama kimseye gebe kalma derim. Ne demek odamı hazırla yok benim odam bilmemne. ayıptır. Herhalde annesi gelince kadını yerde yatıracak halin yok, saygıda da kusur etmezsin ama tekrar ediyorum, sen bu şekilde ayrı evde evlenebilmek için beklemişsin. Saygı duymak zorundalar.
  • physcos physcos  (16.04.14 13:13:26) 
@physcos physcos o kadar haklısın ki! birlikte yaşayalım teklifi ilk geldiğinde aynı cümleyi kurmuştum ben de. benim aklımdaki evlilik fikri bu şekilde değil dedim. birilerine bağımlı bi evliliktense biraz daha bekleyip kendi ayaklarımızın üzerinde durabildiğimiz bi ev kurmayı tercih ederim dedim ki öyle de oldu 4 sene sırf bunu yapabilmek için bekledim ben. o zaman sen bilirsin deyip konuyu kapatmıştı. süreç içinde zaman zaman bak yanıma gelseydiniz şimdiye evliydiniz vs diyodu şaka yollu ama üzerinde hiç durmamıştım meğer içten içe onu kafaya takmış demek ki. tabii ki gelecek, tabii ki kalacak aksini düşünmem bile, ki çok güzel 1+1 evler bulmama rağmen 2+1 ev aramakta diretişimin sebebi de geldiği zaman kendini fazlalık görmesin kendine ait bi odası olsun geçici bile gelecek olsa bize geldiğinde zorluk çekmesin kendi odasına geçip uyuyabilsin diyeydi, biz geç yatan insanlarız çünkü. ama ben bunca işin arasında bu detayları bile önemseyip uğraşırken hiç olmayan sebepten suçlaması çok zoruma gitti.

bana çok iyilikleri de oldu, çok yardım da etti zaman içinde. ki senelerdir de ailenin içindeyim hep derdi diğerleri gelinim sen kızımsın diye. umarım böyle oluşu da geçici bi dönemdir kendisiyle kötü olmayı hiç istemem çünkü. arkadaş yapsa bunu bağları koparır görüşmezsin ama bi anneyle ne kadar uzak durabilirsin mecburum orta yol bulup uyuşmaya.

ama tabii ki ilk fırsatta başbaşa konuşup nişanlımı haberdar edicem durumdan.annen bana böyle böyle yaptı diye değil de, sen yokken böyle şeyler yaşandı haberin olsun diye söylüyorum diye güzel güzel anlatıcam kendisine.
  • kakamelsokoban  (16.04.14 13:28:02) 
son bekar oğlunu evlendirmek üzere olan dul ve emekli bir kaynana... yazarken bile elim ayağım titredi...
belli ki baya hırs yapmış, kafasında neler kurdu kendi başına kim bilir. sen de garibim tadımız kaçmasın, millet galeyana gelmesin diye alttan alıyorsun, yapıcı davranıyorsun. ama bu böyle olmaz.
uzlaşma, anlaşma, tatlıya bağlama gibi olaylar bunu isteyen 2 kişi arasında olur. bir isteyen bir istemeyen kişi arasında olmaz. sakın en ufak bir taviz vermeyin. siz alttan aldıkça daha çok üzerinize gelecektir. dinsizin hakkından imansız gelir.
  • battal gemalmaz  (16.04.14 13:28:04) 
sadece şunu söyleyeceğim, o yaşlardaki bir kadına sözle bir şey anlatamazsın. inanılmaz sabit fikirli ve benim dediğim olacak modunda oluyorlar. bu yüzden iki şansın var; ya bu kayınvalide adayınla geçinmeyi/dinlememeyi öğreniceksin ya da sevgilinle evlenmeyeceksin.


  • sayns  (16.04.14 13:34:47) 
ben hem nisanlina anlatman, hem de kayinvalidenle uzlasman taraftariyim. adamla evleneceksin, o da anasi, boyle cirkef bi iktidar savasini surekli surduremezsin. onun zaten baska ugrasi olmadigi icin devam ettirebilir ama sen calisiyorsun vs. bir de gercekten evliliginin ilk senelerinin kayinvalide kavgalariyla mi baslamasini istemezsin.

@pandispanya benim de ablam olur musun :)
  • seker sey  (16.04.14 13:37:03) 
ben de gelin kaynana savaşında kocanın meydana sürülmesini desteklemiyorum. erkek doğası gereği annesinin yanında yer alır bu durumda. aslında yer almak istemez. ortada kalmıştır ama annesini tutmak zorundadır. bu yüzden ortalığı hiç germeye gerek yok. kadının yaşlılığına, cehaletine falan verin ve alttan alın. içinizdeki sıkıntıları espiri ile yansıtmayı da deneyebilirsiniz. ama hiç bir şekilde ciddi olarak suçlamayın. daha evliliğin başında ve olaylar çok çok büyütülecek derecede değil. kaynana kaynanalığını yapacak. bu bir realite. sizin yapmanız gereken mantıklı davranıp aradan sıyrılmak.

kendi açımdan şunu diyebilirim; mecnun gibi sevsem de bir kadını anneme cephe aldığı anda annemin yanında yer alırım. kocanızı bu mücadelede taraf tutmaya zorlamayın. bu adama maçın başında arkadan çift dalmak gibidir. eğer o sana kötü davrandıkça sen iyi davranırsan nişanlın annesini uyarmak ihtiyacı hissedecek. kaynanalık yapma diye uyarıyı onun kendi gözlemleri sonucu vermesini bekleyin. ama bu arada olabildiğince sorunları görmezden gelmeli, uzlaşmacı olmalı ve alttan almalısınız. gülümsemeyi de unutmayın. :)
  • kallesnikof  (16.04.14 13:44:40) 
Arkadaşlar, şu kısacık ömrümde (54) çok kereler yaşayıp deneyimlediğim bir şey varsa o da niyetin önemi. Olumlu yaklaştığım hiç bir iş/kişi/olay olumsuzlukla sonuçlanmadı. Olumlu yaklaşılacak şeyle tepki gösterilecek, tavır alınacak şeyi ayırdetmek de önemli bu noktada.

Dikkatinizi çekmek istiyorum, kayınvalide baştan beri ters davranan çirkeflik yapan biri değil. Burada bir anlaşmazlık ve kadının düşünce tarzı ve içinde bulunduğu koşullar söz konusu. Hatalı davranışlarının altında yatan nedenleri anlamaya çalıştığımız zaman elle tutulan, kabul edelibilecek bir şeyler çıkıyor. Kocasının ölmüş olması(yalnızlık)da var ama daha belirleyici olan kadın diğer evlatlarına verdiği desteği bu evladına da vermek istiyor. Kadın hayata böyle bakıyor. O bir anne, evladı için bir şeyler yapmak istiyor. Ayrıca kadının çevresine de bakmak lazım. Çevresinde "şimdiden bu gelin böyleyse sonrasında oğlunu torunlarını sana göstermez bile" kadınları olma olasılığı oldukça kuvvetli bir ihtimal. Yaşıtım hemcinslerimin bu davranışları çok yanlış olsa da ne yazık ki bu yaklaşımın altında da yaşanmışlıklar var. Gelinler evlenene kadar cicim balım sonra kaynana şöyle böyle diyebiliyor.

kakamelsokoban, benim tavsiyem olumlu ol. Alttan al demiyorum, olumlu ol. Onu anlamakla başladığın zaman olumlu olabilirsin. Anneni hastaneye götüren süreci düşünürsen olumlu olman biraz zor. Yanlış veya çirkeflik olarak değil, kadının hatalı davrandığını düşün.
Bu geçici bir anlaşmazlık, anlaşacağız diye düşün. Nişanlınla ilişkiniz ne güzel. Uzun yıllar bu güzellikte devam etsin, o güzelliğin içinde güzel çocuklar yetiştirin. Mutluluklar.
  • hayat aklini konusacak bir filozof uret  (16.04.14 14:02:59) 
Öncelikle Allah sabır versin, işiniz zor kolay değil, ama çok şükür nişanlınız ile aranızda sorunlar yokmuş. Hayır bir de yeni gelin filan da değilsiniz bayağı uzun bir maziniz varmış. Şurada nikaha kalmış 1 ay zaman, bence radikal kararlar almak için uygun bir zaman değil, nişanlınızı da çok seviyorsunuz anladığım kadarı ile, askerde ona dert yanıp sorunlarınız ile sık boğaz etmediğinizden çıkarıyorum bunu, el mahkum razı olacaksınız annesinin yaptıklarına, cahillikten ya da oğlunu paylaşmak istemediğinden bu şekilde davranıyor sanırım. Şu aşamada nişanlınıza olanları anlatın bence, ama annesini suçlayarak değil de elinizden geldiğinde objektif olmaya çalışarak. Anne sanırım hep yakın oturacağınızı düşünmüş, hatta yeni hayatınızda o da kendine yer açmış. Elinizden geldiğince yapıcı olmaya çalışarak sorunları halletmeye çalışın, baktınız olmuyor, evlendikten sonra aynı şekilde huzurunuzu bozmaya devam ediyor siz de mesafeli davranırsınız, ama eşinizin de annesi hayatından çıkarıp atmasını bekleyemezsiniz.


  • elikası  (16.04.14 17:28:31) 
hiç birinize katılmıyorum ulan! aşırı ütopik düşünüyosunuz..

bırak nişanlının annesini nişanlımın kendisi bile annemi hastanelik etse ben o adamla görüşmem!

annesini korumasından niye korkuyonuz hem? korusun, sen de kendi anneni koruyosun. kusura bakma da 'aman ağzımızın tadı kaçmasın ali rıza bey' mantığı nereye kadar mutlu edecek sanıyosun seni?

nişanlına da anlatma, ne yapmasını bekliyosun ki anlatacaksın? konusu açılırsa söylersin.. sorununu kendi çöz.
  • seksen9  (16.04.14 19:42:33 ~ 19:43:43) 
[]

internetten bedaş faturası yatırmayı beceremedim

eve yeni taşındım sözleşmeyi devralalı 15 gün oldu olmadı ancak eve bedaştan tebligat gelmiş 1 adet ödenmemiş faturanız var 5 gün içinde ödemezseniz elektriği kesip takip başlatıcaz diye. apartmanın posta kutusunu her gün kontrol ediyorum fatura göremedim. tebligat üzerinde de tarih kısmı boş ne zaman gelmiş ne zamana kadar ödersem o 5 günlük süreye dahil oluyo anlayamadım. ancak vakıfbank internet bankacılığından ödeyeyim dekont çıktısı alır saatin üzerine yapıştırırım süre geçtiyse bile ben evde yokken kesmeye gelirlerse de görürler diye düşündüm. ancak vakıfbank internet bankacılığından tedaş-bedaş-ayedaş mı ne 3 4 farkı isimle olanı seçtiğimde işletme kodunu 15 haneli istiyo. xxx.xx.xx.xx.xx şeklinde. ancak tebligatta işletme kodum xxx.x.x.x.x şeklinde görünüyo 11 haneli olarak. diğer şekilde herhangi bi kod yok. noktalı tek kod şube kodu o da noktaların arası tek haneli ve 11 karakter şeklinde.

şubeye gidip yatırma şansım yok ama internetten de halledemedim. nerede yanlış yaptığımı bilen suserlardan yardım bekliyorum.

sağlıcakla panpalar

 
sizde xxx.x.x.x.x olan, internet bankacılığında xxx.xx.xx.xx.xx şeklinde olan işletme kodunu xxx.0x.0x.0x.0x olarak girmeyi denediniz mi?


  • inheritance  (07.04.14 09:48:12) 
oldu şimdi teşekkürler :)


  • kakamelsokoban  (07.04.14 09:53:31 ~ 09:57:22) 
önce sizden aldığı bilgilerle bedaşın sistemine gidip böyle bir abonelik var diye onay alması lazım. abonelik bulamazsa hiç ödeme sayfasına gelmez zaten. bir de en son ödeme yapmadan önce isim gösterir oradan da kontrol edersiniz.

ben yazana kadar olmuş zaten.
  • inheritance  (07.04.14 10:03:47 ~ 10:04:21) 
[]

2. el ps3 ne kadara alınabilir?

selam duyurucu panpalar. baktık hem oyunu hem konsolu çok pahalıya gelcek zaten doğru düzgün oyunu yok diye ps4'ten vazgeçtik 2. el bi ps3 alalım dedik ps4.ün oyunu çoğalıp konsol kırılabilir hale gelinceye kadar. ancak şimdi kırılmış 2. el ve içinde bikaç da oyun yüklü bir ps3 kaça ve nereden alınabilir? 2. el için sanalpazar, gittigidiyor falan bu iş için uygun mecralar mı yoksa doğubank vs tercih edilip sıfırı mı alınmalı? ps3 de çeşit çeşit yok 60gb yok 12 gb yok 160 gb diye bi sürü çeşidi var, bi de slim kasa diyolla değişik görünümlüsü de çıkmış, bunlardan hangisi iyi? alırken nelere dikkat etmeliyiz ki elimizde patlamasın korsan oyun da yükleyebilelim. dışarda gezip para harcamak yerine konsola harcayıp evde oyunla vakit geçirelim istiyoruz iyi bişey olsun o yüzden. maddiyatı toparlayıp ps4'e geçinceye kadar 2-3 sene idare edebilsin bizi.

*alınık kısmına açmadım duyuruyu, hemen almıycam çünkü, 1-2 aya kadar.

*2. el almak risk midir?

*hangi tip tercih etmeliyim kırılabilen modelleri slim kasa olanlar mı daha eskileri mi?

*bi de ps4'ten cayıp ps3'e dümeni kırmak iyi bi fikir mi ondan da emin değilim açıkçası.

 
çok gb olanından alın. senede 100 lira verip ps klüp müdür nedir üye oluyorsunuz, bir sürü oyun bedava ps'ye indiriyorsunuz. çok avantajlı.


  • nereye bu gidis  (02.04.14 10:08:07) 
dümen kırmak meselesi de parayla alakalı. çok paranız yoksa ps3 almak zorundasınız, hem konsol hem oyunlar daha ucuz.


  • nereye bu gidis  (02.04.14 10:08:36) 
evet para fazlasıyla kısıtlı. o yüzden yatırım amaçlı gibi de düşündük parayı sokağa atcamıza konsola yatıralım diye. peki 2. el almak risk olur mu?


  • kakamelsokoban  (02.04.14 10:12:07) 
şimdi reklamlar..

120 gb satıyorum, haberin olsun.

:)
  • ozzpwnz  (02.04.14 10:31:29) 
birinci eli ben 600'e almıştım. şimdilerde 500 tl falan galiba. ben olsam ikinci el almazdım ama ikinci el alınmaz diyemem.


  • nereye bu gidis  (02.04.14 10:41:31) 
[]

kedi yavrusunu kapıya bırakmış ne yapayım?

apartmanın kedisi hamileydi, benim kediyle de iyi anlaşıyolar diye arada eve girer çıkardı genellikle de ayakkabılığın üstünde yatardı hamile kalınca ona orda yatak yaptık daha özenli baktık besledik vs. sabah işe giderken baktım yatakta 1 tane yavru var, yaşıyo da bağırıp duruyodu. annesi tuvalete falan gitmiştir belki gelir birazdan diye çok üzerinde durmadım acelem de vardı işe gittim. az önce kardeşimle konuştuğumda annenin ortadan kaybolduğunu yavrunun da cok ağladığını söyledi. üşüyo olabilir diye üstünü örtsek havluyla falan, annesi gelince yadırgar mı? ev havlusu sonucta vernel falan kokacak yavrunun kokusuna siner de anne reddederse diye korkuyorum. öte yandan kedi geri gelmeyecekse de bebek çok üşüyecek. apartman sıcak gerçi, altlarında da kadife örtü var ama üstlerini örtsek mi örtmesek mi bilemedik. annenin gelmeyeceğini anlarsak bu yavruyu nasıl beslemeliyiz? eve almak çok doğru gibi gelmiyo gerçi, benim kedi çok kıskanç. evde de herkes çalışıyo gün içinde ufacık bebeği ayrı odada tutsak bile çok iyi bakamayabiliriz ama en azından gıdasına dikkat etmeye çalışalım diye düşünüyorum. veterinerlerdeki yenidoğan sütleri mi ne vardı yanlış hatırlamıyosam. onları versem ufak şırıngayla falan iyi midir yoksa daha bikaç saat önce doğmuş yavruya o bile mi ağır gelir?

yavru yeni doğmuş ama çok hareketli bu arada. üstünü örttüğümüz örtüye dolanır da boğulur diye de korkuyoruz. akşam da geç gelebiliyoruz. deneyimli arkadaşlardan bilgi bekliyorum.


 
evet veterinerde süt tozu var 30 liraydı ben aldığımda ufak bir konserve kutusu.
15-20 lira da biberonlar satılıyor, ama ucunu büyükçene delin veya kesin ufak makasla.
yünlü gözenekli eski bir kazağa sarabilirsiniz bir kat ama sıkmayın tabi, üzerini kapatın sadece.

bir de süt verdikten sonra hafif ıslak pamukla çişini yaptığı yere dokunun yavaşça ki çişini yapabilsin.

normalde anneleri yalayarak işetirler onları o yüzden.
  • innerbliss  (26.03.14 11:04:48) 
son durum ne yazsanız keşke ?

bu arada duyurudan ilhamla bi karton ve minderle kedi evi yaptım ben de apartman geçişine, belki bi tanesi gelip yavrular :)
  • al-se  (27.03.14 17:17:01) 
[]

turksat kablotv ve uydunet uyeligi 44tl

selam duyuru ahalisi. turksatin sitesini inceleyeyim dedim mart sonuna kadar 44tl.ye kablo tv ve 50gb kotali 10 mbps internet paketi gordum. normalde paket 65tl.ye geliyomus. istersek 3er tl daha odeyip hd uydu alici ve kablosuz modem de alabiliyomusuz. 44 tl bana cok uygun geldi. evde mayisin son haftasinda kalmaya baslicam ona da o zaman basvururum diye dusunuyodum ama turksatta hep boyle kampanyalar var mi yoksa bu tarifeyi kacirmiyim simdiden basvurayim mi? bilenlerden yardim istiyorum. aklimdayken sorayim dedim. tikler yarina




 
yani genelde o cıvarda oluyor. ben bir buçuk yıl önce 1mbps sınırsız + teledünya üst + uydu alıcı + modem ayda 49 tlye abone olmuştum taahhütlü. sağolsunlar 1mbps tarifesinden 10mbps'e kadar tarifeye 3 tl fiyat farkı ödeyerek geçtim. memnunum.


  • megafon  (26.03.14 00:32:12) 
kablonet temel paket + uydunet (10 mps) 39 lira veriyorum, telefon baplantısı da gerekmiyor

oluyor sanırım öyle kampanyalar ama güvenip de beklenir mi bilemedim şimdi
  • la noix  (26.03.14 06:30:53) 
bu da 24 ay taahhütlü paket. bi de kampanya şartlarına fiyat değişikliği ileri doğru geçerli olacaktır yazmışlar yani ben 44tl.den bağlatsam ve nisanda atıyorum 35tl.ye düşse bana yine 44tl.den geçerli olacak tarifede de güncelleme yok sanırım. hoş yine de ttnet'e kıyasla çok iyi fiyat ama iki ay kullanmadığım yere ödemek de çok cazip gelmiyo. diğer taraftan da bunlar bi şekilde yapılacak şeyler iki ay fazla ödememek için de aceleye gelip yüksek tarifeye evet demek zorunda kalabilirim eğer senede 1 2 defa olan bi indirimse. iyice karıştı kafam


  • kakamelsokoban  (26.03.14 07:11:51) 
bence bekle, kaldırmazlar kampanyayı büyük ihtimalle.


  • megafon  (26.03.14 09:37:00) 
[]

beyaz ahşap desenli yapışkanlı folyo

selamlar duyuru ahalisi. evdeki mutfak dolaplarının kapaklarını kaplamak için beyaz renkli ahşap desenli yapışkanlı folyo aramaktayım. ekteki fotoya benzer herhangi bir şey olabilir. ahşap desenli olması da şart değil aslında açık renk güzel bir şey olsa yeterli. yaklaşık 18-20 mt civarı lazım büyük boy rulolardan. internetten baktığımda 250 liraya yakın tutuyor o fiyat beni çok çok aşar. rulosu 15-20 liraya maksimum 30 liraya falan bulabilmem için nerelere bakmam gerekir? bi buldurun be




 
ben pazardan almıştım. bir de şehir neresi? istanbuldaysan imc de bulabilirsin.


  • biliyorum ki ben  (24.03.14 09:33:59) 
www.koctas.com.tr
bauhausta fln da var.
ancak bunları yapıştırırken ucu düz bir aparat kullanırsanız zorlanmazsınız.
( www.hepsiburada.com )
burada parayla satılıyor ama bu sanırım pro bir şey,ozalitçilerde plastik olanlarından var.
gidip isteseniz bile verirler ya da evde buna yakın iş görecek bir alet bulabilirsiniz belki.
  • demoniclewinsky  (24.03.14 09:45:29) 
evet istanbuldayım. aaa doğru ya imc'ye bakmak lazım orada daha uygun olabilir. imc dışında alternatifi var mıdır peki ya da genel olarak boyacılara mı bakmak gerekir duvar kağıdı hesabı, yoksa kağıtçılara mı?


  • kakamelsokoban  (24.03.14 09:45:59) 
bir milyoncu tarzı yerlere de bak büyüklerine. oralarda oluyor. biraz rengini denk getirmen zor olabilir yalnız.


  • yue  (24.03.14 09:59:26) 
[]

istanbul'da kiralanan evin faturalarını üstüne alma

uzun uğraşlar sonucu ev buldum, ev sahibiyle anlaştım, pazar günü de depozitoyu verip kesinleştircem. telefonda evsahibi faturaları üstüne alman lazım dedi. ilk defa kiralık evle muhattap olucam hiç bilmiyorum o yüzden. genel prosedür nedir, neler yapmak gerekir, kiracının yükümlülükleri neler, ev sahibininki neler vs internette aradım kimi yerde sıfırdan abonelik açılcak para yatırcaksın o para da geri alınmıyo yazıyo, kimi yerde de devir işlemi olacak, açık olan aboneliği üstünüze alıp depozito yatırcaksın onu da evden çıkarken geri alcaksın yazıyo. anlayamadım tam olarak ne yapmam gerektiğini.

bir de elektrik, su, doğalgaz, telefon, internet hepsine ayrı ayrı mı başvuruluyo yoksa internetten halledip eft yapılıyo mu? bi arkadaşım da takside bölüp faturaya yansıtıyolar çok zorlamıyo dedi.

bide deprem sigortasını kiracı mı karşılıyo ev sahibi mi? benden önceki kiracının sözleşmesi kasımda bitecek, ben evi ondan devralmış gibi oldum sözleşme yenilenmeyecek büyük ihtimalle. deneyimli olanlardan bilgi bekliyorum

 
faturaları üzerine alman gerekiyor evet, kira sözleşmenle git alırsın
sonra da fatura gelince evine, o faturayı alıp nufus müdürlüğüne gidip adressini de aldırman lazım.

DASK ev sahibinindir, seni ilgilendirmez
Sen faturalarını kiranı bir de aidatı ödeyeceksin
  • cruseo  (07.03.14 08:44:45) 
Genelde devir olur, sözleşmeyle gider hepsini bir günde açtırırsın, değişik miktarda depozito alırlar. doğalgaz fazladır mesela, onu taksit yapıp faturaya eklerler. Ancak adınıza sözleşme yoksa nasıl olur bilmiyorum, ayrıca sözleşme size güvence sağlar bu yüzden yenileyin derim.

Hepsine ayrı ayrı başvuruluyor, igdaş için internetten randevu alınıyor ama diğerleri ben yaptığımda yerine gidip yapılıyordu. İyi bir planlama ile yarım günde bile halledebilirsiniz hepsini.

DASK ev sahibinin işidir.
  • whoosie  (07.03.14 08:47:36) 
Şimdi öncelikle madem öbür kiracı evden çıkacak. Sizin ev sahibiyle görüşüp yeni bir kontrat yapmanızı öneririm. bu kontrat hem sizi hem de ev sahibini güvence altına almış olur. Eğer kontrat yapmazsanız ev sahibi 2 ay sonra çık derse bir şey iddaa edemezsiniz. Benzer şekilde kira ödemeyip gitseniz ev sahibi sizden bir tahsilat yapamaz.
Şimdi fatura üzerinize alma olaylarına gelince. Bütün abonelikleri gerekli yerlerine giderek yaptırman gerekiyor. Elektrik,su ve doğalgaz için belirli miktarda depozito ödersiniz. Abonelik iptalinde geri alırsınız. Burada dikkat edilmesi gereken miktar ödediğiniz paranın tamamı depozito değildir. Bir kısmı işlem ücreti vs.dir. Abonelikleri üzerinize almaya gittiğinizde sizden Dask poliçesini ya da numarasını isteyecekler. Dask yaptırmak ev sahibinin sorumluluğunda. Size sadece poliçenin bir fotokopisini veya poliçe numarasını vermelidir.
cruseo'nun dediği gibi nufus müdürlüğünden adres kaydınızı yeni yerinize aldırmanız gerekli. bunuda ya üzerinize kayıtlı bir fatura ya da kontrat ile yapabilirsiniz. O yüzden kontratı yaparsanız onuda kolayca halletmiş olursunuz.
  • Dr_Stat  (07.03.14 09:12:06) 
[]

winuae kullanmayı bilenler yardım eli uzatın

car-vup oynamak istedi canım seneler sonra. emulatörü kurdum, romları indirdim, afd dosyasını buldum oyunun. hepsini emulatöre yükledim, tuş ayarlarını da klavye logout b dedim ki yön tuşları ctrl ve alt ile oynayabileyim. müzik başladı, oyun açıldı, baştaki video girdi ancak sonrasında neye bassam oynamaya geçemedim. beklemede kaldı öyle dakikalarca start yapamadım. tekrar deniyorum ama yok arkadaş oyunu başlatamıyorum bi türlü. acaba nerede yanlış yapıyorum ya da oyunu başlatabilmek için başka bi adım daha mı var bilenler bi yardım etse çok da süper olur bence




 
Win8 mi kullanıyorsun? Öyleyse uyumluluk ayarından xp seç. Olmadı bilgisayara virtualbox veya vmware kurarak xp yükle.çalışır.


  • cetoxim  (17.02.14 19:26:12) 
win7 kullanıyorum emulatorde de win7 uyumlu diyo ama onu da bi deniyim eve gidince. oyun çalışıyo ama başlatcak tuşu bulamadım. başta arkafonda müzik çalarken oyunun nasıl oynandığını anlatan kısmı var, onu atlayıp da oyunun başladığı yere geçemiyorum.


  • kakamelsokoban  (18.02.14 07:11:56) 
[]

şu notebooklardan hangisi daha iyi?

artık ömrünü tamamlayan netbookumu emekliye ayırıp yerine güzel bi notebook almayı/aldırmayı planlıyorum genşler. ama sahalardan uzak kaldığım dönemlerde pc teknolojisi almış başını gitmiş, yetişmeye çalışıyorum ama yakalayamıyorum bi türlü. işten anladığını sandığım bikaç arkadaşım i5 işlemcili bak dedi ve olay yerini terk etti kalan sorularımı soramadım. kendi çapımda yaptığım araştırmalar ve fayda maliyet analizleri sonucunda şu üç modele indirdim seçeneklerimi

1) TOSHIBA Satellite C855-1R0 Intel Core i5-3210M 2.5GHZ 8GB 500GB 1GB HD7610M 15.6" Windows 8 Notebook

2) PACKARD BELL EASYNOTE TE11-HC-600TK i5-3230 2.6GHz 4GB 500GB 2GB GT710M 15.6" Windows 8 Notebook

3)SAMSUNG ATIV Book NP270E5E-X01TR i5-3230M 2.6GHz 8GB 750GB 2GB GT710M 15.6" Windows 8 Notebook

notebooklardan beklentilerim torrent indirsin, göbeğime yerleştirip ekran donmadan, pc.yi yavaşlatmadan filmleri dizileri seyrettirsin, adobe photoshop, corel draw vs programları rahatça kullandırsın ve oyun yüklediğimde sapıtıp kasıyo bu yeaa cümlesini en az 1 sene kurdurtmasın mümkünse. fiyat aralığım 1000-2000tl arası. şu an kullandığım netbook packard bell marka. aslında hala canavar gibi ama hd teknolojisinden haberi olmadığından oyun/dizi/film hususunda kendisini kullanamıyorum. packard bell'e sempatim sürmekte o yüzden listeye onu da dahil ettim ancak markası değil işlevi önemli, dolayısıyla şu 3ü 1e indirme hususunda yardımlarınızı bekliyorum. ayrıca bunların dışında aradığım özellikleri tutan ve memnun kaldığınız modeller varsa yeni seçeneklere açığım.

 
genelde rpg tarzı ve tomb raider, assasins creed gibi oyunlar tercih edeceğim aldığımda :) uzun zamandır ekran kartı yetmezliğinden oyun oynayamıyorum çünkü


  • kakamelsokoban  (09.01.14 09:48:28) 
@madafaka 2000 sınırına dayanabilirim alıp da bi sene sonra çöp olmasın istiyorum 4 5 sene idare etsin hiç yoktan. önerilere açığım o yüzden


  • kakamelsokoban  (09.01.14 09:51:13) 
@madafaka benim için marka çok önemli değil özellikleri aradığım gibi olsun yeter ama ben biraz hor kullanıyorum, sırt çantamda ben nereye pc oraya gezdireceğim. exper, casper ve lenovonun kasa ve ekranı çok hassas diye duydum o yüzden eledim. ama uydurmuşlar dersen onlara da bakarım.

linkteki güzelmiş aslında, şimdi baktım çok hoşuma gitti
  • kakamelsokoban  (09.01.14 10:15:27) 
3 model dışında Dell ürün almanızı öneririm. Toshiba ve Packard bell özellikle garanti konusunda berbatlar. Samsung diğerlerine oranla daha ilgili ve alakalı. Aynı özelliklerde Dell bir Pc'yi Toshiba ve Packard bell'den daha ucuza alabilirsiniz. Samsung ile hemen hemen aynı fiyatta. Dell pc önerimin ana sebebi garanti konusunda verdikleri hizmet. Ürün ile ilgili yaşadığınız sıkıntılarda birebir verdiğiniz adrese gelip ürün tamiratı yapıp giderler. İyi günler.. Hayırlı olsun.


  • vuvuzela seven adam  (09.01.14 10:56:08) 
[]

sineme mi sarayım, ağzını mı kırayım

şimdi efenim olayı mümkün olan en kısa haliyle anlatmaya çalışıcam lakin süre bazında çok uzun olduğundan en kısa hali bile yine bikaç paragraf tutacaktır. sonuna kadar okuyup da yardımcı olacaklar için şimdiden kucak dolusu sevgiler

nişanlımla 9 yıldır sevgiliyiz. lisedeyken tanıştık iki sene önce sözlendik, geçen sene nişanlandık, kısmetse seneye de evlenicez. evlenicez ama ben her an cayabilirim bu işten. daha ikimiz de ergenliğinin ortasındayken tanıştık, yıllarca da birlikte olunca fazlasıyla bir bağ oluştu aramızda. güven problemi yaşanmıyo dolayısıyla. o da ben de arkadaşlarımıza da istediğimiz kadar vakit ayırabiliyoruz, birbirimizi darlamıyoruz, nerdesin kimlesin diye bi soru sorulmuyo çünkü arkadaş grubumuzu tanıdığımız için kıskançlık yaratacak bi durum olmuyo. ilişkinin yanısıra birbirimize karşı en iyi arkadaş olma hali de mevcut. çok güleriz eğleniriz, oturup saatlerce sohbet edebiliriz, hobilerimiz ilgi alanlarımız hemen hemen aynı vs. yani ideal bi ilişki ortamı fazlasıyla mevcut. ama bunca güzelliğin yanı sıra sevdicekte bi agresiflik mevcut olmaya başladı. işine gelmeyen bi durum olduğu zaman hakaret etmeye başladı. önemsemedim, geçiştirdim çünkü şakalaşırken falan da söyleriz birbirimize "hahaha gerizekalı yaa" falan diye söyleniriz. ama sinirlenip de söyleyince hiç öyle sevimli gelmiyo kulağa. ben kızgın kalabilen biri değilim. çok kızıp üzülsem bile bi bakışı barışmama yeter. ilk adımı atamam ama resmen barışmak için bahane ararım en ufak bi hareketi yeter mevzuyu unutmama. ama ben böyle olayların üzerinde durmadıkça ona bi güven geldi ve en sonunda iki gece önce kavga ederken bana küfür etti. görüyorum ki ben olayları unuttukça ona cesaret verdim ve tartışmalarda daha cüretkar davranabilir hale geldi. bu yaptığımın yanlış olduğunu biliyorum ama ne şekilde hareket etmeliyim bunu bilmiyorum. küfür ettiği zaman telefonu kapattım yüzüne. o zamandan beri de ne ben onu aradım ne de o beni. konunun uzmanlarından taktiklere ihtiyacım var. özellikle de krizi fırsata çevirme yeteneği olanlardan fikir bekliyorum. en nefret ettiğim şey küs kalmak. ilk adımı atan da ben olmak istemiyorum ama arar ya da görüşmeye gelirse ne yapmalıyım ki onu bu şekilde davranmaktan caydırabileyim, gözünü korkutayım. oturun konuşun demeyin ama. hakaret ettiği zamanlarda oturup konuştuk, hep bi daha yapmıycam dedi ama bir sonraki kavgada yine yaptı hatırlattığımda da sinirlenince gözüm dönüyo napiyim falan şeklinde beyanat verdi. o yüzden kökten bi çözüme ihtiyacım var.

edit 1: evet bu ara zor bir süreçte. okulunu yeni bitirdi, ağustosta askere gidecekken kasıma kaldı o süreçte iş de giremiyo, maddi imkansızlıklar da evlilik hazırlıklarını zorluyo. kaldı ki gelince de iş bulma süreci vs diye bunaltıyo kendini konuştuklarımıza bakılırsa.

 
gelip senden özür dileyene kadar arayıp sorma,gelirse de çok net söyle ve gerçekten net ol.seni kaybetme korkusunu bi yaşasın.


  • rock n roll  (27.06.13 15:48:43) 
hayatında stres yaratan başka mevzular vardır, istemeden sana patlıyodur, düzgünce konuşmanı öneririm.


  • r_u_h  (27.06.13 15:51:28) 
2 cevabım olacak size.

1)
"aramak, çok zor bastırabildiğim bir dürtüydü...
aranmamak ise, ince bir sızı...
yalnızca da arama ediminde bulunmamamız değildi ilişki için yıkıcı olan;
ben, seni arama eğilimime ketvurabilmemden,
ve bundan önce, onu bastırma gereksinimi duymamdan,
en temelde: "seni yeterince özlemediğim",
senin de beni "aramayabilmenden", "beni yeterince özlemediğin" sonuçlarını çıkarıyordum...
bunlar da, zaten, aynı sonuçtu..."
oruç aruoba - ile

2)
tamir yeteneği olmayan biri ile evlenilmemeli. (kalp tamiri başta gelir tabi)


---
Yani demek istediğim şudur ki, 9 yıllık sevgiliniz küfredip sonra da gönlünüzü almak için aramıyorsa, ona ne içgüdü ne taktik işlemez.
Bitmiş.
özür dilerim biraz ağır konuştum.
  • neyleyim  (27.06.13 15:52:06) 
Seni kaybetme ihtimalinin her zaman olduğunu bilmesine izin ver. Bahsettiğiniz gibi 9 senedir süren bir ilişkide taraflar artık gerçekten tamamen birbirininmiş, başka hiçbir ihtimal yokmuş gibi olur; halbuki var!

O bunu unutarak sana kaba davranıyorsa, bunu hatırlatmalısın. O seni arayıncaya kadar arayıp sorma; yüzyüze geldiğinizde de bu sefer hemen "bir bakışıyla" yumuşamadan, gerçekten kırıldığını bilmesine izin ver. Ve "bak biz hayatımızı birleştiricez, daha evlenmeden bu şeyler başlarsa, kim bilir evlenince ne olur, ve ben bunu çekemem" de.

İşine geliyosa devam etsin. Evlenmekte de çok geç kalmışsınız yahu 10 sene bi ömür zaten. Kolay gelsin.
  • pandispanya  (27.06.13 15:55:50) 
@rock n roll +1

Uzun yıllar birlikte olduğunuz için "Ne olursa olsun bensiz yapamaz." diye düşünüyor olmalı ki sizi üzse bile önemsemiyor. Bence de kaybetme duygusunu bir yaşasın.
  • GizliÇikolata  (27.06.13 15:57:09) 
@rock n roll @r_u_h @pandispanya dediğiniz gibi o arayıncaya kadar ben aramıycam. zor olacak ama bi şekilde kendimi oyalamayı başarıp ilk adımı ondan bekliycem. beni cepte bildiği için bu kadar rahat davranıyo muhtemelen ama o korkuyu hissettirmem şart demek ki


  • kakamelsokoban  (27.06.13 15:59:28) 
@neyleyim ilk cevabın tamamen hislerime tercüman oldu, ikincisi de mantığımın bas bas bağırıp da benim duymazlıktan geldiğim şeydi aslında.


  • kakamelsokoban  (27.06.13 16:00:48) 
Kalp kırmak, yanlış yapmak kötü bir şeydir ama insanız sinirlenince yapabiliriz böyle şeyler. Mühim olan sakinleşince gönül almayı bilmektir. Bunu yapamayan insanla bir ömür geçirmek zor olur, her seferinde sizin kendi kendinizi onarıp ona gitmeniz gerekir ki bu da zamanla yıpratıcı olur. ama seviyorum böylede yaparım diyorsanız neden olmasın, her ilişkide illa gönül alınıyor, özür dileniyor diye bir şeyde yok


  • karbasan  (27.06.13 16:13:41) 
bana gore saygi bitiyorsa sikinti vardir. kufrettiyse ve (en azindan sakinlestikten sonra) bundan pisman olmuyorsa saygi azalmaya basliyordur diye dusunurum. umarim duzelirsiniz.

bu arada kus kalmak ne kadar dogru bilmiyorum (ben de kuslukten pek hoslanmam ama degisir tabii iliskiden iliskiye) ama net bir sekilde bu konunun sizin icin kabul edilemez oldugunu belirtmeniz lazim (eger kabul edilemez ise). sonrasi ona kalmis gibi duruyor.
  • f_d  (27.06.13 16:20:53 ~ 16:24:08) 
neyleyim +1milyon. ama ona cevabında bir o kadar güzel. demek ki farkındasın durumun, aslında ne olduğunun. ama zor gelir bunu kabul etmek, öyle herkes kolay kolay kabul edip bunun üzerinden bir karar alamaz. ne olursa olsun, sen ona bu süreçte zaten anlayışlı oluyorsun belli. onda 9 yılın verdiği anlamsız bir güven var belli ki. bir gerçek var ki sen sürekli bu durumdan dolayı kırılıyorsun ve sinirin bozuluyor ve hatta doğal olarak lan ben nasıl evleneyim ki bunla diyorsun. çok sert gelebilir ama evlenilmez de zaten. önemli olan senin mutluluğunsa eğer, 9 yılın bir anlamı kalmaz. sensin önemli olan, başka kimse önemli değil.


  • awareim  (27.06.13 16:26:37) 
nişanlılık flörte benzemez resmiyeti vardır aile ve çerve için. bu ciddi bir durum ve mutlaka aileleri devreye sokmalısın ki çocuk oyuncağı olmadığını görüp ciddileşsin. annen annesini aramalı ve aranızda her ne geçtiyse bilmediğini ama durumun seni çok etkilediğini söylemeli müstakbel kayınvalidene. erkek çocukları aileden çok çekinir ve korkar :) mutlaka bi çözüm çıkar bu şekilde.


  • derz dolgusu  (28.06.13 02:20:35 ~ 02:21:37) 
...
bakmayayım yazmayayım buraya diyorum, dayanamıyorum.

annesini aramak?
umarım yapmamışsınızdır henüz.
lütfen sakince bir tekrar düşünün bunu. söylememe ihtiyacınız yok biliyorum ama yerine koyun kendinizi ve bir düşünün, siz anneniz aransın ister miydiniz? yarın başka bir sorunda yine "aileler" devreye girsin, söz sahibi olsun ister misiniz?

tamam, sustum.
  • neyleyim  (28.06.13 09:54:41) 
anneye söylemek ne yahu ilkokul çocuğu musunuz? emin olun aranızdaki kırgınlıkları ailenize yansıtmak istemezsiniz. sonra senin annen onu kötüleyecek onun annesi seni kötüleyecek, kendi çocuğunu koruma içgüdüsüyle. boku çıkacak. aranızda halledin. adamın bi derdi var ki stresli demek ki. çok da abartmayın bi küfür etti diye. arada insanın ağzından çıkabilir ama demek ki dertleri var. 9 yıldır küfür etmeyip şimdi ettiyse kontrol edemediği şeyler var demektir. yanında olun, derdini anlatmazsa ısrar etmeyin ama destek olun elbet anlatır.


  • r_u_h  (28.06.13 15:40:17) 
123456   « Önceki Sonraki
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.