Ekşi Duyuru

fr.wikipedia.org

Jean-Claude Trichet
:p

Grand economist diye birşey olduğuna inanmıyorum fakat,

jean-baptiste say
leon walras
antoine augustin cournot
jean-baptiste colbert

şimdiki zaman için

christine lagarde
dominique strauss-kahn

en.wikipedia.org:French_economists

fizyokratlardan françois quesnay vardı bi de

1. Karaköy Karabatak bu konuda 1 numara olarak bilinir, sakin katları vardır isteseniz de ses çıkaramazsınız.

2. salt galata'nın kütüphanesi çalışmak için dip düşürücüdür, inanılmazdır. hali ile kütüphane olduğundan sessizdir de. gidip yaşamak lazım o kadar güzeldir.

3. bahçeşehir üniversitesi gibi okullar kütüphanelerine eğer öğrenci kartınız varsa başka okul öğrencilerini de alırlar.

ailecek outlet ihtiyacımızı optimum'dan karşılıyoruz.

viaport

kardeş. bayrampaşa da mavi jeans ve rodi moodun fabrika şatış mağazaları var akla hayale gelmeyecek kadar ucuz özellikle de rodi mood mağazasında pişman olmayacaksın.

bayrampaşa akvaryum alışveriş merkezine çok yakın orayı internetten bul mavi jeans ve rodimood fabrika satış yerlerini kime sorsan gösterir.

ilk önce dediğim yerlere git gerçekten çok ucuz. bazı ürünleri defolu bazıları seç 30 liraya 2 kazak 1 polar bir gömlek aldım 2 gün önce.

eczaneler 7 ye kadar açık olur ama o eczanenin bir ayrıcalığı varmıdır bilemem

rebul dediğiniz demirören avm den hemen önceki ise pek çabuk kapatıyorlar.
gün karardığında kapalı oluyor hep.

eczaneler yediye kadar açıktır- nöbetçi değilse şayet.

verdiniz mi öğrenci belgesini?

verdim "ilk defa" geçen hafta. sanırım geç vermişim ..

+2 günlük part time sigorta girişinin etkisi olurmu?

www.eksiduyuru.com

???

borcun yokmuş abi demekki. biri de benimkini yanıtlasa.... ne yapıcam ödeyecek miyim bu parayı? geçen yıl da öğrenciydim ben..

bibligen.

gallica
gallica.bnf.fr

manybooks.net

burada 1400 adet kitap var

ee truman show olur bence.

daha önce de bi duyuruda cevaplamıştım:

komedi ve goruntu benzerligiyle:
fear and loathing in las vegas

konu bakimindan benzerlik (televizyonculuk sektoru ile ilgili):
network

edit: trainspotting de benzer öğeler gösteriyor, andırabilir ucundan.

karar vermeyle alakali; thank you for smoking

msj attim.

tecrübelerinizi aktararırsanız sevinirim diğer arkadaşlar.

benzer tecrübeleri olan varsa bir aydınlatıversinler yahu..

beşiktaş, üsküdar ve mecidiyeköye ancak günün belirli saatlerinde 1 saatten kısa bi sürede ulaşım.

25 senedir beykoz'da ikamet ediyorum. burası emekli bi insan için dünyanın en güzel yeri olabilir ama sözlükçülere tavsiye etmem.

sevgiler.

Orgazmik? Hımsh sigara icen bol bol

aynen bol bol sigaraya vurcan.

sigara içmem. viski belki. başka?

karamel ye.

sadece ses tonu değil olay. diksiyon, dublaj tekniği vb. dublaj yapanlar bir süre sonra gündelik hayatlarında da aynı diksiyon ve tonda konuşmaya başlıyorlar diye tahmin ediyorum. şunu bi izle bence : www.youtube.com

sabah işe gitme saatlerinde vapur var.
saat kaçta nereden nereye gideceksin?

malatyalı tuncay diye geçiyor disko kralına falan çıkmış. o günün program kaydını bulursan bi ihtimal soyadını söylemiş olabilir.

severim ben de.

bu arada kız çok güzel..

birkaç ay önce youtube'da 90lar gezintisi yaparken keşvetmiştim.
aptal bir gülümse belirdi yine yüzümde..
ergenler 90'ları ne bilsin? YAZIK onlara ki 90'ları yaşayamadılar.

ben bu parçayı yayınlandığında değilde daha doksanların sonuna doğru dinlemiştim az biraz anlamışım ki dertli bi havası olduğunu bilirdim.

ben de severim.

Shame (2011)

(bkz: american psycho)

patronu ile evlenmek isteyen sekreter gibi film mi aranırmış.

(bkz: entourage ) tam sana göre.

dizi olmasın ama.

match point de olur sanki..

moneyball

para asla uyumaz'mıydı adı? michael douglas, shia labeouf

kariyer basamaklarında en üst seviyeye çıkmak, büyük bir şirketin sahibi olmak

kapitalizmin zirvesinde olmak.

yükselme devrini tamamlayıp duraklama devrine girmek.

iflah olmaz bir emek sömürücü olmak.

dünyaya çok yukarıdan bakmak.
insanlara çok yukarıdan bakmak.
gibi şeyler de olabilir.

işte bu klarnet severler :

soundcloud.com

www.filedropper.com

Bulun şu şarkıyı 44. defadır dinliyorum aklıma takıldı uyuyamıyorum.. :(

ziynet sali - amman kuzum

www.youtube.com

amman kuzum diye bulursunuz.ziynet sali türkçe versiyonuyla çıkış yapmıştı.

dizinin yeni bölümünün hemen ardından aynı bölümünün tekrarını veriyor olabilirler. benim de başıma geldi daha önce. sakin ol ve o kumandayı yere bırak.

kaçıranlar için tekrarını verdiler... ama biraz fazla erken oldu sanki..

shift+space, shift+ctrl+aşağı ok, delete

seçiyorum dediğin gibi.. delete dediğimde bir şey değişmiyor ...

allah allah ya..

delete değil de hücre sil yapmanız gereken...
16dan sonrasını seçin. (shift ctrl aşağı ok ve sağ ok)

ctrl - ya da işte sağ tık sil. içeriği temizle değil.

excel bir tablo editörü olduğu için onun satır fonksiyonunu sınırlayamazsın diye biliyorum.
tablodan tüm klavuz çizgilerini kaldırmanı sonra sadece ilk 15 satıra tabla çizmen en mantıklısı sanırım. o da görünüm menusünden kalkıyor.
kolay gelsin.

ilk 15 satırı kopyala başka bir çalışma sayfasına yapıştır. diğer çalışma sayfasını da sil.
yada dosyayı yolla halledip göndereyim.

çünkü insan yalnız yaşayamaz.yalnızlık bazen iyi gelir insana ama herzaman olmaz.başka insanlarla kaynaşmak,konuşmak topluluk içinde bulunmak lazım.yoksa bi süre sonra kafayı yeriz :)

bilemiyorum ama beyni etkiliyor bir sekilde. cunku yalniz kalan insanlarda bir sure sonra psikolojik sikintilarin bas gosterdigi, sosyallesmenin yine bu tur rahatsizliklari azalttigi gosterilmis. mekanizmayi bilemiyorum ama.

Delirmemek için sosyalleşiyoruz cevabı geldi.

Peki toplum içinde takındığımız maskelerimiz midir bizi akıllı kılan?

Nedense sosyal hayatta herkes samimiyetsiz gelmeye başladı.

yanlış anladınız.asosyallik insan doğasına aykırı :)

nasıl mutluysan öyle yaşa..eleştirenleri siktir et...bir sosyallik tutkusu aldı başını gidiyor bunu diyenlerin de %80 i sulu bira içmeyi sosyalleşme sanan tipler.

zaten sosyal olmak kavramından soğutan da o..

bir şeyler üret..mesela sanatla uğraş ya da bilimle uğraş..bu yönde sarfettiğin çaba kendiliğinden sosyalleştirir ve entelektüelleştirir seni.

katılıyorum orası öyle. ben kitle fikrini almak için sordum.

insan kesinlikle sosyal bir varlık. bundan dolayı sosyalleşmeli ama sosyalleşmenin kalitesi kişinin kendisiyle kurduğu ilişkinin şekliyle de ilgili. ben etrafımda, hem aile hem arkadaş çevresi olsun, fazla sosyal insan göremiyorum. onların sosyalleşme dediği şey aslında toplumsallaşma ve muhtemelen seni sosyalleşme denilen şeyden soğutan da bu yanlış tanım ve bu tanım üzerinden yaşanan ilişkiler.

çok ciddi bir konuya değindiniz.

sosyalleşmenin toplumsallaşmadan farkı nedir?

osyalleşmek istemiyorsan şu an bize soru sormaman, bizim düşüncelerimize ihtiyaç duymaman gerek.
sosyalleşmek demek başka insanlarla iletişim kurmk demektir. başka insanlarla iletişim kurmazsan da delirirsin. delirip delirmemek de akıllı olmakla ilgili değil.
toplum olmadan da sosyallik olabilir.

goldentitan biraz çıtlatmış. ben de ekleyeyim bir şeyler. toplumsallık içtenliksizdir. gerçek anlamda iletişim kurmazlar da iletişim denilen şeyi insanın iletişim ihtiyacından ayrı şekilde kurarlar. kendi iç sesin düşünce dünyan ne kadar zenginse. ne kadar hayata ve yaşamaya inanma çabasındaysan o oranda senin gibi olanlarla canlı bir iletişim ve güzel dostluklar kurabilirsin. toplumsal olma ve sosyal olma arasındaki farkı görmek o kadar da zor olmasa gerek. bugün yığınla ihtiyaç için toplum içinde olmak şart ve bu da yığınla parlak canlı cümle kurmak demek. zamanla bu yapı bizi kuşatıyor ve gerçek iletişimden koparak leyleğin ömrü misali lak lak lak ile geçiyor hayatımız.

10 gün önce aldım yoktu

univeristesine gore değişir o. Yalnış hatırlamıyorsam Bilkent uni. belgelerinde de yazmıyordu..

marmara'da yok.

ankara üniversitesinde yok

devlet üniversitesindeyim ve var amk.

benim danışmanım maillerime 20 dk içinde cevap veriyor, her türlü dersle ilgili/ilgisiz sorunumda yardımcı oluyor, yol gösteriyor, 2.sınıfta yatay geçiş yapmak istediğimde öğrenci işleri 3 kez "bursun kesilmez" dediği halde ve ben danışmanıma konuyla ilgili hiçbir şey söylemediğim halde, yatay geçiş başvurumu gördüğünde beni arayıp bursumun kesileceğini söyleyip, ilgili yönetmeliği gösterip, öğrenci işleriyle kavga bile etmişti.

nispet yapar gibi oldum ama, sizinki biraz şanssızlık sanırım.

sizinkinin şansızlık olduğunu düşünmüyorum, @o degil dee 'nin şanslı olduğunu düşünüyorum :) çünkü danışman hocaları yani akademisyenler prof'lar bu tür idari işleri hiç sevmezler. genelde bir araştırmana bu görevi bırakmışlardır.

okuldaki mailini kullanmamasına imkan yok. tüm kurum içi yazışmalar o adrese yapılır. ihmal ediyordur ya da çok meşguldür.

çok işe yarıyor ancak öğrenciler danışmanların sadece 1 öğrenci için var olduğunu düşündüğünden böyle olaylar oluyor. benim danışmanımın 70 kadar öğrencisi var ve her biri günde en az 5 mail atar kadına. e şimdi o napsın? bi' yandan verilecek dersler, bi yandan öğrencilerin dertleri vs vs vs. özellikle öğrencilerin ufacık araştırmalar ile erişebilecekleri bilgileri dahi çok büyük bir gerzeklik örneği ile danışmanlarına mail atarak sorması onların işlerini zorlaştırıyor.

ayrıca bildiğim kadarıyla boğaziçi'ndesin sen. derslerin çakışıyorsa derslerin sectionlarını değiştirmeye bak. tek sectionlı derslerse çakışma olması neredese imkansız, aldığın dersleri tekrar kontrol et. 1'den fazla sectionı varsa derslerin diğerlerini dene ve programını düzeltene kadar böyle devam et. biliyorum, şu hoca iyi bu hocanın notu bol diye dersler alınıyor ama herkes bunu istediği için o dersler öyle saçmalaşıyor zaten.

ayrıca belirtmek gerekiyor ki her ne kadar biz onlara "danışman" desek de onlar "adivsor". yani böyle bir durumda devreye girip senin yapman gerekenleri yapması gerekmiyor. onun işi hazırladığın programı incelemek ve onaylamak, onaylamazsa düzeltmen için neresinin uygun olmadığını belirtmek ve "akademik" alanda sana yardımcı olmak. ancak unutma, o advisorların en az 40 50 öğrencisi oluyor. bir tek sen değilsin.

Boğaziçi'ndeysen bir mezunu olarak söyleyeyim; bütün advisor'ler öyle. Ama yukarıda da dendiği gibi, derslerinin çakışması advisor'unun problemi değil ki. Ayrıca bugün tüm okulda advisor'lerle görüşme günüymüş, orda oturmak zorunda yani, niye gitmedin?

telefon açın. :/

www.imdb.com

istediğim türde midir bilmiyorum ama o filmde sıkıldım.

www.imdb.com

deminkini hatalı yazdım, düzeltemedim. budur.

sadece bir dönemde bu derslerin 101'ını almak pek de bir işe yaramaz.

Programlamayı bilemem ama lineer cebir ileride akademisyenlik de düşünüyorsan oldukça faydalı bir derstir. İleride saatlerini kurtaracak bir matematik aracı öğrenmek her zaman işine yarar.

@hsg, sektörde gelişmek isteyen için işe yaramaz mı?

Yarar. Finans alanında özellikle yarar. Matematik iyidir. İleride alacağın ekonometri derslerinde de faydası olur, yapacağın yüksek lisansta da.

matmktiksel dusunceye giris veya matematigin temelleri ayarinda matematik ogrencilerin giris dersi olarak okudugu is[pat yapmayi filan detayli gosteren mantiga dayali bir ders olmali onu al en cok isine o yarar.

cunku o dersi aldiktan sonra sikinti yasamazsin, lineeri alsan bile tam kavrayamayacaksin muhtemelen o yuzden temeli al ki istedigini kendin ogren eger ilerde linner kullanmaya kalkarsan muhakkak baska seyler de lazim olacaktir lineerle kurtaramazsin bastan gecekondu ev yerine saglam bir temel at

bahsettiğin şeyler ciddi problemlere işaret ediyor olabilir. morarma yanma gibi şeyler vücudun en uzak yerlerinde olduğunda bu kanın yeterince pompalanmamasına işaret ediyor. 3 ihtimal görüyorum kalp sorunu, damaryolu sorunu ve ayakta da oluyorsa bi ihtimal böbrek sorunu. direk bir dahiliye uzmanına gidip tahlil yaptır derim şimdi sıkıntı yoktur da zaman geçtikçe zor bir hastalık olur.

edit: ben babamda bunun ayakta olan versiyonunu gördüm onda biraz sancı da vardı kan yetersiz geldiği için. o uyuşma morarma olduğunda kolunu hareket ettir derim. ciddiye alınacak bir şey

ciddiye alın hemen nörolojiye görünün.

nöroloji benden mr mı ister?
ya da dahiliye ne testi ister.?

dahiliyede kan+idrar isterler. idrarı da sırf böbrekte ne var bakalım diye isterler. nörolojiyi bilmem

kalsiyum ve magnezyun eksikliği o uyuşmaları yapabilir ama parmaklarda morluk varsa damar tıkanıklığı problemleri de olabilir. önce dahiliye oradan çıkan sonuçlara göre kalp damar ve nörolojiye gidilmeli bence de.

iş başı ve iş çıkışı çalışanlar var bi kaç tane daha. saatlerine sitelerinden bakarsın. başka yok.

boğaz hattında var. ido var bostancı falan.

bostancıda var deniz otobüsü.

haydarpaşadan da kadiköy rıhtımdan da kalkan eminönü-karaköy motorları var

elinde tl harici para olanlar, elinde ürün olan tüccar haricinde HERKES battı.

herkes diyorsun da en çok kimler etkilendi diyorum ben de..
+50.000 TL likit varlığı olan adamlar için soruyorum.

Dediğim çok açık:
elinde tl si olan battı
elinde hammaddesi olan battı
elinde dükkanı olna battı
dövizle borçlananlar batmadı öldü
imkb'ciler bonocular zaten mort
ithal eden battı, ihraçeden battı

Döviz ile ithalat yapıp satanların çok büyük zarar gördüğünü biliyorum ben. buna rağmen dövize bulaşmayıp stoğunda ürünü bulunan satıcıları pek etkilememişti bile. ikinci örneği kendimizden, ilk örneği elektronik eşya getirip satan bir yakından verdim.

O donemde mark ile borclanip bir ev almistik. Kriz olup doviz iki katina ciktiginda yarisini odemis oldugumuz ev borcu iki katina cikti. Dolayisi ile odeyemeyip evi biraktik, kriz nedeni ile odedigimiz parayi da geri almakta problem yasadik. Vs vs. Yani biz batagin yanindan gectik.

küçük esnaf battı. işçi süründü. öldük. seneye yine kriz bekleniyormuş, bu arada. hoş, artık çok muhteşem, fevkalade, akıl almaz kredi kartlarımız var. lanet olsun.

biz battık. bir miktar borcumuz bir gecede çok miktar oldu. küçük işletme sahibi babam. ne var ne yok sattık, sadece işletmemiz kaldı elde. toparlamak 6-7 sene sürdü, toparladık derken... teğet dedi biri!

mudurnu neden batmıştı?

12-9A-11P-11V'den herhangi birine binerek gidebilirsin. bunlardan en sık geçeni 12.

ayrıca kadıköy dolmuşları var çiçekçi'den geçen,, ona binebilirsin.

taksi ise 3-4 lira anca yazar.

yürüyerek yarım saatte. yoksa iskeleden yukarı doğru sağdan yürüyün, sarı dolmuşlarla gidersiniz. sürekli kalkıyo zaten, kime sorsanız gösterir.

"gerçeklerle yüzleşiyor insan er ya da geç" olabilirse o mısra burcu güneş - eflatun. şarkının adı çıkmaz sokaklar..

sopiro +1

"benim gibi" lafı da geçiyor o şarkıda.

www.youtube.com

evet bu!

burcu güneş'miş.. sertab erener'in sesine ne kadar da benziyor..

genelde balkonlara sahip değildirler. darlandırırlar beni şahsen.

altı dolgulu değilse kışın bi taraflarınız donar. ayrıyetten binanın bütün pisliği tozu giriş kata iner diye bişiy de var.

böceği bol olur , cam kapı acık unutursan kedi dadanır.

hırsızlık riski en başta geliyor.
bir de yanlış zeminde yapılmışsa su basabilir.

gece camı açık bırakırsan, çişe kalktığında tuvalette kedinin yattığını görürsün; ama sonra alışıyorsun. kedi de belli bir süre sonra ben çişe kalkmadan gidiyodu.kedi bakmış kadar olursun yani.

çok ses oluyor.millet erken saatte girip çıktıkça apartmana rahatsız olursun

dışarıda oynayan çocukları öldürmek istiyorsun. Sanki yanı başında bağırıyor. Birde balkonun olmaması rahatsız edici. Etrafta bina varsa gökyüzünü göremiyorsun.

rutubette olabilir..genelde ev sahibi kiraya vermeden önce evi boyar rutubeti belli olmasın diye.Sonradan duvarlar dökülebilir.

deprem olursa ve ev çökerse kurtulma şansın %0,028 dir bu oran 3 ve 4. katlarda % 16,239 en üst katlarda ise örneğin 10 katlı bir bine %51,038 dir

muthis bir bocek populasyonu ve gelen gecen arabanin sesi, far isiklari.

-Apartmantdaki bütün kavgaları naklen yayın şeklinde odanda duyulması
-Kedi/fare girer diye içinde bulunmadığın odaların camını açık bırakamamak
-Sokaktaki bütün tozun direk eve girmesi nedeniyle temizliğin ertesi günü koridorda vahşi batı efektleri yakalayabilmek
-Sokakta oynayan çocuklara nasıl hadlerini bildireceğin üzerine kurduğun fantazilerin günün büyük kısmını oluşturmaya başlaması
-Gelin almaya gelindiğinde sanki size gelmişler netliğinde olayları takip edebilmek.

+Evde kitli kalınca camdan atlayıp çilingire gidebilmek
+Ağır yük varken merdiven çıkmak zorunda olmamak
+Ev arkadaşına dışarıdan laf atmak

millet dışarıdan görebilir diye perde açamazsın, binanın önü açık değilse güneşin giriş aralığı da dar olacağı için ev bütün gün karanlık olur.

evde oturup biri ya da bir olay hakkında konuşurken sokaktan geçen biri duyabilir.
"based on a true story"

pencere demirleri ruhunu sıkabilir.

apartmana girmek isteyenler ya da kiralık daireleri sormak isteyenler ilk senin ziline basar.

kirli kanı akıtmak diyorlar ama bana korkunç geliyor.

saçmalık.

var valla dedem yaptırıyor. ilki kupa vurmak zaten yaygın da jilet atma kısmı pek yaygın değil.

(bkz: diren)

sözlükte hakkında sağlıklı bilgi yokmuş, asıl bilgi başlığın şu entry'sinde: www.eksisozluk.com

kan akıtmadan yaptırılması yaygın, şişe çekmek de denir ama kafalara bile yapılan cinsten değil. iğrenç bişey bu..

fiyat kırmak için asla evi tam olarak beğenmeyin, tutucaz artık bakalım falan havasında olun.

biriniz hikayeden ev sahibiyle hemşeri çıksın, rahat edersiniz.

öğrencilere genelde fiyat bindirmeye çabalarlar.çok kişi olacağınızdan ev sahibi bunu göz önünde bulundurarak kira belirler.

öğrenci semtlerine bakmak daha uygun kiralı evler bulmanızı sağlayabilir.

aslında evin beğenilmeyecek bir tarafı yok gibi. ben de dediğim gibi tecrübesiz olduğumdan neresini beğenmesem diye açtım duyuruyu.

Ev kombili ise düzgün çalışıp çalışmadığına mutlaka bakın. Su tesisatında, tuvalet-banyo giderlerinde sorun olup olmadığını kontrol edin (artık edebildiğiniz kadar diyelim). Bir de eşyalı ev tutacaksanız elektronik eşyaların düzgün çalışıp çalışmadıkları da önemli, iki gün sonra bi şeyin bozuk olduğunu fark edersiniz, ev sahibi de siz bozdunuz diye kakmaya çalışır, hoş olmaz. Ev en üst katta ise çatı akıyor mu ona bakın. Bir de alt ve yan komşularınız nasıl tiplermiş onu öğrendiniz mi tamamdır.

güneş görmeyen cephe bulmaya çalışın yada 3 kişi kalacaksanız 2 kişi kalıcaz o parayı kaldıramayız filan yapın

heryere bakıp burdan masraf çıkar diyin şunun şurası yapılacak bnun burası düzeltilecek

gecen bi ilan ciktik, fikir yurutmesi acisindan soyliyim :
hurriyet seri ilan ( tr geneli)
8 gun - 19 kelime
580 kusur lira

teşekkür ederim. istanbul geneli diye bir şey var mı, ne ne kadar olur acaba?

istanbul geneli daha ucuz olur. biz şurayla çalışıyoruz, metninizi yazın arayın. tam fiyat verirler hemen.

www.tuncbilekreklam.com.tr

yemek yapıcaksın başka çaren yok, net.

evde yeme şansınız varsa ekmek - köy peyniri - patates - makarna - pirinç stoğu yapın, peynir ve ekmek dışındakiler çabuk bozulmaz.

3 çeşit yemek 6 TL gibi yerlerde 500 liraya 83 kere yemek yiyebilirsiniz.

hehehe. daha bugün kuzenimle evde yemek yaparak ne biçim tasarruf ettik diye muhabbet ediyorduk. beşiktaşta 4 yıldır yaşayan bir öğrenci olarak sana birkaç tavsiyede bulunayım.

önerilerim:

-sabah kahvaltısı ve akşam yemeğini kesinlikle evde ye.
-gerekli mutfak gereçlerini bir an önce edin.
-pilav, makarna, çorba, et, tavuk vb temel yemekleri hazırlamayı öğren ve üşenme.
-ekmek almayı unutma.
-makarna, ekmek ve pirince verdiğin paraya acıma. en ucuz doymanın yolu bu yiyeceklerden geçiyor. bu yemekleri zeytinyağı, kekik, sarımsak, çeşitli soslar ve konserve garnitür ile tatlandırıp sıkılmadan yiyebilirsin.
-para sıkıntın varsa migros yerine dia'yı tercih edebilirsin. bim'e yakınsan bim'e de gidebilirsin. üçler de fena bir yer değil.
-en önemlisi cumartesi günü semt pazarını kaçırmaman. bütün haftanın erzağını 20 lira civarına denk getirebilirsin. öğrenciyim deyip pazarlık yaparsan her ürünü 50kr-1tl daha ucuza alma şansın da var.

balkan sofrasını bul

evet balkan lokantasını da deneyebilirsin. ucuza birçok yemek çeşidi yapıyorlar. ben pek sağlıklı ve lezzetli olduğunu düşünmüyorum ama bir süre idare edecek bir yer. bir yerden sonra bayıyor.

ev yemeği yap en az 2-3 öğün ye. formül basit:

-soğanı yağda pembeleşinceye kadar kavur
-varsa ve yiyorsan az bi şey kıyma at ve kavur.
-sebze at (fasulye, bezelye, kabak, ıspanak, patates vb.) bi süre pişir.
-sonra salcalı su veya domates, az su ve tuz ekle.
-pişene kadar pişir. arada bir tadına bak pişmiş mi diye.

evde yemek yap, beleş olan hiçbirşeyi kaçırma ikramdır, arkadaş ısmarlamasıdır yolda promosyon dağıtırıyorlardır. oluyor ya yeni ürünleri deneme olarak dağıtıyorlar.

çağlayan'da veriliyor artık sanırım.

artık ücret ödenmiyor.

çağlayana gidin metrobüsle en kolayı hemen alırsınız.

şimdi benim bundan bir 4-5 taneyeihtiyacım var. fotokopi geçerli olur mu?
olmazsa verirler mi istediğim kadar?

unutabilsem

unutabilsem

beyoğlu yerine mecidiyeköy tarafına bakın derim. tam anlamıyla ist'in göbeği, tek vasıtayla ulaşamayacağınız ilçe merkezi yok.

mecidiyeköyün her bi yanı yokuş yahu ..

elmadağ iyidir.

dostum 3 sene nevizade'ye 5 dk mesafede oturdum.. hiç tavsiye etmem.. ilk başlarda güzel.. iki dk. istiklaldesin felan ama sonraları her gece birileri geliyor.. hafta sonu zaten evde oturacak yer kalmıyor. gece yattığında evde biri varken sabah çişe kalkında 10 kişi oluyorlar ve olaylar olaylar yani.. fena yani.. tavsiye etmem bilmiş ol..

ya içki parti geceler bunlar için değil kafa dinlemek için istiyorum evi.
zaten öyle clubber biri değilim.

sorun şu ki beşiktaşa yakın ve ucuz olması gerekiyor.
mecidiyeköyün trafiği ve yokuşları çekilmiyor malesef. :(

abd'de bu işi yapan şirketler var. dna örneğinizi (saç) gönderiyorsunuz, ırk incelemesi yapıyorlar. ama hayli pahalı.

(bkz: The Genographic Project)

www.23andme.com

amerikaya kadar uzanmaya gerek yok. ingiltere de de bu isi net uzerinden yapan firmalar var (www.dna-bioscience.co.uk). hatta gecen haftalarda siparis ettim, geldi ucretsiz dna test kiti. pamuk cubuklara agizdan tukuruk seettirip zarfa geri koyuyorsun ve yolluyorsun. fiyati da 129 pound. henuz geri yollamadim odeme sistemini begenmedigim icin. tum kredi karti bilgilerini (arkadaki 3 rakamli da dahil) yazili olarak zarfin icindeki forma istiyor.

dualardan

gemiciklerden olabilir

hırs

bir ara televizyonda söylüyordu bazı sebzeleri mi ne sıkıp suyunu içiyormuş. tam hatırlamıyorum.

maydanoz suyu öneririm.

arabadan inip uçağa uçaktan inip arabaya gidiyor. kapısını bile kendi açmıyor. ne enerjisinden bahsediyorsun?

modlar cevaplarımı siliyor.

evet hırs.

kapısını bile kendi açmıyor.

evet düzenli ilaç kullanıyordur...

kapasitesiz kapasitesini de zorluyor....

enerji veren ilaçlar mı var biz de bilelim.

bünyeyi sürekli devirli kullanıyor, e haliyle de arada sırada conta yakıyor tabi. bu hastalıklar vs hep bundan ötürü.
bol vitamin bok püsür desteği vardır, başka türlü daha erken iflas eder.
birde adamın programına göre yeme içme ayarlaması, kalorisi bilmem neyi hesaplanıyordur, bunu yicen ye diye.
bi ara lafı çıktı ya altınçilek mi bişi bişi çayı içiyormuş.
hoş zaten şu son zamanda recep abimizin sağlığı iyi değil yani, şuan bakiyeden yiyormuş, ağır şeker hastasıymış.

Okul çıkışları, otobüs durakları, sitelerin araba garaj girişlerine yakın direkler. Ben öğrenciyken oralara yapıştırarak bulmuştum oldukça yeterli sayıda.

o randevu olayi hava civa. bahcelievler metrosundaki akbil burosuna git hallet. sira mira yok.

karaköydeki randevusuz olmaz dedi tüm ısrarlarıma rağmen.
şimdi şöyle bişey var, pasom kırıldı yenisini çıkartıcam.
yalnız,


"Öğrenciler talep edilen belgeleri ve kart ücretini Başvuru Merkezleri'ne ileterek başvurularını gerçekleştirirler." diye bir ibare var.

Para ödüyor muyduk ya kırıldığında?

1.karakoy yogun oldugu icin oyle demistir.
2.evet oduycen.

ne kadar :(

ilk defa yenileyeceksen 10
ikinci ve ucuncuyse 20
4. ve fazlasi ise 40 lira

iett sitesinde para ödüycen yazıyo sanırım fiyatı falanda var ama benimki de geçen sene kırılmıştı randevu almadan pazartekke tarafındaki yere gitmiştim(tünel yoğunluktan randevuya zorluyodur) beklemeden işim yapılmıştı para verdimmi ne kadar verdim hatırlamıyorum ama fazla bişey olsa hatırlardım sanırım:)kaybolmalarda baya sorun oluyo ama kırıklarda falan fazla iş yok.

Beyler yoğun olmayan bir yere gideyim neresi var Üsküdar Beşiktaşa yakın?

uskudar :

Adres : Elektronik Kart Yönetim Müdürlüğü Üsküdar Şubesi Selami Ali Mah. Cumhuriyet Cad. No:48 Fıstıkağacı -Üsküdar/İSTANBUL
Çalışma Saatleri : Hafta içi : 08:30 - 12:30 13:00 - 17:00
Cumartesi : 09:00 - 12:30 13:00 - 17:00
Nasıl Giderim :

Eminonu :

Adres : İETT Merkez Peronlar /Eminönü
Çalışma Saatleri : Hafta içi : 08:30 - 12:30 13:00 - 17:00
Cumartesi : 09:00 - 12:30 13:00 - 17:00
Nasıl Giderim :

Kadikoy

Adres : Elektronik Kart Yönetim Müdürlüğü Hasanpaşa Şubesi Kadıköy/İSTANBUL (Hasanpaşa İETT Garajı Karşısı)
Telefon : 0 216 348 10 00 - 6880 - 6888
Fax : 0 216 325 27 36
Çalışma Saatleri : Hafta içi : 08:30 - 17:00 Cumartesi: 09:00 - 17:00
Nasıl Giderim :

üsküdar yoğun olur mu olmaz mı? eminönü de aynı şekilde?

15:00 gibi gidersen pek olmaz.

pasomu kaybettiğim için geçen hafta karaköy e gittim. arka tarafında 10 dk sıra bekledim. gişeden de 5 dakikada yenisini şıp diye elime verdiler. ben de şaşırdım.

geçen senelerde 3 saat sıra beklemişliğim vardı randevu almadığımdan.

ama rahat artık, merak etmeyin..

transkriptlerde yazmiyor muydu?

öğrenci belgesinde yazar.

Ben lisans okudugum universiteden yazi istemistim disiplin cezasi almadigima dair. Yuksek lisans basvurusu icin gerekmisti sanirim.

öğrenci belgesinde yazmıyor sadece burada burada öğrencidir diyor.

1- Büyük ihtimalle Abdi İpekçi, Bahçeköy ya da Şişli'de yer alan adını hatırlayamadığım yurt gelecektir.

2- Herhangi bir yurda yerleştiğinde nakil istersin ve yer olması durumunda başka bir kyk yurduna nakil olabilirsin. Ama şuan biraz zordur, millet yeni yerleşiyor filan, 2. döneme kalabilir nakil işi.

arabanla mı? yoksa toplu taşıma ile mi?

toplu taşıma ve tabi yürüyerek (:

mesela üsküdar olur deniz yolu ile 10 dakika da beşiktaşta olursun. üsküdar iskelesine olan mesafende 10 dakika olursa 20 dakika da beşiktaş. sabah işe giderken kahvaltını çayını da motorda gemide içersin oh mis. benim görüşürüm bu. fiyatlarda uygundur eğer paranın önemi varsa.

paranın önemi en az zaman kadar var.
ulaşım çözümlerinde sadece iett kullanmak istiyorum ve 2'den fazla araç değiştirmeye yanaşmıyorum.

mesela tavsiyeniz üsküdarsa hangi semtleri uygundur dediğime
, bu semtleri araştırıyorum..

bu arada tercihim avrupa yakasında olması..

yanıtlarınızı bekliyorum.

ortaköy. trafik varsa bile max. 40 dakikada falan beşiktaş'tasın.

başka başka.. şişlide nereler olabilir, sarıyerde nereler olabilir, fatihte olabilir mi, kadıköyde iskeleye yakın nereler bar, efendim bunları belirtebilir misiniz?

üsküdarda doğancılar, salacak buralar iskeleye yakın.

sarıyer'de nereler olabilir bilmiyorum ama şişli'de fulya, mecidiyeköy bunlardan sonra da şişli merkez olur. ortaköy, gayrettepe, kabataş, fındıklı, levent, karaköy, taksim, eminönü olabilir. fatih de olur aslında. özellikle aksaray, fındıkzade, çapa, cerrahpaşa, k.m.paşa gibi semtler uygun.

ama en yakın yerler ilk yazdığım yerlerdir.

sarıyer'i kafadan ele bi kere, o kadar uzağa gerek yok.

trafik olsa da olmasa da en iyi, en temiz ve en rahat ulaşabileceğin yer kesinlikle üsküdar. motorla 10 dk. araba, otobüs falan filana hiç gerek yok.

beşiktaş çevresinde genelde trafik vardır. ortaköy burnunun dibi gibi görünür ama iş çıkış saatinde trafikte harcanırsın.

edit: gerçi sadece iett istiyormuşsun şimdi gördüm. neyse yazdım o kadar silmeyeyim :)

zincirlikuyu ya da mecidiyeköy'e kadar metrobüsle gidin. sonrasını orda sorun.

metrobüse nereden bineyim?

tramvay kullanılabilir mi? daha rahat olacak çünkü..

metrobüsle zincirlikuyu, orda beşiktaş balmumcu yazan taraftan çıkıp, otobüs durağına doğru yürüyüp - merdivenden çıkınca sol tarafta hafif bi 20 30 m uzakta kalır - orda beşiktaş yazan herhangi bir otobüse bin.

altenatif güzergahlar ;

metrobus ıle mertere gel , orda ınıp ustgecıtı gecerek ulusoy tarafındakı tramvaya bınersen senı kabataşa kadar goturecektır. kabatastan sonra ister yuru istersen o dogrultuda bır otobuse bin , 500 metre ,1 km ya var ya yok .. besıktas meydanda olursun.

Neşe Sayles
Oceana

Yasemin Mori.

Ayrıca bu profilde arkadaşınız filan varsa tanıştırıverin kankalar.

hayret, kimse monica belluci dememis.

ikincisini de ekledim. hadi bayanlar beyler aradığımı bulamadım hala.
yasemin mori ve neşe sayles biraz uyuyor gibi aradığıma ama uzun saçlı da olması gerekiyor.

başka fikri olan yok mu... hala aradığımızı bulamadık. : /

mesela şimdi gördüm bu kızı da ...

haftasonu.com.tr

ekonomi dergilerine makale yazilmali

okul dışında ek çalışmalar yap ve tecrübeli insanların tecrübelerinden yararlan...makale yazmakta faydalı olur..tanınırsın.

tam aradığım soru ben de iyi bir ekonomist olmak istiyorum...
Onun için en başta gazetedeki ekonomi sayfalarını mutlaka okuyorum her gün..
Ekonomi kitapları okuyorum, makalaler okuyorum tabı bunlar en baştan başlayan biri için ;)

makaleleri boşverip, okulları disiplinleri iyi anlamaya çalışın. makaleler esnaf içindir, kendi fikrinizi geliştirmenizi engeller.

upupup.
(imza: hep bir ekonomist olmak isteyen inşaat mühendisi)

başka fikri olan?

az prim ödemek, az vergi ödemek, az ödemek.

kimse ondan borç istemesin ya da parası için kullanmasın diye olabilir.

sonra borç para istiyorlar

sigaradan otlanabilmek için.

kıskanılmasın, nazar değmesin. bu içgüdüsel bir şey, aileden geliyor sanırım.

eşim ve ben toplam kazancımızı arkadaşlarımıza olduğundan az, ailelerimize ise olduğundan fazla söyleriz. zira arkadaşlarımızın yanında böbürleniyor gibi olmak istemeyiz. bize göre bunun kıskanılmakla değil karşı tarafın kendini kötü hissetmemesi ile ilgisi var. ailelerimiz ise yaşadığımız mütevazı hayatı pek içlerine sindiremedikleri için, bu çocuklar ne yiyip ne içiyor şeklinde dertlenmesinler diye toplamı azıcık şişiririz. yani eş dost sözkonusu olunca duruma göre değişiyor. resmi beyan konularını bilemeyeceğim.

gıcıklık.

daha dün yalan söyledim. eve yemek söyledim geldi, abi öğrenci misin? ne iş yapıyosun? kolay iş mi? ayda kaç para getiriyo?

sana ne lan ya...m!

"A aa neyine yetmiyor ayol" diyorlar sonra, yardımlarını esirgiyorlar.
Ama yetmiyor gerçekten

mütevazilik

eskiden çocukken babamla pazara gittiğimizde muz, çilek falan alırsak alamayan insanlar da olabilir, canı çekmesin ayıp diye göstermeden taşımaya çalışırdık. benzer nedenden olabilir. bence az söleyenler amacınız ne diye sorgulayacağına, fazla söyleyenler, ne kadar saçma bir iş yaptığınızın farkında mısınız diye sormalıydın.

kendi kendine geçiyor bende de oluyor arada. uzun mu sürdü seninkisi veya sürekli mi oluyor

Sağ mı sol mu, iyi haber kötü haber derler.

vitamin eksikligi,yorgunluk,abazanlık

yorgunluktan oluyor..uyu geçer.

15 dakika gözlerini kapatarak dinlen. İyi gelir.

abdi palas iyidir, ama sorduğun sorular tamamen random. kaldığın kattaki, yanındaki altındaki tiplere bağlı.

bi de çok yüksek kattan oda alma, bok kadar manzara için her gün 7 kat yürümek zorunda kalıyordum, sonunda yurttan çıktım.

yeri muhteşem değil. maçka'da olması da pek doğru sayılmaz. daha çok valideçeşmede, beşiktaş'a gerçekte maçka diye geçen yerden daha yakın. asıl maçka teşvikiye'nin altında, nişantaşı'na çıkarkenki lüks semt. akaretler'in sonundaki caddeden başlıyor. itü binalarının yeri ise sadede ismen bu semtin içinde. hem maçka'da olsa ne yazar, oradaki lüks hayat ve abdi yurdu ancak tezat oluşturur. istanbul'da beşiktaş kadıköy şişli vs semtler insana ortalama bir hayat sunar. muhteşemlik arıyorsanız boğaziçi, ulus, ataköy vs yerler tercih edilmeli :)

biraz yurttan bahsedeyim. bu yurtta kalırsanız bir süre sonra yokuş çıkmaktan bıkıyorsunuz. unutkan bir tipseniz hayata lanet edebilirsiniz. devlet yurdu benim kaldığım dönemde insanlık dışı bir yerdi. 12 13 metrekarelik bir odada dört kişinin kaldığı, tuvalet ve banyonun koridorda, alaturka ve ortak olduğu, odalarda dolap ve komodin haricinde bir şey bulunmayan, giriş çıkış saati, misafir yasağı olan bir yurttan ne beklenebilirse o kadar işte. gürültü, ışık konusu odadakilere ne derece söz geçirebildiğinize yahut odadakilerin karakterine bakıyor. benim ilk düştüğüm odada sabah 4e 5e kadar batak oynanıp sigara içiliyordu. temizlik sabah yapılır. odaların kapısı kilitli olmadığı için temizlikçi sabah zart diyye içeri dalar, ortalığı toza dumana katıp işini bitirir çıkar. bütün bunların o paraya (ayda 90 tl) yine çok iyi olduğunu söyleyebilirim fakat iki üç katını verip daha iyi şartlarda yaşatan bir devlet yurdu olmasını isterdim. bütün bu saydıklarım sizin için "üf bunlar ne ya" tarzında şeylerse çok eğleneceksiniz. edirnekapı ve atatürk öğrenci sitesi'ni 2007 2008 yıllarında dolaşmıştım. oralar çok daha berbattı. sanırım ikisini de yıkıp yeniden yapıyorlar veya yaptılar. abdi renovasyon geçirmişti ben 2007de geldiğimde. 17 yaşında, gerçek hayatla ve özgürlükle ilgili hiçbir bilgisi olmayan saf bir genç için oldukça güzel görünüyordu. zamanla içinde yaşayınca anladım ki ben bir odada dört kişiyle uyum içinde yaşaması mümkün olan bir adam değilim. genel olarak sosyoekonomik durumu düşük insanlar yurtkuru tercih etmek zorunda kaldığı için saçma salak bir sürü insanla muhatap olmak olası. dahası için (bkz: abdi ipekçi erkek öğrenci yurdu/@i ve been mistreated)

yine de moralini bozma. bunlar benim fikirlerim. sen umarım çok mutlu olur ve güzel bir hayat yaşarsın orada. en büyük tavsiyelerim odanı ilk iki, bilemedin üçüncü kattan seçmen ve yurda girerken yangın merdivenlerini kullanmandır :)

ev bulamazsam son çare düşünücem ama ben de senden geri kalmam sanıyorum :/

bana da bir şey gelmedi. beklemekten başka yapılacak bir şey yok.

arkadaşlarıma 2 yılı geçtikten sonra cevap gelmişti.

Ve sonunda yanıt geldi. Çok ilginçtir buraya yazdıktan sonra cevapladılar.

"Sayın İlgili,

Yeni dönem kurs tarihleri MHK trafından belirlenecektir ve bulunduğunuz ilde başvuru tarih önceliğine göre kurs sıranız geliğinde size kurs tarihinden en az 15 gün önce bilgi verilecektir.
Saygılarımızla.."