Ekşi Duyuru

bu fiyata alınır tabi. bedava. amortisörlü falan dağ bisikleti. buna 2 tane çamurluk bağla ondan sonra dağ tepe gez.

bu fiyata ben bunu kilitlemeden kullanırım aman gitse ne olacak ya diye.

ama alamazsınız bunu bırakmazlar size.

Fiyatı iyiymis hakikaten ama ağırlığı ne acaba, çelik kadro ağır olur. Aktarıcılari, vites aynakol ruble filan dandik öyle görünüyor lastikleri dandik onu söyleyeyim. Bilgi yok zaten. Bu paraya da bu olur

Edit: bence de bilindik bir markanin ikinci el bir ürünü daha mantıklı hatta decathlnda hibrit bisiklet vardi 800 liraya. Ona bakın.

benim zamanında bisiklet tamircisi bi arkadaşım vardı, sık sık çay içmeye sohbete giderdik.

sene tabi 2007 2008 bu, hani süper marketlere bisikletler gelmeye başlamıştı, hala da vardır.

hani o zamanlar atıyorum fiyat olarak en uygun bisikletler satılıyordu bu marketlerde, aklımda bir sürü isim vardı da carrefour ve kipa geliyor sadece.

neyse bu bisikletçi abi, o marketlerden alınmış bisikletlerin kurulumu için anlaşma yapmıştı, işte bisikleti alan , kutu içinde getiriyor, bu adam topluyor, içinde de bir kupon var o kuponu alıyor, sonra kuponlar karşılığı parça başı parasını alıyordu.

müşterilerin biri geliyor biri gidiyor, bisiklet demir bisiklet, 26 jant ama hafif, ulan benim bisikletim aluminyum, nerdeyse benimkinden daha hafif.

1 hafta 10 gün geçti, bisikleti alanlar bi hışımla bizim ustaya atar yapmaya başladı. örnek, çocuk bisikletle sağa düşmüş, direksiyon kırılmış ,atıyorum sola düşmüş, arka çatal kırılmış, hiç olmayacak bişey yani, ne düşünce direksiyon kırılır, ne şase yamulur, ne arka çatal kırılr, öyle bir sürü değişik markadan bir sürü değişik model geldi.

yani özetle hiç gerek yok abicim, sen bu paraya sağlam bir markanın ikinci el bisikletini bul bir elden geçir bin gitsin.

şimdi görmeden etmeden hatta binmeden binilmiyor.

zaten bi sene bi markayla çıkartıyolar, ertesi sene marka değiştiriyolar, renk model değiştiriyolar.

bin çeşit modeli vardı benim gördüğüm, amortisörsüz, tek amortisörlü, çift hatta 3 amortisörlü, disk frenlisi, envayi çeşit.

bi çocuk vardı çok fena yaralanmıştı, direksiyon keskin şekilde kırılmış çocuğun karnını yarmıştı bayağı bi ameliyat dikiş mikiş atıldıydı.

www.decathlon.com.tr
Bunun ikinci eline bakın.

piyasada ortalama binilecek bisikletler 1500 tl ortalama. kadro kalitesinden vites kalitesine kadar değişken var. bimdeki markası belirsiz bisiklet alınmaz he alıcam diyorsan al bin.

Ara sıra düz yolda sahilde binmek için yeterli, tek problem istediğin vitesi istediğin zaman net olarak ayarlayamazsın.

Bire alırsın, ikiye kadar çıkar mesela. Dörde alayım dersin yediye düşer vs. Ama düz yolda ara sıra kullanan biri için problem olmaz.

Al dene, belki de bir kaç kereden başka binmeyeceksin. Bir köşede atıl duracak, aldın baktın sarıyo sahilde bisiklet sürme işi, o zaman kaliteli bir marka alırsın.

bana kalırsa bunun ilk öncülü tarihtir. tarih bilmeden bir alt yapı ve kültür oluşturmak neredeyse imkansız. ben de bunu çok geç fark ettim.

Valla bence insanın her konuda fikri olamaz, olsa bile bu süreçte hemen kapatılacak bir şey değil. Hem bilginiz olmadığı konuda fikrim yok diyebilmek de ayrı bir erdemdir bence. Ha nasıl olur, her okuduğunuz, dinlediğiniz, izleyip gördüğünüz bilmediğiniz şeyleri araştırarark olur. Zaman alır ama sağlam olur. Alan olarak da ilgi alanlarınızdan ya da eksik olduğunuz alanlara öncelik vererek başlayabilirsiniz.

dünyada o kadar bilgi var ki tamamı hakkında fikir yürütmek bana imkansız gibi geliyor.

ve bilgi tekrarlanmadığı sürece unutulur o yüzden bence kendinizi ilgi alanlarınıza göre yönlendirin.

yukardaki arkadaş tarih demiş güzel, her konunun bir geçmişi bir tarihi var fakat fransız ihtilaline karşı bir ilgi duymuyor da ampul nasıl keşfedildi merakınız daha baskınsa ampulü seçin. ampülü araştırıken başka bir şey ilginizi çekecek ve bu en sonunda sizi fransız ihtilaline de getirebilir. fakat bunun yöntemi youtube olmamalı.
son zamanlarda popüler olan bir tarihçinin (Emrah Safa Gürkan-ESG) dediği gibi bilgi youtube'dan videodan öğrenilemez, kitapla öğrenilir. Youtube'dan sadece başlık isimlerini belirleyebilirsiniz. Derin bir şekilde öğrenmek için o konuda kitaplar okumak ve mesai harcamak gerekli.

Kendi tecrübem de buna uyuyor, youtube'dan izledim aa ne güzelmiş dediğim çoğu şey şu an sadece flu olarak aklımda. ama okuduğum ve üzerine çalıştığım düşündüğüm şeyler aklımda kalıyor.

çabanız çok naif ve güzel umarım tatmin olacağınız bilgi seviyesine ulaşırsınız.

Öyle bi formül yok.
Çok okuyup, çok gezip çok dinleyip yıllarını bunlarla geçireceksin.
Tiyatroya konsere gideceksin, dil öğreneceksin, çok insanla tanışacaksın.

Muhabbet ortamında kullanmalık konsantre genel kültür diye bişey olmaz.

Tam senin durumu tiye alan bir seri var.
Flu tv’de olmaz öyle saçma tarihle başlayabilirsin.

Hazır bilgiyle, hap bilgiyle, kolay tüketim alışkanlıklarıyla ancak çakma kültürel birikim sağlanır. Onları da ertesi sene sorsalar unutursunuz. Yanlış yoldasınız.

genel kültür bir hafta çalışayım sabahlayayım sınava geçip geçeyim gibi bir şey değil. ilk iş çok okumak ve herşeyi. diğer arkadaşların da dediği gibi tarih önemli. hayatının bir parçası olmalı merak etmek ve okumak devam etmezsen geri kalırsın.

lan adapter driveri yukluyse tak kullan calisir.

tak kullan gelmiyorsa driveri yuklemeye bakin. bilgisayar model filan yazarsaniz cikar

bu arada evde annem 1 haftadır ben ise 3-4 gündür beraberiz ne annemde ne de bende hiç bi sıkıntı yok

Ateşi yoksa test yapmazlar, isteğe bağlı değil. Psikoloğa randevu alın bence.

ateşi yok hocam 5-6 gündür 36-36,5 arası, cidden dilimde tüy bitti ben de psikolog muhabbetini açtım dün zaten

184ü arasın corona danışma hattı.

edit: aramasın çok verimli bir numara değil anladığım kadarı ile.

nefes darlığı başlayıp oksijen maskesine ihtiyacı olana kadar evden çıkmamalı.

Aynı durumdayım. Soranlara;
tüm dikkatimi derslere vermedim, sosyal hayatıma odaklandım falan diyorum.

abi benim için çok değerlisin elimde olsa senin düğününü asla kaçırmak istemem ama sınav haftama denk geliyor, kusuruma bakma ne olur yaz çelenk gönder maddi durumu iyi ise, değil ise de takını takarsın gorunce.

Sinav varsa gitme. Uygun bir dille açıkla. Şehre gittiğinde takını verirsin. Evine gidersen ev hediyesi goturursun. Garip kaçmaz.

Sonradan ufak bir hediye de yeter. Gitme zaten sınav olmasa da şehir dışında düğüne pek gisilmez

akrabalar bile çeyrek takıyor. asla yarım falan takmayı düşünme.
eğer şimdi gidersen, sadece gidiş-dönüş bileti alıp, düğüne katılıp, altın takmazsın. sınavım var deyip sonradan gidersen de altın vermek olmaz, bir hediye verirsin, ev hediyesi gibi. ama bence öğrenci olduğun için düğüne katılman, bir şey takmaman daha şık olur. gidip gelmen yeterli olur. o kalabalıkta kim. ne almış, ne takmış, çok önemli olmaz. hele öğrenciden kimse bir şey beklemez, rahat ol. bu meseleler öyle çok büyütülmüyor.

investing.com'un uygulamasını indir ve merat ettiğin hisseleri, kurları, risk primlerini, crypto paraları falan watchlist'e ekle ve oradan takip edebilirsin. hisselerle ilgili neden oldu, nasıl olacak yorumları tamamen boş ve bazıları keriz silkeleme amaçlı işler. bir tanıdık herkesin alınmadığı gizli whatsapp grubuna girmişti tanıdık referansıyla, tam senin aradığın gibi duayen bilmemne abilerin yorum yaptığı bir ortam. O yorumları dikkate alarak 1 senede 50bin tl batırdı. Boş işler abi. Zaman kaybı...

tam bi küçük yatırımcısın hocam. bu işlerde yorum aranmaz. bu şekilde sakın borsaya gireyim deme kaybedersin. ben teknik ve temel analiz öğrendiğimden beri insanların yorumlarına ihtiyaç duymuyorum. investing kullanıyordum sildim. şu an tradingview ve matriks kullanıyorum. tradingi tavsiye ederim matriks ücretli ama şu an gerek yok. tradingin hem mobil uygulamasını indir hem de bilgisayardan tradinge girerek takip edebilirsin. teknik analiz öğreneyim diyorsan da bir kişiyi söyleyeceğim sadece onun teknik analiz videolarını izle. kendisi youtubeda düzenli olarak teknik analiz yapıyor. ismi: mehmet ertuğrul köker

senin ilacın tradingview'in mobil uygulaması, ücretsiz olarak fikirleri vs. gözlemleyebilirsin.

investing forumu tam bir çöplük.

investing youtube ise tradingview vimeo'dur.

Teknik analiz öğrendim diyen adamın tavsiyelerinden uzak dur.

Borsa çok çetrefilli bir alan. Ülkemizde maalesef ki "borsa oynamak" tabiri var ki bu kafa ile yatırım yapacaksanız. Acemi şansıdır ki ilk başta voleyi vurursunuz. Sonra matematiğin oran orantı konusu devreye girer. "Hımm 5.000 tl ile 400 tl kazandım 500.000 tl yatırsaydım şimdi araba parası çıkmıştı" düşüncesiyle borsaya tabiiri caiz ise balıklama dalınır. Sonra bir araba parası (ya da daha fazlası) bırakılarak kuş gibi hafiflenir. Borsaya girecekseniz her türlü riske hazır olmanız gerekli günlük %20 kayıp/kazanç gibi dalgalanmalara ani tepki vermemeniz sağ duyuya hakim bir yatırımcı olmalısınız.
Eğer ki mahallenin bakkalı da borsayı konuşmaya başlamışsa borsadan çıkmanın vakti gelmiştir. Bu ara çevremde çok borsayı konuşanlar var bu sebeple bir realizasyon beklemekteyim. Kendimden örnek vereyim bir hissede %80 kardayım bir diğerinde %50 bir diğerinde %40 ama gelin görün ki bir diğer hisse senedindeki %50 zararım bütün karı alıp götürüyor.
Sizler yeni başlıyorsanız "temettü hisselerini" incelemeniz mantıklı olabilir. Yalnız zamanlama riskli bir zaman diliminde o sebeple incelemeniz yararınıza olabilir. Bu arada yasal not "YTD".

Borsa rekor kırıyor diye akın ediyor millet. Duyuruda da çok görür oldum. Bence dikkat et. Inşallah para kazanırsın ama ben altına yatırım yapıyorum. Illa borsa diyorsan orta vadeli hisselere bak. Twitter'da bol takipçili hesaplar arada millete güzel mal kitler ama bazıları da iyi hisseler yazar. Bist 100 dışına çıkma derim. Bist 30 daha sağlam ama kazanç görece düşük olabilir. Hareketlere sebep dersen bist genelde gazla iner çıkar siyaset çok etkiler.

Teknik analiz falan hikaye.
Herkes borsaya giriyorsa sen çıkacaksın. Herkes çıkarken de sen gireceksin olayın özü bu.
Bir de günlük kullandığın, aşina olduğun şirketlerin hisselerini al. Migros, Turkcell, banka hisseleri gibi.

bu türklerin teknik analize bakış açısını bir türlü anlayamadım. ekşide de böyle bi algı var adam teknik analiz başlığına fal bakmak gibi bişey yazmış. kardeşim hasta mısınız? bist 30 endeksi günlük 15 milyar lira hacim yapan bir yer. tamam amerika gibi derinliği yok hisselerimizin ama çok sığ da değiliz. dolayısıyla teknik analiz çalışmıyor teknik analiz fal bakmak demek aşırı saçma. gidip şok markete teknik analiz yaparsanız çalışmaz. açın bist 30 hisselerini bu saçma sapan hacimsiz hisseleri çıkartın ve günlük minimum 50 milyon tlyi baz alarak teknik analiz yapın o zaman çalışmıyor, fal deyin de göreyim?

Adam hala teknik analiz deyip duruyor. Dünyada bir sürü yapılmış analiz var, kullanıldığı bilinen hiçbir teknik analiz kriterinde non-randomness bulunamıyor, hepsi random walk theory ile açıklanabilliyor ve hepsinde "buy and hold" stratejisinin ortalamada daha karlı olduğu açık.

Burada oturup finansal ekonomi dersi veremeyeceğim, ama teknik analizin tuttuğuna inanıyorsan, noel babaya da inanıyorsundur.

@noluyo yaa çok merak ettim finansal piyasalarda yatırım yapıyor musunuz?

@tabii lan manyak mısın, evet yapıyorum.

noluyo yaa'nın dediğine katılıyorum. teknik analiz dediği, adam izgiler çiziyor kendi kafasıana göre, yok burada direnç olmuş, yok burası yeni dip noktası bilmem ne... çizgiler de hep yukarı gidiyor, o yukarı doğru çizdiği için. bunu alan satan insan değil de, fiyatlar tamamen rastgele belirleniyormuş gibi anlatıyorlar. tamamı yalan abi.

boy and hold'a katılıyorum.

@noluyo yaa örneğin siz bir trend yatırımcısısınız ve yükseliş trendi var diyelim. bu trendin direncinde satmak yerine tutmak nasıl daha mantıklı olabilir? veya alım satım için sizin kullandığınız stratejiler nelerdir? veya kullanmıyor musunuz? aselsan iyidir diyip alanlardan mısınız? hadi böyle düşünüp aldınız diyelim satış noktasını nasıl belirliyorsunuz? kafanıza göre mi? gördüğünüz gibi teknik analizi finansal piyasalardan çıkarırsanız yatırımın kumardan bir farkı kalmaz. bir hisseyi aldınız ama onu neden aldınız ve neden alım için o fiyatı seçtiniz bunu bilmiyorsanız borsada yatırım yapmak sizin için çok tehlikeli.

@malheiros çizgiler hep yukarı gitmiyor :D 2 tip trend vardır yükseliş trendi, düşüş trendi. bir de yatay hareket var. bütün piyasalar bunlardan ibaret. yani sadece yükselişleri çizmeyiz, hepsini çizeriz, ama yükseleni alırsak biz bir trend yatırımcısı oluruz (dirençte satmak şartıyla) bir de benim daha fazla sevdiğim yatırım şekli var: salınım yatırımcılığı. bu adamlar yatay hareketlerde (tabii ki teknik analiz kullanarak) yatay hareket eden hissenin desteğine direncine göre alım satım yaparlar ki bir yükseliş trendi kadar para kazanabilirler. örneğin 1 ay öncesine kadar IPEKE, SASA bu hareketi gerçekleştiren hisselerdi. IPEKE'nin grafiği: www.tradingview.com

"bunu alan satan insan değil de, fiyatlar tamamen rastgele belirleniyormuş gibi anlatıyorlar."

bunu açıklayayım. hisseleri emtiaları şunları bunları alan satanlar insan olabileceği gibi insanların teknik analiz kullanarak geliştirdiği al sat stratejileri kullanan programlar yani algolar da olabilir. ve evet fiyatlar tamamen rastgele belirlenir. bir hissenin alıcısı daha ağırlıklıysa yükseliş satıcısı daha ağırlıklıysa düşüş gelir. ama biz bunun peşine düşemeyiz çünkü yatırımcılar (insanlar) düşüncelerini öylesine çabuk değiştiriyor ki 10 saniye önce alım düşündüğü hisseyi tamamen satabiliyor. burası tam bir keşmekeş. dolayısıyla biz ne yapıyoruz? fiyata çizgiler çiziyoruz. neden? çünkü fiyat bütün bu olasılıklar bütününün bir sonucudur. bak burası muazzam bir ayrıntı. fiyat her şeyi içerir ve fiyata çizgiler çizmek yatırım yapmanın en mantıklı yoludur. işte bu yüzden geçmiş fiyat hareketlerine çizgiler çizeriz.

Adam hala teknik analiz olmasa borsa olmaz diyor ya. Aç oku TA'in neden işe yaramadığını. Fama şurada çok iyi anlatıyor. www.jstor.org

Geçmiş grafiklerden hissenin nereye gideceğini tahmin etmek imkansız. Random oluyor bu, ben demiyorum matematik bunu söylüyor. Aksini kanıtlarsanız zaten hem nobel ödülü alırsınız, hem de JP Morgabn, GS gibi şirketler sizin peşinizi bırakmaz, ama zaten bunlara ihtiyacınız olmaz çünkü siz zaten bu sistemle milyarder olursunuz. Leverage'ı 30 yapar keyfinize bakarsınız.

Ben aldığım hisseyi ihtiyacım olmadığı sürece veya fiyatı birden bire anlamsız bir şekilde 2-3 katına çıkmadığı sürece satmıyorum. Niye satayım?

yahu ben fiyatlar rastgele belirlenmiyor demiyorum ki, yukarıda dedim zaten tamamen rastgele oluyor diye. "Geçmiş grafiklerden hissenin nereye gideceğini tahmin etmek imkansız" eğer hisseye, endekse, emtiaya (vb alım satım yapılabilen ve yüksek hacimli, çok fazla ayının ve boğanın çarpıştığı bir yerde) güzel bir destek ve direnç yani trend kanalı çizebiliyorsanız hissenin yükselen kanal desteğinden dönüp kendi düşenini kırması sonucunda o hissenin nereye gidebileceğini az buçuk tahmin edersiniz. hele ki bu hisse önceden daha yukarıda bir tepe yapmışsa bir sonraki hedefinde nereye gideceği daha belirgin olur. bu yüzden altında 1793 ve 1925 gelicek diye bas bas bağırıyoruz. 2-3 yıl içinde bunu göreceğiz. milyonlarca milyarlarca insan, robotlar burada alım satım yaparak bir piyasa oluşturuyor. burada teknik analiz çalışmıyor demek gerçekten çok sıkıntılı bir durum. biraz grafik okumayı bilseniz biraz gösterge okumayı bilseniz böyle demezsiniz. siz demek ki yatırımlarınızı rastgele yapıyorsunuz ve "klasik" borsanın yükselişini alıyorsunuz fakat burada doğru yerlerde alım satım yaparak sizden fazla kazanan insanlar var bunu bilmeniz gerekiyor. açın bist100ü hem tl bazlı hem ds bazlı olarak. bu grafikler gerçekten çok iyi grafikler. bunlar size bir şeyler söylemiyorsa ben daha fazla devam etmicem.

Cahille konuşmak gerçekten zor.

ne tartışma dönmüş ya ben de gireyim araya :)


cahillik bir durum yok bence, ikiniz de kendinize göre haklısınız ve bu bakış açısıyla yatırım yapıyorsunuz.

teknik analiz dediğiniz şey geçmiş fiyat grafiğine bakarak hissenin konumunu yorumlamak. bu haliyle yapay bir şey ama bu hiç bir işe yaramaz diyemezsiniz çünkü siz buna göre yatırım yapmasanız da milyonlarca insan bu grafiklere göre tutum sergiliyor.

mesela destek noktasına geldiğini gören bir sürü kişi alım yapıyor.

bu noktada alım yapan bir kişi olsa salak mısın birader sen diyebilirsin ama alım yapan sadece @tabii lan manyak mısın değil, onunla beraber bir sürü kişi de alım yapıyor ve fiyat artıyor. hisse destek noktasından dönmüş oluyor.

yani burada aslında teknik analizle yatırımcı arasında ikili işleyen bir ilişki var.

teknik analiz tek başına bir şey elbette ifade etmez ama teknik analize göre yatırım yapan bir sürü yatırımcı işin içine girerse sen yemişim teknik analizini diyemezsin.

amaaa sadece teknik analize güvenerek de iş yapılmaz, bir sürü ıvır zıvır etken var, öyle bir an geliyor ki ülke karışıyor, bütün hisseler pata küte düşüyor, o zaman da teknik analizcilerin çizdiği kanallar filan dağılıyor, ne destek ne direnç kalıyor.

şöyle düşünelim hiç futbol izlememiş birine hiç adını duymadığı iki takımın oynayacağı bir maç söylesek ve maçın oranlarını da söylemesek, ama bu kişiye bu iki takım arasında oynanmış geçmiş maçların istatistiklerini vs. paylaşsak ve iddia oynamasını istesek ne olur?

o istatistiklere göre mantıklı bir seçim yapar mı elbette yapar. ama mesela üstün görünen takım belki bu sene ceza aldı ve birçok oyuncusunu satmak zorunda kaldı veya çok önemli bir oyuncusu sakat bunları da bilmesi lazım değerlendirme yapabilmesi için.

@aziz dostum jack, biz o dediğin maç istatistiklerine saliency ve little sample size diyoruz.

Ben diyorum ki, teknik analizle "buy and hold" stratejisinden daha fazla getiri yapabileceğimiz kesin değil, bir consistency yok. Eğer zaten öyle bir şey olsa, marketler kırılırdı. Eğer birileri zaten non-random ve consistent bir şekilde fazla kar elde edebilecek yol bulsa, bunu zaten paylaşmaz. Niye paylaşsın? Bedava para yapıyor adam.

Teknik analizi bilmem de bistte robotlar tarıyor piyasayı. Onlara çıt çıkaran yok. Adamlar at oynatıyor. Çevremde borsada olan çok var güzel para kazananda var ama nerdeyse hepsi kumar gibi oynuyor. Adam thy den 3 4 yılda iyi para kazandı 3.havalimani açılırken dedi çevresine bu hisse daha gidecek alın diye sonra hisse tokat manyağı oldu.o ara alanlarda halen zararda. Gazla yapılan yatırım böyle oluyor ama bistte piyasa gazla gidiyor işte. Gerçek veriye dayanan kaç hisse var bilmiyorum 10 tane var mıdır?

Uygulamadan görünmüyor, çünkü sıraya göre dizilmiyor. Ama pc'den bakarsan sıraya göre diziliyor.

pc'den bak, en sondaki kişi en son takip ettiği kişidir :)

* Haa, pc'ye gerek yok. Telefondan tarayıcısından da giriş yaparsan yine sıraya göre diziliyor :)

Aero Insta diye bir uygulama var, oradan görünüyordu galiba.

Ciğerlerinizi üşütmüşsünüz gibi geldi bana. Bronşit geçmişiniz varsa soğuk havada hemen hatırlatır kalıntıları. Bende de oluyor zaman zaman.

Kaburgana filan darbe almıs olabilir misin. İncinmiştir vs

Ulkenin ekonomik durumu baslica rn buyukhandikap. Kotu zamanda mezun oluyorsun. (TR icin konusuyorum)

Yaş önemli. Ayni gecmisle daha genc her zaman daha onde ama kotarilabilir bir handikap. Özel sektörde.

Staj olmasi guzel. Ama basta hep is yili tecrubesi isteyen ilanlar goreceksin. Sinir bozucu bir durum.

Ingilizcen fena degil degil, iyi olsun.

Top5 olmasi bana kalirsa bir sey ifade etmiyor. Artik ingilizce bilmeyen, yurtdisina cikmayan kalmadi gibi bir sey. Senin basvuracagin yerlere de zaten senin kalibrendeki okul mezunlari basvuracak. Tabi kalbur ustu isler icin girilen yarislardan bahsediyorum. Ulkenin durumundan degil.

ben senle aynı yaşda mezun oldum. şu ana kadar girdiğim her iş görüşmesinde mutlaka sordular bu soruyu. geçerli sebeplerin varsa çok bir sorun olacağını sanmıyorum. ben başka bir bölümde okuyup, okulu bırakmıştım. dolayısıyla geç bitirdim üniversiteyi.

dediğim gibi herhangi bir problemle karşılaşmazsın ama senle aynı yaşda insanlar senin çalıştığın bölümün müdürü oluyor. o biraz moral bozsa da yapacak bir şey yok, çalışmaya devam.

bir arkadaşım 30 yaşında makine mühendisliğini bitirdi. üstüne bir de askere gitti. sonra da gelir gelmez bursa'da iş buldu. 3-4 senedir çalışıyor.

ben de belki sorun yaşar diye düşünmüştüm ama hiçbir sorun yaşamadı. ortalaması 3'ün üzerindeydi ve çok iyi ingilizcesi vardı. bunlar etkili oldu diye düşünüyorum.

hangi alanda çalışmak istediğine karar verdiysen o alanda az da olsa bilgin ve tecrüben varsa yaş özelinde sıkıntı yaşayacağını sanmıyorum.
işletme çok geniş bir alana sahip. finans kariyeri mi hedefliyorsunuz pazarlama mı insan kaynakları mı? yoksa diğer alanlar mı?
bu alanlarında kendi içerisinde spesifik alt birimleri var. mesela pazarlamada marka, kurumsal iletişim vs kısmında mı yoksa satınalma/satış kısmında mı çalışmayı düşünüysun?
bu gibi hususlarda ne istediğini biliyorsan ve deneyim de varsa, ingilizcende gerçekten durumu kotaracak seviyedeyse ciddi bir sorun yaşamazsın.

yazılan cevaplara katılıyorum işletme ve benzeri bölümlerde çoğu zaman mezun olunan okul önemlidir. siz hangi okulda okuyorsunuz bilmiyorum ancak tabiki her koşul ve iş/sektör için aynı ağırlığı olmaz okulun. örneğin açıköğretim(anadolu üniv) işletme mezunu olupta açıktan okurken aynı zamanda iyi yerlerde çalışan bilgisini, networkünü arttıran ve sonucunda sektöründe gerçekten bilgisiyle ve tecrübesiyle iş hayatının her alanından iyi pozisyonlarda ve iyi kazanan çok kişi gördüm. ik'dan it'ye kadar.
demek istediğim bu gibi disiplinlerde deneyim ve iş bitirebilme yetisi okul kadar bazen okuldan da öne geçebilir.
en ideali iyi bir okul çıkışlı olup sektörde de kabul gören sevlyede alanında deneyim sahibi olmak. zaten bu ikisi bir kişide olunca iş bulamaması çok zor:)

tabanı yok ama ekmek ve akaryakıt için tavan fiyat var.

sadece tabanı belli olan olsa da olur

genelde cay, tutun, findik gibi uretimi cok yapilan urunlerde devlet taban fiyat uygulamasi uyguluyordu eskiden hala var mi emin degilim

Uçak bileti yurt içi

imgur üzerinde bulabildim, vpn ile girerseniz erişebilirsiniz
imgur.com

Bütün kuyumcularda yoktur ancak altın alıp satıyorlar ise vardır.

Aradığınız kuyumcu değil "sarraf"tır.

20 gün gidip gelmen iyi bir şirket değilse kimsenin umrunda olmayacaktır zaten. Çalıştın bile demiyorum dikkat ettiysen. Nerede çalışmaman gerektiğini öğrenmiş olmak çok büyük bir kazanım zaten stajlar bunun için var. Ya işe başlasaydın o alanda?

analytics tarafi daha derya deniz

google analytics+1
çünkü sizi iyi bir iş sahibi yapabilir bunu iyi bilmek.

pazarlama yüksek lisansına başlıyorum ve ben de dijital pazarlama alanında ilerlemeyi düşünüyorum.

eski diş fırçası.

Herhangi bir yetkili noktaya denk gelirsen söyle hemen temizleyip geri veriyorlar.

Bluetack. YouTube'da arayın göreceksiniz.

herhangi bir yetkili nokta +1

Sonundaki it değişmez. Com lu açıp, it li olanı con lu ya yönlendirebilirsin.

ben .it olandan zaten çoktan çıktım ama diğer kısımlar yok düzelmiyor. hala italyanca.

google.com'da köşede profil resminize tıklayın, "google hesabı"nın italyanca karşılığına basın. Orada "gizlilik ve kişiselleştirme" ayarlarının altında, "Web için genel tercihler"de dil değiştirebilirsiniz.

Sonra gmail'i açın. Sağ üstteki profil resminizin altında, çaprazında bir dişli resmi var, ona tıklayın. Ayarlar'a gidin. Hemen en üstte gmail görüntüleme dilini değiştirebiliyorsunuz. Hatta hemen yanında "Change language settings for other Google products" diye de bir link var.

cek cumhuriyeti

sakin bir provence şehrinde veya köyünde.

google a iş kanvası yazarsanız hazır bir sürü start up örneğine ulaşabilirsiniz.

Direkt söyle gitsin.

"seviyosan git konuş bence"

Açılmak diye bir şey kaldı mı gerçekten?
Doğru düzgün muhabbetinizin olmadığı birine kendisinden hoşlandığınızı söylediğinizde işe yarayacağını mı düşünüyorsunuz? Önce bir sevgilisi olmadığından emin olun, zamanla ilginizi belli edersiniz.

ya pike sevgililer gününde saksı çiçeği istiyorum diyorsun, bir de genç kardeşiminiz hevesini kırıyorsun, zaman değişti azizim.

direkt soyle gitsin diyenlere bakma. direkt acilma diye bir sey yok reddi yersin. kizla once bir muhabbet kur. muhabbeti ilerletip numarasini veya sosyal medya adresini almaya calis (veya ekle). ama numarasini veya sosyal medyasini alirken senin ona yazdigini sakin ha dusunmesin. eger bu konuma dusersen senin ona yazdigini anlar ve gozunde degerin duser. yani sen talep eden, o talep edilen oldugu icin havalara girer ve is bozulur. en guzeli dogal olup onunla normal bir arkadaslik kurmaya calisarak yurumek.

Olmadı gereken budur zaten. Arada arayıp günaydın bile demen onları mutlu eder zaten.

işte konu tam olarak da bu. sanki hayırlı bi evlat değilmişim gibi geliyor. bazılarında görüyorum mesela sanki daha hayırlı bi evlatmış gibi geliyor. sevgimi gösteremiyorum aileme. fakat annemle babamın hayatlarını kendimkinden bile değerli görüyorum

çoğu zaman özellikle ziyarete gittiğimde ve dönüşümde kendi evime aynı ruh haline bürünüyorum. bunun için daha az gideyim dedim o da daha kötü sonuçlandı. yani sonuç olarak his kalıcı bi çözümünü bulamadım ben de. :/

Yahu ne yamyam ne kadir kıymet bilmez ne hödük ana babalar var bir bilsen.

Belli ki ailen iyi bir aile, düzgün insanlar. Sana yansıttıkları herhangi bir olumsuzluk, memnuniyetsizlik yok. Bu, güzel insanlar için tek başına bile yeterli, evlatlarından razı olmaları için. Atla deve şeyler yapmana gerek yok. Uzaktayken arayıp hal hatır sorman, ilgilenmen, mesela akıllı telefon kullanıyorlarsa durup dururken komik bir fotoğraf falan atman; yanlarına geldiğinde bir çay demleyip doldurman, mutlu eder insanları. Anneye bir çiçek, babaya ilgisini çekecek herhangi bir şey kravattır, tespihtir, kalemdir vs. ufak tefek bir hediye verirsen onlardan daha mutlusunu bulamazsın.

Sen sadece ailenden ayrıldığın için duygusala bağladın. Sahibinin etrafında kuyruk sallayıp, kesik kesik nefesler alıp, sağına soluna ikişer adım atıp duran oyunbaz köpekler gibi kıpır kıpır şu an yüreğin. İçin ferah olsun. Değer zaten gösterilmez, hissettirilir. Hissettirmek için ilgi ve sevgi. İlle de göstercem diyorsan, ufak tefek hediyeler.

bu kafaya girersen asil onlari uzersin. bi arayip hal hatir sorman, arada (ozellikle annene) kucuk hediyeler yollaman ve uzakta da olsa mutlu oldugunu bilmeleri onlara yeter hatta fazlasiyla artar bile. senden bi beklentileri yok.

hayatında bir kez akülü araba sürdüysen onu da sürebilirsin.
akülü araba sürmediysen bile sürebilirsin.

-Sol ayağınızı afedersiniz poponuzun altına alıp oturun ve öyle bir bacağınızın olduğunu komple unutun.

-Bir de vitesler arasında geçiş yapmadan önce (R’den D’ye veya D’den P’ye vs) frene basın ve aracın durduğundan emin olun.

bende düz kullanıyordum, otomatiğe geçince direkt bindim ve taksim trafiğine girip 35 km sürdüm. hiç debriyajı aramadı sol ayağım. çabuk alışırsın rahat ol.

otomatik vites arabada vites ile çok haşır neşir olmayınca sağ el boş kalıyor ve genellikle insanlar o elini telefonla dolduruyorlar, sen öyle yapma.

vitesi d veya r de unutup arabadan inmemeye dikkat edin. bir de vites refleksi boşa çıktığı için ileri geri karışabiliyor. ilk kalkışlarda hep yavaş olmak ve iki kez kontrol etmek iyidir.

her hareketinizden önce 5 saniye düşünün.

refleksle iş yapmayın. dolayısıyla sakin ve yavaş sürün.

sol ayağının üzerine oturmak bir çözüm olabilir.

D'ye alın sürün. R'ye alın geri gidin. durduğunuzda frene basıp tamamen durduysanız P'ye alın inin. el frenine gerek yok, çok dik yokuşta değilseniz. hareket ederken de, önce fren, sonra P'den D'ye sonra freni kaldırınca gidiyor zaten.

ilk kullanışta sık yapılan bir hata, sol ayakla frene basmak oluyor. ona dikkat edin. zınk diye durursunuz.

sol ayağınızın üstüne falan oturmayın, aniden bir araba çıkar önüne, ayak dengeni sağlayamazsın ve sola doğru savrulursun araç içinde. sol ayak köşede sakince beklesin, saçma saçma şeyler öneriyorsunuz insana. yıllarca ayağının üstüne otursun o zaman. o ayak solda sakince beklerken öğrenmelisin asıl. alışman bu şekilde daha kolay olacaktır yoksa beynin sol ayağına komut göndermemeyi öğrenemez.

CV'n is icin mukemmelse on yazi yazmadan kurtarabilirsin ama degilse aradaki kopruyu on yaziyla kurman lazim.

cogu firmanin okudugunu dusunmemekle birlikte o ilanlari taktiklarini sanmiyorum, ha ama ben tum stajlarimi kariyerden buldum gerisi firmanin filtrelemesi atiyorum almancani intermediate ister al sana kil bi filtreleme veyahut japonca ister ama upper misal iste su yetenegi olsun der sen okul birincisisindir, ben sacma ornekler vermis olabilirim ama staj bile desen cidden zor artik girmek cogu yere
ha bir de elden cv muhabbeti var, seni kariyerden ararlar ama gorusmeye digerini cagirir en sonunda vs vs
umut fakirin ekmegi diyerek sen elinden geleni yap iyiysen zaten ararlar
yine de en iyisini yapmaya calis, vakit ayir doldur cv yi

türkiyede staj direk torpille oluyor genellikle. ondan dolayı erasmus stajı iaste vs gibi staj bakabilirsin. ben iki kez yurtdışı olmak üzere 4 staj yaptım. ve hepsine de bileğimin hakkıyla girdim.

Sebebini anlamak lazım önce. Soğuk algınlığı mı? Allerji mi? Sinüzit mi? Bunun için de doktora gitmek gerekiyor büyük ihtimalle.

zencefil dene istersen. sıcak şeyler iç. kekik tarzı filan. dışarı çıkarken boğazına mutlaka atkı dola.

Doktora gitme şansını biraz zorlasan iyi olur sanki. Bende de benzer bir durum vardı sonunda zatürre tedavisi aldım. Belki ilaç tedavisi vs gerekirse en azından cumaya kadar biraz rahatlamış olursun.

Bende de benzeri vardı. Dış kulak enfeksiyonu çıktı. Sonradan ilaçla düzeldi. Aile hekimine git hiç değilse. Hele uçuş sonrası basınç değişimi vs. yüzünden daha kötü olma riski çok yüksek.

primetime , dissendium +1

Evde yapabileceklerin şunlar:
Sarımsak ve soğan ye. Özellikle sarımsağı es geçme ve iyice çiğneyip boğazına, ağzına iyice değmesini sağlayarak ye.

Bol sıvı tüket ki vücut mikroları daha çabuk atabilsin.

Adaçayı başta olmak üzere ıhlamur nane limon gibi antioksidan etkileri olan / ter atmana yardımcı olacak bitki çaylarından iç.

Terle. (bkz: limonlu aspirin )

Gün ışığından yararlan.

Öksürük söktürücü olarak siyah turp + bal iyidir. Sıvı alımı da yardımcı olacak zaten.

Geçmiş olsun.

adacayi antiseptik gargara olarak gun icinde yudum yudum icebilirsin, gece yatmadan dis fircalanacak, dil fircalanacak, tuzlu su ile gargara yapilacak, ekinezya cayi bir cesit antiviral veya bunu cay olarak icmek yerine icindeki etken maddesi hap olarak da satiliyor, fakat adini unuttum. asetilsistein alabilirsin. aksam yatmadan simsicak banyo yapip kat kat yorgan altinda terlemek, sabah ilik dus alip iyice kurulanip diari cikmak, cok sicage ve soguga maruz kalmamak, kendini cok yormamak, strese girmemek, bagisikligi desteklemek. besleyici gidalar tiketip, sekerden hazir urunlerden sigaradan hava kirliliginden uzak durmak.

sınır mınır yok bam bam bam

Serbest piyasa ekonomisi, istediği fiyata satabilir. Ama bir farkı yoksa nasıl satacak?

Eğer ev almak istediğiniz bölgedeki fiyatlar size göre mantıksız ve yüksekse almazsınız, diğeri de almazsa, öbürü de almazsa fiyat mecbur düşecek.

Ha yok sadece size yüksek geliyor ve diğerleri umursamadan alıyorsa problem yoktur demek ki.

kesinlikle inşaat

otomotiv

duyuruyu silme

33 yasinda ikinci sinifim, gelecege umutla bakiyorum. banka olmaz x olur, illa mufettis mi olacan?

yapılacak en uygun iş o gibi geliyor

bilkent'te falansan böbreğini sat yurtdışına çık. mba olur, başka bir master olur farketmez.

Yeni yasa ile insanlar 65 yaşına kadar calisacak. Hal boyle iken bir kurumun 27 yas siniri koymasi sacma sizin mezun olmadığınizdan girememeniz degil.

Bizim bi arkadaşta erken mezuniyet sorunu vardı, adam sürekli erken mezun oluyordu. Sonra sonra ayrıldılar tabi. Okulu bıraktı çocuk.

bu durum bağışıklık sisteminin çok zayıfladığına işaret diye biliyorum. bence bir an önce doktora gitmenizde fayda var.

Nilera’nın arjinal gargarası. Doktorunuzdan ısrarla isteyin. Eczanelerde de var zaten.

bende de oldu gripten sonra 4-5 gün bol meyve tükettim geçti :=)

tuzlu karbonatlı gargaraylan multivitamin takviyesi kullan, 2-3 güne geçmezse doktora git bence.

b12 alın. veya yoksa multivitamin
bağışıklık sistemi zayıflayınca çıkıyor bunlar.
2 haftaya iyileşir (umuyorum)

Dut reçeli ağız yaralarına iyi gelir derdi annem. Bi dene istersen ama fabrikasyon olanlarından değil bulabilirsen hakikî olanından dene...

Boş ver der meister anlat ben dinliyorum. Ben de gidicim

yazmadigina gore hatunlarla ilgili bisi soracak kesin :) taksicilere sorman yeterli

kiev otobüsü videosunu izlemeni tavsiye ederim, gördüğün türklere de "s.a" diyerek selam vermeyi unutma

Maasi olamayan insanlarin bir seyler ismarlamak istememesi cok normal ki ne kadar yakin olsaniz da. Ogrencilikte yeri geliyor 1 liranin da hesabi yapiliyor. Ayrica egoist esit degildir eli acik olmamak.

Ben sadece para örneğinde örnek verdim ama şöyle mesela; ben X hareketini yaparken sırf onu düşündüğümden dolayı yapıyorum fakat o aynı X hareketini yapmıyor

nedenini bilmiyorum ama evet çoğu öyle. kendim gibi insana nadir rastladım.

çalıştığım iş yerinde günde bir paket sigara neredeyse otlakçı arkadaşlara giderdi, giden çakmağın da haddi hesabı yok.

sigara içer, cebinde sigarası yok; çakmağı da yok! cebinde 1 tl dahi parası yok, telefonunda tl yok!

3 yıl içinde 4 şarjım gitti.

bu "enayilik yapma, verme sen de" meselesi değil. bir değiller, iki ya da üç değiller. sokağa çıkıp sigara yaktığında sigara isteyen biri çıkıyor hemen, köşeyi dönüyorsun "abi açım", "yolda kaldım"...

hani zengin olsam "bir ferrariye rahat bindirmiyorlar diyeceğim, o derece. bir işte eşşekler gibi çalışıp ve fakat bu asalak insanlarla her yerde karşılaşmak çok sinir bozucu.

genel bir dilencilik kültürü, fakirlik edebiyatı var. beni 100'e katlayacak iş arkadaşım bile benden ısmarlama bekliyor, ben o kadar ağlamıyorum lan!

bakın, düşünce fark ettim ki; 1 liranın dahi hesabını yapacaksın. seninle aynı kafada olmayan adamla takılma, ikram etme. bu, iyi adam olmak falan değil. kendini kullandırtmak resmen.

Yetişme tarzları öyle, Aileden geliyor. insanların ruhu fakir, içi kötü, ağır benciller üstelik. 1000 kere ver, 1 kere verme linç ederler. En güzeli ruhu güzel az sayıda arkadaş / sevgili.

valla bende yoruldum artık, her konuştuğum kişi egoist yada ben öle algılıyorum. hiç bir hareketini hata saymayıp yaptığı normal şeyleri efsane bişeymiş gibi anlatan tiplerden yoruldum. eğer kimse hata yapmıyorsa bu dünya neden böyle?

bence hayatlarının ilerlememesi ve türkiyenin ekonomik sıkışmışlığından dolayı insanların normal de olması gereken şeyleri anormal gibi yaşamaya çalışmasının sebebinden dolayı böyle galiba.

zaman kötü,kimse kendinden ödün vermek istemiyor.

kıtalararası uçuşlarda hiç başıma gelmedi ama olabilir tabi.

kötü ihtimal ise kötü bir yerde gitmek.

kıtalararası ucuşta çok rastlanan bi şey değil. ama bence gidip söyleyebilirsiniz. niye çingene işi olsun.

overbooking varsa onlar söylerler zaten kendiliginden konuyu acmak biraz ilginc ama yine de mümkün. amerika gibi uzak bi ucusta da ciddi bi para alirsiniz yani.

Yardıma ihtiyacın var, overbooking olacak diye korkuyorsun sandım ama okudukça işin rengi değişti:)

Olabilir, bir keresinde dulles havaalanında hiç ingilizce bilmeyen arkadaşımı bırakmak istemişlerdi. İngilizce bilmiyo diye kavga ede ede sokmuştuk uçağa. Para olayını bilmiyordum. Bilseydim ben talip olurdum:))

Bence de konuşmakta fayda var, sonuçta iki taraf da kazanacak:))

Meblağlar nasıl bu arada? Bilelim de ona göre davranalım?:))

Aynisi lax - ist ucusunda basimiza geldi yine, cok cok az koltuk vardi.

Havalimaninda overbooking olmadigi soylendi sordugumuzda :( tam bi hayal kirikligi :D

Dene ama amerikada bu isin raconu genelde gate de insanlara bunu teklif etmeleri, aklinda bulunsun. Yani check-inde sen teklif etsen de bisey demeyebilirler. Sempatik ol mutlaka, o onemli.

uçakta daha 19 tane boş koltuk var, overbooked olmaz. ona göre hazırlıklı git.

overbooking tehlikesi olduğunda önce check in sürecinde adaylar belirlenir. herkese soramayacağı için ekipler öncelikle biletinin ilk bacağı o havalimanı olanlara sorar. (o şehirde yaşadığı varsayımıyla. turist olarak orada bulunanlar genelde uzatmak istemez dönüşü) akabinde backpackerlar olağan adaylardır. hepsinden iyisi check in sırasında overbook durumu varsa gönüllü olabilirim diyen yolcudur. ekibi aday aramaktan kurtarır. yerin az ya da çok olmasından bağımsız yaptığınız her check in'de bunu teklif edebilirsiniz. listeye isminizi yazarlar, kapı kapama saatinde overbook varsa size teklif ederler.

Ben özellikle kıyafet alırken, XXX marka olmasaydı bunu bu paraya alırmıydım diye düşünüyorum. Marka ve ince durması yerine kesim ve kumaş kalitesine dikkat etseniz daha iyi olur.

eğer -10 dereceye kadar sıcak tutar yazıyorsa muhtemelen teknolojisi de yazıyordu, onu google layın.

ya inanılmaz çirkin. ama illa bunlardan biri olacaksa renk olarak beyaz gibi olan daha kullanışlı olur.

beyaz

abi ne yapıyorsunuz ya? şuna vereceğiniz 250-300 lira arası para gerçekten israftır. bunu giyeceğime gülüp geçtiğiniz köylülerin kara lastiğini giyerim.

Beğenmedim ikisini de ama illa biri olacaksa şöyle seç. Genellikle açık tonlar giyersen beyaz, yok koyu tonlar giyiyorsan diğeri.

bravo, dunyanin en cirkin iki ayakkabisini bulabilmissin,

o ayakkabilarin arka tarafini giymek cok zor oluyor

www.camper.com
soyle bir seyler bakabilirsin

ikisi de çok kötü. ikisi arasından seçim yapmak için düşünmeye değmez.

genelde 3 ay boyunca asgari tutarın ödenmemesi durumunda yasal takip başlıyor. ya ödeme tarihini kaçırdın ya da ödenen miktar asgari tutarın altındaydı. kontrol et.

Borcun hepsini ödersem sıkıntı kalır mı ?

borcunun tamamını, yani işleyen faizle beraber kapatırsan tabii ki sıkıntı kalmaz. borç kapanır, takip de düşer. ama bu daima sicilinde görünecek aklında bulunsun.

bankanın çağrı mekrezini arayabilirsin.

Camel da Winston da var bildiğim kadarıyla.

borcu internet şuben açıksa her yerden ödersin.
senin asgari ödemen %45 olabilir madem öyle geldiyse.
asgarini ödedikten sonra, kullanılabilir limitin neyse onu kullanırsın.

orta sıranın en arkasını, koridor taraflarından birini seçiyorum. uzun uçuşlarda sürekli gezindiğim için rahat oluyor. tavsiye ederim.

Sigarayı unut yolculuk boyunca. Koltuk seçimi hakkında fikrim yok maalesef.

www.seatguru.com
ben koridor tarafını seviyorum.en arkada wc olduğu için gürültü gelebiliyor sanırım.

sigarayı da öyle heryerde söyleme kafa bulurlar :)

Business kabin hemen arkadı 190 boy var orda rahatım.

sigara yok
en iyi koltuk şüphesiz 10f dir.

i.hizliresim.com

10F tabi ki.

Sigara yok evet ama geçen 4 saat uçarken camı kırıp içesim geldi lanet.10 saat allah kurtarsın kardeş.

orta siradan secersen rahat edersin yanina birileri oturmazsa, ayaklari uzatip yatarsin. pencere kenarinda bu sans pek olmuyor. uzun ucuslar icin boynunu destekleyecek yastik alabilirsin ve bir de dagitirlar mi bilmem gozleri kapatan su bant gibi seylerden uyumak icin.

donanımhaber çek-kupon satışa bakın yardımcı olacaklardır.

ara ara bakıyorum ben ny bilet fiyatlarına, bi türlü gidemedim o ayrı, bana gayet uygun geldi.

çok ölü dönemde 1500 e gidiş dönüş bulmuştum ama o zaman kar fırtınası vs vardı yani.

bence aktarmasız 2000 normal gayet.

Çok iyi, THY'nin 2 bagaj imkanı da vardı eğer değişiklikten etkilenmediyse.
Aktarmayla uğraştığına değmez, uçuştan önceki gece uyumayıp jetlag adaptasyonunu da kolaylaştırabilirsin.

aktarmasız için 2000 normal, güzel bir fiyat.

200 lira farkla aktarmasız gitmek varsa hiç düşünme. boşuna saatlerce bekleyeceksin öbür türlü. film dizi izleye izleye gidersin paşa paşa.
12 saatlik yolculuğun en büyük avantajı tek oturuşta yüzüklerin efendisi üçlemesini izleyip, bittiğinde varıyor olmak.

aktarmasız 2000 güzel bence de, en azından aktarmalı 1800 e göre çok güzel.

Aktarmasıx 2000 civarı çok güzel fiyat. Aktarmasız varken aktarmalı gitmek çok yorucu oluyor. Aralardaki bekkemeler yolu uzatıyor en az yarısı kadar. Aktarmasız 10 saat sürüyor zaten, dönüş de 9 saat.

fiyat iyi sayılır, aktarmasız bence daha zahmetsiz. Türkiye'den direkt uçuşlarda elektronik aygıt taşıyamama uygulamasına dikkat etmelisin.

sadece bir tahmin: spor yaparken akıllı bir saat kullanan bir insan, nabzını vs. takip ederek daha verimli spor yapabilir.

iş hayatındayı eklemeyi unutmuşum :(

Smart watch ile gelen mailleri aramalari telefona bilgisayara bakmadan gormek, alarmlarla toplantilari vs muhtemelen en olasi kullanimlari (is hayati icin)

Bir de kapali alanda kisi konum takibi var tabi.

Fiberoptik teknolojisi. Hem zevkli hem basit konu.

Robot derim ben de. Gelisimi inanilmaz.

elektrikli/hibrit otomobiller.

sanal gerçeklik, elektrikli araçlar, yapay zeka

Torna freze cnc döküm kaynak göster her hayal edilenin ne zorlukla üretildiğini ne emekler verildiğini görsün :)

enpara hesabınız varsa başvurabilirsiniz. vereceklerini zannetmiyorum ama yine de deneyin.

Üniversiteden bir arkadaşım Odeabank'tan kredi çekmişti sanırım, sizin istediğiniz miktardan daha fazlasıydı hatırladığım kadarıyla. Bir de onu deneyebilirsiniz.

enpara vermiyo öğrenciye. kyk da alıyor olsan, üstüne bi dünya tapu da olsa vermiyor. denendi onaylandı.

vermez,

dandik bankalara yönelin tabi

Herhangi bir gelir belgeleyemiyirsan, bordrolu değilsen bile freelance çalışıyorum diye belirtip alabilirsiniz. 1500 lira çok para değil.

hiç bir yer vermez. Öğrenci kredi kartı ile halledebilirsin.

Denedim hiç bir yer vermiyor. Nuvodan alan varmış. Onadada hesap açmak gerekiyor.

new jersey'de yasiyorum. geldiginizde televizyon acik kalsin dizi yerine daha cok gundelik programlara bakin ama. bence bi sure sonra o daha yararli oluyor.

kalacaginiz 3.5 ayda ne yapacaginiza bagli.

1. Turklerle hatta diger oradaki diger yabancilarla bile daha az iletisime girin.

2. Gunun cogunlugunda bolca konua gerektirecek bir isiniz olursa ya da okul konusma gelisir.

3. Insanlar bizi dinlerken Ingilizce seviyemize degil ne konustugumuza bakiyor. Zaten dil ogrenmeye geldigin icin hata yaparsan empati duyacaklar.

anladığım kadarıyla work and travel için gidiyorsun, bende yıllar önce giderken konuşmaktan çekiniyordum ama zorda kalınca kuzu kuzu geliştiriyorsun kendini merak etme. türklerden uzak olayım daha iyi öğreneyim işi yalan olur ben sana şimdiden söyleyim, orada her millet kendi arasında ister istemez gruplaşıyor ve sende doğal olarak türklerden çevre yapıyorsun. bunu kırabilmenin tek yolu yabancı bir kız arkadaş bulup o çevreden uzaklaşmak. klişe bir laf ama %100 doğru, dil dile değmeden öğrenilmez diye :)

dizi olarak sıkılmadan breaking bad, dexter falan izleyebilirsin.

atlantic city eğlenceli yer sıkılmazsın, izin günlerinde araba kiralayıp yakın yerlere gidin.

(bkz: guerrilla marketing) anlat. ilgi çekiyor. kaynak da bol

Mal gibi apple store'da yaptırdığımdan 100 dolara patlamıştı bana. Üstelik eski modelin camını takmışlar, düdük gibi küçük oldu :( buna dikkat et demeye geldim.

en pahalı yerle (apple store hariç) en ucuz yer arasında maksimum 20 tl oynar bence aynı malzeme kullanmaları halinde.

ben olsam en yakın yerde yaptırırım.

mesela ben bağdat caddesinde yaptırdım. kılıf+koruma 50 tl idi.

5s su an gayet iyi durumda ama birkac seneye bye bye demeye baslayabilirsin. butceyi yukseltip iphone se al derim ben.

İkinci el ucuz bir androidle gör işini idareten, us'e gidince de iphone'a geçersin.

Elassar +1 idareten bir sey kullan, usa'dan al ne alacaksan.

Se +1
5s artık alınmaz bu zamanda.

5s alınmaz. Se alınabilir fakat ekranından dolayı alınmaz. İkinci el temiz 6 al

5 ve 5c için destek bu sene kesildi son güncellemeyle. Seneye 5s'de güncelleme almaz.

Www.icloud.com adresinden giriş yapıp ordan bakın rehber görünüyor mu

veya şöyle soriyim bir filmi eleştirmek isteseniz hangisi olurdu?

Karanlıkta Diyalog'u inceleseniz olur mu mesela?