Ekşi Duyuru

Aracımdaki carplay içine şarkılar yüklediğim bir diski USB'ye takmamla birlikte bozuldu. Şimdi hiçbir USB'yi okumuyor ve telefon bağlanamıyor. Çok kurcaladım, resetledim v.s. ama cihazın markasını bile göremedim ayarlarda...
Bu tür cihazların tamirini kim/ler yapıyor? Avrupa Yakası için bir öneriniz olur mu acaba?



 

Şimdi yazlık ayakkabıları çıkarınca Camper'a olan sinirim yine canlandı. 2022 yazında Camper mağazasından 2 adet ayakkabı aldım. Detaylara girmeden özet geçeyim. Aldığım ayakkabılardan birinde bazı sorunlar vardı.İade ya da farklı bir modelle değişimi talebiyle mağazaya teslim ettim. Yapılan kontrolde üretim kaynaklı bir durumun olmadığı ifade edilerek talebim reddedildi. Sonuç alamamam üzerine ayakkabıyı haliyle kullanmaya karar verdim. Tekrar kullanımda ayakkabının gün ışığında fark edilebilen bir kusuru daha olduğunu gördüm. Siyahın bir tonunda tek renk olan ayakkabının tekinde bir parça kumaşta renk farklılığı vardı. Bu gerekçe ile tekrar incelemeye gönderdim. Bir kez daha üretimsel kaynaklı bir hata olmadığı gerekçesiyle iade talebim reddedildi.
Malum Camper pahalı da bir marka... Bazı global markaların çeşitli sebeplerle Türkiye piyasasına özensiz ve ucuz üretim yaptığı düşüncesindeyim.
Ve elimdeki bu ürün üzerinden bu anlayışla uğraşmak istiyorum.
Alım tarihi ve şikayetin 2 kez reddedilmesini de dikkate alarak bu aşamada ne yapabilirim acaba?
Söz konusu kusur bariz ve farklı yorumlanamayacak niteliktedir.

 

Başlığa ne yazacağımı bilemedim. Ekşisözlükte "rögar kapaklarının yola sıfırlanmaması" başlığını görünce yazmak istedim. Şu konuda kanaatlerinizi merak etmekteyim. Yakın tarihte bir yerel seçim olduğu için yerel yönetimler üzerinden sormak isterim. Gözlemlediğim kadarıyla şöyle bir refleks gelişti. Günlük hayatta karşılaşılan eksiklikler, sorunlar vs. yönetimdeki partiye göre klişe atışmalara dönüşüyor. İnsanlar oy verdikleri partinin yönettiği yerde karşılaştıkları sorunlara daha toleranslı davranıyorlar. Mesela bu rögar kapakları ile ilgili sorun 2019'da araç kullanmaya başladığımdan beri dikkatimi çeker oldu. Parti farketmeksizin İstanbul'da ilçelerin hemen hemen tümünde bu sorun mevcut. Aslında şehirde kendini gösteren aksaklıklar yönetici partiye göre değişmiyor. Yani toplumsal olarak kamu hizmetleri ve halkın beklentileri irtifa kaybediyor. Kendimin durduğu yeri şöyle ifade edeyim: Yerel yönetimden kaynaklı sorunları dile getirirken, ilgili yerlere şikayet kaydı v.s. bırakırken partiye göre bir üslup, tavır seçmiyorum. 1995'den beri İstanbul'da toplu ulaşım kullanan biriyim. İETT'de durak ve otobüs içindeki dijital ekranların hayata geçirildiği, otobüslerin yenilendiği bazı dönemler oldu. Hangi başkan dönemiydi hatırlamıyorum ama iyileşme net olarak kendini hissettirmişti. Daha sonra her geçen gün kötüye giden bir İETT oldu. Şu an mesela çalışan ekran hemen hemen yok gibi. Hem otobüsün içinde yolcuyken hem de araba sürücüsü olarak rastlaştığımızda güven vermeyen bir otobüs şoförü profili var şimdi. Şerit ihlali yapan, durağa yanaşmada özensiz davranan, diğer trafik kurallarını ihlal eden sürücülere daha sık rastlar oldum. Tem otoyolunda araç zıplatan asfalt kusurları var... İstanbul'un genelinde yolların şerit çizgileri silik, şerit takibi için öndeki araçtan v.s. göz kararı ile yol takibi yapılıyor. Yani diyeceğim şu ki keşke partizanlık yapmadan, yönetimde kim olursa olsun haklı taleplerimizde ısrarcı olsak...Şunu yazmasam eksik olacak. İstanbul'da adayların otopark sorununu dile getirmediği bir seçim kampanyası yaşadık. Sanırım onlar da halkın beklentilerini (!) doğru okumuşlar ki sorunlara değinme ihtiyacı bile duymadılar.

@Edmond Haklısınız, biraz uzun ve dağınık oldu...
@michael_knight yazdığınız ironik cevapla derdimi anladığınızı anlıyorum:)
@Ufuk Siz de anlatmak istediğimi tam olarak anlamışsınız, teşekkür ederim.

 

Dışarıdan aldığımız ürünlerdeki kalite kaybı her geçen gün daha da düşüyor.
İçerikte kullanılan malzemenin belirsizliği, hijyen problemi, denetimsizlik ve bunlara ters orantılı artan fiyatlar... Ekmeği evde yapmaya karar verdik. Temiz, kaliteli, gerçekten organik un çeşitleri araştırmaktayım. Denediğiniz memnun kaldığınız, referans olabileceğiniz un alabileceğimiz yer var mı acaba?



 

Ekonomiden anlamam.. Çocukça gibi görünecek bir sorum var. Türkiye’deki enflasyondan dolayı maaşlar 30,40, 50 binler oluyor ya… Diyelim ki gelecekte enflasyon normal seviyelere düştü… Maaşlarda nasıl bir düzenleme olur? Normal oranda bir enflasyonun olduğu ülkelerde maaşlar 3-5 bin dolaylarındadır sanırım..




 

Bu klişeyi hiç anlayamıyorum... Haber bültenlerinde,diyaloglarda, sağlıkla ilgili yazı ve konuşmalarda "Doktorunuza danışın" denilir. Kim bu doktoruna danışabilen kitle? Sanki herkesin özel doktoru var da herhangi bir ihtiyaç geliştiğinde telefonla arayıp danışılabiliyor da... Gerçekte olan şu: 1-2 haftalık süre içinde randevu alırsın, hastaneye gidersin ve sorarsın. O sorduğun kişi de doktorun değildir. Randevu alırken denk geldiğin doktordur. Çoğu zaman öyle soru falan sormaya, diyaloğa açık doktor falan da çıkmaz karşına...




 

Sorma sebebim şu: Trafikte rastladığım Clio marka araçların genelinde bir acelecilik var. Nedir bu Clioların acelesi? İzleyin bana hak vereceksiniz...




 

Şöyle arzedeyim: Politik gönderme, toplumu, ülkeyi aşağılama v.s. gibi bir niyetle sormuyorum. İstanbul'da ikamet eden, 30'lu yaşlarında, evli, 1 çocuk babasıyım. Dışarıya çıkmak konu olunca adeta fobik bir ruh hali yaşıyorum. Evin dışına çıkma teşebbüsüm bazen henüz asansörde başlayan sinir bozucu, moral bozucu şeylerle devam ediyor. Bu şeylerin bazen mağduru, bazen tanığı durumunda kalıyorum. Her ikisi de moral ve sinir bozukluğuna sebep oluyor. Abartıyor muyum acaba diye düşüncelerimi, tanık olduğum şeyleri tekrar değerlendiriyorum ama kendimi korkunç bir anominin ortasında buluyorum. Bilirsiniz zaman zaman bazı magandalıklar, psikopatlıklar sosyal medyada v.s. gündem olur. Yorumlarda suçlular lehine onlarca yoruma rastlıyorum. Toplumumuz başka bir ruh halinde almış başını gidiyor. Kural ve kuralsızlığı kişilerin anlık ruh halleri belirliyor. Herkes haklı. Herkesin işlediği cürüme yönelik savunması cebinde. Bugün ailece, İstanbul'un orta yerindeki şehir ormanında çay içmeye karar verdik. Eve dönüş yolu için kullandığımız yol gidişli gelişli, virajlı bir köy yolu. Saat 17-18 civarı... Yol boyu sık aralıklarla hız sınırını 30 olarak belirten levhalar var. Ben de 30-40 civarı bir hızla sürüyorum aracı. Arkadan selektörler, kornalar, arka tampona girmeler, karşı yönden gelen araçlarla burun buruna sollamalar.... Hadi birinin aciliyeti vardır... Birinin tuvaleti sıkıştırmıştır... Arkamızdan gelen araçların büyük çoğunluğu kornalarıyla bize küfrederek sollamalarını yaptılar. Bu araçların içindekiler muhtemelen temiz hava almaya, pikniğe çıkmış insanlardı. Bahsettiğim yol keyifli bir orman yoluydu. Saat, lokasyon, iklim şartları acele etmeyi, paniği v.s. gerekli kılan bir durumda değildi. Yani ardımızdan sel gelmiyordu. Birazdan patlayacak bir fırtına yoktu. Gece karanlığı çökmeyecekti birazdan... Siz nasıl başarıyorsunuz dışarıda olmayı? Nasıl tahammül ediyorsunuz? Psikoloğa gitmeli miyim?

EDİT: Dikiz aynasından baktığımda alttaki bazı yorum sahiplerini görüyorum. Sorumu sorarken bu durumdan bahsetmiştim. Bahsettiğim yolun adını vereyim. Habipler-Kemerburgaz arası Pirinççi köy yolu. Bu durumlarda şöyle düşünüyorum. Yol yapmak bir mühendislik işidir. Bunu yapan mühendisler buradaki eğimi, yolun genişliğini, virajları v.s. v.s. hesaba katarak yolun ortalama 30 KM hıza müsait olduğuna karar vermiş ve bunu levhalara uygulamışlar. Bu sınırları zorlamanın anormal olduğu, kazaya sebebiyet vereceği kanaatiyle sürüş yapıyorum. Dünyanın her yerinde bunun küfür yeme sebebi olduğu, temayüllere uyum, kuralcılık, pasif agresif ithamı v.s. İşte tam bu yaklaşımları sormaya çalışıyordum. Anomi dediğim şey tam da budur işte.


 

Trafikteki dehşet uyandıran magandalıkları görünce arabama araç kamerası almaya karar verdim. Kullanan arkadaşlar bize fiyat ve kalitede makul hangi cihazı önerirler acaba?




 

Dolandırıcılık konusunda yaşadığım tecrübeyi sizinle paylaşayım. Geçen hafta burada bir kitap alışverişinde dolandırıldım. Durumu site yöneticisine bildirdim. "Dava edin.. İP no v.s. gibi detaylar istenirse yetkililerle paylaşırım" gibi bir cevap geldi. Dolandırıcı kişinin üyelik kaydında beyan ettiği mail adresini almak istedim. Bu konuda bir cevap alamadım. (Belki de yasal olarak haklıdır.) Duyuru moderatörleri olduklarını düşündüğüm bazı nicklere attığım mesajlara bir dönüş olmadı. Yazışma çıktıları, dekontları hazırlayıp ilçe emniyet müdürlüğüne gittim. İkametgahım olan ilçede bir karakola veya Bakırköy, Çağlayan gibi adliyelere gitmem gerektiğini söylediler. İkametgahım olan ilçedeki bir karakola gittim. Bu işlem onların alanına girmiyormuş. İlçenin sapa bir semtindeki bir birimi tarif ettiler. Veya yine bulunduğum yere 1 saat uzaklıktaki ilçe savcılığına gitmem gerektiği ifade ettiler. Ve de bu konuyla ilgili görüştüğüm, danıştığım herkes boşver, uğraşmaya değmez telkininde bulundu. Bir fıkra ile bitireyim: Nasrettin Hoca bir köye gitmiş. Köyün girişinde bütün köpekler bir araya gelip, başlamışlar havlamaya...Hoca bakmış ki, köylü köpeklere sâhib çıkmıyor çâresiz, iş başa düştü deyip yerden bir taş alıp da köpeklere atmak için eğilmiş...Ama, ne mümkün! Hangi taşa el attıysa hiçbiri yerinden kımıldamıyor!...“Allah Allah” demiş Hoca, “Bu ne biçim memleket?...Taşları bağlamışlar, köpekleri salmışlar!...” Tabi soru kategorisinde girdik ya... Biri çıkar "ee soru nerede?" diye sorar. Ne olacak bu halimiz?
EDİT:Yoğun nick sorusu var. Buradan ilan etmem mümkün değil. Bu hukuka aykırıymış. Söyleyeceğim şu ki sahtekarlık, dolandırıcılık küçük, büyük para, kitap, ilaç v.s. tanımaz bir aşamaya geldi. Tatmin edici sağlam kriterler oluşmadıysa buradan veya herhangi bir forumdan alışveriş işlerine girmeyin.
SON EDİT:Bazı arkadaşlara özelden nicki paylaşmış bulundum. Bariz bir dolandırıcılık yaşadığım kanaatine şöyle ulaştım. Şöyle ki özelden yazıştık. Verdiği isim ve İBAN numarasına EFT yapmam itibariyle hiçbir mesajıma cevap vermedi.Kargoya vereceğini beyan ettiği günde hiçbir gelişme olmadı. Fakat yine de nicki paylaştığım kişiler bunu bir itham olarak değil de bir dikkatli olma gerekçesi olarak kabul etsinler lütfen. Şimdi düşündüm de hayat ihtimallerle dolu. Başına bir kaza gelmiştir, bişey olmuştur, hatta ölmüştür belki v.s. v.s.


 

Birkaç gün önce yanlış hatırlamıyorsam böyle bir duyurusu vardı. Şimdi silinmiş sanırım. Prensesli bir nicki vardı. Ortak olan, hatırlayan varsa özelden ulaşabilir mi bana.




 

Vakıfbank'ta olan dolar hesabıma farklı bir şubeden dolar yatırılması işleminden masraf alınır mı acaba?




 

Nisan 2018 doğumlu bir kedimiz var. Kısırlaştırma işi ne zaman yapılmaktadır?
Kaliteli, ekonomik kedi maması tavsiyeniz ne olur? Şu anda Hill's marka ton balıklı mama kullanıyoruz. Aylardır devam eden bir mantar sorunumuz da var.



 

Ankara’dan Hatay’a geçmem lazım. Otobüslerde tek kişilik yer kalmamış görünüyor. Burda mahsur mu kaldım şimdi? Var mı önerisi olan?




 

Buna nasıl başvurulur? Hiç bilmeyen biri için tane tane anlatacak bir bilen var mıdır?




 

Ben de çok severim kedileri ama apartman katında yaşıyor olmanın çekincesiyle evde istemiyordum. Kızımın ısrarına yenik düştük ve 1-2 gün içinde arkadaşımın kedisinin yavrularından biri bize geliyor. Kedi kuru mamaya geçmiş.
Neler almam gerektiği, ne tür hazırlık yapmam gerektiği konusunda yardımlarınıza ihtiyacım var.
Şu işi bana anlatır mısınız lütfen. İstanbul’dayım. Uygun malzeme, mama için yer de önerebilirsiniz.


 

S.B. Cafe sormuyorum. Sokakta taburesi olan klasik çay ocağı...




 

2012 Model
140 bin km
Dizel
Otomatik Vites
47 bin TL

 

İf İstanbul Bağımsız Film Festivali, İKSV Film Festivali... Bu festivallerin herhangi bir yıla ait broşürüne ihtiyacım var. Elinde olan veya sahaf vs şurada bulabilirsin diyebilecek arkadaşlardan ricamdır.




 

Bu şehrin yabancısıyım. Çok acıktım. Her yerde yemek yiyemeyenlerdenim. Adı bilindik yerler kapanmış. Acil öneri lütfen! Kelle paça işkembe olabilir güvenilir hijyenik olmak kaydıyla..




 

Bu görüntüde ne yazıyor?




 

Birkaç belge istendi bizden. Ama oranın talepleri ile buradaki nüfus müdürlüğü birbirini anlamamakta ısrar ediyor. Nüfus kayıt örneği, vukuatlı nüfus örneği, doğum belgesi v.s. v.s. Yok tercüme edilecek, yok şöyle yok böyle...Doğum Kayıt belgesi denen belge çok dilli hazırlanmış. Bunun tercümesini niçin istiyorlar ki? Yok mudur bu süreci bir bilen? hangi belgelerdir göndermemiz gereken?




 

Çabuk yorulmaya sebep olan kas hastalığı olan kişiye hafif yürüyüş ayakkabısı olarak ne önerirsiniz?




 

Kafamdaki küçük meraklardan biri:Mesela diyelim ki 30 yaşlarında esmer tenli biriyim. Hayatımdaki tek bu özelliğimi değiştirmiş olalım. Yani esmer değil de beyaz tenli biri olsaydım hayatımda farklılıklar olur muydu? Yani şu an bulunduğum konumdan, durumdan, statüden v.s. farklı bir yerde mi olurdum? Tek bir özellik üzerinden sordum ama farklı durumlar için de aynı soru geçerli.




 

Hafta sonları kurulan pazar yerine toplu taşıma ile ulaşım nasıl sağlanır? Avrupa Yakası'ndan gidilecek şekilde tarifi olursa müteşekkir olurum.




 

10 gün önce gittiğim doktorun yazdığı tahliller arasında D vitamini de vardı. Sonuç bugün çıktı. Ve sonuç feci:02 Evet yazıyla iki çıkmış d vitamini sonucum. Şimdi tekrar doktorla, yazdırmayla uğraşmak istemiyorum. Zaten ucuz bir şeymiş. Buraya danışmak istediğim Devit 3 adlı ilacı kullanma bilgisi. Yani kaç ampülü ne kadar aralıkla alıp kontrol tahlili yaptırmaya gitmeliyim?




 

SGK'lı çalışanım. Bezmialem Tıp Fakültesi'nde diyetisyenle görüşmek için randevu aldım. Randevu vakti hasta kayıt işlemi sırasında 50 TL para istediler. Ve diyetisyen muayenesinin SGK kapsamında olmadığını söylediler. Bunu ilk kez duymuş, öğrenmiş bulunuyorum. Bu durum her yerde mi geçerli? SGK kapsamında hizmet veren diyetisyen yok mudur hiçbir yerde?




 

Şarj etmek veya müzik atmak için takıyorum fakat iTunes'ta görünmüyor. İlk taktığımda bir süre sarı ışık yanıyor ve daha sonra o ışık da sönüyor. iTunes programını silip tekrar yükledim bir şey değişmedi. Ne yapmalı var mıdır bir yolu?




 

Kızım keman kursuna başladı. Bir süre sonra kemanla devam etme aşamasına gelecek. Kullanılmayan,bir kenarda duran kemanı olup paylaşacak birileri olur mu duyuruda...Küçük bir ihtimal çıkmadı diyelim böyle bir başlangıç için ekonomik şartlarda keman nereden alınır? Bunun markası, çeşidi, türü ne olmalı?




 

Bir bankaya aylık olarak TOKİ konut taksidi ödüyorum. Ödemelerimi online olarak yapıyorum. TOKİ sayfasından bugün ödeme tablosuna baktığımda her ay 11.60 TL Banka Komisyonu ve Komisyon MSMV olarak da 0,58 TL kesinti yapıldığını gördüm. Bu kesintilere itiraz etmeli mi?




 

Anne/baba olanlar...Çocuk yapmış olmaktan pişman mısınız?




 

Tv ekranını reklam çöplüğüne çevirmeyecek temizlikte, Türkçe altyazılı film, dizi izleyebileceğimiz site öneriniz olur mu bize...




 

Birkaç tane de olur...Dizi de olur...Şöyle gündemden koparacak, alıp götürecek filmler olsun lütfen. Biraz gerilim, biraz korku, adrenalin, gizem...




 

1-2 gün kalmak üzere sakin, huzurlu ve bir de jakuzili bir yer bakınıyorum. Fırsat sitelerinde bir sürü yer var ama bir Türkiye gerçeği olarak çekiniyorum. Türkiye'de her şeyin bir görünen bir de görünmeyen yüzü var. Beyan edilenin dışında ekstra harcamalar, yemek v.s. konusunda sürprizler yaşayacağımdan endişe etmekteyim. Bu yüzden böyle organizasyona hiç girmedim şu ana kadar. Ne dersiniz, endişelerimde haksız mıyım?




 

Yeni bir LED tv aldım. İstanbul'da elektriklerin sık kesildiği bir semtteyim. Akım korumalı priz almam gerekiyormuş. Tam olarak marka ve model belirtir misiniz? Zira watt, amperden v.s. hiç anlamam. Çok fazla model var, hangisini almam gerektiğini bilemedim.




 

Burası Cağaloğlu...Büyük bir patlama sesi duyuldu???




 

Bir alan adını beğendim. Com,org,net v.s. uzantıları boş fakat sadece biz uzantılı hali satın alınmış. Online satış amaçlı kullanmayı düşündüğüm bu alan adının biz uzantısının başkası tarafından alınmış olması problem midir?




 

Mesaim sessiz olunması gereken bir ortamda geçiyor. Telefonumu sessize aldığımdan gelen aramaları fark edemiyorum. İphone 5 için şöyle hızlıca aktif/ pasif olarak tercih edebileceğim tek bip sesi ayarı mümkün müdür?
EDİT:Eski Nokia telefonları toplantı, tek bip, sessiz gibi seçenekler sunardı ya. Onun gibi bir özellik arıyorum. Zil sesi ayarlarını sürekli değiştirmek pek pratik değil.



 

Calvin Klein marka, K22411 model numaralı saatimin deri kordonunu değiştirmem gerekiyor. İstanbul'da sorduğum bütün saatçilerin cevapları olumsuz...Siz ne önerirsiniz? Saatim cep saati mi olacak?:)




 

Edirnekapı Üstüne Şiir adlı şiir Turgut Uyar'ın mı? İnternet harici kaynaklardan teyide ihtiyacım var...




 

İstanbul'da Şam tatlısını en iyi neresi yapar, satar?




 

Sahipsiz herhangi bir alan adını bir domain firmasından adımıza kaydettirmek o alan adının bizim olması için yeterli bir işlem midir? Bu kayıtla hiçbir şekilde elimizden alınamaz mı? Bir de bu tv uzantılı alan adları çok yaygın olmamasına rağmen hemen hemen bütün kelime, kavramlar alınmış durumda.Tv uzantılı alan adlarının kıymeti harbiyesi nedir? İlerde çok para eder mi? Bulabildiğimiz isimleri kaydedip bir kenarda tutmak mantıklı bir yatırım mıdır?




 

Tamam şarkıları yine dinleyebiliyorum ama şu simge işi takıntı yaptı. Mp3'lerin önünde yer alan orijinal winamp simgeleri kendiliğinden değişti. Eskiden mavi renk iken şimdi beyaz renkli oldular..Tarif açısından bir listenin fotosunu ekliyorum. Eski hale dönüş nasıl mümkün olur;yardımlarınızı istiyorum?