Ekşi Duyuru

askerlik icin yapacaksan ahmet yesevide yap. nerde yaparsan yap bitirmemen lazim sonucta. ahmet yesevi tarih konularinda da cok yardimci oluyor. kayit silip/yenilemede kaydini gec siliyorlar.

metrobus..uzuncayir duragindan minibus yada 19e

eyvallah sağolasın

İstifa edince paran olacak mı? Evetse istifa et, hayırsa etme!

bazı farklılıklar olmakla beraber benzer bir durumda idim. açıkçası radikal bir karar oldu ama başka bir iş ayarlamadan ayrıldım. şuan yapmayı düşündüğüm mesleğe odaklandım ve o doğrultuda çalışıyorum. maddi anlamda zorlayıcı olabiliyor fakat neden onca zaman kendimi tüketmişim diye düşünüyorum. geriye dönüp baktığımda harcadığım emeğin değmediği aşikar. iyi bir alternatif yaratabileceğinizi düşünüyorsanız-özel durumlarınız elbette önceliklidir-ayrılmayı ciddi ciddi değerlendirin.

Ne yaparsan yap ama iş bulmadan istifa etme.

Profesyonel dünyanın altın kuralları vardır:

Yeni iş bulmadan istifa edilmez.

benim durumum da aslında çok farklı değil ama bende iş bulmadan işten ayrılma diyenlerin düşüncesindeyim.

kenarda seni 4-5 ay idare ettikten sonra bile geriye kalacak paran varsa bas istifayı. Çok yoğun çalışma derim hatta. Başka iş bulmaya odaklan.

Traveller
Kendime yetecek param olacak.

kelepir,mza,keep out
Ya şuanki işim iş bulmama engel oluyorsa?O zaman da mı istifa edilmez? Mesela şuan 10 yıl öncesinin teknolojisiyle iş yapıyoruz ve güncelini öğrenmeden başka işe giremem gibi gözüküyor.Bu açığı kapatabilmem için işten arda kalan bir vakit de yok. Bu durumda düşünceniz değişir mi?

noluyo yaa
4-5 yetecek param olur ama iş bulamayıp pişman olmaktan korkuyor insan.

zorlama bence ayrıl. ipek böceği gibi sadece etrafını sararsın.

İş bulmana nasıl engel oluyor ki şimdiki işin onu anlamadım.

O zaman uyumayacaksın o açığı kapatacaksın.

Ya da bir müddet işsiz kalıp o vakti iyi değerlendireceksin.

ben the body shop'taki hediye setlerinden alıp, güzel bi kutuya çikolata filan da ekleyip kargolamayı düşünüyorum :)

www.thebodyshop.com.tr

Bunları düşüneyim sağolun

1 hafta once falan aciklanir telasa gerek yok sonucta aciklanmadiysa kimseye aciklanmadi

www.yesevi.net!akademik-takvim_1516

akademik takvime bakmak aklıma gelmemişti :D.Teşekkür ederim.

British Side iyidir ve pahalidir. Tum hocalarin ana dili Ingilizce. Turk hoca yok. Ama bu kisilerin hepsi Ingilizce ogretmeni. Diger kurslarin yabanci hocalari genelde Turkiye'de yasayan baska meslekten kisiler.

British side harici cop.Ben de arastiriyordum 3 aydir bayagi.Genel ingilizce yerine toefl kursuna gitme krari aldim.Isim vermeyecegim, bu alternetifi de degerlendirebilirsin.

Neden toefl?
Ingilizce bilginizi arttırmak için daha sistemli bir yol mu sınava hazırlanmak?

google'den kovala. alessiz alan yerler de var. tezsiz uzaktan öğretim yüksek lisans ve 2. öğretimler var. ben meselea sdü'ye yerleştim tezsiz 2. öğretim iktisat bölümü. 830 lira verdim. sadece not ortalamasıyla aldılar.

@vayezikhan
bunu duyduğum iyi oldu araştırıyım.

İstanbulda veya uzaktan eğitim bir üniversitede bilişimle ilgili bir alanda yüksek lisans yapmak için Alese hazırlanmalı mıyım veya ne kadar hazırlanmalıyım bunu öğrenirsem süper olcak.

Ahmet Yesevi Ünv. bakın buraya. genelde askerlik ötelemek için kullanılır. online sistem aöf yüksek lisans gibi bir şey.

Yaşının kaç olduğunu belirtmemişsin.
Ne kadar para kazandığını da yazmamışsın.

Yani eğer sana 10.000 TL verip, hiçbirşey öğrenmiyorsan, belki kal denebilir.

Ama bunun dışında hemen çık. Diğer iş görüşmesinde de açık açık durumunu söyle.

Ben olsam 6 ayı tamamlayıp çıkardım. Şimdiden başla daha bir iyi iş aramaya derim.

daha iyi bir iş ara ama bulmadan da işten çıkma

bence iş ara, cvnde niye 4 ay derlerse dersin, bir bok yapmıyorlardı kendimi geliştiremiyordum vs diye.

Yaş 24 ilk işim.Maaş 2000.Piyasada 2 yıl tecrübem olana kadar iş ilanlarının çoğu bana hitap etmiyor olacak.Uzun süre iş bulamamaktan korkuyorum.Ailem de 1 aydan sonra fln laf sokmaya başlar işten çıktın iş arıyorsun bulamıyorsun diye.Ben de sizin gibi düşünüyorum ama herkes böyle mi yapar diye düşünüyordum.Sanırım bir değişiklik olmazsa 6.ayda harekete geçeceğim.

gizli gizli iş arayacaksın iş ararken de her işe baş vuru yapmayacaksın, işi seçeceksin, şirketi araştıracaksın zaten her başvurduğuna cağırılmayacaksın falan filan.

iş bulmadan kesinlikle iş bırakma. çalışıp iş bak daha iyi veya aynı ücretle geçiş yap.

İş aramaya devam et, iyi bir alternatif bulunca kaç.

benim düşüncem şu: bir kuaför, çıraklık dönemini atlatıp usta bir kuaför olduktan sonra hala bir kuaförün yanında çalışması ne kadar saçmaysa, bir yazılımcı için de durum aynıdır.

bence kendini burdaki iş vasıtasıyla geliştirmeye çaılışıp yavaş yavaş freelance üstünden falan kendi işine geçiş yapmaya başla.

Yok, kapanmaz. 2007 de açtırdığım hesabı kullanıyorum hala

hayır kapanmaz.
ama aldığın nefesten ücret almaya başlar banka.

O sadece maaş için aç talimatı verilen hesap. Şahsınıza ait sizden başka kimse kapatma yetkisi veremez.

performans duzeltme. zira personelini kenara cekip ayagini denk al tarzi motivasyon siken ucuz ve varos firmadan-yoneticiden bi skim olmaz. astina dost, insan olarak yaklasan ve problemlerini cozmek icin cabalayan bir yer bul.

"ayagini denk al" dediler mi sahiden?

evet ayağını denk al dediler.İlk duyduğumda ne yapıyorum acaba işi mi savsaklıyorum dedim.

ihbar olayında 15 gün yerine 1 ay boyunca günlük 2 saat işten muaf olma durumu vardı yanlıs hatırlamıyorsam.
1 ay icinde bulurum diyosan bu yolu deneyebilirsin.

açılmıyor derken açma tuşuna basınca yani telefon açılırkenki titreşim olayı sürekli şekilde oluyor.bootloop diyorlarmış buna.

Recovery modu acabiliyor musun?

akıllı.be de sor

Halletmeyi becerince soruya bakmayı unutmuşum.Belki başka okuyan olur diye yazıyım.

Telefonu Xperia flashtoolda flashmode da açtım.Xperia official firmware indirip onu kurdum ve çalıştı.Yardım için teşekkürler.

Mezun olduktan 2 yıl sonra ödemeler başlıyor.

Puan 3 yil gecerli olduguna gore cok ince hesaplama yapmaya gerek yok. Ayrica sadece ales puaniyla askerligi tecil ettireceginizi dusunmuyorsunuz di mi?

3 sene geçerli oldugu düşünülürse ve ilk girişte istediğin puanı alman garanti olmadığına göre bu ilkbaharda gir bence bir terslik olursa tekrar girme Şansın olur. 70 tl çok ciddi bir miktar değilse senin için. Ki ales te iyi puan alman tek başına yüksek lisans girmene de yetmiyor zaten.

@aydin
tabii o kadar da bilgisiz değilim o konuda :)

@alice
bunu duyduğum iyi oldu.3 sene geçerli olduğunu şimdi duydum.Benim kafamda ÖSS gibi şekillenmişti

Teşekkürler

Aralık sonuna kadar vaktin var diye biliyorum, geçirsen bile kolundan tutup askere almazlar para cezası varmış yanılmıyorsam.

Aile hekiminden sağlık raporunu hemen almayacaksın. Önce askerlik şubesine gideceksin orada bazı belgeler dolduracaksın onlar seni aile hekimliğine yollayacak, raporunu alıp şubeye geri döneceksin ve işlemlerini bitireceksin. Kimliğinin ve diplomanın fotokopileri de bulunsun.

Şubeyi ara kaçta açılıyorlar öğren, ben açılma saatinde gitmiştim kapıda 4 kişiydik. Her şeyi 2 saat içinde bitirmiştim şubede toplam yarım saat falan geçirmiştim kalanı hekim ve yoldu, sabah tenha olur.

Sağolun yardım için.Şubeyi arayıp sorayım ben de tenhayken halledersem iyi olur.

aynı durumdayız, diplomayla şubeye gittim ve bana bir kağıt verip aile hekimine gönderdiler. hekimden aldığım raporla tekrar gittim ve tecil oldu. aralık sonuna kadar vaktin var.

aile hekimine spor için istediğini söyle belki işe yarar.

o raporu saçma bir sebeple almasına alırım ama bir şirket 10 kişiden fazla eleman çalıştırıyorsa bile raporun prosedürü değişiyormuş.O tarz çakallıklarla kurtaramamgibi geliyor.Adam da SGK için istiyor yoksa ne yapsın ben sağlıklıyım değilim.

Aile hekimi verir*. Olmazsa İş sağlığı ve güvenliği merkezleri var onlardan alabilirsiniz.


* - www.csgb.gov.tr

edit: 10 kişi işini şimdi gördüm. bkz. ikinci seçenek
edit 2: linki okuyup siz karar verin en iyisi.

verme. ben vermedim. sonra getiririm de. illa israrla isterlerse getirirsin.

Endüstri mühendisiyim. Yeni mezun yani ben de iş arıyorum. Bizim bölümde Erp olmazsa olmazdır her ilanda vardır mesela isteyen biri. Geçen gün ben de böyle bir işe başvurdum görüşmede de bu işi çok istediğimi belirttim zaten onlar da ya bilgisayar ya da endüstri mezunu alacklarini söylediler. Ben olsam başvururdum

çalışma koşullarındaki beklentinle alakalı bu. bizim sap danışmanları öyle yoğun çalışıyordu ki, ben gördükçe yoruluyordum. bu tempoda çalışman için ya çok sevmen lazım ya da çok ciddi para sıkıntısı içinde olman lazım.

ack3000
sozlukte de okudum.Ülkede SAP la ilgili çalışıp da memnun olan yokmuş gibi bir görüntü var.
Ciddi para sıkıntım yok da üzerimde bir baskı hissediyorum iş bulmam lazım diyorum

Is zekasi, ya da data science dene

noonetall
İş zekası için ilan sayısı baya az.Bir de yetiştirilmek üzere fln dersem hiç yok.

sağlık raporu alabilmek için doktora (sağlık ocağı vs) gitmen şart.

E-ikametgah alabilirsin. Savcılık belgesi dediğin de adli sicil kaydı ise onu da alabilirsin. Sağlık raporu ise muayene ile verilen bir şey, senin sağlıklı olduğunu internet üzerinden çözebilen teknolojimiz yok henüz :D.

sağlık raporunu hastaneden alabilirsiniz sadece, ikametgah içinse elektronik imza veya mobil imza lazım bunlardan birine sahip değilseniz en yakın nüfus müdrülüğünden de temin edebilirsiniz ilgili belgeyi. savcılık belgesi dediğiniz adli sicil kaydı olsa gerek onu alabiliyorsunuz e devlet şifreniz varsa: www.turkiye.gov.tr

teşekkürler herkese.Sağlık raporunu internetten alabilirsin diyen adama kan vermem gerekmez mi diye sordum ama yoo gerekmez dedi.O yüzden sordum yoksa bence de saçma :)

vapur+minibüs. 2 vesait.

yani çok uzak değil. vapur yarım saat sürse, yarım saat max.45 dk da minübüs ya da otobüs sürer.

yarım saat dediğine göre vapur kadıköy vapuru değil mi?tek minibüs direk oraya götürür mü yani beni?O zaman sorun olmaz

aynen kadıkoy vapuru. minibüs caddesinden geçen kartal pendik maltepe bostancı bütün dolmus ve otobusler onunden gecer. ulaşım için kolay bir nokta baya.

teşekkürler

Doktor bilir bence en iyisini. Grip değil de başka bir enfeksiyon varsa alakasız ilaçlar yüzünden daha kötü olabilir.

gastroenterit'de olabilir. soruyu keşke daha açık ve ayrıntılı yazsaydınız. gripin anti-virallerle tedavisi hakkında hocamız ilaçla bir hafta ilaçsız 7 günde iyileşir diye bir örnek vermişti. semptomatik yarar sağlayan özellikle sempatomimetik burun spreylerinden kısa vadeli kullanmak üzere (iliadin, otrivine gibi) fayda görebilirsiniz. ama bunları maksimum 5 gün kullanmalısınız. açıkçası ben sorununuzun anlattığınız kadarıyla gastroenterite daha yakın olduğunu düşünüyorum.
sağlıklı günler dilerim.
:)

Dersimli arkadaşlarımdan duyduğum: asker bize ortada sebep yokken zulmetti, dedem anlatıyor: şöyle şöyle şöyle.

Milliyetçi arkadaşlarımdan duyduğum: dedem anlatıyor: biz gittiğimizde bizi silahlarla karşıladılar.

Yani şimdi nasıl manipülasyon varsa, o zaman da vardı. Ben şahsen herkesin kendi menfaatlerince yalan söylediğini düşünüyorum.

beni dersim konusunda ikna eden tek şey şu adamın anlattıkları.

www.youtube.com

gerisini manipülasyon olarak görüyorum. izlemeni öneririm.

Benim de açıkçası çok bir bilgim yok ama toptan bir şehri bombalayıp on binden fazla kişiyi öldürmekten başka bir çözüm vardır illaki. Lan hepsi mi isyancıydı bu adamların, isyancı olanlarını seçip assaydınız madem.

Mecburiyet var burda

benim de pek bilgim yok. fakat bardakçı'nın şu yazısı 2-3 senedir dersimle ilgili mevzularda aklıma gelir. www.haberturk.com

detaylarını illaki bulursun da özünde devlete çeşitli nedenlerden isyan eden bir kesim ve bu kesimin dışında kalmasına rağmen bu kesimle birlikte cezalandırılan sivil halk var.

bu cezanın fazlasıyla ağır olduğunu söylememe gerek yok sanırım?

Eger karakol saldirisinin sebebini arastirirsan zihniyeti daha iyi anlarsin.
O karakoldan askerlerin koylere saldirdigi ve seyit rizanin arabuluculuk icin oglunu gonderdigini ve oglunun karakolda olduruldugunu biliyormuydun. Bunlar bilincli olarak hedef almis.

O cok sevdikleri Bayarda icinde mendereste icinde bu arada. Bayar chpli basbakan, menderes chp milletvekili ve mufettisi.

şu an devlet gezi olaylarını nasıl manipüle ettiyse, var olmayan şeyleri varmış gibi, var olanları da yokmuş gibi sunduysa, o zaman da durum bundan farklı değildi. dersim isyanı basit bir asayiş sorunu iken, çok büyük bir zulme ve katliama dönüştürüldü. olayla alakasız sivil halkın üzerine bombalar yağdırıldı, kadınlara tecavüz edildi ve kız çocukları ailelerinden zorla alınıp, yatılı okullarda ve batıdaki ailelerin yanında "türkleştirildi".

osmanlıda "dersim eyaleti/vilayeti" diye geçen bölge şu anki tunceli, bingöl, erzincan ve elazığ'ı içine alan bir bölgedir. cumhuriyet döneminde de 1936 yılında bu şehirlerden oluşan bölgeye dersim denmiş ve "dördüncü genel valilik" birimi olarak adlandırılmıştır. bu birimin başına da "dersim valisi ve kumandanı" sıfatıyla o sırada 8. kolordu kumandanı olan abdullah alpdoğan getirilmiştir. ve ilk iş olarak da bölgedeki tüm aşiretlerin silahlarını, bıçaklarını vs toplar ve merkeze yazdığı raporda "tam bir başarıya ulaşıldığını" beyan eder. dersim olayları, yukarıda da denildiği gibi aslında basit bir asayiş sorunudur ki alpdopan'ın ankaraya gönderdiği raporlarda yazılanlara göre ve kendi ifadesi ile olayları çıkaranlar "bir kaç kişidir". ancak bu "bir kaç kişi" daha sonradan ülkenin geri kalanına sanki tüm doğu bölgesi isyan etmiş gibi gösterilecek ve yapılan zulüm meşruşlaştırılacaktır.

dersim olaylarının başlangıcı karakol basılması değil, o karakola giden tahta köprünün dersimliler tarafından yıkılmasıdır. o zamana kadar dersime sadece karakol ve kışla inşa eden, başlarına vali olarak basbayağı bir asker diken ve o valiye sonsuz yetkiler veren devletten sıtkı sıyrılan insanların yaptıkları bir şeydir. bunları "isyan göstergesi" olarak okumak durumu fazlasıyla zorlamak olacaktır zira zaten ortada isyan edecek kadar kalabalık bir insan güruhu yoktur. belli başlı aşiretlere mensup az sayıda insanın kendilerince devlete bir gözdağı verme girişimi, olaylardan haberi dahi olmayan, isyanın i'si alakaları olmayan koca bir nüfusa zulüm olarak geri dönmüştür. devlet o isyan eden toplasan 100 kişi etmeyecek insanları etkisiz hale getirmek yerine, bunu bahane edip tüm bölgeyi "türkleştirme" işine girişmiş ve bunu yaparken de çok acımasız yollar izlemiştir.

alevilerin tüm bu yaşanılanları bilmesine rağmen atatürke veya chp'ye bağlı olmaları ise ayrı bir psikolojik tartışmanın konusudur. kendilerine bu kadar zulmeden bir devlet aygıtından korktukları, bir daha aynı şeyi yaşamamak için bir şekilde bir "survival" yöntemi geliştirdikleri söylenebilir. ama hiç farketmez, gezi olaylarında ölen çocukların tamamı alevidir, devlet aynı devlet olarak yerinde durmaktadır.

İkisinin de daha kolay kullanılacağı durumlar mevcut, o sebeple 2 yolun da öğrenilmesi öneriliyor. Ben genelde fluent halini tercih ediyorum, sql gibi olanını okumak daha zor geliyor.

Konudan bağımsız lambda expressionları öğrenmeniz gerekiyor ilerlemek için, kullanım alanı çok geniş.

lambda linq yada c#'a ozel birsey degil. functional programming'in temeli. functional programlama yapiyorsaniz lambda exp.lar sizin eliniz kolunuz olur.

yıkadıktan sonra kağıt havluyla silicen ellerini ya da hiç silmeyeceksin
ters takmamaya dikkat et
gözünü rahatsız ederse hemen çıkarma boşuna; kırpıştır kirpik mirkip girmiş mi diye

daha almadım da.Sizce alıyım mı?Gözlükle uğraşmaktan daha mı az uğraştırır?

numaran sabitlendiyse lasik, tabi göz de uygunsa...
yoksa lens tabiki gözlükten daha iyi... 3 yıl kullandım lasik öncesi, gözlük kullandığım yıllarıma lanet ettim.

8 yıldır kullanıyorum, gayet de memnunum büyük rahatlık :) günlük değil de haftalıklardan kullanıyorum ben bi de. ama 3-4 günde bir çıkartıyorum geceleri.

her akşam çıkarıyorum. günlük lens kullanıyorum. 10 sene oldu. ilk zamanlar mümkün olduğunca kısa sürede atılanlardan al, takmaya alışana kadar düşürürsün, çizersin, buruşturursun falan. kirpik refleksini yenmen lazım, yani takarken göz kırpıştırmamaya alışman lazım. ilk başta takmak 10-15 dk. sürer toplamda, sonra 10 saniyeye kadar iniyor. umutsuzluğa kapılma, ilk takınca göze tam yerleşmediyse, bir iki kere kırp, düşmediyse tık eder zaten, sağa sola yukarı bak oturuyor o. mümkünse tanıdık optik varsa eşantiyon iste, her modelde rahat olmuyor. bi de söylememe gerek bile yok ama renkli alma.

ben normal lenslerle göremediğim için doktor sert lenslerden vermişti zamanında tam bir işkenceydi, en ufak bir tozda gözlerim yaklaşık 10-15 dk iptal oluyordu. dayanamayıp 1 ayda gözlüğe döndüm, bana göre eğer sağlam bir çerçeve kullanıyorsan gözlük kesinlikle daha rahat. yine de kişiden kişiye değişir, bence 1-2 ay dene en azından lensi.

elinle gözünün üst ve alt kapaklarını sıkıca tutup sabitle.. gerisi kolay zaten.. aynaya bakmadan bile takar çıkarırsın zamanla..

hiç durma lense geç.

12 yıl gözlük kullandım, 10 yıldır da lens kullanıyorum. Max 2 haftada lense alışırsın. Temiz kullanman çok önemli. Gece yatarken, duşta, denize girerken mutlaka çıkar. Hem lensin ömrü uzar hem de gözüne zarar vermemiş olursun.

Başlığı görünce bir an duyuruyu ben açtım sandım.
20 yıldır gözlük takıyordum, 2-3 hafta önce geçtim lense. İlk iki hafta deneyimlerim şunlar, size de yol gösterebilir.
eksiduyu.ru
eksiduyu.ru

Doktorun tavsiyesi ile ilk ay denemek için günlük kullan-at lenslerden aldım.
Gün 1: Optikçideki kadın sayesinde yarım saatte takmayı başardım. Bütün gün battı.
Gün 2: Evde tek başımaydım. 2 saat 10 dakikada taktım. Akşam da 40-45 dakikada çıkarabildim.
Gün 3: Sol göz kan çanağına döndü. 3 saatin sonunda takamayınca ve gözümün her yanı parmaklamaktan acıyınca vazgeçtim.
Gün 4: Dünün aynısı.
Gün 5-6-7-8: Yoğun günlerdi, iki saatimi lens takmaya-sökmeye ayıramayacak durumdaydım, vazgeçtim.
Gün 9: Tek başıma yarım saatte sağ gözü, yarım saatte de diğer iki kişi ile birlikte sol gözü taktık. Başka biri ile 15 dakikada falan çıkardık.
Gün 10: Sinirden ağlamaya başladığım için takamadım.
Gün 11: Hırs yaptım, 45 dakikada taktım.
Gün 12: İnanılmaz bir şekilde 30 dakikada taktım. Göbek atmaya başladım.
Gün 13: Gözü dinlendirdim, takmadım.
Gün 14: 28 dakikada taktım, hiç fena sayılmaz.
Gün 15-16: Yine bir dinlendirme molası.
Gün 17: Oha, 14 dakikada taktım.
Gün 18: Yine 10-15 dakika arası.
Bu sabah yine 10 küsur dakikada taktım. İlk günler günümün2-3 saatini lens söküp takmaya, 3-4 saatini de trafiğe verince oldukça verimsiz bir dönem geçirdim.
Şimdilik yarım saat tutuyor sök-çıkar ikisi birden. Yakında daha da kısalacağını biliyorum.

Başka bir arkadaşım yarım saatten 1 dakikaya bir haftada falan indirmiş, bana imkansız göründü ama kişiden kişiye değişiyor sanırım. Benim bir göz travmam var, zamanında kaza geçirmiştim. O yüzden gözüme herhangi bir şey yaklaştığında çok tepki veriyorum.

Rahatlık mı kısmında kafam karışık. Bütün gün gözümün içinde bir şey var gibi, ovmak istiyorum sürekli. Çok kırpıştırıyorum gözümü, şu anda da hatır hutur kaşıyasım geldi. Hatta içini ovamadığım için sürekli çevresini kaşıyorum gözümün. Bu lens kuru ise oluyormuş, bunu engellemek için yöntemler geliştirdim ama çok da yemedi henüz, araştırma aşamasındayım. Bir de güneşe çıktığımda deli gibi gözüm kamaşıyor, çok parlak geliyor. Ama iki his de azalıyor yavaş yavaş, büyük olasılıkla bir aya o da kalmayacak.

Doktora gittiğinizde dikkat edilecek şeyler var. Ben doktora gittim, doktor da herkesin çok sevdiği bir doktordu. "Lens kullanmak istiyorum" dedim, numaralarını verdi. Ben de bunlarla lens almaya gittim ve öğrendim ki iris çapı ve bombeliği de önemli ölçülermiş. Bu veriler elimde yok benim, rastgele bir günlük lens aldım sanırım. Şimdi aylık lense geçmeden önce, başka bir doktora gidip "Eee, bundan sonrası nasıl olacak" diye soracağım. Siz de çıkarken elinizde bu veriler olmasına, hatta doktorun lens markası önermesine dikkat edin.

Youtube'da birçok lens takma-sökme tutorial'ları var, onlar çok işe yarıyor.

Bir de şu iki haftada 100 küsur kişiden lens nasıl sökülür-takılır dersi aldım ve hepsi farklı yollar gösterdiler. Kendim de takmaya başlayabilince anladım ki herkesin becerebildiği kendi yolu var ve kendi yolun başkasında işe yaramayabilir. Çünkü anlatılan yöntemlerin %90'ı hiç işe yaramadı; özellikle "Sen lensi gözüne koy, göz onu kendine çekiyor zaten" diye rahatlatmaya çalışanlarınki.

İlk birkaç hafta suni gözyaşı kullanın, onu da şöyle kullanın. Gece çıkardıktan sonra birer damla suni gözyaşını gözünüze damlatınki göze onu sokmaya çalışırken verilen zararı gidersin.

Bir de kendimde hayrını gördüm, size de tavsiye ederim. Bir ay alışıp alışmayacağınızı anlamak için günlük lens alın. Sonra beğenmezseniz kullanmazsınız, beğenirseniz aylıklarla devam edebilirsiniz. Öğrenme sürecinde iki tane lensi murdar ettim, aylık olsalardı çok acır ve arkalarından ağlardım.

En büyük faydasını yağmurda gördüm. Gözlük ıslanması, buharlaşması yok. Çok rahat. Özellikle kışları atkıya burnumu soktuğumda gözlüklerim çok buharlaşırdı, şimdi o olmayacak. Gerçi birkaç kişi "Gözlük sana yakışıyordu, böyle pek olmadı" dedi; bunları da değerlendireceğim.

ilk zamanlar çok zorlanacaksın. bazı lens markaları gerçekten gözü sikip atıyor. örneğin baush loumb genelde göz doktorları başka marka bilmezler ısrarla bu markayı yazarlar.
biofinity marka lensi öneririm

olmuyor. 4 senelik üniversiteyi bitirince açıköğretim işe yaramıyor

ikinci lisansla tecil ettiremezsin yüksek lazım

Evden çıkarken yanıma su almayı unutuyorum. Yine mutfaktan odaya geçerken de suyu unutuyorum. Çamaşır, bulaşık makinesini boşaltmayı da unuturum.

hiçbir şeyi. hayatım o kadar monoton ve kendini sürekli tekrar ediyor ki şu sıralar, bir şeyi yapmayı unutmam neredeyse imkansız.

İlacı içmeyi unutmamak, çiçekleri sulamak, balığa yem vermek filan böyle mi?

başkalarının benden yapmamı istedikleri şeyleri

dışarı çıkarken sigara pakedini almayı çıkmadan 10 dk önce bu sefer unutmayacagım diyorum gene unutuyorum.

neyi unuttuğumu:)
onu hatırlayabilsem pek çok şey çözülecek:)

diş hekimime randevu almayı unutuyordum her gece, bu başlık sayesinde hatırladım ve randevuyu kaptım. çok yaşa amusan!

çöpü çıkarmayı unutuyorum ben.

Yemek yemeyi. Çok yoğun olduğumda tabi.

Nefe +1
yalnux +çok

telefonumu koyduğum yeri defalarca unutuyorum gün içinde ve ısrarla hep sessiz modda kullanıyorum. Bir keresinde telefonla konuşurken evin altını üstüne getirip telefon aradıydım. Hep uykusuzluktan.

uyumayı.

Ailemin "bugün evde kalacaksan yap olur mu" dediği neredeyse her şeyi: çamaşırları balkondan almak, çiçek sulamak, muhtardan seçmen kağıdı almak vs.. Çoğunlukla ufak şeyler.

Ocağı yakıp bilgisayar başına geçtiğimde de ocağı kontrol etmeyi unutuyorum.

Ofiste yerimden kalkip, ne icin kalktigimi unuttugum oluyor. Aksam is cikisi gecerken ugrayayim dedigim (eczane vs.) yerlere ugramayi unutma oranim %85 civari. Sabah vitamin icmeyi unuturum. HAfta sonlari yemek yemeyi unuttugum oluyor. Yogun oldugum zamanlar su icmeyi ve tuvalete gitmeyi de unutuyorum. Iyice sikisip sancilaninca hatirliyorum 1-2 saat once tuvalete gitmeyi aklimdan gecirip unuttugumu. Konser tiyatro vs. bileti aldigimda mutlaka google takvime girerim yoksa unutuyorum. Seyahate cikarken mutlaka birkac sey unuturum. Kendimi de unutuyorum, daha once kendimi metrobuste unuttum inecegm yerden 3 durak sonra indim.

-The guys don't like being with women that are so hard or so easy to get.
-The one/person/girl/guy you met hasn't called you, yet.
-You're so reliable that you can divulge what's in your head and so modest that you can want someone to help you out in a bad situation.

çok saol

Why would you wonder that he felt strange from you?
Although you act this way we can say you admit the things easily.
Even though you admit to meet someone who is not your type, you be conditioned yourself too much to please the guy who you meet. Therefore you dont have a good impression for first sight.

çok sağolun

Tabii ki de yok.

java'cılar daha iyi bilir.

proje deployment ortamı. eclipse'de projeyi build ediyor, paketliyor, sunucuya deploy ediyor. history'sini filan tutuyor. dependcy belirliyosun vs.

bkz vermesem olmaz; (bkz: mavenlaştırmak)

:)

ben de kullanmıyorum ama library'lerle uğraşmıyosun, aynı projeyi eclipse'de ve netbenas'te ide'nin dosya yapısına göre oluşturabiliyor bildiğim kadarıyla.

teşekkürler şimdi anladım.

buradan model ve fiyat belirle sorna eminonune git pazarlık yap.
www.saatvesaat.com.tr

Bakirkoyden al.

sirkeci civarında bak. her çeşit bulursun

dediğin gibiyse TOEFL tahminim:

reading: 15-20?
listenig: 10
speaking: 10
writing: 10

TOEFL'da hikayeyi anlaman gerekecek, yani neden bahsediyor. Reading'te hayvan gibi uzun 2 tane paragraf olacak mesela, orada kahramanımız örneğin arkadaşıyla fizik sınavını konuşacak ve sana "John neden fizik sınavından korkuyor", "Konuşma bitince John ne yapacak" gibi sorular soracaklar.

Listening de aynı şekilde. Konu içinde detay yakalamanı beklemiyorlar, anlamanı bekliyorlar. Yani ingilizce kaynakta formüllere v.s. bakarak anladıkların bunda olmayacak.

Speaking'te bilgisayara konuşuyorsun, "çocukluğunda en sevdiğin oyuncağın hangisiydi, neden?" gibi sorular sorup bunun için 30sn falan bi süre veriyorlar mesela. Notları pek kıt değil, yamuk yumuk da olsa derdini anlatabilmek puan getirir.

Writing'te 2 bölüm oluyor. Birinci bölümde listening kısmı oluyor, ona bağlı bir şeyler yazmanı istiyorlar. Mesela 2 kişi nükleer enerjiyi tartışıyor ve sana diyorlar ki nükleer karşıtı olan hangi sebeplerle karşı, hangi argümanlarla kendisini savunuyor anlat bakalım.

2.ci bölümde de diyorlar ki, örneğin sence vargileri arttırmalı mı indirmeli mi? Yaz bakalım.

Writing'in de notu bol, gramer hatası typo falan çok sıkıntı olmuyor, adamlar yine bakıyor bakalım bu kişi derdini ne kadar iyi anlatabiliyor.

Tüm bölümler 30 puan üzerinden. Yap hesabını kendine ne kadar güveniyorsan.

toefl açıklaması güzel olmuş da esas sorun gireceğim işyeri toefl puanına mı önem verir yoksa karşısına geçince ingilizce konuşmaya başlayıp beni ölçmeye mi çalışır. 2.si olacaksa boşuna sınav fln hazırlanmayayım diyorum.

her şirkette farklı, kurumsal bir firmaysa zaten bir standart bir yolları vardır. örneğin güzide bir holdingimiz yabancı bir firmanın iş ingilizcesi testini evinde çözdürüyor, sonra biri sizi arayıp telefonda 10dk'lık bir mülakat yapıyor ve kuruma sonuçlar iletiliyor.

bir başka ABD firması kendi çapında ufak bir test yapıyor sonra birlikte çalışacağınız kişi ile 5dk lik bir ingilizce mülakat yapıyor.

IELTS ve TOEFL dışındaki sınavları zaten özel şirketin pek önemseyeceğini sanmam, kendi testlerini yaparlar yukarıdaki örneklerde gibi. TOEFL daha prestijlidir.

Iphone 4S al.

üzerine 100-200 tl daha koyabilirsen LG G2 alabilirsin.
kamerası 13 MP
şu an Kit Kat(4.4.2) var.
ekranı 5.5" ama ekran kenarlara çok yakın olduğu için baya küçük gözüküyor.
G3 gelince biraz daha ucuzlar büyük ihtimal.

Xperia zr al?

android almam şart gibi açıklamam uzun sürer ondan iphone elendi

g2 arkadaşımda da vardı çok kaba geldi bana gereksiz büyük gibi.itici geldi bana.

zr yi yeni gördüm.1200 civarı fiyatı.Fiyatta o kadar çıkarsam Nexus 5 alabilirim.Gerçi o da büyük ama g2 ye göre daha şık bana göre

teşekkürler herkese.

yanlışlar var ikisinde de. ilki daha kötü.

degil

yanlııış!

1- We need your e-mail address to respond to you. It will on no account be shared with other people.

2- What kind of a program would you like to have on your computer? What kind of an application are you looking for? You can write to us and we will answer.

işte tam doğru olmalı.düzeltmek için soruyorum

1) We require you to enter your e-mail address for responding to you. Your e-mail adress will not be shared with any foreign sources.

2) What kind of program would you like to have in your computer? What kind of application do you need? You can write us for further information.

da olabilir.

1-Size cevap verebilmemiz için mail adresinizi girmeniz gerekiyor.Mail adresiniz kesinlikle başka bir kaynakla paylaşılmayacaktır.

You need to provide your e-mail adress in order for us to be able to respond to you. Your e-mail adress will not be shared with any third parties in any way.

2-Bilgisayarınızda nasıl bir program olsun isterdiniz?Nasıl bir uygulama arıyorsunuz?Bize yazın cevaplayalım.

What kind of program would you like to have for your computer? What kind of application are you looking for? Please send us an e-mail so we can respond to you.

silicon valley olabilir mi?

bu ewt.teşekkürler

Kıyas.la

bana daha çok fiyat aralığı ram gibi kriterlere göre filtreleme yapabileceğim bir site lazım
gsmarenada sanki göremedim böyle birşey
kıyasla yı biliyorum ama kastettiğim şey telefonun adını ben yazmıyım bana özelliğe göre telefonlar sıralansın biraz hepsiburada fln olan sistem gibi

edit:pardon gsm arenada varmış o olay.bir de fiyatı tl olan bir yer bulsam cix olucaktı

smartphones.findthebest.com

fiyatlar için çözümüm yok :/

telefoncuların %99'una güven olmaz. sahibindenden alıp satın daha kârlı olursunuz. çoğu piyasanın altında fiyat veriyor ve çakma, çakma imeli telefonları kazıklamaya çalışıyor.

Telefonunu soyle sana fiyat vereyim. Adam is yapiyor degerinden altta verecek tabi ama kaziklanmaman gerek. Takasta zararli cikarsin. Uzerine para vermek de sacma olur guvenilir buyuk bi kurumdan almak varken.

sirkeci'de zaza han var. oraya bak.

en.wikipedia.org(telecommunication)

yeteri kadar açıklamış diye düşünüyorum

unity3d.com her ne kadar 3d olsa da 2d cok rahat yaparsin.

(bkz: phaser.io)

www.lessmilk.com

bu adamı da takip edebilirsin.

3-Libgdx öğrenmek(Uygulamam iOSta da çalışsın sadece Android olmasın diyorum)
libgdx iyidir hoşdur da. şöyle bir sıkıntısı var. yardımcı toollar yönünden biraz sıkıntılı.

4-Oyunu Libgdx ile yapma
dökümantasyon ve örnek açısında zengin.

bu tecrübende söyle bir öneride bulunayım. ilk aşamda kafandaki fikri yapmaya çalışmak değil de. daha basit şeyler yaparak neler yapabileceğini keşif etmek daha faydalı olacaktır. örneğin en basitinde flapybird oyunu yapmak. github dahi hazır yapılmışını bulabilirsin.

dediğim gibi lessmilk blogunu oku. güzel ipuçları barındıryor.

Pek tercih edilen bir yol degil ama c++ biliyorsan

lazyfoo.net

compumaster

Esas amacım mobil yazılım sektöründe olmak.Kısa vadede android üzerine düşünüyorum.Yaptığım uygulamalar tutsun marketlerde indirme sayısı iyi rakamlara ulaşsın.Hayalim bu aslında.Malum mobilde en çok tutan şey oyun.Bu yüzden oyun yapmak istiyorum yani oyun üzerine bi idealim var diyemem.

unity i ben de düşünüyordum ama fazla geniş.Sanki oyun geliştirme işine hayatınızı adamayacaksanız gereksiz bir uğraş gibi gözüktü gözüme.Programı anla yapısını anla vs. çok vakit kaybedecekmişim gibi hissediyorum.Kafamdaki fikirler dediklerim de aslında yapımı zor oyunlar olmayacak.Sadece keyifli oyunlar olacak.Markette tutar diye tahmin ediyorum.

Teşekkürler herkese cevaplar için

coding falan uğraşmayayım diyorsan gamesalad'a falan bakabilirsin.

ilk aklıma gelen freelancer oldu. Bir şansınızı deneyin isterseniz.

merhaba,
elimde plaka tanıma programı hazırda var. ekşiden mesaj atarsanız detay konuşabiliriz

divit
ee ne yapayım o zaman proje bitirmeden hiçbir yere başvurmayayım mı?Dediğin gibi hepsi proje istiyorsa boşa başvuruyorum demektir.

2D icin yeni versiyonda destek geldi. kendi sitesinde basit bir platform oyunu icin anlatimlar da mevcut.

unity3d.com

bikac ayda birseyler cikarirsin.

önce ingilizce çalış. programlama öğrenmek istiyorsan hatta game development öğrenmek istiyorsan ingilizce kesinlikle şart. youtubeda bir çok video mevcut.

Temelini bilmen yeterli aslında. Yani sistemin çalışma mantığı, activity life cycle, fragment'lar, veri depolama (shared pref olur sqlite olur) vs vs. Çok klasik olucak ama temelini bildikten sonra gerisi gayet basit. Android api documentation'ı çok başarılı. En kötü istemediğin kadar kod örneği stackoverflow'da da mevcut bildiğin gibi.

Yine de web service ile konuşan çok basitte olsa (döviz kurlarını çeken yap gitsin) bir uygulama yapmanı kesinlikle öneririm.

UI kısmını pek kasmana gerek yok. Eli yüzü düzgün bir yere girersen zaten o işi yapan designer'lar oluyor. UI kasmana gerek yok derken, sen her cihazda düzgün aynı orantılı gözükecek responsive şekilde yapacaksın tabi ki uygulamanı. Sadece image'lar, button rengi şekli vs için kasmana gerek yok demek istedim.

Bi web servis kullanan uygulama yapman kesinlikle gerekir çünkü çoğu uygulamanın bir web servis ile iletişimi vardır.

web servis ile iletişimi olmayan bir uygulama düşünülemez gibi bir şey.

Androide bluetooth kontrolü ekleyip telefonundan motora komut verebilirsin.

bitirme de herkes aa ya da ba ile geçtiğini hesaplar ki sounç olarak başarır.

sen durumu anlat dersim çok hocam, beni zorlamayacak ve notumu yükseltebileceğim bir konu verin de al ve yükselt.

ben 100 almıştım bitirmeyi yaptım ama 1 gr bilgi yoktu jüriye giderken. Sohbet muhabbet derken zaman geçti tamam hayırlı olsun diyip uğurladılardı.

bunu duyduğum iyi oldu da acaba genel olarak bitirmede o kolaylık sağlanıyor mu onu öğrenmem lazım.

okuldan okula gore gösterilen kolaylık değişir ama bitirme projeleri için hiçbir juri dur şunları kastırayım bırakayım demez. jüre eli yüzü düzgün biraz emek verilmiş, yaptığı işe saygı gösterilmiş bir şeyler beklerler. sen sallarsan hocalar da seni sallayabilir.

sen git hocanla konuş, durumu anlat sana yardımcı olacaktır.

Ne fikir sunabileceğinizi bilmiyorum ama sizden tüm fonksiyonalitesi çalışan, crud işlemleri yapabilen akıcı bir uygulama bekleyecekler. hocanız size bir konu verir zaten, sadece ios mu android mi olacağını düşünmeniz lazım.

işe yarar, bir soruna çözüm getiren uygulama/sistem geliştirmen ve bunları tez kadar detaylı olmasa da teorik bilgiyi veren bir doküman oluşturman gerek. geliştireceğin sistemin tasarım detayları, çalışma prensibi, hangi probleme çözüm olduğu ve projenin bunu nasıl başaracağını içeren bir doküman olmalı.

mobil uygulama yapmak diye bir bitirme ödevi olmaz. oturur bir problemi teşhis eder ona göre çözüm üretirsin. bu çözüm mobil uygulama, masaüstü ya da web uygulaması gibi bir ya da bir kaçını içerebilir.

önce sorun tespitine git. hayatımız aşılmayı bekleyen sorunlarla dolu. mutlaka günlük hayatında ya da çevrendeki insanların hayatında "keşke şu da şöyle olsaydı" diyebileceği bir şey vardır. sadece "mobil olacak" diyerek kendini kısıtlama, ufkunu daraltma yeter.

çözüm yolu ya da yöntemleri bir şekilde belirecektir zaten.

ios app storeundaki top listteki uygulamaları ilgili keywordler ile wp store'unda aratarak ufak çaplı bilgi edinebilirsin.

bizim bir arkadaş yaptı bunu. aynı durumdayken gitti itü teknokent'e kim var kim yok cv'sini bıraktı adam. sonunda iki yerden döndüler o da birinde staj yaptı. bence de doğru bir hareket. zaten adamlara denen şey "bak para filan vermesen de olur, bana bir şeyler öğret, kendimi geliştireyim" ki çok mantıklı.
bir de, kariyer.net'e ilan vermeyen, sadece kendi sitesinden ilan veren yerler oluyor. kafada birkaç firma belirleyip bu web sitelerini kontrol etmek de mantıklı olabilir. ör: koçsistem. itü konusunu itü'lü arkadaşlara bırakıyorum.

bölümünde; önceki senelerdeki staj sonuçları listesine bak ordan bulmak kolay oluyor. En azından daha yüksek ihtimal

İtüye aa ben teknokente geldim diyip elini kolunu sallaya sallaya girebilirsin.

Uğraşma bu kadar, bayii bul yakınlarda, onlarda makinesi var, pıt diye kesiyorlar.

zımbaları var bu iş için, onunla direk kesiyorlar.

ama ibneler her kesiş için makinanın parasını alıyor resmen.

yavşak gsm bayilerinde minicik bir işlem için 5 tl karşılığında yapılıyor. tanıdık bayi varsa hemen halleder. yoksa 5'i verin ama içinden 4 lirası için haram duası edin:)

Beleşe yaptırdım ben turkcellde 1 sn sürüyor

Türkcell beleş yapıyor

bunun için şablon var printerım da yok diyorsan bilemiyorum.
kendin indirip basıyorsun sonra üstüne koyup işaretleyip makaslıyorsun.
bayiye de minnet etmiyorum böylece.

asp.net ile asp.net mvc web programlamanın microsoft çercevesinden iki farklı yolu ve yapısı birbirinden farklı.mvc öğreneceğim diyorsan öncesinde html, javascript, jquery'e biraz göz atarak direk asp.net mvc ile başlayabilirsin.