Ekşi Duyuru

display porttan ses iletmiyor olabilir, sadece görüntü iletiyordur (bu konuda yapabilecek bişey yok, donanımsal durum neticede)

öteki ihtimal de, bilgisayarın ekran kartı ayarlarından sesi de display porttan almak için bir ayar olması lazım. TV'yi tanıdıysa (atıyorum, Samsung SM3908 model) diye çıkar listede, onu seçmen yeterli olur.

şimdi öncelikle bilgisayardaki display port çıkışı girişi değil :)

DVI bile ses iletebiliyor. senin birincil ses çıkışı olarak display portu seçmen gerekiyor. ya da tv ye görüntüsünü aktardığın uygulamada ses ayarları varsa orda sesi iletecek portu display port olarak seçmen gerekiyor. bunu yapmak için de sağ alttaki ses simgesine sağ tıklayıp kayıttan yürütme aygıtlarını seçip gelen seçeneklere sağ tıklayıp varsayılan aygıt olarak ayarla demen yeterli

dportta sıkıntı yok, sesi iletiyor eminim, çünkü başka bir bilgisayarda kullandığımda bu sorunu yaşamıyorum.

@washe, uzman değilim girş midir, çıkış mıdır bilemem :)

bu dediklerinizi bi deniycem, teşekkürler.

yarın öğleden sonra şiddetini arttıracağı söyleniyor.

eder

bu bir şey değil asıl yarın ebemiz zikilecek diyor meteoroloji.

yarın pompiş var diyorlar. salı daha hafifmiş.

(ETTİ)

durdu :(

burada aynen devam

Her bel fitigi vakasini ayni kategoride saymak dogru olmaz sanirim. ama hepsi icin de ameliyat söz konusu olamaz. Bir ara tv de uzman yardimi ile belli hareketler yaparak bu hastaligi yenenleri anlatiyordu.
Yine baska sekilde de tedavi mümkün oldugunu biliyorum.

bel fıtığının da farklı türleri, şiddet dereceleri var. buna göre ne tür bir işlem gerektiği, nereye ne yapılacağı belirleniyor. bildiğim kadarıyla disk dejenere olmuşsa "tamamen iyileşme" diye bir şey söz konusu değil, orası iflah olmuyor ama bu demek değil ki ömür boyu fıtıklı gezeceksin. egzersizle veya başka müdahalelerle, ameliyat olmadan ve fıtığın etkilerini yaşamadan yola devam edilebilir sanırım.

kaynak: belim. iki yıldır doğru düzgün yürüyemediğim, on dakika boyunca ayakta duramadığım için "madem oturuyorum çok okuyayım" dedim. tüm nörologlarımıza saygılarımı sunarak iddia ediyorum ki elime malzemeleri verip "yap lan" deseler bel ameliyatı yaparım, o kadar araştırdım bunları. shotgun hanımdan daha çok tıp kitabı okumuşumdur, heheyt...

fizik tedavi için, fizyoterapiste gideceksin.

ameliyatla bile iyileşme oranı düşük
doğal yöntemler de sıkıntılı
en iyisi beli kuvvetlendirmek egzersizler ile ve bunu düzenli hale getirmek...
ameliyatla fıtığı alsalar bile 10 farklı yerde fıtık oluşabiliyor ya da 8 emin değilim birini onarsalar bile 2 gün sonra diğerinde fıtık oluşma ihtimali var
bu fıtığa lanet olsun kafam girsin!!! :(

Çok dikkatli olursan, egzersizleri yaparsan ve fıtık çok ilerlememişse ağrıların geçiyor, hiç yokmuş gibi oluyor. Ne zaman ki ağrısız hayata alışıp, fıtık olduğunu unutup hiç fıtığı olmayan biriymiş gibi yaşamaya başlıyorsun, anında nüksediyor. Aynı döngü devam ediyor. Kaynak belim.

Genel konuşmak çok yanlış dostum. Ayrıca üstte söylendiği gibi sinirler alınmıyor, sinire baskı yapan fıtık alınıyor siz de ağrı duymuyorsunuz.

İmkanınız varsa iki-üç tane doktora gözükün. Eğer fıtık sinirinize baskı yapıyorsa ve fizik tedaviye vs. rağmen ağrınız geçmiyorsa ameliyattan çekinmeyin. Çünkü fıtık sinire baskı yaparken bir an gelir sinire hasar verebilir. Ola ki öyle bir şey olursa bunun bir tedavisi, geri dönüşü yok. Sinir zarar görürse topal kalabilirsiniz, felç olabilirsiniz. Ameliyat olsanız da sinir yerine gelmez ondan sonra. O yüzden eğer birkaç doktor ameliyata mecbursun derse kaçmayın. Ama çoğu hasta için ameliyat gerekli değil, fizik tedavi ve egzersiz ile birçok insanın ağrıları geçiyor. Şahsi fikrim sakın ola saçma sapan insanlara belinizi ittirip çektirmeyin. Çok tehlikeli. Sonra doktor da kurtaramaz.

Ameliyat eğer çok sıkıntılı değilse durumunuz kolay bir ameliyat ve kendimden biliyorum çok büyük oranda çözüm sunuyor. Fıtıklı halinizden çok daha rahat oluyorsunuz ama ömür boyu dikkat etmek, bol yürümek ve yüzmek gerekiyor. Kilo almamak gerekiyor. Ve elbette farklı yerden tekrar fıtık olma ihtimaliniz var çünkü genelde fıtık hastalarını omuriliği yatkın oluyor. O zaman da platin takıyorlar vs.

Kısaca umarım ameliyat olmaya gerek duymayacağınız kadar ufak bir fıtıktır ama değilse kaçmamanızı öneririm. Bu konuda herkesin fikri vardır ve kesinlikle ameliyat olmamanızı söylerler ama gerçekten gerekiyorsa ve ameliyat olmazsanız sonra sizi ameliyat dahi kurtaramayabilir. Böyle topal kalan bir insan tanıyorum.

Negatif basınç uygulayan bir cihaz var, birkaç ilde yapılıyor. Bi araştırın derim.

Her vaka aynı değil +1

belli bir sebebi yok, bana da oluyor aylardır, hatta yıl bile olmuştur. sürekli uyuşuk şekilde gezmedikçe üzerine düşülmesi gereken bir şey olduğunu düşünmüyorum ama daimi hale gelirse karpal tünel sendromu gibi şeyler akla gelebilir.

Sol veya sağ el serçe, yüzük ve orta parmaktaki uyuşmaların genel nedeni, boyun düzleşmesidir (boyun fıtığı başlangıcı). Günümüzde bir çok kişi etkilemektedir. Başlıca nedenleri arasında bilgisayar başında uzun süre oturmak vehareket etmemek bulunmaktadır. genelde 4-5-6 omularda sıkışma şeklinde başlar.

Çözüm; hastaneden MR çektrip sonuçlarını doktora inceletmek, akabinde vereceği ilaçları kullanmak olacaktır. fakat unutmayın ki ilaçlar sadece bu uyuşma ve ağrıyı keser.
Sorunun tamamen ortadan kalkması için fizik tedavi ve boyun egzersizleri yaparak boyun kaslarını güçlendirmek gereklidir.

doktor4.vspteknoloji.com

söğütlüçeşme'ye kadar bile gitmiyor, tabii ki kimse binmez ona. metrobüs uzun yolculuk yapmayı seven, işkenceyi seven halkın taşıtı, o kadar kısacık mesafe için kimse parmağını kaldırmaz afedersin. şöyle olacak ki bir beylikdüzü-söğütlüçeşme, anca tadı çıksın...

zincirlikuyu'da dursa binerler belki de hiç durmuyor ki meret :/

boşver sen onları, genelde sabahki o toplutaşıma kısmında ne kadar az bilinçli olunursa o kadar iyi. kulaklığını tak, aç bir müzik, gözyaşlarını kimsenin görmeyeceği bir tarafa dön, inene kadar devam :\

Pizza Vegas.

barbaros yokuşu sol tarafında yukarı doğru çıkarken.

adını da unuttum ama bir odacıktan mütevellit bir pizzacı var.

sarı bir konsepti vardı muhakkak görürsünüz, yokuşu çok tırmanmadan .. :/

City pizza nın dilimli pizzalarıyla bi kaç çeşit birden yemeği seviyorum hem de çok ekonomik. pizzaları italyan tipi

Polise başvurun, hırsızlık yapmış sonuçta, yani bazen hani polis zaten tanır onları gibisinden bir muhabbet oluyor genelde, yerine göre rahat bulurlar sanırım, ama bisiklet gelir mi bilmem.

bu adam öyle polisin de tanıdığı biriyse kolay bulunduğu gibi kolay da kurtulur bu işten, sonra gelip bize musallat olmasın? olur mu ki?

polis sallamaz.

ablamın bir düğünde çantası çalındı. bir kız çocuğu çok net bir şekilde çantayı alıyor. sonra bir kadın ve bir erkekle birlikte salondan çıkıyor. kabak gibi görünüyorlar kayıtlarda ama gidiş o gidiş.

bisikletin ikinci el satilabilecegi yerleri gezin. eger ozellikli bir bisikletse cabuk bulunur.

arkadaşın kapısını zorlamıştı hırsız. arkadaş polise gidip söyledi. yapanlar belli ama peşini bırak, başına iş alırsın dedi. aq böyle memleketin. sana da aynısını diyebilirler.

twitter.com

Medyum memis tavsiye etmiyordu.

eğer çok ağır kokanlardan değilse hemen yatmadan önce yakmıyorsan bir problemi olmaz diye düşünüyorum, fiziksel zararından çok uykuyu rahatsız etmesi açısından baktım ben.

uyku acisindan rahatsiz olacak son insanimdir herhalde. derdim fiziki bi zarari var mi? solunum yollari hassasiyetlerim var turlu turlu ama tutsu seviyorum bilemedim :/

tütsü buharında kimyasal solunduğuna dair haberler çıkmıştı en son. pek sağlıklı olmadığı düşünülebilir bu durumda.

her kilise ayininde papazlar tütsü yakıp kilisenin içinde gezdirirler. zararlı olsa onlara zararı olurdu. tabi onların tütsüsü bakkalda satılanlardan değil kendileri yapıyorlar

kullanacaklarindan ayri olarak iki üç tane daha ihtiyaten ayır. Kalanı komşuya ver.

Kullanabileceklerimi ayırıyorum: Reçellik, yağ biriktirme, artan porsiyonluk yemek tıkıştırma vb. amaçlarla. Diğerlerini de geri dönüşüm kutusuna atıyorum.

Cam konteynirina at

geri dönüşüm

hiç açılmadıysa bi şey olmamıştır. zaten kokusundan belli olur bozulduysa.

at gitsin

Sonradan değişmediyse akşam dokuzdan sabaha kadardı çalışma saatleri.

gündüzleri de geçiyor. belirli bi saati yok, dolmuş stayla biraz dolunca kalkıyor
belediyeden geçip geçmediğini bilmiyorum

Tüm gün, doldukça kalkıyor.

Rota1: 16m uskudar + motor
rota2: 8a kadikoy + motor /vapur

Hic sari dolmusa girme bence

2-3 ay. Sıkıntı yok toparlarsın hemen.

Bu soruya "Şu kadar sürede" diye cevap vermek doğru değil. Zira beslenmen/diyetin dinlenme saatlerin yaşın kas kitle yoğunluğun yağ oranın antrenman sistemin hormonlarının ne kadar sağlıklı çalıştığı gibi pek çok değişken var bunu belirleyen. Ayrıca, 8/9 ayda ne kadar kilo aldığın da önemli. Bu sürede çok rahat 30 kilo yağ depolamış olabilirsin, bunu yakman 1 seneden uzun sürer mesela. Ha yok normalden "bi 5 kilo fazlam var" diyorsan 1 ayda da düzelebilir. Dediğim gibi; pek çok değişken var bununla ilgili.

angelus+1.

Ek olarak toparlamak nedir? Sıkılaşmak mı, şişmek mi, kondisyon olarak güçlenmek mi? Ben de 2-3 aydır ara vermiştim, 6 kilo almıştım; 4. haftama giriyorum sıfır şeker ve low-carb diyeti ile, 3 kilo verdim ve güçlendim. Ama gözle görülür bir incelme yok. O kadar fazla etken var ki "x sürede şu olur" demek mümkün değil.

neresinden kalkıyo bilmiyorum ama çok nadir geçen bir otobüs o. bulsam ben de bineceğim.

dostum jtaglı diyosun zaten belli ki ya takılan çipte sıkıntı var ya da leyim filan bozulmuş ciddi bi şey olduğunu sanmıyorum götür jtag yapan yere hallederler.

1 hafta galiba

15 gün

değişebiliyo o, imkanın varsa her gün bak da hesaplı bilet al.

bizde de fiber yok. Uydunet kullanıyorum ben teledünya ile birlikte ayda 40 tl şuan fiyatı. 25 megabit, sınırsız ama adil kullanım kotası var.

uydunet. apartmana kadar fiber geliyor dolayısıyla da superonline ya da ttnetin fiber internetinden altta kalır yanı yok. 100 mbit hıza dahi rahat rahat çıkabiliyor.

tek bir firma var ttnet o da adsl, fiber yok.
66 lira bayılıyoruz.

sadece adsl varsa ttnet'ten başka bir firmaya bulaşmayın.

bende ttnet var maalesef 3 ayım kaldı, sonra kapatacağım, belki seneye yeni bir şeyler olur. ne çektik be.
fiyat da 51 tl ---16 mbps 50 gb akn.

“Eğer istediğim an intihar edebileceğimi bilmesem, bu hayat içerisinde kendimi gerçekten
kapana kısılmış hissederdim...“

Dr. Gonzo

10 sene verirse ve pasaport dolarsa eski pasaportunu da yanında taşıyıp görevlilere ikisini de sunuyorsun sınırda.

Pasaportun bitiş süresine bakmadan vize veriliyor.

isterse pasaportunun süresi 3 yıl sonra bitiyor olsun. 10 yıl vermeye karar verirlerse verirler direkt. sonraki 7 yıl da, yeni pasaportunla beraber eskisini de taşıman gerekir tüm amerika seyahatlerinde vizeni gösterebilmek için.

edit: herkese 10 yıl vermiyorlar bu arada, çoğunluk olabilir ama 1 yıllık verdikleri bile olabiliyor.

normal. çünkü 1-3 günde gelmiyor pek. bir-iki haftayı buluyor. sanırım standart bir mail o.

yok sen soruyu yanlış anlamışsın sanırım, vize başvurun sonuçlandı pasaportu gelin alın diyorlar diyorum. sonuçlanması dediğin gibi 1-2 haftayı buluyormuş normalde ondan telaşlandım zaten.

bence o vize çıktıktan sonra 1-3 işgünüdür.
Normal mi başvurdun hızlı mı? eğer ekstra 100 pound verip hızlı başvurduysan (fast track) 3 gün normal ama benim 2. vizem olmasına rağmen normal süreçte 10. işgünü çıkmıştı.

normal. sözlük'ten uk vizesi başlıgını incele. bi çoğuna da böyle hizli çıkmıs zaten.

@hakan5, yok yok diyorum ya, başvurunuz sonuçlandı pasaportu alın diyor.

sözlüğü bi inceliyim, teşekkürler :)

6 sene önce bende aldıgımda 2-3 gün içinde çıkmıştı vizem, daha önce bir yerden olmamasına ragmen.Vize merkezine giderken gayet umuzsuzdum ama sonuç mutluydu.

sonucu ogrenince bi yazar misiniz yaw, ben de basvuracagim.

@kobretti; çıkmış 6 aylık, verdikleri tarih yani 13 şubat itibariyle geçerli.

arayıp sorun bence www.optimumoutlet.com

kendiniz yapmanız ya da acenta arasında hiçbir fark yok. eksik belge vermemek adına acenta daha mantıklı olabilir. seyahatinizden 3-4 hafta öncesinden başvurmanızda fayda var çünkü epey geç çıkıyor ingiltere vizesi. ben ve çevremdeki vize bekleyenlerden gördüğüm kadarıyla epey bir bilet yandı zamanında çıkmayan ingiltere vizesi yüzünden.

kendin başvur zaten acenta ile başvursanda gitme zorundasın. acente senin adına sadece net deki formu dolduruyor boşuna para verme.

* hiç da vet mektubuyla vize almadım ama bi ton tefrruat yazıyordu rezervasyon turist vizesi daha kolay bence

1- farketmez. eğer gerek görürse, vize bürosu sizi zaten görüşmeye veya parmak izi vermek üzere çağırabilir.

2- davet mektubunu gönderen kişi sizi misafir edecekse bunu mektubunda belirtmeli, aksi halde zaten oteli ve uçak biletlerini konfirme ettiğinizi (rezerve değil) gösterir belgeleri sunmanız gerekiyor.

ben kendim başvurdum ve kolayca aldım.

online formu dikkatlice ve abartmadan doldurmanız yeterli. zaten acente de bir tek o işe yarıyor. yani bilgileri sizden alıp oraya yazıyor. bence gereksiz. nette o formun türkçeye çevrilmiş halleri var nasılsa. çok zorlanacak bir şey yok.

davet mektubu sürecindense gidiş dönüş uçak bileti ve otel rezervasyonu göstermek çok daha mantıklı. banka hesabınızda para olduğunu da görürlerse vize vermemeleri için bir sebep yok.

ben bunların yanında annemin babamın mal varlıklarını, çalıştığım yeri, okuduğum okula ait belgeleri falan da götürüyorum ki aklım kalmasın. annemin evi varsa benle ne alakası olur demeyin, dikkate alıyorlar. henüz vizeden ret aldığım yer olmadı bu şekilde.

beşiktaşlı bebek şeylerinden al

kıyafet alacaksanız şunu tavsiye ederim.

s-media-cache-ak0.pinimg.com

www.feestkleding-fancydress.nl

h&m'de vardı.

11 aylık oğlum var. şunlar gelse fena olmazdı:

www.ikea.com.tr
www.ikea.com.tr
www.imaginarium.com.tr

bizim eleman şununla 6 aylıktan beri çok ilgili.
www.hepsiburada.com

giysi büyük ihtimalle olmayacak ve değiştirilecektir.

Kardeşimin doğum gününe ortanca kardeşimin arkadaşları Mother care den oyuncak almışlardı ama ille bişeyler almak istiyorsan oyuncak harici ama yine de oyuncak çok iyidir diş kaşımalı oyuncaklar var. Onlardan bak.

Ya da mama önlüğü
ya da mama seti var silikon kase kaşık falan.

Çıngıraklı melodik oyuncaklar var benden demesi bizdeki lerin hepsinin ismi var

diş kaşıma dönemi geçmiş de olabilir. ikeanın erkek cocukalrı ıcın su oyuncagı guzel. ya da helezon boncuk diye bir oyuncagı var o da olabilir. benim oglan oyuncak tamirci setine bayılıyor mesela 14 aylık. giysi zor. tutturamayabilirsin.

www.google.com.tr

merhum'un önerdiği ses ve görüntü yansıtma zımbırtısı çok iyi olur. o dönemdeki bebeklere bol miktarda bu tarz uyarıcılar lazım. bebeklerin daha rahat uyuması ve zihinlerinin aktif olması için. ailesi çok dua eder bebeğe böyle bir zımbırtı almak akıllarına gelmediyse.

www.hepsiburada.com

doğum günü içinse giysi falan alma. daha 1 hafta önce başıma geldi önüne gelen kıyafet almış yazık 5-6 ay sonra hiçbirisi olmayacak. kolye bileklik tarzı basit bir şey al gitsin.

Tren al

google play yerine google paly yazması dikkat çekiciymiş. androidcube falan, şüpheli.

bence de ama nasil yok edicem avast da sorun algilamiyor. bu boyle gunde birkac kere durup dururken cikiyor sadece chromedayken filan degil yani. watsapa giriyorum bi anda buraya yonleniyor vs vs.

evet küçük boy olanı var bende gayet memnunum, kırılgan değil.

Yarım litreliği var bende de. Gayet güzel.
Dandikler bile 20-25 liraya satılıyor. 50 lira çok pahalı sayılmaz. Hem 1 tane içecek de bedave.

çok iyi ben de iki tane var nazar değmesin.

iş yerinde starbucks'tan alanlarınki kırıldı. bir tanesi de paslandı. ben züccaciyeden 10 tl'ye aldım sapasağlam.

ben aldım leş gibi çıktı 30 lira verdim sanırsın japon pazarından aldım, gittim gösterdim taneleri filan da kaçıyordu yine de değiştirmediler. orda bitti benim için starbucks. pesler olsun.

hem büyüğünü hem küçüğünü kullanıyoruz gayet güzel, bir seneye yakındır hiç zarar görmedi, hunharca kullanmamıza rağmen.

nasilkolay.com

benim de bir tane öyle kazağım var, üzerine bir şey dökülmedi hiç sadece birkaç kez giydiğim için yıkıyorum, leğene ılık su dolduruyorum (çok sıcak yaptım bir kez siyah olduğu için biraz renk verdi hemen çıkardım) toz deterjanı atıyorum normal birazcık ovusturuyorum biraz da suda bekletiyorum, sonra leğenin içinden çıkarmadan akan suyla duruluyorum, ortalama sıkıp sererek kurutuyorum. kazağı o kadar ıslakken asarsan sıkıntı olabilir gibi geliyor bana, kalorifer peteğinin yanına bir yere havlu serip düzgünce üzerine bırakmak iş görüyor. ama eğer üzerinde leke varsa nasıl çıkar elde onu bilmiyorum.

ılık suda yıkayın. bir küçük leğene ılık su koyun. varsa yünlüler veya hassas çamaşırlar için sıvı deterjan kullanın. yoksa şampuan da olur. güzelce köpürtün, kazağınızı alın leğene, fazla çitilemeden yıkayın. çıkartıp, çok kirli ise bir su daha hazırlayıp, tekrar aynı işlemden geçirin. sonrasında bol su ile durulayın. isterseniz son durulama suyuna azıcık yumuşatıcı koyun. sıkmadan, güzelce, kazağı uzatmadan, formunu bozmadan, katlayın. uygun bir yerde süzülmeye bırakın. şayet katlamadan gelişigüzel süzülmeye bırakırsanız, kazak formunu kaybedebilir. tamamen süzüldükten(suları akmıyorsa) düz bir zemine temiz çarşaf vs yayın. üzerine düzgünce yerleştirip kurutun. tamamen kuruduktan sonra, çok düşük sıcaklıkta yine formunu bozmadan ütüleyin.

evet ve evet

2 ay sonra 1. yılı olacak. uzunçayır metrobüs durağının oradan giris var.

evet
evet.

metro da ünalan durağı.

arabayla gitme. otoparkı kötü. sözlükte başlığı bile var.

saçmaladığı çok belli değil mi? düzelir cumaya.

accuweather genel olarak saçma tahminler yapar zaten, o anki durumu bile bilemez çoğunlukla. burda sabah kar yağdı şimdi kuru soğuk var, bu dangozlar hala karlı gösteriyor. 5 saat falan oldu.

Mobil sitede düzgün görünüyor. App'de sorun olmuş demek ki.

i.imgur.com

çarşambanın ekran görüntüsünü koymuşum pardon. cuma günü mobil sitede de sendeki gibi saçma gösteriyor.

calcius değildir belki?

@c1b2k3; o zaman o abuk sıcaklıklar dışındaki (normal görünen) sıcaklıkları açıklayamazdık fekat.

kıyameti bilecek değil heralde :)

ya cumartesiye çıkmam lazım bilmemiştir umarım :)

kırmızı don tabi ki

Kitap çeki vir.

Guzel bir soundtrack albüm olabilir. Mesela the guardians of the galaxy ost bulabiliyorsan al cdsini.

karşıyaka çarşıya iskele tarafından girince sol kolda vakıf iş hanında temiz iş çıkaran bir yer var. dijital baskı galiba adı. ergun düğme'nin yanında.

image.tmdb.org

bu mu?

bulamazsan da bi özalitçiden bastırabilirsin en kötü ihtimalle aklında bulunsun

@himmet dayi, teşekkürler evet o ama ben basılı afiş olarak demiştim. hani çok piyasa bir film olmadığı için bulunabilir mi ya da gören eden var mı diye sormuştum daha çok.

anladım o şekilde soruduğunu tabi ama yüksek çözünürlüklü resmi bulup kendin bastırabilirsin diyecektim :)

metrobüsle zincirlikuyu'ya gidin, oradan sarıyer minibüsüne binin (hacı osman'dan geçenlere), önünden geçerler. inşallah nurol plaza hala aynı yerdedir.

taksim metrosunun atatürk oto sanayi sitesi duragında inin, metro çıkışına yürüyerek 2 dakika mesafede.

metroya bin kadıköy de in besiktaş vapura bin.inincede hemensarıyer mınıbusleri var onlara bin onunde in.
bu yolla yaklaşık olarak.20 dakka metro,35 dakika vapur 30 dakika civarıda mınıbus tutar.

Boktan bir pozisyon çünkü. Kafası çalışan, dikkati yüksek, takip yapabilen, tempolu çalışan ve üniversite mezunu insanların 3 paraya çalıştırıldığı işlerden. O pozisyonda işini hakkı ile yapabilen birisinin aldığı paradan ve pozisyonun manevi tatmininden memnun olacağını zannetmiyorum. Bu da sirkülasyona ve daha çok iş ilanlarına yansıyordur.

Evet boktan bir pozisyon. Satışçı olmak yeterince boktan zaten, satış destek ise satışçıların yapmaya üşendiği ya da günlük yoğunlukta yapamadığı şeyleri yapıyor (Sipariş geçmek, stok kontrolü, zart zurt). Genellikle çıkmaz sokak pozisyonudur açıkçası, birinin o sarmaldan birden çıkması zor. Az para verirler ayrıca.

İş hayatına yeni atıldıysan ve başlayacak bir şey yoksa buradan başlayabilirsin bir süre. İş hayatını falan tanırsın ve amele gibi çalışırsın.

Benim yasam surem icinde en azindan gecmise dönük yapildigini sanmiyorum. Ufak bi test yaptiydim da.
Ha yarin araba carpar olurum ertesi gun kesfedilir onu bilemem bak.

Zannetmiyorum. Keşke yapilsa.

www.youtube.com

Geriye yapilacagini sanmiyorum. Cunku (bkz: buyuk baba paradoksu)
Ama ileriye yapmak mumkun. Hatta cok kucuk miktarlarda yapiliyor da. Mesela "muyon" denen parcaciklar Dunya'da bunu yapiyorlar atmosfere giriste.
Ileri gitmenin olabilitesi var, uygulanabilirligi yok.

Ayrica Stephen Hawking, karadeliklerin zamanda yolculuk yapmayi falan saglamayacagini, bu hayallere kapilmanin bos oldugunu, "solucan deligi" diye birsey olmadigi soyluyor. Zaten bu sadece bir teoriydi.

@sadakatsiz,
bahsettigin ileri gitme olayi isik hizini astigin noktada gerceklesen bir olay degil. Isık hizi asilamaz zaten o ayri bir konu. Isik hizini astiktan sonra zamanda ileri gidersin diye birsey yok. Isik hizi, zaten buna ulasildiginda zamanin duracagi hiz olarak kabul ediliyor, gerisini sen dusun:)
Isik hizini asmak degil, bu hiza epey yaklasarak 10dk>10yil olayi gerceklesebiliyor. Oyle olsaydi, hizini artirarak zamanda ileriye yolculuk yapmak mumkun degil demek zorunda kalcaktik.

benim bildiğim kadarıyla da, ışık hızını aşabiliyorsan zamanda "geri" kalıyorsun -geriye yolculuk etmek gibi değil de, zamanın senin etrafından akması gibi düşün, sen geride kalıyorsun- bununla ilgili bir geyik vardı, ne kadar doğru bilemiyorum ama, amerikan'ın fırlattığı uzay araçlarından birindeki atom saati, dünyadaki atom saatine göre "geride" kalmıştı bir kaç nano saniye kadar mı ne sanırım, yani fazla değil, çünkü hızı fırlatıldığı sırada aşırı yüksekmiş -gene bir ışık hızı değil tabi, o imkansız şu anki teknoloji ile ama, gene de atom saati geride kalmış mekik içindeki.

bir de, varşova'da ellilerde yapılan gizli bir deney vardı diye hatırlıyorum, bir atomun hızlandırıcı üzerine -manyetik hızlandırıcı idi sanıyorum- titreşiminin arttırılması ile enerji formuna geçmesi ve ortadan kaybolması ile ilgiliydi -yani atom zamanda nereye gitti onu bilmiyorlar ya da komple yok mu oldu o da belli değil- ama tüm bunlar geyik de olabilir :D

o değil de, nasa'da bir ara warp motoru geliştiriyorlardı güya, belki onla birşeyler olur. aslında bilinen bir araştırma var -bu daha bilimsel bir veri :D - nörologlar ve psikiyatristlerin ortak bir çalışmasına göre, insan beyni olamayacak bir şeyi düşünemiyor, yani çok imkansız olan bir şeyi beynimiz zaten düşünemez -ha böyle deyince de bir easter egg hesabı gizli paradoks var, o da ayrı :D - velhasılı kelam, zamanında denizaltı yapılamaz, aya gidilemez, diye geyikler yapıldı ve bunların aksi ispatlandı. niye gene olmasın ki?

not: büyük baba paradoksunu bilmekle birlikte, bir de zamanın rölatif etkileri var, o konuya hiç girmiyorum yoksa çıkamayız. ama konuşması eğlenceli tabi bu konuları, o da ayrı :D

Zaman düz bir çizgi ise sadece an vardır yani hem geçmiş hem de gelecek an ın içinde olur.

şimdi bu karadelik, solucan deliği vs. ben bu gibi kavramlardan pek anlamam ama, zaten bi 15-20 yıl öncesine göre çok hızlı yaşıyoruz. normalde aylarca Süren yolculuklar bugün uçakla saatlere hatta dakikalara inmiş durumda. bi hasat aylar sürerken şimdi tarım makinaları ile gün bile almıyor. yani ne bileyim bu da bi nevi geleceğe daha hızlı ulaşmak değil mi? bş nevi zamanda yolculuk gibi.

annemlerin evinde var. hevesle alınan biraz kullanılıp dolaba kaldırılan, arada hatırlanıp kullanılan yine dolaba kaldırılan bir şey. narenciye sıkma makinesi var yine öyle alınıp dolapta yer alan.

moulinexti galiba ikisinin de markası, 10 yıllık falan.

alındı, kullanılmadı, kenarda ölümünü beklemekteydi en son.

bir de katı meyve sıkacağı güzel meyve suyu üretmiyor bence. posası falan hiçbir şey kalmıyor, faydalı kısmı çöpe gidiyor. tadı da aynı değil, garip bişey olup çıkıyor.

hepsinin de temizliği zor bence, kolayı olacağını sanmıyorum. yani illa bi avuç avuç posa temizliyorsun her kullanımdan sonra :\

evet kullanıyorum. Philips'in bir modeli var onu kullanıyorum. Haftada 1 kere falan sıkıyorum genelde. O an evde suyu sıkılabilecek hangi meyve varsa onu karıştırıyorum. Benim kullandığımın temizlemesi bana göre kolay. bizdeki ya bundandı (git:www.n11.com ) ya da aynı bu görüntüde 700 w olanıydı. Tam hatırlayamadım.

bende büyük bir heves ile alıp, dolaba attm çünkü temizlemesi falan dert ama küçük çocuk var ise evde, onun gelişimi adına fedekar bir annenin sürekli kullandığı bir alet olabilr

Kullanıyoruz, ilk aldığımda çok kullanıyordum ama şimdi haftada bir- iki kere ancak kullanıyorum çünkü sabah kahvaltıyı çok hızlı halletmem gerekiyor. Meyve kandaki şeker oranını tavan yaptırdığından meyve sularını birden kafaya dikilmemesi gerektiğini öğrendiğimden beri bir bardağı 10-15 dakikada yavaş yavaş tüketiyorum.

Yaklaşık olarak 7 senedir kullandığım ve 3 kişiye daha tavsiye edip aldırdığım makine; Philips ALU. Ben 230TL'ye falan almıştım yanılmıyorsam. Temizlemesi sabunlu suyla ve fırçayla hızlıca yapılabiliyor. Posa atılan yere poşet bağlıyorum. Üstündeki parçalar çıkıyor, toplamda 3 parçasını yıkıyorsun.

Aynen ben de eve büyük bir hevesla almıştım ama çok kullanılmıyordu. Ta ki ben isyan edene kadar. Şimdi sabahları taze sıkıp içiyorum :) Profilo vardı sanırım bende 700w galiba ama tam emin değilim eve geçince yazarım tam modelini.

canım çekti, kurup sıkacağım bugün :D

2 senedir deliler gibi kullanıyoruz. çok da seviyoruz. değişik kokteyller falan yapıyoruz. sebze suyu falan da.. yıkaması zahmetli gerçekten ama meyve suyu seviyorsanız değer. tavsiye ederim.

almadan önce çok araştırdım. hatta arzum ve tefal'inkileri denedik, pek memnun kalmadık. sonra bir cafe sahibinin önerisiyle homend aldık. bu alet süper çıktı. resmen moleküler düzeyde ayırıyor suyu :) modeli projuicer 2706

Öncelikle doğru olan kısım deli gibi kullanılan bir ürün değil. O zaman neden pahalısı alınsın.

Homendi tavsiye ederim... www.bulabilirim.com

Ha para vereyim dursun köşede dersen de moulinex'te güzel cihazdır.. www.bulabilirim.com

uk vizesi ile artık irlandaya girilebiliyor. detaylar şurada: www.inis.gov.ie

oralara kadar gitmişken yarım gün ayırıp stonehenge görülmeli.
bir de dorset bölgesine, yani güneye hiç uzanmamışsınız. uzanırsanız cream tea yiyip içmeden dönmeyin diyorum. "fudge"ları da güzeldir. poole, bournemouth, brighton bunlar güneyde uğranmaya değebilecek yerler. ayrıca londraya yakın "bath" da güzel bir şehir. bir araştırın, belki ilginizi çekebilir. onun dışında cambridge eklenebilir güzergaha.
ben yazdığınız yerlerden edinburgh'yı ve londra'yı gördüm sadece. orta ingiltere içimde ukte kaldı zaten.

www.nationalexpress.com bakmadıysanız buraya bir göz atın. uygun seferler oluyor özellikle de rağbet görmeyen saatlerde.

londra'ya oxfordu'u ekle bence.
nationalexpress aşırı pahalı. megabus' gö at. londra-edinburg ben genelde 10pound'a gidiyorum.

loch nesszaman harcama., orkney&shetland adaları efsane olur.

ayrıca malt viski distillery'lerinden birini ziyaret et, ardbeg, macallan filan al. güzelce dene.

10 gün için bu liste uzun değil mi? liverpool manch'ten yakın, önce liv'e git, oradan manch yaparsın. sonra edinburgh, sonra glasgow, sonra belfast, sonra dublin. kesin girebiliyorsun turist vizesiyle.

@VickVickyVale, lon-ed nası 10 pound'a gidiyon ya? otobis mi?

yani 3 gün londra, liverpool, manchester, dublin ve belfast da birer günden 7 gün, glasgow'da kalınmayacak yarım gün yeter de artar gibi geldi, kalan 2-2,5 gün de edinburgh.

çok mu uzun olmuş ki? hiçbir yeri çıkaramıyorum ki burdan :( peki sence nasıl daha güzel yapabilirim?

Yorumlarda yazan ve gitmeyi planladigin yerlere gitmis birisi olarak cok fazla detaya inmeden sunlari diyeyim tabiki karar senin : yerinde olsam glasgow u listeden cikarip Lake District eklerdim. Her an tekrar gitmeye firsat kolladigim yerlerden biri.
Stonehenge i da listeden cikarirdim ya da Londra'dan gidecekseniz Bath city plani yapip buraya ugranilabilir.
Edinburgh kesinlikle listede olmali.
Diger yandan yasadigim yer olan York u da tavsiye ederim. Gelirseniz cayimi icersiniz. Kolayliklar diliyorum

biz de glasgow'u atlamıştık, üstelik bilet falan aldığımız halde ama enkaz haline dönmüştük artık, onun yerine edinburgh'ta iki gün kaldık. ama zaten edinburgh'a 2-2.5 gün ayıracaksan yarım gün de glasgow'a çok değil. görmüş olmayı diliyorum şu an.

Evet uzak. Hatay derken sehir merkezi olarak neeeyi aliyorsun o da var, antakya mi iskenderun mu? Otobusler var belli bir ucret karsiligi getirip goturen.

hiç gitmedim, gezmeye gidicem neresinde daha çok gezilebilir yeri varsa orasını merkez olarak düşünmüştüm.

Hatay Havaalanı, Serinyol Beldesi'nin tam karşısında. Antakya merkezine 25 km. kadar mesafede. Toplu taşıma kullanmadığım için imkanları bilmiyorum.

Antakya'da Saint Pierre Kilisesi, Mozaik Müzesi görülebilecek yerler. Saray Caddesi var, dünyanın ilk aydınlatılan caddesi diye duymuştum, aynı caddede altyapı çalışması sırasında çıkan bir yeraltı şehri var, 5-6 yıl önce küçücük bir kısmını camekanla dışarıdan görülebilir hale getirmişlerdi.

Antakya'dan Harbiye Beldesi'ne gidebilirsiniz. Güzel restaurantlar vardır, çoğu mevsimliktir yalnız, büyük kısmında pos cihazı yoktu yine 5-6 yıl önce, nakit bulundurun. Harbiye'den sonra manzarası gayet güzel Döver diye bir köy var, köyün girişinde Döver Restaurant var, öğle saatleri ve sonrasında da kahvaltı edebilirsiniz orada, mekan sahibi de mekan da çok güzeldi.

Samandağ'a gidebilirsiniz, Titus Tüneli var görülebilecek, Samandağ'da balık yenebilir. Sahil Güvenlik'in bulunduğu yerde deniz kıyısında mekanlar var.

Dönerken de Antakya şehir merkeziyle havaalanı arasında kalan Kuzeytepe Beldesi var, tüm mekanlar gayet iyidir yemek için. Ordövr tabağı sipariş ederseniz meşhur mezelerin tamamını tatma imkanınız olur, fiyatları makuldür.

Sümerler Mahallesi tarafında Antik Park diye bir yer var, biraz içeride kalır. Yemek de yiyebilirsiniz, bir şeyler içmek için de gidebilirsiniz, nargile de vardır.

Kabak tatlısı var bir de o bölgede gördüm sadece, kirece yatırarak yapıyorlar, kütür kütür olur, biraz fazla şekerli ama ilginç bir tadı var.

Aklıma gelenler bunlar. Keyifli yolculuklar.

uçak saatlerine göre ayarlanan havaş vardı ben 2 sene önce gittiğimde, hala vardır diye tahmin ediyorum.

Bana da çok sık hasta olduğum için doktor yazmıştı. Kullandım ama her gün değil iki günde bir üç günde bir. Ve hasta olmadım.

the intouchables.
www.imdb.com

www.imdb.com

intouchables'ı izledim :( imdb'yi de açamıyorum sorun bağlantıdan mı sizde de öyle mi?

(bkz: terapi niyetine izlenilesi filmler )

sırf batarya performansı için sony xperia z3 compact'a gözümü diktim ama bataryasının çıkmaması benim için dezavantaj ve ön/arka camlarında çatlama şikayetleri gelmeye başladı. biraz daha bekleyip görmek lazım sony bir çözüm bulacak mı buna

en basit şekilde şöyle söyleyim. android şişen bir işletim sistemi. apple kapalı kutu. apple pahalıdır ancak bir tuşu bozulsun ki zaten 3-5 tane var, tamir edilmez yenisi verilir. apple değer mi değmez mi kısmında ise, kaliteyi ve hizmeti satın alıyorsun. yoksa apple la aynı fiyatlara belki de daha düşük fiyatlara özelik olarak daha üstün android cihazlar olabilir. işte bu noktada tercih meselesi. hani sıfır araç alıp 5 yıllık servis ücretinide vermek üstünede sınırsız yol yardım paketi almak gibidir apple. tabi bunlar bence çokta kasma hacı alt tarafı telefon.

2.si bence. Bir gece kalınacaksa merkeze yakın olması daha önemli diyorum. İnternetsiz bir gece yaşayabilirler sanırım.

1 gece kalacaksanız 2.si

Ben filmi çok severim fakat aklıma buna gönderme yapan başka hiçbir film vs gelmedi. Bence yüksek ihtimalle, Hugh Grant'ın başka bir filmini falan hatırlıyorsunuzdur, zira buradaki karakteri ve konuşma tarzı, vurguları vs neredeyse bütün filmlerinde aynı.

Ayrıca bu alıntı görüp geçtiğiniz bir yerde (pinterest, instagram, facebook status vs) kullanıldıysa, belki bir nevi false memory yaratmışsınızdır ezbere biliyormuş gibi.

www.efestivals.co.uk

www.ticketmaster.co.uk

Araçta 2. sürücü olarak kayıtlı olan kişi, aracı kullanmıyorsa o sırada araç içerisinde olmak zorunda değil.

Sadece, belirli bir anda direksiyon başındaki kişi, kayıtlı sürücülerden biri olmak zorunda.

Vino disim agrirken bile fena guldurdun beni:)firmayi bilmiyorum ama free extra driver dedigi,ikinci sofor eklemek icin bedel odemiyorsun.mantigi su araci kiralayan kisi kullanacak.baskasi kullanamaz.o yuzden ikinci surucu ekliyorsun oraya.oyle bisi.

Hakkini helal et ama hala guluyorum elin adami sizle tatile geliyo:))))

@cizgilipijama, ahaha böyle düşününce çok saçmaymış hakkaten :) ben de bayağı bi güldüm kendime şimdi :) ahaha elin adamıyla mı uğraşıcaz bi de diye düşünmüştüm ne bileyim ben, onlar da düzgünce yazsalarmış :) demiştim ama saçma olmuş olabilir diye, ben ne anlarım arabadan yea :)

teşekkürler cevaplar için ikinize de :)

hahah ben soruyu öyle sorduğunu hiç düşünmedim. demek arabanın yanında bir de ilave şoför veriyorlar zannettin :D

su andaki title'ini yazman yeterli bence

yaptığın iş değişmese bile pozisyonun adı değişti. belirt tabiki.

Terfi iyidir. Tefinizi cvde mutlaka belirtin. İş tanımının aynı olması önemli değil.

yalnız sorumluluk ve nitelik değişmeden nasıl terfi oluyor ki arkadaşım?

www.renfe.es adresinden bakabilirsin bilete.

Malaga Maria Zambrano - Sevilla-Santa Justa olarak bak.

2 tür tren var, biri 1:55 civarı 40 euro, diğeri 2:40 civarı 25 euro.
Günde 10 civarı sefer var farklı saatlerde.

Arabayla da gidilir, mesafe çok fazla değil, yollar genel itibariyle güzel.

yollar güzel, sorun olmaz. arabayla da gidebilirsiniz.

Renfe gerçekten süper ama eğer tren ve arabanın yanına otobüs seçeneğini eklerseniz Alsa firması ile gidin. www.alsa.es ile Malaga ve Sevilla'yı seçebilirsiniz. Süre 2 saat 45 dakika ve fiyatlar otobüs saatine göre 18-23 Euro arası değişiyor.

alsa ile yolculuk yaptim, gayet rahat ve ucuz. trenler genelde en az yüzde 30-40 pahali oluyor.

yollar çok rahat ama emin değilsen treni tercih et bence.

Ben atina'ya giderken bir ay sonraki Roma seyahatim için bir dilekçe yazmştım. İşte bir ay sonra turistik maksatlı gezim için roma'ya gideceğim çoklu shengeninize talibim şeklinde. 6 aylık verdiler. İspanya için durumu bilemiyorum ama başvurunu yapacağın yerde bunu söylersen ve bilet rezervasyonlarını da götürürsen olabilir. Daha önce 1 yıllık vize almş ve geri dnmüş birine çoklu vize vermemeleri için bi sebep yok.

İstatistik vermek mümkün değil, biraz piyango işi.
İsveç'e gidecektim ama tur iptal olunca tatilimi İspanya ile değerlendirmek istedim diyebilirsin bahane olarak.

isveç için bilet ve konaklama rez. olursa yanınızda problem çıkmaz. "buradan oraya geçeceğim" dersiniz.

Valla ben iş için ilk 10-11 sene evvel alman schengen'i ile ispanya'ya (madrid) gitmiştim. (6 sene evvel de gittim yine aynı şekilde en son) 4 kişiydik ve hepimiz aynı şekilde. hiç problem olmamıştı.

piyango + buyuk ihtimal bir şey olmuyor

Yıllardır Almanya vizesi ile Fransaya gidiyorum 1 kere sormadılar.

yakın ülke olsa trenle geçecem arabayla atlayacam dersin de ispanya nere isveç nere... risk büyük.

Guest House Harbiye olabilir.

osmanbeyde fatih hotel var. onun fiyatı uygun diye biliyorum. bir de yürüme değil ama metro dersen asmalımexcitte demna hotel var. tek kısılık odası 110 tl civarı. behram bey var orda benden selam soyle:)

(bkz: bone )

bone ile zaten büyük bi kısmı korunuyor. krem yağ ile de toparlıyorlardır.

ben bone takıyorum, saçlarım yine de sırılsıklam oluyor?

daha sıkı bir bone takmalısın o halde.

yurtdışında havuzda çalışanlar/yüzücüler için özel üretilmiş şampuanlar var, marketlerde kolayca bulunuyor ve normal şampuanlardan daha abartılı şekilde pahalı değiller.

tanıdığınız biri varsa, getirmesi için rica edebilirsiniz.

sabun

defne sabunu tavsiye ederim. ama orjinal olsun, kimyasal karıştırılmamış üretimlerini gayet kolay bulabilirsin. ben hergün kullanıyorum.