[]

Plastik shot bardağı?

Lazım.Çok lazım.
Nerden buluruz?



 
metro gibi yerlerde bulabilirsiniz yanilmiyorsam ya da starbucks´a gidip sorun onlarda mutlaka espresso kahve icin kücük bardaklar bulunur üzerindeki yazi sorun olmayacaksa orayi da deneyin derim ben.


  • pembeli kiz  (08.05.08 17:55:08) 
tahtakale'de pastane - cafe - restoran malzemesi toptancıları var. bir de onların yanında plastik tek kullanımlık malzemeler satanlar var. oralarda bulursunuz büyük ihtimal.


  • robinbook  (09.05.08 00:48:44) 
[]

Festival kampçıları buraya-sorularım editlendi

Bu sene ilk defa bir festivale (Masstival) kamplı katılmayı planlıyorum. Kamplara çadırlara yıllarını vermiş tecrübeli abilerimden ablalarımdan öneriler bekliyorum.
1-Ne tür bir çadırı nerden almam gerekir? Bu konuda zır cahilim .
2- En çok merak ettiğim şey: festival alanlarında hırsızlık oluyor mu? Çadırın içinde eşyalarımızı (değerli olmayan şeyler)bırakıp çıkarsak bir şey olmuyor mu? Kitlenebilen çadırlar mı var? Nedir?
3- ALta ayrıca şilte sermek gerekiyo di mi? Yoksa çadır satılırken bunu da veriyolar mı? Yanımızda ne götürmemiz şart?

Teşekkür ediyorum öpüyorum :)

 
madem ki soru editlendi. biz de cevabimizi editleyelim.

1- ben festivaller icin dandikten monodome 2 kisilik cadir almistim vaktinde. www.hepsiburada.com

2- asma kilit alin. her ihtimale karsi cadirinizi kilitleyin.

3- mat alin. altiniza serin, rahat edin.

bonus cevap: kucuk el feneri alin. gece lazim olur.
  • trimpot  (05.05.08 12:32:31 ~ 06.05.08 00:18:04) 
2- çadırlar kitlenebiliyor, evet, hatta kamp alanlarında kitlenemeyenini görmedim hiç..

3- alacağınız çadırın kendi zemini olacağını varsayarak konuşuyorum: direk çadırda yerde yatmayı planlıyorsanız serebilirsiniz, onun haricinde temizlikse amacınız her halükarda kirleniyor çadırın zemini, kamp alanının da zeminine bağlı olarak, kasmayın derim. toplarken şöyle bir çırparsınız çadırı olur biter..

eğer arayamayacakları bir yere saklamayı başarabiliyorsanız bir isviçre çakısı götürün, çadırda yaşadığınız bir problemde, ya da genel olarak çok işe yarıyor.

ilk kez gidiyorsanız şu uyarıyı yapayım, ilk gittiğimde en büyük hayal kırıklığım bu olmuştu, aman sabah uyurum demeyin, çadır fena halde yakan bir şey, ve eğer gölge bir yer bulamazsanız sabah güneşi her halükarda yakıyor. gölge bir yere kurarsanız da sırılsıklam uyanabiliyorsunuz, nedendir bilmiyorum..

son olarak, hiç masstival'e gitmedim, çoğunlukla zeytinli tecrübeleri bunlar, masstival koşulları farklı olabilir...

başka bir soru varsa sözlükten mesaj atabilirsiniz..
  • toxxicfox  (05.05.08 17:59:03 ~ 18:20:54) 
1 h2000, 4 RnC tecrubeme gore soyluyorum ki en iyi festival cadiri en ucuz olanidir. o hengamede "ay surasina sey olmus burasina kim basmis, kaziklarimi kim kapmis" hesabiyapmak hos olmuyor.

mutlaka mat kullanilmalidir ve hava ne kadar sicak olursa olsun uste ortmek icin bir pike bulundurulmalidir (ucuz bir uyku tulumu iyi is gorur. gecen sene bim den 15ytl ye almistim sanirim).

hic bir festivalde hirsislikla karsilasmadim. sadece cadirin fermuarlarini kilitledim.

unutmayin ki cadir festival suresince cok cok az zaman gecireceginiz bir yerdir. gece yatince uyuyamazsiniz cunku etrafta mutlaka batak oynayan, kari-kiz muhabbeti yapan, erkek-adam muhabbeti yapan, ve bunlari yapacak baska yer bulamayan essoluesseklerden oturu uyuyamazsiniz.
sabahta bu faktorlerin yaninda gunes sizi pisirir..

özet:
1) en ucuzu
2) zaten festivale gidiyorsunuz, altinlarinizi, hisse senetlerinizi evde birakin. cadirin fermuarini minik asma kilitlerle kitleyip cikin.
3) Mat goturun (yine en ucuzundan)
  • theli  (05.05.08 18:44:18) 
1. en ucuzu. sonucta dagda kampa gitmiyorsunuz. ucuz ve i$inizi gorecek bir cadir alin. hava sicak olur ve cadirin tek i$levi kapali bir yerde uyumayi saglamaktir.

2. hirsizliga hic denk gelmedim. ama cadirdan uzakla$acagim zamanlar fermuarin iki ucunu kucuk bi kilit ile kitledim. yaniniza degerli bi$ey almayin. telefon ve fotograf makinasi alin en fazla. onlari da cadirdan cikarken cebinize atin derim.

3. $ilteyle ugra$mayin.

mat alin kendinize 10-15 ytl arasidir. cadir ile degil ayri satilir. ha bu arada cadir kuracaginiz zemin onemli. yamuk yumuk, rnc gibi tarlada ise yatacaginiz yer icin en azindan altiniza serilebilecek yumu$ak bi$iler goturun.
uyku tulumuna biraz dikkat edin derim. sabah gune$ feci yakiyor ve zaten erken uyanmanizin sebebi de bu yakan gune$. uyku tulumunun ic kismi naylon falan olursa festival ortaminda cehennem azabi ya$arsiniz her sabah.

cadiri kurarken etraftan yardim isteyin. kullanma klavuzuyla ilk seferde harikalar yaratan birini gormedim ben :) iyice gergin olmali yoksa gece yatarken cadirin bi kenari suratiniza kadar egilir her ruzgar estiginde :)
  • dengesiz pamuk  (05.05.08 23:40:07) 
çadır alırken, muhakkak çift katlı olanlarından al. yoksa sabah 9 dedinmi uyanmak zorunda kalırsın, hem de buğulama olmuş bir vaziyette =)

çadırda kaç kişi kalacaksan +1 uygulaması yapmanda fayda var. yani tek başına kalacaksan 2 kişilik, 2 kişi kalacaksan 3 kişilik çadır al. benim gibi rahatına düşkünsen, 4 kişilik çadırda tek başına da kalabilirsin =D

eğer çadır aldığın yerde; çadırların kutusunu açıp bakmana izin veriyorlarsa, çubukların sağlamlığını kontrol etmelisin. zira festival ortasında kırılan bir çubuk başını çok ağrıtabilir.(tecrübe =)

sigara içiyorsan, çadır içinde kullanacağın ufak bir küllük hayat kurtarır.

eğer erkeksen; boş bir pet şişe, gecenin karanlığında, uykunun en tatlı yerinde senin tuvalete kadar yorulmana engel olacaktır. eğer kızsan; üzgünüm =)

herkesin de söylediği gibi asma kilit illa ki bulundur. bunun dışında ampullu olanlardan değilde; ledli olanlardan bir fener edinirsen çok rahat edersin. genelde kesici/delici alet sokmak yasaktır ama, ufacık miniminnacık bir çakıyı çaktırmadan sokabilirsen işine yarar.

ben şu ana kadar hiç mat kullanmadım ve hiç de eksikliğini hissetmedim. gerçi ben biraz "ölü uyuyanlar"danım. uykuda mekan seçimi konusunda titiz isen, mat kullanaman yararlı olabilir.

birçok çadırın dış tarafında; çadırın zemine temas ettiği noktalarda ağırlık koymak için boşluklar bulunur. bu boşluklara bulabildiğin büyük taşları yerleştirmen seni çok rahatlatacaktır. aksi halde, her kuvvetli rüzgar dalgasından sonra, kazıkları ve ipleri tekrardan düzeltmek zorunda kalırsın.
eğer aldığın çadırda ağırlık keseleri yoksa; çadırın zemine temas ettiği yerlere kum yığarak da aynı etkiyi oluşturabilirisin.

bir de; kapısında aynı zamanda sineklik bulunduran çadırları tercih etmen iyi olabilir. sinekliği olmayan bir çadırda sıcak gece geçirmek çok bunaltıcı oluyor gerçekten. çadırın kapısını da rahatça açamıyorsun zaten. içerde sıkışıp kalıyorsun.

ağaç, tente vb bişiler görürsen, direk çadırı onların yakınına kur. şanslı isen, sabah güneşinin geliş açısı, sana mükemmel bir gölge yaratabilir ve saat 10-11 e kadar mışıl mışıl uyuyabilirisin.

hmmm.. bunlardan başka aklıma bişi gelmiyor. geldikçe yazarım buraya. evet efendim yaparım ben bunu =)
  • punkertifo  (06.05.08 03:41:05) 
çadırda asla değerli eşyalarınızı bırakmayın. asma kilit asmanız ise çadırda değerli eşya olduğu konusunda hırsızı daha da şevk edecek, bu sefer çadıra zarar vermek pahasına içeri girmeye çalışacaktır. bana kalırsa çadırda değerli eşya bırakmayın, hırsız çok gireceği varsa içeri girer, matınızı donunuzu görür geri çıkar. bu olay gerçekten başımıza geldi. hırsız bu sefer madem ki kilitli, içerde bişey var diye düşünüyor herhalde.


  • karapolisnas  (06.05.08 15:47:31) 
Mat veya şilte yerine deniz yatağı da önerilir.
ucuz, süper hafif, taşırken de yer kaplamaz. matlar o kadar da rahat değillerdir ama deniz yatakları iyidir.
tabii zemin yüzünden patlamamalarına dikkat etmelisin. benim 2 kişilik yatağım vardı şişme, onu götürüyordum. polar battaniye falan ev gibi oluyor valla.

bu arada çadır ucuz olsun diye ufak alma sakın. kimse sana başkasından daha fazla yer kaplıyorsun diye bir şey diyemez.
iki kişi kalacağız iki kişilik alalım deme. hatta satıcılar "abi bunun üstünde bile yazıyor iki kişilik" deseler de inanma. +1, hatta iri adamlarsanız +2'ye kadar gider.
bazılarının yalnızca kapısı bazılarının da hem kapısı hem de penceresi var. o pencere sabah uykuna 2 saat daha ekler kafadan. iki saat az deme, bu uyuyacağın süreyi %50 ile %100 arttıracak demektir.
doğa sporları satan yerlerde çok abartılı olabilir çadırlar. büyük marketlerde bulunabiliyor özellikle bu mevsimde.

çadır kilitleme dediğin şey iki fermuar tutacağını birbirine ufak bir kilitle sabitlemek oluyor.
ufak bir kilit asabilirsin.
  • burfak  (06.05.08 17:45:15 ~ 17:47:28) 
1) ben carrefour'dan 50ytl'ye çadır+mat+çanta+uyku tulumu gibi bir takım almıştım inanılmaz şanslı olarak. çadır 1,5 kişilik yalnız. eşyalarla beraber dip dibe uyumak eşyasıyla gömülmüş gibi hissettiriyor insanı, o yüzden benim çadır her zaman eşya deposu olarak kullanıldı, ben de arkadaşlarımın çadırlarında kaldım. dolayısıyla geniş bir çadır almanı tavsiye ederim, hatta festivallerle olan geleceğine inanıyorsan kendi yağmur koruma naylon şeyinden olan 2-3 kişilik bir çadır tercih etmelisin.
2) 4 yıldır hiç bir şeyim çalınmadı, zaten etrafta sürekli insanlar olduğundan kimse kilidi kırıp veya çadırı yırtıp içeri girmez. en küçük boy kilit al mümkünse, büyük olanlar çadır fermuarlarının deliklerinden geçmeyebilir. kilit işini son güne bırakırsan istiklalin sonunda tophaneye giden yokuş yolun başlarında bir kilitçi var, hep ordan aldık biz.. aklında bulunsun sadece.
3) çadırın altına hiçbir şey sermedik biz şimdiye kadar, uyku tulumunun altına koyduğun mat yetiyor zaten. 10ytl ye kullan-at dandik matlardan alabilirsin. çadır aldığın yerde muhtemelen vardır.
  • the rain baron  (07.05.08 13:49:37) 
soruların dışında olucak biraz ama yağmur yağarsa önemli olan poşettir bol bol poşet götürün orada bulurum demeyin binlerce kişi bulmaya çalışınca kalmıyo. çamur filan olduğunda ayaklara geçirildiğinde çadırı rezil etmez.


  • flate  (08.05.08 03:16:50) 
Herkese çok teşekkürler.
Sonuç olarak:
* karfurdan ucuza 3 kişilik çadır alıyorum
* mat alıyorum
* kilit alıyorum
* ayağıma poşet geçirip elime fener alıyorum

:)
  • felina  (08.05.08 10:49:56) 
felinaaaaaaaaaaaa... umarım hala kombine + kamp biletin vardır:)


  • ezgi  (02.07.08 12:30:20) 
pilet yok pilet yok satıldı :)


  • felina  (03.07.08 15:26:49) 
[]

Motivational letter

Öle bişi lazım bana. Yazmam lazımmış yani. İş, uluslararası bir otomotiv firmasında denetçilik. Mektubun başında işten ve işin ne kadar süper olduğundan ve bu işe girmek için kaldırımları yalayabileceğimden bahsetmek zorunda olmak ne kötü yahu. Şöle adam gibi tavsiyeye ihtiyacım var. Bi el atıverin yav.




 
Bu tip mektuplari yazmanin en kolay yolu iyi orneklerini okuyup hemen sonrasinda yazmaktir. Yalniz ornek mektuplardan fazla etkilenmemeye dikkat etmek lazim.

Google'da motivational letter diye aratinca hem ornek hem de yazma tavsiyeleri cikiyor.
  • wpi  (24.04.08 16:13:48) 
[]

Yokluğunda kaç damla gözyaşı eder adın???

Abi bu ne demek yahu biri bana açıklasın allahaşkına. Herkesin duyar duymaz kendini yere atıp ağladığı bir cümleymiş sanırım. Sözlükte de okudum. Şarkıyı beğenmedim söyliyim, duygu pornografisinden iğrendiğimden fazla acıklı geldi bana. Yazdım da zaten. Herkes kötülemiş. Şeyini numarasını veriyim siz de kötüleyin:#11246061
Neyse, ben moron olduğumdan olsa gerek hiçbi bok anlamadım bu cümleden. Bende mi bir anormallik var yoksa bu adamlar ilgi çekici olsun diye zorlama kalıplarla şarkı sözü mü yazıyorlar?
"Ay sözlere bak yaa uffff" diye ağlaşan bir arkadaşıma "Bu ne demek allahaşkına ben anlamadım" dediğimde uzaylı görmüş gibi öylece baktı bana. Çok ciddiyim anlatın yaa.


 
O kişinin yokluğunda, o kişinin adını her sayıkladığında geçen zaman aralığında, o kişinin gözünden düşen damla sayısını; kendi iç dünyasında hüsn-i talil ve tecahülüarif edebi sanatlarıyla ilintileyerek sorguluyor. Her şarkı satırını böyle yorumlasak roman olurdu heralde.


  • ermanen  (09.11.07 16:39:42) 
ahahahhaheheheheheh aylardır merak ettiğim şey de buydu abi benim eheheh.hakketten ya, '' şarkı güzel değil ya o kadar'' dediğimde duygusuz ayı sıfatını yiyorum ehehe hakketten ne demek ya cezmi ersöz müsün nedir yani


  • x factor  (09.11.07 16:56:38) 
şarkıların sözlerine pek takılmam, o yüzden sözleri hakkında kafa patlatmıyorum. duygusuzlukla alakası varsa taş kalpli olmam lazım :)

soruya gelirsek cümleden anladığımı anlatmaya çalışayım.

burada seslendiği kişiye "gözümdeki değerin ne" diye soruyor. cevabı da içinde aslında : "en fazla bir kaç damla".

şarkının tamamına bakarsak aslında kendini kandırma cümlesi olduğunu görüyoruz, özlediğini belirtiyor ama sonra "kedi uzanamadığı ciğere pis der" hesabı bu lafı ediyor.
  • kimlanbu  (09.11.07 17:41:04) 
ermanen arkadaşım, senin yorumun bu şarkıyı dinleyenlerin yazanların toptan hissiyatına tercüman oldu fikrindeyim :)


  • felina  (12.11.07 16:09:48) 
şöyle bir olay olsa:
şarkı "damla" veya "yağmur" adlı bir hatuna yazılmıştır.
şimdi söz yazarı açısından düşünüyoruz, adam illa bu ismi bi yere sokucak. o da "sen yokken adını hatırladıkça ağlıyorum" demeye çalışarak bunu yazmıştır. "gözyaşlarım büyüyüp yağmur oluyor" veya "damla damla gözyaşı" diyerekten de hatunun ismini buralara bi yerlere sokmuştur. ya da sokmamıştır. ne de olsa bir çinli filozof "sensiz ısparta'ya dargınım" demiş. konuyu derinlemesine incelemek, biraz daha araştırmak lazım.
  • charut  (28.02.08 23:45:15) 
[]

Kamu kurumlarında çalışanlar, bilgisi olanlar-Dışişleri, Sayıştay

Özellikle dışişlerindeki hiyerarşik yapının çok katı olduğundan bahsediliyor. Tam olarak ne kastediliyor? Misal ben bir idari değil de meslek memuru olarak MFA'de çalışıyor olsam ne tür azaplar beni bekler? Meslek memurlarının mezun olduğu okulların dağılımı nasıldır? GÜ 1. sırada diye biliyorum. İİBF mezunlarının oranı nedir? Dışişlerinde çalışan ya da bilgisi olan (sallamasyon ya da kulaktan dolma olmasın lütfen rica ediciim) arkadaşlar bi yardımcı olursa sevinirim.
Ayrıca Sayıştay sözlü mülakatları ne kadar sürmektedir ve orda bizi ne gibi azaplar beklemektedir? Sayıştay denetçisi bir insan evladı arşivde tozlu çuval açarak mı ömrünü tüketir? Genel olarak nasıl geçer iş yaşamı?



 
memurlar.net forumunda bunlarla ilgili bir suru baslik vardi hatirladigim kadariyla oradan ogrenebilirsin..


  • alpinsamuray  (23.07.07 11:28:17) 
Ordakilerin hepsini okudum, çoğu geyik. Bana içerden adam lazım :)


  • felina  (23.07.07 12:13:12) 
[]

Yurtdışında okumak

Efenim benim merak ettiğim bir şey var ve bunu gubidik bir soru haline getirip sizlere sormak niyetindeyim.
Bu yıllarca amerikada oku oku bitiremeyen tipler var. Napıyo onlar orda o kadar sene? Yani yaş olmuş 30 adam hala üniversite okuyor. Daha da yüksek lisans yapacak yok doktora yapacak. Sıkılınmıyor mu öğrencilikten? Hande Ataizi ağzıyla sorayım : bu yaşamı nasıl efort (afford demek istemiş herhal) ediyorlar? Bunların hepsi baba parasıylan mı oluyor nasıl oluyor?
Misal ben 27 yaşındayım 4 yıldır eşşek gibi çalışıyorum Türkiye'de. İmanım gevredi. Bakıyorum adamlar hala öğrenci. Ben de öğrenci olmak istiyorum ya. Çalışmak istemiyorum abi. İtalya'da sanat tarihi masterı yapıyorum ayağına esmer yakışıklılarla fink atmak istiyorum. Nasıl oluyo bu işler?

Yanlış anlaşılma olmasın notu: Hepiciğine Allah zihin açıklığı versin, kimseyi irrite (rahatsız demek istedim herhal) etmek istemem. Böle bi hasetle karışık merak sonucu şeyettim.

 
yazları ve okul zamanı boş günlerde filan eşşekler gibi çalışıyor birçoğu.


  • robin  (21.05.07 18:03:16) 
bir kismi ebeveynlerinin destegiyle ayakta duruyor. bu bir kisimdan bir kismi gercekten egitim icin ugrasip, basaramayanlar, bu nedenle yasi ilerleyenler. bir kismi ise amerika'dayim, param var, ortam super, hayatimi yasarim diye dusunenler.
bunun disinda lokantalarda, araba tamircilerinde, berberlerde calisip, kazandigi parayi okula yatiran diger bir grup var. abd'de zaten ogrencilerin calismasi garip karsilanan bir sey degil, hatta bu bircoklari icin gurur kaynagi. kendi ayaklarinin uzerinde durduklari icin. bu ikinci grubun okulunun uzamasi da dogal nitekim cok kolay degil hem calisip, hem egitim gormek.

  • papado  (21.05.07 19:41:18) 
amerika kısmını bilemiyorum fakat okul kasıyodur mutlak.ben almanya'da ögrenciyim tatil vermeye gerek duymamıslar hic.sınavlar ders zamanlarının aksine tatillerde yapılıyor.son sınavınız bittikten sonra 5 gün kalıyor okulun tekrar baslamasına.aynı şey kışın da geçerli.adamakıllı tek tatil noel dönemi.
bir de şu var aynı sınava maksimum 2 yazılı girme hakkı var.geçemediğiniz takdirde 1 sözlü sınav hakkı veriyorlar.o da olmazsa şut geliyor inceden.
ha bir de avrupa ülkelerinde şöyle bi durum mevcut.liseyi bitiren öğrenciler bi iki sene ya tatil yapıyor, dünyayı geziyor.ya da çalışığ para kazanıyor.ondan snra başlıyorlar okula.bunun etkisi de var mutlak.
  • vampyria  (21.05.07 21:59:23) 
ogrenciyken calisilan islerde eyalet ve isine gore net 5~10 USD/saat kazanilir.. gidilen okulun faturasina gore haftada 5~45 saat arasi calisir pek cok ogrenci. babasi para gondermeyen ABD'li ogrenciler de dahil buna, sadece yabanci ogrenciler degil.


  • 507  (22.05.07 01:11:53) 
Okurken çalışmak süper bişi evet. Aynı şeyi ben de yaptım. 16 yaşımdan beri kendi paramı kendim kazanıyorum. Yabancısı değilim yani. Öyleyse bir sonraki sorum İtalya'daki okullarla ilgili olacak :P
Herkese teşekkürler.

  • felina  (22.05.07 09:50:23) 
italyada ekonomi - bankacılık üzerine bir master programı var. 20.000 euro gibi bir burs veriyor. onu bul oku yaz çiz şartlat uyuyorsa git. millet bu gibi burslarla voleyi vuruyor


  • winsome  (22.05.07 11:48:06) 
bir önceki cevabımda bahsettiğim italyadaki 'Yeni Avrupa'da Bankacılık ve Girişimcilik' master programı hadisesi tam olarak şu:

kariyerim.milliyet.com.tr

şu ise orijinal sitesi www.masterbe.com
  • winsome  (22.05.07 11:51:43) 
Ders çalışmaktayken adam gibi çalışılıp, kasarak, güzel bir burs kazanılır. Sonra o bursla, hiç part-time yapmaya gerek kalmadan, aileden para istemeden, doktora bitene yani eşek kadar olana dek paşa paşa okunur da research de yapılır, kendine vakit de kalır hayat da çok güzel yaşanır. Misal bu satırları, Japon Hükümeti'nin sponsorluğu altında yazmaktayım :) (bkz. Monbusho)


  • mansursah  (22.05.07 12:04:28) 
[]

Creative MP3 çalar tamiri

Ekim gibi amazon.com'dan aldığım Creative Zen Micro Photo 8 gb süpersonik muhteşem mp3 çalarımı bir tanıdık vasıtasıyla Türkiye'ye getirterek kargo masrafından yırttım ama daha doya doya dinleyemeden elimden yere düştü ve bozuldu. Şimdi şöyle, önce ekranı hafifçe karardı sonra tamamen gitti. Ekranda hiçbi halt göremiyordum. Buna rağmen müzik dinlemeye devam ettim. Fekat radyo dinleme ve foto gösterme özellikleri nanay tabii. Bir gün şarj etmek için notebooka bağlayınca alet açılmadı üstelik notebook aleti görmemeye de başladı. Burda bir iki servise sordum 100-150$ fiyat verdiler. Sonuç olarak elimde patladı. (nazar değdi biliyorum) Napıcam ben bunu? Amazona mail attım yollayın edin dediler ama kaça patlar bu bana? Amerika'da olup da yakında dönecek olan var mı ona mı yollasam napsam? Bi akıl.




 
ben de aynı sorunu muvo2'yle yaşıyorum. içindeki hafıza kartını değiştirip üstüne bi firmware kurmak sorunu çözecek sanıyorum ama garantisinden feragat etmen gerekiyo. istersen değiştirdiğimde sana da sonucu bildireyim.


  • atomant  (18.05.07 11:14:28) 
yere düşürme problemi olmasa idi firmware update yap derdim. bazen firmware 'niye bilmiyorum' kendiliğinden uçabiliyor. yeniden yüklenince düzeliyor alet.


  • can see  (18.05.07 23:13:15) 
[]

Hangi Divx Player?

DVD playerim eskidi. Fayda/Maliyet eşiti sonsuza yakınsayan bir alet alasım var. Film seyrederken beni kanser etmesin, rahat kullanımı olsun, fiyatı da ona göre işte. (80 ytl'ye güzel aletler varmış diye duydum he mi?
Tech geek değilim önerileri ona göre şeyedin ltf pls tşk öptm bye.



 
philips - dvp5960

edit: 80 liralik degil yalniz =)

ama cok guzel... kullaniyorum...
  • katafalk  (17.05.07 14:58:22) 
vestel tavsiye etmiyorum.aklında varsa o seçenek bence çıksın yani =)


  • atrin  (17.05.07 20:12:20) 
LG aldik biz bi tane. 139ytl idi, teknosa'da.


  • zkurmus  (17.05.07 21:18:55) 
daha once de benzer bir soru olmustu aynisini tavsiye etmistim. voxline teknosalarda 90 civarina satiliyor. her birseyi okuyor. güzel bir cihaz. kumandasi dandik görünüyor. aldanmamak lazim.


  • atmacaged  (17.05.07 22:28:06) 
Ben de boş durmadım, araştırdım. Voxline'ın fayda/maliyet oranı sonsuza yakınsıyor. Sanırsam az sonra Doğubank'tan alacağım.Tşk.


  • felina  (18.05.07 11:16:33) 
Doğubank'ta 300ytl'ye LG ev sinema sistemi gördüm. Garantisi de var. Ucuz değil mi bu? Divx playeri bir kenara bırakıp bunu mu alsam? LG hakkında fikri olan?


  • felina  (18.05.07 15:01:44) 
philips dvp5960 kullanıyorum ve memnunum. olumsuz yönü dts desteği olmaması.türkçe altyazı sorunu da çözüldü.


  • tirt star  (24.05.07 01:57:53) 
Doğubank'taki 300 liralık LG ev sinema sistemini aldım memnunum belirtiyim.


  • felina  (12.11.07 16:11:34) 
[]

Şarkı söylemeyi öğrenebilir miyim?

Bugüne dek hiç söylemedim. Ama bazı şarkıları dinlerken böyle çok fena gaza geliyorum ben de öyle şarkı söyleyebilmeyi istiyorum. Ama evde yalnızken ya da banyodayken bile denemedim. Kendimi yanılgıya düşürüp toplum içinde küçük de olsa herhangi bir denemeye yeltenmemek için. Sonunda sağlam rezil olmak var.
Kulak desen sıfır bana göre. Ama şu elle yaptırılan ritm şeyleri var ya, hah işte onlarda çok başarılıyım.

Ne diyosunuz? Bana şarkı söylemeyi öğretebilecek bir babayiğit çıkar mı?

 
size a$k lazim.


  • notorious  (16.05.07 11:45:46) 
zirveler?


  • felina  (16.05.07 12:58:18) 
(ara: karaoke zirvesi)


  • yersen  (16.05.07 12:59:53) 
karaoke? makara yapmak değil güzel şarkı söyleyebilmek istiyorum.


  • felina  (16.05.07 13:16:54) 
şan dersi almayı denesen? benim bildiğim mutlaka bir katkısı oluyor, az da olsa.


  • aysegulnazcan  (16.05.07 15:11:02) 
bence önce pcye fena olmayan bir mikrofon ve iyi bir kulaklık takıp kendi kendine şarkı söyle... böylece kendi "gerçek" sesini duymuş olursun. ses oalrak kulağın kötü deolsa kendi sesinin uygun olup olmadığını bu şekilde direk anlarsın... sonrasını bende bilmiyorum ama... kolay gelsin...


  • dirk pitt  (16.05.07 15:56:24) 
profesyonel bir şan hocasina basvurmani oneririm.

hem sesine hem de kulagina bakip bilgi verebilir sana piyano basinda.
  • la traviata  (16.05.07 16:52:55) 
tavsiyem: zeki müren dinlemeniz ve şarkıları onun gibi söylemeye çalışmanızdır.
örn. eskimeyen dost ve ayrıldık işte albümündeki eserleri onun gibi söylemeye çalışın, hakikaten şarkı söyleyişinizde bir değişiklik olduğunu göreceksiniz.

  • tabudeviren  (16.05.07 17:30:06) 
Zeki müren taktiği çok etkilyici. Hemen deneyeceğim.

La traviata, bu işi sen üstlenmeye ne dersin :p
  • felina  (16.05.07 22:18:06) 
profesyonel deneyimli bir hoca ustlensin derim : )


  • la traviata  (18.05.07 16:52:16) 
12   « Önceki Sonraki
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.